ÖZET TİCARET MESLEK LİSESİ ÖĞRETMENLERİNİN OKUL ZORBALIĞINA İLİŞKİN ALGILARI Elif Şölenci Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Yönetimi Programı Ocak 2012, 79 sayfa Bu yüksek lisans uzmanlık projesinin amacı, İstanbul ili Ataşehir, Beykoz, Kadıköy, Üsküdar ilçelerindeki ticaret meslek liselerinde görev yapan öğretmenlerin, öğrencilerin zorbalık davranışlarına ilişkin farkındalık düzeylerine ilişkin algıları ile bu davranışların okullarda ne sıklıkta, nerede ve ne zaman görüldüğünü belirlemek ve öğretmenlerin okul zorbalığı ile başa çıkma biçimlerini ortaya koymaktır. Araştırmanın evrenini İstanbul’un Ataşehir, Beykoz, Kadıköy ve Üsküdar ilçelerinde bulunan ticaret meslek liselerinde görev yapan öğretmenler oluşturmaktadır. Araştırma verileri, Jodie Tintorer’in “Elemantary Teachers’ Perceptions of and Responses to Scholl Bullying” isimli anketi ve Ken Rigby’nin “Handling Bullying” isimli anketinin Betül Kanık tarafından Türkçe’ye çevrilip , geçerlik güvenilirlilik çalışması yaptığı anketin araştırma örnekleminde bulunan 166 öğretmene uygulanmasıyla elde edilmiştir. Elde edilen veriler Microsoft Excel programında analiz edilmiştir. Araştırmada veri toplama aracından bilgi toplamak için frekans (f), yüzde (%) tekniği kullanılmıştır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin okul zorbalığı davranışlarının tüm türlerinin farkında oldukları görülmektedir. Öğretmenler sırasıyla en fazla fiziksel, sonra sözel, cinsel ve son olarak duygusal zorbalık davranışlarının farkındadırlar. Öğretmen algılarına göre iii
Öğretmen algılarına göre okul zorbalığının tespiti
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
ÖZET
TİCARET MESLEK LİSESİ ÖĞRETMENLERİNİN OKUL ZORBALIĞINA İLİŞKİN ALGILARI
Elif Şölenci
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Eğitim Yönetimi Programı
Ocak 2012, 79 sayfa
Bu yüksek lisans uzmanlık projesinin amacı, İstanbul ili Ataşehir, Beykoz, Kadıköy, Üsküdar ilçelerindeki ticaret meslek liselerinde görev yapan öğretmenlerin, öğrencilerin zorbalık davranışlarına ilişkin farkındalık düzeylerine ilişkin algıları ile bu davranışların okullarda ne sıklıkta, nerede ve ne zaman görüldüğünü belirlemek ve öğretmenlerin okul zorbalığı ile başa çıkma biçimlerini ortaya koymaktır.
Araştırmanın evrenini İstanbul’un Ataşehir, Beykoz, Kadıköy ve Üsküdar ilçelerinde bulunan ticaret meslek liselerinde görev yapan öğretmenler oluşturmaktadır. Araştırma verileri, Jodie Tintorer’in “Elemantary Teachers’ Perceptions of and Responses to Scholl Bullying” isimli anketi ve Ken Rigby’nin “Handling Bullying” isimli anketinin Betül Kanık tarafından Türkçe’ye çevrilip , geçerlik güvenilirlilik çalışması yaptığı anketin araştırma örnekleminde bulunan 166 öğretmene uygulanmasıyla elde edilmiştir. Elde edilen veriler Microsoft Excel programında analiz edilmiştir. Araştırmada veri toplama aracından bilgi toplamak için frekans (f), yüzde (%) tekniği kullanılmıştır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin okul zorbalığı davranışlarının tüm türlerinin farkında oldukları görülmektedir. Öğretmenler sırasıyla en fazla fiziksel, sonra sözel, cinsel ve son olarak duygusal zorbalık davranışlarının farkındadırlar. Öğretmen algılarına göre ticaret meslek liselerinde en fazla sözel zorbalık, sonra fiziksel, duygusal ve cinsel zorbalığın meydana geldiği görülmektedir. Yine öğretmen algılarına göre çalışma evreninde bulunan ticaret meslek liselerinde zorbalık davranışları sırasıyla en fazla koridorlarda, sınıfta ve daha sonra bahçede meydana gelmektedir. Bu davranışlar en çok teneffüste, okuldan eve giderken ve yolda (sınıfa giderken) olmaktadır. Öğretmenler bu zorbalık davranışlarıyla baş etmede en fazla zorbayı disipline etme yöntemini, sonra sırasıyla diğer bir yetişkinden yardım alma yöntemini, zorba ile çalışmak, kurban ile çalışmak yöntemini kullanmaktadırlar. Olayı göz ardı etme davranışının ise zorbalıkla başa çıkma amacıyla kullanılmadığı görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Okul Zorbalığı, Zorba, Ticaret Meslek Lisesi
iii
SUMMARY
THE PERCEPTION OF TEACHERS WORKING IN TRADE VOCATIONAL HIGH
SCHOOL ABOUT BULLYING
Elif Şölenci
Social Science Institute
Education Management Program
January, 2012, 79 pages
This MA thesis aims to understand the perception of the teachers that work in trade vocational high schools in Ataşehir, Beykoz, Kadıköy,Üsküdar in city of Istanbul about level of notice against the students’ bullying and to indicate how often,where and when this bullying happens and the teachers’ management against the school bullying.
