Top Banner
TurkishStudies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/11 Fall 2013, p. 373-387, ANKARA-TURKEY OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI * Efkan UZUN ** Şahin ORUÇ *** ÖZET Vak’a-nüvis veya Vekayi’nüvis; Osmanlı’da devlet tarihçisine verilen unvandır. Ne zaman veya hangi padişah döneminde başlatıldığı kesin olarak belirlenemeyen ama üzerinde muhtelif görüşler ileri sürülen bu memuriyet; Osmanlı Devleti’ne ait tarihi olayların, önemli kişilerin ve kronolojinin kaydedilmesi amacıyla ulema sınıfından insanlara tevcih edilirdi. Ülkemizde ve dünyada, Osmanlı tarihi ile uğraşan bilim adamları tarafından Osmanlı tarihçileri, eserleri ile bu eserlerin tıpkıbasımı ve transkripsiyonları hakkında hatırı sayılır miktarda yayın yapılmış olmasına rağmen, bu insanların gelir kaynakları üzerinde detaylı bir çalışma yapılmamıştır. Bu çalışmada: Devlet tarihçiliğinde istihdamları için ehl-i ilim olmak, düşünme kabiliyetinde yükseklik ve kalite, güzel yazı yazabilmek, idrak sahibi olmak ve sürekli üretkenlik şartı aranan Osmanlı tarihçilerinin; gelir kaynaklarının neler olduğu, bu insanların hayatlarını nasıl idame ettirdikleri, geçinmeleri için gerekli olan maaş, ihsan, hediye ve ihtiyaçları için dile getirdikleri isteklerinin; resmi makamlar tarafından nasıl algılandığı ve yaşam standartları hakkında bilgi verilecektir. Yapılan bu çalışma, nitel araştırma tekniklerinden biri olan tarama modeli ile hazırlanmıştır. Tarama modeli, geçmişte ve halen var olan bir durumu olduğu şekliyle betimlemeyi amaçlayan yaklaşımlardır. Araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde var olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır. Onları herhangi bir şekilde değiştirme, etkileme çabası gösterilmez. Araştırmanın evrenini Osmanlı tarihçileri oluşturmakta olup ağırlıklı örneklemi ise 19. yy Osmanlı tarihçileridir. Osmanlı tarihçilerinin ekonomik gelirlerinin ve yaşam standartlarının oldukça iyi seviyede olduğunu söylemek mümkündür. Tarihçilik vazifelerini ve diğer çalışmalarını yaparken ekonomik kaygılar içerisine düştükleri söylenemez. * Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmıĢ ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiĢtir.Bu makale, 16-18 Haziran 2010 tarihleri arasında Erzurum‟da düzenlenen 1. Uluslararası Tarih Eğitimi Sempozyumu‟nda sunulan bildirinin gözden geçirilip düzenlenmiĢ halidir. ** Yrd. Doç. Dr. Niğde Ünv. Fen-Edb. Fakültesi Tarih Bölümü, El-mek: [email protected] *** Yrd. Doç. Dr. Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Ġlköğretim Bölümü Sosyal Bilgiler Eğitimi ABD, El-mek: [email protected]
15

OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Feb 23, 2023

Download

Documents

Emrah Bulut
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

TurkishStudies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/11 Fall 2013, p. 373-387, ANKARA-TURKEY

OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI*

Efkan UZUN**

Şahin ORUÇ***

ÖZET

Vak’a-nüvis veya Vekayi’nüvis; Osmanlı’da devlet tarihçisine verilen unvandır. Ne zaman veya hangi padişah döneminde başlatıldığı

kesin olarak belirlenemeyen ama üzerinde muhtelif görüşler ileri

sürülen bu memuriyet; Osmanlı Devleti’ne ait tarihi olayların, önemli kişilerin ve kronolojinin kaydedilmesi amacıyla ulema sınıfından

insanlara tevcih edilirdi.

Ülkemizde ve dünyada, Osmanlı tarihi ile uğraşan bilim adamları

tarafından Osmanlı tarihçileri, eserleri ile bu eserlerin tıpkıbasımı ve transkripsiyonları hakkında hatırı sayılır miktarda yayın yapılmış

olmasına rağmen, bu insanların gelir kaynakları üzerinde detaylı bir

çalışma yapılmamıştır.

Bu çalışmada: Devlet tarihçiliğinde istihdamları için ehl-i ilim olmak, düşünme kabiliyetinde yükseklik ve kalite, güzel yazı

yazabilmek, idrak sahibi olmak ve sürekli üretkenlik şartı aranan

Osmanlı tarihçilerinin; gelir kaynaklarının neler olduğu, bu insanların hayatlarını nasıl idame ettirdikleri, geçinmeleri için gerekli olan maaş,

ihsan, hediye ve ihtiyaçları için dile getirdikleri isteklerinin; resmi makamlar tarafından nasıl algılandığı ve yaşam standartları hakkında

bilgi verilecektir.

Yapılan bu çalışma, nitel araştırma tekniklerinden biri olan tarama modeli ile hazırlanmıştır. Tarama modeli, geçmişte ve halen var

olan bir durumu olduğu şekliyle betimlemeyi amaçlayan yaklaşımlardır. Araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde

var olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır. Onları herhangi bir şekilde değiştirme, etkileme çabası gösterilmez.

Araştırmanın evrenini Osmanlı tarihçileri oluşturmakta olup ağırlıklı örneklemi ise 19. yy Osmanlı tarihçileridir.

Osmanlı tarihçilerinin ekonomik gelirlerinin ve yaşam standartlarının oldukça iyi seviyede olduğunu söylemek mümkündür.

Tarihçilik vazifelerini ve diğer çalışmalarını yaparken ekonomik kaygılar içerisine düştükleri söylenemez.

*Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmıĢ ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu

tespit edilmiĢtir.Bu makale, 16-18 Haziran 2010 tarihleri arasında Erzurum‟da düzenlenen 1. Uluslararası Tarih

Eğitimi Sempozyumu‟nda sunulan bildirinin gözden geçirilip düzenlenmiĢ halidir. ** Yrd. Doç. Dr. Niğde Ünv. Fen-Edb. Fakültesi Tarih Bölümü, El-mek: [email protected] *** Yrd. Doç. Dr. Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Ġlköğretim Bölümü Sosyal Bilgiler Eğitimi ABD, El-mek:

[email protected]

Page 2: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

374 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

Anahtar Kelimeler: Vekayi’nüvis, Tarih, Maaş, Atiyye, Paye.

INCOMES OF OTTOMAN HISTORIANS (VEKAYİ’NÜVİS)

ABSTRACT

Vak’a-nüvis or Vekayi’nüv is was the title given to State Historians in the Ottoman State. When this service was initiated in the Ottomans

is not known, however, there have been various opinions and

speculations about this important service. This duty was given to people who were among Ulema classso as to record historical events, important

people, and chronology of Ottoman State. Although considerable number of publications has been issued on Ottoman historians, their

works, and transcriptions of these works by scholars in our country

and in the world who deal with Ottoman history, no detailed study has been carried out about the incomes of these people.

In this paper, information about the incomes of the Ottoman historians who had high capability of thinking, calligraphy and always

were productive is given. It is also about how these people earned their livings, their salaries, their life standards, gifts and benefaction that

they were given, their demands for their needs and how these demands

were perceived by public officials.

This study was carried out with the help of scanning model which is one of the qualitative research techniques. Scanning model is an

approach which aims to characterize a situation which existed in the

past and stil exists today. The incident, individual or object which are in the scope of there search are tried to be explained and described with in

their own conditions. It is not tried to change or affect them in anyway.

The universe of the study consists of Ottoman historians, and the

sampling of the study is mainly Ottoman historians in the 19th century. It can be noted that incomes and life standards of Ottoman historians

were considerably in good state and they had no worries about their

livelihood when they worked.

Key Words: Vekayi’nüvis, History, Salary, Baksheesh, Honour

1. GĠRĠġ

Vak‟anüvîs kelimesi; Farsça vekayi‟nüvîs kelimesinden galat olup, lügat manasında,

Türkçe‟de“vekayi” diye kullanılan ve aslı Arapça “vak’a”nın çoğulu olan “vaka’i” ile Farsça yazan, yazıcı anlamına gelen “nüvis” kelimelerinden oluĢan birleĢik bir sıfattır.

