1 TEMEL KAVRAMLAR .. İmaret: Yapı-eski zamanlarda yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayır kurumu… İmarethane olarak da anılır. Kervansaray: Ticaret yolları üzerinde ticaret kervanlarının konaklaması için devlet tarafından kurulan siteler. Kitabe: Yazıt Kurgan: İslamiyet öncesi Türklerde ölülerin gömüldüğü mezar. Külliye: Cami ile birlikte medrese, imaret, türbe, kütüphane, hamam gibi binadan oluşan yapılar topluluğu. Kümbet: Selçuklular zamanında yapılan kendine özgü yapısı olan anıt mezarlardır. Müslümanların ölülerini gömdükleri binalara kümbet ya da türbe denilmektedir. Çadır biçiminde yapılan türbelere kümbet denir. Mabet: Tapınak Manastır: Keşiş yurdu, Hıristiyan din adamları okulu. Nakkaş: Minyatür sanatçısı. Minyatür: Çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen addır. Minyatür yapanlara ‘Nakkaş’ denir. Revak: Sütun ve payeler tarafından taşınan kemerler arkasında yer alan, üstü örtülü uzun bölüm, güneş ve yağıştan korumalı yürüme bölümü. (Revağa örnek olarak caminin son cemaat gösterilir. Genellikle revaklı olan son cemaat yeri namaza yetişemeyenler içindir) TOKAT/SULUSARAY ANADOLU LİSESİ ONUR İŞERİ
16
Embed
TEMEL KAVRAMLARimg.eba.gov.tr/153/89a/ef5/374/9a8/5f4/111/a82/9a5/b4b... · 2018-03-03 · 1 TEMEL KAVRAMLAR.. İmaret: Yapı-eski zamanlarda yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
1
TEMEL KAVRAMLAR ..
İmaret: Yapı-eski zamanlarda yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş
hayır kurumu… İmarethane olarak da anılır.
Kervansaray: Ticaret yolları üzerinde ticaret kervanlarının konaklaması için devlet
tarafından kurulan siteler.
Kitabe: Yazıt
Kurgan: İslamiyet öncesi Türklerde ölülerin gömüldüğü mezar.
Külliye: Cami ile birlikte medrese, imaret, türbe, kütüphane, hamam gibi binadan oluşan
yapılar topluluğu.
Kümbet: Selçuklular zamanında yapılan kendine özgü yapısı olan anıt mezarlardır.
Müslümanların ölülerini gömdükleri binalara kümbet ya da türbe denilmektedir. Çadır biçiminde
yapılan türbelere kümbet denir.
Mabet: Tapınak
Manastır: Keşiş yurdu, Hıristiyan din adamları okulu.
Nakkaş: Minyatür sanatçısı.
Minyatür: Çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen
addır. Minyatür yapanlara ‘Nakkaş’ denir.
Revak: Sütun ve payeler tarafından taşınan kemerler arkasında yer alan, üstü örtülü uzun
bölüm, güneş ve yağıştan korumalı yürüme bölümü.
(Revağa örnek olarak caminin son cemaat gösterilir. Genellikle revaklı olan son cemaat yeri
namaza yetişemeyenler içindir)
TOKAT/SULUSARAY ANADOLU LİSESİ ONUR İŞERİ
2
Ribat: 1-Karahanlılarda kervansaraylara verilen isim
2- Sınırda düşmanın tecavüzüne maruz yerlerdeki karakol çeşidinden binalara verilen
isimdir.
Tekke: Tasavvuf düşüncesinin, anlayış ve terbiyesinin derinleştirildiği ve halka takdim
edildiği yer.Tarikat ilkelerinin öğretildiği yer.
Tezhip: El yazması kitapların altında yaldızlanmasına ve süslenmesine denir.Tezhip
yapanlara ‘müzehhip’ denir.
Türbe: Devlet adamlarının veya din âlimlerinin mezarlarının bulunduğu oda şeklindeki
binaya verilen addır. İçerisinde (çoğunlukla) ünlü kişilerin gömülü bulunduğu anıtsal tarihi
mezarlar için de türbe kelimesi kullanılır.
