Top Banner
ORSAM TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL DİNAMİKLERİ VE İLİŞKİLERİN GELECEĞİ Analiz No: 232 / Temmuz 2019 BİLGAY DUMAN
20

TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Feb 21, 2020

Download

Documents

dariahiddleston
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

ORSAM

TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİNDÖNEMSEL DİNAMİKLERİ VEİLİŞKİLERİN GELECEĞİ

AnalizNo: 232 / Temmuz 2019

BİLGAY DUMAN

Page 2: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Telif Hakkı

Ankara - TÜRKİYE ORSAM © 2019

Bu çalışmaya ait içeriğin telif hakları ORSAM’a ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca kaynak gösterilerek kısmen yapılacak makul alıntılar dışında, hiçbir şekilde önceden izin alın-maksızın kullanılamaz, yeniden yayımlanamaz. Bu çalışmada yer alan değerlendirmeler yazarına aittir; ORSAM’ın kurumsal görüşünü yansıtmamaktadır.ISBN : 978-605-80703-7-0

Ortadoğu Araştırmaları MerkeziAdresi : Mustafa Kemal Mah. 2128 Sok. No: 3 Çankaya, ANKARA

Telefon: +90 (312) 430 26 09 Faks: +90 850 888 15 20Email: [email protected]

Fotoğraflar: Anadolu Ajansı (AA), Shutterstock

ORSAM

Page 3: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Yazar Hakkında

Bilgay Duman

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Doktora Programındaeğitimini sürdürmektedir. Sıklıkla Ortadoğu coğrafyasında saha çalışmaları yapmaktadır.Ayrıca Birleşmiş Milletler gözlemcisi olarak Irak ve Afganistan seçimlerinde uluslararasıgözlemci ekiplerinde yer almıştır. Çalışmalarına ORSAM bünyesinde Irak ÇalışmalarıKoordinatörü olarak devam etmektedir.

Temmuz 2019

TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİNDÖNEMSEL DİNAMİKLERİ VEİLİŞKİLERİN GELECEĞİ

ORSAM ANALİZ

Page 4: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği2

İçindekiler

Giriş........................................................................................................................................3

Dönemsel Dinamikler Işığında Türkiye’nin Irak Politikası ..................................................5

IŞİD Sonrası Irak’ta Yeniden Yapılanma Çabaları ve Türkiye ..............................................8

Sonuç....................................................................................................................................12

Page 5: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3

Giriş

Türkiye ile Irak arasındaki ikili ilişkiler dö-nemsel olarak inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir.Münasebetler, iki ülkenin tehdit ve çıkar algıla-malarının yanı sıra bölgesel ve uluslararası politikdinamiklerin etkisine de maruz kalmıştır. Ancak2017’den itibaren Türkiye – Irak ilişkilerindeolumlu yönde gelişen bir ivme yakalanmıştır.Özellikle 2019’un başından itibaren, iki ülkearasında üst düzeyde oldukça yoğun ziyarettrafiği yaşanmıştır. Irak Başbakanı Adil Abdul-mehdi 15 Mayıs 2019 tarihinde Türkiye’yi ziyaretetmiş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanile kapsamlı bir görüşme gerçekleştirmiştir. Zi-yaretin zamanlaması itibariyle son derece kritikbir dönemde yapılması ve Dışişleri Bakanı MevlütÇavuşoğlu’nun 28-29 Nisan 2019 tarihindekiIrak ziyaretinden çok kısa bir süre sonra gerçek-leştirilmesi Bağdat yönetiminin de Ankara ileilişkilerin geliştirilmesi konusundaki istekliliğini

ve Türkiye’den beklediği desteği açık şekildegöstermektedir. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, son8 ay içerisinde ikinci kez Irak’ı ziyaret etmişkenbenzer şekilde Adil Abdulmehdi’nin ziyareti de

Gerek Berham Salih’in 2019yılının ilk yurtdışı ziyaretiniTürkiye’ye gerçekleştirmesigerekse 2019 yılında Türkiyetarafında ağırlanan ilk devletbaşkanının Berham Saliholması iki ülke arasındakiilişkilerin 2019’da öncelikligündem maddeleri arasında yeralacağının göstergesi olmuştur.

Page 6: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği4

Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih’in 2-3 Ocak2019 tarihlerinde gerçekleştirdiği ziyaretin ar-dından son 5 ay içerisindeki Irak tarafındanyapılan ikinci üst düzey ziyaret olmuştur. GerekBerham Salih’in 2019 yılının ilk yurtdışı ziyaretiniTürkiye’ye gerçekleştirmesi gerekse 2019 yılındaTürkiye tarafında ağırlanan ilk devlet başkanınınBerham Salih olması iki ülke arasındaki ilişkilerin2019’da öncelikli gündem maddeleri arasındayer alacağının göstergesi olmuştur.

Bununla birlikte yapılan ziyaretler değer-lendirildiğinde Türkiye’nin Irak’a yönelik aktifve teşvik edici bir politika izlediğini görmekmümkündür. Bu anlam itibariyle önceki Irak zi-yaretini hükümet kurulmadan Ekim 2018’de ger-çekleştiren Çavuşoğlu, 28-29 Nisan 2019 tarih-lerinde Bağdat, Basra ve Erbil’i kapsayan genişkapsamlı bir ziyaret yapmıştır. Irak BaşbakanıAdil Abdulmehdi, Irak Dışişleri Bakanı Mu-hammed Ali el-Hekim, Irak Parlamento BaşkanıMuhammed Halbusi, Irak Kürdistan BölgeselYönetimi’nin (IKBY) Başbakanı Neçirvan Bar-zani, IKBY Başkanı Mesut Barzani’nin oğlu veyeni dönem için başbakan adayı olan MesrurBarzani, mevcut IKBY Başbakan YardımcısıKubat Talabani, Basra Valisi Esad İdani ve

Basralı aşiretlerin yanı sıra hem Bağdat hem deErbil’de Türkmen milletvekilleri ve yetkilileriile bir araya gelmiştir. Dışişleri Bakanı Çavu-şoğlu’nun bu ziyareti, birçok ilki içinde barın-dırması açısından Türkiye’nin Irak’a yaklaşı-mındaki aktif tutumu gösterir nitelikte olmuştur.12 Mayıs 2018’de Irak’ta yapılan tartışmalı genelseçimlerin ardından hükümet kurulduktan sonraTürkiye’den Irak’a yapılan ilk üst düzey ziyaretolmuştur. Adil Abdulmehdi de hükümet kurul-duktan sonra Türkiye’yi ilk kez ziyaret etmiştir.Ayrıca IKBY’nin referandum kararının ardındanDışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da ilk kezErbil’e gitmiştir. Çavuşoğlu’nun Ekim 2018’dekiIrak ziyaretinde Erbil programa dahil edilmişolsa da Bağdat ve Necef’te yapılan görüşmelerinuzaması nedeni ile ziyaret gerçekleştirilememiştir.Öte yandan Çavuşoğlu’nun bu ziyareti 2014’teIŞİD’in Irak’taki varlığı nedeniyle Türkiye’ninBasra Başkonsolosluğu’nu kapatmasının ardındanyapılan ilk ziyaret olması açısından da önem ta-şımaktadır. Ziyaretteki görüşmelerin niteliği vegörüşmelerden alınan somut çıktılar, önümüzdekisüreçte Türkiye-Irak ilişkilerindeki gelişmeninistikrarını koruyacağının göstergesi niteliğindedir.

