Page 1
T.C.
SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
COĞRAFYA ANABİLİM DALI
TÜRKİYE’DE COĞRAFYA ALANINDA TURİZM İLE İLGİLİ
YAPILAN LİSANSÜSTÜ TEZLER ÜZERİNE BİR İÇERİK
ANALİZİ
Ayşe ŞARDAĞ
1430223004
YÜKSEK LİSANS TEZİ
DANIŞMAN
Yrd.Doç.Dr. İsmail KERVANKIRAN
ISPARTA-2016
Page 4
iv
ŞARDAĞ, Ayşe., “Türkiye’de Coğrafya Alanında Turizm İle İlgili Yapılan Lisansüstü
Tezler Üzerine Bir İçerik Analizi”, Yüksek Lisans Tezi, Isparta, 2016.
ÖZET
Turizmin ekonomik, sosyo-kültürel, çevresel etkilerinin her geçen gün artması;
mekânı, mekânsal değişimi, mekân-insan ilişkilerini kendi prensipleriyle inceleyen
coğrafyanın turizm konularına olan ilgisini de artırmaktadır. Turizmin en önemli
öğelerini oluşturan; çekicilikler, ulaşım ve konaklama gibi unsurlar üzerinde coğrafi
faktörlerin önemi büyüktür. Dolayısı ile turizmin mekânsal dağılımı, ekonomik katkısı,
sorunları, toplumsal etkileri gibi konuların coğrafyacılar tarafından araştırılmaya,
nitelikli çözüm önerilerinin sunulmasına ihtiyaç vardır. Bu çalışmanın amacı;
Türkiye’de coğrafya alanında yapılan turizm konulu yüksek lisans ve doktora tezlerinin
incelenerek, yapılan bu çalışmaların Türkiye turizmin genel problemlerine ne derece
katkı sağladığını değerlendirmektir. Çalışmada, lisansüstü tezlerin; üniversite, yıl,
işlenen konu, hipotez, örneklem büyüklüğü, veri analiz yöntemi, kaynakça durumları
incelenerek içerik analizi yapılmış, elde edilen veriler yüzde ve frekansa dayalı olarak
tablo, grafiklerle yorumlanmıştır. Bunun için “turizm, coğrafya, rekreasyon” anahtar
sözcükleri temel alınarak, bugüne kadar yapılmış 110 doktora ve yüksek lisans tezi
örneklem alınmıştır. Bu tezlerin 70’i Yüksek Öğretim Kurumu’nun Ulusal Tez Merkezi
internet sitesinden, diğerlerine ise mail yoluyla; erişime açık olmayan tezlere Süleyman
Demirel Üniversitesi kütüphanesi aracılığıyla erişim sağlanmıştır. Yüksek Öğretim
Kurumu Ulusal Tez Merkezi internet sitesinde bulunmayan tezlere ise tezin hazırlandığı
üniversitenin kütüphanesine gidilerek temin edilmiştir. Ancak 7 teze ulaşılamamıştır.
Toplam 103 tezin içerik analizi yapılmıştır. Tezlerin 20’si doktora, 83’ü ise yüksek
lisans tezlerinden oluşmaktadır. Çalışmanın bulgularına göre; coğrafya alanında yapılan
turizm konulu tezlerin özellikle 2000 yılı sonrasında artış gösterdiği, tezlerde bölgesel
coğrafya yaklaşımının hâkim olduğu, tezlerin bazılarının yöntem ve sorunsal yönüyle
eksik, tasvir ve gözleme dayalı monografya çalışmaları şeklide hazırlandığı, tezlerin
Türkiye turizminin sorunlarına yeteri kadar yer vermediği sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Coğrafya, Turizm, Lisansüstü Tez, İçerik Analizi.
Page 5
v
ŞARDAĞ, Ayşe., “A Content Analysis Related to Graduate Theses Made in Turkey in
The Field of Geography About Tourism”, Master’s Thesis, Isparta, 2016.
ABSTRACT
The increasing of economical, socio-cultural and environmental impacts of
tourism day by day increases the interest of geography that examines issues as space,
spatial variation and space-human relationship by their own principles towards tourism
issues. Geographical factors that constitute the most important elements of tourism as
charms, transportation and accommodation. Issues as spatial distribution of tourism,
economic contribution, problems, social effects need to be studied and some quality
offers for solutions should be found by geographers. The purpose of this study on
tourism held in geography in Turkey examining the master's and dissertation theses and
to evaluate of to what extent these researches contributed to the general problems of the
tourism of Turkey. In this study, graduate theses; university, year, topics covered,
hypotheses, data collection, data analysis method, bibliography were analysed and the
content analysis the thesis were conducted, the data, obtained percentages and
frequency based on the tables and graphs were interpreted and evaluated. For this
"tourism, geography, recreation" based on keywords, 110 were ever made and a sample
of doctoral thesis. 70 of this thesis from the Higher Education Authority's National
Thesis Center website, the others via e-mail; Suleyman Demirel University thesis on
access to non-public access is provided through the library. The National Thesis Center
for Higher Education without thesis was obtained by going to the website of the
university library which prepared the thesis. But the 7 thesis was not reached. The
content analysis of 103 theses were made. 20 doctoral theses, and consists of 83
graduate thesis. According to the findings of the study; geographical area made tourism
on the increase, especially after 2000, the thesis that regional geography approach of the
judge in the thesis, the method of some of the arguments and incomplete problematic
aspect, description and observational monograph studies which prepared the way, the
thesis of the problems of tourism in Turkey has reached the conclusion that not enough
space.
Keywords: Geography, Tourism, Graduate Thesis, Content Analysis.
Page 6
vi
İÇİNDEKİLER
YÜKSEK LİSANS TEZ SAVUNMA SINAV TUTANAĞI ............................... ii
YEMİN METNİ ................................................................................................... iii
ÖZET .................................................................................................................... iv
ABSTRACT .......................................................................................................... v
İÇİNDEKİLER ..................................................................................................... vi
ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................ viii
TABLOLAR DİZİNİ ........................................................................................... ix
ÖN SÖZ ................................................................................................................. x
GİRİŞ .................................................................................................................... 1
ARAŞTIRMANIN PROBLEMİ ........................................................................... 2
ARAŞTIRMA MOTİVASYONU ......................................................................... 3
ARAŞTIRMANIN AMACI .................................................................................. 4
ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ ............................................................................. 5
ARAŞTIRMANIN EVREN VE ÖRNEKLEMİ ................................................... 6
ARAŞTIRMANIN SINIRLILIKLARI ................................................................. 7
KONU İLE İLGİLİ ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR .................................................... 8
BİRİNCİ BÖLÜM
KAVRAMSAL ÇERÇEVE
1.1.COĞRAFYA ................................................................................................. 15
1.2.TURİZM ........................................................................................................ 21
1.3. TURİZM COĞRAFYASI ............................................................................ 24
1.4. İÇERİK ANALİZİ ....................................................................................... 34
İKİNCİ BÖLÜM
TÜRKİYE'DE TURİZM
2.1. TÜRKİYE’DE TURİZMİN GELİŞİMİ VE MEVCUT DURUMU ............ 37
Page 7
vii
2.2. TÜRKİYE TURİZMİNİN SORUNLARI .................................................... 43
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
BULGULAR ve YORUM
3.1.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN YAYINLANDIKLARI YILLARA VE
ÜNİVERSİTELERE GÖRE DAĞILIMI ........................................................................ 51
3.2.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN İÇERİKLERİNE GÖRE DAĞILIMI .............. 58
3.3.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN YÖNTEM DURUMLARINA VE
KONULARINA GÖRE DAĞILIMI .............................................................................. 79
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
SONUÇ
4.1. SONUÇ, TARTIŞMA ve ÖNERİLER ........................................................ 86
KAYNAKÇA ...................................................................................................... 86
EKLER .............................................................................................................. 105
ÖZ GEÇMİŞ ..................................................................................................... 116
Page 8
viii
ŞEKİLLER DİZİNİ
Şekil 1: Coğrafya Biliminin İlkeleri (Özçağlar, 2011).................................................... 18
Şekil 2: Turizm Çeşitleri (Kozak vd., 2006) ................................................................... 23
Şekil 3: Turizm Coğrafyasının, Coğrafyanın Diğer Alt Bilim Dallarıyla İlişkisi (Nelson,
2013) ............................................................................................................................... 28
Şekil 4: Turizm ve Coğrafya ilişkisi (Emekli vd, 2006) ................................................. 33
Şekil 5: Bailey (1982)'e göre içerik analizinin güçlü ve zayıf yönleri ............................ 36
Şekil 6: Turizmin etkileri (Özgüç, 2011) ........................................................................ 44
Şekil 7: Tezlerin yıl aralıklarına göre dağılım grafiği ..................................................... 53
Şekil 8: İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümünde hazırlanmış olan bitirme tezi
örnekleri .......................................................................................................................... 54
Şekil 9: Tezlerin sayfa sayılarına göre dağılım grafiği ................................................... 61
Şekil 10: Tezlerin hipotez durumlarına göre dağılım grafiği .......................................... 63
Şekil 11: Tezlerin tez planı durumuna göre dağılım grafiği ........................................... 65
Şekil 12: Tezlerde yer alan tabloların sayılarına göre dağılım grafiği ............................ 67
Şekil 13: Tezlerde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılım grafiği ............................ 68
Şekil 14: Tezlerde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılım grafiği ....................... 69
Şekil 15: Tezlerde yer alan haritaların sayılarına göre dağılım grafiği ........................... 72
Şekil 16: Tezlerde yararlanılan yerli kaynak sayılarının dağılım grafiği ........................ 74
Şekil 17: Tezlerde yararlanılan yabancı kaynak sayısının dağılım grafiği ..................... 75
Şekil 18: Tezlerde yararlanılan internet kaynak sayılarının dağılım grafiği ................... 77
Şekil 19: Tezlerde yararlanılan toplam kaynak sayılarının dağılım grafiği .................... 78
Şekil 20: Yöntem çeşitlerinin dağılımı (Büyüköztürk vd., 2015; Arı ve Kaya, 2014) ... 80
Şekil 21: Tezlerin yöntem durumlarına göre dağılım grafiği.......................................... 81
Şekil 22: Tezlerde yer alan anketlerdeki örneklem sayılarının dağılım grafiği .............. 83
Şekil 23: Tezlerin konu alanlarına göre dağılım grafiği ................................................. 85
Page 9
ix
TABLOLAR DİZİNİ
Tablo 1: Tezlerin Frekans Değerleri ................................................................................. 7
Tablo 2: Coğrafyanın Fen ve Sosyal Bilimlerle Olan İlişkisi (Doğanay, 2010) ............. 17
Tablo 3: Türkiye'nin yıllık toplam turizm geliri ve ziyaretçi sayısı ................................ 42
Tablo 4: Tezlerin yıllara göre dağılımı ........................................................................... 52
Tablo 5: Tezlerin yıl aralıklarına göre dağılımı .............................................................. 53
Tablo 6: Tezlerin türüne göre dağılımı ........................................................................... 56
Tablo 7: Tezlerin yayınlandıkları üniversitelere göre dağılımı....................................... 57
Tablo 8: Tezlerin yayınlandıkları bilim dallarına göre dağılımı ..................................... 58
Tablo 9: Tezlerin danışman unvanlarına göre dağılımı .................................................. 59
Tablo 10: Tezlerin desteklenme türüne göre dağılımı .................................................... 59
Tablo 11: Tezlerin yayınlandıkları dillere göre dağılımı ................................................ 60
Tablo 12: Tezlerin sayfa sayılarına göre dağılımı........................................................... 61
Tablo 13: Tezlerin hipotez durumlarına göre dağılımı ................................................... 62
Tablo 14: Tezlerin tez planı durumuna göre dağılımı ..................................................... 64
Tablo 15: Tezlerde yer alan tabloların sayılarına dağılımı ............................................. 66
Tablo 16: Tezlerde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılımı ...................................... 67
Tablo 17: Tezlerde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılımı ................................ 68
Tablo 18: Tezlerde yer alan haritaların sayılarına göre dağılımı .................................... 70
Tablo 19: Tezlerde yararlanılan yerli kaynakların sayılarına göre dağılımı ................... 73
Tablo 20: Terlerde yararlanılan yabancı kaynakların sayılarına göre dağılımı .............. 75
Tablo 21: Tezlerde yararlanılan internet kaynaklarının sayılarına göre dağılımı ........... 76
Tablo 22: Tezlerde yararlanılan kaynakların toplam sayılarına göre dağılımı ............... 77
Tablo 23: Tezlerin yöntem türlerine göre dağılımı ......................................................... 81
Tablo 24: Tezlerde yer alan anketlere katılanların dağılımı .......................................... 82
Tablo 25: Tezlerin konu alanlarına göre dağılımı ........................................................... 84
Page 10
x
ÖN SÖZ
Küreselleşme ile birlikte turizmde meydana gelen değişimlerin incelenmesi
dünya da diğer coğrafyacılar tarafından yapılan çalışmalar ile ortaya konulmuştur.
Turizmde meydana gelen bu değişimler olumlu anlamda ele alındığı gibi meydana gelen
sorunlar da çalışmalara konu edilmiştir. “Türkiye’de Coğrafya Alanında Turizm İle
İlgili Yapılan Lisansüstü Tezler Üzerine Bir İçerik Analizi” konulu yüksek lisans tez
çalışmasının amacı Türkiye’de coğrafya alanında yapılan turizm ve rekreasyon konulu
yüksek lisans ve doktora tezlerinin içerik analizi yöntemiyle incelenerek, yapılan bu
çalışmaların Türkiye turizminin genel problemlerine ne derece katkı sağladığını
değerlendirmektir. Coğrafya alanında 1975-2015 yılları arasında hazırlanmış olan
turizm konulu yüksek lisans ve doktora tezleri çalışmanın kapsamını oluşturmaktadır.
Çalışma kapsamında erişim sağlanan tezler içerik analizi yöntemi ile incelenmiştir.
Çalışmanın belirlenmesinde beni yönlendiren, çalışmanın her kademesinde
yardımlarını esirgemeyen değerli danışman hocam Yrd.Doç.Dr. İsmail
KERVANKIRAN’a, lisans ve yüksek lisans hayatım boyunca her zaman destek olan
bölüm başkanımız Prof.Dr.Kadir TEMURÇİN’e, farklı düşüncelere, çalışmalara
yönelmemizi sağlayan ve yardımlarını esirgemeyen değerli hocam Doç.Dr. Mustafa
YAKAR’a ve beni her zaman motive eden bölümümüz araştırma görevlileri Adile Gül
ERYILMAZ’a ve Mahinur KILIÇ’a çok teşekkür ederim.
Araştırma kapsamında tezlere erişimde benden yardımlarını esirgemeyen Tarık
ERKIRELLİ’ye, tezin yazım aşamasında her zaman yanımda olup yardımcı olan
arkadaşlarım Dudu ULUS, Fatma KAYHAN ve Gizem TAŞKIRAN’a ve tezin yazım
aşamasında yanımda olan yardım ve desteğini esirgemeyen Fatih SUCU’ya sonsuz
teşekkürlerimi sunarım.
Üniversite hayatım boyunca beni her zaman destekleyen maddi ve manevi
anlamda yanımda olan anneme, babama, abilerime, kardeşime ve bende emeği geçen
herkese çok ama çok teşekkür ederim.
Ayşe ŞARDAĞ
Page 11
1
GİRİŞ
Herhangi bir bilim dalındaki gelişmeleri ortaya çıkarmak ve değerlendirmek için
en önemli veri tabanlarından birini, ilgili alanda gerçekleştirilmiş yayınların
oluşturduğuna ait görüş, bilim adamları arasında genel kabul görmektedir (Bilgin, 1986;
Üsdiken ve Pasadeos, 1992). Herhangi bir bilim dalıyla ilgili üretilmiş her türden yazılı
literatürün belli dönemlerde incelenmesi, o bilim dalındaki gelişmelerin ortaya
konulması bakımından önemlidir. Zira böyle bir incelemenin belirli sıklıktaki zaman
dilimlerinde gerçekleştirilmesiyle, inceleme konusu olan bilim dalı veya disiplindeki
gelişme çizgisini ortaya çıkarmak mümkün olabilmektedir. Bu yolla elde edilecek
bulgular, bir yandan o bilim dalının zaman içerisinde gösterdiği gelişmeyi ve egemen
eğilimleri anlama, bir yandan da var olan sorunları ortaya çıkarma ve bunları
giderebilmek için yapılabilecek düzenlemeleri tartışma olanağı sağlayabilmektedir
(Üsdiken ve Pasadeos, 1993). İncelemelerin akademik yayınlar üzerine yapılması ise,
daha nesnel bulgu ve sonuçlara ulaşılmasını sağlamaktadır (Kozak, 2001).
Türkiye’de turizm araştırmalarının tarihi incelendiğinde ilk yayınlar 1900’lü
yıllara dayanmaktadır. Reşit Saffet Atabinen tarafından Kara Şemsi Reşit Saffet ismiyle,
1933 yılında, Türkiye Turing ve Otomobil Kulübü neşriyatından (12-18 Adalet Han,
Galata-İstanbul) yayımlanmıştır. Broşür olarak basılan 16 sayfalık bu yazı, daha önce
Ülkü Dergisi’1nin Şubat 1933 ilk sayısında (s:63-71) neşredilmiştir. Fikrî oluşum süreci
1936’da başlayan, sadece birinci cildi 1946 yılında yayınlanabilen ansiklopedik bir
kültür, turizm ve ticari tanıtım rehberi olan “Türkiye Kılavuzu” adlı eser de iş adamı
Hüseyin Orak tarafından beş cilt olarak tasarlanmıştır (Avşar ve Yüksel, 2012). Prof.
Dr. Remzi Oğuz Arık’a ait müzeciliğimizin önde gelenlerinden bilim adamı ve
politikacı Arık’ın 1947’de yazdığı “Müze, Tarih ve Folklor Çalışmaları Kılavuzu”
isimli kitabının yarısından fazlasını “Turizm” teşkil ediyor. Bu eser de gününün turizm
anlayışını, aydınların ve devletin bakışını oldukça net bir şekilde yansıtıyor (Özdemir,
2012). 1974 yılında Ziya Eralp “Turizmin Toplumsal Değişime Sosyo-Ekonomik Etkisi”
adlı kitabında turizmin toplumsal değişime sosyo-ekonomik etkisini araştırmış ve
turizme açık Erdek İlçesi (Balıkesir) ile sanayiye açık Kalecik İlçesi (Ankara) anketlere
dayanarak karşılaştırılmıştır (Emekli, 1998). 1977 yılında ise Nazmiye Özgüç “Sayfiye
Page 12
2
Yerleşmeleri: Gelişme ve Başlıca Özellikleri”, 1982 yılında “Rekreasyon ve Turizm
Coğrafyası”, 1984 yılında ise “Turizm Coğrafyası” çalışmalarını hazırlamış ve Türkiye
turizm literatürüne önemli katkıları bulunmuştur.
Coğrafya alanında hazırlanmış olan turizm ve rekreasyon konulu lisansüstü
tezlerin gelişim çizgisini ortaya çıkarmak için hazırlanmış olan bu çalışmada; ilk önce
araştırmanın problemi, motivasyonu, amacı, yöntemi, evren ve örneklemine yer
verilmiştir.
Çalışmanın birinci bölümünde; çalışma kapsamında yer alan kavramlara
(coğrafya, turizm, turizm coğrafyası, turizm sorunları ve içerik analizi) yer verilmiş ve
çeşitli kaynaklardan yararlanılarak açıklanmıştır.
Çalışmanın ikinci bölümünde; Türkiye turizminin tarihsel gelişimine ve bu
gelişim sonucunda ortaya çıkan turizm sorunlarına yer verilmiştir.
Çalışmanın üçüncü bölümünde; analiz kapsamında ortaya çıkan bulgulara şekil
ve tablolar halinde yer verilmiş ve yorumlanmıştır. Bulgular ve yorum bölümü üçe
ayrılmış; birinci bölümde tezlerin yayın yılları ve üniversitelere göre dağılımı, ikinci
bölümde içerik bakımından dağılımları, üçüncü bölümde ise yöntem ve konu
bakımından dağılımları incelenmiştir.
Çalışmanın dördüncü bölümünde; analiz sonucunda ortaya çıkan bulguların
yorumlanmasına, tartışma ve önerilere yer verilmiştir.
ARAŞTIRMANIN PROBLEMİ
Türkiye’de turizm sektörünün gelişme göstermesiyle birlikte her sektörde
olduğu gibi turizm sektöründe de sorunlar meydana gelmektedir. Geçmişten günümüze
Coğrafya bilimi ile turizm arasındaki ilişkileri dikkate aldığımızda, coğrafyayı turizmin
gelişimi, dağılımı, etkileri, planlanması ve sorunlarından uzak kalması düşünülemez. Bu
doğrultuda çalışmanın problemi şöyle belirtilmiştir:
Türkiye’de, coğrafya alanında hazırlanan turizm ve rekreasyon konulu
lisansüstü tezler yeteri kadar Türkiye turizminin gündemine ve mevcut
sorunlarına değinmekte midir?
Page 13
3
Lisansüstü tezlerin sayısında ve araştırma konularında yıllara göre
değişimler söz konusu mudur?
Tezlerde hangi yöntem ya da yöntemler kullanılmıştır?
Türkiye’de turizm konusunda tez hazırlayan coğrafyacılar ne tür bilimsel
yaklaşım ortaya koymaktadır? Tezler teorik bakımdan nasıl bir görünüm
sergilemektedir? Turizm coğrafyası alanı bu haliyle Türkiye turizminin
genel yapısına katkısı nasıldır?
ARAŞTIRMA MOTİVASYONU
Türkiye’de turizm konusunda hazırlanan lisansüstü tezler, makaleler ve diğer
bilimsel çalışmalar farklı disiplinler tarafından nitel ve nicel yöntemler kullanılarak
araştırılmıştır (Çiçek ve Kozak, 2012; Evren ve Kozak, 2012; Özel ve Kozak, 2012; İkiz
ve Sert, 2012; Türktarhan ve Kozak, 2012; Yüncü ve Kozak, 2012; Zencir ve Kozak,
2012; Kozak, 2014; Genç vd., 2014; Çiçek vd., 2014; Kozak, 2014; Unur vd., 2015;
Akıncı ve Sönmez, 2015; Aynalem vd., 2015). Çiçek ve Kozak (2012) çalışmalarında,
Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi’nde yayımlanan makaleler bibliyometrik
özellikleri açısından ele alınmış ve 1997-2010 yılları arasında hakem denetimli olarak
yayımlanan 192 makale incelenmiştir. Dergide 1997-2010 yılları arasında hakem
denetimli toplam 27 sayı yayımlandığı, en çok makalenin turizm ile ilgili genel
konulardan oluştuğu ve daha çok ampirik (görgül) araştırma yaklaşımının tercih edildiği
görülmüştür. İncelenen makalelerin toplam sayfa sayısı 2098’dir ve dergiye inceleme
konusu olan dönemde 196 farklı yazar katkıda bulunmuştur. Farklı disiplinlerle sürekli
ilişki içerisinde olan turizm alanında çok yazarlı çalışmaların 2000 yıllarından sonra
arttığı ve 2010 yılında 18 makalenin 13’nün çok yazarlı olduğu görülmüştür. Dergiye en
fazla katkı Yrd.Doç.Dr. ünvanlı yazarlar tarafından yapılmıştır. Yayımlanan
makalelerde 2322 yerli, 4074 yabancı eserlerden olmak üzere toplam 6396 atıf yer
almıştır. Dergiye en fazla katkının Anadolu Üniversitesi’nden olduğu gibi sonuçlara
ulaşılmıştır. Fakat coğrafya disiplini açısından turizm konusunda hazırlanan tezleri ya
da makaleleri araştıran herhangi bir bilimsel çalışma bulunmamaktadır. Dolayısı ile
Türkiye’de Coğrafya bilimine ait disiplin olan “Turizm Coğrafyası”nın, gelişim
sürecini, işlenen konulardaki değişimi, coğrafyacıların turizmin hangi konulara önem
Page 14
4
verdiklerini görmek açısından bu çalışmanın faydalı olacağı ve gelecekte turizm
coğrafyası konusunda yapılacak araştırmalara katkı sağlayacağı beklenmektedir.
ARAŞTIRMANIN AMACI
Turizm sektörü, küreselleşme ile birlikte meydana gelen teknolojik
gelişmelerinde etkisiyle büyük bir ivme kazanmış ve ulusal boyuttan uluslararası
boyutlara taşınmıştır. Turizmin bu denli hızlı gelişmesiyle, kitleler halinde turizm
hareketlerine olan talep de artmaya başlamıştır. Turizm hareketlerinde meydana gelen
bu gelişmeler olumlu katkılar sağlasa da, diğer sektörlerde olduğu gibi turizm
sektöründe de sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır.
Dünyanın birçok ülkesinde turizmin gelişimi, etkileri ve meydana getirdiği
sorunlar coğrafyacılar tarafından araştırılmaktadır. Araştırmalar uluslararası düzeyde
yayın yapan; “Journal of Tourism History (yayına başlama tarihi 2009), Tourism
Geographies (yayına başlama tarihi 1999), Journal of Tourism and Cultural Change
(yayına başlama tarihi 2003)” gibi dergiler tarafından yayınlanmaktadır. Tourism
Geographies adlı uluslararası dergi de yayınlanmış olan makaleleri incelediğimizde;
turizmin sürdürülebilirliği, el değmemiş alanların korunması, zaman ve mekân
içerisinde değişen turist algıları, yerli turizmin yeniden canlanması, küresel turizmin
düzensiz gelişimi, ikinci nesil göçmenlerin turizm deneyimi, turizmde güvenlik açığı ve
kriz yönetimi gibi konular araştırılmıştır (Örneğin; Hewer vd., 2016; Pietila ve
Fagerholm, 2016; Saarinen, 2016; Christian, 2016; Zoltan ve McKercher, 2015; Balli
vd., 2015; Farmaki, 2015; Nelson, 2015; Douglas, 2014; Lew, 2014).
Bu çalışmanın amacı; Türkiye’de coğrafya alanında yapılan turizm ve
rekreasyon konulu yüksek lisans ve doktora tezlerinin içerik analizi yöntemiyle
incelenerek, mevcut durumu ortaya koymak, yapılan bu çalışmaların Türkiye turizminin
genel problemlerine ne derece katkı sağladığını değerlendirmek ve gelecekte
coğrafyacıların turizm konusunda yapacakları çalışmalara katkı sağlamaktır.
Page 15
5
ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ
Bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden içerik analizi modeli kullanılmıştır.
İçerik analizi nicel ve nitel inceleme olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Çalışma verileri
nicel olarak ele alınıp incelenecektir. İçerik analizi, araştırılması hedeflenen olgu veya
olgular hakkında bilgi içeren yazılı materyallerin analizini kapsar (Yenilmez ve Sölpük,
2014). İçerik analizi belli bir sistematik doğrultuda yürütülmesi gereken bir süreçtir. Baş
ve Akturan (2008)'a göre içerik analizinin aşamaları:
1. Dokümanlara Ulaşma: Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi
internet sitesinden turizm ve turizm coğrafyası etiketi ile taramalar
yapılmıştır. Toplamda 110 tez belirlenmiş ve bunlardan 103 teze
ulaşılmıştır. 70 tez Yüksek Öğretim Kurumu’nun Ulusal Tez Merkezi
internet sitesinden temin edilmiştir. Diğerlerine ise mail yoluyla, erişime
açık olmayan tezlere Süleyman Demirel Üniversitesi kütüphanesi erişim
sağlanmıştır. Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi internet
sitesinde bulunmayan tezlere ise tezin hazırlandığı üniversitenin
kütüphanesine giderek erişim sağlanmıştır. Bütün çabalara rağmen 7 teze
ise ulaşılamamıştır.
2. Dokümanların Orijinalliğinin Kontrol Edilmesi: Ulaşılan lisansüstü
tezlerinin özgünlüğü kontrol edilmiş ve tezlere Yüksek Öğretim Kurumu
Ulusal Tez Merkezi’nden, Süleyman Demirel Üniversitesi kütüphanesi
aracılığıyla, mailden ve tezin hazırlandığı üniversite kütüphanesinden
erişim sağlandığı için asılları elde edilmiştir.
3. Kullanım İzninin Alınması: Kullanım izni olmayan tezlere mail
gönderilmiş ya da kütüphane aracılığıyla izin dâhilinde erişim
sağlanmıştır.
4. Dokümanların Anlaşılması ve Analiz Edilmesi: Dokümanların
anlaşılması aşamasında konu kapsamında elde edilen lisansüstü tezleri
tek tek amaca göre belirlenen kriterler doğrultusunda çizelge
oluşturulmuş ve bu çizelgeye veriler işlenmiştir. Elde edilen veriler ise
aşağıdaki gibi içerik analizi aşamaları kullanılarak verilerin analizi
yapılmıştır.
Page 16
6
Verilerin analizinde dokümanın içeriği uygun kategorilere yerleştirilerek
sınıflandırılmaktadır. İçerik analizi süreci ise aşağıdaki gibidir (Baş ve Akturan, 2008 ):
Araştırma sorularının ve yapılarının belirlenmesi; bu kısımda
araştırmanın soruları belirlenmiş ve coğrafya alanında yayınlanmış olan
turizm coğrafyası konulu lisansüstü tezlerinin turizm sorunlarına nasıl
yaklaştıkları, hangi konuları ele aldıkları gibi sorular sorulmuştur.
Örneklem; araştırma için gerekli olan dokümanlar YÖK Tez’den
coğrafya alanında yayınlanmış olan turizm coğrafyası konulu lisansüstü
tezleri örneklem olarak alınmıştır.
Analiz birimlerinin belirlenmesi; bu kısımda incelenecek olan tezlerin
sınıflandırılması yapılmıştır. Yüksek lisans ve doktora tezleri ayrılmıştır.
Kullanılacak kategorilerin saptanması; belirli bir ölçek hazırlanmış ve
kategorilere ayrılmıştır, ölçek dâhilinde tezler incelemeye alınmıştır. Bu
ölçekler içerisinde tezlerin yayın yılı, hangi bilim dalında yayınlandığı,
danışmanın unvanı, dili, türü, konu alanı, hangi üniversitede yayınladığı,
kullandığı yöntemler gibi kategoriler belirlenmiştir.
Kodlamanın yapılması; kategoriler belirlenip veriler girildikten sonra
kategorileri oluşturan verilere kod numaraları verilmiş ve belirli bir
sıralama yapılmıştır. Kodlanan veriler SPSS programına girilip
sayısallaştırılmıştır.
Geçerlilik ve güvenirliliğin tespit edilmesi; bulgular başka araştırmacılar
tarafından da incelendiğinde ve içerik analizi yapıldığında aynı sonuçlara
ulaşabilmektedirler.
ARAŞTIRMANIN EVREN VE ÖRNEKLEMİ
Çalışmanın evreni, Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi’nde “coğrafya”,
“turizm” ve “turizm coğrafyası” anahtar kelimeleri ile tarama yapılarak oluşturulan
lisansüstü tezlerini kapsamaktadır. İçerik analizi amacı doğrultusunda 1975-2015 yılları
arasında coğrafya alanında turizm coğrafyası konulu, Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez
Merkezi’nden yayınlanmış tezler, araştırmanın evrenini oluşturur. Örneklem grubu
olarak Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezi’nden turizm coğrafyası konulu
Page 17
7
erişilebilen 103 ve erişilemeyen 7 tez olmak üzere toplam 110 tez belirlenmiştir. Buna
göre analizi yapılan tezler, örneklem alanının % 93,64’ünü temsil etmektedir (Tablo 1).
Tablo 1: Tezlerin Frekans Değerleri
Erişim Durumu Frekans %
Erişilebilen 103 93,64
Erişilemeyen 7 6,36
Toplam 110 100
Verilerin analizi aşamasında;
Tezlerin yayın yılı,
Tezlerin yayınlandıkları bilim dalları,
Danışman unvanları,
Destekleme,
Tezin türü (Doktora & Yüksek Lisans)
Tezin konu alanı,
Tezin dili,
Yapıldığı üniversite,
Tezin sayfa sayısı,
Hipotez durumu,
Örneklem sayısı,
Tezlerde yer alan tablo, şekil, fotoğraf, harita sayıları,
Tezin yöntemi,
Tez planı durumu,
Kaynakça eser sayıları (yerli, yabancı, internet) tespit edilip analizi
yapılacaktır.
ARAŞTIRMANIN SINIRLILIKLARI
Bu çalışma, Türkiye’de 1975-2015 (son erişim: 31.12.2015) yılları arası
yayınlanmış olan “turizm ve rekreasyon” konulu, “Coğrafya Ana Bilim Dalı, Coğrafya
Öğretmenliği Ana Bilim Dalı ve Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Ana Bilim Dalı”nda
hazırlanmış olan yüksek lisans ve doktora tezleri ile sınırlıdır. Çalışma kapsamında
Page 18
8
toplamda 110 tez belirlenmiş ve bunların 103 tanesine erişim sağlanmış olup 7 teze
elektronik ortamdan, kütüphane ve Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi
aracılığıyla da olsa erişim sağlanamamıştır.
KONU İLE İLGİLİ ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR
Literatür araştırmaları sonucunda bu bölüm “turizm coğrafyası”, “coğrafya ve
turizm araştırmalarında yöntemler” ve “içerik analizi” ile ilgili örnek çalışmalar aşağıda
yer almaktadır.
Özgüç, N., 2011, “Turizm Coğrafyası”, adlı kitabında; turizm ve rekreasyon
tanımlarına, turizm coğrafyasının önemine değinmiştir. Turizmde talep ve güdüler,
çekicilikler, turizmin etkileri, turizmin gelişmesi gibi konularına ağırlık verilmiştir.
Aynı zamanda dünya turizminin günümüzdeki bölgesel kalıbı geniş bir ölçüde ele
alınmış ve Türkiye turizmi konularına da yer verilmiştir.
Nelson, V., 2013, “An Indroduction To The Geography Of Tourism”, adlı
kitap dört bölümden oluşmaktadır. Turizm coğrafyasına girişte, turizmi bugünün küresel
dünyasındaki yaşamını, geliştiği yönleri, diğer tüm faaliyetlerini coğrafya bilimi
açısından değerlendirilmiştir. Nelson, turizm coğrafyasının bütün yönlerini yorumlamış,
hem beşeri hem de fiziksel coğrafya ile aralarındaki ilişkiyi güçlendiren turizmi,
ekonomik, sosyal ve çevresel yönden incelemiştir.
Boniface, B.G., Cooper, C.P., 1991, “The Geography Of Travel And
Tourism”, adlı kitap; turizm ve coğrafya arasındaki ilişkiyi, coğrafyacıların neden
turizm çalışmalarına yöneldiğini anlatmıştır. Kitap yirmi bölümden oluşmaktadır.
Turizmde arz ve talep, turizm kaynakları gibi konuları turizm coğrafyası kapsamında
incelenmiş ve dünyada bazı turizm bölgelerinden örnekler verilmiştir.
Arı, Y., Kaya, İ., 2014, “Coğrafya Araştırma Yöntemleri”, adlı kitap on
dokuz bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; genel anlamda bilimsel araştırma ve
bunun arkasındaki temel düşüncelere yer verilmiştir. İkinci bölümde; coğrafya
araştırmalarında teorinin önemine vurgu yapılmış ve paradigmalara yer verilmiştir.
