Page 1
6. Uluslararası Balkanlarda Sosyal Bilimler Kongresi
6. ULUSLARARASI BALKANLARDA SOSYAL BiLiMLER KONGRESi
HALKLARARASI BALKANNARDA SOTIAL BILIMNERI KONGRESi
INTERNATIONAL CONGRESS OF SOCIAL SCIENCES iN THE BALKANS
· 8-12 Haziran 20l 4 / Komrat - Moldova
8-12 Kirez 2014 / Komrat - Moldova
8-12 june 2014 / Comrat - Moldova
BiLDiRiLER / PROCEEDINGS
~.CİLT
J Editör / Editor
Prof.Dr. Recai Coşkun
Page 2
6. Uluslararası Balkanlarda Sosyal Bilimler Kongresi
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
ÖZET
Yrd. Doç. Dr. Nermin Akyel1
Yrd. Doç. Dr. Şule Yıldız2
Bilim ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte iş ve sanayi dünyasında yaşanan hızlı
değişim ve küreselleşmenin etkisi ile finansal bilgi kullanıcıları da çeşitlenmiş; bu
kişiler için finansal tablolarda yer alan muhasebe bilgilerinin güvenilirliği daha da
önem taşır hale gelmiştir. Muhasebe bilgilerinde yapılan manipülasyonlar ile
yirminci yüzyılın ortalarında tüm dünyada yaşanan muhasebe skandalları güvenilir
bilgi ihtiyacını daha da artırmaktadır. Finıansal bilgllerin doğru sunumunu
sağ layabilmek ve finansal tablo kullanıcılarına ihtiyaç duydukları sağlıklı bilginin
sunulabilmesi için tüm meslek gruplarında olduğu gibi muhasebede de ulusal ve
uluslararası anlamda bir takım düzenlemelere, kurallara, standartlara ihtiyaç
duyulmaktad ır.
Muhasebenin özünde, finansal tablo kullanıcılarının ihtiyacı olan doğru, dürüst,
güvenilir bilginin üretilmesi yer almakta olup, kısaca "karşılıklı hesap görme,
hesaplaşma, hesap verebilirlik" olarak özetlenebilecek olan muhasebe, kişinin iç
dünyasında var olan vicdan ile bütünleşmiş vaziyettedir. İslam dinin özünde
1 Sakarya üniversitesi Geyve Meslek YOksekokulu [email protected] , 0264 295 3336 2 Sakarya Üniversitesi İşletme Fakültesi [email protected] , 0264 295 6282
495
Page 3
AKYEL & YILDIZ
insanların kendilerine bahşedilen yaşam boyunca yaptıkları uygulama ların sebepleri
ve sonuçlan ile ilgili Yüce Yaratıcı Allah'a karşı hesap vermeleri yer almaktadır.
İşletmelerin sorumlu olduklan kesimlere hesap verebilirlik ilkesi ile kulların Allaha
karşı sorumlulukları sonucl:J gelişen hesap verebi lirlik ilkesi özünde doğruluk,
dürüstlük, güvenilirlik, şeffaflık gibi kurumsal yönetişim ilkeleriyle benzeşmektedir.
Bu çalışmada muhasebenin tüm dinler için ortak değer yargılanndan olan adı geçen
ilkeler İslami ilke ve kurallar ile ilişkilendirilerek, işletmelerin de tıpkı insanlar gibi,
faaliyetlerinin sonuçları hakkında ilgili mercilere hesap verebilirliği üzerinde
durulacaktır.
Anahtar Kelimele r: muhasebe, İslamiyet, hesap verebilirlik, dürüstlük, şeffaflık
RELIGIOUS FUNDAMENTALS OF ACCOUNTING IN ISLAMIC PERSPECTIVE
With the development in science, technology, rapid modification in the occupational
and industrial area, impact of globalization, fınancial information users are varied.
For these people, the reliability of the accounting information in the financial
statements is signifıcant. Manipulations, which are done with accounting
information and accounting scandals, which are experienced at the end of the 21st
Century fairly increase the requirement of reliable knowledge. For providing the
accurate and healthy presentation of the financial knawledge to the fınancial
statements users, like the other profession groups, nattonal and international
regulations, norms, standards are also necessary for accounting.
Production of the accurate, honest and reliable information, which are necessary for
the financial statements users are located in the core of the accounting. Shortly,
accounting, which can be summarized as "mutual accounting, settlement,
accountabilityn is combined with the conscience, which is in the frmer woild of a
person. In the core of the religion of Islam it is indicated that people who are
496
Page 4
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEME.LLERİ
bestowed to the life should account for their implementation a~er the life with their
reasons and results to the supreme cr-eator God.
