Top Banner
1
81

MAKİNA SEKTÖR RAPORU

Feb 09, 2023

Download

Documents

Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

1

Page 2: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

2

Page 3: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

3

KONYA MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ

SEKTÖREL ANALĠZ RAPORU

(2008)

ĠÇĠNDEKĠLER

GiriĢ …………………………………………………………………………………….. 2

BÖLÜM 1

DÜNYA’DA MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

1.1 Sektörün Genel Tanımı…………………………………………………………… 3

1.2. Mevcut Durum……………………………………………………………………. 5

1.2.1. Sektörün Dünyadaki Durumu…………………………………………………….. 5

1.2.2. Makine ve Teçhizat Sanayinin Alt Sektörlere Göre Durumu…………………….. 9

1.2.3. Sektörün AB‘deki Durumu……………………………………………………….. 16

1.4. Sektördeki Yeni Eğilimler………………………………………………………… 17

BÖLÜM 2

TÜRKĠYE’DE MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

2.1. Mevcut Durum…………………………………………………………………… 19

2.1.1. KuruluĢ Sayısı, Mevcut Kapasite ve Kullanımı…………………………………. 20

2.1.2 Üretim……………………………………………………………………………. 25

2.1.3. DıĢ Ticaret………………………………………………………………………... 27

2.1.4. Yurt Ġçi Tüketim………………………………………………………………….. 36

2.1.5 Fiyatlar…………………………………………………………………………… 36

2.1.6 Ġstihdam…………………………………………………………………………… 37

2.1.7 Diğer Sektörler ve Yan Sanayi ĠliĢkileri…………………………………………. 38

2.2 Sektörün Sorunları……………………………………………………………….. 38

2.3 SWOT Analizi…………………………………………………………………… 39

2.4 Sektörde Uygulanması Önerilen Stratejik Öncelik, Politika ve Tedbirler……….. 41

BÖLÜM 3

KONYA’DA MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

3.1. Mevcut Durum ……………………………………………………………………… 43

3.2. Konya Profili………………………………………………………………………… 50

3.3. Konya Makine Ġmalat Sanayi Saha AraĢtırma Raporu……………………………… 63

3.3.1. AraĢtırmanın Metodolojisi…………………………………………………………. 63

3.3.2. AraĢtırma Bulguların Analizi………………………………………………………. 65

Sonuç ve Değerlendirme …………………………………………………………………. 74

Kaynakça …………………………………………………………………………………. 76

Page 4: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

4

GiriĢ

Dünya ekonomisinin en önemli özelliği üretimin hızla küreselleĢmekte olmasıdır.

Sürekli geliĢen teknolojinin de katkısıyla önemi daha da artan imalat sanayi, dünya ticaretinde

lokomotif bir sektör konumundadır. Ġmalat sanayinin ekonomik geliĢim için tetikleyici oluĢu

ülkeler arası rekabeti doğurmuĢ, teĢvikler ve vergi indirimleri gibi yollarla imalat sanayinin

geliĢmesi sağlanmaya çalıĢılmıĢtır. Makine imalat sanayi dünyada ―mühendislik sanayi‖ ya da

―makine mühendisliği sanayi‖ olarak bilinmektedir.

Hiç Ģüphesiz imalat sanayi içerisinde tüm sektörlere girdi sağlayan makine imalat

sanayi özel ve önemli bir konumda yer almaktadır. Teknolojik altyapı, bilimsel bilgi ve

mühendislik hizmetlerini makine imalat sanayi bir noktada buluĢturmaktadır. Sayılan

etkenlerin birinde ya da tamamında yaĢanabilecek herhangi bir değiĢim, dolaylı olarak

ekonomik geliĢmeye etkide bulunacağı gibi aynı zamanda ülkeler arası rekabet gücünü de

belirleyici olacaktır.

Makine imalat sanayinde yer alan firmalar hem yerel hem de dünya eksenli üretimde

bulunarak sanayideki tüm alanlara, ihtiyaçları nispetinde makineler, aksam ve parçalar imal

etmektedirler.

Sektörel özelliği dolayısıyla sürekli geliĢen makine sektöründe, üretimi yapılan her yeni

mamul için proje tasarımı, AR-GE ve ayrıntılı mühendislik tasarımları yapılmaktadır. Ayrıca

yeni bir mamul üretimi için talep edilen mamulün nitelikleri ayrıntılı olarak alınmakta, bunun

sonucu olarak küreselleĢen dünyada önemli bir olgu olan ―müĢteri odaklılık‖ prensibi ile

müĢteri isteklerine uygun makine parça, aksam ve aparatları üretilmektedir.

Makine imalat sektöründe yeni icatlar, Ar-Ge ve teknolojik geliĢim önemli bir rol

oynamaktadır. Ġleri teknoloji kullanan imalat sanayide ki her 100 firmadan 60‘ı makine imalat

sanayide faaliyet gösteren firmadır.(SeçilmiĢ Sektörler ve Teknoloji, 2005)

ÇalıĢmamızda makine imalat sanayinin kurumsal yapısı, rekabet gücü, çalıĢan ve

yönetici analizi, ticaret yapısı, teknolojik geliĢimi, detaylı istatistikler ve yorumlarla; Dünya,

Türkiye ve Konya perspektifinde ayrı ayrı ele alınarak incelenmiĢtir.

Page 5: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

5

BÖLÜM 1

DÜNYA’DA MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

1.1. Sektörün Genel Tanımı

Makine sözcüğü Türk Dil Kurumunun sözlüğünde ―Herhangi bir enerji türünü baĢka bir

enerjiye dönüĢtürmek, belli bir güçten yararlanarak bir iĢi yapmak veya etki oluĢturmak için

çarklar, diĢliler ve çeĢitli parçalardan oluĢan düzenekler bütünü1‖ olarak tanımlanmaktadır.

Bu tanımlamaya göre dönüĢtürülmesi mümkün olan bir enerji türünün iĢlenerek baĢka

bir enerji türüne dönüĢtürülmesi, bir iĢin yapılması ve etki oluĢturulması amaçlı olarak çeĢitli

mekanizmaların sistemli bir bütün oluĢturması, bu sistemin ise belli mekanik parçaların

sistemli olarak bir arada bulunmasına makine adı verilmektedir.

Makine imalatı amaçlarına göre iki temel makine grubuna ayrılmaktadır.

a) Genel Amaçlı Makine Ġmalatı

b) Özel Amaçlı Makine Ġmalatı ( MüĢteri talepleri doğrultusunda)

BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ makine ve teçhizat imalatı, ISIC Revize 3

sınıflandırmasında, imalat sanayi altında 29 numaralı grupta yer almaktadır. Grupta, üçlü

sınıflandırma yapıldığında 3 alt sektör, dörtlü sınıflandırma yapıldığında ise 15 alt sektör

bulunmaktadır.

ISIC Revize 3 Sınıflandırmasına Göre Makine Ġmalat Sanayi (M.Ġ.S.)2

—291 Genel Amaçlı Makine Ġmalatı

2911 Ġçten yanmalı motor ve türbin imalatı; uçak, motorlu taĢıt ve motosiklet

motorları hariç

2912 Pompa, kompresör, musluk ve vana imalatı

2913 Mil yatağı, diĢli, diĢli takımı ve tahrik tertibatı imalatı

2914 Sanayi fırını, ocak ve ocak ateĢleyicilerin imalatı

2915 Kaldırma ve taĢıma teçhizatı imalatı

2919 Diğer genel amaçlı makinelerin imalatı

—292 Tarım ve orman makineleri imalatı

2921 Tarım ve orman makineleri imalatı

2922 Takım tezgahları imalatı

2923 Metalürji makineleri imalatı

2924 Maden, taĢocağı ve inĢaat makineleri imalatı

2925 Gıda, içecek ve tütün iĢleyen makinelerin imalatı

2926 Tekstil, giyim eĢyası ve deri iĢlemede kullanılan makinelerin imalatı

2927 Silah ve mühimmat imalatı

2929 Diğer özel amaçlı makinelerin imalatı

—293 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ ev aletleri imalatı

2930 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ ev aletleri imalatı

1 ―Makine‖ sözcük sorgulaması;

http://www.tdk.gov.tr/TR/SozBul.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA

(EriĢim Tarihi: 23.09.2008)

2 ISIC Revize 3 Sınıflandırma Kodları, http://www.katso.org.tr/word/ek-5.xls (EriĢim Tarihi 25.09.2008)

Page 6: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

6

Makine Ġmalat Sanayi, Nace Rev. 1.1 sınıflandırmasında da 29 nolu grup içerisinde yer

almaktadır. Yine bu grupta da üçlü sınıflandırmada 7 alt sektör, dörtlü sınıflandırmada ise 22

adet alt sektör bulunmaktadır.

Nace Rev. 1.1 Sınıflandırmasına Göre Makine Ġmalat Sanayi(M.Ġ.S.) 3

29 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ makine ve teçhizat imalatı

29.1 Uçak, motorlu taĢıt ve motosiklet motorları hariç, mekanik güç üretimi ve

kullanımına yönelik makinelerin imalatı

29.11 Ġçten yanmalı motor ve türbin imalatı; uçak, motorlu taĢıt ve motosiklet motorları hariç

29.12 Pompa ve kompresör imalatı

29.13 Musluk ve vana imalatı

29.14 Mil yatağı, diĢli, diĢli takımı ve tahrik tertibatı imalatı

29.2 Genel amaçlı diğer makinelerin imalatı

29.21 Sanayi fırını, ocak ve ocak ateĢleyicilerin imalatı

29.22 Kaldırma ve taĢıma teçhizatı imalatı

29.23 Evde kullanıma yönelik olanlar hariç, soğutma ve havalandırma donanımı imalatı

29.24 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ diğer genel amaçlı makinelerin imalatı

29.3 Tarım ve ormancılık makineleri imalatı

29.31 Tarımsal amaçlı traktör imalatı

29.32 Diğer tarım ve ormancılık makinelerinin imalatı

29.4 Takım tezgâhları imalatı

29.41 TaĢınabilir ve el ile kullanılan makineli aletlerin imalatı

29.42 Diğer metal iĢleme takım tezgâhlarının imalatı

29.43 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ diğer takım tezgahlarının imalatı

29.5 Diğer özel amaçlı makinelerin imalatı

29.51 Metalürji makineleri imalatı

29.52 Maden, taĢocağı ve inĢaat makineleri imalatı

29.53 Gıda, içecek ve tütün iĢleyen makinelerin imalatı

29.54 Tekstil, giyim eĢyası ve deri iĢlemede kullanılan makinelerin imalatı

29.55 Kâğıt ve mukavva üretiminde kullanılan makinelerin imalatı

29.56 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ diğer özel amaçlı makinelerin imalatı

29.6 Silah ve mühimmat imalatı

29.60 Silah ve mühimmat imalatı

29.7 BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ ev aletleri imalatı

29.71 Elektrikli ev aletleri imalatı

29.72 Elektriksiz ev aletleri imalatı

3 Nace Rev. 1.1 Sınıflandırma Kodları, www.eie.gov.tr/duyurular/EV/EV_kanunu/ana_faaliyet_kodu.doc

(EriĢim Tarihi: 25.09.2008)

Page 7: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

7

1.2. Mevcut Durum

Dünya ekonomisi son 25 yıllık dönemde üretici odaklı bir sistemden tüketici odaklı bir

sisteme doğru hızla ilerlemektedir. Tüketici odaklı bu yeni oluĢum, dünyanın her noktasında

üretilen malın, dünyanın her noktasında tüketilebileceği yeni bir rekabet ortamını

tanımlamaktadır.

Makine sektörünün geliĢiminin sanayileĢmenin geliĢimi olarak düĢünüldüğünde ortaya

konulan stratejiler, plan, program ve politikaların uygulama alanı bulması büyük önem

taĢımaktadır. Dünya ekonomisi genelinde makine imalat sektöründeki herhangi bir geliĢme

dolaylı olarak ülkelerin Gayri Safi Milli Hâsılası‘ndaki büyümenin temel göstergesi olarak

nitelendirilmektedir.

Avrupa Birliği(AB) ülkeleri makine üretiminde önde gelen üretici ve ihracatçı

ülkelerdir. Dünya çapında makine imalatı yapan Avrupa Birliği(AB), Amerika BirleĢik

Devletleri(ABD) ve Japonya tahmini olarak dünya makine ve teçhizat üretiminin ¾ ‗ünü

sağlamakta aynı zamanda ileri teknoloji ve sürekli Ar-Ge çalıĢmalarıyla baĢat rol

üstlenmektedirler. Ayrıca orta ve düĢük teknolojik makine üretimleriyle Çin ve diğer

geliĢmekte olan endüstriyel ülkeler makine üreticilerinin sürekli artan performans talebi ile

teknolojik ve bilimsel geliĢmeleri yakından izlemekte, rekabet güçlerini her geçen gün

artırmaya çalıĢmaktadırlar.

Makine sektörü aĢağıda yer alan özellikleriyle dikkat çekmektedir.

Katma değeri yüksektir,

Ekonomik refahı etkiler,

Teknolojinin geliĢimini sağlar böylece yeni teknolojilerin kullanıldığı mamuller üretir,

Ölçeğe göre artan getiri yapısına sahiptir,

Sürekli yapılan ar-ge çalıĢmaları rekabeti güçlendirir,

Tetikleyici gücü olan lokomotif sektördür,

Kriz anlarında en dirençli olan ve ayakta kalabilen sektördür,

Ġstihdamı etkileyen bir sektördür.