Üçüncü bölümde; araştırma konusu belirlenirken üzerinde durulması gerekenler
hakkında bilgi verilmiştir. Dördüncü bölümde; literatür taramasının nasıl yapılması
Page 19
9
gerektiği ve önemi konusu üzerinde durulmuştur. Beşinci bölümde; bilimsel bir metnin
nasıl yazılması gerektiği ve diğer yayınlardan ayrılan özellikleri anlatılmıştır. Altıncı
bölümde; evren ve örneklemin nasıl olması gerektiği, en doğru kaynağın nasıl elde
edileceği konularına değinilmiştir. Yedinci bölümde; nicel araştırma yöntemlerinin
temel özellikleri anlatılmıştır. Sekizinci bölümde; nicel araştırmalarda ölçme, değişken
ve ölçekler konusu incelenmektedir. Dokuzuncu bölümde; nicel araştırmalarda veri
toplama yöntem ve teknikleri ele alınmıştır. Onuncu bölümde; nitel araştırma
yöntemleri hakkında bilgiler verilmektedir. On birinci bölümde; coğrafyada saha
araştırmaları üzerinde durulmaktadır. On ikinci bölümde; jeomorfolojide temel
araştırma yöntemleri anlatılmaktadır. On üçüncü bölümde; klimatolojide araştırma
yöntemleri üzerinde durulmaktadır. On dördüncü bölümde; vejetasyon coğrafyası
araştırma yöntemleri hakkında bilgileri verilmektedir. On beşinci bölümde; az eğimli
yamaçlarda yüzey erozyonunun belirlenmesinde kullanılan yöntemler anlatılmaktadır.
On altıncı bölümde; radyometrik tarihleme yöntemleri üzerinde durulmaktadır. On
sekizinci bölümde; mekânsal istatistik teknikleri hakkında bilgiler verilmektedir. On
dokuzuncu bölümde; coğrafi bilgi teknolojilerinin coğrafya araştırmalarında kullanımı
ve önemi anlatılmıştır.
Öztürk, M., 2014, “Coğrafya Eğitiminde Araştırma”, adlı kitabı beş
bölümden oluşmaktadır. Kitabın dördüncü bölümünde coğrafya eğitiminde araştırmanın
tasarımları üzerinde durulmuştur. Bu bölümde içerik analizi yöntemi anlatılmış ve
yöntemin özellikleri, nerelerde kullanıldığı, veri kaynakları, avantaj ve dezavantajları,
içerik analizinin gerçekleştirilme aşamaları anlatılmıştır.
Özey, R., Tuna, F., Bilgen, N., 2013, “21. Yüzyılda Değişen Yaklaşımlar ve
Yükseköğretimde Coğrafya Eğitimi”, adlı kitap akademisyenler tarafından
hazırlanmıştır. Kitap on dört bölümden oluşmaktadır. Sekizinci bölümde yer alan
“Coğrafya Eğitiminde Bilimsel Veri Toplama ve Değerlendirme” adlı çalışmada;
bilimsel bir araştırma nedir ve hangi aşamalardan oluşur, coğrafi araştırma modelleri,
evren ve örneklem seçimi, verilerin toplanması, verilerin çözümlenmesi, bulguların
değerlendirilmesi ve raporun hazırlanması aşamalarının nasıl olması gerektiği üzerinde
durulmuştur.
Page 20
10
Özgüç, N., 1994, “Beşeri Coğrafya ’da Veri Toplama ve Değerlendirme
Yöntemleri”, adlı kitapta; Beşeri Coğrafya araştırmalarında kullanılan araştırma
yöntemleri, verilerin toplanması ve bu verilerin analiz edilmesi, istatistiksel bakımdan
değerlendirilmesinin coğrafya alanında nasıl olması gerektiği vurgulanmıştır.
İstatistiksel bakımdan elde edilen verilerin grafik, tablo, harita şekline dönüştürülmesi
ve daha sonra bunların yorumlanarak yazıya geçirilmesi aşamaları anlatılmıştır.
Doğanay, H., 1993, “Coğrafya ‘da Metodoloji”, adlı kitabı dört bölümden
oluşmaktadır. Giriş bölümünde metod ve metodoloji tanımları yapılmış, başlıca
araştırma yöntemleri üzerinde durulmuştur. Birinci bölümde; coğrafi metodolojinin
esasları, ikinci bölümde; coğrafyada özel öğretim metodları, üçüncü bölümde; coğrafya
öğretiminin araç ve gereçleri, dördüncü bölümde orta dereceli okullarda yönetim
(müfredat, yönetmelikler, denetim ve idare gibi konular) konuları üzerinde durulmuştur.
Day, R., 1996, “Bilimsel Bir Makale Nasıl Yazılır ve Yayımlanır”, adlı kitabı
otuz bölümden oluşmaktadır. Sırasıyla bir makalenin ya da tezin nasıl olması gerektiği,
yazım da sunuşta nelere dikkat edilmesi gerektiği ilkeler doğrultusunda bilgiler
verilmiştir. Kitabın hazırlanış amacı; bütün bilim dallarındaki bilim adamlarına ve
öğrencilere, yayımlama ve yayımlandığında anlaşılma şansı yüksek olan yazılı metinler
hazırlamada yardımcı olmak için hazırlanmıştır.
Yüksel, A., Yüksel, F., 2004, “Turizmde Bilimsel Araştırma Yöntemleri”,
adlı kitap yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm; “Araştırma Yapmak”. İkinci
bölüm: “Araştırma: Yöntem ve Süreçler”. Üçüncü bölüm; “Nicel araştırma”. Dördüncü
bölüm: “Nitel Araştırma”. Beşinci bölüm; “Araştırma: Raporlamak”. Altıncı bölüm:
“Araştırma: Yayımlamak”. Yedinci bölüm; “Araştırma: Sözlü Sunum”, bölümlerinden
oluşmaktadır.
Edgell, D.L., Swanson, J.R., 2013, “Tourism Policy And Planning”, adlı
kitap; turizmin planlamasının dünü, bugünü ve yarınını ele almıştır. On iki bölümden
oluşmaktadır. Turizmde gelecekte küresel büyümeye birlikte iyi bir strateji ve politika;
hükümetler, özel sektör, uluslararası kuruluşlar, akademik kurumlar ve kar amacı
gütmeyen kuruluşlar ekonomik fayda sağlamalı ve aynı zamanda çevresel ve kültürel
çıkarlarını koruyarak sürdürülebilir turizm politikalarının geliştirilmesinde lider
Page 21
11
olmalıdır. Turizm Politikası ve Planlaması: dün, bugün, yarın ve politika sürecine
kapsamlı bir bakış sunuyor ve politikalar, yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde planlama
etkisi yanı sıra stratejik planlama fonksiyonuna nasıl bağlanılması gerektiğini
vurgulamaktadır.
Hall, C.M., Lew, A.A., 2009, “Understanding and Managing Tourism
Impacts an Integrated Approach”, adlı kitap yedi bölümden oluşmaktadır. Turizmin
etkileri zaman ve mekân üzerinde, ziyaretçinin ve ev sahibi topluma hem etkiler değişir
hem de sonuçları öngörülemeyen olabilir. Turizm giderek iklim ve çevresel değişimin
bir faktörü olarak her zamankinden kendini daha çok ortaya çıkarmaktadır. Kitapta
turizmin sosyo-kültürel, ekonomik, çevresel etkilerinin yanı sıra turizm planlaması
konusunda da bölümü yer almaktadır. Ayrıca gelecekte turizm konusuna da yer
verilmiştir.
Kalaycı, Ş., 2010 , “SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri”,
adlı kitap; SPSS paket programı kullanılarak, temel ve çok değişkenli istatistik
tekniklerini uygulamalı olarak hazırlanmıştır. Uygulamaların sonucunda elde edilen
verilerin nasıl yorumlanacağına da yer verilmiştir. Kitap on dokuz bölümden
oluşmaktadır. Birinci bölümde; verilerin düzenlenmesi ve gösterimi; ikinci bölümde;
tanımlayıcı istatistikler; üçüncü bölümde; hipotez testi; dördüncü bölümde; parametrik
hipotez testleri; beşinci bölümde; parametrik olmayan(non-parametric)hipotez testleri;
altıncı bölümde; korelasyon analizi; yedinci bölümde; varyans analizi (anaova-manova);
sekizinci bölümde; kovaryans analizi (ancova); dokuzuncu bölümde; basit doğrusal
regresyon; onuncu bölümde; çok değişkenli istatistik tekniklerinin varsayımları; on
birinci bölümde; kanonik korelasyon analizi; on ikinci bölümde; çoklu doğrusal
regresyon modeli; on üçüncü bölümde; lojistik regresyon analizi; on dördüncü bölümde;
probit regresyon modeli; on beşinci bölümde; faktör analizi; on altıncı bölümde; ayırma
(discriminant) analizi; on yedinci bölümde; kümeleme analizi; on sekizinci bölümde;
çok boyutlu ölçekleme; on dokuzuncu bölümde; güvenilirlik analizi anlatılmıştır.
Yıldırım, A., Şimşek, H., 2011, “Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma
Yöntemleri”, adlı kitap; nitel araştırmayı kavramsal ve kuramsal açıdan anlatmış, nitel
araştırmanın ne olduğu sorusuna cevap verilmeye çalışılmıştır. Bu çerçevede çeşitli nitel
araştırma yöntemlerini ve süreçlerini birbirleriyle ilişkilendirerek anlatılmıştır. Kitap on
Page 22
12
beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; bilimsel araştırma yöntemlerinde temel
dönüşümler; ikinci bölümde; nitel araştırmanın bilimsel araştırma geleneği içindeki
yeri; üçüncü bölüm; nitel araştırma desenleri; dördüncü bölüm; nitel araştırma süreci;
beşinci bölüm; nitel araştırmada örneklem; altıncı bölüm; görüşme; yedinci bölüm;
odak grup görüşmesi; sekizinci bölüm; gözlem; dokuzuncu bölüm; doküman
incelemesi; onuncu bölüm; mecaz yoluyla nitel veri toplama; on birinci bölüm; nitel
veri analizi; on ikinci bölüm; nitel araştırmada geçerlik ve güvenirlik; on üçüncü bölüm;
durum (örnek olay) çalışması; on dördüncü bölüm; eylem araştırması ve on beşinci
bölümde de; nitel araştırma sonuçlarının bilime ve uygulamaya katkısı konularına yer
verilmiştir.
Baş, T., Akturan, U., 2008, “Nitel Araştırma Yöntemleri”, adlı kitap; nitel
araştırma yöntemlerindeki bilgi eksikliğinin ve verilerin analizi sırasında ortaya
çıkabilecek olan güçlüklerin giderilmesi amacı ile hazırlanmıştır. Bu amaç
doğrultusunda kitap on bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırma süreci;
ikinci bölümde; söylem analizi; üçüncü bölümde; etnografya; dördüncü bölümde; alt
teori; beşinci bölümde; fenomenoloji; altıncı bölümde; gözlem; yedinci bölümde; odak
grubu çalışması; sekizinci bölümde; derinlemesine görüşme; dokuzuncu bölümde;
doküman incelemesi ve onuncu bölümde ise; NVIVO programının kullanımına yer
verilmiştir.
Bilgin, N., 2014, “Sosyal Bilimlerde İçerik Analizi Teknikler ve Örnek
Çalışmalar”, adlı kitap, içerik analizi çalışmalarına bilimsel katkı yapmak amacıyla
değil, pratik bir ihtiyacı karşılamak üzere hazırlanmıştır. Kitap on iki bölümden
oluşmaktadır. İlk iki bölümde içerik analizinin metodolojisi ve kategorilendirme
örneklerine yer verilmiş, diğer bölümlerinde ise içerik analizinin uygulama örnekleri yer
almıştır.
Mazanec, J.A., Ring, A., Stangl B., Teichmann, K., 2010, Usage Patterns of
Advanced Analytical Methods in Tourism Research 1988-2008: A Six Journal
Survey”, adlı makalede; belirlenen kriterler doğrultusunda altı dergide yayınlanmış
olan turizm makalelerinde kullanılan metodların içerik analizi yöntemiyle incelenmesi
yapılmıştır. Analiz kapsamında toplamda 2096 makale incelenmiştir. Analiz olarak
makalelerde çoğunlukla regresyon ve faktör analizinin yapıldığı belirlenmiştir.
Page 23
13
Tuysuz S., Yavan, N., 2012, “Bölgesel Coğrafya Yaklaşımı ve Türk
Coğrafyasındaki Etkileri Üzerine Kritik Bir Değerlendirme”, adlı makalede;
Türkiye’de periyodik bir şekilde yayın hayatına devam eden ve farklı yerlerden
coğrafyacıların yayınlarının bulunduğu Coğrafi Bilimler Dergisi (CBD), Doğu Coğrafya
Dergisi (DCD), Ege Coğrafya Dergisi (ECD), İstanbul Üniversitesi Coğrafya Dergisi
(İÜCD), Marmara Coğrafya Dergisi (MCD) ve Türk Coğrafya Dergisi (TCD) ile
doktora tezleri çalışmanın evreni olarak seçilmiş. Çalışma 2008 ile 2010 yılları arasında
yapılan çalışmalarla sınırlandırılmıştır. Bu yıllar arasında coğrafya dergisinde
yayınlanan toplamda 154 beşeri coğrafya makalesi incelenmiş ve bölgesel yaklaşımın
bu makalelerdeki etkisi tespit edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca 2008-2010 yılları arasında
tamamlanmış olan doktora tezlerinden 2012 yılı Temmuz ayı itibariyle YÖK Ulusal Tez
Merkezi’nde erişime açık olan 26 beşeri coğrafya doktora tezi de çalışma dâhilinde
incelenmiştir. Dolayısıyla beşeri coğrafya ile ilişkili toplamda 177 adet bilimsel
araştırma incelenmiştir. Bu incelemelerde aranan şey, dünyada 1950’li yıllarda etkisini
kaybetmiş olan bölgesel yaklaşımın etkisinin günümüzde yapılan bilimsel coğrafi
çalışmalarda olup olmadığını tespit etmektir.
Bekaroğlu, E., Yavan, N., 2013, “Modern Türk Coğrafyasının Tarihsel
Gelişiminde Batılı Coğrafya Okullarının Etkisi: Ampirik Bir Analiz”, adlı makale;
Türk coğrafyasının tarihsel gelişiminde etkisi altında kaldığı Batılı coğrafya okullarını
belirlemek amacıyla hazırlanmıştır. Türk coğrafyasının 1943 yılından 2010 yılına kadar
geçen sürede yaptığı akademik yayınlar incelenmiştir. Çalışmada dergilerde yayınlanan
makalelerin kaynakçadaki eserlerin ait oldukları dillere göre sınıflandırılması yapılmış
ve Türk coğrafyasının bu zaman dilimi içerinde hangi Batılı coğrafya okullarının etkisi
altında kaldığı araştırılmıştır.
Özgür, M.E., Yavan, 2013, “Türk Coğrafyacılarının İç Hesaplaşması:
Neden Başaramadık? Nasıl Başarabiliriz?”, adlı makalede; Dünyada coğrafya
disiplini son 50 yıl içinde önemli gelişmeler ve paradigma değişiklikleri yaşamış
olmasına rağmen, bunlar Türkiye’ye aynı düzeyde yansımamış ve Türk coğrafyası
başarısız olduğu, bu bağlamda bu makale, söz konusu sorunsalı yüksek sesle
düşünmeye aracılık edecek iki soruya cevap aramaktadır: (1) Neden başaramadık? (2)
Nasıl başarabiliriz? İlk soruya cevap vermek için Türk coğrafyasının 100 yıllık geçmişi
Page 24
14
tarihsel ve eleştirel bir perspektifle yeniden ele alınarak disiplinin yeterince başarılı
olamamasının nedenleri tartışılmıştır. Türk Coğrafyası dört bölüme ayrılmış ve
incelenmiştir. Sonuç bölümü yerine önerilere yer verilmiş ve neden başaramadık, nasıl
başarabiliriz sorularına cevaplar verilmiştir.
Sarı, Ş., 2011, “Türkiye’de Kimya Eğitimi Alanında 2000-2010 Yılları
Arasında Yazılmış Yüksek Lisans Tezlerinin İçerik Analizi”, adlı yüksek lisans
tezinde; kimya eğitimi alanında 2000-2010 yılları arasında hazırlanmış olan yüksek
lisans tezlerinin içerik analizini kapsamaktadır. Toplamda 75 yüksek lisans tezinin
içerik analizi belirlenmiş olan 38 kritere göre yapılmıştır.
Kaya, H., 2013, “Neden Coğrafya? Neden Coğrafya Eğitimi?”, adlı yüksek
lisans tezinde; coğrafya eğiminde yayınlanmış olan ders kitabı, makale ve coğrafya
bildirilerinden yararlanılmıştır. Bu verilerin içerik analizi yöntemiyle incelenmiş ve
verilerin karşılaştırılması yapılmıştır.
Yenilmez, K., 2014, “Matematik Dersi Öğretim Programı İle İlgili Tezlerin
İncelenmesi (2004-2013)”, adlı makale çalışmalarında matematik dersi öğretim
programı alanında yayınlanmış olan 2004-2013 yılları arasındaki tezlerin içerik
analizini yapmışlardır.
Han, G., Ng, P., Guo, Y., 2015, “The State of Tourism Geography
Education İn Taiwan: A Content Analysis”, adlı makalede; Tayvan turizm coğrafyası
eğitim durumunu ortaya koymak amaçlanmıştır. Tayvan turizm coğrafyası öğretimi
kapsamında kurumlar, fakülteler, öğrenciler, öğretim yöntemleri, öğretim içeriği
değerlendirilmiştir. Turizm coğrafyası müfredatında coğrafya bölümlerinden ziyade
coğrafya enstitüsü kapsamında doktora derecesinde ormancılık, biyoloji ve jeoloji
bölümlerine gidilerek turizm ve rekreasyon konusunda çalışmalar yapıldığı sonucuna
ulaşılmıştır. Turizm coğrafyası eğitimi lisans programında, yüksek lisans ve doktora
programından farklı olduğu; yüksek lisans ve doktora programında turizm coğrafyası
eğitimi daha popüler olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Page 25
15
BİRİNCİ BÖLÜM
KAVRAMSAL ÇERÇEVE
1.1.COĞRAFYA
Türk Dil Kurumu (2016) sözlüğüne göre coğrafya; “bir yeryüzü parçasını, bir
bölgeyi, bir ülkeyi belirleyen, niteleyen, fiziksel, ekonomik, beşerî, siyasal
gerçekliklerin tümü” olarak tanımlanmaktadır.
Birçok ünlü coğrafyacı, coğrafya disiplinini tanımlamak için çalıştılar. Coğrafya
da dinamik ve her şeyi kapsayan bir bilim olduğu için tanımlar da çağlar boyunca
değişmiştir:
Coğrafya, bölge ve mekân kavramları üzerinden diğer bilimlerin
bulgularını sentezleyen sinoptik bir bilimdir (Kant, 1780).
Coğrafya, özel ile geneli bağlamak için; ölçüm, haritalama ve bölgesel
vurgu aracılığıyla sentezleyen bir bilimdir (Humboldt, 1845).
Coğrafya, insan davranışlarının çevrede nasıl göründüğünü denetler
(Semple, 1911).
Coğrafya, dünya yüzeyinde belirli özelliklere sahip yasaların mekânsal
dağılımını düzenleyen bir bilimdir (Schaefer, 1953).
Coğrafya temelde dünya yüzeyinde bölgesel ya da kronolojik bir bilimdir
(Dickinson, 1969).
Coğrafya, bir yerde meydana gelen değişimleri inceleyen bilimdir
(Jensen, 1980).
Günümüz modern dünyasında ise coğrafya; “dünyadaki yer ve mekâna karşı ilgi
duyan ve bunları çalışan insanların yaptıkları iş günümüz modern coğrafyasının
konusunu oluşturmaktadır (Hardwick ve Holdgrieve, 1996). Geçmişte insanlar ya da
coğrafyacılar sadece tasvir işi ile uğraşıyorlardı ki eski Yunandaki coğrafya adının yerin
tasviri anlamına geldiğini biliyoruz. Fakat günümüz coğrafyası artık analitik (çözümsel)
ve kestirmecidir (tahminci). Günümüz coğrafyacıları, olaylar arasındaki ilişkileri analiz
etmek ve sonuçlarını kestirmek istemektedir (Taş, 2007).
Page 26
16
Coğrafya, temelde bir yeryüzü ilmi olmakla birlikte, tanımda geçen yer kavramı
ve yeryüzü terimini, bu ilmin anlamını doğru kavramı olmak bakımından, öncelikle çok
iyi anlamak gerekir. Gerçi yer kavramı; yeryüzü, yeryuvarı, dünya, mevki, konum, sit,
stuasyon, lokasyon gibi anlamlara da gelir. Ancak, burada söz konusu edilen yeryüzü
terimi, sadece yerkabuğu anlamına gelmez. Bununla esas ifade edilmek istenen anlam,
coğrafî yeryüzüdür. Hatta iç içe geçmiş bir doğal küreler sistemi olup, aynı zamanda da,
insanın, yani toplumun; araştırma, tanıma, tanıtma, yorumlama ilgi odağıdır. İnsan;
ekonomik, siyasal ve sosyal bütün etkinliklerini, iç içe geçmiş bu küreler sisteminde,
farklı boyutlarda sınırları olan dördüncü bir kürede sürdürmekte olup; buna; makro
düzeyde coğrafî çevre, biyoloji ilminde biyosfer ve coğrafya ilmindeyse, coğrafî
yeryüzü denir. Söz konusu dördüncü kürenin var sayılmış sınırları; insanın taşküre,
suküre ve havaküredeki etkinlik alanlarıdır. (Doğanay, 2010).
Özçağlar (2011)’a göre coğrafya; insanla doğal ortam arasındaki karşılıklı
etkileşimleri, bu etkileşimler sonucunda gelişen faaliyetlerle durumları dağılış, ilişki
kurma, karşılaştırma, nedensellik ilkelerine bağlı kalarak ve çeşitli araştırma yöntemleri
uygulayarak araştırıp inceleyen, elde ettiği sonuçları bir sentez halinde ortaya koyan,
kendi içerisinde çok sayıda bilim dalından oluşan bir bilimler topluluğudur.
Coğrafyanın kendi içerinde oluşturduğu alt bilim dallarının bazılarına
baktığımızda; jeomorfoloji, klimatoloji, biyocoğrafya, hidrografya, paleocoğrafya,
nüfus, yerleşme, tarım, sanayi, turizm, ulaşım, ticaret, siyasi coğrafya gibi alt dallara
ayrılmakta ve bu da coğrafya bilimini multidisipliner bir bilim olmasını sağlamaktadır.
Doğanay (2010)’a de göre coğrafya multidisipliner bir ilimdir (Tablo 2). O
nedenle de, bazı araştırma konuları ya da anabilim dalı bilim alanları, fen bilimleri;
bazıları da, sosyal bilimler ile yakından ilintilidir. Örneğin; kartoğrafya ve matematik
coğrafya; matematik, jeofizik ve jeodezi bilimlerinin, bilimsel ilke ve kurallarından
yararlanarak, eğitim ve öğretim konularını daha kolay açıklamaktadırlar: Dünya’nın
şekli, boyutları, Güneş gök adasındaki yeri, hareketleri; harita projeksiyonları,
haritaların hazırlanması ve onlardan yararlanılma esasları gibi. Bunlar; hatta
jeomorfoloji, klimatoloji ve hidrografya; konuları yönünden, fen bilimleri kategorisi
içinde düşünülebilirler. Oysa bir bütün olarak; beşerî ve iktisadî coğrafya anabilim dalı
Page 27
17
bilim alanları, iktisat, sosyoloji, tarih, yerine göre felsefe, hukuk, arkeoloji, sanat tarihi
gibi bilimlerle de, az-çok ilgi kurarak kendi bilimsel konularını açıklarlar (Tablo 2).
Tablo 2: Coğrafyanın Fen ve Sosyal Bilimlerle Olan İlişkisi (Doğanay, 2010)
FEN BİLİMLERİ SOSYAL BİLİMLER
Matematik Ekonomi
Fizik Hukuk
Kimya Sosyoloji
Botanik COĞRAFYA Psikoloji
Zooloji Tarih
Jeoloji Felsefe
Jeodezi Arkeoloji
Jeofizik Prehistorya
Pedoloji Teoloji
Coğrafyanın fen ve sosyal bilimlerle olan ilişkisi, coğrafya biliminin çok yönlü
olmasına neden olmuştur. Bundan dolayı farklı yöntem ve teknikler (fen ve sosyal
bilimlerin kullandığı yöntemlerden yararlanan) kullanması ya da bu teknikleri kendi
bilimi içerisinde harmanlayıp uygulamasını sağlamıştır (Şekil 1).
Erinç (1977)’e göre coğrafya; yeryüzündeki mekânların özelliklerini ortaya
koyan ve gerek bu özelliklerin, gerek muhtelif mekânlar arasındaki benzerlik ve
ayrılıkların sebeplerini ve bunlara hükmeden kanunları araştıran ve açıklayan bir
ilimdir. Tümertekin (1994) ise coğrafyayı; bir beşeri bilim olan coğrafya, insanın
yaşadığı, çalıştığı, bir araya geldiği ve başta kendi yaşama ortamı olmak üzere
değiştirmekte olduğu yeryüzünü inceler” şeklinde tanımlamaktadır (Özgen, 2010).
İnsan ve mekân ilişkilerini çeşitli boyutlarda ele alan, sentez yapan, ilişkiler
kuran coğrafya, birçok bilim dalına göre avantajlı bir konuma sahiptir (Özçağlar, 2003).
Coğrafya doğa ve toplumla ilgili olayların mekân üzerinde meydana getirdiği etkileri
ele alan bir bilim dalı olarak çok geniş bir alana sahiptir.
Emekli (2006)’ye göre coğrafya; en basit tanımıyla insan ve mekân ilişkilerini
inceleyen bir bilim dalıdır. Diğer bir ifadeyle coğrafya yeryüzünü insanın yaşam alanı
olarak araştırmaktadır. Aynı şekilde “coğrafya birbirinden farklı doğal, beşeri,
ekonomik, tarihi ve sosyal ortam ve olgulardan kaynaklanan karmaşık sorunları, kendi
Page 28
18
ilke ve yöntemlerine uygun olarak araştırıp, özellikle insan ve onun yaşama alanı olan
doğal ortamı esas alarak çözümler sunmaya çalışır”.
Her bilim çalışmalarını yaparken kendine özgü metot ve ilkelere göre hareket
eder. Coğrafya bilimi de doğal ortamı ve insan ilişkilerini incelerken dağılış, ilişki
kurma, karşılaştırma ve nedensellik ilkelerine bağlı kalarak coğrafi bilimleri
oluşturmuştur (Şekil 1).
Şekil 1: Coğrafya Biliminin İlkeleri (Özçağlar, 2011)
Şekil 1’de görüldüğü gibi coğrafya biliminin ilkelerine baktığımızda; fiziki
coğrafya, beşeri coğrafya ya da ekonomik coğrafya içinde uygulanabilen ilkeler
olduğunu görmekteyiz. Mekân ve insanla yakından ilgilenen coğrafya; bu mekânda
meydana gelen insan topluluklarının ya da canlıların dağılışını, bunlar arasındaki
ilişkileri inceleyerek, karşılaştırma yapması ve bunun sonucunda bir nedene bağlayarak
sonuçları sentez halinde açıklayan bir bilimler topluluğudur aslında.
İnsanla doğal ortam arasındaki karşılıklı etkileşimlere bağlı kalarak kendi
bünyesinde bir bütünlük gösteren coğrafyayı; fiziki coğrafya, beşeri coğrafya ve
ekonomik coğrafya olarak incelemek mümkündür. İnsanların müdahalesi olmadan,
doğal ortam içerisinde doğal olarak meydana gelen faaliyet ve durumları, doğal ortam-
insan etkileşimi kapsamında dağılış, ilişki kurma, karşılaştırma, nedensellik
prensiplerine bağlı kalarak ele alıp inceleyen ve sonuçlarını bir sentez halinde ortaya
koyan coğrafya anabilim dalına “doğal coğrafya” ya da “fiziki coğrafya” adı
verilmektedir. Coğrafi ortam içerisinde insan ile doğal ortam arasındaki karşılıklı
etkileşimlerden kaynaklanan insani faaliyetleri ve bunların karışımından ortaya çıkan
Nedensellik (Sebep-Sonuç) İlkesi
Karşılaştırma İlkesi
İlişki (Bağıntı) Kurma İlkesi
Dağılış İlkesi
Yatayda Dağılış Dikeyde Dağılış Zamanda Dağılış
Page 29
19
durumları dağılış, ilişki kurma, karşılaştırma ve nedensellik ilklerine bağlı kalarak çok
çeşitli yöntemler uygulamak suretiyle araştırıp inceleyen ve sonuçlarını bir sentez
halinde ortaya koyan coğrafya ana bilim dalına “beşeri coğrafya” adı verilmektedir.
İnsanların hayatlarını kazanmaları ve devamı için gerekli olan ekonomik faaliyetlerin
yeryüzündeki mekânsal dağılımını inceleyen ana bilim dalına “ekonomik coğrafya”
adı verilmektedir (Özçağlar, 2011). Bu ana bilim dalları da kendi içerisinde alt dallara
ayrılmaktadırlar.
Bilimsel kimliğine 19. yüzyılda kavuşan coğrafya, bilgi bütünlüğü sağlaması
nedeniyle öteden beri dikkat çekmekte, hatta coğrafyanın araştırma konuları başlı başına
bilim dalı olarak önem kazanmaktadır. Coğrafya terimi, ilk olarak Eskiçağda M.Ö 3.yy
başlarında kullanılmaya başlanmış ve ortaya çıktığı tarihten itibaren 19.yy sonlarına
kadar “yeryüzünün tasviri” şeklinde özetlenirken, genel olarak “yeryüzü ve yerin farklı
bölümlerini gündelik hayatta pratik olarak kullanılacak şekilde açıklamak, tasvir etmek”
şeklinde tanımlanmıştır. Bu dönem coğrafya biliminde, bilginin tasvir, tasnif ve
ezberleme dönemi olarak değerlendirilmiş, ancak daha sonraki dönemde coğrafya
biliminde, elde edilen bilginin genelleme ve karşılaştırmalara tabi tutulması dönemi
takip etmiştir. Tasvir ve ezberleme yöntemi 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyılın başlarından
itibaren değişen çağın ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmiş ve coğrafya eğitimi, yeni
metot ve arayışlar çerçevesinde harita yorumlama, çizim ve kroki yapma, arazi
çalışmaları düzenleme gibi yeniliklerle daha sorgulayıcı bir hale getirilmeye
çalışılmıştır (Kervankıran, 2013). Fiziki, beşeri ve ekonomik coğrafya da artık yeni
yöntem ve teknikler kullanılmaya başlanmış, coğrafyanın çok yönlü olmasından
yararlanılmıştır.
Doğanın yarattığı ancak insan tarafından özellikle son iki yüzyıldır hızla
değiştirilen dünya üzerinde coğrafi çalışmalar yoğunlaşmaktadır. Yaşanılan mekânın
fiziksel özelliklerini fiziki coğrafya, insanın mekânda oluşturduğu faaliyetleri, şekilleri
ise beşeri coğrafya incelemektedir. İnsan ile çevrenin karşılıklı olarak birbirini ne
şekilde etkilediği coğrafyanın ve coğrafyacının temel çıkış noktasıdır. İnsanın mekânı
kullanma ve düzenlemesinde ekonomik, toplumsal ve siyasal faaliyetlerin etkili olduğu
bu nedenle beşeri coğrafyanın oldukça dinamik ve güncel bir çalışma konusu olduğu
bilinmektedir. Önceki yüzyıllarda yerbilimi (fiziki coğrafya) ile gelişen coğrafya
Page 30
20
günümüzde kültür-çevre ya da insan-çevre konuları ile dikkat çekmektedir (Emekli,
2007).
Pattison (1964)’a göre coğrafyacıların kullandıkları birbiri ile rekabet halindeki
tekil tanımlara alternatif olabilecek dört gelenek ayırt edilebilir. Bu dört geleneğin
ortaya koyacağı çoğulcu yaklaşım, coğrafyacıların tam olarak ne yaptıklarını ifade
etmenin yanında, profesyonel coğrafyacılar, coğrafya öğretmenleri ve aynı zamanda
coğrafyacı olmayanlar arasında coğrafyanın ne olduğu konusunda ortak bir zemin
hazırlayacaktır. Bu gelenekler ise; mekânsal gelenek, saha çalışmaları (bölgesel)
geleneği, insan-çevre geleneği ve yer bilimi geleneğidir (Arı, 2003).
Bununla birlikte olaylara farklı ve çok boyutlu bakabilen coğrafyacılar zaman
zaman araştırma konularının seçiminde ve konunun sınırlarını çizmekte bir takım
zorluklarla karşılaşmaktadırlar (Tunçel, 2001). Yöntem olarak diğer bilim dallarından
farklılıklar gösteren, alan araştırmaları, gözlem, görüşme, anket uygulamaları
sonucunda elde edilen verilerin harita, resim, diyagram ve grafiklerle neden-sonuç
ilişkisi içinde çok boyutlu olarak sunabilen coğrafyaya ilgi giderek artırmaktadır
(Emekli, 2006).
Coğrafyanın çok boyutlu olması, araştırma konularında ve coğrafyanın ilgi
alanların da zamanla değişimine neden olmuştur. Beşeri ve ekonomik coğrafyanın alt
bilim dallarından biri olan turizm coğrafyası, coğrafya bilimi içerisinde bir disiplin
olarak 20.yüzyıldan itibaren yer etmeye başlamıştır. Turizmin küreselleşmeye birlikte
gelişme göstermesi insanların sınırlarını aşmaya farklı bölgelere gitmelerini oraları
ziyaret etmelerini sağlamıştır. Yaşam tarzı, zevk ve alışkanlıklar hatta değer
yargılarında ve kültürel faaliyetlerde bile küreselleşme ile farklılıklar ve değişimler
meydana gelmiştir. Meydana gelen bu değişimler coğrafi çalışmaların turizme
yönlenmesini sağlamıştır. Bunun için turizm ve turizm coğrafyası kavramlarına daha
yakından bakmakta fayda vardır.
Page 31
21
1.2.TURİZM
Turizm olayının ortaya çıkışı, gelişimi ve etkileri düşünüldüğünde karmaşıklık
ve çok yönlülük hemen dikkati çekmektedir. “Turizm” sözcüğü İngilizcenin sözcük
dağarcığına ilk kez 1800’lerde girdi; ancak Latince kökeninin geçmişi çok daha eskilere
gitmektedir; 1830’larda Almancada da yaygın olarak kullanılmaya başlandı. En basit
anlamıyla “dinlenmek ve tatil geçirmek amacıyla yolculuğa çıkmaktır”. Ancak,
dinlenmek ve tatil geçirmek dışındaki amaçlarla yapılan seyahatlerin de turizmin
kapsamı içinde kalması daha karmaşık tanımlara da götürmüştür (Özgüç, 2011).
Turizm tanımını ilk olarak Freuler (1905) tarafından yapılmıştır. Bu tanımda;
“ticaret, endüstri ve küçük sanatların gelişmesi ve ulaştırmanın mükemmelleşmesi
üzerine, özellikle hakların ve toplumsal sınıfların daha çok kaynaşmasının sonucu
olarak artan dinlenme, hava değişikliği ihtiyacı ve çevre güzelliğine uyanan eğilim,
doğadan zevk almaya dayanan yakın zamanların bir olayıdır” şeklindedir (Demir,
2011).
Çok çeşitli tanımları yapılan turizmin modern anlamda başlangıcı II. Dünya
Savaşı sonrasına rastlamaktadır. Bu tarihten itibaren turizm, konaklama tesisleri, ulaşım
araçları ve yolları, plajları, eğlence ve spor yerleri ve tüm alt yapısı ile büyük bir sektör
haline gelmiştir (Evliyaoğlu,1994).
