Top Banner
sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE www.sosyalistisci.org SAYI: 350 6 Þubat 2009 1 YTL Sendikalar birleþti 15 Þubat’ta Ýstanbul’da miting var antikapitalist pankartý altýnda yürüyoruz Uluslararasý Çalýþma Örgütü (ILO), küresel kriz sonucu bu yýl 51 milyon kiþinin iþsiz kala- bileceðini açýkladý. ILO'nun yayýmlandýðý rapordaki en iyimser senaryoya göre, bu yýl dünyada 18 milyon çalýþan iþsiz kalacak, küresel iþsizlik oraný yüzde 6,1'e çýkacak. Daha gerçekçi bir senaryoya göre ise 30 milyon kiþi iþini kaybede- bilecek. Bu da küresel iþsizlik oranýný yüzde 6,5'e çýkaracak. En kötü durum senaryosuna göre, bu yýl 51 milyon insan iþini kaybedecek. Bu durumda küresel iþsizlik oraný yüzde 7,1'e yükselecek. Küresel iþsizlik oraný 2007'de yüzde 5,7, 2008 yýlýnda ise yüzde 6 olmuþtu. ILO'nun Ekim ayýnda yayýmlanan bir önceki raporunda, mali kriz nedeniyle 2009'da 20 milyon kiþinin iþini kaybedebileceði ifade edilmiþti. ILO, 2008 sonu itibariyle en yüksek iþsizlik oranýnýn yüzde 10,3 ile Kuzey Afrika'da ve yüzde 9,4 ile Ortadoðu'da olmasýný bekleni- yor. Bu saldýrýya karþý koy- malýyýz. 15 Þubat’ta Ýstanbul’- daki ortak miting kalýcý bir mücadeleyi baþlatmalýdýr. Sözünün arkasýnda dur Sayfa 3 ve 8 Dünya Sosyal Forumu 2009 Erkin Erdoðan Belem’den bildiriyor Sayfa 5 DÜNYADA 51 MÝLYON KÝÞÝ ÝÞÝNÝ KAYBEDECEK István Mészáros’la anlatýyor: Sistemin yapýsal krizi Sayfa 8 Darbe tehdidi bitti mi? Sayfa 3 Dönemin baþbakanýndan önemli açýklamalar: Susurluk çetesinin üzeri nasýl örtüldü? 28 Þubat darbesi Refahyol hükümetini devirdi. 1997’de dar- benin ardýndan kurulan ANAP- DSP-DTP (DTP-H. Cindoruk’un lidertliðindeki sað parti) koalis- yon hükümetinin Baþbakaný Mesut Yýlmaz bir Susurluk raporu hazýrlatmýþtý. Raporun ve Susurluk’u soruþturma giri- þimlerinin baþýna ne geldi? Yýllar sonra ETÖ soruþturmasý ile Yýlmaz konuþmaya karar verdi: Baþbakanlýk tarafýndan hazýr- lanan raporda Susurluk çetesinin polis ve JÝTEM’e uzanan iliþki- lerinin bir bölümü sergilenmiþti. Ne MÝT, ne emniyet, ne jandar- ma hiçbir yapmadý.Tüm aydýn- latma giriþimlerinin önü kesildi. 11 yýl sonra Susurluk davasýnýn önde gelen ismi Ýbrahim Þahin ile emri altýndaki infaz timleri Ermenilere ve Alevilere suikast hazýrlýðý içindeyken suçüstü yakalanacaktý. Eðer Susurluk’un üzerine gidilseydi Hrant Dink ölmeyecekti.
12

Sosyalist İşçi 350

Mar 27, 2016

Download

Documents

Sosyalist isci

Sosyalist İşçi 350
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: Sosyalist İşçi 350

sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE

www.sosyalistisci.org

SSAAYYII:: 335500 66 ÞÞuubbaatt 22000099 11 YYTTLL

Sendikalar birleþti15 Þubat’ta Ýstanbul’da miting var

aannttiikkaappiittaalliisstt pankartý altýnda yürüyoruz

Uluslararasý Çalýþma Örgütü(ILO), küresel kriz sonucu buyýl 51 milyon kiþinin iþsiz kala-bileceðini açýkladý. ILO'nunyayýmlandýðý rapordaki eniyimser senaryoya göre, bu yýldünyada 18 milyon çalýþan iþsizkalacak, küresel iþsizlik oranýyüzde 6,1'e çýkacak. Dahagerçekçi bir senaryoya göre ise30 milyon kiþi iþini kaybede-bilecek. Bu da küresel iþsizlikoranýný yüzde 6,5'e çýkaracak.En kötü durum senaryosunagöre, bu yýl 51 milyon insaniþini kaybedecek. Bu durumdaküresel iþsizlik oraný yüzde

7,1'e yükselecek. Küresel iþsizlik oraný 2007'de

yüzde 5,7, 2008 yýlýnda iseyüzde 6 olmuþtu. ILO'nunEkim ayýnda yayýmlanan birönceki raporunda, mali kriznedeniyle 2009'da 20 milyonkiþinin iþini kaybedebileceðiifade edilmiþti. ILO, 2008 sonuitibariyle en yüksek iþsizlikoranýnýn yüzde 10,3 ile KuzeyAfrika'da ve yüzde 9,4 ileOrtadoðu'da olmasýný bekleni-yor. Bu saldýrýya karþý koy-malýyýz. 15 Þubat’ta Ýstanbul’-daki ortak miting kalýcý birmücadeleyi baþlatmalýdýr.

Sözünün arkasýnda durSayfa 3 ve 8

DDüünnyyaa SSoossyyaall FFoorruummuu 22000099EErrkkiinn EErrddooððaann BBeelleemm’’ddeenn bbiillddiirriiyyoorr

Sayfa 5

DÜNYADA 51 MÝLYONKÝÞÝ ÝÞÝNÝKAYBEDECEK

IIssttvváánn MMéésszzáárrooss’’llaaaannllaattýýyyoorr::Sistemin yapýsal krizi

Sayfa 8

DDaarrbbee tteehhddiiddii bbiittttii mmii??Sayfa 3

DDöönneemmiinn bbaaþþbbaakkaannýýnnddaannöönneemmllii aaççýýkkllaammaallaarr::

Susurluk çetesinin üzerinasýl örtüldü?

28 Þubat darbesi Refahyolhükümetini devirdi. 1997’de dar-benin ardýndan kurulan ANAP-DSP-DTP (DTP-H. Cindoruk’unlidertliðindeki sað parti) koalis-yon hükümetinin BaþbakanýMesut Yýlmaz bir Susurlukraporu hazýrlatmýþtý. Raporunve Susurluk’u soruþturma giri-þimlerinin baþýna ne geldi? Yýllarsonra ETÖ soruþturmasý ileYýlmaz konuþmaya karar verdi:Baþbakanlýk tarafýndan hazýr-lanan raporda Susurluk çetesininpolis ve JÝTEM’e uzanan iliþki-lerinin bir bölümü sergilenmiþti.Ne MÝT, ne emniyet, ne jandar-ma hiçbir yapmadý.Tüm aydýn-latma giriþimlerinin önü kesildi.

11 yýl sonra Susurluk davasýnýnönde gelen ismi Ýbrahim Þahinile emri altýndaki infaz timleriErmenilere ve Alevilere suikasthazýrlýðý içindeyken suçüstüyakalanacaktý. Eðer Susurluk’unüzerine gidilseydi Hrant Dinkölmeyecekti.

Page 2: Sosyalist İşçi 350

2 sosyalist iþçi sayý: 350

BBaaþþbbaakkaann''ýýnn DDaavvooss''ttaa ÝÝssrraaiill''ii pprrootteessttooeettmmeessii uulluussaallccýýllaarraa aaððýýrr bbiirr ddaarrbbee iinnddiirrddii..TTüürrkkiiyyee hhaallkkýýnnýýnn bbüüyyüükk ççooððuunnlluuððuuEErrddooððaann''ýý ddeesstteekklleerrkkeenn,, CCHHPP bbaaþþttaa oollmmaakküüzzeerree kkeennddiinnii ""AAKKPP kkaarrþþýýttýý"" oollaarraakkaaddllaannddýýrrýýllaann ddaarrbbee yyaannllýýllaarrýý ÝÝssrraaiill''ddeennyyaannaa ttuuttuumm aallddýý..

UUlluussaallccýýllaarr AAKKPP''yyii ""AAmmeerriikkaann iiþþbbiirr-lliikkççiissii"",, TTaayyyyiipp EErrddooððaann''ýý ""MMuussaa''nnýýnnççooccuuððuu"" oollaarraakk aaddllaannddýýrrýýyyoorrdduu.. AAnnccaakkDDaavvooss''ttaa oollaannllaarr mmaasskkeeyyii ddüüþþüürrddüü..MMeeððeerr hheeppssii ddee AABBDD ttaarraaffýýnnddaann aayyaakkttaattuuttuullaann vvee oonnuunn ççýýkkaarrllaarrýý iiççiinn ddaavvrraannaannÝÝssrraaiill''iinn ssaavvuunnuuccuussuuyymmuuþþ!!

OOnnllaarr TTüürrkkiiyyee’’ddee hhaallkkýýnn ççooððuunnlluuððuunnaaddüüþþmmaann oolldduukkllaarrýý ggiibbii FFiilliissttiinn hhaallkkýýnnýýnnddaa ççooððuunnlluuððuunnaa kkaarrþþýýllaarr.. ÝÝssllaammccýýllaarraassaallddýýrrmmaakk aaddýýnnaa iiþþggaallcciiddeenn yyaannaallaarr..

Türkiye'nin eski NATO Daimi Temsilcisi-CCHPMilletvekili Onur Öymen:

"Bu kadar haklý bir dava bu kadar kötüsavunulamaz. Siz orada Hamas'ý deðil,Filistin'i savunacaksýnýz. Siz biliyor musunuz,Hamas, AB'nin 'terörist örgüt' listesinde PKKile ayný sayfada. Þimdi siz Filistin halkýnýn çek-tiði ýzdýraplarý dile getirirseniz herkes sizialkýþlar, ama siz Hamas'ý savunuyor ve bun-

larýn sözcülüðüne savunuyorsunuz. Ýnanýlýrgibi deðil. Tamamen cihad fikri ile konuþuyor.Aslýnda modern dünyada Davos deðil,Erdoðan bitmiþtir. Bütün Arap ülkeleriHamas'a tepki gösteriyor. Ýsrail'in insanlýk dýþýsaldýrýlarý ayrý bir iþ. Ama gidip teröristHamas'ý savunursanýz, Türkiye'yi dünyada 5paralýk edersiniz. Peres'e 'Sen' diye hitapedemezsiniz. Uluslararasý iliþkide böyle birüslup yok. Sayýn baþbakan çok yanlýþ yaptý"dedi."

CHP Sözcüsü ve Genel Sayman Mustafa Özyürek:Türkiye þimdi Hamas'tan yana net bir tavýr

alarak yýllardýr izlenen bu politikasýndan sap-maktadýr. Bu doðru deðildir. Ortaya çýkacakdurum Türkiye'nin çýkarlarýna zarar verir.Öfkeyle kalkan zararla oturur.

Deniz Baykal: Baþbakan'a Davos'taki panelde haksýzlýk

yapýldýðýný ancak Erdoðan'ýn konuyu seçimmalzemesi yaptýðýný ifade etti. Erdoðan'ýn

olayý iç politika malzemesi yaptýðýný ileri sürenCHP Lideri Baykal, bu durumun Türkiye'devarolan Yahudi- Ýsrail düþmanlýðýný körükleye-ceði uyarýsýnda bulundu.

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart:"Erdoðan günü kurtarmaya çalýþýyor.

Türkiye'nin ulusal güvenliðini, istihbarat vemilli çýkarlarýný neden Ýsrail'e teslim ettiniz?Peres'in çýkýþýna karþý elbette tepki verilmeliy-di, ama tepkinizde tutarlý olmalýsýnýz, ona göreülkenin çýkarlarýný savunmalýsýnýz. O tepkiyide Ýsrail'e yönelik politikalarýnýzda tutarlýolarak ortaya koymalýsýnýz."

CHP TBMM Grup Baþkan Vekili Hakký Süha Okay: ''Diklenmeden dik duracaðýz diyen anlayýþ,

Ramallah'da '1 saate yakýn süre sýnýr kapýsýn-da kaldým' derken neden tepki göstermemiþ.'Diklenmeden dik duracaðýz' diyen Baþbakan,Kuzey Irak'ta, Kerkük'te askerlerimizin baþýnaçuval giydirildiðinde neden tavýr göster-memiþ? Çanakkale Savaþý'ndaki gibi hiçkimse

kendisini Mustafa Kemal ile kýyaslamasýn."

DSP Genel Baþkaný Zeki Sezer:Gazze'deki katliama karþý durmak sokak

kabadayýlýðý üslubuyla deðil, devlet adamýniteliðiyle olmalý. Filistinli kardeþlerimizle bir-likte olduðumuzu ortaya koymalýyýz ama bunuyaparken devlet adamý kimliðini ortaya koy-mak gerekir.

Doðu Perinçek, Silivri'den:"2007 baharýndaki eylemlerde [Cumhuriyet

Mitingleri] 367 formülü tartýþýlýyordu.Cumhurbaþkanýný istifaya davet ettim. AKPiktidarýna son verilmesini, hukuka uygunhalka dayalý bir ihtilal yapýlmasýný içeren birkonuþmaydý. Maksadým, AKP'nin ayak oyun-larýyla indirilmesinin çözüm olmayacaðýný,halk hareketiyle olacaðýný söyledim. Bizimönerilerimiz dikkate alýnsaydý Davos'taTürkiye'yi utandýracak hallere düþülmeyecek

Emekli Büyükelçi (monþer) Özden Sanberk: Erdoðan hem kendinin hem de ülkenin kon-

trolünü kaybetti. Haklý olduðu yerde haksýzduruma düþürdü kendini. Herkes ondan budeneyim ve nüfuza göre hareket etmesini bek-lerdi.

CHP ve ulusalcýlar Ýsrail’den yana

DDaavvooss’’uunn pprreessttiijjii yyeerrllee bbiirr

Davos zirvesi ya datoplantýlarý olarakadlandýrýlan organizasyonilk kez 1971 yýlýnda kurul-du. General Motors, Nike,Microsoft'un gibi 1000 devküresel þirket birleþerek, oseneki dünya gündeminibelirlemek ve küresel ser-mayenin siyasetlerini oluþ-turmak için bu kurumuyarattý. Kurum yýllarboyunca etkili bir halegeldi. Ancak anti-demokratik yapýsý veiþleyiþi hiç deðiþmedi.

Türkiye Dünya EkonomikForumu'nu Turgut Özal'latanýdý. 12 Eylül darbesininhemen ertesinde yeni-liber-al ekonomik politikalarýnve piyasa ekonomisininmilitan savunucusu T. ÖzalDavos'a gitti. Özal'ýn ardýn-dan Türkiye Davoszirvelerinin müdavimioldu. Orada küresel þir-ketler tarafýndan alýnanancak 6,5 milyar insanýnhayatýný ilgilendirenekonomik kararlarTürkiye'ye de taþýndý.

Erdoðan "Davos benimiçin bitmiþtir" derekenmeþruiyeti çoktandýrtartýþýlan bu oluþumu daaðýr bir zarar verdi. DünyaEkonomik Forumu'nuntüm demokratiklik veözgür tartýþma iddialarýyerle bir oldu.Küreselleþme karþýtlarýysaçoktandýr Davos'unbalonu- nu söndürmüþtü.1999'da Seattle'da DünyaTicaret Örgütü toplan-týsýnýn ardýndan Davoszirvesi de protesto edilme-ye baþlandý. Antikapitalisthareket 2001 yýlýnda ser-mayenin zirvesine karþýezilenlerin zirvesini oluþ-turmak için Dünya SosyalForumu'nu (DSF) kurdu.

DSF'nin prestiji artarkenDavos eskisi gibi gözdedeðilken tam da Gazzeüzerinden büyük bir darbeyedi.

"Öldürmeye gelince, sizöldürmeyi çok iyi bilirsiniz.Plajlardaki çocuklarý nasýlöldürdüðünüzü, nasýl vur-duðunuzu çok iyi biliyorum.''Baþbakan Erdoðan, Gazze'yeyönelik üç haftalýk saldýrýda üçtebiri çocuk 1300 Filistinlinin ölme-sine yol açan Ýsrail'in BaþbakanýÞimon Peres'e tepkisini bu sözler-le dile getirdi. Ýsrail ve ABD yan-lýsý toplantý moderatörü tarafýn-dan susturulmak istenenErdoðan, geleneksel diplomasiyive esas olarak ABD'nin ne diye-ceðini hiçe sayarak Davos'taadeta eylem yaptý.

Erdoðan, Davos'taki Ýsrail veFilistin sorunu konulu toplantýdaÝsrail politikalarýný sert bir þekildeeleþtirdi. Eleþtirisi Davos'unruhuna aykýrýydý. Çünkü 2006yýlýnda tüm dünyanýn gözleriönünde gerçekleþen Filistinseçimlerinde oylarýn yüzde 60'ýnýalan Hamas'ý tanýmadan adýmatmanýn mümkün olmadýðýnýsöyledi. Oysa ABD ve AB'ye göreHamas terörist bir örgüttü.ABD'nin baþýný çektiði emperyal-ist blok, 2006 yýlýndaki meþruseçimlerde oylarýn yüzde 60'ýnýalarak Filistin hükümetini kuranHamas'ý tanýnmamýþtý. ABD veÝsrail'in Filistin Kurtuluþ Örgütülideri Mahmud Abbas'ý baþageçirmek istemiþti. Çünkü HamasFKÖ'nün aksine Ýsrail devletininyýkýlmasýndan yanaydý vedireniþe devam ediyordu.

Abbas ve arkadaþlarý bir darbeile yönetimi ele geçirmek istemiþ,Filistinlilerin yaþadýðý küçüktoprak parçasý kalýcý olarakbölünmüþtü. Batý Þeria Abbasdenetimi altýna girerken, meþruHamas hükümeti ve tabanýGazze'ye sýkýþtýrýlmýþtý. Gazze'yeyönelik Ýsrail saldýrýsý tam dabunlarýn üzerine geldi. Dünyanýnen büyük silah üreticilerinden biriolan Ýsrail'e ev yapýmý roketleratan Hamas teröristti! ZatenÝslamcýydý, yani düþmandý.Terörist ilan edilen Hamas'ýdestekleyen Filistin halkýnýn

çoðunluðuydu. Tayyip Erdoðan

Baþbakanlýðý'ndaki hükümetHamas'ý ilk tanýyan siyasi güçoldu. Ankara'da Hamas heyetininhükümet tarafýndan kabuledilmesi hükümeti bir darbeyledevirmek isteyen ulusalcý odaklartarafýndan þeriatçý emellerininkanýtý olarak sunuldu. Davos'taÝsrail'i protesto eden baþbakanbardaðý iyice taþýrmýþtý.