Mihrab: Camilerin iç bölümlerinde imamın namaz kıldığı bölüm.
Minber: Camilerin iç bölümlerinde Hutbe okunan bölüm.
Zaviye: Tekke gibi tarikat etkinliklerinin yürütüldüğü küçük yapı.
Hat sanatı: Arap harfleri çevresinde oluşmuş güzel yazı sanatıdır. Bu sanat Arap harflerinin
6. yüzyıl ve 10. yüzyıl arasında geçirdiği bir gelişme döneminden sonra ortaya çıkmıştır. Hat,
Arapça çizgi demektir. Sanatkârına ‘hattat’ denir.
Fresk: Yaş alçı üzerine yapılan resim.
Kubbe: Binaların üstünü örtmek için kullanılan yarım küre şeklindeki mimari unsur.
Medrese: Müslüman ülkelerde orta ve yüksek öğretimin yapıldığı eğitim kurumlarının genel
adı.
Sebil: Selçuklular ve Osmanlılar zamanında işlek yollar üzerinde, insanların su ihtiyaçlarını
karşılayabilmek için inşa edilen yapılardır.
Darüşşifa: Selçuklularda ve Osmanlılarda hasta tedavi edilen yer.
Şifahane: Hastane.
Bimarhane: Akıl hastanesi, tımarhane.
Bedesten:Osmanlıda: kumaş, mücevher ve çeşitli kıymetli eşyaların alım satımının yapıldığı,
eşit büyüklükte kubbelerle örtülü, bir çeşit kapalı çarşı olup bu yapıların ilk örneklerine 13.
yüzyıl başlarında Anadolu’da rastlanmıştır.
Rüştiye: Ortaokul.
Mülkiye: Asker dışındaki memurların eğitim aldığı yer. Siyasal Bilgiler Fakültesinin eski adı.
Hisar : Bir şehrin veya önemli bir yerin korunması için taştan yapılmış, yüksek duvarlı ve
kuleli, çevresinde hendekler bulunan küçük kale.
TOKAT/SULUSARAY ANADOLU LİSESİ ONUR İŞERİ
3
Sarnıç: İçinde yağmur suyu biriktirilen su haznesi.
Roman Tarzı: Ortaçağ Avrupa mimarı tarzıdır.Bu tarzda duvarlar kalın,pencereler dardır.Sen
Mişel Kilisesi(Almanya) ve Sen Etyen Kilisesi (Fransa) bu tarzın önemli örnekleridir.
Gotik Tarzı: Kendine has özelliği olan bir sanat anlayışı. Ortaçağı kapatan, Rönesansı
başlatan akımdır. Bu tarzda yüksek gösterişli: heykel ve kabartmalarla süslü, ferah ve aydınlık
yapılar dikkat çeker. Paris’teki Notr Dam Kilisesi bu tarzı yansıtır.
Barok Tarzı: Avrupa'da yaygınlaşan sanatta bir anlatım biçimidir. Başlangıcı ve bitişi için
kesin bir tarih verilememekle birlikte 16. ve 18. yüzyıllar arasında oluşup şeklini almış bir
dönemdir. Mimarlık, müzik, resim ve heykelin etkileyici temalar altında birleştirilmesi
amacını güder. Abartılı hareket duygusu ve net gözüken detayları ile dönemin müzik ve
edebiyatında da kendini gösterir. Yoğun bir etki bırakan bu anlatım biçimi kendi alanında
fazla eser verildiğinden bir dönem adı olarak anılmaya başlanmıştır. 1600'lerde Roma'da
kilise etkisinde doğmuşsa da tüm Avrupa'ya yayılmıştır. Mimaride, Mimar Louis Le Vau ve
bahçeci André Le Nôtre tarafından yapılan Versailles Sarayı, Barok mimarisinin en tipik
örneklerindendir.
