ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK 1 BÖLÜM-1 1. Haberleşme Sistemlerinde Temel Kavramlar-1 1.1.Giriş Haberleşmenin amacı, herhangi bir biçimdeki bilginin zaman ve uzay içinde kaynak(verici) adı verilen bir noktadan kullanıcı(alıcı) olarak adlandırılan başka noktaya bir iletim ortamından (bir çift tel, koaksiyel kablo, fiber hat, uzay) aktarılmasıdır. İlk bilgi akışı, Mors kodları ile insan sesinin elektriksel olarak iletilmesidir. İnsanların istek ve arzuları ile teknolojik imkânlar sonucunda; radyo, televizyon, radar ve diğer haberleşme sistemleri bulunmuş ve insanlığın hizmetine sunulmuştur. Haberleşme sistemleri, istenilen iletişim türüne göre tasarlanır. Değişik iletişim türlerine şu örnekler verilebilir: Birbirinden uzakta iki kişi birbirlerine mesaj göndermek isterlerse, hat(kanal) adı verilen bir bilgi aktarım kablosu kullanılabilir. Aralarında iletişim kurmak isteyen çok sayıda kişi varsa, bir ya da birkaç merkezi anahtarlama istasyonu bulunan bir telefon sistemi kullanılabilir. Kısa mesafeler içinde birbirlerine bilgi iletmek isteyen az sayıda kullanıcı varsa ve bunlar sürekli yer değiştiriyorlarsa, alıcı-verici olarak da adlandırılan bir çeşit radyo iletişimi gereklidir. Çok sayıda kullanıcıya bilgi göndermek isteyen tek bir kaynak varsa, bir radyo ya da TV vericisi kullanılabilir. Bu durumda, haberleşme sistemi tek bir kaynak ve çok sayıda alıcıdan oluşur. 1.2. Bir Haberleşme Sisteminin Bileşenleri Genel olarak bir haberleşme sistemi, gönderilecek bilginin üretildiği kaynak ve giriş dönüştürücüsü (çeviricisi, transdüser), gönderici, kanal, alıcı ve çıkış dönüştürücüsünden oluşur. Kaynak tarafından üretilen bilgi, sesin bir şekli (ses kaynağı), bir resim (görüntü kaynağı) veya herhangi bir dilde metin olabilir. Giriş çeviricisi, kaynak çıkışındaki sinyalin gönderilmeye uygun formdaki elektrik sinyaline çevrilmesi için kullanılır. Elektronik haberleşme sisteminde, verici, kanal ve alıcı en önemli kısımlardır. Haberin cinsine ve iletişim türüne göre değişiklik arz etmesine rağmen, bir bilginin bir yerden alınıp diğer bir yere aktarımı için kullanılacak haberleşme sistemi, temel olarak Şekil -1.1’deki blok şeması ile gösterilebilir.
23
Embed
BÖLÜM-1 - elektronikhaberlesme.orgŸme... · Analog iletiim sistemlerinde modülasyon, analog sinüzoidal bir taúıyıcının belirli bir özelliğini (genlik, frekans ve faz)
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
1
BÖLÜM-1
1. Haberleşme Sistemlerinde Temel Kavramlar-1
1.1.Giriş
Haberleşmenin amacı, herhangi bir biçimdeki bilginin zaman ve uzay içinde
kaynak(verici) adı verilen bir noktadan kullanıcı(alıcı) olarak adlandırılan başka noktaya bir
iletim ortamından (bir çift tel, koaksiyel kablo, fiber hat, uzay) aktarılmasıdır. İlk bilgi akışı,
Mors kodları ile insan sesinin elektriksel olarak iletilmesidir. İnsanların istek ve arzuları ile
teknolojik imkânlar sonucunda; radyo, televizyon, radar ve diğer haberleşme sistemleri
bulunmuş ve insanlığın hizmetine sunulmuştur.
Haberleşme sistemleri, istenilen iletişim türüne göre tasarlanır. Değişik iletişim türlerine şu
örnekler verilebilir:
Birbirinden uzakta iki kişi birbirlerine mesaj göndermek isterlerse, hat(kanal) adı verilen bir
bilgi aktarım kablosu kullanılabilir.
Aralarında iletişim kurmak isteyen çok sayıda kişi varsa, bir ya da birkaç merkezi
anahtarlama istasyonu bulunan bir telefon sistemi kullanılabilir.