Turizmin tanımlanmasında, 1963 yılında Roma’da yapılan Uluslararası Turizm
ve Seyahat Konferansı önemli bir yol gösterici olmuştur. Nitekim aşağıdaki turizm
tanımı geniş kapsamıyla tüm sorulara ışık tutmaktadır:
İnsanların sürekli konutlarının bulunduğu yer dışında devamlı
yerleşmemek,
Para kazanma, politik ve askeri amaç izlememek,
Serbest bir ortam içinde iş, merak, din, sağlık, spor, dinlenme,
eğlenme, kültür, deneyim kazanma ya da dost, akraba ziyareti, kongre,
seminerlere katılmak gibi nedenlerle kişisel veya toplu olarak yapılan bir gezi,
Gittikleri yerde 24 saati aşan konaklama ve en az bir gece
gecelemelerinden ortaya çıkan tüketim olayı, bütünleşmiş bir hizmet ve kültür
endüstrisidir (Soykan, 2004).
Page 32
22
Dünya Turizm Örgütü (WTO)’nün 1991 yılında yayınladığı turizm tanımı ise;
kendi olağan çevresinin dışında bir yere, belirlenmiş bir süreden daha az kalmak üzere
giden ve ana amacı ziyaret ettiği yere para kazanılan bir faaliyetin denenmesi dışında
seyahat etmek olan kişinin faaliyetlerine turizm denir.
1980 yılında AIEST (Uluslararası Bilimsel Turizm Uzmanlar Birliği) tarafından
ise turizm; insanların devamlı ikamet ettikleri, çalıştıkları ve rutin ihtiyaçlarını
karşıladıkları yerlerin dışına seyahatleri ve buralardaki turizm işletmelerinin ürettiği mal
ve hizmetleri talep ederek geçici süreli konaklamalardan doğan olaylar ve ilişkiler
bütünü” olarak tanımlanmıştır (Kurt, 2009).
Olalı ve Timur (1986)’a göre; özünde insan olan turizm, sürekli ikameti dışında
sürekli olarak yerleşmemek, para kazanacak veya politik ya da askeri bir amaç
izlememek üzere, serbest bir ortam içinde, iş, merak, din, sağlık, spor, dinlenme,
eğlence, kültür, deneyim kazanma, snobik amaçlarla veya dost ve akraba ziyareti,
kongre ve seminerlere katılmak gibi sebeplerle kişisel veya toplu olarak yaptıkları
seyahatlerden, gittikleri yerlerde yirmi dört saati aşan veya o yerin konaklama tesisinde
en az bir geceleme süreyle konaklamalarından ortaya çıkan iş ve ilişkileri kapsayan bir
tüketim ve sosyal olayı ile hizmet ve kültür endüstrisidir (Kulnazarova, 2010).
Edgell ve Swanson (2013)’a göre turizm; ticaret dengesi açısından muhasebe
olarak seyahat, ulaşım ve kararlı bir iş, hizmet verme ve turizm üretme ekonomisi
olarak tanımlamaktadırlar.
İnsanın bulunduğu mekândan başka yerlere gidip görmek istemesi; o bölgenin
çekiciliği, cazibesi, ulaşım imkânlarının yeterliliği gibi unsurların göz önünde
bulundurmasıdır. Bu çekiciliklerin bulunması turizmde arz ve talebi meydana
getirmiştir. Turizm olayının meydana gelebilmesi için;
Seyahatin devamlı oturulan, çalışılan ve günlük ihtiyaçların
sağlandığı yerler dışında yapılması,
Konaklama sırasında genellikle turizm işletmelerinin ürettiği mal
ve hizmetlerin talep edilmesi,
Gidilen yerdeki konaklamanın geçici olması gerekir (Özgüç,
2011).
Page 33
23
Turizmde çekicilik önemli bir faktördür ve bu faktöre bağlı olarak da çeşitli
turizm türleri ve etkinlikleri ortaya çıkmaktadır. Bu turizm şekillerinin bazıları ise
şunlardır (Şekil 2):
Şekil 2: Turizm Çeşitleri (Kozak vd., 2006)
Doğanay ve Zaman’a (2013) göre turizm çeşitleri ise; kültürel turizm, spor
turizmi, inanç turizmi, kongre turizmi, kış turizmi, eko-turizm, özel ilgi turizmi, eğlence
turizmi, sağlık turizmi, gastro-turizmi, yat turizmi, kırsal turizm, şehir turizmi, yayla
turizmi, dağ turizmi, doğa-macera turizmi, etkinlik turizmi, sınır turizmi, agro-turizmi
(tarım turizmi), çiftlik turizmi, etnik turizm, arktik-antartik (kutup) turizmi, uzay
turizmi, afet turizmi, kamp-karavan turizmi, gençlik turizmi şeklinde
sınıflandırmışlardır.
Turizme katılan kişi sayısı arttıkça meydana gelen etkileri de çeşitlilik
göstermektedir. Turizm sektörünün giderek büyümesi ve yeni kollara ayrılmasıyla
turizmle ilgilenen bilimlerin de çeşitlilik göstermesi kaçınılmazdır. Her bilim dalı kendi
Ziyaret Edilen Yere Göre
• İç turizm
•Dış Turizm
Katılanların Yaşlarına Göre
•Gençlik Turizmi
•Orta Yaş Turizmi
•Üçüncü Yaş Turizmi
Katılanlatın Sosyo-Ekonomik Durumlarına Göre
•Sosyal Turizm
•Lüks Turizm
Katılanların Amaçlarına Göre
•Deniz Turizmi
•Kongre Turizmi
•Termal Turizm
•Yat Turizmi
Katılanların Kişi Sayısına Göre
•Bireysel Turizm
•Kitle Turizmi
•Grup Turizmi Turizm Çeşitleri
Page 34
24
prensiplerine ve yöntemlerine göre farklı bir bakış açısı sunmakta ve turizmi ona göre
incelemektedir. Ekonomistlere göre turizmin önceliği parasal değeri olurken,
sosyologlara göre toplumsal etkisi daha ön planda tutulmakta, çevrecilere göre çevresel
dağılışı ve etkisi öne çıkarılmakta, coğrafyacılar ise turizmin, mekân ve insan ilişkisi
açısından önemine vurgu yapmaktadırlar (Kervankıran, 2013).
Turizm, kendine özgü tarihi ve dili olan çok sayıda insanın katıldığı bir kitle
hareketi niteliği taşımaktadır. Turizm birçok ülke, bölge, kent, yöre ve yerlerin
gelişmesine yol açmış, ayrıca başta ekonomik olmak üzere, sosyo-kültürel ve siyasi
değişimlere de neden olmuştur. Bu değişimler arasındaki öncelikli faktör, ekonomik
etkilerin her geçen gün daha da önem kazanmaya başlaması olmuştur. Tabii ki turizm
olgusunun bu yönü, seyahat edilen yerlerdeki yönetimler tarafından da hızla anlaşılmış
ve küresel ekonomide önemli bir gelir potansiyeli bulunan turizm sektöründen daha
fazla pay alabilmek için yoğun çabalar harcanmaya başlanmıştır. Bu açıdan
destinasyonların kendilerini geliştirebilmeleri ve rakiplerinden farklılıklarını ortaya
koyabilmeleri gerekmektedir (İlban ve Kaşlı, 2009).
Coğrafyanın bir alt disiplini olan turizm coğrafyası ise; turizmin mekânda
yayılışını, mekâna etkilerini ve turist alanının tespiti ve sınıflandırılması, arazinin
kapasitesinin belirlenmesi ile ilgilenmektedir.
1.3. TURİZM COĞRAFYASI
Turizm olayı insanın mekân içinde hareketi ve bir yönden de mekân ile karşılıklı
ilişkisini içermektedir. Seyahat etme insanların diğer hayati fonksiyonlarının yanında
yer almaya başlamıştır. Coğrafyacılar da bu gelişmeye paralel olarak turizm konusuna
eğilmişlerdir. Turizm olayının coğrafyacılar tarafından gittikçe artan bir ilgiyle ele
alınmaya başlaması, 20. yüzyıl başlarına kadar geriye gitmektedir. Bu konuya ilgi
gösteren birçok bilim adamının çalışmaları ile bir “turizm coğrafyası” disiplini meydana
gelmiştir (Toskay, 1989). Turizm ve coğrafya pek çok ortak zeminde buluşmaktadır.
Bugün gerek turizm, gerekse coğrafya bilimi için “Turizm Coğrafyası” vazgeçilmez bir
disiplin olmuştur.
Turizm coğrafyası, turizmde talep ve bunun ortaya koyduğu mekânsal kalıp
(turizme katılma talebinin nerede, nasıl ve niçin ortaya çıktığı), turizmde arz ve bunun
Page 35
25
mekânsal özellikleri (çekicilikler, ulaşım ve konaklama kolaylıklarının nerede olduğu),
turizm kaynaklarının değerlendirilmesi ile ortaya çıkan turizm alanları (turizm
olgusunun nerede yer aldığı), turist hareketleri ve turist akışının yönü (destinasyonu-
turistlerin nereye yöneldikleri), turizmin etkilerinin neler olduğu (etkilerin nerede ve
nasıl meydana geldiği), turizm mekânlarına ilişkin modeller (çeşitli mekânsal
büyüklüklerdeki kıyı, dağ gibi alanların yararlanma ve daha iyi kullanmayla ilgili
teorilerin neler olduğu) konuları ile kendi metodolojisi içerisinde ilgilenmektedir
(Özgüç, 2011). Dolayısı ile turizmin asıl ürünlerini oluşturan doğal ve kültürel
çekiciliklerin oluşumu, yaşı, gelişimi ve dağılımı, doğal ve kültürel çekiciliklere bağlı
gelişen turizm bölgelerinde oluşan ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel etki, turizm
yatırımlarının artışı, alt yapı ve üst yapının değişimi, arazi kullanımı, turizme bağlı
farklı hizmet sektörlerinin gelişimi coğrafyanın ilgi alanı içine girmektedir
(Kervankıran, 2013). Başka bir anlatımla turizm coğrafyası insanların gittikleri turistik
yerlerin coğrafi konumu, yüzey şekilleri, iklimi, bitki örtüsü, termal kaynakları, tarihi ve
kültürel varlıkları ile ilgilenmektedir.
Coğrafya doğa ve toplumla ilgili olayların mekân üzerinde meydana getirdiği
etkileri ele alan bir bilim dalı olarak çok geniş bir alana sahiptir. Turizm olayı insanın
mekân içinde hareketi ve bir yönden de mekân ile karşılıklı ilişkisini içermektedir. Bu
geniş yelpazede yer alan turizm coğrafyası, coğrafya içerisinde önemli bir konuma
sahiptir. Cales’e göre turizm “coğrafi olguların temelinde olmasına rağmen beşeri
coğrafyanın içerisinde tanımlanmıştır” (Williams, 2009).
Williams (1998)’a göre, turizm insanların bir yerden başka bir yere taşınması
(seyahat), ürünler ve hizmetler üzerine zaman ve mekân içinde odaklanmış olması
bakımından coğrafi bir olgudur ve coğrafi bakış açısıyla pek çok yönden araştırılabilir
(Soykan, 2004);
1. Turizm herhangi bir coğrafi ölçekte (küresel-uluslararası-ulusal-
bölgesel-yerel) etkinliklere sahiptir ve bir ölçekten diğerine değişen farklılıkların
ve etkileşimlerin incelenmesi, mekânsal (coğrafi) bakış açısı gerektirir.
2. Turist olgusunun mekânsal kalıbını (turist gönderen, turist kabul
eden alanlar ve ulaşım bağlantıları) analiz etmek için coğrafi yaklaşım gerekir.
Page 36
26
3. Turizmin etkileri zaman ve mekâna dağılmış olarak coğrafyanın
ilgi alanı içerisinde kalır.
4. Coğrafya ile planlama arasındaki sıkı bağlar (insan, mekân ve
kaynak organizasyonunda ortak ilgi alanları), turizm planlamasında
coğrafyacıların görev almasını gerektirir.
5. Turizm gelişim sürecinin mekânsal modellemesi, coğrafya-turizm
ilişkisinin bir diğer boyutudur ve turizm dokusundaki değişim ve evrimin
açıklanmasında coğrafi yaklaşıma gereksinim duyulur.
Coğrafi çalışmalar içerisinde turizm çalışmalarına 20.yy bu yana dünya
genelinde önem verilmektedir. 19.yy başlayan turizm aktiviteleri ilerleyen süreçlerde
kitle turizmine dönüşmüştür. 20. ve 21.yy da ise turizm aktiviteleri tüm dünya genelinde
artmış evrimsel bir süreç haline gelmiştir (Williams, 2009). Turizm aktivitelerinin
artmasıyla birlikte insanların mekânda meydana getirdiği değişim ve bulundukları
konumlar coğrafyacılar tarafından incelenmiştir. Böylece turizm coğrafyasına olan ilgi
her geçen gün artmıştır.
Robinson (1976)’a göre turizm “uygulamalı coğrafya”nın bir alanıdır ve bunun
birçok nedeni vardır:
1. Modern coğrafya, tanımı ne şekilde yapılırsa yapılsın, özellikle
çeşitli olayların lokasyonu, mekânsal dağılımları ve başlıca ilişkileri üzerinde
durulur. Turizm de mekânsal koşullarda son derece ilişkilidir; mekânsal
farklılıklar olmasaydı, ünlü coğrafyacı Jean Gottmann’ın deyimiyle “dünya bir
beysbol topu gibi dümdüz bir yüzeye sahip olsaydı, coğrafya diye bir bilim dalı
olmayacaktı”; aynı nedenle turizm denilen olay da meydana gelmeyecekti.
2. Turizmin coğrafi görünüm (landscape) üzerinde büyük etkisi
vardır; üstelik bu etki iki uçta yer alacak şekilde iki yönlüdür.
3. Turizmin, geliştiği alanlardaki demografik yapı üzerinde de
büyük etkisi olmaktadır. Turizmin gelişmesi, çok sayıda insanın daha önce hiç
kullanılmayan, örneğin dağlık alanlar, soğuk bölgeler, çöl alanları vb. gibi
yerlere gitmesine yol açmıştır.
4. Turizm, gelir dağılımındaki mekânsal farklılıkları gidermede de
önemli rol oynayabilmektedir. Kırsal alanlarda nüfusun azalmasında, dolayısıyla
Page 37
27
bu alanlardaki ekonomik çöküntünün giderilmesinde turizmin büyük katkısı
olabilmektedir.
5. Turizm bir ticaret faaliyetidir ve bu yüzden de ekonomik
coğrafyanın konusudur. Turizm istihdam yaratır ve çoğaltıcı bir etkiye sahiptir.
6. Özellikle ekonomik coğrafyanın ilgi alanı içine giren bir diğer
özellik, uluslararası ticarette ve ülke ekonomilerinde bir dışalım-dışsatım unsuru
olarak turizmin rolüdür.
7. Turist kendi kültürel deneyimleri, fikirleri ve taleplerini de
birlikte getirir ve bunun yerel kültürler üzerinde sınırsız etkisi vardır. Birçok
yerde, turizm, yeniliklerin benimsenmesini kolaylaştırdığı gibi, toplumsal baskı
ve sınırlamaların azalmasına yol açabilir. Bunlarda beşeri coğrafyanın konuları
arasındadır (Robinson, 1976).
Soykan (2004)’a göre; coğrafi değişkenler, turizmin gelişebilmesi için geniş bir
çerçeve oluşturur. Turizm etkinlikleri, bir ülkenin doğal ve kültürel coğrafyasının sahip
olduğu fırsatlar ve kısıtlamalarla yakından ilişkilidir. Fiziksel coğrafya özellikleri, bir
bölgedeki turizm çekiciliklerinin çeşidini, kalitesini ve dağılımını belirlemekle kalmaz,
aynı zamanda o bölgeye ulaşılabilirliği ve bölge içi ulaşım olanaklarını da kontrolü
altında tutar. Sözgelimi coğrafi konum, bir yerde turizmin doğuşu ve gelişiminde çok
önemli bir faktördür. Yine iklim ile turizm arasında sıkı bir ilişki vardır. İklim, turizm
türlerinin alansal dağılışını etkilediği gibi, mevsimlik turizm göçünü yönlendirmekte,
turizm mevsimi ve kalış süresi üzerinde belirleyici rol oynamakta, kitle turizminin
başlıca yaratıcılarından biri olmaktadır. Yerel kültür özellikleri veya evrensel değerler
yine turizmin bir yerde doğuşu ve gelişiminde çok önemli diğer faktörlerdir.
Nelson (2013)’a göre; turizm coğrafyası, coğrafyanın bütün konularıyla
yakından ilgilidir. Turizm coğrafyasını, beşeri coğrafyadan ya da fiziki coğrafyadan ayrı
ayrı ele almak mümkün değildir (Şekil 3).
Page 38
28
Şekil 3: Turizm Coğrafyasının, Coğrafyanın Diğer Alt Bilim Dallarıyla İlişkisi (Nelson, 2013)
Turizm coğrafyasının önemi, onun mekânı incelerken bu mekânın turistik
faaliyetler için, uygun olup olmadığının tespitinde ortaya çıkar. Çünkü bir ülke ya da
bölgenin turistik açıdan yukarıda bahsedilen yönleriyle incelenmesi, sonuçta bölge ya
da ülkenin turistik potansiyelinin belirlenmesini sağlayacaktır. Böylece tespit edilen
potansiyel, turizmin gelişmesine yardımcı olabilecek durumda ise, turizmin
geliştirilmesiyle ilgili faaliyetler bu noktadan sonra başlayabilecektir (Zengin, 2006).
Boniface ve Cooper (1991)’a göre; coğrafyacıların turizm çalışmalarına
yönelmesinin nedeni; hem turist alan hem de turist üreten alanlara odaklanarak, bir
insan etkinliği olan turizmin mekânsal ifadesinin yanı sıra aralarındaki bağlantıyı
açıklamaktır.
Turizm çalışmalarına coğrafyanın ve coğrafyacıların katkısı büyüktür. Her ne
kadar turizm, çok boyutlu ve birçok disiplinle ilişkili olsa da; ekolojik, ekonomik ve
toplumsal etkileri dikkate alındığında, diğer bilimlere göre coğrafya ile daha fazla
ilişkili olduğu görülmektedir. Bununla birlikte, coğrafyacıların turizm çalışmalarında
daha fazla etkili olmaları gerekmektedir. Coğrafyacıların dünyada bu kadar hızlı bir
şekilde mekânsal değişikliğe sebep olan turizme, araştırma metotlarıyla, kendine has
prensipleriyle ve modern çağın gereksinimlerine uygun teknolojik altyapısı ile katkısı
bir hayli fazla olmalıdır. Dünyada birçok coğrafyacı araştırmacı turizm gelişimine katkı
sağlamış (Butler ve Pearce, 1995; Gunn, 1979; Williams, 1998; Robinson, 1976;
Page 39
29
Poynter, 1993; Hall, 2001; Crouch, 2001; Gössling ve Hall, 2006; Nelson, 2013; Lew,
2014; Hall ve Page, 2014 vd.), turizmin yukarıda bahsedilen etkileri ele alınmış ve
gerekli analizleri yapılmıştır. Coğrafya ile turizm arasındaki ilişkinin ortaya konması ve
turizm coğrafyasının önemi konusunda Türkiye’de de coğrafyacıların önemli katkıları
olmuştur (Köksal, 1994; Doğanay, 2001; Doğaner, 2001; Emekli, 2001; Somuncu,
2004; Soykan, 2004; Özgüç, 2007; Doğaner, 2013; Somuncu, 2014; Ceylan, 2015 vd.)
ve olmaya devam etmektedir (Kervankıran, 2013).
Mathieson ve Wall’un turizmin coğrafyayla bağlantısını kurarken ileri sürdükleri
belli başlı noktalar göz önüne alındığında, bazı coğrafyacıların uluslararası turizme
uygulamalı araştırmalar ve coğrafyacıların başka katkıları için gittikçe daha çok olanak
sunan bir ekonomik faaliyet olarak baktıkları da dikkati çekmektedir. Uluslararası
turizm alanında yapılacak bir araştırmanın potansiyel hedefinin gerçekten sınırsız
olduğu vurgulanarak, bu hedeflerin tek tek turistik kullanımların lokasyonlarının
planlanması ve incelenmesinden tutun da uluslararası turist akışının analizine kadar
değişik şekillerde olduğu belirtilmiştir. Bu yüzden de, coğrafyacı, turizm endüstrisinin
planlama ve geliştirilmesine farklı düzeylerde katkıda bulunan başka bilim dalları
mensupları arasına katılabilmektedir (Özgüç, 2011).
Günümüzde insanları bulunduğu yerden geçici bir süre için başka yere seyahat
etmeye yönelten etkenlerin başında coğrafi farklılıklar bulunmaktadır. Yaşanılan yerde
ihtiyaç duyulan gezip-görme, dinlenme-eğlenme, kendini yenileme gibi ihtiyaçların
turizm ile karşılanması coğrafi bölgelerin sahip olduğu turistik çekiciliklere göre
çeşitlenmektedir.
Coğrafya gibi temeli oldukça eskiye dayanan her toplum bireyine adını duyuran
bu bilimin turizme bakış açısı antropologdan, sosyologdan, ekonomistten kolaylıkla
ayırt edilmektedir. Bu nedenle bilimlerin araştırma konuları aynı olsa da ortaya çıkan
verilerin değerlendirilmesi ve yorumlanması farklılık yaratmaktadır. İnsan ve mekân
ilişkilerini farklı boyutlarda ele alan, sentez yapma, ilişkiler kurma özelliği olan
coğrafya, bu nedenle birçok bilim dalına göre önemli bir avantaj yakalamaktadır.
Günümüzde disiplinler arası ortak çalışmalar önem kazanmaktadır. Hatta beşeri
coğrafyanın alt inceleme dallarından olan turizm coğrafyası fiziki coğrafyanın da doğal
çekicilikler ve doğal çevre kullanımı bakımından ilgisini çekebilmektedir. Özellikle
Page 40
30
turizmin olumsuz etkileri nedeniyle doğallığını kaybetmiş yöreleri, tekrar eski
görünümüne kavuşturabilmek için fiziki coğrafya unsurlarını iyi tanımanın gereği daha
fazla hissedilmektedir (Emekli, 2002).
Turizmi en basit sistem halinde ele alacak olursak, üç mekânsal unsurdan
meydana gelir;
Turistlerin yaşadığı yerler (turist çıkaran bölgeler),
İnsanların gezmek üzere gittikleri yerler (turistlerin varış
bölgeleri),
Turist gönderen ve alan yerler arasında yapılan yolculuklar.
Turizm coğrafyası da her düzeydeki mekân ölçeğinde turizmin bu üç elemanıyla
ilgilidir: “Bir şehir içi turizm hareketinde başlayıp kıtalararası turizm hareketlerine
kadar her turizm olayı “bir mekân bilimi” olan coğrafyanın inceleme alanı içinde kalır.
Zaten turizm olayının kendisi, diğer ekonomik ve toplumsal faaliyetlerin hepsinden
daha çok mekânsal özelliklerle sıkı sıkıya ilişkilidir (Özgüç, 2011). Mekânda geçen
olaylar ve bu olayların insan tarafından gerçekleştirilmesi turizm coğrafyasının ilgi
alanına girmektedir.
Coğrafi kaynakların turizmin geliştirilmesine temel oluşturabileceği fonksiyonel
turizm bölgelerini belirleyen ve bunları analiz eden coğrafi araştırma turizm
çalışmalarına temel oluşturacaktır. Turizmin dinamik elemanı olan çıkış ve varış yerleri
arasındaki seyahatin hacmi hakkında tahminler yapmak coğrafi araştırmanın bir başka
önemli alanıdır. Turizm bölgelerinin, sayfiye yerlerinin ve çıkış-varış yerleri arasında
turist akışını sağlayan turizm koridorlarının analizi turizm planlaması açısından çok
önemlidir (Alaeddinoğlu, 2006).
Coğrafi bakış açısı turizmi inceleyen diğer bilim dallarında yapılan çalışmalara
önemli bir çerçeve sunmaktadır. Turizm coğrafyası ayrıca, turistleri seyahate çıkmaya
teşvik eden faktörler ile turizmin mekânsal gelişmesini etkilediği ölçüde turizm
faaliyetinin örgütlenme şeklini de göz önüne alır. Bu açılardan bakıldığında, turizm
coğrafyasının başlıca kısımlarının kabaca altı geniş konu alanı oluşturduğu görülecektir
(Mathieson ve Wall 1996):
Turizm olan talebin mekânsal özellikleri ve yarattıkları kalıplar,
Page 41
31
Arzın mekânsal özellikleri ve bunların ortaya çıkardığı kalıplar,
Turizm alan ve bölgelerinin coğrafyası,
Turistin hareketleri ve yarattığı akış kalıbı ( uluslararası ya da iç
turizm gibi),
Turizmin etkisi,
Turizm mekânına ilişkin modellerin incelenmesi.
Coğrafyacının uluslararası turizm çalışmalarına yönetim, mesleki ya da
akademik düzeylerde katkıda bulunabileceği anlaşılmaktadır. Turizm organizasyonları
ve seyahat şirketlerine coğrafyacının sunacak daha çok şeyi vardır. Başlıca görevi de
yeni turizm alanlarının ya da turistik gelişmelerin potansiyelini değerlendirmektir.
Coğrafyacı, ele alınan bir ülke ya da bölgenin çevre koşulları, nüfus özellikleri, kültürü
ve ekonomik gelişmişliği hakkındaki bilgisiyle, buna paralel olarak, bir bölgeyi turistik
gelişme için çekici kılan ya da kılmayan çeşitli faktörlerin sentezini yapabilme de
yeterliliğiyle bu tür sorunlara karşı iyi bir şekilde donanmış durumdadır ( Özgüç, 2011).
Coğrafyacının akademik düzeydeki görevi ise uluslararası turizm ve bununla
bağlantılı olguların coğrafyası konusunda öğrencileri eğitmektir. Bu konu da
uzmanlaşan bir coğrafyacıya uygun olabileceği ileri sürülen ders ya da programlar şu
şekilde sıralanabilir (Matley 1976);
Genel fiziki coğrafya-iklime özel bir dikkat harcanarak,
Genel ekonomik coğrafya-özellikle ulaşım ve bölgesel kalkınma
üzerinde durularak,
Kültürel coğrafya- ister şehirsel ister kırsal olsun, dünyadaki
kültürel coğrafi görünümler üzerinde yoğunlaşarak,
Dünya bölgelerinin coğrafyası,
Beşeri coğrafyada kantitatif yöntemler; turist akışları ve bölgesel
kalkınmanın analizine uygun olan modeller ve bilgisayar programları üzerinde
durularak,
Kartografya,
Hava fotoğraflarının yorumlanması gibi coğrafya konularından
ayrı olarak, coğrafyacı, özellikle turizm ekonomisi ya da ulaşım ekonomisi gibi
ek dersler de alabilir. Bunun yanında, dünyanın belli başlı bölgelerinin tarihi,
Page 42
32
mimari ya da sanat tarihi, yerleşme tarihi ya da planlaması gibi kurslar da değer
taşır. Dünyanın önemli dillerinden birinin de öğretilmesi arzulanmaktadır
(Özgüç,2011).
Bu konularda kendini geliştiren coğrafyacılar, coğrafya biliminin çok yönlü ve
çeşitli yöntemlerinden yararlanarak turizme olan katkılarını arttırabilir. Anketlerin
hazırlanması, örnekleme teknikleri ve çeşitli araştırma sonuçlarının yorumlanmasına da
aşina olmalıdırlar. Çeşitli türde turistik haritaların hazırlanması ve üretimiyle de önemli
rol oynayabilirler. Turizm endüstrisinde ve planlamasında katkıda bulunabilirler.
Turizm kavramı yakından incelendiğinde görüldüğü gibi pek çok bilim dalıyla
yakından ilişkilidir. Ama coğrafyacıların bu bilim dalıyla daha yakından ilgilenmeleri,
turizm coğrafyasında uluslararası alanda daha çok söz getirecek çalışmaların ortaya
konması gerekmektedir. Yerel ve ulusal ölçekte turizm coğrafyası alanında çalışan
coğrafyacılarımızın sayısının az olması ya da akademik anlamda tam anlamıyla üst
düzey bir çalışmanın olmaması ortadadır (Emekli, 2002).
Aslında coğrafyacıların, turizm coğrafyası denildiğinde sadece bölgenin turizm
çekiciliklerinin ya da sadece yer alan turizm potansiyelinin incelenmesi değil de,
öncelikle coğrafyacılar turizmle neden ilgilenir, turizm coğrafyası neden coğrafyanın bir
alt dalı olmuştur gibi sorularının tam anlamıyla kavranması ve bunlara yönelik daha
spesifik daha coğrafi bir bakış açısıyla çalışmaların ortaya konması gerekmektedir.
Turizm ve coğrafya ilişkisine kavram ağıyla farklı bir bakış açısından
baktığımızda, coğrafyacıların turizmdeki yeri ne sorusuna cevaplar bulunabilir:
Page 43
33
Şekil 4: Turizm ve Coğrafya ilişkisi (Emekli vd, 2006)
Turizm, çok boyutlu olay ve ilişkiler bütünüsür: truist-yerli halk, turist-işletmeci, turizm-doğal ve kültürel çevre, turizm-diğer sektörler ve turistik merkezlerin rekabet ilişkisi gibi. Bu ilişkiler sonucunda küresel ağlar doğabilmektedir.
Turizm, bir mekana ihtiyaç duyar ve çoğunlukla da burası doğal ve kültürel coğrafi kaynakları zengin yerlerdir. Coğrafi mekanın korunması turizmde rekabet gücünü yüksek kılar ve küreselleşmenin olumsuz etkilerini uzak tutar.
Turizm, çevresel, ekonomik, sosyo-kültürel ve demografik etkilere yol açan bir hizmet sektörüdür. Küreselleşme, bölgeselleşme ve yerelleşmenin her birinin farklı etkileri bulunmaktadır.
Turizm, toplumsal bir olgudur, toplumu ilgilendiren küresel, bölgesel ve yerel sorunlardan (terör, savaş, ekonomik kriz, doğal afet, göç vb.) etkilenir.
Turizm, bir başlangıç ve bitiş mekanı ile bu ikisi arasında bağlantıyı sağlayan “ulaşım koridoru” bütününde gelişen ulusal, bölgesel, ve uluslar arası bir harekettir. Ulaşım koridorlarının kullanım şekli “turistik akımları (göçleri)” ortaya çıkarır.
TURİZM
Coğrafya, bir mekan ve ilişkiler bilimidir: toplum-toplum, toplum-doğa, doğa-doğa, sektör-sektör, bölge-bölge arasındaki ilişkileri analiz eder, senteze gider ve karşılaştırmalar yapar.
Coğrafya, ekonomik sektörlerin (bunlardan biri de turizmdir) geliştikleri ya da gelişemedikleri alanları, yer seçimi faktörlerini inceler, bunların dağılışını gösterir, neden-sonuç ilişkisi kurar ve sektörlerin daha iyi gelişmesi için planlama önerileri sunar.
Coğrafya, mekanla ilgili değişiklikleri; ne, nerede, nasıl, neden, ne zaman sorularına cevap arayarak inceler, sonuçları araştırır, geçmişi ve bugünü karşılaştırır, yorum getirir, geleceğe ışık tutar.
Coğrafya, topluma yararlı olmayı ilke edinmiştir. Toplumsal güncel olayları, sorunları coğrafi mekanla ilişkilendirir, analiz eder, çözüm arayışlarına gider.
Coğrafya, hareket, değişim ve yeniliklerin takipçisidir. Turizmle ilgili hareketliliğin yönü, süresi, boyutu ve sonuçlarını coğrafi mekanla ilişkilendirerek yoruma gider.
COĞRAFYA
Page 44
34
Emekli vd. (2006)’nin de belirttiği gibi turizm ile coğrafya arasında sıkı bir ilişki
vardır (Şekil 4). Turizm bir mekânda gerçekleşen insan faaliyetlerinin arz ve talepleri
olduğu için, coğrafya da insan faaliyetlerinin mekânda meydana getirdiği değişimleri
inceler. Bu yüzden coğrafya ile turizm arasındaki bağın daha sıkı bir ilişki de olması
gerekiyor ve coğrafyacıların turizm coğrafyasında olan çalışmalarının yoğunlaşması,
olaylara daha coğrafi bir bakış açısı sunulması gerekmektedir.
1.4. İÇERİK ANALİZİ
İçerik analizi, insan davranışlarını ve doğasını belirleme üzerinde doğrudan
olmayan yollarla çalışmaya imkân tanıyan bir tekniktir. İçerik analizi özellikle sosyal
bilimler alanında sıklıkla kullanılan en önemli tekniklerden biridir. İçerik analizi, belirli
kurallara dayalı kodlamalarla bir metnin bazı sözcüklerinin daha küçük içerik
kategorileri ile özetlendiği sistematik, yinelenebilir bir teknik olarak tanımlanır. İçerik
analizi yalnızca metinler üzerinde kullanılan bir teknik değildir. Öğrenci resimleri gibi
görsellerin ve televizyon programları, çekimlerin incelenmesinde de kullanılır. Metinler
yalnızca kitap, kitap bölümü, mektup, tarihsel dokümanlar, gazete başlıkları ve yazıları
gibi düşünülmemelidir. Görüşmeler, tartışmalar, konuşmalar, sohbetler, tiyatro
gösterileri içerik analizi tekniği kullanılarak incelenebilir (Büyüköztürk ve diğerleri,
2015).
İçerik analizi, çok çeşitli söylemlere uygulanan birtakım metodolojik araç ve
tekniklerin bütünü olarak tanımlanabilir. İçerik analizi adı altında toplanan bu araç ve
teknikler, her şeyden önce kontrollü bir yorum çabası olarak ve genelde tümdengelime
dayalı bir “okuma” aracı olarak nitelendirilebilirler. Söz konusu okuma, sınırları
belirlenmiş söylem örneklerinin çözümlenmesi esasına dayanmaktadır. İçerik analiziyle
ilgili olarak aşağıda farklı bakış açılarıyla tanımlamalar yapılmıştır (Bilgin, 2014):
İçerik analizi, iletişimin görünen içeriğinin nesnel, sistematik ve nicel
yollardan betimlenmesidir (Berelson, 1952).
İçerik analizi, her türlü sembolik davranışın betimlenmesinde ve
içeriğinin analizinde sistematik, nicel ve nesnel bir yöntemdir
(Cartwright, 1953).
Page 45
35
İçerik analizi, kuramsal temeli bulunmayan ve fazla iddiası olmayan
analitik bir araçtır (Henry ve Moscovici, 1968).
İçerik analizi, iletişimlerin analiz tekniklerinin bütünüdür. Mesaj
içeriklerinin betimlenmesinde objektif ve sistematik yöntemler kullanır.
Kolay ve tesadüfi okumalara karşılık önerilen, uyaran/mesaj ile yorum
arasında incelemeyi gerektiren, konulara göre uyarlanan, gittikçe daha
gelişen ve verimli olduğunda kullanılması yararlı teknikler bütünüdür
(Bardin, 1977).
İçerik analizi, kuramsal planda zayıf, ancak pratikte ilginç sonuçlar veren
bir yöntemdir (Ghigilione, 1978).
İçerik analizi, çeşitli metinlerin içeriğini, naif bir okumaya kendini
doğrudan vermeyen temel öğelerini sınıflandırmak ve yorumlamak
amacıyla metodik, sistematik, objektif ve mümkünse nicel olarak
incelenmesini sağlayan bir tekniktir (Robert ve Bouillaget, 1995).
Nitel araştırmalarda veri toplamada gözlem ve görüşmenin olanaklı olmadığı
durumlarda veya araştırmanın geçerliliğini arttırmak amacıyla araştırılan probleme
ilişkin olarak yazılı ve görsel materyallerde araştırmaya dâhil edilir (Yıldırım ve
Şimşek, 2011). İçerik analizi klasik anlamda nicel gelenekte yer alır ve en genel
anlamda herhangi bir metinde yer alan belli kavram/kelime sıklığının ölçülmesiyle
gerçekleştirilir. Nicel gelenekte yer alan içerik analizinde bu durumun bir sonucu olarak
objektiflik (değer yargılarından arınmışlık), sayılar, araştırmanın tekrarlanabilmesi
önemlidir (Öztürk, 2014).