Istılahî manada, vak‟a-nüvis veya vekayi‟nüvis; Osmanlı merkez teĢkilatı içerisinde görev yapan devlet tarihçisine verilen unvandır. Ne zaman veya hangi padiĢah döneminde baĢlatıldığı kesin olarak belirlenemeyen ama üzerinde muhtelif görüĢler ileri sürülen bu memuriyet; Osmanlı

Devleti‟ne ait tarihi olayların, önemli kiĢilerin ve kronolojinin kaydedilmesi amacıyla ulema sınıfından insanlara tevcih edilirdi. Üzerinde çeĢitli görüĢler ileri sürülmesine rağmen, XVIII. Yüzyılın baĢlarında kurumsallaĢtığı kabul edilmektedir. (Kütükoğlu, 1994: 103; Pakalın, 1993: 574; Ünal, 2011: 709-710; AhmedVefik PaĢa, 2000.)

Page 3: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 375

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

Bu güne kadar yapılan araĢtırmalara göre; yarı resmi tarihçilik anlamına gelen ve Fatih

sultan Mehmed döneminde baĢladığı kabul edilen “şehnâmeciliğin” son temsilcilerinden olan, IV. Murad dönemi tarihçisi Ġbrahim Mülhimi, yazdığı Şehinşâh-nâme’sinde kendisini bu sıfatla vasıflandırmıĢtır. (Kütükoğlu, 1994: 103; Özcan, 2003: 58) Yine IV. Murad döneminde yaĢamıĢ olan münĢîNergisîMehmed Efendi de 1635 tarihinde Revan Seferi‟nde gördüğü hadiseleri tasvir etmek amacıyla orduya “vekayi’nüvis” olarak katılmıĢtır. (Akün, 1962: 194-197)

Vekayi‟nüvîsliğin çıkıĢ noktası hakkında da çeĢitli görüĢler ileriye atılmıĢtır. Bunlardan en

çok kabul edileni; Kanunî Sultan Süleyman devrinden itibaren resmi bir devlet görevi halinde devam eden Ģehnâmeciliğinzaman içerisinde değiĢime uğramıĢ bir Ģekli olduğu görüĢüdür. Ama bu görüĢ, iki kurum arasındaki belirgin farklar dolayısıyla eleĢtirilmiĢtir. Bu konuda bir diğer iddia

da; vekayi‟nüvisliğin, II. Bayezid‟in ulemadan bazı kimseleri Osmanlı tarihi yazmaya me‟mur etmesiyle baĢladığı tezidir. Zaten padiĢahların tarih yazdırma gibi bir an‟anelerinin var olması bu görüĢü kuvvetlendirmektedir. (Kütükoğlu, 1994: 104)

Bu görüĢlere rağmen; bu konu hakkında en yaygın olarak bilinen, Naîmâ Mustafa

Efendi‟nin ilk vekayi‟nüvis olduğu tezidir. Mevzu Naima‟nın halefi RaĢid‟in tarihinde geçen kayıtla da iyice pekiĢtirilmiĢtir. Bu kurum, 18. Yüzyılın hemen baĢlarında eserini yazmıĢ olan RâĢid‟den itibaren süreklilik kazanmıĢ ve 19. Yüzyılın ilk yarısından itibaren de bu gün kullandığımız manayı tam olarak ifade eder hale gelmiĢtir. (Kütükoğlu, 1994: 104-105; Baysun, 1960: 44-49; Ünal, 2011: 709-710.)

Vekayi‟nüvisler, belirgin bir Ģekilde, daha önceki tarihi süreç içerisinde geliĢen Ġslami tarih

yazıcılığı geleneklerine bağlıdır. (Bu konuda bir örnek için bkz. Çelik, 2003) Osmanlı resmi tarihçiliğine atanmak için bazı özel meziyetlere sahip olmak gerekmekteydi. Hünerli ve marifetli

olmak, dindar ve iyi huylu olmak, etraflı düĢünme ve kavrayıĢ sahibi olmak, ilim ve maarif erbabından olmak, gece-gündüz yazı yazmak ve ilmini yaymakla meĢgul olmak, ilmi liyakatiyle tanınmıĢ olmak, güzel yazı yazabilme yani inĢâ sanatında kabiliyetli olmak, akıl-ilim ve insaf sahibi olmak, müstakim olmak, tecrübeli, ketum ve hakikatli olmak gibi bazı hususlar vekayi‟nüvislerde ilk bakıĢta aranan özelliklerindendi. (Kütükoğlu, 1994: 105–106; Aktepe, 1993: 363-365)

Vekayi‟nüvislerin asli vazifeleri, içerisinde bulundukları zamanın olaylarını tespit etmek ve

yazmaktır. Bunun yanında, kendilerinden önce vazife yapan tarihçilerin eksik bıraktıkları devre ait tarihi yazmak da onların mes‟uliyet sahasına girmekteydi. Bu amaçla önceki tarihçiden kalan bütün bilgi ve belgeler yeni vekayi‟nüvise teslim edilir, o da olayları kaldığı yerden baĢlayarak yazardı.

(Kütükoğlu, 1994: s.107; Örneğin: BOA, HH., 1343/525141; BOA, Y.EE.KP., 35/34382; BOA, HH., 277/162553; Yılmazer, 2008: LV-LVI.) Hatta bazı dönemlerde, bir önceki tarihçiden kalan evrakın tespiti ve yeni tarihçiye teslimi için komisyonlar teĢkil edildiği de görülmekteydi. Cevdet PaĢa‟nın görevinin sona ermesiyle böyle bir uygulama yapıldığı bilinmektedir. (BOA, MF.MKT., 1142/18)

Vekayi‟nüvisler, yazacakları eserlerine dâhil edecekleri olaylara ait bilgi ve belgeleri temin

etmede farklı yöntemlere sahiptiler. Kayda değer görülen tarihi hadiselere ait maddeler, üzerinde çalıĢıldıktan ve bürokrasiye ait muameleler tamamlandıktan sonra, Sadaret mektupçusu, Beylikçi ve Âmedci‟nin dâhil olduğu bir heyet tarafından Reisü‟l-küttabın da izni alınarak

1 Örneğin Bkz. Yazmağa memur olduğu devlet vekayiinin tanzim etmiĢ olduğu dibace ve mukaddemesinin bir defa görülmesi gerektiği ve selefinin nereye kadar yazdığını bilmediğinden son cüz'ü görmesi icab ettiği hakkında Vekayi-

nüvis Ataullah Efendi'nin arizası. 2NeĢredilmekde olan Tarih-i Siyasi-i Devlet-i Aliyye adlı eseri hususunda Kâmil PaĢa'ya verilen bilgiyi havi vesika.

3 Selefi Asım Efendi‟den müdevver vekayi suretleri hakkında ġanizâdeMehmed Ataullah Efendi‟nin talepleri.

Page 4: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

376 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

vekayi‟nüviseteslim edilirdi. (BOA, HH., 1235/48063)4 Memurların tayin ve azil iĢlerine ait hususlar, Tahvil ve Ruus kalemlerinden; devlet protokolüne ve merasimlere ait bilgi ve belgeler ise TeĢrifât kaleminden temin edilirdi. Devlete ait neredeyse tüm bilgi ve belgeler tarihçilere verilir, gizli ve devlet sırrı sayılan hususlar bile onlardan gizlenmezdi. XVIII. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren tarihçilere duyulan bu güven kaybolmuĢ ve devlete ait sırlar kendilerinden saklanır hale

gelmiĢti. Bu durum doğal olarak yazılan eserlere faydasız hususların girmesine sebep olmuĢtur. Bunu fark eden III. Selim, “esrar-ı devlettir” diye vukuatın tarihçilerden gizlenmemesini bir fermanla ilgilere duyurmuĢtu. Bu konular dıĢında, dünya tarihi hakkında, özellikle de münasebetimiz olan Avrupalı devletlere ait hususlardan da haberdar olunması maksadıyla, tarihçilere düzenli olarak her ay Avrupa haberleri de ulaĢtırılırdı. (Kütükoğlu, 1994: 107-108; Vâsıf, 1978: XLVI-XLVII; BOA, HH., 123/50945)