The observation includes the teachers who work in trade vocational high schools in Ataşehir, Beykoz, Kadıköy and Üsküdar of İstanbul.The data is obtained by the questionnaire of Jodie Tintorer’s “Elemantary Teachers’ Perceptions of and Responses to School Bullying”and the questionnaire of Ken Rigby’s “Handling Bullying” translated by Betül Kanık who made validity and credibility study applied to 166 teachers.The obtained data is analysed by Microsoft Excel.The frequency(f) and the percent (%) technique are used to collect the data in observation.It is seen that the teachers participated to the observation are aware of all the kinds of school bullying.The teachers are aware of respectively first physical ,then oral,sexual and at last emotional bullying. According to the teachers’ perception at first oral bullying then physical,emotional and sexual bullying are seen in vocational high schools.According to the teachers’ perception,the school bullying in trade vocational high schools are seen respectively in corridors,classrooms and school yards.These kind of school bullying happen mostly in breaktime,on the way of home and classroom.The teachers apply mostly disciplining the bully methods,then respectively getting help from another adult method,studying with bully and studying with victim method to cope with bullying.On the other hand ,the ignorance of the event is seen not to use the aim of coping with bullying.
Key words:School Bullying,Bully,Trade Vocational High School
Okul zorbalığı zorbalık davranışını gerçekleştiren zorba ve zorbaca davranışa uğrayan
mağdur açısından uzun ve kısa vadede olumsuz etkileri olan ciddi bir problemdir.
Zorbaca davranışlardan sadece zorba ve mağdurlar etkilenmez. Okuldaki diğer öğrenci
ve öğretmenler zorba davranışların tehdidi altındadır. Zorbalık olaylarının çok sık
rastlandığı okullarda güvenli bir okul ikliminden bahsedilemez.
Sullivan ve diğerleri (2004) çember şemasıyla zorbalığın sadece mağdur üzerinde değil aynı zamanda toplum üzerindeki etkilerini de vermişlerdir.
22
Şekil 1.2: Zorbalığın çember etkisi
Kaynak: Sullivan, Cleary & Sullivan 2000, s.32
Birinci seviye etki: Zorbalık eyleminin yaşandığı andır. Zorbalığa maruz kalan öğrenci
için çok yoğun etkisi vardır ve etkisini sadece olayın olduğu an değil sonrasında da
hissedecektir.
İkinci seviye etki: Bu durumda zorbalık eyleminin ikincil mağdurları aile ve
ebeveynlerdir. Neden kendi çocuklarının başına geldiği, neden bu konuda daha önceden
önlem alınmadığı, neden bu konuda uyarılmadıkları konusunda okula kızgındırlar.
Çocuklarının başına gelenin diğer çocuğun başına gelmesini isterler.
Üçüncü seviye etki: İzleyiciler bu olaya katılacak ve olanlarla ilgili bazı duygu ve
düşünceleri olacaktır. Bazıları zorbaya destek verecek bazıları da ne destek verecek ne
de engel olacaklardır ve sadece olanları seyredecektir çünkü kendilerine de sıra
23
gelmesinden endişe edecektir. Bazıları müdahale etmek isteyecek ancak korkularından
bir şey yapamayacaklardır. Aşağılananlar üçüncül derece etkilenenlerdir. Bundan
sonraki hayatları sürekli tehdit altındadır ve bu da devamlı korku içinde yaşamaları
anlamına gelmektedir.
Dördüncü seviye etki: Bu seviyede okulun, içinde yaşanan zorbalık eylemine karşı
verdiği tepki çok önem taşımaktadır. Eğer durumu iyi bir şekilde yönetebilirse
öğrencilere ve özellikle zorbalığı yapan zorbalara kesin ve net bir şekilde bu tip
eylemlerine en ufak bir müsamaha gösterilmeyeceği anlatılır. Eğer durum gerektiği gibi
net bir şekilde ele alınmazsa, o zaman zorbalara yaptıklarına devam edebilecekleri ve
kimsenin güvende olmadığı mesajını verecektir. Eğer okul, zorbalık eylemleri
konusunda herhangi bir önlem almazsa ya da harekete geçmezse, bu da gelişen zorbalık
kültürünü dolaylı yoldan da olsa arttıracaktır.
Beşinci seviye etki: Hayatımızda olup bitenler çoğu zaman yakın çevremizi ve
yaşadığımız topluluğu doğrudan ya da dolaylı etkilemektedir. Eğer okul zayıf
öğrencilerini koruyamazsa zorba öğrencilere istedikleri yerde istedikleri kişiye zorbalık
yapabilecekleri yönünde cesaret vermiş olur. Ancak eğer okul bu konu ile ilgilenirse ve
herhangi bir zorbalık vakasını dikkatli bir şekilde incelenmek üzere öğrencilerin okul
yönetimini bilgilendirmeleri teşvik edilirse, bu durumda sadece öğrencilerine değil aynı
zamanda sorumluluğundaki daha geniş bir çevreye ciddi bir katkıda bulunmuş olacaktır.