1.2.1. Sektörün Dünyadaki Durumu

Sektörün lideri durumundaki ülkeler ABD (%17), Almanya (%8), ÇHC (Çin Halk

Cumhuriyeti) (%7), Ġngiltere (%5), Fransa (%5) ve Japonya (%5) toplam makine

ithalatından yaklaĢık %47 oranında pay almaktadırlar. Aynı zamanda yaklaĢık % 52‘lik payla

toplam makine ihracatında söz sahibi ülkeler ise sırasıyla Almanya (%14), ABD (%12), ÇHC

(Çin Halk Cumhuriyeti) (%11), Japonya (%9) ve Ġtalya (%6)’dır. Dünya geneli ithalat ve

ihracat rakamlarına bakıldığında sektörün dünya ticaret hacmindeki yeri ve önemi dikkat

çekmektedir.

Page 8: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

8

Tablo 1.1. Makine ve Aksamları (84. Fasıl) BaĢlıca Ġthalatçı Ülkeler (1.000 $)

Kaynak: http://unstats.un.org & OAİB Makine Sektör Raporu – s.6

Makine imalat sektöründe gerçekleĢen makro göstergeleri rakamlarla ifade etmek

gerekirse, 2001 yılında ithalat rakamının 865 milyar $‘dan 2005 yılında %54 büyüyerek 1,336

milyar $‘a, yine 2001 yılında 858 milyar $ olan dünya geneli makine ihracatının 2005 yılında

%59 büyüme oranı ile 1,361 milyar $‘a ulaĢtığı söylenebilir.

ġekil 1.1. Dünya Geneli Makine Sektörü Ġthalatçı Ġlk BeĢ Ülke

$- $

100.

000.00

0 $20

0.00

0.00

0 $30

0.00

0.00

0

MİK

TA

R

ABD (%

17)

ALMANYA

(% 8)

ÇİN H.C.

(% 7)

İNGİLTERE (%

5)

FRANSA (%

5)

ÜLKELER2001 2002 2003 2004 2005

Sektörün dünya ticari yapısı içerisindeki yerinin diğer bir belirleyicisi ise dünya genel

ticaret rakamları ile ithalat ve ihracat rakamlarının karĢılaĢtırılmasıdır. Dünya genel ithalat

rakamı 2005 yılında 10,8 trilyon $ olarak gerçekleĢmiĢ, makine ve aksamları ithalatının payı

ise % 12 olarak tespit edilmiĢtir. Dünya genel ihracat rakamı ise 2005 yılında 10,4 trilyon $,

dünya makine ve aksamları ihracat payı ise %13,1 olmuĢtur4

4 Makine Sektör Raporu–2007, Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği,Syf:6-10

http://www.oaib.gov.tr/raporlar/makine/MakSektor2007.pdf (Erişim Tarihi: 23.09.2008)

ÜLKELER 2001 2002 2003 2004 2005 DEĞ. PAY

ABD 164.880.747 164.189.194 172.948.679 203.591.361 228.405.100 12 17

ALMANYA 71.252.001 68.742.595 81.533.370 98.151.839 107.013.863 9 8

ÇHC 40.534.475 52.114.471 71.459.934 91.601.140 96.283.691 5 7

ĠNGĠLTERE 51.613.619 51.369.386 56.472.648 64.685.939 69.525.223 6 5

FRANSA 44.807.397 43.295.887 49.533.784 57.264.612 61.490.484 7 5

JAPONYA 38.361.057 37.086.568 41.148.943 48.504.620 52.218.673 8 4

HOLLANDA 30.884.301 29.330.424 37.235.421 45.863.640 51.364.206 15 4

KANADA 39.999.835 38.315.714 40.472.684 44.749.424 48.606.852 6 4

HONGKONG 26.731.625 28.007.132 33.204.315 37.230.837 42.894.147 15 3

ĠTALYA 26.624.020 27.300.213 30.964.363 36.906.477 38.320.778 4 3

DĠĞER 288.901.337 279.939.787 343.351.336 376.931.874 35.984.537 7 3

TOPLAM 865.252.048 861.105.667 1.002.215.759 1.159.885.257 1.335.598.478 12 100

Page 9: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

9

Tablo 1.2. Makine ve Aksamları (84. Fasıl) BaĢlıca Ġhracatçı Ülkeler (1.000 $)

ÜLKELER 2001 2002 2003 2004 2005 DEĞ. PAY

ALMANYA 107.457.266 110.765.736 134.752.890 174.344.139 185.513.739 6 14

ABD 145.087.126 129.957.333 130.513.540 148.804.804 166.423.464 12 12

ÇĠN 33.579.000 49.213.128 81.470.226 118.132.244 149.694.351 27 11

JAPONYA 83.447.846 83.849.011 94.293.785 115.067.983 119.492.626 4 9

ĠTALYA 49.467.044 50.860.528 60.858.352 73.487.734 76.466.548 4 6

ĠNGĠLTERE 53.057.102 49.697.153 54.659.567 59.167.840 63.850.138 8 5

HOLLANDA 33.102.469 32.857.993 39.727.540 47.169.914 53.423.937 13 4

FRANSA 38.510.051 37.950.857 43.119.518 49.806.938 52.676.210 6 4

SĠNGAPUR 33.090.097 32.019.942 32.489.248 36.442.780 46.034.726 12 3

HONGKONG 22.318.578 25.376.286 31.173.907 36.044.156 45.446.244 26 3

DĠĞER 213.033.873 206.904.786 249.021.047 272.020.434 401.766.480 10 30

TOPLAM 858.127.082 858.502.076 1.005.724.838 1.192.178.301 1.360.788.461 11 100

Kaynak: http://unstats.un.org & OAİB Makine Sektör Raporu – s.10

Grafik 1.2. Dünya Geneli Makine Sektörü Ġhracatçı Ġlk BeĢ Ülke

$0

$50.000.000

$100.000.000

$150.000.000

$200.000.000

ALMANYA

(% 14)

ABD (%12) Çin (%11) JAPONYA

(%9)

ĠTALYA (%6)

Ülkeler / Payları

Miktar

2001 2002 2003 2004 2005

Makine imalat sanayinin dünyada genel görünümüne bakıldığında üretici ülkelerin

büyük kısmının OECD ülkesi olduğu görülmektedir. Japonya, Almanya, ABD, Ġtalya, Ġsviçre,

Ġsveç, Fransa, Ġngiltere gibi ülkeler ile son yıllarda hızla geliĢen Tayvan, Çin ve Hindistan gibi

ülkeler dikkat çekmektedir. Sektörün genel yapısal özellikleri içerisindeki dikkati çeken

özelliklere bakıldığında Ģu iki özellik dikkat çekicidir:

a. Firmalar arası birleĢmeler ve satın almalar yolu ile verimlilik artıĢları sağlama

çabası.

b. Parça tedariki ve yeni yatırımlarda ucuz iĢ gücünün olduğu ülkelere yönelim

(DPT, 2000:11).

2005 itibarı ile dünya makine sanayi ihracatı 1 trilyon 330 milyar dolardır. Sektördeki

ihracat 2001-2005 yılları arasında % 50‘lik bir büyüme gerçekleĢtirmiĢtir. Ġhracatta önde

gelen ülkeler ise, Almanya, ABD, Çin, Japonya, Ġtalya, Ġngiltere ve Fransa‘dır. Almanya

yaklaĢık 180 milyar dolarlık ihracatla birinci, ABD 166 milyar dolarla ikinci, yaklaĢık 150

milyar dolarla Çin üçüncü, 120 milyar dolarla Japonya dördüncü, 75 milyar dolarla Ġtalya

beĢinci ve 63 milyar dolarla Ġngiltere altıncı sıradadır. Türkiye ise 3,88 milyar dolarla 34.‘dür.

(ĠGEME, 2007b:8).

Page 10: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

10

Tablo 1.3. 2002-2005 Arası Makine Ġmalat Sanayi’nde Önemli Ġhracatçılar ($)

ÜLKE 2002 2003 2004 2005

ALMANYA 110.765.736 134.752.890 174.344.139 179.739.468

ABD 129.957.333 130.513.540 148.804.804 166.423.464

ÇĠN 49.213.128 81.470.226 115.593.631 149.694.351

JAPONYA 83.849.011 94.293.785 115.067.983 119.492.626

ĠTALYA 50.860.528 60.858.352 73.487.734 75.561.229

ĠNGĠLTERE 49.697.153 54.659.567 59.167.840 62.932.417

FRANSA 37.950.857 43.119.518 49.806.938 52.676.210

SĠNAGAPUR 32.019.942 36.122.051 41.189.834 46.034.726

HONG KONG 25.376.286 31.173.907 36.044.156 45.446.244

GÜNEY KORE 27.712.150 31.731.708 29.373.884 38.563.24

HOLLANDA 32.857.993 39.727.540 47.169.914 32.168.630

MEKSĠKA 23.604.992 24.978.228 28.290.447 28.864.354

TAYVAN 33.147.890 31.341.205 31.810.888 28.168.769

KANADA 21.337.172 21.913.512 25.172.978 27.891.465

MALEZYA 20.471.176 19.661.445 23.915.100 27.268.634

BELÇĠKA 17.799.344 21.257.863 24.666.640 26.729.882

ĠSVEÇ 12.865.315 15.615.408 18.218.041 20.567.789

AVUSTURYA 12.395.445 15.456.127 18.432.911 20.404.158

ĠSVĠÇRE 14.381.769 16.083.669 18.808.935 19.717.976

ĠRLANDA 18.030.721 18.490.935 18.884.656 19.677.257

DĠĞERLERĠ 77.171.820 106.840.037 124.184.538 142.232.265

Kaynak: İGEME, 2007b, 8-9.

Dünya makine sanayi ithalatı 2005 yılında 1 trilyon 264 milyar dolar seviyesindedir.

En büyük makine ithalatçısı 228 milyar dolarla ABD‘dir. Onu, 100 milyar dolarla Almanya,

96 milyar dolarla Çin ve 69 milyar dolarla Ġngiltere izlemektedir. Türkiye 2005‘de 13 milyar

dolarlık ithalatla 27.‘dır. (ĠGEME, 2007b:9).

Tablo 1.4. 2002-2005 Arası Makine Ġmalat Sanayi’nde Önemli Ġthalatçılar ($)

ÜLKE 2002 2003 2004 2005

ABD 164.189.194 172.948.679 203.591.361 228.405.101

ALMANYA 68.189.194 81.533.370 98.151.839 100.447.595

ÇĠN 52.114.471 71.459.934 91.564.401 96.283.691

ĠNGĠLTERE 51.369.386 56.472.648 65.446.695 69.142.449

FRANSA 43.295.887 49.533.784 57.264.612 61.490.484

HOLLANDA 29.330.424 37.235.421 45.863.640 52.925.942

JAPONYA 37.086.568 41.148.943 48.504.620 52.218.673

KANADA 38.315.714 40.472.684 44.749.424 51.364.206

HONG KONG 28.007.132 33.204.315 37.230.837 42.894.147

ĠTALYA 27.300.213 30.694.363 36.906.477 37.841.410

MEKSĠKA 27.934.147 29.425.138 33.645.741 35.906.411

SĠNGAPUR 23.634.102 25.539.334 31.980.958 35.174.554

ĠSPANYA 19.957.000 25.562.821 30.929.170 33.601.775

BELÇĠKA 19.403.272 23.193.467 27.090.238 28.833.600

GÜNEY KORE 17.780.193 20.069.452 24.778.303 27.978.411

TAYVAN 18.020.601 18.251.119 24.154.185 23.217.964

AVUSTRALYA 11.719.037 14.112.049 17.354.334 19.830.977

MALEZYA 11.658.573 12.110.646 16.144.894 18.263.185

TAYLAND 12.414.219 14.509.227 17.020.108

ĠSVEÇ 10.323.744 12.248.542 14.357.563 16.214.004

DĠĞERLERĠ 130.883.570 156.878.596 183.222.756 215.478.009

Kaynak: İGEME, 2007b:9-10.

Makine ve teçhizat yatırımları ile ekonomik büyüme arasında yakın iliĢki vardır.

Makine ve teçhizat teknoloji biçimlendirir. Dolayısıyla bu sektörde artan ticaret hacmi bir

Page 11: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

11

anlamda teknolojinin ülkeler arasında yayılma hızının da arttığını gösterir. Öte yandan bu

sektörün sermaye mallarının verimliliğinin artmasına yol açması nedeniyle pozitif dıĢsallığı

vardır. 1990 yılında baĢlayan ekonomik canlanma ile birlikte 2001‘deki ekonomik durgunluğa

kadar sektörde büyük yatırımlar yapıldı. OECD ülkelerinde geniĢ ölçekli yatırımların nedeni

enformasyon ve telekomünikasyon sektörlerinde artan yatırım harcamalarıdır. Bu sektörde

Kanada ile ABD arasında olduğu gibi, bazı bölgelerde bazı ülkelerin kendi aralarında artan bir

dikey uzmanlaĢma ve endüstri-içi ticaret iliĢkisi vardır.(Khondaker, 2005:5-7).