Tarihçiler her sene baĢlangıcında yazdıkları tarihe dair cüz veya kısımları padiĢaha

sadrazamlar vasıtasıyla takdim ederlerdi. Yapılan incelemelerden sonra, PadiĢah tarafından beğenildiğine veya belirtilen yerlerde düzeltme yapılmasına dair emirler kendilerine ulaĢtırılırdı. Eğer gerekliyse düzeltmeler yapıldıktan sonra, bu düzeltmeler ilgili kısımlara eklenir ve esere son

hali verilirdi. (Kütükoğlu, 1994: 108-109; BOA, HH., 124/5150;6 BOA, Ġ.DH., 940/74459)7

Yukarda kimlikleri, kiĢilikleri, nasıl çalıĢtıkları, nasıl eser verdikleri, nerelerden bilgi

aldıkları gibi konularda vekayi‟nüvisler hakkında kısaca bilgi verilerek konumuza bir giriĢ yapılmıĢtır. Ülkemizde ve dünyada, Osmanlı tarihi ile uğraĢan bilim adamları tarafından Osmanlı tarihçileri, eserleri ile bu eserlerin tıpkıbasımı ve transkripsiyonları hakkında hatırı sayılır miktarda yayın yapılmıĢ olmasına rağmen, bu insanların gelir kaynakları üzerinde detaylı bir çalıĢma yapılmamıĢtır. ġimdi çalıĢmamızın ana mevzusu olan; Osmanlı tarihçilerinin gelir kaynaklarının neler olduğu, bu insanların hayatlarını nasıl idame ettirdikleri, geçinmeleri için gerekli olan maaĢ, ihsan, hediye ve ihtiyaçları için dile getirdikleri isteklerinin; resmi makamlar tarafından nasıl algılandığı ve yaĢam standartları hakkında bilgi verilecektir.

2. ARAġTIRMANIN MODELĠ

Yapılan bu çalıĢma, nitel araĢtırma tekniklerinden biri olan tarama modeli ile

hazırlanmıĢtır. Tarama modeli, geçmiĢte ve halen var olan bir durumu olduğu Ģekliyle betimlemeyi amaçlayan yaklaĢımlardır. AraĢtırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koĢulları içinde var olduğu gibi tanımlanmaya çalıĢılır. Onları herhangi bir Ģekilde değiĢtirme, etkileme çabası

gösterilmez. (Karasar, 2000.)

2.1 Evren ve Örneklem

AraĢtırmanın evrenini 17. Yüzyıldan itibaren konuyla ilgili tüm Osmanlı tarihçileri oluĢturmaktadır. Ağırlıklı örneklem ise; BaĢbakanlık Osmanlı ArĢivinde ve diğer kaynaklarda

haklarında daha fazla bilgi ve belge bulunan 19. Yüzyılda görev yapan Osmanlı tarihçilerinden seçilmiĢtir.

2.2 Veri Toplama Aracı

ÇalıĢmamızda veri toplama aracı olarak; Osmanlı ArĢivinde bulunan konuyla ilgili, bu güne kadar yapılmıĢ olan tasniflere ait kataloglardan taranan belgeler kullanılmıĢtır. Bu belgelerin

4Vekayi-i tarihiyeninzabt ve tahriri için vakanüvisde ceride-i vekayiezabt ve tesbiti Ģayan olan ahval ve

vekayiinmektublarıamedci ve beylikci tarafından bildirilmesi hakkında. 5Vak‟anüvisAhmed Yusuf Efendi, yazmakta olduğu tarihe Avrupa vekayiini de ilave etmek istediğinden tahrire Ģayan vakaların kendisine bildirilmesi istizanına dair. 6Zabt-ı vekayieme‟murAhmed Vasıf efendi‟nin bir senelik vekayii tedvin ile takdim kılındığı. 7Vak‟anüvis Lütfi efendi‟nin cem ve tertib eylediği tarihlerin arzı.

Page 5: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 377

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

listesi kaynakça kısmında detaylı olarak sunulmuĢtur. Ayrıca gerekli yerlerde, belgelere ait açıklamalar dipnotlar aracılığıyla verilmiĢtir. Veri toplama araçlarımız arasında; vekayi‟nameler, bu konuda yapılmıĢ çalıĢmalar ve diğer ilgili kaynakları da saymak mümkündür.

2.3 Verilerin Analizi

ÇalıĢmamızın giriĢ bölümünde vekayi‟nüvislere ait toplanan genel veriler (terminoloji,

kurumun ortaya çıkıĢı ve geliĢmesi, tarihçilerin eserlerini nasıl yazdıkları, bilgi ve belge kaynakları vd hususlar) paragraflar halinde analiz edilmiĢtir.

Konuya iliĢkin esas bilgi ve belgeler, Bulgu ve Yorumlar kısmında beĢ ana baĢlık halinde

analize tabi tutularak değerlendirilmiĢtir. Bunlar aynı zamanda tablolaĢtırılarak konu detaylandırılmıĢtır.

3. BULGULAR VE YORUMLAR

Osmanlı bürokrasisi içerisinde; Divan-ı Hümayun kalemlerinde veya ilmiye içerisinde asli

bir hizmette bulunurken, vekayi‟nüvis olarak atanan kimselere bu yeni görevleri için de ek gelir tahsisi yapılmıĢ, bu yolla yeni iĢlerinde onlar teĢvik edilmiĢtir. Tarihçilerin bu Ģekilde ek gelir kaynakları ile taltif edilmeleri sadece son dönemlerde değil çok eskiden beri yapılagelen, “âdet-i mülukaneden” olan bir uygulamaydı. (Kütükoğlu, 1994: 109)

Bu türden gelirler, mansıplar ve makamlar çok çeĢitli alanlarda olabiliyordu. Örneğin; Dal

Mehmed Çelebi (Âsafî) (Ölm. 1597-98), Tebriz‟in fethinden sonra muhtemelen hamisi Özdemiroğlu Osman PaĢa‟nın himmeti ile dokuz yüz bin akçelik hasla Kefe (Theodosia) beylerbeyliğine, ardından da ġirvan beylerbeyliğine atanmıĢtı. (Eravcı, 2008).

Zübde-i Vekayiat yazarı Defterdâr Sarı Mehmed PaĢa (Ölm. 1717), 23 Sevval 1115 (29

ġubat 1704) tarihinde üçüncü defa baĢ defterdarlığa getirilmiĢ, daha sonra da kısa müddetler ile (Safer 1117/Haziran 1705 ve Zilkade 1119/ġubat 1708) defterdarlık vazifesi yapmıĢtır. 6 Receb 1121/11 Eylül 1709 tarihinde vezaret ve beylerbeyilik payesiyle ödüllendirilmiĢ, arpalık olarak ise Selanik mutasarrıflığına Kocaeli Sancağı da eklenmiĢti. (Özcan, 2006; Afyoncu, 1999: 86-87.)

3.1 Vekayi’nüvislerin MaaĢları

Gelir kaynakları içerisinde tarihçiler için öncelikli ve önemli olanı Ģüphesiz sürekli

aldıkları maaĢlarıydı. Çünkü bir defaya mahsus olan gelirlerden ziyade, süreklilik arz eden gelirlerinin olması tarih yazarlarının rahat bir hayat sürmeleri hususunda önemli kabul edilmelidir.

Vekayi‟nüvislerin maaĢları ve maaĢ artıĢları hakkında hem arĢivde hem de yazılan tarih

kitaplarında muhtelif bilgilere rastlanmaktadır. Bu bilgi ve belgelere göre tarihçilerin maaĢları hakkında bazı çıkarımlarda bulunabilmemiz de mümkün olmaktadır.

Es‟ad Efendi‟nin 250 KuruĢ olan maaĢı 1838 Kasım‟ında 4 kat bir artıĢla 1000 kuruĢa çıkartılmıĢtır. (BOA, C. MF., 48/2368) Es‟ad Efendi‟nin 1840 yılında aldığı maaĢı ise; 1000 kuruĢu

vekayi‟nüvislikten, 1000 kuruĢu Takvim-i Vekayi hasılatından, 1500 kuruĢu ise hayat boyu cizye malından olmak üzere 3500 kuruĢ olmuĢtur. (BOA, C.MF., 12/578; BOA, C.MF., 44/2174.) 1845 yılına gelindiğinde ise, Es‟ad Efendi‟nin maaĢının 4000 kuruĢa çıkartıldığını görmekteyiz. (BOA, C.MF., 163/8102.)