Okul zorbalığının sonuçları ile ilgili yapılan araştırmaları incelediğimizde, zorba
davranışların mağdurlar üzerinde, korku, kızgınlık ya da hayal kırıklığı, yardıma
muhtaçlık, küçük düşme, kabul edilmeme, yabancılaşma, ya da eziyet çekme, yalnızlık,
umutsuzluk, bireysel utanç duyma ve tedirginlik gibi olumsuz duygular yerleşmesine
sebep olabilmektedir. Mağdur bunun neticesinde psikolojik uyum sorunları yaşarlar.
Akran ilişkileri gittikçe kötüleşir, kendilerini psikolojik olarak gittikçe kötü hissederler
ve depresyona girme olasılıkları daha fazladır. Okuldaki başarıları düşer, okuldan
kaçma, sosyal etkinliklere katılmama, diğerlerine zorbalık yapma, şiddet uygulama gibi
sorunlar yaşarlar.
24
Okul zorbalığının zorbalar üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Zorba öğrenciler,
saldırganlık, suç işleme gibi davranışsal sorunları daha çok gösterirler. Sigara içme,
alkol tüketme gibi zararlı alışkanlıklar daha çok görülmektedir. Hayatlarının ilerleyen
yıllarında zorba davranışlar şiddet içeren davranışlara dönüşebilir. Hatta bu kişilerin
çocukları zorba davranışlar gösterebilir.
Okul zorbalığının mağdurlar ve zorbalar üzerindeki olumsuz etkilerinden birçok
kaynakta ve araştırmada bahsedilmektedir. Az rastlanan etkilerinden biri okul iklimi
üzerindeki etkisidir. Zorba davranışların sıklıkla görüldüğü bir okulda olumlu bir okul
ikliminden bahsedilemez. Okulda ortamında bulunan öğretmen, öğrenci, veli, yönetici,
kısaca herkes bu olumsuzluktan etkilenir. Olumsuz bir okul iklimi zorba davranışları
tetikler. Bu kısır bir döngü şeklinde devam eder.
1.8 İLGİLİ ARAŞTIRMALAR
1.8.1. Yurtiçinde Yapılmış Araştırmalar
Türkiye’de okul zorbalığı ile ilgili az sayıda çalışma bulunmakla birlikte son yıllarda
yapılan çalışmalarda bir artış olduğu görülmektedir.
Okul zorbalığı konusunda Karaman-Kepenekçi ve Çınkır (2001) tarafından 1999–2000
öğretim yılında beş ayrı lisede, toplam 692 öğrenci üzerinde yapılan bir araştırmada;
öğrencilerin her bir zorbalık türü ile ne sıklıkta karsılaştıkları konusunda sayısal veriler
elde edilmiştir. Bu araştırma bulgularına göre öğrencilerin yüzde 44’ünün sözel, yüzde
30’unun fiziksel, yüzde 18’inin duygusal ve yüzde 9’unun ise cinsel içerikli zorbalığa
maruz kaldıkları bulunmuştur.
Yıldırım (2001), 140 ilköğretim 4. sınıf öğrencileri ile yaptığı çalışmada, çocukların
yüzde 20’sini zorba, yüzde 32’sini mağdur ve yüzde 29’unu zorba/ mağdur olarak
sınıflandırmıştır.
25
Çınkır ve Kepenekçi (2003) 36’sı yönetici, 92’si öğretmen olan bir grupla eğitimcilerin
okul zorbalığına ilişkin görüşlerini ortaya koymayı amaçlayan bir çalışma
gerçekleştirmiştir. Araştırma bulgularına göre eğitimcilerin büyük çoğunluğu öğrenciler
arasında bedensel, sözel, duygusal ve cinsel zorbalığın ara sıra ya da çok sık meydana
geldiğini belirtmişlerdir. Bedensel zorbalık davranışlarından olan “itme” davranışının
ve sözel zorbalık olan “ad takma” davranışının çok sık, duygusal zorbalık olan “gruptan
dışlama” davranışının ve cinsel zorbalık olan “cinsellik içeren sözler söyleme”
davranışının ara sıra ancak en fazla görülen davranışlar olduğu tespit edilmiştir. Bu
bulguların yanında eğitimcilerin zorbalığın giderilmesi için yapılanlara ilişkin
görüşlerine göre en fazla bireysel çabalarla önlemeye çalışma, daha sonra okul
yönetiminden yardım isteme, sırasıyla diğer öğretmenlerden yardım isteme, rehber
öğretmenlerden yardım isteme ve son olarak polise şikayet etme yöntemlerinin
kullanılmakta olduğu belirlenmiştir.
Pişkin (2003), 1154 öğrenci ile yaptığı çalışmada öğrencilerin yüzde 6,2 zorba, yüzde
35 mağdur ve yüzde 30 zorba/ mağdur olarak tespit etmiştir.