Page 7: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 5

Dönemsel Dinamikler IşığındaTürkiye’nin Irak Politikası

Türkiye’nin dönemsel olarak Irak politikasınınyönünü değiştirdiği görülmektedir. Zira Irak’takihemen her gelişme Türkiye’yi doğrudan ya dadolaylı bir biçimde etkilemiştir. Bu kapsamdaTürkiye’nin yerel, ulusal, bölgesel ya da küreselaktörler ve fırsatları kullanarak Irak’taki politikoyuna dâhil olmaya çalıştığını söylemek yerindeolacaktır. Mevcut durum itibariyle Türkiye-Irakilişkilerini beş ayrı dönemde ele almak müm-kündür:

• Düşük yoğunluklu politik dönem: 2003-2005

• Merkez ağırlıklı politik dönem: 2005-2009

• Yerel ağırlıklı politik dönem: 2010-2014

• Dalgalı-durağan dönem: 2014-2016

• Merkezi siyasete geçiş dönemi: 2017 ve son-rası

2003-2005 yılları arasındaki düşük yoğunluklupolitik dönemde Türkiye’nin Irak’ta görece sınırlıbir etkiye sahip olduğu görülmektedir. ABD’ninTürkiye toprakları üzerinden Irak’a geçmesineimkân verecek tezkerenin TBMM Genel Kuru-lu’nda kabul edilmemesiyle birlikte, Türkiye’ninABD’nin işgali sonrası Irak’taki etkisi sınırlanmışve 2005’e kadar Irak’la ilişkiler düşük bir profildekalmıştır. Ancak 2005’te Irak’taki seçim ve ana-yasa yazım sürecinde, Saddam Hüseyin rejiminindevrilmesiyle siyaset dışı kalan, ulusal ve ulus-lararası aktörlerin meşru gördüğü Sünni siyasigrupların yeni sürece entegre edilmesi konusundaTürkiye’nin aktif olması ve bölgesel gelişmelerTürkiye’yi tekrar denklemin içine sokmuştur.

2005-2009 yılları arasında terör örgütüPKK’nın tekrar eylem yapmaya başlaması, Irak’ınkuzeyinden lojistik destek sağlayarak, burayıbir üs gibi kullanarak eylemlerini gerçekleştirmesive Irak’taki Kürt siyasetinin yürütücü gücü olanKDP ve KYB’nin, Türkiye’nin Irak politikasıile çelişir bir siyasi tutum izlemesi nedeniyleTürkiye daha çok Irak merkezi hükümeti ile iyi

ilişkiler geliştirmiştir. 2009’a kadar üst seviyedeseyreden Türkiye-Irak ilişkileri, iki ülke arasında2008’de Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Kon-seyi’nin kurulması ve 2009 yazında güvenliktenenerjiye, eğitimden ulaştırmaya, bayındırlıktansağlığa 48 mutabakat muhtırasının imzalanmasıylazirve yapmıştır.

Ancak 2010 itibarıyla seçim sürecine girenIrak’ta, Türkiye’nin yakın ilişkileri olan gruplarınbir araya gelerek İyad Allavi başkanlığında oluş-turdukları Irakiye Listesi’nin 7 Mart 2010’dayapılan seçimlerden birinci parti olarak çıkması,ikinci bir dönem daha başbakanlığı hedefleyenve İran’a yakınlığıyla bilinen Nuri el-Maliki’yirahatsız etmiştir. Böylece Türkiye ve Irak merkezihükümeti arasındaki ilişkiler gerginleşmeye baş-lamıştır. Irak’taki Şii grupların oluşturduğu Ulusalİttifak’ın yeniden Nuri el-Maliki’yi başbakanolarak seçtirmesinden sonra kötüleşmeye başlayanilişkiler, 2011’de Suriye’de patlak veren olaylarsonrası Türkiye ve Irak’ın farklı pozisyonlar al-masıyla daha da gerginleşmiştir.

Türkiye 2010’dan sonra Irak’ta yerel ağırlıklıbir siyaset izleme ve bu yönde etki üretmeçabasına girmiştir. Bu süreçte IKBY ile enerjive ticaret alanında yapılan anlaşmalar nedeniyleIrak merkezi hükümeti ile ilişkiler neredeysekopma noktasına gelmiştir. Ancak Türkiye’ninIKBY ile geliştirdiği ilişkilerin arka planında,merkezi hükümetten gittikçe uzaklaşan ve ba-ğımsız bir dış politika gündemi oluşturan IKBY’yikontrol ederek, Türkiye’ye zarar verebilecekhamleler yapmasının önüne geçilmesi yönündebir düşünce olduğunu söylemek mümkündür.Irak’ta 2014 seçimleri sonrasında Haydar el-Abadi’nin yeni hükümeti kurmasının ardındanIrak merkezi hükümeti ile ilişkilerin düzelmesikonusunda yeni umutlar belirmiş olsa da Irak’taIŞİD’ın ortaya çıkmasının ardından yaşanansüreç, ilişkilerdeki gerginliğin azaltılmasınınönüne geçmiştir. Hatta bu gerginlik Başikakriziyle bir üst seviyeye taşınarak, Türkiye veIrak’ı askeri olarak karşı karşıya getirme riskinide ortaya çıkarmıştır. Buna rağmen Türkiye,Irak’la ilişkiler konusunda ılımlı bir tutum ser-

Page 8: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

gileyerek başta Başika meselesi olmak üzereproblemli konuların diyalog yoluyla çözülmesiyönünde bir politika benimsemiştir.

