-
2
Bukitabıntümhaklarıyazarlarınaveyayıncısınaaittir.
TÜRKİYE’DEDİNLERTARİHİ’NİNKURUMSALLAŞMASISÜRECİNDE
PROF.DR.ABDURRAHMANKÜÇÜK
g
EditörProf.Dr.AhmetHikmetEROĞLU
ISBN:978‐605‐9661‐63‐8
GenelYayınYönetmeniCumaAĞCA
SayfaTasarım/Kapak
BiçerYILDIRIM
Baskı/CiltBerikanOfsetMatbaacılıkMatbaaSertifikaNo:13642
BERİKANYAYINEVİ
CumhuriyetMah.Bayındır1.SokakNo:15/1‐2Çankaya‐Kızılay/ANKARA
Tel:(0312)2326218Fax:(0312)2321499ANKARA
Kitapiçerisindeyeralanherbirmakalenintümsorumluluğukendiyazarınaaittir.
-
2
Bukitabıntümhaklarıyazarlarınaveyayıncısınaaittir.
TÜRKİYE’DEDİNLERTARİHİ’NİNKURUMSALLAŞMASISÜRECİNDE
PROF.DR.ABDURRAHMANKÜÇÜK
g
EditörProf.Dr.AhmetHikmetEROĞLU
ISBN:978‐605‐9661‐63‐8
GenelYayınYönetmeniCumaAĞCA
SayfaTasarım/Kapak
BiçerYILDIRIM
Baskı/CiltBerikanOfsetMatbaacılıkMatbaaSertifikaNo:13642
BERİKANYAYINEVİ
CumhuriyetMah.Bayındır1.SokakNo:15/1‐2Çankaya‐Kızılay/ANKARA
Tel:(0312)2326218Fax:(0312)2321499ANKARA
Kitapiçerisindeyeralanherbirmakalenintümsorumluluğukendiyazarınaaittir.
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 625
TASAVVUFALANINDAYAZILMIŞİLKHİNTÇEESERLERDEHİNDU
İNANÇVEKÜLTÜRÜNEAİTİZLER:MİRİGAVATİÖRNEĞİg
CemilKUTLUTÜRKGiriş
İslam, Hint alt kıtasına Muhammed b. Kāsım es‐Sekafî’nin
miladi710‐711yıllarındaSindbölgesini
fethetmesiylegirmiştir.Onunkumanda‐sındakibufetihhareketidahaçokAror,Multan,Debal(Karachi)gibiyerle‐şim
yerlerinde yaşayan Hinduları ahlaken terbiye etme ve bazı
tedbirleralma amacına yönelik olmuştur (Nadvi 1934: 68; Bayur 1987:
93‐94).
Oyüzdenbuilkfetihhareketlerininkalıcıvegenişçaplıolduğunusöylemekgüçtür.Onuncuyüzyıldan
itibarenbaşlayanGazneli
akınları,Hindistan’daİslam’ınyayılmasındaönemli roloynamışve
asırlarca
sürecekMüslümanTürkhâkimiyetinintemellerinioluşturmuştur.BudönemdekuzeyHindis‐tan’dapekçokbölgeelegeçirilmiştir.Buralara
İranveOrtaAsya’dançoksayıda ilim adamı vemutasavvıf gelerek
yerleşmiştir. Gazneli akınları
ileLahorgibibazımerkezlerdeMüslümanordularıdakalıcıolarakyerleşme‐yebaşlamıştır.BütünbugelişmelerHintaltkıtasındaİslam’ınyayılışsüre‐cini
hızlandırdığı gibi bölgedeki fetih hareketlerini de
kolaylaştırmıştır(Titus1930:6).
KuzeyHindistan’ınAligarh,Ecmir,Kuhram,Kalincar,BihargibigerikalanbölgelerininhâkimiyetaltınaalınmasıiseGurlulardönemiylegerçek‐leşmiştir.Gurlular’ınonikinciyüzyıldanitibarenbaşlattıklarıbugenişçap‐lı
fetih hareketleri, bölgedeki HintMüslüman toplumunun oluşumuna
dazemin hazırlamıştır. Gurlular’dan sonra kurulan Delhi Türk
Sultanlığı(1206‐1526) ile Hindistan’daki Müslüman Türk hâkimiyeti,
Keşmir’den
Prof. Dr. AbdurrahmanKüçük hocamın önce talebesi olma sonra da
zât‐ı âlileriyle
aynıodayıpaylaşmabahtiyarlığı,hayatımaanlamkatannadideolaylardandır.Buvesileylegönülveilimehlipekmuhteremhocamahayırlıvesağlıklıuzunömürlerdilerim.
Yrd.Doç.Dr.,AnkaraÜniversitesiİlahiyatFakültesi;[email protected]
-
CEMİL KUTLUTÜRK
626
güneyHindistan’ınbazıbölgelerinekadargenişlemiştir.DelhiTürkSultan‐lığıdönemindepekçokbölgeseldevletçiklerortadankaldırılarakmerkeziidare
geleneği tesis edilmiştir (Gupta 1984: 8). Delhi Türk
Sultanlığı’nındağılmasındankısabirsüresonraBabürlüDevleti’ninkurulmasıyla(1526‐1857)Hindistan’dakiTürkİslamhâkimiyetiondokuzuncuyüzyılınortala‐rına
kadar devam etmiştir (Bayur 1987: 412‐413; Abdurrahman
2008:217‐219).
İslam,Hindistantopraklarınagirdiğindekarşısındadiniinançvege‐leneklerinesahipçıkarakasırlardırvarlığınısürdürmüşolangüçlübirHin‐du
toplumu vardı. Bu toplum, kast sistemi gibi bir takım
sosyo‐kültürelyapılarıitibariyledışetkilerekarşıdirençgösterebilenveavataragibibazıdoktrinleriiledegerektiğindeyabancıunsurlarıkendiiçindeeritebilenbiryapıyasahipti(Kutluturk2014:53‐54).BuaçıdanHindutoplumununiçinenüfuzederekonlarıdinivekültürel
anlamdaetkilemekkolayolmamıştır.Fakat İslam kendine özgü bir takım
özellikleri sayesinde bunu başarabil‐miştir.
Hintaltkıtasında İslam’ınyayılmasında fetihhareketlerininve
ihti‐dalarınyanı sıraOrtaAsya’danHindistan’a göç ederekdevlet
içingerekliidarikadrolarısağlayanMüslümanailelerinveidarecilertarafındanmuha‐tapkitleyitanımavegereklibilgileritoplamaamacıylaçeşitliyerleregön‐derilenİslambilginlerininönemlikatkısıolmuştur.Hiçşüphesizbusüreçtesufilerinirşatvetebliğfaaliyetlerideönemliroloynamıştır.Sufilerinçeşitliyerlerdetesisettiklerihankahlar,Hindulararasınakarışarakonlarlayakıntemaskurmaları,İslam’ınevrenselmesajlarınıbizzatyaşayarakgösterme‐leriveenönemlisidedüşünceleriniaktarırkenhalkınanlayacağıdildeko‐nuşmalarıvebazıeserlerinibölgeseldildekalemealmışolmalarıbubaşarı‐larınınaltındayatanenönemli
saiklerdendir (Nadvi1934:5;Cebecioğlu:163‐4).
1.Hint‐SufiMetinleri
Sufiler,irşatfaaliyetleriyleHindistan’datasavvufalanındazenginbirliteratürünortayaçıkmasınaöncülüketmişlerdir.Şeyhlerinsohbetlerindenderleneneserler(melfuzat),mektubat,menakıpnamelerveşiirlerbuzen‐ginliteratürünbirerparçasıdır.BölgedekitasavvufieserlerFarsça,Arapça
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 627
vebazıyereldillerdeyazılmıştır.BunlararasındaHindavi/Avadhidilinde1kalemealınmışolanlarınönemlibiryerivardır.Dil,üslupveiçerikaçısın‐dan“Hint‐Sufimetinleri”şeklindekategorizeedilenbutüreserler,tasavvu‐figeleneğindahagenişkesimlereulaşmasındaönemliroloynamıştır.Bun‐lar
aynı zamanda kullandıkları dil ve kurgu açısından erken
dönemHintliteratürününoluşmasınadaöncülüketmiştir
(Belh2003:180).Hint‐Sufimetinlerinintemelözelliği,yücevarlığaduyulanaşkıveonakavuşmaarzu‐sunuhikâyetarzındaaktarmasıdır.BuyapısındandolayıHint‐Sufimetinle‐ri
için, “aşk hikâyeleri” anlamında premakhani tabiri de
kullanılmıştır(Gupta1967:40‐41).Premakhaniterimininbaşkakullanımalanlarıolsadaburada
kastedilen sufizmle ilgili Hindavi dilinde yazılmış eserler ve
bueserlerinHintliteratüründekiyeriveönemidir(Hines1997:33).