Kısa mesafeler içinde birbirlerine bilgi iletmek isteyen az sayıda kullanıcı varsa ve bunlar
sürekli yer değiştiriyorlarsa, alıcı-verici olarak da adlandırılan bir çeşit radyo iletişimi
gereklidir.
Çok sayıda kullanıcıya bilgi göndermek isteyen tek bir kaynak varsa, bir radyo ya da TV
vericisi kullanılabilir. Bu durumda, haberleşme sistemi tek bir kaynak ve çok sayıda alıcıdan
oluşur.
1.2. Bir Haberleşme Sisteminin Bileşenleri
Genel olarak bir haberleşme sistemi, gönderilecek bilginin üretildiği kaynak ve giriş
dönüştürücüsü (çeviricisi, transdüser), gönderici, kanal, alıcı ve çıkış dönüştürücüsünden oluşur.
Kaynak tarafından üretilen bilgi, sesin bir şekli (ses kaynağı), bir resim (görüntü kaynağı) veya
herhangi bir dilde metin olabilir. Giriş çeviricisi, kaynak çıkışındaki sinyalin gönderilmeye
uygun formdaki elektrik sinyaline çevrilmesi için kullanılır. Elektronik haberleşme sisteminde,
verici, kanal ve alıcı en önemli kısımlardır. Haberin cinsine ve iletişim türüne göre değişiklik
arz etmesine rağmen, bir bilginin bir yerden alınıp diğer bir yere aktarımı için kullanılacak
haberleşme sistemi, temel olarak Şekil-1.1’deki blok şeması ile gösterilebilir.
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
2
Şekil-1.1 Tipik bir haberleşme sisteminin blok diyagramı.
1.2.1. Ara bileşenler
1.2.1.1. Haber (Bilgi) Kaynağı (information source)
Çeşitli bilgi kaynakları var olduğu için giriş mesajı değişik biçimlerde ortaya
çıkabilir. Haber kaynağı tarafından üretilen bilgiler;
Ses, konuşma, müzik, görüntü ve resim gibi zamanın sürekli bir işlevi olan analog bilgiler
olabilirler.
Bilgisayarlar arası bilgi aktarımında kullanılan “0” ve “1”’ler gibi ayrık sembollerden
oluşan ikili kodlu diziler, grafik semboller, mikroişlemci işlem kodları gibi sayısal bilgiler
olabilirler.
Ancak çoğu zaman, kaynak bilgi ilk haliyle iletim için uygun değildir ve bu nedenle iletimden
önce daha uygun bir şekle dönüştürülürler. Sayısal haberleşme sistemlerinde analog bilgi
sayısal, analog haberleşme sistemlerinde ise bilgi analog bilgiye dönüştürülür.
1.2.1.2. Giriş dönüştürücüsü (input transducer)
Bilgi kaynağı tarafından üretilen giriş mesajının iletime uygun olması için, bir
dönüştürücü yardımıyla elektriksel işaretlere (elektriksel akım veya gerilim değişmelerine)
dönüştürülmesi gerekir. Bu amaç için enerji dönüştürücülerinden faydalanılır. Örneğin; bir
mikrofon yardımı ile ses ve akustik dalgalar, video kamerası ile de görüntüler elektriksel
işaretlere dönüştürülürler.
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
3
1.2.1.3. Çıkış dönüştürücüsü (output transducer)
Alıcı tarafta elde edilen elektriksel işaretlerin kullanıcılar açısından bir anlamının
olabilmesi için uygun bilgi biçimlerine dönüştürülmesi gerekir. Aynen giriş dönüştürücüsünde
olduğu gibi bu amaç için de enerji dönüştürücülerinden faydalanılır. Bu elektriksel işaretler,
örneğin, hoparlör yardımıyla ses veya konuşmaya, foto-elektrik tüpler yardımıyla da
görüntüye dönüştürülürler. Bir haberleşme sisteminde giriş ve çıkış dönüştürücülerinin var
olduğu varsayılarak, bundan sonra temel olarak işaretin iletimi üzerinde durulacaktır.
1.2.2. Temel bileşenler
Herhangi bir haberleşme sistemi, verici (transmitter), haberleşme kanalı (communication
channel), ve alıcı (receiver) olmak üzere üç ana kısımdan oluşur. Bu kısımların her biri işaret
iletiminde önemli bir rol oynar.