1.2.2. Makine ve Teçhizat Sanayinin Alt Sektörlere Göre Durumu

Takım Tezgahları Sanayi: Japonya ve Almanya takım tezgâhlarında en büyük iki

üretici unvanını korudular. Ancak son yıllarda düĢük değerli yen-yüksek değerli Euro

değerlerinden dolayı Japonya‘nın payı arttı. GeliĢen pazarlardan Çin‘deki hızla geliĢen yerel

imalatçılar Japonya ve Almanya‘nın Pazar paylarını muhtemelen daha fazla tehdit edecek gibi

görünmektedir. Bu sektördeki rekabetçilikte etkin olan bir dizi faktörden bazıları; döviz

kurları ile satıĢ sonrası servis kalitesi ve Çin‘in bu alandaki teknolojik açığını yavaĢ yavaĢ

kapatıp dünya pazarlarına açılmasıdır. Öte yandan ürüne ve fonksiyona dayalı farklılaĢmalar

da rekabeti etkilemektedir. Bu anlamda, Japonya‘nın Yamazaki Mazak, Mori Seiki, Okuma ve

Almanya‘nın DMG firmaları çok iĢlem yapabilen tezgâhlar üretebilen az sayıda üreticiler

olduklarından uluslar arası rekabette kendilerini ayrı bir yerde tutmaktadırlar. Endüstrideki

diğer üreticilerden ayrı bir üstünlük elde etmenin anahtar faktörü, temel bilgisayar kontrollü

programları oluĢturan yazılım geliĢtirmektir. Ekonomik durgunluk dönemlerinde üretim ve

idari anlamda birleĢmeler ve satın alımlar, satıĢ sonrası servis ve ortak yazılım geliĢtirme gibi

iĢbirliğine dayalı ortaklıklar gözlemlenebilmektedir.

Japon iĢleme (takım) tezgâhları sanayi 1975‘den sonra büyük sıçrama gösterdi. Bu

sıçramanın nedenleri CNC yapımcıları ile yapılan stratejik AR-GE ittifakları, mükemmel

hassas alet tedarikçilerine dıĢarıdan iĢ yaptırma ve oto imalatçılarının ĢaĢırtıcı geliĢmesi gibi

faktörlerle açıklanmıĢtır. Chuma, yukarıdaki faktörlerin sektördeki daha ileri geliĢmeleri

açıklamakta yetersiz kaldığını öne sürerek; ―firma-içi‖ bazı faktörlere dikkat çekiyor. Bunlar,

yeni ürün geliĢtirme süreçlerinin ilk aĢamalarından birinde eĢ zamanlı ve iç içe geçmiĢ

fonksiyonel bilgi paylaĢım sistemi; vasıflı iĢçilerin fabrika ve makine imalathanelerinde en ön

üretim hatlarında olmasının pozitif rolü; hayli vasıflı ustaların varlığı. Bu firma içi faktörlerin

Japon ve Alman takım tezgâhları imalatçılarını benzeĢtirirken, Amerikan imalatçılarına ise

benzeĢtirmediği sonucunu ileri sürmektedir. Vasıflı iĢçilerden kasıtın eski bilinen becerili

iĢçilerden ziyade, ―problem çözen iĢçi tipi‖ olduğu ifade edilmektedir. (Chuma, 2001:1).

1975‘e kadar Japon takım tezgâhları sanayi, Amerikan ve Alman rakiplerinin arkasında idi.

Japonya eski Sovyetler Birliği‘nden sonra dördüncü sırada idi. Ġlk sırada Amerika ve sonra

Almanya vardı. 1982‘yılında ise dünyada birinci takım tezgâhları imalatçısı durumuna geldi.

Öte yandan 1981‘de otomotiv sanayinde Japonya‘nın en büyük üretici olduğu hatırlanmalıdır.

Ġmalatçılar Sayımı‘na göre Japonya‘da 1997‘de metal kesim, metal biçimleme veya

takım tezgâhları ile ilgili kesici ve tutturucular imalatı ile uğraĢan 1.750 imalatçı vardı. Aynı

yıl ABD‘de 883 ve Almanya‘da ise 273 imalatçı vardı. (Chuma, 2001:4-5). 200,000-

500,000$‘lık CNC ve servo motorlu tezgâhlarda rekabet gücü hayli yüksek olan Japon CNC

ve servo motor imalatçısı firmalardan, Fanuc, Mitsubishi Electric ve Yasukawa Electric bu

sektördeki üretimin büyük bir kısmına sahiptir. Mesela Fanuc, iç pazarın %70‘ine ve dünya

pazarının %50‘sine sahiptir. CNC parçaları ile yazılımın bu tür ileri tezgâhların imalat

maliyetindeki payı bazı örneklerinde %30-40‘a kadar çıkabilmektedir. Dolayısıyla yeni

tezgâhlarını CNC ve kontrol yazılımları ile donatmak isteyen takım tezgâh üreticileri, CNC

yapımcıları ile yakın teknolojik bir iĢ birliğine ihtiyaç duymaktadır. Çünkü CNC‘li takım

tezgâhları üreticileri, tezgâhlarının mevcut fonksiyonlarına daha özel isteğe bağlı yazılım

Page 12: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

12

fonksiyonları ilave ederek tezgâhlarını farklılaĢtırmaya oldukça isteklidirler. (Chuma, 2001:5-

6). CNC üreticileri, kârlarının çoğunu CNC cihazları satıĢından değil, uygun yazılım

geliĢtirmekten elde etmektedirler. Japon üreticilerinin özellikle Amerikan ve Alman

rakiplerine üstünlüğü, dünyadaki ünlü takım tezgâhları sergilerinde ve fuarlarında sergilenen

tezgâhların ülkelere göre oranından anlaĢılabilir. Örneğin, Eylül 1999‘daki sergide sergilenen

tezgâhların %33‘ü GE‘nin (General Electric), %14‘ü Fanuc‘un, %9‘u Siemens‘in ve %6‘sı

Mitsubishi‘nin CNC‘si ile donanmıĢken; Mayıs 1999‘da Paris sergisinde ise oranlar %35

Fanuc, %18 Siemens, %10 Heidenhein ve % 5 Mitsubishi Ģeklindeydi. Ancak 2000 Tokyo‘da

ise Fanuc‘un payı %72‘iken, Mitsubishi‘nin %10 ve Ohkuma‘nın %4 oldu. Yine aynı Ģekilde

görece düĢük maliyetli makine merkezlerinin (MC) tamamlanma süresi Alman firmalarında

16 ay iken Amerikan firmalarında 24 aydır. Özellikle yüksek teknolojiye sahip torna ve freze

tezgâhlarının sipariĢlerinin tamamlanma süresi Amerikan firmalarında 30 ay; Alman

firmalarında 33 ay iken Japon 10 ile 12 ay arasındadır. Bu aradaki dev fark dikkat çekicidir.

Tayvan firmaları da, takım tezgâhı üreticileri ve CNC imalatçıları arasında yakın iĢbirliği ile

özellikle düĢük maliyetli takım tezgâhlarında son derece rekabetçidir. Kore firmaları da,

kalifiye iĢ gücüne daha az yatırım yapılması yüzünden Tayvan firmaları kadar olmasa da

rekabetçidir. Kore‘nin 2000‘e kadar Japonya‘dan takım tezgâhı ithalatını yasakladığı

hatırlanmalıdır.

Tayvan takım tezgahlarında 2000 itibarı en büyük beĢinci ihracatçı ve en büyük altıncı

üretici ülkedir. En önemli pazarları Avrupa, ABD, Çin ve Güneydoğu Asya ülkeleridir. ( Liu-

Brookfield, 2000: 324). CNC ve servo motorlara ilaveten, takım tezgâhlarının ana parçaları

olan kılavuz ve Ģaftlar, rulmanlar, kılavuzlar ve ballscrews veya yatay uzun motorlar için

gereken Ģaftlar ve rulmanlar ile yataklar, sütunlar veya Ģaryoların dökme demirden

parçalarındaki teknolojik ilerlemeleri gerçekleĢtiren Japon tedarikçilerinin varlığı da

önemlidir. Ki bunların toplam maliyetin %10-20‘sini oluĢturduğu bilinmektedir. Hassas

aletler imalatı 1990‘larda küreselleĢti. Örneğin, NSK firmasının sırasıyla deniz aĢırı üretimi,

deniz aĢırı satıĢları ve yabancı iĢçilerinin oranları %30, %70 ve %40‘dır. (Chuma, 2001:8).

Japon otomotiv endüstrisindeki muazzam geliĢme de takım tezgâhları imalatının nicel ve

teknolojik geliĢimini etkileyen en önemli faktörlerdendir. Bir diğer husus yalnızca otomotiv

değil otomotivle iliĢkili olan kalıp ve elektrikli makineler endüstrilerinin de dikkate alınması

gerektiğidir. Ancak burada ilginç olan bir husus takım tezgâhlarının geliĢiminin yalnızca

Japon otomotiv endüstrisinden gelen taleple açıklanamayacağıdır. Nitekim özellikle Amerikan

otomobil ve havacılık endüstrisinin 1970 sonları ve 1980 baĢlarından itibaren artan Japon

takım tezgâhı talebinde görülen artıĢtır. Örneğin, 1975‘de takım tezgâhlarında %80 olan

Amerikan üretiminin payı, 1985‘de %50‘ye düĢmüĢtü. Bu azalıĢın önemli bir kısmı Japon

tezgâhları tarafından doldurulmuĢtu. 1970‘da %10 olan Japon tezgâh ihracatı, 1978‘de %40‘a

yükseldi. 1980‘lerde ise %30 ile %40 arasında dalgalandı. 1991‘de %30 olan oran, iç

talepteki önemli düĢüĢten sonra 1995‘de %68 ve 1999‘da %74 oldu.

ABD‘nin takım tezgâhları üretiminin %40‘ı ihraç edilmektedir. Ağustos 2005 itibarı ile Çin,

ABD takım tezgâhlarının en önemli alıcısıdır. Öte yandan, Almanya ve Japonya da, ABD‘nin

takım tezgâhları ithalatının en önemli tedarikçisidirler.

Son yıllarda Çin takım tezgâhları endüstrisinde önemli bir rol oynamaktadır. Çıktı

değeri olarak Çin dünya makine tezgâhlarının ¼‘ünü yaratmaktadır. 2007‘de Çin, 11.77

milyon $ takım tezgahı ve 7.07 milyon $‘lık metal iĢleme tezgahı ithal etmiĢtir. Çin

ekonomisindeki aĢırı ısınma ve yüksek enflasyon nedeni ile hükümetin sıkı para politikası

izlemek zorunda olması, yatırımları azaltacağından özellikle küçük ve orta ölçekli tezgâh

yatırımlarının bundan olumsuz etkilenmesi beklenmektedir. Çin makine tezgâh

endüstrisindeki yavaĢlamaya rağmen, NC (numerical control) tezgâhları, büyük ve ağır

tezgâhlarındaki büyümenin devam etmesi beklenmektedir. Bunun nedeni, devlet tarafından

sürdürülen büyük yatırımlar ve 16 adet önemli bilim ve teknoloji projesinin yüksek

Page 13: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

13

teknolojiye dayalı NC takım tezgâhlarına yönelik iç talebi artırması ve önümüzdeki 5 yıl

içerisinde büyük ölçekli NC takım tezgâhlarına yönelik güçlü talebin yaklaĢık her yıl %30‘luk

bir oranda devam etmesinin beklenmesidir.

Japonya‘nın takım tezgâhlarındaki liderliği 1982‘den beri sürmektedir. 2006‘da

Japonya‘da imal edilen takım tezgâhlarının %88‘i NC tipidir. Japonya‘nın tezgâh ithalatı,

ihracatının yalnızca 1/7‘si kadardır.

Ucuz iĢgücüne sahip olan Hindistan‘da takım tezgâhları üretimi hızla geliĢmektedir.

Hindistan pazarındaki Hint ve ithal takım tezgâhları piyasasına yönelik bir araĢtırmanın

bulgularına göre, Hint tezgâhları Japon ve Tayvan tezgâhlarına oranla biraz daha düĢük

kalitelidir. Ama bu kalite farklılığı çok önemlidir. SatıĢ sonrası servis hizmetlerde hızlılık

açısından Hint malı tezgâhlar öndedir. Ancak servisin kalitesi rakiplerinin kalitesinden daha

düĢüktür. Hint malı tezgâhların toplam maliyeti içerisinde emek maliyetinin diğer ülkelere

oranla daha düĢük olması Hindistan‘a nispi bir üstünlük sağlamakla birlikte emek

verimliliğinin ileri ülkelere göre düĢük olması dikkat çekmektedir. Ancak, yine de emek

maliyetinin düĢüklüğü (toplam maliyetin % 15‘i) Hint tezgâhlarının dezavantajlarını telafi

ediyor görünmektedir. Çünkü emek verimliliği ikiye katlansa emek maliyeti eski düzeyinin iki

kat altına inecektir.

