Top Banner
Temmuz - A¤ustos 2006 Türkiye Sivil Havacılık Sendikası Aylık Yayın Organı S i v i l H a v a c ı l ı k Ç a l ı a n l a r ı n ı n S e s i
44

Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Mar 13, 2016

Download

Documents

HAVAIS TR

GÜNDEM: THY'de kamu hisselerinin "halka arz" yöntemiyle satışı, yurtiçi (kabotaj) ve yurtdışı trafik haklarının da satışıdır. GÜNCEL: Rötar ve iptallerin nedeni: Plansız büyüme SAĞLIK: Prof. Dr. Hakan Kaynak: Vardiyalı çalışanlar kronik uykusuzluk çekiyor GÜNCEL: Teknik A.Ş.'nin kuruluşu bir özelleşlinne operasyonudur KADIN: Hava-İş Genci Başkan Yardımcısı Eylem Alcş: Mücadclcsiz zafer olmaz! DOSYA: Prof. Dr. Tülin Ongen: Küreselleşme ve özelleştirme az gelişmiş ülke halkları ve işçi sınıfı için yoksulluktur
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Temmuz - A¤ustos 2006T ü r k i y e S i v i l H a v a c ı l ı k S e n d i k a s ı A y l ı k Y a y ı n O r g a n ı

S i v i l H a v a c ı l ı k Ç a l ı fl a n l a r ı n ı n S e s i

Page 2: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

T e m m u z - A ¤ u s t o s 2 0 0 6

TÜRK -‹fi ve ITF üyesi HAVA-‹fi

‹DAR‹ YER :

HAVA-‹fi SEND‹KASI

‹ncirli Cad. 68/1 Bak›rköy-‹ST.

Tel: 0.212.660 20 95

Faks: 0.212.571 90 51

www.havais.org.tr

[email protected]

Türkiye Sivil Havac›l›k Sendikas›

Ayl›k Yay›n Organ› Ad›na

SAH‹B‹

Genel Baflkan

AT‹LAY AYÇ‹N

SORUMLU

YAZI‹fiLER‹ MÜDÜRÜ

Genel Baflkan Yard›mc›s›

EYLEM ATEfi

TASARIM ve

OFSET HAZIRLIK

Mavi Kare Reklamc›l›k

0.212.266 55 31

www.mavikarereklam.com

BASKI

fian Ofset

0.212.289 24 24

Bask› Tarihi: Temmuz 200638

BU SAYIDA

GÜNDEMTHY’de kamu hisselerinin“halka arz” yöntemiyle satıflı,yurtiçi (kabotaj) ve yurtdıflıtrafik haklarının da satıflıdır

2

6

GÜNCELRötar ve iptallerin nedeni:Plans›z büyüme

8

SA⁄LIKProf. Dr. Hakan Kaynak:Vardiyal› çal›flanlar kronikuykusuzluk çekiyor

20

DOSYAProf. Dr. Tülin Öngen:Küreselleflme ve özellefltirmeaz geliflmifl ülke halkları ve iflçisınıfı için yoksulluktur

13

GÜNCELTeknik A.fi.’ninkuruluflu bir özellefltirmeoperasyonudur

17

KADINHava-‹fl Genel BaflkanYardımcısı Eylem Atefl:Mücadelesiz zafer olmaz!

Page 3: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Yaklafl›k üç y›ld›r, THY de yaflanan olaylarla ilgili,kamuoyunu bilgilendirmeye çal›flt›k. Bu bilgilendirmeyi,yönetim kurulu olarak yaz›l› bas›n bülteni fleklindeyapt›¤›m›z gibi, Hava-‹fl Sendikas› üyelerinin kat›l›m›ylakitlesel olarak da yapt›k. Kamuoyuna karfl› tafl›m›floldu¤umuz sorumluluk bilinciyle gerçeklefltirdi¤imiz buaç›klamalardan kast›m›z, bilgilendirme ve sorumlular›uyarman›n yan› s›ra, yetkili kurumlar› göreve davet etmekti.Ancak bu ça¤r›m›za baflta bas›n kurulufllar› olmak üzere,hiçbir yerden olumlu yan›t alamad›k. Taa ki, yaflananyo¤un sefer iptalleri ve gecikmeler oluncaya kadar. Oysa,Nisan ay›nda gerçeklefltirdi¤imiz bas›n aç›klamas›ndagelinen bu noktaya iflaret etmifl ve uyarm›flt›k. Hava-‹flSendikas› olarak, testi k›r›ld›ktan sonra ak›l veren de¤il,k›r›lmadan önce gördüklerini ve olabilecekleri söyleyip,hizmet alan yolcular›n ve çal›flanlar›n ma¤dur olmas›namani olmak istemifltik. THY yönetimi, bu uyar›lar› dikkatealmad›¤› gibi, yaflanan rötar ve iptallerle binlerce insan›nma¤dur olmas›na yol açm›fl, kendi beceriksizliklerindenkaynaklanan olumsuzluklar nedeniyle, yolcunun tepkisinemuhatap olmufl üyelerimizin, içine düfltükleri durumdanbile ders alm›fla benzemiyorlar. Yapt›klar› aç›klamalarbunu do¤rulamaktad›r. ‹ki gün boyunca, yaflanan seferiptalleri, aksayan seferler, sadece Rus uça¤›n›n pisttenç›kmas› ve birkaç kabin memurunun eksikli¤iyleaç›klanamayacak kadar vahim ve ciddi olaylard›r. Biryönetim anlay›fl›n›n iflas›d›r, bu anlay›fl›n sahibi olankadrolar›n çökmesidir. Bu skandal, havac›l›k sektörüneuygun olmayan oranda plans›z büyüme, yanl›fl üretim vemalzeme planlama ,kadrolaflma nedeniyle izlenen yanl›flistihdam politikalar›n›n sonucudur. “Halka arz”yöntemiyle, özellefltirmeyi daha cazip hale getirebilmekiçin MARK MOB‹US benzeri ne idü¤ü belli olmayankifli/kiflilere verilen sözler gere¤i, yüksek maliyet gerekçegösterilerek iflten at›lan teknik elemanlar›n yerine, onlar›nbofllu¤unu dolduracak kalifiye eleman bulamayaca¤›n›nhesab›n› dahi yapamayacak kadar aciz bir yönetimanlay›fl›n›n iflas›d›r. Uça¤›n alt›nda teknik hizmet verenkiflilerin teknik e¤itimle donat›lm›fl, lisansl› çal›flanlardanolmas› gerçe¤ini göz ard› ederek, teknisyenlikle ilgisiolmayan üyelerimizi k›sa e¤itimlere tabi tutarak, onlar›

riske atacak kadar gözünü karartm›fl bir anlay›fl›n iflas›d›r.‹fle yeni ald›klar› kabin memuru üyelerimizin e¤itimleriniolmas› gerekenden k›sa tutarak, sadece kamuoyundangelecek tepkilerin önünü kesmek için, bu arkadafllar›m›z›pratik uçufl denetimine tabi tutmaks›z›n limitsiz ve kurals›zolarak uçurmay› baflar›! sayan tehlikeli bir anlay›fl›niflas›d›r. Dün kendi uçaklar›n›n, becerebilselerdi yerli veyabanc› havayolu flirketlerinin bak›m ve onar›m›n›yapan/yapabilecek olan Teknik Bak›m Merkezini THYbünyesinden ay›r›p, Teknik A.fi ad›yla oluflan bu flirkettenparayla hizmet alan s›radan bir flirket olmay›, sadecekârl›l›¤› art›rmak biçiminde ifade ederken, “havac›l›ktabaz› fleyler vard›r ki parasal karfl›l›¤›na bak›lmaz” gerçe¤iniunutan bir anlay›fl›n iflas›d›r. Havac›l›¤›n, uluslararas›talimatlar›n belirlemifl oldu¤u kurallar gere¤i, asgari veazami limitler dahilinde hizmet üreten sektör oldu¤unu,ola¤anüstülük olmad›kça azami limitlerin kullan›lmamas›uyar›s›n› dikkate almayan anlay›fl›n iflas›d›r. Çal›flanlar›ngörev sürelerini azami limitlerde, dinlenme süreleriniasgari limitlerde tutarak, afl›r› yorgunlu¤un ölümlere yolaçaca¤›n› dikkate almayarak, az say›da personele çok iflyapt›ran, “ç›kr›kç› yokuflu” tüccar anlay›fl›n›n iflas›d›r.“Biz THY çal›flanlar› olarak, artan uçak, yolcu, uçuflnoktas› say›lar›na ra¤men eksilen kalifiye eleman say›s›ylabu yükü kald›ramay›z” diye isyan eden, sessiz ço¤unlu¤untepkisine üç maymunlar› oynayarak cevap verecek kadarflirket ve sektör bilgisinden, bilincinden yoksun bir anlay›fl›niflas›d›r. T›pk›; cari aç›k, d›fl borçlar, artan yat›r›m, büyümeoranlar›na karfl› artan iflsizlik gibi hükümetin uygulam›floldu¤u politikalar›n, bilimsel gerçekler karfl›s›nda iflasetti¤i gibi.

Sayg› ve sevgilerimle.AT‹LAY AYÇ‹NHava-‹fl Sendikası Genel Baflkanı

Rötar ve iptal

skandal›, THY

yönetiminin

iflas›d›r

1

BAfiYAZI

Page 4: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

2 Ulusal havayolumuz THY’nin kamuniteli¤ini sona erdirecek önemli bir kararolan 3. “halka arz”, mevcut siyasi iktidartaraf›ndan yine “bask›n” bir biçimdegerçeklefltirildi. THY halka arz edilmemifl,tam tersi son yap›lan bu bask›n halka arzile % 35’inden fazlas› yabanc›laradevredilmifltir. Bu devir bir hisse devride¤il, sivil havac›l›k konusundaki ulusalve uluslararas› yasal mevzuat veanlaflmalar gere¤ince ülkemizin elindebulunan yurtiçi (kabotaj) ve yurt d›fl› trafikhaklar›n›n devridir.

Dün ‹dare Mahkemesi’nde iptal edilenTÜPRAfi’›n % 14,76 oran›ndaki hissesininayn› “bask›n yollarla” belirli kiflilerin elinekolayca geçmesini sa¤layacak yön-temlerde oldu¤u gibi, bu gün THY birbaflka oyunla yabanc›lara sat›lmayaçal›fl›l›yor.

Bizce bask›n halka arz ve hukuk-suzluklar nas›l gerçeklefliyor?

• Mevcut siyasi iktidar THYYönetimini, öncelikle iç kamuoyunaönceden haber vermeden yurt d›fl›ndaki“Road Show” larda bu sat›fl içingörevlendirilmiflti. Bu toplant›lardaTHY’nin yabanc› yat›r›mc›lara, nas›l birnimet oldu¤u, aylarca anlat›ld›. Hatta buyat›r›mc›lar›n “flirkette çok k›demli ve

yüksek maliyetli personel var bunlar›iflten ç›kar›n” itiraz› üzerine THY Yönetimi350 k›demli ve vas›fl› personelin ifl akdini09 Ocak 2006 tarihinde feshetti.Ülkemizde kamuoyunun THY halkaarz›ndan haberi bile olmad›¤› tarihlerdeyurt d›fl›nda yat›r›m fonlar›nca yap›lanyaz›l› de¤erlendirmelerde 16-17-18 May›starihlerinde halka arz›n yap›laca¤› aç›kçayaz›lmaktayd›. Yani yabanc›lar öncedenayr›nt›l› olarak haberdar edilmiflti.

• 20.03.2006 tarihinde bu konudaal›nan ÖYK karar› bu plan çerçevesindeRESM‹ GAZETE’de yay›nlanmad›. Dahailk ad›mda flef faf l ›k zedelendi.

• Bu ÖYK karar› tarihinden sonraTHY’nin en önemli birimlerinden olanTHY teknik bir gecede al›nan THYYönetim Kurulu karar› ve Ö‹B onay› ilebölünme suretiyle ayr› bir tüzel kiflili¤ehaiz yeni bir flirket olarak THY’denkopar›ld›. Ne yaz›k ki halka arz tan›t›mdokümanlar›nda, dan›flman firmabildirilerinde, bu ifllem sanki hiç olmam›flgibi THY Teknik A.fi adl› yeni bir flirketinoldu¤u bilgisi yer almad›.

• ÖYK ald›¤› kararda THY’nin kamuniteli¤ini ortadan kald›rma niteli¤ineneden olacak ek sat›fl ile ilgili ek sat›flhisselerinin miktar›n› belirlemeyerek 4046say›l› yasa ile kendisine verilen yetkiyi

THY “halka arz”edilmemifl, yapılan

baskın satıfllahisselerin yüzde35’inden fazlası

yabancılaradevredilmifltir.

GÜNDEM

Mustafa Ya¤c›Hava-‹fl Sendikası Genel [email protected]

THY’de kamu hisselerinin “halka arz”yöntemiyle satıflı, yurtiçi (kabotaj) ve yurtdıflıtrafik haklarının da satıflıdır

Page 5: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

yasaya ayk›r› olarak Ö‹B’na devretti. Yanihalka arz› karar al›nan % 26’lik kamuhisselerine ilave % 15’nin sat›fl›nasonradan bu konuda yasal yetkisiolmayan Ö‹B’ca karar verildi.

• 4046 say›l› yasan›n Stratejik Konuve Kurulufllar ile ‹mtiyazl› Haklar›nBelirlenmesi

Madde 13 - Özellefltirme program›naal›nan kurulufllarla ilgili olarak;

a) Stratejik say›lacak konu vekurulufllar› tespit etmeye,

b) Tekelleflmenin önlenmesi de dahil,ekonomi ve güvenlik ile ilgili olarak milliyarar›n korunmas› amac›yla, (a) bendigere¤ince tespit edilecek stratejikkurulufllardaki kamu pay›n›n % 50’ninal t ›na düflmesi durumunda bukurulufllar›n yetkili kurullar›nda al›nacakkararlarda söz ve onay hakk› verecekimtiyazl› hisselerin miktar›n› ve bu paylaradayanarak devletin sahip olaca¤› imtiyazl›haklar› belirlemeye, imtiyazl› hisselerinmiktar›n› ve bunlarla ilgili imtiyazl› haklar›de¤ifltirmeye, stratejik konu ve kuruluflolarak tespit edilenleri bu kapsamdanç›karmaya kurul yetkilidir.

fiu kadar ki, afla¤›da belirtilenkurulufllar›n sermayelerinin % 49`undanfazlas›n›n özellefltirilmesine kararverilmesi halinde bu kurulufllardaimtiyazl› hisseler fleklinde düzenlenmesizorunludur. Türk Hava Yollar› A.O. ileilgili ÖYK karar›nda veya Ö‹B halka arzsirkülerinde tek bir kelime yer almad›,hiçbir aç›klama yap›lmad›. Özelliklehenüz seferberlik ve savafl halinin ilanedilmemifl oldu¤u gerginlik ve krizdönemlerinde TSK’n›n birlik kayd›rmalar›ve lojistik deste¤in süratle ve zaman›ndayap›labilmesi ve Bakanlar Kurulu karar›ile bu kamu kuruluflunun imkanlar›ndan

yararlanabilmesi bu stra-tejik özelli¤in belirlen-mesinde önemli rol oy-nam›flt›r. Bölgemizdekigeliflen ve komflu ülke-lerde süren fiili savafl veolas› gerginlikler dikkateal›nd›¤›nda bu konu milligüvenli¤imiz aç›s›ndanbüyük önem tafl›maktad›r.

THY’nin 3 halka ar-z›nda ek sat›flla birliktekamu pay›n›n % 46.43’edüflece¤i belli iken ve buÖ ‹ B r e s m i a ç › k -lamalar›nda yer alm›flkenTHY Ana sözleflme-sindeki çeliflkili maddeler(Ayr›ca Ana sözleflmeninGeçici 1. Maddesinde “a- Ortakl›k, kamu pay›%50’nin alt›na düflün-ceye kadar 4046 say› l › Kanunhükümlerine tabidir” denilerek hem 4046say›l› Yasa’n›n 13 Madde’sinin “fiu kadarki, afla¤›da belirtilen kurulufllar›nsermayelerinin % 49`undan fazlas›n›nözellefltirilmesine karar verilmesi halindebu kurulufllarda imtiyazl› hisseleroluflturulmas› zorunludur:” hükmününuygulamas›n› da bertaraf eden bir hükümgetirilerek Kanun’a ayk›r› Ana sözleflmedüzenlenmifltir.) Sanki bir güvence imiflgibi kabul edilerek, kamu pay›n›n%50’nin alt›na düfltü¤ünde oluflacak hissekompozisyonunda Ana Sözleflmeüzerinde yap›labilecek de¤iflikliklerdeTHY’nin stratejik konumunun nas›lkorunaca¤› Ö‹B aç›klamalar›nda yeralmad›. Daha önceki hükümetlerdöneminde al›nan halka arz kararlar›ndageçen “özellefltirmenin THY’nin bustratejik özelli¤i dikkate al›narakyap›laca¤›” fleklindeki düzenlemeler debu seferki ÖYK karar›nda yer almam›flt›r.

THY A.O’n›n stratejik konumuyan›nda sivil havac›l›k konusundaki ulusalve uluslar aras› yasal mevzuat veanlaflmalar gere¤ince yurtiçi (kabotaj) veyurt d›fl› trafik haklar›n›n kaybedilmemesiaç›s›ndan, hisselerinin ço¤unlu¤ununsat›lmas› sonucunda Yönetimde halkaarzdan sonra oluflacak yeni kompo-zisyonda, hangi güvenceler ile bu haklar›nnas›l korunaca¤› da meçhuldür.

• Geçen halka arz’da izlenen ön talep

3

4046 sayılıÖzellefltirmeYasası’na göre;özellefltirmekapsamına alınankurulufllarınhisselerinin yüzde49’undan fazlasınınözellefltirilmesihalinde, imtiyazlıhisselerinoluflturulmasızorunlu. AncakTHYözellefltirmesindeimtiyazlı hisseleroluflturulmadı.

GÜNDEM

THY çalıflanları“halka arz”ı protesto etti

Page 6: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

4

Hava-‹fl Sendikası,18 Mayıs 2006

tarihinde Danıfltay’abaflvurarak,

gerçeklefltirilen“halka arz”

ifllemininyürütmesinin

durdurulması veiptali istemiyle dava

açtı.

GÜNDEM

toplama ifllemi gerçeklefltirilmeyerekTHY’nin gerçek de¤eri ile ilgili oluflacakkamuoyunu ayd›nlatma ifllevi yerinegetirilmemifltir.

• Yurt d›fl›nda çal›flan vatandafllar›m›zhisse alma hakk›ndan mahrum b›rak›larakAnayasa’n›n eflitlik ilkesine uyulmam›flt›r.

• Bask›n halka arz›n yap›l›fl biçimi vesonraki ifllemlerde böylesine önemli birkamu flirketinin gözden ç›kar›ld›¤›n›aç›klamaktad›r.

• THY hisselerinin, ‹fi Yat›r›m A.fitaraf›ndan yap›lan halka arz ifllemleri ilei lg i l i 15.05.2006 tar ihl i ‹MKBduyurusunda Toptan Sat›fllar Pazar›nda24 May›s 2006 tarihinde yap›laca¤›duyurulan sat›fl›n›n, asl›nda 21.05 2006tarihli Sabah Gazetesinin 15. sayfas›nda(EK-5) verilen habere göre “yabanc›laraönceden yap›ld›¤› ve sat›fl ifllemlerinintamamland›¤› THY halka arz›n›n yurtd›fl› aya¤›n› gerçeklefltiren CA‹B’ DirektörüÜnal Kurtaran taraf›ndan aç›kça ifadeedilmektedir.

• Bu Gazete haberinden sonra Ö‹BBaflkanl›¤›n›n 22.05.2006 tarihli Bas›nAç›klamas›nda (EK-6) “THY Halk› Arz›Baflar›yla Sonuçland›” bafll›¤›yla apartopar sat›fl›n yap›ld›¤› aç›kland›. Buaç›klamadan anlafl›ld›¤› üzere toplam10.757 yat›r›mc›dan yerli yat›r›mc›yatalep etti¤i miktar›n % 62,31’i verilirken,10 yabanc› yat›r›mc›ya ise talep etti¤imiktar›n tümü verilmifltir. Daha öncekihalka arzlarda sat›lan hisselerle birlikteTHY’nin kamu niteli¤ini sona erdirerek

%53.57 oran›nda hisse sat›lm›flt›r. Yinedaha önceki halka arzlarla birlikteyabanc› yat›r›mc›lar bu hisselerin%48’inden fazlas›na sahip olmufltur. 2.ve 3. halka arzda yabanc›lar›n toplamhissedeki pay› %25.62’ye yükselmifltir.Tek yabanc› hissedar Mark Mobius’unpay› ise %9.73. Bu nas›l halka arzd›r? Buifllem ile ulusal havayolumuz yabanc›lar›nyönetimine terk edilmektedir.

• Hele bu hisse senedi sat›fllar›n›n‹MKB hisse senetlerinde %20’lere varande¤er kay›plar›n yafland›¤› bir dönemdeve halka arz iflleminin resmi sirkülerindebelirtilen taban hisse fiyat› olan 6.30’ unalt›nda bir fiyatla tespit edilen de¤erinde alt›nda sat›lmas› nas›l aç›klanabilir?

• Yap›lan bu halka arz›n sonucundaortada stratejik bir yat›r›mc› olmayacakt›r.Ancak %35’i yabanc›lar›n denetimindeolan, kamu pay›n›n %50’nin alt›nadüflmesi ile kamu denetimindenkaç›r›lm›fl, karar alma mekanizmas›n›nhangi Kanun ve uygulamalara tabi olaca¤›belli olmayan bir hilkat garabetiyarat›lacakt›r.

• Türk Ticaret Kanununun 313.maddesi ve SPK’n›n de¤iflik 15.12.1999tarih 4487 say›l› kanunun 11.maddesigere¤i bunun sak›ncalar› ortayaç›kmaktad›r.

Sendikam›z bu konuda 18 May›s 2006tarihinde Dan›fltay’a baflvurarak yap›lanifl lemin öncel ikle yürütmesinindurdurulmas› ve iptali ile ilgili dava açm›flbulunmaktad›r.

Page 7: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Ulusal havayolu THY’nin hisselerininyüzde 26’s›n› “halka arz” yoluyla satanÖzellefltirme ‹daresi Baflkanl›¤› 24 May›s 2006tarihinde 3. “halka arz›” gerçeklefltirdi. Buson sat›flla birlikte THY’nin toplam hissesininyüzde 53.57’si kamunun elinden çıkarıldı.Yabanc›lar›n ellerinde bulundurdu¤u hisselerinoran›, yüzde 25.62’ye yükseldi. Toplamsermayenin yüzde 9.73’ü ise tek yabanc›yat›r›mc› Mark Mobius’ta topland›.

Ulusal havayolu THY’nin kamu niteli¤inisona erdiren 3. “halka arz”›, THY çal›flanlar›,24 May›s Çarflamba günü yapt›klar› eylemleprotesto etti. Yaklafl›k 1000 çal›flan›n kat›ld›¤›yürüyüfl, THY Teknik B kap›s› önündebafllay›p “THY halk›nd›r sat›lamaz” sloganlar›ile Genel Müdürlük binas›na kadar sürdü.

Genel Müdürlük binas› önünde THYçal›flanlar›na hitaben konuflan Hava-‹fl GenelBaflkan› Atilay Ayçin, THY’nin yabanc›sermayeye peflkefl çekildi¤ini vurgulad›.

Ayçin, 3. “halka arz›n” borsan›n tabanyapt›¤› bir tarihte alelacele sat›ld›¤›n›belirtirken, “2. halka arz› yapt›lar yüzde 25’likhissenin, yüzde 15’i yabanc›lara gitti mi? 3.halka arz›n yüzde 26’n›n yüzde70’iyabanc›lara gitti mi? 16-17-18 May›s tarihleriTürkiye’de borsan›n dibe vurdu¤u tarihlerde¤il mi? Sen bile bile Türk HavaYollar›’n› borsan›n dibe vurdu¤u birdönemde satarak yabanc›lara satt›nm›?” dedi. Konuflmas› s›k s›k “güngelecek, devran dönecek, AKPhalka hesap verecek”solganlar› ile kesilen Ayçin,THY’nin gerçeklefltirilen 3.“halka arz”la birlikte kamuniteli¤ini kaybetmesininyan›nda kabotaj ve uçuflhaklar›n›n da sat›ld›¤›n›belirtti. “Özellefltirmeyleberaber çok h›zl› biryabanc › l a fl t › rma dayaflan›yor. THY’ninkamusal özelli¤i bitti.“Art›k bu uçaklar› TürkHava Yollar› olarakde¤il, kendi ad›mlauçaraca¤›m” dedi¤inde,ne yapacaks ›n ›z?