The accountability principle, which Is responsible for the scope of management and
the other accountability principle which is valid and improved by the creatures for
the responsibility towards god resemble each other in terms of the principle of
corporative governance like accuracy, honesty, credibility, and transparency. In
this study it will be lndicated that, with the research of the reiationship between
the principles and nonns of the accountability and Islam, operations should also
account human beings for the result of their activities to the relevant authorities.
Keywords : Accounting, I slam ,accountability, honesty, transparency.
1 . Giriş
Ticari hayatın başlangıcından itibaren ticari faaliyetlere konu olan olayların kayıt
altına alınması ve sözkonusu faaliyet sonuçlarının anlamlı bir biçimde özetlenerek
ilgililere bilgi verilmesi ihtiyacı bir mesleki faaliyet olarak muhasebenin doğuşuna
zemin hazırlamıştır. Ticari hayatta faaliyetln ve uygularnalann çeşitlenmesinin
yan ısıra firrnalann, dolayısıyla sermayenin uluslararasılaşması sonucu muhasebe
faaliyetleri de çeşitlilik · arz etmeye başlamış ve farklı uygulama ve yöntemlerin
gelişimine ortam hazırlamıştır.
Muhasebe, işletmenin varlıklan ve kaynaklan üzerinde değişiklikler yaratan ve para
ile ifade edilebilen olaylara ait belgeleri tespit ve tasnif ederek kaydetmek,
sınıflandırmak, özetlemek, analiz etmek ve yorumlamak suretiyle ilgili kişi ve
kuruluşlara bilgi vermeyi amaçlayan bilgi sistemi olarak tanımlanabilir. Başlangıçta
işletme faaliyetlerinin kaydedilmesi olarak değerlendirilen muhasebe, günümüzde
kaydetme sonucu elde edilen bilgilerin özetlenerek sonuçlannın analizi ve
yorumlanması fonksiyonları ile önem kazmaktadır.
497
Page 5
AKYEL & YILDIZ
2. Karar Verme Aracı Olarak Muhasebe Bilgi Sistemi ve inanç
Kişi ve kuruluşlar karar almada her ne kadar rasyonel davranmayı amaçlasalar da
·bir takım baskı faktörleri, aldıklan kararlarda etkili olacaktır. Karar almayı etkileyen
faktörler davranış bilimciler tarafından başlangıçta iç ve dış faktörler olarak iki
gruba aynlmaktadıı-. Kişinin düşünce yapısının ve ilkelerinin kaynağını oluşturan ve
olaylara bakış açısını etkileyen inanç ve tutumlar iç faktörler olarak adlandırılırken,
karar alıcının davranışlarını etkileyen dış faktörler ise kültürel yapı olarak
tanımlanmaktadır (Özkalp ve Kıra!, 1996: 93). İnanç, bilgi, davranış kurallan ve
gelenek-göreneklerden oluşan kültürel yapı maddi ya da manevi yönü ile bireylerin
davranış biçimlerini yansıtır. Dolayısıyla kişilerin alacaklan kararlardaki davranış
kalıplarını şekillendiren en önemli unsur hem iç hem de dış faktörlerden olan inanç
olacaktır (Usul, 2007: 8).
Yönetimin karar alma fonksiyonun temel araçlarından biri şüphesiz ki, muhasebe
bilgileridir. Kişiler öğrenmiş olduklan muhasebe bilgilerini inanç, his ve dünya
görüşünden oluşan duygusal faktörlerle birleştirerek davranışa dönüştürürler. Aldığı
karann yanlış olduğunu daha sonradan farkeden kişi, bunun sebebini iç faktörlere
değil dış faktörlere bağlayarak bahane bulma yolunu seçmektedir (Usul, 2007: 25),
dolayısıyla başarısızlık maddi bir takım unsurlar ile eşleştirilecek, manevi
unsurlardan uzaklaşılacaktır. İyiyi kötüden ayırabilen, iyilik etmekten lezzet alan ve
kötülükten elem duyan manevi his insan :uhunun en ileri bilgi kaynağ ıdır. Manevi
duygular baskın gelerek -~ir şeye "evet" dediği zaman, onu ne insan beyni ne de
duyu organlan yalanlayamaz. Dolayısıyla maneviyat ve manevi duygular; karar
almada oldukça büyük bir önem taşımaktadır.