Daha sonraki bir tarihte vekayi‟nüvislik görevine getirilen Lütfi Efendi‟nin hayat

standartlarından Ģikâyet ettiği bir yana bırakılırsa, 1886 yılında verilen zamla beraber 5000 kuruĢ maaĢ aldığı görülmektedir. (BOA, Ġ.DH., 987/77922) 1892 yılında kendisine 3600 kuruĢ daha zam verildiği yine belgelerden görülmektedir. (BOA, BEO, 73/5418)

Page 6: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

378 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

Tablo 1: Vekayi’nüvislerin MaaĢları

3.2 Vekayi’nüvislere Verilen Mansıp, Arpalık, Tevcihât16

ve Payeler

Vekayi‟nüvislerin tarihçilik görevinden aldıkları maaĢları yanında belki ondan daha önemli

olanı ve onları daha fazla memnun edeni, kendilerine verilen mansıplar, payeler ve arpalıklardan elde ettikleri gelirleriydi. Bu görevler arasında; kadılık, kazaskerlik, mukataa sahipliği, zeamet sahipliği vb saymak mümkündür.

1707 yılında görev değiĢikliği nedeniyle, vekayi‟nüvislik görevini bırakmıĢ olan Halil

Efendi‟ye bu tarihte has mukataacılığı(konu için bkz. Çakır, 2003: 23-24,101-102)payesi verilmiĢti. (BOA, C.ML., 765/31167.) ġehzade medresesi müderrisi ve vekayi‟nüvis (Kütükoğlu, 1994: 109) olan Küçük Çelebi-zâde Asım Ġsmail Efendi‟ye, ek gelir getirmesi amacıyla 1731 yılında, TaĢköprü kadılığı arpalık olarak verilmiĢti. (BOA, C.MF., 8/393.) AmediHulefası iken

1769 yılında kendisine vekayi‟nüvislik tevcih edilen Pertev Efendi‟ye aynı zamanda Haremeyn Mukataacılığı payesi ile beraber baĢka bir takım Ruus-ı Hümayun da verilmiĢti. (BOA, C.MF., 20/975.) Bu Ģekilde iltifatlara ve mansıplara çokça nail olan bir baĢka tarihçi de devleti yönetenler nezdinde gözde birisi olan Vasıf Efendi‟dir. Ömrünün sonlarına doğru Reisü‟l-küttaplık da yapan Vâsıf Efendi‟nin tarihçiliği Sultan III. Selim tarafından da takdir edilmiĢ ve sık sık mükâfatlandırılmıĢtı. 1791 yılında sınır tespiti memuriyeti ile görevlendirilen Vâsıf Efendi‟nin bu görevi 6 ay kadar devam etmiĢtir. Ġstanbul‟a döndüğünde kendisine baĢka mansıplar verilmediği

8Bursa Mukataasından. 9 1831-1838 tarihleri arasında Takvim-i Vekayi Nazırlığı yapmıĢtır. 10Vekayi‟nüvis Esad Efendi‟nin 250 kuruĢ olan maaĢının 1000 kuruĢa tamamlanması. 11Vekayi‟nüvislik maaĢının itasına dair M. Es‟ad mühürlü takrir. 12 Takvim-i Vekayi hasılatından 1.000 ve hayat boyu Cizye malından 1.500 kuruĢtan ibaret vekayi‟nüvislik maaĢının

verilmesi için M. Es‟ad mühürlü takrir. 13Vekayi‟nüvisMehmedEs‟ad Efendi‟nin bir aylık maaĢı olan 4.000 kuruĢun itası. 14 ġura-yı Devlet Azası, Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟ye kayd-ı hayat Ģartıyla tahsis edilen maaĢın 5.000 KuruĢ‟a

çıkarılması hak. Ġrade. 15Vekayi‟nüvisAhmed Lütfi Efendi‟nin maaĢına zam olunacak 3600 kuruĢun Daire-i ġer‟iyye muvazenesine ithalen

tesviyesi. 16 Osmanlı tarihçileri baĢta olmak üzere müverrihlerinin memuriyet kayıtları hakkında Erhan Afyoncu tarafından yakın

zamanda yayınlanan ve Osmanlı müverrihlerine ait tevcihât kayıtlarını muhtevi olan yoğun emek mahsulü çalıĢma bu

alanda önemli bir boĢluğu doldurmaktadır. Bkz. Kaynakça.

Tarih Vekayi’nüvisin Adı Görevi MaaĢı ve ArtıĢı

Safer 1241

(Eylül 1845)

ġânî-zâde Mehmed

Efendi

Vekayi‟nüvis 250 KuruĢ8

6/L/1254

(23 Aralık 1838)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis ve Takvim-i

Vekayi Nazırı9

250 kuruĢtan 1000

krĢ.10

12/Za/1255

(16 ġubat 1840)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis MaaĢ 1000 KuruĢ 11

25/B/1256

(22 Eylül 1840)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis MaaĢ 2.500 KuruĢ12

6/B/1261

(11 Temmuz 1845)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis

MaaĢ 4000 krĢ.13

26/B/1303

(30 Nisan 1886)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis

(ġura-yı Devlet Azası)

Zam 5000 krĢ

olmuĢ.14

27/S/1310

(20 Eylül 1892)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis MaaĢ zammı 3600

krĢ.15

Page 7: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 379

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

için ekonomik yönden sıkıntıya düĢen Vâsıf, etrafa bir hayli borçlanmıĢ ve durumu Ģu beyit ile tarihine not düĢmüĢtür:

“Tali’in olmaz ise burc-ı sa’âdetdekavî Senevî mansıp ile besleyemezsin sen evi.

Bu tarihten kısa süre sonra kendisine Anadolu Muhasebeciliği verilmiĢ ve akabinde Enverî

Efendi‟nin yerine vekayi‟nüvis tayin edilmiĢtir. (Vâsıf, 1978: XIV-XXXIX; Afyoncu, 1999: 124-125.) ÇalıĢkanlığı, yaptığı iĢinde kendini ispat etmiĢ birisi olması ve devleti yönetenler tarafından tutulan bir isim olması sebebiyle, Vasıf Efendi, maddi yönden oldukça kazançlı bir hayat sürmüĢtür denilebilir. 21 Ekim 1806 tarihinde öldüğünde, miri adına zabtedilen terekesinden 100.000 kuruĢ mühürlü Ġspanyol altını ve 100 kese tam ayar dinar çıkmıĢtı. Asım tarihine göre; bu durum halk

arasında dedikoduya sebep olmuĢtu. (Asım Efendi, Tarihsiz: C.I, s.259)

1838 yılında Vekayi‟nüvisEs‟ad Efendi‟ye Rumeli Kazaskeri Payesi tevcih edilmiĢ ve o da

bu durum karĢısında kaside ve beraberinde de teĢekkür amaçlı bir tahrirat yazmıĢtır. (BOA, HH., 695/33538) AnlaĢılan Es‟ad Efendi, ya iĢini çok iyi yaparak yetkilileri memnun etmesini biliyordu, ya da devletlilerden bir hamisi vardı. Çünkü Rumeli Kazaskeri payesini almasından 1 yıl sonra 1839 yılında Ahkâm-ı Adliye Azalığı’na tayin edilen Es‟ad Efendi, bu paye karĢılığında 10.000 kuruĢ maaĢ ile de ödüllendirilmiĢti. (BOA, C.ADL.29/1752) Bununla da kalınmamıĢ ve Es‟ad Efendi‟ye, 1842 yılında, Takvim-i Vekayi’den, Cizye‟den, Ahkâm-ı Adliye’den ve Nekabet(Nakiplik) Dairesi’nden toplam 5.500 kuruĢ daha ödeme yapılmıĢtır. (BOA, C.MF., 39/1934) Bir diğer Osmanlı tarihçisi Neticetü’l-Vekayiyazarı MehmedDaniĢ‟in (Safiye Sultanzade,