THY özellefl-

ti¤inde sadece uça¤›n› almayacaklar, kabotajhakk›n›, uçufl hakk›n› da alacaklar. E¤erbecerebilirlerse sizi de sat›n almayakalkacaklar.”

‹flçi maliyet olarak görülüyor‹flçiyi maliyet unsuru olarak gören anlay›fl›

da elefltiren Ayçin, iflten at›lmalara de¤inerek;“Bunlar sizin mal›n›z› yaban-

c›lara sat›yorlar. Özellefltirmeidaresinin kendisi aç›klamayap›yor. “THY’nin yüzde70’lik hissesini yurtd›fl›nda

satt›k.”diye. Sen pazar pazardolaflt›n Türk havayollar›n›

pazarlad›n, onlarda sana dedilerki “bize satacaks›n ama sen dedüzenli iflçilikten dolay› maliyetçok fazla, önce flu maliyetten kurtul”Bu flirkete daha uzun y›llar hizmetedecek 355 kifliyi iflten att›n. Buülkede emeklilik yafl› 58-60, sen

40-45 yafl›nda adamlar› ifltenatt›n. fiimdi ifl yapacak adam

bulam›yorsun” dedi.A y ç i n , i fl y e r l e r i n i

satt›rmamak konusundakikararl›l›¤›n› ise flu sözlerledile getirdi: “Biz bu iflyerini

buralara getirmifl çal›-flanlar›z. Bugün bu eylemle

yola ç›kt›k. fiirketimizi kapat-t›rmamak için ne gerekiyorsayapmaya haz›r›z.”

5

THY çal›flanlar› 3. “halka arz”› protesto etti

HABER

Hava-‹fl Genel Baflkanı Atilay Ayçin

Hava-‹fl GenelBaflkanı AtilayAyçin:Sizin malınızıyabancılarasatıyorlar. Biz, bu iflyerini bu günleregetirmifl çalıflanlarız,flirketimizikapattırmamak içinne gerekiyorsayapmaya hazırız.

Page 8: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

16 -17 Haziran’da THY’deyaflanan rötarlar ve uçufl iptalleri THYyönetiminin plans›z büyümesininsonuçlar›n› gösterdi. Filosundaki uçaksay›s›n› 94’e, uçufl noktas›n› 135’eç›kartan THY’de personel say›s›n›n artanuçak say›s›na göre yetersiz olmas› birbiriard›na rötarlar› ve iptalleri getirdi. 16Haziran’da yap›lmas› planlanan 9 yurtd›fl›seferde 30 saat rötar yaflan›rken, AbuDabi ve Bombay, Kuveyt, Sraybosna,Sofya, Tebriz seferleri de iptal oldu.

THY yetkilileri personel s›k›nt›s›nailiflkin olarak, “bir süredir personel s›k›nt›s›yafl›yoruz, ancak bugün ekibimizim görevyapmas›n›n önüne hastal›k gibiöngörülmeyen baz› aksakl›klar ç›kt›.”diyerek sorunun as›l nedenini gizlemeyedönük aç›klamalarda bulundu. THYyetkilileri, personel al›m› gerçek-lefltirdiklerini, ilk etapta 100 olmak üzereHaziran sonuna kadar toplam 300 yeni

kabin memurunun ifle bafllayaca¤›n›söyledi. Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›mda konuyla ilgili olarak, “Bu s›k›nt›n›np e r s o n e l d e n k a y n a k l a n d › ¤ ›anlafl›l›yor.”dedi. THY yetkillileri iptal verötarlar›n yafland›¤› günün hemenertesinde 140 yeni kabin memurunungörevlendirilmesinin, sorunu çözüpTHY’yi rahatlatt›¤›n›, birkaç hafta içindeifle al›nacak 89 kabin memuruyla dahasorunun ortadan kalkaca¤n› belirtmiflti.Ancak say›n Kotil’in ifle bafllad›¤›n› ifadeetti¤i kabin görevlilerinin e¤itimleritamamlanmad›. Krizin yafland›¤› gününertesinde e¤itim görmekte olan yaklafl›k100 kabin memuru giysilerini dahialelacale tuvalette giymek zorundab›rak›l›p, e¤itimleri yar›da kesilerek uçuflagönderildiler. 21 gün olan e¤itim süresi,baz› ö¤renciler için 10 baz›lar› içinse 7günde sonland›. Kabin ekiplerinin uçuflemniyeti ve güvenli¤ini sa¤lamaklayükümlü görevliler olduklar› düflünülürse

THY yönetiminin nasıl birriskli karar aldı¤ı da ortayaçıkmaktadır.

Yetiflmifl personel ifltenç›kart›ld›

THY’nin uçak ve uçuflnoktas› say›s›n› art›r›rken,personel maliyetlerini azalt-ma politikalar› yüzündengerekli istihdam› sa¤lamad›¤›bilinen bir gerçekti. Plans›zb ü y ü m e n i n g e t i r d i ¤ iistihdam yetersizli¤ininsonucunun bu olaca¤› aylaröncesinden biliniyordu.

Her ne kadar Say›n GenelMüdür personel eksikli¤iningiderildi¤ini söylese de fluanda 1400 personel a盤›mevcu t . A ld ›k la r › 400personelin bu 1400 kiflinin ifliniyapabilmesi ise mümkün de¤il.Bizler bu say›yla yaz sezonununç›kar›lamayaca¤›n› defalarca kezsöylemifltik. Bütün bu personeleksikli¤i ortadayken yetiflmifl 46

Rötar ve iptallerin nedeni: Plans›z büyüme

6

GÜNCEL

THY yönetimi;THY’de yaflananrötar ve iptallerle

ilgili olarak,“ekibimizin görev

yapmasının önünehastalık gibi

öngörülemeyen bazıaksaklıklar çıktı.”

diyerek sorunun asılnedenini gizleyen

açıklamalar yaptı.

Page 9: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

kabin amiri, 200 teknisyen vebenzer departmanlarda çal›flandi¤er tecrübeli memurlaremekl i l ik yafl › gerekçegösterilerek ocak ayı içindeiflten at›ld›. IMF’nin personelmaliyetlerini en aza çekmetalebini yan›tlamak içinböyle bir uygulama yapt›larancak verimli olmayanpersoneli ifle almaklamaliyetleri düflürmekyerine iki kat art›rd›lar.Uçak say›s›n›n y›l sonunda102’ye ç›kar›laca¤›n› söyleyenGenel Müdür flu andaki personelle95 uça¤a hizmet vermekten uzak.

Kalite belgeli THY yönetimi s›n›fta kald›THY yönetimi aradaki a盤› iflçilerin

çal›flma sürelerini, yasal ücretli izinhaklar›n› gasp ederek telafi etmeyeçal›fl›yor. 16-18 saat çal›flt›r›lanlaroldu¤unu, planlanm›fl uçufl sürelerineuyulmad›¤›n› biliyoruz. Bu arada eflineaz rastlan›r türde ironik bir geliflme daha:‹ptaller ve rötarlar nedeniyle havaal›n›ndayolcularla THY görevlileri aras›ndagerginlik sürerken, kabin görevlisiadaylar›n›n e¤itimleri yar›da kesilip uçuflagönderilirken ve mesai saatleriyle ilgilitoplu sözleflme ve uluslararas› havac›l›kanlaflmalar› ihlal edilirken; 17 Hazian’da

THY, Türk Standartlar› Enstitüsünden(TSE) ISO 9001 Kalit Sistem Belgesi ald›.

THY Genel Müdürü Temel Kotil, bubelgeyle s›f›r hata, sürekli geliflmehedeflediklerini söyledi. Böylece kalitebelgeli THY daha ilk günden s›n›fta kald›.

Sürekli geliflme uçak say›s›n› art›r-makla s›n›rl› bir faaliyet olarak düflünül-dü¤ü sürece bu sorunlar› çözmek müm-kün de¤il. Yönetimsel hatalardan kaynak-lanan planlama sorunlar›n› çözmeye, ön-ce yetiflmifl kalifiye personel eksikli¤inigidererek bafllamak gerekiyor.

7

GÜNCEL

Penguen Dergisi’nden alınmıfltır.

Rötar ve iptallerinnedeni; uçak sayısıve uçufl noktasıartırılırken, yetiflmiflpersonelin ifltençıkarılmasıdır.

Page 10: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

‹nsan do¤as›na ve biyoritmine ayk›r›olan vardiyal› çal›flma düzeni; ifl yükününve çal›flan say›s›n›n giderek art›¤› sanayitoplumlar›n›n zorunlu sonucu olarakortaya ç›k›yor. Pek çok iflkolunungündelik çal›flma modeli olan vardiyal›çal›flma düzeni; bu tempoyu sürdürmekzorunda olan çal›flanlar aç›s›ndan bir çokuyku hastal›¤›n› ve buna ba¤l›komplikasyonlar› beraberinde getiriyor.THY’de vardiyal› çal›flma düzenindefaaliyet gösteren binlerce çal›flan davardiya zamanlar ›ndaki yanl › fldüzenlemeler sonucu s›kl›kla uykusorunlar› ve bozukluklar› yafl›yor. ‹stanbulÜniversitesi Nöroloji Ana Bilim Dal›Uyku Bozukluklar› Birimi Ö¤retim Üyesive Türk Uyku Araflt›rmalar› Derne¤iBaflkan› Prof. Dr. Hakan Kaynak’la uykubozukluklar›n› ve vardiyal› çal›flankiflilerde ne tür uyku sorunlar›olabilece¤ini konufltuk.

Kaynak, dünyada büyük kazalar›nraporlar›nda ço¤unlukla uykuyla ilgiliproblemlerin gözlemlendi¤ine dikkatçekerken, bu tip durumlarda kifliningenel l ik le uykusuz çal ›fl t ›¤ ›n›ngözlemlendi¤ini belirtiyor. Ancak uykubozukluklar›n›n getirdi¤i tek sorunuykusuzluk de¤il , bir de uykuhastal›klar›n›n getirdi¤i uykululuk hallerivar. Prof. Dr. Hakan Kaynak, uykubozukluklar›yla ilgili olarak tan›mlanm›fl84 farkl› hastal›k oldu¤unu söylerken,özellikle vardiyal› çal›flanlar›n üç nedenle

uyku saatlerinde problem yaflad›¤›n›belirtiyor. Bunlardan birincisi biyolojiksaatimizle ilgili olan uyku bozuklu¤u,ikincisi kronik uyku yoksunlu¤u,üçüncüsü ise sosyal nedenler. Kaynak,bu nedenleri flöyle aç›kl›yor: “Bunlardanbirincisi sirkadiyen ritmin uyum-suzlu¤udur. Gündüz uyan›k olmaya, geceuyumaya ayarlanan biyolojik saat, gecevardiyas›nda çal›fl›lmaya bafllanmas›ylabirlikte yeni duruma uyum sa¤lamayaçal›fl›r. Ancak bu uyum günler ve hattahaftalar sürer. Uyku- uyan›kl›k ritmininyeni bir saat düzenine uyumu, di¤erritimlere göre daha kolay ve çabuk olsada en az befl gün sürer. ‹nsan ancak busüre sonunda, gündüzleri uyuyabilir,geceleri k›smen uyan›k kalabilir halegelir.

‹kinci uyumsuzluk nedeniyse uykuyoksunlu¤una yol açar. Vardiyal›çal›flanlar, ço¤unlukla kronik uykuyoksunlu¤u çeker. Gece vardiyalar›ndaçal›flanlar›n, sabahlar› evlerine git-tiklerinde uyumalar›, gürültü d›fl›nda,kronobiyolojik nedenlerle organizman›nuyan›kl›¤a e¤ilimli bir dönemde olmas›n›nda etkisiyle güçleflir. En iyi flartlarda,gündüz uykular› 4-5 saati geçmez. Buda belli bir dönem sonunda, birikmifluyku yoksunlu¤una neden olur. Ö¤ledensonra vardiyalar›nda çal›flanlar ise geceeve geç gelir ve geç yatarlar. Di¤erinsanlarla birlikte uyanmak zorundakald›klar›nda, uyku sürelerinde belli biroranda eksiklik ortaya ç›kar. Sabahvardiyalar› 06:00’dan bafllayan baz›Avrupa ülkelerinde erken kalkmazorunlulu¤unun yol açt›¤› uykuyoksunlu¤u da bir di¤er neden olarakkarfl›m›za ç›kar.

Vardiyal› çal ›flanlar›n uyum-suzluklar›n›n üçüncü etkeniyse sosyalnedenlerdir. Toplumun büyük bölü-münün çal›flt›¤› saatlerde uyumak, yeterliuykuyu engelledi¤i gibi, di¤er insanlar›nuyudu¤u saatlerde çal›flmak da sosyalaç›dan uyumsuzlu¤a ve mutsuzlu¤aneden olur.”

SA⁄LIK

‹stanbul ÜniversitesiUyku Bozuklukları

Birimi Ö¤retimÜyesi Prof. Dr.

Hakan Kaynak’lavardiyalı çalıflan

kiflilerde ne tür uykubozukluklarıolabilece¤ini

konufltuk.

Prof. Dr. Hakan Kaynak: Vardiyal›çal›flanlar kronik uykusuzluk çekiyor

8

Page 11: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Vardiyalar saat yönünde ilerlemeliKaynak, vardiyal› çal›flma sonucu

ortaya ç›kabilecek uykusuzluklar›ntedavisininde iflverene önemli görevlerdüfltü¤ünü belirtirken, kurumlar taraf›ndanal›nacak önlemlerin, vardiyal› çal›flacakkiflilerin uyku sorunlar›n› çözdü¤ünüsöylüyor. Vardiya programlar›n›n saatyönünde olmas› gerekti¤ini anlatanKaynak, sabah vardiyalar›ndan akflamüstüvardiyalar›na, akflamüstü vardiyalar›ndanda gece vardiyalar›na geçilmesigerekti¤ini vurguluyor. “Organizma, geçuyumaya erken uyumaktan daha kolayuyum sa¤lar. Bu nedenle vardiyalar›nyönü de saat yönünde yani, ileri do¤ruolmal›. Sabah vardiyalar›ndan akflamüstüvardiyalar›na, akflamüstü vardiyalar›ndanda gece vardiyalar›na geçilmelidir.Vardiyalar›n bunun aksi biçimdedüzenlenmesi uyum problemlerini art›r›r,daha do¤ru bir deyimle uyum süresiniuzat›r.” Vardiya düzenlemelerindegözönünde buludurulmas› gereken birdi¤er nokta olarak da sosyal uyumadikkat çeken Kaynak, “normal günlükdüzen içinde çal›flma saatlerini, e¤lenceve dinlenme saatleri izler, bunun ard›ndanda uyku gelir. Vardiyal› çal›flanlar da bus›raya uymal›d›rlar. ‹flten gelip uyumayaçal›flmak, yeterli gevfleme sa¤lanmam›flolaca¤›ndan, uykuya dalma problemlerinide beraberinde getirir. Ayr›ca bu düzensosyal uyumsuzlu¤a da sebep olur.Vardiyal› çal›flanlar›n uyku problemlerinintedavisinde en önemli noktay› biyolojikritimlerine dikkat edilmesinin gereklili¤ioluflturur” diyor.

“Jet-lag” SendromuK›sa sürede çok fazla saat diliminin

kat edilmesi anlam›na gelen jet-lag,özellikle uzun mesafeli uçufllar›n yolaçt›¤› uyku bozukluklar›n› kaps›yor.Kaynak, jet –lag sendromunun yorgunluk,isteksizlik, fiziksel ve zihinsel per-formansta azalma, mide ba¤›rsakrahats›zl›klar›n› da beraberinde getirenbir dizi rahats›zl›¤› kapsad›¤›n› belirtiyor.“Kifliden kifliye farkl›l›k gösteren belirtiler,özellikle orta yafl üstünde rahats›z ediciboyutlara ulafl›r. Bat›ya do¤ru yap›lanyolculuklarda, sabah ço¤unlukla erkenuyan›l›r, ö¤leden sonra saatlerinde iseuykululuk hali artar. Bat›dan do¤uyado¤ru gerçeklefltirilen seyahatler

sonundaysa geceleri uykuya dalmagüçlü¤ü çekilir. Do¤udan bat›yauçufllarda, yeni flartlara uyum daha çabukve kolay gerçekleflir.”

Uyku apne sendromuÖzellikle iki uyku hastal›¤›n›n dikkati

bozdu¤unun alt›n› çizen Kaynak, kifliuyusa bile bu hastal›klar›n uyksuzlu¤asebep oldu¤unu ifade ediyor. “Bu tiphastal›klar›n bafl›nda uykuda solunumdurmas› ‘uyku apne sendromu’ denenhastal›klar geliyor. 40-60 yafl aras›ndave daha çok erkeklerde görülen birhastal›k. Pilotlar›n ço¤unun bu yaflaral›¤›nda olduklar›n› düflünürsek onlar›nda risk grubunda oldu¤unu söyleyebiliriz.Görülme s›kl›¤› yüzde 21’lere kadar varanbir hastal›k. Hastan›n gece hiçbir fleydenhaberi yok ama sabah uyand›¤›ndayorgun kalk›yor, dikkatsiz ve sinirli oluyor,refleksleri azalm›fl oluyor.”

Bir di¤eri ise uyku apne sendromunayol açan horlama. Kaynak “Pilotlar›n yada teknik personelin yafl dilimindegörülmesi büyük ihtimaldir onun için bugrubun bu hastal›¤a dikkat etmesigerekmektedir. Görülme s›kl›¤› erkeklerde çok daha yüksek oranlarda seyrediyor.”diyor.

“Tavuklar” ve “baykufllar”Kaynak, herkes için genetik olarak

belirlenmifl bir uyku saati oldu¤unusöylerken, kiflileri bu anlamda iki gruptatoplaman›n mümkün odu¤unu belirtiyor.Baz›lar›m›z geceleri uyan›k ve alg›lar›aç›k olurken, baz›lar›m›z ise tersine

Jet-lag sendromu;yorgunluk,isteksizlik, fiziksel vezihinselperformanstaazalma, mide veba¤ırsakrahatsızlıklarına yolaçıyor.

SA⁄LIK

9

Prof. Dr. Hakan Kaynak

Page 12: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

SA⁄LIK

10

Prof. Dr. HakanKaynak; “baykufl”

dedi¤imiz geçuyuyup, geç uyanan

pilotu, sabahuçufllarında,

“tavuk” dedi¤imizerken uyuyup erken

kalkan bir baflkapilotu da akflam

uçufllarındagörevlendirmekuçufl güvenli¤i

açısından riskli.

sabahlar› daha uyan›k ve dikkatli oluyor.Kaynak, uçufl güvenli¤i gibi önemli birkavrama sahip havayolu flirketilerinin,çal›flanlar›n bu tip özelliklerine özellikledikkat etmesi gerekti¤ini belirtiyor. Aksihalde bunun, uçufl güvenli¤ini riskeatacak do¤rudan bir faktör olabilece¤inedikkat çekiyor. “Baykufl tipi dedi¤imizbir pilotu sabah 05.00’da havaalan›nagetirdi¤iniz zaman risk çok dahayüksektir. Buna karfl›l›k, ‘tavuk’ dedi¤imizakflam erkenden uykusu gelen pilotu gecesaatlerine ve yine geç yatan ‘baykufl’dedi¤imiz bir baflka pilotu ya da teknikeleman› sabah uçufllar›na koymaktehlikeli olabilir. Bu fizyolojik birözeli¤imiz. Fizyolojik uyku yap›m›zlauçufl ya da çal›flma saatlerimizi uyumluhale getirmek her alanda önemli amauçufl gibi riskli bir personelde çok dahaönemli. Bu, yavafl yavafl pek çokhavayolunda dikkate al›n›yor. Bunlarbelirlenebilir durumlar, birkaç sorusorularak kiflinin hangi tip uykuya dahiloldu¤u kolayl›kla ö¤renilebilir. “Kaçtayatar, kaçta kalkars›n›z? Nas›l uyan›rs›n›z?En uyan›k oldu¤unuz saatler nezamanlard›r?” sorular› bunu anlamak içinyeterli. Pilotlar›n vardiyalar› haz›rlan›rken,bu özellikleri göz önüne al›nd›¤›nda bir

k›sm› sabah bir k›sm› akflam uçufllar›nakonabilir böylelikle uçufllar bu anlamdagüvenli hale getirilebilir.”

Belli saatlerde uykuya daha elveriflliyizKaynak, kimi vardiya programlar›n›n

çok kötü haz›rland›¤›na dikkat çekerken,uzun zamanl› vardiyalardan k›sa zamanl›vardiyalara geçilmesinin do¤ru olmad›¤›n›ifade ediyor. “Uzun aral›klala olanvardiya flekilleri; mesela iki hafta gibiuzun bir vardiyada çal›fl›p sonra dahak›sa bir vardiya biçimine geçmek. Verimlive do¤ru olan bu de¤il. Çünkü kifli birvardiya düzenine adapte olmadan birbaflka düzene geçiyor, halbuki insan›nbelli saatlerde uyuyup belli saatlerdeuyanmas› gerek. Bu da gece uyuyupgündüz uyanmak fleklinde ama geceçal›fl›p gündüz uyundu¤unda bu uykuhiçbir zaman gece uykusunun yerinegeçmez. Günün belli saatlerinde uykuyadaha elveriflliyiz. Baz› vardiya düzenlerio kadar kötü oluyor ki, tam insan›n enuyan›k oldu¤u saatte çal›flan›n uyumas›için zaman ayr›l›yor. Kifli o sürede yaçok az uyuyor ya da hiç uyayam›yor; yada tam uyuyaca¤› saatte kalkmakdurumunda kal›yor ki, uyand›¤›ndakendine gelemiyor.”

• Yeterli süre uyumama ra¤men gün içinde yorgun ve uykulu oluyorum.• Haftada 2-3 gece uykuya dalmakta güçlük çekiyorum. Akflam saattlerinde

veya yata¤a girdi¤imde bacaklar›mda isimlendiremedi¤im bir a¤r› hissediyorum.• Uyuyamayaca¤›m fikri akflam saatlerinden itibaren beni endiflelendiriyor.• Yatakta sürekli bacaklar›m› hareket ettirmek zorunuda kal›yorum.• Gece içinde nefes alamama hissi ile uyan›yorum.• Horlamam›n yan odadan duyulacak kadar fliddetli oldu¤u söylenyor.• Uykuda nefesimin durdu¤u söyleniyor.• Gece içinde en az 1 kez tuvalete gitmek zorunda kal›yorum.• Geceleri bafl, boyun veya gö¤sümde terleme oluyor.• Sabah yorgun ve bafl a¤r›s› ile uyan›yorum.• Geceleri bacaklar›ma kramp girebiliyor.• Toplant›larda, okurken veya TV seyrederken uyuyakalabiliyorum.• Uykululuk nedeniyle eskisi kadar araba kullanam›yorum.• Gün içinde zaman zaman dayan›lmaz uykululuk ataklar› yafl›yorum.• Çok s›k rüya görüyorum.• Geceleri uykudan ba¤›rarak ve korku içinde uyand›¤›m söyleniyor.

Afla¤›daki sorunların bir ya da birkaç›nı yaflıyorsanız

uyku hastal›¤›n›z olabilir.

Page 13: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Özellefltirme Yüksek Kurulu (ÖYK), 20Mart 2006 tarih ve 19 say›l› karar›yla TürkHava Yollar›’n›n (THY A.O.) hisselerininyüzde 25’inin “halka arz” yöntemiyleözellefltirilmesine karar verdi. 4046 Say›l›Yasa’n›n 17. maddesine göre ise özellefltirmekararlar›n›n Resmi Gazete’de yay›mlanmas›zorunlu.