ABD, Davos'taki tartýþmayý "tal-ihsiz bir olay" olarak yorumladý,yani bir daha olmasýn dedi.Þimon Peres, Erdoðan'dan özürdilerken Ýsrail Savunma BakanýLivni Türkiye'yi Ýsrail'e "saygýlýolmaya" çaðýrdý. Erdoðan'ý en çokprotesto eden 'monþerler' anýlanTürk diplomatlarý oldu. TVekranlarýna üþüþen eski diplomat-lar ve büyükelçiler bu durumunTürkiye'nin aleyhine olduðunusöylediler. Erdoðan'ýn çýkýþý "duy-gusal", "kavgacý", "huysuz" diyenitelendi. Çýkarlar önemliydi nede olsa, Türkiye, ABD'nin sadýkpartneri dolayýsýyla Ýsrail'in debiricik dostu olmalýydý.

TSK ise ikili anlaþmalarýn “millimenfaatler” doðrultusundayapýldýðýný açýkladý. Tank veHeron almak Kürt sorununu

çözmek istemeyen Türkiye’ninihtiyacýydý ve Ýsrail’le iliþkilerdevam etmeliydi.

Ana muhalefet partisi CHP isemonþerler gibi Erdoðan'ý suçladý.Davos'taki protesto "talihsiz birolay"dý. Erdoðan Türkiye'yi ABDve Ýsrail karþýsýnda "zor durum-da" býrakmýþtý. CHP'nin kýyýsýn-daki küçük Kemalist oluþumlaragöreyse Davos çýkýþý BüyükOrtadoðu Projesi'nin bir parçasýy-dý! Ancak Erdoðan ve partisindennefret eden ya da kuþku duyanbir çok kiþi ulusalcýlarýn yanýndayer almadý.

Kuþku duyanlara raðmenDavos'un ertesinde yapýlananketlerden Türkiye halkýnýnyüzde 90'ýndan fazlasýnýnErdoðan'ý haklý gördüðü sonucuçýktý.

Dünyadan gelen tepkilerin çoðuda ayný yöndeydi. Ýlk tepkiyiGazzeliler verdi. Davos protesto-sunun ertesi günü 20 bin Filistinlisaldýrý tehdidinin ortasýndasokaða çýktý ve destek mitingiyaptý. Hamas ve FKÖ Erdoðan'adestek ve saygý mesajlarýna gir-erken Ortadoðu’daki rejimlerbüyük bir baský altýna girdi.Gazze saldýrýsý sýrasýndaOrtadoðu'nun tümünde yüz bin-

lerce insan iþgale karþý sokaðaçýkmýþ, ancak Arap hükümetlerisessiz kalmýþtý. Bir tek Yemenhükümeti Ýsrail'i protesto etmiþti.Savaþ karþýtý mücadelenin ve iþçihareketinin güçlü olduðuMýsýr'daki Hüsnü Mübarek rejimiise Hamas'ýn Gazze'den çýkarýl-masý planý için taraftar toplamayaçalýþýyordu. Türkiye’nin Ýsrail’ekarþý olmasý ABD iþbirlikçisi ikti-darlarý zor duruma düþürdü.Nitekim Suudi Arabistanmedyasýnda Davos protestosu yeralmadý.

Türkiye ile Ýsrail iliþkileriningeleceði ne olacak? BaþbakanÝsrail hükümetini eleþtirdiðinisöylüyor ve iki ülke arasýndakiiliþkileri “ciddi” olarak nite-lendiriyor. Evet, Türkiye Ýsrail’inen büyük silah müþterisi. AKPdöneminde ise Ýsrail’den silahalýmlarý 7 kat arttý. BaþbakanTSK’nýn önüne koyduðu her türlüaskeri projeye imza attý. Ýsrail1994’te yapýlan anlaþmadan buyana Türkiye’nin “stratejikaskeri” partneri olarak kabulediliyor. Filistinlilere en büyükdestek bu durumu ortadankaldýrmaktýr. Erdoðan’dan söz-zünün arkasýnda durmasýnýistemeliyiz

Sözünün arkasýnda durÝsraille yapýlan ikili anlaþmalar iptal edilmelidir

Page 3: Sosyalist İşçi 350

sayý: 350 sosyalist iþçi 3

Geçtiðimiz günlerde ÝsmailHakký Karadayý'nýn ErkanMumcu'yu meclise girmemesiiçin uyardýðý ve Sabih Kanadoðluile uyum içerisinde çalýþtýklarýnýbelgeleyen ses kayýtlarý çeþitlibasýn yayýn organlarýnda yer aldý.

Ýsmail Hakký Karadayý açýk açýkAKP hükümetine karþý darbeanlatýyor bu konuþmalarda.

Ergenekon soruþturmasýbaþlayalý beri sürekli karartýl-maya önemsizleþtirilmeyeçalýþýlýyor.

Oysa hergün arka arkaya ortayaçýkan belgeler, alýnan tutumlarsoruþturmanýn devam etmesininve derinleþtirilmesinin hayati biröneme sahip olduðunu gösteriy-or.

Emekli “paþalarýn” tutuklan-masý, toplumun büyük çoðun-luðunun nezdinde darbelerinmeþru olmamasý ve sokakta darb-eye karþý ilk defa birleþik bir sesçýkmasý bazý aklý evvellerin elleri-ni kollarýný sallayarak darbe tez-gahlamasýnýn önünü kesti elbette.Ama bu darbe tehditlerininbütünüyle ortadan kalktýðý þek-linde algýlanmamalý. Bu tehdittentamamen kurtulabilmek içingeçmiþte yapýlmýþ bütün darbelerle yüzleþmek ve gelecekteyapýlmasý ihtimali olan, tehditolarak önümüzde duran her türlümüdahaleye karþý sürekli sokaktaolmak gerekiyor.

Ergenekon soruþturmasý kim nederse desin darbecilere karþý birsoruþturmadýr, toplumun büyükçoðunluðu tarafýndan da böylealgýlanmaktadýr. Bu soruþtur-manýn sulanmadan, saptýrýl-madan ve engellenmeden devametmesi büyük önem taþýyor. Busürecin devam edebilmesi için

sokakta çýkacak seslerin de sonderece büyük önemi var.

Toplum nezdinde meþruluk-larýný kaybetmiþ darbeciler veonlarýn etrafýnda kümelenmiþçetelerin geçmiþte iþlediklericinayetlerin ve suçlarýn, halihazýrda sürdürdükleri darbezemini oluþturma çabalarýnýnönlenebilmesi için ara vermedenteþhir etmeye, bütün bu olaylararasýnda baðlantýyý kurmayaçalýþmaya devam etmek gerekiy-or.

Bu süreçte hiçbir þey, bizlerindaha fazla özgürlük için dahafazla sesimizi çýkarmamýzýnönünde engel teþkil etmemeli.

Geçtiðimiz günlerde SusurlukHükümlüsü ve eski özel hareketpolisi Ayhan Çarkýn Star TV'deyayýnlanan röportajýnda görevliolduðu dönemde, operasyonlar-da kendisinin içerisinde yeraldýðý ekibin yaklaþýk 1000 kiþiyiöldürdüðünü söyledi.

Bu programýn ardýndan soruþ-turma baþlatýldý ve BakýrköyCumhuriyet Savcýlýðý RTÜKtarafýndan kendilerine gönder-ilen bantlarda böyle bir ifade kul-lanýlmadýðý gerekçesi ile takipsiz-lik kararý verdi.

Ayhan Çarkýn tabiî ki 1000kiþiyi öldürdüklerini söyledi, bu

konuþmayý binlerce insan dinle-di, üzerine yazýldý çizildi.

Ayhan Çarkýn ve ekibinin odönemde yaptýklarýnýn üzerinegidilmesi gerekir.

Belli ki üzerine gidilmesindençekinilen ve ortaya çýkmasý isten-meyen þeyler var.

O dönemin Cumhurbaþkaný,Baþbakan ve diðer yetkilerinekadar uzanabilecek bir derinliðeulaþabilir aslýnda iliþkiler aðý.

Ya da þöyle düþünebiliriz, 1 kiþiöldürürsen müebbet hapis cezasýalýrsýn, 1000 kiþi öldürmek iseserbest, hakkýnda soruþturmabile açýlmaz.

Ergenekon soruþturmasýndayaþanan son dalga operasyonsonrasýnda Ankara ve Ýstanbul'-da sokak ortasýna poþetlerlebombalar ve mermilerbýrakýlmýþtý. Ergenekoncularespri yapmayý da ihmal etmemiþve Ýstanbul'da ErgenekonApartmaný’nýn önen poþetlemermi ve bomba býrakmýþlardý.

Ergenokon çetesinin "bombakardeþliði" çetesi olarak anýl-masýnda bir sakýnca yok .

Ümraniye ve Eskiþehir'de bulu-nan bombalarla ayný kafiledenpatlayýcý maddelerin kullanýldýðýçeþitli olaylarýn bir dökümüErgenekon davasýný sürdürenmahkemeye sunuldu.

Hazýrlanan rapora göre,Ýbrahim Çiftçi’ye, Cumhuriyet’eatýlan el bombalarý ve Hizbullahoperasyonunda ele geçen bom-balar kardeþmiþ.

Daha baþka bomba kardeþlik-lerinin ortaya çýkmasýný merakve heyecanla bekliyoruz.

Pek çok aydýn, yazar sanatçý,Gündem gazetesine atýlan bom-balar, alýþveriþ merkezlerineatýlan bombalar, pek çok insanýnölümüne yol açan kalabalýk cad-delerde patlatýlan bombalar,buradan bakýldýðýnda ikiz kardeþgibi görünüyor gözümüze.

Bombalar ve bombacýlar bir-leþtirilmeli ve açýða çýkartýl-malýdýr.

Ergenekon çetesinden davacýyýz!Darbelere Karþý 70 Milyon Adým Koalisyonu, 31 Ocak Cumartesi günü

Ýstiklal caddesi Tünel Meydaný'ndan baþlayarak GalatasarayMeydaný'na kadar süren bir yürüyüþ gerçekleþtirdi. Çok farklý kesimler-den 1000 kiþinin katýldýðý eylem insanlarýn Ergenekon Çetesi'ne,cinayetlere, darbecilere olan kýzgýnlýðýný bir kez daha gösterdi. Eylemdeen çok atýlan sloganlarý “Daðýtýlacak daðýtýlacak Ergenekon daðýtýla-cak”, "Hrant'ýn katili Ergenekon Çetesi", "Öz, Öz, Özgürlük" oldu.

Baþý örtülü ve baþý açýk kadýnlar, Kürtler, Ermeniler, gençler, sosyal-istler, her yaþtan demokrat ve özgürlük yanlýsý radikal bir eylemgerçekleþtirdi.

70 Milyon Adým Koalisyonu darbecilere ve çetecilere karþý mücade-lesini sürdürecek. Bundan sonraki adým 28 Þubat'ta darbecilerinyargýlanacaðý Vicdan Mahkemesi olacak. Ardýndan da 12 Mart'ta VicdanMahkemesi düzenlenecek.

ÝÝlleettiiþþiimm vvee kkaattýýllýýmm iiççiinn:: 7700mmiillyyoonnaaddiimmkkooaalliissyyoonnuu@@ggmmaaiill..ccoomm

Darbe tehdidi bitti mi?

11000000 KKiiþþii ööllddüürrddüümm ddiiyyeenn öözzeellhhaarreekkaattççýýyyaa ssoorruuþþttuurrmmaa yyookk

Ergenekon bombalarý birleþiniz!

““GGÝÝRRMMEE”” DDEEDDÝÝMM,, GGÝÝRRMMEEDDÝÝ!!“Cumhurbaþkaný'nýn halk tarafýndanseçilmesi için 376'yi bulamazlarsa buiþ bitiyor. Mumcu zaten teklifi yapanp....... kendisi. Ben þeye girmekdedim Cumhurbaþkanlýðý seçimine.'Kesinlikle girme' dedim. Girmedi. Oolmadý. O girseydi seçiliyordu.Abdullah Gül olmadý gaye oydu.Abdullah Gül olmayýnca seçime gide-cekti.AAKKPP ÜÜZZEERRÝÝNNEE AATTLLAADDII Fakat bu bana þeyi söyledi.Cumhurbaþkanýnýn halk tarafýndanseçilmesini istiyorum dedi. Bu dedisakýncalý Hüseyin bey dedi. Bu p........yok efendim dedi ýsrar etti. Bize havayapmak için bunu teklif etti AKP'de

üzerine atladý. 367'yi bulamazlarsakatakulliye gidiyor.CCHHPP’’EENN GGEEÇÇEENNLLEERRÝÝ AARRAADDIIMM Ben bir iki kiþiye daha telefon ettim.'Sakýn girmeyin' diye. Ýþte bazý bir ikimilletvekiline, Halk partiden orayageçmiþ olanlar. Þimdi adam diyor ki;'efendim bizim baþkan' diyor tabi buteklifi yapan bizim baþkan diyor.Mumcu için.EESSKKÝÝ BBAAKKAANNLLAARRAA DDAA SSÖÖYYLLEEDDÝÝMMBu diyor gireceðine göre 'yani bizimde kesinlikle girmemiz lazým', iþteanladýðým kadarýyla girin demiþ kionu açýk söylemiyor falan. Eee ‘Gir

kardeþim dedim gir þey ver çekimserver. Gir ve çekimser ver.’ Ondan sonradedim ki ‘birkaç arkadaþa dahasöyle’, düþünecek onu iþte ben bir ikieski bakanlardan bir ikisine söyledimonlar da bir iki milletvekiline söyleye-cekler bakalým iþte.KKAANNAADDOOÐÐLLUU’’NNAA TTEEÞÞEEKKKKÜÜRR EETTTTÝÝMMTeþekkür ettim Sabih Kanadoðlu'na,gece konuþtuk 45 dakika kadar, neolacak dedim. 'Valla kötü istikametegidiyorlar' dedi. 'Ancak' dedi 'bazýþeyler olabilir. Bunlar hatalar yapa-bilirler' þimdi diyor. Cumhurbaþkanýbunu veto etmeye hakký yok. Ancak

referanduma gönderme durumu var.Referanduma gönderiyorum deyince120 gün sonra referandum. Fakatþimdi bunlar kanun çýkaracakmýþ.Bunu söyledim ondan sonra 'biliyo-rum' dedi bu sýkýntýlar var ama bazýþeyler de var.TTSSKK''NNIINN HHAALLLLEETTMMEESSÝÝ LLAAZZIIMMGenelkurmay'ýn düþünmesi lazým. Buiþi bir tek þey Silahlý Kuvvetler temi-zler artýk. Eðer þu seçimlerden debaþarýlý olunmazsa SilahlýKuvvetler'in bunu halletmesi lazým. BBUUNNUU AASSKKEERR TTEEMMÝÝZZLLEERR

Bunlar yani cumhurbaþkanlýðýnakadar kendi adamlarýndan biri gelirgenel seçimde de böyle ekseriyetlebaþa geçerlerse bunu asker temizler.

EEsskkii GGeenneellkkuurrmmaayy BBaaþþkkaannýý KKaarraaddaayyýý’’nnýýnn sseess kkaayyddýý 367 krizi ve aðýrçekim darbe

1122 NNiissaann 22000077

Genelkurmay Baþkaný OrgeneralYaþar Büyükanýt 12 Nisan'daCumhurbaþkaný'nýn Türk SilahlýKuvvetleri'nin Baþkomutaný olmasýsýfatý ile bu seçimlerin kendilerini deyakýndan ilgilendirdiðini söyledi veseçilecek Cumhurbaþkaný'nýncumhuriyetin temel ilke ve kurallarýile Atatürkçülüðün gereklerine özdebaðlý olmasý gerektiðini açýkladý.

1144 NNiissaann 22000077

Tandoðan'da ADD, CHP veMHP'nin baþýný çektiði ulusalcý gru-plar Cumhuriyet Mitingi'ni gerçek-leþtirdi. On binlerce kiþinin katýldýðýmitingde darbe çaðrýlarý yapýldý.AKP Türkiye'ye þeriatý getirmeyiplanlamakla suçlandý. Ýstanbul,Ýzmir baþta olmak üzere ard ardadarbe yanlýsý mitingler örgütlenm-eye baþladý.

2244 NNiissaann 22000077

10. Cumhurbaþkaný ve laik muha-lafetin simgesi A. Necdet Sezer'ingörev süresinin bitimine yak-laþýrken Recep Tayyip Erdoðan AKPgrubunda Cumhurbaþkanlýðý'naadaylýðýný açýkladý. Yargýtay OnursalCumhuriyet Baþsavcýcý SabihKanadoðlu, meclisin cumhur-baþkaný seçebilmesi için meclisteen az 367 milletvekili olmasý gerek-tiði iddiasýný ortaya attý.

2277 NNiissaann 22000077

Cumhurbaþkanlýðý seçiminin birin-ci turu TBMM'de yapýldý. Erdoðan357 oy aldý. Meclis çoðunluðununkendisini seçmesine raðmenmecliste 367 milletvekili hazýrbulunmadýðý için seçimler ikinci turakaldý. Akþam 23.20'daGenelkurmay e-muhtýrayý yayýnladý.TSK'nýn web sitesinde GenelkurmayBaþkaný Yaþar Büyükanýt imzasýnýtaþýyan açýklamada "Atatürkçülüðe,laikliðe ve cumhuriyetin temelilkelerine sözde deðil özde baðlý"bir cumhurbaþkaný adayý istendi. E-muhrýra þu sözlerle tarihe geçti:"Özetle, Cumhuriyetimizin kuru-cusu Ulu Önder Atatürk'ün, "Nemutlu Türküm diyene!' anlayýþýnakarþý çýkan herkes TürkiyeCumhuriyeti'nin düþmanýdýr ve öylekalacaktýr"

11 MMaayyýýss 22000077

CHP'nin 367 þartýný koþarakCumhurbaþkanlýðý seçiminin iptaledilmesi için baþvurduðu AnayasaMahkemesi kararýný açýkladý.Mahkeme, iptal kararý verdi ve367'yi þart olarak kabul etti.Meclise girdikleri takdirdeCumhurbaþkaný seçiminin yasalolarak yapýlabileceði iki parti ANAPve DYP oturuma katýlmamaya zor-landý.