Ancak hem bölgesel gelişmeler hem de terörlemücadelede işbirliğine duyulan ihtiyaç veIKBY’nin bağımsızlık referandumuna gidensüreci başlatması, Türkiye ve Irak ilişkilerininyumuşamasını zorunlu hale getirmiştir. Türki-ye’nin Irak’la ilişkilerindeki yumuşama eğilimi,doğrudan Ankara’nın dış politika konseptinindeğişimiyle başlamıştır. Türkiye, 2016’nın haziranayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ınonayı ile yedi aydır kriz yaşadığı Rusya ve beşyıldır diplomatik ilişki içinde olmadığı İsrail’leilişkilerin düzeltilmesi için eş zamanlı bir girişimbaşlatarak, dış politikadaki dönüşümün sinyallerinivermiştir. Sonrasında Rusya, Türkiye ve İran’ın,Suriye’deki ateşkes ve siyasi süreç üzerinde işbirliğine gitmesi ve yakınlaşması Türkiye’yepolitik hamle alanı açmıştır. Dönemin BaşbakanıBinali Yıldırım’ın, 2017’nin ilk yurt dışı ziyaretiniIrak’a yapması, Türkiye-Irak ilişkilerindeki yu-muşamaya dair ilk somut adım olmuştur. Bu sü-reçten sonra Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerivme kazanmıştır.

Irak’taki gelişmeler de ülkenin özellikle IŞİDsonrası süreçte Türkiye’nin desteğine ihtiyacıolacağını göstermiştir. IŞİD ve terörizme karşıortak mücadele edilmesi gerekliliğinin yanı sıra,IŞİD sonrası süreçte Irak’taki sosyal ve siyasaldengenin sağlanması, Sünnilerin siyasi sürecedâhil edilmesi, IŞİD’den alınan bölgelerin reha-bilitasyonu, mülteci sorunu gibi konularda Tür-kiye’nin etkin olabileceği Irak tarafından anla-şılmıştır. Nitekim IKBY ve Kürt partilerin Kerkükile ilgili olarak tek taraflı attığı adımlara sert birbiçimde karşı çıkan Türkiye, bu tutumunuIKBY’de 25 Eylül 2017’de yapılan bağımsızlıkreferandumu süreciyle birlikte daha da sertleş-tirmiştir. Türkiye, Irak merkezi hükümetininIKBY’nin anayasal sınırları (Erbil, Süleymaniye,Duhok) dışında bulunan ve ihtilaflı olarak ta-nımlanan bölgelere yönelik 16 Ekim 2017’deyaptığı operasyonu açık bir biçimde desteklemiştir.Buna ek olarak Türkiye, Türk firmalarının

IKBY’ye yönelik uçuşlarını durdururken, Erbilve Süleymaniye’ye giden uçaklara da Türk havasahasını kapatmıştır. 25 Ekim 2017 tarihindedönemin Irak Başbakanı Haydar el-Abadi Tür-kiye’ye ziyarette bulunmuştur. Bu gelişmelerTürkiye ve Irak arasındaki ticaret hacmine deyansımış ve 2014-2016 arasında düşüş eğilimigösteren ticaret hacmi, 2017 yılında tekrar yük-selişe geçerek 10 milyar doları aşmıştır.

Türkiye ve Irak ilişkilerinde yakalanan buivme karşılıklı ziyaretler ve Türkiye’nin Irak’ayönelik olumlu adımlarıyla istikrarlı yükselişinikorumuştur. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu,21 Ocak 2018’de Irak’ı ziyaret etmiştir. Türkiye,Irak’a yönelik olumlu tavrını 12-14 Şubat 2018tarihlerinde Kuveyt’te düzenlenen Irak’ın YenidenYapılandırılmasına İlişkin Uluslararası Konfe-rans’ta da göstermiştir. Bu iyi niyet göstergesinien önemli yansıması ülkenin yeniden yapılandı-rılma sürecinde Irak’a 5 milyar dolarlık kredikolaylığının sağlanmasıdır. Türkiye, bu meblağile Irak’a ile en büyük yardımı sunan ülke ol-muştur. 14 Ağustos 2018’de yine Irak BaşbakanıHaydar el-Abadi Türkiye’yi ziyaret etmiştir. He-men ardından da seçim sonrasındaki uzun sürenhükümet görüşmeleri sırasında Dışişleri BakanıMevlüt Çavuşoğlu Ekim 2018’de Irak’ı ziyaretederek, Türkiye’nin siyasi sürece desteğini gös-

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği6

14 Ağustos 2018’de IrakBaşbakanı Haydar el-AbadiTürkiye’yi ziyaret etmiştir.Hemen ardından da seçimsonrasındaki uzun süren hükümetgörüşmeleri sırasında DışişleriBakanı Mevlüt Çavuşoğlu Ekim2018’de Irak’ı ziyaret ederek,Türkiye’nin siyasi sürecedesteğini göstermiştir.

Page 9: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 7

termiştir. Nitekim daha sonra sırasıyla Ocak2019’da Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih’inTürkiye ziyareti, Nisan 2019’da Dışişleri BakanıMevlüt Çavuşoğlu’nun Irak ziyareti ve Mayıs2019’da da Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’ninTürkiye ziyareti gerçekleşmiştir. Son olarak Dış-işleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun NeçirvanBarzani’nin IKBY Başkanı seçilmesi nedeniyleyapılan yemin törenine katılmak için Erbil’iziyaret etmiştir. IKBY Başkanı seçilen NeçirvanBarzani de ilk yurt dışı ziyaretini 21 Haziran2019’da Türkiye’ye yapmıştır. 2019 yılının sonçeyreğinde de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Er-doğan’ın Irak’ı ziyaret edeceği açıklanmıştır. Buaçıklama ile Türkiye ile Irak arasındaki karşılıklıziyaretlerin devam edeceği net olarak ortayakonmuştur.

Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin Türkiyeziyaretinde yapılan açıklamalar ve DışişleriBakanı Çavuşoğlu’nun son ziyaretinin kapsamınındaha geniş tutulması, ikili ilişkilerdeki gelişmeninkademeli olarak geliştirileceğinin göstergesi sa-yılabilir. Söz konusu ziyaretlerde terörle mücadele,ticaret ve yatırım, Irak’ın yeniden yapılandırılması

olmak üç ana konunun ön plana çıktığı görül-mektedir. Özellikle ekonomik anlamda ikili iliş-kilerin bir üst seviyeye taşınmasının hedeflendiğisöylenebilir. Çavuşoğlu ziyaretinde yaptığı açık-lamalarda ticaret hacminin yükseltilmesi konu-sundaki hedefin 20 milyar dolar olduğunu açık-lamıştır. Adil Abdulmehdi’nin ziyaretinde iseTürkiye ve Irak’ın potansiyeli düşünüldüğünde20 milyar dolar rakamının az olduğu ve bu raka-mın daha üst seviyeye çıkarılabileceği ifade edil-miştir. Nitekim Mevlüt Çavuşoğlu tarafındanIrak ekonomisinin merkezi konumunda olanBasra’nın ziyareti edilmesi, Türkiye’nin Irak’lailişkilerde ekonomiye ağırlık verdiğinin göstergesiolmuştur. Zira Basra ve Musul başkonsolosluk-larının da yeniden açılmasıyla Türkiye ve Irakarasındaki diplomatik ilişkilerin hızlanması daekonomik ilişkilere katkı yapacaktır. Öte yandanÇavuşoğlu, daha önce Necef ve Kerkük’te baş-konsolosluk açmak için yapılan başvurularailişkin Necef için olumlu yanıt alındığını, Kerkükiçin ortak çalışmaların devam ettiğini ifadeetmiştir. Türkiye’nin Necef ve Kerkük’te açacağıbaşkonsolosluklarla Irak’taki pozisyonunu dahada güçlendirmesi mümkün görünmektedir.

Page 10: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Ayrıca temaslar sırasında Ovaköy Sınır Ka-pısı’nın vurgulanması, IKBY’deki görüşmelerdeticari faaliyetlerin ve yatırımların artacağınınifade edilmesi de Türkiye-Irak ilişkilerinde eko-nomi başlığının lokomotif olacağının açık işaretleriolarak değerlendirmek mümkündür. Zira bualanda bölgesel mücadele ve rekabet söz konu-sudur. Çavuşoğlu ve Abdulmehdi’nin ziyaretle-rinden önce Irak ile Suudi Arabistan ve İran ara-sında gerçekleştirilen ziyaretlerde ekonomi temellikonuların ele alınmış olması, Türkiye’nin deIrak’taki ekonomik faaliyetlerini artırmak iste-mesinin bir faktörüdür. Ayrıca Irak’ın hem küreselgüçler hem de komşu ülkeler ile dengeli birilişki geliştirmek istediği görülmektedir. Zirabölgesel ve küresel ölçekteki çekişmeler Irak’ızor durumda bırakmaktadır. Bu nedenle Türki-ye’nin denge sağlayıcı bir ülke olarak Irak tara-fından tercih edilmesi de muhtemel görünmektedir.Özellikle IŞİD sonrası Irak’ın yeniden yapılan-dırma sürecinde Türkiye’nin Irak açısındanönemli rolü olacağını söylemek yanlış olmaya-caktır.

IŞİD Sonrası Irak’ta YenidenYapılanma Çabaları ve Türkiye

IŞİD’le savaş yaklaşık 3,5 yılda 60 bindenfazla insanın hayatını kaybetmesine neden olurken,IŞİD’in etkili olduğu bölgelerde büyük demografikdeğişiklikler yaşanmıştır. IŞİD’le mücadele askeriolarak bitmesine rağmen Birleşmiş Milletler ve-rilerine göre 2.9 milyondan fazla mülteci, 1.4milyondan fazla da geçici yerleşimci bulunmak-tadır. Bu anlamıyla toplamda 4.3 milyondanfazla kişi ülke içerisinde IŞİD nedeniyle yer de-ğiştirmek zorunda kalmıştır. IŞİD’den geri alınanbölgelerdeki yeniden yapılandırma çalışmalarıkonusundaki aksaklık ve yavaşlığın yanı sıra,elektrik, su, sağlık gibi kamu hizmetlerinin sağ-lanmasındaki sıkıntılar da geri dönüşleri mümkünkılmamaktadır. Öte yandan IŞİD, toplum sosyo-lojisi üzerinde de derin etkiler bırakmıştır. IŞİD’inözellikle toplumsal güveni yatay ve dikey olarak

yıktığı görülmektedir. Yani halk içinde ciddi birgüvensizlik ortamı yaşanırken, halkın devlete,devletin halka, Irak siyasetinde son derece etkiliolan dini kurum ile mercilerin siyaset ve hükümetedair güven problemleri ve bunalımı yaşandığınısöylemek yanlış olmayacaktır. Bu anlamıylaIrak’ta iktidarın ana kurucusu Şiiler arasındadahi karar alıcı mekanizmaya karşı soru işaretleriortaya çıktığı söylenebilir.

IŞİD’le birlikte Irak’taki güvenlik algısı vesistemi de değişmiştir. Özellikle IŞİD’le birlikteortaya çıkan “dehşet dengesi” Irak’taki toplumsalhafızadan kolay kolay silinebilecek bir olguolarak görünmemektedir. IŞİD, ülkedeki “şiddeteğiliminin çıtasını” oldukça yukarıya çıkarmıştır.IŞİD’in kullandığı yöntemler, eylem şekli vekullanılan araçlar, hedef kitlenin sınırının olmamasıIrak’ta “savaşın doğasını” değiştirmiş, hatta li-teratürde de kavramsal olarak tartışılan “savaşahlakını” ortadan kaldırmıştır. Hatta IŞİD’inartık “terör” kelimesi ile dahi ifade edilemeyecekboyutta bir şiddet sarmalı ortaya çıkardığını söy-lemek yerinde olacaktır. Bununla birlikte IŞİD’inIrak’taki varlığı güvenlik sistemini de değiştir-miştir. IŞİD’in etkinliğiyle birlikte devlet dışısilahlı aktörler ve PKK gibi terör örgütleri sahadayer edinmeye çalışmış, hatta IŞİD’le mücadelebahanesiyle meşrulaştırılmıştır. Ayetullah Ali el-Sistani’nin fetvası üzerine kurulan Şii milis grup-ların Haşdi Şaabi çatısı altında yeniden kurulmasıve aktive olmasıyla birlikte, devletin silahlı gü-cünün yerini alan ve hatta zaman zaman meşrusilah kullanım gücünü elinde bulunduran devletekarşı çıkan biri güvenlik sistemi ortaya çıkmıştır.Ayrıca IŞİD’e karşı kurulan uluslararası koalis-yonun varlığı da, Irak hükümetinin izniyle dahiolsa, Irak topraklarını yeniden dışarıya açmıştır.Zira söz konusu koalisyona 60’dan fazla ülkekatılım sağlamıştır. Ayrıca İran da doğrudanaskeri olarak Irak topraklarında etkinlik göster-meye başlamıştır.

