Doç.Dr.İstem Köymen KESERkisi.deu.edu.tr/istem.koymen/BAY sunum 3.pdfyaşayan nesli tükenen hayvanlar v.b. olabilir. 3-Yönetim Modunu Belirleme Araştırma amaçlar ı belirlendikten

Doç.Dr.İstem Köymen KESER

2- Hedef Populasyonun Belirlenmesi

Örneklemeye dayalı araştırmaların planlanmasında ikinci ve belki de en önemli adımlardan bir tanesi çalışılacak populasyonun tanımlanması veya bir diğer deyişle araştırma için hedef populasyonun tanımlanmasıdır.

Hedef populasyon çalışma sonuçlarının uygulanacağı ve araştırma sonuçlarından hakkında yorumlamaların yapılacağı bireylerden veya birimlerden oluşan bir topluluktur. Hedef populasyon özetle örnek istatistiklerini kullanarak hakkında yorumlamaların yapılacağı birimlerden oluşan gruptur.

Hedef populasyon belirli bir şehirdeki tüm insanlar veya belirli bir bölgedeki ilköğretim okullarında okuyan tüm öğrenciler gibi bir altset olabilir. İlgilenilen populasyonun bireylerden oluşması zorunlu değildir; araştırmanın amacına bağlı olarak büyük çapta işletmeler, kamu kurumları, bir bölgede yaşayan nesli tükenen hayvanlar v.b. olabilir.

3-Yönetim Modunu Belirleme

Araştırma amaçları belirlendikten ve hedef populasyon tanımlandıktan sonra, süreçteki diğer adım yönetim modunu belirlemektir. Burada veri toplama tiplerine göre bir sınıflandırmaya gidilmiştir. Bir diğer deyişle araştırmanın yönetim moduna karar vermek örnek bireylerinden hangi yöntemle veri toplanacağına karar verilmesidir.

Veri toplama yöntemi (data collection methods) ismi biraz yanıltıcı olabilir. Sanki veriler mevcuttur ve yalnız toplanmaya ihtiyacı vardır, gibi algılanabilir. Aslında veriler genellikle görüşme sırasında veya anket tamamlandığında oluşturulur veya üretilir. Bir diğer deyişle veri toplama prosesinin bir ürünüdür (Groves et all, 2004).

Araştırmacılar bireylerden verileri genel olarak yüzyüze görüşmeler (face to face interviews), telefon görüşmeleri (telephone interviews) veya self administered anketler (kendi kendine yönetilen anketler) aracılığıyla toplarlar. Bu yöntemler ve alt dalları aşağıda uygun bir şekilde sınıflandırılmıştır.

Birebir (yüzyüze

görüşmeler)

Bilgisayar destekli

birebir görüşme

(computer assisted

personel interview)

Telefon Görüşmeleri

Rassal numara çevirme

Bilgisayar Destekli Telefon

Görüşmeleri

T-ACASI

Self administered (kendi kendine yönetilen)

Paper

based

Computer based

Audio Computer

Assisted self

interviewing

Veri Toplama Metotları

Hangi yöntemin seçileceğine anketler tasarlanmadan önce karar verilmelidir, çünkü farklı veri toplama metotları sıklıkla farklı tipte anket tasarımları gerektirir

Ayrıca seçilen yöntem araştırma için kullanılabilecek örnekleme tasarımını da yönlendirir.

Yüzyüze görüşmeler genellikle çok iyi kümelenmiş bir örneğe gereksinim duyar. Örneğin, aynı çevrede yaşayan farklı özelliklere sahip bireyler hedef populasyonun tamamını temsil edebilir. Bu şekilde görüşmeci seyahat maliyeti de azaltılmış olur.

Telefon ve posta araştırmaları örnekleri genellikle örnek birimleri coğrafi olarak dağılmış veya kümelenmemiş olduğunda tercih edilir, çünkü görüşmeci seyahat maliyeti bu yöntemler için mevcut değildir.