ölm. 1837) de, Akçaabad mukataası gelirinden kayd-ı hayat Ģartıyla yıllık 500 kuruĢ ve 1251/1836 yılı cizye fazlasından da aylık 500 kuruĢ maaĢ aldığı tespit edilmiĢtir. (Mutlu, 2006)

Meclis-i Valâ azası olan Mehmed Naili Bey‟e, 1853 yılında hem Takvim-i Vekayi Nezareti

hem de vekayi‟nüvislik görevi verilmiĢti. (BOA, C.DH., 285/14228) Naili Bey‟in bahsedilen iki görevinden de tatmin edici Ģekilde maaĢ ve gelir elde etmiĢ olduğunu söylemek yanlıĢ olmaz kanaatindeyiz. MeĢhur vekayi‟nüvislerden Lütfi Efendi ise muhtemelen mesleğindeki mahareti ve donanımlı bir Ģekilde yetiĢmiĢ olması sebebiyle aynı anda birkaç yüksek rütbeyi uhdesinde toplayabilmiĢti. Lütfi Efendi, 1877 yılında Şura-yı Devlet azalığına atanmıĢ, (BOA, Ġ.DH., 745/60912) ardından 1879 yılında ise Anadolu Kazaskerliği payesi ile taltif edilmiĢti. (BOA, Ġ.DH., 796/64606) 1887 yılında kendisine Rumeli Kazaskerliği payesi tevcih edilen Lütfi Efendi‟nin

arpalık maaĢına, 1892 yılında zam verilmiĢ ve 1901 yılında da ġura-yı devlet azalığı için kendisine maaĢ tahsis edilmiĢtir. (BOA, A.} MKT.MHM., 495/65; BOA, Y.MTV., 65/98; BOA, Ġ.ML., 46/1319//Ca-39)

Page 8: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

380 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

Tablo 2: Vekayi’nüvislere Verilen Mansıp, Arpalık ve Payeler

17Vekayi‟nüvis Asım Efendi‟ye TaĢköprü Kazası tevcih olunmakla emr-i Ģerif ısdarı. 18Günlük; 2 kile arpa, 4 okka et, ve 6 çift ekmek. 19AmediHulefasındanMehmed Pertev Efendi‟ye Haremeyn Mukataacılığı payesiyle vekayi‟nüvislik tevcih buyrularak... 20 Anadolu Muhasebecisi olan Vekayi‟nüvisAhmed Vasıf Efendi‟ye... 21 1831-1838 tarihleri arasında Takvim-i Vekayi Nazırlığı yapmıĢtır. 22 Esad Efendi‟ye Rumeli Kazaskeri payesi tevcih olunduğuna teĢekküren gönderdiği tahrirat ve kasidenin huzura

takdimi. 23Sudurdan Melek PaĢazâde Kadri, Ġsmet Beyzâde Arif ve Vekayi‟nüvisEs‟ad Efendilerin onar bin kuruĢ maaĢla Ahkâm-ı

Adliye azalığına tayin olundukları. 24Vekayi‟nüvisMehmedEs‟Ad Efendi‟ye; Takvim-i Vekayi‟den, Cizye‟den, Meclis-i Ahkâm-ı Adliye‟den ve Nakabet

(Nakiplik) Dairesi‟nden cem‟an 5.500 kuruĢun ödenmesi talebi. 25Vekayi‟nüvislik inzimamıyla Takvim-i Vekayihane Nezareti, Meclis-i Vala azasından Mehmed Nail Bey‟e tevcih

olunduğu. 26Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin ġura-yı Devlet Azalığına tayini hakkında irade. 27Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟ye Anadolu Kazaskerliği payesi tevcihi hakkında irade. 28Vekayi‟nüvisAhmed Lütfi Efendi‟ye Rumeli Kazaskerliği tevcihi. 29Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin arpalık maaĢının artırılması hakkında meĢihat dairesinin izin yazısı. 30 ġura-yı Devlet Azası Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟ye maaĢ tahsisi.

Tarih Vekayi’nüvisin Adı Görevi Arpalık ve Payeler

2/S/1119

(5 Mayıs 1707)

Halil Efendi Sabık Vekayi‟nüvisHotin

Defterdarı

Has mukataacılığı payesi

10/L/1143

(18 Nisan 1731)

Küçük Çelebi-zâde

Âsım Ġsmail Efendi

ġehzâde Medresesi

Müderrisi ve Vekayi‟nüvis

TaĢköprü Kadılığı (arpalık

olarak)17

15/B/1183

(14 Kasım 1769)

EnverîSa‟dullah Vekayi‟nüvis-Anadolu

Muhasebeciliği

Birgi‟de zeamet sahibi18

01/M/1221

(21 Mart 1806)

Pertev Efendi AmediHulefalığından

Vekayi‟nüvisliğe

Haremeyn Mukataacılığı

ve BaĢka Ruus-ı

Hümayun19

22/B/1205

(27 Mart 1791)

Ahmed Vasıf Efendi Anadolu Muhasebecisi

Vakayi‟nüvis

Ġstanbul Mukataacılığı20

6/L/1254

23 Aralık 1838

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis ve Takvim-i

Vekayi Nazırı21

Rumeli Kazaskeri Payesi22

24/N/1255

(1 Aralık 1839)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis Ahkam-ı Adliye azalığına

tayin 10.000 KrĢ. maaĢ23

27/Ra/1258

(8 Mayıs 1842)

MehmedEs‟ad Efendi Vekayi‟nüvis ÇeĢitli görevlerden 5.500

krĢ.24

19/Ca/1269

(28 ġubat 1853)

Mehmed Nail Bey Takvim-i Vekayihane

Nezareti

Vekayi‟nüvis

Ġnzimamıyla25

23/R/1294

(7 Mayıs 1877)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis

ġura-yı Devlet Azalığına

tayin26

9/M/1297

(23 Aralık 1879)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis

Anadolu Kazaskerliği

Payesi tevcihi27

28/R/1305

(13 Ocak 1888)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis Rumeli Kazaskerliği

tevcihi28

27/S/1310

(20 Eylül 1892)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis Arpalık maaĢına zam

verilmesi29

13/Ca/1319

(28 Ağustos

1901)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis ġura-yı Devlet azalığından

maaĢ tahsisi30

Page 9: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 381

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

3.3 Vekayi’nüvislere Verilen Atıyyeler

Kendilerine ait maaĢları ve tahsisatları yanında, teamül haline gelmiĢ olan Atıyye-i Seniyyeödemeleri de tarihçiler için vazgeçilemez gelir kaynakları arasındaydı. Çünkü bu atıyyeler

bazen aldıkları maaĢlarının çok üzerinde olabilmekteydi.

Bu atıyyelerden birincisi, genellikle her yıl Muharrem aylarında padiĢahlara arz edilen

vekayiname cüzleri ile elde edileniydi. Bu cüzlerin padiĢahlara veriliĢ amaçlarından birisini vekayi‟nüvislerin doğrudan maddi çıkar temin etmelerine dönük bir uygulama olarak değerlendirmek yanlıĢ olmaz kanaatindeyiz. Bu uygulama mutad bir hal almıĢ ve her tarihçiye cüz takdim edildiği esnada Ahmed Vasıf Efendi örneğinde olduğu gibi genellikle 1000 KuruĢ Atıyye-i Seniyye ödenmiĢtir. (BOA, C:MF., 50/2478) Belgelerden anlaĢıldığına göre; atıyye ödemeleri çeĢitli bahaneler ile Osmanlı‟nın son dönemlerine kadar devam ettirilmiĢtir. Atıyye almak için en geçerli yollar; yazılan cüzlerin takdimi yanında, padiĢahın kendisi ve çocuklarının doğumu için

yazılan tebrikler ve Ģiirler ile yeni yıl tebrikleriydi. Lütfi Efendi yazmıĢ olduğu bir yeni yıl tebriği dolayısıyla atıyye almaya hak kazanmıĢtı. (BOA, Ġ.DH., 1050/82497) Tarihçi Mütercim Asım bir defasında yazdığı cüzünü yetiĢtiremeyince maddi açıdan sıkıntıya düĢmüĢ ve bu hali dilekçe ile ilgili mercilere bildirmekten çekinmemiĢtir. Bunun üzerine kendisine atıyyesi verildiği gibi baĢka bazı tahsisatlar da yapılmıĢtır. (BOA, HH., 1275/49493; Kütükoğlu, 1994: 110) Olağanüstü bazı durumlar karĢısında ve istek halinde devlet yetkilileri tarihçilere verdikleri atıyye miktarlarında ciddi oranlarda artıĢlar yapabiliyorlardı. 1801 yılında Ġstanbul‟da çıkan bir yangında evi yanan Vasıf Efendi, o sene yazdığı cüzleri takdim ederken durumu yetkililere bildirmiĢ ve kendisine