3. Muhasebenin Dini Teme lleri
Finansal bilgi kullanıcılarının kararlannın doğru olabilmesi, finansa( tabloların en
doğru ve herkesin anlayabileceği şekilde hazırlanmış olmasına bağlıdır. Bu noktada
birçok standardın üzerine bina edildiği muhasebe temel kavramları söz konusudur.
498
Page 6
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
Toplumlar üzerinde büyük etkiye sahip olan dinler, toplumun yeme-içme, giyim
kuşam, alış-veriş gibi davranış kalıplarını etkilemektedirler.
Din, "hür iradeleriyle inanan akıl sahibi insanları, en iyiye, en doğruya, en güzele ve
ebedi mutluluğa ulaştıran ilahi kanunlar bütünüdür (www.dlyanet.gov.tr). Din ve
dinsel inançlar toplumun en küçük yapısı olan aileden başlayarak, hukuk, siyaset,
sanat ve hatta ekonomik anlayışa kadar oldukça geniş bir yelpaze içerisinde insanı
şekillendirmekte (Aşkın, 2007: 212) ve bu şekillendirme ise toplumsal kültürü
oluşturmaktadır (Tekinalp, 2005: 80). Dini inançları benimsemiş olan kişiler
yaptıkları işleri vicdani olarak tanımlamakta ve bu kişiler hayatları boyunca mümkün
olduğunca usulsüz uygulamalar ve hile yapmaktan kaçınmaktadırlar. Bu kaçınmanın
İslam Dini'ni benimseme nispetinde olduğu sonucu çıkartılabilir. Muhasebenin yasal
olmasının yanında hem etik olarak hem de vicdani olarak benimsenmesinin
sağlayacağı vicdan muhasebesi, muhasebenin hesap verme, şeffaflık, doğruluk,
dürüstlük gibi kavramlara bakışı İslamiyet ile yakın ilişki içerisindedir.
Her ne kadar bir takım standartlar, yasal düzenlemeler ve diğer uygulamaların
varlığından söz etsek bile Enron, Parmalat Olayları gibi dünya çapında yankı yapan
muhasebe ·temelli skandallar, muhasebe kayıtları ve finansal tablolarının
hazırlanmasında ortaya konulmuş olan yasal düzenlemelerin, bu tabloların
düzenlenmesine esas olan muhasebe temel kavramlarının benimsenmesinde yeterli
olamadığını göz önüne sermektedir.
Sosyolojik bir kurum olarak ifade edilen din, insanoğlunun davranışlarını
şekillendiren önemli bir unsurdur ve insanların yaşam stillerinin temelinde yer
almakla kalmayıp günlük hayatta karşılaşılan tüm sosyal olayları da etkilemektedir.
Toplumların ayakta kalmalarını ve sürdürülebilirliklerini sağlayabilmek için kullanılan
işlevlerden biri hatta en önemlisi olduğu söylenebilecek olan ekonomi de dini kural
ve inanışlardan etkilenmektedir. Kültürlerin kökeninde derin izler bırakan bir olgu
olarak kabul edilen din, insanların davranış kalıplarını şekillendiren önemli bir unsur
499
Page 7
AKYEL & YILDIZ
olmasının yanısıra toplumun sosyal ve ekonomik yapısıyla ilgili değerlerin de
göstergesidir (Kapu ve Aybaş, 2009: 74).
Toplumsal kabul gören dini inançlar, muhasebe uygulamalarını ve muhasebe
sistemlerini oluşturma ve yorumlama aşamasında da etkili olmaktadır. Tarih
boyunca dinler sosyal ve ekonomik hayata dair düzenleyici kuralları beraberinde
getirmişlerdir. İlkel, tarıma dayalı toplumlarda hayvan sevgisi ve toprağı işleme
vurgulanırken, Yaliıudilikte göçebe hayatın olduğu dönemde ve yerleşik hayata
geçilmesinden sonraki dönemlerde gelen emirler farklılık göstermektedir (Aydın,
2001). Protestanlığın doğuşuyla birlikte Hıristiyanlıkta "Allah için çalışma ve az
harcama" kavramı önem kazanır ve ekonomik hayatı şekillendirirken, İslamiyet
döneminde zengirı tüccar arisrokrat kesimin yaşad ığı Mekke'de inen ayetlerin
konusu da ticari hayatı konu almakta, kar- zarar kavramlarını işlemektedir (Aydın,
2001: 136). Yine İbni Mace'den aktarımla "Dürüst ve güvenilir tüccar, ahirette
peygamberler, sıddıklar ve şehitlerle birlikte olacaktırn hadisiyle ticari faaliyetler
özendirilirken dürüstlüğe vurgu yapılmıştır ( Ülkü, 2013: 88). Hadis-i Şeriften de
anlaşıldığı üzere ticarette hile yapmayıp dürüst davrananlar cennet ile
müjdelenmektedir.