Bununla birlikte bir telefon araştırmasında hedef populasyondaki bireyler için telefon numaralarından oluşan uygun bir listeye (çerçeveye) veya hedef populasyonu temsil edecek telefon numaralarından oluşan bir tesadüfi örneği oluşturmada pratik veya maliyet etkili bir metoda gereksinim duyar.

Posta araştırmalarında hedef populasyondaki bireyler için adreslerin tam bir listesi mevcut değil ise, istatistiksel olarak güvenilir bir posta araştırması yapmak için random digit dialing gibi yöntemlerin kullanılması tercih edilmelidir.(Biemer P.P. ve Lyberg L.E., 2003)

Yönetim moduna karar verirken, karşı karşıya kalınacak ilk kısıtlardan biri maliyettir. Yüz yüze görüşmeler, oldukça kümelenmiş örnekler olsa bile, bazı zamanlarda telefon veya posta aracılığıyla veri toplamaktan daha maliyetli olabilir. Araştırma için mevcut bütçe yönetim moduna ilişkin seçimleri sınırlar.

Diğer bir önemli düşünce incelenecek konularla bağlantılıdır. Görüşmeciler hassas konularda denekleri etkileyebilir, eğer böyle ise veri toplamada mail self administered (kendi kendine yönetilen) anket gibi daha özel bir yöntem önerilebilir. (Biemer P.P. ve Lyberg L.E., 2003)

Araştırmanın zamanlaması yönetim moduna karar vermede önemli bir sebeptir. Verilere ne kadar çabuk ihtiyaç vardır? Eğer veri toplamada iki aydan az bir süre varsa, o zaman bir posta araştırması şüphesiz en iyi seçim olmayacaktır (Biemer P.P. ve Lyberg L.E., 2003).

Özetle, her bir yönetim modunun nispeten avantajları ve dezavantajları vardır. Yönetim modunun seçimi sıklıkla karmaşıktır ve araştırmanın amaçlarıyla, yöntemin karakteristikleri ile çeşitli tasarım konularıyla (issues) ve mevcut metodolojik ve finansal kaynaklarla ilgilidir (Biemer, Lyberg, 188).

a) Birebir (yüz yüze görüşmeler)

Özellikle yüz yüze görüşmelerde araştırma organizasyonları çoğunlukla araştırmanın amaçlarını açıklayan ve bir görüşmecinin yakında geleceğini belirten bir ön mektup gönderirler. Bu mektupların kullanımı beklenmeyen görüşmecilerin yaratacakları sürprizleri azaltacaktır.

Ayrıca araştırmanın gönüllülük veya zorunluluk yapısıyla ilgili ve cevapların nasıl kullanılacağı ile ilgili bilgi verilmelidir.

Ziyaret için de örnek bireyleri için günün en uygun zamanı seçilmelidir.

Yüzyüze görüşmelerde görüşmeyi yapacak eğitimli, donanımlı ve motive edilmiş bireylerden oluşan bir birlik kullanılır.

Burada görüşmeci ve örnek olarak seçilen birey fiziksel olarak görüşme sırasında mevcuttur. Yüzyüze görüşmeler aracılığıyla diğer yöntemlere göre daha çok veri toplanabilir ve araştırmacıların bireylerle kişisel olarak görüşmelerinin daha güçlü bir etkisi vardır. Kişisel iletişim bir görüşmeyi daha az rutin ve standardize yapar ve bir birey için bir görüşmeyi reddetmek daha zordur.

Bir görüşmecinin varlığı denek olarak seçilen bir bireyden alınan cevapların miktarını olduğu gibi kalitesini de arttırır.

Birey bir soruyu anlamazsa, görüşmeci anlamını açıklayabilir. Eğer deneğin cevabı sorunun içeriği ile uyumlu değilse, görüşmeci örneğin “Burada tam olarak ne istediğinizi söyleyebilir misiniz?”şeklinde (probe) soruşturmalar yapabilir.

Bu soruşturmalar deneğin sağladığı bilgiyi hem açıklayabilir ve hem de derinleştirebilir.