Elektrikli makineler: Güç üretiminde elektrikli makinelerin kullanımı 1870‘lere

kadar gitmektedir. Elektrikli motorlar, 1920‘larda vakumlu süpürgeler ve buzdolaplarında;

1940‘larda çamaĢır makinesinde; 1960‘larda ön cephe klimalarında; 1970‘lerde elektrikli

delgi makinelerinde, gıda iĢleyen mikserlerde, pille çalıĢan kol saatlerinde; 1980‘lerde CD

çalar, masa üstü bilgisayar ve yazıcılar ile modern kameralarda kullanımı ile geliĢmiĢtir. Son

yıllarda özellikle enerji sorunları ve çevrecilik yüzünden otomobillerde elektrikli motorların

kullanımı gündemdedir. Büyük çaplı güç santrallerinin jeneratörlerinde Ġsveç önde gelen

ülkelerdendir. Özellikle ABB firması dikkat çekicidir. Ġsveç, Ġsviçre ile birlikte nüfusuna

oranla elektrikli makine üretimi hayli geliĢmiĢ bir ülkedir. 1970‘lerde Avrupa ülkelerinde 15

ülkede 20 kadar türbinli motor üreticisi varken, bu sayı son zamanlarda bir elin parmakları

kadardır. Dolayısıyla üretim eskiye oranla çok daha yoğunlaĢmıĢ durumdadır. KüreselleĢme

ile birlikte elektrikli makineler sektöründe üretim, dikey entegrasyona dayalı üretim

biçiminden, pek çok parçanın düĢük emek maliyetine sahip uzmanlaĢmıĢ alt tedarikçilerden

temin edildiği bir Ģekle dönüĢmüĢtür.

Tekstil makineleri: ABD ve geliĢmiĢ tekstil makineleri sektörüne sahip ülkelerde,

tekstil makineleri sektöründe 1990 baĢlarından 1995‘e kadar olumlu ekonomik koĢullardan

dolayı, teknolojik ilerlemeler üreticilerin verimliliğini ve kârlılığını da olumlu etkiledi. Daha

yüksek kalitede hazır giyim ve ev döĢemesi talebinin daha düĢük fiyatlardan karĢılanmasının

mümkün olması sektöre yeni yatırımlar yapılmasına yol açtı. Ayrıca yüksek maliyetli emek

yoğun iĢlemlerin yerine otomatik yöntemlere doğru dönüĢüm yaĢandı. Özetle, 1990 ortalarına

kadar tekstil makineleri endüstrisindeki pek çok firma fabrika ve donanımlarını yeniledi,

bilançolarını büyüttü ve verimsiz iĢletmeleri satarken, maliyetleri düĢürmek için faaliyetlerini

birleĢtirmek üzere diğer firmaları da satın aldı. Sektörde dikkat çeken bir diğer olgu özellikle

NAFTA‘nın ―menĢe kuralı‖ düzenlemesinin ABD, Kanada ve Meksika arasında yarattığı

sinerji oldu. MenĢe kuralı gereği üye ülkeler arasında vergi ve kotalardan feragat etmeyi ve

tarifelerin Kuzey Amerika‘da üretilen ürünlerin en fazla 10 yılda aĢamalı olarak kaldırılmasını

öngörmekteydi. Bu kurallar doğal olarak NAFTA ülkelerine diğer ülkelerine oranla tekstil

üretiminde mukayeseli bir üstünlük sağlamakta idi. Sovyetleri Birliği‘nin dağılmasından

sonra, teknolojileri Batı ve Japonya‘ya karĢı geri olan eski komünist ülkelerdeki üreticilerin

imalatlarını modernize etmek için gözlerini Batıya ve Japonya‘ya çevirmesi de sektör için itici

bir güç oldu. ABD tekstil makineleri endüstrisi üretiminin neredeyse yarıya yakınını ihraç

Page 14: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

14

etmektedir. En önemli pazarları, Çin, Kanada, Japonya, Meksika, Almanya, Tayland ve

Ġtalya‘dır. (US Industry Profile, 2008).

Sektörde ticareti en çok yapılan ürünler dokuma yıkama, kurutma, ütüleme makine ve

cihazlarıdır. DikiĢ makinaları, mobilyaları, iğneleri ve aksamı da diğer önemli kalemlerdendir.

Dünya ihracatında en önde gelen ülkeler, Almanya, Japonya, Ġtalya, Ġsviçre ve Belçika‘dır. En

önemli ithalatçı ülkeler ise Çin, ABD, Hindistan, Türkiye, Hong Kong ve Almanya‘dır.

ĠnĢaat makineleri ve teçhizat endüstrisi: Genel olarak ekonomik koĢulların iyi

olduğu 1990 baĢlarından 90‘ların ortasına kadar olan süreçte sektör özellikle ABD‘de patladı.

Daha sonraki Asya Krizi ABD‘nin bu sektördeki ihracatını olumsuz etkiledi ise de, ABD‘de

Kongre‘den geçen tarihinin en büyük kamu iĢi faturası olan 219 milyar dolarlık bir dizi yol ve

köprü onarımı ile yeni oto yol inĢası ve sıvı atık arıtma tesisleri gibi yatırımları öngören, ―21.

Yüzyılın UlaĢım ve Etkinlik Yasası‖ Haziran 1998‘de kabul edildi. Sektörün lideri açık ara,

1998‘deki toplam satıĢları 21 milyar dolar olan ve bunun 13 milyar dolarlık kısmı inĢaat

makinesi ve teçhizatından oluĢan Caterpillar‘dır. 1998‘de firma, en büyük 500 içerisinde 58.

sırada idi. 1925‘de kurulan firma önemli ölçüde yeniden yapılanma içerisine girdikten ve

çalıĢan sayısının 90 binden 60 bine indirdikten sonra toplam 22 ülke üretim yapmakta ve

ürünleri 195 satıĢ temsilciliği ile tüm dünyaya pazarlanmaktadır. ġirket 1998‘de Veratech

Holdings, Handling Crane Systems ve Wrightech firmalarını satın almıĢtır. Ġkinci büyük

üretici Japon Komatsu‘dur. 1868‘de kurulan ere ise dünyanın önde gelen tarımsal ve

endüstriyel üreticilerinden biri olduğu gibi, inĢaat bölümünün 1998 yılı toplam satıĢlarının

(2.6 milyar dolar) %19‘unu oluĢturmaktadır. Sektörün teknolojik seviyesi görece düĢük kabul

edilmekle birlikte son yıllarda, Kansas‘lı Kraft Tele Robotics gibi firmalar, yüzlerce metre

öteden kumanda edilen ve tehlikeli maddeleri kaldırmaya olanak tanıyan Haz-Trak isminde

ekskavatörleri test etmektedir. ĠnĢaat ve madencilikte maliyetleri düĢürmek için sektörün

emek yoğun üretimden, tek kiĢi ile kumanda edilen makineler filosuna uygun otomasyona

geçeceği öngörülmektedir.

ĠnĢaat makinelerinde global talebin yıllık %6‘lık artıĢla 2011‘de 130 milyar dolara

yükseleceği tahmin edilmektedir. Ürün satıĢları, sağlıklı ekonomik büyüme, devam eden

sanayileĢme giriĢimleri, dünyanın geliĢmekte olan kısımlarındaki yüksek nüfus artıĢı ve

yükselen hayat standardının ve maden zenginliği olan ülkelerindeki maden üretimindeki

geliĢmenin inĢaat harcamalarını artıracağı tahmin edilmektedir. Çin, Hindistan, Meksika ve

Rusya‘da en yüksek satıĢ artıĢları görüleceği ve özellikle Çin‘in tek baĢına %31 oranında

2011‘e kadar olan global talepteki artıĢı karĢılayacağı beklenmektedir. Ayrıca iran, Malezya,

Endonezya, Ukrayna, Türkiye, Güney Afrika ve Polonya gibi daha küçük pazarlarda da

geliĢmiĢ ülkelerdekine oranla daha az oranda olsa da bir artıĢ olması beklenmektedir.

Sektördeki satıĢları etkileyecek unsurlardan bir tanesi de arazi araçlarına getirilen dizel motor

emisyonlarına getirilen katı düzenlemelerin yeni makineleri daha pahalı hale getirecek olması

ve ABD ve Japonya‘da yeni inĢaatlarda azalma olacağının beklenmesidir. ĠnĢaatta en çok

mikser ve tuğla ve kaplama malzemeleri ile iliĢkili ürünlerde artıĢ olması beklenmektedir.

Vinçler, paletli taĢıyıcılar, kazıyıcılar, grayderler, silindir ve ilgili yüksek tekerli kamyon ve

traktörler gibi diğer ürünlerin de satıĢının artması beklenmektedir.

Dünya üretiminde bazı firmalar belli makinelerde uzman olan ve tam üretim hattına

sahip olanlar Ģeklinde ikili bir ayrıma gidilmektedir. Hemen her çeĢit iĢ makinesini yapan ve

küresel üretim hattına sahip olan firmalar Caterpillar, Komatsu, Volvo ve CNH‘dir. Belirli

ürünlerde uzmanlaĢmıĢ ve bölgesel markalara örnek olarak Hitachi, Liebherr verilebilir. 2007

itibarı ile yaklaĢık 68 milyar dolarlık iĢ makinesi pazarından, Caterpillar % 33, Komatsu %

15, Terex % 8, Volvo % 7, CNH Global ve ere % 6, IR (Bobcat) % 5, Hitachi % 4, Liebherr

% 3 ve JCB % 2 pay almaktadır. (ĠGEME, 2007a:8). 2005‘de yaklaĢık olarak 60 milyar

dolarlık pazarda ihracat lideri 14 milyar dolar ile ABD olmuĢtur. Daha sonra Japonya,

Page 15: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

15

Almanya, Ġngiltere, Belçika, Fransa ve Ġtalya sıralanmaktadır. Türkiye ihracatta % 0,3‘lük ve

ithalatta % 1,7‘lik bir paya sahiptir.

Madencilik Makineleri: Sektör, inĢaat sektörü ile bazı hususlarda yakın iliĢkilidir.

Bu sektördeki imalatçılar dünyadaki madencilik faaliyetlerine bağımlıdır. Ancak madencilik

faaliyetlerinin durumuna bağlı olarak sipariĢ alma ve sipariĢ iptali görülüyor olsa da,

madencilik makinelerinin pek çok maden için kullanılabilmesinden dolayı bir durgunluktan

daha az etkilenmektedir. Ezme, toz haline getirme ve elekleme makineleri, delik-delgi

makineleri gibi makineler temel makinelerdir. Sektör özellikle bu makinelerin yapıldığı demir

çelik ve döküm endüstrilerindeki malzemelere ve hız değiĢtiricileri, diĢliler ve rulman gibi

önemli malzemelere bağımlıdır. Sektördeki yeni makinelerin hayli pahalı olması, ABD

dıĢında güçlü bir ikinci el piyasasının oluĢmasına yol açmıĢtır. Ayrıca hırsızlıkların

artmasında da etkin olmuĢtur. Makineler çoğu kez güvenli olmayan yerlerde olduğu, izini

sürmek zor fakat satmak kolay olduğundan dolayı makine hırsızlığı 1980‘lerde artmıĢtır.

Bunun üzerine ere & Company, ĠnĢaat Endüstrisi Üreticiler Birliği‘nden onaylanan bir

Üretilerin MenĢe Sertifikası (Manufacturer‘s Certificate of Origin-MCO) çıkardı. 20‘den

fazla üretici tarafından kullanılan bu sertifika ile hırsızlıkların önüne geçilmeye

çalıĢılmaktadır. 1990‘larda sektörde ABD liderdir. Diğer önemli üreticiler Japonya, Almanya,

Fransa, Kanada, Güney Kore, Tayvan ve Güney Afrika‘dır. Dünyada sektörün geliĢimini

etkileyen en önemli olay Sovyetler Birliği‘nin dağılması ve komünist ülkelerden maden

zengini olanların ekonomileri toparlandıktan sonra maden ihraç ederek gelirlerini artıracakları

beklentisidir. Nitekim son yıllarda özellikle petrol ve bazı metallerdeki artıĢ bu öngörüyü

doğrulamıĢtır. Sektördeki teknoloji yenilikçilik ve tasarım açısından olgun olarak

değerlendirilmiĢtir. Bu yüzden AR-GE faaliyetleri daha ziyade arama, kontrol, bilgisayar

teknikleri ile iĢ güvenliği alanında yoğunlaĢmaktadır. Güvenlik arayıĢı emekten tasarruf eden

uzaktan kumanda edilen ve otomatik sistemlerin geliĢtirilmesinde somutlaĢmaktadır.

Caterpillar firmasının 1998‘de az sayıda piyasaya sunduğu, sürücüsüz robot maden kamyonu,

ara vermeksizin uzaktan kumanda edilerek Kuzey Kanada gibi uzak bölgelerde

çalıĢtırılmaktadır. Yine, mikro iĢlemci veri alıp verebilen madencilik hazneleri, kazı hızını ve

derinliğini düzenleyebilen delgi makineleri de dikkat çekicidir.

Tarım makineleri ve teçhizatı: Sektör 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra geliĢmeye

baĢladı. Ekilebilir tarımsal arazi miktarının arttığı ve geniĢ ölçekli tarım yapılan ABD gibi

ülkelerde hızlı bir geliĢme kat etti. Sektörün durumunu etkileyen bir dizi faktör arasında en

önemlileri, tarım teĢvikleri, teçhizat satıcıları ile iliĢkiler, değiĢen çevresel emisyon

düzenlemeleri ve mevcut hammaddelerdir. ere & Co., hem ABD‘de hem dünyada sektör

lideridir. 2002 itibarı ile 9 ayrı ülkede fabrikası 43 bin çalıĢanı vardır. Ürünleri yaklaĢık 120

ülkede pazarlanmaktadır. ere‘nin büyüme strateji temelde maliyetleri düĢürmek için

sektörde bazı firmaları satın almak ve sektörün temel hammaddesi olan çelikte kaliteyi

tutturmak için parça tedarikçilerinin iki çelik firmasından alınmasını sağlamaya

dayanmaktadır. Ayrıca, piyasaların durgunlaĢtığı dönemlerde üretim kesintileri ve gönüllü

emeklilik yoluyla personel masraflarını düĢürme stratejileri de izlemektedir. Sektörün ikinci

büyüğü, eski New Holland yeni CNH (Case Corp&New Holland) diye bilinen, Hollanda

merkezli ama 13 fabrikası ABD‘de faaliyette olan New Holland‘ın 1998‘de Case Corp.