Muhasebenin temel amacı (adil ve doğru değerlendirmeler yapmak suretiyle), ilgili
taraflara doğru, dürüst, güvenilir bilgi sağlamak olarak, özetlenebilir. Doğruluk,
dürüstlük, güvenili rlik üzerine kurgulanmış muhasebe sisteminin Semavi Dinler ile
aynı doğrultuda hareket ettiğini yorumlamak kaçınılmazdır. Semavi Dinlerin
temelinde insanların kendilerine bahşedilen hayatları boyunca davranışlarının ·
sonuçlarının sorguılanması, bu sorgulama sonucunda günahlarının ve sevaplarının
karşılaştınlması suretiyle ödüllendlrilecekleri ya da cezalandırılacakları inancı yer
almaktadır. Muhasebe kayıtları da işletmelerin ayakta kaldıkları sürece
faaliyetlerinin sonuçlarının değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilen bir dizi
işlemden oluşmakta olup, sonucunda kar ya da zarara ulaşırla r.
500
Page 8
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
Dinlerin temelinde hukuki kuralların, ahlaki derinlikler ile güçlendirilmesine dikkat
çekilmektedir. Çünkü ahlak kuralları ile hukuk kuralları aynı ilahi kaynaktan doğarlar
ve dini kurallar, bir eğitim sistemi olmasının yanısıra ilahi yasalar bütünüdür.
Katolikler hafızaya güvenmek yerine kayıtların yazılı olarak saklanması konusunda
büyük bir titizlik gösterirler ve hesaplarının doğruluğunu onaylamaları için Hz. İsa
ve Meryem Ana'yı tanıklık etmeye çağırırlar, defterlerini Yüce Tanrı, Hz. İsa adına
kutsayarak muhasebe defteri tutmayı dinsel bir yükümlülük olarak ifade ederler
(Goody, 2002: 88).
İşletme faaliyetlerinin sonuçlarını görebilmek için gerçekleştirilen muhasebe
kayıtlarının değerlendirildiği dönemsonu işlemleri sonucu, işletmenin gelir ve
giderinin karşılaştırılarak ilgililere bilgi/hesap verme yükümlülüğü; tıpkı kıyamet
günü insanların hayatları boyunca davranışların sonucunda ortaya çıkan sevapların
ve günahların mizan terazisinde ölçülerek hesaba çekilecekleri inancının minimize
edilmiş halinden başka bir şey değildir. Her ikisinde de belirli bir döneme ait
faaliyetlerin sonucu hakkında ilgililere bilgi verme (hesap verebilirlik) hakimdir. Yine
aynı şekilde bu hesap verme faaliyetinin tarafsızca tutulan kayıtlara dayandırılması
esastır.
üç Semavi Dinden biri olan Yahudilikte; "Çalmayacaksınız, hile yapmayacaksınız,
birbirinize yalan söylemeyeceksiniz "(Levili ler/19: 11), Hıristiyanlıkta; "Bakın,
ekinlerini biçmiş olan işçilerin haksız alıkoyduğunuz ücretleri size karşı haykmyor.
Orakçılann feryadı, tüm güçlere egemen olan Rabbin kulağına erişti " (James/5:4)
ve İslamiyette ise "Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay haline" (Mutaffifin/83.:1)
denilmek suretiyle ekonomik hayatta dolandırıcılık ve hırsızlık yasaklanmıştır (Ülkü,
2013: 98).
Görüldüğü gibi dinler, sadece kulluk. ve ibadet etmeye ait kurallar getirmekle
kalmayıp, toplumsal hayatı düzenleyici bir takım kuralları da getirmiş, özellikle
501
Page 9
AKYEL & YILDIZ
dürüstlük ve adaleti öğütlemiş, hırsızlık, dolandırıcılık gibi kişisel menfaatler uğruna
topluma zarar verecek uygulamalan yasaklamış, men etmiştir.
İslami Bakış Açısıyla Muhasebe
İslami ilke ve kurallar yönetimler, dolayısıyla muhasebe açısından birtakım
uygulama ve düzenlemeleri beraberinde getirmektedir. İlahiyat Literatüründe,
kendisini benimsemiş olan bireylere benimsemeleri oranında vicdan muhasebesi
yaptırdığı ifade edilen İslam Dini'nin muhasebenin temellerine etkisi yok
sayılamayacak derecededir.
