HZ.SÜLEYMAN'IN SIRLARI...KRAL SÜLEYMAN iblisleri şu şekilde kontrolü altına aldı onlara şöyle seslendi Sen insanlara musallat olmak ve onları zor-la kullanmak için görevlendirilmiş

HZ.SÜLEYMAN'IN SIRLARI

MUSTAFA KARNAS Sayfa 1






E-KİTAP

MUSTAFA KARNAS




MUSTAFA KARNAS

Yayın Tarihi:

AĞUSTOS 2019

Yayıncı Sertifika no:

32792

E-KİTAP ISBN

978-605-7626-28-8

Yayıncı:

Noetika Medya Yayıncılık Danışmanlık Bilişim Tu-

rizm Sanayi ve Tic a.ş

akıltaşı kitapları/akıltaşı yayınları

Kamara Ofisleri-İstasyon Yolu Sok. No: 3

Altıntepe-Maltepe-İstanbul

Telefon: (0553) 764 82 55

mail: [email protected]

(Tüm Hakları Noetika A.Ş/Akıltaşı Kitapları’na ait-

tir. İzinsiz Yayınlanamaz)

E-KİTAP



Sunum:

Bu eser, diğer TILSIM kitaplarından farklı ola-

rak KRAL SÜLEYMAN'ın yaşadıklarını, Tanrı,

melekler, iblisler ile kurduğu bağları, onları

çağırmasını, iblisleri nasıl bağladığını, Tanrının

izni meleklerin ona öğrettiği İLAHİ İSİMLERLE

yaptığı MAJİ çalışmalarını, o ilahi isimleri ve

anlamlarını, hangi kutsal ismin ne za,man ne-

rede, ne amaçla kullanıldğını, dahası, KRAL-

LIKTAN, İMANSIZLIĞA nasıl düştüğünü, gön-

lünü kaptırdığı bir İBLİS kızı ile evlenmek için,

onun tanrısına kurban vererek İMAMINI nasıl

kaybettiğini ve TANRI'nın ondan elini-ışığını

RABBİYESİNİ nasıl çektiğini anlatır. Kendisi-

nin kaleme aldığı bu kitabında, İBLİSLERİ ça-

ğırma ve bağlama konusunda, ilk çağırmadan

başlayarak, isim isim, bu kitapta bütün İBLİS-

LER-RUHLAR VE MELEKLER hakkında sayısız

bilgi bulunmaktadır. Ama kitaptaki en önemli

ve değerli bilgiler KUTSAL isimlerdir.

MUSTAFA KARNAS



KRAL SÜLEYMAN'IN KULLANDIĞI SİHİRLİ

İSİMLER

KRAL SÜLEYMAN iblisleri şu şekilde kontrolü

altına aldı onlara şöyle seslendi

Sen insanlara musallat olmak ve onları zor-

la kullanmak için görevlendirilmiş olan

SHANSHIMON, SHANAUN, SHANGDIEL,

SANGDIEL, TAMPALTI, VVISHTROM,

VHSHR, ARMNIEL, EL

gibi iblisleri çağırıyorum ve ayrıca

beel, zebub, zron, rohı, kıbaısh, bıntıvash

ve onların askerlerini tayfalarını da beraber

çağırıyorum, 72 isimden oluşan kuvvet ve

216 harften oluşan kudret adına size emre-

diyorum;



KRAL KRAL SÜLEYMAN'IN TILSIMLARINDA

KULLANDIĞI TANRI İSİMLERİ:

AGLA -ATA-GIBBOR-LEOLAM-ADONAİ

bu isimler yaratıcının isimleri bunlarla ona hi-

tap edilir.

anlamı: hakikat ve yaşamın ışığı merhamet

edici-yargılayıcı- rahmet sahibi

........................................................................

MONOUN

bu da yaratıcının diğer isimlerinden biridir..

........................................................................

TETRAGAMMATON

bu da ona hitaben kullanılır

........................................................................

Bu isimlerle yazılan tılsımlar TANRInın rahme-

tini merhametini koruyuculuğunu talep et-

mektir çünkü her iş TANRInın ismi ile yapılır

ve eskiler her tılsıma bunları koymuştur.-



TANRInın bereketini rahmetini ve cömertliğini

isteyen KRAL KRAL SÜLEYMAN TANRIya şu

şekilde isimlerle dua etmiştir.

el elodı hoeloım elahı ehyh asher ehyh jah

shaddaı adonaı zebaoth jude, tetragramaton

tonu maton ramaton gramaton ragramaton

teragramaton tetragramaton'u üzerinde

aglaat aglat aglaat aglaat aglatun aglatun

alfa v agla'nın gerçekleştirilmesi, güçlü kişi,

TANRI, elyon ve c

yani yukarıda ki bu isimler ile bir tılsım yapar-

sanız bu tılsım - TANRInın cömertliğini talep

eden bir muska haline gelir.

KRAL SÜLEYMAN böyle yapmış.

........................................................................

HEKLAISTAI

Bu isim - ile KRAL SÜLEYMAN şu şekilde bir

talepte bulunmuştur:

TANRIdan denizde, karada ve gökte ve derin-

liklerde olan her şeye karşı beni yüreklendir.

melekler ile olan bağımı sağla.

........................................................................



AMPHIMAIKON

Bu isim nimetler dilemek için kullanılmış

KRAL SÜLEYMAN tarafından

.......................................................................

LMIHARAH

bu isim duru görü öngörü yüksek görü ve an-

layış dilemek için kullanılmış yani bir tılsım

yaparken tılsımın amacına uygun olarak bu

kelimleri tılsımın uygun bir yerine koyabilirsi-

niz

........................................................................

APUTEL

Bu isim ise; eğer bir pirinç ya da alatın levha

üzerine yazarsanız bir çeşit cevşen gibi olur,

silahlara karşı korur, saldırılara karşı korun-

mak için aynı zamanda tılsımların içine de ila-

ve edilebilir.

........................................................................



BANUKITT

Bu isim korkularla ilgilidir bir insan belli şey-

lerden sürekli korkuyorsa kaygı duyuyorsa

bu isimyi zikretmesi ya da bu isim ile yaplacak

bir tılsım ile kendisi artık korkusuz hale gelir

korkusu ortadan kalkar.

........................................................................

JH HV HV

Bu isim bir kağıda yazılıp suyun içine konul-

duğunda bu suyu içen kişinin içinde eğer kö-

tülük varsa o gider öfke varsa o gider delilik

varsa o gider musallat varsa o gider bu suyu

içen kadın hamileyse çabuk iyileşir kadın has-

talıkları ile ilgili şikayetleri varsa iyileşiracıları

diner bu isim bir gümüş levhaya oyulursa bu-

nu takan kimse eğer - gözleri bağlansın- derse

o kişi bunu takanı göremez olur

........................................................................

ABSNIK

Bu ismi bir levhaya kazıyıp ya da kağıda yazıp

yastığının altına koyan kişi eğer uyumdan ön-

ce sevdiği kişinin rüyasına girmek isterse onun

rüyasına girerve kendini ona gösterir



NKB NAKAR

Bu isim büyük felaetkelere yangın sel deprem

gibi afetlere karşı koruma sağlar

........................................................................

JCHSH SHASH

bu isimyi üç gün sürekli zikreden ve sonrasın-

da her sabah iki kez söyleyen ve

........................................................................

CHANUNA

Bu ismi 11 kez zikir etsin kimi çağırsa yanına

gelir

........................................................................

LALUN LLUN

Bu ismi kötü ruhları olanların yüzüne söyler-

seniz mühürlenir ve haeketsiz kalırlar zararsız

olurlar

.......................................................................

YHVH

bu isim hastalıklara karşı koruma sağlar



.......................................................................

TTRAEL

Bu isim ile işlenmiş bir tılsım bir çocuğun üze-

rine konulduğunda o çocuk meleklerin ko-

rumasına girer.

........................................................................

BJT BJAT

Bu isim ile yapılan tılsım hastalıklardan korur

........................................................................

AIKA, AKVA, AKA PTIYA

Bu isimleri bir mumun üzerine kazıyıp yakan

ve mumu suyun içine koyan kral ruhlardan

biri gelecek ve sizin dileğinizi yerine getirecek

yani bu işlemi yapıyor ve dileğinizi söylüyorsu-

nuz altar ile yapılan bir işlem bir kral ruh dile-

ği yerine getirmek için gelecek



Kral KRAL SÜLEYMAN’ın hikayesi;

Yaklaşık 3 bin yıl öncesinde başlar. Yani M.Ö.

980’li yıllar. Kral Davud’un oğludur. Kral KRAL

SÜLEYMAN TANRI ile üç kez görüşmüştür. Ya

da TANRI KRAL SÜLEYMAN’a üç kez görün-

müştür. Birinci görünmesi KRAL SÜLEY-

MAN’ın krallığının başında, ikincisi krallığının

ortasında, üçüncüsü ise krallığının sonunda-

dır.

TANRI, Kral KRAL SÜLEYMAN’a şöyle seslen-

miştir. “Benden iyi bir şey dile”. KRAL SÜLEY-

MAN ondan bilim, bilgi, bilgelik istemiştir.

TANRI bunu ona vermiştir. Krallığının ortasın-

da, TANRI ona ikinci kez seslenmiştir. Ve de-

miştir ki; “Ama beni terk ettiğin zaman krallı-

ğın sona erecektir”. Üçüncü kez göründüğünde

ise; Kral KRAL SÜLEYMAN zaten imanını kay-

betmiştir ve TANRI ona “Bana olan imanını

kaybettiğin için krallığın sona erdi”. Demek ki

görünmüştür.

KRAL SÜLEYMAN ne yapmıştır da, imanını

kaybetmiştir? Çok güzel bir Demon kadınına

aşık olmuş. Ve onu babasından istemiştir. Ba-

bası ise, “eğer beş tane çekirgeyi sunakta kur-

ban olarak öldürürsen kızımı sana veririm de-

miştir”.



KRAL SÜLEYMAN önce tereddüt etmiş ama

sonra bunu yapmıştır. Bu hareketi onun

demonlara tapması ve imanını kaybetmesi an-

lamına gelmektedir.



KRAL KRAL SÜLEYMAN ŞÖYLE YAZMIŞ;

TANRI’nın adıyla selamlarım.

Kudüs kendi kurulduğunda ve kent yeniden

inşa edilmeye başlandığında, gün batımından

adı Ornıas olan bir demon geldi. Ve ayakları-

nın altına küçük bir çocuğu aldı. Bu çocuk

ondan sonra hep baş parmağını emdi. Çocuk

çok zayıf kaldı.

Ve Kral KRAL SÜLEYMAN bu çocuğu yanına

çağırdı. Onu sorguladı ve şunları söyledi.

“TANRI’nın tapınağının inşasında çalışan usta-

lardan daha çok sevmiyor muyum seni, sana

herkesten iki kat fazla yiyecek vermiyor mu-

yum?, buna rağmen nasıl oluyorda da günden

güne zayıflıyorsun”..

Ve çocuk krala şunları söyledi. “senin için dua

ediyorum büyük kral. Beni dinle ve çocuklu-

ğumun üzerine düşen kalın gölgeyi anla. Bir

gün tapınakta işlerimizi bitirip, dinlenmeye

çekildiğimizde, gün batımından sonra dinlen-

mek için uzandığımda iblislerden bir geldi ve

elimdeki tayini aldı. Ve sonra benim baş par-

mağımı aldı ve emmeye başladı. Böylece benim

ruhum karmaşaya düştü. Ve bedenim giderek

zayıflamaya başladı”.



Kral KRAL SÜLEYMAN bunları duyduktan

sonra tapınaktan içeri girdi. Ve bütün kalbi ile

TANRI’ya dua etti. Ve iblisleri bağlamak için

dualar etti. Onların üzerinde tekrar hakimiyet

kurmak için izin istedi. O esnada SABBAT

anında melek MICHAEL geldi. Kral KRAL SÜ-

LEYMAN şöyle devam eder. Melek MIİCHAEL’in

elinde bir yüzük vardı. Yüzüğün üzerindeki

taşa bir mühür şekli işlenmişti. Melek

MICAHEL ona şöyle dedi. Kral KRAL SÜLEY-

MAN bu yüzüğü al ve bu TANRI’nın sana hedi-

yesidir. Bu yüzük ile bütün iblisleri bağlaya-

caksın. Yeryüzünün bütün iblisleri kadını er-

keği ve çocuğu ile senin kölen olacak. Sen on-

ların yardımı ile Kudüs’e kuracaksın. Bunun

için TANRI’nın yüzüğünü parmağına takmalı-

sın. (İsa’nın parmağında mucizeler yaratırken

de bu yüzük vardı.)

Kral KRAL SÜLEYMAN TANRI’ya şükretti. Kral

KRAL SÜLEYMAN şöyle devam ediyor. Zayıf

çocuğu çağırdım. Ve yüzüğü ona verdim. O her

akşam tayinini almak için gelen iblisi gördü-

ğünde, bu yüzüğü tak ve ona göster sona on

şunları söyle.. TANRI’nın adıyla Kral KRAL SÜ-

LEYMAN seni bağlıyor. Sonra onu yanına al ve

bana gel. Korku duyma.



Çocuk yüzüğü alır gider ve Ornias isimli iblisin

saatini bekler. İblis yanan bir ateş gibi çocu-

ğun yanına gelir. Çocuk yüzüğü iblisin üzerine

atar ve şunları söyler. Kral KRAL SÜLEYMAN

sana emrediyor onun yanına gideceksin. Ço-

cuk koşarak kaçar veKral KRAL SÜLEYMAN’ın

yanına gider. Bu sırada iblis ağlamaya başlar

ve şunları söyler. Çocuk bana böyle ne yaptın?

Bu yüzüğü üzerimden al. Yüzüğü üzerimden

alırsan seni altınlara, mücevherlere boğarım.

Seni zengin ederim. Ve benim KRAL SÜLEY-

MAN’dan kurtulmamı sağla.

Fakat çocuk iblise şunları söyler. TANRI var

oldukça seni serbest bırakmayacağım. Çocuk

krala ulaşır ve iblisi getirdiğini söyler. İblis yal-

varmaya başlar. Kralım artık senin kölen ol-

dum. Krala kendisini serbest bırakması karşı-

lığında hazineler vaat etmeye başlar.

Ve KRAL SÜLEYMAN onun sözlerini duydu.

Tahtından ayağa kalktı. Ve sarayının balko-

nundan bakmaya başladı. Ve orada bahçede

iblisi gördü. Ve ona sordu. Sen kimsin? İblis

cevap verdi. Bana Ornias derler.

KRAL SÜLEYMAN ona şöyle dedi. Söyle bana

iblis sen burçların hangi gezegenine aitsin? O

cevap verdi. Ben Kova burcunun iblisiyim. Her



kim ki; içini şehvet ile doldurur ben hemen

oraya giderim. Artık o kişi uyuyamaz hale gelir.

Ben üç farklı görüntüde olurum. Kadın görün-

tüsüne de girerim. O kişi ile uykusunda halvet

olduktan sonra kanatlarımı takar ve yeniden

kendi evime uçarım. Ben aynı zamanda aslan

şeklinde de görünürüm. Ve bütün iblisleri ben

yönetirim. Benim gardiyanım TANRI’nın kuvve-

ti olan URIEL isimli melektir.

KRAL SÜLEYMAN bu baş meleğin adını du-

yunca, yeniden TANRI’ya yalvarmaya başladı.

Ve izin istedi. İblisleri sarayında çalıştırmak

için. Bu arada iblis krala süslendi. Beni ser-

best bırakırsan bütün iblisleri çağırıp hizmeti-

ne vereceğim. O melek URIEL tarafından yeni-

den kapatılmak istemiyordu. KRAL SÜLEY-

MAN’dan melek URİEL’i çağırmasını istedi. Fa-

kat KRAL SÜLEYMAN onu dinlemedi ve melek

URİEL için dua etti.

Melek URİEL ona izin verdi ve Kral KRAL SÜ-

LEYMAN iblislerin başı Ornias’ı kendine bağ-

lamıştı. Yüzüğü ona göster ve emretti. Git ve

diğer bütün iblisleri buraya getir.

Ornias kral KRAL SÜLEYMAN’ın yüzüğünü

aldı ve uçtu. Beezeboul denilen bir başka ibli-

sin yanına gitti. Bu iblis diğerlerinin kralı idi.



Ona şöyle dedi. Kral KRAL SÜLEYMAN seni

çağırıyor. O şöyle dedi. Seni buraya konuşman

için gönderen Kral KRAL SÜLEYMAN da ki?

Ornias yüzüğü iblisin üzerine attı. Kral KRAL

SÜLEYMAN seni çağırıyor. Yüzük üzerine çar-

pınca iblis ağlamaya başladı. Bağırtıları birer

alev gibi gökyüzüne yayıldı.

İblislerin halini gören Kral KRAL SÜLEYMAN

TANRI’ya şükretti.

KRAL SÜLEYMAN yeni iblisi sorgulamaya baş-

ladı. Sen kimsin iblis? Ben Beelzoubum dedi.

Bütün iblislerin şefleri benim emrimdedir dedi.

Ve bütün iblisleri getirmek için söz verdi.

Kral KRAL SÜLEYMAN sordu. Aranızda dişi

olanlar var mıdır? İblis birden ortadan kaybol-

du. Ama anındageri döndü yanında bir başka

iblis vardır. Oneskelıs. Sün derece seksi güzel

çekici bir kadın görünüşündeydi. Bedeni peri

bedeni gibiydi.

KRAL SÜLEYMAN sordu sen kimsin? Ben

Ooskelis Shabtaı/Satürn oradan dünyaya

uzanırım. Altın bir mağaram vardır. İnsanları

karanlık günahlara sokarım dedi iblis.



KRAL SÜLEYMAN sordu. Onun doğumu hak-

kında dişi iblis cevap verdi. Ben bir sesten

doğdum. O erkek sesi bir ağacın üzerine dü-

şünce ben doğdum.

"Ve ona sordum. Hangi yıldızın altından geç-

tin? O cevap verdi. Tam dolunayın altından

geçtim. Nedeni ise Ay neredeyse her şeyin üze-

rinden geçer. Ve ona sordum. Hangi melek se-

nin gardiyanın? Hangisinden korkarsın? Senin

içinde olan melek diye karşılık verdi. Ben, be-

nimle alay mı ediyorsun diye sordum. Bir gu-

rup asker onu sıkıştırınca ağlamaya başladı ve

bana cevap verdi. Senin içindeki aydınlanma-

nın ve bilgeliğin sahibi olan melek JOEL . on-

dan çok korkarım dedi.. onu mühürledim ve

bağladım. Geceler ve gündüzler boyunca bağlı

kaldı.

"Ve ben ona emrettim. Tapınağın inşasında

çalışsın dedim. Onu mühürledim ve bağladım.

Geceler ve gündüzler boyunca bağlı kaldı.

İblis cevap verdi. "Suyun taşıyıcısına yani KO-

VA burcunun iblisi. Ve kendi özelliklerinden

şöyle bahsetti. Bunlar çok önemli bilgiler. Ben

öyle bir iblisim ki; burada olduğumda soylu

bakirelere tutkulu istek duyarım ama orada

olduğumda derin uykudayım.



Erkeklerin yanında kendimi komik bir kadın

haline getiririm. Ve adamlara uykusunda mu-

sallat olur ve onlarla oynarım. Sonra kanatla-

rımı takar göklere çıkar oralarda dolaşırım.