Hava-‹fl Sendikas› ÖYK’n›n ResmiGazete’de yay›mlanmas› zorunlu oldu¤uhalde yay›mlanmayan karar›n›n iptali veyürütmenin durdurulmas› istemiyle 18 May›s2006 tarihinde Özellefltirme ‹daresiBaflkanl›¤›’na (Ö‹B) dava açt›. Davac› vekiliHava-‹fl ad›na konuflan Avukat KemalKeleflo¤lu iptali istenen ÖYK Karar› kamuyarar›na olmayan geliflmelerin ortayaç›kt›¤›n› söylerken, THY “halka arz›”n›flaibeli hale getiren nedenleri flöyle s›ralad›:

“24 May›s’ta Vatan Gazetesi’nde ç›kan‘Türkiye’yi karalad›, ucuza hisse kapatt›’,‘Mobius’tan THY için çirkin tezgah’ bafll›kl›habere göre Mobius adl› yabanc› yat›-r›mc›n›n, sat›fl öncesi verdi¤i demeçlerde,THY hisselerinin ‹MKB fiyat oluflumunuolumsuz yönde dalgaland›rarak etkiledi¤iiddia ediliyor. Haberden, THY halka arz›ndahisse fiyat›n› SPK’n›n onaylad›¤› Ö‹Bsirkülerinde belirlenen fiyat aral›¤›n›n daalt›nda (taban 6.30 tavan 7.25) tabandanbelirledi¤i anlafl›l›yor. Dava gerekçe-lerimizden biri bu.”

Bu habere göre tüm yat›r›mc›lara ayr›lanhisselerin yüzde 81’ini alan bu kiflinin temsiletti¤i Templeton yat›r›m fonu, daha önceAral›k 2004 tarihinde yap›lan 2. “halkaarz”da da 110 yabanc› yat›r›mc›ya verilenhisselerin önemli bir k›sm›n› alm›flt›. Bufonun 2. halka arz sonras› hisse seneditoplay›p toplamad›¤› ise bilinmiyor. THY3. halka arzda Ö‹B Baflkan›’n›n bas›ndadaha önce ç›kan aç›klamalar›ndan daanlafl›ld›¤› gibi hisselerin yüzde 70’ininsatılaca¤ı basında yer almıfltı.

“Teknik Afi.”nin kurulufluyla ilgili hiçbirresmi aç›klama yok

Halka arz ile ilgili davac› olarak bilgiedinme yasas› çerçevesinde ‹MKB ve

SPK’dan bilgi talep ettiklerini ancak bukonuda henüz resmi bir cevap alama-d›klar›n› kaydeden Keleflo¤lu, halka arzesnas›nda THY bölünerek, ayr› tüzel kiflili¤esahip Teknik A.fi. ad›nda yeni bir kamuflirketi kuruldu¤unu, bu ifllemle ilgili halkaarz esnas›nda hiçbir belgede resmiaç›klamada bulunulmad›¤›n› da belirtiyor.

“Kamu hisselerinin yüzde 50’nin alt›nadüflmesine neden olan bu 3. halka arz ifllemis›ras›nda gerçeklefltirilen flirket kurulumununsonuçlar› irdelenmelidir” diyen Keleflo¤lu,3. halka arz sonunda yüzde 100 sermayesiTHY’na ait Teknik Afi. hisselerinin, yüzde53.57’si hiçbir ÖYK karar› olmadan vehiçbir resmi ifllem yap›lmadan kamuya aitolmaktan ç›kar›ld›¤›n› belirtiyor.

ÖYK karar› resmi gazetede yay›mlanmad›“Kamuoyu yaln›z bas›n, haber ajans›,

radyo ve televizyonlar de¤il, kamuoyununtamam›d›r. Bir özellefltirme karar›n› ka-muoyuna duyuran Resmi Gazete’de yay›m-lanm›fl olmas›d›r. Ancak bu ÖYK karar› Res-mi Gazete’de yay›mlanmam›flt›r. ÖYKkarar›n›n kaydedildi¤i bir “karar defteri”ninbulunup bulunmad›¤› taraf›m›zdan bilinme-mektedir. Bir gelen giden evrak kayd› olupolmad›¤› taraf›m›zdan bilinmemektedir”diyen Keleflo¤lu, sözkonusu “halka arz”›nbüyük bir “h›zla” gerçeklefltirildi¤i gerçe¤inede dikkat çekiyor: “Ayr›ca bu ne büyük birh›zd›r ki, 20 Mart 2006’da Ö‹B, ÖYK’ya biryaz› yazm›fl, ay›n gün Ö‹B toplanarak bir

THY çalıflanları “halka arzı” protesto etti.

11

3. “halka arz” ve Teknik A.fi. için yürütmeyidurdurma talebi

HUKUK

“24 May›s’ta VatanGazetesi’nde ç›kan‘Türkiye’yi karalad›,ucuza hisse kapatt›’,‘Mobius’tan THYiçin çirkin tezgah’bafll›kl› habere göreMobius adl› yabanc›yat›r›mc›n›n, sat›flöncesi verdi¤idemeçlerde, THYhisselerinin ‹MKBfiyat oluflumunuolumsuz yöndedalgaland›raraketkiledi¤i iddiaediliyor.

Page 14: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

karar alm›fl ve yine ayn› gün Ö‹B, ‹MKB’yeyaz› ile baflvurmufltur.”

Amaç yönünden hukuka ayk›r›l›kDava konusu ifllemin amaç yönünden

hukuka ayk›r› oldu¤unu ifade edenKeleflo¤lu, bu ayk›r›l›klar› flöyle s›ral›yor:“Dava konusu ifllemi esas olarak hukukaayk›r› k›lan ise, sat›lacak yüzde 25 hisse eksat›fl ile, kamu pay›n›n yüzde 50’nin alt›nadüflecek olmas›d›r.

Özellefltirme ille yap›lacaksa, kuflkusuzanayasa ve yasalar çerçevesinde yap›lacakt›r.Bilindi¤i gibi, THY’nin hissesi önceden halkaarz edilmifl durumdad›r ve ‹stanbul MenkulK›ymetler Borsas›’nda ifllem görmektedir.Bu günkü tarih itibar›yla THY’nin, toplamyüzde 24.83 hissesi ‹MKB’de sat›lm›flt›r.fiimdi sat›lacak yüzde 25 hisse ve ek sat›flile, Ö‹B’nin yani kamunun pay› yüzde46.43’e düflece¤i, Ö‹B ve dan›flman firma‹fl Yat›r›m’›n tüm resmi aç›klamalar›ndaaç›kça belirtilmektedir.

THY’nin geriye kalan hissesi “blok sat›fl”yöntemi ve yönetim hakk› ile özellefl-tirilece¤ine göre, hem sat›fl fiyat› düflecekhem de blok sat›fl sonras› THY hissesini alanya da alanlar, yüzde 50’nin alt›nda bir hisseve düflük fiyat ile THY’nin yönetim hakk›n›alacaklard›r. Bu nedenle THY hisselerininyüzde 25’inin halka arz yöntemiyleözellefltirilmesi, 4046 say›l› Yasa’n›n 1.maddesinde ki özellefltirmenin “ekonomideverimlilik art›fl› ve kamu giderlerinde azalmasa¤lamak” amac›yla yap›laca¤› ilkesineayk›r›d›r.”

Yürütmenin durdurulmas› istemiTHY halka arz iflleminin “bask›n ve

inan›lmaz bir acele” ile yap›ld›¤›n› kaydedenKeleflo¤lu, bu ifllem ile ulusal havayolumuzTHY’nin yabanc›lar›n yönetimine terkedildi¤i gerçe¤inin alt›n› çizerken, ‹MKBhisselerinin yüzde 20’lere varan de¤erkay›plar›n›n yafland›¤› bir dönemde THYhisselerinin indirimlerle 6.30 olarak belirle-nen hisse taban fiyat›n›n alt›nda sat›lmas›n›nnas›l aç›klanabilece¤ini de soruyor. “THYhalka arz ifllemleri “bask›n ve inan›lmaz biracele ile” yap›lmaktad›r. THY hisselerinin,‹fl yat›r›m A. fi. taraf›ndan yap›lan halka arzifllemleri ile ilgili 15 May›s 2006 tarihli ‹MKBduyurusunda toptan sat›fllar azar›nda 24May›s 2006 tarihinde yap›laca¤› duyurulansat›fl›n›n asl›nda 21 May›s 2006 tarihli SabahGazetesi’nin 15. sayfas›nda verilen haberegöre “yabanc›lara önceden yap›ld›¤› ve sat›flifllemlerinin tamamland›¤›” THY halkaarz›n›n yurt d›fl› aya¤›n› gerçeklefltiren CA‹BDirektörü Ünal Kurtalan taraf›ndan aç›kçaifade edilmektedir.”

Teknik Afi. için yürütmenin durdurulmas›talebi

Ö‹B; THY’ye ait, Türk Havayollar› TeknikAfi. ad› alt›nda yeni bir flirketin kurulmas›na 478 say›l› yasaya dayaranak 4 May›s 2006tarihinde karar verdi. Böylelikle THY TeknikAfi. ad› alt›nda ayrı bir tüzel kiflili¤e sahipyeni bir kamu kuruluflu oluflturuldu. Keleflo¤-lu, “THY Teknik Afi. ad›ndaki kamu kurulu-flunda, yüzde 100 THY A.O. sermayesi ilekuruldu¤u için, aynen THY’de oldu¤u gibihisselerinni yüzde 75.18’inin kamu hissesiolmas› gerekirdi. Ancak, bu özellefltirmeyleilgili hiçbir ÖYK karar› bulunmamas›nara¤men THY Teknik Afi:’deki kamu pay›yüzde 75.18’den, yüzde 46.43’edüflürülmüfl, böylelikle kamu hisseleri özeledevredilmiflitir.” derken, yönetiminde kamutemsil edildi¤i halde, kamu denetimindenç›kar›lm›fl bir kamu kuruluflu oluflturan buifllemde kamu yarar›n›n olmad›¤›n› belirtiyor.

Teknik Afi., özellefltirme iflleminin hangiyöntemle, ne zaman ve ne kadar hissesi ileyap›laca¤›n›n belli olmad›¤›n› kaydedenKeleflo¤lu, bir kamu kuruluflununözellefltirme kapsam›na al›nmas›n›n 4046say›l› Özellefltirme Kanunu’na göre yeni birÖYK karar› gerektirdi¤ini ve bunun da ResmiGazete’de yay›nlanmas› zorunlulu¤ununbulundu¤unu belirtiyor.

HUKUK

12

Hava-‹fl adınakonuflan davacı

vekili Avukat KemalKeleflo¤lu:

Gerçeklefltirilen“halka arz” ifllemi

4046 sayılıÖzellefltirme Yasası

ve kamu yararınaaykırı.

Avukat Kemal Keleflo¤lu

Page 15: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

THY yönetimi tekni¤i ayr› bir flirkethaline getirerek Teknik A.fi.’yi kurdu.Özellefltirme kapsam›nda bulunan vehalka arz ifllemleri ile parça parça yokedilmek istenen ulusal havayolumuz THYbize göre parçalanarak yok edilmekisteniyor. Özellefltirmeyi kolaylaflt›ranhaz›rl›kl›klar›n bafl›nda Tekni¤in ayr› birflirket haline getirilerek Teknik A.fi. olmas›geliyor.

Daha önce Habom A.fi., E¤itim A.fi.,Teknik A.fi. kurulmas› için YönetimKurulu karar› al›nmas›na ra¤men bu karar 4 May›s 2006 ta-rihinde kadar onay-lanmam›flt›. THY 3.halka arz›n sat›fl ifl-lemlerinin gerçek-lefltirilece¤i gününbir gün öncesi 23May›s 2006 tari-hinde kurulmas›naÖ‹B’ce 4 May›s2006 tarihinde onayverilerek THY Tek-nik A.fi.’ye resmentüzel kiflilik kazan-d›r›ld› ve ana söz-leflmesi yay›mland›.Kurulufl aflamas›ndasendikam›z›n yaz›l›talebine ra¤men ta-raf›m›za bilgi veril-memesi üzerinesendikam›z, TicaretOdas›’na ücret öde-yerek bu Ana Sözleflme’ye ulaflabilmiflve hukukçular›na inceletmektedir. Bask›nfleklinde gerçeklefltirilen THY 3. halkaarz›n en önemli özelli¤i, kamu paylar›n›n%50’nin alt›na inmesine neden olmas›yd›.Peki %100 THY sermayesi ile kurulan ve3. halka arzdan bir gün önce kurulanTHY Teknik A.fi operasyonu ile neamaçlanm›flt›r? Bu bizce çok aç›kt›r. 23May›s günü % 75,18 kamu hissesinesahip olan ve tüzel kiflilik olarak kendisidebir kamu kuruluflu olan THY TeknikA.fi’nin kamu hisseleri, hiçbir ÖYK karar›

olmadan sat›larak %46,43 indirilmifltir.Sendikam›z yap›lan bu kurulufl ifllemi ileilgili Ö‹B onay› hakk›nda yürütmeyidurdurma ve iptal davas› açt›¤›ndan dahafazla yorum ve aç›klama yapama-maktad›r. Ancak bu hukuki itiraz›m›zyan›nda fiilen yürümekte olan somut biryeni flirket oluflumu söz konusu oldu-¤undan yukar›daki hukuki durum d›fl›n-daki geliflmeler nas›l de¤erlendirmelidir.

Sendika üyeli¤i ve mevcut 20. DönemToplu ‹fl Sözleflmesi aç›s›ndan 2822 say›l›Toplu-‹fl Sözleflmesi Grev Lokavt Kanunu8. Maddesi kapsam›nda herhangi bir hak

kayb› veya de¤i-fliklik söz konusude¤ildir. Sendika-m›z sadece Çal›flmave Sosyal GüvenlikBakanl›¤›’na yasaeki tüzük gere¤i herüyemiz için EK-9ad› alt›nda bir formuyeni iflyerinin bil-gileri ile doldurarakgönderecektir. Bu-nun d›fl›nda flu andayap›lmas› gerekenbir ifllem yoktur.

Ancak bu yenioluflumun gelece¤ive içinde bar›n-d›rd›¤› sorunlar›nnas›l ve hangi flart-larla önümüze ç›ka-ca¤›n› da birlikte

yaflayaca¤›z. Mevcut THY Yönetiminintemel zihniyeti bu flirkete büyük ölçüdede yans›yacak m›, yoksa farkl› bir yönetimanlay›fl› ve politikalar m› gündemegelecek?

Geliflen olaylara bakt›¤›m›zdayaflananlar çal›flanlar aç›s›ndan daha zorkoflullar› iflaret ediyor.

- THY nas›l bir yap›lanma içerisinde?- Dün THY’nin bünyesindeki yükleme

boflaltma, temizlik, teçhizat gibi hizmetlerneden taflerona devredildi?

- Crew consept uygulamas› neden

13

Teknik A.fi.’nin kuruluflu bir özellefltirme

operasyonudur

GÜNCEL

Kaya Say›nHava-‹fl Teflkilat [email protected]

Hisselerinin yüzde75.8’i kamuya aitolan THY TeknikA.fi.’nin hisseleri,hiçbir ÖYK kararıolmadan satılarakyüzde 46.43’eindirildi.

Page 16: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

bafllad›?- Hat bak›ma ait baz› hizmetler neden

yer iflletmeye devrediliyor?- THY Teknik A.fi ile THY aras›nda

sonsuza kadar sürecek bir bak›manlaflmas› m› yap›ld›.?

- THY Teknik A.fi’nin yedek parçaithalat› ve THY’na kesece¤i hizmetkarfl›l›¤› bak›m ücret faturalar›n›noluflturaca¤› ciro, mevcut sermaye ilene kadar uyumludur?

Bu sorular ›fl›¤›nda bundan sonrakiad›mlar ne olabilir? 3. halka arz ile THY‘nin ve de THY Teknik A.fi’nin kamudakalan % 46 pay›n› da aynen Havafl’taoldu¤u gibi stratejik bir orta¤a blok olaraksatmak , bunun ötesinde sendikas›z topluifl sözleflmesiz, dikensiz bir gül bahçesiyaratmak için çal›flanlar›n birlikbütünlü¤ünü bozmaya yönelik oyunlaragiriflmek. ‹flte as›l tehlike buradad›r.

Özellefltirme sonucunda flu andayabanc›lar her iki flirkette de sat›lan %53,57 hissenin % 48’ne yani halka arzedilen k›sm›n % 26’s›na sahip ol-mufllard›r. Bu geliflmeleri Avrupa’daki üçhavayolu devinden birisi olan Lufthansaellerini ovuflturarak izlemektedir. Nedenigayet aç›k. 2005 y›l›ndaki 14 milyonyolcu potansiyeli ve art›k kamudenetiminden ç›km›fl THY Teknik A.figibi ola¤anüstü nitelikli bir bak›m merkezidevin ifltah›n› elbette kabartmaktad›r.

3. halka arz›n ard›ndan hemen ertesigün 2006 ilk çeyrekte zarar aç›klayan

THY’nin, bundan sonra kâretmesi de çok zor. Yanl›flyönetilen THY, bundanböyle 350 civar›nda‹s tanbul sor t i s i iç indevretti¤i hizmetleri sat›nalmak zorunda. Ayr›caTeknik A.fi.’nin yönetimibütçesi ayr› oldu¤u içinTHY’nin 102 uça¤›na hatbak›m, A bak›m›, B bak›m›,C bak›m›, D bak›m› içinpara ödemek zorunda.Dün sadece hizmet üretimiyap›l›rken , bu gün üretilenhizmete para ödeyecekolan THY sonuç olarak za-rar ederken, ayn› zamandaküçülmek zorunda kalacakve Teknik A.fi.’nin de bun-

dan etkilenmemesi mümkün de¤ildir.Lufthansa bu geliflmeleri izleyerek

bunun önlemini flimdiden almayabafllam›fl bile. Türkiye’deki ortak oldu¤uhavayolu Sun Expres’in yeni iç hat tarifeliseferlerini bafllatmas›, uçak say›s›n›artt›rmas›, hedeflerini büyütmesi, bununbir iflareti olarak ortaya ç›k›yor. Tür-kiye’deki ucuz emekten faydalanmakarzusunda olan Lufthansa, Sun Expresarac›l›¤› ile bunu gerçeklefltirirken ayn›zamanda THY’nin yolcular›n› da tafl›mayabafllam›fl olacak sendikas›z, sözleflmesizolarak.

E¤itimsiz kifliler, yetkisiz çal›fl›yorAk›l almaz, mart›k d›fl› bir olay diye

düflündü¤ümüz teknisyenlerin ifltenç›kart›lmas› sonras›nda ‹zmir, Antalya,Adana ifl yerlerinde günlük teknikhizmetlerinin yap›lamayaca¤› konusundaherkes hemfikir olmufltu. ‹nan›lmazçabalarla daha önce üretilen hizmet,aksakl›larla yerine getirilmeye çal›fl›ld›.Bu durum, uçufl güvenli¤i aç›s›ndan kabuledilemez. THY yetkilileri, böyle birolumsuzlu¤un ortadan kald›r›lmas› içinuçufl güvenli¤ini daha da riskli bir durumagetirdi. Daha ilginci, kaptanlar›m›z budurumu kabul etti ve crew conseptuygulamas› bafllat›ld›. Önce Adana’dakiarkadafllar›m›za bu konunun denemeamaçl› yap›ld›¤› söylendi. Teknik kökenliolmayan kiflilerin listesi oluflturuldu. fiimdie¤itmenlerimiz alt›flar saatlik e¤itimçal›flmalar›na h›zla devam ediyor!

Bu e¤itimler kimlere verilebilir?Öncelikle ‹ngilizce bilen ve teknik altyap›s› olanlara. Ayr›ca verilen e¤itimlerinöncesinde temel e¤itim flartt›r vee¤itimlerin süresi bu kadar k›sa olamaz.

Sadece yak›t e¤itimi üç gündür. Birdi¤er örnek; head-set yani motorçal›flt›rma. Alev uzamas›n›n ne demekoldu¤unu bilmeyen bir kifli, o motoruntamamen elden ç›kmas›na ve hatta uçaktayang›na bile neden olabilir. Tüm buolumsuzluklar, uçufl güvenli¤ini ortadankald›rd›¤› gibi, Toplu ‹fl Sözleflmemizede ayk›r› bir durum yaratmaktad›r. Durumfiflinde belirtilen iflin d›fl›nda baflka biriflin yap›lmas› söz konusu bile olamaz.Crew consept uygulamas› emniyet vekaliteyi ortadan kald›rmaktad›r. Teknik,operasyonel, yasal koflullar oluflturulmal›

GÜNCEL

14

Yapılmak istenen;HAVAfi’ta oldu¤u

gibi hisselerintamamını stratejik

bir orta¤adevrederek

çalıflanlarınsendikasız, toplu ifl

sözleflmesizçalıfltırılarak,

haklarınıngaspedilmesi.

Page 17: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

ve derhal bu uygulamadan vazge-çilmelidir. Sivil Havac›l›k Genel Müdür-lü¤ü bu konular› denetlemeli ve e¤itimiolmayan kiflilerin yetkisiz çal›flmalar›naizin vermemelidir.

Peki çal›flanlar olarak biz ne yapa-ca¤›z? Milli havayolumuz THY’nin, millihavayolu ünvan›n› kaybetmemesi içinmücadelemiz tek bir flekilde mümkünolabilir. Teknik A.fi. nin yürütmeyidurdurma istemi ile aç›lan iptal davas›nasahip ç›karak, sendikal birlikteli¤indevam›n› sa¤layarak. Ancak o zamandevlerin ifltah›n› kabartan ama karfl›-s›ndaki gücü onlara göstererek küçüklokma olmad›¤›m›z› kan›tlayarak bu iflinüstesinden hep birlikte geliriz.

Crew Consept uygulaması yürürlüktekimevzuata aykırı

SHY 6A üçüncü bölüm, iflletmecidearanacak genel nitelikler k›sm›ndayöneticilerin kimler olaca¤› ve görevald›klar› konularda iflletme genel müdürüile birlikte Bakanl›¤a karfl› sorumludurlardenmektedir (organizasyon Madde 14.bparagraf›).

‹flletme teçhizat› Md. 19’a göre onayl›bak›m kurulufllar› yönetmeli¤i SHY-145hükümlerinin uygulanmas› gerekmek-tedir.

Madde 20: Lisansl› teknisyen bulun-durmak zorundad›r. Uçak bak›m talimat›Md. 22’ye gör bak›m onar›m ve her türlüfaaliyeti haz›rlayaca¤› bak›m yönetimi elkitab›n›n uygulamas›n› sa¤lamaklayükümlüdür.

Üçüncü bölüm, uçufl haz›rl›klar› Md.52’ye göre, sorumlu kaptan uçufla haz›rl›kçal›flmalar› tamamlanmadan uçuflabafllayamaz denmektedir.

Md. 52.c uçak bak›mlar›n›n tam veyeterli bir seviyede yap›ld›¤›n›n yetkilibir bak›m personeli taraf›ndan kontroledilmifl olup uçufla verildi¤inin kontro-lüdür.

Md. 58 yak›t ve ya¤ ikmali ile ilgilimaddedir ve 59. maddeye göre yak›t mik-tar›n›n hesaplanmas› flartt›r.

Md. 69 Sorumlu Kaptan PilotGörevleri; b maddesine göre uçufltanönce, uçufl esnas›nda ve uçufltan sonrauça¤›n normal ve emercensi kullanmausulleri ile ilgili her türlü kontrollerineksiksiz yap›lmas›n›n sa¤lanmas›

yönündedir.Uçufltan sonra uçakta bilinen veya

flüpheli görülen her türlü ar›za venoksanl›klar› bak›m defterine yazmak veiflleticiye bildirmek zorunludur.

Alt›nc› Bölüm, Uçufl Harekat Uzman›Görevleri, Md. 70’te belirtilen görevleriçerisinde Head-set ile ilgili bir görevyapmas› söz konusu de¤ildir.

SHY 22 Yer Hizmetleri Yönetme-li¤inde yer alan hizmet türlerine göre hatbak›m, yak›t ve ya¤ ikmali hizmetibelirtilmifltir. Md.9’e göre yerli havatafl›y›c›lar› belirtilen yer hizmet türlerininyap›lmas› konusunda yetkilidirler.