İçerik analizinde temel hedef, toplanan verileri açıklayabilecek kavramlara ve
ilişkilere ulaşmaktır. Metinsel veri analizi sürecinin betimleme, sınıflama ve
ilişkilendirme olarak üç aşamada incelenmesi gerekmektedir. Betimleme aşamasında
araştırmacı, toplanan bilgileri kapsamlı bir şekilde tanımlar. İkinci aşamada veriler
kodlanır ve buna göre sınıflandırılır. Sınıflandırılan verinin incelenmesi ve temaların
ortaya çıkarılması daha kolay olacaktır. Daha önceden belirlenen temalara göre
özetlenen ve yorumlanan veriler, içerik analizinde daha derin bir işleme tabi tutulur
(Yüksel ve Yüksel, 2004). Araştırma problemine ilişkin olarak yazılı ver görsel
dokümanların incelenmesi daha zengin ve kapsamlı bir çıkarım sağlanması açısından
Page 46
36
oldukça önemlidir. Zira olguya ya da olaya ilişkin çok çeşitli kaynaklardan bilgi
toplanması farklı bakış açıları ve farklı yaklaşımların da incelenmesi ve sentezlenmesine
imkân sağlayacak bu da araştırmanın geçerliliğini arttıracaktır. Tüm bunlara ek olarak
dokümanlar araştırma konusunun geçmişine ya da tarihsel sürecine de ışık tutacaktır
(Baş ve Akturan, 2008).
İçerik analizinin güçlü ve zayıf yönleri incelendiğinde, kolay ulaşılamayacak
öznelerin çıkarılması, uzun süreli analiz sonuçlarının elde edilmesi en güçlü yönleridir.
Bailey (1982) içerik analizinin güçlü ve zayıf yönlerini ayırmıştır (Şekil 5):
Şekil 5: Bailey (1982)'e göre içerik analizinin güçlü ve zayıf yönleri
İçerik analizi, araştırılması hedeflenen olgu veya olaylar hakkında bilgi içeren
yazılı materyallerin analizini kapsar (Yıldırım ve Şimşek, 2011). Genellikle içerik
analizini tarihçiler, antropologlar kullanıyor olsalar da hemen hemen her alanda içerik
analizi çalışması yapılabilir. Ülkemizde içerik analizi yöntemiyle hazırlanmış olan tezler
ve makaleler bulunmaktadır. Tezlerin bazılarına baktığımızda; Çelikel (2011), Sarı
(2011), Kaya (2013), İn (2015), Güzel (2015), Bal (2016) hazırlamış oldukları tezlerde
içerik analizi yöntemini kullanmışlardır. Makalelerin de bazılarına baktığımızda ise;
Yenilmez ve Sölpük (2014), Aktan (2014), Çakıcı ve Ilgaz (2011), Arık ve Türkmen
(2009), Kozak (2001) hazırlamış oldukları çalışmalar ile literatüre katkıda
bulunmuşlardır.
İçerik Analizinin Güçlü Yönleri
• Kolay Ulaşılamayacak Özneler
• Tepkiselliğin Olmaması
• Uzun Süreli (Zamana Yayılmış) Analiz
• Örneklem Büyüklüğü
• Bireysellik Ve Özgünlük
• Göreli Düşük Maliyet
• Nitelik
İçerik Analizinin Zayıf Yönleri
• Olası Yanlılık
• Seçilmişlik
• Eksiklik
• Ulaşılabilirlik
• Örneklem Yanlılığı
• Sınırlı Sözel Olmayan Davranış
• Standart Bir Formatın Olmaması
• Kodlama Zorluğu
Page 47
37
İKİNCİ BÖLÜM
TÜRKİYE’DE TURİZM
2.1. TÜRKİYE’DE TURİZMİN GELİŞİMİ VE MEVCUT
DURUMU
Uluslararası turizm, Türkiye’nin uzun zamandır geliştirmeye çalıştığı ve döviz
dengeleri için umut bağladığı fakat kitlesel ölçekte ancak yakın sayılabilecek
zamanlarda tanıştığı bir olgudur. Gerçekten de, Türkiye’ye gelen yabancı turist sayısı
çok uzun yıllar düşük bir düzeyde kalmıştı: 1950’de yalnızca 29 bin ziyaretçi çeken
Türkiye, dünya turizminin büyük bir gelişme süreci içine girmesi ve Batı Avrupa
ülkelerinden gelenlerin sayısının önemli miktarlara erişmesiyle 1990 yılında ilk kez 5
milyon ve artış eğilimi sürdürerek on yıl aradan sonra 2000’de 10 milyon, 2005’de 21
milyon, 2009’da 27,3 milyon gibi önemli bir düzeye çıkardı (Özgüç, 2011). 2015 yılına
gelindiğinde ise 41,6 milyon ziyaretçi sayısına ulaşılmıştır.
Türkiye’de turizm sektörünün yapısal değişimi ve gelişiminin hızlanması 1980’li
yıllarda başlamıştır. Yapı değişikliğinin temel nedeni, bu yıllarda kitle turizmi için
gerekli özel turizm altyapısının ve uygun turizm üstyapısının oluşturulmasıdır.
Türkiye’de ilk turizm hareketleri 19. yüzyıl ortalarına kadar dayanmaktadır.
Seyahat amacıyla Avrupa'ya giden ilk Osmanlı padişahı Abdülaziz Paris’te gezdiği bir
uluslararası fuardan esinlenerek ülkeye döndükten sonra bu tür faaliyetlerin propaganda
açısından da önemli olduğunu düşünerek benzer bir fuarın açılması emrini vermiştir.
Bunun üzerine İstanbul Sultanahmet Meydan’ında “Sergi-i Umumi-i Osmani” adlı bir
serginin açılmıştır. 28 Şubat 1863 tarihinden 17 Temmuz 1863 tarihine kadar açık kalan
bu Uluslararası Sergi, Osmanlının modern anlamdaki ilk turizm hareketi olmuştur. Bu
sergi Osmanlıda iç turizme yönelik ilk faaliyet olarak nitelendirilmektedir (Coşkun,
2010). Serginin açılışı dolayısıyla, başta Avusturya olmak üzere, çeşitli yerlerden turist
grupları İstanbul’a gelmişti. Yaklaşık aynı zamanlarda Osmanlı İmparatorluğu’ndan da
ilk turist grupları çeşitli düzenlemelerle yurt dışına gitmeye başlamıştı (Özgüç, 2011).
Page 48
38
Cumhuriyet öncesi dönemde konaklama sektöründe de birkaç önemli adım
atılmıştır. Konaklama sektörünün gelişmeye başlamasında 19. yüzyılın sonları ile 20.
yüzyılın başlarında Orient Express’in İstanbul’a seferler düzenlemeye başlamasının rolü
büyüktür. Taşımacılıkta meydana gelen gelişmeler yabancı yatırımcıların Türkiye’de
yatırım yapmasına sebep olmuş böylece sektöre bir canlılık gelmiştir. Bu dönemde
faaliyete açılan otellerin başında 1898 yılında kurulan ve Türkiye'nin ilk Otelcilik
Uzman Okulunun açılması çalışmalarının yapıldığı Pera Palas ve 1841 'de Türkiye’nin
ilk oteli olma sıfatını taşıyan Otel D'angleteer ve 1892 yılında açılan Büyük Londra
Oteli gelmektedir. Çoğunlukla yabancılara hizmet vermek üzere kurulan oteller,
İstanbul’da yabancı uyrukluların çok bulunduğu yerlerde yoğunlaşmıştır (Kozak vd.,
2006).
Otellerle ilgili mevzuat ise 27 Şubat 1310 (Mart 1895) tarihli "Dersaadet ve
Bilad-ı Selasede Bulunan Otel ve Misafirhaneler Hakkında Talimat". O tarihlerde
oteller sıkı denetim altında tutuluyor: "…otel ve misafirhane sahipleri kabul edecekleri
adamların ne taraftan geldiklerini ve isim, şöhret, san'at ve ticaretlerini ile tabiiyetlerini
mübeyyin olmak üzere matbu cetvelli bir polis defteri tutacak ve bu defterde
misafirlerin ne tarihte vürut ve odaları ne vakit isticar eyledikleri mukayyet ve musarrah
olacak..." şeklinde kayıt altına alınması gerektiği belirtiliyordu (Coşkun, 2010). Bu
yıllarda yabancılar kolayca vize alarak İstanbul’a gelebiliyorlar fakat ülke içinde
dolaşmak için tezkere almak zorunlulukları bulunuyordu; ayrıca, yolculuğun her
aşamasında bunu onaylatmaları gerekiyordu. Çok zaman alan ve güç olan bu işi ilk
başlarda rehberler, daha sonra da biraz önce belirtilen ilk turizm acenteleri
üstlenmişlerdi. Bununla birlikte, izin alma güçlükleri, konaklama tesisi, lokanta ve
turisti oyalayacak başka kolaylıkların bulunmaması, ülkenin diğer yerlerine gidişleri
sınırlıyordu. Turizmin bu ilk gelişme döneminde ne kadar turist geldiği ise pek
bilinmemektedir (Özgüç, 2011).
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1923 yılında Reşit Saffet Atabinen ve bir
grup aydın tarafından kurulan “Türkiye Seyyahin Cemiyeti”, turizm alanında faaliyet
gösteren ilk örgüt olmuştur. Cemiyet daha sonra “Türkiye Turing Kulübü” ve ardından
“Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu” adlarını almıştır. Cemiyet, İstanbul ve Bursa
gibi önemli şehirleri, buralardaki tarihi ve kültürel değerleri yurtdışında tanıtmayı amaç
Page 49
39
edinmiş, başlangıç olarak da kruvazyer gemileriyle gelen turistlerin limandan geçişlerini
kolaylaştıracak birtakım önlemlerin alınmasını sağlamış, bu arada bazı kuruluşlarla
işbirliği yaparak turistlerin küçük vapurlarla taşınmalarını kabul ettirmiş, taksi, kayık ve
hamal tarifeleri hazırlatarak lüzumlu yerlere astırmıştır (Hadjinicola ve Panayi, 1997).
Seyyahin Cemiyeti, 1930 yılında kamu yararına çalışan dernek olarak tanınarak
gümrük ve trafik mevzuatı ile ilgili özel görevler üstlenmiştir. Turing ve Otomobil
Kurumu, uzun yıllar turizm konusunda devlet organı gibi çalışmıştır. Kurumun
çalışmaları sonucunda ilk kez Türkiye’nin turizm prospektüslerini, afişlerini, karayolu
haritalarını bastırmış, tercüman rehberlik sınavlarını ilk kez düzenlemiş, turizm ile ilgili
ilk incelemeleri gerçekleştirmiştir (Kozak vd., 2006).
Türkiye’deki turizm ile ilgili ilk kamu örgütlenmesi de 1934 yılında 2450 sayılı
İktisat Vekaleti Teşkilat ve Vazifeleri Kanunu ile gerçekleştirilmiştir. Bu yas ile turizm
işleri İktisat Vekaleti Dış Ticaret Dairesine bağlı olarak çalışacak Türk Ofis’ine
bırakılmıştır. Türk Ofis’i yayın ve tanıtım işlerini yürüten birimi içindeki Turizm
Masası, 1938’de önce ayrı bir şubeye dönüştürülmüş, 1939’da Ticaret Vekaleti’nin
kuruluşu sırasında Neşriyat ve Propaganda servisi içerisinde Turizm Müdürlüğü adını
almıştır. Bu yıllarda turizme bakış açısı genişlerken örgütlenmelerdeki ivedi ihtiyaçlarda
gün ışığına çıkmıştır (Ünal, 2007).
Basın-Yayın Umum Müdürlüğü, 1949 yılında 5392 sayılı kanunla “Basın- Yayın
ve Turizm Genel Müdürlüğü” adını almıştır. Bu Genel Müdürlük içinde turizm
faaliyetlerinin daha etkin bir biçimde sürdürülebilmesi için “Turizm Dairesi”
kurulmuştur. Kurulan bu dairenin yanında aynı kanunun 17. maddesi gereğince “Turizm
işlerine verilecek yönü ve alınacak tedbirler hakkında düşüncelerini bildirmek üzere”
ayrıca bir de “Turizm Danışma Kurulu” oluşturulmuştur (Andaç 2004). Danışma
Kurulu, 19 Aralık 1949 tarihinde ilk toplantısını (I. Turizm Danışma Toplantısı)
yaparak ulusal turizm politikasının oluşturulması yönünde ilk adımları atmıştır. Toplantı
sonunda “Turizm Ana Programı” adı altında Türkiye’de turizm sektörünün
geliştirilmesi amacıyla alınması gereken önlemleri içeren bir program hazırlamıştır
(Köseoğlu 2000).
Page 50
40
1955 Yılında Türkiye Seyahat Acenteleri Cemiyeti (TÜSTAC) kuruldu. Seyahat
Acentelerinin yasal olarak bir çerçeveye oturtulması, 14 Eylül 1972 tarihli 1618 sayılı
Seyahat Acenteleri ve Seyahat Acenteleri Birliği Kanunu ile olmuştur. Böylece seyahat
acentelerinin faaliyetlerinde uygulanacak kurallar belirtilmiş oldu. 4 Eylül 1996
tarihinde 22747 Sayılı Seyahat Acenteleri Yönetmeliği yayımlanmıştır. 1963’te Turizm
ve Tanıtma Bakanlığı kuruldu. 1963 planlı döneme girildiğinde turizm sektörü
hizmetler alt başlığında incelenmeye ve turizm ile ilgili planlar, hedefler, ilkeler ve
politikalar oluşturulmaya başlanmıştır (Ünal, 2007).
Beş yıllık kalkınma planları kamu yatırımları için zorunlu hedefler, özel kesim
yatırımları içinse yol gösterici hedefler içermektedir. Özel sektör gösterilen hedeflere
ulaşmak için çeşitli teşviklerle özendirilmiştir. 1961 Anayasasıyla anayasal bir kurum
halini alan Devlet Planlama Teşkilatı hangi özel yatırımların teşvik alacağına karar
veren kurum halini almıştır (Coşkun, 2010).
Devletin desteği ve politikalar sonucu 1980’li yıllarda turizm, Türkiye
ekonomisinin en gözde sektörü haline gelirken, bu gelişmenin sosyal, kültürel ve
toplumsal etkileri önemli boyutlara ulaşmıştır. Özellikle 1982 yılında çıkarılan, 2634
sayılı Turizm Teşvik Yasası ve 1985 yılında turizmi “Öncelikli Sektör” durumuna
getiren yasa ile turizm büyük ivme kazanmıştır. 1980’li yıllardaki turizm politikaları ile
1960’lı yıllardan beri tüm planlı dönem boyunca gerçekleştirilemeyen kitle turizmi
gerçekleştirilmiştir. 1963’lerde yatak sayısı 10,226 adet, turizm yatırımlarının toplam
yatırımlar içindeki payı % 0,66, turizm gelirlerinin GSMH içindeki payı % 0,01, turizm
gelirlerinin ihracat içindeki payı % 2,1’dir. 1980’li yıllara kadar, turizmin bu
göstergeleri 20 yılı aşmasına rağmen çok büyük değişmeler göstermemiştir. 1982
yılında çıkarılan yasa ve uygulanan ekonomi politikaları sonucunda, turizmdeki bu
göstergeler, özellikle 1985 yılından sonra hızla yükselmiştir (Çakır ve Bostan, 2000).
Beş Yıllık Kalkınma Planlarında turizm sektörü için öngörülen genel anlayış
ödemeler bilançosu açıklarının kapatılmasında bu sektörden en yüksek faydanın
sağlanmasıdır. Turizm sektöründeki kalkınma hedefleri içerisinde uluslararası
potansiyel, turizm talebini devamlı Türkiye’ye çekerek turist sayısını ve dış turizm
gelirlerini artırmak, turistlerin Türkiye’de ortalama kalış sürelerini ve harcamalarını
arttırmak ana hedefler olarak yer almıştır (Sözen, 2006).
Page 51
41
Türkiye’de 1963 yılından itibaren her beş yılda kalkınma planları hazırlanmış ve
bu planlar, kamu yatırımları için zorunlu hedefler, özel yatırımlar için ise yol gösterici
hedefler içermektedir. Türkiye’de 1963-1983 yılları arası Kalkınma Planlarındaki
hedeflere; siyasi ve ekonomik istikrarsızlık, imkânların sınırlı olması gibi sebeplerden
dolayı ulaşılamamıştır (Kervenkıran, 2015).
Türkiye, 1980’li yıllara gelinceye kadar turizmde turist ihtiyaçlarını karşılamaya
yönelik beklentileri tam anlamıyla sağlayamamıştır. Bu yüzden uzun yıllar boyunca
turist sayısında ve turizm gelirlerinde artış istenilen düzeyde olmamıştır.
Bu bakımdan Türkiye, kitlesel turizm olayıyla karşılaşmak için 1980’li yılların
ortalarını beklemek zorunda kalmıştır. Geçekten de 1988’de dünya turizminde görülen
olumlu değişiklikler Türkiye’ye de yansımış ve gelen turist sayısı yıl içinde % 46,7’lik
bir artışla ilk kez 4 milyonu aşmış, 1990’da da 5 milyonu geçmişti. 1990’lı yılların
ortalarında ise Türkiye, belki de uzun yıllardır sürdürdüğü çabalarının sonucunu alarak,
uluslararası turizmde önemli bir yer edinmeye başlamış ve dünyada en çok turist çeken
ve turizm geliri bakımından ilk 20 ülke arasında yer almayı başarmıştır (Özgüç, 2011).
Tablo 3’te; 2000’li yıllara gelindiğinde Türkiye’nin toplam turizm geliri ve
ziyaretçi sayısında artışlar devam etmiştir. Turizm gelirinde en önemli artış 2008
yılından sonra meydana gelmiştir. Fakat 2014 yılında 34,3 milyar olan turizm geliri
2015 yılında 31,4 milyara düşmüştür. Ziyaretçi sayısında artışlar meydana gelmiştir
fakat 2011-2012 (36,1-36,4) ve 2014-2015 (41,4-41,6) yıllarında ziyaretçi sayıları
hemen hemen aynı kalmıştır. 2015 yılında turist sayısında bir azalma görülmezken
gelirde düşüşler meydana gelmiştir. 2015’te Türkiye’nin turizm gelirinin bir önceki yıla
göre gerilemesinin nedenlerini turizmciler Avrupalıların güvenlik gerekçesi nedeniyle
rezervasyonlarını iptal etmesinden kaynaklandığını belirtmektedirler (www.bbc.com
Erişim: 28.04.2016).
Page 52
42
Tablo 3: Türkiye'nin yıllık toplam turizm geliri ve ziyaretçi sayısı
Yıllar Turizm Geliri
(Milyar dolar)
Ziyaretçi Sayısı
(Milyon kişi)
Yabancı Ziyaretçi Sayısı
(Milyon kişi)
2001 10,4 13,4 11,2
2002 12,4 15,2 12,9
2003 13,8 16,3 13,7
2004 17,0 20,2 17,2
2005 20,3 24,1 20,5
2006 18,5 23,1 19,2
2007 20,9 27,2 23
2008 25,4 30,9 26,4
2009 25,0 32,0 27,3
2010 24,9 33,0 28,5
2011 28,1 36,1 31,3
2012 29,0 36,4 31,3
2013 32,3 39,2 33,8
2014 34,3 41,4 35,8
2015 31,4 41,6 35,5
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) (Erişim:19.04.2016)
Türkiye’nin sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel değerleri planlı ve verimli bir
şekilde değerlendirmesi durumunda gelecekte turizmden alacağı pay da artacaktır.
Ancak bu süreçte turizme konu olan alanların korunması ve kollanması gerekmektedir.
Hızlı turizm hareketliliği yaşanan bazı bölgelerde (Akdeniz-Ege kıyıları, Ürgüp-Göreme
peribacaları vs.) doğal ve kültürel yapıların gerektiği gibi korunamadığından, geri
dönüşü olmayan tahribatların olduğunu gördükçe, turizmde sürdürülebilirliğin önemi
daha iyi anlaşılmaktadır. Bundan dolayı geleceğe yönelik eğilimlerde gerek Dünya
Turizm Örgütü (WTO) tarafından hazırlanan “Tourism 2020 Vision” gerekse Kültür ve
Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan “Türkiye Turizm Stratejisi – 2023” hedefleri
içerisinde en önemli hedeflerinden biri, turizmin sürdürülebilirlik ilkeleri içerisinde
yürütülmesi vardır (Kervankıran, 2011).
Günümüze değin Türkiye’ye yönelik turizm faaliyetleri daha çok kıyı turizmine
yönelik olmuştur. Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin ikinci amacının kültürel
değerleri gezmek görmek olduğu ve buna bağlı olarak kültür turizmine yönelik
çalışmaların ağırlık kazandığı dikkate alınırsa Türkiye’nin kültür turizminde de önemli
bir paya sahip olacağı söylenebilir. Diğer yandan 1995 yılından itibaren Avrupa da tek
pazar uygulamasına geçilmesiyle birlikte, üye ülkelerden Türkiye’ye yönelik dış turizm
talebinde önemli değişmeler olmuştur. Türkiye turizminde önemli bir gelişme de
Page 53
43
sayıları artan örgün ve yaygın turizm eğitim programlarıyla son yıllarda Türkiye de
turizm bilincinin sağlıklı bir şekilde yerleşmeye başlaması sonucunda turizm sektörüne
yönelik çalışmaların daha duyarlı bir hale gelmesidir. Tüm bu olumlu gelişmelere karşın
turizm gerek uluslararası düzeyde toplumsal, ekonomik ve siyasi değişmelerden
etkilenmesinin bir sonucu olarak var olan asayiş sorunlarının ve bu sorunların dünyada
uyandırdığı etkilerin de kısa dönemde Türkiye turizmini olumsuz yönde etkileyeceği
tahmin edilmektedir.
2.2. TÜRKİYE TURİZMİNİN SORUNLARI
Dünyadaki hızlı ekonomik, siyasal, teknolojik gelişim ve değişimlere paralel
olarak turizm tüketim kalıplarında da önemli bir değişim gözlenmektedir. Doyum
sınırına gelen alışılmış turizm merkezlerinden uzaklaşma yönünde bir eğilim
hissedilmektedir. Zamanla daha da belirginleşen yeni tip turist beklentileri; deniz, kum,
güneş üçgeninin dışında, doğa ile iç içe abartılı olmayan tesislerde temiz bir oda, iyi
hizmet ve tüm bunların başında bozulmamış ve temiz bir çevrede tatil olarak
değişmiştir. Türkiye’de gündemde olan sürdürülebilirlik, ekoturizm gibi güncel turizm
faaliyetlerine ayak uydurmaya çalışmaktadır.
Türkiye’nin doğal kaynakları turizm sektörünün hizmetine sunulurken, koruma-
kullanma dengesinin kullanma lehine bozulduğuna ve birçok turistik yörenin ve doğal
çevrenin fiziki ve doğal altyapı eşiklerinin aşıldığını görmekteyiz. Son yıllarda,
ormanların, yaylaların, kıyıların, zengin tarih ve kültürel mirasın her geçen gün bir
parçasının yok edilmesine ve tahribatına tanık olmaktayız.
Coğrafyacılar turizm olayına bütüncül olarak bakabilmeleri büyük avantaj
oluşturmaktadır. Coğrafya açısından turizm tek başına ekonomik ya da tek başına
çevresel bir olay değildir. Turizmle ilgilenen diğer bilim dalları yukarıda bahsedildiği
gibi, doğal olarak kendi bakış açılarına göre turizmi yorumlamaktadırlar. Coğrafyacılar
ise, turizmi hem çevresel, hem ekonomik, hem de sosyo-kültürel olarak coğrafi bakış
açısı ile değerlendirmektedirler. Dünyanın birçok ülkesinde turizmin gelişimi ve etkisi
coğrafyacılar tarafından araştırılmakta ve bu konuda birçok eser ortaya konmaktadır.
Türkiye’de de coğrafyacıların yapacağı araştırmaların niceliği ve niteliği arttıkça, turizm
Page 54
44
coğrafyasının önemi de artacak ve bu çalışmalar önemli bir boşluğu dolduracaktır
(Kervankıran, 2013).
Turizmin gelişmeye başladığı ya da geliştiği mekânlarda olumlu ya da olumsuz
etkiler söz konusudur. Turizm ve rekreasyon aslında meydana geldikleri mekanın
karmaşık ekonomik, çevresel, siyasal ve toplumsal koşullarından yalıtılmış bir şekilde
ele alınamaz. Bu etkiler başlıca üç ana grup altında toplanabilir (Şekil 6) (Özgüç,
2011):
Şekil 6: Turizmin etkileri (Özgüç, 2011)
Herhangi bir ülke de veya destinasyonda çeşitli turizm ürünlerinin geliştirilmesi,
turizm pazarına sunulan turistik ürünlerinde çeşitlenmesine ve farklı turizm alanlarının
ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Farklı turizm alanlarının ortaya çıkmasıyla, turistik
ürünlerinde çeşitlenmesine neden olmuştur. Çeşitlendirmenin tam anlamıyla
yapılmadığı ülkelerde veya destinasyonlarda bazı sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Mevcut turizm faaliyetlerinde plansız bir şekilde gelişme meydana geldiğinde
ortaya çıkan sorunlar; çeşitlendirmenin tam anlamıyla oturmadığı, turizm çekiciliğinin
• Turizm tesislerinin inşaat ve işletme aşamalarındaki etkileri
• Ödemeler dengesindeki etki
• İstihdam
• Bölgesel kalkınmadaki etkisi
• Sektörlerarası rekabet
• Devletin kazançları
Ekonomik Etkiler
• Nüfus yapısı üzerindeki etki
• Meslek türlerinin ve şekillerinin dönüşüme uğraması
• Değerlerin dönüşüme uğraması
• Geneleksel yaşam tarzı üzerindeki etki
• Tüketim kalıplarının değiştirilmesi
• Turiste sağlanan kazançlar
Toplumsal-Kültürel Etkiler
• Kalabalıklaşma (Taşıma kapasitesi)
• Çevrenin sürekli yapılaşması
• Atık maddeler
• Hava kirliliği
• Mekanlarda meydana gelen fiziksel değişiklikler
Turizmin Çevresel Etkisi
Page 55
45
tespit edilemediği destinasyonlarda plansız yapılaşmalar, altyapı yetersizlikleri, doğayı
korumak yerine tahrip edici bir kullanma, istihdamın tam anlamıyla belirlenememesi
gibi sorunlar nedeniyle turistlerin ihtiyaçları tam anlamıyla karışlanamamakta ve turizm
sorunları ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlar ise:
Planlama Sorunu: Turizm yatırımlarının planlanmasında, ekonomik
sürdürülebilirlik, yerel refah, istihdam kalitesi, güvenlik, kültürel zenginlik,
fiziksel entegrasyon, biyolojik çeşitlilik, kaynak etkinliği ve çevre koruma
konularının esas alınmalı, sektördeki planlamanın esnek, şeffaf ve hesap
verilebilir olması gerekmektedir. Yönetim ve uygulama aşamalarında katılımcı
ve sürdürülebilir gelişim niteliklerine sahip stratejik planlama anlayışı
benimsenmeli, planlamanın fonksiyonel olmasına önem verilmelidir. Bu şekilde
planlama sağlanmadığı takdirde sorunlar meydana gelmektedir.
Altyapı Sorunu: Altyapı sorunlarının başında gelen çarpık kentleşme ve
bununla yakından ilgili olan turizm bölgelerindeki ulaşım sorunları gelmektedir.
Gerek kara gerek hava ulaşımı ağı ve kalitesinde Avrupa ülkelerinden geride
kalan Türkiye’nin altyapı alanındaki bu eksikliklerine altyapıdaki çevre kirliliği
de eklenmektedir. Altyapıdaki sorunlar doğrudan çevre kirliliğine neden
olmakta, bu da bölge ve ülkeye gelen turistler açısından olumsuz bir izlenim
yaratmakta, orta-uzun vadede turizmi yıpratmaktadır.
Alt yapı ve hizmet kalitesinin ve destek sektörlerindeki gelişmelerin hızlı talep
artışından kaynaklanan ihtiyaca cevap verememesi, düzensiz ve denetimsiz ticari
faaliyetlerin ülke turizminde ve ürün kalitesinde yol açtığı bozukluklar, stratejik
pazarlama yönetimine işlerlik kazandırılamaması ve yerel yönetimler ile
kamunun turizme yeterli ilgiyi göstermemesi Türkiye’nin planlama açısından
karşılaştığı sorunları ortaya koymaktadır.
Finansal Sorunlar: Gerek altyapı gerek de planlama alanındaki eksiklikler
turizm sektöründeki yatırımları da yakından ilgilendirmektedir. Yukarıda sayılan
problemler yerli ve yabancı yatırımcıların gözünü korkutmakta, sektöre
yapılmak istenen yatırımları kaçırmaktadır. Türkiye’deki kronikleşmiş yüksek
enflasyon sorunu ve bununla birlikte tüm dünyanın içinde bulunduğu küresel
finans krizi sektör yatırımlarını olumsuz etkileyen unsurlardandır.
Page 56
46
Yabancılara mülkiyet satışının yaygın olmaması, doğrudan yabancı sermaye
yatırımları üzerindeki kuralların iş kesimine etkisinin yetersizliği, konuyla
hükümet politikalarının saydam olmaması gibi politik sorunlar gündeme
gelmektedir.
Her şey dâhil sistemin getirmiş olduğu finansal sorunlar da mevcuttur. Gelen
turistin sadece konaklama merkezinde ya da otelinde kalması ve tur halinde
hareket etmesine bağlı olarak, yerel esnafın turizmden kâr elde edememesine
neden olmaktadır.
Eğitim Sorunu: Günümüzde turizm rehberi, sektörün vazgeçilmez
dinamiklerinden biri haline gelmiştir. Özellikle kitle turizminin artış gösterdiği
son yıllarda çeşitli çaba ve masraflarla kazanılan müşterilerin sürekli müşteri
haline gelebilmesinde turizm rehberlerinin rolü yadsınamaz. Profesyonel turist
rehberinin gerek ülke tanıtımı, gerek turizm işlemeleri ve gerekse turistler için
stratejik önem taşıdığı göz önüne alınacak olursa, bu mesleği icra edenlerin çok
iyi eğitim almalarının yanında, liderlik, davranış esnekliği, sabır ve anlayış,
mizah kabiliyeti, kararlılık, fiziksel görünüm ve mesleki etik gibi bazı bireysel
özellikleri de taşıması kaçınılmazdır. Eğitim aşamaların da ise sadece dil
sınavında başarılı olanlar rehberlik belgesi almaktadırlar (Batman, 2003).
Tanıtım Sorunu: Dünya turizm gelirinden en fazla pay alan ülkelerin
başarısında bölgesel tanıtımın önemi büyüktür. Ülke tanıtımından vazgeçilmeli,
bölgesel tanıtıma ağırlık verilmeli. İhracatta olduğu gibi bölgeler bazında tanıtım
için devlet yardımları ve teşvikler hayata geçirilmeli ve tanıtımda bölgesel
tanıtım stratejisi izlenerek markalaşmaya gidilmeli. Bölgesel tanıtımlarda
bölgeleri markalaştırılacak bir ve birden fazla yöresel değerler öne çıkarılmalı ve
tanıtımda yöresel semboller kullanılmalı. Türkiye turizminde ise bölgesel
markalaşma sorunları ortaya çıkmaktadır. Turizm sadece belirli bölgelere
yoğunlaşmış ve turist akışı tek bir yöne doğru olmaktadır.
Sosyal Çevre Üzerine Etkisi: Turist kabul eden ülke halkının sahip olduğu
değer ve inanç yapısının değişmesi, giyim ve yaşam biçiminde meydana gelen
değişiklikler sosyal çevre üzerinde etkili olmaktadır. Bunlar ise; turist kabul
eden ülke dil yapısına giren yabancı sözcükler sonucunda dilde yabancılaşmanın
kendisini göstermesi, sanatsal değer taşıyan eserlerin yok olarak, yerini yapay
Page 57
47
çalışmaların alması, mimari yapılardaki estetik görüntünün yerini birbirleri ile
uyumsuz bina yığınlarına terk etmesi, insanların tercih ettiği müzik türlerinin
değişmeye başlaması, insanlar arası ilişkilerde dostluk, arkadaşlık, konuk
severlik gibi manevi değerler yerini ekonomik çıkar gruplarının alması gibi
sorunları meydana getirmektedir (Civelek, 2010).
Öte yandan yerli halkta turiste özenerek, onları taklit etmek istemeleri de bir
olumsuz etki göstergesidir. Oysa turistler, tatil psikolojisini bir sonucu olarak
gittikleri yerlerde kendi ülkelerinde sahip oldukları alışkanlıklarının çok dışında
davranırlar. Bu, harcama alışkanlıklarında çok daha belirgindir. Turistler yılın
belli bir dönemi çalışarak tatil için para biriktirmiş ve o parayı harcamak için o
yöreye gelmişlerdir.
Turistlerin gittikleri ülkelerin gelenek, görenek, yaşam biçimi vb. kültürel
değerlerine ve kurallarına aykırı davranışlarda bulunmaları sonucunda yine
kültürel çatışmaların kendisini göstermesi, turist ile turist kabul eden ülke
halkının yaşam düzeylerindeki farklılıkları, ev sahibi ülke halkının turistleri
kıskanmasına yol açması sonucunda, kendilerini yalnızca turistlere hizmet
etmekle görevli kişiler olarak algılamaya başlamalarına neden olmaktadır.
Özellikle turistlerle ev sahipleri arasında çok belirgin ırksal farklılıkların oluğu
yerlerde ırksal gerginliklerin ortaya çıkması da bu sorunlar arasında
gösterilebilir (Gürbüz, 2002).
Yerel Halkın Tutumu: Turizm gelişmelerinde yerel halkın ilgisinin eksikliği
turizmin yararlarının düzensiz dağılımına yol açması ise ayrı bir sorundur. Yerel
halkın gelenek ve görenekleri ile eğitim durumuna bağlı olarak, yaşamlarında
ekonomik, sosyal ve kültürel yönden çok hızlı değişimlerin olması, koruma
çalışmalarını ve turizm faaliyetlerini olumsuz etkileyebilmektedir (Sekhar,
2003). Yerel halkın kültürel yapısının da korunması gerektiği amaçlanmalıdır.
Çevre sorunlarının geri dönülemeyecek boyuta ulaşması, orada yasayanların
yasam kalitesini düşürdüğü gibi, turizmin o bölgede ekonomik fayda getirmesini
de engelleyecektir. Turizmin hızlı ve aşırı gelişmesinin yarattığı çevre sorunları
arttıkça hem turistler hem de yörede yasayan yerli halkın da sorunlar yaşaması
kaçınılmaz hale gelecektir (Tekeli, 1992). Plansız ve kısa zamanda gelişen
turizm faaliyetleri, turistik yörelerde ekonomik açıdan “mutluluk kaynağı
Page 58
48
(blessing)” çevresel açıdan ise “afet (blight)” yaratabilir (Young, 1973;
Kervankıran ve Özdemir, 2010).
İstihdam ve Yoğunluk: Turizm aktivitesinin sürekliliği açısından, turistik
kaynakların korunması ve durumların iyileştirilmesi gerekmektedir (Özdemir,
2006). Nüfusun ve iş gücü ihtiyacının o bölgeye yoğunlaşmasıyla meydana
gelen istihdam sorunu turizm bölgelerindeki çekiciliği geri plana itmektedir.