Aslan şeklinde görünürüm. Ve ben tüm iblisle-

ri yönetirim. Ve ben baş melek URIEL’in çocu-

ğuyum. Yani melek URIEL ile bağlantılı bir ib-

lis. KRAL SÜLEYMAN bu demonu esir edince,

demon ona bir teklifte bulunur. Beni bırakır-

san sana diğer demonları getiririm demiş.

KRAL SÜLEYMAN on demon bağlayıcı yüzüğü

ORNİAS’a verir. Ve o demon bu yüzükle diğer-

lerini bağlar.

KRAL SÜLEYMAN sizi çağırıyor.----- burada

dikkate almanız gereken şeylerden biri. Çağır-

mak, istemek, davet etmek.. KRAL SÜLEYMAN

sordu. Kiminle konuşuyorsun? ORNİAS yük-

sek sesle bağırarak cevap verdi. BEELZEBOUL

ile dedi. Ateşin yanan alevi arttı. Ateşin içinde

diğer iblislerle birlikte dışarı çıktı.

İblislerin prensi gelmiştir. Beraberinde ordusu

ile ve KRAL SÜLEYMAN ve iblislerin prensi

arasında şöyle bir konuşma geçti. KRAL SÜ-

LEYMAN sen kimsin? İblis ben BEELZEBUB.

Ben şeytanların başıyım ve onları yönetirim.

İşlerini tayin eder onları yerleştiririm. İblis,



ben her zaman TANRI’ya şükrettim. Çünkü o

bana kirli ruhları bağlama gücünü verdi. İlginç

değil mi? KRAL SÜLEYMAN aranızda dişiler

var mı? İblis hızla gitti ve çok güzel bir şekle

sahip olan dişi iblis ONOSKELİS ile geri geldi.

KRAL SÜLEYMAN iblisten kendisine her şeyi

göstermesini istedi. Yani sırları bilmek istiyor-

du. KRAL SÜLEYMAN kadın iblise soruyor.

Ben ONOSKELİS – SHAPTAI / SATÜRN ile işa-

retliyim. Ben hazineleri yönetirim. Yerlerini

bilirim. Ben mağaralarda kapalı yerlerde, uçu-

rumlarda yaşarım. Solucan gibi şeklim vardır.

Aslında bir kadın görünüşünde erkeklerle, bir

erkek görünüşünde kadınlarla çiftleşirim.

İblis şöyle der: çünkü onlar yıldızını benimle

paylaşıyor. Kendilerine zarar verdiklerini bil-

meden yıldızına açık ya da gizli bir şekilde iba-

det eden yani kutsayan kişiler kendilerini bana

açık hale getiriyorlardı. Çünkü beni uyandıra-

rak para sağlamak istiyorlardı. Ben de bazıla-

rına bana en çok yakın duranlara bazen para

veriyordum.

En çok hangi melekten korkarsın diye sordu

KRAL SÜLEYMAN. İblis onlarla yaptığımız bü-

yük savaşta göklerde yapılan bana en çok acı

ve ızdırap veren melek JOEL oldu. Ve bana



verilenle ona verilen aynı şeydir. Geleceği bili-

riz. İşte burada da bu demon ne iş yapar ve

onu durduran melek hangisidir anladınız.

Sonra bana yeni bir iblis göründü. Adı

ASMEDOUS idi. Ona sordum. Senin sanatın

nedir diye. Bana çok kızdı bağırmaya ve öfke-

lenmeye başladı. Beni korkutmaya çalışıyordu.

Bana kızgınlıkla sordu. Senin sanatın nedir

diye benim sanatım da sizleri cezalandırmak

dedim iblise. Onu sorguya çektin ve bana şun-

ları anlattı. İblis kibirlendi ve kendini şöyle an-

lattı. Ben bir melek tohumu olarak bir adamın

kızından doğdum.

Göklerde doğanın üzerinde yerde doğanın

hükmü olamaz. Benim yıldızım da çok parlak-

tır göklerde. Yine bazıları bana canavar der,

ejderha der. Ben bu yıldızın yakınında duru-

rum ve senin krallığın ve hükmün de bir za-

man sonra üzerimizden kalkacak ve insanları

tekrar bir yöneteceğiz, hükmedeceğiz. Ve in-

sanlar bize aynı birer TANRIymışız gibi tapa-

caklar.

Bizim üzerimize meleklerin adını koyacaklar.

KRAL SÜLEYMAN bu iblise dikkati davrandı.



Sıkıca bağladı emin oldu. Sonra ona adını sor-

du. İblis ASMODEUS dedi. Ve ekledi. Ben in-

sanlar üzerine ve hanesine pislik ve karmaşa

getiririm. Bakire kızların güzelliğini bozarım

dedi. Ve onların kalplerini karartırım. Hepsi bu

mu diye sorduğumda, iblis ben erkekleri delir-

tip onları tutkulara boğarım. Onlar arzuları ile

yanıp tutuşurlar. Karılarından boşanırlar.

Başkalarının kadınların peşine düşerler. KRAL

SÜLEYMAN iblise sorar. Hangi melek senim

üzerinde hak sahibi yani güç sahibidir. İblis

RAFAEL diye cevap verdi. Yani RAFAEL bu ib-

lisin gücünü yok edebiliyor.

KRAL SÜLEYMAN şöyle sordu: bir rüzgar gör-

müştü ve rüzgara kim olduğunu sormuştur. O

sırada rüzgarın içine gizlenmiş olan iblisler ce-

vap verdi. Ben küllerin ruhuyum (TEBRAS)

senin sanatın nedir diye sordum. O dedi ki;

ben erkeklerin üzerine karanlık getirir. Tarlala-

rı bozar, talan ederim. Yaz aylarında çok meş-

gulüm. Ona sordum hangi yıldızın altında ya-

lan söylüyorsun. İblis şöyle cevapladı. Ayın

boynuzunun ucunda güneyde bulunursa ve

çok erkek ateşlenmek için şu sözleri söyler.

BULTALA – THALLAL. Sen hangi meleğin adı

söylendiğinde durursun diye sordum. Baş me-

lek AZAZEL adı beni mühürler.



Sonra bir zaman geçti aradan ve karanlıklar-

dan çıkıp gelen başka iblisler gördüm. Onlara

sen kimsin diye sordum. Ama onlar tek kişiy-

miş gibi tek ağızdan konuştular. Biz karanlığın

33 kozmik elementleriyiz. Ve onlara özelliklerin

sanatlarını sordum. Şöyle cevap verdiler.

1 ) aldatırım

2 ) savaşırım

3 ) kıskançlaştırırım

Biz hep birlikte yaşarız. Bizi TANRIça gibi çağı-

rırlar. Hep birlikte yaşıyoruz. Bazen Ldyya’da,

bazen Olimpos Dağı’nda, bazen de büyük dağ-

da sapkınlıkları körükleriz. Bu TANRIçaların

isimleri, yani TANRIçalar da bu işlerin içinde

olan elementer kuvvetler;

Isis Minerva Venüs Juno Proserpina Ceres Di-

ana Rhea Seu Tellus Pessinuncia Rhramnusia

Bellona Hekate Luna Polimorfonükleer Phus

dae-mon.

EPHISSAS adında bir iblis, melek BAZAZETH

bu iblisi mühürler. Bir diğer iblis ENEPİGOD

hangi melek mühürler. Bu iblis bilge KRONOS

olarak da bilinir. Değişik şekillere ve TANRIça

şeklide de görünür. KRAL SÜLEYMAN sorar.



At şeklinde bir balık gibi güründü. Bu iblisin

satanı kendini dalgalar haline getirmek ve ge-

milere saldırmak. Kendini insan şeklinde, ka-

dın şeklinde gösteriyor. Baştan çıkarmak için

bu iblisi mühürleyen melek IAMETH.

KRAL SÜLEYMAN çağırdı. Ve başka bir iblis

ruh geldi. KRAL SÜLEYMAN sordu sen kimsin.

İblis cevap verdi. Zamanında devlerin arta ka-

lanından meydana gelmiş bir ruhum. Mezar-

larda oturur ve zamansız ölenlerin şeklini alı-

rım. KRAL SÜLEYMAN iblisleri şu şekilde

kontrolü altına aldı. Onlara şöyle seslendi.

Sen insanlarla musallat olmak ve onları zorla

kullanmak için görevlendirilmiş olan

SHANSHIMONH, SHANAUN, SHANGIDEL,

SANGDIEL, TAMPALTI, VVİSHTROM, VHSHR,

ARMNIEL, EL GİBİ İBLİSLERİ ÇAĞIRIYORUM.

VE AYRICA BEEL, ZEBUB, ZRON, ROHİ,

KIBAISH, BINTIVASH ve onların askerlerini

tayfalarını da beraber çağırıyorum. 72 isimden

oluşan kuvvet ve 216 harften oluşan kudret

adına size emrediyorum. gidin size adını verdi-

ğim adamı bulun, onu korkutun. istediklerimi

yerine getirmezse, onu bir hafta içinde öldüre-

ceğinizi söyleyin. yerine getirmezse öldürün.



İşte böyle bir durum. Böyle bir bilgi var. Ne

diyeceğimi bilemiyorum. Sıkıntılı işler ama

KRAL SÜLEYMAN yapmış.

Bir iblis daha çağırdı KRAL SÜLEYMAN. Ey

KRAL SÜLEYMAN denizin kudretli bir ruhu-

yum. Açgözlüyüm, parayı altını severim. Bulu-

rum, buldururum. Denizlerde gezerim. Gemile-

re girerim. Paraya ve erkeklere hükmederim.

Ancak havada ve yeryüzünde olan efendimiz

BEEZEBOUL bana denizleri emretti. Efendimiz

BEELZEBOUL da benimle beraber gelir bazen

ve kendini dalgalar haline getirir.

Bedenimi erkeklerle paylaşırım. Sen çağırdın

ve efendimiz BEELZEBOUL beni mühürledi. Ve

senin emrine verdi. Bu mühür yüzünden sana

geldim. Sen şimdi bana eziyet edeceksin. KRAL

SÜLEYMAN sordu. Seni mühürleme gücü olan

melek hangisidir. İblis o melek IAMETH’dir de-

di.

KRAL SÜLEYMAN bir başka demon ruh iblisin

çağırdı. Adeta gözleri yokmuş gibi bakan ka-

ranlık gözlü bir adam biçiminde geldi iblis.

Elinde bir bıçak vardı. KRAL SÜLEYMAN sor-

du. Sanatın nedir diye. Nerede yaşarsın diye.

Ben aslında verimli yerlerde bulunurum ama

bana verilen vazife mezarlarda dolaşmaktır.



Zamansız ölenlerin şeklini alıyorum. Onu kılı-

cımla yok ediyorum. Eğer bunu başaramazsam

ona şeytan sahip olmalı. Onun etini yiyorum.

KRAL SÜLEYMAN sordu. O halde göklerin

TANRIsından korkun yok mu? Hangi meleğin

mührü seni bağlar ve o isim için MICHAEL de-

di.

Ve KRAL SÜLEYMAN yeni bir iblisin gelmesini

emretti. Gelen ibils şöyle dedi. Biz dünyanın

36 unsuruyuz. Bu iblisin 36 yüzü vardı. Her

biri kuş, köpek, yılan gibi hayvanlardan ibaret-

ti. Bu gelenin 12 burç ile ilgili bir iblis olduğu-

nu bildi KRAL SÜLEYMAN. KRAL SÜLEYMAN

bu iblisi bağlamak için LORD SABAOTH’un

adını çağırdı ve o 36 iblis kafalardan her biri

kafasını uzattı ve tek tek kendini anlattı.

Birincisi; ben Zodyak çemberinin ilk başkanı-

yım ve ben KOÇ olarak çağırıldım. Adı RUAX

idi ve onu ancak MICHAEL mühürleyebilirdi.

İkincisi; şöyle dedi. Ben BARSAFAEL. Sanatım

esir düşenlere baş ağrısı veririm. Beni

GABRIEL mühürleyebilir.

Üçüncüsü; şöyle dedi. ARATOASAEL benim

adım. İnsanların gözlerine zarar veririm. On-



larda ağır yaralar açarım. Beni mühürleyen

melek URIEL’dir.

Dördüncüsü kayıtlarda geçmiyor.

Beşincisi; bana IDUAL derler. İnsanları sağır

ederim. Eğer URUEL adını duyarsam kaçarım.

Altıncısı; şöyle dedi. Ben SPHENDONAEL. Ben

hastalıklar getiririm. Tümörler çıkarırım. Ba-

demcik iltihaplar veririm. Beni mühürleyen

melek SABRAEL’dir.

Yedincisi; ben SNPHÖNDOR. Titremelere sebep

olurum. Felç veririm. Boyun kemiklerini kıra-

rım. İliği emerim. Beni melek ARAEL durdurur.

Sekizincisi; şöyle dedi. Ben BELBEL. İnsanla-

rın yüreklerini ve zihinlerini bozarım. Melek

ARAEL beni mühürler ve geri çekilirim.

Dokuzuncusu; şöyle dedi. Ben KURTAEL. Ba-

ğırsaklarda kolikler çıkarırım. Beni melek

Onuncusu; Ben METATHİAX. Ben insanları

öfkelendiririm. Beni melek ADONAEL mühür-

ler.

Onbirincisi; KATANİKOEL. Çekişme yaratır

haneye şiddet ve uğursuzluk getiririm. Bunu



defetmek için bir defne yaprağı üzerine bu

isim yazılır. Ben SABA’nın oğlu büyük TANRI

adına KATANİKOAEL’i mühürle. Bunu yazanın

evinden uğursuzluk kalkar. Defne yaprağını

evde tutacak.

Onikincisi; ben SAPRATHORAEL. Ben erkekle-

ri yoldan çıkarırım. Eğer biri IABA, IEALO,

IOLET, SABAOTH, ITHOTH, BAE isimlerini bir

kağıda yazar ve boynuna asarsa oradan geri

çekilirim.

Onüçüncüsü; ben BOBEL . sinir hastalığına

sebep olurum. Eğer büyük ANONAEL’in adını

duyarsam mühürlenirim.

Ondördüncüsü; Ben KUMEATEL. Uykuda tit-

retirim. Acı çektiririm. Melek ZOROEL adı ile

mühürlenirim.

Onbeşincisi; Ben ROELED. Karınlara soğuk ve

acı veririm. Ancak şu cümleyi duyarsam mü-

hürlenirim. “Sakin ol sakin, ısınmasın, çünkü

KRAL SÜLEYMAN on bir babadan daha adil-

dir”

Onaltıncısı şöyle dedi. Ben ATRAX. İnsanları

ateşlendiririm. İnsanları insanlara şehvet bu-

laştırırım. Beni durduran şu cümle olur. “Ey



ateş, en yüksek TANRI’nın adıyla defol, kirden

çekil, TANRI tarafından yaratılmış bu pislik

benden uzak dursun” bunu duyarsam hemen

geri çekilirim.

Onyedincisi; Ben IEROPAEL. İnsanların karnı-

na oturum. Banyoda, yolda sıkıntılara sebep

olurum kime denk gelirsem onu yere çalarım.

Beni durduran şu isimler olur. “IUDARİZE,

SABUNE, DENOE.”

onsekizincisi Şöyle dedi. Ben BULDUMECH.

Eşleri birbirinden ayırırım. Aralarına kin nefret

sokarım. Eğer bir kağıda “insanların TANRI’sı

sana buyuruyor. Bu evden hemen defol ve eve

barış gelsin” ben bu evden hemen çekilirim.

Ondokuzuncusu, Ben NAOTH. Ben erkeklerin

dizlerine otururum. Benden kurtulmak isteyen

bir kağıda PHUNNOBOEOL, NATHATH yazarsa

ben hemen oradan giderim.

Yirmincisi; Ben MARDERO. İnsanlara ateş ve-

ririm. Bir kağıda “SPHENER RAFAEL” yazar da

boynuna asarsa, oradan çekilirim.

Yirmibirincisi; Ben ALATH. Çocuklarda öksü-

rük ve bronşite neden olurum. Eğer kağıda



ROREX, ALATH’ı TAKİP ET” yazarsa oradan

çekilirim

Yirmiikincisi; Ben NAFTADA. Diz ağrılarına

neden olurum, bela getiririm. Bir levha üzerine

“IATHOTH, URUEL, NEPTHADA” yazarsanız

oradan çekilirim.

Yirmiüçüncüsü; Ben AKTON. Kaburga ve

lumbik kaslarına ağrıya neden olurum. Bakır

bir levha üzerine “ MARMATA’TH, SABAOTH,

AKTON” yazarsanız çekilirim.

Yirmidördüncüsü; ben insanlara kas sıkıntıları

veririm. Ağrılar veririm. Bir gemiden alınan

demir bir malzemeye “SABAOTH AKTON’U TA-

KİP EDER” yazarsanız oradan kaçarım.

Yirmibeşincisi; Ben ANATRETH. Yangınlar çı-

karırım. Ateşleri körükler, düşmanlıkları çoğal-

tır, insanları azdırır, şiddete zorlarım. Ama kim

sesiyle seslenir ya da bir levhaya “ARARA,

CHARA” diye seslenir veya levhaya yazarsa

oradan çekilirim.

Yirmialtıncısı; Ben ENENUTH. Erkeklerin kafa-

larını karıştırırım. Yüreklerini değiştiririm.

Şehvete sürükler, sadakat ve ahlaktan uzak-

laştırırım. Kim “ALLAZOOL, ENENUTH’u” takip



eder yazar da o iki kağıdı birbirine ip ile bağ-

larsa oradan ve o kişiden uzaklaşırım.

Yirmiyedincisi; Ben insanları tüketecek kadar

hasta eder, halden düşürürüm. Hastalıklarım

öldürücü, kuvvetten düşürücüdür. Ama kim

bir kağıda şu sözleri yazıp “ PTEHT –

AXIOPHETH’i kovuyorum” bunu kağıda yazıp

kağıdı bir bardak suya koyup, o suyu hastaya

içirirse hasta şifa bulur. Ben oradan kaçarım.

Yirmişekizincisi; Ben HARPAX. Ben insanları

uykusuzluğa mahkum ederim. Ama bir kağıda

KOKPHNEDİSMOS yazarsa o kağıdın bulun-

duğu haneden ve kişiden uzaklaşırım.

Yirmidokuzuncusu; Ben ANOSTER dedi. Ben

küçük çocukları hasta ederim. Ama her kim

defne ağacının tohumlarını alıp toz haline ge-

tirdikten sonra o haneye serpiştirirken şu söz-

leri söylerse oradan kaçarım. “SENİ KOVUYO-

RUM ANOSTER”

Otuzuncusu; Ben ALLEBORITH. Ben insanları

çeşitli vesilelerle boğarım boğazına balık kılçığı

kaçan insanlar orada ben varım demektir. Bo-

ğazına balık kılçığı kaçan kişi benden kurtul-

mak istiyorsa balıktan bir kılçık alıp on ök-



sürmeli. Bu durumda ben hemen kaçarım o da

kurtulur.

Otuzbirincisi; Ben HEPHERMIRETH dedi. Ben

uzun süren hastalıklara sebep olurum. Ben-

den kurtulmak için haneye tuz serpiştirin ve

serpiştirirken şunları söyleyin. O zaman ora-

dan kaçarım. Ya da tuzu yağa bulaştırın ve bu

yağ ile hastayı ovun. Bunları yaparken

“SERAPHİM, CHERUBİM BANA YARDIM

EDİN” deyin.

Otuzikincisi; Ben ICHTION. Kasları bozarım

dedi. “ADONAETH BANA YARDIM ET” dendi-

ğinde kaçarım.