Pekel (2004) ise çalışmasında öğrencilerden yüzde 9’u zorba, yüzde 8’i mağdur, yüzde
6,4’ü zorba/ mağdur ve yüzde 77’si karışmayan olarak belirlemiştir.
Kapçı (2004), öğrenciler yüzde 40 oranında zorbalığa maruz kaldıklarını belirtmişlerdir.
Yurtal ve Cenkseven (2005)’in ilköğretim öğrencileri ile yaptıkları araştırmada
öğrencilerin yüzde 49’u bazen, yüzde 16’sı sık sık şiddet içeren davranışlarla karşı
karşıya kaldıklarını belirtirken, öğrencilerden yüzde 20’si bazen, yüzde 3’ü sık sık
şiddet içeren davranışlarda bulunduklarını belirtmişlerdir.
Alper (2008) tarafından Bursa’da 250 ilköğretim öğrencisi ile yapılan araştırmada,
öğrencilerin yüzde 52,4 fiziksel zorbalığa maruz kaldığını, yüzde 54, 2 si en çok sınıfta
fiziksel zorbalığa maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir.
26
Çayırdağ (2006) öğrencilerin okudukları okulun kültürüne ilişkin algıları ile zorbalık
eğilimleri ve zorbalıkla başetme düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemiştir. İstanbul’da
300 öğrenci ile yapılan araştırma sonucunda, zorbalık eğilimi toplam puanı ile okul
kültürünün tüm alt boyutları arasında anlamlı bir ilişki saptanmış, ayrıca zorbalıkla
başetme düzeyi ve okul kültürünün gelişim ve başarı boyutlu algılanması arasında
pozitif yönde anlamlı bir ilişki ve kurallara bağlılık ile zorbalıkla baş etme arasında
negatif yönde anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Öğrencilerin zorbalık eğilimleri ve
zorbalıkla başetme düzeylerinin cinsiyet ve okul türüne göre farklılaşıp faklılaşmadığı
incelendiğinde, hem zorbalık eğiliminin hem de zorbalıkla baş etme düzeylerinin kız ve
erkekler arasında anlamlı derecede farklılaştığı görülmüştür. Okul türü açısından
zorbalıkla başetme düzeyinde farklılık yokken, zorbalık eğiliminde anlamlı derecede bir
fark saptanmıştır.
Atik (2006) tarafından Ankara’da 742 öğrenci ile yürütülen çalışmada, ilköğretim ikinci
kademe öğrencileri arasındaki zorbalık ve kurban olma davranışının yaygınlığı
belirlenmeye çalışılmıştır. Sonuçlara göre toplam 742 öğrencinin yüzde 4.6’sı zorba,
yüzde 21.3’ü kurban, yüzde 6,5’i zorba/kurban, yüzde 44,7’si hiç dahil olmayan ve
yüzde 22,9’u dahil olmayandır. Zorbalık davranışının türü açısından, zorbaların
kullandığı en yaygın zorbalık türünün ve kurbanların en çok maruz kaldıkları zorbalık
davranışının sözel zorbalık olduğu bulunmuştur.
Koç (2006) tarafından yürütülen araştırmaya Ankara il merkezindeki 6 resmi genel
lisenin 9. 10. ve 11. sınıflarında eğitim gören 481’i kız ve 582’si erkek olmak üzere
toplam 1063 öğrenci katılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, okulda zorbalığın meydana geldiği alanlar ve sıklığı incelendiğinde; öğrenciler zorbalığın en fazla okulun koridorlarında meydana geldiğini düşünmektedirler. Öğrencilerin okulda zorbalığın en fazla meydana geldiği diğer alanlar olarak da; sınıfın içi, okuldan dönüş yolu, okulun bahçesi, okul binasının içi, okula gidiş yolu, okulun oyun alanları ve okulun tuvaletlerini belirtmektedirler. Zorbalığın meydana geldiği alanlar okul dışı ve içi olarak değerlendirildiğinde ise; öğrenciler zorbalığın ağırlıklı olarak okul içi alanlarda ve daha düşük bir oranda da okul dışı
27
alanlarda meydana geldiğine inanmaktadırlar. Okulda zorbalığın meydana geldiği alanlar ve sıklığı cinsiyet değişkeni temel alınarak incelendiğinde ise; erkek öğrenciler, zorbalığın hem okul dışı, hem de okul içi alanlarda (okulun koridorları dışında) kız öğrencilere göre, daha fazla meydana geldiğini ifade etmektedirler. Lise öğrencilerinin zorba kişilik düzeylerinin en önemli açıklayıcıları; öfkeyi dışa vurma düzeyi, cinsiyet, hatalı davranışın sıklığı ,özsaygı ve öfkeyi içte tutma düzeyidir. Bu beş açıklayıcı değişken; öğrencilerin zorba kişilik düzeylerine ilişkin gözlenen toplam varyansın yüzde 23'ünü açıklamaktadır. Araştırmada ele alınan öfkeyi kontrol etme, sürekli öfke, ailenin gelir durumu, yetişkin etkileri ve algılanan akademik başarı durumu değişkenlerinin ise öğrencilerin zorba kişilik alt