Rokoko Tarzı: Barok stilinden sonra sanat akımlarına verilen addır. XVII.nci yüzyılın
ortalarına doğru Barok stilinde kullanılan doğru çizgilerden meydana getirilen süslemeye
karşı tepki olarak doğmuş olan barok stilin hatları gibi eğri büğrü çizgili motiflerden ibaret
olup Baroktan daha ince ve şekillerin kıvrımları daha zarif bir stildir.
Derbent: Küçük kale. Osmanlı Devleti’nde önemli geçitlerde karakol olarak da
adlandırılmıştır.
Rıka: Osmanlı Devleti Dönemi'nde günlük yazışmalar, mektuplar, el yazması eserler için
kullanılan ve ilk olarak Osmanlı Devleti tarafından kullanılan yazı tipidir.
Nesih: Arap harflerinin, basımda ve yazma kitaplarda en çok kullanılan çeşidi. Yazı tipi.
Sülüs: Hat
sanatında bir
yazı tarzı.
Camilerde ve
kitabelerde sülüs
tarzı yaygındır.
TOKAT/ SULUSARAY ANADOLU LİSESİ ONUR İŞERİ
4
MİMARİ YAPILAR
KARAHANLILAR DÖNEMİ
-Hazer Degaron Camii
-Talhatan Baba Camii
-Arap Ata Türbesi (Karahanlılardan kalan en eski eser) (978)
-Ayşe Bibi Türbesi
-Balaci Hatun Türbesi
-Özkent Türbesi
Türk-İslam mimarisinde ‘en eski kervansaraylar’, Karahanlılardan kalmış olup, Bunlara Ribat adı verilmiştir. Karahanlı kervansarayların mimarisi ve plânları daha sonra, Büyük Selçuklular ve Anadolu Selçukluları'nın yaptırdığı kervansaraylarda geliştirilmiştir.
-1078-79 tarihli Ribat-ı Melik kervansarayı
GAZNELİLER DÖNEMİ
-Leşker-i Bazar Ulu Camii
-Leşker-i Bazar Sarayı
-Sultan Mesut Sarayı
-Zafer Kuleleri
-Arslan Cazip Türbesi
-Aras’ül Felek Camisi
-Ribat-ı Mahi (Ribat-ı Çahe) : Kervansaray
Hindistan’daki Gazneli eserlerinde Hint, İran ve Türk sanatı kaynaşmışsa da Türk üslubu daha belirgindir.
BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ
Büyük Selçukluların mimariye getirdikleri yeni unsurlar şunlardır: -üst üste çifte kubbe -köşeli çatı -sivri kemer -Türk üçgeni tarzı kubbeye geçiş elemanı -silindirik ve yivli ve ince minareler -dikdörtgen ve beş köşeli mihrap
-İsfehan Mescid-i Cuma
-Zavvare Ulu Camii
-Kazvin Mescid-i Cuma
-Damgan Mescid-i Cuma
-Gülpayegan Camii
TOKAT/SULUSARAY ANADOLU LİSESİ ONUR İŞERİ
5
-Kümbed-i Ali (Kümbet)
-Cihil Duhteran (Kümbet)
-Sultan Sencer Türbesi (Merv şehrinde)
-Tuğrul Bey Kümbeti (Rey şehrinde)
-İmam Gazali Türbesi (Tus’ta)
B.Selçuklular’ da ilk kurulan Medrese Nişabur’dadır.(Tuğrul Bey tarafından)
Alp Arslan zamanında vezir Nizamülmülk Bağdat’ta Nizamiye Medresesini kurdu.(1066)
(Nizamiye medreseleri toplu yapı sanatı adını verdiğimiz külliyelerin ilk örneklerindendir.)
* Harem kapısı (harem ağaları dairesi) Harem II. Ve III. Kapının sol alt
yanında kalır. Daha da aşağıda has ahırlar vardır.
* Saray mutfakları 1574 de en son şeklini Mimar Sinan kazandırmıştır. Bölümleri vardır.