Firmasını satın alması ile oluĢan firmadır. CNH‘nin 17.700 çalıĢanı vardır. Sektörde satın

almalar, ortak giriĢimler ve sözleĢmeli üretim gibi uygulamalar dikkati çekmektedir. Örneğin,

Amerikan AGCO firması Alman Fendt traktör firmasını satın alınca, Pazar payında Alman

birincisi ve Fransız ikincisi haline geldi. ere de, Ġtalya, Ġspanya, Fransa ve Çek

Cumhuriyeti‘ndeki üreticiler sözleĢmeler yaparak, Latin Amerika, Avustralya, Pasifik

Havzası, Güney Afrika ve Güney Amerika pazarlarına eriĢmeye çalıĢmaktadır. ere firması

Page 16: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

16

ayrıca Türk Hattat Grubu ile traktör üretiminde ortak giriĢime sahiptir. CNH ise Avusturyalı

Steyr‘ın çoğunluk hissesini alarak, Güneydoğu Avrupa pazarlarında etkinlik sağlama

peĢindedir. Sektörde genel imalat sanayindeki, teknolojik yenilikler yolu ile emekten tasarruf

edici yöntemler giderek geliĢmektedir. Örneğin, bitkiye zarar vermeden biber toplama

makinesi 1995‘de geliĢtirildi. Bu makine biber hasatında 150 kiĢinin yaptığı iĢi

yapabilmektedir. Yine, sensörler yardımı ile mükemmel hareket kabiliyetine sahip robotik

hasat makineleri test edilmektedir.

2000‘de 52.7 milyar dolar olan tarımsal makineler pazarı 2005‘de 70.2 milyar dolara

yükselmiĢtir. 2010‘da sektörün 88.8 milyar dolarlık bir büyüklüğe eriĢmesi beklenmektedir.

Sektördeki en önemli ürünler, traktör ve biçerdöverlerdir. Çin pazardaki en büyük alıcılardan

birisidir. Çin‘in 2000‘de % 10.7 olan payı 2005‘de % 16.4‘e çıkmıĢtır ve 2010‘da ise payının

% 22‘e yükseleceği beklenmektedir. GeniĢ tarım sektörüne rağmen Hindistan‘ın payı ise

oldukça düĢüktür. Hindistan‘ın payı sırasıyla, 3.9, 4.5 ve 5.4‘dür. En önemli üç üretici

ere&Co., CNH Global (Italy /Neth) ve AGCO‘dur. Bu üç firma dünya üretimin 1/3‘ünü

üretmektedir. Diğer önemli oyuncular ise Kubota, Yanmar, CLAAS, Iseki ve Same Deutz-

Fahr‘dır. Traktör kategorisinde ise liderlik hala Caterpillar ve Mahindra & Mahindra‘dadır.

BaĢka Yerde SınıflandırılmamıĢ Endüstriyel ve Ticari Teçhizat Sanayi: Bu sanayi,

lunapark eğlence aletleri, rampalar, zift tablaları, esnek tüp ve hortumlar, su vanaları, tüplü

kazan temizleyicileri, döküm taĢlama, sızıntı dedektörleri ve araç harici motor filtreleri gibi

mal ve ürünleri üretimini içerir. (US Industry Profile, 2008). Sıvı pompalarında dünya ihracatı

2005 itibarı ile 31.9 milyar dolar düzeyinde gerçekleĢirken, Almanya, ABD, Ġtalya, Japonya,

Fransa ve Ġngiltere en önemli ülkelerdir. Türkiye ise 117 milyon dolarlık ihracat yapmıĢtır.

2005 itibarı ile 23.175 milyar dolarlık gaz pompaları ihracatında ABD, Almanya ve Japonya

en üst sıralarda yer alırken, Türkiye‘nin bu alanda 235 milyon dolarlık ihracatı vardır. ABD,

AB ve EFTA ülkelerinde sektör ürünleri talebi yüksektir. Dalgıç pompada 30.000 adet /yıl,

santrifüj pompada 80.000-100.000 adet / yıl kapasitelerindeki üretim optimal kabul

edilmektedir. AB‘inde cironun %2.5-5‘i AR-GE‘ye ayrılmaktadır.

Gıda Ürünleri Makineleri: Gıda ürünleri ve iĢlenmiĢ gıda ürünleri sanayi arasında

yakın bir iliĢki vardır. Kuzey Amerika‘da sektördeki genel eğilimlere bakıldığında, imalat

kısmen küçük ve orta ölçekli bağımsız firmalar tarafından yapılmakla birlikte azalmakla

birlikte hala büyük firmalar tarafından yapılmaktadır. Genellikle alınan sipariĢlere dayalı

üretim; pek çok makine türünü piyasası sınırlıdır; teçhizat üretimi birbirinde oldukça farklıdır;

üretim serileri hayli küçüktür; yoğunlaĢma gıda endüstrilerindekine benzemekte ve

uluslararasılaĢma hızlanmaktadır. GeliĢmiĢ ülkelerde artan ömür beklentisi, daha erken

evlilikler, daha fazla boĢanmalar, daha az çocuktan aileler, bir ya da iki kiĢilik hane

halklarının yeni tüketim modelleri sonucu dıĢarıda daha fazla yemek yeme gibi demografik

eğilimleri sektörü yakından etkilenmektedir. Artan yaĢlanma sonucunda 60 yaĢın üstündeki

nüfusun daha az ama daha besleyici öğünler tercih etmeleri tüketim modellerinin sektördeki

önemini gösteren bir diğer örnektir.

ÇalıĢma hayatında artan kadın iĢgücü oranı, kadınların daha yemek piĢirmeye daha az

zaman hazırlaması ve dolayısıyla gıda iĢleme sürecinde dondurulmuĢ hazır yemek gibi ikincil

faaliyetlerin geliĢmesine; bu da gıda iĢleme ve paketleme endüstrilerinin geliĢmesine etki eden

bir diğer tüketici yemek davranıĢıdır. Premark International Inc., ABD‘de sektörün en büyük

firmasıdır. Hobard markası ile mutfak teçhizatlarında da faaliyet gösteren firma, sektörde üç

dört firmayı satın alarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Fast food menülerinin 1980

ortalarından itibaren değiĢmesi ile katalitik piliç kızartma ve fajitas (soslu baharatlı soyulmuĢ

salamura kızartılan piliç ve et) için dar tavalar gibi yeni teçhizatlar üretilmeye baĢlandı.

Ayrıca fırın ürünleri için fırıncılık makineleri de önem kazanmıĢtır. Sektördeki makine

Page 17: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

17

montajcıları, sekreterler, değer takdir edenler, makine montaj kaynakçıları gibi kollardaki

istihdamın ilerde azalması; satıĢ görevlileri, üretim yöneticileri, makine ustaları ve

mühendisleri istihdamının artması öngörülmektedir.

BaĢka Yerde SınıflandırılmamıĢ Elektrikli Makineler ve Teçhizatı ile Parçaları:

Bu sektör pek çok değiĢik makine ve teçhizat ile değiĢik parçaları içerir. Yüksek enerjili

parçacık hızlandırıcı sistemleri ve teçhizatı, elektronik simülatörler, aygıt ve uzatma kabloları,

zil ve çanlar, haĢerat tuzakları, ses ve video yükselticileri hariç çeĢitli yükselticiler, otomatik

garaj kapısı düzenekleri, bilimsel elektronik teçhizat ve elektronik hazır kitler gibi ürünlerin

üretimini içerir. Sektör, iletiĢim hariç medikal ve endüstriyel lazer uygulamalarına uygun lazer

sistem ve teçhizatı, elektrikli aydınlatmalar, elektronik eğitim makineleri, öğretim

yardımcıları, simülatörler, ziller, elektrikli çitler ve elektrikli dıĢtan motorlar üretimi gibi

geniĢ bir yelpazeye sahiptir. Kablo ve halat kategorisi, elektrikli ocakları, ızgaralar ve gofret

ızgaraları gibi cihazları içeren çeĢitli hane tipi yalıtım malzemelerini içerir. Nihayet, medikal

ve diĢçilik kullanımı dıĢında kalan ultrasonik süpürgeler, kaynaklar, lehimler gibi endüstriyel

teçhizatta bu sınıfın içerisinde yer almaktadır. 1992‘de sektördeki en büyük pay elektronik

simülatörlerin iken, daha sonra elektronik sistemleri ve teçhizatı önem kazandı.

ABD‘de 1999‘da elektronik sistemleri ve teçhizatının payı % 28, lazer sistemlerinin

%20 iken simülatörlerin payı %17 seviyesindedir. Parçacık hızlandırıcılar ise özellikle CERN

diye bilinen Büyük Parçacık ÇarpıĢtırıcıları‘nın kullanılacağı büyük bir deney olarak bu alanı

canlandırdı. ABD‘de süper 54 millik uzunluktaki bir çarpıĢtırıcı projesi daha sonra Kongre‘de

iptal edilince Amerikalı üreticiler hayal kırıklığına uğradı. Sektördeki en önemli Amerikan

firması ise 2001 itibarı ile 1984‘de kurulan ve yalnızca 100 kiĢi ile 9.29 milyar dolar gelir elde

eden Synrad Inc. Ġsimli hassas lazer ürünleri üreten firmadır. Ġkinci sırada ise 100 kiĢilik

istihdam ve 5.34 milyar dolarlık gelir elde eden güvenlik ve döner kapı iĢlerinde uzman olan

Boon Edam Ġnc. Vardır. Sektördeki en önemli AR-GE çalıĢmaları parçacık fiziği üzerinedir.

Paketleme Makineleri: Paketleme, ambalajlama ve ĢiĢeleme makinelerini kapsayan

sektör, 1980 sonlarındaki daha esnek üretim yöntemlerine geçiĢle beraber, teknolojisini, daha

küçük, daha esnek ve imalatçılar için daha fazla paketleme seçeneği sunan makineler yönünde

değiĢtirdi. Endüstride programlanabilir akıllı kontrol araçları, robotlar, mikro-iĢlemcili kontrol

araçları, otomatik test ve hata düzeltme araçları ile hidrolik ve pnömatik tutuculu taĢıyıcıları

gibi üretimi hızlandıran makineler yayılmaktadır. Sektörün etkileyen en önemli faktör,

çevresel ve enerji ile iliĢkili kaygıların doğurduğu, standart ve sıhhi güvenlik

düzenlemelerinin artmasıdır. Yeniden dönüĢümlü ve yeniden kullanılabilir malzeme

kullanımını zorunlu tutan düzenlemeler ile diğer sağlık ile ilgili standartlar aynı zamanda

tarife dıĢı engeller gibi kullanılabilmektedir. ABD‘de, 2002‘deki üretimin % 18‘i meĢrubat,

%12‘si tıbbi ve ilaç ürünleri, % 8‘i tüketim ürünlerinde, kimyevi ve kiĢisel bakım ürünleri % 6

pay almıĢtır.

BaĢka Yerde SınıflandırılmamıĢ Metal ĠĢleme Makineleri: Robot makineleri ve

yinelemeli ve tehlikeli görev yapan montaj makineleri gibi genellikle otomotiv sektörü ile

iliĢkili makineleri içerir. Sektördeki ürünlerin % 55‘ini montaj makineleri; %31‘ini bobinaj,

uzunlamasına mahfaza ve yuva açma makineleri ve % 12‘sini çeĢitli metal iĢleme makineleri

oluĢturur.

BaĢka Yerde SınıflandırılmamıĢ Genel Endüstriyel Makine ve Teçhizatı: Hidrolik

köprü makinesi, yükseklik test odaları, endüstriyel santrifüjler, ölü yakma fırınları, endüstriyel

sıvı filtreleri, yüzme havuzu ısıtıcıları, ateĢleme hortumları, hidrolik prizler ve yangın

ararözleri gibi ürünlerin imalatını içerir. Sektörün diğer genel sanayi makineleri ve teçhizatı

Page 18: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

18

sanayinin ticari iĢletmeler ve inĢaat sektörüne satıĢları ile bağlılığı yüksektir. ABD‘de

sektörün lideri ABB Flexible Automation Inc. Firmasıdır. Bu firmanın 1200 çalıĢanı ve 9.6

milyar dolarlık satıĢı vardır. Sektördeki büyük firmalar ABD dıĢına taĢıyarak rekabet etme

stratejisine sahiptir.

1.2.3. Makine Ġmalat Ve Teçhizat Sanayi Sektörünün (AB) Avrupa

Birliği’ndeki Durumu

Makine ve teçhizat sanayi veya Avrupa ülkelerinde adlandırıldığı Ģekliyle Mühendislik

Sanayi ve Makine Mühendisliği Sanayi, AB içerisinde özel ihtisas gümrükleri ilet ithalatı

frenlenen ve özellikle CNC tezgâhlarda Uzak Doğu rekabetine karĢı korunan bir sektördür.