IŞİD’in varlığı ve Sünnileri savunduğu id-

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği8

Page 11: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 9

diasıyla ortaya çıkmış olması, Sünnileri Irak’tatöhmet altında bırakmış ve Sünnilerin siyasi sü-reçte sessiz ve çekimser kalmasına neden olmuştur.Diğer taraftan Irak’ta Şii siyasi söylemin yükseldiğibir süreç ortaya çıkmıştır. Hatta içerisinde farklıetnik ve dini gruplardan üyeler barındırsa datemel olarak Şii kimliği üzerinden hareket edenHaşdi Şaabi’nin IŞİD’le mücadelede yürütücügüç konumuna gelmesi, Türkmenler gibi Irak’tamezhepsel kimliğin etnik kimliğin gerisinde ol-duğu toplumlarda dahi mezhepsel kimliğin önplana çıkmasına sebebiyet vermiştir. AncakIŞİD’in mezhepsel kimlikler üzerinden beslenerekgeliştiği ve gerginlik, güç boşluğu, güven eksiliğigibi ortamdan faydalandığı görülmüştür. Ancaközellikle son süreçte merkezi siyasetin ön planaçıktığı bir süreçle karşı karşıya kalınmıştır. Bunedenle belki de IŞİD’in toplum üzerinde olumluolarak ifade edebileceğimiz tek etkisi, mezhepçilikve radikal söylemlere karşı çıkan ciddi birkitlenin, Irak’ın birliği ve bütünlüğüne vurguyapacak şekilde siyasi olarak kendini ifadeetmeye başlaması olmuştur. Bu duruş IKBY’nin25 Eylül 2017’de yaptığı “bağımsızlık referan-dumu” ile daha da perçinlenmiş, Irak merkezihükümeti IKBY’nin elindeki tartışmalı bölgeler,askeri operasyonla geri almıştır, Bununla birlikteIKBY’nin bağımsızlığına karşı uluslararası vebölgesel bir konsensüs oluşmuş, hatta problemliilişkilere sahip Türkiye ve Irak’ı yeniden biraraya getirerek, ittifak ilişkisinin kurulması sağ-lanmıştır. Bu ittifaka İran da dahil olarak IKBYhem bölgesel hem de uluslararası düzeyde yal-

nızlaştırılmış, merkezi hükümetin elini güçlen-dirmiştir.

Öte yandan IŞİD’in Irak’ta ortaya çıkarttığıen büyük etki ekonomik olmuştur. Irak hükümeti,yaklaşık 3,5 sene süren IŞİD’le mücadeleye 100milyar dolardan fazla para harcamıştır. Bu rakamneredeyse Irak’ın bir yıllık bütçesine denk gel-mektedir. Nuri el-Maliki’nin başbakanlık döne-minin sonuna denk gelen 2014 yılında, IŞİDmüdahalesinden önce, Irak bütçesinde yaklaşık64 milyar dolarlık bir açık ortaya çıkmıştır. Buaçıkla birlikte IŞİD’le mücadeleye sarf edilen100 milyar dolarlık rakam da düşünüldüğündeIrak hükümeti için ciddi bir ekonomik yük bu-lunmaktadır. Bu ekonomik yük, savaşın ortayaçıkarmış olduğu tahribat nedeniyle yeniden ya-pılandırma çalışmaları da hesaba katıldığındadaha da büyümektedir. Tahmin edilen rakamlaragöre Irak’ın yeniden yapılandırılması için 100milyar dolardan fazla paraya ihtiyaç duyulmak-tadır. 2019 yılı için hesaplanan Irak bütçesindeülke gelirlerinin yüzde 89’unu başta petrol olmaküzere enerji kaynaklarından elde edilen geliroluşturmaktadır. Ancak Irak’ta IŞİD’le yürütülensavaş nedeniyle petrol alt yapısı da ciddi orandahasar görmüştür. 2017 sonu itibariyle ancakIŞİD’le mücadele dönemi öncesine dönülebil-miştir. Ne var ki, enerji kaynaklı gelirlerin arttı-rılabilmesi için enerji konusunda da yatırımlarave alt yapı çalışmalarına ihtiyaç duyulmaktadır.Bu nedenle Irak’ın ciddi bir ekonomik darboğazagirdiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Irak hü-kümeti ekonomik sıkıntıları giderebilmek içinbir takım kamu harcamaları (araç kullanımı, ko-ruma sayısının azaltılması gibi) ve maaşlar ko-nusunda tedbirler uygulamasına rağmen, bu ted-birler Irak’ın ekonomik problemlerini çözebileceknitelikte olmadığı gibi Irak’ın iç kaynaklarınında yeterli olmayacağını söylemek mümkündür.Nitekim Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankasıöncülüğünde 12-14 Şubat 2018 tarihlerinde“Irak’ın Yeniden İmarı İçin Uluslararası KuveytKonferansı” düzenlenmiştir. Konferansa, Türki-ye’nin yanı sıra İngiltere, ABD, Fransa, İtalya,Almanya, Rusya, İsveç, Avusturya, Hollanda,Kanada, Avustralya, Japonya, Çin, Venezuela,

Katkı veren ülkeler arasındaTürkiye 5 milyar dolarlık kredikolaylığı ve borç yardımı ile enyüksek katkıyı yapan ülke olarakdikkat çekmiştir. Bunun dışındaTürkiye 50 milyon dolar dakarşılıksız yardım vermiştir.