1.2.2.1. Verici (transmitter)
Verici, haberleşme kanalının özelliklerine uyan bir işaret üretmek amacıyla giriş
işaretini işler ve iletim için uygun bir biçime dönüştürür. Giriş işaretinin iletime uygun hale
getirilmesi (iletim kolaylığı, kanal gürültüsünün azaltılması ve çoğullama) modülasyon ile
sağlanır. Haberleşme sistemi analog ise kodlama (coding) işlemine gerek yoktur. Sonuç olarak,
analog işaretler bir haberleşme kanalı üzerinden taşıyıcı modülasyonu yoluyla doğrudan
doğruya gönderilirler.
Radyo ve televizyon yayınlarında, her bir verici istasyonu için frekans aralıkları
tahsis edilmiştir. Bunun amacı, gönderilecek işaretlerin birbirine karışmasını engellemek ve
frekans alanından olabildiğince çok yararlanmaktır. Bu sebeple verici, kendine tahsis edilen
frekans bandında olacak şekilde gönderilecek olan işaretleri ilgili frekans bandına kaydırır.
Böylece, birçok radyo istasyonu tarafından gönderilen işaretler birbirleriyle karışmazlar. Tüm
bu işlemler, modülasyon ile sağlanır.
Analog iletişim sistemlerinde modülasyon, analog sinüzoidal bir taşıyıcının belirli bir
özelliğini (genlik, frekans ve faz) mesaj işaretine göre değiştirme ve daha sonra da
modülasyonlu taşıyıcının iletimini gerçekleştirme sürecidir. Üç tip taşıyıcı modülasyonu olup,
Habere ait işaretin, aslına uygun bir biçimde bozulmadan iletimi için alıcı taraftaki
çıkış işareti şu iki şartı sağlamalıdır:
1. Çıkış işareti, giriş işaretinin genliğinin küçülmüş veya büyümüş şekli olmalıdır. Yani,
giriş işaretinin biçiminde bir bozulma olmamalıdır.
2. Çıkış işareti, giriş işaretinin zaman ekseni üzerinde bir miktar kaymış şekli olmalıdır.
Yani, bir gecikme söz konusudur. Elektromanyetik dalgaların sonlu yayınım hızı yüzünden bu
gecikmeyi hiçbir zaman sıfır yapmak mümkün değildir. Bu iki şartın biçimsel gösterimi, Şekil-
1.9’da verilmiştir.
Şekil-1.9 Bozunumsuz iletimde giriş ve çıkış işaretleri.
Bu iki koşulu sağlayan bir haberleşme sisteminin transfer fonksiyonu aşağıdaki gibi verilir:
xi(t) = x(t) ise xo(t) = Kx(t – t0) olmalıdır. Fourier dönüşümü yardımıyla,
0jwt
0X ( ) Ke X( )
(1.6a)
iX ( ) X( ) (1.6b)
yazılabilir. Transfer fonksiyonu tanımını kullanarak,
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
15
0j to
i
X ( )H( ) Ke
X ( )
(1.6c)
elde edilir. Genlik ve faz fonksiyonları ise,
H( ) K (1.6d)
oH( ) t (1.6e)
olarak belirlenir. Bu sonuçlardan görülmektedir ki, ideal bir sistemin genlik cevabı sabit; faz
cevabı ise frekansın doğrusal (lineer) bir fonksiyonudur. (1.6d) ve (1.6e) eşitliklerinin
grafiksel yorumu Şekil-1.10’da verilmiştir.
H( )
H( )
ot
(a) Genlik cevabı (b) Faz cevabı
Şekil-1.10. Bozunumsuz bir sistemin genlik ve faz cevapları.