ölçeği puanlarının önemli bir açıklayıcısı olmadıkları anlaşılmıştır. Lise öğrencilerinin kendine güven düzeylerinin en önemli açıklayıcıları; özsaygı, öfkeyi kontrol etme, öfkeyi dışa vurma ve sürekli öfke düzeyidir. Bu dört açıklayıcı değişken; öğrencilerin kendine güven düzeylerine ilişkin gözlenen toplam varyansın yüzde 24’'ünü açıklamaktadır. Araştırmada ele alınan algılanan akademik başarı durumu, yetişkin etkileri, hatalı davranışın sıklığı, ailenin algılanan gelir durumu, cinsiyet ve öfkeyi içte tutma düzeyi değişkenlerinin öğrencilerin kendine güven alt ölçeği puanlarının önemli bir açıklayıcısı olmadıkları belirlenmiştir. Lise öğrencilerinin zorbalıktan kaçınma düzeylerinin en önemli açıklayıcıları; öfkeyi kontrol etme, yetişkin etkileri, öfkeyi içte tutma ve sürekli öfke düzeyidir. Bu dört değişken; öğrencilerin zorbalıktan kaçınma düzeylerine ilişkin gözlenen toplam varyansın yüzde 19’unu açıklamaktadır. Araştırmada ele alınan özsaygı, algılanan akademik başarı durumu, ailenin gelir durumu, hatalı davranışın sıklığı, cinsiyet ve öfkeyi dışa vurma düzeyi değişkenlerinin öğrencilerin zorbalıktan kaçınma alt ölçeği puanlarının önemli bir açıklayıcısı olmadıkları görülmüştür.
28
Kılıç (2009, Konya ili Cihanbeyli ilçesi, ilçe merkezindeki altı resmi ilköğretim
okulunun 6. 7. ve 8. sınıflarında eğitim gören 367'si kız ve 396'sı da erkek olmak üzere
toplam 763 öğrenci üzerinde zorbalık türü olayların genel olarak okulun hangi
alanlarında ve ne sıklıkta meydana geldiğini araştırmış, Öğrencilerin zorba kişilik,
kendine güven ve zorbalıktan kaçınma düzeyleri; cinsiyet, ailenin algılanan gelir düzeyi,
algılanan akademik başarı durumu, hatalı davranışın sıklığı, yetişkin etkileri
değişkenleri açısından zorbalık türü olayları açıklamaya çalışmıştır. Araştırma
sonucunda, okulda zorbalığın meydana geldiği alanlar olarak çalışma evrenini oluşturan
763 öğrencinin yüzde 23,5’i sınıfın içini, yüzde 21,6’sı okulun bahçesini, yüzde
12,3’ü okulun koridorlarını göstermektedirler. Zorba kişiliği açıklayıcı değişkenler ayrı
ayrı incelendiğinde ise; sınıf, gelir, başarı durumu ve hatalı davranış sıklığı değişkenleri
ile öğrencilerin zorba kişilik düzeyleri arasında negatif bir ilişki bulunduğu
görülmektedir. Bununla birlikte bu değişkenlerden yalnızca başarı durumu ve hatalı
davranış sıklığı değişkenleri öğrencilerin zorba kişilik düzeyleriyle düşük ancak anlamlı
düzeyde ilişkili göstermektedir. Öte yandan öğrencilerin zorba kişilik düzeyleri ile okul,
cinsiyet, anne-baba tutumu ve yetişkin etkisi değişkenleri pozitif bir ilişki ortaya
koymaktadır. Bu değişkenler içerisinde ise yalnızca yetişkin etkisi değişkeni zorba
kişilikle düşük düzeyde ve anlamlı ilişkili göstermiştir. Bu durum, yetişkin etkisinin
artması ya da azalmasının zorba davranışlar üzerinde olumlu yönde artış ya da azalmaya
neden olduğu, başarı ve hatalı davranış sıklığının azalmasının ise zorba kişilik düzeyini
artırdığı şeklinde yorumlanabilir.
Coşkun (2008) tarafından İstanbul’da 298 öğrenci ile yapılan araştırmada, İlköğretim
ikinci kademe öğrencilerinin Zorbalık Eğilimleri ile problemli internet kullanımları
arasındaki ilişki incelenmiş, öğrencilerin oturdukları bölge okul zorbalığı ve internet
kullanımı arasında anlamlı bir İlişkinin olmadığı, öğrencilerin cinsiyetinin okulda
sergiledikleri zorbalık davranışında etkili olduğu, öğrencilerin zorbalıkları anne ve
babalarının hayatta olup olmamalarıyla bağlantılı değilken, anne-babalarının birlikte
olması okul zorbalığının eğlence boyutunda, birlikte olmaması ise duygu boyutunda
ilişkili olmaktadır. Annenin veya babanın mesleği okul zorbalığında etkili değildir,
ancak, annenin eğitim düzeyi okul zorbalığının sözel boyutunda ilişkilidir. Babanın
eğitim düzeyinin öğrencilerin zorbalık davranışıyla bağlantısı istatistiksel bir anlamlılık
29
taşımamaktadır. Evin kendilerinin veya kira veya başka birisinin olması, öğrencilerin
algıladıkları gelir düzeyi ve evde yaşayan kişi sayısı öğrencilerin zorbalığında ilişkili
değildir.