66 MMaayyýýss 22000077

Cumhurbaþkanlýðý seçimlerininikinci turunda bu kez Abdullah Güladay olarak seçime girdi. 341 oyaldý, yani yine meclis çoðunluðununoyuna sahipti. 367 yeter sayýsýbulunamadýðý için ikinci turda daseçilemedi. 11. Cumhurbaþkanýseçilemediði için 1982Anayasa'sýnýn 101. maddesi gereði22 Temmuz 2007'de erken genelseçim yapýlmasýna karar verildi.

1122 HHaazziirraann 22000077

Ümraniye'de bir gecekonduda 27el bombasý bulundu. Bombalar,Cumhuriyet'e atýlan bombalarlaaynýydý. Zekeriya Öz'ün de bulun-duðu üç Ýstanbul Cumhuriyetsavcýsýnýn hazýrladýðý iddianameninkabulüyle baþlayan Ergenekondavasý baþladý.

3311 OOccaakk,, ÝÝssttaannbbuull,, FFoottoo:: ÞÞeennggüüll ÇÇiiffççii

Page 4: Sosyalist İşçi 350

4 sosyalist iþçi sayý: 350

Krize karþý 15 Þubat"TÜRK-ÝÞ'in iþten çýkarmalar baþta olmak üzere

küresel krizin bedelinin çalýþanlara ödetilmesi yak-laþýmýný protesto etmek amacý ile 15 Þubat 2009 tari-hinde Ýstanbul'da yapma kararý aldýðý miting ileDÝSK, KESK, TMMOB, TTB ile diðer emek ve meslekörgütlerinin ayný amaçla 22 Þubat'ta Ýstanbul'da yap-mayý kararlaþtýrdýðý miting birleþtirilmiþtir."

15 Þubat, 1929'dan bu yana yaþanan en derinekonomik krizin etkilerine karþý iþçi sýnýfýnýn direnipdirenemeyeceðini tayin etme potansiyelini taþýyor.Direnme isteðini geçen Kasým ayýnda KESK'inAnkara mitinginde gördük. Ama tüm sendikalörgütlerin birlikte eylem yapmasý bambaþka biranlama sahip, dev bir gücün sahneye çýkmasý potan-siyelini gündeme getiriyor.

Ýki eylemi birleþtirme kararý, iþçi sýnýfý açýsýndanson yýllarýn en olumlu, en önemli kararý. Örgütlülükoraný yýllardýr giderek düþmekte olan sýnýfýn, bir deen az altý ayrý konfederasyonda örgütlü olmasýTürkiye iþçi sýnýfýnýn tarihsel bahtsýzlýðý ve en büyükzaafý. Bunu en azýndan eylem alanýnda aþma doðrul-tusunda atýlan her adým coþkuyla karþýlanmalý.

Ýþçi sýnýfýný "DÝSK, KESK, TMMOB, TTB ile diðeremek ve meslek örgütlerinin" temsil ettiði, Türk-Ýþile Hak-Ýþ'in "sarý sendika" olduðu onyýllardýr soldaegemen olan bir görüþ. Ve tümüyle yanlýþ.Birincilerinin yönetimlerinde sol þu veya bu ölçüdeetkin, ikincilerinde deðil. Doðru. Ne var ki, önemliolan yönetimler deðil, taban. Ve tabanýn birliktedavranabilme yeteneði.

"Solcularýn yönetimindeki sendika iyidir, diðerlerikötü" anlayýþý, her açýdan yanlýþ. Türk-Ýþ, hareketegeçtiði zaman, tüm diðer konfederasyonlarýntoplamýndan çok daha fazla iþçiyi greve çýkarma vemeydanlara dökme yeteneðine sahip. Sendikanýnamacý "solculuk yapmak" olmadýðýna, iþçi sýnýfýnýnbirlikte davranma yeteneðini saðlamak olduðunagöre, Türk-Ýþ memleketteki en önemli konfed-erasyondur.

Evet, zor harekete geçer, yavaþ harekete geçer, amahiçbir koþulda geçmeyeceðini düþünenler yanýlýr.Türk-Ýþ bürokratlarý, býçak kemiðe dayandýðý zaman,kendi tabanlarýný hesaba katmak zorundadýr. Onbinlerce üyeleri iþsiz kalýrken hiçbir þey yapmýyorgibi davranamazlar, bir daha seçilebilmek için birþey yapmak zorundadýrlar. Yaptýklarýnda, etkisibüyük olur. Türk-Ýþ Türkiye'de hükümet devirmiþbir sendikadýr: yarým milyon kiþilik Ankara mitingi1995'te Çiller-Karayalçýn hükümetinin sonunu getir-miþtir.

15 Þubat, iþçi sýnýfýnýn "Krizin faturasýný biz öde-meyeceðiz" dediði, hükümetten somut önlemlertalep ettiði bir miting olmalý. ErgenekoncularlaErgenekoncularý destekleyenlerin "laik cephehükümete karþý direniyor" mitingi olmamalý.

Korkarým, kürsü tam da yanlýþ yapacak. Türk-Ýþ'intavrý þöyle:

"Türk-Ýþ Baþkanlar Kurulu, Türkiye'nin gerçek gün-deminin küresel kriz ile birlikte daha da vahim halegelen iþsizlik ve yoksulluk olduðuna inanmakta,gerek siyasi gündemdeki gerginlikler, gerekseErgenekon adý verilen süreç nedeniyle bu gündemingölgelenmesinden rahatsýzlýk duymaktadýr."

DÝSK'in açýklamasýysa þöyle: "Gerek operasyonlarýnsürdürülüþ biçimi, gerek bir yandan davalar sür-erken davaya yeni yapýlan sanýk eklemelerinde beþaltý ayda ortaya çýkarýlmayan iddianamesiyleuzadýkça uzayan yargýlama süreci ve gerekse henüzyargý süreci tamamlanmadan özellikle AKP karþýtýmuhalefet yapan birtakým isimlerin "delilsiz" olarakpeþinen suçlanmalarý, bu davanýn hukuksal sorunlaryaþayacaðý endiþesi yaratmaktadýr."

Ama önemli olan kürsü deðil, meydandaki on bin-lerce iþçi. Onlarýn büyük çoðunluðu, tüm kamuoyuyoklamalarýnýn gösterdiði gibi, Ergenekon vardýr,Ergenekon davasý AKP'nin oynadýðý bir oyundeðildir ve bu dava sonuna kadar götürülmelidirdiye düþünüyor olacak. Ergenekon'a ve krize karþýdirenip direnemeyeceðimizi onlar belirleyecek.

RRoonnii MMaarrgguulliieess

GÖRÜÞ

TTaarriihhttee bbuu hhaaffttaa::

3300 OOccaakk 11993333Almanya'da Naziler iktidara

geldi. Ýkinci Dünya Savaþý'ylasonuçlanacak olan tarihin en karan-lýk dönemi baþladý.

44 ÞÞuubbaatt 11996699Yaser Arafat FKÖ'nün lideri oldu.

Ahmet Þukeyri ve Yahya

Hammuda'nýn ardýndan FKÖ'nünüçüncü lideriydi.

55 ÞÞuubbaatt 11991199Meþrutiyet'in ilaný üzerine 24

Temmuz 1908'de kaldýrýlan sansürtekrar yürürlüðe kondu. Sansürünilk kurbaný Hüseyin RahmiGürpýnar'dan uyarlanan Mürebbiyefilmi oldu.

28 Ocak Çarþamba günü, grev-lerinin 38. gününde olan Sinter veGürsaþ iþçileriyle dayanýþma gecesitürküler ve sloganlar eþliðindecoþkulu bir þekilde gerçekleþti.Binden fazla insanýn katýldýðý gece-ye aileleriyle birlikte katýlan iþçilerinyaný sýra KESK Genel Baþkaný SamiEvren gibi pek çok sendika ve partitemsilcisi de katýldý.

Etkinlik, Sinter Metal iþçilerinin 38gündür kararlý bir þekildesürdürdükleri direniþi konu alansinevizyon gösterimi ile baþladý.Açýlýþ konuþmasýný yapan birleþikmetal iþ baþkaný Adnan Serdaroðlu,sinter metal'de yaþanan hukuksuz-luklara dikkat çekti. "Ýþçiye maaþýnýcaný istediði zaman ödeyen, sigor-tasýz, 12 saat köle gibi çalýþtýrdýðýiþçiler haklarýný arayýp sendikalýolunca, patronlar kendi yasalarýnýbile çiðniyorlar." Kâr uðruna insan-lýktan uzaklaþýldýðýný, iþçilerin IMFpolitikalarýna kurban edildikleriniekledi.

Ardýndan konuþan sinter metaliþçisi "patron paralarýmýzý ödemedi,iþten attý, tazminat ödemedi,direniþimizi kýrmaya çalýþtý" þek-linde uðradýklarý haksýzlýklardan

bahsetti. "Patron kazanacaðýmýzýbiliyor. Mücadelemiz tüm patron-larýn uykusunu kaçýrýyor.Direniþimiz ilk günkü kararlýlýklasürecek. Gurur duyuyoruz." diyerekkararlýlýklarýný belirtti.

CHP milletvekili kürsüye çýktýðýn-da Kadýköy belediyesinin sendikayaüye olduklarý için iþten attýðý iþçilerhatýrlatýlarak protesto edildi.Konuþmasý "Kadýköy iþçisi yalnýzdeðildir", "Ýþçiler kürsüye" slogan-larýyla bölündü.

Gürsaþ iþçileri adýna konuþan

Mahir Güngör direniþ sürecini öze-tledi. Güsrsaþ ve Sinter direniþ-lerinin organize sanayi bölgesindekidiðer direniþleri etkilediðini söyledi.Coþkulu konuþmasýný "Biz kazan-caðýz, biz kazanacaðýz, bizkazanacaðýz!" diyerek bitirdi.

Gece boyunca aralarda "krizinbedeli patronlara", "iþgal, grev,direniþ", "iþten atýlmalar yasaklan-sýn", "direne direne kazanacaðýz"sloganlarý atýldý.

HHeelliinn ÇÇiimmeenn

Direniþteki Sinter Metal iþçileri CHP adayýný protesto etti

MMaammaakk’’ttaa tteemmiizzlliikk iiþþççiilleerriiggrreevv yyaappttýý

Mamak Belediyesi'nde ilçe sýnýrlarýiçinde çöp toplayan ve çevre temi-zliði yapan taþeron Törem TemizlikÞirketi'ne baðlý 286 iþçi iki aydýrücretlerinin ödenmemesi üzerine 31ocak akþam çöpleri toplamadý, 1Þubat'ta iþ býraktý. Her akþam20.00'de iþbaþý yapan iþçiler 31 Ocakakþamý da ücretlerini alamayýncaçöp toplamaya çýkmadý, þantiyedesabahladýlar. Ýþçiler 1 þubatta da iþbýrakma eylemini sürdürerek,Mamak Yeþilbayýr semtindeki þan-tiyede beklediler.

Þantiyede temizlik yapýlmadýðýný,

gece iþe gelen iþçilerin oturacak, ýsý-nacak, yemek yiyecek bir yerleriolmadýðýný, zam alamadýklarýnýkamyonlarýnda meydana gelenarýzalarýn ücretlerinin kendilerindenkesildiðinden,emniyetli çalýþma içingerekli iþ baþý elbise veayakkabýlarýn þirket tarafýndankarþýlanmadýðýný belirttiler.

SSeellggaa iiþþççiilleerrii kkaazzaannddýýPatronun iþ makinelerini kaçýr-

masýna iþgalle yanýt veren SelgaTekstil iþçileri, adliyedeki ifadeiþlemlerinin ardýndan 31 ocakakþamüstü saatlerde serbestbýrakýldý. Direnen iþçiler iki aylýkücretlerini aldý, patron geri kalan

ücretlerin 03,02,2009 ödeneceði sözüverdi.

SSEESS bbaasskkýýllaarrýý pprrootteessttoo eettttiiSaðlýk Bakanlýðý'nýn Saðlýk

Emekçileri Sendikasý'na yönelikbaskýcý ve anti demokratik poli-tikalarýný teþhir etmek, SES GenelBaþkaný Bedriye YORGUN ve SESMYK Üyesi Meryem ÖZSÖÐÜT'üngörevden alýnmalarýný protestoetmek için KESK eylem yaptý. 31Ocak'ta Saðlýk Bakanlýðý önünde birbasýn açýklamasý yapýldý. KESKGenel Baþkaný Sami Evren'in yaptýðýaçýklamada, baskýlar karþýsýndakamu emekçilerinin yýlmayacaðý,direneceði vurgulandý.

Binlerce iþçinin iþten çýkartýldýðýSincan Organize Sanayi Bölgesi'ndeiþçi kýyýmý ve haksýzlýklar sürüyor.Ücretsiz izin, iþçi çýkarma, ücretleriödememe gibi hak gasplarý giderekrutin hale geliyor.

Ankara Seramik Fabrikasý'nda,iþçilere "Kriz nedeniyle fabrikanýnzorda olduðu" söylendi ve fazlamesai ücretlerini patrona baðýþlamakisteyip istemedikleri soruldu. Ýþçi-lerin çoðunun itirazýna raðmen heriþçinin ücretinden kesinti yapýldý.

Çesan'da da iþçilerin ücretleri 2aydýr, fazla mesai ücretleri ise 6aydýr ödenmiyor. Çesan'da ayrýcageçtiðimiz hafta 8 iþçi ücretsiz iznegönderildi. Pek çok iþçi, ücretsiz iznegönderilen arkadaþlarýnýn iþtençýkartýlmasýndan endiþeli. Krizgerekçesi ile maaþlarý yatýrmayan veiþçileri ücretsiz izne gönderen patro-nun bir yandan da iki yeni fabrikayaptýrýyor olmasý tepkiyle karþýlanýy-or.

Erkunt Traktör ve DökümFabrikalarý ise 1-15 Aralýk tarihleriarasýndaki ücretsiz izinden sonrageçtiðimiz hafta iþçileri tekrar ücret-siz izne gönderdi.

Alfer Mühendislik'te ise ÝnsanKaynaklarý Müdürü ve HukukDanýþmaný iþçileri yemekhanedetoplayarak bir sýkýntý ve þikayetleriolup olmadýðýný sordu.

Toplantý sýrasýnda bir iþçi yemek-lerin çok kötü olduðunu belirterek"Her gün karalahana yemekten býk-týk. Yemekleri düzeltin" dedi.Toplantýnýn ertesi günü aralarýndabu iþçinin de bulunduðu toplam 8iþçinin iþ akitleri feshedildi. Ýþtençýkarmalara gerekçe olarak kriz gös-terildi.

Öte yandan iþçilerin 6 ayda biraldýklarý ve geçtiðimiz ay ödenmesigereken ikramiye de ödenmedi. 6ayda bir otomatik olarak yapýlanzam ise henüz açýklanmadý.

SSiinnccaann OOrrggaanniizzee SSaannaayyii BBööllggeessii’’nnddee iiþþççii kkýýyyýýmmýý

Page 5: Sosyalist İşçi 350

sayý: 350 sosyalist iþçi 5

EErrkkiinn EErrddooððaann//BELEM

9. Dünya Sosyal Forumu,Brezilya'nýn Amazon bölgesindeyer alan Belem kentinde 27 Ocak- 1 Þubat tarihlerinde toplandý.Çevre sorunlarýnýn ve ekonomikkrize karþý yanýtlarýn ön plandatartýþýldýðý foruma 150 bin kiþikatýldý. Belem'de dikkat çekiciolan noktalardan birisi de sosyalhareketlerdeki hýzlýradikalleþmeydi. Bir çok toplantý-da antikapitalist söylem öneçýktý.

Forumda bu yýl rekor sayýdakatýlým vardý. Belem'de yedikýtadan 6 bine yakýn sosyalhereket, 3 bine yakýn etkinlikdüzenledi. Forumda çok sayýdakonser ve kültürel etkinlik degerçekleþtirildi. Düzenlenengençlik kampýna ise 15 bin kiþikatýldý.

LLiiddeerrlleerr DDaavvooss''aa mmeeyyddaannookkuudduu

Forumun önemli toplantýlarýn-dan biri devlet baþkanlarýylagerçekleþtirildi. "Latin AmerikaHalkalarýnýn EntegrasyonOlasýlýðý" ismiyle, Brezilya DevletBaþkaný Lula Da Silva'nýn evsahipliðinde gerçekleþtirilentoplantýya Devlet BaþkanlarýHugo Chavez (Venezüella), EvoMorales (Bolivya), Rafael Correa(Ekvador) ve Fernando Lugo(Paraguay) katýldý. Coþkulu birkalabalýða seslenen liderlerDavos'ta toplanan DünyaEkonomik Forumu'na meydanokudular. Toplantýda konuþanChavez "ömrünü doldurmaktaolan dünya Davos'ta toplanýrken,Belem'de yeni bir dünya, yeni birçað doðuyor" dedi.

Devlet baþkanlarýnýn Davos'agitmemeyi tercih edip, Belem'egelmesi dikkat çekiciydi.Baþkanlarýn forum programý ileuyum içinde ve kendilerini öneçýkarma isteðinden çok, toplum-sal hareketlere hizmet etmek içinforuma katýlmalarý takdirtopladý.

Liderler ekonomik krize karþýkendi alternatiflerini de ortayakoydular. Lula, BrezilyaHükümeti'nin 2010 yýlýna kadarevsizler ve fakirler için 1 milyonyeni konut inþa edeceðini ve2013'e kadar Brazilya'nýn yarýkamu þirketi olan enerji tekeliPetrobras'ýn, 170 milyar dolaryatýrým yapacaðýný söyledi.

Ekvador Devlet Baþkaný Correaise sürmekte olan ekonomikkrize ve küresel baský odaklarýnakarþý durmak için ülkeler arasýn-daki iþbirliðinin öneminedeðinerek, devletlerin busüreçteki rolünün sosyal adaletisaðlamak için planlamayayönelmek olmasý gerektiðinibelirtti. Correa bu anlamdasosyalist modeli savunmanýn birzorunluluk olduðunu ve sosyalforumlarýn, "içinde yaþadýðýmýzakýl dýþý sistemin açgözlülüðünekarþý", çözümün bir parçasýnýoluþturduðunu vurguladý.