Eğitimli bir görüşmeci açıkça görülen yanlış

tekrarları ve samimiyetsiz denekleri hem ayıklayarak ve de tespit ederek verilerin geçerliliğini arttırır ( Gray P.S., 2007).

Bu gibi sebeplerle özellikle eğitim seviyesi

düşük toplumlarda veya araştırılan kavramlar veya anketler karmaşık olduğunda yüz yüze görüşmeler tercih edilebilir (Canada, 2010, 39).

Yüz yüze görüşmeler doğrudan modern iletişim teknolojilerine dayanmadığından dolayı en eski veri toplama yöntemidir.

Görüşmeci ve denek arasında iletişim ve etkileşim en yüksek düzeyde olduğundan, yüz yüze görüşmeler sıklıkla kaliteli ve güvenilir veri sağlar ve birçok araştırmacı tarafından çoğu araştırma konularında önerilen veri toplama yöntemi olarak görülür.

Ancak bu görüşe hassas konularla ilgili araştırmalardaki ölçüm hatalarından dolayı karşı gelinebilmektedir. Bir diğer deyişle, bir görüşmecinin varlığı özellikle hassas konularda sağlanan cevapları kötü yönde etkileyebilir.

Örneğin ırk ve cinsiyet gibi görüşmecinin öznitelikleri ve soruları sorma tutumları cevapları etkileyebilir.

Örneğin ırksal tutumları ile ilgili herhangi bir soru görüşmecinin ırkına bağlı olarak farklı bir biçimde yorumlanabilir. Böylece araştırma istatistiklerinin kalitesi görüşmecinin ırkına bağlı olarak artabilir de azalabilir de (Groves et all, 141).

Özellikle dini inançlarla ilgili konular da hassastır. Bu sebeple görüşmecinin dini inançlarını belirten simgeler taşımaması gerekmektedir.

Bazı görüşmelerde anketörler özellikle hassas konularda kullanılmak üzere soru formları ile birlikte görsel yardımcı malzemelerden yararlanabilirler. Görsel malzemeler hassas soruları daha az tehditkar yapar, görüşmeciyi rahatlatır ve insanların bu tür sorulara daha rahat cevap vermelerini sağlar (Baş T., 2008, 103). Bir diğer deyişle denekle iletişimde güveni arttırır.

Bu yöntem bir saat ve daha uzun sürebilecek uzun karmaşık görüşmelere imkân verir. Görüşmeci ve denek birlikte olduklarından dolayı görüşmeci deneğin katılımını sağlamak için birkaç taktik kullanabilir.

Görüşme sırasında daha sonraki analizlerde

kayıt edebileceği gözlemler yapabilir, deneğin cevaplarının başkalarının varlığından

etkilenmediğini garanti edebilir ve gerekli olduğunda daha tam ve doğru cevaplar

sağlamak için probe ler kullanabilir (Biemer, Lyberg, 190).

Yüz yüze görüşmelerin uygulama zorluğunun yanında en önemli özellik nispeten daha yüksek cevap oranları sağlanmasıdır. Örnek dizaynı için genel populasyonun yüksek derecede kapsanmasıdır.

Görüşmecilerin görüşme sırasında örnek bireyinin dışındaki kişilerin mevcudiyetini kontrol edebilme imkanı olmasına rağmen, hem deneğin evinde ve hem de diğer yerlerde örneğin işyeri gibi, diğer örnek bireyinin dışındaki kişilerin karışması bir problem olabilir. Bu kişilerin varlığı özellikle belirli tip sorularda deneğin tamamen açık ve dürüst cevap verme yeteneğini engeller (Biemer, Lyberg, 191).