Otuzüçüncüsü; Ben AGHONION. Ben kundak-

çılık yaparım. Benden kurtulmak isteyen incir

yapraklarına “LYCURGOD YCURGOD

KURGOD YRGOD GOS OS” yazarsa oradan

kaçarım.

Otuzdördüncüsü; Ben OTANTİKİÖ. Kin ve kav-

gaya sebep olurum. Her kim bir kağıda “ALFA

VE OMEGA” yazarsa oradan kaçarım.

Otuzbeşincisi; Ben PHTHENOTH. Benim bak-

tığım kişi birden acılar içinde kalır. Kim ben-



den kurtulmak isterse bir kağıda

“BOTRYON”yazarsa ben oradan kaçarım.

Otuzaltıncısı; Ben BİANAKITH. Ben etlerin çü-

rümesine neden olurum. İnsan etini çürütü-

rüm. Eğer kapının önüne “ MELTÖ, ARU,

ANAATH” yazarsa ben o haneden kaçarım.

bu noktadan itibaren KRAL SÜLEYMAN belgesi

şu şe kilde devam ediyor ben KRAL SÜLEY-

MAN göklerin ve yerin TANRIsını yücelttim bu

sözleri duyduktan sonra ve onlara TANRInın

tapınağına su getirmelerini emrettim ve

TANRIya dua ettim ki bu şeytanlar tapınağa

bağladığım için esaretten kurtulmayı başarma-

sınlar ve tapınağı inşa etmeye devam etsinler

diye bazı iblisler TANRInın tapınağında gönüllü

işçi olmayınca onları hapsettim diğerleri kur-

şun ve kaşıkala oturarak altın ve gümüş yapı-

mında ateş ile çalışmaya başladılar ve diğer

iblislere yer açmak için bu iblisleri sıkıştırdım

küçülttüm.

Ben KRAL SÜLEYMAN ben dünyamda hep

yalnız ve sessiz kaldımve hayatımı bütün in-

sanlardan uzak bir şekilde barış içinde geçir-

dim ve TANRInın tapınağını inşa ettim ve kral-

lığım zengindi ve ordular benim yanımdaydı



yeryüzünün bütün kralları inşa ettirdiğim bu

tapınağı görmek için çok uzaklardan

geldilebana verilen bilgeliği duyduklarında

bana minnettar oldular iblisler bana esir ol-

muşlardı onlara emirler veriyordum onlar dağ-

ların derinliklerinen denizlerin diplerinden al-

tınlar gümüşler değerli taşlar inciler getiriyor-

lardı ayrıca aralarında güney kraliçesi bir cadı

olan iblis büyük bir endişeye kapılmıştı ben-

den önce yeryüzüne gönderilmişti muhtemelen

burada lilith'den söz ediyor bilgeliğini duyunca

israill TANRIsını yüceltti o zamanlar o günlerde

daha ergenlik çağında olan iblis işçilerden biri

kendisini önümden aşağıya attı ve şöyle dedi;

"KRAL SÜLEYMAN acı bana ben yaşlıyım."

Sordum: "Anlat bana yaşlı adam seni serbest

bırakırsam yapacağın şey nedir?

Şöyle dedi: "Sana yalvarırım kral tek oğlum var

ve açık bir şekilde hakaret ediyor, başımın saç-

larını yoluyor ve beni acı bir ölümle tehdit edi-

yor o yüzden ben intikam almak içi beni ser-

best bırak istiyorum bırakman için yalvar."

Bu sözleri duyan KRAL SÜLEYMAN adamın

yaşlılığından etkilendi ve çocuğunun kendisine



getirilmesini emretti ve çocuğa babasının

anlatığının doğru olup olmadığını sordum.

Genç şöyle dedi; "Ben deliliğimle babama zarar

verecek kadar öfke ile doluyum kralım bana

nazik davran ben babamdan özür dilemek is-

ter, affını isterim yaşlı adama oğlunun özrünü

kabul etmesini söyledim, bu sırada yaşlı ada-

mın yüzünde İBLİS ORNİAL'ın gülümsediğini

görmüştüm.

O anda genç adamı cezalandırmaktan vazgeç-

tim benim fark ettiğimi ve gülümsediğimi gö-

rünce iblis çok öfkelendi mahkeme kurdum ve

bu mahkemede ornial iblislerini öne çıkardım

ornial iblisine sordum; "Neden güldün?" diye

İblis cevap verdi, " bu yaşlı adam oğlundan şi-

kayetçi ama oğlunun üç gün soran öleceğini

bilmediği için cezalandırılmasını istiyor bunları

duyan KRAL SÜLEYMAN baba ile oğulu barış-

tırdı. baba ve oğul gitiğinde ORNİAS'IN ileri

çıkmasını emrettim, " bunu nereden biliyor-

sun?" diye sordum.

İblis şöyle cevap verdi: " Biz iblisler cennetin

göbeğine yükselip yıldızlar arasında uçuyoruz



ve insanların ruhları ile ilgili alınan kararları

ve kaderlerinin yazılarını duyuyoruz."

Sordum: " Sonra ne yapıyorsunuz, kuvvetle mi

yoksa ateşle mi yapıyorsunuz?"

"Kılıçla ya da bir kaza ile öldürüyoruz sanki

kaderiymiş gibi gösteriyoruz gizliyoruz eğer bir

adam bir felaket ya da şiddet yoluyla ölmüyor-

sa biz ona görünür ve korkutarak öldürmeye

çalışırız.

KRAL SÜLEYMAN sordu; " Bana anlat cinler ile

melekler göklerde nasıl oluyor da birbirlerine

karışmıyorlar?"

İblis cevap verdi; " Yerde ne varsa cennete de

onlar var, toprak çeşitleri vardır ve her toprak

türünün beyleri vardır aramızda birbirimiz

arasında ki hiyerarşi bu şekilde belli olur her

birimiz farklı bir toprak türüne hükmederiz biz

iblisler havada uçarız isimleri cümleleri yaka-

larız göksel varlıkların konuşmalarını sözlerini

duyarız ama bu sözleri almaya gücümüz yet-

mez daha fazla uçamayız meleklerin yerlerine

ulaşmak istedikçe gücümüz tükenir ve yere

düşeriz bizim düştüğümüzü gören insanlar ise



yıldızların gökten düştüğünü zanneder ama

öyle değil kral efendimiz, biz kurumuş yaprak-

ların dallardan düşmesi gibi sınırlara geldiği-

mizde yere düşemeye başlarız, biz zayıfız çün-

kü elimizde olan hiç bir şey gizli kalmıyor,

düştüğümüzde şehirleri kentleri tarlaları yaka-

rız çünkü yıldızların göklerde güneş ve ay gibi

sağlam temelleri vardır onlar düşmez. Düşen

bizleriz.

Ben KRAL SÜLEYMAN bu iblisin beş gün bo-

yunca hapsedilmesini emrettim beş gün sonra

iblisi tekrar huzuruma çıkarıp ona yaşlı adamı

sordum.

"Söyle bana yaşlı adam ve oğlu nerede ve bu

üstündeki kıyafet ne anlama geliyor?

Şöyle cevap verdi iblis: ben ileriyi gördüm ve

yaşlı adamın oğlunun mezarına oturup ağladı-

ğını gördüm bütün bu olaylara tanık olan cadı

güney kraliçesi hayretler içinde kalmıştı hay-

retler içinde tapınağın içinde dolaşmaya başla-

dı gördükleri arasında altın gümüş ve ahşap

malzemeden yapılmış harika işçiliklerle sanat-

la işlenmiş tapınağın sütünlarını duvarlarını

kapılarını gördü hayretler içinde kaldı



arapların kralı adares bana bir mektup gön-

derdi bu arada mektupta şunlar yazılıydı;

Adaletini biz Araplar için de uygularsan bütün

Arap alemi sana minnettar olacak ve biz huzur

içinde yaşayacağız bu nedenle senin krallığının

çok uzun zamanlar sürsün diye dua ediyoruz.

Ben KRAL SÜLEYMAN bu mektubu okudum

onu katlayıp halkıma verdim ve onlara şöyle

dedim;

Yedi gün sonra bana bu mektubu hatırlatın bu

sırada Kudüs inşa ediliyordu, tapınağın inşası

tamamlanmıştı, tapınağın köşesinde bir taş

vardı, iyi seçilmiş, özel bir taş bu taş öylesine

ağırdı ki bu taşı tapınağın süt köşesine koy-

mak için bütün bilisleri yardıma çağırmıştım o

bölgenin insanları benim kötü ruhları iblisleri

yakalayıp mühürleyeceğime inanmazlardı.

İblisi çağırdım şafak vakti gelmişti;

Hizmetkar iblis bir balonu şişeye girecek kadar

üfledi şişirdi balonu şişeye koydu ve balonun

ucundaki bağı çözdü ve içinden çıkan havayı

içine çekti iblis. Bir anda şişedeki balonun içi-

ne girip dibine kadar ulaştı, balon sönmeden

ve iblis şişenin içinde hapis kaldı artık bu iblis



o bölgenin halkına zarar veremeyecek hale

gelmiş şişeye hapsedilmişti

Bölgenin gençleri şişeyi deve üzerine bağladı

büyük bir şişe olmalı araplar bu hediyeyi

KRAL SÜLEYMANa göndermişti ama şişeyi de-

veyle getiren arap gençleri bunları tapınağın

ortasına atıp ortadan kaybolmuştu ve ben

KRAL SÜLEYMAN ertesi gün tapınağıa girdim

ve köşenin sonunda bulunan taş hakkında sı-

kıntılı düşüncelere girdim KRAL SÜLEYMAN

bir iblis daha çağırdı ve sordu; "Sen kimsin?"

Ben ABEZİTHİBOD dedi, ben başmelekten ge-

len bir torunum onun adı bir zamanlar

AMELEOUTH idi, Musa zamanında, firavunun

kalbine girdim ve onun kalbini sertleştirdim,

onların IANNES VE IAMBRES diye çağırdıkları

TANRI bendim. Musa'ya karşı savaşan da ben-

dim. KRAL SÜLEYMAN ona sordu; Kızıldenizde

ne kadar kalldın, musa, kavmi ile Mısır'dan

kızıldenize kaçarken?

Peşine düşen firavunun önünde ben vardım

firavun beni takip etti, deniz açıldı, Musa geçti

ben ve firavun peşine düştük deniz kapandı

ben denizin içinde bir sütunun altında kaldım



ve sen beni çağırana kadar oradaydım.

KRAL SÜLEYMAN şöyle dedi; Ben KRAL SÜ-

LEYMAN TANRI'yı övgüyle selamladım, Rabbin

tapınağını zenginlikleri ile süsledim

eğemenliğimde sevinç ve barış oldu sayısız ül-

keden sayısız eşler edindim kendime ve

JEBUZA'ya karşı yürüdüm. Orada bir adamın

kızı olan JEBUSAEAN'ı gördüm ona aşık ol-

dum onu kendime eş edinmek istedim.

Rahiplerine sordum, onlar dedi ki: "Bu kadını

kendine eş edinmek istersen, onun TANRIsı

olan MOLACH'a tapmalısın ancak ben kendi

TANRI'mdan korktum ve bunu yapmadım ve o

TANRI'nın rahiplerine dedim ki; Bilmediğim

tuhaf bir TANRI'ya tapmayacağım, kadını ken-

dime eş edindim ama şart koştular. TANRIlara

bir kurban verene kadar kadına ilişmeyeceği-

me dair söz verdirdiler.

Bu arada EROS geldi ve elinde beş çekirge

vardı bu çekirgeleri ezip kurban edersen kadı-

na ilişebilirsin dedi. Bunu yaptım ve bir anda

imanımın ve TANRI'nın benden gittiğini hisset-

tim aptal durumuna düştüm.



Bundan sonra tapınağı BAAL, TAPHA VE

MOLOK ve diğer putlar için tapınağı yaptırt-

mak zorunda kaldım. Bu kadını kendime eş

yapmak için şeytanın tuzağına öyle bir düştüm

ki TANRI kendini benden çekti ve ben çok

üzüldüm, ruhum karardı, putlara ve iblislere

dönüştüm, bu nedenle bu incili yazdım çünkü

bu incili - kitabı bulanlar yazılanlara merakı

olabilirler ve böylece benim yaptığım hatayı

yapmazlar böylece sonsuza dek lütuf bulabilir-

ler.

işte...KRAL SÜLEYMAN gerçeği bu. Evet KRAL

SÜLEYMAN'ın yazdıkları bunlar.



KRAL SÜLEYMAN VE İLAHİ KUVVETLER

(İSİMLER)

KRAL SÜLEYMAN’ın kendi anlatımıyla, ruhlar-

la, ilahi kuvvetlerle nasıl bağlantı kurduğunu

anlatıyor;

Bir sıkıntılı durumda, bir çeşit iblisle boğuştu-

ğunda IAO – ON isimlerini söylemiş ve şunu

ilave etmiş.

“ey gizli kuvvetler gelin ve bu iblisin karşısında

bana yardım edin. IAO – ON ailesi ile ilgili bir

konuda IOD isimli bir ilahi güce böyle seslen-

miş.

Kuvvet istediğinde AGLA.

Melekleri çağırdığında ELOHİM – ELOHİM

demiş.

TANRI’nın kendisine seslenmesini istediğinde

AIN SOPH isimsini kullanmış.

Musa’nın ise Kızıldenizi yarmadan önce

TZABAOTH isimsini kullandığı rivayet edilir.

Burada da IOD diyerek denizin ruhuna ses-

lenmiş. Musa’nın yılan deneyiminde

PRİMEUMATON isimli bir ilahi kuvvetten güç

aldığı söylenir.



IAPHAR isimli bir ilahi güç ortaya çıkmış ve

gücünü Musa’ya aktarmıştır.

Musa yine ABADDON ismini çağırarak göklerin

yarılmasına şiddetli yağmur ve fırtınalar ça-

ğırmış.

Musa yine PATHEON ismini çağırarak Mısır

üzerine günlerce süren karanlığı çağırmış.

Musa YESOD ismini söyleyerek Mısır’da hay-

vanların ve insanların ölümünü sağlamış.

Musa YESHIMON ismini de Kızıldeniz’i yarmak

için kullanmış.

HEİSON ismi ile firavunun denizinde boğulma-

sını sağlamış.

ANABONA ismini söyleyerek, Sina Dağı’na

çıkmış.

Savaşlar sırasında ERYIGION ismi ile savaşı

kazanmış.

DAVID Golyat’ı yenerken HOA isimli bir ilah

gücünü çağırmış.

KRAL SÜLEYMAN, YOD ismini söyleyerek

TANRI’nın bilgeliğine ulaşmış.



KRAL SÜLEYMAN, YIAI ismini söyleyerek cin-

leri bağlamış.

KRAL SÜLEYMAN, IOD – HE – VAU – HE isim-

lerini söyleyerek ve tılsımlarına koyarak bütün

evrene korku almış, saygınlık ve itibar elde et-

miş.

KRAL SÜLEYMAN Musa’nın TANRI ile konuş-

mak için IAH isimsinden izin aldığını belirtmiş.

Ve kendisi de kullanmış.

Adalet gibi konularda ADONAI ismini kullan-

mış.

ARIEL ismi ile, bir günde binlerce binanın yı-

kılmasını sağlamış.

ZEDEREZA isimsi ile, Güneş’i ve Ay’ı kararttığı

ve Dünya’yı karanlığa boğduğunu söylüyor.

SEPHERİEL ismin kullanarak, ganimetleri

ayağına getirmiş.

TAU isimsi ile dağlardan suları akıtmış.



Meleklerin ordusunu çağırmak ya da melekle-

rin topluca bulunduğu katmana seslenmek

için, ADONAI ELOHİM TZABAOTH SHADDAI

isimlerini söylemiş ve dileğini şu şekilde ses-

lendirmiş.

“ TANRI’nın büyük kutsal orduları benim elle-

rimde savaş, benim ellerim ol. TANRI’nın kalbi

ve sesi ellerimde olsun.”

Bu sözler yerlerin diz çökmesine neden olmuş.

KRAL SÜLEYMAN şöyle demiş;

“Hayat kitabı isimli kitabı okudum ve gördüm

ki; TANRI’ya ulaşan isimler şunlardır. Bunlar

kutsal isimlerdir. Bu isimlerle seslendiğinde

TANRI mutlaka cevap verir.

ADONAI – TAZABAOTH – EL – ELOHİ –

ELOHİM – SHADDAI – EHEIEH – YOR – VAU

- HE – TETRAGRAMMATON –

ANAPHODİTİON

TANRI’nın izni ile evreni yönetenlere seslenmek

için, IAH – IAH – IAH – ADONAİ TZABAOTH

isimleri bir arada söylenir veya yazılır.

SHADDAİ ismi TANRI’nın CELAL adıdır. Yani

TANRI’nın senin için birini cezalandırmasını,

isteyenler bu gücün desteğini ister.



EL – IAH – IAH- IAH – IAH isimleri ile kehanet

bilgileri gelir.

İnsanın kendini mekanını ortamını eşyalarını

ve aklını başkalarının aklını negatif enerjiden,

iblislerden temizlemek ve arındırmak için bu

isimler sözlerle ya da yazarak bir arada olmalı-

dır. ANAI ECHHAD TRANSIN EMETH CHAIA

IONA PROFA TİTACHE BEN ANI BRIAH

THEIT sihirli cümledir. Bununla tılsım yapan-

lar mekanı ve kişiyi de temizler.

Bir şeyleri dönüştürmek yapısını değiştirmek

başka hale getirmek için yani durum bir halde

sen onu başka bir halde istiyorsun. Kafanda

kalbinde istediğin belli. Pinti biri cömert olsun,

duygusuz biri duygulu olsun, kalpsiz biri kalp-

li olsun v.s. yoksul değil, zengin olmak gibi için

şu isimler HA – QUADOSCH BERAKHA

CHAIOTH HA QADESH AUPHANIM ARALIK

CHASHMALIM SERAPHIM MALACHIM

ELOHİM DENİELOHİM KERUBIM ISHIM ve

bunlara ilaveten ALEPH BETH BETH NUN

VAU RESH VAU CHETH HE QOPH DALETH

SHIN

Eğer birini lanetlemek istiyorsanız, ALEPH

BETH GIMEL DALETH HE VAU ZAYIN

CHETH TETH YOD KAPH LAMED MEM NUN



SAMEKH AYIN PE TZADDI QOPH RESH

SHIN TAU. Hak etmeyeni lanetlemeyin. Lanet

size döner sonra ona göre. Yukarıdaki isimleri

sayıp adına şu kişiyi lanetliyorum dediğinizde

o kişi eğer hak etmişse bir daha iflah olmaz.

Ama hak etmiyorsa, haksız yere lanet ediyor-

sanız, lanet size döner.



KRAL SÜLEYMAN'IN BİLDİRMESİ İLE

MELEKLER HİYERARŞİSİ VE YORUMU

Şimdi MELEK-İBLİS kronolojisini inceleyece-

ğiz. Bu demonlar nereden geliyorlar? Aslı asta-

rı nedir? Mevzuları nedir? Buna bakacağız. Bir

parça bilim ve teoloji karışık gideceğiz. Ancak o

zaman konuyu anlarsınız. Yani kuantum me-

kaniği bilimi ile OMNİLOGY yani metafizik ger-

çeklik bilimini bir arada anlatacağım.

Şimdi en başından başlayacağız. Metafizik bir

yaklaşım ile bir yer var. Bu yerin adına TANRI

Katı diyelim. TANRI katı nasıl bir yerdir? Elbet-

te cennetin kendisidir. Şimdi o zamanı ortadan

kaldıralım. Ve kendi kronolojimizi oluşturalım.