Çal›flma ruhsat› için aranan belgelerMd.15’e göre hava araçlar› bak›mpersonelinin lisans›n›n olmas› zorunludur.Md. 19 c paragraf›na göre lisansl› teknikyer personeli bulundurmas› zorunludur.M. 22’ye göre usul ve esaslara ayk›r›davrananlar hakk›nda cezai uygulamayap›l›r. Ayr›ca kaptanlar›m›z yak›t almae¤itimi almam›fllard›r. Hiçbir personelincrew consept ile ilgili sertifikas› yoktur.20. dönem T‹S’ne göre durum fiflindebelirtilmeyen hiçbir ifl kifliye yapt›r›lamaz.Yukar›da bahsedilen SHY 6A, SHY 22,20. dönem T‹S crew consept’i yaniemniyetsiz uçuflu engellemektedir.Duyarl›l›kla hareket etmek uçuflgüvenli¤ini de sa¤layacakt›r. Ayr›caGround Check List kontrolleri yap›ld›ktansonra kaptan cockpitte tek bafl›na nas›lmotor çal›flt ›racak? Bunu bizimülkemizden baflka hiçbir yerdeyapamazlar. Ancak bizde yapabilirlerçünkü gerçek bir havac›l›k otoritemizyok.

Crew consepuygulamasıyla, uçuflgüvenli¤i riskeatılıyor. Teknike¤itim almamıflpersonele altıflarsaatlik “e¤itim”lersonunda hat bakımifllemleri yaptırılıyor.

GÜNCEL

15

Page 18: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

THY Teknik bölümünün Teknik Afidiye ayr› bir flirket olarak kurulmas›çal›flanlarla ilgili problemleri de gündemegetirdi. Teknik Afi. çal›flanlar›, yeni kurulanflirket yap›s›nda pek çok belirsizlik oldu¤unusöylerken, yeni flirket yap›s›n›n kendilerineek ifl yükü getirdi¤ini anlat›yorlar. “Tekni¤intemelinin haz›rlanmadan Teknik A.fi. olarakhaz›rlanmas› bu belirsizlikleri gündemegetirdi. fiimdi her uça¤a worlkorderuygulamas› getirildi ve her uçak için ayr›fatura düzenliyoruz. Bu bize ayr› bir ifl yükügetirdi, maliye defterdarlar› gibi elimizdeworlkorder, uçak uçak dolafl›p, kaptanlaraimzalat›yoruz. Sonra bunlar›n dosyalanmas›ve bilgisayar girifllerinin yap›lmas› da var.Bir dünya kirtasiye ifli asl›nda. Teknik Afi.olmadan bir dünya s›k›nt› yaflarken flimdidaha çok s›k›nt› yaflamaya bafllad›k.”

Çalıflanların de¤indi¤i bir di¤er konu dayetiflmifl personel eksikli¤i: “Eleman azoldu¤undan gece vardiyas› takviyelerindensözediyorlar. Bu henüz resmi bir flekildeaç›klanm›fl de¤il ancak konufluluyor. Amabu uygulamay› toplu sözleflmeye göreyapmas› mümkün de¤il, yeni yönetim bunugayri resmi olarak uygulayacakt›r. Bir çokmeydanda de¤iflik uçufl noktalar› aç›lacak,yabanc› uçaklar ba¤lanacak. Zaten elemanaz flimdi o az elemana daha çok ifl yapt›-r›lacak.”

Teknik iflçileri, oluflan durumda, yenialınacak ifllerle birlikte çalıflma sürelerinebir de gece vardiysı eklenece¤ini düflünüyor.“Vardiyalı çalıflan elemanın zaten sosoyalhayatı yoktu. fiimdibu iflçiyi daha çokçalfltırmaya kalkıyorlar ki, o insanlardanperformans almak mümkün olmayacak.Haftada dört gece çalıfltı¤nızı düflünün,insanın pisikolojisi bozulur.fimdiki durumdaüçlü vardiya sisteminde çalıfltı¤ımız için,iki günde bir vardiya de¤ifliyor. ‹ki sabah,iki akflam, iki de gece çalıfltıktan sonra birgün dinleniyoruz. Sivil Havacılık GenelMüdürlü¤ü kuralları üç saatten fazla mesiyeizin vermiyor. Yine toplu sözleflmeye göre,sekizsaatlik mesaiden sonra dinlenme süresiasgari 12 saat olmak zorunda.”

“Ya sendikay› tan›mazlarsa?”Teknik Afi. çal›flanlar› flimdiye kadar

kaz›n›lm›fl sosyal haklar›n›n kullan›m›ylailgili olarak da endifleli. “Kazan›lm›flhaklar›m›z›n bundan sonkaki akibetinibilmiyoruz” diyen Teknik Afi. çal›flanlar›özellikle pas haklar› ve mesai saatleri ileilgili kayg›lar›n› flöyle dile getirdiler. “Bukonuda henüz bir aç›klama yap›lm›fl de¤il.Teknik Afi., THY ile çal›flan ayr› bir flirketayn› zamanda baflka havayolu flirketlerinede ifl yapabilecek konumda. Bu durumdaTHY pas hakk›n› vermeyebilir. Bu bizlerinsendikal haklar›n zaman içinde törpülenmesianlam›na gelebilir. Ya sendikay› tan›mazlarya biz bu sendiyla çal›flmak istemiyoruzderler ya da sendikay› hiçbir flekildeistemezlerse ne olacak? Tekni¤i ay›r›p ayr›bir flirket yapan zihniyetin bunu yapmamas›için hiçbir engel yok. O zaman çal›flmasaatlerimizde de usulsüzlükler bafllayacakve daha pek çok konuda problem yafla-nacak. fiimdiye kadar elde edilmifl kazan›l-m›fl haklar›m›z›n elimizden al›nmas› biziendiflelendiriyor. Sendika, mücadelemizintemel gücüdür, öyle de kalacaktır. Sen-dikasız çalıflmayı düflünmüyoruz, bununiçin ifl yavafllatma, ifl bırakma ne gerekiyorsayaparız.”

“Yetiflmifl eleman azl›¤›n›n sonucu; crewconsept ”

Mesleki e¤itim almam›fl personeli alt›flarsaatlik e¤itimlere tabi tutarak hat bak›mifllemlerinin yapt›r›lmas› anlam›na gelencrew consept uygulamas›yla ilgili olarak ise“bu uçufl güvenli¤ini riske atar” diyen TeknikAfi. çal›flanlar›, böylesi bir uygulaman›nsebebi olarak yetiflmifl eleman azl›¤›n›gösteriyorlar. “fiimdi alt› saatlik e¤itimlersonras›nda bu ifl yapt›r›l›yor. Örne¤in; uçaktabir yang›n ç›ksa, fazla ya da az yak›t alsaya da baflka bir kaza meydana gelse bununsorumlusu kim olacak? Zaten bu iflin ç›k›flnoktas›na bakt›¤›n›z zaman as›l gerekçeninkalifiye teknik eleman›n yetersizli¤i oldu¤ugörülecektir. 10 tane teknik eleman gere-kirken, sen iki teknik personelle ifli yetiflti-remedi¤in için onun temel ifllerini baflkadepartmanlara yayarak durumu kurtarmayaçal›fl›yorsun. Bütün s›k›nt› buradan bafll›yorasl›nda. Varolan yetiflmifl teknik elemanlardaistifa edip, emekliye ayr›l›ld›¤›nda sorunç›k›yor tabi.”

HABER

16

BölümümüzünTeknik A.fi. diye,

ayrı bir flirket olaraktanımlanması bizçalıflanlara ek ifl

yükü getirdi. Bir çokmeydanda de¤iflik

uçufl noktalarıaçılarak, yabancı

uçaklar ba¤lanacak.Zaten az olan

elemana flimdi dahaçok ifl yaptırılacak.

Teknik Afi. çal›flanlar›: Sendika, mücadelemizin

temel gücüdür, öyle de kalacaktır!

Page 19: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Hava-‹fl

Genel Baflkan

Yardımcısı

Eylem Atefl:

Mücadelesiz

zafer olmaz!

17

KADIN

Hava-‹fl GenelBaflkan YardımcısıEylem Atefl, birsendikanınyönetiminde yeralan az sayıdakikadından biri.Sendikalfaaliyetlerletanıflıklı¤ı ilk gençlikyıllarına rastlayanAtefl, THY’de dokuzyıl iflyeri temsilcili¤iyaptı.

Türkiye ‹statistik Kurumu (TÜ‹K)verilerine göre, 2005 y›l› itibariyleTürkiye'deki toplam 22 milyon 46 biniflgücünün sadece 5 milyon 700 bininikad›nlar oluflturuyor. Sosyal SigortalarKurumu istatistiklerine göre ise sendikal›kad›n iflçi say›s› yüzde 10 dolay›ndaseyretmekte. Her ne kadar 1934 y›l›ndaAnayasa’da yap›lan de¤ifliklikle kad›nlaraseçme ve seçilme hakk› tan›nm›fl olsada ülkemizde kad›nlar›n yönetimekat›lma hakk›n›n erkeklere oy vermekfleklinde gerçekleflti¤ini görüyoruz.Çal›flan kad›n ve sendikal› kad›n say›s›istatistikleri tablonun kad›nlar aç›s›ndanparlak olmad›¤›n› ortaya koyuyor. Heleki konu sendika yönetimlerindekiprofesyonel kad›n yöneticiler oldu¤undaböyle bir istatistik henüz yap›lm›fl de¤ilçünkü istatisti¤e veri olabilecek rakamlaryok.

Yaflam›n tüm alanlar›nda evde,sokakta, okulda kad›n bu kadar edilgenve ikinci s›n›fken ve ifl yaflam›nda e¤itimlide olsa ancak yedek iflgücü olarakistihdam edilirken istisnalar yok de¤il.Hava-‹fl Genel Baflkan Yard›mc›s› EylemAtefl, bir sendikan›n yönetiminde yeralan az say›daki kad›n yöneticiden biri.E¤i t imini Bursa ve ‹s tanbul’datamamlayan 1974 do¤umlu Atefl, iflyaflam›na 1993 y›l›nda Tasfiye ‹flleriMüdürlü¤ü’de bafllad›. Sonra s›ras›ylaHoliday Airlines, Güven Air ve ‹stanbulHavayollar›’nda çal›flt›. 1998 y›l›nda

THY’de kabin memuru olarak iflebafllayan Atefl, THY’ye girmesinin hemenard›ndan Hava-‹fl’e üye oldu ve dokuzy›l iflyeri temsilcili¤i yapt›. Atefl’insendikal faaliyetlerle tan›fl›kl›¤› ise çokdaha eskilere dayan›yor. “Havac›l›ksektörüne geçmeden önce GümrükBakanl›¤›’na ba¤l› ‹stanbul Tasfiye‹flleri’nde çal›fl›yordum. Tes-‹fl’de ilkörgütlenmeyi yapan gurubun içindeydim.Örgütlenme meyvelerini verdikten sonrahavac›l›k ifl koluna geçtim. Sendikalfaaliyetlerle ilk mesaim o zamanlararastlar.”

Hava-‹fl’le tan›flma ise 94 y›l›ndaHAVAfi grevi s›ras›nda olur. Atefl, “Tes-‹fl’in yeri havaliman› kargo termi-nalindeydi. Her ö¤len HAVAfi’›n grevçad›rlar›na gidip oradaki iflçilerle sohbetediyorduk. Atilay Ayçin’in politikalar›n›liseden beri biliyor ve takip ediyordum,her zaman çok sayg› duydu¤um bir insan.Özellikle toplu sözleflme görüflmelerioldu¤unda televizyon genifl yer verirdive ben o haberleri hiç kaç›rmadanizlerdim.” diyerek hat›rl›yor o y›llar›.

Pozitif ayr›mc›l›ktan yanay›m‹lk gençlik y›llar›ndan itibaren insan-

toplum kavramlar›yla yak›ndan ilgilenenAtefl, kad›n sorunlar› ve politikas›yla da yak›ndan ilgilenen genç bir kad›nyönetici. Atefl, kad›nlar›n siyasette,sendikalarda ve ifl yaflam›n›n di¤eralanlar›nda kendilerini ifade edip

Page 20: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

kat›l›mc› ve yönetici olarak yer almas›n›nbir yolunun da pozitif ayr›mc›l›ktangeçti¤ini düflünüyor. “Kota uygulamas›,kad›nlar›n karar alma mekanizmalar›ndayer almas›n› sa¤lamas› aç›s›ndan önemli.Kota uygulamas›n›, toplumsal eflitliksa¤lan›ncaya kadar kad›nlar›n, mecliste,sendikalarda ve yönetim organlar›ndayer almas›n›n yolu olarak görüyorum.Tabii ki kota her sorunun çözümü de¤ilama çözüm yolunda at›lm›fl önemli birad›m bence.” Toplumu ve gündelikyaflam› düzenleyen bütün kanunlar›n,cinsiyet eflitli¤i kavram› aç›s›ndanyeniden irdelenmesi gerekti¤ini söyleyenAtefl, bütün genel ve yerel yönetimlerinkad›n organlar› olmas› gerekti¤igerçe¤inin alt›n› çiziyor.

Taciz bir fliddet eylemiÖnemli kad›n sorunlar›n›n bafl›nda

gelen cinsel tacizle ilgili olarak ise,“Cinsel tacizin her durumda bir fliddeteylemi oldu¤unu düflünüyorum. Bufliddet, kad›n›n fiziksel, ruhsal ve cinselbütünlü¤üne sayg› duymamak fleklindegerçeklefliyor.” derken erkek egementoplumunda tacize u¤rayan ve asl›ndama¤dur olan kad›na suçlu gözüylebak›ld›¤›na dikkat çekiyor. “Tacizeu¤rayan kad›na, suçlunun kendisi oldu¤udüflündürülüyor. Tacize u¤rad›¤›n›söyleyen kad›n, ‘Neden oradayd›n? Ne

giymifltin? Acaba çok mu rahatdavrand›n?’ sorular›yla yarg›-lan›yor. Karfl› tarafa bu hakk›nereden buldu¤unu sormak iseakl›m›za en son geliyor”

Hostesler tafl bebek de¤ildirA¤›rl›kl› olarak kad›nlar›n

istihdam edildi¤i sektörlerde,kad›n› meta, obje olarak görenerkek anlay›fl› tüm aç›kl›¤› ilegözlemlemek mümkün. Busektörlerin bafl›nda, kad›nlar›birer çal›flan olarak de¤il, gözehitap etmesi düflünülen elbiseask›lar› olarak alg›layan hizmetsektörü geliyor. Bunun sonörneklerini ‹z Air ilanlar›nda tamsayfa reklamlar fleklinde gördük.Atefl, “Kabin memurlar›na (hos-tes) birer güvenlik profesyoneliolarak bakmak gerek. Onlar,

uçakta acil bir durum meydana geldi-¤inde tahliyeyi yap›p ilk müdahaleyigerçeklefltirecek kifliler.” derken kabinmemurlar›n›n ço¤u zaman gözard› edilen as›l ifllevlerini de hat›rlat›yor. “Bununiçin kabin memurlar›n›n e¤itim ve bil-gilerinin tam olmas› gerekiyor. Güzel veuzun boylu olmaya, üniforman›n çokyak›flm›fl olmas›na gerek yok. Uçufltaservis yapt›¤›m, güvenli¤inden sorumluoldu¤um insan›n ‘aman gözünüz, saç›n›zne güzel’ demesini bile taciz olarakalg›l›yorum ve bu beni çok rahats›zediyor. Ben orada hizmet üretiyorum veyolcunun ilgilenmesi gereken tek fleybu.”

Bu geri ama hakim anlay›fl›n sadeceülkemizde de¤il, dünyan›n pek çokyerinde benzer flekilde yafland›¤›n›belirten Atefl, kabin memurlar›n›nbedenlerinin ön plana ç›kart›larak reklamarac› olarak kullan›lmas›na, meslekörgütleri, dernekleri ve sendikalar›yoluyla karfl› ç›k›labilece¤ini söylüyor.“Kimi ülkelerde kad›n iflçilerin çoksa¤lam örgütleri ve dernekleri var.Çal›flanlar bu meslek örgütleri üzerindenpolitika üretip iflveren karfl›s›nda birliktedurabiliyorlar. Etek boylar›yla, üniformametaryalleriyle ve çal›flma flartlar›yla ilgilidüzenlemeleri lehlerine çevirebiliyorlar.Ancak pek çok küçük flirket, kabinmemurlar›n›n kad›nl›¤›n› ön plana

KADIN

18

Kabin memurlarınabirer güvenlik

profesyoneli olarakbakmak gerek.

Bunun için e¤itimve bilgilerinin tam

olması yeterli. Güzelve uzun boylu

olmaya,üniformalarının çok

yakıflmıfl olmasınagerek yok.

Page 21: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

ç›kararak reklam arac› olarak kullan›yor.Örgütlü kabin memurlar› derneklerininy›llard›r söyledi¤i bir fley var: Hosteslertafl bebek de¤ildir.”

Kad›n komisyonu sorunlar›n çözümüiçin toplan›yor

Atefl, “mücadelesiz zafer olmaz”derken yaflam›n her alan›nda karfl›m›zaç›kan, erkek egemen anlay›fla karfl›koyma konusunda, kad›nlara da önemligörevler düfltü¤ünü söylüyor. “Kad›nlarolarak yapt›¤›m›z hatalardan biri de,f›rsatlar›n önümüze alt›n tepsiylesunulaca¤›n› san›yor olmam›z galiba.Kad›nlar›n seslerini daha çok yükseltmesive kendini ifadeetmekten yana olankorkular›n› bir kena-ra b›rakmalar›n›nzaman› çoktan gel-di.” Hava-‹fl Kad›nKomisyonu, bu nok-tada sesini duyur-mak, sorunlar›n›tart›flmak ve çözümbulmak isteyen ka-d›nlara bu platfor-mun zeminini sunar-ken, haretekete geç-me, çözüm uygu-lama konusunda daöncülük ediyor.Atefl’le birlikte çokdaha aktif bir daya-n›flma platformu ha-line gelen komisyon,tüm THY kad›n çal›-flanlar›na aç›k.

“Buraya kat›lankad›nlarla epey bir yol ald›¤›m›z›düflünüyorum.” diyen Atefl, erkeklerinbulunmad›¤› sadece kad›nlar›n kat›l›mc›oldu¤u bu toplant›larda kad›nlar›nkendilerini çok rahat ifade etti¤inianlat›yor. “Komisyon toplant›lar›ndaalanlar›nda uzman kifliler sunumlar›n›yap›yor ve sonra kad›nlar deneyimleriniaktar›yor. Toplant›lar s›ras›nda gördükki, ne kadar çok konuflacak konumuzvarm›fl asl›nda. Buras› sadece birkaçkiflinin konufltu¤u bir yer de¤il, tümkad›nlar e¤er isterlerse rahatl›kla butoplant›lar›n kat›l›mc›s› olabilir. Birlikte,ortak çözümler üretmeye çal›fl›yoruz. En

son toplant›m›z›n konusu ifl yerindetacizdi ve flirket içindeki tacizcileri teflhiretmeye yönelik bir karar ç›kt›. Bunlarçal›flma arakadafllar›m›z ya da yöne-ticilerimiz olabilir. ‹lk toplant›lardaiflyerinde asla taciz edilmedi¤ini düflünenarkafllar›m›z vard› ancak toplant›larilerledikçe onlar›n da zaman içinde bilinçve fark›ndal›k düzeylerinin artt›¤›n›gördük.”

Yasan›n kreflle ilgili maddesi ifller halegelmeli

‹lerleyen dönemlerde kad›n ko-misyonunun, kad›nla ilgili konulardakarar mercii olmas›n› amaçlayan Atefl,

komisyonun enönemli ifllerindenbirinin krefl soru-nunu çözmek ol-du¤unu söylüyor.Atefl, yasada vetoplu sözleflmedezaten var olan,kreflle ilgili mad-deyi ifller hale ge-tirmek için kad›n-lar›n birlikte hare-ket etmesi gerek-ti¤ini vurguluyor.“Birebir yaflama-d›¤›m›z sorunlar›uza¤›m›zdaym›flgibi görüyoruzama bunlar bir sü-re sonra önümüzegeliyor. Krefl soru-nu gibi. Kad›n se-çim yapmak zo-runda b›rak›l›yor;

‘ya çocuk sahibi olacaks›n, ya da ifliniseçeceksin’ diye. Yasada ve toplusözleflmede krefl maddesi var. Bumaddeyi ifller hale getirdi¤imizde kad›nistihdam› aç›s›ndan pek çok sorununçözülece¤ine inan›yorum. THY, bukonuda epey yol katetmifl durumda.Türkiye genelindeki durum ise daha içlerac›s›. Kad›n›n nitelikli, erkeklerle eflitkoflullarda ifl bulmas› zaten çok zor.Yasayla tan›mlanm›fl haklar›m›z›kullanmak ve onlar› hayata geçirmekiçin biz kad›nlar birlikte hareketetmeliyiz.”

19

Hava-‹fl KadınKomisyonu, 15günde birtoplanıyor. Burayakatılan kadınlarlaepey bir yolaldı¤ımızıdüflünüyorum.THY’de çalıflan tümkadınlar butoplantınınkatılımcısı olabilir.

KADIN

Page 22: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Küreselleflmeyi, kapitalizmin dünyayaaç›lma ve az geliflmifl ülkelerin ulusalkaynaklar›na el koyma hareketi olaraktan›mlayabilmek mümkün. Küreselleflmeninpropangadac› ideologlar›, “küreselleflmenindünyaya bar›fl ve demokrasiyi getirerek,insanl›¤› küresel bir toplum olarak yenidenörgütleyece¤ini ve bunun ça¤›m›z›n ka-ç›n›lmaz› oldu¤unu” söylüyor. Kapitalizminyaklafl›k 25 y›ll›k küreselleflme deneyiminiizleyerek söylersek, bu süreçte geliflmiflkapitalist ülkelerin çokuluslu sermayeleriyoluyla, az geliflmifl ülkelerin kaynaklar›nael koydu¤unu ve bu ülkelerde yaflayanyoksul halklar›n ise ucuz emek olarakgörülmesi sonucu giderek daha da yok-sullaflt›r›larak ba¤›ml› duruma getirildiklerinigörüyoruz. Yerli ve özellikle yabanc›sermayeye sat›larak özellefltirilen kamukurulufllar› da, küreselelleflme denilenkavram›n hayata geçilme biçimlerindenbiri. Ülkemizde hükümetin birbiri ard›na,h›zla gerçeklefltirdi¤i özellefltirme ihaleleride dünyada esen küreselleflme rüzgar›nabir an önce eklemlenmek çabas›ndan baflkabir fley de¤il. Özellikle enerji, teleko-münikasyon gibi stratejik sektörlerküreselleflen sermayenin cazip av alanlar›.Tüprafl, Erdemir ve Telekom’un ard›ndan

yine bu kurumlar kadar statejik önemesahip Ulusal Havayolumuz THY de 24May›s’da gerçeklefltirilen ve ad›na “halkaarz” denilen aldatmacayla özellefltirilerekkamu kuruluflu olmaktan ç›kar›ld›. Son“halka arz”la birlikte toplam hisselerinyüzde 53.57’si yurtiçi (kabotaj) ve yurtd›fl›uçufl haklar›yla birlikte yerli ve yabanc›sermayeye sunuldu.

Ankara Üniversitesi Siyasal BilgilerFakültesi Ögretim Üyesi Tülin Öngen’le,küreselleflme ve özellefltirme kavramlar›n›konufltuk. Öngen, “Küreselleflme, kapita-lizmden ayr› ya da ona alternatif bir olgude¤il. Küreselleflme, bafllag›c›ndan itibarenbir dünya sistemi olarak geliflen kapita-lizmin, tarihsel olarak yeni u¤ra¤›. Buu¤ra¤›n tan›mlay›c› unsuru ise, kapitalizmindaha sald›rgan, daha k›y›c› bir biçimiolmas›. Kapitalizme içkin tüm sorunlar vekötülükler bu evrede de geçerli. Küre-selleflmenin gerisindeki temel dinamik ise,birikim krizini aflmak isteyen sermayenin,uluslararas› hareketinin önündeki engelleriortadan kald›rmak.” derken özellefltirmenintümüyle küresel bir operasyon oldu¤unubelirtiyor.