Hintçe kaleme alınmış olan tasavvufi eserler, Delhi Türk
Sultanlığıdönemindesarayladairtibatıolanilmiveedebiyönügüçlüsufilerinöncü‐lüğündeondördüncüyüzyıldan
itibarenDelhi,
JaunpurveBihargibiHin‐distan’ınkuzeydoğukesimlerindeortayaçıkmayabaşlamıştır.Butüreser‐lerin
yazımı Ortaçağ’dan modern döneme kadar devam etmiştir
(Gupta1967:4‐5).Hint‐Sufimetingeleneğininöncüleriolarakkabulgörenvedi‐ğerlerineilhamkaynaklığıedendörteservardır.Bunlardanenerkentarih‐lisi
1379 yılındaMevlanaDa’ud tarafından yazılmış olan “Çandayan”
adlıeserdir. Bunu sırasıyla Kutuban Sühreverdi’nin “Mirigavati”
(1503), Mu‐hammed Cayasi’nin “Padmavat” (1540) ve Manchan’ın
“Madhumalati”(1545) adlı eserleri takip eder. Hint literatüründe
önemli bir yere
sahipolanHint‐SufimetinleriarasındaŞeyhNabi’nin,“Gyandip”(1618),HüseyinAli’nin
“Puhupavati” (1725) ve Nacaf Ali Saloni’nin “Akharavati”
(1809)adlıeserleridevardır(Hines1997:39‐40). 1HindaviterimiDelhiTürkSultanlığıvesonrasındakidönemdeözelliklekuzeydoğuHindis‐tan
bölgesinin yerel dillerini ifade etmek için kullanılmış olan
şemsiye bir
kavramdır(Shukla1929:39‐48).KuzeyHindistanbölgesindekonuşulanvegenelolarakHindaviolarakadlandırılanbudil,yapısalözellikleribakımındanSanskritçedenayrıdır.BuayrımadikkatçekildiğinoktalardaHindavi
terimi içinbazen“halkınkonuştuğudil”anlamındabhaşa ifa‐desi de
kullanılır (Williams 2008: 1097; Gupta 1967: 37‐38).Avadhi terimi
ise daha
çokAyodha,Allahabad,JaunpurgibikuzeydoğuBiharbölgesininbelirlikesimlerindekonuşulandili
ifade eder. Hint‐Sufi metinlerinin dili, Hindavi/Avadhi’dir.
Örneğin makalemizde
elealdığımızMirigavatiadlıeserinmüellifiKutubanSühreverdi,metnindilininHindaviolduğu‐nu
belirtir (Mirigavati, 426.1). Modern Hintçe’nin pek çok özelliğini
ihitiva edenHindavi/Avadhi dili, Hintçe’nin gelişim sürecinde
çokönemli roloynamıştır.Aralarındakibu yakın ilişkiden dolayı
çalışmamızda Hint‐Sufi metinlerinin dilini ifade etmek
içinHindavi/AvadhiyerineHintçeifadesikullanılmıştır.
-
CEMİL KUTLUTÜRK
628
Hint‐Sufi metinleri, İslam tasavvufu ile Hindu mistisizminin
birbiriüzerindekitesirlerinigörebilmekiçindeönemlibirerkaynaktır.Bueserle‐rinbaşlıcayazılışamacı,Hindu
inançvekültürününyaygınolduğuçevre‐lerdegeneldeİslamdininiözeldeisetasavvufidüşünceleritanıtmaveyer‐leştirmedir.Nitekimsufiler
sözkonusueserlerinde İslam’ave sufizmeaitdeğerleri yerel halkın
anlayacağı şekilde aktarabilme yoluna gitmişlerdir.Bunun için
onların inanç dünyasına ait kavramları vemetaforları
zamanzamankullanmışlardır.Dolayısıyla sufiler, asıl gayelerini
gerçekleştirebil‐mekiçinmuhataplarınınsosyo‐kültürelarkaplanlarınıdagözönündebu‐lundurarakFarsçadan,Sanskritçeden,bölgeseldillerden,içindeyaşadıklarıtoplumun
gelenek ve temalarından ustalıkla yararlanmışlardır. Bu
çalış‐madaHint‐SufimetinleriiçerisindeönemlibirkonumasahipolanKutubanSühreverdi’ninMirigavatiadlıHintçeeserielealınmıştır.BueserdeHinduinançvekültürüyleilgiliöneçıkankullanımlaraörneklerverilmişvebun‐larüzerindenHindu‐Müslümanetkileşimibağlamındabazıdeğerlendirme‐leryapılmıştır.
2.KutubanSühreverdiveMirigavatiAdlıEseri
Kutuban Sühreverdi hakkındaki bilgiler sınırlı düzeydedir.
MevcutbilgileregöreKutuban,onbeşinciyüzyılınsonuileonaltıncıyüzyılınbaş‐larındaHindistan’ınkuzeydoğubölgesindeyaşamıştır.Tasavvufidüşünce‐lerine
yer verdiği Mirigavati adlı eserini 1503 yılında tamamlamıştır.
Buçalışmasını, günümüzde Hindistan’ın Uttar Pradeş eyaleti
sınırları içindeyer alan Jaunpurbölgesininodönemdeki
yöneticisiHüseyin
ŞahŞarki’yeithafetmiştir.HüseyinŞah,siyasiveaskerialandapekbaşarılıolamasadaedebi
ve ilmi çalışmalara önem vermiş ve Kutuban’a da hamilik
etmiştir(Mirigavati,10;Belh2003:183).
Kutuban, Hindistan’da tasavvufi düşüncenin yayılmasına
öncülüketmişönemlisufilerdendir.Yazdığıeserlerdenonuntasavvufalanındade‐rinbirbirikimesahipolduğuanlaşılmaktadır.Şüphesizbubirikimi
içindeyetiştiğitasavvufiçevrelerdenedinmiştir.FakatKutuban’ınhangitasavvufiekolebağlıolduğuhususundakesinlikarzedenbirbilgiyoktur.Bumeseleile
ilgili Kutuban’ın yaşadığı dönemve eserleri dikkate alınarakbazı
tah‐minleryapılmaktadır.
Hintaltkıtasındaİslam’ınyayılışsürecindeetkiliolandörttemelta‐savvufi
ekolden söz edilebilir. Bunlardan Çiştiyye ve
Sühreverdiyye,Gazneliler ile birlikte bölgeye girmeye başlamış ve
özellikle Delhi Türk
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 629
Sultanlığıdönemindeetkiliolmuştur.Diğer ikiönemli
tasavvufiekololanNakşilikveKadirilik,DelhiTürkSultanlığısonrasınatekabüledenBabürlü‐lerdönemindedahaçokönplanaçıkmıştır.DolayısıylaKutuban’ınyaşadığıdönemdikkatealındığındaÇiştiyyeveSühreverdiyyeekollerinindahaetki‐li
odlukları görülür. Fakat Kutuban’ın bunlardan hangisine iltisak
ettiğimeselesi tartışmalıdır. Nitekim o, eserinin giriş kısmında
Şeyh Buddan’ımanevi üstadı olarak tanıtır. Rizvi’nin belirttiğine
göre Şeyh Buddan,Çiştiyyetarikatından
Jaunpur’luŞeyhMuhammedİsaTac’ınbirmürididir(1978: 367). Buddan,
Çiştiyye tarikatına bağlı bir şeyhin müridi olsa
daKutubaneserindeonubirSühreverdiolarak
takdimeder.BuaçıdanşeyhBuddan’ınhemÇiştiyyehemdeSühreverdiyye’denbeslendiğisöylenebilir.Kutuban,
Sühreverdi olarak tanıttığı hocasına bağlanma hususunda
hemkendisinehemdemuhataplarınabazıtelkinlerdebulunur(Mirigavati,6.1‐4).Fakatdiğertaraftaneserindeherikitasavvufiekolünortakdüşüncele‐rineyerverir.BuaçıdanonundahocasıŞeyhBuddangibiikigeleneğeya‐kınolduğudüşünülebilir.