DDeevvlleettssiizz HHaallkkllaarrMMüüccaaddeellee EEddiiyyoorr

Forumun önemli temalarýndanbirisi yerel halklar ve kendi

kaderini tayin hakký için verilenmücadeleydi.

'Halklarýn Kolektif Haklarý'alanýnda düzenlenen"Tanýnmayan HalklardaKurumsallaþma" isimli toplan-týya DTP'li Lice Belediye BaþkanýÞeyhmus Bayhan, Bolivya'danKýzýlderili halk temsilcileri ileUruguay'dan, Katalonya'dan,Cezayir'den ve Galiçya'dankonuþmacýlar katýldý.

Bayhan, Kürt halkýnýn yürüt-tüðü kültür ve anadil mücade-lesinin önemini ifade ederek,özgür, katýlýmcý ve cinsiyet eþit-likçi bir yerel yönetim modelioluþturmaya çalýþtýklarýný belirtti.Uruguay'dan katýlan PerlaAlvarez Britez ise '94 yýlýndanberi sürdürdükleri dil ve kültüreksenli mücadeleyi anlatýp,Uruguay devletinin yerel halk-lara uyguladýðý yasakçý poli-tikalarý eleþtirken, Bolivyalýkonuþmacýlar kendi yerel yöne-tim modellerini ve yaþam felse-felerini dile getirdiler.

'Devletsiz toplumlarda sosyalözgürleþme ve deðiþim faktörü'baþlýklý panelde konuþanMezopotamya Sosyal Forumuaktivisti Barýþ Dikilitaþ ise, tanýn-mayan halklarýn, kendimücadelelerinde milliletçiliðe dekarþý durmalarý gerektiðini söyle-di. Etnik anlamdaki özgürleþ-menin önünde bir tuzak oluþtu-ran milliyetçiliðin yeni sol poli-tikalarla aþýlabileceðini belirtenDikilitaþ, devletsiz halklarýnyürüttüðü mücadelenin teorik,pratik ve söylem olarak hege-monyadan kopmasýnýn, toplum-sal özgürleþme açýsýndan birzorunluluk olduðunu ifade etti."Kürt kadýn hareketi bu açýdaniyi bir örnek oluþturuyor" diyenDikilitaþ konuþmasýný,Diyarbakýr BüyükþehirBelediyesi ve SarmaþýkDerneðinin yoksulluða karþýyürüttüðü sosyal politikalarý veoluþturulan yiyecek yardýmý,burs ve meslek edindirme çalýþ-malarýný anlatarak bitirdi.

Ayný toplantýda konuþan Bask

ve Katalonya temsilcileri, baskýaltýndaki halklarýn yürüttüðümücadelenin antikapitalist per-spektiften kopmamasý gerek-tiðinin altýný çizdiler.

BBaaþþkkaa BBiirr SSuu YYöönneettiimmiiMMüümmkküünn!!

Dünya Sosyal Forumu uzun birsüredir çeþitli aðlar üzerindenörgütleniyor. Benzer konulardaçalýþan toplumsal hareketleri biraraya getiren bu aðlar, tanýþma,deneyim paylaþýmý, ortak strate-jiler ve eylem planlarý geliþtirmegibi çok önemli iþlevler görüyor.

Sosyal forumda bu çerçevedefaaliyet gösteren "Su Aðý",Belem'de dört seminer gerçek-leþtirdi.

"Dünya Su ForumuÇerçevesinde Su KaynaklarýnýnAlternatif Yönetimi" isimlitoplantýda, su forumuna karþýgeçekleþtirilecek etkinlikler elealýndý. Suyuma DokunmaKampanyasý'nýn (www.alternat-ifsuforumu.org) 20-22 Mart'taSantralÝstanbul'da düzenleyeceðiAlternatif Su Forumu'na dönükkatký ve önerilerin alýndýðýtoplantýda, Venezüella'dankonuþan Santiago Arcanada,karþý küreselleþme hareketinin vesu hareketlerinin bugüne kadargerçekleþtirdiði etkinlikleri veDünya Su Forumu'na karþýçýkýlan noktalarý aktardý. DünyaSu Forumu'nun düzenleyicisi vedizayn edicisi olan Dünya SuKonseyi, ulusötesi su tekelleritarafýndan kurulmuþ özel biryapý. Konsey bugüne kadarizlediði politikalarda, suyupiyasaya açmak için önemli gir-iþimler yaptý.

"Küresel Düzeyde Su Hakký:Gýda Krizinin, ÝklimDeðiþikliðinin ve SuMücadelesinin Etkileri" baþlýklýtoplantýda ise, yokedilen orman-larýn, iklim deðiþikliðinin ve biy-oçeþitliliðin uðradýðý zararýnsusuzluk sorununa etkileri elealýndý. Ayrýca suya ulaþýmýn birinsan hakký olarak kabul edilme-

si, anayasalara konmasý gerektiðiifade edildi.

Toplantýda konuþan Fransa'nýneski First Lady'si DanielleMitterand, Paris'te iki büyük sutekeli olan Veolia ve Suez þirket-lerine devredilmiþ olan suhizmetlerinin yeniden kamu-laþtýrýldýðýný anlattý. "Bu durumhareketin önemli bir kazanýmý vesuyun özelleþtirilemeyeceðinigösteriyor." diyen Mitterand,2009'da yerel yönetimlerleyapýlacak bir toplantýyla 'kamuyönetimi'nin ilan edileceðinisöyledi. Fransa'nýn birçok böl-gesinde su hizmetleri halen özelþirketlerin elinde bulunuyor.

Topraksýz KöylülerHareketi'nden (MST) gelen JoseMartin ise "Su bir medeniyetsorunu. Kapitalizm artýkmedeniyeti geliþtirmiyor. Sosyalve ekonomik barbarlýðý geliþtirensistem, doðadan ve toplumdanyabancýlaþtý, gezegeni yok olmanoktasýna getirdi." dedi.Brezilya'daki 300'den fazlahidroelektrik santrale kaþýmücadele ettiklerini belirtenMartin, "Endüstriyel ormanlaþ-maya karþýyýz. Biyoyakýtlar,tohumlarýn homojenize edilmesive okaliptus plantasyonlarýnýnyol açtýðý 'yeþil çöller' çevresel birfelakete yolaçýyor." diyerek,toplumun çýkarlarýnýn yok sayýl-mamasý gerektiðini ifade etti.

Küresel Adalet Ekoloji Projesiisimli örgüt adýna konuþan AnnePetermann, iklim deðiþikliðininve buna karþý uygulanan yanlýþpolitikalarýnýn su krizini nasýltetiklediðini anlatýrken, geliþtir-ilmekte olan ikinci jenerasyonbiyoyakýtlarýn, gýda maddelerikullanýlmadýðý için gýda krizineyol açmayacaðýný, ancak tam birçevre felaketine yol açabileceðinisöyledi. Geliþtirilen bu biyoyakýt-lar selüloz bazlý ve biyoyakýtendüstrisinde özellikle okaliptusaðaçlarý kullanýlýyor. Okaliptus,çok su tüketen ve yaygýn-laþtýrýldýðýnda biyoçeþitliliðiolumsuz anlamda etkileyebilenbir bitki.

Su Aðý'nýn bir diðer toplantýsýise su yönetimi üzerine gerçek-leþti. Latin Amerikalý katýlýmcýlarsuyun insan hakký olarakanayasaya girmesinin yetmeye-ceðini, herkese yeterli orandasuyun ulaþtýrýlmasýnýn garantialýnmasý gerektiðini söyledi. Suhakkýnýn yanýsýra su yönetimininde demokratikleþtirilmesi,örneðin, su yöneticilerinin yerelseçimlerde seçilmesi gibi çözüm-ler toplantýda ifade edilenlerarasýndaydý.

Kapitalizmi Deðil GezegeniKurtar

Forumun son günü yapýlaniklim deðiþikliði asamblesindeise, 12 Aralýk 2009'da yapýlacakküresel eylem gününe çaðrýyapýlarak þöyle denildi:

"Kapitalizm öldürüyor.Yüzlerce yýldýr kapitalizmkültürlerimizi yokediyor,emeðimizi sömürüyor, çevremizizehirliyor.

Þimdi, iklim krizi ile birlikte,Dünya "yeter" diyor, "ya basta".

Sorunu yaratan insanlar bizeçözümleri de olduðunu söylüyor:Buna karbon ticareti, temizkömür ve yeþil kapitalizm gibiisimler veriyorlar. Fakat bunlargerçek çözümler deðil, parakazanmak için uydurulan ilüzy-onlar.

Bu ilüzyonlarýn ötesine geçmezamanýdýr.

Ýklim krizine gerçek çözümler,dünyayý hep korumuþ olanlar-dan, çevreyi ve yaþamkoþullarýný savunmak içinhergün mücadele edenlerdengelecek. Bizim için, iklim adaletive sosyal adalet için yürütülenmücadele bir ve aynýdýr. Bumücadele, toprak ve tarým refor-mu, gýda ve enerji egemenliðiiçin, kadýnlarýn ve iþçilerin hak-larý içindir. Bu kavga eþitlik için,yerli halkalara adalet için, küre-sel güney halkalarý için vezenginliðin yeniden daðýtýlmasýiçindir.

Küresel elitin þekilsizleþen,piyasa temelli çýkarlarýna karþý,iklim adaleti hareketi, ortakdeðerlerimizi yeniden talep ede-cek ve sosyal gerçekleri iklimdeðiþikliðine karþý mücadeleninmerkezine koyacaktýr.

Herkesi - iþçileri, çiftçileri,öðrencileri, gençleri, kadýnlarý,yerel halklarý ve güneyde vekuzaydeki ilgili tüm insanlarý-gezegenimizin, toplumlarýmýzýnve kültürlerimizin geleceði içinyürüttüðümüz bu ortakmücadeleye katýlmaya çaðýrýy-oruz."

Küresel iklim deðiþikliðinekarþý, sosyal hareketler, 12 Aralýk2009'da tüm dünyada veKopengah'da büyük bir buluþmagerçekleþtirecekler.

Sosyal Forum 1 Þubat'ta, farklýkonularda çalýþan 22 aðýn düzen-lediði asamble (meclis) toplan-týlarýnýn ve bunlarýn sonuçbildirgelerinin yayýnlanmasýnýnardýndan sona erdi. Forum'dakikonser alanýnda yapýlan veasamblelerin asamblesi olarakadlandýrýlan toplantýya, binlercekiþi katýldý.

Yazý www.bianet.org'da çýkan makalelerden derlenmiþtir.

DÜNYA SOSYAL FORUMU 2009:

BBeelleemm’’ddee yyeennii bbiirr ddüünnyyaa,, yyeennii bbiirr ççaaðð ddooððuuyyoorr

Page 6: Sosyalist İşçi 350

6 sosyalist iþçi sayý: 350

Sendikalar krizin maliyetiniödemeyeceklerini ilan etmek için15 Þubat'ta Ýstanbul'daKadýköy'de büyük bir mitingyapmaya karar verdi. Türk-Ýþ,DÝSK ve KESK'in çaðrýsýyla çoksayýda emek ve meslek örgütübir araya geldi.

Bu krize karþý ikinci büyükadým. Ýlk miting KESK veDÝSK'in çaðrýsýyla 29 Kasým'dagerçekleþti ve on binlerce iþçiAnkara meydanlarýný doldurdu.15 Þubat mitingi 29 Kasýmmitinginin üzerinde yükselecek.Mitingin büyük olmasý kadarönemli olan bir baþka durum ise,mitingde somut taleplerin yük-seltilmesi.

"Krizin faturasýný ödemeye-ceðiz" demek, bir iradebeyanýdýr. Bu irade beyanýnýsomut hale getirmek zorundayýz.

ÝÝþþtteenn ççýýkkaarrttmmaallaarraa ssoonn!!Kriz, patronlara yaygara

kopartma þansý veriyor.Akýllarýna gelen ilk önlem iseiþten iþçi çýkartmak oluyor. Krizekarþý ilk talebimiz, iþten çýkart-malara son talebi olmalýdýr.

Krizin alarm zilleri çaldýðýndanberi yüz binlerce iþçi iþten atýldý.Kriz patronlara bahane oldu.

Ýþten çýkartmalar, örgütlü iþçisýnýfýnýn moraline ve birliðineyönelik en büyük saldýrýdýr. Ýþsiziþçilerin çalýþanlar üzerindekiücretleri düþürmek üzere yarat-týðý basýnç ise iþsizliðin ve iþtençýkartmalarýn diðer olumsuzyanýdýr.

ÜÜccrreettlleerriimmiizzee ddookkuunnmmaayyýýnn!!

Bu krizin sorumlusu bizdeðiliz. Bu yüzden faturayý bizödemeyeceðiz. Patronlarýn tutu-mu ise faturayý ilk elden bizimödememiz yönünde baský yap-mak oluyor. Ücretleri dondur-mak ya da aþaðý çekmek isepatronlarýn elinde iþten çýkartmatehdidiyle baþýmýza doðrultul-muþ bir silah iþlevini görüyor.

Ücretlerin dondurulmasý ya daaþaðý çekilmesi, ücretsiz zorunluizinler ve ücretsiz mesailerinkrizi bahane ederek karþýmýzaçýkartýlmasýna izin vermeyeceðiz.

SSiillaahh ddeeððiill iiþþ!!Krize karþý gerçekten önlem

alýnmak isteniyorsa silahlanmayatýrýmlarýna son verilmeli veyeni iþ alanlarý açýlmalýdýr. Ýnsan-sýz uçaklar, tank ihaleleri,silahlanma anlaþmalarýna derhalson verilmelidir.

Saðlýk ve eðitim gibi temelhizmet alanlarýna yatýrýmlaryapýlmalý, kaynaklar silah þirket-lerine, savaþ tüccarlarýna deðil,yoksul halka aktarýlmalýdýr.

PPaattrroonnllaarrvveerrggiilleennddiirriillssiinn!!

Kriz çýðlýklarý, yýllardýr dilegetirdiðimiz taleplerden vazgeçmemize neden olamaz.Olamaz, çünkü bu bizim sorum-

lusu olduðumuz bir krizdeðildir. Dünya kapitalizmini bizyönetmiyoruz. Çöken yeni liber-al ekonomi politikalarý bizimürünümüz deðildir.

Bu yüzden eðitimin parasýzolmasý talebimizi þimdi dahagüçlü haykýrmalýyýz.

Bu yüzden saðlýðýn parasýzolmasý talebimizi þimdi dahagüçlü haykýrmalýyýz. Bunun içingerekli olan kaynaklar, patron-larý þiþkin banka hesaplarýndakolayca bulunabilir. Þirketlerikurtarma eðilimine hayýr!Tersine þirketlerden, saðlýk için,eðitim için, krizden çýkýþ içinkaynaklar çekilip kopartýl-malýdýr. Patronlarvergilendirilmelidir.

BBiirrlleeþþiikk aannttii kkaappiittaalliissttmmüüccaaddeellee

Krize karþý mücadele tüm emekörgütlerinin, tüm sendikalarýnsomut talepler etrafýnda birleþikmücadele örgütlemesiyle baþarýkazanabilir. DÝSK ve KESK'inyanýna Türk-Ýþ'in eklenmesi çokönemli bir geliþme.

Ama bu geliþme de yeterlideðil. Hak-Ýþ'in de kazanýlmasý,harekete katýlmasý, Memur-Sen'in de 15 Þubat eylemi içinemek örgütleriyle birlikteharekete geçmesi gerekir. Meslekodalarýnýn, Tabipler Birliði'nintüm þehirlerde harekete geçmesigerekir.

Krize karþý anti kapitalist mücadele15 ÞUBATTA TÜRK-ÝÝÞ-KKESK-DDÝSK’LE BÝRLÝKTE KADIKÖY’DEYÝZ!

1155 ÞÞUUBBAATT PPAAZZAARR,, SSAAAATT 1100..0000’’DDAA KKAADDIIKKÖÖYY’’DDEE AANNTTÝÝKKAAPPÝÝTTAALLÝÝSSTTLLEERR PPAANNKKAARRTTIINNIINN AALLTTIINNDDAA BBUULLUUÞÞAALLIIMM

“Kriz derinleþiyor. Ýþsizlik artýy-or. Her gün binlerce aile dahaaçlýk sýnýrýnýn altýnda yaþamakzorunda kalýyor.

Krizin faturasýný ya biz yoksullar,emekçiler ödeyeceðiz ya dapatronlar.

Ýþte 15 Þubat’ta krizin faturasýnýkrizin sorumlularý olanlar, patron-lar ödesin diyenler“Antikapitalist” pankartýnýn altýn-da buluþacak.

Yýllardýr savaþa, Irak iþgaline,Lübnan’da, Filistin’de süren Ýsrailsaldýrganlýðýna karþý KüreselBAK’ýn içinde mücadele edensavaþ karþýtlarýnýn bir kesimi 15Þubat’ta “Krizin faturasýný patron-lar ödesin” demek için buluþuyor.

Küresel Eylem Grubu’nun çatýsý

altýnda küresel ýsýnmayý durdur-mak için, gezegeni kurtarmak içinmücadele eden aktivistler, yok-sulluða, iþsizliðe karþý, gezegeninkurtulmasý için, “Baþka bir enerjimümkün” sloganýný bir kez dahahaykýrmak için 15 Þubat’ta Türk-Ýþ, KESK ve DÝSK’le birlikte sokak-larda olacaklar.

“DTP kapatýlamaz” diyen, “Artýkyeter, Kürt sorununda demokratikçözüm” talebini yükseltenler 15Þubat’ta sokaklarda olacak.

Irkçýlýða, milliyetçiliðe durdiyenler, “Hrant için, Adalet için”taleplerini yükselten aktivistler,“Özür diliyoruz” kampanyasýylahalklarýn kardeþliðinin geliþmesiiçin mücadele eden aktivistler de15 Þubat’ta yan yana yürüyecek.

Darbelere dur diyen, Ergenekondavasýnda sonuna kadargidilmesini savunanlar,

Barýþarock’ta kapitalizme karþýküresel dayanýþmayý savunanlar,

“Nükleer öldürür” diyen, nük-leer santrallara karþý yenilenebilirenerjiyi savunanlar,

Þimdi hep birlikte, “Krizin fat-urasý patronlara” demek içinbuluþuyor.