Vicdan, kişiyi eylemleri hakkında yargılayarak, onaylayarak, hesap sorarak,
suçlayarak hükümler veren öznel bir bilinçtir. Diğer bir ifadeyle vicdan, kişinin kendi
ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayarak
insana hata ve doğruyu bildiren bir iç sestir (http://tr.wikioedia.om/wikiNicdan)
İslamiyet, dini kuralların ve toplumsal kuralların uygulanmasında kişileri vicdanları
ile . başbaşa bırakmış ve vicdan muhasebesi, olarak adlandırılan bir kavram
toplumda genel kabul gören önemli bir olgu haline gelmiştir.
Usul, 2007 de yazdığı eserinde The American Journal of Islamıc Sciences, vol:7, de
A.J. Moter'in "İslamization of Knowledge" adlı çalışmasından yaptığı alıntıda, "İslam
kültüründe sadece Allah'a dua etmek (namaz kılmak ve ,diğer ibadetleri yerine
getirmek) yeterli olmayıp kişiler, sosyal, ekonomik ve politik olarak da ibadet etmek
zorundadır ve işletmeler faaliyetlerinde bu unsurları dikkate almalıdır" demektedir.
Müslüman hayatı boyunca yaptığı anlaşmalarında dürüst olmalı, kayıtlarını düzgün
tutmalı, kanaatkar olmalı, zekat ve benzeri vergilerini tam olarak ve zamanında
vermelidir. Toplumu birleştirmeye yarayan bu kutsal değerler muhasebe
politikalarının seçiminde dikkate alınmalı ve bu araçlar ile işletme amaçları arasında
denge sağlayacak muhasebe politikaları oluşturulmalıdır" (Usul 2007: 43).
502
Page 10
İSLAMİ BAlaŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
Muhasebenin temel kavramlarından olan "Dönemsellik" kavramının, zekatın
dönemsel olarak ödenmesi noktasındaki görüşü desteklemiştir. Bu noktada zekatın
hesaplanabilmesi için belli bir dönemde yapılacak olan envantere ihtiyaç duyulacağı
açıktır. Zekat yükümlülüğünü yılda bir defa yerine getirilmesi suretiyle İslamiyet'te
yer aldığı açık ve net olarak görülmektedir. Peygamber Hz.Muhammed (SAV)'in
dediği gibi "Bir yıl geçinceye kadar varlığın zekatı olmaz." İslami açıdan zekat ve
dönemsellik kavramının kabul edilmesi son derece makul iken, muhasebe
kayıtlarında işletmeye alınan varlıkların maliyet bedellerinin kendilerinden
yararlanılan faydalı ömür göz önüne alınarak gidere dönüştürülmesi olarak
tanımlanabilecek olan amortisman ayırma işlemine olan benzerliği göz ardı
edilemez.
Dönemsellik kavramı, yapılan bir çalışmada (The Development Of The Conceptual
Framework For Accounting For Islamic Bankirıg: 6) özellikle zekat açısından ele
alınmış ve desteklenmiştir. Hatta dönemsellik kavramının bir muhasebe temel
kavramı olarak ortaya çıkmasından önce Müslümanlarca bilindiği bu kaynakta da
hatırlatılmıştır. Bu iddiayı desteklemek üzere Hz. Muhammed (SAV)'in "Bir yıl
geçmeden varlık üzerinde zekat yoktur" hadisi dayanak olarak gösterilebilir. Bu
hadise göre her yıl MQslümanlann zekatlarını ödeyebilmeleri için varlıklarını
hesaplama noktasında bir envanter çıkarmalarının gereği önem taşımaktadır. Zekat
venne yükümlülüğü, bu yönüyle de muhasebe uygulamalarına güçlü bir temel teşkil
etmektedir. İslamiyette yer alan işletmelerin, kazançlarının belirli bir yüzdesini
zekat olarak yoksullara dağıtmak ile sorumlu tutulması, günümüz batı dünyasındaki
"sosyal sorumluk" kavramının da özünü oluşturmaktadır.
Ayetler ve hadisler incelendiğinde, muhasebe uygulamalarının da İslamiyet
tarafından desteklendiği görülmektedir. "Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır.