Burada K, seviye değişmesini t0 ise gecikmeyi göstermektedir. Zaman-gecikme parametreleri
olarak iki tanım verilebilir:
Faz Gecikmesi: faz
H( )T ( )
(1.7a)
Grup Gecikmesi: grup
d H( )T ( )
d
(1.7b)
Bu iki tanımdan da görülmektedir ki, faz gecikmesi, verilen bir frekansta o noktadan sıfır
frekansa (DC frekans) olan doğrunun eğimi ile orantılıdır. Grup gecikmesi ise, belirli
frekanstaki teğet doğrunun eğimi ile orantılıdır. Faz ve grup gecikmelerinin, (1.7a) ve (1.7b),
grafiksel yorumu Şekil-1.11’de gösterilmiştir. Buna göre, sabit genlik ve doğrusal faz cevaplı
olan bir sistemin (Tam geçiren LTI filtre, All- pass filter) TFAZ ve TGRUP gecikmeleri bulunursa
TFAZ(ω)=TGRUP(ω)=to (1.8)
olduğu görülür. Sonuç olarak, ideal sistemlerde Faz ve Grup gecikmeleri aynı olup işaretin
geçiş sırasındaki tam gecikmesini gösterir. En genel durumda (uygulamada), genlik cevabı
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
16
sabit değildir ve faz cevabı da doğrusal olmaz. Bu nedenle, tam gecikmeyi doğru olarak
hesaplamak oldukça güçtür.
Şekil-1.11. Faz ve Grup gecikmelerinin grafiksel gösterimi.
Bozunumsuz bir geçiş için bulunan koşullar (| H(ω) | = K, ∠ H(ω) = – ωt0), kullanılan
işaretin frekans bandı için uygulanır. Bu bandın dışında genlik cevabı, hızlı bir biçimde sıfıra
yaklaşır. Böylece arzu edilmeyen frekans bileşenleri bastırılır. ( Şekil-1.12).
Şekil-1.12 İdeal geçirme bantlı bir sistemin genlik ve faz spektrumları.
| H(ω) | = K ve t0 = – ∠ H(ω) / ω büyüklüklerinin sabit olma şartı her zaman sağlanamaz. Bu yüzden, habere ait işarette bu işareti oluşturan sinüzoidal bileşenlerin fazı veya genliği
bakımından veya zaman bakımından bozukluklar ortaya çıkar.
1.3.2.1 Doğrusal Bozulmalar (Linear Distortions)
|H(ω)| ve ∠H(ω) fonksiyonlarının frekansa bağımlı olmaları sonucu ortaya çıkan
bozulmalardır. İki şekilde oluşurlar;
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
17
a) Zayıflama bozuklukları:
Eğer gen l ik cevabı |H(ω)| frekansa bağl ı o larak değişim gösteriyorsa zayıflama
bozukluğu oluşur. Zayıflama, frekansa göre değişimi artan bir eğri olabileceği gibi dalgalı bir
eğilim de gösterebilir (Şekil-1.13).
Şekil-1.13 Frekans bandı içinde zayıflama.
Ses nakleden bir kanalda frekans arttıkça zayıflama artarsa, etkin olarak nakledilen
frekans bandı daralır. Bunun sonucu olarak sesin anlaşılabilirliği azalır.
Zayıflama bozuklukları, transmisyon yapılan frekans bandı içerisinde en küçük ve en
büyük zayıflamalar arasındaki fark ile belirtilmiştir. Uygulamada, belirli sınırlar içerisinde
kalmak şartıyla haberin anlaşılmasına zarar vermeyecek kadar genlik değişimlerine izin verilir.
b) Faz bozukluğu veya iletim zamanı bozuklukları
İletim zamanının frekans ile değişmesi sonucu oluşur. ω frekanslı bir işaretin bir transmisyon
yolunda ilerleme hızı,
o
1v
t H( )
ile hesaplanır. Habere ait işaret birçok frekans bileşenlerinden oluştuğundan dolayı, tüm
frekansların aynı hızla yayılması yani aynı anda alıcı uca ulaşması gerekir. Ancak, Şekil-1.14’de
görüldüğü gibi farklı frekanslı bileşenlerin yayılım hızları aynı olmadığı takdirde bozulmalar
meydana gelir.
ELH 203 Telefon İletim ve Anahtarlama Sistemleri Yılmaz KOÇAK
18
Şekil-1.14. Faz bozulması
Transmisyon zamanına ilişkin bozukluğun büyüklüğü, habere ait işaret bandının alt ve üst
frekanslarının transmisyon zamanları ile 800 Hz’lik frekansın transmisyon zamanı arasındaki
farkın büyüklüğü ile ölçülür. Transmisyon zamanı farkı, yaklaşık olarak, 800 Hz ile üst sınır
frekansı arasında 5 ms; 800 Hz ile alt sınır frekansı arasında 10 ms olmalıdır.