AB gerek stratejik olarak önemi ve gerekse de sağladığı istihdamdan dolayı bu sektörü,

ekonominin en önemli sektörlerden biri olarak ele alıp sektörü koruyucu ve geliĢtirici

politikalar geliĢtirmektedir. Çünkü, bu sektörde dıĢa bağımlılık teknolojik olarak geriliğe yol

açabilir. 1994 itibarı ile Batı Avrupa‘da 23.000 kadar imalatçı ve 2 milyon kiĢilik istihdam bu

sektörde sağlanmakta idi. Sektörde ortalama istihdamın 87 kiĢi düzeyinde olması sektörde

küçük ve orta ölçekli iĢletmelerin ağırlığındandır. Nitekim, ABD‘de 100‘den fazla istihdam

sağlayan yalnızca 88 kuruluĢ varken, Almanya‘da 1995 itibarı ile ortalama istihdam 5.800

firmada 170 kiĢi düzeyi ile dünya ortalamasının biraz üstüdedir. Ġtalya‘da ise ortalama

istihdam 70 kiĢi olarak tespit edilmiĢtir. (DPT, 2000:11)

AB, ABD‘nin (2002‘de 279 milyar €) üzerinde ve Japonya‘nın (172 milyar €) oldukça

ilerisinde dünyanın en büyük makine ekipmanı üreticisi konumundadır. Ayrıca AB ihracat

konusunda daha da fazla üstünlüğe sahiptir. AB‘de makine üretimi endüstriyel havzalarda

kümelenmektedir. Her biri birçok AB ülkesinden daha fazla makine üretmektedirler.

KurulmuĢ havzaların dıĢında az üretim vardır. Diğer taraftan, makine üretiminde yüksek iĢçi

maliyeti, AB için rekabet dezavantajı yaratmaktadır.

Alman makine ve teçhizat endüstrisi AB‘ndeki en güçlü endüstridir. Sektörde dünya

ihracat lideri, 2007‘de 190 milyar dolarlık bir üretim ve dünyadaki mekanik mühendislik

alanındaki kayıtlı patentlerin %28‘i Alman firmalarına aittir. 873 bin nitelikli elemanın

çalıĢtığı 6.000 üretici firma vardır. (Invest-in Germany, 2008).

Global makine ve teçhizat ticaretinde Almanya, Japonya ve ABD‘nin önünde %18‘lik payla

liderdir. Yıllık 4.3 milyar Avro AR-GE harcaması yapılan sektör Almanya‘daki en yenilikçi

sektörlerden bir tanesidir.

AB, düĢük emek maliyetine sahip olan ülkelerden gelen tehditlere rağmen bilgiye

dayalı bir toplum olmaktan kaynaklanan üstünlüklerine dayanarak, imalat endüstrisindeki

üstünlüğünü koruma stratejisine sahiptir. Ġmalatta AB, ABD‘nin aksine ticaret fazlasına

sahiptir. AB‘nin üstün olduğu alanlar ise Ģunlardır: Makine ve teçhizat, metal dıĢı mineral

ürünler, kimyevi ürünler, kauçuk ve plastik, taĢıma ekipmanları ve metal ürünleri. ABD ile

AB arasında ticari iliĢkiler açısından son yıllardaki en dikkat çekici taraf, AB‘nin

verimliliğinin ABD‘nin altında kalması ve ABD ve Japonya‘ya oranla ileri teknoloji

ürünlerinde dünya ticaretindeki payının daha düĢük olmasıdır. ABD, ilaç, biyoteknoloji ve

enformasyon teknolojilerinde AB‘nin önünde yer alırken; AB, malzeme teknolojilerde hem

ABD hem de Japonya‘nın önündedir. (European Commission, 2003a)

Avrupa Takım Tezgâhları Endüstrilerin ĠĢbirliği Komitesi- CECIMO (European

Committee for the Co-operation of the Machine Tool Industries) 15 ülkeden oluĢmaktadır. Bu

ülkeler; Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya,

Ġtalya, Hollanda, Portekiz, Ġspanya, Ġsveç, Ġsviçre, Türkiye ve BirleĢik Krallık. CECIMO

verilerine göre 2002 itibarı ile AB, küresel takım tezgâhları piyasasındaki üretimin %52‘sini

sağlayarak lider konumdadır. Japonya %20 ile ikinci, Çin % 9.6 ile üçüncü, ABD % 6.1 ile

dördüncü ve Tayvan % 5.6 ile beĢinci sıradadır. Takım tezgâhlarında, 2002‘deki 17 milyar

Page 19: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

19

512 milyon Avro değerindeki üretimin %42,8‘i Almanya, % 22,9‘u Ġtalya, %11,2‘si Ġsviçre,

% 5,2‘si Ġspanya, % 4,7‘si Fransa, % 3,6‘sı BirleĢik Krallık tarafından yapılmıĢtır. Takım

tezgâhları endüstrisinde 1.474 Ģirket ve yaklaĢık 158.000 kiĢilik istihdam vardır. AB, bu

sektörde, düĢük emek maliyetine sahip olan ülkelerle rekabet etmek ve verimliliği artırmak

için en hızlı otomatik donanımlara yatırım yapmak durumunda olduğu için 6. Çerçeve

Programı (FP6-EU Sixth Framework Programme) kapsamında, üye ülkelerin AR-GE‘ye

yönelik iĢbirliğini artırıcı programlar yürütmektedir. Özellikle, nanoteknoloji ve diğer bilgi

temelli yeni üretim süreçleri ve aygıtları geliĢimi stratejik olarak desteklenmektedir.

AB Komisyonu, AB‘nin rekabetçi üstünlüğü olduğu imalat sanayine yönelik 6.

Çerçeve Programı kapsamındaki ―The Future of Manufacturing-FUTMAN‖ projesi ile

topluluğun endüstriyel teknolojilerde önceliklerine yoğunlaĢmıĢtır. Sürdürülebilir kalkınma ve

küresel rekabetçilik direncine yönelik potansiyel yolları belirlemeyi amaçlayan proje

kapsamında dünyada teknolojik ilerlemelerin etkileri analiz edilmektedir. Daha sonra AB‘nin

SWOT analizi yapılarak 2015-2020 yılları arasında AB Ġmalatının uzun dönemli vizyonu

çizilmekte ve politika tavsiyelerinde bulunulmaktadır. Yapılan faaliyetlerin ve iĢ birliğinin

sonucunda imalatta bilgiye dayalı çok fonksiyonlu malzemelerin nano teknoloji ve nano

bilimlerine dayalı olarak yapılmasına yönelik çevresel bir eylem planı (ETAP- environmental

technology action plan) yürürlüğe girmiĢtir. Geleneksel teknolojilerden daha yüksek

teknolojik üretime geçiĢ, KOBĠ‘lerin de bu plan dâhilinde iĢbirlikçi dönüĢümü ile

gerçekleĢtirilmek istenmektedir. (European Commission, 2003b).

AB‘nin makine üreticilerinin Çin ile iliĢkileri gittikçe geliĢmektedir. Çin AB‘nin

sektördeki önemli bir ihracat pazarı, üretim üssü ve önemli bir rakibidir. AB‘nin stratejik

üstünlüğü ve yüksek karlılığa sahip olduğu alan mekanik mühendislik (elektrikli olmayan

makine ve güç üretimi teçhizatı) sektörüdür. Çin henüz bu alanda teknolojik olarak AB‘ne

yakın değildir. Ancak Çin bu alanda AR-GE, teknoloji transferi ve yabancı teknolojileri

kopyalamadan oluĢan bir strateji ile AB‘ne yetiĢmeye çalıĢmaktadır. Ġçerideki rekabetten

kaçan Çinli üreticiler bu sektörde geleneksel Güneydoğu Asya pazarından daha geliĢmiĢ

piyasalara açılmaya çalıĢmaktadır. AB, bu alanda Çin‘in haksız rekabet ettiğini, pek çok

düzenleme ve kurala uymadığını, petrol karĢılığı ürün değiĢimi gibi pratiklerle AB

üreticilerini tehdit ettiğini düĢünmektedir. Ayrıca Çin hükümeti AB‘nden üreticilerin giriĢini

zorlaĢtıran bir dizi düzenleme ile AB rekabetini engellemektedir. AB, DTÖ kurallarına uygun

önlemler alınmasını ve özellikle hükümet alımları ve sübvansiyonlarının engellenmesine

çalıĢılmasını sağlamaya çalıĢmaktadır.(Ihrcke-Becker, 2006:2-3).

AB 25‘de mühendislik sektörünün %63,2‘si mekanik mühendislik endüstrileri, %

31.4‘ü elektrikli mühendislik endüstrileri ve %25,6‘sı hane halkı aletleri endüstrilerinden

oluĢmaktadır. (Ihrcke-Becker, 2006:8).

1.4. Sektördeki Yeni Eğilimler

Türk makine imalat sektöründe her ne kadar KOBĠ kimlikli yapıda bulunan firmaların

ağırlığı hissedilse de, ekonomik ve global çaptaki değiĢikliklere hızlı ayak uydurabilme

konusunda en uygun yapılanma KOBĠ yapılanmasıdır. Türk Makine Sektörü ürünlerine olan

talep artıĢının önümüzdeki 5 yılda ortalama %10 – 14 civarında olması beklenmektedir.

KomĢu ülkelerin çoğunda Türk makine sektörü önemli bir konumda yer almakta,

imalatçılarımıza güven duyulmaktadır. Ayrıca ihracat yapan firmalarımızın teknik mevzuat ve

diğer kalite güvence sistemlerine adapte olmaları da önemli bir unsurdur. Artan dıĢ ve iç

rekabet ile düĢük kar marjları sektörde yabancı sermaye yatırımı yapılmasını sınırlamaktadır.

Yenilikçiliği ve teknolojik geliĢimi önemsemeyen firmalarımız için rekabet edebilmek ve

sektörde kalabilmek oldukça güçtür. Sektörün dıĢ rekabet gücü incelendiğinde, rekabet

Page 20: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

20

gücünün olmadığı görülürken, eğiliminin arttığı ve rekabet gücü sınırda olan bir konuma doğru

bir geliĢim gösterdiği dikkat çekmektedir.5

Türk Makine Sektöründe kaliteli ürünler üretilmesini ve pazarlanmasını sağlamak

amacıyla devlet destekli bir proje hayata geçirilmiĢ bulunmaktadır. Ürün uygunluk markası

olarak anılan TURQUM logosu, üretilen mamulün önceden belirlenen standartlara ve teknik

Ģartlara uygunluk neticesinde mamullere iliĢtirilmektedir.

TURQUM Markası, kalitesi ile olumlu yönde farklılık yaratarak yurt içi ve yurt dıĢı

pazarlarda müĢteri tarafından kolaylıkla tanınan, tercih edilen, kalitesi ve adresi belli, güvenilir

ürün imajıyla ortak bir marka (logo) niteliği taĢıyacaktır. Bu markanın iĢleyiĢ mekanizması,

sadece son ürünün test ve kontrolüne yönelik bir sistem olmayıp, aynı zamanda üreticinin tüm

üretim sisteminin belli bir yeterlilik ve kalitede olmasını öngören tarafsız ve sistematik bir

yaklaĢımdır.6

5 Türkiye Ġmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi;s:513; TKB;Ankara;2007

6 TURQUM Nedir?,

http://www.turqum.com.tr/TR/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EFF6E303661

1F52BD1 (EriĢim Tarihi: 01.11.2008)

Page 21: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

21

BÖLÜM 2

TÜRKĠYE’DE MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

2.1. Mevcut Durum

Türkiye‘de makine sanayinin 1950‘li yıllarda baĢladığı ve ilk büyük ölçekli sanayi

yatırımlarının tamamıyla devlet eliyle oluĢturulduğu bilinmektedir. Bu yıllarda Ģeker, çimento,

pompa, çelik konstrüksiyon fabrikaları gibi fabrikalar devlet tarafından kurulmuĢ ve

iĢletilmiĢtir.

Özel sermayeli firmaların makine sanayinde üretim yapmaya baĢlamaları ve yeni

yatırımlar ile yer almalarıysa 1960‘lı yıllara rastlamıĢtır. Özel Ģirketlerin vücut bulmasındaki

sebep, kamu fabrikalarındaki makinelerin bakım, onarım ve yenileĢtirme uğraĢlarıydı. Daha

sonra bu çaba basit makine üretimlerinden baĢlayarak yeni mamullerin üretimi süreciyle devam

etti. Sonunda özel sermayeli firmalar edindikleri teknik bilgi ve tecrübe ile komple tesisleri

kuracak altyapıya sahip oldular. Bu sürecin olumlu yönde geliĢiminde, yurtdıĢından ihtiyacı

olan makineyi temin etmekte yeterli dövizi olmadığı için güçlük çeken giriĢimcilerin, makine

bakım ve onarımı yapan özel sermayeli firmalara taleplerini aktarmaları önemli rol oynamıĢtır.

Makine sanayisinin baĢlangıç yıllarında devlet eliyle kurulan sanayi kuruluĢların

fazlalığı dikkat çekerken günümüzde kamuya ait ya da kamu iĢtirakli kamu kuruluĢları

özelleĢtirmeler yoluyla yerlerini özel sektör kuruluĢlarına bırakmıĢtır.