Son olarak, yüz yüze görüşmelerle ilgili önemli bir konu görüşmeci görüşme de tahrifat yapabilir. Bu başka görüşülmesi gereken birey dışındaki bireylere veya kendinin anketi cevaplandırması gibi tahrifatlar olabilir. Bu davranış tüm araştırma organizasyonlarınca tahmin edilir ve tespit etmesi çok zordur. Görüşmeci tüm görüşme de tahrifat yapabilir veya sadece görüşme sırasında zamandan kazanmak için soru atlayabilir. Bu konu yeniden görüşmelerle ve doğrulayıcı görüşmeler veya cevap dağılımlarının analizi ile ortaya çıkarılabilir.

Görüşmeciler için görüşmelerde tahrifat yapmanın bir nedeni de belirli populasyon kısımlarını değerlendirmedeki güçlük olabilir :

örneğin, yüksek suç bölgeleri veya güvenlik kadrolarınca korunan apartmanlar evler v.b .(Biemer ve Lyberg, 191, 2003). Bu gibi durumlar yapılan görüşmelerin güvenilirliğini etkiler.

Yüz yüze görüşmeler genellikle yüksek bütçeli/maliyetlidir. Belki de yüz yüze görüşmelerin kullanımıyla ilgili en ciddi problem maliyettir.

Bu tip görüşmelerde görüşmecinin örnek birimini evinde veya işyerinde v.b. ziyaret etmesi gerekir. Seyahat genellikle bu yöntemin yüksek maliyetli bir bileşenidir. Bazı durumlarda görüşmecilerin uzun mesafelere gitmesi gerekebilir. Sadece bir görüşmenin tamamlanması bile bir günü alabilir.

Genelde yüz yüze görüşmeler diğer veri toplama yöntemlerinden daha fazla zaman ve personel kaynağı gerektirir. Ayrıca eğitim faaliyetlerinin yönetimi ve görüşmeci performansının gözlenmesi daha zaman alıcı ve maliyetlidir. Ancak özellikle karmaşık bilgi toplanacağında bu maliyete katlanmak gerekli olabilir. Görüşmeci destekli araştırmalarda toplam maliyetin büyük bir kısmını görüşmeci maliyeti kapsar.

a1)Bilgisayar Destekli Yüzyüze Görüşmeler: Bilgisayar Destekli görüşmeler için

Bilgisayar Destekli görüşmeler (CAI) için sistemlerin gelişimi ile, yüzyüze görüşmelerin bilgisayarlaştırılmış çeşitleri bilgisayar destekli kişisel görüşmeler (CAPI) olarak adlandırılır ve gittikçe daha sık kullanılmaktadır. Görüşme dizüstü bilgisayarda saklanan bir program aracılığı ile oluşturulur.

Sorular bilgisayar ekranında belirir ve görüşmeci örnek olarak seçilen bireye soruları bu ekrandan okur.

Görüşmeyi kontrol için bir bilgisayar programının kullanımı bazı hataları elimine eder. Örneğin, eğer anket atlamalar içeriyorsa, bilgisayar programı önceki soruya dayanarak doğru rotayı kendiliğinden seçebilir(Groves et all, 2004, 139).

Ayrıca bilgisayarlar aracılığıyla yapılan görüşmeler sayesinde cevaplar doğrudan bilgisayara girilerek verilerin analiz aşamasına geçilmeden önceki kağıttan bilgisayara geçiş aşaması da atlanmış olur.

b) Telefon Görüşmeleri:

Telefon görüşmeleri bazı veri tiplerini toplamak için etkili bir metottur ve artan bir şekilde kullanılmaktadır. Özellikle güncelliğin bir faktör olduğu ve araştırmanın uzunluğunun sınırlı olduğu durumlara uygundur. (( Scheuren F., 2004))

Ancak telefon görüşmelerinin sosyal ve ekonomik araştırmalar için elverişli bir veri toplama metodu olarak kabul edilmesi özellikle ABD sosyal bilimcileri arasında yaklaşık 40 yıl sürmüştür. Bunun nedeni 1936 daki Amerikan başkanlık seçiminde, bir telefon listesinin çerçeve olarak kullanıldığı bir telefon araştırmasının sonuçları Landon un Roosevelt e karşı seçimi kazanacağını söylemiştir.