Yoksulluk kader deðil,Ýþsizlik kader deðil,Sendikasýzlýk kader deðil, 15 Þubat’ta kaderimizi kendi

elerimize alalým.Krizin faturasýný, krizin sorumlu-

larý ödesin diye Antikapitalist pankartýnýn altýn-

da buluþalým”

GGeeççeenn hhaaffttaa SSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii’’ddee sseennddiikkaallaarrýýnn iikkii aayyrrýý eeyylleemm yyaappmmaa kkaarraarrýýnnýý eelleeþþttiirrmmiiþþ vvee mmiittiinngglleerrii bbiirr-lleeþþttiirrmmee ççaaððrrýýssýý yyaappmmýýþþttýýkk.. BBuu ççaaððrrýý ttüümm ççaallýýþþaannllaarrýýnn ççaaððrrýýssýýyyddýý kkii TTüürrkk-ÝÝþþ,, DDÝÝSSKK,, KKEESSKK vvee mmeesslleekköörrggüüttlleerrii 1155 ÞÞuubbaatt’’ttaa ÝÝssttaannbbuull KKaaddýýkkööyy’’ddee bbiirrlleeþþiikk bbiirr mmiittiinngg yyaappmmaa kkaarraarrýýnnýý aallddýý.. 1155 ÞÞuubbaatt’’ttaa bbiinn-lleerrccee iiþþççiinniinn KKaaddýýkkööyy’’ee aakkmmaassýý bbeekklleenniirrkkeenn bbiirr ççookk kkaammppaannyyaa vvee mmüüccaaddeelleeddee yyeerr aallaann aakkttiivviissttlleerrAAnnttiikkaappiittaalliissttlleerr ppaannkkaarrttýýyyllaa yyüürrüüyyeecceekk..

Page 7: Sosyalist İşçi 350

sayý: 350 sosyalist iþçi 7

Antikapitalisthareket veantikapitalistöðrenciler

AAnnttiikkaappiittaalliisstt mmüüccaaddeelleeyyiiiinnþþaa eettmmeenniinn eenn öönneemmlliikkooþþuullllaarrýýnnddaann bbiirr ttaanneessii,,aannttiikkaappiittaalliisstt bbiilliinnccii ttaaþþýýyyaannööððrreennccii mmuuhhaalleeffeettiinnii yyaarraatt-mmaakk.. MMiilllliiyyeettççii oollmmaayyaann,, cciinn-ssiiyyeettççii vvee hhoommooffoobbiikk oollmmaayyaann,,hheerr ddiillddeenn vvee iinnaannççttaann kkeessiimm-lleerriinn kkaappiittaalliizzmmee kkaarrþþýý oorrttaakkmmüüccaaddeelleessiinnii ssaavvuunnaann,, ggeennçç,,ddiinnaammiikk bbiirr ööððrreennccii hhaarreekkeettiinniiyyaarraattmmaakk..

ÖÖððrreenncciilleerriinn ddiinnaammiizzmmii,, ÝÝþþççiivvee eemmeekkççii yyýýððýýnnllaarrýýnnaa oorraannllaammüüccaaddeelleeyyee aayyýýrraabbiilleecceekklleerriizzaammaannllaarrýý vvee yyeenniillmmeemmiiþþ bbiirrnneessiill oollmmaannýýnn ggüüvveenniinnii ttaaþþýýyyoorroollmmaallaarrýý,, bbuu ööððrreenncciilleerriimmüüccaaddeelleeyyii iinnþþaa eettmmeenniinnmmeerrkkeezziinnee kkooyyuuyyoorr..AAnnttiikkaappiittaalliisstt ööððrreenncciilleerrddeevvrriimmccii ffiikkiirrlleerrii yyaayymmaayyaa,,kkaattýýllddýýkkllaarrýý kkaammppaannyyaallaarrýýggeenniiþþlleettmmeeyyee vvee ddaahhaa bbüüyyüükkbbiirr mmüüccaaddeellee aallaannýý yyaarraattmmaayyaauuððrraaþþýýyyoorr..

KKüürreesseell kkrriizzee vvee iikklliimmddeeððiiþþiimmiinnee kkaarrþþýý,, hheerr ttüürrddeennaayyrrýýmmccýýllýýððaa kkaarrþþýý,, kkaappiittaalliizzmmiinnddaahhaa nniiccee ççaattllaakkllaarrýýnnaa kkaarrþþýý bbiirrmmüüccaaddeellee öörrmmeeyyee,, ççeevvrreessiinnddee-kkii kkiittlleeyyii bbüüyyüüttmmeeyyee ççaallýýþþýýyyoorrvvee bbuu hhaarreekkeett kkaaççýýnnýýllmmaazz bbiirrhhýýzzllaa bbüüyyüüyyoorr.. BBuuggüünn bbüüttüünnggeennçç aakkttiivviissttlleerriinn ookkuullllaarrýýnn ddaa,,üünniivveerrssiitteelleerriinn ddee,, ddeerrsshhaannee-lleerriinn ddee kkýýssaaccaa bbuulluunndduukkllaarrýýddiiððeerr ööððrreennccii yyýýððýýnnllaarrýýnnýýnnaarraassýýnnddaa aannttiikkaappiittaalliisstt ööððrreenncciihhaarreekkeettiinnii yyaayymmaallaarrýý,, ddaahhaakkiittlleesseell vvee ddaahhaa ggüüççllüü bbiirr hhaalleeggeettiirrmmeelleerrii ggeerreekkiiyyoorr..AAnnttiikkaappiittaalliisstt ööððrreenncciilleerriinnssookkaaððaa ççýýkkmmaassýý,, eeyylleemmlleerr,,bbaassýýnn aaççýýkkllaammaallaarrýý öörrggüüttlleemmee-ssii,, bbüüyyüükk ppaanneelllleerr vvee ttooppllaann-ttýýllaarr ddüüzzeennlleemmeessii iiççiinn bbüüttüünnööððrreenncciilleerriinn kkoolleekkttiiff mmüüccaaddee-lleessii bbüüyyüükk öönneemm ttaaþþýýyyoorr.. YYaakkaappiittaalliizzmmiinn bbuunnccaa yyýýllllýýkkyyüükküünnee yyeennii yyýýllllaarrýýnnýý eekklleemmee-ssiinnee,, eemmeekkççiilleerr,, ööððrreenncciilleerr vveeeezziilleenn bbüüttüünn yyýýððýýnnllaarrüüzzeerriinnddeekkii ttaahhaakkkküümmüünneebbooyyuunn eeððeecceeððiizz yyaa ddaaaannttiikkaappiittaalliisstt ggeennççlliikk mmuuhhaallee-ffeettiinnii iinnþþaa eeddeecceeððiizz.. TTeerrcciihhbbiizziimm……

BBeehhrreemm BBaallttaaþþ

15 Þubat mitingi öncesinde çoksayýda politik tartýþma gündemibelirliyor. Ergenekon davasý bun-lardan birisi. Ergenekon davasýdarbe giriþimlerinden ayrýdüþünülemez. Toplumda, darbesüreci ve Ergenekon davasýetrafýnda büyük bir saflaþmayaþanýyor.

Bu saflaþma yokmuþ gibidavranýlamaz.

TSK içinde Özden Örnek gün-lüklerinin kanýtladýðý gibi birgrup silahlý bürokrat darbe plan-larý yaptý, rahatsýzlýk AB sürecive AKP iktidarýna yönelikti amadarbeciler TSK'nýn tümünü iknaedemediler, ikna için toplumsaltemel yaratmaya baþlamakgerektiðini düþündüler, bir "dýþdüþmanlar ve iþbirlikçileri"zokalarý ortaya saçýlmaya baþ-landý. Kemalizmi ilericiliðin kale-si olarak görenler bu zokayýhýrsla ve zevkle yutmaya baþladý.Cumhuriyet mitingleri aynýzamanda darbeye toplumsal bir

destek saðlamak için örgütlendi,kitlesel geçen mitingler ne yazýkki çok sayýda solcunun da göz-lerinizi kamaþtýrdý, bu miting-lerin kürsüsünden ýrkçýlýk mýyapýlmýþ, azýnlýklar mý hedef gös-terilmiþ, darbeye toplumsal birtemel yaratmak için mi örgütlen-miþ hiç bakmazsýnýz bu miting-lerin ilerici rolünden söz edilm-eye baþlandý. Cumhuriyet mitin-glerinin ortasýnda 27 Nisanmuhtýrasý verildi, muhtýra, 24Ocak'ta gerçekleþen Hrant Dinkcenazesine atýfla, "Ne mutluTürk'üm demeyenleri" ebedi düþ-man ilan etti, bu arada darbe tez-gahýnýn parçasý olarakCumhuriyet gazetesi ve Danýþtaysaldýrýlarý gerçekleþtirildi. Buarada bir gün Ümraniye'de elbombalarý ele geçirildi, savcýnýnbiri bir gün bu bombalarýn üzer-ine gitmeye baþladý, izleri takipetmeye baþladý. Ýzler çok karýþýkda olsa darbeye fikri zeminyaratmak için ýrkçý, milliyetçi,

"þeriat düþmaný" yazarlar, aydýn-lar, analizciler, köþe yazarlarý, tvkanallarý, öðretim üyeleri vehukukçular ulusun tehlikedeolduðunu ava avaz baðýran bom-bardýmaný hýzlandýrdý.

Ümraniye'de pek dikkat çek-meyen soruþturma hýzlandýkçahýzlanmaya baþladý, 11. dalgaoperasyonlara kadar ýrkçýlýklasolculuðu karýþtýrmakla ünlübazý "aydýnlar" da göz altýnaalýndý, Ýlhan Selçuk'un göz altýnaalýnmasý ilk büyük çýðlýðýn atýl-masýna neden oldu.

Bir süre Veli Küçük de ÝbrahimÞahin de göz altýna alýndý, sonra,her dalgadan sonra TayyipErdoðan'ýn kapalý kapýlar ardýn-da yapýlan pazarlýkla uzlaþtýðý,artýk yeni bir dalganýn olmaya-caðý ilan edilmeye baþlandý, ilan-larýn mürekkebi kurumadan,aralarýnda eski MGK GenelSekreteri'nin ve görev baþýndaaskerlerin de olduðu yeni dalgagöz altýlar yaþanmaya devam

etti.Bugün son dalga göz altýlarýn

etkileri sürüyor hala.Türkiye tarihinde ilk kez,

JÝTEM, Özel Harp Dairesi, derindevlet yapýsý açýða çýkmaya, kul-landýklarý silahlar yer altýndaortalýða çýkýp teþhir olmayabaþladý.

Bizim açýmýzdan sorun çokbasit: Hükümette AKP var diye,Ergenekon davasýný önemsi-zleþtirenlere teslim mi olacaðýz,yoksa aþaðýdan baský oluþturarakhükümetin, savcýnýn davadasonuna kadar gitmesi için kenditaleplerimizle sokaða çýkmayadevam mý edeceðiz?

15 Þubat mitinginde anti kapi-talistler, bir yandan krizin fat-urasýný patronlar ödesin diyecek-ler bir yandan da demokrasi,özgürlükler için, çetelerin daðýtýl-masý için haykýracaklar.

Çünkü iþ ve ekmek mücadelesidemokrasi mücadelesindenkopartýlamaz.

15 Þubat mitingi, krize karþýemekçilerin kazanma vebaþkaldýrmak için atacaðý ikinciadým. Bu adýmýn atýlabilmesiiçin, emekçilerin tüm sorunlarýarasýnda baðlantý kuran, siyasaltaleplerle ekonomik somut talep-leri birleþtiren bir mücadeledebirleþmesi gerekli.

Ýddia edildiði gibi, iþçiler politiksorunlara duyarsýz deðiller. Veyine iddia edildiði gibi politikgündemler etrafýnda yapýlankampanyalar iþçilerin gündeminigereksiz yere meþgul etmez, ter-sine bu kampanyalar, iþçi sýnýfýiçinde yaygýnlaþtýðý ölçüdesýnýfýn birliðini saðlamayayardýmcý olur.

"Ermenilerden özür diliyorum"kampanyasý, sýnýf hareketinibölmez. Ermeniler üzerindegeleneksel milliyetçi önyargýlarýbenimseyen iþçilerin sayýsý nekadar çoksa, iþçi hareketi zatenbaþtan o kadar bölünmüþ demek-tir.

Krize karþý mücadelede sonsözü söyleyecek iþçilerin,"Hepimiz Hrant'ýz" sloganýnýhaykýrabilmesi çok önemli. Çokönemli, zira, Ermeni sorununda,milliyetçilik ve ýrkçýlýk sorun-larýnda egemen sýnýfýn fikir-lerinden kopan iþçilerin krizekarþý mücadelede egemensýnýflarýn hareketi bönle fikir-lerinin etkisi çok daha cýlýz ola-caktýr.

Kürt sorununda demokratikçözümü savunan, baþörtüsütakan kadýnlarýn özgürlüðünü ve

eðitim hakkýný savunan, eþcin-seller üzerindeki baskýya karþýçýkan bir iþçi hareketi, tümezilenlerin taleplerini kendi tale-pleri olarak gören popüler biriþçi sýnýfý hareketine dönüþerektüm ezilenlerin birliðinin simgesihaline gelir.

Baþörtüsü özgürlüðünü savu-nan bir iþçi hareketi, iþçilerilaik/þeriatçý olarak yapaybiçimde bölen fikirlere karþý, laikve dindar iþçilerin birliðini eylemiçinde saðlamýþ olur.

"Krizin faturasý patronlara"derken, bir yandan da küresel

ýsýnmaya, gezegen yerine þirket-leri kurtarmayý tercih eden poli-tikalara karþý çýkan bir iþçihareketi, toplumsal meþru-luðunu, eylemlerinininandýrýcýlýðýný umulmadýkölçüde yaygýnlaþtýrýr.

Tüm bu talepleri, çok açýk ki,siyasal bir hareketin de talepleriolarak görmek gerekiyor. Politiksaflaþma içinde geliþen doðrupolitik talepleri, iþçi sýnýfýnýnekonomik talepleriyle bir-leþtirmek için kitlesel bir yenisiyasi örgütlenmeye ihtiyacýmýzvar.

Bu yüzden 15 Þubat'ta, antikapitalist pankartýnýn arkasýndanyürüyenler, böyle bir ihtiyacý dadile getirecekler.

Bir yandan "Her yer Filistin,hepimiz Filistinliyiz" diyeceðiz,ayný anda, "Ýþten çýkartmalarason" diye haykýracaðýz. Bir yan-dan "Özür diliyoruz", "Susmahaykýr, halklar kardeþtir" diye-ceðiz, diðer yandan "Patronlarvergilendirilsin" diye haykýra-caðýz.

15 Þubat'ta bir yandan,"Þirketleri deðil gezegeni kurtar","Savaþa hayýr", "Ergenekondaðýtýlsýn" diyeceðiz, öbür yan-dan "Krizin faturasýný patronlarödesin", "Kar deðil insan" diyehaykýracaðýz.

15 Þubat'ta anti kapitalistpankartýnýn arkasýnda yürüyen-ler, yeni ve kitlesel bir siyasalörgütlenmenin en acil ihtiyaçolduðunu bilerek, yürüyüþlerinedevam edecek.

15 Þubat'ta Ergenekon'a karþý…

Yeni bir sola doðru

1122 EEyyllüüll 22000088,, DDaarrbbeeyyee kkaarrþþýý sseess ççýýkkaarr yyüürrüüyyüüþþüü,, ÝÝssttaannbbuull,, FFoottoo:: EEmmrree TTüünnggüü

Page 8: Sosyalist İşçi 350

8 sosyalist iþçi sayý: 350

ssoossyyaalliisstt iissccii Yerel seçimler

YYeerreell sseeççiimmlleerr hýzla yaklaþýyor. Sistemin büyükpartileri adaylarýný açýkladýlar. Solda ise tartýþ-malar ve arayýþ sürüyor.

Son genel seçimlerde baðýmsýz aday kampan-yalarýný en sert bir biçimde eleþtiren, baðýmsýzadaylar örgütsüzlüðün taktiðidir diyenler buseçimlerde bir belediye meclisi üyeliði içinbaðýmsýz aday görüþmeleri sürdürüyorlar.

Temel politikalar bu arada tartýþýlmýyor bile.Darbe, Ergenekon, Kürt sorunu, Ermeniler? Çýtyok.

Kimileri ise daha þimdiden CHP’yi destekleye-ceðini, yani Ergenekon’un avukatlarýnýn, açýk-tan savunucularýnýn yanýnda olacaklarýný, onlarýdestekleyeceklerini açýkladýlar ve harekete bilegeçtiler.

Kýsa süre solun diðer parçalarýnýn tutumu daortaya çýkar. Bir kýsmý daha CHP’nin yanýnayuvarlanacak gibi.

Devrimci sosyalistlerin bu seçimlerde tutumuaçýk. Biz darbecilere ve onlarý savunanlara oyvermeyiz. Biz Ermenilerden özür dileme kam-panyasýný gündemi saptýrmak olarak gören,Kürt sorununa duyarsýz olan sosyal þovenlerleayný yerde durmayýz.

Ne yazýk ki bu seçimler için örgütlenemedik.Birlikte davranabileceðimiz çeþitli çevreler vebiz bu seçimlerde yetersiz kaldýk. Bir kaç yüzoy alacak adaylarla da seçimlere girilemez.

29 Mart seçimlerinde anlatacaðýmýz seçimler-den sonra antikapitalist bir sol alternatifininþasýnýn acil gerekliliðidir.

Bu alternatifin mutlaka kendisini derhal birsiyasi parti olarak kurmasý gerekmez. Bir kam-panya, bir kampanyalar birliði aslýnda dahagereklidir.

Sokakta baþlayan ve sokakta geliþen birhareket, bir yandan emekçi yýðýnlarýn krizekarþý direniþlerini koordine etmeye çalýþan,diðer yandan ise özgürlükler ve demokrasi içinmücadele eden, halklarýn kardeþliði için sefer-ber olan, milliyetçi, yurtsever deðil enternasyo-nalist olan bir sosyalist alternatif için hareketegeçmek gerekir.

Davos kahramaný!BBaaþþbbaakkaann Davos’da doðru bir adým attý. Bunuherkes kabul ediyor. Düzenin savunucularýn-dan gelen eleþtiri, attýðý adýmýn diplomatikolmamasý. Oysa tutumunun doðru yaný zatentam da burasý.

Eksik olan ise AKP hükümetinin Ýsrail ile ikilianlaþmalarý hala bozmamýþ olmasý. “Tayyipkonuþma ikili anlaþmalarý iptal et” sloganý halageçerli.

Bir de Filistin’deki ölümlere duyarlý olanlarýnKürt çocuklarýna ayný duyarlýlýða sahip olma-masý açýklanamaz.

“Gazze’de insanlýk suçu” diyenlerinErmenilere karþý iþlenen insanlýk suçunu inkaretmeleri de açýklanamaz.