7.500 kuruĢ atıyye ihsan edilmiĢtir. (Kütükoğlu, 1994: 110-111) Daha da ilginç olanı ise Kanlıca‟da yalı alabilmek için talepte bulunan Es‟ad Efendi‟ye, bu isteği karĢılığında 20.000 kuruĢ atıyye verilmesidir. (BOA, i.DH., 3/128; Kütükoğlu, 1994: 111) Bir baĢka atıyye ödemesi ise; yazılan vekayi cüzlerinin kitap halinde basılması esnasında yapılmaktaydı. Lütfi Efendi yazmıĢ olduğu tarihinin 8. Cildinin basımı için maddi açıdan desteklenmesi gerektiği düĢüncesiyle 4-5 bin kuruĢa ihtiyacı olduğunu bildiren bir dilekçe ile yetkililere müracaat etmiĢtir. (BOA, Y.A.HUS., 256/28)

Vekayi‟nüvisliğin son dönemlerinde devleti yönetenler tarihçilere artık eskisi kadar cömert davranmamaya baĢlamıĢlardır. Bu durum, yazdığı tarihin VI. Cildini takdim eden Lütfi Efendi‟nin bir takririnden anlaĢılmaktadır. Lütfi Efendi burada kendinden öncekilere verilen atıyyelerin,

lütufların, makam ve mansıpların bolluğundan bahsederek, Ģimdi bunların verilmediğini, hatta bir yıl evvel yazdığı cüzlerin atıyyesini bile alamadığını söylemiĢtir. Bunun üzerine kendisine 200 liralık bir atıyye verilmiĢtir. (BOA, Ġ.DH., 970/76614; Kütükoğlu, 1994, s.111) Selefleri vekayi‟nüvislik görevi haricinde yaptıkları; meclis üyelikleri gibi bir takım görevler sebebiyle yüklü miktarlarda gelirler elde edebilirken31 (BOA, C. ADL., 29/1752) Lütfi Efendi, Şura-yı Devlet azalığından maaĢ alamamaktaydı. Bu amaçla yazdığı bir takım dilekçelerden ve 5-6 yıl aradan sonra, azalığı sebebiyle kendisine maaĢ tahsis edilmiĢ ve vekayi‟nüvislik maaĢına zam yapılarak bu

maaĢı kayd-ı hayat Ģartıyla 5.000 kuruĢa çıkartılmıĢtı.32 (BOA, DH.MKT., 409/59; BOA, Ġ.ML., 46/1319//Ca-39; BOA, Ġ.DH., 987/77922;)

31 Mesela Es‟ad Efendi, Ahkam-ı Adliye azalığından 10.000 kuruĢ maaĢ almaktaydı. 32 Bu muhtemelen Osmanlı kuruĢunun değer kaybıyla da ilgili bir durumdu ve devlet ekonomisinin tüm alanlarında

kendisini hissettirmiĢti. Çünkü 1800 yılından 1870 yılına kadar ki dönemde kuruĢ büyük bir tağĢiĢe uğramıĢ ve önde

gelen yabancı paralar karĢısında değerini %90 oranında kaybetmiĢti. (Bkz. Pamuk, 1999)

Page 10: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

382 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

Tablo 3: Vekayi’nüvislere Verilen Atıyyeler

3.4 Vekayi’nüvislere Yapılan Diğer Ödeme ve Yardımlar

SavaĢlar esnasında hadiseleri kaydetmeleri için görevlendirilen tarihçilere de çeĢitli Ģekillerde ek ödemler yapılmaktaydı. Bu ödemeler veya yardımlar nakdi olabildiği gibi ayni de

olabilmekteydi. Vekayi‟nüvis, Anadolu Muhasebecisi ve Birgi‟de zeamet sahibi olan, Enverî Sadullah Efendi‟ye (Aktepe, 1993: 281-283; Afyoncu, 1999: 80,122-124)1769 tarihli müracaatı üzerine, günlük 2 kile arpa, 4 okka et ve 6 çift ekmek tahsisatı yapılmıĢtır. (Kütükoğlu, 1994: 109; BOA, HH., 16792; BOA, C.MF., 134/6693.) Ekim 1774 tarihinde, Rus orduları baĢ komutanı Romantsov ile görüĢmek için YaĢ‟a giden heyete baĢkanlık eden Vâsıf Efendi ve heyetindeki görevlilere, mutad harçlıktan baĢka, 2000 kuruĢ da PadiĢah tarafından hediye edilmiĢti. (Vâsıf, 1978: XXV; Afyoncu, 1999: 124-125) 1810 yılına ait baĢka bir kayıttan ise, yine sefer esnasında

kullanması için Asım Efendi‟ye çadır mühimmatı verildiğini öğrenebiliyoruz. (BOA, C.DH., 63/3138.) 1807 tarihli baĢka bir belgeye göre; tarihçilik görevi ile orduya katılması istenen Vardani Efendi‟ye de mutad uygulama üzerine tayinat verilmesi istenmektedir. (BOA, C.DH., 322/16058)

Günümüzde küçük bir mesele gibi görünebilir ama döneminde önemli bir ihtiyaç olduğu

muhakkak olan, tarihçilerin yazı yazmak için kullandıkları kâğıdın da devlet tarafından kendilerine verildiğini belgelerden öğrenebiliyoruz. (BOA, C.MF., 172/8581) Tarihçiler bunlardan baĢka; zarar gören evlerinin tamir masrafı, kendilerine müsait olan bir ev tahsisi gibi çeĢitli talepleri ile de

33Günlük; 2 kile arpa, 4 okka et, ve 6 çift ekmek. 34Ahmed Vasıf Efendi tarafından telif olunup, arz olunan ecza-i vekayi üzerine mutadvechile 1000 kuruĢ atiyye

verilmesi. 35 Vakanüvis el-Hac Âsım Efendi‟ye çadır mühimmatı verilmesi. 36Âsım Efendi‟nin her sene ibtidasındaatıyye-i seniyye ile kayrılmıĢ olmasına mebni bu sene de atıyye verilmesi. 37Vekayi‟nüvisEs‟ad Efendiye 20.000 kuruĢ atıyye verilmesi. 38 Yeni yıl tebriği için vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin atıyye-i seniyye ve niĢan ve rütbe ile taltifleri. 39 Lütfi Efendi‟nin tertib etmekte olduğu tarihin 8. Cildinin basımı için gerekli para ihtiyacını bildiren dilekçe.

Tarih Vekayi’nüvisin

Adı

Görevi Aldığı Atıyyeler

15/B/1183

(14 Kasım 1769)

EnverîSa‟dullah Vekayi‟nüvis-

Anadolu

Muhasebeciliği

Sefer esnasında 33

29/ġ/1200

(27 Haziran 1786)

Ahmed Vasıf

Efendi

Vekayi‟nüvis ve

Matbaa-i Amire

Nazırı

Ecza-yıvekayi arzı üzerine

1000 KuruĢ atıyye34

15/Z/1215

(30 Mart 1801)

Ahmed Vasıf

Efendi

Vekayi‟nüvis Evi yandığı için cüz

atıyyesi ile beraber 7500 krĢ.