Kutuban’ın tasavvuf alanında yazdığı Hintçe eserinin
adıMirigavati’dir. Mirigavati, kelime olarak “büyülü geyik”
anlamına
gelir(Williams2008:1206).Mirigavatiadlıeserdebugizemligeyik,aşkınvarlı‐ğadelaleteder.Geyiğingüzelliği
iseaşkınvarlığıngüzelliğini
temsileder.BueserdeRackunvaradındabirprensinMirigavati’yeduyduğumaneviaşkveonaulaşmakiçinverdiğiçetinmücadeleanlatılır(Belh2012:9).Eseringiriş
kısmında kısaca tasavvufa dair belli usullerden bahsedilir.
Allah’ınüstünlüğü vurgulanır ve sırayla Hz Peygamber ve dört halife
methedilir.Ardından müellifin hocası Şeyh Buddan’ın manevi
kişiliği, hamisi
sultanHüseyinŞah’ınaskeriveilmiyönüanlatılır(Mirigavati,1‐12).Dahasonraeserinanakonusuolanhikâyeyegeçilir.
Mirigavati adlı eserde anlatılan hikâye kısaca şöyle
özetlenebilir:Rackunvaradındabirprensarkadaşlarıylabirlikteavlanmak
içinormanagider.Avesnasındauzakbirmesafedehafifparlayanyedirenklibirgeyikgörür.Geyiğingüzelliğivegizemlihaliprensicezbeder.Prens,“keşkeonuyakalayabilsem,eğeronuyakalayamazsamölürüm”
(Mirigavati,20.1)dü‐şüncesiylegeyiğitakipetmeyebaşlar.Geyiğingüzelliğivecazibesiprensinaklınıbaşındanalır.Prensgeyiğinpeşineöylesinetakılırkidiğerarkadaş‐larını
unutur ve onlardan uzaklaşır. Birmüddet sonra karşılarına bir
göl
-
CEMİL KUTLUTÜRK
630
çıkar.Prenstamgeyiğiyakalayacağıandageyikönündedurangölüniçineatlarvekaybolur.Prensbirazbekleramageyikortayaçıkmaz.Bununüze‐rine
o, görmüş olduğu bu gizemli varlığı bulmak ümidiyle göle
atlar(Mirigavati,13vd).
Aradığıvarlığıbulamayanprens,sarayageridönmezveoracıktabek‐lemeye
başlar.Mirigavati’nin aşkından perişan olmuştur. Babası
oğlununbuhalinedayanamazvegölünhemenkenarındaprensinyaşayabileceğibirsaray
inşaettirir. PrensburadaMirigavati’yi tekrargörmeumuduylaya‐şamaya
başlar (Mirigavati 42 vd). Bir gün gölde yıkanmak için yedi
perigelir. Bunlardan biri Mirigavati’dir. Prensin yanında duran ve
kendisinehemenherkonudarehberlikedenbakıcısı,kendisineMirigavati’ninaklınınasılçelebileceğinivediğerarkadaşlarındanonunasılayırabileceğinianla‐tır.“Mirigavatigöldeyıkanırkenelbiselerinisessizceal.Bunuyaptığıntak‐dirdeMirigavatibir
takımözelliklerinikaybedecektir.Biryeregidemeye‐ceğiiçinseninyanındakalacaktır…”(Mirigavati,75).Prensbakıcısınınde‐dikleriniyerinegetirirveböyleceMirigavati’nindiğerarkadaşlarıylabirlik‐te
geri dönmesini engeller. Mirigavati neden bunu yaptığını
sorduğundaprens,ikiyıldırkendisinibeklediğiniifadeeder.BununüzerineMirigavatide
kendi kimliğini açığa çıkarır. Prensin dikkatini çekebilmek ve
peşinetakabilmek için büyülü bir geyik kılığında gizlendiğini
itiraf eder. Dahasonraikisibusaraydaevlenirler.
BirgünprensRackunvarbabasınındavetineicabetetmeküzeresa‐raydanayrılır.PrensinyokluğundaMirigavatielbisesinibulur.Onugiyerekuçma,şekildeğiştirmevegörünmezolmaözelliklerinitekrarkazanır.Bunugörenbakıcı,Mirigavati’densarayıterketmemesiniricaeder.Prensinbunuöğrenince
çok üzüleceğini, onsuz yaşayamayacağını ve gitmesi halindekahrından
öleceğini söyler. Uçmak üzere havalanmış olan
Mirigavati’yeaşağıinmesiiçinyalvarır(Mirigavati,97).BununüzerineMirigavatipren‐sinbakıcısınaşunlarsöylerveortadankaybolur.
“Buseninhatandeğil.Prenseselamımıiletveşuönemlimesajlarımıhemen
kendisine ulaştır. Şundan emin olsun, benimde kalbimona bağlı.Fakat
bu sevgi ucuz yoldan elde edilmemeli ki değeri
anlaşılsın.Buradanuçupgitmeminnedeniiştebu.Eğerogerçektenbeniseviyorvebanaulaş‐mayıarzuluyorsakendimekânımolanKancapur’adoğrubiryolculuğaçık‐sınvebenibuçileliyoldaarasın”(Mirigavati,98).
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 631
Hikâyenin devamında prens, Mirigavati’ye ulaşmak için
meşakkatlibir yolculuğa çıkar. Bunun için bir yogi kılığına bürünür
ve yedi aşamalızorlu bir sınavdan geçer. Bu zahmetli ve çetin
yolculuğun
ardındanKancapur’a(altınşehre)ulaşırveburadaeşiMirigavati’yibulur.Mirigavatiadlımetninen
temelözelliklerindenbiridinive tasavvufidüşünceleribirtakım
sembolik ve mecazi anlatımlar kullanarak aktarmasıdır.
Örneğinburada prensin yaptığı yolculuk aslında kişinin nefsini
temizlemek içinyaptığı manevi yolculuğu sembolize eder. Nitekim
metinde bu
yolculuktasviredilirkenherbiraşamadazikir,tevekkül,tövbeveşeheviduygularıbastırmagibihususlarönplanaçıkartılarakmaneviarınmavurgusuyapı‐lır.
Bu çetin yolda karşılaşılan düşmanlardan birinin kişinin kendi
nefsiolduğuifadeedilir.Buradadakişininnefsiemmaresiileolanmücadelesineve
bunu başardığı takdirde manevi olarak temizleneceğine işaret
edilir(Mirigavati,96vd).
Hikâyenin sonundaprens babasının yanında olmak ve ona bakmakiçin
Chandragiri’ye geri döner. Burada yine avlanma merakını
sürdürür.Prensbirgünavdandönerkenkazageçirirvehayatınıkaybeder.BuhaberialanMirigavatiüzüntüdenperişanolur.Prensincenazemerasiminekatılırveburadakendiniateşeatar.BöyleceRackunvarileMirigavatiarzuladıkla‐rınihaiaşkaulaşırlar.Hikâyeninsonundaherbirvarlığıngeçiciolduğu,herşeyin
aşkın varlıktan geldiği ve sonundayineonadöneceği inancı
vurgu‐lanmışolur(Mirigavati,405‐425).
HinttasavvufdüşüncesinedairönemlibilgilerihtivaedenMirigavati,özitibariyleazimlivezekibirsalikinnihayetindeTanrı’yaulaşacağımesa‐jını
verir.Bu temelmesajını sembolik anlatımlarla kurguladığı bir
hikâyeörgüsüiçindeokuyucuyasunar.NitekimMirigavati,
ilahivarlığınbirsem‐bolü ve onun güzelliğinin bir yansımasıdır.
Metinde kendi özünü idrakederek belirli bir olgunluğa ulaşmış
kimsenin ancak bu hakiki
sevgiliyidoğruşekildeanlayabileceğivurgulanır.Bununyolveusulü,sembolikan‐latımlarvetasvirlerkullanılarakizahedilir.Buaçıdanmetin,zenginbirokadar
da komplike bir içeriğe sahiptir.Mecazi anlatımlarla dolu
heyecanvericibiraşkhikâyesidir.Eserbireyinmistikarayışını,buyoldakarşılaştı‐ğı
engelleri ve buna dair çözümleri anlatırken başta İslam
geleneğindenzamanzamandaHintkültürveinançdünyasındanbeslenirveherikiun‐suraaitdini‐edebimotifleriustalıklakullanır.