İçinizdekini açıklasanız da, gizleseniz de Affah sizi onunla hesaba çeker. Sonra
dilediğini bağışlar, dilediğini cezalandınr ve Allah her şeye kadirdir." (Bakara,
284.ayet) buyruğu ile Allah Teala, ilahi muhasebeden söz etmekte ve insanlardan
503
Page 11
AKYEL & YILDIZ
bu ilahi muhasebeye hazırlıklı olmalarını istemektedir. Bu ayetten bir önceki ayette
ise, Müslümanların, borçlanma ve borçlarının kayıt altına alınması ve şahitlikler gibi
konularda uymaları gereken kurallar bildirilmektedir.
"Ey İman Edenler! Belirli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın.
Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Al/ah'ın kendisine öğrettiği şekilde
yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsm. Üzerinde hak olan
(borçlu) da yazdırsm ve Rabbi olan Al/ah'tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi
eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir
kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine
güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun.
Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler
çağmldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine
kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için
daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen
alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah
yoktur. Alışveriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana dar şahide de bir zarar
verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkarcc bir davranış olur.
Allah'a karşı gelmekten sakının. Allah, size öğretiyor. Allah, her şeyi hakkıyla
bilendir'' (Bakara, 282 ayet).
Ayetten de anlaşılacağı gibi Kutsal Kitapta, tüm işlemlerin kayıtsız şartsız
kaydedilmesi ve belgelenmesi emrolunmaktadır. Bu işi ise tarafsız ve adil bir katip
tarafından yapılmak suretiyle haksızlığın önleneceği, kayıtlara konu olan mali olaylar
için şahit gösterilmesi gerektiği ve tüm detayların açık, tarafsız, ayrıntılı olarak, açık
ve anlaşılır biçimde gerçekleştirilmesinin önemi vurgulanmaktadır.
İslamiyetin Kutsal kitabi olan Kuran-ı Kerimde yer alan, mvhasebe ile
ilişkilendirilebilecek ayetlerden bir başkası da Kaf Suresi 17. Ayetidir. Diyanet
İşlerinin mealine göre KAF Suresi 17-18. Ayetlerinde : "Sağında ve solunda, onunla
504
Page 12
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
beraber oturan iki alıa melek, yanmda hazır birer gözcü olarak söylediği her sözü
zaptederler'' (http ://ilgiliforu m. co m/kaf-suresi-17-ayet-meali-kuran-5017-
t6351 l.O. html) denmektedir. İnanışa göre sağ omuzda oturan melek, kişinin
yaptığı doğru: işleri (sevaptan) sol omuzunda oturan melek de yapılan yanlışlan
(günah.farı) kayıt albna almakta ve bu kayıtların tutulduğu Amel Defteri, kıyamet
gününde değerlendirilerek kişinin Cennet ya da Cehennemde yer almasına dayanak
teşkil edecektir. Bu inanış işletmelerin faaliyetlerinin sonuçlarının öze~lenebilmesi
için öncelikle kaydedilmesi ve ardından sınıflandınlması gerektiği ile
ilişkilendirilebilir. İşletme faaliyetleri çift taraflı kayıt esasına göre yevmiye defterine
kaydedildikten sonra, olaylar niteliklerine göre büyük defterlerde sınıflandı rılılır.
Büyük defterde yer alan hesapların sol tarafı borç, sağ tarafı ise alacak olarak
nitelendirilmek suretiyle gerçekleştirilen uygulama ile faaliyetleri sınıflandırmada
kolaylık sağlanır.
Kaf Suresinin 17. Ayeti ile ilişkilendirilebilecek bir başka muhasebe uygulaması da
Bilanço Denkliği olabilir. İşletmenin faaliyetleri sonucunda ulaştığı mali yapıyı
özetlemeye yarayan bilançonun bir tarafı işletmenin varlıklarını gösterirken diğer
tarafı ise kaynaklannı işaret etmektedir. Bilançonun yorumlanması sonucu ise, mali
yapısının ne olduğu, bu mali yapının ne kadarının özkaynaklardan, ne kadarının
yabancı kaynaklardan elde edildiği gözlemlenebilmektedir.