Özel sektör firmaları edindikleri tecrübe ile dıĢa açılmak istemiĢler ancak bazı teknik,

teknolojik ve ticari bilgileri yeterli olmadığı için birçok Ģirket bu istekten vazgeçmek zorunda

kalmıĢtır. Ġthalata dayalı büyümeden ihracata dayalı büyümeye geçiĢ olarak kabul edilen

1980‘li yıllar ve sonrasında makine sanayisindeki toplam ihracat artırılmak istenmiĢ, yine

istenilen baĢarı elde edilememiĢtir. Bu yetersizlik firmalarımızın ölçek büyüklüklerinden

kaynaklanmakla birlikte, dıĢ ticaret mantığını iyi kavrayamamalarından, uzmanlar ve kalifiye

elemanlarının eksikliğinden kaynaklanmıĢtır. Ayrıca, dıĢ dünyada daha önceden var olan

ticaret dengeleri de bu baĢarısızlığın temel belirleyicisi olmuĢtur.

Diğer birçok sektörde olduğu gibi makine imalat sektöründe de Küçük ve Orta

Büyüklükte ĠĢletme (KOBĠ)‘ler yer almaktadır. Dünya pazarlarında ticari faaliyetlere giriĢen

KOBĠ‘ler, ucuz iĢgücü ve uzmanlaĢmıĢ mühendislik hizmetleri sayesinde rekabet gücünü ve

ihraç ettikleri ürün miktarlarını her geçen gün artırmaktadırlar. Sektöre genel olarak

bakıldığında teknolojinin takip edilmeye çalıĢıldığı görülmekle birlikte, ithal edilen

makinelerin teknolojisine yakın ya da aynı düzeyde makinelerin üretilebildiği görülmektedir.

Bunun için ihracat oranının artmasının teĢviki ile birlikte, iç ticaretin canlandırılması ve

ülkemiz içerisinde üretilen makinelerin, yatırımcılar tarafından talep edilir hale getirilmesi

gerekmektedir. Yapılan analizlere göre, makine sektörü teknolojik ve teknik geliĢimlere ayak

uydurabildiği ölçüde güçlü ve rekabet edebilir bir yapıya kavuĢabilir. Ülkemizdeki firmalarının

kullandığı yerli girdi oranın %80–85 civarında olduğu yapılan çalıĢmalar sonrasında tespit

edilmiĢtir.

Ülkemizde teĢvik sisteminin uygulanmaya baĢlandığı 1960‘lı yıllardan beri yatırımcılar,

ihtiyacı olan makine ve teçhizatı teĢvik belgesi kapsamında gümrüksüz olarak ithal etmek

imkânına sahip olmuĢlardı. Dolayısıyla, diğer sektörler Gümrük Birliği sonrası, 1995 yılından

itibaren gümrüksüz ithalatla rekabet etmek durumunda kalmıĢ iken, makine imalat sanayisi

1960‘lı yıllardan, yani hemen hemen kurulduğu ve geliĢmeye çalıĢtığı yıllardan beri

Page 22: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

22

gümrüksüz ithal edilen makinelerle rekabet etmek durumunda olmuĢtur.7 Bu Ģekilde alınan

makinelerin teknolojisinin daha da iyi olduğu düĢüncesi yerli yatırımcının dıĢarıdan makine

alımına yönelmesine neden olmaktadır.

Günümüzde makinelerin fiyatlarından ziyade, teknolojik geliĢimlerin ve tasarım

geliĢtirme çalıĢmalarının makineler üzerindeki uygulamaları önem kazanmıĢtır. Hatta

makinelerin dıĢ görünümünü özgün hale getirebilen ve satıĢ sonrası servis hizmetlerinde

baĢarılı olan firmalar pazardaki paylarını artırabilmektedirler.

Türkiye‘de makine imalat sektöründe ikili (bilateral) yapıda firmalar göze

çarpmaktadır. Bazı imalatçılarımız sektörle ilgili teknolojik geliĢimleri izlemekte, imal ettikleri

makineleri daha da geliĢtirmeye çalıĢmakta, kaliteli ve müĢteri odaklı sistemler oluĢturmakta

ve teknik servis imkânlarını müĢterilerinin hizmetine sunmaktadırlar. Bu firmalarımızın

çoğunluğu ISO 9000 kalite güvence sistemi kurmuĢ ve CE iĢareti kullanımını edinmiĢlerdir.

Böylece, firmalarımız her geçen yıl ihracatlarını ve imalatlarını artırmaktadırlar.

Diğer yapıda yer alan firmalarımızda ihtiyaç duyulan sistemler ve iĢgücü

bulunmamaktadır. Hatta bu firmalarımızda hiç mühendis istihdamı olmadığı varsa bile daha

çok iĢçi yöneticisi olarak çalıĢtığı görülmektedir. Böylece sektörde dıĢ dünyaya uyum

sağlayamayan ve teknolojik geliĢimleri takip edemeyen firmalara rastlanmaktadır.

2.1.1. KuruluĢ Sayısı, Mevcut Kapasite ve Kullanımı

Türkiye Ġstatistik Kurumu verilerine göre Türkiye genelinde 11.000 civarında makine

imalatı yapan firma olduğu tespit edilmiĢtir. Aynı sektörde üretim yapan firmalarla ilgili 2004

yılında yayınlanan raporda Avrupa Birliği ülkelerinde bu rakamın 21.300 olduğu ortaya

konmuĢtur. Bu değerler gösteriyor ki ülkemiz bağlamında 11.000 firma oldukça fazladır.

TÜĠK verilerinde makine imalatı yanında onarım yapan, makine aksamları üreten ve bazı basit

makineleri imal eden atölyelerinde sayıma dâhil edildiği görülmektedir.8

2001 Genel Sanayi ve ĠĢyerleri sayımı sonuçlarına göre (Düzey 2 kapsamında) 29

numaralı grup Türkiye genelinde faaliyette olan firma sayısı 978 adettir. Ġmalat sanayi geneli

firma sayısına oranlandığında ise makine imalat sanayi % 8,7‘ye tekabül etmektedir.

Sektör genelinde yer alan firmaların %29,9‘u Ġstanbul, %13,2‘si Ankara, %11,6‘sı

Bursa, %10,5‘i Ġzmir, %8,4‘ü Kocaeli, %6,2‘si Konya,%3,5‘i Kayseri ve %3,0‘ı Adana

bölgelerinde yer almakta ve bu bölgelerdeki firmalar Türkiye genelinin %86,2‘sini

oluĢturmaktadır.

Makine imalat sanayinde ortalama istihdam sayısının 2001 itibariyle 67.637 civarında

olduğu, imalat sanayi istihdamının %6,2‘sini oluĢturduğu tespit edilmiĢtir. Yıllık ortalama

çalıĢan sayısının % 26,2‘si Ġstanbul, % 15,4‘ü Ankara, %12,5‘i Bursa, %8,2‘si Kocaeli, %7,1‘i

Ġzmir ve %6,4‘ü Tekirdağ bölgelerindeki firmalarda istidam edilmektedir.

Firmalar tarafından yaratılan katma değer 2001 yılı itibariyle 1.968 milyon YTL olarak

tespit edilmiĢ olup genel imalat sanayi katma değeri içinde payı %4,8‘dir. Bu miktar bölgelere

paylaĢtırıldığında %27,0‘ı Ġstanbul‘dan, %20,6‘sı Ankara‘dan, %17,0‘ı Bursa‘dan, %9,3‘ü

Tekirdağ‘dan, %8,2‘si Kocaeli‘nden, %4,8‘i Manisa‘dan, %4,6‘sı ise Ġzmir bölgesinden

yaratılmıĢtır.

2001 yılı itibariyle sektör firmalarına ait kurulu çevirici güç kapasitesi 518.319 Bg-

Hp(Beygir Gücü) olup bunun %24‘ü Ġstanbul, %17‘6‘sı Bursa, %14,6‘sı Ankara, %7,3‘ü

7 Makine ve Metal Eşya Sanayi Özel İhtisas Komisyonu Raporu, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı - 9.

Kalkınma Planı 2007–2013, Syf:4, http://ekutup.dpt.gov.tr/imalatsa/makina/oik700.pdf (Erişim Tarihi: 25.09.2008) 8 Makine ve Metal Eşya Sanayi Özel İhtisas Komisyonu Raporu, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı - 9.

Kalkınma Planı 2007–2013, Syf:7, http://ekutup.dpt.gov.tr/imalatsa/makina/oik700.pdf (Erişim Tarihi: 25.09.2008)

Page 23: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

23

Kocaeli, %6,3‘ü Konya, %6,2‘si ise Ġzmir bölgesinde yer almaktadır. Sektör rakamının genel

imalat sanayi çevirici güç kapasitesi‘ne oranı %3,7‘dir.

Tablo 2.1. BaĢka Yerde Sayılmayan Makine ve Teçhizat Ġmalatı Sektöründe

Faaliyet Gösteren Firma Sayısı (2001)

Düzey 2

Bölgesi

Firma

Sayısı

Yıllık

Ortalama

ÇalıĢan Sayısı

Kurulu Çevirici

Güç Kapasitesi

Katma Değer

Ġller Adet % KiĢi % Bg-Hp % YTL %

Ġstanbul 292 29,9 17,743 26,2 124,329 24,0 530.980.639 27,0

Tekirdağ 20 2,0 4,357 6,4 28,273 5,5 182.972.272 9,3

Balıkesir 10 1,0 298 0,4 2,407 0,5 2.963.331 0,2

Ġzmir 103 10,5 4,824 7,1 32,052 6,2 90.668.590 4,6

Aydın 24 2,5 693 1,0 4,969 1,0 5.712.454 0,3

Manisa 22 2,2 2,207 3,3 19,361 3,7 94.052.708 4,8

Bursa 113 11,6 8,447 12,5 90,965 17,6 334.438.740 17,0

Kocaeli 82 8,4 5,538 8,2 37,644 7,3 161.994.157 8,2

Ankara 129 13,2 10,406 15,4 75,442 14,6 405.869.309 20,6

Konya 61 6,2 2,602 3,8 32,492 6,3 21.007.219 1,1

Antalya 7 0,7 251 0,4 1,324 0,3 2.055.327 0,1

Adana 29 3,0 1,332 2,0 13,724 2,6 20.513.706 1,0

Hatay 10 1,0 1,247 1,8 7,387 1,4 9.129.477 0,5

Kırıkkale 6 0,6 2,875 4,3 14,037 2,7 47.036.042 2,4

Kayseri 34 3,5 3,038 4,5 11,274 2,2 29.556.556 1,5

Zonguldak 1 0,1 0 0,0 0 0,0 0 0,0

Kastamonu 3 0,3 402 0,6 0.009 1,7 2.077.585 0,1

Samsun 17 1,7 821 1,2 6,545 1,3 18.561.127 0,9

Trabzon 3 0,3 92 0,1 768 0,1 549,404 0,0

Erzurum 1 0,1 158 0,2 3,325 0,6 2.839.149 0,1

Ağrı 0 0,0 0 0,0 0 0,0 0 0,0

Malatya 1 0,1 0 0,0 0 0,0 0 0,0

Van 0 0,0 0 0,0 0 0,0 0 0,0

Gaziantep 9 0,9 178 0,3 1,618 0,3 4.168.068 0,2

ġanlıurfa 1 0,1 0 0,0 0 0,0 0 0,0

Mardin 0 0,0 0 0,0 0 0,0 0 0,0

TÜRKĠYE 978 100,0 67,637 100,0 518,319 100,0 1.968.133.392 100,0

Kaynak: Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. Yayını9

“Not: Özel sektöre ait tesis sayısı 2 ve altında ise işyeri sayısının dışındaki istatistikler,

Kanun gereği gizli olarak değerlendirilerek, sektör toplamı içinde verilmektedir.”

Mevcut Kapasite ve Kullanımı Makine imalat sektöründe % 65 - %80 arasında

değiĢmektedir. Ġmalat sanayinin Kapasite Kullanım Oranları ile karĢılaĢtırıldığında makine

imalat sanayi Kapasite Kullanım Oranının yakın takip ettiği görülmektedir.

9 Türkiye Ġmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi, Türkiye Kalkınma

Bankası A.ġ., s:488, Ankara, 2007

Page 24: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

24

Tablo 2.2. Makine Ġmalat Sanayi Büyüme ve Kapasite Kullanım Oranları KarĢılaĢtırması (%)

Yıllar 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

Büyüme oranı 11,2 -20,3 21,3 31,9 21 17,2 12,1 10,2

KKO 68,7 63,5 69,8 80,5 84,9 78,9 76,4 77,1

Kaynak: DPT 9. Plan ve İGEME Sektör Raporu10

* Kesinleşmemiş tahmini değeri

2000 yılında %11,2 büyüyen makine imalat sanayi 2001 krizinin de etkisiyle -20,3

oranında küçülmüĢ, 2002‘de toparlanarak %21,3; 2003‘te %31,9; 2004‘te %21; 2005‘te %

17,2; 2006‘da %12,1 oranında büyümüĢtür. Makine Ġmalat Sanayide 2007 yılında %10,2

tahmini büyüme hedeflenmiĢ, 2003 yılında rekor büyüme seviyesine ulaĢmıĢtır.