Yak›n zamana kadar, kapitalistgeliflmenin “çeliflkisiz ve çat›flmas›z” bir

Küreselleflme veözellefltirme

kavramlarını,Ankara Üniversitesi

Siyasal BilgilerFakültesi Ö¤retim

Üyesi Prof. Dr.Tülin Öngen ile

konufltuk.

GÜNDEM

Prof. Dr. Tülin Öngen:

Küreselleflme ve özellefltirme az geliflmifl ülke

halkları ve iflçi sınıfı için yoksulluktur

20Söylefli: Özlem ErgunHava-‹fl Basın Yayın Uzmanı[email protected]

Page 23: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

dünya yaratt›¤›; teknolojik geliflmelerinüretici güçlerde sa¤lad›¤› “ilerlemenin”kapitalizmi ve toplumu yeni bir biçimedönüfltürdü¤ü söyleniyordu. Bu gelifl-melerin, toplumsal s›n›flar ve ülkeleraras›ndaki ekonomik ve sosyal eflitsizlikleriortadan kald›raca¤› iddias› bir yana, bueflitsizlikleri törpüledi¤ini söyleyebilirmiyiz?

Kapitalizmin çeliflkisiz ve çat›flmas›zbir dünya yaratmas› eflyan›n tabiat› gere¤imümkün de¤ildir. Buna kapitalist üretimindo¤as› izin vermez, nitekim hiçbir zamanda vermemifltir. Dünya savafllar›yla, böl-gesel veya küresel çat›flmalarla, iç savafl-larla, ekonomik, sosyal, siyasal ve ekolojikfelaketlerle, vahfli sömürü ve ya¤ma öykü-leriyle dolu geçmifli ortadayken, bu türiddialar›n hiçbir inand›r›c›l›¤› olamaz. fiimdine oldu da kapitalizm insanl›¤a baflka birdünya vaat eder hale geldi? Teknolojikilerlemeler mi bu f›rsat› sunmaktad›r? Öyley-se daha önceki dönemlerde gerçekleflendevasa teknolojik ve bilimsel geliflmelerinnimetlerinden insanl›k bugüne kadar nedenyararlanamad›?

Biliyoruz ki kapitalist geliflmenin temelilkesi eflitsiz ve bileflik geliflimdir. Gerekülkeler aras›, gerekse toplumsal kesimleraras› eflitsiz ve bileflik bir geliflme olmadan,baflka bir deyiflle bir k›s›m ülkeler ve s›n›flaryoksullaflmadan sermaye birikimi asla ger-çekleflemez. Sistemin varl›¤›n› sürdürmesiiçin bir tarafta kaybeden birilerininbulunmas› flartt›r. Bu kapitalizmin temeltarihsel özelli¤idir. Kapitalist üretici güçleringeliflmesi de bu yasan›n iflleyifline tabidir. Nitekim teknoloji ve bilim bugüne kadarinsanl›¤›n ortak yarar›n› gerçeklefltirmektençok, daha fazla sermaye biriktirmek (art›kde¤eri ço¤altma, yani eme¤i daha fazlasömürme) için üretilmifl ve bu yöndekullan›lm›flt›r. Kimi çevreler taraf›ndan hepkapitalizmin üretici güçleri gelifltirdi¤isöylenir durur, oysa bu kapitalist s›n›f›nç›karlar› do¤rultusunda, yani birikimingerekleriyle uyumlu olmak kofluluylagerçekleflen bir geliflmedir. Bunu sermayeaç›s›ndan bir ilerleme saymak mümkünolsa da, bu ilerlemeden nasibini almayanba¤›ml› ülkeler ve s›n›flar için (eflitsiz vebileflik geliflme yasas› uyar›nca) durumfarkl›d›r. Ülkeler ve toplumsal s›n›flararas›ndaki eflitsizliklerin varl›¤›n› sürdürmesibir yana, giderek derinleflmesi kapitalist

üretimin olmazsa olmaz bir kofluludur; bukonuda aksini söylemek için ya tarihselbilinçten yoksun olmak gerekir ya da aç›kçayalan söylüyor olmak.

Bütün bu sürecin çat›s›na konan isimolarak “küreselleflme”, dünyaya bar›fl vedemokrasiyi getirecek, insanl›¤› “küreselbir toplum” olarak yeniden örgütleyecekbir geliflimin ilk ad›m› olarak tarif edilmiflti.Kapitalizmin 25 y›ll›k “küreselleflmedeneyimini” izleyerek söylersek, dünyadave Türkiye’de bu sürecin oluflturdu¤ugüncel tablo, ana hatlar›yla nas›ld›r?

Yine bir hat›rlatma yapmakta yarargörüyorum. Küreselleflme denilen fley yenibir durum olmad›¤› gibi kapitalizmden ayr›ya da ona alternatif bir olgu da de¤ildir.Küreselleflme, bafllan›c›ndan itibaren birdünya sistemi olarak geliflen kapitalizmintarihsel olarak yeni bir u¤ra¤› (KüreselKapitalizm) olup, bu u¤ra¤›n tan›mlay›c›unsuru, kapitalizmin daha sald›rgan, dahak›y›c› bir biçimi olmas›d›r. Küreselleflmeyiba¤›ms›z bir olgu olarak de¤il de, parças›oldu¤u daha genel sisteme (kapitalizme)referansla ele alacak olursak, onunla ilgiliiddialar› da daha gerçekçi bir zemindede¤erlendirebiliriz. Bir kez daha vurgu-lamak gerekirse, kapitalizme içkin tümsorunlar ve kötülükler bu evrede de geçer-lidir.

fiimdi soruyu de¤iflik bir biçimde sora-cak olursak, tarihinin hiçbir dönemindekal›c› bir bar›fl› ve gerçek demokrasiyi yafla-ma geçirememifl bir sistemin do¤as›ndaflimdi ne de¤iflti ki aksi söz konusu olabilsin?Rekabetin, sömürünün, her türlü yaban-c›laflman›n doruk noktas›n› oluflturan, yaln›zekonomik zorun de¤il, ço¤u kez do¤rudansiyasal ve askeri zorun da hakim oldu¤uçat›flmac› bir sistemin bizzat kendisi bar›fl›nve demokrasinin gerçekleflmesinin önün-deki en büyük engelde¤il midir? Eflitlikve adaletin olmad›¤›bir yerde dünya ba-r›fl› ya da toplumsalbar›fl ve demokrasinas›l geliflebilir?

Küreselleflme ileilgili tan›mlar kadarona atfedilen bugibi özellikler debütünüyle spekülatifbir nitelik tafl›r. Bir

Prof. Dr. Tülin Öngen

21

Kapitalistgeliflmenin temelilkesi eflitsiz vebileflik geliflimdir.Bir k›s›m ülkeler ves›n›flaryoksullaflmadansermaye birikimiasla gerçekleflemez.Sistemin varl›¤›n›sürdürmesi için birtarafta kaybedenbirilerininbulunmas› flartt›r.

DOSYA

Page 24: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

kere küreselleflmeyi tan›mlayan herhangibir model bulun-mad›¤› gibi ona atfedilenözelliklerin hiçbirinin yaflad›¤›m›z dünyadaherhangi bir karfl›l›¤› bulunmamaktad›r.Nitekim son 25 y›ll›k deneyim de bunugöstermektedir. Küreselleflmeye atfedilen“yeni alt›n ça¤” yak›flt›rmas› tamamen birefsanedir; çünkü b›rak›n›z sorun-suz/gerilimsiz bir kapitalist dünyan›nvarl›¤›n›, insanl›k bugüne kadar hiç yafla-mad›¤› çapta ve derinlikte bir buhran ilekarfl› karfl›yad›r.

Kar oranlar›ndaki düflüfl e¤ilimini tersineçevirmek için bir yandan art›k de¤eringerçekleflmesi (üretilenlerin tüketilmesi)öte yandan art›k de¤erin ço¤alt›lmas›(sömürünün art›r›lmas›) gerekir. Küresel-leflmecilere ve neoliberallere göre Fordistüretimin s›n›rlar› içinde kal›narak bu baflar›-lamad›¤›ndan çözüm Fordist rejimin terkedilmesidir. Oysa gerçek, kapitalizmintarihsel, toplumsal, hatta ekolojik s›n›rlar›n›nsonuna gelmifl bulunmas›d›r. Kapitalistüretim gibi insan ihtiyac› yerine tümüyle“üretim için üretim” mant›¤›na dayal› birsistemde yaln›z ekonomide de¤il, sosyalve siyasal yaflamda da istikrar hiçbirbiçimde kal›c› olmayacakt›r. Nitekim bunabenzer büyük buhranlar daha önce de ya-flanm›flt›r (1873-93 ve 1929 krizlerini hat›r-layal›m).

Kesintisiz üretim, ancakyine kesintisiz tüketim ilemümkündür; bunun bafll›cayolu ise y›¤›nlar›n sat›n almagücünü yükseltmektir, ancakbu da kar oranlar›ndaki düflüflütetikleyece¤i için (ücret mali-yetinin yükselmesi nedeniyle)karl›l›k krizinin yafland›¤› dö-nemlerde tercih edilmeyen biryoldur. Karl›l›k art›fl› için geriyekalan tek seçenek ise “düflükücretli” bir ekonomi yaratmakt›rki, flimdi bu yol denenmektedir.Nitekim bugün maliyetleri dü-flürmeyi (emek kullan›m›n› veyaücretleri azaltma gibi) ve emeksömürüsünü art›rmay› (dahaçok çal›flma, emek üretkenli¤iniart›rma gibi) hedefleyen esneküretim biçimleri yaflama geçmiflbulunmaktad›r. Bir yandan dasermayeye yeni birikim vepazar alanlar› yaratmak üzere

ürün ve hizmet üretiminin tamam› pazarmekanizmalar›na tabi k›lacak uygulamalar(liberalizasyon, deregulasyon ve özellefl-tirme gibi) gerçeklefltirilmektedir.

Küreselleflmeyi ancak bu çerçevedede¤erlendirdi¤imiz takdirde hem neylekarfl› karfl›ya oldu¤umuzu hem de bu koflul-larda ne yapmam›z gerekti¤ini daha netgörebiliriz. S›n›f mücadelesi perspektifindenbak›ld›¤›nda dikkate al›nmas› gereken enönemli husus kan›mca fludur: Sermayebugüne kadar tüm krizlerini ancak emeküzerindeki egemenli¤ini yeniden restoreederek aflabilmifltir; bugün ise art›k saltekonomik zor araçlar›n› kullanarak eme¤ibask› ve kontrol alt›nda tutmas› mümküngözükmemektedir. Çünkü emekçiler hakla-r›n›n ellerinden al›nmas›na art›k tepkigöstermeye bafllad›klar› gibi neredeysekölelik koflullar›nda çal›flan büyük birkesimin zaten elinden al›nacak herhangibir hakk› da bulunmamaktad›r. Günümüzdeaç, yoksul ve gelecek umudunu tamamentüketmifl y›¤›nlar› zapturapt alt›nda tuta-bilmek için sermayenin do¤rudan ve aç›kyasal, siyasal ve askeri zor yöntemlerinebaflvurmaktan baflka çaresi yoktur.

Öte yandan kriz küresel ölçekte yaflan-d›¤› için eme¤e dönük sald›r› politikalar›n›nda küresel düzeyde uygulanmas› gerek-mektedir. Nitekim bir yandan eme¤i küreselölçekte kontrol alt›nda tutacak öte yandanemekçilerin küreselleflen sermaye karfl›s›ndabenzer bir bütünleflme ve dayan›flma içinegirmelerini önleyecek önlemler al›n-maktad›r. Bu amaçla çal›flan s›n›flar› kendiiçinde rekabete ve çat›flmaya sürükleyereks›n›f dayan›flmas›n› yok eden etnik, cinsel,dinsel, ulusal, kültürel ve benzeri bölün-meler k›flk›rt›lmaktad›r (ulusalc›l›k ve mikromilliyetçilik ak›mlar› ile kimlik politika-lar›n›n öne ç›kar›lmas› gibi). Ya da emek-çiler, kendilerini sistemle bütünlefltirmektenve s›n›f mücadelesinden uzaklaflt›rmaktanbaflka bir ifle yaramayan demokrasimücadelesi ve sivil toplumculuk gibi siyasettarzlar›n›n takipçileri haline getirilmektedir.Ne yaz›k ki gerek dünyadaki gerekseTürkiye’deki emekçiler egemen s›n›flar›nbu oyununa gelmekte ve enerjilerini s›n›fdüflmanlar›na yöneltmek yerine onlarlaiflbirli¤i yaparak ya da milliyet, din, etnisitegibi temeller üzerinde yükselen küresel,bölgesel ve iç savafllarda birbirlerini yokederek tüketmektedirler. Kan›mca günümüz

22

Küreselleflmeyitan›mlayan

küreselleflmeyeatfedilen “yeni alt›n

ça¤” yak›flt›rmas›tamamen bir

efsanedir; çünküb›rak›n›z

sorunsuz/gerilimsizbir kapitalist

dünyan›n varl›¤›n›,insanl›k bugüne

kadar hiçyaflamad›¤› çapta ve

derinlikte birbuhran ile karfl›

karfl›yad›r.

DOSYA

Page 25: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Dünyadan küreselleflme karflıtı gösteriler.

23

Özellefltirmeuygulamalar›n›çevreden merkezekaynak aktar›m›n›nbir arac› olarakde¤erlendirmekmümkündür.Özellefltirmetümüyle küresel biroperasyondur;gerisindeki temelsaik ise birikimkrizini aflmak üzeresermayeninuluslararas›hareketininönündeki tümengellerin ortadankald›r›lmas›d›r.

DOSYA

dünyas›nda ba¤›ml› s›n›flar›n en önceliklisorunu budur.

“Özellefltirme”, küresel kapitalizminbafll›ca aktörlerinin ve çokuluslu flirketlerin,geri ve ba¤›ml› ülkelerdeki toplumsalzenginliklere ve kaynaklara el koymas›n›n,bunlar› ya¤malamas›n›n parolas› olarakgörülebilir mi? Dünya çap›nda estirilenküreselleflme rüzgar›yla, geliflmekte olanülkelerde kamuya ait iktisadi iflletmelerineflgüdümlü olarak ve h›zla özellefltirilmesiaras›nda ne tür ba¤lant›lar kurulabilir?

Özellefltirme uygulamalar›n› sözünüetti¤iniz gibi çevreden merkeze kaynakaktar›m›n›n bir arac› olarak de¤erlendirmekelbette mümkündür. Ancak bu sorununsadece bir boyutudur. Özellefltirmeningerçek nedeni ve amac› baflka oldu¤u gibi,sonuçlar› da bundan ibaret de¤ildir.Bilindi¤i gibi özellefltirmeler yaln›z çevreülkelerinde gerçekleflmiyor, merkezülkelerinde de yaflan›yor. Bu ba¤lamdaözelleflt irme tümüyle küresel biroperasyondur; gerisindeki temel saik isebirikim krizini aflmak üzere sermayeninuluslararas› hareketinin önündeki tümengellerin ortadan kald›r›lmas›d›r. Budo¤rultuda bir yandan sermaye birikimiiçin yeni yat›r›m alanlar›n›n ve ürünpazarlar›n›n yarat›lmas› ve bu do¤rultudameta üretimi ile ücretlilik iliflkisinin dünyaölçe¤inde genellefltirilmesi, öte yandanemek sömürüsünü art›rabilmek için s›n›flarmücadelesinin küresel ölçekte kontrolalt›nda tutulmas› gerekiyor. Zaten kapi-talizmin bafllang›c›ndan itibaren bir dünyasistemi olarak geliflmesinin ve ölçe¤inisürekli geniflletmesinin tek gerekçesi budur..Klasik sömürgecilik de, 19. yüzy›ldaki eskiemperyalizme de, 20. yüzy›l›n yeni em-

peryalizm stratejileri de hep ayn› zorun-luluktan do¤mufltur. Gerek ülkeler aras›,gerek bölgeler aras› gerekse s›n›flar aras›kaynak aktar›m› (eflitsiz ve bileflik geliflmeyasas›) olmaks›z›n sermaye birikiminingerçekleflemeyece¤inden daha önce sözetmifltik.

Bu sorunuzla ilgili olarak iki önemlinoktaya aç›kl›k getirmek istiyorum. Birincisi,özellefltirme kamudan (toplumdan) özele(sermayeye) kaynak aktarmada baflvurulanyollardan sadece birisidir; ayr›ca bu yöntemsermaye birikim sürecinin belli bir afla-mas›na tekabül eder. Buna karfl›l›k ayn›amaca hizmet eden baflka yollar da vard›r.Örne¤in önceki aflamalarda baflvurulanyollardan birisi de kamulaflt›rmalard›r.Devletin sermayenin yapamad›¤› veyayapmaktan kaç›nd›¤› pahal› ve riskli (pa-zar›n yeterince geliflmedi¤i dönemlerde)yat›r›mlar› kamu kaynaklar› ile yapmas› da(K‹T’lerin kuruluflunda oldu¤u gibi) yinekamudan özele kaynak aktarmak içindir.Çünkü kamu harcamalar›n›n kayna¤›vergiler olup, bu yat›r›mlar›n finansman›yine toplum taraf›ndan karfl›lanmaktad›r.O halde kapitalist mülkiyet rejimi koflul-lar›nda özellefltirme ile kamulaflt›rmay›birbirine alternatif uygulamalar görüp, biriniötekine üstün tutmak yerine bunlar› madol-yan›n farkl› yüzleri olarak de¤erlendirmekdaha do¤rudur. Bu hususu vurgulama ihti-yac› duymam›n nedeni, kamu harcama-lar›na daha fazla yer veren sosyal devletikapitalizmin bir alternatifi olarak görmeninyanl›fll›¤›na iflaret etmek istememdir. Sosyaldevlet, gerçekte kapitalist sömürünün birbiçimi oldu¤u gibi kamusal yat›r›mlarneoliberal dönemde de eksik olmayacakt›r(ulafl›m, güvenlik gibi stratejik sektörlerin

Page 26: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Özellefltirme uygulamalarının yaflama geçirildi¤i ülkelerde gündelik hayat.

devlet tekelinde kalmas› yan›nda Tekno-Parklar›n kuruluflunda oldu¤u gibi, Ar-Geçal›flmalar›n›n büyük bir bölümü halenkamusal finasmana dayanmaktad›r).

Üzerinde durmak istedi¤im ikinci nokta,özellefltirme dahil sermayenin bütün küreseloperasyonlar›na salt merkez-çevre karfl›tl›¤›aç›s›ndan bakman›n sorunlu bir yaklafl›moldu¤udur. Çünkü bu tür bir bak›fl aç›s›özellikle s›n›f mücadelesi aç›s›ndan sonderece hatal› sonuçlar do¤urmaktad›r.Temel çat›flman›n kayna¤›nda s›n›f sömü-rüsünü de¤il de merkezin çevreyi sömür-mesini gördü¤ümüz takdirde s›n›f müca-delesi perspektifinden uzaklaflmam›z kaç›-n›lmaz hale gelir. Örne¤in meseleye saltazgeliflmifllik noktas›ndan yaklaflt›¤›m›zdaaç gözlü çok uluslu flirketler veya müreffehgeliflmifl ülkelerin dünya imparatorlu¤upeflinde koflan super güçleri bize bütünkötülüklerin kayna¤› ve yegane sorumlusuolarak gözükebilir. Oysa ÇUfi’lar›n ve supergüçlerin varl›¤› gibi azgeliflmifllik olgusuda do¤rudan kapitalist sömürünün birsonucudur. Kapitalist s›n›f sömürüsü afl›lma-dan çevrenin ba¤›ml›l›¤› dahil tüm ba¤›m-l›l›k biçimlerinin ortadan kalkmas› mümkünde¤ildir. K›saca emperyalizm olmadan ka-pitalizm zaten var olamaz. Anti kapitalistiçerikten yoksun bir anti emperyalizm kav-ray›fl› mücadelede hedef flafl›rtmaktan, zihinbuland›rmaktan, dolay›s›yla sermayeninde¤irmenine su tafl›maktan öteye gitmez,baflka bir deyiflle yel de¤irmenlerinesald›rmakla eflde¤er içi bofl ve sonuçsuzmücadeleler olarak kal›r. En önemlisi defloven bir milliyetçili¤i körükleyerekemekçileri bir yandan s›n›f kardefllerine

düflmanl›¤a iterken öte yandan onlar›sermaye ideolojisinin tafl›y›c›lar› halinegetirerek sistemle bütünlefltirir.

Bütün bu süreçle birlikte, iflçi s›n›f›n›n,etkin bir toplumsal ve politik güç olmaniteli¤ini dünya çap›nda yitirmekteoldu¤unu söyleyebilir miyiz? Sermayeninküresel yönelimleri ve sald›r›lar› karfl›s›ndaiflçi s›n›f› ve emek örgütlerinin tutumu neolmal›d›r?

Bunun yan›t›n› da k›smen verdi¤imi dü-flünüyorum. Emekçilerin ve emek örgüt-lerinin tek seçene¤i vard›r, o da s›n›f müca-delesini yükselmektir. Kriz süreçleri iflçis›n›f›n›n en a¤›r sald›r›lara maruz kald›¤›dönemlerdir. Yaln›z a¤›r çal›flma koflullar›,iflsizlik, gelir kayb› gibi sorunlar yaflanmaz,ayn› zamanda s›n›f hareketinin parça-lanmas›, örgütsüzleflme ve emek nosyo-nundan uzaklaflmayla birlikte sermayenindaha fazla kontrolü ve bask›s› alt›na girilir,dolay›s›yla egemen s›n›fa ve kapitalistdüzene olan ba¤›ml›l›k artar. Ancak zorunve bask›n›n oldu¤u her yerde direnifl vekurtulufl imkan› da mevcuttur. Bu imkan,kuflkusuz bilinç, irade ve çabayla ger-çekleflebilir. Günümüzde s›n›f müca-delesinin geçersizleflti¤ini de düflünmü-yorum. Latin Amerika devrimleri bafltaolmak üzere, dünyan›n pek çok yerindesisteme karfl› anlaml› ve etkin karfl› ç›k›fllar hala ya örgütlü s›n›f hareketi üzerindeyükselmekte ya da yoksul s›n›flar›n deste-¤iyle gerçekleflmektedir.

Dile¤im Türkiye iflçi s›n›f›n›n da buolumsuz koflullar içinden iradenin iyim-serli¤ini üretmeyi baflarmas›d›r.

24

Zorun ve bask›n›noldu¤u her yerde

direnifl ve kurtuluflimkan› da

mevcuttur. LatinAmerika devrimleribaflta olmak üzere,dünyan›n pek çok

yerinde sisteme karfl›anlaml› ve etkin

karfl› ç›k›fllar halaya örgütlü s›n›f

hareketi üzerindeyükselmekte ya da

yoksul s›n›flar›ndeste¤iyle

gerçekleflmektedir.

DOSYA

Page 27: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Uluslarars› Tafl›mac›l›k ‹flçileriFederasyonu (ITF); Pakistan UlusalHavayolu PIA’ya boykot ça¤r›s› yapanbir kampanya bafllatt›. PIA’da çal›flanlarakarfl› yayg›n hak ihlallerinin önünegeçmek ve sendikal haklar› yaflamageçirebilmek için, yolculara boykotça¤r›s› yapan kampanya 16 May›s’ta‹ngiltere’de bafllad›. Kampanya ilePakistan hükümetine Pa-kistan Uluslararas› Hava-yolu PIA çal›flanlar›na yö-nelik bask›lara son veril-mesi için bask› yap›lmas›hedefleniyor.

PIA havayolunda flim-diye kadar befl sendikac›iflten at›ld›, baz› sendi-kac›lar da geçici olarakgörevlerinden al›nd›. ITFPakistan’da üyesi olan beflsendika ve di¤er üç sendi-ka ad›na bu kampanyay›bafllatt›. Bu sendikalarayönelik hükümetin bas-k›lar›, flimdiye kadar defa-larca uluslararas› düzeydek›nand›.