İslamiyette de Hıristıyanlıkta da tıpkı muhasebede olduğu gibi bir "hesap günü"
kavramı bulunmaktadır. İnsanlar hayatta iken işlediklerinin sonucunu hesap günü
yapılan değerleme işleminin ardından öğrenecek ve hesaplaşmanın sonucuna göre
cennet ile ödüllendirilecek ya da cehennem ile cezalandırılacaklardır. Ayet-i
Kerime'de nşunu iyi bil ki, Alah'ın yolundan çıkanlar için, unuttuk/an şeyler
yüzünden, hesap günü şiddetli bir azap vardır" (Sad Suresi: 26. Ayet) denllmek
suretiyle hayatın sonunda hesap vermenin önemi vurgulanmakta ve hesap gününe
atıfta bulunulmaktadır. Yine bir başka Ayette mealen "Halbuki üzerinizde muhakkak
bekçiler, değerli yazıcılar vardır. Onlar yapmakta olduklarınızı bilirler. Şüphesiz,
505
Page 13
AKYEL & YILDIZ
iyiler Naim cennetindedirler. Şüphesiz, günahkarlar da cehennemdedirler. Hesap ve
ceza günü oraya gireceklerdir. Onlar oradan kaybolup kurtulacak da değillerdir.
Hesap ve ceza gününün ne olduğunu sen ne bileceksin" (İnfitar Suresi: 10-15.
Ayetler) denilmekte ve hesap gününün sonunda iyllerin cennete, günahkarların ise
cehenneme girecekleri ifade edilmektedir. Muhasebe uygulamalarında da tıpkı
insan hayatında ol.duğu gibi, işletme faaliyetlerinin sonucu, ilgili faaliyet döneminin
sonunda ölçme ve değerlemeye tabi tutulmak suretiyle, işletmelerin ait olunan
dönemde kar mı zarar mı ettikleri açıklığa kavuşmaktadır.
Allah (CC)'ın melekleri tarafından kaydedilen "Amel Defteri"nde kişinin yaptığı tüm
faaliyetler tıpkı işletme faaliyetlerinin kayıt altına alındığı "Yevmiye Defteri"nde
olduğu gibi kayıt altına alınmaktadır. İslam inancına göre zerre kadar da olsa hiçbir
şey ihmal edilmeden insanların amel defterinde yazan amelleri (iş ve davranışları)
"mizan" terazisinde ölçülerek yaptıklarının karşılığını görmek üzere çetin bir hesaba
çekileceklerdir. "Mizan" ve hesap gününün hassas yapısı insanı dünyada kontrol
altına almaktadır. Muhasebede defterler arası hesap aktarmalarının kontrolünü
sağlamak amacıyla hesap toplamları ve kalanlarına ait eşitliğin varlığını görebilmek
açısından kullanılan araç, mizan olarak adlandırılır. Mizan, muhasebede bir kontrol
aracı olarak kullanılırken, hesapların borç ve alacak toplamlannı almak suretiyle her
iki tarafın toplamları ile kalanlarına alt bakiyelerin toplamlarının alındığı bir kontrol
mekanizmasıdır. Mizanında borç ve alacak sütunlanna ' ait toplamların eşit
çıkmaması yevmiye defterine yapılan kayıtların ya da yevmiye defterinden büyük
deftere yapılan aktarmaİarın hatalı olduğunu gösterir. İslamiyette ise mizan,
insanların iman ve amellerinin değerlendirilmesini sağlayan ve kıyamet gününde
kullanılacak olan "hardal tanesi kadar ağırlığı" (Enbiya Suresi/ 21: 47. Ayet)
ölçmede hassasiyet gösteren bir değerleme aracıdır. Yine bir başka ayette; "O gün
tartı haktır. Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir. Kimin
de tartıları hafif gelirse, işte onlar, ayetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı
kendilerini ziyana sokanlardır" (Araf Suresi: 8-9.ayetler) denilmek suretiyle
506
Page 14
İSLAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
davranışların sonuçlannın titizlikle tartılarak değerlendirileceğine işaret
edilmektedir. Din alimleri tarafından inlzanın gerçekten bir maddi varlık olarak
terazi mi yoksa mecazi bir kavram mı olduğu konusunda ihtilaflar bulunmakla
birlikte (Ateş, 1995: 316) her iki tarafın da ortak kabul ettikleri nokta mizanın hak
ve adaleti sağlamak amacıyla kullanılacağı düşüncesidir.