-
CEMİL KUTLUTÜRK
632
3.Mirigavati’deHinduİnançveKültürüneAitİzler
Hindu‐Müslüman ilişkileri, İslam dininin Hint alt kıtasında
yayıl‐mayabaşlamasıylabirliktehızkazanmıştır.İslamideğerlerHindutoplumuarasındayayılırkenHindularaaitpekçokinançdaMüslümanlartarafındanyakinenbilinirhalegelmiştir.BusüreçteHindularlaMüslümanlararasındadini
saha başta olmak üzere pek çok alanda karşılıklı etkileşimler
yaşan‐mıştır. Müslüman ve Hindu düşünürleri tarafından Ortaçağ
dönemindekalemealınanpekçokeserdebuetkileşiminizlerinigörmekmümkündür.Bununensomutgöstergelerindenbiriçalışmamızındakonusuolantasav‐vufalanındayazılmışilkHintçeeserlerdir.
Bu tür metinlerde Hindu inanç ve kültürüne ait unsurlara
sıklıklarastlanır. Bu durum belli bir tasavvufi çizgiden gelen
müelliflerin içindeyaşadıklarıHindu toplumunadini görüşlerini
aktarma çabalarınınbir
so‐nucuolarakdeğerlendirilebilir.NitekimsözkonusueserlerdeHinduinançvekültürüneaitunsurlar,sufilerinkendidüşüncelerineuygunolarakyeni‐den
dizayn edilmiş ve bu şekilde İslami bir kılıfa sokularak
aktarılmıştır.Dinive tasavvufidüşüncelerin anlatılması
amacıylaböylebirmetot takipedilmiş olması kuvvetle muhtemel olsa da
bu durum Hint‐Sufi
metinlerikalemealanmüellifleriniçindeyaşadıklarıtoplumundinivekültürelyapı‐sındanetkilendiklerigerçeğinideğiştirmez.
Tasavvufalanındayazılmış
ilkHintçeeserlerdenMirigavati’debunabenzerkullanımlarıgörmekmümkündür.Eserde,Hinduinançvekültürüy‐ledoğrudan
ilgili
olankavramlaravemitolojikanlatımlarayerverilir.Bubağlamdavasuki,yudhişthira,hari,ravana,indra,kali,sita,hanuman,rudra,sarasvati,adharma,kaliyuga,yogi,rasa,bhava,bhakti,om,sati,ekomkara,namaverupailgilieserdekullanılandinivemitolojikiçeriklikavramlardanbazılarıdır.BununyanısırametindebazıhikâyeleranlatılırkenHintköken‐liNathveBhaktigibidiniakımlarınbirtakımgörüşlerindendeyararlanılır(Mirigavati,175,210,227vb).
Hindu inançvekültürüneaitunsurların enaçık
şekildekullanıldığıyerlerdenbirieseringirişkısmındaHz.Peygamber’inmethedildiğiveonunvasıflarınınverildiğidördüncübölümdür.2
2BubölümüntamamınınHintçesimakaleninsonundaörnekmetinolarakverilmiştir.
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 633
“Tanrı ilk olarak Muhammed’in nurunu yarattı. Bilinmek istedi
ve
sonraonunhürmetineherşeyivaretti.İkiayrıbedeni,ŞivaveŞakti’yiya‐rattı.Tanrı’nınadınıağzınaalmayanveonuzikretmeyenkimseateşteya‐nacakveaslakurtuluşaeremeyecektir.KalbineRabbi’nin
isminiyerleştir.Onunadınızikret.Bunuyapkikurtuluşaerveİndra’nınhâkimiyetalanınagir…”(Mirigavati,4).
Mirigavati,tasavvufailgiduyanlariçingirişmahiyetindebireserdir.Bu
yüzden eserin giriş kısmında tasavvufi fikirler ve prensipler
öncelikliolarakizahedilir.Örneğinyukarıdakidizelerdetasavvufiçevrelerdeyaygınolan“Nur‐uMuhammedî”veya“Hakikat‐iMuhammedî”düşüncesininizlerigörülür.Bunabenzerbazı
tasavvufi inançvedüşüncelerin
İslamigelenekiçindezamanzamansorgulandığıveeleştirildiğivakıadır(Ay2010:79‐86).Fakatburadabutürtartışmakonularıbirkenarabırakılmışvemakalenin
‐४‐
पिहलेनूरमुह द(1)की ाँIपाछेतेिहकजातसबची
ाII१लगआपुिहपरगटाIिसव(2)सकित(3)कीनिसदोइघटाII२रसनाँविहनाँउँनआवाIपावकजरौंमोखंनिहंपावाII३नाँउकैबकितसुनाव
Iमुकितहोइइँदरा(4)सनपाव II४
(1):Muhammad,(2):Şiva,(3):Şakti,(4):İndra
“Tanrı ilk olarakMuhammed’in nurunu yarattı.
Bilinmekistedivesonraonunhürmetineherşeyivaretti.İkiayrıbedeni,Şiva
ve Şakti’yi yarattı. Tanrı’nın adını ağzına almayan ve
onuzikretmeyen kimse ateşte yanacak ve asla kurtuluşa
eremeye‐cektir. Kalbine Rabbi’nin ismini yerleştir. Onun adını
zikret.(Bunuyapki)kurtuluşaerve
İndra’nınhâkimiyetalanınagir”(Mirigavati,4).
-
CEMİL KUTLUTÜRK
634
temel konusu olanMirigavati adlı eserdeki Hindu inanç ve
kültürüne aitkullanımlarındeğerlendirmesiyapılmıştır.
YukarıdaörnekolarakelealınandördüncübölümdeHintmitolojisive
tanrıdüşüncesiyledoğrudan ilgiliolanŞiva,Şaktive
İndraşeklindeüçtemelkavramönplanaçıkmaktadır.Eseringirişkısmındayaratılışla
ilgiliİslamigelenekteyaygınolandüşünceaktarılırkenHintinançvekültürüneaitkavramlarınarayasokulmuşolmasıdikkatçekicidir.Bukavramlarkul‐lanırken
nelerin kastedildiği ve neden böyle bir metot takip edildiği
çokönemlidir. Bu hususta doğru vemantıklı çıkarımlarda bulunmak
için hiçşüphesiz hem bu kavramların Hindu dini tarihinde neye
tekabül
ettiğinihemdemetiniçindehangibağlamdakullanıldığınıtespitetmekgerekir.
Şiva,Hindudinitarihindezamanlaönemkazanmıştanrısalvarlıklar‐dan
biridir. Nitekim erken dönem Veda metinlerinde Şiva’nın
öneminevurguyapan
ifadelerepekrastlanmaz.BumetinlerdeŞiva’danziyadeyokedici
tanrısalvarlıkolarakRudradikkatçeker
(Rigveda,2.33.11;7.59.12;Yacurveda,16.18vb).Vedalardönemi (M.Ö.2000
‐M.Ö.400)sonrasındaRudra’ya ait bereket ve yok edici özellikler
tanrı Şiva’ya atfedilmiş ve buşekilde Şiva halk arasında popülarite
kazanmıştır (Chakravarti 1994: 9).Özellikle Destanlar dönemiyle
(M.Ö. 200 ‐ M.S. 300) birlikte Hindu dinigeleneğindeyaratıcı
tanrıolarakBrahma,koruyucu tanrı
olarakVişnuveyokedicitanrıolarakŞivaönplanaçıkmıştır.Hindudinitarihindemezhep‐lere
göre tanrıların hiyerarşik yapısı ve onlara atfedilen özellikler
değiş‐kenlik göstermiştir. Örneğin ŞivacılıkMezhebi’nde en yüce
tanrı Şiva’dır.Nitekim bu mezhep taraftarlarınca günümüzde de
geçerli olmak
üzereŞiva’nınbiradıolarakkullanılan“Vişvanath”(evreninhâkimi),onunüstün‐lüğünü
vurgulayan tanımlamalardan biridir (Sampurnananda 1964:
95;Moore2001:361‐365).
Kutuban’ınyaşadığıveeserinikalemealdığımuhitkuzeydoğuHin‐distanbölgesidir.BuradabulunanBenaresgibibazıyerlerŞivacılıkMezhe‐bi’ninmerkezlerindendir.