Bu sonuç da basında geniş ölçüde yayımlanmıştır. Ancak Roosevelt seçimi kazandığında telefon metodolojisi bu hatalı tahmin ile başarısızlığa uğramıştır(Katz and Cantril, 1937).

Gerçekte o zaman Amerikan hane halklarının sadece %35’inin telefonu vardır ve telefonu olanlar büyük ölçüde Cumhuriyetçidir. Bu da tahmin sonuçlarından neden Landon ın lehine çıktığını açıklamaktadır(Biemer, Lyberg, 193).

Ancak burada esas hatalı olan o zamanlar için çerçeve olarak telefon listesinin seçimi ve bu çerçevenin diğer bir deyişle telefonu olanların oranının hedef populasyonu yansıtmamasıdır.

Ancak günümüzde bu durum çok büyük ölçüde aşılmıştır. Telefon çoğu yerde artık herkesin alabileceği bir standart haline gelmiştir (Gray P.S.,7, 2007)

Gerçekte, yüksek suç oranlarının olduğu bazı yoksul yerleşim merkezlerinde yüzyüze görüşmelerde örnek bireyleri yabancı bir kişiyle görüşmekten çekinebilirler. Bu durumdan dolayı oluşan sapma genellikle evde telefonu olmayanların oluşturduğu sapmadan fazladır. Sonuç olarak, telefon aracılığıyla veri toplama bazen özellikle özel durumlarda (tehlikeli yerleşim bölgeleri gibi) yüzyüze görüşmelere oranla daha iyi temsil ederler.

Yüz yüze görüşmelere göre daha ucuz olan ve posta görüşmelerindeki bir çok problemden belli limitlerde kaçınan telefon görüşmeleri çeşitli araştırma ihtiyaçlarını etkili bir biçimde karşılar.

Telefon görüşmeleri yüz yüze görüşmelerde aynı sayının en fazla yaklaşık yarısı kadar maliyetlidir. Ayrıca kampanyalı telefon servislerinin mevcudiyeti maliyetleri azaltırken telefon araştırmalarının kullanım aralığını genişletir.

Çok sınırlı kaynaklı araştırmacılar genellikle bölgesel, bütün eyaleti kapsayan ve hatta ulusal araştırmaları bile telefon aracılığıyla yaparlar.

Çünkü bir telefon araştırmasında tüm iletişimler bir tek yerleşimden yapılabilir, araştırmacı da kiralanan görüşmeciler tarafından yapılan işin kalitesini daha iyi izleyebilir(Gray P.S., 2007).

Telefon araştırmalarının sınırı bir telefon görüşmesinde içerilen zamanın uzunluğudur.

15 veya 20 dakikadan daha fazla sürecek olan

iletişim reddedilebilir veya birey tarafından vakitsiz sonlandırılabilir.

Bu toplanan bilgi miktarını azaltır. Sorular oldukça basit tutulmalıdır çünkü

bireyin anlamasını kolaylaştırmak için hiçbir yazılı metin veya yardımcı gösterim mevcut değildir.

Her şeyi göz önünde tutarak, eğer araştırma konusu nispeten kısa ve anlaşılır ise, telefon araştırmaları doğru, temsil edici ve maliyet etkili seçenektir(Gray P.S., 2007).

Telefon görüşmeleri de yüz yüze görüşmelerde denekle iletişimde görüşmeci kullandığından dolayı yüz yüze ve telefon görüşmelerinde benzer karakteristikler bulmak şaşırtıcı değildir.