Tam açıklama kavramı; yeterli açıklama, finansal tabloların, kullanıcıları için bunlan
kullanışlı yapmak için gerekli olan bütün önemli bilgileri kapsamalıdır. Acaba, bu
bilgiler finansal tablolarda yer almakta mıdır, gerekli notlar ya da ek sunumlar
yapılmış mı, gibi soruların cevabını aramaktadır. İslam Dininde de gerçeğin
açıklanması ve dünya hayatında hak ve yükümlülüklerin korunması açısından, bütün
gerekli bilgilerin açıklanması ve bunlardan hareketle uygun ekonomik kararların ve
işletme kararlarının alınması İslami bir muhasebe sisteminin en önemli temel
taşıdır. Gerçeği bir temele dayanmayan şeyle örtmeyin ve bildiğinizde gerçeği
gizlemeyin!" ayetiyle muhasebecilere olmuş bir olayı kaydetme noktasındaki
yapması gerekenler konusunda emrolunmuş; yani bir olayı olmuşsa bunun
gizlenmeden kaydedilmesi gereği ima edilmiştir.
s. Sonuç
İçinde ahiret inancını barındıran tüm dinler için hesap ve hesaplaşma kavramları
önem taşımaktadır. Dinlerin ve muhasebenin adalet ve mülkiyete bakış açılan
yönünden aralarında önemli benzerlikler olmasının yanısıra muhasebe
terminolojisinde yer alan bazı terimlerin dini terimler olarak da hayatta olması
önemli ve hassas bir benzerliktir. Muhasebede tutulan Defteri Kebir' adı verilen
de~eıin iki taraflı olması, bu defterin sağ ve sol yaprağına kaydedilen olayların aynı
nitelikte olmalarına göre sınınandırıldığı, insanların her iki omuzlarında bulunan
melekler tarafından kaydedilen davranışlann da niteliklerine göre sınıflandırmaya
tabi tutulduktan sonra kaydediliyor olduğu inancı ile. birebir örtüşmektedir. Hesap,
kayıt, defter, mizan, tarafsız. şahit (tarafsız belgelendirme) gibi kavramlar hem
507
Page 15
AKYEL & YILDIZ
muhasebe hem de din temelinde faaliyet sonuçlarının değerlendirilmesi açısından
vazgeçilmez unsurlaırdır.
Muhasebenin temel kavramlan İslamiyet açısından ele alındığında sosyal
sorumluluk, dönemsellik, tarafsızlık ve belgelendirme, tam açıklama, maliyet esaslı
olma, önemlilik gibi kavramlann dinde geniş ölçüde yer aldığı ve insanların hayatları
boyunca bu kavramları bir düstur olarak edinmelerinin tavsiye edildiği
/emrolunduğu görülmektedir. İslam dininde ise muhasebe, hesap, defter, mizan
gibi terimlerin dinsel çerçevede günlük hayatı şekillendiren önemli birer motivasyon
aracı oldukları tartışılmaz bir gerçekliktir.
Kaynakça
Aşkın, Muhittin (2007), "Kimlik ve Giydirilmiş Kimlikler", Atatürk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt: 10, Sayı: 2
Aydın, Mustafa (2001), Kurumlar Sosyolojisi: Kurumlara Başlangıç Çerçevesinde Bir
Çalışma, Vadi Yayınları, 2. Baskı, Ankara
www.diyanet.gev.tr
Goody, Jack (2002), Batıdaki Doğu, Dost Kitabevi, Ankara
htto: //ilgiliforum.com/kaf-suresi-17-ayet-meali-kuran-5017-t63511. O. html
http://tr.wikipedia.org/wiki/Vicdan
Kapu Hüsnü ve Meryem Aybaş (2009), "Yahudi, Hıristiyan Ve İslam Geleneklerinde
İş Ahlakına Bakış: Karşılaştınnah Bir Yaklaşım" , Kafkas Üniversitesi İİBF
Dergisi, cilt:23, sayı: 1, s:73-94.
Kur'an-ı Kerim Meali (2005), Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara
Özkalp, Enver ve Çiğdem Kıral (1996), Örgütsel Davranış, Anadolu Üniversitesi
Yayınları, Eskişehir.
Rifad Ahmet Abdel Kariim (1995), The Development Of The Conceptual Framework
For Accounting For Islamic Banking, Accounting and Business Resaerch, Vol:
25, Iss: 100, pg-285-300.
508
Page 16
İSlAMİ BAKIŞ AÇISIYLA MUHASEBENİN DİNİ TEMELLERİ
Tekinalp, Şermin (2005), " Küreselleşen Dünyanın Bunalımı: Çokküİtürlülük"
Journal Of Istanbul Kültür Univer:Sity, Cilt:3, Sayı:!, s: 75-87), İstanbul
Usul, Hayrettin (2D07), Davranışsa! Muhasebe, Asit yayın Dağıtım Ltd: Şti . Kızılay
Ankara.
Ülkü, Sema (2013), Sosyolojik bir Kurum Olarak Dinlerin Muhasebe Sistemleri
üzerindeki Etkisi, Dora Basın-Yayım-Dağıtım, Bursa.
www.diyanet.gov .tr
509