O yüzden Kutuban’ın çevresinde Şiva
tanrısınatapınanHindularınolduğuvebunlardanbelliölçüdeetkilendiğidüşünüle‐bilir.FakatötetaraftanonunyaşadığıbölgedeŞivadışındabaşkatanrılaratapınanyoğunbirHindunüfusununmevcutolduğudagözardıedilmeme‐lidir.BuaçıdansözkonusubölgeŞivacılığınyanısıradiğermezheplerindeetkili
olduğu bir alandır. Dolayısıyla Kutuban’ın sadece tek bir
akımdan
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 635
etkilendiğiniveyatekbirmezhepselgörüşünhâkimolduğuçevredeeserinikalemealdığınıilerisürmekdoğrudeğildir.
Kutuban yukarıda zikredilen dizelerdeHindular arasında itibar
gö‐renherhangibir tanrısalvarlığadeğildeŞiva
ismineyervermiştir.Onunböylebirtercihtebulunmuşolması,HindularınŞivakavramınayükledikle‐rianlamlarlailgilidir.NitekimŞivatanrısalbirgüçolmasınınyanısıraHin‐dularnezdinde“erilliği”desembolizeeder.Bunakarşın“dişiliği”sembolizeeden
kavram ise Şakti’dir. Nitekim Şakti, Şiva’nın dişil enerjisine
verilenisimdir.HindudinigeleneğindeŞivaveŞakti,üremeyiveneslindevamınısimgeler.ÖzellikleYogafelsefesininönplanaçıktığıdinigeleneklerdeyara‐tılış,
söz konusu iki kavramla izah edilir (Moore 2001: 65‐66).
Kutubanyaratılışsürecinitasavvufibirdilleanlatırkenerkekvekadınınyaratılışını,Şiva
ve Şakti kavramlarıyla özdeşleştirmiştir. O, içinde bulunduğu
halkınhemdinivekültürelarkaplanınıhemdekonuştuğudiligözönündebulun‐durmuştur.Müellif,erkekvekadınınbedeniniHindutoplumundakikarşılı‐ğıylavermişveböyleceinsanlığınilkyaratılışaşamasınıonlarındaharahatanlayacağıdildeizahetmiştir.
Kutuban, içindeyaşadığı toplumundini
inançvekültüryapısınıçokiyianalizetmiştir.Eserindeonlaraaitkavramlarıkullanırkençokdikkatlidavranmış
ve kendi görüşüneuygunolarakbazı düzenlemeler
yapmıştır.Örneğin,HindularnezdindeözellikleŞivacılararasındaŞiva’nınüstüntanrıolduğufikriyaygındır.BazıkutsalmetinlerdeŞiva’yaatfedilenbutürüstünnitelikler,
Kutuban’ın metninde devre dışı bırakılmıştır. Şiva veya
Şaktidenilince halkın zihninde canlanan “erillik ve dişilik”mefhumu
ön
planaçıkartılmıştır.BöyleceHindutoplumundatanrıtasavvurukonusundayay‐gınolanbirtakımanlayışlarveinanışlarbelliölçüdekırılmıştır(Belh2003:188).DolayısıylabizegöreKutuban’ınbueseri,gelişigüzelbiruğraşdeğilstratejikhamleleriolanplanlıvedüşünselbirçabanınürünüdür.
Mirigavati’de,Hinduinançvekültürününetkisibağlamındadikkatçeken
kullanımlardan biri de İndra kavramıdır. İndra, Hindular
nezdindeöneçıkantanrısalvarlıklardanbiridir.ÖzellikleerkendönemVedametin‐lerindekendisindensıkçasözedilir.Onungücüneneinsanlarınnedetan‐rısalvarlıklarınulaşamayacağıbildirilir(Sampurnananda1964:95).FakatVedalar
dönemi sonrasında özellikle Destanlar döneminden itibarenBrahma,
Vişnu ve Şiva’nın ön plana çıkmasıyla İndra, Hindu toplumundadeğer
kaybetmiş ve geri planda kalmıştır. Bu durum Kutuban’ın eserini
-
CEMİL KUTLUTÜRK
636
derlediği Ortaçağ Hinduizm döneminde de devam
etmiştir(Sampurnananda 1964: 97‐98). Hindu toplumu arasında tapınma
yönün‐den çok fazla bir karşılığı olmayan İndra kavramı, ilgili
metinde
zamanzamankullanılmıştır.FarklıtanrısalvemetafizikvarlıklarsözkonusuikenKutuban’ın
özellikle İndra’yı tercih etmiş olması dikkat çekicidir.
Muhte‐meleno,buyöndebir tercihtebulunmaklabir takımmesajlarvermek
is‐temiştir. Bu hususta sağlıklı değerlendirmeler yapabilmek için
yukarıdaolduğugibisözkonusukavramınmetin
içindehangibağlamdakullanıldı‐ğının veHindudini düşüncesindeneyi
ifade ettiğininortaya konması ge‐rekmektedir.
Örnek olarak ele aldığımız bölümde Tanrı’nın adını
zikretmekle“kurtuluşaerilebileceğiveböyleceİndra’nınhâkimiyetalanınaulaşılabile‐ceği”
ifadeedilir(Mirigavati,4.4). İslami
inanışdikkatealındığındakurtu‐luşa ulaşanların varacağımekân cennet
yurdudur. Dolayısıyla bu eserinİslami öğretileri benimsemiş bir
sufi tarafından yazıldığı göz önünde
bu‐lundurulduğundaburadaki“İndra’nınhâkimiyetalanı” ifadesi
ilekurtuluşvehuzurdiyarıolan“cennethayatı”nınkastedilmişolmaihtimaliyüksek‐tir.
İndra’nın gerek Hindu kutsal metinlerindeki vasıfları gerekse
Hindudüşüncesindeki yeri bu yöndeki değerlendirmemizi destekler
mahiyette‐dir.NitekimerkendönemVedametinlerinde İndra için
kullanılan
tanım‐lamalardanbirisvargapatidir.Svarga,hayırlıvegüzelişleryapanruhlarınölümden
sonravaracaklarımutlulukdiyarınaverilenaddır.3Pati ise, “birşeyin
hâkimi, sahibi, koruyucusu veya bekçisi” gibi anlamlara
gelir(Williams2008:1872).Dolayısıylaİndraiçinkullanılansvargapatiifadesi,onuncennetinbekçisivemutlulukdiyarınınhâkimiolduğunuvurgulamakiçindir.BuradanhareketleKutuban’ıneserindeki“İndra’ninhâkimiyetala‐nı”ilekastedileninmuhtemelenİndra’nınkontrolettiğiesenlikyurduolancennethayatıdır.
Metindeİndrakavramınınkullanıldığıyerbütüncülbirbakışaçısıylaelealındığında,“Tanrı’nınadınızikretmekleeldeedilecekmanevibirmü‐kâfattan”sözedildiğigörülür.
Bumükâfat,dünyeviveuhreviolabilir.Uh‐revi mükâfatın, cennet
hayatında elde edilecek sonsuz nimetler
olduğuaçıktır.Dünyevimükâfat
isekişininbudünyadamutlubiryaşamakavuş‐ 3Hindudini
düşüncesinde kötü ameller gerçekleştirmiş olan ruhların
gideceğimekân iseızdırap yurdu olarak tarif edilen narakadır. Bu
mekânların mahiyeti ve ruhların
buradaebedikalıpkalmayacağıkonusundailkdönemmetinlerilesonrakilerarasındabazıfarklılık‐larınolduğuvakıadır(Atharvaveda,12.4.36;İşaUpanişad,3;Bhagavadgita,9.21).
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 637
masıdır. Yani kişinin maruz kalacağı kötülüklerden ve
sıkıntılardan
kur‐tulmasıdır.Bubağlamdasözkonusumetinde,“İndra’nınhâkimiyetalanınagirme”
ifadesi ile kastedilenmanalardan biri de “dünyevimutluluğu
eldeetme”olabilir.ZiraHindudinivedüşüncesindesvargaanlayışındaolduğugibi
bu dünyada damutluluğa ulaşma İndra ile ilgilidir. İndra,
Hindularagöreinsanlarıfelaketlerdenveözellikledeafetlerdenkoruyantanrısalbirvarlıktır.Buyönüyleo,bireylerindünyadahuzuriçindeyaşamasınısağlar.Örneğin,erkendönemmetinlerdeİndra’nıninsanlarınrefahavemutluluğaulaşmasına
engel olan kötücül varlık Vritra’yı yendiğinden söz
edilir(Rigveda,1.32.1‐2).