DDooððaann TTAARRKKAANN

Ýsrail’in Gazze saldýrýsý aðýr sonuçlaryarattý. Çoluk çocuk binlerce sivilFilistinli Ýsrail tarafýndan katledildi.Camiler, okullar, hastaneler, BirleþmiþMilletler binalarý vuruldu.

Ýsrail dünyanýn her yerinde kýnandý.Türkiye’de Gazze için yapýlan gösteri-

ler oldukça büyüktü. Bir çok kentteonbinlerce insan sokaklara defalarcadöküldü.

Küçük kentlerde, ilçe merkezlerindebile binlerce insanýn katýldýðý gösterileroldu.

Gösteriler çok açýk bir biçimde anti-emperyalist bir içerikteydi.Emperyalizme, ABD’ye, ABD’nin OrtaDoðu’daki varlýðýna, Ýsrail’e karþý slo-ganlar gösterilerin temel sloganlarýydý.

Gazze için yapýlan gösterilerin çoðun-luðu politik islamýn kontrolündeydi. Azsayýda gösteri ise sol tarafýndan gerçek-leþtirildi ve bunlarýn en büyükleriniKüresel Barýþ ve Adalet Koalisyonugerçekleþtirdi.

Türkiye solunun bir çok kesimi budurumdan rahatsýz oldu. Solu rahatsýzeden bir baþka olgu ise Gazze’de dire-nenlerin Hamas taraftarlarý olmasýydý.

Laik refleks islamcýlarýn gösteri-lerinden, direnenlerin Ýslamcý olmasýn-dan hazzetmedi. Ama öte yandanFilistin için de birþeyler yapmak dagerekirdi. Durumu kurtaran iþler yapýl-maya çalýþýldý.

Ýþte tam bu noktada solun sorunlarýortaya çýkmaya baþlýyor.

***Ne zaman “hepimiz Ermeniyiz” diye

yürünse, ne zaman Orhan Pamuk’unpolitik açýklamalarýna destek verilse, nezaman Hrant için adalet için hareketegeçilse, Kürt sorunu için inisiyatif üstle-nilse hep ayný çevrelerin ayný tepkileri-ile karþýlaþýlýyor.

Ne zaman Ergenekon dense “liberal”,veya “AKP’nin psikolojik savaþýnadestek vermekle” suçlanýlýyor.

En son, “Ermenilerden Özür Dileme”kampanyasý ise ayný çevrelerce “gün-dem saptýrmak”la suçlandý.

Çünkü bu ekonomist ve gerçekteliberal olan çevrelere göreErmeniler’den özür dilemek iþçi sýnýfýmücadelesini ikincil hale getirmek vegündemi saptýrmaktýr.

Ama ayný çevreler diðer taraftan dasürekli olarak anti-emperyalizm vur-gusu yaparlar. Onlarýn anti-emperyal-

izmi “tam baðýmsýz Türkiye” sloganýn-da öne çýkan bir anti-emperyalizmdir.

Anti-emperyalisttirler ama Filistindireniþini destekleyemezler. Filistindireniþi için göstermelik eylemleryaparlar ve bunlar gündemi saptýrmaz,ama Ermenilerden özür dilemek günde-mi saptýrýr!

***Aslýnda bu çevrelerin bu tutumlarýnýn

temelinde yatan Türk milliyetçiliðidir.Bu nedenle Orhan Pamuk “1 milyonErmeni, 30 bin Kürt öldürüldü” deyinceona düþman kesiliyorlar, Hrant’ýncenazesine “hükümete yarýyor”(!) diye-rek gelmiyorlar.

Ama elbette sadece milliyetçi deðiller.Baþka sorunlarý da var.

Darbeye karþý ses çýkarmýyorlar,Ergenekon davasýný “AKP’nin psikolo-jik taktiði” olarak görüyor ve daha daileri giderek sola karþý bir darbe olaraktanýmlýyorlar.

Hatta bazýlarý daha da ileri giderek TVkanallarýnda baðýra çaðýra “orducu,darbeci sosyalist” olduðunu söyleyenbir küçük ama mide bulandýrýcý adamýmarksist ya da turnusol kaðýdý olarak

kutsuyorlar.Bugün Türkiye’de halkýn yüzde 62 ila

72’si Ergenekon davasýnýn darbeci birgizli örgütlenmeye karþý açýldýðýnýsöylüyor. Ve gene bugün toplumunhemen hemen tümü Gazze’de yapýlan-larý gündeminin en önüne alýyor.

Toplum kimilerinin sandýðý gibi poli-tikaya duyarsýz Ayþe Teyzelerden oluþ-muyor. Tam tersine politikaya aç, poli-tikaya müdahale etmek isteyen AyþeTeyzeler var.

Sosyalistlerin ihtiyacý ise deðiþimisteyen büyük yýðýnlarýn sesi veörgütlenme aracý olmaktýr. Bu ihtiyaçgiderilmediði sürece, kitlesel bir solalternatif kurulmadýðý sürece mevcutdurumdan yararlanacak olan AKP’dir.

AKP’ye karþý mücadele etmekErgenekon’a karþý çýkmaktan, Filistiniçin geçiþtirici eylemler yapmaktangeçmez.

Tam tersine darbelere karþý mücadeleetmekten, Filistin halkýnýn yanýndakararlý bir biçimde durmaktan,Hamas’tan korkmamaktan, Ergenekonçetesi daðýtýlsýn demekten geçer.Bunlarý yapmadan iþçi ve emekçi yýðýn-lar içinde örgütlenmek mümkün deðil.

Filistin direniþi veantiemperyalizm

3300 OOccaakk 11993333Almanya'da Naziler iktidara geldi. Ýkinci DünyaSavaþý'yla sonuçlanacak olan tarihin en karanlýkdönemi baþladý.

44 ÞÞuubbaatt 11996699Yaser Arafat FKÖ'nün lideri oldu. Ahmet Þukeyrive Yahya Hammuda'nýn ardýndan FKÖ'nünüçüncü lideriydi.

55 ÞÞuubbaatt 11991199Meþrutiyet'in ilaný üzerine 24 Temmuz 1908'dekaldýrýlan sansür tekrar yürürlüðe kondu.Sansürün ilk kurbaný Hüseyin RahmiGürpýnar'dan uyarlanan Mürebbiye filmi oldu.

Tarihte bu hafta

DSiP’eüye ol!

Darbeye karþýysan,Kürt sorununda

demokratik bir çözümistiyorsan,

Cinsiyetçiliðe vehomofobiye karþýysan

Küresel krize karþýmücadele etmek istiy-orsaan

Küresel ýsýnmaya,nükleer santrallarakarþýysan

i n t e r n e t oozzuurrddiilliiyyoorruuzz..ccoommbbaarriissaarroocckk..oorrggkkuurreesseellbbaarriissvveeaaddaalleett..oorrggkkuurreesseelleeyylleemm..oorrggdduurrddee..oorrggmmaahhaalllleeddeennmmeecclliissee..oorrgghhrraannttiicciinnaaddaalleettiicciinn..ccoommttuuzzllaaddaaoolluummlleerreessoonn..bbllooggssppoott..ccoomm7700mmiillyyoonnaaddiimm..oorrggddttppkkaappaattiillaammaazz..bbllooggssppoott..ccoomm

www.dsip.org

Page 9: Sosyalist İşçi 350

sayý: 350 sosyalist iþçi 9

István Mészáros’la röportaj:

EEggeemmeenn ssýýnnýýffllaarr yyeennii eekkoonnoommiikkkkrriizzlleerr kkaarrþþýýssýýnnddaa ddaaiimmaa þþaaþþýýrrýýrrllaarrvvee ssaannkkii aaccaayyiipp þþeeyylleerr ggiibbiikkoonnuuþþuuyyoorrllaarr.. SSiizzccee kkrriizzlleerr nneeddeennssiisstteemmiinn bbiirr ppaarrççaassýý..

Kýsa süre önce 2006 NobelEkonomi ödülünü alan EdmundPhelps’i dinledim. Phelps bir türyeni Keynesci. Kapitalizmi övüy-or ve þimdiki krizi “bütün yap-mamýz gereken Keynezci fikirlerigeri getirmektir” diyerek küçükbir hýçkýrýk olarak niteliyordu.

John Maynard, Keynes kapital-izmin ideal bir sistem olduðunuve sadece bazý düzenlemelergerektiðini söylüyordu.

Phelps sistemi bir müzisyenebenzetiyor. Bazý günler ürete-meyebilir, ama bir bütün yaþamý-na baktýðýnýzda mükemmeldir.

Mozart’ý düþünün. Hiçüretmediði veya kötü olduðugünler olmuþtur. Kapitalizminkötü günleri iþte Mozart’ýn böyle-si günleri gibidir. KimseMozart’ýn kafasýnýn kontroldengeçirilmesini savundu mu? Tamtersine kafasýna ödüller verildi.

Eðer rakiplerimizin görüþleribunlarsa, ve bunlar sadece ödülkazanmýþ bir ekonomistin fikirlerideðil de 50 yýldýr karþýmýza çýkandüþüncelerse “rakiplerimizindüþünce zayýflýðýdýr” diyebiliriz.Ama böylesi anlayýþlarla her günyeni bir felaketle karþýlaþa-bilirsiniz. Astronomik borçlaragirdik ve gerçek borçlar buülkede (Ýngiltere) trilyonlaraulaþtý.

Ama asýl önemli nokta þu, üre-tim sisteminin yapýsal krizindemali bir savurganlýk içindeler.Paranýn maceracý bir biçimdemali sektöre akmasý tesadüfideðil. Sermaye birikimi üretimalanýnda doðru dürüst çalýþmýyor

Þimdi sistemin yapýsal krizin-den bahsediyoruz. Heryereuzanýyor ve doða ile iliþkilerimizibile etkiliyor. Mesela zamanzaman kirliliðe karþý hedeflerbelirliyorlar. Hatta bir enerji veiklim deðiþimi bakanlýðýmýz varçAma aslýnda bu bir sýcak havabakanlýðý çünkü hedef saptamak-tan baþka birþey yapmýyor.Býrakýn tamamlamayý hedefe yak-laþýlmýyor bile.

Bu sistemin yapýsal krizininayrýlmaz bir parçasý. Bi,zi bu kötüdurumdan sadece yapýsaldeðiþimler çýkarabilir.

AABBDD’’yyii kkrreeddii kkaarrttýý eemmppeerryyaalliizzmmiioollaarraakk ttaannýýmmllaammýýþþttýýnnýýzz.. BBuunnddaannnnee kkaasstt eeddiiyyoorrssuunnuuzz??

Vietnam savaþý yýllarýndakisenatör George McGovern’denalýntý yapmýþtým. ABD Vietnamsavaþýný kredi kartý ile gerçek-leþtirdi dedi. Bu tür bir ekonomiancak dünyanýn geri kalaný borcutaþýyabildiði sürece devam ede-bilir.

ABD, Bretton Woods anlaþ-masýndan bu yana dünyaekonomisi içinde egemen durum-da olan özgün bir ülke. Yeni birBretton Woods’un ve yeniKeynesci anlaþmalarýn bugünküsorunu çözeceðini düþünmek tambir fantazi.

Bretton Woods’un ABD ege-menliðini formüle etmesi Ýkinci

Dünya savaþý’nýn hemen sonrasýve o sýralarda bu ekonomikolarak gerçekçiydi. ABDekonomisi dünyanýn diðerekonomilerinden çok dahagüçlüydü. Bütün önemliekonomik kurumlarý ABD’ninçýkarlarý doðrultusunda kura-bilmiþti.

Dolarýn ayrýcalýklarý, IMF,Dünya Bankasý, ticaret örgütlerihep ABD’nin kontrolü altýna alýn-mýþtý ve hala da öyleler.

Bu durum öyle ucundanbucaðýndan deðiþemez.

Barak Obama’nýn askeri ege-menlikle desteklenen bu egemendurumdan vaz geçeceðini düþünmek büyük bir hata.

Karl Marks egemen sýnýflarý“savaþan kardeþler çetesi” olaraktanýmlamýþ. Uluslararasý egemensýnýfýn birlikte çalýþarak bir çözümbulacaðýna mý inanýyorsunuz?

Geçmiþte emperyalizm birçokegemen güce sahipti ve býunlar20. yüzyýlda egemenlikleri için ikikorkunç dünya savaþýný çýkara-bildiler.

Yerel savaþlar ne kadar korkunçolursa olsun bir dünya savaþýkadar etkin bir biçimde yenibirekonomik ve siyasal yenidendüzenleme gerçekleþtiremez.

Ama yeni bir dünya savaþýdüþünmek mümkün deðil. Tabiiaskeri alanda bu olasýlýðý dýþtala-mayan manyaklar yok deðil. Amaböylesi bir adým tüm insanlýðýnyok olmasý anlamýna gelir.

Bunun kapitalist sistem içinanlamýna gelelim. Eðer bir güçekonomik olarak egemenlikkuramýyorsa savaþý tercih eder.

Ýkinci Dünya Savaþý’ndan buyana küresel bir egemenliðeulaþýlmýþi durumda ve bu bugünekadar devam etti.

AAmmaa bbööyyllee bbiirr ssiisstteemm kkaallýýccýý mmýý??ÝÝlleerriiddee bbuu ssiisstteemmiinn iiççiinnddee ççeelliiþþkkii-lleerr oorrttaayyaa ççýýkkmmaayyaaccaakk mmýý??

Çin’den gelen mesajlar var.Böyle bir ekonomik düzeninevediyyen devam etmeyeceðinigösteriyorlar.

Deng Xiaoping bir keresindefareyi yakaladýðý sürece kedininsiyah ya da beyaz, sosyalist ya dakapitalist olmasý önemli deðildemiþti. Ama ya fare yakalamakyerine korkunç bir sýçanlakarþýlaþýrsanýz. Korkunç bir iþsiz-lik kapýya dayanýrsa. Ýþte þimdiÇin’de bu oluyor.

Böyle þeyler kapitalizmin içselsorunlarý. Dolayýsýyla bunlarýradikalce farklý önlemlerle çöze-biliriz ve tek yol toplumun gerçekbir sosyalist deðiþimidir.

DDüünnyyaa eekkoonnoommiissiinniinn hheerr hhaannggiibbiirr ppaarrççaassýýnnýýnn bbuunnddaann kkaaççýýþþýýmmüümmkküünn ddeeððiill mmii??

Ýmkansýz! Ýnsan geliþimi içinküreselleþme gerekli bir koþul.Kapitalizm ortaya çýktýðýndanberi bu böyle ve Marks bunuteorize ediyor.

Financial Times’dan MartinWolf sorun yaratan bir çok küçükdevlet olmasýndan þikayet ediyor.Tam bir emperyal entegrasyonöneriyor. Bu bir fantezi ma sis-temin çözülemez iç çeliþkisineiþaret ediyor.

Küreselleþme bir gereklilik amahayata geçebilmesinin yolusosyalizm.

Dünya tarihinden kopuþmümkün olmamasýna karþýndünyanýn her tarafýnda her aþa-mada tam bir benzerlik yok.

Býrakýn Çin, derin bir sorunlakarþý karþýya olan Japonya veUzak Doðu’yu, Latin Amerika’daAvrupa’dan çok farklý þeylergeliþiyor.

Biraz geriye doðru bakarakdüþünün. Savaþ sonrasý dönemdekaç mucize yaþadýk? Almanmucizesi, Japonya mucizesi, beþküçük kaplanýn mucizesi? Bütünbu mucizelerin sýkýcý gerçeklere

dönüþmesi ne kadar ilginç. Bütün bu “mucizelerin” ortak

yaný korkunç borçlar vesahtekar-lýklar.

Bir hedge fund yöneticisi 50 mil-yar dolarlýk bir sahtekarlýk olayý-na karýþtý. General Motors, ABDhükümetinden sadece 14 milyardolar istiyor. Ne kadar makul.100 milyar verilmeli!

Ahlaki olarak bu denli çökmüþbir sistem devam edemez çünkükontrolsüzdür. Ýnsanlar artýksitemin nasýl çalýþtýðýný bilmedik-lerini kabul ediyorlar.

Çözüm sosyal sorumluluklarçerçevesinde bir kontrol getirmekve toplumun radikal deðiþimidir.

Kapitalizmin içsel özü iþçilerinolabildiðince sömürülmesidir vehükümetlerin yapmaya çalýþtýk-larý da tam da budur.

yapabildikleri tek þey iþçilerinücretlerinin kesilmesini savun-mak. ABD Senato’sunun üçbüyük otomobil yapýmcýsýna 14milyar dolar vermemesinin teknedeni ne kadar iþçi çýkarýlacaðýn-da anlaþamamýþ olmalarýdýr.

Bunun sonuçlarýný bir düþünün.O iþten çýkarýlacak iþçilerin sorun-larýna bir bakýn. Mesela ipotekborçlarýna. Ücretlerinizin düþme-sine razý olun demek sistemdebaþka sorunlar yaratýr. Bu da sis-temin baþka bir iç çeliþkisidir.

Sermaye ve çeliþki ayrýlmaz birbütündür. Bu çeliþkilerin temel-lerine bakmalýyýz. Bularý birölçüde manipüle edebilirsinizama intikam almak için tekrargeri gelirler.

Çeliþkiler sosuza kadar halýnýnaltýna süpürülemez çünkü artýkhalý dað gibi yükseldi.

GGeeoorrgg LLuukkaaccss iillee ççaallýýþþttýýnnýýzz.. 1956’da,Macaristan’ý terk

etmeden önce Georg Lukacs ileyedi yýl çalýþtým. 1971’de ölenekadar yakýn arkadaþtýk.

Onunla çalýþmaya baþladýðýmda

kamuoyunda aðýtr bir biçimdesaldýrýya uðradý.

Bunu hazmedemedim ve onusavundum. Macaristan’ý sisteminhiçbir zaman çözemeyeceði temelsorunlara sahip olmasýndandolayý terk ettim.

O günden beri bunlarý kita-plarýmda formüle ediyorum.

Lukacs ‘strateji olmadan taktikolamaz’ derdi. Bu sorunlarastratejik olarak bakmadan günlükçözümler bulamazsýnýz.

Bu nedenle ben bu sorunlarýsürekli olarak tartýþýyorum.Sadece bir makale ile bugün neleroluyor sorusuna cevap vere-mezsiniz oysa bu yönde büyükbir eðilim var. oysa tarihi bir per-spektif gerekli.