Bir enerji kendinden, kendini yarattı. Ona da-

ha sonradan yaratılanlar TANRI dedi. Bir ener-

ji kendinden kendini yaratırken, kaçınılmaz

olarak mekanı da yarattı. Kendisi kendi olarak

kalırken (Tek TANRI) kendisinden sonra gelen

kendisinden yaratılmış olan bir açı oluşturdu.

Bir nokta, iki nokta oldu. İki noktanın varlığı

hareket anlamına gelir. Ve mekan kendiliğin-

den oluştur. İki noktanın birbirleriyle olan iliş-

kisi, yani GÖZLEMCİ – GÖZLENEN konumu

zamanı yaratır. Yani TANRI hem yarattıkları-

nın içinde kalır, hem de dışında kalır.



Şimdi buradan kuantum mekaniğine gireceğiz.

İKİZ KUARKLAR.. yani her gözlem sırasında

atom altı parçacıkları denilen KUARKLAR mut-

laka bir arada oluyorlar. Ama “Anda” biri kay-

boluyor. Ve henüz bilimin anlamadığı, kaybo-

lan gidip gelen kuarkın nerede gittiğidir. Ve

nereye geldiğidir. Bunu aklınızda tutun. Şimdi

teolojiye giriyoruz.

Elbette bu Hristiyan teolojisidir. Neden bu ko-

nu Hristiyan teolojisi üzerinden gitmek zorun-

dadır. Çünkü Musevi inancında demonlar yok-

tur. Demon terminolojisi, Hristiyanlar tarafın-

dan kurulmuştur.

Diğer dinlerde iblisler şeklinde tarif edilen bir

kuvvettir. Hristiyan terminolojisinde, bir bü-

tünlük içine oturtulmuştur. TANRI katında ilk

kurulan hiyerarşi, bu kavarama çok dikkat

edin. Hiyerarşi. Yani sıralama. Tekin çoğalması

hiyerarşiyi kaçınılmaz olarak ortaya çıkarır.

Çünkü artık enerji bir çeşit madde halindedir.

Bizim ki gibi olmasa bile, enerji modiler bir ya-

pı haline gelmiştir. Sınırları çizilmiş bir yapısal

forma ulaşmıştır.



Angel – Demon literatüründe, ilk kurulan hiye-

rarşi üçlüdür.

SERAPHİM

CHEREBİM – KERUP

THRONES – YANİ TAÇ – TAHT

Şimdi gelelim TANRI’nın tuhaf işlerine. Bu üç

mekan, TANRI katının bölümleri ya da cennet-

leri diyelim. Bunlara SERAPHİM katının ilk

prensi ya müdürü ya da yöneticisi kimdir aca-

ba? Daha sonradan iblislerin başı olacaktır. İlk

meleklerden biri, BEELZEBUB vardı. Onun

ekibi ise sırasıyla şu şekilde geliyordu.

LUCİFER, LEVİATHAN

Bunların hepsi sonradan birer iblis olacaktır.

Bu bana adeta bilimsel bir şeyi hatırlatıyor.

Manyetik alandan elektrik alabiliriz. Manyetik

alanı kinetik enerji ile elde edebiliriz. Yani mo-

tor soldan sağa dönerse elektrik alırız. Sağdan

sola dönerse elektrik veririz gibisinden bir şey-

dir. Ya da gözümüzün önünde koskocaman

Güneş gibi bir örnek var. Dünya’dan soğuk

füzyon enerjisi sonsuz enerji denilen Güneş

hidrojen gazını dışarı fırlatıyor. Gaz içeri geri

çöktüğünde model değiştiriyor.



Bir gaza dönüşüyor. Çarpışıyorlar ve yeniden

enerjiye dönüşüyor. Sonsuz enerji. Yani artı

eksiye, eksi artıya dönüyor. Şimdi yine bura-

dan telolojiye girelim. LEVİATHAN denilen zat,

aynı zamanda bir SERAPHİM prensiydi.

ASMODEUS denilen günümüzde iblis sınıfında

olan, o da SERAPHİM meleği idi. SERAPHİM

nedir? TANRI’nın muhafızlarıdır. Cenneti ko-

ruyan asker melekler, muhafızlardır. Yani

TANRI ile en yakın etkileşimde olanlardır. Bir

tane da BERITH, günümüzde iblis olarak me-

mur edilmiştir.

Aynı zamanda KERUBİM meleği idi. KERUBİM

nedir? TANRI’nın kütüphanesinde takılan bir

melekti. Bak sen bir tane daha var.

ASTAROTH, kendisi iblis olarak maaşa bağ-

lanmıştır. Ama zamanında bir taht prensi me-

lekti. Yani cennete veya TANRI katının işlerine

bakıyordu. Bir tane daha var. VERRİNE ken-

disi günümüzde iblis tayfası olarak vazifelidir.

Ama zamanında ASTAROTH’un amirliği altında

orada vazifeliydi. GRESSİL kendisi iblis olur

ama zamanında taht katında idari işlerle uğra-

şan bir melekti. SONELLION iblis olmadan ön-

ce taht meleklerinden biriydi.



TANRI katının birinci hiyerarşisi üçlü bir sis-

temdir. Ne var var orada? SERAPHİM –

KERUBİM – TAHT. Şimdi bir üçgen oluşturun.

Üçgenin üç köşesi bunlar ve içinde bir nokta

temsil eder. TANRI yani. TANRI katının birinci

hiyerarşi sembolünü elde ettiniz. Şimdi ikinci

hiyerarşiyi inceleyeceğiz. Yani yukardakilerin

yönettiği şeyler güç, idare, erdemler.. ne ilginç

değil mi? Burada da karşımıza bir üçleme çık-

tı. Gücün kaynağı nedir? Hareketin kendisidir.

Hareket olduğu için yönetim gereklidir. Fren –

direksiyon- gaz etkisi.. bu ne ile sağlanır? Kar-

şıt kuvvetle sağlanır. Karşıt kuvveti elde etmek

için ne gerekir? Yörünge gerekir. Hareket enerji

halindeki kuvvetlerin yörüngede olabilmeleri

için ne gerekir?

Kütle çekimi gerekir. Kütleyi elde etmek için ne

gerekir? Hareketi yavaşlatmak gerekir. Yani

enerjinin frekans değerleri ya da hareketin ya-

vaşladıkça, enerji madde haline gelir. Yani bu

nedir? GÜCÜN KONTROL ALTINA ALINMASI-

DIR.

Yani yönetim – idare.. ama bu neye göre ya-

pılmalıdır? TANRI emretmiş. Erdemlere göre

yapılmalıdır. Burada anlattığım şeylerin ger-

çekleşmesi için, nasıl bir şeyin yaratılması ge-



rekiyordu? Yani direksiyon – Fren elde etmek

için başka neyin yaratılması gerekiyordu?

RUH …. Ruhu yarattı. Ruh nedir? Ruh bir ba-

tarya, bir pil gibidir. Diğer yandan kurşun ör-

neğini vereyim. Bir kilo kurşunu eritip, suyun

içine fırlatırsanız, kurşun özelliğini kaybetmez

ama binlerce parçaya ayrılır. Yeniden ısıtıp bir

araya getirebilirsiniz. Bir gramı da kurşundur,

bir kilosu da kurşundur.

Yani tek bir ruh vardır. Daha sonra anlataca-

ğım nedenlerden dolayı çok gibi görünür. Bu-

rada ise sadece bir soru bilinmezlik içinde, ruh

sadece bu Dünya ile mi ilgilidir? Çünkü bilinen

zeki varlıklar siz insanlarsınız. Yoksa kainatın

başka yerlerinde de, başka gezegen ya da para-

lel evrenlere de serpiştirilmiştir. Burası net de-

ğil. Ama belki de nettir.

Cevabına bakacağız. Şimdi buradan devamla,

TANRI kendinden kendini yarattı. Bir katı ya-

rattı. Arkası geldi. Sistem bir de şalter koymak

için ruh yaratıldı. Şimdilik elimizde bunlar var.

Devam ediyoruz. Bunlar gerçekleştiği anda,

sistem kendini kaçınılmaz olarak çoğaltmak

zorunda kaldı. Çünkü TANRI’nın ilk hareketi

olan yaratım devam ediyordu. Hala da devam

ediyor.



Başka konu ve üçüncü hiyerarşi ortaya çıktı.

Ama ondan önce bir şey daha vardır. ERDEM-

LER. Erdemler nedir? Kainatın ya da yaratıl-

mış olanların kendi içinde düzenini, dengesini

sağlayacak bir manifesto gerekiyordu. Yani

TANRI önceden karar vermişti. Kullanım kıla-

vuzu hazırdı. Birinci katı elindeydi.

Üçüncü hiyerarşiden söz edelim. Prensipler –

büyük melekler (Arş melekleri) melekler.. bun-

da anlamamız nedir? Artık madde ve kütle çe-

kimi vardır. Arş melekleri birer yörünge sis-

temleridir. Kütle çekimi ile hareketlerini kendi-

leri yönetirler.

Bunlar değişmez kanunlara bağlıdırlar. Elbette

diğer melekler OLİVİER, arş meleklerinin lide-

riydi. LUVART ise, meleklerin prensiydi.

VERRIER ise, prensiplerin yani yasaların lide-

riydi. Nasıl olduysa? Bunlar daha sonra birer

iblis olacak. Yani TANRI katında acayip şeyler

olmuş.



ŞİMDİ ESKİDEN MELEK OLAN VE ŞİMDİ

İBLİS OLAN ŞU ZATLARIN ÖZELLİKLERİNİ

İNCELEYELİM.

BEELZEBUB – SAHTE TANRI

PYTİUS – YALANCILIK

BELİAL – ŞEYTANİ ŞEYLERİN MUCİDİ

ASMODEUS – BÜYÜCÜLÜĞÜN KURUCUSU

SATAN – ŞEYDAN – MUCİZE SAHTERAKI –

FESAT ÇIKARAN – KÖTÜLÜK YAPAN

MERIHEM – HAVAYI YÖNETEN – FELAKET-

LER ÇIKARAN

ABADDON – KARMAŞA VE ANLAŞMAZLIKLAR

ÇIKARAN

ASTAROTH – KANDIRAN, DOLANDIRAN



ŞİMDİ YEDİ GÜNAH VE YEDİ İBLİS BAĞ-

LANTISINA BAKALIM.

LUCIFER – GURUR

Gurur neden günah olsun ki… acaba günah

diye tanımlanan bu durum, kuantum mekani-

ği çerçevesinde nasıl yorumlanır. Ya da kainat

kanunlarında gurur diye bir şey neden vardır?

Ya da gurur isim olarak bildiğimiz şey, acaba

maddi bir şey midir? Oksijen gibi filan

Gurur ne işe yarar? Ruhları taşıyan insanlara

neden verilmiştir? Acaba gururu meydana geti-

ren kimyasal elementsel bir model mi vardır?

Gurur ne işe yarar. Neden bir iblis gurur ile

sembolize edilmiştir. Gurur Entropiyi meydana

getirir. İslam alimleri bunun farkındaydı. Mü-

kemmelleşme yani takva imkansızdır. Çünkü

eşyanın tabiatına aykırıdır.

Bir insan takva sahibi olduğunu asla bilemez.

Bildiği anda gurur yapmış olur. Ve takve

entropiye uğrar. Yani gurur sistemin sigortası-

dır. Bir sisteme yüksek voltaj yüklendiği anda,

LUCİFER bu hazrete uğrar. Kulağına üfler.

Aynı Kral KRAL SÜLEYMAN’a üflendiği gibi..



“Ben oldum” dediği anda, sistemi bozar ve tüm

yaratım kanunları kendinizi güvenceye almak

için tümörleşmeye çalışan bir yapıyı çökertir.

Bunun bir örneği var mıdır? Evet vardır. Kai-

natta hiçbir şeyi bir noktanın etrafında mutlak

daire içinde yörüngeye oturmaz. Her yörünge

mutlaka çok merkezlidir. Ve kainatı yaşatan

tek şey ise, İSTİKRARSIZLIKTIR.

Yani her eliptik yörünge içinde, yörüngeye bağ-

lı dönenler mutlaka spin atar. Ve buna kuan-

tum sıçrama deriz. Yani gurur aksaklığın de-

vam etmesi, sistemin sürekli aksayarak kendi

enerjisini üretmesi için donma noktası olan

yani mutlak hareketsizliğe doğru 273.3 hare-

ket eden her şeyi entropiye uğratır.

Yani aksak eksik, istikrarsızlık, kaos, düzen

dualitesi. Enerjinin kendi içinde kutup değişti-

rerek kendi iç enerjisini üretmesini sağlar. Her

kim TANRIlaşmaya ya da mükemmelleşmeye

çalışıyorsa, büyük sistem ona LUCİFER’i mu-

sallat eder. Ve onu kendi silahı ile yener. Yani

yaptıklarının Allah’ın izni ile olduğunu unutur.

Kendi ile övünür. Ve entropiye uğrar. Sil baş-

tan başlamak zorunda kalır. Yani dengesizliği

bozmaya çalışmanlar, gurur denilen bir silahla

vurulurlar. Tetikçisi ise LUCİFER’dir.



Şimdi yedi günahın diğeri ve iblisine baka-

lım.

MAMMON – HIRS, HARİS

Hırs, haris. Yani hırs adında bir enerji modeli

var. Neden var? Çünkü eğer olmasaydı, bu se-

fer tersine işlem ile geriye doğru bir donma ya-

şanırdı. Yani mutlak sabit hareketsizlik. Bunu

geçmişte deneyenler çok oldu. Sıfır hırs, istek-

sizlik. Bu da sistemin çökmesine neden olur-

du. Bundan dolayı sistemi yürüten çatışma

eksenli yapının devam edebilmesi için, sistem

aleyhine birisi kendini geri çektiği zaman ona

ne musallat olur.

Hırs. Çok da kolaydır. Yani TANRI size haris

olmayın derken, “hareketi sürdürün, iradenizi

kullanın. Zıtlıklardan kaçınmayın. Çünkü so-

nu yok. Ben bile kendimi zıtlıktan yarattım.

Sen benden daha mı iyisin ki çatışmalardan

kaçıp, mutlak masumiyet peşindesin der”.

Yani nedir? Bir insanın kendini mutlak ma-

sumiyet çerçevesine ulaşmak için hareketsizli-

ğe sokması durumunda, MAMMON kendisini

ziyaret eder. İnsan en kaçtığı şey ile imtihan

edilir. Burada imtihan ve ruhun yaratılma se-

bebini de anlamış oluyorsunuz.



İnsanlar iradenin taşıyıcı birer batarya, pilden

ibarettir. Yani irade enerji modelini paketleyip,

bir ruh oluyor. İnsan denilen karbon bazlı

kimyasal pilin içine sokmuşlar. Ve bu pil sis-

temde düzenleyici olarak iş görüyor. Pil yani

insan maddenin görünür halindedir. Yani ele-

mentlerden meydana gelir. Ömrü vardır. Ama

bunun bir önemi de yoktur.

İmtihan edilen beden değil, ruhtur. Ortada im-

tihan filan da yoktur. Zaten imtihan -0 -1 ara-

lığında gidip gelmektir. Arada kalmaktır. Bu-

rada irade, bu yedi günahın işlenmesine neden

olacak vesileler içinde olmaktan geçer. Yani

gururlu olduğunuz için günah işlemiş olmu-

yorsunuz. Gurura yol açacak işlere girdiğiniz

zaman zaten günahı davet etmiş oluyorsunuz.



ASMODEUS – ŞEHVET

Üçüncü büyük günahtır. Şehvetin sexle bir

ilgisi yok. Bir şeye maddeye ya da düşünceye

yani süje ya da objeye bağlanmak.. bu neye

sebep verir. Mutlak hareketsizliğe neden olur.

Bir davaya bağlanmak, birine deli gibi aşık ol-

mak, ya da bir maddeye bağlanmak onu kut-

samak v.s. bu da aynı şeye sebep olur. Çatış-

mayı bitirmiş olursunuz. Oysa dualite varlığını

çatışmaya borçludur.

Yani ruhun varlık sebebi dualite evreninde,

sürekli çatışma içinde olarak kaos, düzen ya-

pısını sürdürmektir. Bu ne zaman ortadan

kalkar. Mesela; adam peygambere tapınır. Bu-

nun gibidir. Yani şüphe ortadan kalkar. Bu-

nun engellenmesi gerekmektedir.



LEVIATHAN – KISKANÇLIK

Bu bir günahtır. Kıskandığınızda ne olmakta-

dır? Başka birinin karmasını, düzenini bozar-

sınız. Yani aslında bozduğunuz onun istikrar-

sızlığıdır. Kıskanmak nasıl bir duygudur ki?

Bir etkisi olsun. Kıskanmak suretiyle sana ne-

yin bilgisi verilir? Sana kimse kıskanma demi-

yor. Sistem otomatik olarak kıskanmaya sebep

olacak durumda olma diyor.

Bir insan neden kıskanır? Cahilliğinden. Yani

erdemli olmak ne demektir. Cahil olmamak ne

demektir? Açıklaması basittir. Her şey bir vesi-

le ya da bir vesilenin sonucu olarak ortaya çı-

kan bir vesiledir. Sistem öyle bir kurgulanmış-

tır ki, herkes aynı anda bir şeylerin zengini,

bir şeylerin fakiridir. Bilgelik sana şunu söy-

lemeye çalışıyor.

Kıskanacak bir şey yok. İşine bak. Kıskanmak

demek başka birinin yörüngesine sarkmak

demektir. Bir sonuç olarak ortadır.



BEELZEBUB – OBURLUK

Aslında konu yeme içme değil. Her konuda aç-

gözlü olmak demektir.

ŞEYTAN – KİN, İNTİKAM, GAZAP

BELPHEGOR – TEMBELLİK

Yani teoloji ve yedi günahı, yedi iblis ile tarif

etmiş. Şimdi değişik bir soru soralım. Bunlar

nerede yaşıyorlar? Evet bildiniz. Her birisi sizin

zaten içinizdedir. Başka yerde değiller.

Evet, şimdi burada anlamamız gereken şey

şudur. Hepimiz ve her şey enerjinin hallerin-

den biridir. Mesela nötronlar maddeniz içinden

geçer gider. Şimdi biraz da tarihe bakalım. Kral

KRAL SÜLEYMAN’dan önce, bunların durumu

neydi? Değişik isimlerle başka kültürlerin

içinde vardılar. Mısır, Erken Mısır 6 bin yıl ön-

ce, 5500 yıl önce Hathor dininin sonrasında

Mezopotamya dinler, 3500 yıl önce siris dini, 3

bin yıl önce ur-eidu – uruk dini, yine 3500 yıl

önce vedic dini v.s.



Yani bütün bunların hepsi medeniyetler tarihi

kadar eskidir. Şimdi nasıl oldu da bu TANRI

katı melekleri iblis halini aldı?

Bu konuyu işleyeceğiz. Bu hikayeyi nereden

biliyoruz? Kaynağımız nedir? EnoK kitabıdır.

Bu Enok kitabı, hangi kitabın öncülüdür.

Yahudilerin. Yani Yahudiler Musevi olmadan

önce de vardı. Kabbala bütün literatür alt ya-

pısını nereden alır? Enok’tan. Ebced –

Numeralogy, melekler, iblisler. İlk bilgiler bu

kitaptan gelir. Sahası maji-büyü bilgileri, yıl-

dızlar her şeyin bilgisi bu kitapta vardır. Baka-

lım meler varmış.

Düşen meleklerin hikayesi nasıl bir şeydir?