Page 12: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği10

Norveç, Güney Kore, Finlandiya, Belçika, Lük-semburg, Slovakya, Suudi Arabistan, Katar veBirleşik Arap Emirlikleri’nin devlet yetkililerive özel sektör temsilcileri iştirak etmiştir. Aynızamanda Avrupa Birliği, İslam Kalkınma Bankası,Arap Sosyal Vakfı gibi uluslararası organizas-yonların da temsilcileri katılmıştır. KonferanstaIrak Yatırım Komisyonu Başkanı Saad el-Araci,insan kaynağı, sosyal gelişme ve kamu hizmetlerialanında 157 proje açıklamış ve Irak’ın 88.2milyar dolar paraya ihtiyacı olduğunu belirtmiştir.Konferans sonunda katılımcı devletler tarafındanIrak’ın yeniden yapılandırılmasında kullanılmaküzere 15.6 milyar dolar borç, 12.1 milyar dolarkredi ve yatırım, 2.3 milyar dolar da hibe yardımıolmak üzere ancak 30 milyar dolarlık bir katkıyapılmıştır. Katkı veren ülkeler arasında Türkiye5 milyar dolarlık kredi kolaylığı ve borç yardımıile en yüksek katkıyı yapan ülke olarak dikkatçekmiştir. Bunun dışında Türkiye 50 milyondolar da karşılıksız yardım vermiştir. 2003’teIrak’ı işgal ederek, Irak’ta pek çok sorunun kay-nağı olarak görülen ve halen Irak’ta 7000’denfazla askeri bulunan ABD ise sadece 3 milyardolarlık kredi yardımı açıklayarak, hiçbir yardımdabulunmamıştır. Öte yandan Irak’taki en etkiligüçlerden biri olan ve Irak’taki askeri varlığı dabilinen İran, konferansa dahi katılmayarak, po-zisyonunu ortaya koymuştur. Yine Irak’taki etkiliülkelerden biri olan Suudi Arabistan ise sadece1.5 milyar dolarlık kredi ve borç yardımı ön-görmüştür. Bu noktada Türkiye’nin konferanstaIrak’a en yüksek miktarda yardım eden ülkeolarak ön plana çıkmış olması, Türkiye’nin hemIrak hem de bölgedeki istikrarın sağlanması ko-nusundaki samimiyetini ve kararlığını ortayakoymaktadır. Bu katkı Türkiye’nin Irak’la iliş-kilerin geliştirilmesi konusundaki isteğini degöstermektedir. Özellikle son dönemde Türkiyeve Irak ilişkilerinin yumuşamaya başladığı dü-şünüldüğünde, Türkiye’nin Irak’a yapacağı kat-kının önemi bir kat daha artmaktadır. Türkiye’ninIrak’a uzun vadeli bir borç ve kredi imkanı tanı-ması, Türkiye’nin Irak’la ilişkilerde siyasi, etnikya da mezhepsel bir pozisyon almadığını veuzun vadeli ilişkiler geliştirme stratejisinin de

bir yansıması olarak değerlendirilebilir. NitekimTürkiye’nin bu mesajının Irak tarafından daolumlu karşılandığı ve iki ülke ilişkilerinin yenisınır kapıları, petrol alanında işbirliği, terörlemücadele gibi alanların öncülüğünde giderekgelişeceğini söylemek mümkündür. Nitekim IŞİDöncesi süreçte, yani 2014’e kadar hemen her yılTürkiye ve Irak arasındaki ticaret hacminin arttığıgörülmektedir. Özellikle Türkiye’nin Irak’a yö-nelik ihracatındaki artışın sürekliliği dikkat çek-miştir. Ticaret Bakanlığı’nın Nisan 2019’da açık-ladığı verilere göre; Türkiye’nin Irak’a yönelikihracatı 2013 yılı itibari ile 12 milyar dolarıaşarken, 2014’ün Ocak-Mayıs dönemi itibari ilebir önceki yıla göre Türkiye’nin Irak’a yönelikihracatında yaklaşık yüzde 11.5’lik bir artış ya-şanmıştır. Ancak 2014 Haziran’ından sonra,IŞİD’le mücadele kapsamında Irak’ın artan sa-vunma harcamaları ve IŞİD’in ortaya çıkardığıgüvenlik problemleri ve istikrarsızlık nedeniyleTürkiye ve Irak arasındaki ticari ilişkiler olumsuzetkilenmiş olsa da büyük bir düşüş yaşanmamıştır.Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinegöre Türkiye ile Irak arasındaki ticaret hacmi şuşekilde gerçekleşmiştir:

Türkiye-Irak Dış Ticaret Değerleri(milyon dolar)

Yıl İhracat İthalat Hacim

2008 3.917 133 4.050

2009 5.123 120 5.243

2010 6.036 153 6.189

2011 8.310 86 8.396

2012 10.830 149 10.979

2013 11.958 146 12.104

2014 10.896 268 11.164

2015 8.558 297 8.855

2016 7.640 836 8.477

2017 9.057 1.528 10.584

2018 8.350 1.420 9 .770

Page 13: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 11

Görüldüğü üzere Irak’taki tüm olumsuz ge-lişmeler ve dönemsel olarak Türkiye ve Irakarasındaki siyasi ilişkilerdeki dalgalanmalararağmen, Türkiye – Irak arasındaki ticari ilişkilerinbelirli bir düzeyin altına inmediği, Irak’ta göreceistikrarın sağladığı dönemlerde yükseliş trendinikoruduğu görülmektedir. Bu durum Türkiye veIrak arasındaki ticari ilişkilerin geçici ya da dö-nemsel olmadığının göstergesidir.

Aynı olumlu seyrin Irak’tan Türkiye’ye gelenziyaretçi sayısında da görülmektedir. Yıllaragöre Irak’tan Türkiye’yi ziyaret eden kişi sayısındada kademeli bir artış gözlemlenmektedir. DışişleriBakanlığı’nın verilerine göre 2014-2018 yıllarıarasında toplam 4.441.993 Iraklı Türkiye’yiziyaret etmiştir. Bu ziyaretler yıllara göre şöylegerçekleşmiştir:

Yıllara Göre Türkiye’ye Gelen Iraklı Sayısı

2014 ......................................................857.246

2015....................................................1.094.144

2016 ......................................................420.831

2017 ......................................................896.876

2018....................................................1.172.896

Görüldüğü üzere Türkiye’yi ziyaret eden Iraklısayısında genel bir yükseliş söz konusudur. Budurum Iraklıların Türkiye’ye olan ilgisini gösterirniteliktedir. Zira Türkiye’ye gelen Iraklı sayısı,Irak’ın nüfus oranına göre hesaplandığında ne-redeyse Iraklı 10 aileden en az bir kişinin her yılTürkiye’yi ziyaret ettiği ortaya çıkmaktadır. 2018itibariyle Irak’ın nüfusu yaklaşık 39 milyonolarak hesaplanmaktadır. Türkiye’yi 2018 yılındayaklaşık 1 milyon 200 bin kişinin ziyaret ettiğidüşünüldüğünde, ülke nüfusun yaklaşık yüzde2,5’inin Türkiye’yi ziyaret ettiği görülmektedir.Bununla birlikte Türkiye’den konut alan yabancılararasında da Iraklıların birinci sırada olduğu gö-rülmektedir. TUİK verilerine göre, Türkiye’deson dört senede yabancılara satılan konut sayısıtoplamı 103 bin 854’tür. Türkiye’de yabancılarasatılan konutlardan 19 bin 274’ünün Iraklılar ta-

rafından alındığı bilinmektedir. Bu rakam toplamsatışta Iraklıların payının yüzde 19 olduğunugöstermektedir. Bu anlamıyla yabancılara satılankonutlardan her 5 evden birinin Iraklılar tarafındansatın alındığına işaret etmektedir. Tüm bunlarbir arada değerlendirildiğinde, siyasi ve ticariilişkilerin ötesinde Irak halkının da Türkiye’yeolan ilgisinin ve iki ülke halkı arasındaki etkile-şimin üst seviyede olduğunu söylemek müm-kündür. Buradan hareketle ülkeler arası ekonomikiş birliği geliştikçe, bu iş birliğinin diğer alanlarada yansıyacağı öngörülebilir.