Turizm Sektöründe Çalışanların Sorunları: Turizm sektörü, dünyadaki genel
ekonomik durgunluğa rağmen büyüyen ve istihdam alanı sürekli olarak artan bir
sektör konumundadır. Turizm sektöründeki bu gelişme özellikle bölgesel olarak
istihdam olanaklarının artmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla bir ülkede
turizm sektörünün gelişmesi, söz konusu ülke insanlarının bu sektörde istihdam
edilmelerine imkân verebilmektedir. Çalışma sürelerinin uzunluğu, ara
dinlenmelerinin ihlali, hafta tatili izni ihlali, ücret ödenmeden Ulusal Bayram ve
genel tatil çalışması yaptırılması, izinsiz yabancı uyruklu işçi çalıştırılması ve
kayıt dışılık gibi sorunlar yaşanmaktadır.
Turizm işletmelerinde meydana gelen artış ile birlikte, istihdam ve rekabette
meydana gelecek artış ile çalışanların, bu sektörde çeşitli risk faktörleri ile karşı
karşıya kaldığını görmekteyiz. Bu sebeplerden dolayı turizm sektörü iş kazası ve
meslek hastalıkları açısından dikkate almak gerekir. Turizm sektörünün daha
çok sezonluk dönemler ve yaz ayları gibi mevsimsel olarak iş yükünün arttığı
dönemlerde ya da vardiyalı çalışma sisteminin bulunduğu saatlerde çalışılması,
sigortasız ve güvencesiz çalıştırılması, stajyer öğrencilerin yoğun olarak amaç
dışı çalıştırılmaları, birbirinden oldukça farklı işlerin yapılmasının getirdiği iş
çeşitliliğini doğurmaktadır. Bu sebeplerden dolayı turizm sektörü iş kazası ve
meslek hastalıkları açısından dikkate almak gereken bir sektördür. Her ne kadar
hizmet sektöründe yaşanan iş kazaları ve meslek hastalıkları sanayi sektöründen
az olsa da turizm sektörü bu konuda özel bir alandır (Çilkaya, 2014).
Çevre Sorunları: Kıyının plansız yapılaşması ve doğal çevrenin tahribatına
bağlı olarak meydana gelen sorunlar göze çarpmaktadır. Örneğin Akdeniz ve
Ege kıyılarında bulunan turistik tesislerin plansız bir şekilde sahil şeridinden
itibaren başlaması ve yapıların uyumsuzluğu dikkat çekmektedir. Turizm
aktivitelerinin meydana geldiği bölgelerde ise çevrenin tahribatı ve
Page 59
49
kirletilmesine bağlı olarak sürdürülebilirliğin sağlanamaması sorunları ortaya
çıkmaktadır.
Tüketici Sorunları: Piyasada üretilmekte ve tüketilmekte olan her mal ve
hizmet gibi, turistik ürünleri satın alan tüketiciler de birçok sorunla karşı karşıya
kalmaktadırlar. Ancak turistik ürünlerin tamamen kişilerin psikolojik tatminine
yönelik olarak üretilen ürünler olması, ortaya çıkabilecek sorunlar karşısında
tüketicileri daha hassas bir konuma sürüklemektedir. Bu yüzden turizmde
tüketici sorunlarının, hem tüketici haklarının korunması, hem de işletmelerin
hizmet kalitelerini ve dolayısıyla satışlarını yükseltmeleri bakımından
incelenmesinde yarar vardır (Tanrıverdi ve Oktay, 2002).
Türkiye’de turizmde meydana gelen hızlı gelişme, doğal ve kültürel
çekiciliklerin turistlerin ilgi odağı olmasıyla birlikte avantajların yanında yukarıda
belirtildiği gibi dezavantajlarda meydana gelmiştir. Bölgelerin taşıma kapasitelerinin
tam anlamıyla tespit edilememesi, doğal ve kültürel çevrenin tahribata uğraması, gelen
turistlerin arz ve taleplerinin belirlenememesi ya da bölge de bulunan yerel haklın
kültüründe değişimlere neden olması, turizmde meydana gelen başlıca sorunları
oluşturmuştur.
Coğrafya, en basit tanımı ile doğal ve beşeri sistemlerin ilişkisini, bu ilişkiler
sonucunda gerek ekosistemde gerekse yaşam alanlarında meydana gelen değişim ve
gelişimleri sebep-sonuç ilişkisi içerisinde inceleyen bir bilim dalı (Clifford ve
Valentine, 2003) olduğundan ve farklı disiplinlerle yapabileceği işbirliği potansiyeli ve
mekânı fiziki ve beşeri yönleriyle çok çeşitli perspektiflerden okuma kabiliyetiyle karar
verici mekanizmalara büyük katkılar sağlayabilecek iki önemli avantajı bünyesinde
barındırdığından (Kayan, 2000) dolayı, coğrafi bilgi tarih boyunca birey, toplum ve
devlet ölçeğinde her kademede ilgi ve saygı görmüştür (Arı, 2008). Bununla birlikte,
problem tanımında analitik bağları zayıf kalmış pek çok coğrafi araştırmanın, beklenen
sonuçların elde edilmesi hususunda başarısız olduğu görülmektedir (Nelson vd., 2007;
Keçeli ve Sarıusta, 2014). Bundan dolayı coğrafi araştırmalarda, temel olarak,
geçmişten günümüze ve geleceğe bir süreklilik arz eden insan-mekân ilişkisinin sonucu
olarak karşımıza çıkan problemlerin, sebep-sonuç ilişkisi içerisinde incelenip, çözüm
yollarının önerildiği (Bonnett, 2003) takdirde coğrafya alanında yapılan çalışmaların
Page 60
50
daha değerli ve anlamlı olması beklenir. Bu açıdan turizm konusunda da coğrafyanın
sorun temelli bilimsel çalışmalara önem verdiği takdirde diğer disiplinlere göre
farkındalığı olacaktır. Yukarıda bahsedildiği gibi Türkiye’de turizmin gelişimi yanında,
birçok problemi de bulunmaktadır. Coğrafyacıların kendi ilke ve yöntemlerini
kullanarak bu sorunları ele alması ve bu sorunlara gerçekçi, rasyonel ve etkili öneriler
sunduğu takdirde yapılan çalışmaların anlamı ve değeri büyük olacaktır. Bu çalışmanın
temel motivasyonlarından birisi de, turizm konusunda coğrafya biliminin ürettiği
tezlerin Türkiye’nin temel turizm sorunları ile ne kadar yakınlık gösterdiği ya da,
coğrafya biliminin ürettiği lisansüstü tezlerin Türkiye turizminin hangi sorunlarını
çözmeye çalıştığıdır. Bu problemi araştırmanın birçok farklı yöntemi bulunmakla
birlikte, yapılan bu çalışmada coğrafya alanında Türkiye’de turizm konulu lisansüstü
tezlerin incelenmesinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır.
Page 61
51
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
BULGULAR ve YORUM
Bu bölümde araştırma probleminde yer alan sorulara cevap olabilecek şekilde;
elde edilen verilerin analiz edilmesi sonucunda ortaya çıkan bulgulara ve yorumlara yer
verilmiştir. Türkiye’de lisansüstü düzeyde hazırlanmış olan tezlerin belirlenmesi ve
nitelik ve niceliğine göre değerlendirilmesi sonucunda; tezlerin yayın yılı, tezlerin
yayınlandıkları bilim dalları, danışman unvanları, destekleme, tezin türü (doktora ve
yüksek lisans) tezin konu alanı, tezin dili, yayınlandığı üniversite, tezin sayfa sayısı,
hipotez durumu, örneklem sayısı, tezlerde yer alan tablo, şekil, fotoğraf, harita sayıları,
tezin yöntemi, tez planı durumu, kaynakça eser sayıları (yerli, yabancı, internet)
ölçütleri doğrultusunda dağılımların frekans, yüzde değerlerini gösteren tablo ve
grafikler şeklinde sunulmuştur.
Bulgular bölümü, lisansüstü tezlerin yayınlandıkları yıllara ve üniversitelere
göre dağılımı, lisansüstü tezlerin sayfa, tablo, şekil, kaynakça gibi içeriklerine göre
dağılımı ve yöntem durumu, konularına göre dağılımı olmak üzere üç başlık altında
incelenecektir. Toplam verilerin yanında lisansüstü tezlerin doktora ve yüksek lisans
tezleri ayrı ayrı incelenecektir.
3.1.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN YAYINLANDIKLARI
YILLARA VE ÜNİVERSİTELERE GÖRE DAĞILIMI
Geçmişi çok eskilere dayanan turizm olgusunun gelecekte de yayılmaya devam
edeceği görülmektedir. Keşfetme arzusuyla yola çıkan insanoğlu dünyanın farklı
bölgelerinde bulunmuştur. Coğrafya, insan ve mekân ilişkilerinin değişiklik ve
benzerliklerini incelemesi bakımından turizm ile yakından ilişkilidir. Bir mekânda yani
coğrafyada meydana gelen turizm olayını mekândan bağımsız düşünemeyiz. Turizmin
mekânı etkilemesi ve o mekândan da tüm dünyaya yayılarak önem kazanması
coğrafyacıların turizmle ilgilenmesini zorunlu kılmıştır. Zaman içerisinde insan-mekân
ilişkileri değişmelere uğramış, ilk insandan bu güne kadar insanı kendine bağlayan
mekân unsuru insanın yaşam biçiminde de değişimleri sağlamıştır. Zamanla insandaki
mekân algısı ve mekânı kullanma biçiminde değişiklikler meydana gelmiştir. Mekânı
Page 62
52
kullanma biçiminde meydana gelen bu değişimlere bağlı olarak turizmde de değişimler
meydana gelmiş ve insanların turizme bakış açıları değişmiştir. Turizm algısının
değişmesiyle coğrafyanın bir bilim dalı olarak ortaya çıkan turizm coğrafyası da zaman
içerisinde değişimlere uğramış, coğrafyacılar tarafından turizm olgusu ele alınmış, bu
konu da çalışmalar yayınlanmıştır.
Tezlerin yayın yılları incelendiğinde; 1975 yılından 2015 yılına kadar erişim
sağlanabilen toplamda 103 lisansüstü tez hazırlanmıştır. Tablo 4’te görüldüğü gibi,
2000’li yıllara kadar lisansüstü tezlerin sayılarında dalgalanmalar meydana gelmiş;
fakat 2000 yılından sonra tez sayılarında artışlar meydana geldiği tespit edilmiştir (%
77,9).
Tablo 4: Tezlerin yıllara göre dağılımı
Yıl Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
1975 1 1 1
1985 1 1 1
1987 1 1 1
1988 1 1 1
1989 3 3 2,9
1991 1 1 1
1992 3 3 2,9
1993 1 2 3 2,9
1994 2 2 1,9
1997 4 4 3,9
1998 1 1 2 1,9
1999 1 1 1
2000 1 1 1
2001 1 3 4 3,9
2002 4 4 3,9
2003 3 3 2,9
2004 5 5 4,9
2005 1 1 2 1,9
2006 4 3 7 6,8
2007 1 6 7 6,8
2008 8 8 7,8
2009 5 5 4,9
2010 5 5 4,9
2011 4 4 8 7,8
2012 1 2 3 2,9
2013 2 3 5 4,9
2014 2 5 7 6,8
2015 6 6 5,8
Toplam 20 83 103 100
Page 63
53
Yavan ve Bekaroğlu (2013)’nun oluşturmuş oldukları yıl aralıklarına kategoriler
dikkate alınarak lisansüstü tezleri incelendiğinde; 2003 yılı ve sonrası dönemde doktora
ve yüksek lisans tezlerinde kayda değer ölçüde artışların meydana geldiği gözlenmiştir
(f:71) (Tablo 5). 1981-2002 yılı arası dönemde yüksek lisans tezleri hazırlanmaya
başlamış ve artmaya devam etmiştir. 1943-1980 yılı arası dönemde sadece 1 tez
hazırlanmış ve o tezin de doktora tezi olduğu Tablo 5’de görülmektedir.
Tablo 5: Tezlerin yıl aralıklarına göre dağılımı
Yıl Aralığı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
1943-1980 1 0 1 0,9
1981-2002 4 27 31 30
2003 ve sonrası 15 56 71 68,9
Toplam 20 83 103 100
Şekil 7: Tezlerin yıl aralıklarına göre dağılım grafiği
Alında, Türkiye’de coğrafya alanında turizm çalışmalarının 1960’lı yıllara kadar
gittiği görülmektedir (Şekil 8). İstanbul Üniversitesi’nde Coğrafya Bölümünde turizm
konusunda hazırlanmış olan bitirme tezleri bunun en önemli göstergeleridir. Turizmin
gelişme göstermediği zamanlarda bile coğrafya turizme önem vermiştir. Turizmin
bitirme tezi konusu olarak coğrafya alanı içerindeki çalışmaların 1980’li yıllara kadar
devam ettiği belirlenmiştir. Fakat akademik anlamda lisansüstü düzeyde çalışmaların
yapılmaya başlanması 1975 (Özgüç, 1975) yılında hazırlanmış olan ilk doktora tezidir
(YÖK Tez taramasında ve İstanbul Üniversitesi kütüphanesi kapsamında erişim
1 4 15
0 27
56
0
20
40
60
80
1943-1980 1981-2002 2003 ve sonrası
Tezlerin Yıl Aralıklarına Göre Dağılım
Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 64
54
sağlanan). 1975 yılından sonra 1985 yılına kadar coğrafya alanında turizm konusunda
lisansüstü çalışma tespit edilememiş ve 1985 (Ekim, 1985) yılında hazırlanmış olan
yüksek lisans teziyle çalışmalar hazırlanmaya başlamıştır. 1975- 1985 yılına kadar
lisansüstü düzeyde çalışmanın bulunmaması fakat o yıllarda bitirme tez konularının
turizmden seçilmesi daha sonra lisansüstü anlamda çalışmalara devam edilmediğinin
göstergesidir. Her ne kadar 1960’lı yıllarda sadece bitirme tezleriyle sınırlı kalsa da
aslında coğrafya içerisinde turizm olgusuna verilen önemin ve coğrafi çalışmalarda yer
verilmesinin çok eski olduğu görülmektedir.
Şekil 8: İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümünde hazırlanmış olan bitirme tezi örnekleri (Kaynak:
İstanbul Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı)
1975 yılından 2015 yılına kadar Coğrafya Alanında turizm konusunda toplamda
yayınlanmış olan 103 lisansüstü tezin türlerine göre dağılımına ayrıldığında; doktora
tezlerinin 20 (% 19,4) ve yüksek lisans tezlerinin 83 (% 80,6) ile büyük çoğunluğu
oluşturduğu görülmektedir (Tablo 6). Doktora tez sayılarının yüksek lisans tezlerinden
1982 Aksaray'da Turizm (Şenol Kılıç)
1981 Fethiye'de Turizm (Nilgün Yenigül )
1974 Manavgat'ta Turizm (Mahmut Ünal)
1970 İstanbul'daki Turistik Oteller ve Turizme Katkısı (Güzide Çelikel)
1969 Edremit ve Ayvalık'ta Turizm (İlter Erten)
1966 Akçakoca'da Turizm (Refia Sarıkaya)
1965 Marmara Bölgesinde Turizm İmkanları (Duru Demir)
1964 Türkiye'de Turizm Hareketleri (Muhsin Daracalar)
1963 Tarihi Abideler Bakımından İstanbul ve Turizm (Sermet Erer)
Page 65
55
daha az olmasının nedenleri arasında; yüksek lisans tezinin turizm coğrafyası alanında
hazırlanıp doktoranın ise coğrafyanın başka bir alanda hazırlanmış olabileceği ya da
yüksek lisanstan sonra doktoraya devam edilmediği söylenebilir.
Lisans eğitimini coğrafyada yapmış olan Emekli (1994, 1998)’nin hem yüksek
lisans tezinin hem de doktora tezinin turizm coğrafyasından hazırlamış olması ve
çalışmalarının devamlılığı turizm coğrafyası için önemlidir. Emekli (1994) “Foça’da
Turizm ve Turistik Kentleşme” adlı yüksek lisans tez çalışmasında; Ege Bölge’sinin
turistik kentlerinden biri olan Foça araştırma alanı olarak seçilmiştir. Foça’nın turizm
potansiyelinin daha önce çalışmamış olması ve turizmin çevreyle etkileşim içinde
olması araştırma konusu olarak seçilmesinde en önemli etken olmuştur. Yeni Foça ve
Foça’ya bağlı köyler araştırma kapsamında dışında bırakılmıştır. Bunun en önemli
nedeni bu alanların uluslararası turizme katılmamış olmasıdır. Foça’da turistik
yatırımlar arttığı, kentin demografik ve sosyo-kültürel yapısının değişikliğe uğradığı
gözlenmiştir. Çalışma kapsamında gözlemler yapılmış, yöre halkına, yöreye gelen
turistlere, ikinci konut sahiplerine ve konaklama tesislerine anketler uygulanmıştır.
Araştırma sonucunda; yörede turistik çekiciliklerin oluşturduğu ortamdan memnun
kalındığı ve korunması gerektiği; fakat ulaşım kolaylığı nedeniyle cazip fırsatlar
sunması, plansız yapılaşma, doğal ortam ve kültürel değerlerin tahrip edilmesi, denizin
gün geçtikçe kirlenmesi ve yaz aylarında nüfusun artması Foça hakkında duyulan
endişelerin olduğu söylenmiştir. Araştırma sonucunda Foça’da meydana gelen turizm
etkinliklerinin kentleşmeyi hızlandırdığı belirlenmiştir. Turizm etkinlikleriyle ilçenin
ekonomik geçim kaynağı olan tarım ve balıkçılığın yanında turizminde yer etmeye
başladığı görülmüştür. Emekli (1998)’nin “Bergama’da Turizm ve Sosyo-Ekonomik
Etkileri” adlı doktora tez çalışmasına bakıldığında ise; Bergama’da turizmin sosyo-
ekonomik etkilerinin, ekonomik yapıyı etkileyen bir olay olması sorunundan yola
çıkılarak hazırlanmıştır. Çalışma kapsamında araştırma alanında gözlemler, görüşmeler,
yöre halkına ve turistlere anketler uygulanmıştır. Araştırma sonucunda Bergama’da
turizmin gelişmeye başladığı, gelen ziyaretçilerin büyük çoğunluğunun günübirlikçi
olduğu, turizmin gelişmesiyle birlikte konaklama tesislerinin arttığı ve tarım kasabası
kimliğinden çıkarak turistik yer olma özelliğini yakaladığı belirtilmiştir. Kültür
turizminin hâkim olduğu bölgede turizmin yıllardır olduğu fakat istenilen düzeye
ulaşılamadığı ve bunun için planlamaya ihtiyaç duyulduğu söylenmiştir. Hazırlanmış
Page 66
56
olan tezlerin sorun odaklı çalışılması, kavramlara yer verilmesi, yöntem kullanılarak
hazırlanmış olması ve en önemlisi hem yüksek lisans hem de doktora tez konusunun
turizm coğrafyasından yapılmış olması lisansüstü bu tez çalışmalarını daha da önemli
kılmaktadır.
Tablo 6: Tezlerin türüne göre dağılımı
Türü Frekans %
Doktora 20 19,4
Yüksek lisans 83 80,6
Toplam 103 100
Görüldüğü gibi doktora tezlerinin yayınlandıkları yıllara göre dağılımı
incelendiğinde; Tablo 4’te 2003 yılı sonrasında çalışmalarda artışlar meydana geldiği
görülmektedir. Şekil 7’de yıl aralıklarına göre dağılıma bakıldığında 2003 yılı
sonrasındaki artış daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. 2006 yılı ve sonrası dönemde
yayınlanmış olan doktora tezlerinin % 75’ini oluşturmaktadır. Doktora tez
çalışmalarının artış göstermesi akademik anlamda önemlidir. 1975 yılında ilk lisansüstü
çalışmanın yapılması turizmin coğrafya içerisinde akademik anlamda yer etmeye
başladığının göstergesidir.
Tablo 4’da görüldüğü üzere yüksek lisans tezlerinin yayınlandıkları yıllara göre
dağılımı incelendiğinde; 1997 yılından itibaren artışlar meydana gelmiş fakat burada da
2003 yılı sonrasında yüksek lisans tez çalışmalarında kayda değer ölçüde artışların
olduğu görülmektedir. 2003 yılı sonrası artışları yıl aralıklarına göre ayrıldığında %
67,4’lük kısmını oluşturmaktadır.
Tablo 7’de görüldüğü gibi lisansüstü tezlerin üniversitelere göre dağılımına
bakıldığında; üniversiteler sırasıyla İstanbul Üniversitesi (% 24,3), Ankara Üniversitesi
(% 11,7), Atatürk Üniversitesi (% 10,7), Ege Üniversitesi (% 7,8) ve Marmara
Üniversitesi (% 7,8) ile coğrafya alanında “turizm” konusunda en fazla lisansüstü tez
hazırlanan üniversiteler olduğu görülmektedir. İstanbul Üniversitesi, Ankara
Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesinde hazırlanmış olan tezlerin sayılarının fazla
olması kuruluş tarihi bakımından köklü üniversiteler olmasından kaynaklandığı
söylenebilir.
Page 67
57
Tablo 7: Tezlerin yayınlandıkları üniversitelere göre dağılımı
Üniversite Doktora Yüksek
Lisans
Toplam
Frekans
%
Afyon Kocatepe Üniversitesi 2 3 5 4,9
Ankara Üniversitesi 5 7 12 11,4
Atatürk Üniversitesi 4 7 11 10,7
Adnan Menderes Üniversitesi 1 1 1
Balıkesir Üniversitesi 4 4 3,9
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi 3 3 2,9
Dokuz Eylül Üniversitesi 1 6 7 6,8
Ege Üniversitesi 1 7 8 7,8
Fırat Üniversitesi 3 3 2,9
Fatih Üniversitesi 2 2 1,9
Gazi Üniversitesi 2 2 1,9
İstanbul Üniversitesi 6 19 25 24,3
Marmara Üniversitesi 8 8 7,8
Mimar Sinan Üniversitesi 1 1 1
Niğde Üniversitesi 4 4 3,9
Ondokuz Mayıs Üniversitesi 2 2 1,9
Selçuk Üniversitesi 1 1 1
Sakarya Üniversitesi 1 1 1
Süleyman Demirel Üniversitesi 1 1 1
Uşak Üniversitesi 2 2 1,9
Toplam 20 83 103 100
İstanbul Üniversitesi’nde yayınlanan tez sayılarının diğer üniversitelere oranla
daha yüksek çıkmasının bir diğer nedeni de ekonomik coğrafya çalışmalarında öncü
olan Erol Tümertekin’in turizm coğrafyası konusunda lisansüstü çalışmalar yaptırmış
olmasıdır. Turizm coğrafyası konusunda ilk lisansüstü tez (Özgüç, 1975) Erol
Tümertekin danışmanlığında hazırlanmış olması önemlidir.
Doktora tezlerinin yayınlandıkları üniversitelere göre dağılımına bakıldığında;
toplam 7 üniversitede Coğrafya Alanında turizm konusunda 20 doktora tezi
hazırlanmıştır. Tablo 7’de görüldüğü gibi Ankara Üniversitesi 5 (% 25), İstanbul
Üniversitesi 6 (% 30) ve Atatürk Üniversitesi 4 (% 20) ile Coğrafya Alanında turizm
konusunda en fazla doktora tezi hazırlanan üniversiteler olduğu tespit edilmiştir.
Yüksük lisans tezlerinin yayınlandıkları üniversitelere göre dağılımı
incelendiğinde ise; toplamda 19 üniversitede coğrafya alanında turizm konusunda 83 tez
hazırlandığı belirlenmiştir. Tablo 7’de görüldüğü gibi İstanbul Üniversitesi 19 (% 22,9),
Page 68
58
Marmara Üniversitesi 8 (% 9,6), Ankara Üniversitesi 7 (% 8,4), Atatürk Üniversitesi 7
(% 8,4) ve Ege Üniversitesi 7 (% 8,4) ile Coğrafya Alanında turizm konusunda en fazla
yüksek lisans tezi hazırlanan üniversiteler olduğu tespit edilmiştir.
3.2.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN İÇERİKLERİNE GÖRE
DAĞILIMI
Araştırma kapsamında incelenen tezlerin bu bölümünde; hazırlandıkları bilim
dalı, danışman unvanları, destekleme türü, yayın dili, sayfa sayısı, hipotez durumu, tez
planı durumu, tablo, şekil, fotoğraf, harita sayıları ve kaynakça eser sayıları (yerli,
yabancı, internet, toplam) incelenmiştir.
Tezlerin yayınlandıkları bilim dallarına göre dağılımı incelendiğinde; Coğrafya
Alanında turizm konusunda “Coğrafya Anabilim Dalı, Coğrafya Öğretmenliği ve
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği” bilim dallarında tezler görülmektedir. Analiz sonucunda
Tablo 12’de görüldüğü üzere % 86,4 ile en fazla çalışma yapan bilim dalı “Coğrafya
Anabilim Dalı” sonucu ortaya çıkmaktadır.
Tablo 8: Tezlerin yayınlandıkları bilim dallarına göre dağılımı
Bilim Dalı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Coğrafya 18 71 89 86,4
Coğrafya Öğretmenliği 2 7 9 8,7
Sosyal Bilgiler Öğretmenliği 5 5 4,9
Toplam 20 83 103 100
Tablo 8’de doktora tezlerinin hazırlandıkları bilim dallarına göre dağılımı
incelendiğinde; Coğrafya Anabilim Dalı ve Coğrafya Öğretmenliğinde turizm
konusunda hazırlanmış olan tezler görülmektedir. Doktora tezi kapsamında turizm
konusunda Sosyal Bilgiler Öğretmenliğinde çalışma bulunmadığı görülmektedir. En
fazla çalışma ise Coğrafya Anabilim Dalına ait olduğu tespit edilmiştir (% 90).
Yüksek lisans tezlerinin hazırlandıkları bilim dallarına göre dağılımına
bakıldığında; Tablo 8’de en fazla yayının Coğrafya Anabilim Dalında olduğu
görülmektedir (% 85,5). Turizm konusunda doktora tezi hazırlanmayan Sosyal Bilgiler
Öğretmenliği Alanında ise yüksek lisans tezi bulunduğu belirlenmiştir (% 8,4).
Page 69
59
Tablo 9’dea tezlerin danışman unvanlarına göre dağılımına incelendiğinde; %
49,5 ile tezlerde en fazla danışmanlık yapan unvan Prof.Dr. olmuştur. %25,2 ile Doç.Dr
ve Yrd.Doç.Dr ikinci sırada tezlerde danışmanlık yapmışlardır.
Tablo 9: Tezlerin danışman unvanlarına göre dağılımı
Danışman Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Prof.Dr. 15 36 51 49,5
Doç.Dr 5 21 26 25,2
Yrd.Doç.Dr. 26 26 25,2
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinin danışman unvanları incelendiğinde; % 75 ile Prof.Dr. ve % 25
ile de Doç.Dr. yer almaktadır. Doktora tez danışmanlığında Yrd.Doç.Dr. yer almadığı
tespit edilmiştir (Tablo 9).
Yüksek lisans tezlerinin danışman unvanları incelendiğinde; % 43,4 ile en fazla
Prof.Dr. yer almaktadır. Yrd.Doç.Dr. % 31,3 ile Doç.Dr.’dan (% 25,3) daha fazla
yüksek lisans tezine danışmanlık yaptığı görülmektedir (Tablo 9).
Tezlerin TÜBİTAK ya da BAP gibi desteklenme türü incelendiğinde; sadece 7
tezin desteklendiği görülmektedir (Tablo 10). Tezlerin büyük çoğunluğunun
desteklenme olmadan hazırlandığı tespit edilmiştir. Proje kapsamında hazırlanan tezler
incelendiğinde; turizmin sosyal ve fiziksel etkilerini ölçmek, turizm çeşitlendirmesini ve
çekiciliklerini belirlemek amacıyla hazırlandığını tespit edilmiştir.
Tablo 10: Tezlerin desteklenme türüne göre dağılımı
Destek Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Var 4 3 7 6,8
Yok 16 80 96 93,2
Toplam 20 83 103 100
Desteklenen doktora tezleri incelendiğinde çalışmaların sürdürülebilir turizm ve
iklim değişikliğinin turizme etkileri konularında hazırlandığı belirlenmiştir. Doktora
tezlerinin desteklenme türüne göre dağılıma bakıldığında; 4 tezin desteklendiği geriye
kalan 16 tezin ise desteklenmediği görülmektedir (Tablo 10). Desteklenmeyen toplam
96 (%93,2) tezin 16 tanesinin doktora tezi olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.
Page 70
60
Desteklenen yüksek lisans tezleri incelendiğinde sürdürülebilir turizm, yerel
haklın turizme karşı tutumu konularında hazırlandığı belirlenmiştir. Tablo 10’a
bakıldığında yüksek lisans tezlerinin desteklenme türü bulunan 3 tezin olduğu
görülmektedir. 80 (% 96,4) tezin ise desteklenmesi bulunmamaktadır. Desteklenmeyen
toplam 96 tezin 80 tanesinin yüksek lisans tezi olduğu görülmektedir.
Tezlerin yayınlandıkları dillere göre dağılımı incelendiğinde; İngilizce ve
Türkçede yayınlanmış olan tezler yer almaktadır. Tablo 11’de tezlerin % 98,1’inin
Türkçe, % 1,9’unun ise dili İngilizce olduğu görülmektedir.
Tablo 11: Tezlerin yayınlandıkları dillere göre dağılımı
Dili Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Türkçe 20 81 101 98,1
İngilizce 2 2 1,9
Toplam 20 83 103 100
Yüksek lisans tezlerinin yayınlandıkları dillere göre dağılımına bakıldığında; %
97,6’sı Türkçe ve % 2,4’ü ise İngilizcedir (Tablo 11). Yayınlanmış olan 2 İngilizce tez
yüksek lisans tezi olduğu belirlenmiştir (Kara, 2007; Şerbetçi, 2011). Doktora tezlerinin
ise yayın dili Türkçe olduğu tespit edilmiştir. İngilizce hazırlanmış olan yüksek lisans
tezleri incelendiğinde; aynı üniversite ve aynı danışman tarafından hazırlandığı tespit
edilmiştir. İngilizce hazırlık bölümlerinin bulunması akademik anlamda kayda değer
çalışmaların çıkmasına zemin hazırladığı görülmektedir.
Tablo 12’de tezlerin sayfa sayılarına göre dağılımına bakıldığında; sayfa sayısı
101-200 arası % 46,6 ile tezlerin büyük çoğunluğunu oluşturduğu tespit edilmiştir. 401-
500 ve 501 üzeri sayfa sayısının bulunan tezler ise % 2,9’u oluşturduğu görülmektedir.
Sayfa sayısı bakımından hazırlanmış olan en uzun tez 697 sayfa iken en kısa tezin ise 47
sayfa olduğu tespit edilmiştir. Tezlerin uzunluk bakımından farklılık göstermesi yüksek
lisans ya da doktora çalışmalarına göre değişmektedir. Doktora tezleri daha uzun bir
içeriğe sahip olurken yüksek lisans tezleri doktora tezlerine nazaran sayfa sayısının daha
az olduğu görülmektedir.
Page 71
61
Tablo 12: Tezlerin sayfa sayılarına göre dağılımı
Sayfa Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0-100 25 25 24,3
101-200 3 45 48 46,6
201-300 5 11 16 15,5
301-400 6 2 8 7,8
401-500 3 3 2,9
501 ve üzeri 3 3 2,9
Toplam 20 83 103 100
Tablo 12’de doktora tezlerinin yayınlandıkları sayfa sayılarına göre dağılımına
bakıldığında; 0-100 arası tez bulunmamakta ve % 30’unu ise 301-400 arası tezler
oluşturduğu görülmektedir. 501 ve üzeri sayfa sayısı bulunan tezler ise % 15’ini
kapsamaktadır. Toplamda 401-500 ve 501 üzeri sayfa sayısı bulunan tezlerin doktora
tezi olduğu belirlenmiştir. Sayfa sayısı bakımından hazırlanmış olan en uzun tezin ise
doktora tezi olduğu tespit edilmiştir.
Yüksek lisans tezlerinin yayınlandıkları sayfa sayılarına göre dağılımı
incelendiğinde; % 54,2’sini 101-200 sayfa sayısı bulunan tezler oluşturmaktadır. 301-
400 arası ise sadece 2 (% 2,4) tez bulunmaktadır. 401-500 ve 501 üzeri sayfa sayısı olan
yüksek lisans tezi bulunmamaktadır (Şekil 9).
Şekil 9: Tezlerin sayfa sayılarına göre dağılım grafiği
3 5 6 3 3
25
45
11 2
0
10
20
30
40
50
60
0-100 101-200 201-300 301-400 401-500 501 ve
üzeri
Tezlerin Sayfa Sayılarına Göre Dağılım
Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 72
62
Türkçe karşılığı varsayım olarak ifade edilen hipotez araştırma sorusunun
cevabının, dolayısıyla araştırmanın sonucunun daha araştırma yapılmadan önce
tahminini gösteren bir açıklamadır. Araştırma sorularından üretilen hipotezler soru
kalıbında değil, iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişki hakkında ortaya atılan
önergeler şeklinde hazırlanır. Bir hipotezde değişkenler, popülasyon (araştırma evreni)
ve değişkenler arasında araştırılan ilişki belli olmalıdır. Hipotezlerin doğruluk ve
yanlışlıkları kanıtlanabilir olmaları gerekmektedir. Hipotezin araştırma sorularına
çözüm önermesi yanında, deney ve gözlem yolu ile test edilebilir, ölçülebilir ve
denenebilir olması gerekmektedir. Hipotezler genellikle deneysel nicel araştırmalarda
kullanılır. Hipotezlerin oluşturulmasına araştırma sorusunun belirlenmesi ile başlanır.
Ardından bu araştırma sorusunun cevabına dair bir varsayımda bulunulur ve bu
varsayım bir önerge şeklinde yazılır. Araştırma bu varsayımın geçerli olup olmadığını
test etme üzerine kurgulanır. Araştırmada ilgili evren üzerinde gerekli araç ve
yöntemlerle veriler toplanarak analiz edilir ve istatistiksel yöntemlerle hipotezin
doğruluğu ölçülür. Elde edilen bulgulara göre hipotez ya kabul edilir veya reddedilir.
Bu açıdan özellikle deneysel nicel coğrafi araştırmalarda araştırmanın hipotezinin veya
hipotezlerinin oluşturulması araştırmanın amacının netleştirilmesi, varılmak istenilen
hedefin ve amacın tam olarak belirlenmesi açısından önemlidir (Demirci, 2014).
Coğrafi araştırmalarda çalışmanın bir sorunsal yani hipotez üzerine
oluşturulması bu kadar önemliyken; Tablo 13’te tezlerin hipotez durumlarına göre
dağılımı incelendiğinde; % 55,3’ünün hipotez durumu bulunmamaktadır. % 44,7’sinin
ise hipotez durumu bulunmaktadır. 57 tezde hipotez bulunmadığı görülmektedir.
Tablo 13: Tezlerin hipotez durumlarına göre dağılımı
Hipotez Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Var 14 32 46 44,7
Yok 6 51 57 55,3
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinin hipotez durumlarına bakıldığında ise; toplam 20 tez içerisinde
14 (% 70) tezin hipotezi bulunmaktadır. 6 tezin ise hipotezi bulunmamaktadır (Tablo
13). Doktora tezlerinde yer alan hipotezler incelendiğinde; çalışmanın hipotezleri
belirlenmiş ve sonuç bölümünde hipotezler test edilmiştir. Karşılaştırılmalı hipotezler
Page 73
63
oluşturulmuştur. Örneğin; “turizm etkinliklerinin artması ile yerel halkın refah seviyesi
arasında doğru ilişki vardır” gibi hipotezler oluşturulmuştur.