Ama burada dikkate almanız bir kavram var.

Düşmek fiili. Düşmek tamamen kütle çekimi

ile ilgilidir. Düşme hareketini, kainat düzle-

minde aldığınızda, bir çekim alanından kur-

tulmaktır. Başka bir çekim alanına girene ka-

dar hareketin devam etmesidir. Düşmektir.

Konmaktır.

Çünkü kainatta, tek bir atom ya da elektron

yoktur ki, bir kütle çekimin içinde olmasın.

İşin sırrı buradadır. Uzay boşluğunda boşluk

ve yörüngelerde bulunan cisimler vardır. Ser-

best gezen bir şey yoktur. Bir şey serbestmiş



gibi görünse bile, bir spin üzerine bir şey tara-

fından çekilmektedir. Orada yine de görünme-

yen bir çekim alanı vardır.



ENOK- İLYAS – EZEKIEL PEYGAMBER

Belki de peygamberden fazlasıdır. Bakalım

neymiş?

İlk düşen LUCIFER’dir.

Adı ışık getiren

Düştüğü yer Babil

Adı Sabah Yıldızı

İlginç değil mi? Oldukça romantik. LUCİFER’in

islamda karşılığı nedir? HARUT ile MARUT. Ne

öğretiyorlar? Büyü.. şimdi soruyoruz. Bunlar

iki ayrı kişi mi yoksa tek kişi mi? LUCİFER çift

cinsiyetlidir. Hangisini isterse onu olur.

Şimdi düşen melekler hakkında kısa bir özet

yapacağım. daha sonra geniş anlatırım. Ama

arada biraz dinler tarihi dersi anlatmam lazım.

Birkaç islam öncesi bölge dinleri vardır.

MITHRA

ZORATHİMS

ZERDÜŞTLÜK

MECUZİLİK



Bu düşen melekler ve gökteki savaş konusunu

ilk anlatan dinlerdir. Mesela Mecuzilik dininde

bir değil iki TANRI vardır. Biri iyi TANRI, diğeri

kötü TANRI. Kendi orduları vardır.

TANRIlardan biri kaybeder. Diğerleri kaybe-

denlerin kanatlarını söker. Ve Dünya’ya bunla-

rı mahkum ederler. O zamandan beri iyinin

kötü ile savaşı vardır. Burada iyi nedir? Kötü

nedir? Yani kutuplar eksi artı kutup, hangisi

iyidir? Hangisi kötüdür?

Mesela bir şeyin kimyasal yapısını değiştirmek

iyi midir? Kötü müdür? Mesela odunu yakıp isi

elde etmek iyi midir? Kötü müdür? İyilik algı-

mız ile kötülük algımız nerede başlar ve nerede

biter? Şimdi buradan bir parça efsanevi duru-

ma geçelim. Arada unuttuğumuz birileri var.

Hani demiştik ya; melekler vardı. Arş melekleri

vardı. Bunların mevzusu neydi bu arada? Gök-

lerde savaş varken, kat meleklerinden birileri

isyan etmişken.. neyin isyanıydı? TANRI’ya ni-

ye isyan etmişlerdi. Dertleri amaçları neydi?

Kısaca MU ATLANTİS. Lemurya konusuna ge-

lelim. AGARTHA-SHAMBALA mevzusuna ba-

kalım. Ve siz insanların bunların arasında

kalması durumuna.. çünkü her şey birbiri ile

ilişkilidir.



Düşen melekler nereye düşmüştü? Doğu’ya.

Yani Lucifer sabah yıldızı.. Doğu Yıldızı. Orada

neyi başlattılar ilk kez? Bir öğretiyi, doğanın

gizli kanunlarını öğrettiler. Kimlere öğrettiler?

İnsanlara öğrettiler. Ama bunlara bir de gözcü-

ler gerekiyordu. Gardiyanlar. Onlar neredeydi?

Lemurya’da geleceğiz onlara. Subtil canlılardır

bunlar. İnsanlara öğrettikleri neydi? Madde-

nin, hakikatini öğrettiler. Yani nedir? Madde-

nizin hakikati. Madde belli bir şey değildir. Yo-

lunu biliyorsan onu istediğin gibi yönetirsin.

Buna maji denir. Bunlar neyin peşindeydiler?

Düştükleri yere geri dönmenin peşindeydiler.

Yani vatanlarına (cennete) geri dönmek istiyor-

lardı. Niye gidemiyorlardı? Çünkü eskisinden

farklı olarak artık kütle çekimine bağlıydılar. O

zamandan beri aradıkları şey neydi? Gidip ge-

len meleklerin sırlarına ulaşmak, şimdi anla-

dınız mı neden 200 yıl içinde bilim bu kadar

gelişti.

Bilimin arkasında büyük bir kara maji olayı

vardır. Newton kara büyücüdür. Simyacıdır.

İngiliz Royal Akademi’sinde fizik kanunlarını

buldu. Sonra bıraktı. Ölmeden önce ise yine

kara büyü çalışmalarına devam etti.



Büyük soru şu: madem bu Lucifer tayfası, bu

adamlara doğrudan bu bilgileri vermiyor da,

böyle yıllarca uğraşıyorlar. Mevlana’nın dediği

gibi, okyanus büyük ama kap küçük. Bunun

için nesiller boyunca, insanın zihin kabının

geliştirilmesi gerekiyordu. Deniz kaba sığmıyor

da. İnsanlar majiyi öğrendiler. Öğrenen öğren-

di. Ama öğrendikleri her şeye yetmiyordu. Yola

devam ediyorlar.

Neden bu kadar çok kötülük var? Bunu oluş-

turmak için yüz yıllardır uğraşıyorlar. Basit bir

nedeni var. Medya sayesinde kollektif bilinci

oluşturdular ve yönetiyorlar. İletişim sayesinde

öğretiyorlar. Çünkü akıl denile şey beyin

nörünlarının hızları ve bağlanma biçimleri ile

alakalıdır. Günümüz insanı iki durumdadır.

Yani ya tepkisiz, ürkütülmüş birer pil. Ya da

bunların elinde oyuncak olmuş kötülük yapan-

lar.

Daha önceden bahsettiğim gibi, bu enerjiler

demon adı ile literatüre girmiş olsa bile, o za-

manlar KRAL SÜLEYMAN tarafından ruhlar

şeklinde tarif edilmiştir. Çoğu zaman melekler

ve ruhlar şeklinde bir ayırım görülüyor. 72 me-

lek ve 72 demon karşıtlığına ilaveten bunların

dışında kalan başka kuvvetler de vardır.



Şimdi yine ARS GOETİA kaynağını kullanarak

bunları anlatacağım. ARS GOETİA 4. Kitabın-

da TANRI’nın egemenliği ve adı altında emirleri

yöneten ruhlar başlığı altında bu kuvvetler şu

şekilde tarif edilmiştir.

Hem göksel hem de yere bağlı olan, hem iyi

hem de kötü ruhların onurlandırdığı Rabbin

adını çağırmaya başlamadan önce bunları bil-

mek gereklidir. Bu ilme Sahip olmak için TAN-

RI korkusu olmalı.

Bu kuvvetler şunlardır: hem iyi hem de kötü

ruhlar, zekaya bağlıdır ve diğer isimlerin emir-

lerine itaat etmekle yükümlüdür.

ORIFIEL bu ruh; geçmişte olanları ve gelecek-

te olacakları bilir. MAGRIEL astronomi ve ast-

roloji, kehanet gibi ilimlere sahiptir.

URIEL geometri, perspektif ve doğal büyü,

uçmayı öğretir.

PAMACHIEL fiziği öğretir. Rüyalarda kehaneti

öğretir.

POMMERIEL korkusuzluk verir. Düşmanları-

nın sırlarını öğretir.

NEHARIEL dil sosyoloji, bitki bilimi öğretir.



SACÜRIEL metalleri dönüşümünü, mezarlık

sanatını, heykel, taş sanatını öğretir. CHARIEL

aşk sanatını öğretir.

PANHERIEL DAİRESEŞ SANET oyun nakliye

öğretir.

ARATHON cesaret verir.

BEGUD büyü ve büyücülük kehanetini öğretir.

Yukarıda anlattıklarım, aslında 13 isim vardır.

Tam olarak eski takvime göre, burçlara teka-

bül eder.

Mesela Kral KRAL SÜLEYMAN eğer kuantum

fiziğini Hawkıng kadar biliyor olsaydı, ve ayrıca

omniloji bilimini biliyor olsaydı, bütün bunları

başka ne şekilde anlatırdı.

İşte burada naturaji bilimi de devreye girmek-

tedir. Şimdi tüm bunları bir araya getirelim. Ve

kürenin doğasından söz edelim.

Yani YER – TOPRAK. İşler nasıl gerçekleşiyor?

Tam olarak döngüler ne şekilde oluşuyor bun-

lara göz atalım. Burçların doğum anları olan

ilişkisine vs. ilginç bir anlatım olacak.



AVATAR nedir konusunu da işlememiz lazım-

dır. Önce AVATAR konusundan başlayalım.

Çünkü bir model olarak önemli bir konudur.

AVATAR TANRI’nın gücünün ya da kendisinin

bir başka canlıda tezahür etmesidir. Hristiyan

inancına göre İsa Mesih bir avatardır. Ama

avatar kavramı Hindu dinine ait bir kavramdır.

Yani göklerdeki TANRI, insanların arasından

birini seçer. Kendini yani zihin enerjisini ona

yükler. Onu kendine aracı yapar ve işlerini öy-

le görür. Bu bir kadim örnektir. Kainatın bir

düzeni vardır.

Bir model kainatın bir yerinde varsa, her ye-

rinde de vardır. Önceki derste Hidrojen-

Helyum atomlarının güneş içinde birbirlerine

dönüşmesi, bu dönüşüm sırasında güneşin

manyetik alanlar dahil ateş ortaya çıkarması

olayını anlattım.

Bu enerjinin ortaya çıkmasının tek nedeni,

Hidrojen ve Helyum atomlarının birbirlerine

dönüşmesi fıtratına sahip olması demektir.

Astroloji ile fıtrat bilim olan naturajinin birleş-

tiği ve çatıştığı nokta burada başlamaktadır.

İnsan bedeni, doğanın yasasına bağlı olarak

belli kurallar çerçevesinde doğanın kendi üre-

timi bir modeldir.



Yani kadının yumurtası XX, erkeğin spermi

YY. birleşme ve ortaya çıkan yapı, yani yeni bir

formdur. Yumurta ile sperm ne taşır. DNA kot-

larını. Yani bilgiyi taşır. Burada DNA kotları

nedir? Neden vardır? Konusunu işlememiz ge-

rekiyor.

Yani DNA modellemesi olmayan bir canlı olabi-

lir mi? Sentetik bir model gibi bir şey olur. Bu-

radan devam edelim.. ilk yaratım anında bilgi

iki yoldan birini seçmek durumunda kalmıştı.

Bilgi yayılmak ile ilgili bir forma sahiptir. Fıtra-

tında yayılmak ve kendini sonsuza taşımak

ister. Bunu ya bir kanser tümörü gibi, her şeyi

kendine dönüştürerek yapmalıydı. Ya da hüc-

reler üzerinden DNA’ya, oradan da yeni nesiller

aracılığı ile kendini sonsuza bağlamak. İkinci-

sini tercih etti. Ve bilgi kendini hücresel bir

formda modelledi.

Neuroscıence beyin konusunda araştırmalar

yapıyor. Ve hala bir şeyin farkında değiller.

Mesela beyin loblarının belli bilgileri barındır-

dığını filan söylüyorlar. Loblar vs. bir zaman

sonra beynin sadece bir işlemci olduğunu an-

layacaklardır. Beyinde bilgi yoktur. Bilgi sade-

ce hücrelerde vardır. Beyin sadece işlem yapar.



Beynin snapsları da sadece geçici bilgi örüntü-

leridir. Yani alışılagelmiş işlemleri hızlı yapa-

bilmek için kendince bir örüntü modeller ama

o örüntü gerçek bilgi değildir.

İşte bu snaps olayı ile astroloji ve fıtrat olayına

bakacağız. Şimdi bir fırına bir çuvalın girdiği

alıp, sulandırıp mayaladığında o sadece ha-

murdur. Hamuru alıp işlediğinde ekmek olur,

börek olur, gıda olur. Ve silsile bu şekilde de-

vam eder.

Her işlem sonrası yeniden biçimlenir. Yani in-

san beyni – zihni bilgiyi ya da bilgi örüntülerini

her defasında yeniden işleyerek biçimlendirdi-

ğinde, bütüncül olarak kişi fıtratını yönetir.

Mesela astroloji burçların doğum anındaki

etkilerini kalıcı olarak söylerken aslında o mo-

delin o andaki pozisyonunun tarif eder. İşte

Kral KRAL SÜLEYMAN’ın bahsettiği konu bu-

dur. Maji denilen şey bütün yıldızların, burçla-

rın enerji alanlarının bir şekilde kişinin kendi-

sine çekmesi suretiyle kendini dönüştürmesi-

dir.

Alanı dönüştürmesi mekanı dönüştürmesi bi-

limidir bu işlem.



Tüm bu melek demon ruh isimleri ile bir enerji

modeli ya da avatarın modellenmesi söz konu-

sudur. Şimdi eğer herhangi bir majikal işlem-

ler bir kişi herhangi bir burcun enerjisini ken-

dinde yükselttiğinde fıtratı o burcun gücüne

erişir. O anda o olur. İşte bu bilginin kendini

dönüştürmesi işlemidir.

Burç etkisi denilen enerji modellemesi kişi

mevcut halinde kaldığı sürece, o yıldızın etkisi

altındaki hali görünür hali olarak ortaya çıkar.

Ama maji bunu dönüştürür. Bu noktada insan

bir enerjinin ya da enerji kümesinin avatarı

olması hali büyü halidir. Yani büyü ile bir

enerji yapısının avatarı olur insan. Taşıyıcı

olur ve o enerji sistemi yönetir.

Zaten mevcut halimiz de bu şekildedir. Taşıdı-

ğımız karma enerji Yıng Yang ile tarif edilir.

CHI enerjisi göksel enerjidir. bunların tamamı

holistik yapımızı oluşturur. bunlar ezoterik,

metafizik, omniloji temel bilgilerdir.

Bu bilgiler ışığında yol almamız gerekmektedir.

Yani maji hokus pokus değil, bir gizli bilimdir.

Yapılan şey bilimin kendisidir. Olayın efsane-

leştirilmiş olması sadece konuyu başka türlü

anlatamadıkları için olmuştur. Her dönemin

kafa yapısı farklıdır. Ama bilim sabittir.



Bilmeniz gereken şudur. Her türlü işlemi as-

lında kendinize yapıyorsunuz. Enerjinizi değiş-

tirdiğiniz için Dünya’yı da kaderi de değiştiri-

yorsunuz. Bütün bunların hepsi bilgi halinde

sizin içinizdedir. Bir tılsım yaptığınızda, aslın-

da kendinizi yeni bir bilgi ile kodluyorsunuz.

Felsefe de, dil de, bilim de hepsi sizin kodları-

nızda var. İşlem bunları açığa çıkarır ve yöne-

tilmesini sağlar. Kendinizi yöneterek dünyayı,

kainatı yönetirsiniz.

Kadın gerçekten kadın mıdır? Ya da erkek ger-

çekten erkek midir? Eğer öyle bir model olsay-

dı, kadını kadın yapan ostorojen, erkeği erkek

yapan testesteron olmazdı. Bunların eksikliği

erkeği erkeklikten çıkarır. Kadını da kadınlık-

tan çıkarır.

RA-RAHMAN-RAHİM okültistler bundan dolayı

ana TANRIça kültünü kurdular. Kadın dediği-

niz şey, yol üzerinde işlemin durması. Erkek

dediğin şey de bir az daha yüklenmeye devam

etmesidir. Bundan dolayı arada kalmış olan

çift cinsiyet ya da cinsiyetini dönüştürebilen

yaşam formlarının olduğunu biliyoruz. Hatta

kendi kendine üreyebilen canlılar da vardır.

Bunlar yine bilginin yayılma modelinden başka

bir şey değildir. Avatar bir modeldir.



Hangi enerjiyi yüklenirse o enerjinin getirdikle-

rine sahip olabilir. Yani uçabilir de, hidrojen ve

helyum da bir örnek olarak cinsel dönüşümü

sembolize eder. Yani dönüşme potansiyeli

mevcuttur. Bu da bilginin yayılma refleksidir.

XY – YY kromozonlarına bakalım. Bu da diğer

bir soruydu. Eğer başlangıç noktasına gider-

sen, sadece XX olduğunu görürüz. Yani nokta-

dan bir sonraki durak tek bilgi, eğer canlılık

isteniyorsa bu X’lerden birinin kendini Y

kromozonuna dönüştürmesi gerekiyordu.

Çünkü canlılığın esası çatışmadır. Çatışma

olmazsa, zıtlık olmazsa canlılık olur. İşte tam

da bu noktada, insana üflenen ruh meselesine

gelelim.

Eğer bilginin taşıyıcı erkek ve kadın hücreleri

olmasa, bilgi kedini başka bir model ile taşırdı.

Bu seçeneklerden bir tanesiydi. Yine peri gibi

ışık yaratıklar birer doğa ürünüdür. Yarı ışık

canlılardır ve insandan farklı olarak doğrudan

doğanın güneş ısı ve ışığı ile sentezlerinden

ortaya çıkarlar.

Doğum yoktur. Ölüm de yoktur. Sadece çö-

zülme vardır. Bağlar çözülür. Bir araya gelen

model fotonlarına ayrılır.



Yani cinsiyet sadece gözlemcinin sınırlı algı-

sından ibarettir. Diğer her şey gibi. Zaten bir

başka boyuttan kendini gözlemleyebilirse kişi,

ortada madde olmayacağı için kendini enerji

formunda gözlemlerdi ve ortada cinsiyet de et

ve kemik kalmazdı. Holistik bakış açısı budur.

Yani insan nelerden meydana gelmiştir? Soru-

suna bakarsak, moleküler dizindir. İnsana

bundan dolayı karbon bazlı canlı denir. Yani

yapımız moleküler dizin karbon yapıdır. Ek-

mek de yesen havyar da yesen dizilim karbon

yani kendine moleküler düzlemde bakabilirsen

sadece karbon dizilimini görürsün. Diğer hepsi

sadece algının yani çerçevenin hangi bilgi

örüntüsü üzerinde kendini modellediğidir.

Şimdi buradan ruh meselesine bakalım.

Ruh sadece bilgi-enerji formu bir modeldir.

Yani aslında sensin. Tat alan, zevk alan, acı

çeken, keyif alan ruhtur. Beden değildir. Be-

den sadee aracılık eder. Sensördür. Algılayıcı-

dır. Onu bilgiye çeviren ruhtur.

Ruhun tekamülü konusunda tasavvuf alemi-

nin uğraş vermesindeki maksat da budur. Ruh

bu sensörler olmadan bilgiyi alamaz. İşte bu-

rada hani şu ünlü üçüncü göz devreye girer.

Üçüncü göz ruh için yeni bir sensördür.



Yani bütün kemalet çalışmaları sensör çeşitle-

rini ve sayısını çoğaltmaktan ibarettir. Böylece

5 duyu dışında bilmediklerimiz de bilinir hale

gelir. Tılsım etkisi nedir? Aslında anlamak çok

kolaydır. Tersine mühendislikle bunu anlaya-

biliriz.