Pilav hane, helvahane bu avluda törenler ve kutlamalar yapılır.
III. KAPI (BABÜSSADE: Akağalar kapısı ) III. AVLU (ENDERUN)
* Arz odası (Elçilerin ağırlandığı yer)
* Kutsal emanetler (Hırka-i Saadet)
* Taht odası
* II. Selim Hamamı
* Enderun okulu (Saray adamları, bilim, sanat, görgü dersleri alır)
* III. Ahmet Kütüphanesi
IV. AVLU (özel bir kapısı yoktur.)
* Revan köşkü
* Bağdat köşkü
* Hekimbaşı odası
* Mecidiye köşkü
* İftariye (Kameriye)
Daha sonra sahile bakan yamaçlarda HAS BAHÇELER vardır.
13
-Çinili Köşk: Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul'da Topkapı Sarayı yakınında yaptırılan
köşklerden biri(1472)
-Revan Köşkü: Topkapı Sarayı'ndaki köşklerden birisidir. Kutsal emanetler bölümünün
yanındadır, dördüncü avlunun içindedir. Sultan IV. Murat tarafından 1635 yılında, Revan zaferinden sonra
yaptırılmıştır. Bu eseri Mimar Kasım Ağa yapmıştır. Köşk, sultanların sarıkları burada saklandığı için Sarık
Odası adıyla da anılmıştır.
-Bağdat Köşkü: Safeviler tarafından ele geçirilen Bağdat'ın IV. Murat tarafından yeniden
fethedilmesinin hatırası olarak Topkapı Sarayı 4. avluda inşa edilen Köşk. Mimari Kasım Ağa’dır.
-Uzun Köprü :( İstanbul’da ulaştırma alanında yapılan ilk eserdir.)
-Emir Hanı :(Bursa)(Orhan Bey)
-Kapan Hanı :(Bursa)(I.Murat)
-Koza Hanı :(Bursa)(II. Bayezıd)
-Kürkçü Hanı :(İstanbul)(II. Mehmet)
-Valide Hanı :(İstanbul)(I.Ahmet)
-Taş Han:(Tokat)(1631)(XVII. yy)
-Taş Han :(Merzifon)(XVII. yy)
C- ASKERİ MİMARİ:
-Rumeli Hisarı (Boğazkesen hisarı) Fatih dönemi
III.Geç Dönem: XVIII.yy dan başlayarak son döneme kadar.
Osmanlı Devleti XVIII. yy da Lale Devriyle birlikte klasik anlayıştan vazgeçmiş ve
Avrupa mimarisinden etkilenmeye başlamıştır. Avrupa mimarisinin barok ve rokoko tarzları
Osmanlı mimarisine girmeye başlamıştır. Burada dönemler birbirleriyle iç içe geçmiştir.
a) Lale Devri Eserleri;
-Nevşehirli Damat İbrahim Paşa Külliyesi:(Nevşehir)
-III.Ahmed Çeşmesi:(İstanbul)
-Sadabad Köşkü ve Kasırları:(İstanbul)
-Nuru Osmaniye Camii:(İstanbul)
Not: Avrupa mimarisinin etkisiyle yapılan ilk eserler arasında III. Ahmet çeşmesi ve
Nuruosmaniye Camii yer alır.
14
b) Türk Barok ve Rokoko Üslubu;
Bu dönemde iyiden iyiye, geleneksel mimari ve dekorasyon yerini Avrupa
barak dönemi sanatına bırakır. Avrupa barak tipi saraylar (Fransa Versay Sarayı) bizde de
görülmeye başlanır. Çok aşırı süsleme biçimleri; kıvrımlı, kabarık ve karmaşık görünümlü
aynı zamanda boyalı ve yaldızlı motifler kullanılmıştır. Camilerde, revaklı avlu önemini
kaybeder, dikine bir görünüm oluşur.