Sonuçolarakbudizelerde“İndra’nınhâkimiyetalanı”nıeldeetmeklekastedilengenelmana,dünyeviveuhrevianlamda
felaketlerdenvekötü‐lüklerdenkorunmakvebu şekildemanevimükâfatlara
erişmektir.Görül‐düğüüzereKutubanburadaTanrı’nınadınızikretmekleeldeedilecekdün‐yevive/veyauhrevimutluluğutasvirederkenHinduinançvekültürüneaitbirkavramıözenleseçmişvebunukendidüşüncesineuygunolarakmetiniçindekullanmıştır.Böylecedini
ve tasavvufi
görüşlerinimuhatapkitlesi‐nindahakolayanlayacağıdildenaktarmayolunagitmiştir.
Kutuban’ın eserini kompoze ederkenHinduizm’e ait dini
kavramla‐rınyanı sıraHindulararasındayaygınolandini içerikli
efsanevehikâye‐lerdendezamanzamanyararlandığıgörülür.BubağlamdaRamayanades‐tanıveMirigavati’dekullanılanvebenzeryönleriyledikkatçeken“büyülügeyik”
motifi, buradamodel olarak ele alınmış ve bunun üzerinden
bazıdeğerlendirmeleryapılmıştır.
Kutuban’ıneserininanakahramanıolanMirigavati,esasenTanrı’nıngüzelliğinin
bir sembolüdür. O, hikâyenin başında büyülü geyik
şeklindebetimlenir. Hikâyeye göre prens, ormanda büyülü geyiği
görür görmezondan çok etkilenir ve onu elde etmek için büyük
mücadele verir.Mirigavati’nin güzelliği karşısında prensin aklı
başından gider. Zihnen
vekalbentekdüşündüğüoolur.Prens,biranönceyakalamakarzusuylaonunpeşinedüşervebuyoldabüyükbirmücadeleverir.Amageyikherseferin‐de
onu atlatır. Ellerinin arasından kayıp gider. Onu elde etme
arzusuylaprensarkadaşlarındanuzaklaşırdabununfarkınadahivarmaz.Geyiğetamyaklaştığıesnada,Mirigavatioracıktabulunangöleatlarveortadankaybo‐lur.Prensinonueldeetmeisteğiartıkkendisinezararvermeyebaşlar.On‐
-
CEMİL KUTLUTÜRK
638
danbaşkabirşeydüşünemezolurvebütünhisleriniyitirir(Mirigavati,20‐21).
Mirigavatiadlıeserdeyeralanbubüyülügeyikmotifi,Hindularınenönemli
dini kaynaklarından biri olan Ramayana Destanı’ndaki
Marichafigürünü andırır.RamayanaDestanı’nın ana konusuRama ile Sita
arasın‐dakisevgi,Sita’ninkötükralRavanatarafındankaçırılışıveRama’nınsev‐diğieşinikurtarmakiçinverdiğimücadeledir.Destan’daMaricha,kötükralRavana’nınakrabasıolarakgörülür.Maricha,Sita’nınkaçırılışındaakrabasıRavana’yayardımeder.MarichailkbaştaRama’nıngücündençekindiğiiçinbuişedestekvermekistemez.AmaRavanaonuçeşitlivaatlerdebulunarakiknaeder.
RamayanaDestanı’ndakianlatımagöre,birgünSita,Sita’nıneşiRa‐maveRama’nınerkekkardeşiLakşamanagezintiyeçıkarlar.Maricha,altıngeyikşeklinegirerekSita’nınyakınınakadarulaşır.Sitaondanhiçşüphe‐lenmez.
Bu alımlı ve güzel geyik, çiçek toplayan Sita’nın dikkatini
çeker.OnunparıltısıkarşısındaSitadayanamazveeşiRama’danbubüyülügeyiğiölüyadadiriyakalamasınıister.Rama,eşininisteğinikırmamakiçingeyi‐ğinpeşinedüşer.GeyikRama’nınaklınıçeler.OnuherseferindeatlatarakSita’daniyiceuzaklaştırır.Sita,birsüresonraendişelenirveyanındabulu‐nanLakşimi’yegidipRama’yayardımetmesinisöyler.Onundauzaklaşma‐sıylaSitayalnızkalır.BuesnadakötükralRavana,birdilencişeklindeorta‐ya
çıkar ve bir takım entrikalar yaparak korumasız kalan Sita’yı
kaçırır(Ramayana,3.5;Mani1975:486‐487).GörüldüğüüzereRamayanadestanıileMirigavati’de
anlatılan “büyülü geyik”motifleri arasında dikkat
çekenbenzerliklersözkonusudur.Özündefarklıolanbirvarlığınbüyülüvegüzelbir
geyik şeklinde belirmesi, kendi hususi yapısını bu şekilde
gizlemesi,güzelliğivecazibesiylebirilerinipeşindensürüklemesivenihayetindeger‐çekkimliğiniizharetmesigibihususlarherikihikâyededeortaktemalar‐dır.
Mirigavati,Hindulararasındayaygınolandiğerbazıhikâyelerdendeizler
taşır.BuhusustadikkatçekenörneklerindenbirdiğerideKrişna ileilgili
bazı efsanevi anlatımlardır. Ortaçağ Hint toplumunda ortaya
çıkangelişmeler neticesinde Krişna kültü ve ona tapınma biçimi
hızlı bir
artışgöstermiştir.BubağlamdaKrişnaileilgilidiniliteratürdemevcutolanola‐ğanüstühikayelerhalkarasındapopülaritekazanmıştır.NitekimKrişna’nınçocukkenyaptığıhaylazlıklar,gerçekleştirdiğiharikuladeolaylarvebunla‐
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 639
railişkinmitolojikanlatımlarKeşmir’dengüneyHindistan’aoradanAssambölgesininkuzeysınırlarınakadarulaşmıştır(Thompson1958:325).Yay‐gınolarakanlatılanhikâyelerdenbiriKrişna’nıngöldeyıkananbekârkızla‐rın
elbiselerini çalmasıdır. Krişna, onların kendisine olan
bağlılıklarını vesevgilerini test etmek için bunu yapar (Bhagavad
Purana, 4.27.8‐23).
BuhikâyeileKutuban’ıneserindeki“Rackunvar’ınsevgilisiMirigavati’yigöldeyıkanırkengörmesiveonueldeetmekiçinelbisesiniçalması”(Mirigavati,79)şeklindekianlatımtarzıarasındabazıbenzerliklervardır.
Kutuban eserini derlerken büyük ölçüde bağlı bulunduğu
tasavvufiçizgidenbeslenmiştir.Fakat içindeyaşadığı toplumundini
literatüründenve kültürel birikiminden zaman zaman etkilendiği de
açıktır. Mirigavatiadlı eserin derlendiği kuzey doğu Hindistan,
Rama ve Krişna’ya
tapınmakültününyaygınolduğubiralandır.Dolayısıylahalkbutürhikâyelereaşi‐nadır
ve bunlarla anlatılmak istenen mesajlara az çok vakıftır.
Kutubanhalkarasındayaygınolarakanlatılanbunabenzerefsanelerikullanmışveiletmekistediğimesajıhalkındayabancıolmadığıbirüsluplaaktarmayo‐lunagitmiştir.Butürmitolojikanlatımlarıvemotifleri,kalemealdığıeser‐dekendidüşüncesineuygunolarakyenidenuyarlamıştır.
Kutuban’ıneserinikompozeederkenHintkökenlibazıdiniakımlar‐danetkilendiğidegörülür.BunlardanbirionunyaşadığıçevredeetkiliolanNathgeleneğidir.Nath,“efendivediniönder”anlamınagelir.Nathgelene‐ği,
özellikle Şivacılardan oluşan dokuz kişilik Nathlara ve onların
dini‐felsefi görüşlerine dayanır. Kurucuları olarak onuncu yüzyılda
yaşadığıdüşünülenMatsyendranathakabul edilir. Fakatbudini akımı
sistemleşti‐renvebunlaraözgüpekçokuygulamayıformüleedenkişionikinciyüzyıldüşünürüGorakhnath
olmuştur.Nath geleneğinin öncüleri olan yogilerintemel amacı
bireylere birer Nath olabilecekleri gerçeğini göstermektir.Onlara
göre herkeste var olan bu cevhere ulaşmak bireylerin
elindedir.Bedeni ve zihni sınırlayarak hakikati görmeye engel olan
çeşitli
sebeplervardır.Bunlardankurtulmanınyoluyogilerinuygulamalarınıtakipetmek‐tir.