ÞÞuu aannddaa ddeeððiiþþiimmiinn oollaassýýllýýkkllaarrýýüüzzeerriinnee nnee ddüüþþüünnüüyyoorrssuunnuuzz??

Sosyalistler deðiþimin zorluk-larýný küçümsememeliler.Kapitalizmin savunucularý, yeniKeynesci veya ne olurlarsa olsun-lar basit çözümler bulabilirler.Þimdiki krizi geçmiþte yapýldýðýgibi ele alamayýz.

Bugünkü kriz çok büyük.Ýngiltere Merkez Bankasý’nýn baþýbu krizin insanlýk tarihinin enbüyük ekonomik krizi olduðunukabul etti. Bence sadeceekonomik deðil, her anlamda enbüyük krizi. Ekonomik krizlersitemin geri kalanýndan ayrýla-maz.

Kapitalizmin egemenliði,sahtekarlýðý, iþçi sýnýfýnýsömürüsü ebediyen devam ede-mez. Üreticiler sürekli olarak veebediyen kontrol edilemez. Markskapitalistlerin sermayeninkiþiselleþmesi olduðunu söyler.Kapitalistler sistemin zorunluluk-larýný yerine getiriler, özgürdeðillerdir.

Dolayýsýyla insanlýk için çözümsadece bir grup sermayedardankurtulmak deðildir. Bir grup kap-italistin yerine bir baþka felaketesürükleyecek olan bir baþka grupkapitalisti geçirmek deðildir.

Kapitalizmin restorasyonlarýeniþnde sonunda gene bir felaketeyol açar.

Toplumun karþý karþýya geldiðisorunlar son yýllarda ortaya çýk-madý. Eninde sonunda bu sorun-lar Nobel ödüllü ekonomistlerinfantezilerindeki gibi sisteminçerçevesi içinde deðil ama çözüle-cektir. Mümkün olan tek çözümüreticilerin üretimi kontrol ettiðibir düzendir. Sosyalizm fikridaima budur.

Sermayenin toplumu kontroletmesinin sýnýrlarýn geldik.Sadece bankalarý ve mali kuru-luþlarý kast etmiyorum. Ýþler kötügidince kimse sorumluluk üstlen-mez.

Tek makul alternatif yaþamýmýz-da gerekli olan herþeyi üreten iþçisýnýfýdýr. Neden ürettikleri þeylerikendileri kontrol etmesinler?

István Mészáros 1971’deMarks’ýn Yabancýlaþma Teorisikitabý ile Deutscher Ödülü’nükazandý. Bu konuþmayý SosyalistÝþçi’nin kardeþ yayýnlarýndanSocialist Review dergisindenJudith Orr ve Patrick Ward yap-týlar.

Sistemin yapýsal krizi

11999999,, AABBDD,, SSeeaattttllee.. ““ÝÝnnssaannýý vvee ddooððaayyýý ssöömmüürrmmeessii sseerrbbeesstt ttiiccaarreett - hhaallkkýýnn sseessiinnii iissttiiyyoorruuzz..””

Page 10: Sosyalist İşçi 350

10 sosyalist iþçi sayý: 350

Devlet reformlarla düzelebilir mi?

Kapitalist sermaye birikimi, apaçýk bir hýrsýzlýktýr.Devlet, toplumun büyük çoðunluðunun kendi üret-tiði zenginliðe minicik bir azýnlýðýn el koymasýnýgaranti altýna almanýn aracý ise eðer, bu aygýtýn kar-maþýk ve sürekli kendi yasalarýný çiðneyen derin biryapýya eðilim göstermesi kaçýnýlmazdýr.

Bu yüzden derin devletin tarihi, kapitalist devletintarihiyle örtüþür. Derin devletin en açýk çalýþtýðýzamanlarýn diktatörlük koþullarý olmasý boþunadeðildir. Askeri ya da faþist diktatörlükler, devletörgütlenmesini sýnýrlayan yasalarýn daraldýðýtoplumsal koþullara tekabül eder. Siyasi cinayetler,devlet terörünün devletin olaðan iþleyiþi halinegelmesi gibi uygulamalar, yoksullarýn, iþçilerin yada azýnlýklarýn ve muhaliflerin kitleler halindeöldürülmesinin açýk devlet politikalarý olarak uygu-lanmasý, kapitalist devletin daha demokratik biçim-lerinin doðasýnda gizli olan, devletten bahset-tiðimizde hemen ardýndan bahsetmek zorundaolduðumuz temel bir eðilimdir.

Böyle bir eðilim kapitalist devletin kendi doðasýn-da var diye iþçilerin yasalarýn demokratikleþmesi vedevletin demokratik kurallara uygun bir biçimdeçalýþmasý için mücadele etmemesini düþünmekbüyük bir saflýk olur. Bildiðimiz devletin yasa dýþýyapýsal parçasý olan derin devleti teþhir etmek,yýpratmak, daðýlmasý için mücadele etmek vesonunda daðýtmak, burjuvaziye, oyunu kurallarýnagöre oynamasý için-ama hiçbir zaman kurallarýnagöre oynamayacaðýný bilerek-meydan okumaktýr.

Burjuva demokrasisi, sanýldýðýnýn aksine, burjuvaziiçin, burjuvazinin bayýldýðý bir demokrasi deðildir.Egemen sýnýf demokrasiyi diðer devlet biçimlerinegöre maliyeti daha düþük olduðu, maceraya daha azaçýk olduðu ve kendi lehine uzlaþmaya dayalý iknamekanizmasýna dayalý bir sýnýflar dengesine dayalýolduðu için tercih eder.

Burjuva demokrasisinin diðer yanýný iþçi sýnýfýoluþturur. Demokrasi, iþçi sýnýfýnýn her gün verdiðimücadele içinde kazandýðý haklar toplamýndanbaþka bir þey deðildir. Demokrasinin derecesi,sýnýflar arasýndaki mücadelenin derecesini gösterir.Olgunluðu iþçi sýnýfýnýn olgunluk derecesini verir.Demokrasinin bir yanýnda burjuvazi konumlandýðýiçin, çürümüþlük, kuralsýzlýk, yasa dýþýlýkdemokrasinin de kopmaz parçasýdýr.

Her hangi bir grevi grev kýrýcýlarla daðýtarak,olmadý bölerek, olmadý polis zoruyla iþçileri çalýþtýr-maya zorlayarak ve bunlarýn hiçbirisiyle baþaramýy-orsa, nereden geldiði bilinmeyen silahlý adamlarlasendikacýlarý, öncü iþçileri öldürterek grevi bitirmeyihedefleyen zihniyetin devlet katýnda, bürokraside,polis ve silahlý kuvvetler, siyasiler ve yargý düzeyin-deki yansýmasý devletin yasa dýþý olan parçasýdýr.

1917 yýlýnda Ekim devrimini gerçekleþtiren Rusiþçileri, 1979 yýlýnda Ýran'da ayaklanan iþçiler, önce-likle gizli devlet örgütlenmelerini daðýtmak içinmücadele ettiler.

Ama derin devlete karþý mücadele etmek için,devrimi bekleyemeyiz.

Derin devlete karþý mücadele, siyasaldemokrasinin sýnýrlarýný geniþletmek içinsürdürülmesi gereken radikal bir reform mücadele-sidir. Kapsamlý bir teþhir kampanyasýdýr.Kazanmasýnýn tek yolu, kitlesel mücadeleler olan,her derin iliþkiyi kitlesel olarak teþhir eden, talep-lerini her seferinde siyasi ve silahlý sorumlularýnaçýða çýkartýlmasýna ve cezalandýrýlmasýna yoðun-laþtýran bir politik seferberliktir.

Açýða çýkan her derin iliþkinin, kapitalizmindoðasýndan, devletin örgütlenmesinin yapýsal özel-liklerinden kaynaklandýðý teþhir edildiðinde, teþhiredilenin tüm bir burjuva örgütlenmesinin ikiyü-zlülüðü olacaðý çok açýk. Bu yüzden, dünün vebugünün derin devlet yapýlanmasýna karþýmücadelede basýnç yapýlmasý gereken iktidarýn yenibir derin devlet kurup kurmamasýnýn bir önemi yok.

Reformlarý kalýcýlaþtýrmak için aþaðýdan, yaygýn,radikal ve kitlesel mücadeleler örgütlemek gerektiðiçok açýk. Týpký kapitalist devlet aygýtýndan kurtul-madan, onun derin olanýndan kurtulmanýnmümkün olmamasý gibi. Týpký bu kurtulma eylemi-ni, yani bir toplumsal devrimi bekleme lüksümüzünolmamasý gibi.

ÞÞeennooll KKaarraakkaaþþ

.

KKitaplýKKHER

HAFTABÝR

KÝTAP

2002 yýlýnda Venezüella'nýn kariz-matik lideri Hugo Chavez üzerinebelgesel yapmak için bir kaç aydýrkendisini yakýn takibe alan iki Ýrlan-dalý sinemacý Kim Bartley ileDonnacha O'Briain, bir anda kendi-lerini bir darbenin göbeðindebulurlar. Ortaya özellikle darbeninalevlenip söndüðü üç gün üzerineyoðunlaþmýþ türünün nadir örneðisayýlabilecek bir film çýkar: DevrimTelevizyonda Yayýnlanmayacak.Filmin Türkçe dahil çeþitli dillerde-ki (korsan olmayan) kopyalarý inter-nette mevcut.

Filmdeki olaylar kýsaca þöylegeliþir. Bush'un Afganistan poli-tikasýný (ya da savaþ taktiðini)açýkça eleþtirdiði için ABD ile iliþki-leri gerilen Chavez bir de üstüneülkesindeki petrol kazancýnýntopluma daha adil daðýtýlmasý içinreformlar yapmayý öngörünce biranda karþýsýnda ciddi saldýrgan birmuhalefet bulur. Muhalefetin enönemli ayaðý sürekli kendisini kar-alamaya yönelik kampanyalar

yapan özel televizyon kanallarýdýr.Karalamayý taçlandýran da ordugenerallerinden birinin yine özeltelevizyon kanalarýna yaptýðýayaðýný denk al içerikli basýn açýkla-masý olur. Manipülasyonlarlasokaða dökülen halk neredengeldiði anlaþýlmayan Venezüellabayraklarýyla baþkanlýk sarayýnadoðru ilerlemeye baþlar. AncakChavez'e oy vermiþ baþka bir kesimde sokakta karþýlarýndadýr.Gerilimin en çok týrmandýðý nokta-da nereden geldiði belli olmayankeskin niþancý atýþlarýyla olaylarpatlar. Televizyon kanallarý bu olayýChavez yanlýlarý masum gösteri-cilere ateþ açtý þeklinde verir. Zeminhazýrlanmýþtýr.Chavez'in tanklarlaçevrili baþkanlýk sarayýný terketmesinin sabahýnda televizyonkanallarý zafer çýðlýklarýyla zatenhazýrda bekleyen baþkanlarýnýgöreve getirse de, iki gün içerisindebambaþka bir þey olur. Sokaðadökülen halk Chavez'i iktidara geritaþýr. Gerisi baþka hikaye.

Özetle manipülasyon, bayraklýgöstericiler, sadece bir kaç tüfek vetüm bunlarýn arkasýndaki ne yap-týðýný bilen bir ekip. Önce trajedisonra komedi olarak karþýmýzaçýkan bu darbe hikayesi çok tekraredince sadece can sýkýntýsýna yolaçýyor.

OOrrhhaann GGÖÖZZTTEEPPEE

GGüünnüümmüüzzddee EEmmppeerryyaalliizzmm vvee MMaarrkkssiizzmm,, AAlleexx CCaalllllliinniiccooss,,SSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii YYaayyýýnnllaarrýý

Alex Callinicos, bu broþürdeemperyalizmi kapitalizmden ayrý birkavram olarak gören iktisatçýlarlatartýþýyor. Marksist emperyalizmteorisinin güncelliðini kanýtlarkenteorinin eksik yanlarýný göstererek21. yüzyýl emperyalizminin karak-terini inceliyor.

Lenin ve Buharin, emperyalizmikapitalizmin tarihsel geliþimi içindeaçýklamayý baþarmýþlardý. Finans ilesanayi sermayesinin birbirleriylebütünleþmesi dünyanýn giderekbüyüyen tekeller arasýnda bölünme-sine yol açmýþ ve bu tekellerin reka-betinin kaçýnýlmaz sonucu olarakulus-devletler birbirlerinin askerigüçlerini sýnamak zorundakalmýþlardý. Bu sebepler dünyadabazen küçük çatýþmalara, bazensürekli silahlanma ekonomilerine,bazense dünya savaþlarýna yol açtý.

Bu broþürde Callinicos, bu dönem-lerin detaylý bir analizini veriyor.Callinicos’a göre geliþmiþ kapitalistülkelerin sömürgeci olarak yayýlmaiçin girdiði 1875–1945 dönemidir. Budönemin temel özelliði sermayeninsömürgeler aracýlýðýyla sürekli ulus-lararalýlaþmasý ve askerileþen devletkapitalizmi aracýlýðýyla emperyalist-lerin yýkým gücünün sürekli olarakartmasýydý. Bu süreç iki büyükdünya savaþý ile sonuçlandý.

1945’ten sonra ise artýk dünyada ikisüper gücün emperyalizmi vardý.Dünya ekonomik açýdan çoðulcuancak ekonomik olarak tekilci hâle

gelmiþ, devletler SSCB ya daABD’nin önderliðinde iki büyükaskeri kampa ayrýlmýþtý. Klasiksömürgecilik bitmiþ ve ortaya yenigeliþmekte olan ülkeler çýkmýþtý. Budönemde büyük emperyalist güçlerarasýnda savaþlar yaþanmýyordu, ikitaraf da karþýlýklý olarak süreklisilahlanýyor, kendi bloklarý içindekihegemonyalarýný pekiþtirirken, düþ-man kampla da rekabet ediyordu.Sistemin sýnýrlarý içinde çeþitlisavaþlar yaþansa da dünya devlet-lerinin birçoðunu içine alan büyükbir savaþ yaþanmýyordu. Bu silahlan-ma yarýþý uzun bir süre ekonomidekâr oranlarýnýn düþme eðilimini defrenleyerek krizleri önledi. Ancak busonsuza kadar devam edemezdi,1960’larýn sonlarýndan itibaren kâr

oranlarý düþmeye baþladý. DoðuAvrupa’da devrimler yaþanmasý veSSCB öncülüðündeki DoðuBloðu’nun çöküþü ile soðuk savaþdönemi sona erdi.

Bundan sonraki dönem soðuk savaþsonrasý emperyalizm dönemidir. Budönemde hem politik hem deekonomik olarak çoðulcu birdünyaya geri dönülmüþtür. Artýkdünya birbirleriyle rekabet edenbirçok güçten oluþan çok kutuplu birsisteme sahip olmuþtur. ABD,ekonomik hegemonyasýný yitirmiþ,AB ve Çin gibi birçok güçle rekabetiçine girmek zorunda kalmýþtýr. Aynýzamanda üçüncü dünyada alt-emperyalist güçler yükselmeyebaþlamýþtýr. Callinicos’a göre: “Altemperyalistlerin yapýlarýný anlamak,zamanýmýzdaki emperyalizmi anla-mak için giriþilecek her çabada temelkonu olmaktadýr.” Alt-emperyal-istler, büyük emperyalist güçlerindünya çapýnda yaptýklarýný, bölgeseldüzeyde yapmak isteyen Ýsrail,Türkiye, Hindistan gibi ülkelerdir.

Sonuç olarak soðuk savaþ sonrasýemperyalizm, dünyada yenidensavaþlara yol açan büyük bir rekabetiortaya çýkarmýþtýr. Bugün, ABDsaldýrganlýðýnýn altýnda hege-monyasýný yeniden tesis etme isteðivardýr. Marksist emperyalizm teorisi,dünyayý açýklama ve bu zemindemücadele edebilmenin en temelayaklarýndan bir tanesini oluþtur-maktadýr.

Günümüzde Emperyalizm veMarksizm broþürünü Sosyalist Ýþçisatýcýlarýndan temin edebilirsiniz

CCaann IIrrmmaakk ÖÖzziinnaannýýrr

Yeni emperyalizm

SÝNEMA - DVDBaþarýýsýýz Bir Darbenin Kamera AArkasýý

Devrim Televizyonda Yayýnlanmayacak

Page 11: Sosyalist İşçi 350

sayý: 350 sosyalist iþçi 11

Aþaðýdan sosyalizm-Kapitalist toplumda tüm zengin-

liklerin yaratýcýsý iþçi sýnýfýdýr. Yenibir toplum, iþçi sýnýfýnýn üretimaraçlarýna kolektif olarak el koyupüretimi ve daðýtýmý kontroletmesiyle mümkündür.

Reform deðil, devrim-Ýçinde yaþadýðýmýz sistem reform-

larla köklü bir þekilde deðiþtirile-mez, düzeltilemez.

-Bu düzenin kurumlarý iþçi sýnýfýtarafýndan ele geçirilip kullanýla-maz. Kapitalist devletin tüm kurum-larý iþçi sýnýfýna karþý sermaye sahip-lerini, egemen sýnýfý korumak içinoluþturulmuþtur.

-Ýþçi sýnýfýna, iþçi konseylerinin veiþçi milislerinin üzerinde yükselentamamen farklý bir devlet ge-rek-lidir.

-Bu sistemi sadece iþçi sýnýfýnýnyýðýnsal eylemi devirebilir.

-Sosyalizm için mücadele dünyaçapýnda bir mücadelenin parçasýdýr.Sosyalistler baþka ülkelerin iþçileriile daima dayanýþma içindedir.

-Sosyalistler kadýnlarýn tam birsosyal, ekonomik ve politik eþitliði-ni savunur.

-Sosyalistler insanlarýn cinsel ter-cihlerinden dolayý aþaðýlanmalarýnave baský altýna alýnmalarýna karþýçýkarlar.

Enternasyonalizm-Sosyalistler, bir ülkenin iþçilerinin

diðer ülkelerin iþçileri ile karþýkarþýya gelmesine neden olan herþeye karþý çýkarlar.

-Sosyalistler ýrkçýlýða ve emperyal-izme karþýdýrlar. Bütün halklarýnkendi kaderlerini tayin hakkýnýsavunurlar.

-Sosyalistler bütün haklý ulusalkurtuluþ hareketlerini desteklerler.

-Rusya deneyi göstermiþtir ki,sosyalizm tek bir ülkede izoleolarak yaþayamaz. Rusya, Çin, DoðuAvrupa ve Küba sosyalist deðil,devlet kapitalistidir.