21/M/1225

(25 Ağustos 1810)

Âsım Efendi Vekayi‟nüvis Sefer esnasında35

29/Z/1226

(15 Aralık 1811)

Âsım Efendi Vekayi‟nüvis Atıyye-i seniyye36

5/B/1255

(14 Eylül 1839)

MehmedEs‟ad

Efendi

Vekayi‟nüvis 20.000 KrĢAtıyye37

11/M/1305

(29 Eylül 1887)

Lütfi efendi Vekayi‟nüvis Atıyye-i seniyye38

7/B/1309

(6 ġubat 1892)

Lütfi Efendi Vekayi‟nüvis Yazdığı tarihin tab‟ı için

5000 krĢ.39

Page 11: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 383

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

devlet yetkililerinden yardım istemeye devam etmiĢler ve bu istekleri mümkün mertebe yerine getirilmeye çalıĢılmıĢ görünmektedir. (BOA, A.}MKT., 5/66; BOA, Y.EE., 143/39 )

3.5 Vekayi’nüvislerin Yakınlarına Yapılan Yardım ve Ġyilikler

Osmanlı tarihçileri, her zaman kendi namı hesaplarına devlet adamlarından bir karĢılık beklememiĢlerdir. Bu iyiliklerin bazen kendi evlatları, torunları ve diğer akrabaları için de

yapılmasını istemiĢlerdir. ġânî-zâde Mehmed Ataullah Efendi‟nin ölümü (Ocak 1827) üzerine tek varisi olan annesi, terekesini çıkarttırmıĢ ve borçları ödendikten sonra kalan 3.884 kuruĢun 2584 kuruĢunu Ataullah Efendi‟nin iki cariyesine paylaĢtırmıĢtır. (ġânî-zâde, 2008: C.I, LIX.) ArĢivde karĢımıza çıkan belgeler genellikle vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin yakınları ile ilgilidir. 1885 tarihli bir iradede; Lütfi Efendi‟nin oğlu Raif PaĢa‟nın münasip olan bir mutasarrıflıkta istihdamı istenmektedir. (BOA, Ġ.DH., 958/75777) Bu iradeden sonra oğlu bir yere iĢe alınmamıĢ olmalı veya baĢladığı yerden memnun olmamıĢ olmalı ki, 1888 yılında, Lütfi Efendi yazdığı tarihinin 12.

Cildini PadiĢaha sunduğu esnada, hedefini biraz daha yüksek tutarak, oğlu Raif PaĢa için bir mutasarrıflık verilmesini istirham etmiĢtir. (BOA, Y.PRK.AZJ., 14/33) AnlaĢılan bu isteği devleti yönetenlere fazla gelmiĢ olacak ki, oğlu Raif PaĢa 1891 yılında münasip bir memuriyete atanmıĢ ve mesele bu Ģekilde çözümlenmiĢti. (BOA, Ġ.DH., 1248/97832) Bir diğer belge de Lütfi Efendi‟nin torunu Ali ġefik Bey hakkındadır. Buna göre; Ali ġefik Bey‟in ilmiye rütbesi mülkiyeye çevrilmiĢ ve rütbe-i sani tevcihi ile Amedi Odasına tayin edilmiĢtir. Lütfi Efendi‟nin bir diğer isteği ise küçük torununun Mabeyn‟de istihdamına ait istirhamıdır. (BOA, Ġ.TAL., 1/1310/M-044; BOA, Y.PRK.AZJ., 34/80) Burada bunların sadece Lütfi Efendi‟nin isteği ile olduğunu söylemek

mümkün değildir. Ancak Lütfi Efendi‟nin tecrübeleri ve bürokrasideki tanıdıkları vasıtasıyla bu iĢleri kolaylaĢtırmıĢ olabileceğini söylemek mümkündür.

Tarih Vekayi’nüvis

Adı

Yakını Ġstek Hakkında Yapılan ĠĢ ve

ĠĢlemler

2/Z/1302 (13 Ağustos

1885)

Lütfi efendi Mahdumu (oğlu) Raif PaĢa

Münasip bir mutasarrıflıkta istihdamı 40

29/Z/1305

(7 Ağustos 1888)

Lütfi efendi Mahdumu (oğlu)

Raif PaĢa

Bir mutasarrıflık

verilmesi41

4/Ra/1309

(8 Ekim 1891)

Lütfi efendi Mahdumu (oğlu)

Raif PaĢa

Bir me‟muriyete

tayini42

2/M/1310

(27 Temmuz

1892)

Lütfi efendi Hafidi (torun) Ali

ġefik Bey

Rütbe-i Ġlmiyesinin

mülkiyeye tahvili ve Rütbe-i

Sani tevcihi ile Amedi Odası‟na tayin43

4/S/1315

(5 Temmuz

1897)

Lütfi efendi Torunu Küçük torunun

Mabeynde istihdamı44

24/L/1325

(30 Kasım 1907)

Lütfi efendi Zevcesi Kocasının ölümünden

sonra kendisine maaĢ

tahsisi45

Tablo 4: Vekayi’nüvislerin Yakınları Vasıtasıyla Elde Ettikleri Gelir Durumu

40Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin mahdumu Raif PaĢa‟nın münasip bir mutasarrıflıkta istihdamı. 41 Lütfi Efendi‟nin tarih kitabının 12. Cildini padiĢaha sunduğu ve oğlu Raif PaĢa için bir mutasarrıflık verilmesini

istirhamı. 42Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin mahdumu Raif PaĢa‟nın bir memuriyete tayini. 43Vekayi‟nüvis Lütfi Efendi‟nin hafidi Ali ġefik Bey‟in Amedi Odası‟na tayini. 44 Lütfi Efendi‟nin küçük torununun Mabeyn‟de istihdamına müsade buyrulması istirhamı. 45 BOA, DH. MKT., 1214/2.

Page 12: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

384 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

4. SONUÇ VE DEĞERLENDĠRME

Ġlmiye sınıfı içerisinde belirli Ģartları haiz olan ve çeĢitli cephelerden tebarüz etmiĢ

kimselerden seçilen vekayi‟nüvislerin; meslekleri ve gelir kaynakları ele alınırken, meseleye bir kaç farklı açıdan bakmak gerekmektedir.

Öncelikle Ģunu belirtmeliyiz ki, Osmanlı Devleti‟nin ilk dönemlerinden beri özel bir

kıymet verilen tarihçilik (vekayi‟nüvislik) mesleği, her ne kadar önceki devirlerde biraz farklı algılansa da, 18 ve 19. Yüzyıllarda o iĢi yapan Ģahısların kiĢisel durumlarına göre değiĢiklik arz etmektedir. Bazı tarihçiler için bu iĢ birinci derecede yaptıkları memuriyet olup, bunlar sadece vekayi‟nüvis olarak tanınmaktadırlar. Ama bazıları için bu iĢin sadece ikinci hatta üçüncü veya dördüncü bir meslek olarak kabul edildiğini söylemek mümkündür. Devleti idare edenler onların

bu yöndeki meziyetlerini takdir etmiĢler ve tarihçilik görevini ilave olarak onlara vermiĢlerdir. Bu açıdan elde ettikleri gelirleri ele alırken de meseleye bu yönüyle bakmanın faydası vardır.

Bu gelirler; sadece vekayi‟nüvislik maaĢı olarak değerlendirildiğinde bizi yanlıĢ sonuçlara

götürebilir. Osmanlı merkez bürokrasisi içerisinde çalıĢan diğer birçok seçkin memur ve yönetici de olduğu gibi, tarihçilerin gelir kaynaklarını da bir bütün olarak ele almakta fayda vardır. Çünkü vekayi‟nüvis olanlara bu görevleri karĢılığında devletin çeĢitli birimlerinden; taĢrada veya merkezde farklı farklı gelirler tahsis edilmekteydi. Önceki yaptıkları iĢ karĢılığında aldıkları ücretler, vekayi‟nüvis olunca elde ettikleri gelirler, arpalıklar ve atıyyeler hepsi birlikte düĢünüldüğü zaman; bu insanların gelirlerinin hangi düzeylerde olduğunu anlamamız kolaylaĢmaktadır.

Vekayi‟nüvislerin PadiĢahlar ve Sadrazamlar tarafından nasıl algılandıkları meselesi de onların gelirleri üzerinde etkili olan unsurlardan biriydi. PadiĢah yapılan iĢten, yani yazılan tarih

kitaplarından hoĢnut olursa, o zaman tarihçinin maddi yöndeki taleplerinin karĢılığı da genellikle olumlu neticelenmekteydi. ĠĢini iyi yapanlar, kanlıca sahillerinde yalı almak istedikleri zaman dahi talepleri olumlu karĢılanabiliyordu.