PIA havayolu, hükü-metin de deste¤i ile y›llar-d›r sendikal haklara sald›-r›yor. Bu uygulamalar Pa-kistan üst mahkemesi taraf›ndan yasad›fl› bulundu¤u ve ITF’in flikayeti üzerineal›nan bir Uluslararas› Çal›flma Örgütü

(ILO) karar›nda da k›nand›¤› halde,sendikal haklar yok say›lmaya devamediliyor.

ITF Genel Sekreteri David Cockroft,bu konuda flunlar› söylüyor: “Boykother zaman kulland›¤›m›z bir taktik de¤il.Pakistan’daki sendikalar gerçektenbüyük bir sald›r› alt›ndalar ve busald›r›ya karfl› koyabilmek için bizimyard›m etmemizi istiyorlar.”

ITF Sivil Havac›l›kBölümü sekreteri IngoMarowsky Londra’dakiPakistan Büyükelçili-¤inde üst düzey yetkili-lerle görüflerek boyko-tun sebeplerini anlatt›ve Pakistan hüküme-tinden taleplerinin,sendika karfl›t› yasalar›de¤ifltirmesi ve PIAhavayollar›n›n sendika-lar ile anlaml› bir diya-lo¤a girmesini teflviketmesi yönünde oldu¤u-nu ifade etti. Bu görüfl-menin hemen ard›ndanPIA’n›n Londra bürosuönünde bir protestogösterisi yap›ld›.

Birçok ülkeden Pa-kistan Cumhurbaflkan›

Pervez Müflerref’e ve PIA havayolu yö-netimine protesto mektuplar› gönderi-lirken, yolculara yönelik haz›rlanm›flolan bildiriler de ‹ngiltere’de, Nepal’de

ve Pakistan’da da¤›t›ld›. Pakistan’daKaraçi havaliman›nda bildiri da¤›tandört sendikac› gözalt›na al›n›rken ikisaat sonra serbest b›rak›ld›.

Hava-‹fl üyelerini, ITF web sitesin-deki afla¤›daki adreslerden ulaflarak,Pervez Müflerref’e ve PIA havayoluyönetimine yönelik protesto mektup-lar›n› göndermeye davet ediyoruz:

ITF’den Pakistan havayolu PIA’ya boykot

25

DÜNYADAN

Pınar ErolHava-‹fl Dıfl ‹liflkiler Uzmanı[email protected]

http://www.itfglobal.org/campaigns/campaigns-1159.cfm/groupid/2

Hava-‹fl üyelerini,ITF web sitesindekiafla¤›dakiadreslerdenulaflarak, PervezMüflerref’e ve PIAhavayoluyönetimine yönelikprotestomektuplar›n›göndermeye davetediyoruz:http://www.itfglobal.org

PIA’yı boykot eden broflürler yolculara da¤ıtıldı.

Page 28: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Çernobil facias›n›n üzerinden 20 y›lgeçti ancak etkileri kuzey yar›m küredekihemen tüm ülkelerde sürüyor. Patla-man›n ard›ndan do¤aya saç›lan radyoaktifmaddeler; havaya, suya topra¤a kar›flarakyüzlerce y›l sürecek ölüm yolculu¤unabafllad›. Dönemin Sovyet topraklar›n›nyan› s›ra ‹skandinavyada yo¤un orandaradyoaktif kirlili¤e maruz kal›rken, Çer-nobil'den kaynaklanan radyoaktif serpinti160 bin kilometrekare topra¤› kirletti.Greenpeace örgütünün verdi¤i rakamlar,Çernobil felaketi sonras› sadece kansernedeniyle ölenlerin say›s›n›n 93 bincivar›nda olabilece¤ini bildiriyor. BeyazRusya Ulusal Bilimler Akademisi'ninaraflt›rmas›na dayanan Greenpeace rapo-runda, 2 milyar insan› etkileyen felaketyüzünden 270 bin kiflinin kansere yakala-nabilece¤ine dikkat çekiliyor. Çernobilfacias› sonras› radyasyon yüklü bulutlarUkrayna, Beyaz Rusya ve Rusya'n›n yan›s›ra tüm Avrupa'y› etkisi alt›na ald›.Radyasyondan Trakya ve Karadeniz deetkilendi. Dünya Sa¤l›k Örgütü iseÇernobil'deki nükleer facian›n Avrupa'daflu ana kadar 16 bin kanser vakas›n› tetik-lemifl olabilece¤ini, tüm Avrupa'da azda olsa radyasyon alm›fl 7 bin kiflininönümüzdeki y›llarda kansere yakala-nabilece¤ini belirtiyor.

Karadeniz Bölgesi'ndeki resmi hastakay›tlar›na da-yanan bilgile-re göre:1990-2000 y›llar›aras›nda kan-ser vakalar›n-da yüzde 50art›fl yafland›.1990 y›l›ndaTrabzon'da 90kanser hastas›varken, busay› 2000'de7 2 0 o l d u .O r d u ' d a1990'da� 50

kanser hastas›n›n say›s› 2000 y›l›nda 2bin 167'ye ulaflt›. Giresun'da 2000 y›l›nda2 bin 168 kanser vakas› tespit edildi. Sonsekiz y›lda erkeklerde akci¤er kanseri,kad›nlarda da meme kanserinde art›flgözlendi.*

“Nükleere inat yaflas›n hayat”Çernobil nükleer santralinin etkileri

Dünya’da ve Türkiye’de böylesinekorkunç bir tablo çizerken, hükümetinnükleer santral kurulumu için karar ver-di¤i il Sinop oldu. 26 Nisan’da binlerceSinoplu “Nükleere hay›r” mitingindeyap›lmas› düflünülen santrale karfl› sesle-rini yükselterek, yörelerinde nükleersantral istemediklerini duyurdular. Dahaönce Akkuyu’da gördü¤ümüz, flimdi deSinop’taki eylemin örgütleyicilerindenolan Anti Nükleer Cephe (ANC) nükleerkarfl›tl›¤› konusundaki kararl› tutumuyladikkat çeken bir örgüt. Nükleer santralleriengellemek amac›yla kurulan AntiNükleer Cephe (ANC), “Biz engellemeyeçal›flm›yoruz , nükleer santralleri engel-leyece¤iz” derken konunun takipçisiolacaklar›n›n alt›n› çiziyor. Sinoplular›nFoto¤raflar: Evrensel Gazetesi ve ANC internet sitesi

HABER

Nükleer santraller ölüm saçıyor

26

* CNN Türk

Çernobil'denkaynaklanan

radyoaktif serpinti160 bin

kilometrekaretopra¤› kirletti.

Greenpeaceraporunda, 2 milyar

insan› etkileyenfelaket yüzünden

270 bin kiflininkansere

yakalanabilece¤inedikkat çekiliyor.

Page 29: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

nükleer ölüm santralleri istemedi¤ini,söyleyen ANC, “Bizler, çeflitli flehirlerdenotobüslerle Sinop’a gittik, ama fikirle-rimizin oraya bizden çok daha önce var-m›fl oldu¤unu gördük. Görkemli ve cofl-kulu bir eylemdi. Karadenizli kardefl-lerimiz, sürekli ölümlerle sars›l›yor, kan-serle bo¤ufluyor, radyasyon korkusuylayafl›yor. Bu nedenle, bu karara Kara-denizlilerin tepkisi büyük. O günSinoplular›n sesleri Ankara’ya ulaflt› m›bilemiyoruz; ama nükleerci katillerinSinop’a giremeyeceklerinden biz eminolduk” diyor.

ANC, Çernobil felaketinin 20. y›ldö-nümüne rastlayan haf-tada gerçeklefltirilenmitingin nükleercilereiyi bir yan›t oldu¤ugörüflünde. “Nükleereinat yaflas›n hayat”diyen ANC ile nükleerenerjinin ne anlamageldi¤ini, insan veçevre sa¤l›¤›n› nas›letkiledi¤ini konufltuk.

Nükleer enerjinedir? ‹nsan ve çevresa¤l›¤›n› nas›l ve neölçüde tehdit ediyor?

Nükleer enerjiyiatom çekirdeklerininparçalanmas›, fizyonve füzyonla aç›kla-yabiliriz ama herhal-de nükleer enerjininbizlere, hayata ve do-¤aya olan etkisinden bahsetmek onun neoldu¤unu daha iyi aç›klar. ‹ktidarlar›nhayata ve insanl›¤a açt›¤› savaflta önemlidönüm noktalar›ndan biri nükleer silah-lard›r. Bu tip teknolojilerin gelifltiril-mesinde “kendini bilime adam›fl” biliminsanlar›ndan çok, bu teknolojilerdenkendine daha fazla iktidar sa¤lamakisteyen devletlerin teflvikleri daha etkilidir.Bu teflvikler de esas olarak askerî amaçlarayöneliktir. Einstein atomu parçalarkenakl›ndan bar›fl geçiyor olabilir, ama bunusistematik olarak yapma konusundadevletlerin izledi¤i yol ölüm tekno-lojilerine yenilerini eklemek oldu. Nükleer

enerji, askerî amaçlarla gelifltirilmifl birteknolojinin ürünüdür. ‹kinci büyüksavafl›n sonunda ABD’nin Hiroflima veNagazaki’ye att›¤› atom bombalar›n›nölümcül etkileri hâlâ sona ermedi. ‹kti-darlar, iflte bu ürkütücü görüntüyü birazolsun yumuflatmak amac›yla, So¤uk savaflsürecinde “bar›fl için atom” propagan-das›na bafllad›. Bu, ‘enerji’ üretimi içinnükleer santrallerin kullan›lmaya baflla-mas› ve so¤uk savafl dengelerinde nükleersilahlar›n “cayd›r›c›l›k” bahanesiyle sü-rekli art›r›lmas› anlam›na geliyordu.

Nükleer silahlar do¤rudan ölüm teh-didi bar›nd›r›yor; ama nükleer santrallerin

de onlardan afla¤› ka-l›r yan› yok. fiu andadünyada 441 nükleersantral var. 1986’da ozamanki SSCB’yedahil olan Ukray-na’daki Çernobil nük-leer santralinde mey-dana gelen “kaza”sonucunda (BM’ninen ‘iyimser’ rakam-lar›na göre) 15 ila 30bin kifli hayat›n› kay-betti – ki bu say›n›nasl›nda çok daha fazlaoldu¤u söylenebilir.Çernobil’den yay›lanradyasyon, Hiroflimave Nagazaki’ye at›lanbombalar›n yayd›-¤›ndan 200 kat dahafazla oldu. Radyas-yon, insanlar› ve do-

¤ay› yavafl yavafl öldürdü¤ü için, Çernobiletkisiyle hâlâ ölümlerin sürdü¤ünüvurgulamal›y›z. Bölgedeki çocuklardagörülen tiroid kanseri oran› 80 kat artt›,sakat do¤umlar ikiye katland›. Patlamasonras›nda santrale “temizlik” için 600bin itfaiyeci, iflçi ve asker yolland›.Uluslararas› Çernobil Sendikas›’na görebugün bunlar›n 40 bini radyasyona ba¤l›hastal›klardan öldü. Rusya’da 13-29 yaflaras› erkeklerin yüzde 50’si k›s›rl›ksorunuyla bo¤ufluyor. Ukrayna ve BeyazRusya’daki zengin topraklar›n 4,6 milyonhektar› radyoaktif olarak kirlenmifldurumda. Patlama sonras›nda santralin

27

HABER

Hükümetin nükleersantral kurulumuiçin karar verdi¤i ilSinop oldu. 26Nisan’da binlerceSinoplu “nükleerehay›r” mitingindeyap›lmas›düflünülen santralekarfl› sesleriniyükselterek,yörelerinde nükleersantralistemedikleriniduyurdular. ANC(Anti NükleerCephe) ile nükleersantrallerin insan veçevre sa¤lı¤ıüzerindeki etkilerinikonufltuk.

Page 30: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

çevresindeki 30km.lik alan ölü böl-ge ilan edildi, Din-yeper Nehri’ne dö-külen radyoaktifmaddeler gele-cekte bile suyu kir-li tutacak. Çerno-bil’deki “kaza”n›netkileri bizim yafla-d›¤›m›z topraklardaen çok Karadenizbölgesinde hisse-dildi. Bugün nere-deyse her hanedebir kanser vakas›ylakarfl› karfl›yay›z. Ya-k›n zamanda yap›-lan bir araflt›rma,Hopa’daki ölüm-

lerin birinci nedeninin kanser oldu¤unugösteriyor; bu genel olarak Türkiyeverilerinden farkl› bir durum. 1986’daÇernobil patlad›ktan sonra, KenanEvren’inden Özal’›na kadar bir sürüyalanc›, televizyonlarda çay höpürdetip“Türk’e bir fley olmaz” diyorlard›. Hattadönemin enerji bakan› Cavit Ça¤lar“Vücudumuzdaki floran›n biraz radyas-yona ihtiyac› vard›r” bile demiflti – ‘flora’bitki örtüsü demek! Bu yalanc›lar,radyasyonlu f›nd›klar› ilkokul çocuklar›nada¤›tt›lar. Radyasyonlu çaylar›n üstünebir süre sonra çatlayan betonlar döküp‘hallettik’ dediler. Ö¤rendik ki, o çaylarburadan K›br›s’a gidiyor, orada “Seylançay›” diye paketlenip yine ‹stanbul’agönderiliyormufl!

Nükleer santrallerin tek felaketiÇernobil de¤ildir. 1979’da ABD’dekiThree Mile Island nükleer santralinde “ilkbüyük kaza” gerçekleflmifltir. Bundan 600bin kifli etkilendi, bölgedeki akci¤erkanseri oranlar› yüzde 300, kan kanserioranlar› yüzde 600 oran›nda artt›.Hayvanlar ve bitkilerde genetik bozuk-luklar meydana geldi.

Bu “büyük” nükleer felaketler bilinir,ama bilinmesi gereken önemli nokta-lardan biri Atom Enerjisi Konseyi’nin her2,5 y›lda bir büyük s›z›nt›y› “normal”saymas›d›r. Yani o pek “güvenli” santrallerhep radyasyon s›zd›r›r. Bak›n, 2000 y›l›na

kadar ABD’de 169 ölümcül kazan›nmeydana geldi¤i ABD’nin kendikokuflmufl iktidarlar›n›n itiraf etti¤i birgerçek. Sadece 1992’de Japonya 20,Rusya 205 kaza rapor etmifl. Dikkatederseniz, bunlar bu teknoloji konusundaörnek al›nan devletlerdir.

Ve nükleer at›k meselesi... Nükleerat›klar›n ne yap›laca¤›na ne ABD, neFransa ne de Japonya karar verebildi.Çünkü hiçbir fley yapamazlar. Nükleerat›klar›n etkileri binlerce y›l sürecek.Düflünsenize, ilk insanlar nükleer santralyapm›fl olsalard›, biz hâlâ onlar›nat›klar›yla u¤rafl›yor olacakt›k! Bu konuda“güvenli çözüm”ü buldu¤unu kim iddiaedebilir ki?! Nükleer at›klar 10 ila 20 y›laras› so¤utma havuzlar›nda bekletilir,ama örne¤in ABD’de bu süre geçmiflolmas›na ra¤men hâlâ so¤utma havuz-lar›nda bekletilen at›klar var, çünkü neyapacaklar›n› bulam›yorlar. AB’nin at›k-lar›n›n bir k›sm›n› Rusya (para karfl›l›¤›)al›yor, bu at›klar da 2001 y›l›ndan buyana deniz yoluyla, yani Çanakkale ve‹stanbul Bo¤azlar›ndan geçerek tafl›n›yor.Bugüne kadar 8 bin ton tafl›m›fllar, daha12 bin ton daha tafl›nacak. Bu, sürekliölüm tehlikesi demektir!

2-Ülkemiz ekonomik, teknolojikkoflullar› ve anlay›fl› böylesi ileri teknolojigerektiren nükeer santral kurulumu,iflletilmesi ve olas› olumsuz durumlar›bertaraf etmesi aç›s›ndan uygun mu?

Elbette akl›m›za hemen Tuzla’da or-taya ç›kan variller ve Atatürk Havali-man›’ndaki yang›n geliyor! Tuzla’danbafllayarak pek çok yerde p›trak gibi ç›kanvariller, kurulmas› planlanan nükleersantrallerin at›klar›n›n da ne yap›laca¤›n›gösterdi! Di¤er yandan, havaliman›ndakiyang›nda gördük ki, alt›n ve paralar,radyoaktif madde bar›nd›ran kargolaranazaran daha güvenli yerde tutuluyor!Bu, iktidar›n gözünde, bizim hayat›m›zlaflirketlerin alt›n ve paralar›n›n de¤eriaras›ndaki fark› gösteriyor! (Bu arada,havaliman›ndaki s›z›nt›n›n ne orandaoldu¤u ve ne etkiler yarataca¤› hâlâ ciddibiçimde aç›klanmad›. O gün havali-man›nda çal›flanlar ve yolcu olarakbulunanlarda radyasyonun etkisi nedir,

Nükleer at›klar›netkileri binlerce y›lsürecek. “Güvenli

çözüm”übuldu¤unu kim

iddia edebilir ki?!Nükleer at›klar 10

ila 20 y›l aras›so¤utma

havuzlar›ndabekletilir, ama

ABD’de bu süregeçmifl olmas›na

ra¤men hâlâso¤utma

havuzlar›ndabekletilen at›klar

var, çünkü neyapacaklar›n›bulam›yorlar.

HABER

28

Page 31: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

hâlâ bilmiyoruz. Devlet ve TAEK mani-pülasyon yap›yor.)

Nükleer enerji üretiminin uzmanl›kve geliflmifl bir teknoloji gerektirdi¤i flüphegötürmez. Nükleer çal›flmalar›n birincilamac› “güvenlik” (biz insanlar›n vedo¤an›n güvenli¤i) de¤il, sald›r›d›r.“Güvenli” enerji üretimi, iktidarlar›numurunda de¤ildir; tek umursad›klar›üretilen enerjiyle iktidarlar›na iktidar,kârlar›na kâr katmak ve nükleer silahlar›n›gelifltirmektir. “Önlem”, “ileri teknoloji”gibi iktidar söylemlerinin hepsi, nükleerkirlili¤i gizleme çabas›ndan baflka biranlama gelmiyor. “En son teknoloji”diyorlar da, Çernobil de zaman›nda enson teknoloji de¤il miydi?! Bugünkününtehlikesiz oldu¤u ne malum? ‹lk soruylada ba¤lant›l› olarak söyleyelim: Daha buy›l›n Mart, Nisan ve May›s aylar›nda ABDve Japonya’daki nükleer santrallerde beflkez radyoaktif s›z›nt› gerçekleflti. Tambefl kez. Biliyorsunuz, yaflad›¤›m›ztopraklara yapmak istedikleri nükleerölüm santralleri için özellikle Japonya’y›referans gösteriyorlar. Ama bunlar›n“bilim” ve “teknoloji” dedikleri, hâlâ neoldu¤u tam olarak netleflmemifl birdeneyden ibaret.

3-Dünyan›n her geçen gün artanenerji ihtiyac›n› alternatif enerjikaynaklar›yla karfl›lamak mümkün mü?Bu alternatif enerji kaynaklar› nelerolabilir?

Bu soruya bir soruyla yan›t verelim:Ne için enerji? Asl›nda ‘dünya’n›n enerjiihtiyac› artm›yor; kapitalistlerin, devletseçkinlerinin ve ordular›n enerji ihtiyac›art›yor.

Küresel kapitalizmin köleli¤i, adalet-sizli¤i ve ekolojik y›k›m› ço¤altmak içinenerjiye ihtiyac› var. Bizim ihtiyac›m›zolan ise, “enerji” de¤il, ekmek, adalet,özgürlük, do¤ayla daha iç içe bir hayat.Kapitalist gaspç›lar, ne ifle yarad›¤› belliolmayan bir dolu fley üreten, silah üretenentegre sanayileri için enerjiye ihtiyaçduyuyorlar. Biz, buna karfl› ç›kmazsakinsanl›¤›m›zdan flüpheye düfleriz. Amakarfl› ç›k›yoruz diye, “enerji ihtiyaçlar›”nabiz cevap vermek zorunda de¤iliz. Hattavermemeliyiz.

Sorun, enerji üretiminin merkezîolarak yap›lmas›d›r. Asl›nda genel olarakmerkezî üretim yöntemlerinin baflar›s›zl›¤›(ekonomik, insanî ve ekolojik aç›dan)ortaya ç›kt›. Birincisi, 2020’deki sözkonusu enerji ihtiyac› için enerji bakanl›¤›570 milyar kwh, TÜS‹AD 315 milyarkwh diyor. Yani henüz kendi aralar›ndaanlaflabilmifl de¤iller! Di¤er yandan,nükleer santrallerin bu “enerji ihtiyac›”n›nyüzde 7’sini karfl›layaca¤› söyleniyor.Oysa bugün, üretilen elektri¤in ortalamayüzde 20’si da¤›t›m flebekesinde kay-boluyor. Yani s›rf buradaki bir yenilemeçal›flmas› bile önemli oranda ifli halle-decek, ama illa nükleer santral diyorlar.Di¤er yandan, evet, “alternatif” tabiredilen enerji üretim yöntemleri, bilhassagünefl ve rüzgar enerjisi için yaflad›¤›m›ztopraklar çok uygun.

4- Dünyada ve Avrupa’da nükleerenerji hükümetler ve kamuoyu nezlindenas›l alg›lan›yor?

Çernobil’in herkes için floke edicioldu¤u söylenebilir. Hükümetler için çoksöyleyece¤imiz bir fley yok; zira bugünkarfl› ç›kan hükümetlerin de yar›n taraftarolmamas› için hiçbir neden yok. ‹ktidarsavafl›nda, e¤ilimleriahlâk ya da erdemde¤il, iktidar ve ç›karbelirler. Ama Avrupahalklar›nda, özellikleÇernobil dolay›s›ylabir korku oldu¤usöylenebilir. Nisanay›nda, Fransa’dadevletin yeni nükleergiriflimlerine karfl› 30bin kiflinin kat›ld›¤›bir eylem düzen-lendi.

Özellikle Avru-pa’yla ilgili bir nok-tay› belirtelim: Avru-pa’da ilk nükleersantraller yap›l›rkenkayda de¤er bir anti-nükleer mücadeleolmad›. Ama y›llarsonra, nükleer sant-ral kurulup da kötü

HABER

29

“Güvenli” enerjiüretimi, iktidarlar›numurunda de¤ildir;tek umursad›klar›üretilen enerjiyleiktidarlar›na iktidar,kârlar›na kârkatmak ve nükleersilahlar›n›gelifltirmektir.

Page 32: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Kapitalist sistemdeekolojik felaketlerin

engellenmesimümkün de¤ildir.Çünkü kapitalizm,

do¤ay› kullan›lmas›gereken bir kaynakolarak görür. Oysa

biz do¤an›n efendiside¤il, parças›y›z.

HABER

30

sonuçlar› görülmeye baflland›ktan sonra,özellikle nükleer at›k meselesiyle birlikte,güçlü bir anti-nükleer mücadele baflgösterdi. Bugün, nükleer at›klar› tafl›yantrenlerin durdurulmas› yönünde çokönemli eylemler yap›l›yor.

Nükleer santrallerin bar›nd›rd›¤›tehlikenin herkes fark›nda. Ancak, nükleerçal›flmalara milyarlar yat›ran nükleerciflirketlerin, bunun “tan›t›m kampan-yalar›”na da küçümsenmeyecek miktarlaray›racaklar›n› unutmayal›m. O zamankihükümeti oluflturan koalisyon partilerininrant çekiflmeleri nedeniyle iptal edilenAkkuyu nükleer ölüm santrali sürecindede, evlerin elektrikleri kesilerek “Bak›n,nükleer santral olmazsa elektriksizkal›rs›n›z” korkusu yarat›lmaya çal›fl›l-m›flt›. Bu, muhtemelen yine karfl›la-flaca¤›m›z bir yalan. Benzer flekildemedya ve “bilimsel” kurulufllar arac›l›¤›ylanükleere ne kadar çok “ihtiyac›m›z”oldu¤u ve nükleerin “güvenli” oldu¤ukonusunda bol bol manipülasyon yap›-lacak.

5- AKP ve hatta önceki hükümetlerin

çevre politikalar›n› nas›l de¤erlen-diriyorsunuz?