Yüksek lisans tezlerinin hipotez durumları incelendiğinde; % 61,4’ünün
hipotezinin bulunmadığı belirlenmiştir (Tablo 13). Toplamda 57 tezin hipotezinin
bulunmadığı ve bunlardan 51 tezin ise yüksek lisans tezi olduğu sonucuna
ulaşılmaktadır (Şekil 10). 83 yüksek lisans tezi içerisinde 32 tezin hipotezi
bulunmaktadır. Yüksek lisans tezlerinde yer alan hipotezler incelendiğinde; çalışmanın
hipotezleri verilmiş ve sonuç bölümünde hipotezler test edilmiştir. Örneğin; “turizm
faaliyetleri sonucunda ekolojik sisteme zarar verilmiştir ve bunun sonucunda çevre
sorunları, kirlilik, çarpık yapılaşmalar meydana gelmiştir” gibi hipotezler
oluşturulmuştur.
Şekil 10: Tezlerin hipotez durumlarına göre dağılım grafiği
Araştırma kapsamında incelenen tezlerde yer alan sorunsallar ya da oluşturulan
hipotezler incelendiğinde, soruların cevaplarının sonuç bölümünde tartışma şeklinde
verildiği görülmüştür. Araştırma sorularına yer verilmiş ve inceleme kapsamında ortaya
çıkan sonuçlar tartışılmıştır. Hipotez ya da sorunsalın yer aldığı bazı tezlerde ise
bulgular ya da sonuç bölümünde bu soruların cevaplarına yer verilmediği görülmüştür.
Akademik çalışmalarda planlama; neyin, neden, nasıl, kimin için ve ne zaman
yapılacağının, çıktılarının ne şekilde hedef kitleye ulaştırılacağının araştırmaya
14 32 6
51
0
20
40
60
80
100
Doktora Yüksek Lisans
Tezlerin Hipotez Durumlarına Göre Dağılım
Grafiği
Var Yok
Page 74
64
başlamadan önce detayları ile belirlenmesini ifade etmektedir. Araştırmanın konusu,
amacı, hangi yöntemle yapılacağı, hangi verilere ihtiyaç duyulacağı ve bu verilerin nasıl
toplanıp analiz edileceği planlama aşamasında tespit edilmeye çalışılır (Demir, 2014).
Tezlerin tez planı durumuna bakıldığında ise; tezlerin % 33’ünde tezin akışı, tez planına
dair bilgilere ulaşılamamıştır. Tezlerin % 67’inde tez planı yer almaktadır (Tablo 14).
İncelenen tezlerdeki tez planları durumuna bakıldığında; tablo halinde ya da tez
içerisinde akış doğrultusunda metin halinde yer verildiği belirlenmiştir.
Tablo 14: Tezlerin tez planı durumuna göre dağılımı
Tez Planı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Var 17 52 69 67
Yok 3 31 34 33
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinin tez planı durumu incelendiğinde; % 85’inde tez planı
bulunurken % 15’inde tez planı bulunmamaktadır (Tablo 14). Doktora tezlerinde
planların tablo ve metin şeklinde verildiği belirlenmiştir. Tablo şeklinde hazırlanan
planlamalarda çalışma aşamalar halinde verilmiştir.
Tablo 14’de yüksek lisans tezlerinin tez planı durumuna bakıldığında; %
62,7’inde tez planı yer alırken % 37,3’ünde tez planı yer almamaktadır. Tez planı yer
alan yüksek lisans tezleri incelendiğinde; planın metin şeklinde yazımının mevcut
olduğu belirlenmiştir (Şekil 11).
Page 75
65
Şekil 11: Tezlerin tez planı durumuna göre dağılım grafiği
Öğrenilen bilgilerin % 83'ü görme, % işitme, % 3,5'i koklama, % 1,5 dokunma,
% l'i tatma duyulan yoluyla elde edilir. ABD Texas Üniversitesi'nde Philips tarafından
yapılan bir araştırmada hatırlatma yüzdelerine bakıldığında; okunanların% 10'u,
duyulanların % 20'sini, görülenlerin % 30'unu hem görüp hem de duyulanların %
50'sini, görüp, işitip ve söylenenlerinin % 80'ini, görüp, işitip, dokunup söylenenlerinin
% 90'ını hatırlanmaktadır. Görülüyor ki öğrenmeyi % l0’lardan % 90'lara kadar
çıkarmak mümkündür. Öyleyse; öğretme ve öğrenme çalışmaları görmeye, yapmaya ve
yaşamaya imkân verecek araçlarla desteklemek gereklidir (Ünlü vd., 2002).
Coğrafya eğitiminde araştırmalarda mekânsal bilgiyi aktarmada kullanılan
araçlar arasında harita, tablo, şekil ve fotoğraflar önemli yer tutar. Haritalar, resimler,
kesitler, grafik ve diyagramlar coğrafya ile özdeş görsel anlatım araçlarıdır. Günümüz
teknolojisiyle, hele bilgisayar desteğiyle bu tür araçların çok zengin çeşitlikle ve üstün
nitelikte hazırlanması mümkün olabilmektedir. Ayrıca günümüzde bilginin hızlı
algılanması gereği ve biraz da buna bağlı olarak okumadan öğrenme isteği yine
coğrafyanın görsel anlatım araçlarının önem ve değerini artırmaktadır. Çoğu zaman,
sayfalarca yazıyla anlatılması zor olan bilgilerin bir harita ile çok daha etkili sunulması
mümkün olabilmektedir (Kayan, 2000).
Görsel ögeler öğrenme açısından bu kadar önemliyken incelenen tezlerde yer
alan tabloların sayılarına göre dağılımına bakıldığında; hiç tablo bulunmayan toplamda
17
52 3
31
0
20
40
60
80
100
Doktora Yüksek Lisans
Tezlerin Tez Planı Durumuna Göre Dağılım
Grafiği
Var Yok
Page 76
66
7 (% 6,8) tez bulunurken 1-10 arası 24 (% 23,3) ve 21-40 arası 25 (% 24,3) teze
ulaşılmaktadır. 81 ve üzeri tablo bulunan 4 (% 3,9) tez yer almaktadır (Tablo 15). Tablo
yer almayan tezler bulunurken 111 adet tablo yer alan tez tespit edilmiştir. Tezlerde
incelenen tablolarda; araştırma alanının yağış, sıcaklık, demografik, turizm gelir-gider
verilerine yer verilirken aynı zamanda araştırma kapsamında yer alan anket bulgularına
yer verildiği belirlenmiştir.
Tablo 15: Tezlerde yer alan tabloların sayılarına dağılımı
Tablo Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0 7 7 6,8
1-10 1 23 24 23,3
11-20 2 21 23 22,3
21-40 5 20 25 24,3
41-60 4 8 12 11,7
61-80 4 4 8 7,8
81+ 4 4 3,9
Toplam 20 83 103 100
Tablo 15’te doktora tezlerinde yer alan tabloların sayılarına göre dağılımına
bakıldığında; bütün tezlerde tablo yer almaktadır. 81 ve üzeri tablo yer alan 4 tez ise
doktora tezi olduğu görülmektedir. 1-10 arası tablo yer alan ise (% 5) tez
bulunmaktadır. 111 adet tablonun yer aldığı tez ise doktora tezi olduğu tespit edilmiştir.
Tezde yer alan tablolarda çalışma alanının yağış, sıcaklık, güneşlenme süresi, nüfusun
yaş ve cinsiyete göre dağılımı, ekonomik faaliyetleri, turizm konaklama kapasiteleri,
ziyaretçi sayılarını içeren tablolar yer almaktadır (Şekil 12).
Yüksek lisans tezlerinde yer alan tabloların sayılarına göre dağılımı
incelendiğinde; Tablo 15’te yer alan hiç tablo bulunmayan 7 tez yüksek lisans tezi
olduğu belirlenmiştir. 1-10 arası tablo yer alan % 27,7’sini oluşturmaktadır. 81 ve üzeri
tablo yer almamaktadır. 61-80 arası tablo yer alan 4 (% 4,8) tez bulunmaktadır.
Page 77
67
Şekil 12: Tezlerde yer alan tabloların sayılarına göre dağılım grafiği
İncelenen tezlerde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılımına bakıldığında;
Tablo 16’da şekil bulunmayan toplamda 21 tez bulunmaktadır. 1-10 arası şekil yer alan
38 (% 36,9) tez bulunduğu tespit edilmiştir. 41 ve üzeri şekil yer alan 5 (% 4,9) tez
bulunduğu görülmektedir (Şekil 13).Şekil yer almayan tezler yer alırken 122 şekil yer
alan tez belirlenmiştir. İncelenen tezlerdeki şekillerin çoğunlukla yağış, sıcaklık,
demografik grafiklerden meydana geldiği belirlenmiştir. Aynı zamanda şekillerde
araştırma alanlarının turizm verilerine dair bilgilerinde yer aldığı tespit edilmiştir.
Tablo 16: Tezlerde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılımı
Şekil Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0 1 20 21 20,4
1-10 4 34 38 36,9
11-20 6 14 20 19,4
21-30 6 7 13 12,6
31-40 1 5 6 5,8
41-+ 2 3 5 4,9
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılımı incelendiğinde; 1
tezde şekil yer almadığı tespit edilmiştir. 11-20 arası ve 21-30 arası şekil yer alan 6 (%
30) tez bulunurken 41 ve üzeri şekil yer alan ise 2 (% 10) tezin bulunduğu belirlenmiştir
(Tablo 16). 122 şeklin yer aldığı tezin doktora tezi olduğu görülmektedir.
1 2 5 4 4 4 7
23 21 20
8 4
0
10
20
30
0 1-10 11-20 21-40 41-60 61-80 81+
Tezlerde Yer Alan Tabloların Sayılarına Göre
Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 78
68
Tablo 16 incelendiğinde; yüksek lisans tezlerinde yer alan şekillerin sayıların
dağılımına göre 20 (% 24,1) tezde şekil yer almadığı görülmektedir. 1-10 arası şekil yer
alan 34 (% 41) tez bulunurken 41 ve üzeri şekil yer alan ise 3 (% 3,6) tez bulunduğu
tespit edilmiştir.
Şekil 13: Tezlerde yer alan şekillerin sayılarına göre dağılım grafiği
İncelenen tezlerde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılımına bakıldığında;
20’den daha az fotoğraf yer alan 34 (% 33) tez bulunurken 21-50 arası fotoğraf yer alan
39 (% 37,9) tez bulunduğu tespit edilmiştir. 100 ve üzeri fotoğraf yer alan ise 10 (% 9,7)
tez tespit edilmiştir (Tablo 17). Fotoğraf yer almayan tezler tespit edilirken aynı
zamanda 299 fotoğrafın bulunduğu tez de tespit edilmiştir. İncelenen tezlerde yer alan
fotoğrafların içerikleri genellikle araştırma alanlarının tarihi, kültürel ve doğal
çekiciliklerini kapsayan fotoğraflar olduğu belirlenmiştir.
Tablo 17: Tezlerde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılımı
Foto Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
20'den az 4 30 34 33
21-50 3 36 39 37,9
51-100 8 12 20 19,4
100'den fazla 5 5 10 9,7
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılımı incelendiğinde;
Tablo 17’de 20’den daha az fotoğraf yer alan 4 (% 20) tez bulunurken 51-100 arası
1 4 6 6 1 2
20
34
14 7
5 3
0
10
20
30
40
0 1-10 11-20 21-30 31-40 41-+
Tezlerde Yer Alan Şekillerin Sayılarına Göre
Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 79
69
fotoğraf yer alan 8 (% 40) tez tespit edilmiştir. Toplamda 100’den fazla fotoğraf yer
alan 10 tez bulunurken bunun 5 (% 25) tanesi doktora tezi olduğu belirlenmiştir (Şekil
14). 299 fotoğrafın yer aldığı tezin ise doktora tezi olduğu tespit edilmiştir.
Tablo 17’de yüksek lisans tezlerinde yer alan fotoğrafların sayılarına göre
dağılımına bakıldığında; 20’den daha az fotoğraf yer alan 30 (%36,1) tez bulunduğu
görülmektedir. 21-50 arası fotoğraf yer alan 36 (% 43,4) tez bulunurken 100’den daha
fazla fotoğraf yer alan 5 (% 6) yüksek lisans tezi bulunduğu görülmektedir.
Şekil 14: Tezlerde yer alan fotoğrafların sayılarına göre dağılım grafiği
Coğrafya denilince akla ilk gelen haritadır. Hubbard vd. (2002)’ne ve Harvey
(1969 ve 1972) ‘e göre; harita çeşitli ve faydalı fonksiyonlara sahiptir. Haritalar bir
alanın bilgilerini depolar, bu alandaki özelliklerin temel örüntülerini ve birbirleriyle
olan ilişkilerini ortaya çıkarır. Haritalar kullanıcıların arazide yollarını bulmalarını
sağlayan bir çeşit iletişim aracıdır (Öztürk, 2014). Haritalar ülke arazisinin düşmana
karşı savunulmasında (özellikle büyük ölçekli topografya haritaları) çok önemli stratejik
gereçler olmaları yanında ülkenin imarı ve yapılması gereken bayındırlık hizmetlerinin
yürütülmesinde de en gerekli teknik gereçlerdir (Doğanay, 1994). Coğrafi araştırmaların
mahiyeti göz önüne alındığı takdirde, bunlar gerek fiziki, gerek beşeri ve iktisadi
coğrafya konularında olsun, ister arazi gözlemlerine dayansın, ister büro çalışmalarını
ve analizleri içine alsın; şekil yoluyla tasvir, ifade ve izah birinci derecede harita ve
diyagramların hazırlanmasına, çizimine ve bu tarzda takdimine dayanacaktır (Bilgin,
1987). Dolayısı ile coğrafya çalışmalarında haritaların rolü ve önemi fazladır. Diğer
4 3 8 5
30 36 12
5
0
10
20
30
40
50
20'den az 21-50 51-100 100'den fazla
Tezlerde Yer Alan Foroğrafların Sayılarına
Göre Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 80
70
disiplinlerden coğrafya araştırmalarını ayıran özelliklerden birisi de mekânların
özelliklerinin haritalarla görselleştirilmesidir. Coğrafyanın temel ilkelerinden birisi olan
dağılış ilkesinin makalelerde veya tezlerde uygulamasında haritaların önemi
unutulmamalıdır. Bu açıdan coğrafyanın hem fiziki hem de beşeri-ekonomik
özelliklerinden faydalanan turizm coğrafyası çalışmalarında harita kullanımı ve
görselleştirmenin önemi fazladır. Farklı birçok disiplin tarafından çalışılan turizm
konusunda, araştırmalarda harita kullanımı ve mekânların görselleştirilmesi, diğer
disiplinler içinde coğrafya çalışmalarının farkındalığını artırma açısından üzerinde
durulması gereken bir durumdur.
İncelenen tezlerde yer alan haritaların sayılarının dağılımına bakıldığında ise;
5’ten daha az harita yer alan 49 (% 47,6) tez bulunurken 6-10 arası harita yer alan 29 (%
28,2) tez bulunduğu görülmektedir. 21’den daha fazla harita yer alan 5 (% 5,8) tez tespit
edilmiştir (Tablo 18). 49 tezde 5’den daha az harita yer alması haritanın öneminin tam
olarak kavranmadığını göstermektedir. Harita yer almayan tezler bulunurken, 76
haritanın yer aldığı tez tespit edilmiştir. Fakat haritaların yazar tarafından
hazırlanmamış olması alıntı şeklinde olduğu görülmüştür. Haritalar fiziki ve beşeri
olmak üzere iki gruba ayrıldığında; fiziki harita yer alamayan tez bulunurken 20 fiziki
haritanın yer aldığı tez tespit edilmiştir. Yine araştırmada beşeri haritaların bulunmadığı
tezler tespit edilirken 58 beşeri haritanın yer aldığı tez belirlenmiştir. Beşeri haritaların
genellikle araştırılan bölgenin turizm olgusuna yönelik oldukları tespit edilmiştir.
Tablo 18: Tezlerde yer alan haritaların sayılarına göre dağılımı
Harita Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
5'den az 3 46 49 47,6
6-10 3 26 29 28,2
11-20 10 9 19 18,4
21'den fazla 4 2 6 5,8
Toplam 20 83 103 100
Günümüzde coğrafi bilgi teknolojileri kullanılarak yapılan coğrafi analizler ve
problem çözümleri sayısal tekniklerin kullanılmaya başlandığı 1960’lı yılların başından
beri çeşitli ölçeklerde yapılmaktadır. Ancak yeni teknolojiler bu analizlerin daha hızlı,
kolay ve etkili bir şekilde yapılmasına büyük katkılar sağlamıştır. Coğrafi bilgi
teknolojileri büyük oranda coğrafya disiplinine katkılar sağlarken bu teknolojiden diğer
Page 81
71
birçok alanda da yarar sağlamışlardır (Karabulut, 2014). İncelenen tezlerde Türkiye’de
Coğrafya Alanında coğrafi bilgi sistemlerine (CBS) geçişin ya da bilgisayar ortamında
hazırlanmış olan haritaların 1990-2000 yılları arasını kapsadığı belirlenmiştir. 1990 yılı
öncesinde tezlerde yer alan haritaların bilgisayar ortamında hazırlanmadığı, 1990 yılı
sonrasında yine bu çizimlerin devam ettiği ama ara yıllarda CBS yardımıyla haritaların
çizimine başlandığı tespit edilmiştir. 2000 yılından sonra yayınlanan tezlerde yer alan
haritaların artık CBS yardımıyla çizildiği belirlenmiştir.
Doktora tezlerinde yer alan haritaların sayılarına göre dağılımı incelendiğinde;
5’den daha az (% 15) ve 6-10 arası (% 15) 3 harita yer alan tezler bulunmaktadır. 11-20
arası harita yer alan 10 (% 50) tez tespit edilmiştir (Tablo 18). 21’den fazla harita yer
alan ise 4 (% 20) tez bulunmaktadır (Şekil 15). Doktora tezlerinde yer alan haritaların
içerikleri incelendiğinde çalışma alanının fiziki haritalarının yanında beşeri haritaları da
yer almaktadır. Beşeri haritaların çalışma alanının turizm yerleri, turistik çekicilikleri,
konaklama tesislerinin dağılımı şeklinde haritaların olduğu görülmüştür.
Yüksek lisans tezlerinde yer alan haritaların sayılarına göre dağılımı
incelendiğinde; 5’den az harita yer alan 46 (% 55,4) tez bulunurken 6-10 arası harita yer
alan 26 (% 31,3) tez bulunduğu belirlenmiştir. 21’den daha fazla harita yer alan ise 2 (%
2,4) tez olduğu görülmektedir (Tablo 18). Yüksek lisans tezlerinde yer alan haritaların
içeriği incelendiğinde doktora tezlerinde olduğu gibi çalışma alanının fiziki haritaları
yanında beşeri haritalarının da olduğu görülmüştür. Beşeri haritalarda genellikle çalışma
alanının turizm alanları ve turistik çekiciliklerin yer aldığı haritalar olduğu
belirlenmiştir.
Page 82
72
Şekil 15: Tezlerde yer alan haritaların sayılarına göre dağılım grafiği
Araştırmanın teorik ve metodolojik temellerini oluşturacak temek kaynakların
kullanılıp kullanılmadığı, makalelerde olduğu gibi yüksek lisans ve doktora tezlerinin
kabulü için de önemli bir göstergedir. Araştırma konusu ile ilgili temel kaynaklardan
yararlanmadan yazılan tezler eksik olarak değerlendirilmekte ve çoğu zaman da kabul
edilmemektedir. Bu açıdan akademik araştırmalarda literatür taramalarında çalışma
konusu ile ilgili temel eserlerin neler olduğunun tespit edilmesi ve bunların temin
edilmesi gerekmektedir. Araştırmalarda kullanılan kaynakların sayısı her şeyden önce
ihtiyaca göre belirlenmekle birlikte araştırma konusuna, yönteme, çalışma sahasına ve
araştırma formatına göre değişiklik gösterir. Yüksek lisans tezlerinde kaynakça
listesinde yer alan kaynakların sayısı ortalama 100-150 arasında, doktora tezlerinde ise
bu daha fazla olabilmektedir (Demirci, 2014).
İncelenen tezlerde yararlanılan kaynakları yerli, yabancı ve internet kaynakları
olmak üzere üç grupta ele alınmıştır. Toplam kaynak sayısı içerisinde yerli kaynak
kullanım oranı % 75,64’tür. Yerli kaynak oranının bu kadar yüksek olması yabancı
kaynak ve internet kaynaklarından daha az yararlanıldığının göstergesidir. Tezlerde
yararlanılan yerli kaynakların sayılarına göre dağılımı incelendiğinde ise; 0-50 arası
yerli kaynak kullanılan 49 (% 47,6) tez bulunduğu görülmektedir. 51-100 arası yerli
kullanılan 33 (% 32) tez bulunurken 301 ve üzeri yerli kaynak kullanılan 1 (% 1) tez
bulunduğu belirlenmiştir (Tablo 19). 8 yerli kaynağın kullanıldığı tez belirlenirken aynı
zamanda 2432 yerli kaynaktan yararlanılan tez de tespit edilmiştir. Kaynak
3 3 10
4
46
26 9 2
0
10
20
30
40
50
60
5'den az 6-10 11-20 21'den fazla
Tezlerde Yer Alan Haritaların Sayılarına
Göre Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 83
73
kullanımında uç noktaların bulunması ortalama kaynak kullanımının dikkate
alınmadığının göstergesidir.
Tablo 19: Tezlerde yararlanılan yerli kaynakların sayılarına göre dağılımı
Yerli Kaynak Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0-50 2 47 49 47,6
51-100 4 29 33 32
101-150 4 7 11 10,7
151-200 5 5 4,9
201-300 4 4 3,9
301-+ 1 1 1
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinde yararlanılan yerli kaynak sayılarının dağılımına bakıldığında;
151-200 arası kaynak kullanılan 5 (% 25) tez bulunurken 51-100 arası, 101-150 arası ve
201-200 arası yerli kaynak kullanılan 4 (% 20)’er tez tespit edilmiştir. 301 ve üzeri yerli
kaynak kullanılan tezin ise doktora tezi olduğu görülmektedir (Şekil 16).
Yüksek lisans tezlerinde yararlanılan yerli kaynak sayılarının dağılımı
incelendiğinde; 0-50 arası yerli kaynak kullanılan 47 (% 56,6) tez bulunduğu
belirlenmiştir. 51-100 arası 29 (% 34,9) tez bulunurken 101-150 arası yerli kaynak
kullanılan 7 (% 8,4) tez tespit edilmiştir. 151 ve üzeri yerli kaynak kullanılan yüksek
lisans tezi bulunmadığı görülmektedir (Tablo 19). 8 yerli kaynak kullanılan tezin
yüksek lisans tezi olduğu tespit edilmiştir. Tezde kullanılan kaynakların toplamının da 8
olması yabancı kaynaklardan yararlanılmamış olması lisansüstü çalışmanın yeteri kadar
önemsenmediğini göstermektedir.
Page 84
74
Şekil 16: Tezlerde yararlanılan yerli kaynak sayılarının dağılım grafiği
Yavan ve Bekaroğlu (2013)’nun çalışmasına bakıldığında; araştırma
örnekleminde yer alan akademik coğrafya dergilerinde 1943-2010 yılları arasında
yayınlanmış makalelerin kaynakçalarında yer alan yabancı dildeki eserlerin % 99,6’sı
üç dilde yazılmıştır: İngilizce, Almanca ve Fransızca. 1943-1980 arasını kapsayan
birinci dönemde, coğrafyacılar ağırlıklı olarak Fransız ve Alman kaynaklarını
kullanmışlardır. 1981-2010 aralığını kapsayan ikinci dönemde ise, coğrafyacıların
kullandığı yabancı kaynakların oranı hem niceliksel hem de niteliksel olarak
değişmiştir. Bu dönemde toplam atıf içerisinde yabancı kaynaklara başvuru oranı (%
23,3) ilk dönemle karşılaştırıldığında (% 45,4) hemen hemen yarı yarıya azaldığı gibi,
kullanılan yabancı kaynakların içerisinde İngilizce yazılmış olanların ağırlığı olağanüstü
bir şekilde artış göstermiştir. Coğrafya alanında turizm konusunda hazırlanmış olan
tezlerde ise İngilizce kaynak kullanımının daha fazla olduğu belirlenmiştir.
İncelenen tezlerde analiz sonucunda duruma bakıldığında ise; toplam kaynak
içerisinde yabancı kaynak kullanım oranı % 17,19’dur. Tezlerde yararlanılan yabancı
kaynakların sayılarına göre dağılımı incelendiğinde; 42 (% 40,8) tezde yabancı
kaynaktan yararlanılmazken 1-10 arası yabancı kaynaktan yararlanılan 29 (% 28,2) tez
bulunduğu tespit edilmiştir. 101 ve üzeri yabancı kaynaktan yararlanılan 3 (% 2,9) tez
olduğu görülmektedir (Tablo 20). Yabancı kaynaktan yararlanılmayan tezler bulunurken
aynı zamanda 657 yabancı kaynaktan yararlanılan tez de görülmektedir.
2 4 4 5 4 1
47 29
7 0
10
20
30
40
50
60
0-50 51-100 101-150 151-200 201-300 301-+
Tezlerde Yararlanılan Yerli Kaynak
Sayılarının Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 85
75
Tablo 20: Terlerde yararlanılan yabancı kaynakların sayılarına göre dağılımı
Yabancı Kaynak Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0 3 39 42 40,8
1-10 3 26 29 28,2
11-30 1 9 10 9,7
31-50 8 6 14 13,6
51-100 2 3 5 4,9
101+ 3 3 2,9
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinde yararlanılan yabancı kaynak sayılarının dağılımı
incelendiğinde; 3 (% 15) tezde hiç yabancı kaynaktan yararlanılmazken, 31-50 arası
yabancı kaynaktan yararlanılan 8 (% 40) tez belirlenmiştir. Toplamda 101 ve üzeri
yabancı kaynak kullanılan 3 (% 15) tezin ise doktora tezi olduğu görülmektedir (Tablo
20).
Yüksek lisans tezlerinde yararlanılan yabancı kaynak sayılarının dağılımına
bakıldığında; 39 (% 47) tezde hiç yabancı kaynaktan yararlanılmazken, 1-10 arası
yabancı kaynaktan yararlanılan 26 (% 31,3) tez tespit edilmiştir. 51-100 arası yabancı
kaynaktan yararlanılan 3 (% 3,6) yüksek lisans tezi bulunduğu görülmektedir (Şekil
17).
Şekil 17: Tezlerde yararlanılan yabancı kaynak sayısının dağılım grafiği
3 3 1 8
2 3
39
26
9 6
3
0
10
20
30
40
50
0 1-10 11-30 31-50 51-100 101+
Tezlerde Yararlanılan Yabancı Kaynak
Sayılarının Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 86
76
Toplam kaynak içerisinde internet kaynak kullanım oranı % 7,13’tür. Tablo
21’de tezlerde yararlanılan internet kaynaklarının sayılarına göre dağılımı
incelendiğinde ise; 49 (% 47,6) tezde internet kaynağı bulunmazken 1-20 arası internet
kaynağından yararlanılan 40 (% 38,8) tez tespit edilmiştir. 41 ve üzeri internet
kaynağından yararlanılan 3 (% 2,9) tez olduğu belirlenmiştir. İnceleme sonucunda 89
internet kaynağından yararlanılan tez görülmüştür.
Tablo 21: Tezlerde yararlanılan internet kaynaklarının sayılarına göre dağılımı
İnternet Kaynak Sayıları Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0 7 42 49 47,6
1-20 8 32 40 38,8
21-40 4 7 11 10,7
41+ 1 2 3 2,9
Toplam 20 83 103 100
İnternet kaynaklarından yararlanılmasının yıllar bazında kullanımı
incelendiğinde; 2000’li yıllara gelinceye kadar internet kaynaklarından yararlanılmadığı
2001 yılından sonra internet kaynaklarından yararlanılmaya başlandığı belirlenmiştir.
Doktora tezlerinde yararlanılan internet kaynak sayılarının dağılımına bakıldığında;
Tablo 21’e bakıldığında; 7 (% 25) tezde internet kaynağından yararlanılmadığı
belirlenmiştir. 1-20 arası internet kaynağından yararlanılan 8 (% 340) tez bulunurken 41
ve üzeri internet kaynağından yararlanılan 1 (% 5) tez tespit edilmiştir. 2001 yılından
itibaren internet kaynağından yararlanılan ilk tezin doktora tezi olduğu tespit edilmiştir.
Yüksek lisans tezlerinde yararlanılan internet kaynak sayıları incelendiğinde; 42
(% 50,6) tezde internet kaynağı bulunmadığı belirlenmiştir. 1-20 arası internet
kaynağından yararlanılan 32 (% 38,6) tez bulunurken 41 ve üzeri internet kaynağından
yararlanılan 2 (% 2,4) tez tespit edilmiştir (Şekil 18). Yüksek lisans tezlerinde internet
kaynaklarından yararlanılmaya 2002 yılından itibaren başlandığı belirlenmiştir.
Page 87
77
Şekil 18: Tezlerde yararlanılan internet kaynak sayılarının dağılım grafiği
İncelenen tezlerde yararlanılan kaynakların toplam sayılarına göre dağılımına
bakıldığında; 0-50 arası 37 (% 35,9) tez bulunurken 51-100 arası toplam kaynaktan
yararlanılan 35 (% 34) tez belirlenmiştir. 301 ve üzeri toplam kaynak kullanılan ise 4
(% 3,9) tezi olduğu görülmektedir (Tablo 22). Toplamda 8 kaynaktan yararlanılan tez
tespit edilirken 2522 kaynaktan da yararlanılan tez tespit edilmiştir. Toplamda 8
kaynaktan yararlanılan tezde kaynakların hepsinin Türkçe literatürden oluştuğu
belirlenmiştir. 2522 kaynaktan yararlanılan tezde ise yerli, yabancı ve internet
kaynaklarından birlikte yararlanılmıştır. Kaynaklarda çalışma alanı konusunda
hazırlanmış olan makalelerden, raporlardan, kitaplardan, gazetelerden ve tezlerden
yararlanıldığı görülmüştür.
Tablo 22: Tezlerde yararlanılan kaynakların toplam sayılarına göre dağılımı
Toplam Kaynak Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
0-50 1 36 37 35,9
51-100 2 33 35 34
101-200 6 12 18 17,5
201-300 7 2 9 8,7
301-+ 4 4 3,9
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinde yararlanılan toplam kaynak sayılarının dağılımı
incelendiğinde; 0-50 arası toplam kaynak kullanılan 1 (% 5) tez bulunurken 201-300
7 8 4 1
42 32
7 2
0
10
20
30
40
50
60
0 1-20 21-40 41+
Tezlerde Yararlanılan İnternet Kaynak
Sayılarının Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 88
78
arası toplam kaynak kullanılan 7 (% 35) tez belirlenmiştir. Toplamda 301 ve üzeri
kaynak kullanılan 4 (% 20) tezin tamamı doktora tezi olduğu görülmektedir (Tablo 22).
Doktora tezlerinde yer alan kaynaklar incelendiğinde; çalışma alanı ve araştırma
konusunda yayınlanmış olan kitaplardan, makalelerden, raporlardan, tezlerden ve
gazetelerden yararlanıldığı belirlenmiştir.
Tablo 22’de yüksek lisans tezlerinde yararlanılan toplam kaynak sayılarının
dağılımına bakıldığında; 0-50 arası toplam kaynak kullanılan 36 (% 43,4) tez
bulunurken 51-100 arası toplam kaynak kullanılan 33 (% 39,8) yüksek lisans tezi
bulunduğu görülmektedir. 201-300 arası toplam kaynak kullanılan 2 (% 2,4) tez
bulunurken 301 ve üzeri kaynak kullanılan yüksek lisans tezi bulunmadığı tespit
edilmiştir (Şekil 19). Yüksek lisans tezlerinde yer alan kaynaklar incelendiğinde;
çalışma alanı ve araştırma konusunda hazırlanmış kitapların yanında makalelerden daha
fazla yararlanıldığı görülmüştür.
Şekil 19: Tezlerde yararlanılan toplam kaynak sayılarının dağılım grafiği
1 2 6 7 4
36 33
12 2
0
10
20
30
40
0-50 51-100 101-200 201-300 301-+
Tezlerde Yararlanılan Toplam Kaynak
Sayılarının Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 89
79
3.3.LİSANSÜSTÜ TEZLERİN YÖNTEM DURUMLARINA VE
KONULARINA GÖRE DAĞILIMI
Bilimin kendine özgü en temel özelliği deneysel olması, diğer en önemli özelliği
ise kurduğu yöntemlerle sadece nasıl bulgulara ulaştığı değil, aynı zamanda diğer bilim
adamlarının da bunları tekrar edebilmesine olanak vermesidir. Bulguların doğru olup
olmadığını anlamak için benzer ya da diğer materyallerle kontrol edilmesine imkân tanır
ve böylece sonuçları test eder. Bilimsel yaklaşım bulguların deneysel gerekçesini
göstermek için gerekli standart ve yöntemleri içerir. Olgular arasındaki uygunluk veya
benzerlikleri, dünyada olmakta ve olmuş olanı gösterir. Bu standartları ve yöntemleri
ifade etmeye bilimsel yöntem denir. Bilimsel yöntem, insan bilgilerinde sınır
olmadığını, sorularda sonsuzluk olduğunu ve her zaman öğrenilebilecek daha çok şey
olduğunu öğrenmemizi sağlar (Stacey, 1969).
Bilimsel yöntem, bir bilim adamının araştırdığı veya karşı karşıya olduğu bir
problemdeki bilgi çeşidine bağlı olarak tanımlayabileceği bir gelişim süreci olarak da
tanımlanabilir (Cohen ve Manion, 1998). Bilimsel yöntem, bilimlerin ortaklaşa
kullandıkları betimleme ve açıklama yollarını kapsayan bir yanı ile eylemsel diğer yanı
ile düşünsel bir süreçtir (Büyüköztürk vd., 2015).
Yöntem çeşitleri bakımından 2’ye ayrılmaktadır (Şekil 10). Coğrafya
araştırmalarında kullanılan yöntemler fiziki, beşeri ve ekonomik coğrafya
araştırmalarına göre değişiklik göstermektedir. Deneysel araştırma ve istatistiksel
araştırma yöntemlerinin kullanıldığı, veri toplama araçları olarak da genellikle anket,
ikincil veriler ve istatistiksel analizlerden yararlanılan nicel araştırma yöntemi coğrafi
araştırmalarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Saha araştırması kapsamında, örnek olay
incelemesi, karşılaştırmalı araştırma yöntemlerinin kullanıldığı, veri toplama araçları
olarak da genellikle derinlemesine görüşme, katılımcı gözlemci ya da belge-metin
incelemesinden (içerik analizi) yararlanılan nitel araştırma yöntemi de coğrafi
araştırmalarda yaygın olarak kullanılmaktadır.
Page 90
80
Şekil 20: Yöntem çeşitlerinin dağılımı (Büyüköztürk vd., 2015; Arı ve Kaya, 2014)
Yöntem belirlenirken sadece yüzeysel olarak ele alınmamalı yöntemin kimler
tarafından nasıl geliştirildiğinin kısa bir tarihi geçmişi ve gelişimi verilerek, araştırma
açısından taşıdığı avantaj ve dezavantajlarla birlikte detaylı bir tanımı yapılmalıdır.
Yöntem denildiğinde sadece verilerin belli başlı araç-gereçlerle toplanması ve CBS
veya SPSS gibi farklı analiz ve istatistik programları ile analiz edilmesi anlamına
gelmemektedir. Yöntem yarıca verilen analiz edilmesi sırasında kullanılacak olan
kavramsal çerçevenin, varsayımların ve sınırlılıkların da belirlenmesini
gerektirmektedir. Bu açıdan araştırmalarla elde edilecek verilerin analiz edilmesi ve
değerlendirilmesinde kullanılacak olan kavramsal çerçevenin, var ise varsayımların ve
sınırlılıkların da yöntem bölümünde tanımlanması gerekmektedir (Demirci, 2014).