Devrimci parti-Sosyalizmin gerçekleþebilmesi

için, iþçi sýnýfýnýn en militan, enmücadeleci kesimi devrimci sosyal-ist bir partide örgütlenmelidir.Böylesi bir parti iþçi sýnýfýnýn yýðýn-sal örgütleri ve hareketi içindekiçalýþma ile inþa edilebilir.

-Sosyalistler pratik içinde diðeriþçilere reformizmin iþçi sýnýfýnýnçýkarlarýna aykýrý olduðunu kanýtla-malýdýr. Bu fikirlere katýlan herkesidevrimci bir sosyalist iþçi partisinininþasý çalýþmasýna omuz vermeyeçaðýrýyoruz.

SSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii ne savunuyor?

Zaman daralýyor, ancak iklimfelaketiyle ilgili söylenen pekmühim sözler hala gündem dýþý.Küresel ýsýnmayý ve iklimdeðiþikliðini ani kýlan faktörbelli;yoðun karbon salýnýmý!Isýnmanýn nedenini bilince, ýsý-tanlarý da biliyoruz haliyle.Vebilirkiþiler de karbon çýkýþýna ençok katkýda bulunan ülkelerin,en geç 30 yýla kadar fosil yakýtkullanýmýný kiþi baþýna %80azaltmalarý gerektiðini yüksek

sesle söylüyorlar. Biz de "ampuldeðiþtirmek" gibi bireyselönlemleri çözüm olarak sunanyetkilileri deðil uluslararasýönlemleri ve sanayinin denetimi-ni savunan bilirkiþileri ciddiyealýyoruz. Ýklim felaketini tama-men durduramasak da deðiþimiani kýlan birikimi,bu çözümçerçevesinde engelleyebilmekiçin örgütleniyoruz.

Küresel Eylem Grubu'da hazýr-lýklara baþladý. Ýklim deðiþik-

liðine, nükleer çýlgýnlýðýna karþýduyarlýlýk yaratmak, 25 Nisanmitinginde "yetkililer"e baskýkurabilecek kadar kalabalýkolmak için yapacaklarýmýz çok.Öncelikle büyük bir kampanyaörgütleyeceðiz ve bu kampanyakapsamýnda liselerde, üniver-sitelerde toplantýlar düzenleye-ceðiz.Genel politikalarla yerelpolitikalar arasýnda paralelliksaðlayýp uluslararasý hareketinbir parçasý olmak hedefimiz.

Ahlaki sorumluluklarýndankaçan,iklim felaketini ve nükleertehdidini görmezden gelen, Çer-nobil'i unutan politikacýlarý vepatronlarý ancak bu þekilde zor-layabiliriz.

Çernobili unutmayan,"nükleersantrallere hayýr" diyen,"geze-geni kurtar" diye seslenen bizler;25 Nisan'da "baþka bir enerjimümkün" sloganýyla sizlerlesokaktayýz…

MMiinnee KKöösseemm

Küresel Eylem Grubu, 25 Haziran mitingi hazýrlýklarýna baþladý:

"Baþka bir enerji mümkün, gezegeni kurtar"

KKÜÜRREESSEELL EEYYLLEEMM GGRRUUBBUUHer Salý 19.00’da Karakedi

Kültür Merkezi’nde toplanýyor.

www.kureseleylem.org

[email protected]

KKAARRAAKKEEDDÝÝ KKÜÜLLTTÜÜRR MMEERRKKEEZZÝÝ

ÝÝssttiikkllaall CCaaddddeessii,, BBeekkaarr SSookkaakk,,1166//22,, BBeeyyooððlluu-ÝÝssttaannbbuull

Her Çarþamba

19.00’da

Kadýköy’de TAV Pub’da

toplanýyor.

TAV Pub

Bahariye Cad. Nevzemin Sk.

No: 6/A Kadýköy / Ýstanbul

haksýzlýklarý,mücadalenizi,yorumlarýnýzý bize yazýn

[email protected]

"Özür diliyorum" kampa-nyasýnýn þu ana kadarki imza-cýlarý hakkýnda yurtdýþýndayapýlan bir istatistik çalýþmasývar.

Hem mesleki hem coðrafiolarak oldukça ayrýntýlý bir çalýþ-ma yapýlmýþ. Çalýþmanýn ayrýn-týlarýný aþaðýda okuyucularýmý-zla paylaþýyoruz.

EEnn ççookk tteemmssiill eeddiilleennmmeesslleekklleerr

6300’den çok: Öðrenci1700’den çok: Akademisyen1200’den çok: Mühendis,

Serbest Meslek Sahibi1000’den çok: Ýþçi, Emekli700’den az: Avukat, Ev hanýmý600’den az: Gazeteci500’den az: Doktor400’den az: Esnaf, Muhasebeci,

Yazar, Eðitimci

300’den az: Ýþsiz200’den az: Mimar,

Araþtýrmacý, Bilgisayarcý, Yargýç,Psikolog

150’den az: Bankacý, Ustabaþý,

113300’’ddaann 1100’’aa

Akademi Müdürleri, Aktörler,Antropologlar, Arkeologlar,Barmenler, Biyologlar, Çevir-menler, Çiftçiler, Dekoratörler,Diþçiler, Editörler, Elektrikçiler,Finansçýlar, FinansalDanýþmanlar, Film Yapýmcýlarý,Fizyoterapistler, Fotografçýlar,Garsonlar, Grafikerler,Jeologlar, Jeo-fizikçiler, Ýkti-

satçýlar, Ýlkokul Öðretmenleri,Ýstatistikçiler, Kahveciler,Kameramanlar, Karikatüristler,Kimyagerler, Kuyumcular,Kütüphaneciler, Lokantacýlar,Matbaacýlar, Matematikçiler,Memurlar, Müzisyenler,Ortaokul Müdürleri,Pedagoglar, Polisler,Politikacýlar, Rehberler,Reklamcýlar, Sekreterler,Senaristler, Sendikacýlar,Sigortacýlar, Sinema Sektörü,Sosyologlar, Taksi Þoförüleri,Tarihçiler, Tasarýmcýlar,Teknisyenler, Tekstil Sanayii,Terziler, Tezgâhtarlar, TurizmSektörü, Tüccarlar, Yöneticiler,vs. ve 3 diplomat...

ÝÝmmzzaaccýýllaarrýýnn CCooððrraaffyyaassýý

Ýstanbul þehri birinciliði taþýy-or, onu Ankara, Ýzmir veDiyarbakýr takip ediyor. Dahasonra gelenler: Mersin(482),Bursa(415), Adana(394),Antalya(382), Van(375) veMardin(334).

Diðer türk þehirlerinin rakam-larý 200’den fazla þehir ve köyütemsil eden 283’den ile 1’e imza-cý arasýnda sýralanmýþ.

YYuurrttddýýþþýý

63 ülkeden 3793 imzacý kayýtlý.Top 5’in zirvesinde Almanya

(1729) var. Onu AmerikaBirleþik Devletleri (343),Ýngiltere(324), Fransa (310), Ýsviçre (321)takip ediyor. Daha sonra gelen-ler: Polonya, Avusturya, Ýsveç,Kanada, Belçika, Avustralya,Danimarka ve Hollanda. GüneyAmerika’dan hiç ülke yok.

Ayrýca : 5 imzacý Japonya’dan,4 (2 politikacý 2gazeteci)Azerbaycan’dan, 1Ermenistan’dan, 1 Karabað’dan,1 Çin’den, 1 Kolombiya’dan, 1Grönland’den, 1 Kosova’dan, 1Ekvator’dan, 1 Kenya’dan ve 1Singapur’dan. 20 kadar þehirve/veya ülke tanýmlanamadý.

Kaynak: Jean Eckian’ýn Çalýþ-masý

(Bu yazý durde.org’dan alýnmýþtýr)

Kimler Ermeniler’den özür diledi?

www.ozurdiliyoruz.com

Page 12: Sosyalist İşçi 350

ssoossyyaalliisstt iissccii Z Yayýncýlýk ve tanýtým hizmetleri Ltd. Þti.

Sahibi: Arife Köse Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:Volkan Tamusta Adres: Caferaða Mahallesi, Nail

Bey Sokak, No: 9/15, Kadýköy/ÝstanbulBaský: Yön Matbaasý, Davutpaþa Cad. Güven

Sanayi Sitesi, B Blok 366 Topkapý, Ýstanbul -Tel:0212 544 66 34 Yerel süreli yayýn, haftada bir

yayýnlanýr. wwwwww..ssoossyyaalliissttiissccii..oorrgg

Zimbabve'de Aðustos ayýndanbu yana koleradan ölenlerinsayýsý 3 bin 229'a ulaþtý. Ulus-lararasý Kýzýlhaç ve Kýzýlay Der-nekleri Federasyonu uzmanlarý,yaklaþýk 63 bin kiþiye kolerateþhisinin konulduðunu, ölümoranýnýn %5'in üzerinde oldu-ðunu ve salgýnýn hâlâ kontrolaltýnda alýnamadýðýný belirtiyor-lar. Ülkedeki 10 vilayetin tama-mý, hatta çevre ülkelerin çoðu datehdit altýnda.

Güneydeki sýnýr komþusuGüney Afrika'da 3000 kiþiyeteþhis kondu. Ancak buradasaðlýk hizmetleri, su ve temizliksistemleri daha geliþmiþ oldu-ðundan ölüm oraný %1'in altýn-da. Kanalizasyon ve saðlýk siste-mi çökmüþ olan Zimbabve'de isedurum çok farklý.

Dünya Saðlýk Örgütü'nün 30Ocak'ta yayýnladýðý raporda,insanlarýn büyük çoðunluðununsaðlýk kuruluþuna veya ulaþýmaödeyecek para bulamadýðý içintedavi olamadýðý belirtiliyor. Bubüyük kitlelere ilaç saðlanmasý,hastalýðýn engellenmesi yolunda-ki en acil tedbir olarak gözeçarpýyor. Raporda, alýnmasýgereken acil önemlerden birdiðeri ise, Zimbabve'li doktor-larýn, hemþirenlerin ve diðersaðlýk çalýþanlarýnýn maaþlarýnýnödenmesi için kaynak yaratýl-masý olarak gösteriliyor.Maaþlarýný alamayan çalýþan-larýn, 'iþe gitmeleri için gerekenotobüs bileti' gibi temelihtiyaçlarýný dahi karþýlayamýyorolmalarýnýn, koleradan ölenlerinsayýsýnýn artýþýnda doðrudan etk-isi olduðu önemle vurgulanmýþ.

Dünya Saðlýk Örgütü, salgýnaacil ve sert olarak müdaheleedilmezse ölü sayýsýnýn artmasýn-dan endiþe ettiklerini, hastalýðýnbütün kýta için tehdit hâlinegelebileceðini belirtiyor.

SSaallggýýnnýýnn ssoorruummlluussuuyyeennii-lliibbeerraall ppoolliittiikkaallaarr!!

1980'de gerilla savaþýyla öncekidevleti yýkan Mugabe'nin ulusalkurtuluþ hareketi, BritanyaUlusal Saðlýk Hizmetleri'ninmodel olarak alan bir saðlýk sis-temi kurdu.

Bundan sonraki on yýllýksüreçte, Zimbabve'de beklenenyaþam süresi 55'den 60'a çýktý.Çocuklarda yetersiz beslenmeoraný %22'den %12'ye düþtü.Yeni doðan bebeklerde ölümoraný %10 iken yarý yarýya düþtü.1987 yýlýnda, Dünya SaðlýkÖrgütü ve UNIFEC, Zimbabve'yikamu saðlýk hizmetleri konusun-da örnek ülke olarak belirledi.

Ancak IMF ve Dünya Bankasý,1991 yýlýnda ülkeye yeni biryapýsal uyum program dayattý.Bu program, mevcut sisteminbaþarýsýna raðmen, saðlýktaözelleþtirmeyi talep ediyordu.

O günden beri, sýradan insan-larýn saðlýk hizmetleri içinayrýlan bütçe devamlý olarakazaldý.

Devlet hastaneleri, kolera,hepatit, tifo gibi hastalýklarýnüreme yeri hâline geldi. 2004 yýlýverilerine göre, Zimbabve'debeklenen yaþam süresi erkekleriçin 37, kadýnlar içinse 34.Zimbabve'ye yardým gerekiyor;ancak krizi baþlatan politikalarýnsahiplerinden deðil.

Zimbabve’de kolera öldürüyor

PANDEMÝ: bir kýta, hatta tümdünya yüzeyi gibi çok geniþ bir alan-da yayýlan ve etkisini gösteren sal-gýn hastalýklara verilen genel addýr.Kara veba, Kolera, Grip ve Tifo adlýhastalýklar dünya çapýnda etkili

olmuþtur. Orta Çað Avrupasý'ndakara veba, I. Dünya Savaþý sonundaortaya çýkan Büyük grip salgýnýsonucu milyonlarca kiþi yaþamýnýyitirmiþtir.

KOLERA: Vibrio cholerae isimlibakterinin neden olduðu baðýrsakenfeksiyonuna baðlý olan, akut veþiddetli ishal ile seyreden birhastalýktýr.

Kolera, genellikle, dýþký bulaþmýþkirli su ya da bu sularla yýkanmýþgýdalar aracýlýðý ile yayýlýr. Bu yüz-den kanalizasyon veya su arýtým

tesislerindeki her hangi bir hasarveya yanlýþ uygulama, koleranýnbüyük çapta bir alana kýsa süredeyayýlmasýna yol açabilir. Basit birtedaviye sahiptir ama tedaviedilmezse de %50 oranýnda ölümlesonuçlanabilir. Her yýl 100.000'inüstünde insan kolera hastalýðýyüzünden ölmektedir.

Ölüm riski bu kadar yüksek olanve bugün hâlâ binlerce insanýnölümüne yol açan koleranýn tedavisiaslýnda fazlasýyla basittir. "Oralrehidrasyon tedavisi" (aðýzdan sývý

tedavisi) olarak da adlandýrýlantedavi ile kolera hastalarý kýsasürede saðlýklarýna kavuþabililer. Butedavide, kaybedilen su ve elektrolit(sodyum, potasyum, klor, bikarbon-at) kaybýný yerine koyabilmek venormal beslenemeyen hastaya ener-ji saðlayabilmek amacýyla, hastayavücudun normal sývý-elektrolit den-gesine eþdeðer (izotonik) bir tür tuzve glikoz karýþýmý içirilir. Herhangibir þey içemeyecek durumda olandaha aðýr hastalara (toplam hasta-larýn yaklaþýk %10-20'si) ise karýþým

damardan verilir. Tedavide kul-lanýlan maddeler ucuzdur ve hastayýölümden kurtarýr.

Hindistan'dan Ganj nehri kýyýlarýn-da görülürken dünyaya yayýldý. 1817yýlýnda ilk kez salgýn halini aldý.Ýstanbul'da 1831'de görülmeye baþ-landý, 1832'deyse Osmanlý toprak-larýna yayýlmýþtý. Sadece 1030 yýlýn-da Ýstanbul'da 6 bin kiþinin koler-adan öldüðü biliniyor. 1889'daBaðdat nüfusunun yüzde beþini yoketti. 20. yüzyýlda fakirlik neredeysekolera orada ortaya çýktý.

Küresel ýsýnma 39 yenisalgýn hastalýk yarattý

Kuþ gribi birdenbire en tehlikeli hastalýklardanbiri haline geliverdi. Ölümcül "Kýrým-KongoKanamalý Ateþi" hastalýða da ayný þekilde korku-tucu bir þekilde yayýlýyor. Dünya Saðlýk Örgütü(WHO), 1970'lerden itibaren insanlýðýn 39 yenisalgýn türüyle karþý karþýya bulunduðunu açýk-ladý. Bu haftalýklarýn her birinin fosil yakýt tüketi-mi nedeniyle gerçekleþen iklim deðiþikliðininürünleri olarak kabul ediliyor. HIV/AIDS, Ebola,Marburg, SARS bu hastalýklar arasýnda en etkiliolanlarý.

Tedavisi var, amaöldürmeye devam ediyor

Dünyada her yýl 1,2 milyon insan sýtmadan hay-atýný kaybediyor. Otuz saniyede bir Afrikalý birçocuk sýtma hastalýðýndan dolayý yaþama vedaediyor. Beþ yaþ altýndaki çocuk ölümlerininyüzde 20'si bu hastalýktan kaynaklanýyor.Hastalýðý yenebilenlerin bir çoðunun bünyesizayýflýyor, okula gidemiyor ve geçimlerinisaðlayamayacak noktaya geliyorlar. Dünya SaðlýkÖrgütü geçen yýl Sahra Çölü'nün güneyinde yeralan Afrika ülkelerinde, 600 milyondan fazlakiþinin sýtma hastalýðýndan dolayý ölüm riskiylekarþý karþýya bulunduðunu açýkladý.

Oysa ki bu ölümler önlenebilir. Sýtmayý taþýyansineklerden korunmak için cibinlik etkili birönlem. Sýtma hastalarý yatarak ve iyi beslenilerektedavi edilebilir. Klorokin, primakin ve kinin gibiilaçlarýn sýtma tedavisinde etkili olduðu uzunzamandýr bilinmektedir. Ancak unutulan kýtadabasit bir yatýrýmla durdurulabilecek ölümlerdevam ediyor.

AÝDS alarmý Dünya Saðlýk Örgütü tarafýndan 2008 sonunda

hazýrlanan bir raporda, dünyada AÝDS'e baðlýölümlerin 5 yýl içinde doruk noktasýna ulaþacaðýbelirtilmiþti. Rapora göre, AÝDS ölümleri 2012yýlýnda maksimum düzeye ulaþacak. AÝDS'denkaynaklanan ölümlerin 2012 yýlýnda maksimumdüzeye ulaþarak 2.4 milyona yükseleceði söylen-di. Raporda ayrýca, kalp ve damar, bulaþýcý veparazitlerden kaynaklanan hastalýklarýndünyadaki baþlýca ölüm nedenleri olduðukaydedildi.

Dünya üzerinde her gün 6 bin 800 insan AIDShastalýðýna yakalanýyor ve 5 bin 700'den fazlainsan da yine bu hastalýk yüzünden hayatýnýkaybediyor.

Afrika'da her beþ kiþiden biri HIV taþýyor.AIDS'in birincil ölüm nedeni olduðu SahraAltý'nda bazý bölgelerinde ortalama yaþam süresiise yarý yarýya azalmýþ durumda.

Dünya genelinde para karþýlýðý seks yapankadýnlarýn yüzde 20'si HIV taþýyor.