Öte yandan teröre karşı ortak mücadele ikiülke açısından hayati önem taşımaktadır. Özellikleterör örgütü PKK’nın Irak’taki varlığı hem Tür-kiye’ye hem Irak’a doğrudan zarar verirken,Türkiye ile Irak arasındaki ilişkileri olumsuz et-kilemektedir. Terör örgütü PKK’nın Irak’takivarlığı ikili ilişkilerin gelişmesinin ya önünegeçmekte ya da hızını kesmektedir. Bu nedenleikili ilişkiler bir üst seviyeye daha taşınmak is-teniyorsa terör örgütü PKK’nın Irak toprakla-rındaki varlığının sona erdirilmesi en önemlikonulardan biridir. Terör örgütü PKK’nın özellikleIrak’ın kuzeyinde konuşlanması ve bu bölgenin1991’den bu yana Irak merkezi hükümetinin ha-kimiyeti ve kontrolünden çıkmış olması, Irakmerkezi hükümetinin terör örgütü PKK’nın yer-leştiği bölgelere müdahalesini güçleştirmektedir.

Terör örgütü PKK’nın özellikleIrak’ın kuzeyinde konuşlanmasıve bu bölgenin 1991’den bu yanaIrak merkezi hükümetininhakimiyeti ve kontrolündençıkmış olması, Irak merkezihükümetinin terör örgütüPKK’nın yerleştiği bölgeleremüdahalesini güçleştirmektedir.

Page 14: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği12

Ancak terör örgütü PKK’nın Irak’ın Sincar,Mahmur, Kerkük gibi il ve ilçelerindeki varlığıdüşünüldüğünde, Irak merkezi hükümetinin enazından şehirlerdeki terör yapılanmasına ilişkinaksiyon alması söz konusu olabilir. Bununla bir-likte terör örgütü PKK’nın Irak’taki siyasi yapı-lanması olan Tevgara Azadi isimli parti, Süley-maniye merkezli, Şahsuvar Abdulvahit liderli-ğindeki Yeni Nesil (Newey Nwe) Hareketi ilebirlikte 12 Mayıs 2018’de Irak’ta yapılan genelseçimlere girmiş ve bu oluşum içerisinde dahaönce PKK’nın dağ kadrosu içerisinde yer aldığıbilinen Yusra Recep, Irak Parlamentosu millet-vekili seçilmiştir. Bu doğrultuda ortak tehdit veçıkar tanımlamalarının yapılması ve müşterekfaydanın sağlanması için ortak değerlerin önplana çıkarılması önem taşımaktadır. Bu noktadaPKK ve bağlı oluşumların da Irak tarafındanterör örgütü ilan edilerek, Irak’taki varlığına sonverilmesi, bu oluşumların Irak’ın sosyal ve siyasalhayatından men edilmesi, Irak Parlamentosu’ndakiPKK’lı milletvekili Yusra Recep’in terör örgütüile ilişkisi nedeniyle vekilliğinin düşürülmesigibi Irak merkezi hükümetinin atacağı somutadımlar önemli olacaktır.

Diğer taraftan Türkiye – Irak ilişkileri açısındanIrak Türkmenleri, önemli bir köprü görevi göre-bilir. Mevlüt Çavuşoğlu’nun Irak ziyaretindeTürkmenlerle ayrıca görüşülmesi, Türkmenlerinasli unsur olduğu vurgusunun net bir biçimdeyapılmış olması önemli bir mesaj niteliğindedir.Zira Adil Abdulmehdi’nin ziyaretinde de Cum-hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkmenlerevurgu yapmıştır. Bu noktada Irak’taki Türkmen-lerin en bilinen, yaygın ve temsil kabiliyetinesahip kuruluşu olan Irak Türkmen Cephesi üze-rinden de mesaj verildiği görülmektedir. MevlütÇavuşoğlu’nun Erbil ziyaretinde Türkmen öndegelenleri, siyasiler ve bürokratlarla Irak TürkmenCephesi’nde (ITC) bir araya gelinmiş olması,ITC’nin Türkiye açısından kurum olarak muhatapalındığının göstergesi olmuştur. Böylece hemTürkmenlere hem Irak merkezi hükümetine hemde IKBY’ye ITC’nin muhatap alınması gerektiğimesajının verildiği görülmektedir.

Sonuç

Türkiye – Irak ilişkilerinde zaman zamandalgalanmalar yaşanmış olsa da Türkiye’nin Irakpolitikasının temel unsurlarının hiç değişmediğinisöylemek yerinde olacaktır. Bu anlamıyla Türkiye,Irak’ın istikrara kavuşması, Irak’taki siyasi birliğinve ulusal uzlaşının sağlanması ile ülkenin toprakbütünlüğünün korunması konusunda Irak hükü-metine her türlü desteğin verileceği konusundaaçık bir tutum almıştır. Türkiye, özellikle Irak’takisiyasi süreç içerisinde IŞİD’in etkinliğinin kırıl-ması ve dengenin sağlanması noktasında tümgrupların eşit ve dengeli bir biçimde siyasi sürecekatılımının sağlanması konusunda bir tavır be-nimsemektedir. Türkiye, ülkenin kültürel vesiyasal çeşitliliğini yönetmek ve işleyen bir yö-netim yapısının oluşturulması ve korunması içinanayasal garantilerle teminat altına alınacak kap-sayıcı bir yaklaşımı teşvik etmektedir. ÖzellikleTürkiye’nin Irak’taki devlet kurumsallaşmasınınsağlanması konusundaki zafiyetinin farkında ola-rak, Irak’ın idari, siyasi, ekonomik, askeri, sosyalve coğrafi bakımdan yeniden yapılandırılmasıkonusunda aktif ve destekleyici bir tutum içeri-sinde olduğunu söylemek mümkündür. Busüreçte Türkiye, Türkmenlerin ve azınlıklarınhaklarının ve hukukunun korunmasının yanı sıraIKBY’nin federal yapı içerisinde mevcut siyasalsistem içerisinde tutulmasını da önemsemekteve desteklemektedir. Türkiye’nin Irak’a ilişkinyaklaşımında bir değişiklik olmadığı göz önündebulundurulduğunda Irak’taki dengenin sağlanmasıaçısından Sünnilerin siyasi sürece entegrasyonu,

Bağdat, Erbil ve Süleymaniye’dekitemsilciliklerin yanı sıra Musul,Basra, Necef, Kerkükkonsolosluklarının talep edilmesiTürkiye’nin dengeli siyasetininsomut çıktısı olabilir.