Kakcı (2009) tarafından Beykoz ilçesinde bulunan ilköğretim kurumlarından rastgele
seçilen 295 öğrenci ile ilköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin ahlaki olgunluk düzeyleri ile
duygu zorbalık eğilimleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmanın sonucunda, ahlaki
olgunlukla duygusal zorbalık eğilimi arasında yüksek düzeyde bir ilişki olduğu
anlaşılmıştır. Ahlaki olgunluk düzeylerinden olan Başkalarının Mutluluğunu Önemseme,
Hırslarını Kontrol Altında Tutabilme, Uyumlu Olma, Çevreye Duyarlı olabilme erdemleri
ile zorbalık eğilimleri arasında pozitif bir ilişki olduğu görülmüştür. Olumsuz önermelerin
karşılığında ahlaki olgunluk seviyesinde negatif değer çıkması ikisi arasında ters bir
ilişkinin olduğunu belirtmektedir. Buna göre ahlaki olgunluğu yüksek olan öğrencilerin
zorba eğilimliği göstermediği belirlenmiştir.
İrfaner (2009), Sincan Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri arasında uyguladığı Zorba Mağdur anketi sonuçlarına göre Sincan Endüstri Meslek Lisesi’nde öğrenciler arasında zorbalık eylemlerinin mevcut olduğunu görmüştür. Araştırmaya katılan öğrencilerin (n=665) yüzde 23’ünün zorbalık eylemlerine ayda en az iki veya daha fazla kez maruz kaldığı görülmektedir. Eğer bu sonuçlara bir veya iki kez maruz kalanlar da eklenirse elde edilen sonuç yüzde 42,9’a kadar çıkmaktadır. Öğrencilerin diğer öğrencilere zorbalık yapıp yapmadıkları sorusuna verilen cevaplara bakıldığında ankete cevap veren öğrencilerin yüzde 26’sı ayda bir veya iki kez , yüzde 8.8’si ayda iki veya üç kez ve yüzde 5,4’ü ise haftada birkaç kez diğer bir öğrenciye zorbalık eylemi yaptıklarını belirtmiştir.
Kabil (2009), sınıflardaki öğrenci sayılarının zorbalık üzerine etkileri konulu araştırma
sonuçlarına göre, sınıflardaki öğrenci sayısı açısından bireylerin zorbalık mağduru olma
durumları arasında anlamlı bir farklılık bulunamamış, kızların erkeklerden daha fazla
zorbalığa maruz kaldıklarını, ilköğretim öğrencilerine oranla lise öğrencilerinin daha
30
fazla zorbalık mağduru olduklarını, üst sosyo-ekonomik düzeydeki öğrencilerinin diğer
gruplara oranla daha fazla zorbalık mağduru oldukları görülmüştür. Sınıflardaki öğrenci
sayısı açısından bireylerin zorbalık yapma durumları arasında anlamlı bir farklılık
bulunamamıştır. Kızların erkeklerden daha fazla zorbalık yaptıkları, ilköğretim
öğrencilerine oranla lise öğrencilerinin daha fazla zorbalık yaptıkları görülmüştür.
1.8.2 Yurt Dışında Yapılmış Araştırmalar
Okul zorbalığı ile ilgili ilk çalışmalar İskandinav ülkelerinde başlatılmıştır. Okul
zorbalığını ilk ele alan kişi, okul bahçelerinde çocukların davranışlarını gözleyen
Heinemann’dır. Heinemann’ın yapmış olduğu çalışmalara halkın göstermiş olduğu ilgi
üzerine, 1970’lerde Olweus, İskandinav ülkelerinde öğrenci, öğretmen ve velileri de
içine alan geniş kapsamlı çalışmalarını başlatmış ve okul zorbalığı konusunda yapılan
çalışmalar giderek artan bir önem kazanmıştır. Olweus, bu alanda gittikçe artan bir
biçimde çalışmalarını sürdürmüştür 1980’lerde bu çalışmalara Besag’da katılmıştır.
1980’li yıllardan günümüze son yirmi yıl içerisinde, okul zorbalığının sıklığını,
şiddetini ve zorbalığa neden olan bireysel ve çevresel faktörleri belirlemeye yönelik çok
sayıda araştırma yayınlanmıştır (Besag 1995; Olweus, 1999,1991, 1980, 1978, akt, Koç
2006,).