Bu politikalar, olmas› gerekti¤i gibi!Kapitalizm, bafltan beri do¤ay› yok ediyor.Ve kapitalist sistemde ekolojik felaketlerinengellenmesi mümkün de¤ildir. Çünkükapitalizm, do¤ay› kullan›lmas› gerekenbir kaynak olarak görür. AKP de, öncekihükümetler de, bu anlay›fltan farkl›de¤ildi.

Dünyay›, insan›n egemen oldu¤u veistedi¤i gibi kullanabilece¤i bir kaynakgibi görmeyi b›rak›p, onun evimizoldu¤unu hat›rlamal›y›z. Biz do¤an›nefendisi de¤il, bir parças›y›z. Bunun köklübir zihniyet de¤iflimi gerektirdi¤i aç›k.Ancak, aksi durumda soluk alacakhavam›z, içecek suyumuz kalmayacak.Bu nedenle, duruma “çevre politikas›”gözlü¤ünden bakmamam›z gerekiyor.AKP’nin de, öncekilerin de do¤ayayönelik sald›r›larda, do¤ay› küresel veyerel flirketlerin ya¤mas›na açan, hattakendileri de buna bizzat kat›lan hükü-metler oldu¤unu söyleyebiliriz. Çünkütüm hükümetler böyledir.

Page 33: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

20 Mart’ta Tuzla’da, 16 May›s’taBüyükçekmece’nin K›raç beldesindetamamen tesadüf sonucu bulunan zehirlivariller kapitalizmin önceliklerini aç›kçagösterdi. ‹nsan ve çevre sa¤l›¤›n› ciddiölçüde tehdit eden kanserojen maddeiçeren varillerin bulunmas›ndan hemensonra, Çevre Bakan› Osman Pepe, verdi¤ibir demecinde kamuoyuna flöyle bir soruyöneltti: “Türkiye’de 750 bin ton tehlikeliat›¤›n sadece 30-35 bin tonu, hadi bi-lemediniz 50 bin tonu bertaraf edile-biliyor. 720 bin ton nereye gidiyor?”Pepe, sorunun muhatab› ve çözüm merciioldu¤unu unutmufl olacak ki, kendisinesorulmas› gereken soruyu kamuoyunayöneltiyor. “Bu at›klar nereye gidiyor?”Türkiye’de tehlikeli at›klar›n yok edilmesiiçin tek yetkili kurum olan ‹zmit At›k veArt›klar› Yakma De¤erlendirme A.fi.(‹ZAYDAfi) Genel Müdürü Bilal fiengünsorunun yan›t›n› flöyle veriyor. “Bu at›k-lar›n sadece 100 bin tonu bertaraf edilmeküzere bize geliyor. Her türlü zehirli at›¤›bertaraf edebiliyoruz. Yaklafl›k bin 500sanayi kurulufluyla çal›fl›yoruz. Ancak,firmalar›n büyük bölümü fiyatlar›m›z›yüksek buldu¤undan arzu edilmeyen butür olaylar yaflan›yor. Zehirli at›klar›n› azbir sarfiyatla gömebildikleri için bu yolutercih ediyorlar.” At›klar›n bertarafedilmesi için harcanacak önemsiz miktar-lar› maliyet unsuru olarak gören anlay›fliçin yoksul insanlar›n hayatlar›n›n hiçbirönem tafl›mad›¤› fiengün’ün bu ifade-sinden de aç›kça okunuyor. Böyleliklezehirli at›k ve kanserojen madde içerenat›klar›n adresinin, Tuzla ve Büyükçek-mece gibi yoksul iflçi ailelerinin bar›nd›¤›,yaz›n piknik yapt›¤›, yetifltirdikleri man-tarlar› toplad›¤› topra¤›n hemen alt› oldu-¤unu ö¤reniyoruz.

Unifar’a sadece 7 bin 500 YTL. cezaOlay›n ortaya ç›kmas›ndan sonra

‹ZAYDAfi’›n böl-gede yapt›¤› ince-lemelerin ard›ndan500 varil daha bu-lunurken, sormakgerekiyor “ Acababaflka yoksul ma-hallelere de bak-mak gerekiyor mu?” Unifar Kimya Üretimve Ticaret Afi.’ye ait oldu¤u tespit edilenat›klar için 7 bin 500 YTL. gibi önemsizve cayd›r›c› olmatan uzak bir ceza kesi-lirken, yine ‹ZAYDAfi’tan ö¤reniyoruz kitüm bu at›klar›n bertaraf edilmesi için 15bin YTL yeterliymifl. Ayn› günlerde UnifarKimya Üretim Afi. yetkililerinin yapt›¤›yaz›l› aç›klamadan Unifar’›n modern veson teknolojiye sahip bir kurulufl oldu-¤unu ve asl›nda kendilerine haks›zl›kyap›ld›¤›n› ö¤reniyoruz. “Türkiye'de biryarg›s›z infaz süreci yaflanmaktad›r. Uni-far, Türkiye'nin antibiyotik hammaddesiihtiyac›n›n önemli bir k›sm›n›, hem deTürk teknolojisiyle üreten modern birkimya tesisidir. Firmam›z›n en önemliat›¤›, 'evsel nitelikli endüstriyel ar›tmaçamuru'dur. Bu çamur, 'tehlikeli at›k'kategorisinde de¤ildir. 30 y›ld›r bu ifliyap›yoruz. 'Fenol'ü hiç kullanmad›k,bundan sonra da kullanmayaca¤›z.” Buaç›klaman›n ard›ndan ‹ZAYDAfi GenelMüdür Yard›mc›s› Mustafa Erol,varillerden al›nan numunelerin incelen-di¤ini belirterek flöyle konufltu: "‹lkald›¤›m›z numuneler incelendi, içeri¤indeyüksek miktarda kanserojen içeren fenolbulundu.” Sermaye s›n›f›n›n ve onlar›nsözcüsü konumundaki hükümetlerinüretim ve yönetim anlay›fllar›n›n özetifleklinde gerçekleflen bu skandal neredeve nas›l yaflad›¤›m›z›n da özeti asl›nda.Mesele bu kötü senaryonun mecburifigüranlar› olarak kalmak m›? Yoksa kendisenaryomuzu yeni bafltan yazmak m›acaba?

Kanserojen madde içeren atıklar

nereye gidiyor?

31

HABER

Zehirli vekanserojen maddeiçeren at›klar›nadresi, Tuzla veBüyükçekmece gibiyoksul iflçiailelerinin bar›nd›¤›,yaz›n piknik yapt›¤›,yetifltirdiklerimantarlalar›toplad›¤› topra¤›nhemen alt›.

Page 34: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Tüm zaman-lar›n en önemli hey-keltrafllar›ndan biriolarak kabul edilenAuguste Rodin’in,Paris Rodin Müze-si’nden getirilen203 eseri ‹stanbullusanat severlerle bu-lufluyor. Bu ünlüheykeltrafl›n bronz,alç›, mermer hey-

kelleri, arfliv foto¤raflar›, antik heykelkolleksiyonundan parçalar ve çok say›dakideseninin yer ald›¤› sergiyi 3 Eylül’e kadarSabanc› Üniversitesi Sak›p Sabanc› Mü-zesi’nde görebilirsiniz.Sergide, Rodin’in Dü-flünen Adam, Öpüflme,Calais Burjuvalar›, Bal-zac, Yürüyen Adam,Victor Hugo An›t› gibibaflyap›tlar›n›n yan›s›ra,ünlü Cehennemin Ka-p›s› kompozisyonun-dan 20 kadar antik hey-kel yer al›yor. Bunlarlabirlikte sergilenen fo-to¤raf ve desenler de,heykeltrafl›n gençli-¤inden bafllayarak enünlü yap›tlar›na dekkatetti¤i yolun izlen-mesine olanak verdi¤igibi sanatç›n›n daha azbilinen çizer ve kollek-siyoncu yanlar›na da›fl›k tutuyor.

Avrupa sanat›n›nköklü heykel gelene¤ini 19. yüzy›l›nRomantizm'inden 20. yüzy›la ve modernça¤›n büyük sanat serüvenine tafl›yanRodin, en küçük heykellerinden en gör-kemli an›tlar›na kadar, hep ayn› güçlüsoluk ve ayn› flafl›rt›c› ustal›kla, "heykel"inne olup ne olmad›¤›n›, dönemine vegelecek kuflaklara gösteriyor.

Rodin hak›ndaParis'te 12 Kas›m 1840 tarihinde do¤an

François-Auguste-René Rodin, La PetiteÉcole (Küçük Okul) isimli Özel Desen veMatematik Okulu'na girdi¤inde heykelikeflfetti ve desen becerisini gelifltirmeyebafllad›.

1864'te ilk atölyesini tuttu ve 20yafl›ndaki Rose Beuret'yle tan›flt›. 1871'deBelçika'da ilk kez yap›tlar›n› sergiledi.Gerçek boyutlu bir insan bedeni çal›flmas›olan ve eseri tamamlad›ktan birkaç aysonra Tunç Ça¤› ad›n› verdi¤i bronzheykeline 1875'te bafllad›. 1882'de Adem- Havva ve Düflünen Adam adl› figürleriniyapt›.

Bu dönemde hem sevgilisi hem de enbüyük rakibi olan Camille Claudel iletan›flt›. Rodin'in hayat›n›n bu en çalkant›l›

dönemi ve Claudel ileiliflkisi bir çok filme vekitaba da esin kayna¤›oldu.

1883'de Victor Hu-go büstünü yapt›. ‹ki y›lsonra Paris Beledi-yesi'nin ›smarlamas›üzerine Calais Burju-valar›'n›, ertesi seneÖpüflme adl› ünlü hey-kelini yapt›.

1888'de ClaudeMonet'yle birlikte birsergi açt›. 1895'te Meu-don'daki Villa de Bril-lants'› sat›n alarak re-sim ve antik heykel ko-leksiyonunu olufltur-maya bafllad›.

1904'te alç›dan ya-p›lm›fl büyük boy Dü-

flünen Adam heykeli ilk kez Londra'da,bir versiyonu ise Salon de Paris'te sergi-lendi. Düflünen Adam 1906'da Patheon'unönüne yerlefltirildi.

Camille Claudel ile çalkant›l› iliflkisin-den sonra 1917'de Rose Beuret ile evlenenRodin, eflinden 9 ay sonra 1917’de hayataveda etti.

Rose'un yan›na gömülen Rodin'in me-zar›n›n bafl›nda bir Düflünen Adam heykeliyer al›yor.

Rodin, en küçükheykellerinden en

görkemli an›tlar›nakadar, hep ayn›

güçlü soluk ve ayn›flafl›rt›c› ustal›kla,

"heykel"in ne olupne olmad›¤›n›,

dönemine ve gelecekkuflaklaragösteriyor.

KÜLTÜR-SANAT

32

Rodin ‹stanbul’da

Page 35: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

THY kaptanlar›ndan ve Hava-‹fl üyesiCemal Acar 3 Haziran’da fiiflli BaliMüzayede Sergi Salonu’nda son üç y›ll›kçal›flmalar›n›n bulundu¤u resim sergisiniaçt›. Tual üzerine ya¤l› boya çal›flmalar›bulunan Cemal Acar, resimlerinde dahaçok Anadolu’yu ve Anadolu insan›n›yans›t›yor. Figüratif kompozisyonlar› isekimi foto¤raflardan esinlenerek yapt›¤›n›söyleyen Acar, “Hobi olarak gördü¤ümbu u¤rafl›da hiçbir iddiam olamaz. Bubenim hobim. Resmi yapt›¤›m zamanonu görmeli ve yaflamal›y›m. Bu tarzçal›flmalar yapmay› seviyorum” diyor.Özellikle uzun uçufllar›n yorucu oldu-¤unu söyleyen Acar, resim yaparkendinlendi¤ini anlat›yor.“Mesle¤imdeki yorgun-lu¤u atmak için resimleilgileniyorum. Bu tablo-lar› yaparken dinleni-yorum. ‹flimi bu aç›danolumlu etkiliyor.”

1945 y›l›nda Çi-çekda¤’da do¤an Acar,babas›n›n mesle¤i gere¤iilkokula Palu’da baflla-y›p, Elaz›¤’da devameder ve Çine’de bitirir. 1966 y›l›nda HavaHarp Okulu s›navlar›n› kazanarak hiçdüflünmedi¤i askerlik mesle¤ine girer.Uçufl okulu ve jet e¤itimini ‹zmir’de bitir-dikten sonra askerlik hayat›n›n sonunakadar Kayseri’de kal›r. Binbafl› rütbesin-

deyken 1985‘te HavaKuvvetleri Komutan-l ›¤› ’ndan ayr› larakTHY’ye girer. Resmeolan ilgisinin daha ö¤-rencilik y›llar›nda baflla-d›¤›n› belirten Acar, pi-lotluk mesle¤ine baflla-d›ktan sonra iflinin dahacazip geldi¤ini, bu aradaresme zaman ay›rama-d›¤›n› ifade ediyor.“Tamamen kopmamakiçin aras›ra karakalemresimler yapard›m”diyen Acar, 2002y›l›nda bir uçufl s›ras›nda tekrar resim

yapmaya karar verir.Böylece Acar emekli-li¤e saklad›¤› buhobisini emeklili¤inibeklemeden hayatageçirir. Babas›n›nmesle¤i gere¤i Ana-dolu’nun pek çok ye-rini gezip gören, ora-larda yaflayan Acar’›nresim yaparken temas›Anadolu. Acar, “bir

süre sonra kalmayacak” dedi¤i Anadolumanzaralar›n›, kal›c› olmas› duygusuylatuvaline aktar›yor. “Anadolu’nun pek çokyerini gördüm ve oralarda yaflad›m.Babam jandarma astsubay›yd›, o yüzdenözellikle k›rsal kesimi çok gezdik. Ana-

dolu’yu ve insan›n› tablolarayans›tmay› çok seviyorum;çünkü bu tablolarda gördü-¤ünüz Anadolu manzaralar›bir süre sonra bitecek. Meselaflurada gördü¤ünüz sacdaekmek yapan kad›n olma-yacak. O yüzden bu tür kom-pozisyonlar› yakalay›p gün-cellefltirmek istedim. Dahado¤rusu kal›c› olsun isti-yorum.”

KÜLTÜR-SANAT

Kaptan Cemal Acar:

Anadolu’yu ve insan›n› yans›t›yorum

33

Tual üzerine ya¤l›boya çal›flmalar›bulunan CemalAcar, resimlerindedaha çokAnadolu’yu veAnadolu insan›n›yans›t›yor. Figüratifkompozisyonlar› isekimi foto¤raflardanesinlenerek yapıyor.

Page 36: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Edebiyat›m›z ona çok fley borçlu…Haks›zl›¤›n olmad›¤› bir dünya hayal

ederdi. ‹nsanlar›n mutlu oldu¤u, herkesinkarn›n› rahatça doyurabildi¤i bir dünyan›nolabilece¤inden bahsederdi. Çünkü SaitFaik'in tüm öykülerinin odak noktas›nda

yaln›zca insan vard›; s›ra-dan insanlar: Bal›kç›lar,çöpçüler, berberler, kas-aplar, sütçüler, yoksullar,yoksunlar, kursa¤›nagünlerce lokma ekmekgirmemifller, yaflam›nsillesini yemifller, aç oluptok doyuranlar ve gidecekbir yerleri olmayanlar...Ama ayn› zamanda da,bir birey olarak kendisi.Kendi yaln›zl›¤›, kenditedirginli¤i, kendi e¤i-limleri, kendi yaflam› veölümü.

Sait Faik, 23 Kas›m1906 Adapazar› do¤um-ludur. Ailesi, kentin tan›n-m›fl ve hali vakti yerindeinsanlar›ndand›. Çocuk-lu¤unu Adapazar›'ndageçiren Sait Faik'in ailesi,

Yunanl›lar›n kenti iflgali üzerine Bolu'yagöçmüfltür. Daha sonra ‹stanbul'atafl›nm›fllard›r.

‹lk e¤itimini Adapazar›'nda RehberTerakki adl› özel okulda, liseyi ‹stanbulErkek Lisesi'nde bafllay›p, Bursa ErkekLisesi'nde tamamlam›fl, iki y›l ‹stanbulDarülfünunu Edebiyat Fakültesine devamettikten sonra 1930 y›l›nda Fransa, Gre-noble'da yine edebiyat fakültesineyaz›lm›flt›. Üç y›l süren bu ö¤rencilikdöneminde Sait Faik Paris, Strassburg,Lion ve Marsilya aras›nda yolculuklaryapm›fl, yaz aylar›nda da ‹stanbul'agelmifltir. Fransa'da yaflad›¤› bohemhayat› onun kiflili¤inde ve sanat›ndaönemli bir rol oynam›flt›r.

1933 y›l›nda babas›n›n iste¤i üzerine‹stanbul'a dönen Sait Faik, Ya¤ ‹skele-si'nde babas›n›n bir arkadafl›yla ortak birticaret evi açm›fl, ancak buras›n›n iflas›ile ticareti bir daha dönmemek üzere terketmifltir. Daha sonra bir süre Hal›c›o¤luErmeni Yetim Lisesi'nde Türkçe grupdersleri ö¤retmenli¤i yapm›fl, k›sa süresonra gazetecili¤e bafllam›flt›r.

Bir kaç ifl denemesinden sonra,babas›n›n ölümü ile birlikte kendinibütünüyle yazmaya verir(1939). Düflük

Do¤umunun 100. yılında Sait Faik

Bir öykü ustasıSöz vermifltim kendi kendime:Yaz› bile yazmayacakt›m.Yaz› yazmak da, bir h›rstan baflka ne idi?Burada, namuslu insanlar›n aras›nda sakin, ölümü bekleyecektim;h›rs, hiddet neme gerekti? Yapamad›m. Kofltum tütüncüye, kalem,ka¤›t ald›m.Oturdum.Adan›n tenha yollar›nda gezerken can›m s›k›l›rsa küçük de¤nekleryontmakiçin cebimde tafl›d›¤›m çak›m› ç›kartt›m. Kalemi yontuktan sonratuttum öptüm.YAZMAZSAM DELI OLACAKTIM...Sait Faik Abas›yan›k(1906 - 1954)

34

KÜLTÜR-SANAT

Page 37: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

telif ücretlerinden dolay› eline az bir parageçmesine ra¤men, ailesinden kalan mi-ras sayesinde ayakta durabilmifl, ve Bur-gaz Ada's›ndaki eski köflkte annesi ilebirlikte yaflam›flt›r. Hiç evlenmeyen SaitFaik, 1948 y›l›nda yakaland›¤› siroz so-nucu 1954 y›l›nda ölmüfltür. Türk edebi-yat›n›n öykü alan›ndaki en büyük yazarla-r›ndand›r.

Sait Faik yazmaya lise y›llar›nda bafl-lar. fiiirlerinin ve Bursa Lisesi’ndeykenyaz d›¤› “Beyaz Mendil”, “Zemberek”gibi ilk hikayelerinin bas›m› konusundaacele davranmaz. ‹lk yaz›s› “Uçurtmalar”1929’da Milliyet’te yay›mlan›r. 1934’tenitibaren Varl›k’ta yay›mlad›¤› hikayeleriyletan›n›r. ‹lk dönem ürünlerini Semaver(1936), Sarn›ç (1939), fiahmerdan (1940)adl› kitaplar›nda toplam›flt›r.

Tutkuyla yazan ve “yazmazsam deliolacakt›m” diyen Sait Faik kitaplar›n›1948’den sonra daha s›k aral›klarlayay›mlar. Lüzumsuz Adam (1948), Ma-halle Kavgas› (1950), Havada Bulut(1951), Kumpanya (1951), Havuz Bafl›(1952), Son Kufllar (1952), Alemda¤’daVar Bir Y›lan (1954), Az fiekerli (1954),Tüneldeki Çocuk (1955) adl› hikâyekitaplar›n›n yan›s›ra, ard›ndan iki roman(Medar-› Maiflet Motoru, 1994; Kay›pAran›yor, 1953), bir fliir kitab› (fiimdiSeviflme Vakti, 1953) ve hikâyelerinintad›nda bir röportaj kitab› (MahkemeKap›s›, 1956) b›rak›r.

Eserlerinde bir ça¤›n bütün anlam›,kufla¤›n›n düflünce ve davran›flç›kmazlar›n›n zengin bir tasviri vard›r.Bu eserlerde yaln›z Sait Faik'in de¤il,kargaflan›n ortas›nda b›rak›lm›fl kuflaklar›ndram› da anlat›l›r.

1953 y›l›nda Amerika'daki MarkTwain Derne¤i, Sait Faik'i üyeli¤eseçmifltir.

5 May›s 1954'de, sirozun az görülen“ihtilatlar›ndan ” “özofafl kanamas›” geçir-erek Marmara Klini¤i'ne kald›r›lm›fl, an-cak kanama bir türlü durdurulamay›nca11 May›s günü saat 02.35'de yaflam›n›yitirmifltir. Zincirlikuyu Mezarl›¤›'ndatopra¤a verilen Sait Faik'in annesi,o¤lunun ölümünden sonra, her y›l öncekiy›l›n en baflar›l› öykü kitab›na verilmeküzere onun ad›na, halâ süren bir ödül

kurmufltur.Simenon'u Yaflamak H›rs›

adl› roman›n› Türkçeye çevirenSait Faik'in öyküleri Sabri EsatSiyavuflgil taraf›ndan Un PointSur La Carte ad›yla Fran-s›zca'ya çevrilerek (1954) MilliE¤itim Bakanl›¤›'nca Hollan-da'da yay›mlanm›flt›r.

Hikayelerinde konu veolaydan çok, fliire ve etkiye enuygun zaman parçalar› üze-rinde durmas›n› seven, budramatik anlar› incelemektebüyük baflar› gösteren SaitFaik, bir ‹stanbul hikayecisidir.Kaderlerine e¤ildi¤i, düflüren,düflürülmüfl insanlarda çokkere kendi s›k›nt› ve avare-liklerinin dram›n› yaflar gibidir.Çal›flkan, iflinde gücünde insanlargördükçe, flehirden, kalabal›klardan se-vinç duyar; kötülüklerle karfl›laflt›kçak›rlara, k›y›lara, sakin tenha adalara (Bur-gaz, Hay›rs›z Adalar), bal›kç›lara s›¤›n›r.Ada ve deniz hikayelerinde kahramansay›s› az ve belli, flehir hikayelerinde isedikkati da¤›tacak kadar bol ve çeflitlidir.Sait Faik, y›¤›nlar içindeki gizli dramlar›bulup ç›kard›¤› gibi tabiat senfonisini dederinlere iflleyen bir ustal›kla yaflatmas›n›bilir. ‹nsanlar›, k›rlar›, denizi, tabiatköfleleri ve hayvanlar›yla, yaflamay›bölünmez bir bütün olarak görüp Türkhikayecili¤inde yeni bir sayfa açm›flt›r.Kalemini güzelliklerin hakk›n› aramak,vermek, göstermek u¤runa kullanan SaitFaik'in üç kez yazmaya ara verdi¤i söyle-nir:

1- 1939'da babas›n›n ölümü,2- 1944'te Medar-› Mafliet Motoru'nun

toplat›lmas›,3- 1946'da siroz teflhisi konmas›

üzerine.‹yi ki yazmaya devam etti… Bugün

Sait Faik’ten bir hikaye okuyup d›flar›ç›k›n… fiöyle bir dolaflmaya… Fark› he-men hissedeceksiniz. Onun hikayeleriniokuyup soka¤a ç›kt›¤›n›z zaman bir evindam›n›, uzakta uçan kuflu, yapraklar›naras›ndan denizi görünce flafl›racaks›n›zve belki, birileri arkan›zdan 'Hiflt! Hiflt!'diye seslenecek… Deneyin!

KÜLTÜR-SANAT

35

Page 38: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

K‹TAP

36

Bir Ramazan günü bir Hollandal›,ufla¤›yla birlikte ‹stanbul'a gelir. Burada,dostu tütün tüccar› Keraban A¤a ilebuluflur, onun Üsküdar'daki kona¤›nayeme¤e gideceklerdir. Tam da o gün,Bo¤az'dan karfl›ya geçifl için yeni birvergi konur ama Keraban A¤a'n›n buvergiyi ödemeye hiç niyeti yoktur. Onparal›k vergiyi ödememekte kararl› olanKeraban A¤a'n›n bu inad›, kendisineyüzlerce alt›na mal olacak zorlu ve ilginçbir Karadeniz yolculu¤unu bafllat›r... JulesVerne, ‹stanbul, Osmanl› ‹mparatorlu¤u,Türkler ve Karadeniz'le ilgili düflünceleriniserpifltirdi¤i bu roman›nda "Osmanl›lar›nen inatç›s›n›" anlat›yor...