Page 15: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 13

Türkmenlerin haklarının verilmesi ve Türkmenbölgelerinin korunması, IKBY ile Irak merkezihükümeti arasında uzlaşının sağlanması yönündepolitika izleyeceğini söylemek yerinde olacaktır.Türkiye açısından Bağdat ve Erbil’le geliştirilenilişkilerin farklı nitelikleri olsa da Türkiye’ninIrak politikası kapsamında Bağdat ve Erbil’i bir-birinin alternatifi olarak görmediği, tam tersineher iki tarafa da birbirinin tamamlayıcısı olarakbaktığı ve bu konuda hiçbir kesimi bir diğer ke-sime tercih etmeyeceğini söylemek yerinde ola-caktır. Türkiye’nin hem IKBY hem de Irak mer-kezi hükümeti ile ilişkilerini geliştirmesi, IKBYve Irak merkezi hükümet arasındaki sorunlarınçözülmesinde Türkiye’nin kolaylaştırıcı bir roloynamasının da önünü açabilecektir. Bu anlamıylaTürkiye açısından önümüzdeki süreçte Irak ileilişkilerin giderek gelişeceği ve tüm işbirliğialanlarının değerlendirileceği bir sürece tanıkolunacağını söylemek mümkündür. Zira Türkiye,diplomatik olarak Bağdat Büyükelçiliği ve ErbilBaşkonsolosluğu’nun yanı sıra, Musul ve BasraBaşkonsolosluklarını yeniden açmayı planlamaklabirlikte, Necef ve Kerkük’te de yeni başkonso-losluklar açmak için girişimlerini yapmıştır. Bağ-dat, Erbil ve Süleymaniye’deki temsilciliklerinyanı sıra Musul, Basra, Necef, Kerkük konso-losluklarının talep edilmesi Türkiye’nin dengelisiyasetinin somut çıktısı olabilir. 2019 yılınınbaşından itibaren, Türkiye ve Irak arasındakidoğrudan uçuşlarda farklı lokasyonlar açılırken,uçuş sayıları da artmıştır. Irak’ın IŞİD sonrasıyeniden imarı çerçevesinde Türk şirketlerininde Irak’a olan ilgisinin giderek arttığı ve Irak’tayapılan fuarlara yoğun katılım sağlandığı görül-

mektedir. Bu durumun Iraklıların Türkiye ilgisiile de bir arada düşünüldüğünde Türkiye – Irakilişkilerine olumlu katkı yapacağını söylemekyanlış olmayacaktır. Zira siyasi ve diplomatikilişkilerin ötesinde iki ülke vatandaşları arasındakitarihsel ve kültürel bağlılık ve ortaklıklar, ikiülkeyi birbirine yakınlaştıran en önemli faktör-lerden biridir.

Öte yandan Irak’ın dış politikada yaşadığıgelişmeler de Irak’ın Türkiye ile yakınlaşmasınıberaberinde getirmektedir. Zira hem ABD hemde İran’ın Irak’taki etkisi düşünüldüğünde, Or-tadoğu’da yaşanan ABD – İran gerginliğinin ilktezahür edebileceği ülkelerden birinin Irak ola-bileceği düşünülmektedir. Bu nedenle Irak’ınolası bir ABD – İran çatışmasının ortaya çıkaracağısosyal ve ekonomik problemleri nasıl aşabileceğikonusunda bir arayış içerisinde olduğu görül-mektedir. Zaten Irak’ta aksayan elektrik, su,sağlık gibi temel kamu hizmetlerinin, herhangibir çatışma durumunda daha da zor sağlanabile-ceğini söylemek mümkündür. Bu noktada 2018yazında Basra’da yaşanan protesto gösterilerihalen hafızalardaki tazeliğini korumaktadır.İran’ın Basra’ya sağladığı elektriği kesmesiylebüyük olaylar yaşanmıştır. Mevcut durum itibariyleABD – İran arasındaki bir çatışmanın dahabüyük problemlere yol açabileceği düşünüldü-ğünde, Irak’ın alternatifler üretmesi gerektiğigörülmektedir. Bu anlamıyla Irak açısından Tür-kiye’nin siyasi olarak hem denge sağlayıcı hemde alternatif hizmet üretici ülke olabileceğinisöylemek mümkündür.

Page 16: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:231

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği14

Notlar

Page 17: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

o r s a m . o r g . t r

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 15

Notlar

Page 18: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

Analiz No:232

Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği16

Notlar

Page 19: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki
Page 20: TÜRKİYE – IRAK İLİŞKİLERİNİN DÖNEMSEL …orsam.org.tr Türkiye – Irak İlişkilerinin Dönemsel Dinamikleri ve İlişkilerin Geleceği 3 Giriş Türkiye ile Irak arasındaki

ORSAM Yayınları

ORSAM, süreli yayınları kapsamında Ortadoğu Analiz ve Ortadoğu Etütleri dergilerini yayınlamaktadır.İki aylık periyotlarla Türkçe olarak yayınlanan Ortadoğu Analiz, Ortadoğu’daki güncel gelişmelere dair uzmangörüşlerine yer vermektedir. Ortadoğu Etütleri, ORSAM’ın altı ayda bir yayınlanan uluslararası ilişkilerdergisidir. İngilizce ve Türkçe yayınlanan, hakemli ve akademik bir dergi olan Ortadoğu Etütleri, konularınınuzmanı akademisyenlerin katkılarıyla oluşturulmaktadır. Alanında saygın, yerli ve yabancı akademisyenlerinmakalelerinin yayımlandığı Ortadoğu Etütleri dergisi dünyanın başlıca sosyal bilimler indekslerinden AppliedSciences Index and Abstracts (ASSIA), EBSCO Host, Index Islamicus, International Bibliography of SocialSciences (IBBS), Worldwide Political Science Abstracts (WPSA) tarafından taranmaktadır.