Zamanın Ģartları içerisinde düĢünmek ve ona göre değerlendirme yapmak tarihçinin en

baĢta gelen görevlerinden birisidir. Bu pencereden bakıldığında; mesleki kariyerlerinin en üst basamaklarına tırmanabilmiĢ Osmanlı vekayi‟nüvislerinin, her ne kadar son dönemlerde bazı sıkıntılar yaĢamıĢ olsalar da, gelirlerinin; çeĢitlilik ve yaĢam standardına katkı açısından yeterli olduğu ve refah düzeylerinin oldukça yüksek seviyelerde olduğu söylenebilir.

KAYNAKÇA

Arşiv Kaynakları

BOA, C.ML., 2/S/1119, 765/31167.

BOA, C.MF., 10/L/1143, 8/393.

BOA, HH., 15/B/1183, 16792.

BOA, C.MF., 15/B/1183, 134/6693

BOA, C:MF., 29/ġ/1200, 50/2478.

BOA, C.MF., 22/B/1205, 172/8581.

BOA, C.DH., 13/ZA/1207, 51/2546.

BOA, C.DH.,29/M/1222, 322/16058

Page 13: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 385

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

BOA, HH., 29/Z/1210, 1235/48063.

BOA, HH., 24/R/1217, 123/5094.

BOA, C.MF., 01/M/1221, 20/975,

BOA, C.DH., 21/M/1225, 63/3138.

BOA, HH., 29/Z/1226, 1275/49493.

BOA, HH., 29/Z/1234, 1343/52514.

BOA, HH., 29/Z/1235, 277/16255.

BOA, C.MF. S/1241, 2368.

BOA, C. MF., 16/ġ/1254, 48/2368

BOA, HH., 06/L/1254, 695/33538.

BOA, Ġ.DH., 15/B/1255, 3/128.

BOA, C.ADL., 24/N/1255, 29/1752,

BOA, C.MF., 12/Za/1255, 12/578.

BOA, C.MF., 25/B/1256, 44/2174.

BOA, C.MF., 27/Ra/1258, 39/1934.

BOA, A.}MKT., 14/L/1258, 5/66.

BOA, C.MF., 06/B/1261, 163/8102.

BOA, C.DH., 19/Ca/1269, 285/14228.

BOA, HH, 29/Z/1271, 124/5150.

BOA, Ġ.DH., 23/R/1294, 745/60912.

BOA, Ġ.DH., 9/M/1297, 796/64606

BOA, Ġ.DH., 02/Z/1302, 958/75777.

BOA, Ġ.DH., 29/S/1303, 970/76614

BOA, Ġ.DH., 11/M/1305, 1050/82497.

BOA,A.}MKT.MHM.,28/R/1305, 495/65.

BOA, Y.PRK.AZJ., 29/Z/1305, 14/33.

BOA, Ġ.DH., 4/Ra/1309, 1248/97832.

BOA, Y.A.HUS., 7/B/1309, 256/28.

BOA, Ġ.TAL., 2/M/1310, 1/1310-(M-044).

BOA, Y.MTV., 22/M/1310, 65/98.

BOA, BEO, 27/S/1310, 73/5418.

BOA, DH.MKT., 17/S/1313, 409/59.

BOA, Y.PRK.AZJ., 4/S/1315, 34/80.

BOA, Ġ.ML., 13/Ca/1319, 46/1319//Ca-39.

Page 14: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

386 Efkan UZUN – Şahin ORUÇ

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

BOA, DH. MKT., 24/L/1325, 1214/2.

BOA, Y.EE., 6/R/1327, 143/39.

BOA, MF.MKT., 8/L/1327, 1142/18.

BOA, Y.EE.KP., 17/Ra/1329, 35/3438.

1. Diğer Kaynaklar

AFYONCU, Erhan, (1999), “Osmanlı Müverrihlerine Dair Tevcihât Kayıtları –I”, Belgeler,XX/24,

s.77-155.

AFYONCU, Erhan, (2005), “Osmanlı Müverrihlerine Dair Tevcihât Kayıtları –II”, Belgeler,

XXVI/30, s.85-193.

AHMED VASIF EFENDĠ, (1978), Mehâsinü’l-Âsâr ve Hakâikü’l-Ahbâr, (Yay. M. Ġlgürel),

Ġstanbul: Ġstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yay.

AHMED VEFĠK PAġA , Lehce-i Osmânî, (Haz. R. Toparlı), Ankara: TDK.

AKTEPE, Münir, (1993), “Enverî”, İA, IV, s.281-283, Ġstanbul: MEB.

AKTEPE, Münir, (1993), “Es‟ad Efendi”, İA, IV, s.363-365, Ġstanbul: MEB.

AKÜN, Ömer Faruk, (1962), “Nergisî” İA,IX, s.194-197, Ġstanbul: MEB.

ÂSIM EFENDĠ, (Tarihsiz), Tarih, C.I, Ġstanbul.

BAYSUN, Cavid, (1960), “Naîmâ”, İA, IX, s.44-49.

ÇAKIR, Baki, (2003), Osmanlı Mukataa Sistemi (XVI-XVIII. Yüzyıl), Ġstanbul: Kitabevi Yay.

ÇELĠK, Ali, (2003), “Tarih Yazıcılığında „Ġsnad‟ın KullanılıĢı ya da „Rivayetçi Metod‟

”,Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi III, S.2, ss.5-21.

ERAVCI, Mustafa, (2008), “Dal Mehmed Çelebi”, Historians of theOttomanEmpire. (Ed.

C.Kafadar, H. Karateke, C. Fleischer ), (Harvard Üniversitesi Ortadoğu AraĢtırmaları

Merkezi (CMES), (http://www.ottomanhistorians.com.)

KARASAR, N. (2000). Bilimsel Araştırma Yöntemi, (10.b.), Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.

KÜTÜKOĞLU, Bekir, (1994), Vekayi’nüvis – Makaleler, Ġstanbul: Ġstanbul Fetih Cemiyeti.

MEHMED CEMÂLEDDĠN, (2003), Osmanlı Tarih ve Müverrihleri (Âyîne-i Zurefâ), (Haz.

Mehmet Arslan), Ġstanbul: Kitabevi Yay.

MUTLU, ġamil, (2006), “MehmedDâniĢ”, Historians of theOttomanEmpire. (Ed. C. Kafadar, H.

Karateke, C. Fleischer ), (Harvard Üniversitesi Ortadoğu AraĢtırmaları Merkezi (CMES),

(http://www.ottomanhistorians.com.)

ÖZCAN, Abdülkadir, (2006), “Mehmed PaĢa, Defterdar, Sarı, Bakkalzâde”, Historians of the

Ottoman Empire. (Ed. C. Kafadar, H. Karateke, C. Fleischer ), (Harvard Üniversitesi

Ortadoğu AraĢtırmaları Merkezi (CMES), (http://www.ottomanhistorians.com.)

ÖZCAN, Abdülkadir, (2003), “Fatih Devri Tarih Yazıcılığı ve Literatürü”, Sosyal

BilimlerEnstitüsü Dergisi, S. 14 Yıl : 2003/1, s.55-62.

PAKALIN, Mehmed Zeki, (1993), Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C.III, Ġstanbul:

MEB. Yay.

Page 15: OSMANLI TARİHÇİLERİNİN (VEKAYİ’NÜVİS) GELİR KAYNAKLARI

Osmanlı Tarihçilerinin (Vekayi’nüvis) Gelir Kaynakları 387

Turkish Studies International PeriodicalFortheLanguages, LiteratureandHistoryofTurkishorTurkic

Volume 8/11 Fall 2013

PAMUK, ġevket, (1999), Osmanlı İmparatorluğu’nda Paranın Tarihi, Ġstanbul: TVYY.

ġÂNĠ-ZÂDE MEHMED ATA‟ULLAH EFENDĠ, (2008), Şâni-zâde Tarihi, C.I, (Haz. Z. Yılmazer), Ġstanbul: Çamlıca Basım yay.

ÜNAL, Mehmet Ali, (2011), Osmanlı Tarih Sözlüğü, Ġstanbul: Paradigma Yayıncılık.