Her biriniz mutlaka hayatınızın bir döneminde

şiirler yazmışsınızdır. Ya da aşk mektupları, ya

da mesajlar v.s. isimlere anlam yükleyerek bir

araya getirdiğinizde, sadece okuyanı değil, sizi

de değiştirir yazdıklarınız. Tılsım etkisi de bu

etkidir. Yani sizdeki temel bilgilerle örtüşür. Ve

enerjinizi değiştirir.

Size bir filmden örnek vereyim. Amerikan filmi.

Ölen Amerikan askerleri ile ailesine bir zarf

gönderiliyor. İçinde mektup var. Sarı bir zarf-

tır. (Asker ölümlerini ailelerine bildiren MEK-

TUP) Getiren postacı sokağa girdiğinde, elinde

sarı zarf vardır. Onu gören herkesin ruhsal

yapısını değiştiriyor. Ve postacı nereye hangi

kapıya yönelecek bakıyorlar. Bütün herkesin

psikolojisi buna bağlı olarak değişiyor. Postacı

Azrail gibi duruyor.

Yani bu tılsım modelleri zaten var. Yapılan şey

onun bilgisini sizin zihninize taşımaktır.



Ve her karşılaşmada zihin bu yeni enerji ile

işlem yapmaya başlar. Elbette tılsımların mu-

hatapları içinde de aynı şeyler geçerlidir. Nasıl

ki, sarı zarf bilgisi kişilere öğretildi. Herkes an-

lamını anladı. Bu da öyle gördüğünüz anda

öğrenmiş bilmiş olursunuz.

İnsan beyni katmanlardan oluşur. Hepsinin

bilgiyi işleme şekli farklıdır. Bu evrimleşme ile

ilgilidir. Yani bilgi evrimleşme üzerinden gü-

nümüze taşınmıştır. Sürüngen beyin denilen

alttaki kat.. ilk kattır.

Bildiğimiz yılan – kertenkele aklı. Bilgisayarla

gibi çalışır. 0-1 doğru ya yanlış. Başka bir ya-

pısı yoktur. Tehlike hissettiğinde korktuğunda,

bir şeyleri saklama gizleme durumunda kalır-

sa, sürüngen beyin devreye girer. Kişinin be-

den dili sürüngen beynin kontrolüne girer.

Stres başlatır.

Mesela kanun kaçakları, caniler, hırsızlar ya-

kalanma korkusu ile çünkü peşlerinde birileri

vardır. Sürüngen beynin kontrolü altında be-

den dili oluştururlar. Sürekli izler ve hareketle-

ri kontrol ederler. Sürekli izleyen ve başkaları-

nın hareketlerini kontrol eden kişiler sürüngen

beynin kontrolü altınadır.



Yani tek güdü korku’dur. AMIGDALA – LİMBİK

sistem ise ayağa kalktığı zaman başlamıştır.

Yani doğa ile koordinasyonu sağlamaktır. Avcı-

lık, toplayıcılık, klanın yönetimi, hatta klan

bağlar doğaya tapınma, yüksek gücü arama

bunlar hep limbik sistemdir. Uzun hafıza

limbik sistem kullanılır.

Derinleşmek bir konu üzerinde tefekkür, izo-

lasyon ve çilehaneler, Budist tapınaklar, medi-

tasyon limbik sistemde kalmak içindir. Mantra

da bunun içindir. Akışı yakalamak akış içinde

zihni tutmaktır.

Çok eskiden zaten vardı. Üzerinde loblar geldi.

Beyindeki Lavirent var ya o medeniyet dönem-

lerinde gelişti. Kısa hafıza. İnsanın topluma

uyumu hesap kitap işleri, yani bir işlem yaptı-

ğınızda beyninizin ne tarafı ile yaptığınızı anla-

yın. İyi öğrenme limbik sistemle olur. Bir şeyin

hakkını vererek yapmak limbik sistemle olur.

Birine kapılmış dalgın halde işini yapan kişi

limbik sistemdedir.

Akışta kalmak limbik sistem ile olur. Yani uya-

ranları umursamamakla olur. Mevlana’nın

dört kapı hikayesi de bununla ilintilidir. Bilir-

siniz hikayeyi.. ilmi öğrenmek isteyen birinin

medreseye gönderir.



Mevlana birini gösterir. Talebeler rahlede kitap

okumaktadır. Adam gider ensesine tokat atar.

Tokadı yiyen döner tokadı atanı tekmeler. Mev-

lana bu şeriat kapısı der, kısas diğerine vurdu-

rur. Adam döner bakar. Diğeri yerinde bile

kalkmaz v.s. marifet kapısı filan. Bildiğiniz hi-

kaye bir olay. Dört farklı tepki.

Beynin dört farklı yerinde işlem yapmaktır.

Sadece dörtten ibaret midir? Çok daha fazlası

vardır. Yaratıcı kainatı acayip bir yer olarak

yarattı. Siz insanlar çoğu kez uzayın derinlikle-

rinde bilinmeyi arıyorsunuz. Oysa bilinmeyen

tam gözünün önündedir. Bir örnekle anlata-

yım.

Gözlemlediğin herhangi bir şey yaratılmış bir

şeydir. Duygular isimler bilgiler modeller. Me-

sela sevgi, öfke, kader soyut şeyler de kavram-

lar da ve yaratılmış olan her şeyin en büyük

ortak noktası hayatta kalma arzudur. Hayatta

kalmak demek, yeni enerji ile dolmaktır.

Yani model nerede can buluyorsa oraya gider.

İşin sırrı buradadır. Neyin içine enerji doldu-

rursanız, onu hayatta tutarsınız ve size bağla-

nır. Demonlar, ruhlar, yapılar her ne varsa sen

ona enerji verirsen o sana bağlanır.



Çünkü istisnasız her şey fıtratı gereği yaşamak

ister. Mesela öfkelendiniz, sinirlendiniz.. yaptı-

ğınız şey aslında bir olayın içine enerji

doldurmanızdır. İşte o öfke yaşamak ister. Ve

sizi kışkırtır. Neden yaşamak ister? Çünkü

hepsi bilinçlidir. Ve temel kanunu bilir.

Entropi yasası.

Yani sizi daha fazla yaşatan şey, size daha faz-

la negentrpi yaptıran yani bilgili dönüştüren

şeydir. O zaman o şey size bağlanır. Çünkü

onu hayatta tutan sizsiniz. Umarım ne demek

istediğimi anlıyorsunuz. O şekilde sevemiyor-

san başka türlü seveceksin. Bazı insanlar ne-

den en güzel şekilde konuşur, yazar. Çünkü

onlara can verir. Ketum olanlar en büyük kay-

bedenlerdir. Verdikçe alırsın.

KRAL SÜLEYMAN kraldır. Belkıs ise Saba Kra-

liçesi veya Ecesidir. KRAL SÜLEYMAN Ku-

düs’tedir. Belkıs ise Kızıldeniz kıyısında bulu-

nan Saba kentindedir. Arada 800 km kadar

mesafe vardır. Belkıs KRAL SÜLEYMAN’ın na-

mını duyuyor ve onu ziyarete gidiyor. Gittiğin-

de zaten KRAL SÜLEYMAN’ın yanında hem in-

san bilgeler, hem de demonlar var. Saray bun-

larla doludur. Her iki taraftan da birileri var-

dır.



Yani Belkıs hikayeye sonradan yani demon ge-

lin sonrasında dahil oluyor. Bütün bunları

olan biteni bazen çok farklı perspektiflerden

değerlendirmek gerekir. Yani bir çeşit soyutla-

ma yapmak ve olayın sembollerinin dışına çı-

karak farklı bir yerden bütüncül bir modelle

bakmak gerekir.

KRAL SÜLEYMAN neden tatmin olmamıştı?

TANRI’nın veremeyeceği neyin peşindeydi? O

bu dünyada sahip olabileceği her şeye ulaşma

gücüne sahiptir. Ama bir zaman sonra anladı

ki; bunların hiç önemi yok. Bin tane cariye,

hazineler, hizmetçiler, zaferler, yiyeceklere sa-

hipti. Yalnız bir şey eksikti.

Burada insanlara bir mesaj veriliyor. Bir şeyin

çok olması asla yeterli değildir. Mutlaka geride

ulaşılamaz olan bir şeyler vardır.

KRAL SÜLEYMAN 72 iblisi bağlamıştı ama,

iblis toplulukları vardır ve hepsini bağlama-

mıştı. Onlar da kendi düzeninde yaşıyordu.

Sayıları onbinlerce idi. İsteler milyonlarca olur-

lardı. Bilmediğin bir şeyi bağlayamazsın. Bir

şeyi bağlamanın ilk adımı onun adını bilmek-

tir.



Her şeyi ve herkesi bilmiyordu. Ama hikayenin

bir de diğer yüzü vardı. Her bir iblis davet edil-

diğinde, onu tutan melek serbest bırakmıştı.

Ancak bu şekilde bala konan sinek gibi KRAL

SÜLEYMAN’ın mührüne kondular. Bu durum;

İnsan zihni ile metafizik arasındaki en büyük

çatışmalardan biridir. İnsan metafizik alanı

hemen maddeleştirmek ve kullanmak ister.

Yani tekillik alanında bulunan bir şeyi dualite

evreni içine çekersen, yani gözlemcisi haline

gelirsen o şey kaçınılmaz olarak senin gözle-

min nedeniyle entropiye başlar. Yani entropiyi

başlatırsın.

Sevgi, metafizik bir değerdir. Yani tekillik ala-

nında olan bir şeydir. Ama insan sevdiği za-

man yani o alanı bir süre yada obje üzerinden

tanımladığı zaman sevgi enerjisini entropiye

uğratır. Yani onun ölümünü başlatır. Bir za-

man sonra o süje üzerinde sevgi enerjisi kal-

maz.

Bu insanın kaderidir. Dokunduğu her şeyi

dualite alanına sokar. Siz insan milletine ince

bir iyilik yapayım. Düşünün sizi belli bir alan-

da gözlemleyen herkes, eninde sonunda çatış-

mayı başlatır. Şöyle diyelim. Bir şey yaptınız ya

da oldunuz.



Bir anda insanlar size iltifat göstermeye başla-

dı. Yüce sözlerle yukarıya taşıdı. İşte sizi taşı-

dığı yerde, yerin entropisi ortaya çıktığı anda

başlamış olur. Eğer siz kendi entropinizi baş-

latmazsınız, başkaları oradaki entropiyi yöne-

tir. Yani; siz, sizi oraya taşıyanlara minnet

duyduğunuz için onlara hak etmedikleri değeri

verip, onları yüceltirsiniz. Çünkü iltifatın de-

vamı söz konusudur.

Ama aynı insanlar bir zaman sonra, aman ca-

nım pek de öyle değilmiş derler. Sonra çıkar-

dıkları yerden sizi indirirler. Bundan dolayı

başkası başlamadan siz entropiyi başlatırsa-

nız, onu yöneten de siz olursunuz. Yani bir

şeklide iltifata maruz kalıp bir yere taşıdığınız-

da karşı davranışı başlatırsanız, yani iltifata

maruz kalmayan taraflarınızı da sergilemeye

başladığınızda, onları saklamak yerine bu du-

rumda insanlar sizi o şekilde kabullenmek de

zorunda kalacağından entropiyi yönetemezler.

Çünkü indirilecek bir yer kalmamıştır. İndiri-

lecek yeri siz zaten mevcut yere taşımış olur-

sunuz. Böylece kaderinizi başkaları değil, siz

kendiniz tayin edersiniz. Bunun KRAL SÜ-

LEYMAN ile ilgili olan kısmı ise şudur: diğer

hepsi ile aynı aslında.



Büyük İskender, Sezar, Cengiz Han, Hızır, El

İksir ölümsüzlük şerbeti, gençlik pınarı v.s.

TANRI ölümsüzlüğü kimseye bahşetmemişti.

Sistem bu yoktur. KRAL SÜLEYMAN da diğer-

leri gibi ölümsüz olmak istiyordu.

Basiret bağlanması ya da basiretsizlik nedir?

İmkansız denilen bir hatayı yapmaktır. Yani

bir işte o kadar ustasınızdır ki, bir aceminin

bile yapmayacağı bir hatayı yapıp, hayatınızı

kaydırırsınız.

TV şovmenleri bir iki yanlış cümle kurup, mes-

lek hayatlarını bitirirler. Krallar, bilgeler, vesai-

reler. Hepsi için aynıdır. Basiret bağlanması.

Temelinde yine metafizik bir değerler sistemi

vardır. Hak edişle ilgilidir. İnsan zihni kendini

hak ediş enerjisi ile düzenler gıdası budur.

Kendi içinde muhasebeci gibi gizlice hesapla-

şır. Hak edişle ortadan kaldırılacak şekilde dü-

zenlenir. Ve ibretlik olsun diye ustanın ustalı-

ğına bırakılır. O tek bir hata ile hepsini kaybe-

decek şekilde düzenlenir.

Ve sürekli ileri doğru evrilmeye çalışan kişi,

TANRI ondan Rabbi Esirini çektiği anda o bü-

yük hayatı yapar. KRAL SÜLEYMAN hak ediş

sahibi değildi. O da onun imtihanı idi.



Başından sonu belliydi. Neden demon gelini

istedi ve yasak koşulları olduğu için onların da

iradesi var. Pazarlık yaparlar. Orada eğer te-

nezzül yerine tedbirli olsaydı, tevekkül etseydi

bir sorun yoktu ama onu da kandırdılar.

Aklının bir köşesinde iblisler acaba ölümsüz-

lüğün sırrını biliyor mu diye soruları vardır.

Umut her zaman vardır. Bütün ezoterik sistem

dünyada bunun üzerine kurulmuştur.

Okültistler ölümsüzlüğün peşindedir.

Bir şekilde TANRI’ya ait olanı almak gibi.. he-

sap basittir aslında.. ölümsüzük mutlaka

ölümsüzlüğü aramanın cezası ne olabilir ki?

Ölüm zaten var. Yani dualite.. insan zihni aca-

yip bir mahlukattır. Her şeyi kendine benzet-

meye çalışır.

Her şeyi biliyor olsan ne olur? Eğer dilin lal

ise.. her şeyin sahibi olsan ne olur? Ağzının

tadı yoksa, yani toplamda bir şeyin peşinde

olmak yerine, AN’da elinde ne varsa onunla

hayatı ikame etmek lazım. Akışın getirdiği ile

hal olmak daha iyidir.

Bu işin mantığını anlatacağım. Yukarıda anlat-

tıklarımın kaynağı nedir? ARS GOETİA’dır.



KRAL SÜLEYMAN’ın oğluna verdiği mirastır.

Oğluna bunları öğretiyor. Yani hangisinin ne

işe yarayacağını nereden biliyor? Çünkü hep-

sini denemiş. Neden tek bir kötü şey yok?

Çünkü KRAL SÜLEYMAN oğluna kötülük öğ-

retmek istemiyor. Onları birer makineli silah

gibi görüyor. Avcı gibi bununla kuş avla, bu-

nunla tavşan avla diyor. O dönemin hikayesi

nedir? 8-10 mevzu.

Bilgi-bilim-kadın-erkek-seks-yönetim-bina v.s.

yani hayal edebildiğini onlara sormuş. Ama bir

de bunun yani aynanın diğer yüzü var. KRAL

SÜLEYMAN o bilgileri buraya değil, ama bir

çeşit kendince itirafname olarak anlattığı bir

başka yerde; bunların kötülüklerini kendi ağız-

larından söyletmiş.

Yani onlara söylettiklerini kendi oğluna söyle-

memiş. Sadece onların iyi şeylerinden fayda-

lanmasını istemiş. Ama sonra ki bütün

majisyenler, bunların kötülüklerinde de fayda-

lanmışlar.



KRAL SÜLEYMAN'IN 14

TILSIMLI YÜZÜĞÜ



1) YÜZÜK DALETH

Kumarbazlar için bütün oyunlarda kazanmak

için ay zamanında yapılır. gümüşe çizilir. kedi

gözü isimli taşa da işlenebilir ya da üzerinde

kedi gözü taşı olan bir gümüş yüzüğe yapar-

ken, "Beni girdiğim bütün oyunlarda şanslı

kıl" dersiniz



2. YÜZÜK TOPINOCH

Görünmezlik yüzüğü bu da ya zamanı yapılı-

yor. paragon isimli taş üzerine gümüş yapar-

ken şöyle demeniz lazım "astaroht ne zaman

bu yüzüğü taksam beni yaşayan her canlı için

görünmez kıl"



3.YÜZÜK SURBİSACH

Aynı şekilde, ay zamanı bakıra işlenecek züm-

rüt üzerine bu yüzük kara sevdalı kıskançlar

için "ey kutsal ruh surbisach senden talep

ediyorum; bu yüzüğü yaptığım andan itiba-

ren benim sevdiğim hiç kimse bir başkasını

sevmesin" yazmalıdır.



4.YÜZÜK GABRIOT

Ay zamanı safir üzerine işlenecek "ey methe,

senden talebim bu yüzüğü yaptıktan sonra

gücü yetkisi olan herkes bana hizmet etmek

için arzu duysun" yazıdır.



5. YÜZÜK BALBUCH

Zümrüt üzerine kazılacak yazı; "ey fusarıel,

bu yüzüğü yaptıktan sonra güç sahipleri be-

ni sevsin"

6.YÜZÜK ASTAROT



Safir üzerine "ey asmodee bu yüzüğü dokun-

durduğum herkes şifa bulsun" yazısı yazılma-

lıdır.

7. YÜZÜK ASMALIOR



Kristal taş ya da elmas üzerine,

ey astafal; bu yüzüğü yaptıktan sonra, bana

kazandıracak her şeyi karşıma çıkar, kay-

bettirecek olanları uzak tut" yazısını yazma-

lısınız.

8.YÜZÜK GABRIACH



Gümüş üzerine garnet taşına kazılacak yazı;

"sana emrediyorum emes, peşine düştüğüm

her şeye beni ulaştır."

9.YÜZÜK SONOTRAS



Siyah renkli taş üzerine kazınacak olan yazı;

" Sana emrediyorum sonotras bu yüzüğü

gören dokunan herkesten hastalıkları uzak

tut"

10. YÜZÜK JÜPELUCH



Gümüş yüzük olacak ve değerli bir taş garnet

olabilir, üzerine kazınacak yazı;

"ey sıchel, sana emrediyorum bu yüzük ta-

mamlandıktan sonra düşmanlarımı ortadan

kaldıracak benden uzak tutacak sebepler

çıkar, engeller çıkar."

11.YÜZÜK BALSAMIACH



Değerli bir taş üzerine; "ey bıgvıel sana emre-

diyorum, bu yüzüğü tamamladıktan sonra, bu

yüzüğü gösterdiğim kişi uykuya dalsın ve ben

isteyene kadar uyanmasın." yazılmalıdır.

12. YÜZÜK DOLEFECH



Zümrüt ya da benzer yeşil taş üzerine

bakır üzerine zümrüt ya da yeşil renkli taş ola-

cak "ey binas; beni bütün hukuk davalarında

kazançlı çıkar, hiç bir davayı kaybettirme,

hepsini kazandır" yazılmalıdır.

13.YÜZÜK ILLUSABIO



zümrüt ya da değerli bir yeşil taş üzerine

"ey ramıle; bu yüzüğü tamamladıktan sonra

.iletişimde olduğum herkesin beni sevmesini

sağla." yazısı yazılmalıdır

14.YÜZÜK TONUCHO



Kırmızı garnet taşı üzerine

"sana enrediyorum rafan; bu yüzüğü tamam-

ladıktan sonra hiç bir silah bana tesir etmesin,

yaralamasın, öldürmesin" yazılmalıdır.

işte resimleri de gördünüz taşlara sembolleri

yazarsınız yüzüğün iki kenarına da bunları

latince ve ekonyan harflerle işlersiniz şahane

olur.