Dolayısıyla Nath geleneği yoga uygulamalarına ve riyazet
usullerineönemvererekacıve ızdıraptankurtulmanınyollarınıarar.Bu
işekendinivermişyogilerinfizikiaçıdandikkatçekenentemelözellikleri,asketikya‐şamlarının
göstergesi olarakkulaklarına taktıkları ağır
küpelerdir.Ayrıcabunlarkulaklarınıdelmeleri(kanphata)vekulakmemeleriniuzatmalarıyladameşhurdurlar(Dabistan1843:127‐128).
-
CEMİL KUTLUTÜRK
640
Kutuban’ıneserinikompozeederkenNathgeleneğininöncülerindenGorakhnath’ındinivefelsefidüşüncelerindenyararlandığıanlaşılmaktadır.Nitekim
eserde prens, Mirigavati’nin yaşadığı mekâna ulaşmak
içinGoraknath’ınyolunubenimsemişbiryogikılığınabürünür.Buşekildebe‐lirlimertebelerikatederekMirigavati’ninhuzurunavarır.Prensbumeşak‐katli
ama bir o kadar da ulvi yolculukta özellikleNath geleneğinin
temelprensiplerinikendinerehberedinir.SadecedinipratikleranlamındadeğilküpetakmasındangiydiğielbiseyekadarfizikiaçıdandaNathgeleneğininusullerini
takip eder (Mirigavati, 106).DolayısıylaKutubanbireyin kendiözünü
idrak etme,manevi kirlerden arınma ve ilahi aşkaulaşma
evlerinianlatırken zaman zamanyoga felsefesine ve
terminolojisinemüracaat et‐miştir.O, salikinnearadığını
venihayetindeneyi arzuladığını okuyucuyaaktarırken yoga geleneğinin
bir takım sembolik anlatımlarından
istifadeetmiştir.Yogafelsefesineaitbutürtasvirlerikendidinidüşüncesineuygunşekildeuyarlayıpkullanmıştır.
BuanlatımşekliKutuban’ınyerelvebölgeselunsurlardanbelliölçü‐de
etkilendiğini gösterir. Onun, tasavvufi düşüncelerini Hintlilerin
daharahat anlayacağı bir tarzda aktarmak için böyle bir yöntem
benimsemişolabileceğideihtimaldâhilindedir.DiğertaraftanKutuban’ınHintkökenliunsurlara
müracaat etmesi, tasavvufi düşüncelerinin kabul göreceği birzemin
oluşturma gayesiyle de ilgilidir. Zira o dönemde yaşadığı
bölgedeMüslüman sufiler ile Hintli yogiler arasında dini ve felsefi
düşüncelerinaktarımı hususunda çetin birmücadele söz konusu idi.
Her iki kesim detaraftar kazanma ve alan hâkimiyeti kurma çabası
içindeydi
(Dabistan1843:128‐129).Kutubanburekabettekendidüşüncelerinidahafazlake‐simeduyurabilmek
içinmuhataplarınıngerekalgıdüzeylerini
gereksezi‐hindünyasınıgözönündebulundurmuştur.Buamaçdoğrultusundahalkınanlayacağı
yerel unsurlardan gerektiğinde yararlanmıştır. Bu
yapısıyladikkatçekenMirigavatiadlıtasavvufieseri,HintkültürününhâkimolduğuveHindu
inançlarının yoğun olarak yaşandığı bölgelerde tutunabilmiş
veuzunyıllarokunarakgünümüzekadarintikaletmiştir.
DeğerlendirmeveSonuçHintaltkıtasındakiİslamvarlığı,miladisekizinciasrınbaşlarınaka‐
daruzanır.Butarihtenitibarenİslam’ınbarışvesevgianlayışı,yaratanileyaratıcı
arasına hiçbir aracı koymaması, kurtuluşu herhangi bir zümreyeveya
gruba hasretmemesi, renk, dil, ırk ayrımı yapmaksızın herkese
eşit
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 641
mesafede durması gibi temel özellikleri alt kastamensupHindular
baştaolmak üzere bölgede yaşayan toplum nezdinde dikkat
uyandırmıştır. İs‐lam’ın evrensel değerlerinin yapı itibariyle
tutucu ve kapalı olan
HindutoplumuarasındabilinirhalegelmesindeMüslümanidarecilerintutumvedavranışlarıileirşatfaaliyetindebulunanMüslümanâlimvemutasavvıfla‐rın
örnek yaşantıları etkili olmuştur. Müslüman Türk idareciler; Hint
altkıtasındafetihhareketlerindebulunurkensufilerilebirliktehareketetmiş‐ler
ve pek çok meselede fikir alış verişinde bulunmuşlardır.
Özelliklesufiler, yaşam tarzları itibariyle Hindu toplumunu daha
yakından tanımaimkânı bulmuşlardır. Sufiler, Müslüman idarecilere
diğer dini
gruplaramensupkimseleringönüllerinikazanmanınsevgivehoşgörüdengeçtiğinidefaatlehatırlatmışlardır.Diğertaraftanİslam’ıanlatmaküzereyetiştirdik‐leritalebelerine,yaratanısevmeninyaratılanısevmeyebağlıolduğuilkesi‐niöğretmişler.
İslamdinininHintcoğrafyasında tanınırhalegelmesindeetkiliolanbir
diğer husus, çeşitli alanlarda kaleme alınmış olan ilmi eserlerdir.
BueserlerarasındaözellikleHint‐Sufimetinlerininayrıbiryerivardır.Hindu‐ların
konuştuğu Hindavi/Avadhi dilinde kaleme alınmış olan bu
eserler,İslami değerlerin ve tasavvufi düşüncelerin geniş kesimlere
ulaşmasındaetkiliolmuştur.Hint‐Sufimetinlerininyazımsüreciondördüncüyüzyıldabaşlamışvemoderndönemekadardevametmiştir.BuaçıdansözkonusueserlerinHintliteratürüiçindedeayrıbiryerivardır.BueserlerHintçeninmetindiliolarakortayaçıkmasındavegelişmesindeönemliroloynamıştır.Hint
literatüründeki yeri veönemine işaret
edildiğidurumlardaHint‐Sufimetinleriiçinpremakhani(aşkhikâyeleri)tabiridekullanılır.Butabirsözkonusumetinlerin
üslubu ve içeriğiyle alakalıdır. Nitekim bunların ortaközelliği,
yücevarlığaduyulanaşkıhikâye
tarzındavesembolikanlatımlarkullanarakaktarmasıdır.
Tasavvuf alanında yazılan ilk Hintçe eserlerden biri
KutubanSühreverdi’ye ait olan Mirigavati’dir. Mirigavati’nin de
içinde yer
aldığıHint‐Sufimetinleri,MüslümanlarileHindulararasındakicoğrafivekültürelyakınlaşmanınyoğunolduğudönemdeortayaçıkmıştır.İkigelenekarasın‐daki
bu yakınlaşma dini alanda da bir takım etkileşimlerin
yaşanmasınasebebiyetvermiştir.Buetkileşiminizleriritüelboyuttaolduğukadaryazılıkültürdedekendinigöstermiştir.Bununensomutörneklerindenbiri1503yılında
tamamlanmış olanMirigivati adlı eserdir.Nitekim eserde bazı
ta‐savvufidüşüncelerHint
inançvekültürüneaitunsurlarkullanılarakakta‐
-
CEMİL KUTLUTÜRK
642
rılmıştır. Eserin müellifi, içinde bulunduğu Hindu toplumunun
sosyo‐kültürelyapısınıgözönündebulundurmuştur.BazıdüşünceleriniHindulararasındayaygınolanbir
takımkavramvehikâyelerleanlatmayolunagit‐miştir.Diğertaraftano,eseriniderlerkenyaşadığıbölgedehâkimolanNathveBhaktigibiHintkökenlidiniakımlarladatemashalindeolmuşvezamanzamanonlaraaitöğelerdenyararlanmıştır.BubağlamdaMirigavati,
bire‐yinkendiözünü idrakederek ilahi aşkayönelmesürecini alegorik
tarzdaokuyucuya aktarırken İslami unsurlar başta olmak üzere Hint
inanç vekültüründende izler taşır.Mirigavati’dekullanılanbu
türkavram,hikâyeve semboller Kutuban’ın eserini kompoze ederken
bölgesel
unsurlardanbelliölçüdeetkilendiğinigösterir.Fakatmetinbütüncülbirgözleokundu‐ğundamüellifin,Hintinançvekültürüneaitbutürmotiflerikendidüşün‐cesineuygunşekildeyenidendizaynettiğigörülür.DolayısıylaKutuban’ındinivetasavvufifikirleriniiçindebulunduğuHindutoplumunadahaetkiliyoldanveonlarınanlayacağıdildenaktarmak
içinböylebiryöntemtakipetmişolmasıkuvvetlemuhtemeldir.Böylebirkanaatevarmamamızdaetki‐liolanenönemlihususlardanbirieserinsonundayeralanşuifadelerdir:
“Pekçokmeseleyinüktelişekildeizahettiğimbuhikâye,derunima‐nalarihtivaeder.Zekânıkullanvedikkatliceokumayapki,buincenüans‐larıkavrayabilesin…BenezeliveebediolanAllah’adayandım.O,bakidir.BenisevmesiiçinOnahizmetederim.RızasınaermekiçindaimaOnaitaatederim.Fuzuliişleribırak.GecegündüzOnunadınızikret.HerşeyinsahibiOdur.DönüşancakOnadır.