Olweus, 1983’te 8–16 yaşları arasında olan 150.000 öğrenciye dayanan araştırmasında
öğrencilerin toplamda yüzde 15’inin zorba veya kurban olduğunu; bu öğrencilerin
yüzde 9’unun kurban, yüzde 6-7’sinin ise zorba olduğunu ifade etmektedir. Olweus’un
(1989) Norveç’te 80.000 ilk, orta ve lise öğrencisi üzerinde yaptığı bir başka
araştırmada, benzer şekilde, öğrencilerin yüzde 10’unun iki aylık bir sürede zorbaca
davranışlara maruz kaldıkları, aynı örneklem grubunun yüzde 7’sinin ise yine aynı süre
içerisinde diğer öğrencilere zorbaca davrandıkları saptanmıştır. Olweus, 2001’de
110.000 ergen öğrenci üzerinde yenilediği araştırmasında, 1983’de yaptığı araştırmasına
oranla zorbalıkta zorba, kurban veya zorba/kurban olarak zorbalık davranışlarına
katılmanın yüzde 65 oranında arttığını belirtmektedir (Akt. Olweus, 2005).
31
Johnston, Malley ve Bachmen (1993)’ın yapmıs oldukları bir araştırmada 8. sınıf
öğrencilerinin yüzde 16’sinin bazen ya da çoğu zaman okulda kendilerini güvensiz
hissettiklerini ve 8. Sınıf öğrencilerinin yüzde 7’sinin bir önceki ay kendilerini güvensiz
hissettiklerinden korunmak için okula gitmediklerini belirtmiştir. Yine öğrencilerin
yüzde 20’si okul bahçesindeki bazı yerlerden uzak durduklarını ve yüzde 8’inin okulla
ilgili her şeyden uzak durduklarını belirtmişlerdir (akt, Satan, 2006, s.32).
Olweus (1995), İngiltere okullarında yapmış olduğu bir çalışmada; öğrencilerin yüzde
15’nin zaman zaman ve yüzde 5’nin ise ciddi bir biçimde ve sürekli olarak
Zorba da dahil olmak üçere tüm öğrencilerle bir toplantı düzenlerim, onlara neler olduğunu anlatırım ve durumu çözmede yardımcı olacak yolları bulmalarını isterim.
Bu anket, Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Yönetimi Yüksek Lisans Programı’nda proje çalışması olarak yapılan araştırma için İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünden izin alınarak uygulanmaktadır. Anketler bilimsel araştırma dışında hiçbir amaçla kullanılmayacak, araştırmacı dışında başka kişi, kurum yada makamlara paylaşılmayacaktır.
Anket maddelerine vereceğiniz cevapların gerçek görüşünüzü yansıtması araştırma için çok önemlidir. Lütfen maddeleri dikkatlice okuyarak var olan duruma uygun seçeneği işaretleyiniz. Anket ancak maddelerin tamamına cevap verildiği takdirde işleme alınacağından lütfen hiçbir soruyu cevapsız bırakmayınız.
Ankette yer alan soruların tümünü içtenlikle yanıtlamanızı ve gereken özeni göstermenizi diler, ilgi ve yardımlarınız için teşekkür ederim.
Elif ŞÖLENCİ
Bahçeşehir Üniversitiesi
Eğitim Yönetimi
Yüksek Lisans Öğrencisi
KİŞİSEL BİLGİLER
1.Cinsiyetiniz: ( ) Kadın ( ) Erkek
2. Yaşınız: ( ) 20-29 ( )30-39 ( ) 40-49 ( ) 50-59 ( ) 60 ve üstü
3. Meslekteki toplam hizmet süreniz (ay/yıl):………………………………………….
4.Görev yaptığınız sınıflar: ( ) 9.sınıf ( ) 10. sınıf ( ) 11. sınıf ( ) 12. sınıf
5.Medeni durumunuz: ( ) Evli ( ) Bekar
71
6. Çocuğunuz var mı? ( ) Evet ( ) Hayır
OKUL ZORBALIĞI: Bir ya da daha fazla öğrenci tarafından mevcut koşullarda kendini
savunamayacak olan bir öğrenciye belirli bir süre gerçekleştirilen olumsuz eylemlerdir.
Arkadaşça ve şaka olarak yapılan eylemlere zorbalık diyemeyiz. Aynı zamanda, eşit güce sahip
iki öğrencinin tartışması ya da kavga etmesi durumunda zorbalıktan söz edilemez.
Aşağıda ortaöğretim öğrencilerinin yapabilecekleri davranışların bir listesi bulunmaktadır.
Lütfen aşağıdaki her bir davranışın zorbalık olduğuna ne düzeyde katıldığınızı ilgili numarayı
yuvarlak içine alarak işaretleyiniz.