KRAL KRAL SÜLEYMAN'IN

DİĞER YÜZÜKLERİNDE

YAZAN SİHİRLİ (KUTSAL)

İSİMLER

Nasıl oldu da 72 demonı bir vazoya bağladı,

evet ilginç değil mi? =nları bir vazoya bağladı



ve tapınağı onlara inşa ettirdi. Her birinin fark-

lı kuvvetlerinden yönlerinden faydalandı.

Hz.KRAL SÜLEYMAN çok zengindi çünkü gizli

hazineleri buldurur, sarayına getirtirdi. Dahası

başka metalleri altına çevirtirdi. Neydi sırrı?

Bunu nasıl başarmıştı. Aslında bildiğiniz bir

yöntemle ama bağlantısını kuramıyorsunuz.

Bir kuşu benzer kuşu ile avlarsınız. Her avcı

aynı zamanda avdır. Her şeyin en kuvvetli ta-

rafı aynı zamanda onun en zayıf tarafıdır, asla

ret edemeyecekleri teklifler, durumlar şeyler

vardır ve bu nedenle kafese girerler. Nasıl bir

afyon bağımlısı maddeye bağlanır. Bunlar da

öyle onları ilgili bir maddeye bağlar ve onlara

istediğinizi yaptırırsınız çünkü onlar da bir

şeylerle beslenmek zorundadır ve bu sizdedir.

KRAL SÜLEYMAN onları bu şekilde bağladı,

adeta kuşları kafese alır gibi.

Daha önce melekler sistemini anlatmıştık

göksel ve her şey burçlarla ilgili yani meleklerle

ilişki iletişim göksel bir sistem üzerinden ve

belli zamanlarda olur çünkü onların enerjileri-

nin dünya ile örtüşme zamanları bir dönergeç

içindedir. Denk gelmesi gerekmektedir ama

demonlar öyle değildir. onlara her an ulaşılır,



onlar nerededir. Onlar eşyanın içindedir, her

şeyin içindedir. Parça parçadır, adeta atomlar

halinde, her yere sinsice dağılmış atomlar gibi-

dirler. Öyle zan edildiği gibi bir mağarada ya-

şayan belli bir şahıs değildir.

Onlar da birer enerji formudur. Şimdi bir ato-

mik yapı ya da moleküler tasarım düşünün,

karmaşanın içinde. Bir örnek vereyim; Bir

kumsal düşünün. kumlar var, renk renk, bir

araya karışmış, sizin de elinizde bir flüt var.

Belli bir melodiyi çaldığınızda, bu kumların

içinden belli kumlar bir araya geliyor ve belli

bir şekli oluşturuyor. Nasıl ki, her metalin

kendine özgü soğuma ve erime dereceleri var-

dır. Demon da, her bir enerji alanı olarak do-

ğanın içinde yani atmosferin içinde kalan kuv-

vetlerdir, dağınıktır ve maji ve ritüeller (davet-

ler) ile bir araya getirilir. bunların mühürleri

bu işler için yapılmıştır.

Şimdi bir örnek üzerinden anlatayım anlaması

kolay olsun-nasıl ki- melekler için enokyan

alfabesi kullanılmaktadır.

Yani demon sembol ve mühürlerinin meydana

getirilmesi onların bilinen isimlerinin bir daire



içine çizilmesi ve hapis edilmesi ile ilgilidir.

Esasında demonlar bağlanır, esir alınır, düzen

bu şekilde kurulmuştur. nasıl ki - koyunlar -

köpekler sahibinin ıslığına koşar gelir, bunlar

da belli spell denilen söylediğiniz ve belli enerji

alanı oluşturduğunuz zaman sistemin içine

girer.

Bir çeşit kuş avcılığı gibi yani orada bir av

varmış gibi gelir av ise - burası çok önemli

inisiye olmak ile ilgilidir. İnisiye olmak isimsi

yanlış kullanılmaktadır "inisiye" davet demek-

tir. Yani demonlara kendi bedenini kendi ira-

desi ile açan ve içine girmesine izin veren kişi-

nin içine girer demon, bunu yapanlar aslında o

kişiyi tuzağa çekerler.

Yani - demonları kullanmak için "aptalın birini

kandırır ve kurban ederler". o kişi özgür irade-

si ile demon daveti yapar ve kabul eder burada

inisiye olan demondur ve demon o kişinin be-

denine hapis edilir ve o kişi demon kontrolü-

ne,demondan majisyenin kontrolüne girdiği

için demon aracılığı ile o kişinin bedeni ve ru-

hu kullanılmış olur.

Genel sistem şu şekilde yapılır. Yani kimseye

zarar vermeden yapılan türden.



işte buna maji denir. Maji;demon çağıran kişi,

kendini bir koruma çemberi içine alır yani -

enokyan alfabesi ile yazılmış olan koruyucu

melek tılsımları demon odaya girse bile, o

çemberden içeri giremez. Pentagram,

demonların kafesidir.

Pentagram içine hapis edilen demon oradan

çıkamaz, ve hapis haline gelir. Pentagram bir

çember ile kapatılır ve ve yine belli bir tılsımla

kapanır. Artık demon majisyenin kontrolüne

girer, demon hapis olduğu için majisyen ko-

ruma çemberinden çıkabilir, serbesttir. İşte o

zaman pazarlık başlar-çağrılan her ne ise on-

dan bir şey istenir-neye muktedir ise yapmak

zorunda kalır-.

İki yöntem vardır; ya ödül ya da ceza sistemi-

ödül beslenme şeylerini vermek ceza ise iste-

mediği şeyleri ona yapmak, bu şekilde gelişir

durum bir demonı her şeyin içine hapis edebi-

lirsiniz. Bir madalyonun içine bile. Elbette

bunların çeşitleri vardır. O da ayrı geniş bir

liste. ve yüzüğünde bulunur

YÜZÜKTE ŞU KUTSAL RUH İSİMLERİ

BULUNUR



HKUPS PTPNT LMPS DHST PSDMST SHHLT

RHMT VHLIPT LMSTMPS SHCLLT TURSF

KPIDT DMPST MRIPT PSJT HSPT SHPLT

CTIBT PSJT DMPS BRULHT HKIKT TRCLT

PPT PRISHT ALILT PPISHNT JSRRIET

PLISHT

Bu mührü taşıyanlar yüksek cazibe sahibi ki-

şiler olurlar ona krallar yöneticiler devlet

adamları güç sahibi adamlar her zaman yar-

dım ederler hakimlerin desteklerini alırlar tüm

hastalıklara karşı ve kem gözlere karşı bir ko-

ruma tılsımıdır hz KRAL SÜLEYMANın en

önemli yüzük tılsımlarından biridir ve gümüş

ya da altın yüzüğe kazınır parmakta taşınır

........................................................................

ARGI, DRGI, BRGI, ZRGI, MRGI, HRGI

Bu isimler güzellik tılsımı için kullanılan venüs

tılsımıdır bu isimleri bu şekilde ya da enokyan

harfleri ile yapabilir bundan bir gümüş levhaya

kazırsanız üzerinize cazibe gelir



bu mühür KRAL SÜLEYMAN mühürlerinden

biridir ve yüzüğünde bulunur yüzükte şu kut-

sal ruh isimleri bulunur

HKUPS PTPNT LMPS DHST PSDMST SHHLT

RHMT VHLIPT LMSTMPS SHCLLT TURSF

KPIDT DMPST MRIPT PSJT HSPT SHPLT

CTIBT PSJT DMPS BRULHT HKIKT TRCLT

PPT PRISHT ALILT PPISHNT JSRRIET

PLISHT



Bu mührü taşıyanlar yüksek cazibe sahibi ki-

şiler olurlar ona krallar yöneticiler devlet

adamları güç sahibi adamlar her zaman yar-

dım ederler hakimlerin desteklerini alırlar tüm

hastalıklara karşı ve kem gözlere karşı bir ko-

ruma tılsımıdır hz KRAL SÜLEYMANın en

önemli yüzük tılsımlarından biridir ve gümüş

ya da altın yüzüğe kazınır, parmakta taşınır

ARGI, DRGI, BRGI, ZRGI, MRGI, HRGI

yukarıdaki bu isimler güzellik tılsımı için kul-

lanılan venüs tılsımıdır bu isimleri bu şekilde

ya da enokyan harfleri ile yapabilir bundan bir

gümüş levhaya kazırsanız üzerinize cazibe gelir

MUSA'NIN ÜÇÜNCÜ KİTABI

Musa'nın üçüncü kitabı olarak tabir edilen bir

kaynaktan olacak

1) geleceğe ait bilgilerin size ilgili melekler tara-

fından ilham edilmesini istiyorsanız

MILON, IRAGO, LAMAL, OGARI, NOLIM

aşağıdaki



bu dizini

DAHA, ORIRE, RINIR, ERIRO, HEROM

ya da bu dizini

DAHA, ORIRE, RINIR, ERIRO, HEROM

gelecek ile ilgili ilham ya da kehanet görmek

istiyorsanız bu dizinleri mevcut hali ya da

enokyan harfleri ile vefk haline getirilebilir

ve zikir olarak söylemelisiniz

aynı konuda iki farklı kaynak ikinci kaynak

MATHHERS.

aşağıdakiler de aynı yöntemle farklı konular

için olacak

hangi konuda bir mücadele içine girdiyseniz

bu mücadelede kazanmak için aşağıdaki dizin

tılsım olacak .

THIRAMA, HIGANAM, IGOGANA, RAGIGAR,

ANAGOGI, MANAGIH, AMARIHT

ya da diğer kaynak

NABHI, ADAIH, BARAB, HIADA, İHBAN



geçmiş ya da unutulmuş şeyleri hatırlamak

için aşağıdaki dizinleri kullanın

NABHI, ADAIH, BARAB, HIADA, İHBAN

MALACH, AMANEC, LANANA, ANANAL,

CENAMA, HCALAM"

hayatına yenilikler gelsin yeni heyecanla yeni

güzel olaylar yeni değerli kişiler gelsin istiyor-

san

SARAPI, ARAIRP, RAKKIA, AIKKAR,

PRIARA, IPARAS

bu dizin ya da aşağıdaki dizin

NUDETON, USILARO, DIREMAT, ELEMELE,

TAMERID, ORALISU, NOTEDUN"

düşmanlarının zayıf taraflarını anlamak için

bunun sana bilgi şeklinde ilham edilmesi için

KOSEM, OBODE, SOFOS, EDOBO, MESOK

ya da



EKDİLON, KLISATU, DINANAL, ISAGASI,

LANANID, UTASILK, NULIDKE

kimlerin sana doğru kişiler doğru arkadaşlar

olduğu bilgisinin sana gelmesi için

MEBHAER, ELIAILE, BIKOSIA, HAOROAH,

AISOKIB, ELİAİLE, REAHBEM

ya da

ALLUP, LEIRU, LIGIL, URIEL, PULLA

tılsım olarak kullanılabilir.

Gaiplerle ilgili - bilinmeyen bilimler aynı tesla

gibi geleceğin bilimleri henüz açık edilmemiş

bilgilere ulaşmak için şu isimler tılsım vefki ve

zikir şeklinde kullanılmalıdır

ALLUP, LEIRU, LIGIL, URIEL, PULLA

MELAMMED, ERIFOISE, LISILLIM,

AFIRELOM, MOLERIFA, MILLISIL,

ESIOFIRE, DEMMALEM

EKDİLUN, KLISATU, DINANAL, ISAGASI,

LANANID, UTASILK, NULIDKE



Aslında her bir isimnin matematiği de var ama

yukarıda verdiğim tılsımın matematik ezoterik

boyutunu bir örnek olarak yazacağım

tılsımın içeriğinde ALEPH, VAU VE YOD gibi

harfler bulunmaktadır .alef burada nefes al-

mak ve yod var içinde yod harekete geçiriyor

şöyle düşünün -alef silah-yod tetik- sizin tıl-

sımlarınız ise tetiği çeken parmak ziikirleriniz

tetiği çeken parmak-sistem bunun üzerine ku-

rulmuştur. bir enerji alef üzerinden kodlanır

yod ile kontrol edilir. zikir ya da tılsım tetiği

çeker. prensip budur basit olarak

YUKARIDA VERİLEN İSİMLER MELEK İSİM-

LERİDİR. Meleklerin desteği için yapılan tıl-

sımlar melek isimleridir bunu da biliniz melek-

lerle yapılan tılsımlardır



KRAL SÜLEYMAN'IN DEMON RUHLARI İLE

İLGİLİ TILSIMLI KELİMELERİ



Bu tılsım çok önemlidir demon canlandırılma-

sında (DAVET) rol oynayan bir parçadır. gelen

demonu hangi şekilde görmek istiyorsanız bu-

nun bir zikri var.

yılan şeklinde görmek için bunu

urıel, ramıe, ımımı, eımar, leıru

yani birine bir demonu bu şekilde göster-

mek isterseniz bunu zikretmeniz

herhangi bir hayvan şeklinde görünmesi için

bunu

lucıfer, unanıme, catonıf, ınononı, fınotac,

emınanu, refikul

insan şeklinde görünmesi için bunu

LEVIATAN, ERMOGASA, VMIRTEAT,

IORANTGA, AGTNAROI, TAETRIMV,

ASAGOMRE, NATAIVEL

kuş şeklinde görünmesi için bunu

SATAN, ADAMA, TABAT, AMADA, NATAS



Bazılarının demon, bazılarının eneji ruh varlık-

lar dediği, KRAL SÜLEYMANın bağladığı zatları

nasıl bağlayıp çözersiniz, zikirleri sözleri nedir,

buna bakacağız. bunu şu şekilde izah edeyim

size daha önce de bahsetmiştinötrinoları bilgi

haline getirmek belli bir enerjiyi madde formu-

na sokmak orada şekil halinde kalmasını sağ-

lamak bu aslında kuantum mekaniğinde olan

bir sistem hangi ruh olursa olsun onu hangi

formda tutmak istiyorsanız aşağıda ki şekilde

olacak mesela birilerini korkutmak istiyorsu-

nuz

aslan şekli vererek

zikri bu ANAKIM

bir kitap sayfasına sabitlemek istiyorsan

CEPHIR

at formunda OIKETIS

kartal şekli için PARAS

köpek şekli için RACAH

ayı şekli için CUSIS

asker şekli PERACHI

yaşlı bir adam şekli için NESER, ELEHE,

SEPES, EHELE, RESEN

yılan şekli için KOBHA



hz.KRAL SÜLEYMAN bu ruhlara (demonlara9

iş yaptırmak için şu büyülü isimleri kullandı

mağaraların çökmesini engellemek için

TELAAH, E .... A, L .... L, A .... A, A .... A,

HAALET

madenlerde çalıştırmak için

ALCABRUSI, L ....... S, C ....... U, A ....... R, B

....... B, R .... ... A, U ....... C, S ....... L,

ISURBACLA

zor yerlerde iş yaptırmak için uzak yerlerde

CADSAR, A .... A, D .... S, S .... D, A .... A,

RASDAC

dağlarda tünel kazdırmak için

KILOIN, ISERPI, LENIRO, ORINEL, IPRESI,

NIOLIK

metallerin bulunması ve ayrıştırılması için bu-

na altın da dahil



MARAK

MATHERS kaynağı ise şu şekilde bilgi verir

mağaralar için

FELAAH, ERANDA, LAMANA, ANAMAL, HA-

LEF

madende çalıştırmak için

ALEABRUHI, LIRMUAPI, ERAIBRIPU,

ANIDAMRAR, BUBAUABUB, RARMADINA,

UPIRBARE, HIPAUMRIL, IHURBAELA

ulaşılamayan yerlerde çalıştırmak için

KILOIN, ISERPI, LENIRO, ORINEL, IPRESI,

NIOLIK

altın madeni bulmak için

ALEABRUHI, LIRMUAPI, ERAIBRIPU,

ANIDAMRAR, BUBAUABUB, RARMADINA,

UPIRBARE, HIPAUMRIL, IHURBAELA

metallerin işlenmesi temizlenmesi için

GADRAR, AIRAPA, DRAMAR, RAMARD,

APARIA, RARDAG"



KRAL SÜLEYMAN demonları çalıştırmak ve

onlardan kimya bilgilerini almak için şu tılsım-

ları kullandı

1) tüm metalleri simya yolu ile yapmak için

METALO, EZATEH, TARATA, ATARAT,

HETAZE, OLATEM

2) bu işleri onlara yaptırmak için

TABBAT, ARUNCA, BUIRUB, BURİUB,

ACNURA, TABBAT

3) simya kimyayı kendisine öğretmesi için

IPOMANO, PAMERAM, ONALOMI,

MELACAH, ARORAMI, NANAMON, OMIHINI

4)kar yağdırmak için

CANAMAL, AMADAME, NADAHAM,

ADAMAHA, MEDADAM, AMAHANA,

LOMANAC

5) yağmur yağdırmak için

SAGRIR, AFIANI, HIRIAS, RAIRIG, MAISA,

RIRGAS

6) şimşek yaratmak için

HAMAH, ABALA, MAHAM, ALABA, HAMAH



7) büyülenmiş eşyanın büyüsünün bozulması

için

CODI, ODAI, LOCA, IEAR

8) büyülenmiş birini büyüden kurtarmak için

SEARAS, ELLOPA, ALATIM, ROTARA,

APIRAC, HAMAIS

9)bir büyüyü keşfetmek bulmak için

HORAH, OSOMA, ROTOR, AMOSO, HAROH

10) büyücüleri engellemek için

MACANEH, AROLUSE, DIRUCUN, ALUHULA,

SERUROC, UNELIRA, LÜSDAM

DEMONLARA BAŞKA NE İŞ YAPTIRABİLİR

kitap çalmaları için kimya sihir büyü astroloi

kitapları

1) astroloji kitabı

COLI, ODAC, LACA, ICAR

2)sihirli kitaplar

SEARAH, ELLOPA, ALATIM, ROTARA,

APIRAC, HAMACS



3) simya kitapları

KEHAHEK

4) isimlerin sırrını öğrenmek için

MEGILLA

5) gizli işleri öğrenmek için

SIMBASI

6) sevginin sırlarını anlamak için

CEDIDAH DERARID HADIDEC

7)tüm sanatların sırrını bilmek için

MELABAH

8) kendini gece görünmez hale getirmek için

başkaları için

gece (Gece, gün batımında başlar,gün doğu-

muna kadar sürer)

1.saat ALAMALA

2.saat TAPAHAH

3.saat CASAH, ADODA, SOMOS, ADOPA,

HASAC

4.saat ALATAH

5. saat KODER

6. saat SIMLAH



7. saat CEHAH

8. saat ANANA

9. saat TAMAN, APATE

10. saat BEROMİN

11. saat TALAC

12. saat ALAMPIS

ruhların yiyecek ve içecek getirmesini sağla-

mak için kullanılan sihirli isimler

ekmek için - BEN

et için - BASAR

şarap için - LECHEM

balık için - DACAD, ARAFA, CAMAC, AFARA,

DACAD

peynir için - LEBHINAH

HAZİNELER BÖLÜMÜ

şimdi de hazineler kısmına geldik bu bölümde

hem melekler hem de demonlar iş yapmakta-

dır. Define ararken;

1) gümüş için TIPHARAH

2) altın para için CESEP

3) büyük hazine için SEGILAH, ERALIPA

4) küçük hazine için NECOT



5) korunmamış hazine için MAGOT, ARATO,

GALAG, OTARA, TOGAM

6) bakır para için AGIL, NILI

7) külçe altın için COSEN

8) külçe gümüş için OTSAR

9) mecevherat için EBORUA, LOVARI,

IRAVOL, AVROBE, LAILEB

HER YERE UÇABİLMEK İÇİN

1) kara bulut üzerinde TASMA, AGEIM,

SEVES, MIEGA, AMSAT

2) beyaz bulut içinde ANAN

3) kartal şeklinde HOLOP, OPOLO, LOBOL,

OLOPO, POLOH

BAZI HASTALIKLARI İYİLEŞTİRMEK İÇİN

1) cüzzam gibi hastalıklar

TSARAAT, SIRAPLA

2) çatlamış eller ayaklar için

BUAH

3)) ülser için METSORAH, ELMINIMA,

TMAROMIR, SIRGIONO, ONOIGRIS,

RIMORAMT, AMINIMLE, HAROSTEM



4) haşere sokmaları için

ERHASE, CHAIAH, HAIAHC, ESAHRE,

MEHCER

5) felç için

ROKEA, OGIRE, KILIK, ERIGO, AEKOR

6) ateşli hastalıklar için

BETEM, EMERE, TENET, EREME, METEB

7) bedensel ağrılar için

BEBHER, ERAOSE, BARIOH, HOIRAB,

ESOARE, REHBED

8) deniz tutması ve yaralanmalar için

HAPPIR, AMAOSI, PARAOP, POARAP,

ISOAMA, RIPPAH

9) kanser türü şeyler için

ROGAMOS, ORIKAMO, GIRORAM,

AKOROKA, MARORIK, OMAKIRO,

SOMAGOR

10) baş dönmeleri için

KADAKAT, ARAKADA, DAREMAK,

AKESEKA, KAMERAD, ADAKARA, TAKADAK

AŞK VE SEVGİ KONULARI



1) bir insan eşi ve kocası tarafından sevilmek

istiyorsa

DODIM - KİŞİNİN ADI - DODIM- EŞİNİN ADI

bu şekilde olacak

2 özel aşklar için

RAIAH, A ...., IGOGI, A ...., HAIAH

a harflerinin yerine kişi kendi adını ve diğeri-

nin adını yazmalı

a ve nokta

3) sevgi dolu bir ilişki için

MODAH, OKORA, D ...., A ...., H ....

belli bir kişi varsa boşluklar dolacak

kendi isim onun isim

4) belli bir kız için

SICOFET, XXXXX, CENALIF, ORAMARO, F

......, E ......, T ......