Her iki modunda araştırma sonuçlarında interviewer variance ve social desiribility bias(toplumsal cazibe yanlılığı) yaratması şaşırtıcı değildir. Bununla birlikte literatür bu etkilerin telefon modunda biraz daha az olduğunu belirtmiştir.(Biemer ve Lyberg, 194, 2003)

Telefon araştırmalarında diğer bir potansiyel sapma kaynağı listelenmemiş telefon numarasına sahip kişilerdir. Bu problem cep telefonlarından dolayı son yıllarda artmıştır, çünkü bunların örnekleme çerçevesi olarak kullanılabilecek herkesin rahatlıkla ulaşabileceği merkezi bir telefon rehberi yoktur. Araştırmacılar bu problemin üstesinden RANDOM DIGIT DIALING olarak adlandırılan bir teknik ile gelip listelenmemiş numaralandırılmış kişilere ulaşabilirler.

b1)Random Digit Dialing(RDD): Eğer araştırmacı çalışma altındaki alanların santralini biliyorsa diğer rakamlar bir tesadüfi(random) metot ile çözülebilir ve listelenmiş veya listelenmemiş tüm telefon numaralarına eşit çevrilme şansı verilir.( Gray P.S., 2007)

Groves and Kahn(1979) bir RDD ve yüz yüze görüşme için hata ve maliyet bileşenlerinin detaylı bir incelemesini yapmışlardır. Bunlar RDD telefon survey lerinin yüz yüze ile karşılaştırılabilir veri kalitesini daha düşük maliyetle sağlayabildiğini göstermişlerdir.

b2)Computer Assisted Telephone Interview(CATI): Son yıllarda telefona dayalı araştırmaların yönetimi ile ilgili yeni teknikler geliştirilmiştir. İlki, COMPUTER ASSISTED TELEPHONE INTERVIEWING(CATI) kullanımıdır. Bu yönetim prosesi ve telefon araştırmalarını çizelgelemek kağıt(paper) veya broşüre dayalı araştırmalara göre daha kolaydır. CATI da görüşmeci anketi bilgisayar ekranından okur ve doğrudan cevapları bilgisayar ekranına girer aynen yüzyüze görüşmelerdeki CAPI gibi. CATI şu anda genel olarak büyük telefon survey organizasyonlarında kullanılmaktadır. (Gray P.S., 2007)

b3)Telephone Audio Computer Assisted Self Interviewing (T-ACASI): Telefon survey yönetiminde diğer bir güncel değişim TELEPHONE AUDIO COMPUTER ASSISTED SELF INTERVIEWING (T-ACASI) teknolojisidir. ACASI sistemleri araştırmaların dijital kayıtlı ses dosyalarına sahip bilgisayarlar aracılığıyla yönetilmelerine imkan verir. T-ACASI sistemi de benzer çalışır, fakat anket bilgisayar ekranı önündense telefon üzerinden oluşturulur.

T-ACASI sistemleri ses tepkilerini veya telefon klavye kabul edecek biçimde cevaplandırılır. T-ACASI ile görüşmeciye bırakılacakken daha hassas bilgiler edinilebilir. T-ACASI sistemlerinin diğer bir potansiyel yararı telefon araştırmalarının yönetimini standardize eder. Bu sistemlerle, her bir denek sorulan soruları aynı vurgu ve tonlama ile duyar. Bu tutarlılık araştırma yönetiminde potansiyel görüşmeci sapmasını azaltır.( Gray P.S., 2007)

Ancak araştırmalarda sürekli düşen cevap oranları halen bir sorun olmaktadır. Bununla birlikte telefonlar halen bir çok araştırma için kullanılmaktadır. Özellikle diğer modlarla kombine edilmektedir. Bunlar mixed mode survey olarak adlandırılır(Biemer ve Lyberg, 194, 2003).

c)Kendi Kendine Yönetilen Anketler: Bu anketler iki genel formda yazılabilir.

Bunlardan ilki çok eski bir yöntem olan posta anketleri bir diğeri ise bilgisayarlar aracılığıyla oluşturulan kendi kendine yönetilen anketlerdir.

c1)Posta Aracılığıyla:

Bir posta araştırmasında bir anket veya ilgili sorular her bir örnek üyesine postalanır ve daha sonra bu kişiler tarafından çoğunlukla ödemeli olarak araştırma organizasyona geri yollanır. Veri toplayıcısı ile doğrudan bir iletişim olmadığından dolayı bu mode self administered olarak adlandırılır.