Kes
inlik
le
Kat
ılmıy
orum
Kat
ılmıy
orum
Kat
ılıyo
rum
Kes
inlik
le
Kat
ılıyo
rum
1 Yumruklamak, vurmak 1 2 3 4
2 Ad takmak ya da hakaret etmek 1 2 3 4
3 Sormadan eşyaları almak, çalmak 1 2 3 4
4 Arkadaşlarının bir kişiye karşı olmalarını
sağlamak, kasıtlı olarak arkadaşlıklarını
bozmak
1 2 3 4
5 Bir kişinin dış görünüşü ile alay etmek 1 2 3 4
6 Bir kişinin gözünü korkutmak ya da
tehdit etmek1 2 3 4
7 Bir kişinin vücudu ile ilgili yorumlar 1 2 3 4
72
yapmak
8 Tekme atmak 1 2 3 4
9 Bir kişiyi kasıtlı olarak bir etkinliğin
dışında bırakmak1 2 3 4
10 Zarar vermek amacıyla biri kişiyi itmek
ya da çarpmak1 2 3 4
11 Bir kişi ile ilgili kırıcı dedikodular
başlatmak ve yaymak1 2 3 4
12 Diğer kişilerin bir kişi ile konuşmalarını
engellemek1 2 3 4
13 Kızdırmak 1 2 3 4
14 Arkadaşlarının eşyalarını kırmak ya da
kasten zarar vermek1 2 3 4
15 Bir arkadaşına uygunsuz olarak
dokunmak1 2 3 4
16 Bir kişiyi sosyal olarak dışlamak 1 2 3 4
17 Bir arkadaşı ile konuşmayı reddetmek ya
da onu dinlememek1 2 3 4
18 Bir kişiyi kızdırmak için argo bir kelime 1 2 3 4
73
kullanmak
19 Bir kişiye kasıtlı olarak onu incitecek
şeyler söylemek1 2 3 4
Şimdi öğrencilerimizin bu davranışlara ne kadar katıldığını belirlemeye
çalışacağım. Lütfen son iki hafta içerisinde tipik bir sınıf düzeninde aşağıdaki
davranışların ne sıklıkla görüldüğü ile ilgili numarayı yuvarlak içine alarak işaretleyiniz.
Asl
a
Nad
iren
Ara
sıra
Sık
sık
20 Kızdırmak 1 2 3 4
21 Zarar vermek amacıyla biri kişiyi itmek
ya da çarpmak1 2 3 4
22 Arkadaşlarının bir kişiye karşı olmalarını
sağlamak, kasıtlı olarak arkadaşlıklarını
bozmak
1 2 3 4
23 Bir arkadaşı ile konuşmayı reddetmek ya
da onu dinlememek1 2 3 4
24 Bir kişinin vücudu ile ilgili yorumlar
yapmak1 2 3 4
25 Tekme atmak 1 2 3 4
74
26 Bir kişiden herhangi bir şey çalmak ya
da almak1 2 3 4
27 Bir kişiye hakaret etmek ya da ad takmak 1 2 3 4
28 Bir kişiyi kızdırmak için argo bir kelime
kullanmak1 2 3 4
29 Bir kişiyi sosyal olarak dışlamak 1 2 3 4
30 Bir kişi ile ilgili kırıcı dedikodular
başlatmak1 2 3 4
31 Bir kişinin dış görünüşü ile alay etmek 1 2 3 4
32 Bir kişiyi yumruklamak ya da vurmak 1 2 3 4
33 Diğer kişilerin bir kişi ile konuşmalarını
engellemek1 2 3 4
34 Arkadaşlarının eşyalarını kırmak ya da
kasten zarar vermek1 2 3 4
35 Bir kişinin gözünü korkutmak ya da
tehdit etmek1 2 3 4
36 Bir arkadaşına uygunsuz olarak
dokunmak1 2 3 4
37 Bir kişiyi kasıtlı olarak bir etkinliğin 1 2 3 4
75
dışında bırakmak
38 Bir kişiye kasıtlı olarak onu incitecek
şeyler söylemek1 2 3 4
Okul zorbalığı birçok alanda gerçekleşebilir. Lütfen aşağıda verilen her bir alanda okul
zorbalığının ne sıklıkta görüldüğüne inanıyorsanız ilgili numarayı işaretleyiniz,
Asl
a
Nad
iren
Ara
sıra
Sık
sık
39 Okulun bahçesinde 1 2 3 4
40 Dinlenme salonlarında 1 2 3 4
41 Koridorlarda 1 2 3 4
42 Sınıflarda 1 2 3 4
43 Kantinde 1 2 3 4
44 Teneffüs 1 2 3 4
45 Yolda(sınıfa giderken) 1 2 3 4
46 Okul servislerinde 1 2 3 4
47 Okula gelirken 1 2 3 4
48 Okuldan eve giderken 1 2 3 4
76
Öğretmenler okuldaki zorbalık olayları ile başa çıkabilmede çeşitli yollar kullanabilirler.
Öğretmenlerin seçtikleri yol zorbalık olayının hangi şartlarda meydana geldiğine ve
ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Genellemek zor olsa da aşağıdaki örnek olayı
kafanızda canlandırarak, böyle bir durumda ne yapacağınız ile ilgili aşağıdaki verilen
ifadelere ne ölçüde katıldığınızı işaretleyiniz: DOĞRU YA DA YANLIŞ CEVAP
YOKTUR.
“Güçlü bir öğrenci, kendisinden güçsüz olan bir öğrenciyi sürekli olarak kızdırıyor ve
uygun olmayan lakaplar takıyor ve aynı zamanda diğer öğrencileri de mümkün olduğunca bu
kurban öğrenciden uzak durmaya ikna ediyor. Sonuç olarak kurban, bu davranışlar karşısında
kızgın, mutsuz ve genellikle dışlanmış hissediyor.”