XXXX yerine kendi adınız

diğerine onunkini,

5) kuvvetli insanların sevgisini kazanmak için

kralların filan eski zamanlarda

ALMANAH, L ......, MARE ..., AALBEHA, N

......, ARAHAIL, H ..... A



boşluklara kim ise onun adı gelecek

6) genel olarak kadınların beğenisini kazan-

mak için

SALOM, AREPO OPERA, MOLAS

7) harika bir adam gelsin diye

BETULAH LOSANIT

8) çapkın erkekler için

CATAN

bunların hepsi zikir yada muska şeklinde ola-

bilir.



KRAL SÜLEYMAN İLAHİ İSİMLER

KÜLLİYATINDAN

BURÇLARIN KUTSAL İSİMLERİ



koç için

yhvh

-----------------

aslan için

hvyh

..............................

kova için

vyhh

.............................

yengeç için

hvhy

..............

akrep için

vhhy

...............

balık için

hhvy

............

terazi için

vhyh

...............

kova için

vyhh

................

ikizler için

yvhh

...................



boğa için

yhhv

........

başak için

hhvy

.............

yay için:

yyv

..............

oğlak için:

vyhh

son olarak, tılsıma şunu da ilave edin

yod - h - vv - h

tireleri koymayın

sadece harfler

işte size bitmiş bir



BURÇLARIN KORUYUCU MELEKLERİ VE

MÜHÜRLERİ



KRAL SÜLEYMAN KORUMA

TILSIMLARINDAN BİRİ

Yukarıda ki tılsım ya da diğer bir deyişle vefk

bir koruyucu zırh tılsımıdır. habet - isimsi tıl-

sımlı sihir bir isimdir ve bunun gematria üze-

rinden kurulan bir düzen ile bir koruma ya-

pılmıştır. bundan anlamanız gereken şudur,

sistemde sihirli tek isimler vardır. sadece onla-

rı belli bir geametrik düzen içinde yanyana ge-

tirirseniz bu bir tılsım haline gelir.

HABET isimsi de bunlardan biridir.



Bir örnek

aa ea ıa oa ua

ae ee ıe oe ue

ai ei ıi oi ui

ao eo ıo oo uo

au eu ıu ou uu

Bu dizilim, bu da bir geametrik bir KRAL SÜ-

LEYMAN Tılsım dizilimidir. yani harflerin fone-

tiği üzerinden tılsım kurulmuştur.

Bir diğer örnek

aaa aea aia aoa aua

aae aee aie aoe aue

aai aei aii aoi aui

aao aeo aio aoo auo

aau aeu aiu aou auu

yani bu sistemle de tılsım özellikle muska şek-

linde tılsımlar hazırlanır şimdi gelelim Diğer

KRAL SÜLEYMAN pentacles ya da madolyon

diyebileceğimiz şeylere



AGİEL, ASİEL, SADON, PALİEL, ALMA,

MAMMİEL, DİLATUNG, KADAY, CATİLUA,

UTANZARAL, ZALPHİ, CARSALİ, SAFFUA [F:

FAFFUA], HİCTİMİ, ON, AGLA, AGİOS,

AGİOS, HAMON, YOTH, LUPHAT, CİEL,

MİEL , MİEL. LUPHAT, MİEL, CİEL, MİEL,

CİEL, MİEL

bu isimleri bir kağıda ya da levhaya yazıp üze-

rinde taşıyan kişiye azamet gelir herkesin gö-

züne kuvvetli keskin ve korkutucu görünür

herkes ondan çekinir ve korkar

........................................................................

HAMİEL, HEL, MİEL, CİEL, JOVİEL,

NASNİA, MAGDE, TETRAGRAMMATON

bu isimleri limon suyu ile görünmez bir şekilde

eşyalarınızın duvarlarınızın üzerine yazarsanız

orada kötü enerjiler demonlar barınamaz eşya-

ların ve mekanın üzerinde uğursuzluk varsa

kalkardemonlar bu isimlerden kaçarlar

.......................................................................



AGİOS, ATHANATOS, BERON, CİEL

DEDOTOİS.

bu isimleri bir kağıda yazıp kağıdı yakarak

dumanını mekan içinde gezdirirseniz orada

demon kalmaz venüs etkisine venüsün gücü-

nün etkisine hasıl olmak yani güzellik tılsımı

denilen bir şey

........................................................................

pentagrammaton, göz, göz, göz, iskiros

bu isimleri

hiç kullanılmamış sarı renkli bir mumun

üzerine yazıp ya da kazıyıp mumu bitene ka-

dar yakıp ve mumun dumanının altında kalır-

sanız venüsün güzelliği size gelir



KRAL SÜLEYMAN KÜLLYATINDAN BİR

ELEMENT TILSIMI

bunlar elementlerin melekleri

menealop - ELEMENTLERİN gücübü kendinde

toplamak için bu sembolleri kumaş-kağıt gibi

malzemeleri üzerine çizip üzerinizde taşıyın.

........................................................................



KRAL SÜLEYMAN KÜLLİYATINDAN;

SAYILARIN SIRLARI



9 SAYISININ SIRRI

Külliyatın bir parçası eskilerin dokuz ile ilgili

dedikleri şunlar; TANRInın dokuz ismi, tüm

kainatta kullanılan dokuz TANRI ismi BULU-

NUR.

yehova sabaoth. úåàáö äåäé yehova

zidkenu. åð ÷ ãö äåäé elohim gibor. øáéâ

íéäìà

bunlar

dokuz göğü yöneten dokuz melek bunlar bili-

nen dünyanın dokuz gökleri yöneten melekle-

rinin isimleri

SERAPHİM. METATTRON [METATRON].

CHERUBİN. OPHANİEL. TAHTLAR.

ZAPHKİEL. DOMİNATİONLAR. ZADKİEL.

GÜÇLER. CAMAEL. VERTUE. RAPHAEL.

BEYLİKLER. HANİEL. BAŞMELEKLER.

MİCHAEL. MELEKLER. GABRİEL.



DOKUZ GEZEGENSEL ALAN YANİ GÖZLE-

NEN ŞEKİLDE KAİNATTA HAREKETLİ DO-

KUZ ALAN

ay küresi

merkür küresi

venüs küresi

güneş küresi

jupiter güneşi

satürn küresi

görünen yıldızlı gökyüzü

birinci sınıf göksel alan

dokuz baş meleği temsilen dokuz taş

seraphim - safir

metatron-cherubin. ophaniel. zümrüt

tahtlar. zaphkiel.-karbinet

yöneticler zadkiel.-beril

güçler. camael- oniks

raphael -kristal

haniel -jasper

mikail-topaz

gabriel-sart taşı



DOKUZ DUYGU VE MELEK BAĞLANTILARI

hafıza ile ilgili metatron

ophanıel toparlayıcı

zaphkıel yaratıcı

zadkıel sağduyu

camael işitme

raphael görmek

hanıel koku

mikail tatma

gabriel dokunma

DOKUZ ZAMANLARIN ŞEYTANLARININ BÖ-

LÜK SIRALARI

yalan söyleyen ruhlar

kötülerin gemileri

kötülüğün öncüleri

alaycılar

hava güçleri

furiler ekim şeytanları

kız kardeşler ve cadılar

isyancılar ve itaatsizler



ON SAYISININ SIRLARI

on harften oluşan TANRI ismi

åäéåçéäåäéé

Tılsımlara bu şekilde işlenebilir. onlu vefkler

ya da onlu tılsımlarda kullanılması gereken

sistemler .

BİZİM DÜNYAMIZDA 10 SAYISINA KARŞILIK

GELENLER

güvercin

kertenkele

ejderha

kartal

at

aslan

adam

yılan

boğa

kuzu



ŞİMDİ KOMBİNASYONLARINA BAKALIM

1) güvercin-ruh-sahte TANRIlar

2) kertenkele - beyin- uzanmış ruhlar

3- ejderha - dalak - kötülerin gemileri

4) at- safra saldırganlar

5- kartal - karaciğer - kötülüğün düşmanları

6-aslan-kalp- hava güçleri

7- adam - börek - kötülüğün sahipleri

8- yılan- akciğer – silahçılar

9- boğa- üreme organları - yol kesiciler

10- kuzu - kaslar - kötü ruhlar

şimdi



9 SAYISINDAN SÖZ EDELİM

Dokuz sayısı kutsaldır- melekleri ve göklerle

alakalıdır ilahi ruhlara adanmış sayıdır bun-

dan dolayı dokuz hareketli küre vardır

isim sıraları şu şekildedir kürelerin isimleri

calliope,

urania,

polymnia,

terpsichore,

clio,

melpomene,

erato,

euterpe

thalia

BU KÜRELERİN HER BİRİ BİR BURCA

TAHSİS EDİLMİŞTİR.

thalia -Ay

euterpe- Merkür

erato- Venüs

melpomene- Güneş

cleo - Mars

terpsichore - Jupiter



polimnasyadan - Satürn

urani - Galaksi

ŞİMDİ ON SAYISINI İNCELEYELİM

Bu sayıya tamamlayıcı sayı denir ezoterizmde

adı kompleat sayıdır hayatın tam yolunu gös-

teren sayıdır bundan daha büyük ileri giden

bir sayı yoktur son basamak 10 basamağıdır

ancak çoğalma ya da içinde ki sayılarla işleme

konulabilir

Bu sayı din ve iktidar anlamına gelir sembo-

lizm dilinde ve ruhların tasifiyesi için magic

alanlarda kullanılır eski zamanlarda bundan

dolayı 10 günlük kapanmalar yaşanırdı 10 gün

boyunca törenler yapılır ya da 10 günlük hal-

vetlere girilir ya da günlük zikirler yapılırdı fe-

dakarlık - kurban - eksilme ile ilgilidir ve oruç-

lar 10 gün sürmelidir kadimler insanda 10 bö-

lüm olduğunu söylerler

kemik

kıkırdak

sinir

elyaf



bağ

arter

damar

zar

et

cilt

İNSANIN DİĞER 10 BÖLÜMÜ İSE

ruh

beyin

akciğerler

kalp

karaciğer

safra

dalaŞ k

böbrek

testisler

tapınakta 01 perde bulunur

11 sayısı karanlık bir sayıdır ve mükemmellik-

ten uzaktır gühanın sayısıdır bu sayı hiç bir

şekilde göksel şeylerle bir araya getirilmemeli-

dir ama 11 sayısı şöyle önemlidir

10 sayısını 12 sayısına taşır TANRIdan bir şey

istendiğinde 12. saatte istenmelidir.



Çünkü 12 TANRInın merhametinin sayısıdır yıl

içinde jupiter 12 mayısta gidişini tamamlar ve

ay ay her gün 12 derece geçer ayrıca insanda

TANRInın tecelliyatı gerçekleşsin ve TANRI şef-

katini insan üzerinden göstersin diye 12 organ

bahşetmiştir ona

eller

dirsekler

omuzlar

uyluklar

dizler

ayaklar

ve omurları

12 sayısında büyük bir ilahi güç vardır

12 sayısının diğer ölçekleri

12 burç

12 ay

12 kutsanmış kuş

baykuş

güvercin

horoz

ibis

kartal

serçe



kaz

balıkçıl

tavuskuşu

kuğu

turna

küçük karga

12 kutsanmış saldırgan

keçi

boğa

köpek

kurt

aslan

kaplan

koyun

çakal

şimdi



GEZEGENLER İLE İLGİLİ SAYILARINA BİR

BAKALIM



SATÜRN

3.ab - aa

9-hod -aa

15-ıah ae

45 rab aa aaa aa aae

45 agiel satrün zekası iaeaa

45 zazel satürn ruhu iaeaae

Yukarıda değerlerin anlamı şudur . bir gezegen

tılsımı yapıldığında ilgili gezegenle ilgili bu sa-

yıları isimleri ve şifreleri o tılsımın içine yerleş-

tirebilirisiniz. diğer gezegenlerler ilgili ilahi

isimler ve onların sayılarıdır.



JUPİTER

4 abab aaa

16 aaa

16 eaa

34 el an aaia

136 jophiel jüpiterin zekaso iaeoae

136 hismael jupiterin ruhu iaina

MARS

5 o kutsal ad a

25 eae

65 adonay edaaa

325 graphiel marsın zekası iaeoaoa

325 barzabel marsın ruhu iaaaooa

GÜNEŞ

6 vau a

6 uzatti aa

36 eloh aıa

111 nachiel güneşin zekası iaeeo

666 sorath güneşin ruhu uoan



VENÜS

7 aaa

49 hagiel Venüs'ün zekası iaeaa

157 kedemel Venüs'ün ruhu iaia

1252 bne Seraphim,

Venüs zekası ieoou eoa

MERKÜR

8 asboga aaaaea

64 ıea

64 doni eda

260 triel iaeoee

2080 taphthartharath uououou

AY

9 aa

81 elim ieia

369 hasmodai ayın ruhu eaaaıua

3321 schedbarschemoth scharthathan

ayın ruhu ıuuou uoiauoaau

3321 malcha

au aaoa ıenneuoaa aeii

bunlar gzegen tılsımları ile ilgili sayılardır.



KRAL SÜLEYMAN PENTAKELLERİ



Bu tılsım hapistekileri kurtaran tılsımdır. Tıl-

sıma içerde yatan kişinin adı yazılır. Ya da bu

tılsım içerde yatan kişiye verilir. İki şekilde de

olur.

Bu tılsım insana dostlar kazandırır. Ruh eşini

çağırır. İyi arkadaşlar, dostluklar ve doğru in-

sanlarla tanışmak için kullanılan bir tılsımdır.



Bu tılsım insanın kalbindeki gizli arzuları ger-

çeğe dönüştürmek için kullanılan bir tılsımdır.

Takanın arzuları gerçekleşir. Bunun içine aşk

gibi konuları da koyabilirsiniz. Kalbinizdeki



gizli arzuların gerçeklemesi için. Bilinenlerin

değil.

Bu tılsım yine insana toplum içinde itibar ka-

zandırır. Değer kazandırır. Sevilmesini sağlar.



Bu da bir aşk tılsımıdır. kişi kendine bu tılsım-

la başkalarının aşık etmesini sağlar.





Bu tılsım cinsel soğukluk yaşayanlar içindir.

Bu tılsımı takması ya da görmesi soğukluğunu

giderir. Ateşlendirir.



Bu tılsım rüyalarda bilgi ve bilgelik almak

içindir.



Bu tılsım sevdiğin insanın sana ilgi göstermesi

için kullanılan bir tılsımdır.



Bu tılsım haneleri kötülüklerden korumak için

kullanılır.



Bu tılsım iyi şan getirmesi içindir. Bu tılsımla-

rın özelliği şudur. Bunlar melek tılsımları değil.

Bundan dolayı melek isimleri yok. Daha çok

semboller kullanılmış. Mısır kökenli oldukları

için, mısır kökenli olanlarda melek isimleri ol-

maz.



Bu tılsım kötü enerjilerden korur.



Buna eskiler büyük bolluk bereket tılsımı de-

mişler. Evlerde , iş yerlerinde bulundurulur.

Haneyi korumak ve bolluk bereket içindir. Or-

tasındaki kargacık şekilleri çizmenize gerek

yok. Sadece var olan harfleri yazın.



Bu tılsım zenginlik ve servet için kullanılmış.



Bu tılsım deprem gibi felaketlerden kurtulmak

için kullanılmıştır.



Bu tılsım bütün dilekleri yerine getiren bir tıl-

sımdır.



Bu tılsım cadı kuvveti içindir. Doğanın gü-

cünü kullanmak içindir.



SON SÖZ:

Tarafımdan hazırlanmış bu ve benzeri TILSIM

esaslı kitapları ARS GOETİA (Kral Süleyman)

kaynaklı çalışmalardır. Bu kitabımı ve benzer-

lerini bir KÜLTÜR ANTROPOLİJİSİ ya da bir

KÜLTÜR ARKEOLOJİSİ olarak kabul etmeniz

doğru olur. Amacım 3-5 bin yıl önce yazılmış

eserleri, günümüze ve dilimize kazandırmaktır.

Bu kitapta yer alan her türlü maj--tılsım-

ezoterik bilgilerini birer RİVAYET olarak kabul

etmek gerekir. Herhangi bir tılsımın gerçekliği

asla kanıtlanamaz ve benim de böyle bir iddi-

am yoktur. Bu kitaba bakarak tılsım ve benze-

ri işlemleri yapmak; kişinin kendi sorumlulu-

ğudur, yazarını ve yayınevini bağlamaz. Kita-

bın amacı sadece, bir dönem bilgisini (rivayet-

ler) günümüze aktarmaktan ibarettir.

Kitapta bulunan resimler anonimdir ancak,

yazılar, TELİF KORUMASI altındadır. Kitaptan

izinsiz alıntı yapmak ya da eseri kopyalamak

TELİF HAKLARI İHLALİNE girer ce cezai yaptı-

rımları vardır.

Mustafa KARNAS

HZ.SÜLEYMAN'IN SIRLARI...KRAL SÜLEYMAN iblisleri şu şekilde kontrolü altına aldı onlara şöyle seslendi Sen insanlara musallat olmak ve onları zor-la kullanmak için görevlendirilmiş

Documents