-Nuru Osmaniye Cami: (İstanbul)
-Laleli Cami: (İstanbul)
-Dolmabahçe Sarayı: (İstanbul)
Not: Bir asırda tamamlanan Osmanlı Sarayı;
-İshak Paşa Sarayı:( Doğu Beyazıt) Ağrı Dağı’nın yakınında, Doğubeyazıt’ın 5 kilometre uzağında eski
Doğubeyazıt yanında sarp kayalar üzerine kurulmuş, kartal yuvasını andıran 116 odalı bu saray aslında türbesi,
camii, surları, iç ve dış avluları, divan ve harem salonları, koğuşları ile bir bey kalesidir.
Sarayın yapımını 1685′de Doğubeyazıt Sancak Beyi Çolak Abdi Paşa başlatmış, oğlu Çıldır Valisi İshak Paşa ve
onun oğlu Mehmet Paşa tarafından 1784′te bitirilmiştir. 7.600 metrekarelik bir sahada yapılan sarayın inşaatı 99
yıl sürmüştür. Türk mimarisinin en güzel örneklerinden olan İshakpaşa Sarayı, Türkistan, Selçuklu ve Osmanlı
mimari özelliklerini birleştiren bir yapıdır. Camiinin kubbeleri Türkistan kubbeleri gibidir. Sarayı Topkapı
Sarayı’nı andırır, kapıları ise Selçuklu stilindedir.
Aynı zamanda, dünyanın ilk kalorifer tesisatı döşenen sarayıdır.
c)Türk Ampir Usulü; Ampir: Hayvan ve insan suretlerinin sık kullanıldığı yapı üslubu. Türk ampir üslubunda insan ve hayvan kabartmaları yerine çiçek ve yaprak süslemeleri kullanılmıştır.
-Nusretiye Cami:(İstanbul)
-Ortaköy Cami:(İstanbul)
d) Seçmeci (eklektizm) dönemi üslubu;
Bu dönemde, antik çağdan beri uygulanmış mimarı üsluplar hiçbir kural tanımaksızın aynı
yapıda karışık olarak uygulanmıştır.
-Beylerbeyi Sarayı:1862 de Abdülaziz tarafından Mimar Sarkis Balyon'a yaptırılmıştır. Birçok
(Rönesans, barak…) mimari üslubun birlikte uygulandığı bir yapıdır.
15
-Çırağan Sarayı:1864 de Abdülaziz tarafından bugünkü şekliyle yaptırılmıştır. III. Selim
zamanında Lale bahçelerinde Çırağlar yakılarak eğlenceler yapıldığı için bu adla anılmıştır. 1910 da yangın
geçirmiştir.
-Pertevniyal Valide Sultan Camii:(İstanbul)
-Hamidiye Camii:(İstanbul)
-Beylerbeyi Camii:(İstanbul)
-Yıdız Sarayı:(İstanbul) Yıldız Sarayı, ilk kez Sultan III. Selim'in (1789-1807) annesi
Mihrişah Sultan için yaptırılmış, özellikle Osmanlı padişahı II. Abdülhamit (1876-1909) zamanında Osmanlı
Devletinin ana sarayı olarak kullanılmış olan saray günümüzde Beşiktaş İlçesi’nde yer alır. Dolmabahçe Sarayı
gibi tek bir bina halinde değil, Marmara denizi sahilinden başlayarak kuzeybatıya doğru yükselip sırt çizgisine
kadar tüm yamacı kaplayan bir bahçe ve koruluk içine yerleşmiş saraylar, köşkler, yönetim, koruma, servis
yapıları ve parklar bütünüdür.
Osmanlı Devleti’nde Güzele Sanatların Diğer Alanlarında Ayrıca Şu
Gelişmeler Mevcuttur; -XIX. yy da Osman Hamdi Bey’in Sanay-i Nefise Mektebi’ni açması ile batı tarzında
resim sanatı gelişmeye başlamıştır. Şeker Ahmet Paşa, Osman Nuri Bey ilk akla gelen
ressamlardandır.
-Osmanlı’da önemli minyatür sanatçıları;Matrakçı Nasuh(önemli eseri: ‘Beyan-ı