Lisansüstü tezlerde ön plana çıkan en önemli bölümlerden biri yöntemdir.
Araştırma kapsamında incelenen tezlerde yöntem başlıkları incelendiğinde tezlerin bir
kısmında hiç yöntem başlığı bulunmazken, bir kısmında ise yöntem başlığı bulunmakta
ancak çalışmada hangi yöntemin uygulandığı, verilerin nasıl analiz edildiği, çalışmada
hangi yolların izlendiğine dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. İncelenen tezlerden
çıkan en önemli sonuçlardan birisi de tezlerde yöntem problemlerinin olmasıdır.
Belirlenen ölçütler doğrultusunda; lisansüstü tezlerin yöntem durumlarına göre dağılımı
incelendiğinde ise; nitel, nicel ve karma yöntemler kullanıldığı tespit edilmiştir. 56 (%
• Tarama Araştırması
• Korelasyonel Araştırma
• Nedensel Karşılaştırma Araştırması
• Deneysel Araştırma
• Tek Denekli Araştırma
• Tasarım Ve Geliştirme Araştırması
• Meta Analiz
Nicel Araştırma Yöntemi
• Etnografik Araştırma
• Fenomoloji Yakşalımı
• Vaka Raştırmaları
• Tarihsel Analiz Yaklaşımı
• İçerik Analizi
• Gömülü Teori
Nitel Araştırma Yöntemi
Page 91
81
54,4) tezde yöntem bulunmazken 33 (% 32) tez nicel yöntemlerle hazırlandığı
belirlenmiştir. 6 (% 5,8) tezde nitel yöntemler kullanılırken 8 (% 7,8) tezde karma (hem
nitel hem nicel yöntemler bir arada) yöntemler kullanıldığı görülmektedir (Tablo 23).
Tablo 23: Tezlerin yöntem türlerine göre dağılımı
Yöntemi Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
Nicel 8 24 33 32
Nitel 2 4 6 5,8
Karma 3 5 8 7,8
Yok 6 50 56 54,4
Toplam 20 83 103 100
Tablo 23’te doktora tezlerinde kullanılan yöntemlerin dağılımına bakıldığında; 8
(% 45) tezin nicel yöntemler kullanılarak hazırlandığı tespit edilmiştir. 2 (% 10) tezde
nitel yöntemler kullanılırken 3 (% 15) tezde karma yöntemler kullanıldığı
görülmektedir. 6 (% 30) doktora tezinin ise yönteminin bulunmadığı belirlenmiştir.
Yüksek lisans tezlerinde kullanılan yöntemlerin dağılımı incelendiğinde; Tablo
23’te 24 (% 28,9) yüksek lisans tezi nicel yöntemler kullanılarak hazırlandığı
görülürken 4 (% 4,8) tezin nitel, 5 (% 6) tezin ise karma yöntemler kullanılarak
hazırlandığı belirlenmiştir. 50 (% 60,2) yüksek lisans tezinin ise yönteminin
bulunmadığı tespit edilmiştir (Şekil 21).
Şekil 21: Tezlerin yöntem durumlarına göre dağılım grafiği
8 2 3 6
24
4 5
50
0
10
20
30
40
50
60
Nicel Nitel Karma Yok
Tezlerin Yöntem Durumlarına Göre Dağılım
Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 92
82
Araştırma kapsamında incelenen tezlerin konu başlıklarına bakıldığında bazı
yanlışlıkların olduğu belirlenmiştir. Örneğin; CBS coğrafya araştırmalarında bir araç
olarak kullanılırken yöntem olarak değerlendirilen çalışmaların bulunduğu tespit
edilmiştir. Bazı çalışmaların da başlığında turizme dair kavramların geçmemesine karşın
çalışmanın tamamında turizm konusunun işlendiği görülmüştür.
Zaman ve kaynak yetersizliğinden dolayı çalışma evreninin bütününde araştırma
yapmak mümkün olmayabilir. Pek çok araştırmada ortaya çıktığı üzere bu gibi
durumlarda çalışma evreninin genel özelliklerini temsil eden daha küçük bir grup
üzerinde araştırma yürütülebilir. Araştırmalarda çalışma evreninden belli kurallara bağlı
olarak seçilen ve evreni genel özellikleri ile yansıtan ve temsil eden küçük çalışma
gruplarına örneklem denilir (Demirci, 2014).
Araştırma kapsamında incelenen 35 tezde anket kullanıldığı belirlenmiştir.
Genellikle nicel ve karma araştırma yöntemlerinde yararlanılan anketlere katılanların
örneklem sayıları dağılımı incelediğinde; Tablo 24’de 150’den daha az örneklemden
yararlanılan 10 (% 28,5) tez bulunurken 151-300 arası örneklemden yararlanılan 11 (%
31,4) tez olduğu görülmektedir. 651 ve üzeri örneklemden yararlanılan ise 4 (% 11,4)
tez belirlenmiştir. Anket yer almayan 68 tez tespit edilmiştir. Anketlerdeki örneklem
büyüklüğünün çalışma alanının büyüklüğüne göre değiştiği tespit edilmiştir.
Tablo 24: Tezlerde yer alan anketlere katılanların dağılımı
Örneklem Sayısı Doktora Yüksek Lisans Toplam Frekans %
150’den az 2 8 10 28,5
151-300 2 9 11 31,4
301-450 2 4 6 17,1
451-650 2 2 4 11,4
651-+ 2 2 4 11,4
Toplam 10 25 35 100
Doktora tezlerinde yer alan anketlerdeki örneklem sayılarının dağılımı
incelendiğinde; 10 tezde anket yer almadığı belirlenmiştir. 150’den az, 151-300, 301-
450, 451-650 ve 651 üzeri örneklemden yararlanılan ise 2 (% 20)’er tezlerden meydana
geldiği tespit edilmiştir (Tablo 24).
Page 93
83
Yüksek lisans tezlerinde yer alan anketlerdeki örneklem sayılarının dağılımına
bakıldığında ise; 58 tezde anket yer almadığı tespit edilmiştir. 150’den daha az
örneklemden yararlanılan 8 (% 32) tez bulunurken 151-300 arası örneklemden
yararlanılan 9 (% 36) tez tespit edilmiştir. 651 ve üzeri örneklemden yararlanılan 2 (%
8) tez belirlenmiştir (Şekil 22).
Şekil 22: Tezlerde yer alan anketlerdeki örneklem sayılarının dağılım grafiği
Kayan (2000)’a göre; turizm coğrafyası batıda coğrafya programları içinde
ağırlıklı yeri olan yeni bir konudur. Türkiye için önemi herkesçe bilinen bu konuda önce
mekâna ait özelliklerin iyi bilinmesi, bu temel üzerine insan ve kültür unsurunun
eklenmesi gerekmektedir. Bu nedenle turizm planlamalarında coğrafyacıların temel
bilgilerin hazırlanması ve değerlendirilmesinde önemli katkıları olabilmektedir.
Coğrafyanın bu denli kapsamlı bir bilim olması alanında yetiştirdiği coğrafyacıların da
çalışma alanlarında verimli olması beklenmektedir.
Kozak (2001)’ın çalışmasında belirlemiş olduğu turizm konuları ölçek alınarak
çalışma konuları incelenmiştir. Genel coğrafya konusu değiştirilerek turizm coğrafyası
olarak incelemeye alınmıştır. Akademik anlamda coğrafya alanında hazırlanmış olan
turizm konulu lisansüstü tezleri incelendiğinde; Tablo 62’de turizm coğrafyası (% 36,9)
ve turistik çekicilikler ve çeşitlendirilmesi (% 32) konusunda çalışmaların yoğunlaştığı
belirlenmiştir. Diğer konular kapsamında turizm politikası, CBS ve turizm, milli parklar
gibi konular dâhil edilmiştir. Bu alanda toplamda yayınlanmış olan tezlerin % 4,9’unu
2 2 2 2 2
8 9
4 2 2
0
2
4
6
8
10
12
150’den az 151-300 301-450 451-650 651-+
Tezlerde Yer Alan Anketlerdeki Örneklem
Sayılarının Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 94
84
oluşturduğu belirlenmiştir. Rekreasyonel faaliyetler konusu kapsamında hazırlanmış
olan lisansüstü tezlerde % 11,7’yi oluşturduğu tespit edilmiştir. Turizm işletmeciliği,
turizm eğitim ve öğretimi, turizm pazarlaması konusunda coğrafya alanında hazırlanmış
olan lisansüstü tezi bulunmamaktadır. Turizm ekonomisi, seyahat ve ulaştırma
endüstrisi konularında hazırlanmış olan 1 tez tespit edilmiştir. Turizm bu kadar çeşitli
konuları olmasına rağmen coğrafya alanında hazırlanmış olan tezlerin belirli başlıklar
(turizm coğrafyası, turistik çekicilikler ve çeşitlendirilmesi, turizmin sosyal ve fiziksel
etkileri, rekreasyonel faaliyetler, seyahat ve ulaştırma endüstrisi, turizm ekonomisi)
altında toplanmış olması dikkat çekicidir.
Tablo 25: Tezlerin konu alanlarına göre dağılımı
Konu Alanı Doktora Yüksek
Lisans
Toplam
Frekans
%
Turizm Coğrafyası 9 29 38 36,9
Turistik Çekicilikler ve Çeşitlendirilmesi 4 29 33 32
Seyahat ve Ulaştırma Endüstrisi 0 1 1 1
Turizmin Sosyal ve Fiziksel Etkileri 5 8 13 12,6
Rekreasyonel Faaliyetler 2 10 12 11,7
Turizm ekonomisi 0 1 1 1
Turizm İşletmeciliği 0 0 0 0
Turizm Eğitim ve Öğretimi 0 0 0 0
Turizm Pazarlaması 0 0 0 0
Diğer 0 5 5 4,9
Toplam 20 83 103 100
Doktora tezlerinin çalışma konularına göre dağılımı Tablo 25’te verilmiştir.
Çalışma konularının dört alanda toplandığı belirlenmiştir. Turizm coğrafyası (% 45),
turistik çekicilikler ve çeşitlendirilmesi (%20), turizmin sosyal ve fiziksel etkileri (%
25), rekreasyonel faaliyetler (% 10) konularında hazırlanmış olduğu tespit edilmiştir.
Turizmin diğer konularında (seyahat ve ulaştırma endüstrisi, turizm ekonomisi, turizm
işletmeciliği, turizm eğitim ve öğretimi, turizm pazarlaması) hazırlanmış olan doktora
tezleri tespit edilememiştir.
Yüksek lisans tezlerinin çalışma konularına göre dağılımı Tablo 25’te
verişmiştir. Çalışma konularının dağılımı incelendiğinde doktora tezlerine göre daha
fazla konu da yüksek lisans tezi hazırlandığı belirlenmiştir. Diğer konularda ve turizm
ekonomisi alanında hazırlanmış olan tezlerin yüksek lisans tezi olduğu tespit edilmiştir.
Page 95
85
Yüksek lisans tezlerinde turizm coğrafyası (% 34,9) ve turistik çekicilikler ve
çeşitlendirilmesi (% 34,9) konularında çalışmaların yoğunlaştığı tespit edilmiştir (Şekil
23).
Şekil 23: Tezlerin konu alanlarına göre dağılım grafiği
İncelenen çalışmalarda sıkça rastlanan bir diğer durum ise; turizm coğrafyası
çalışmalarının kuramsal anlamda bölgesel coğrafya geleneğine göre hazırlandığı
görülmüştür. Bir ilin ya da ilçenin turizminin ele alınıp çalışması aynı zaman da çalışma
alanının fiziki, beşeri ve ekonomik özeliklerinin de işlenmesi şeklinde çalışmalar
bulunmaktadır. Fakat çalışmaların tam anlamıyla bölgesel coğrafya geleneğine girdiği
söylenemez. Bölgesel coğrafya çalışmalarında araştırma sahasının problemlerinin ele
alınarak incelenmesi gerekmektedir. Turizm coğrafyası konusunun yanında araştırma
sahasının turizm çekicilikleri, turizm potansiyeli şeklinde çalışmalar da bulunmaktadır.
9 4 0
5 2 0 0 0 0 0
29 29
1 8
8 1
0 0 0
5 05
10152025303540
Tezlerin Konu Alanlarına Göre Dağılım Grafiği
Doktora Yüksek Lisans
Page 96
86
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
SONUÇ
4.1. SONUÇ, TARTIŞMA ve ÖNERİLER
Türkiye’de coğrafya alanında hazırlanmış olan turizm konulu lisansüstü tezlerin
içerik analizi yöntemiyle ele alındığı bu çalışma; coğrafya biliminin bir alt disiplini olan
turizm coğrafyasının lisansüstü tezler örnekleminde geçmişten günümüze çalışma
alanlarını, metodolojik yaklaşımlarını, Türkiye turizminin sorunlarına ne derece katkı
sağladığını belirlemek amacıyla hazırlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda coğrafya
alanında yayınlanmış olan lisansüstü tezler içerik analizi yöntemiyle incelenmiş ve
çalışma sonuçlandırılmıştır.
Birinci bölümde coğrafya, turizm, turizm coğrafyası ve içerik analizi kavramları
değerlendirilmiş, birbirleri ile olan bağlantıları açıklanmaya çalışılmıştır. İkinci
bölümde Türkiye turizminin tarihsel gelişimine yer verilmiş ve gelişim sürecinde ortaya
çıkan sorunlar ortaya konulmuştur. Türkiye’de turizmin, coğrafyacılar tarafından nasıl
ele alındığı, işlenen konuların hangi yönde olduğu, nasıl bir yöntem izledikleri gibi
soruların cevaplarına bulgular bölümünde yer verilmiştir.
Birçok disiplin tarafından araştırılan turizm, coğrafya çalışmalarında da önemli
bir yere sahiptir. Turizm olayının mekânda gerçekleşmesi, meydana geldiği süre
zarfında mekânda sosyal ve fiziksel değişikliklere neden olması, coğrafi çalışmalar
içerisinde turizmin yer etmesini sağlamıştır.
Aslında Türkiye’de turizm olayının yeni gelişmeye başladığı ve akademik
alanda turizm çalışmalarının çok fazla görülmediği 1960’lı yıllar ve daha sonrasında
coğrafya bölümlerinde (özellikle İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümü) lisans bitirme
tezlerinde turizm konusunun çalışıldığı görülmektedir. Türkiye’de turizm alanında ön
lisans düzeyinde mesleki eğitim faaliyetleri 1970’li yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı
tarafından ara kademe insan gücü yetiştirmek amacıyla oluşturulan YAYKUR (Yaygın
Öğretim Kurumu) bünyesinde açılan meslek yüksekokulları aracılığıyla başladığı
(Çavuş vd., 2009) ve Türkiye’de üniversitelerde turizmin iki yıllık meslek okulu
Page 97
87
şeklinde eğitimlerinin 1980 sonrası dönemde yaygınlaştığı dikkate alınırsa,
coğrafyacıların turizm konusuna daha önce önem verdikleri ortaya çıkmaktadır. Bu
dönemlerde yüksek lisans tezlerinin olmadığı ve lisans düzeyinde bitirme tezlerine
verilen önemin fazla olduğu dikkate alınırsa, coğrafya disiplininin turizm konusunu
önemsediği görülmektedir. Bundan dolayı Türkiye’de turizm konusunu akademik
olarak ilk araştıran bilim dallarından birisi olan coğrafyanın, turizm araştırmalarına
katkısı unutulmamalıdır. Ancak bu yıllarda coğrafya bölümlerinde bitirme tezi olarak
lisans düzeyinde yapılan turizm çalışmaları maalesef lisansüstü düzeyde devam
ettirilmemiştir.
31.12.2015 tarihli Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi’nden yapılan
taramada Türkiye’de coğrafya alanında toplam 471 doktora tezi hazırlanmıştır. Turizm
coğrafyası alt disiplini konusunda hazırlanmış olan doktora tezleri bu toplam içerisinde
% 4,45’lik bir orana sahiptir. Coğrafi çalışmalar içerisinde önemli bir yere sahip olan
turizm coğrafyası konularının ele alındığı tezler incelendiğinde; 2000’li yıllardan sonra
lisansüstü tez sayılarında artışların meydana geldiği görülmüştür. Bu artışlar hem
yüksek lisans tezlerinde hem de doktora tezlerinde gözlenmiştir. Türkiye’de turizm
olayı 1980’li yıllardan sonra artmaya başlamış fakat coğrafyacıların turizm
çalışmalarına tam anlamıyla yönelmesinin 2000’li yılları bulduğu görülmektedir. Yıllara
göre tez sayılarında ve konularında değişimler görülmektedir. Türkiye turizminin
özellikle 2000 yılı sonrası gelişme gösterdiği dikkate alınırsa, lisansüstü düzeyde
coğrafyacıların turizm konusuna daha fazla yer vermeye başlaması, turizm coğrafyası
disiplini açısından önemlidir. Turizm çalışmalarının coğrafya alanında ilk olarak
çalışılmaya başlandığı günden bugüne kadar, dönemin şartlarına ve teknik imkânlarına
göre hazırlanmış ve turizm araştırmalarına katkı sağlamış tezlerin bulunması turizm
coğrafyası disiplini açısından memnuniyet vericidir.
Bununla birlikte incelenen çalışmalar içerisinde; konu seçimi, teorik yaklaşım,
belirlenen sorunsal, kullanılan yöntem, ortaya çıkan bulgular ve sorunlara getirilen
öneriler bakımından uygun olan tezlerin, disiplinler arası bir alan olan turizme katkısı
büyüktür. Diğer disiplinler tarafından atıf yapılan ve önemsenen bu çalışmaların, turizm
coğrafyası disiplinin gelişimi ve bu alanda çalışacak olan coğrafyacılara rehber olması
açısından değerlidir. Ancak incelenen tezler içerisinde bu şekilde nitelikli tezlerin
Page 98
88
sayısının oldukça az olduğu görülmektedir. Coğrafya biliminin turizm alanındaki yeri
ve önemi dikkate alınırsa, coğrafyacıların turizmin gelişimi ve değişimi konusundaki
çalışmalarının önemi büyüktür ancak bu çalışmaların nitelikli olması gerekir. Bu alanda
coğrafyacılar yerine başka disiplinlerin yaptığı çalışmalar daha nitelikli olursa, bu alanı
başka disiplinlerin doldurması da kaçınılmaz bir gerçektir.
Turizm konusunda başka bilim dalları da araştırmalar yapmakta ve oluşan bu
akademik rekabette sorun odaklı, turizm piyasasının gündemini tutan, değişen ve
gelişen turizm yaklaşımlarını takip eden, dünyadaki ve özellikle turizmin geliştiği
ülkelerdeki ve mekanlardaki turizm modelleri doğrultusunda Türkiye turizminin
geleceğine projeksiyon tutabilen, kuramsal ve kavramsal çerçevesi olan ve teorik
altyapısı zengin, çalışmaya uygun bilimsel yöntemlerin ve modern tekniklerin
kullanıldığı, zaman içerisinde ortaya çıkan turizm sorunlarına etkili ve rasyonel
çözümler sunan nitelikli yayınların farkındalığı daha fazla olmaktadır. Coğrafya
alanında turizm konulu lisansüstü tezlere bakıldığında ise, çalışmaların 2000 yılından
itibaren niceliksel olarak artmış olmasına karşın, niteliksel olarak bazı problemleri
olduğu görülmektedir.
Lisansüstü tezlerin yayınlandığı üniversitelere bakıldığında çoğunlukla belli
başlı üniversitelerde (İstanbul Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi,
Ege Üniversitesi, Marmara Üniversitesi) yoğunlaştığı görülmüştür. Bu üniversitelerde
çalışmaların yoğunlaşmasının nedenleri arasında, kuruluş tarihleri bakımından köklü
üniversiteler olması, coğrafya bölümlerinin bu üniversitelerde daha önce açılmış olması
ve Türkiye’de turizmin mekânsal etkilerini fark ederek, bu konunun coğrafi bakış açısı
ile çalışılması gerektiğini gören öncü akademisyenlerin bu üniversitelerde bulunması
yer alır.
Coğrafya alanında turizm konusunda hazırlanmış olan çalışmalarda en büyük
katkı şüphesiz Nazmiye Özgüç (1975)’ün “İstanbul’un Trakya Doğrultusunda
Gelişmesi Yeni Bir Rekreasyon Sahası: Güzelce-Kumburgaz-Kamiloba-Celaliye” adlı
doktora tezidir. Tezde İstanbul’da meydana gelen kalabalık nüfusun etkisi ile ortaya
çıkan rekreasyon alanları ele alınmıştır. Ele alınan rekreasyon alanlarının en önemli
özelliğinin sahil şeridi boyunca olması ve yazlık yerleşmeler şeklinde kullanılmasıdır.
İstanbul’da meydana gelen bu değişimin ne zaman ve ne ölçüde değişmeye başlandığı
Page 99
89
izlenmiş, bu etkileşim sonucunda hangi faktörlerin rol oynadığı ortaya konulmuştur.
Kavram ve kuramlar bakımından zengin olması, araştırma kapsamında örneklem alınan
alanlarda anket uygulaması yapılması ve belirli bir sorun üzerinden yönteme
oturtulması tezin en önemli özelliklerindendir. Hazırlanmış olduğu yıla bakıldığında o
dönemde zor şartlara rağmen tablo, şekil ve harita bakımından da görsel ögelere yer
verilmesi tezin diğer tezlere örnek teşkil etmesini sağlamıştır. Tezde yararlanılan yerli
kaynakların yanında yabancı kaynaklara da bolca yer verilmesi coğrafya alanında
turizm ve rekreasyon konusunda hazırlanmış olan bu tezi daha da önemli kılmıştır.
Araştırma kapsamında incelenen tezlerin büyük bir kısmında hipotezin yer
almadığı ya da bir sorunsal belirlenmeden hazırlandığı ve yöntem konusunda da bazı
eksiklerin olduğu görülmektedir. Yöntem bölümü içeriğinde yönteme dair bilgilerin yer
almaması ya da anket, CBS vs. veri toplama araçlarının yöntem olarak
değerlendirilmesi gibi eksikliklere rastlanmıştır. Tezlerde genellikle nicel yöntemlerin
tercih edildiği, veri toplama aracı olarak da anketin kullanıldığı belirlenmiştir.
Araştırma kapsamında incelenen tezlerin yararlandıkları literatür kaynaklarına
bakıldığında ise daha çok yerli kaynaklardan yararlanıldığı, yabancı literatürden ise
yeteri kadar yararlanılmadığı tespit edilmiştir. Yabancı literatür olarak genellikle
İngilizce kaynakların tercih edildiği ve 2000’li yıllardan sonra yabancı literatürden
yararlanma da artışların meydana geldiği belirlenmiştir. 2000’li yıllardan sonra internet
kaynaklarından yararlanılmaya başlandığı ve artmaya devam ettiği sonucuna
ulaşılmıştır.
Coğrafya alanında turizm konusunda hazırlanmış olan lisansüstü tezlerin belli
konularda (turizm coğrafyası, turistik çekicilikler ve çeşitlendirilmesi, turizmin sosyal
ve fiziksel etkileri, rekreasyonel faaliyetler) yoğunlaştığı ancak Türkiye turizminin
genel sorunlarını (turizmin sosyal çevre üzerine etkisi, çevre sorunları, planlama
sorunları, istihdam ve çalışanların sorunları, tanıtım sorunu vs.) araştırma konusunda
yetersiz kaldığı görülmektedir.
Çalışmada dikkat çeken konulardan birisi de, çalışılan sorunsalın tez başlığına
yerleştirilememesidir. İncelenen tezlerin 24 tanesinin (%23,3) tez başlığı “…….İlinin
Turizm Coğrafyası” ya da “……..İlinin Turizm Potansiyeli” şeklinde olduğu
Page 100
90
görülmüştür. Bununla birlikte tez başlıkları farklı olduğu halde tezlerinin içerik olarak
yukarıda bahsedildiği gibi, bir ilin ya da ülkenin turizm çekiciliklerinin anlatıldığı
ansiklopedik bilgilerden oluştuğu, herhangi bir sorunsalı olmadığı, bilimsel yöntemler
bakımından eksik, sistematik çerçeveden yoksun ve birbirini tekrar eden çalışmalardan
oluştuğu görülmektedir. Herhangi bir ilin ya da sahanın “turizm potansiyeli” şeklindeki
çalışmalarda araştırma sahasının fiziki, beşeri ve ekonomik özelliklerine yer verilmiş ve
daha sonra araştırma alanının doğal ve kültürel turizm çekicilikleri anlatılmıştır. Bu da
şunu göstermektedir ki; çalışmalarda bölgesel coğrafya geleneğinin genel olarak hâkim
olduğudur. Bölgesel coğrafya çalışmalarında aslında araştırma sahasının problemlerinin
ele alınması gerekirken, turizm konusunda hazırlanmış olan lisansüstü tezler
incelendiğinde; araştırma sahasının yalnızca turistik çekiciliklerinin anlatıldığı, ancak
turizm olayının gerçekleştiği mekânın sosyal, kültürel, ekonomik, politik etkilerinin
ihmal edildiği ve belli bir problem sorusu olmadan genel olarak hazırlanmış etüt
çalışmaları şeklinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Tez çalışmalarında yıllara göre benzer konuların yanında değişimlerin de olduğu
ortaya çıkmaktadır. 2000 yılı sonrasında tez çalışmalarında artışlar gözlenmiş ve bu
artışların hem doktora hem de yüksek lisans tezlerinde olduğu belirlenmiştir. Analiz
sonucunda tezlerde yöntemde ve sorun odaklı çalışma konusunda eksiklikler
görülmüştür. Sorun odaklı bazı çalışmalarda ise araştırma sorunsallarının cevaplarına
yer verilmediği görülmüştür.
Türkiye’de turizme olan ilginin giderek artmasıyla birlikte akademik alanda da
turizm çalışmalarının gelecekte daha fazla artacağı düşünülmektedir. Türkiye’de birçok
üniversite bünyesinde turizm fakültelerinin açılmaya başlaması bunun en önemli
göstergesidir. Ayrıca turizmin disiplinler arası özelliğinden dolayı birçok disiplin,
turizmi kendi prensipleri ve çalışma alanları doğrultusunda çalışmaktadır. Coğrafyanın
bir alt disiplini olan Turizm Coğrafyası; çalışma konuları, uyguladığı yöntemler,
araştırma sistematiği, kullandığı modern teknolojik araçlar, sorunlara yaklaşım tarzı ve
diğer disiplinlerden farklı olarak coğrafi perspektiften turizm konularını ele alış şekli
bakımından, gelişen ve değişen turizm çalışmaları içerisinde gelecekte ne kadar yer
alacağı üzerinde durulması gereken önemli bir konudur.
Bu çalışmanın geleceğe dönük olabilmesi için ise;
Page 101
91
Turizm coğrafyası çalışmalarında araştırma sahasının sorun odaklı
çalışılması,
Çalışmaların uygun bir kavramsal ve kuramsal bir çerçeveye oturtulması,
Araştırmalarda bilimsel yöntemlerin dikkate alınması,
Çalışmalarda devamlılığın olması ve uzmanlaşmanın sağlanması,
Yabancı literatüre daha fazla yer verilmesi ve takip edilmesi,
Gündemin takip edilerek turizm sorunlarına yönelik ve turizm
ekonomisi, turizm mekânları, turizmde istihdam gibi konularda
çalışmaların yapılması,
Turizm coğrafyası konusunda daha önce çalışılmamış, birbirinin devamı
niteliğinde olmayan daha özgün konuların tez çalışmalarında
hazırlanması sağlanabilir.
Turizm coğrafyası alanındaki çalışmaların gelişimlerini incelemek adına bu
çalışmanın takibi açısından ileriki yıllarda Türkiye’de turizm coğrafyasının tarihsel
sürecini bütünüyle ortaya koyması için tüm kategorilerin (tez, kitap, kitap bölümleri,
makale ve bildirilerin) bir bütün olarak değerlendirilmesi ve turizm coğrafyası
çalışmalarının bir profilinin oluşturulması açısından önemlidir.
Page 102
92
KAYNAKÇA
Akıncı, Z. ve Sönmez, N., (2015), Engelli Bireylerin Erişilebilir Turizm
Beklentilerinin Değerlendirilmesine Yönelik Nitel Bir Araştırma, Anatolia: Turizm
Araştırmaları Dergisi, Cilt:26, Sayı:1, S:97-113.
Alaeddinoğlu, F., (2006), Van İli’nin Turizm Potansiyelinin Belirlenmesi ve
Planlamaya Yönelik Öneriler, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yayımlanmış Doktora Tezi, Ankara.
Andaç, F., (2004), Turizm Hukuku; Türk Turizm Politikası, Türk Turizm
Hukukunun Kaynakları, Uluslararası Turizm Anlaşmaları ve Turizmi Teşvik Tedbirleri,
Detay Yayıncılık, Ankara.
Arı, Y. ve Kaya, İ., (2014), Coğrafya Araştırma Yöntemleri, Coğrafyacılar
Derneği, Balıkesir.
Arı, Y., (2003), Coğrafyanın Dört Geleneği, (Pattison, W.D., (1964), The Four
Traditional Geography), Ege Coğrafya Dergisi, Sayı:12, S:119-125, İzmir.
Arı, Y., (2008), Coğrafyayı Neden Çok Boyutlu Olarak Tanımlama ve
Öğretmeye İhtiyaç Vardır?, Editörler: Özey, R., Demirci, A., Coğrafya Öğretiminde
Yöntem ve Yaklaşımlar, Aktif Yayınevi, İstanbul.
Arık, R. S. ve Türkmen, M., (2009), Eğitim Bilimleri Alanında Yayımlanan
Bilimsel Dergilerde Yer Alan Makalelerin İncelenmesi, I. Uluslararası Türkiye Eğitim
Araştırmaları Kongresi.
Ataseven, B., (2012), Nitel Bilimsel Araştırmalarda Veri Kalitesinin Önemi,
Marmara Üniversitesi, İ.İ.B. Dergisi, Sayı:2, S:543-564, İstanbul.
Avşar, Z., Yüksel, M., (2012), Türkiye’nin İlk Turizm Rehberi “Türkiye
Kılavuzu” ve Hazırlayıcısı Hüseyin Orak, Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi,
Cilt:23, Sayı:1, S:33-44.
Aynalem, S., Akele, B., Alemayehu, H. ve Molla, G., (2015), Assessment And
Indetification of The Toruism Resources of Bale Zone Ethiopia, Journal of
Tourism&Hospitality, Vol:4, Issue:4.
Page 103
93
Bal, H., (2016), Türkiye’de Düzenlenen Uluslararası Spor Bilimleri
Kongrelerinde Sunulan Bildirilerin İçerik Analizi Açısından İncelenmesi, Mehmet Akif
Ersoy Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi,
Burdur.
Balli, F., Curry, J. ve Balli, H.O., (2015), Inter-Regional Spillover Effects İn
New Zealand İnternational Tourism Demand, Tourism Geographies, Sayı:17.
Baş, T. ve Akturan, U., (2008), Nitel Araştırma Yöntemleri Nvivo 7.0 ile Nitel
Veri Analizi, Seçkin Yayıncılık, Ankara.
Batman, O., (2003), Türkiye’deki Profesyonel Turist Rehberlerinin Mesleki
Sorunlarına Yönelik Bir Araştırma, Bilgi Dergisi, Sayı:2, S:117-134, Sakarya.
Bekaroğlu, E. ve Yavan, N., (2013), Modern Türk Coğrafyasının Tarihsel
Gelişiminde Batılı Coğrafya Okullarının Etkisi: Ampirik Bir Analiz, Beşeri Coğrafya
Dergisi, Sayı:1, S:51-66, Ankara.
Bilgin, N., (1986), Türkiye’de Yapılan Psikoloji Araştırmaları Üzerine Bir
İnceleme: Türkiye’de Sosyal Bilimler Araştırmalarının Gelişimi, Türk Sosyal Bilimler
Derneği Yayını, Ankara.
Bilgin, N., (2014), Sosyal Bilimlerde İçerik Analizi Teknikler ve Örnek
Çalışmalar, Siyasal Kitapevi, Ankara.
Bilgin, T., (1987), Genel Kartoğrafya, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi
Yayınları, İstanbul.
Boniface, B.G. ve Cooper, C.P., (1991), The Geography Of Travel And Tourism,
Oxford.
Bonnett, A., (2003), Geography as the World Discipline: Connecting Popular
and Academic Geographical Imaginations, Area, Sayı:35, Cilt:1, S:55-63.
Büyüköztürk, Ş., Çakmak, E., Akgün, Ö.E., Karadeniz, Ş. ve Demirel, F.,
(2015), Bilimsel Araştırma Yöntemleri, Pegem Akademi, Ankara.
Page 104
94
Ceylan, S., (2015), Ağlasun İlçesinin Alternatif Turizm Kaynakları, Pegem
Akademi, Ankara.
Civelek, A., (2010), Turizmin Sosyal Yapıya ve Sosyal Değişmeye Etkileri,
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu Dergisi, Cilt:13, Sayı:1-2.
Clifford, N. ve Valentine, G., (2003), Key Methods in Geography, Sage
Publication, London.
Cohen, L. ve Manion, L., (1998), Research Methods in Education, Fourth
Edition, Londra.
Coşkun, N., (2010), Türkiye’de Turizm Politikaları ve Turizm Sektörü
Üzerindeki Etkileri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel
Müdürlüğü, Uzmanlık Tezi, Ankara.
Çakır, M. ve Bostan, A., (2000), Turizm Sektörünün Ekonominin Diğer
Sektörleri ile Bağlantılarının Girdi-Çıktı Analizi ile Değerlendirilmesi, Anatolia: Turizm
Araştırmaları Dergisi, Sayı:11, S:35-44.
Çavuş, Ş., Ege, Z. ve Çolakoğlu, O.E., (2009), Türk Turizm Tarihi Yapısal ve
Sektörel Gelişim, Detay Yayıncılık, Ankara.
Çelikel, Ö., (2011), Türkiye’de Yayınlanmış Sosyoloji Dergilerinin İçerik
Analizi, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans
Tezi, Bursa.
Çiçek, D. ve Kozak, N., (2012), Anatolia: Turizm Araştırmları Dergisi’nde
Yayımlanan Hakem Denetimli Makalelerin Bibliyometrik Profili, IV. Lisansüstü Turizm
Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Çiçek, D., Zencir E. ve Kozak, N., (2014), Türkiye’de Turizm Eğitimi Alanında
Bir Öncü, III. Disiplinler Arası Turizm Araştırmaları Kongresi, S:248-260, Aydın.
Çilkaya, B., (2014), Turizm Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği Konusunda
Güncel Sorunlar ve Çözüm Yolları, VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği
Konferansı, İstanbul.
Page 105
95
Day, R. A., (1996), An “ISI” Publication How to Write and A Scientific Paper,
Çeviren: Altay, G., Tübitak.
Demir, C., (2011), Milli Parklarda Turizm ve Rekreasyon Faaliyetlerinin
Sürdürülebilirliği: Türkiye’deki Milli Parklara Yönelik Bir Uygulama, Dokuz Eylül
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Doktora Tezi, İzmir.
Demirci, A., (2014), Araştırma Konusunun Belirlenmesi ve Planlanması,
Coğrafya Araştırma Yöntemleri, Coğrafyacılar Derneği, S:51-72, Balıkesir.
Demirci, A., (2014), Literatür Taraması, Coğrafya Araştırma Yöntemleri,
Coğrafyacılar Derneği, S:73-107, Balıkesir.
Doğanay, H. ve Zaman, S., (2013), Türkiye Turizm Coğrafyası, Pegem Akademi
Yayınları, Erzurum.