Sorular ve talimatlar denek tarafından kolaylıkla algılanmalıdır çünkü dışarıdan bir yardım yoktur. Bu sebeple de görüşmeci destekli metotlara göre anket tasarımının kalitesine daha da çok özen gösterilmelidir. Posta aracılığıyla yapılan araştırmalara cevap oranları büyük ölçüde araştırma organizasyonlarına bu şirketlerin imajına göre değişir.

Son 20-30 yıldır posta araştırmaları bir canlanma sürecine girmiştir. Görüşmeci destekli modların artan maliyetleri posta araştırmalarını cazip bir seçenek haline getirmiştir. Posta araştırmalarının uygulaması oldukça ucuzdur. Bu sebeple düşük bütçeli araştırmalar için önerilir(Biemer ve Lyberg, 196, 2003).

Yazılı araştırmalar daha az detaylı bilgi sağlar,

fakat nispeten daha kısa bir zamanda daha çok sayıda bilgi toplanabilir.(Houston Archester, Survey Handbook)

Birey anket üzerinde egemenliğe sahip olduğundan dolayı posta araştırmaları bireyin mantıklı cevaplar vermesi ve verdiği cevapları kontrolü için zaman sağlar(Biemer ve Lyberg, 196, 2003).

Birey her bir soruyu dikkatlice cevaplandırmak için gereksinim duyduğu kadar zamana sahiptir. Hemen bir cevap vermesi için bir baskı yoktur ki çoğu zaman diğer yöntemler sırasında bu baskı hissedilir.

Bazı denekler seks, politika veya din gibi hassas konularla ilgili dürüst fikirlerini açıklamada bu yöntemde kendilerini daha rahat hissederler.

Bu avantajlar ve buna ilaveten nispeten daha düşük maliyetli olması, self administered anketleri sosyal araştırmalarda en popüler metotlardan biri haline getirir. Ayrıca posta araştırmalarında görüşmecilerden kaynaklanan değişkenlik olmaz ve soru sırası ve cevap alternatifi sırası ile oluşan hatalar indirgenir.

Posta anketlerinin temel dezavantajı bireylerin potansiyel denek olmaya daha az şevkleri olmasıdır.

Yapılandırılmamış sorular genellikle üstünkörü cevaplandırılır. Örneğin hükümetin eğitim politikası ile ilgili olarak ne yapmasını düşünüyorsunuz?, gibi.

Bu anketlerdeki birimler genellikle tüm cevap alternatifleri önceden belirlenerek hazırlanmalıdır ve bu sebeple konular çok derinlemesine araştırılamaz. Bir posta araştırmasına en tipik reaksiyon onu baştan çöpe atmaktır. Bu sebeple araştırmayı yapan çoğu şirket bunu önlemek için çeşitli promosyonlar sunarlar.

Posta anketlerine cevap oranı yüzyüze veya telefon görüşmelerine oranla oldukça düşüktür. Geri dönüş oranı genelde ilk postalamada %10 veya daha azdır. Posta anketlerine etkin olan düşük geri dönüş oranları bireylerin cevap vermeye isteksizliğinden veya yetersizliğinden kaynaklanabilir(Gray P.S., 2007).

Yetenekli bir görüşmeci soruları yanıtlarken herhangi bir bireye yardımcı olabilir, ülkemizde ve hatta diğer bazı çok gelişmiş ülkelerde bile yetişkinlerin yaklaşık %10 gibi bir kısmının çok sınırlı okuma yetenekleri vardır ve böylece çok basit olan self administered anketleri bile tamamlamada güçlükle karşılaşırlar. Bu oran tabii ki ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre değişmektedir. Ancak kimi ülkelerde özellikle de bu kesimi hedef alan bir araştırma yapılacaksa azımsanmayacak kadar yüksek oranlar karşımıza çıkabilir.