Jules Verne kitaplar› her yafl› büyü-leyecek bir yerküreyi anlat›r. Yeralt› deniz-leri ve f›rt›nalar, körfezler, burunlar, man-yetik çekim merkezleri, tektonik atefller...

Jules VerneJules Verne yaflad›¤› dünyan›n

s›n›rlar›n› öylesine merak etti ki, sonundaonlar› afl›p olas› baflka dünyalar›nkap›lar›n› aralad›. Verne, romanlar›n›nkarakteristik özelli¤i tek bir cümleylebelirgindi: "Bir amaç u¤rana her fleyingöze al›nmas› ve amans›z bir mücadelekeflfin kural›d›r." Hiç ç›kmad›¤› hattayaflad›¤› dönemde ç›kmas›na olanak bileolmayan yolculuklar› hayal edip bunlar›k⤛da dökenJules Verne, 1883 y›l›ndakaleme ald›¤› ‹natç› Keraban A¤a adl›roman›nda, hiç görmedi¤i Osmanl››mparatorlu¤u'nun iki flehrini, ‹stanbulve Trabzon'u, Hollandal› bir tüccar ileufla¤›n›n gözünden anlat›r.Bir Dünyaatlas›, bir co¤rafya ya da tarih kitab›gibidir Jules Verne eserleri...

‹natç› KerabanJules VERNE‹thaki Yay›nlar›Çevirmen : Nihan ÖZYILDIRIM‹stanbul / 2002 - A¤ustosJules Verne, bu kez Osmanl› topraklar›nda...

Kad›n hareketinin elinden düflür-medi¤i önemli kitaplardan biri olan,“Kendine Ait Bir Oda” Virginia Woolf’unbelki de en kolay okunan kitab›d›r. Kolayokunur; çünkü konu somuttur: Kad›n veedebiyat.

Erkeklerin kad›nlara b›k›p usanmadantekrarlad›klar› “ezeli” ve “ezici” bir soruvard›r: “Düflünme yetene¤iniz oldu¤unusöylüyorsunuz. Madem öyle, nedenShakespeare gibi bir deha ç›kara-mad›n›z?” ‹flte Virginia Woolf bu yak›c›soruya, tarihsel kiflilerin kütüphaneraflar›nda flöyle bir gezindikten ve k›sabir kad›n edebiyat› tarihçesi ç›kart›ktan

sonra esasl› bir yan›t veriyor. Ve flöylesesleniyor kad›nlara: “Para kazan›n vekendinize ayr› bir oda ve bofl zamanyarat›n. Ve yaz›n, erkekler ne der diyedüflünmeden yaz›n!”

‹ngiliz yazar Virginia Woolf (1882-1941), dünya edebiyat literatüründe“bilinç ak›fl›” tekni¤inin önde gelentemsilcileri aras›nda say›lm›fl, ayk›r›yaflam› ve dönemindeki çizgi d›fl› yazarl›kserüveniyle ilgi çekmifl bir kad›n yazar.Kendine özgü neflesi, alayc›l›¤›, flaflk›nl›¤›ve bunal›m›yla Woolf, yaln›z kad›n›nde¤il, yarat›c› kiflinin zihnini ve yazg›s›n›da irdeler.

Kendine Ait Bir OdaVirginia WoolfÇeviri: Su¤ra Öncü127 sayfa‹stanbul Eylül 2003‹letiflim Yay›nlar›

Page 39: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

K‹TAP

37

Prometheus, insan› insan yapan de-¤erleri temil eden mitolojik bir kahra-mand›r. Onun yakt›¤› atefl, insan yara-t›c›l›¤›, ak›l üstünlü¤ü ve baflkald›rmagücü yan›nda yenilik ve özgürlük anla-y›fl›n› da temsil eder. Prometheus, ak›lgücünün ve yarat›c›l›¤›n tanr›lara de¤ilinsana ait bir özellik oldu¤unu öne süre-rek atefli tanr›lardan çal›p insana arma¤anetmifltir. Böylece ba¤›fllanamaz bir suçiflledi¤i için Zeus’un gazab›na u¤ram›flt›r.Atefli ele geçiren insan da gerçek yara-t›c›n›n kendisi oldu¤unu, daha do¤rusutanr›n›n insan›n kendisinden baflka birfley olmad›¤›n› ö¤renmifltir.

S›n›f olgusunun toplumsal iliflkilerinhala nesnel temeli oldu¤unu ileri sürengörüfllerle, bu olgunun günümüzde öne-

mini yitirdi¤ini vurgulayan görüfller ara-s›nda sürüp giden tart›flma, belki de ça¤-dafl toplumbilimin en önemli tart›flma-lar›ndan biri durumundad›r. Buna ba¤l›olarak iflçi s›n›f›n›n toplumsal dönüflümdinamikleri aç›s›ndan önemini yitirdi¤ive yerini farkl› toplumsal hareketlerindinamizmine b›rakt›¤› ileri sürülmektedir.

S›n›f olgusu toplumsal iliflkilerin temelimidir? ‹flçi s›n›f› kapitalist toplumunbugünkü yap›s› içinde hala devrimci birözne midir? Ça¤dafl kapitalizm koflul-lar›nda iflçi s›n›f›n›n konumu, toplumsalönemi ve güncel profili nedir? Tülin Ön-gen'in kitab›, bu ve benzeri kilit sorularason derece titiz ve yetkin bir çal›flma ileyan›tlar ar›yor.

Prometheus’un Sönmeyen AtefliGünümüzde ‹flçi S›n›f›

Tülin ÖngenAlan Yay›nc›l›k 1996

312 Sayfa

Yeniçeriler kap›y› zorlarken Uzun‹hsan Efendi, hâlâ malum konuyudüflünüyor, fakat iflin içinden bir türlüç›kam›yordu...

"Rendekâr do¤ru mu söylüyor? Düflü-nüyorum, öyleyse var›m. Oldukça makul.Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varol-mad›¤›m, bir düfl oldu¤um sonucu daç›kar: Düflünen bir adam› düflünüyorum.Düflündü¤ümü bildi¤im için, ben var›m.Düflündü¤ünü bildi¤im için, düflledi¤imbu adam›n da varoldu¤unu biliyorum.Böylece o da benim kadar gerçek oluyor.Bundan sonras› çok daha hüzünlü birsonuca var›yor. Düflündü¤ünü düflün-dü¤üm bu adam›n beni düflledi¤inidüfllüyorum. Öylese gerçek olan biri beni

düfllüyor. O gerçek, ben ise bir düfloluyorum." Kap› k›r›ld›¤›nda Uzun ‹hsanEfendi kitab› kapand›. az sonra bafl›nageleceklere ald›rmadan kafas›ndan flunlar›geçirdi: "Dünya bir düfltür. Evet, dünya..Ah! Evet, dünya bir masald›r."

Köklü bir tarihlilik tavr› ile yazar,Uzun ‹hsan Efendi'nin kiflili¤inde, d›fl-dünya, zihin aras›nda kurulan iliflkidekivarolufl biçimlerini sorguluyor. Hakikat,zihinde oluflan bir tasar›mdan ya danesnelerin gerçekli¤inden mi ibaretttir?Uzun ‹hsan Efendi, kendinde geriye,y›llarca dünyaya s›rt çevirip zihnindeyaratt›¤› düfllerle yazd›¤› eserini, PusluK›talar Atlas›'n› sadece okunmas› içinde¤il yaflanmas› dile¤iyle b›rak›r.

Puslu K›talar Atlas›

‹hsan Oktay Anar‹letiflim Yay›nlar› 1995

138 sayfaRoman Öykü

Page 40: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

38

ÜYELER‹M‹ZDEN

EVLENENLERTHY Uçufl ‹fll Temsilcimiz SimayÇekem’in k›zkardefli Sinem ile Serkan22.07.2006’da, THY Genel Müdürlüküyemiz Özlem Sevim ile Tolga Ayd›n13.05.2006’da, THY Genel Müdürlüküyemiz Mustafa Konuk ile Hatice Eke14.05.2006’da, THY Uçufl ‹fll üyemizDeniz Ülke 01.06.2006’da, THY Teknikemekli üyemiz Seyfi De¤irmencio¤lu’nuno¤lu Ali ile Çisem 03.06.2006’de, THYTeknik emekli üyemiz Celal U¤rafl’›n k›z›Fatma ile Hikmet 27.05.2006’da, THYTeknik üyemiz Burak Karacebe ile YeflimSay›ner 26.05.2006’da, THY Yer ‹fllüyemiz Cumhur Duyuran ile Uçuflüyemiz Yeliz Demir 24.05.2006’da, THYBodrum üyemiz Mehmet Budako¤lu ileÖzgül 20.05.2006’da, THY Yer ‹fll üyemizFulden Küçüközgün ile Abdullah Bafl10.06.2006’da, THY Genel Müdürlüküyemiz Orkide Soyuerden ile CeyhunKaymal 27.05.2006’da, THY Tekniküyemiz Yunus Ökmen ile Aysel18.06.2006’da, THY Teknik üyemizCihan Sayg› ile Genel Müdürlük üyemizHatice Akp›nar 10.06.2006’da, THYGenel Md üyemiz Volkan Kurtuldu ileBurcu 18.06.2006’da, THY Uçufl ‹fllKaptanlar›m›zdan Sedat A¤raz ile Mine22.06.2006’da, THY Uçufl ‹fll üyemizNihal Piflirici ile Yer ‹fll Üyemiz MehmetCan 01.07.2006’da, THY Üyemiz EbruKorman ile Ali Yurdaner 17.06.2006’da,THY Üyemiz Seda Sefero¤lu ile EnginGümüflp›nar 18.06.2006’da, THY MusaY›rt›c› ile Nurhayat 24.06.2006’de, THYÜyemiz Ülkü Balkan ile Ayd›n Baytok25.06.2006’da, THY Genel MüdürlükÜyemiz Nesrin Ayd›n 30.06.2006’da,THY Üyemiz Hakan Toncer ile Ayfer22.07.2006’da, THY Yer ‹fll Üyemiz ÜlküY›lmaz 01.07.2006’da, THY Yer ‹fllÜyemiz Mehmet Can ile Uçufl ‹fll ÜyemizNihal Piflirici 29.06.2006’da, THY GenelMüdürlük üyemiz ‹lyas Tomris30.06.2006’da, THY Ankara ‹stasyonüyemiz Ozan Yücel 27.05.2006’da, THYAnkara ‹stasyon üyelerimiz GülcanDalk›l›ç ve Volkan Kumsel 23.06.2006’daTHY Ankara ‹stasyon üyemiz KadirGencer’in o¤lu 24.06.2006 tarihindeevlenmifllerdir; ömür boyu mutluluklardileriz.

SÜNNETTHY T eknik temsilcimiz Adil Ak’›n o¤luMustafa 14.05.2006’da, THY Yer ifllüyemiz ‹rfan Furat’›n o¤lu Burkay Efe12.05.2006’da, THY Kargo üyemiz SerapTürkmen’in o¤lu Ozan 04.06.2006’da,THY Teknik üyemiz Zeynel AbidinTuna’n›n o¤lu Kadir Cem 17.06.2006’da,THY Üyemiz Canan ve Cumhur Ayd›n’›no¤lu Osman Rahman Onur10.06.2006’da, THY Üyemiz Nilben veHasan Cömert’in o¤lu Kerem25.06.2006’da, THY Yer ‹fll Üyemiz ‹lkerAtefl ile Hafize Atefl’in o¤lu Özcan01.07.2006’de, THY Ebi üyemiz ErdalYorguner’in o¤lu Ça¤r›, THY Ankara‹rtibat üyelerimizden Cevdet Cankurt’uno¤lu 02.06.2006’da, THY Teknik A.fi.üyelerimizden Fikret Türkmen’in o¤lu24.06.2006 tarihinde sünnet olmufllard›r,geçmifl olsun dileklerimizi iletir, hayattabaflar›lar dileriz.

DO⁄UMTHY Call Center temsilcimiz HalilAkbu¤a’n›n Defne Melis isminde k›z›21.06.2006’da, THY Yer ‹flletmeüyelerimiz Mehmet Sevinç ile fienaySevinç’in çocu¤u 16.05.2006’da, THYBodrum üyemiz Ayfle Gökyokuflun Nehirisminde k›z› 05.12.2005’te, THY Bodrumüyemiz Mehtap Çak›ro¤lu’nun Efeisminde o¤lu 03.03.2006’da, THYBodrum üyemiz Gülcan Özgün’ün FatmaDila isminde k›z› 06.01.2006’da, THYBodrum üyemiz Harika Hekimo¤lu’nunBatuhan Ömer isminde o¤lu11.05.2006’da, THY Bodrum üyemizBerrin Bal›kç›’n›n Tu¤ra isminde o¤lu16.11.2005’te, THY Üyelerimiz FikretAlparslan ile Yeliz Alparslan ›n çocu¤u12.06.2006’da, THY Üyemiz EniflGökçeman’›n bir o¤lu 30.05.2006’da,THY Genel Md üyemiz MustafaÖzalç›n’›n o¤lu 22.06.2006’da, THYAnkara Kargo üyemiz Erhan K›y›kç›’n›n26.05.2006’da bir o¤lu, THY Ankara‹rtibat üyemiz Ferhat Özeli’nin09.06.2006’da ‹rem isminde bir k›z›, THY‹zmir ‹stasyon Müdürlü¤ünde çal›flanüyemiz P›nar Tutulmaz’›n 03.06.2006tarihinde bir k›z› dünyaya gelmifltir.Sa¤l›kl› ve uzun ömürlü olmalar›n›diliyoruz.

Page 41: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

Miri Sencer (1942-2006)

25.01.1942 y›l›nda Diyarbak›r merkezde dünyayageldi. ‹lkokul y›llar›nda babas›n›n geçirdi¤i trafikkazas› sonucu çal›flamaz duruma gelmesiyle okulhayat›na ara vererek, ifl yaflam›na at›ld› ve küçükyaflta ailesinin tüm sorumlulu¤unu maddi vemanevi anlamda omuzlar›nda tafl›d›. Askerlikça¤lar›na gelene kadar çeflitli ifllerde çal›flarakailesinin geçimini sa¤lad›. Askerlik dönüflüDiyarbak›r’da THY ile tan›flt›. fiirketin bir çokdepartman›nda görev ald›. 1973 y›l›nda THYAnkara Kargo fiefli¤i’ne tayin olarak çal›flmahayat›na Ankara’da devam etti. Dürüst ve samimikiflili¤iyle k›sa zamanda çevresindeki insanlar›nsevgi ve sayg›s›n› kazand›. E¤itimini tamamlayamam›fl olman›n s›k›nt›s›n› hep üstündetafl›d›. ‹lk, orta, lise ö¤renimini d›flar›dan tamamlayarak, azimli bir insan›n nelerigerçeklefltirebilece¤inin örneklerini sergiledi. Ülkemizin zor dönemlerden geçti¤i, bask›lar›nher geçen gün art›¤› hak ve özgürlüklerin dile getirilmeye çekinildi¤i bir dönemde, 1982-1989 tarihleri aras›nda amatör olarak Hava-‹fl Ankara fiube Baflkanl›¤› yapt›. Görev süresincedürüst, onurlu ve mücadele ateflini hiç yitirmeden gecesini gündüzüne katarak çal›flt›. 1989y›l›nda gerçeklefltirilen genel kurulda görevini Sn. Memduh Özcan’a devretti. 1993 y›l›nakadar THY Ankara fiefli¤inde kargo memuru olarak görevine devam etti. 1993 y›l›ndaemekli olarak çok sevdi¤i mesle¤ine ve sendikal yaflam›na nokta koydu. Bir dönem ticaretleu¤raflt›. Yaflam›n›n son dönemlerinde amans›z bir hastal›¤a yakaland›. 6 ay bu hastal›klazorlu bir mücadeleye giriflti. Yor¤un bedeni bu rahats›zl›¤a dayanamay›p 7 Haziran 2006tarihinde yaflama gözlerini yumdu. 63 y›ll›k ömrün sonunda bizlere; örnek gösterilen birkarakterle paylafl›lan an›lar› ve onurlu bir yaflam› b›rakt›.Seni hiç unutmayaca¤›z…

Arkadafllar› ve ailesi

39

ÜYELER‹M‹ZDEN

RAHATSIZLANMATHY Uçufl ‹flletme üyemiz ESRA GÜZEL‹fi15.05.2006’da, THY Yer ‹fll üyemizCengiz Y›lmaz 15.05.2006’da, THYKargo üyemiz Ertan Erkan, THY Kargoüyemiz Serap Türmen’in annesi, THYKargo üyemiz fievket Battal13.06.2006’da, THY Ankara ‹stasyonüyemiz Çetin K›ratl›’n›n efli19.05.2006’da, THY Ankara Hat Bak›müyemiz Abdullah Yaln›z 29.05.2006’da,THY Ankara ‹stasyon üyemiz SeyfettinMutlu’nun efli Aygen Mutlu29.05.2006’da, THY Ankara ‹stasyonüyemiz Nuray Özkan 09.06.2006’da,Ankara ‹stasyon Temsilcimiz ‹lhamiSütçüo¤lu’nun k›z› Merve 16.06.2006’da,THY Ankara ‹stasyon üyemiz HüseyinUçar 08.06.2006’da, THY Ankara‹stasyon üyemiz Metin Ako¤lu08.06.2006’da, THY Ankara ‹stasyonüyemiz Esra Balc›o¤lu 30.06.2006tarihinde, THY ‹zmir ‹stasyon

Müdürlü¤ünde çal›flan üyemiz Ali Göç02.05.2006’da, THY ‹zmir Sat›flMüdürlü¤ünde çal›flan üyemiz BesteMine Durukan 12.06.2006 tarihinderahats›zlanm›fllard›r; kendilerine acilflifalar diliyoruz.

VEFATTHY Yer ifll üyemiz Naci Akay ve MehmetAyd›nl› 14.05.2006’da, THY Tekniküyemiz ‹hsan Güreli’nin abisi17.06.2006’da, THY Teknik üyemiz SedatAli Emanet’in babas› 23.06.2006’da, THYTeknik Mustafa Hac›o¤lu’nun annesi27.06.2006’da, THY Ankara ‹stasyonüyemiz Figen Yelbo¤a ve THY AnkaraKargo üyemiz Bar›fl Sencer’in Babalar›,Ankara fiubesi Eski Baflkan›m›z MiriSencer 07.06.2006’da, THY Ankara Sat›flüyelerimizden Hatice fien’in K›z Kardefli13.06.2006 tarihinde vefat etmifllerdir.Vefat edenlere Tanr›dan rahmet,yak›nlar›na baflsa¤l›¤› diliyoruz.

Page 42: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

SOLDAN SA⁄A

Soldan Sa¤a1- Köktenci2- Bir renk - (‹lyas) eski futbolcu3- Yönelme Durumu - Hektar›n simgesi4- Do¤ufltan dudak bozuklu¤u - Amerikan

ordusundaki askeri polis birli¤inin k›sa yaz›l›m›5- Nitelikce iyi olmayan - Uzun gövdeli, k›sa bacakl›

kanatl› böceklerin tümü6- Bir kimseye veya bir nesneye yönelme - K›sa

zaman parças›7- Genifllik - Yaz›n›n sonuna yap›lan ekleme8- Çal›flma - Bilgisiz,cahil9- Sümerlerin gök tanr›s› - Müzikte ara10- Uçak seferlerinde gidifl gelifl.YUKARIDAN AfiA⁄IYA

1- K›yametde çal›naca¤›na inan›lan surun ikinciüflenifli - Derin kase

2- Kar›fl›k renkli - Sürtme eylemi ile metalleri tahtay›afl›nd›rmaya yarayan üzeri diflli dar ve uzun çelik -

Bir sorufl flekli3- Türk müzi¤inde dokuz koma de¤erindeki tam

aral›k4- Oyulma, afl›nma - Bela5- Büyük sepet - Vilayet - Asker6- Kusuru hofl görme ba¤›fllama - Bayan ad›7- Is›tarak, eriterek kaynaflt›rma - Yemek yeme,

karn›n› doyurma8- M›s›rda Tanr›lara ve canl›lara can veren güç -

Uzak düflmek bir yerden uzaklaflmak9- Dahil - Geometride iletkinin efl anlaml›s›10- Tüm sanatsal el iflçili¤ini belirten sözcük (el

sanatlar›) sümerlerde gök tanr›s›.40

BULMACA

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

B‹R ÖNCEK‹ BULMACANIN ÇÖZÜMÜ:

Soldan Sa¤a1- Plantasyon 2- Limon, Taka 3- Aya, Teamül 4-

Kaz, Aral 5- Akort, Nem 6- Anemik, Ra 7- At, Somun8- Pm, Drama 9- ‹bre, Ayal, 10- Tren, Tetra

Yukarıdan Afla¤ıya1- Plaka, Akit 2- Liyakat, Br 3- Amazon, Pre 4- No,

Resmen 5- Tnt, Tmo 6- Ea, ‹mdat 7- Star, Kurye 8-Yaman, Naat 9- Oküler, Mlr 10- Nal, Masa.

NEVD‹L

Yabanc› Dil E¤itim

Merkezi

‹stanbulun merkezindekimodern binam›zda Yabanc›dili ö¤renmek çok kolay…

GENEL ‹NG‹L‹ZCE ve ALMANCATOEFLKPDSÜDS

D‹L TAZM‹NAT SINAVLARINA HAZIRLIKAMACA YÖNEL‹K ‹NG‹L‹ZCEÇOCUKLAR ‹Ç‹N ‹NG‹L‹ZCE

Hava ifl sendikas› üyelerine%10 indirim olana¤› ve uygun taksitler

www.nevdil.comÜcretsiz tan›t›m derslerimiz için lütfen randevu al›n›z

0212 217 63 63

Her tür kumafl, tül perde, mekanizmal›, ahflapjaluzi seçenekleri, yatak örtüleri, pike, nevresim,banyo tak›mlar›, genç odas›, bebek sepeti, beflikçeflitleri bulunan Kardelen Ev Teksil ürünlerima¤azas›, Esenkent, Bahçeflehir ve Bo¤azköyflubeleriyle hizmet veriyor.

Merkez Adres:Enverpafla Cad., Açelya Evleri D:35-C D.4 Esenkent/‹stanbul

Tel: 0212- 672 52 33

fiube: ‹ncirtepe Mah. Kemalpafla Cad. Tabela Dura¤› No:24 Esenyurt/ ‹stanbulTel: 0212- 596 35 04

Page 43: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006

10 May›s 2006 tarihinde, ‹zmir ‹li Stratejik Planlama, Yönetim ve Araflt›rmaMerkezi (‹Z‹SYÖM) Baflkan› Prof. Dr. Zerrin Toprak yönetiminde; Dokuz Eylül

Üniversitesi, Türk Standartlar› Enstitüsü ve Türk-‹fl Bölge Temsilcili¤i’nin ortaklafladüzenledi¤i “Kurumsal-

Toplumsal Sorumluluk: SA8000” toplant›s› gerçeklefltirildi.

Çal›flma koflullar›n›niyilefltirilmesi, çocuk iflçili¤inin

sonland›r›lmas›, ücret veörgütlenme ihlali ve SA 8000standard›n›n gündeme geldi¤itoplant›da, Hava-‹fl ‹zmir fiubesi

Yönetim Kurulu’da haz›rbulundu.

3 Haziran 2006 tarihinde ‹zmirGündo¤du Meydan›’nda“Cumhuriyet’e sahip ç›k”mitingi düzenlendi.Organizasyon komitesinde deyer alan Hava-‹fl ‹zmir fiubesi;ba¤›ms›z, demokratik, laik,ayd›nl›k bir Türkiye içinyürüdü.

fiUBELER‹M‹ZDEN

Page 44: Hava-iş dergisi Temmuz - Ağustos 2006