Doğanay, H., (1993), Coğrafya’ da Metodoloji, Genel Metodlar ve Özel Öğretim
Metodları, Milli Eğitim Bakanlığı, İstanbul.
Doğanay, H., (1994), Türkiye Ekonomik Coğrafyası, S:20-21, İzmir.
Doğanay, H., (2010), Anlamı, Tanımı, Konusu ve Felsefesi Bakımından
Coğrafya İlmi Hakkında Bazı Düşünceler, Doğu Coğrafya Dergisi, S:25, Erzurum.
Doğaner, S., (2013), Türkiye Kültür Turizmi, Doğu Kitapevi, İstanbul.
Douglas, J.A., (2014), What's Political Ecology Got To Do With Tourism?,
Tourism Geographies, Sayı:16.
Edgell, D.L. ve Swanson, J.R., (2013), Tourism Policy And Planning, New
York.
Ekim, B., (1985), Ürgüp-Göreme Yöresinde Turizm Potansiyeli, İstanbul
Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Coğrafya Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans
Tezi, İstanbul.
Emekli, G., (1994), Foça’da Turizm ve Turistik Kentleşme, Ege Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Page 106
96
Emekli, G., (1998), Bergama’da Turizm ve Sosyo-Ekonomik Etkileri, Ege
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Doktora Tezi, İzmir.
Emekli, G., (2002), Turizm eğitiminde Coğrafya ve Turizm Coğrafyasının
Önemi, Turizm Eğitimi Şurası 2002, Ankara.
Emekli, G., (2006), Coğrafya, Kültür ve Turizm: Kültürel Turizm, Ege Coğrafya
Dergisi, Sayı:15, S:51-59, İzmir.
Emekli, G., İbrahimov, A. ve Soykan, F., (2006), Turizmde Küreselleşmeye
Coğrafi Yaklaşımlar ve Türkiye, Ege Coğrafya Dergisi, Sayı:15, S:1-16, İzmir.
Evliyaoğlu, S., (1994), Türkiye Turizm Coğrafyası ve Türkiye Coğrafyasının Ana
Hatları, Ankara.
Evren, S. ve Kozak, N., (2012), Türkiye’de 2000-2010 Yılları Arasında
Yayımlanan Turizm Konulu Makalelerin Bibliyometrik Analizi, IV. Lisansüstü Turizm
Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Farmaki, A., (2015), Regional Network Governance And Sustainable Tourism,
Tourism Geographies, Sayı:17.
Genç, K., Atay, L. ve Eryaman, M.Y., (2014), Sürdürülebilir Destinasyon
Yaratma Sürecinde Örgütlenmenin Önemi: Çanakkale Turizmi Üzerine Bir Araştırma,
Anatolia Turizm Araştırmaları Dergisi, Cilt:25, Sayı:1, S:49-61.
Gössling, S. ve Hall, M., (2006), Tourism Global Enviromental Change, New
York.
Gürbüz, A., (2002), Turizmin Sosyal Çevreye Etkisi Üzerine Bir Araştırma,
Teknoloji Dergisi, Sayı:1-2, S:49-59, Karabük.
Güzel, S., (2015), 1998-2012 Yılları Arasındaki Ortaöğretim Kurumlarına Giriş
Sınavlarının Fen ve Teknoloji Testi Bakımından İçerik Analizi, Muğla Sıtkı Koçman
Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Muğla.
Page 107
97
Hadjinicola, G.C. ve Panayi, C., (1997), The Overbooking Problem in Hotels
with Multiple Tour- Operators, International Journal of Operations and Production
Management, MCB University Pres, Sayı:17, S:9.
Hall, C.M., (2014), The Geography of Tourism And Recreation, London.
Han, G., Ng, P. ve Guo, Y., (2015), The State of Tourism Geography Education
İn Taiwan: A Content Analysis, Tourism Geographies, Sayı:17.
Hardwick, S. ve Holtgrieve, D.G., (1996), Geography For Educators:
Standards, Themes And Concepts, Prentice-Hall, İnc.
Harvey, D., (1969), Explanation in Geography,Blackwell, Oxford.
Harvey, D., (1972), Social Justice And The City, Edward Arnold, London.
Hewer, M., Daniel, S. ve Fenech, A., (2016), Seasonal Weather Sensitivity,
Temperature Thresholds, And Climate Change İmpacts For Park Visitation, Tourism
Geographies, Sayı:18.
Hubbard, P., Kitchin, R., Bartley, B. ve Fuller, D., (2002), Thinking
Geographically: Space, Theory And Contemporary Human Geography, New York.
İlban, M.O. ve Kaşlı, M., (2009), Termal Turizmin Gelişmesini Etkileyen
Sorunları Belirlemeye Yönelik Gönen’de Bir Araştırma, Ege Akademik Bakış Dergisi,
Sayı:9, Balıkesir.
İn, N., (2015), 1968-2012 Yılları Arasında 4. ve 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Dersi
Kitaplarında Yer Alan Girişimcilik Becerilerinin İçerik Analizi, Gazi Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Kalaycı, Ş., (2010), SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri, Asil
Yayın Dağıtım, Ankara.
Kara, F., (2007), İstanbul’da Rekreasyon Davranışlarının Araştırılması ve
Sürdürülebilir Bir Rekreasyon Planlamasının Geliştirilmesi, Fatih Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Page 108
98
Karabulut, M., (2014), Coğrafi Bilgi Teknolojilerinin Coğrafi Araştırmalarda
Kullanımı, Coğrafya Araştırma Yöntemleri, Coğrafyacılar Derneği, S:447-463.
Karakuyu, M., (2010), Coğrafya ve Hayatboyu Öğrenme, Editörler: Özey, R.,
İncekara, S., Coğrafya Eğitiminde Kavram ve Değişimler, Birinci Baskı, Pegem
Akademi, ss.209-226, Ankara.
Karataş, Z., (2015), Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri, Manevi
Temelli Sosyal Hizmet Araştırmaları Dergisi, Cilt:1, Sayı:1, Rize.
Kaya, H., (2013), Neden Coğrafya? Neden Coğrafya Eğitimi, Gazi Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Kaya, İ., (2014), Coğrafi Düşüncede Mekan Tartışmaları, Coğrafyacılar Derneği
Yıllık Kongresi, Muğla.
Kaya, İ.,(2005), Sosyal Teori ve Beşeri Coğrafya”, Editörler: Avcı, S., Turoğlu,
H., Ulusal Coğrafya Kongresi 2005 (İsmail Yalçınlar anısına) Bildiriler Kitabı, S:257-
266, İstanbul.
Kayan, İ., (2000), Türkiye Üniversitelerinde Coğrafya Eğitimi Amaç, Yeni
Hedefler, Sorunlar ve Öneriler, Ege Coğrafya Dergisi, Sayı:11, S:7-22, İzmir.
Keçeli, A. ve Sarıusta, F., (2014), Sorun Temelli-Çözüm Odaklı Coğrafya!
Yüksek Lisans ve Doktora Tez Çalışmaları Üzerine Bir İnceleme, Süleyman Demirel
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:20.
Kervankıran, İ. ve Özdemir, M.A., (2010), Turizm ve Turizmin Etkileri
Konusunda Yerel Halkın Yaklaşımlarının Belirlenmesi: Afyonkarahisar Örneği,
Marmara Coğrafya Dergisi, Sayı:24, Sayfa:1-25, Afyon.
Kervankıran, İ., (2011), Afyonkarahisar İlinin Başlıca Doğal, Tarihi ve Kültürel
Kaynaklarının Sürdürülebilir Turizm Açısından Değerlendirilmesi, Afyon Kocatepe
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Doktora Tezi, Afyon.
Page 109
99
Kervankıran, İ., (2013), Coğrafya Eğitimi ve Turizm İlişkisi, 21.Yüzyılda
Değişen Yaklaşımlar ve Yükseköğretimde Coğrafya Eğitimi, Pegem Akademi
Yayıncılık, Ankara.
Kervankıran, İ., (2015), Contrıbutıon of The Fıve-Year Development Plans To
Tourısm In Turkey, Turkish Studies, Sayı:10, Ankara.
Kozak, N., (2001), Türkiye’de Turizm Pazarlaması Literatürünün Gelişim
Süreci: 1972-1998 Yılları Arasında Hazırlanmış Lisansüstü Tez Çalışmaları Üzerine
Biyo-Bibliyografik Bir İnceleme, Anatolia Turizm Araştırmaları Dergisi, Sayı:12, S:26-
33.
Kozak, N., (2014), 2014 Türkiye Akademik Dergiler Rehberi, Detay Yayıncılık,
Ankara.
Kozak, N., (2014), Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi: 25 Yılın Öyküsü, Bir
Dergiden Öte, Belki de Bir Enstitü, Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi, Cilt:25,
Sayı:1, S:7-25.
Kozak, N., Kozak M.A. ve Kozak, M., (2006), Genel Turizm: İlkeler-
Kavramlar, Detay Yayıncılık, Ankara.
Köseoğlu, Y., (2000), Turizm Politikalarının Tespitinde Hedefler ve Türkiye’nin
Rekabet Şansını Arttırıcı Tedbirler, İstanbul Üniversitesi, Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul.
Kulnazarova, A., (2010), Orta Asya Geçiş Ekonomilerinde Turizm Sektörünün
Mevcut Durum ve Gelişme Olanakları: Kırgızistan Örneği, Balıkesir Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Balıkesir.
Kurt, İ.B., (2009), Beypazarı İlçesinde Kırsal Turizm, Ankara Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Lew, A.A., (2014), Scale, Change And Resilience İn Community Tourism
Planning, Tourism Geographies, Sayı:16.
Page 110
100
Mathieson, A. ve Wall, G., (1996), Tourism: Changes, Impact And
Opportunites, Londra.
Matley, I.M., (1976), The Geography of International Tourism, Washington.
Mazanec, J.A., Ring, A., Stangl B. ve Teichmann, K., (2010), Usage Patterns of
Advanced Analytical Methods in Tourism Research 1988-2008: A Six Journal Survey,
Information Technology&Toruism, Sayı:12.
Nelson, M.A.V., Alencar, P.S.C. ve Cowan, D.D., (2007), Informal Description
and Analysis of Geographic Requirements: An Approach Based on Problems, Springer,
Softw Syst Model, Sayı:6, S:223-245.
Nelson, V., (2013), An Introduction to The Geography of Tourism, New York.
Nelson, V., (2015), Place Reputation: Representing Houston, Texas As A
Creative Destination Through Culinary Culture, Tourism Geographies, Sayı:17.
Özçağlar, A., (2003), Coğrafyaya Giriş-Sistematik, Kavramlar Yöntemler, Hilmi
Usta Matbaacılık, Ankara.
Özçağlar, A., (2011), Coğrafyaya Giriş, Ümit Ofset Matbaacılık, Ankara.
Özdemir, M., (2012), Turizm Tarihimizle ilgili İki Çok Önemli Eser, Anatolia:
Turizm Araştırmaları Dergisi, Cilt:23, Sayı:2, S:253-262.
Özdemir, Ü., (2006), Amasra’da Turizm ve Çevresel Etkileri, Doğu Coğrafya
Dergisi, Sayı:15, Erzurum.
Özel, Ç.H. ve Kozak, N., (2012), Turizm Pazarlaması Alanındaki Makalelerin
Bibliyometrik Profili (2000-2011) ve Bradford Yasası, IV. Lisansüstü Turizm
Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Özey, R., Tuna, F. ve Bilgen, N., (2013), 21. Yüzyılda Değişen Yaklaşımlar ve
Yükseköğretimde Coğrafya Eğitimi, Pegem Akademi, Ankara.
Özgen, N., (2010), Bilim Olarak Coğrafya ve Evrimsel Paradigmaları, Ege
Coğrafya Dergisi, S:19/2, İzmir.
Page 111
101
Özgüç, N., (1975), İstanbul’un Trakya Doğrultusunda Gelişmesi Yeni Bir
Rekreasyon Sahası: Güzelce-Kumburgaz-Kamiloba-Celaliye, İstanbul Üniversitesi
Coğrafya Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul.
Özgüç, N., (1977), Sayfiye Yerleşmeleri: Gelişme ve Başlıca Özellikler,
İstanbul Üniversitesi Coğrafya Enstitüsü Dergisi, Sayı:22, S:143-162.
Özgüç, N., (1982), Rekreasyon ve Turizm Coğrafyası, Ekonomik Coğrafya,
İstanbul Üniversitesi Coğrafya Enstitüsü Yayınları., S:449-493.
Özgüç, N., (1994), Beşeri Coğrafya’ da Veri Toplama ve Değerlendirme
Yöntemleri, İstanbul.
Özgüç, N., (2011), Turizm Coğrafyası, Çantay Kitabevi, İstanbul.
Özgür, E.M. ve Yavan, N., (2013), Türk Coğrafyacılarının İç Hesaplaşması:
Neden Başaramadık? Nasıl Başarabiliriz?, Beşeri Coğrafya Dergisi, Sayı:1, S:14-38.
Öztürk, M., (2014), Coğrafya Eğitiminde Araştırma, Pegem Akademi, Ankara.
Pietila, M. ve Fagerholm, N., (2016), Visitors’ Place-Based Evaluations of
Unacceptable Tourism İmpacts İn Oulanka National Park, Finland, Tourism
Geographies, Sayı:18.
Poynter, J.M., (1993), How To Research And Write A Thesis İn Hospitality And
Tourism, Kanada.
Robinson, H., (1976), A Geography of Tuorism, Londra.
Saarinen, J., (2016), Wilderness Use, Conservation And Tourism: What Do We
Protect And For And From Whom?, Tourism Geographies, Sayı:18.
Sarı, Ş., (2011), Türkiye’de Kimya Eğitimi Alanında 2000-2010 Yılları Arasında
Yazılmış Yüksek Lisans Tezlerinin İçerik Analizi, Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Enstitüsü, yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Page 112
102
Sekhar, N. U., (2003), Local people’s attitudes towards conservation and
wildlife tourism around Sariska Tiger Reserve, Journal of Environmental Management
69, India.
Sert, S. ve İkiz, A., (2012), Turizmin Bilimsel Konularına İlişkin
Akademisyenlerin Tutumları Üzerine Bir Araştırma, IV. Lisansüstü Turizm Öğrencileri
Araştırma Kongresi, Antalya.
Somuncu, M., (2014), Ekoturizm, Editörler: Altun, A., Turizm ve Tanıtım,
Atatürk Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi, Sayı:8, S:1-19, Erzurum.
Soykan, F., (2000), Turizm Coğrafyası ve Turizm Planlaması, Ege Coğrafya
Dergisi, Sayı:11, S:39-55, İzmir.
Soykan, F., (2004), Kırsal Alanların Turizm Potansiyelinin Saptanması ve
Şirince Köyü’ne Uygulanması, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, İzmir.
Sözen, M.Ö., (2006), 1982 Sonrası Dönemde Türkiye’de Uygulanan Turizm
Politikaları ve Turizm Politikalarının Çanakkale Ekonomisine Etkileri, Çanakkale
Onsekiz Mart Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans
Tezi, Çanakkale.
Stacey, M., (1969), Methods of Social Research, Oxford.
Şerbetci, Z., (2011), Hatay İlinde Kültür Turizmi Potansiyelinin Coğrafi Yönden
Değerlendirilmesi, Fatih Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul.
Tanrıverdi, H. ve Oktay, K., (2002), Turizmde Tüketici Sorunları ve Tüketici
Haklarının Korunması Üzerine Bir Araştırma, Yönetim ve Ekonomi, Cilt:9, Sayı:1-2,
Manisa.
Taş, H.İ., (2007), Coğrafya Eğitimi: Tarih, Standartlar, Hedefler, Aktif
Yayınevi, İstanbul.
Tekeli, H., (1992), Türk Turizminin Felsefi Sorunları, Öneriler, III. Ulusal
Turizm Kongresi, Kusadası Belediyesi Yayınları, 5, İzmir.
Page 113
103
Tuysuz, S. ve Yavan, N., (2012), Bölgesel Coğrafya Yaklaşımı ve Türk
Coğrafyasındaki Etkileri Üzerine Kritik Bir Değerlendirme, TÜCAUM VII.Coğrafya
Sempozyumu 2012 Bildiriler Kitabı, S:390-405, Ankara Üniversitesi TÜCAUM
Yayınları, Ankara.
Türktarhan, G. ve Kozak, N., (2012), Turizm Yıllığı’nın Bibliyometrik Profili,
IV. Lisansüstü Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Unur, K., Ertaş, Ç. ve Kanca, B., (2015), Turizmin Sosyo-Kültürel Etkilerine
İlişkin Yapılmış Araştırmaların Analizi, I. Avrasya Uluslararası Turizm Kongresi-
Güncel Konular, Eğilimler ve Göstergeler, Konya.
Ünal, A.B., (2007), Türkiye’nin Avrupa Birliği Turizm Politikasına Uyumu,
Bahçeşehir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Ünlü, M., Üçışık, S. ve Özey, R., (2002), Coğrafya Eğitim ve Öğretiminde
Haritaların Önemi, Marmara Coğrafya Dergisi, Sayı:2, İstanbul.
Üsdiken, B. ve Pasadeos, Y., (1992), Türkiye’de Yayınlanan Yönetimle İlgili
Veri Temelli Makalelerde Yöntem, ODTÜ Gelişme Dergisi, Sayı:9, S:249-266.
Üsdiken, B. ve Pasadeos, Y., (1993), Türkiye’de Örgütler ve Yönetim Yazını,
Amme İdaresi Dergisi, Sayı:25, S:107-134.
Williams, S., (2009), Tourism Geography- A New Synthesıs, Londra.
Yenilmez, K. ve Sölpük, N., (2014), Matematik Dersi Öğretim Programı İle
İlgili Tezlerin İncelenmesi (2004-2013), Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi,
Cilt:3, Sayı:2, Eskişehir.
Yıldırım, A. ve Şimşek, H., (2011), Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma
Yöntemleri, Seçkin Yayıncılık, Ankara.
Young, G., (1973), Tourism: Blessing or Blight, Middlesex: Penguin Books Ltd.
Yüksel, A. ve Yüksel, F., (2004), Turizmde Bilimsel Araştırma Yöntemleri,
Ankara.
Page 114
104
Yüncü, D. ve Kozak, N., (2012), Anatolia Turizm Araştırmaları Dergisi’nin
Bibliyometrik Analizi: Araştırma Konuları ve Kurumlar Arası İşbirliğinin Sosyal Ağ
Analiz İle İncelenmesi, IV. Lisansüstü Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Zencir, E. ve Kozak, N., (2012), Sosyal Bilimler Enstitü Dergilerinde
Yayımlanan Turizm Makalelerinin Bibliyometrik Profili (2000-2010), IV. Lisansüstü
Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi, Antalya.
Zengin, B., (2006), Turizm Coğrafyası, Değişim Yayınları, Sakarya.
Zoltan, J. ve McKercher, B., (2015), Analysing İntra-Destination Movements
And Activity Participation of Tourists Through Destination Card Consumption,
Tourism Geographies, Sayı:17.
www.kultur.gov.tr (Erişim: 27.12.2015)
https://tez.yok.gov.tr (Erişim: 31.12.2015)
http://www.tdk.gov.tr/ (Erişim: 25.02.2016)
http://www.geography.com (Erişim: 02.03.2016)
http://www.tuik.gov.tr (Erişim: 19.04.2016)
http://kutuphane.istanbul.edu.tr/ (Erişim: 22.04.2016)
www.bbc.com (Türkiye'ye gelen turist sayısı Mart'ta yüzde 12,8 azaldı- Erişim:
28.04.2016)
Page 115
105
EKLER
Türkiye’de coğrafya alanında hazırlanmış olan erişim sağlanabilen
lisansüstü tezler:
Ağger, V., (2011), Universiade 2011 Kış Oyunlarının Erzurum Kış Turizmi
Potansiyeline Etkileri, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, Erzurum.
Akbıyık, M., (2014), Şanlıurfa İlinin Turizm Potansiyelinin Belirlenmesi ve
Planlamaya Yönelik Öneriler, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora
Tezi, Erzurum.
Akdik, S., (2014), Karaca Mağarası’nda (Gümüşhane) Sürdürülebilir Turizm,
Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Balıkesir.
Akkoç, T., (2013), Bozcaada, Eceabat ve Gökçeada İlçeleri (Çanakkale İli)
Kıyılarında Su Altı Dalış Turizmi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim
Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Çanakkale.
Aksu, R., (2009), Ayaş (Ankara) Kaplıcalarının Termal Turizm Açısından
Değerlendirilmesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek
Lisans Tezi, Afyon.
Alaeddinoğlu, F., (2006), Van İli’nin Turizm Potansiyelinin Belirlenmesi ve
Planlamaya Yönelik Öneriler, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora
Tezi, Ankara.
Albayrak, M., (1989), Türkiye’de Turizm Yatırımları ve Dağılışı, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Aldağ, M., (1992), Turizmin Coğrafya ve Coğrafya Öğretimindeki Yeri, Gazi
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Alkır, G., (1999), Tekirdağ-Marmara Ereğlisi Arasında Kıyı Kullanımında
Turizm Olgusu, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Page 116
106
Alparslan, F., (2006), Kırgızistan Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi
Türkiyat araştırmaları Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Avcı, F., (2012), Kütahya İlinin Turizm Coğrafyası, Atatürk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Aydın, M., (2014), Bursa İli Jeomorfoturizm Özellikleri, İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Aykır, D., (2004), Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nda Doğal Ortam-İnsan
İlişkileri, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
Balıkesir.
Aytaç, A.S., (2003), Murat Dağı’nın Milli Park Planlaması ve Çevre Eğitimi
Açısından Değerlendirilmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Bardakçı, A.G., (1988), Turizm ve Rekreasyon Açısından Ayvalık, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Bay, A., (2014), Uludağ Yöresinde (Bursa) Alternatif Turizm Türü Olarak Yayla
Turizmi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek
Lisans Tezi, Çanakkale.
Bayram, N., (2001), Turizm Coğrafyası Açısından Bir İnceleme: Kümbet
Yaylası, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Bilgiç, G.Ç., (2005), Gelibolu Yarımadasında Turizmin Gelişimi, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Choı, J.A., (2015), Türkiye’ye Seyahat Eden Güney Koreli Turistlerin
Güdülerinin ve Turizm Tercihlerinin Belirlenmesi Konusunda Bir Araştırma, Ankara
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Çelik, İ., (2001), Büyük Menderes Havzasında Kültür Turizmi, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Page 117
107
Çetinkaya, E., (1991), Karadeniz’in Batı Kıyılarının ve Art Bölgesinin Turizm
Potansiyeli, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Çevik, H., (2008), Mısır’ın Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi Ortadoğu
Araştırmaları Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Çiftçi, Y., (2001), Türkiye'deki Milli Parklar (Turizm Coğrafyası Açısından),
Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Dal, N., (2008), Kuşadası’nda Kıyı Kullanımı ve Turizmin Çevresel Etkiler
Üzerine Yerel Halkın Tutumları, Adanan Menderes Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Aydın.
Demirci, F., (2013), Çorum Şehri’nde Tarihsel Koruma ve Şehir Turizmine
Katkıları, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
Samsun.
Demirci, U., (1997), Aydın İlinin Turizm Potansiyeli ve İl Merkezinin Tatil
Eğilimleri Açısından İrdelenmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Demirel, M., (1997), Alanya’da Turizm, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Demiroğlu, O.C., (2013), İklim Değişikliğinin Kış Turizmine Etkisi, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Dönmez, S., (2008), Akdağ Tabiat Parkı’nda Ekoturizm, Afyon Kocatepe
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Afyon.
Ekim, B., (1985), Ürgüp-Göreme Yöresinde Turizm Potansiyeli, İstanbul
Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Coğrafya Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Elitoğ, C., (1989), Bir Yazlık Yerleşme Alanı Olarak Mudanya, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Page 118
108
Emekli, G., (1994), Foça’da Turizm ve Turistik Kentleşme, Ege Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Emekli, G., (1998), Bergama’da Turizm ve Sosyo-Ekonomik Etkileri, Ege
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İzmir.
Emir, S.F., (2002), Bartın ve Çevresinin Turizm Coğrafyası, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Ercanik, C., (2003), Türkiye’de Yat Turizminin Coğrafya Açısından İrdelenmesi,
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Bulut, E., (2015), Antalya Merkez İlçelerinde Sürdürülebilir Turizm ve Yerel
Halkın Turizmin Etkilerine Yaklaşımı, Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Isparta.
Güçlü, Y., (1993), Dalaman-Fethiye Kıyı Kuşağının Turizm Coğrafyası, Dokuz
Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Gülbay, F., (1997), Elazığ’ın Turizm Potansiyeli ve İlde Rekreasyonel
Faaliyetler, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Elazığ.
Gülderen, K., (2007), Çeşme (İzmir) Kent Coğrafyası, Ege Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Günal, V., (2006), Mardin İlinde Kültürel Çekicilikler ve Turizm Amaçlı
Kullanım Olanakları, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi,
Ankara.
Güngör, A.S., (2010), Kurtuluş Savaşı Alanlarının Turizm Coğrafyası, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Güngören, Y., (1994), Erciyes Dağı’nın Kayakçılık ve Dağcılık Bakımından
Turizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Page 119
109
Gür, Ö., (2003), İzmir Kenti Yakın Çevresinin Rekreasyon Amaçlı Kullanımı,
Etkiler ve Sorunlar, Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İzmir.
Işık, D., (2010), Erciyes Dağı’nın Turizm ve Rekreasyon Bakımından Kayseri
Kenti İçin Önemi, Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İzmir.
Kahraman, C., (2002), Haliç Çevresinin Turizm Coğrafyası, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Kahya, E., (2015), Kültür Turizminde Çini Sanatının Yeri, İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Kara, F., (2007), İstanbul’da Rekreasyon Davranışlarının Araştırılması ve
Sürdürülebilir Bir Rekreasyon Planlamasının Geliştirilmesi, Fatih Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Karameşe, B., (2014), Kapadokya Jeopark Önerisinin Yerel Halk Açısından
Değerlendirilmesi, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, Balıkesir.
Karğı, S., (2010), Kıyı Turizminden Alpinizme Sürdürülebilir Turizm
(Burhaniye-Edremit-Kaz Dağı Örneği), Uşak Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, Uşak.
Kart, D., (2009), Yahyalı İlçesi’nin Ekoturizm Potansiyeli ve Çevre Sorunları,
Niğde Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Niğde.
Kartal, M., (2015), Gaziantep Şehrinde Rekreasyonel Faaliyetlerin Dağılışı,
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Kervankıran, İ., (2011), Afyonkarahisar İlinin Başlıca Doğal, Tarihi ve Kültürel
Kaynaklarının Sürdürülebilir Turizm Açısından Değerlendirilmesi, Afyon Kocatepe
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Afyon.
Page 120
110
Kestane, Ö., (2004), Alibey (Cunda ) Adasında Beşeri-Ekonomik Özelliklerin
Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) Yöntemiyle Değerlendirilmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Kılınçarslan, S.B., (2002), İstanbul’da Kongre Turizmi, İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Kızılkaya, Y., (2013), Erzurum İli’nin İnanç Turizm Potansiyeli, Atatürk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Koca, H., (1989), Rekreasyonal Amaçlı Bir Yayla Yerleşmesi, Atatürk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Kocakuşak, S., (1993), Alanya’da Kentleşme-Turizm ve Sorunları, Ankara
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Ankara.
Kocaman, S., (2011), Edirne İli’nin Turizm Coğrafyası, Atatürk Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Erzurum.
Koç, F., (2011), Turgutreis’de Turizm, Uşak Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Uşak.
Koçak, T.B., (2010), Ürdün’ün Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi
Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Koçoğlu, Y., (2006), Mardin İli’nin Turizm Potansiyeli, Fırat Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Elazığ.
Kolak, Ş.Z., (1997), İslam Ülkelerinde Turizm ve Kaş (Antalya) Örneği,
Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Kum, G., (2011), İklim Değişikliğinin Türkiye’nin Güneybatı Kıyılarında
Turizmin Konfor Şartlarına Etkileri, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Doktora Tezi, İstanbul.
Kurt, İ.B., (2009), Beypazarı İlçesinde Kırsal Turizm, Ankara Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Page 121
111
Kurtar, C., (2012), Kentsel Kültürel Miras Yönetimi ve Rekreasyonla İlişkisi:
Ankara Hamamönü Örneği, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek
Lisans Tezi, Ankara.
Mamuk, G., (2008), İsrail’in Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi
Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Molvalı, M., (2004), Alaçam Dağları’nda (Batı Kesimi) Dağ Turizmi Potansiyeli
ve Sürdürülebilirliği, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, Balıkesir.
Mor, C., (2006), Trabzon İlinin Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi
Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Oban, R., (2006), İzmir’in Eski Kentsel dokusunun Korunması ve Turizm
Açısından Değerlendirilmesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü,
Doktora Tezi, İzmir.
Okuyucu, A., (2011), Osmaneli İlçe Merkezinde Kültürel Mirasın Korunması ve
Turizm Amaçlı Kullanımına Yönelik Bir Araştırma, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Oruçoğlu, C., (1998), Bergama ve Çevresinde Turizm Faaliyetleri, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Özdemir, T., (2001), Afyon İli Termal Turizm Potansiyeli, Afyon Kocatepe
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Afyon.
Özgüç, N., (1975), İstanbul’un Trakya Doğrultusunda Gelişmesi Yeni Bir
Rekreasyon Sahası: Güzelce-Kumburgaz-Kamiloba-Celaliye, İstanbul Üniversitesi
Coğrafya Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Öztaşbaşı, Y., (2008), Azerbaycan’ın Turizm Coğrafyası, Marmara Üniversitesi
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Page 122
112
Öztürk, A.S., (2010), Antalya Körfezi Batısında Kırsal Turizm: Potansiyel ve
Geliştirme Stratejisi, Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İzmir.
Özüpekçe, S., (2008), Turizm Yerleşmelerinde Nüfusun Sosyo-Ekonomik
Özelliklerinde Ortaya Çıkan Değişimler ve Eğitim Üzerindeki Etkisi (Foça Örneği),
Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Özzengi, Ö.S., (2004), Seferihisar’ın Turizm Coğrafyası, Ege Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Sarı, C., (2007), Antalya’nın Alternatif Turizm Kaynakları ve Planlaması,
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Ankara.
Sayılan, H., (2007), Muş İlinde Kültür Turizmi Potansiyelinin Coğrafi Yönden
Değerlendirilmesi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
Ankara.
Sergün, Ş., (1992), Kaş-Fethiye Yöresinin Turizm Potansiyeli, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Sezer, İ., (2011), Didim-Milas Kıyı Kuşağında Turizm ve Mekânsal Etkileri,
Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Erzurum.
Sezgin, S., (1987), Türk Toplumunun Rekreasyon Alışkanlıkları: İstanbul
Örneği, Mimar Sinan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Sivil, H.İ., (2007), Avrupa Birliği Turizm Politikaları ve Türkiye Turizmi, Fırat
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Elazığ
Sönmez, M., (2008), WEB TabanlıCBS ile Bergama’nın Turizm Coğrafyasında
Kültürel Miras Değerlendirmesi, Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek
Lisans Tezi, İzmir.
Sütgibi, S., (1992), Kuşadası-Selçuk Yöresinin İklimi, Dokuz Eylül Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İzmir.
Page 123
113
Şahin, S.H., (2007), Ulukışla İlçesi (Niğde) Doğal Kültürel Coğrafya
Araştırmaları ve Ekoturizm Potansiyeli, Niğde Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, Niğde.
Şahin, S.H., (2013), Zamantı Çayı Havzası Ekoturizm Kaynaklarının
Sürdürülebilir Turizm Açısından Değerlendirilmesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Afyon.
Şemieoğlu, O., (2006), Kuşadası, Bodrum ve Pire (Yunanistan) Yat
Limanlarının Turizm Coğrafyası Açısından Karşılaştırılması, İstanbul Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, İstanbul.
Şerbetci, Z., (2011), Hatay İlinde Kültür Turizmi Potansiyelinin Coğrafi Yönden
Değerlendirilmesi, Fatih Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi,
İstanbul.
Tecmen, N., (2004), Küçükköy’de Turizm ve Rekreasyon Faaliyetleri, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Tellioğlu, S., (1993), Bir Yazlık Sayfiye Yeri Burhaniye-Ören, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Tok, Z., (2000), Sinop Yarımadası ve Yakın Çevresinin Turizm Coğrafyası,
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara.
Tonguç, Ç.D., (2009), Keremali-Elmacık Dağı’nda Yaylacılık Faaliyeti Ve Yayla
Turizm Potansiyelinin Belirlenmesi, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Üniversitesi,
Yüksek Lisans Tezi, Sakarya.
Torun, E., (2014), Tarsus’un Tarihi–Kültürel Coğrafya Araştırmaları ve Turizm
Potansiyeli, Niğde Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Niğde.
Uçkun, E., (2015), Niksar İlçesinin Turizm Potansiyeli, Atatürk Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Usta, N., (2015), Kızılcahamam İlçesinin Turizm Coğrafyası, Atatürk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Page 124
114
Uygun, H., (2008), Konya İlinin Termal Turizm Potansiyeli, Selçuk Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Konya.
Uzun, F.V., (2012), Ihlara Vadisi Kültürel Peyzaj Alanında Sürdürülebilir
Turizm, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Ankara.
Üçüncü, O., (2009), Turizmde Çevre Etiketi Olarak Mavi Bayrak, İstanbul
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Yalçın, G., (2007), Çiftlik İlçesi (Niğde) Doğal Kültürel Coğrafya Araştırmaları
ve Ekoturizm Potansiyeli, Niğde Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
Tezi, Niğde.
Yeşilyurt, C., (2002), Uzungöl Yöresi Rekreasyon Kaynaklarının Coğrafi
Yönden Değerlendirilmesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Çanakkale.
Zaman, S., (2005), Kemer’in Turizm Coğrafyası, Atatürk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Erzurum.
Zorlu, K., (2014), Aksaray-Ihlara Vadisi’nde Ekoturizm, Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Samsun.
Türkiye’de coğrafya alanında hazırlanmış olan erişim sağlanamayan
lisansüstü tezler:
Erginal, G., (2013), Limanköy (Kırklareli İli) - Malatra Burnu (İstanbul İli)
Arasındaki Kıyılar ve Çevresinin Turizm Coğrafyası, Çanakkale Onsekiz Mart
Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Çanakkale.
Güzel, M., (2012), Bozcaada’da Turizm: Siyasal Ekolojik Yaklaşım, Balıkesir
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Balıkesir.
Özatenç, İ.E., (1991), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde turizm Faaliyetleri,
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Şen, N., (2015), Tortum Çayı Havzası’nın Doğal ve Beşeri Turizm Çekicilikleri,
Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Erzurum.
Page 125
115
Uzun, E., (2014), Savaş Alanları Turizmi Üzerine Coğrafi Bir Değerlendirme:
Antep Savunması Örneği, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi,
Erzurum.
Yerleşmiş, N., (2015), Gaziantep Turizm Coğrafyası, Kahramanmaraş Sütçü
İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Kahramanmaraş.
Yıldız, E., (1989), Türkiye’nin Turizm Açısından Dış Tanıtımı ve Federal
Almanya’daki Tanıtım Faaliyetleri, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Page 126
116
ÖZ GEÇMİŞ
Kişisel Bilgiler :
Adı ve Soyadı : Ayşe ŞARDAĞ
Doğum Yeri ve Yılı : Konya-1992
Medeni Hali : Bekar
Eğitim Durumu :
Lisans Öğrenimi : Süleyman Demirel Üniversitesi/Fen-Edebiyat
Fakültesi/Coğrafya Bölümü
Yüksek Lisans Öğrenimi : Süleyman Demirel Üniversitesi/Sosyal Bilimler
Enstitüsü
Yabancı Dil ve Düzeyi : İngilizce-Orta
İş Deneyimi :
Bilimsel Yayınlar ve Çalışmalar :