Posta anketlerinde eğer bazı bireyler anketleri düşünmeden ve alelacele cevaplarlarsa veya bazı bireyler de aile üyelerinin veya arkadaşlarının yardımını alırlarsa araştırmacının bu bozucu etkileri tespit etme veya kontrol edebilmesi oldukça güçtür. (Gray P.S., 2007)

Posta araştırmalarının görüşmeci destekli metotlara göre daha düşük cevap oranları sağladığı bilinir. Veri toplama tasarımının bir parçası olarak posta tepkisizleri bir telefon ile takibi izlenmelidir.

Bir yönetim modunu birincil (öncül) mod ve

diğer bir modu da ikinci veya follow up mod olarak belirlemek veri toplama dizaynlarının yaygın özelliğidir. Bundan mixed mode veri toplama olarak bahsedilir, böyle stratejiler sıklıkla araştırmalarda denek oranlarını maksimize etmek için gereklidir.

c2)Computer Based (Bilgisayarlar , İnternet Aracılığıyla):

Bilgi teknolojileri bilimsel araştırmanın neredeyse tüm yönlerinde önemli bir hale geldiğinden, araştırma yöntemlerinin de bir parçası haline gelir. Son yıllarda, bilgisayar tabanlı sistemler kendi kendine yönetilen anketleri içeren araştırma sürecine yardımcı olmuştur.

Kendi kendine yönetilen araştırmada bir güncel teknolojik gelişim deneklere anketi okumalarına ve yanıtlamalarına imkan veren kişisel bilgisayarların veya internetin kullanımıdır. Bilgisayarda anketi izlemek genellikle paper based surveyleri izlemekten daha kolaydır, çünkü bilgisayar uygunsuz cevapları yasaklayabilir ve denekleri sadece ilgili olduğu soruları yanıtlayabileceği biçimde programlanabilir.( Gray P.S., 2007)

Interneti kullanmak için, araştırmacılar anketleri gösteren internet siteleri kurabilirler. Mahremiyeti garanti etmek ve sadece örneğe seçilen kişilerle araştırmayı sınırlandırmak için, potansiyel deneklerin her birine bir identification numarası atanabilir.

Örneğe seçilenlere araştırmayı içeren bir CD Room sağlanabilir veya e-posta atılabilir, bu kişiler survey i kendi bilgisayarlarına alır ve daha sonra survey tamamlandıktan sonra CD’yi araştırmacıya geri gönderir.

İnternet ve bilgisayar tabanlı survey lerde bir problem bu teknolojiler tüm potansiyel deneklerde her zaman mevcut değildir. İlgilenilen populasyon teknolojiye erişemedikçe, araştırma sonuçları geçersiz olabilir. Bu problemin üstesinden gelmenin bir yolu kiosklara veya survey administration merkezlerine gitmektir. (Gray P.S., 2007)

c3)Audıo Computer Assısted Self Intervıewıng (ACASI):

Self administered survey lerin kullanımında diğer bir gelişim, audıo computer assısted self ıntervıewıng tekniğidir, katılımcıların kulaklık aracılığıyla dijital kayıtlı görüşmeyi dinlemesine ve cevapları bilgisayar klavyesindeki sayılar aracılığıyla girmesine yardımcı olur.

Denek eşzamanlı olarak survey i bilgisayar ekranından okur. ACASI self administered veya face to face surveylerin diğer formlarına göre bazı avantajlar sağlar.

İlk olarak işitme tabanlı olduğundan okuma yazma güçlüğü çekenler bile posta veya yazılı bilgisayar survey lere göre daha başarı sağlarlar.

İkincisi, bazı kanıtlar yüz yüze araştırmalara göre bireylerin ACASI araştırmalara katılımda daha istekli olduklarını belirtmişlerdir.

Üçüncüsü tüm bilgisayar destekli görüşmelerde olduğu gibi araştırmacı bilgisayarı deneğe sadece ilgili olduğu soruları soracak biçimde programlayabilir ve bu cevaplar daha sonraki analizler için bilgisayara girilir.( Gray P.S., 2007)