Onunemirleriniyerinegetirenkişi
ikidünyasaadetinikazanacaktır”(Mirigavati,426‐427).
Mirigavati’ninMüslümanlarınyanısıraHindulartarafındandabilinirhale
gelmesinde etkili olan bir diğer husus, metinde kullanılan
dildir.Hindavi olarak adlandırılan bu dil, kuzey Hindistan
bölgesinde
yaşayanhalkıngenelininkonuştuğuvekullandığıbirdildir.Sanskritçegibiyalnızcabellibirgrubahaskılınmışvebuyüzdenunutulmayayüztutmuşdeğildir.Bölgedeyaşayanhemenherkesinkolaycaanlayabileceğiveokuyabileceğibir
yapıdadır. Bu yapısından ötürü söz konusu eser, sadece
MüslümançevrelerdedeğilHindularında
içindebulunduğuortamlardaokunmuşveuzunyıllardildendiledolaşarakgünümüzekadarintikaletmiştir.
SonuçolarakDelhiTürkSultanlığıdönemindebaşlayıpondokuzun‐cuyüzyılakadardevamedensüreçtekalemealınmışolanHint‐Sufimetin‐leri,İslamiöğretilerinvetasavvufideğerleringenişkesimlereulaşmasındaönemliroloynamıştır.DiğertaraftanHintçeninmetindiliolarakgelişmesi‐
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 643
nedeöncülüketmişvebuanlamdaOrtaçağHintliteratürününtemelyapıtaşlarından
birini oluşturmuştur. Bumetin türününDelhi Türk Sultanlığıdöneminde
ortaya çıktığı ve ilk mimarlarından biri olan Emir
Hüsrev’inTürkasıllıbirilimadamıolduğugözönündebulundurulduğunda,Hintkül‐tür
ve edebiyat tarihinin inşasında Müslüman Türklerin rolü ve
katkısıortayaçıkmışolacaktır.
ÖrnekMetin
‐४‐
पिहले नूर मुह द (1) की ाँ I पाछे तेिह क जात सब ची ा II
१
लग आपुिह परगटा I िसव (2) सकित (3) कीनिस दोइ घटा II
२
रसनाँ विह नाँउँ न आवा I पावक जरौ ंमोखं निहं पावा II
३
नाँ उ कै बकित सुनाव I मुकित होइ इँदरा (4) सन पाव
II
४
रम छािड़ के हो सयाने I नाँउँ भरम कस िफर
भुलाने II ५
िजह लग सब सयँसार रचाया II ब
त भावना भाउ I ६
पंछी प
पुरान लै I सो राना सो राउ II ७
(1): Muhammad, (2): Şiva, (3): Şakti, (4): İndra
“Tanrı ilk olarak Muhammed’in nurunu yarattı. Bilinmek istedi ve
sonra onun hürmetine her şeyi var etti. İki ayrı bedeni, Şiva ve
Şakti’yi yarattı. Tan-rı’nın adını ağzına almayan ve onu
zikretmeyen kimse ateşte yanacak ve asla kurtuluşa eremeyecektir.
Kalbine Rabbi’nin ismini yerleştir. Onun adını zikret. (Bunu yap
ki) kurtuluşa er ve İndra’nın hâkimiyet alanına gir. Onun adını
unut-muşsun, (bu yüzden) başıboş dolaşıyorsun. Hayali (şeyleri)
bırak, şimdi hakika-tin farkına var. Âlemler, Muhammed hürmetine
yaratıldı. Kitabı okuduğunda Onun tek ilah ve hâkim olduğunu
göreceksin” (Mirigavati, 4).
-
CEMİL KUTLUTÜRK
644
Kaynakça
Abdurrahaman, Sabahauddin (2008). Hindustana ke Atita
memMusalamana Şasakom ki Dharmika Udarata. Ramapura: Ramapura
RazaLaibreri.
Ay,Mahmut(2010).“İşariTefsirlerdeHakikat‐iMuhammediyyeAn‐layışı”.İstanbulÜniversitesiİlahiyatFakültesiDergisiS.23:77‐120.
Bayur,Y.Hikmet(1987).HindistanTarihi.Ankara:TürkTarihKuru‐muYay.(3cilt).
Belh, Aditya (2003). “The Magic Doe: Desire and Narrative.”
InIndia’s İslamic Tradition. Ed. Richard M. Eaton. New York:
OxfordUniversityPress.
______ (2012): The Magic Doe: Qutban Suhravardi’s Mirigavati.
Ed.WendyDoniger.NewYork:OxfordUniversityPress.
Cebecioğlu, Ethem (1992). “Güney Asya’da İslâm’ın
YayılmasındaSufîlerinRolü”.AnkaraÜniversitesiİlahiyatFakültesiDergisiC.33:157‐178.
Chakravarti, Mahadev (1994). The Concept of Rudra‐Siva
ThroughTheAges.Delhi:MotilalBanarsidassPublishers.
DabistanorSchoolofManner(1843).Çev.DavidSheaandAnthonyTroyer,Paris.(3cilt).
Gupta, Nirmala (1984). Dilli ke Sulatanom ki DharmikaNiti,
1206‐1526.Varanasi:UjjvalaPrakaşana.
Gupta, Parmeshwari Lal (167). Kutubana Krta Miragavati:
MulaPaṭha,Varanasi:VişvavidyalayaPrakaşana.
Hines,N.Akhtar (1997).TheSufiElements in the
Indo‐SufiMasnavi,withSpecificReferencetoMaulanaDaud'sCandayan.(BasılmamışDoktoraTezi).Washington:UniversityofWashington.
Kutluturk,Cemil(2014).“Hinduizm’deAvataraİnancı”.(BasılmamışDoktoraTezi).Ankara:A.Ü.SosyalBilimlerEnstitüsü.
Mani, Vettam (1975). Puranic Encyclopedia. Delhi:
MotilalBanarsidassPublishers.
-
TASAVVUF ALANINDA YAZILMIŞ İLK HİNÇE ESERLERDE HİNDU İNAN VE
KÜLTÜRÜNE AİT İZLER: … 645
Mirigavati, (1885). Ed. Şivagopal Mişra. Allahabad: Hindi
SahityaSammelana.
Moore, Edward (2001).TheHinduPantheon.Delhi:
InologicalBookHouse.
Rizvi, S. A. (1978). A History of Sufism in India. Delhi:
MunshiramManoharlal.
Sampurnananda,D.(1964).HinduDevaParivarkaVikas.Allahabad:MayaPress.
Shukla,Ramchandra(1929).HindiSahityaKa
Itihas.Allahabad:LokBharatiyaPrakashan.
Thompson, Stith and Balys, Jonas (1958). The Oral Tales of
India.Bloomington:IndianaUniversityPress.
Titus,MurrayT.(1930).IndianIslam.AReligiousHistoryofIslam
inIndia.London:HumphreyMilford.
White, Charles S. J. (1965). “Sufism in Medieval Hindi
Literature”.HistoryofReligionsC.5,S.1:114‐132.
Williams,M.Monier(2008).ASanskrit‐EnglishDictionary.Varanasi:IndicaBooks.(2cilt)
1Cemil Kutlutürk