ġekil 2.1. Makine Ġmalat Sanayi Büyüme ve Kapasite Kullanım Oranları KarĢılaĢtırması

68,7

11,2

-20,3

63,5 69

,8

21,3

80,5

31,9

84,9

21,0

78,9

17,2

76,4

12,1

77,1

10,2

-40

-20

0

20

40

60

80

100

Büyüme oranı Kapasite Kullanım Oranı

Ora

nla

r (%

)

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

Türkiye‘de makine imalat sanayi büyüme oranlarına bakacak olursak 2002 ile 2004

yılları benzer özellikte bir büyüme oranına sahip olup, oran % 21 seviyelerindedir. 2003

yılında %31,9 büyüme oranını yakalayan Türk Makine Ġmalat Sektörü büyüme trendi 2005

yılında gerileyerek %17,2 ve 2006‘da %12,1‘e düĢmüĢtür. 2007 yılında ise büyüme oranının %

10,2 olarak gerçekleĢtiği tahmin edilmektedir.

10

Makine İmalat Sanayi Üzerine, Ali Ekber Çakar, Türkiye Makine Mühendisleri Odası, http://www.makinesektorplatformu.org/TR/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF9B71935287F9CB97

Page 25: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

25

ġekil 2.2. Makine Ġmalat Sanayi Büyüme ve Kapasite Kullanım Oranları

-40

-20

0

20

40

60

80

100

120

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

Yıllar

Ora

nla

r %

Büyüme oranı Kapasite Kullanım Oranı

Makine sektörü yıllara göre kapasite kullanım oranlarının 2002 yılında 69.8‘lik orandan

2003 ve 2004 yıllarında sırasıyla % 80,5 ve % 84,9‘luk oranlara yükseldiği görülmektedir.

2005 yılında artıĢ eğilimi azalarak % 78,9‘a düĢen kapasite kullanım oranı 2006‘da %76,4 ve

2007‘de %77,1 olarak gerçekleĢmiĢtir.

Tablo 2.3. Kapasite Kullanım Oranları( Üretim Değeri Ağırlıklı, Yıllık Ortalama, %)11

Kaynak: Türkiye İmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi

11

Türkiye Ġmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi, Türkiye Kalkınma

Bankası A.ġ., s:492, Ankara, 2007

Yıllar Ġmalat Sanayii

29

(Mak. Ġmalat

Sanayi)

291 (Genel Amaçlı

Makine Ġmalatı)

292 (Tarım ve

orman mak.

Ġmalatı)

293 (BaĢka yerde

sınıflandırılmamıĢ ev

aletleri imalatı)

1988 74,8 71,6 70,1 65,0 75,1

1989 72,8 65,5 64,0 53,3 75,7

1990 75,2 68,1 66,0 60,5 74,4

1991 74,0 63,9 57,5 56,4 74,0

1992 76,4 70,1 61,4 64,2 77,1

1993 79,6 77,2 67,5 76,9 79,5

1994 72,9 66,2 55,5 65,7 69,5

1995 78,6 77,6 63,7 83,5 77,7

1996 78,0 82,8 70,5 91,4 80,6

1997 79,4 84,1 67,7 87,4 86,4

1998 76,5 76,9 61,9 81,4 77,9

1999 72,4 65,4 53,3 52,2 75,3

2000 75,9 68,7 58,3 66,8 72,2

2001 70,9 63,5 55,3 57,1 68,0

2002 75,4 69,9 65,7 52,7 78,1

2003 78,4 80,6 68,9 68,4 85,2

2004 81,3 83,7 78,5 67,7 90,6

2005 80,3 75,9 79,1 70,5 77,1

2006 80,6 77,8 74,1 69,2 82,1

Page 26: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

26

ġekil 2.3. Ġmalat Sanayi ve Makine Ġmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranları

KarĢılaĢtırması(%)

64

66

68

70

72

74

76

78

80

82

84

1988

1989

1990

1991

1992

1993

1994

1995

1996

1997

1998

1999

2000

2001

2002

2003

2004

2005

2006

0

10

20

30

40

50

60

70

80

90

Ġmalat Sanayii (Mak. Ġmalat Sanayi)

Tablo 4‘e bakıldığında genel olarak imalat sanayide meydana gelen kapasite kullanım

oranı değiĢimi makine imalat sanayisini de etkilemektedir. Ġçte ve dıĢta yaĢanan ekonomik

çalkantılar, döviz, faiz ve diğer ekonomi argümanlarında meydana gelen değiĢimler dolaylı

olarak firmaların satıĢ miktarlarının değiĢimine ve kapasite kullanım oranlarına yansıyacaktır.

Özellikle 1994, 1999 ve 2001 yılları Türkiye ekonomisi için çeĢitli nedenlerle kriz

yılları olmuĢ, imalat sanayi kapasite kullanım oranlarının düĢtüğü gözlemlenmiĢtir. Aynı

yıllarda makine imalat sanayinin de kapasite kullanım oranları düĢmesi krizlerin alt sektörler

tarafından da oldukça fazla hissedildiğinin göstergesidir.

Ekonomik Krizler neticesinde Türkiye‘de mali, sınaî ve zirai sorunlar kökleĢmiĢ, kamu

borçları artmıĢ, kamu gelirleri azalmıĢ; sanayi sektöründe geliĢim yavaĢlamıĢ ve üretim

azalmıĢ, iĢsizlik ile enflasyon sorunları kronikleĢmiĢ tüm bunların sonucunda üretim

maliyetlerinin artması ülkemiz ekonomisi üzerinde olumsuz etkiler bırakarak Türk halkına

sıkıntılı günler yaĢatmıĢtır.

2005 yılına gelindiğinde kapasite kullanım oranlarında düĢüĢ yönlü bir değiĢim olduğu

görülmekte ve bunun nedeninin teknoloji ve tasarıma fazla önem vermeyen KOBĠ niteliğindeki

firmalardan kaynaklandığı ortaya çıkmaktadır.

2007 yılında makine imalatı artıĢ oranı %5 olarak gerçekleĢmiĢ, 2006 yılında yüzde 49

civarında olan iç pazar payının düĢük kur ve diğer bir takım nedenlerle 2007 yılında yüzde

45‘e gerilediği sonucuna ulaĢılmıĢtır.12

Sanayinin geliĢimi bazı bölge ve yörelerde daha hızlı olmuĢtur. Ġnceleme konumuz

makine imalat sanayi firmaları özellikle bazı illerde yoğun olarak bulunmaktadır. Bu iller;

Ġstanbul, Ġzmir, Ankara, Konya, Gaziantep, Bursa, Kocaeli, EskiĢehir‘dir. Alt sektörler

bazında; takım tezgâhı‘nın yoğunlukla Ġstanbul, Ġzmir, Konya, Bursa ve Kocaeli‘nde, tekstil ve

gıda makineleri üretimi ise Gaziantep ilimizde yapılmaktadır.

Makine sektörü teknolojik anlamda Yüksek, Orta ve DüĢük olmak üzere 3 kategoriye

ayrılmaktadır. Bu kategorilerde üretim yapmakta olan ülkemiz firmalarının çoğunluğu düĢük

ve düĢük-orta düzeydeki makineleri imal etmektedirler. Buna rağmen ihracat yapan

12

Makina İmalat Sektörü Türkiye için olmazsa olmaz ama!.., Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Genel Sekreteri Arslan Sanır, http://www.sektorler.web.tr/makina_sanayi/genel_makina_sanayi/makina_imalat_sektoru.htm (Erişim Tarihi:28.07.2008)

Page 27: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

27

firmalarımız arasında özellikle teknolojiyi takip eden orta-ileri düzeye eriĢen firmalarımız da

mevcuttur.

Sayıları az da olsa orta teknolojik düzeyden ileri teknoloji düzeye doğru ilerleyen

firmalarımızla, ucuz iĢ gücü ve mühendislik hizmetleri sayesinde dünya pazarlarında rekabet

etme imkânımız bulunmaktadır.

ABD ve Avrupa Birliği gibi geliĢmiĢ ülkelerde düĢük ve orta düzeyli teknolojik makine

imalatından yüksek teknolojik makine imalatına doğru bir kayıĢ olmaktadır. Yüksek teknolojik

makine imalatına yönelen geliĢmiĢ ülkelerin bıraktığı boĢluğu orta teknolojili makine

imalatıyla ülkemiz firmaları en hızlı Ģekilde doldurmalıdır.

2.1.2. Üretim

Makine imalat sanayi üretim verilerine ulaĢılmakta yaĢanan güçlükler değerlendirme

yapmayı güçleĢtirse de, makine sektör birlikleri ve Tüik verilerinden hareketle 2001–2005

yılları arasında sırasıyla, 9,6 milyar $, 11,8 milyar $, 14,3 milyar $, 17,5 milyar $ ve 17,6

milyar $ olarak imalatın gerçekleĢtiği tahmin edilmiĢtir.

Tablo 2.4. Makine Sektörü Ticareti (Milyon ABD $)

2001 2002 2003 2004

2005

Ön bilgi

MAKĠNE SATIġI (Tahmini)(1) 13.160,1 16.337,1 19.626,5 24.093,8 25.441,3

DeğiĢim % - 24,1 20,1 22,8 5,6

MAKĠNE ĠMALATI(Tah.)(1) 9,663 11,779 0.014 0.018 17,675

DeğiĢim % - 21,9 21,4 22,4 1

MAKĠNE ĠHRACATI (2) 1.564,4 2.077,5 3.118,5 3.913,4 4.852,9

DeğiĢim % - 30,3 46,4 28,2 26,7

MAKĠNE ĠTHALATI (2) 4.936,9 6.474,2 8.141,3 10.362,8 12.173,2

DeğiĢim % - 30,3 26,1 25,4 21,1

TÜRKĠYE’NĠN TOPLAM

ĠHRACATI(2) 31.334,2 36.059,1 47.252,8 62.773,7 73.122,2

TÜRKĠYE’NĠN TOPLAM

ĠTHALATI(2) 41.399,1 51.553,8 69.339,7 97.161,3 116.048,3

Makinenin Ġhracat Ġçindeki Payı

% 5,1 5,8 6,5 6,2 6,8

Makinenin Ġthalat Ġçindeki Payı

% 12,3 12,9 12,1 10,8 11

Kaynak: DPT “9. Kalkınma Planı” ( MİB(1) – TÜİK(2) )

Makine üretimindeki değiĢim oranlarına bakıldığında ise 2002 yılında % 21,9; 2003

yılında % 21,4 ve 2004‘te % 22,4 olarak artıĢ göstermiĢtir. 2005 yılına gelindiğinde % 1 artıĢ

gösteren makine imalat sanayindeki bu değiĢim dikkat çekicidir.

BaĢka yerde sınıflanmamıĢ makine ve teçhizat sektöründe üretim endeksi 2002

itibariyle artıĢ yönünde eğilim göstermiĢtir. 1997 yılında 100 kabul edilen endeks değerine

göre değerlendirme yapılırsa kriz yıllarındaki önemli düĢüĢler göze çarpmaktadır. 1999 ve

2001 yıllarında imalat sanayide endeks değeri ve değiĢim oranlarının olumsuz seyir izlediği

söylenebilir. Aynı yıllarda makine imalat sanayideki endeks değerlerinde de imalat sanayisine

nispeten bir gerilme olduğu ve bu olumsuz durumların alt sektörlerde daha çok hissedildiği

görülebilmektedir.

Page 28: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

28

Tablo 2.5. Üretim Endeksi (Üretim değeri ağırlıklı, yıllık ortalama)

Yıllar

Ġmalat Sanayii 29 291 292 293

Endeks Değişim % Endeks Değişim % Endeks Değişim % Endeks Değişim % Endeks Değişim %

1997 100,0 - 100,0 - 100,0 - 100,0 - 100,0 -

1998 100,1 0,1 97,4 -2,6 95,3 -4,7 101,3 1,3 95,8 -4,2

1999 95,9 -4,2 86,6 -11,1 85,7 -10,1 76,7 -24,3 95,2 -0,6

2000 102,1 6,5 92,4 6,7 89,9 4,9 84,4 10,0 100,7 5,8

2001 92,4 -9,5 73,5 -20,5 83,7 -6,9 48,4 -42,7 86,3 -14,3

2002 102,5 10,9 89,2 21,4 94,2 12,5 51,7 6,8 115,6 34,0

2003 112,0 9,3 109,2 22,4 110,9 17,7 56,9 10,1 149,6 29,4

2004 123,7 10,4 143,2 31,1 136,2 22,8 70,3 23,6 206,8 38,2

2005 129,6 4,8 144,8 1,1 124,7 -8,4 64,7 -8,0 222,5 7,6

2006* 136,2 5,1 170,4 17,7 150,8 20,9 72,4 12,0 261,9 17,7

Kaynak: Türkiye Kalkınma Bankası İmalat Sanayi Perf. Değ. *2006 yılı 3. çeyrek verileri

293 kodlu baĢka yerde sınıflandırılmamıĢ ev aletleri imalatındaki %161,9‘luk artıĢ ise

dikkat çekicidir. Üretimdeki fiziki artıĢların göstergesi olan üretim endeksindeki bu geliĢmeler

genel olarak gösteriyor ki, ekonomik çalkantılar ve diğer ekonomik faktörler imalat sanayide

kendini daha çok hissettirmektedir.

Tablo 2.6. Üretim Endeksi

(Üretim değeri ağırlıklı, bir önceki yılın aynı dönemine göre % değiĢim)

1998 2000 2002 2003 2004 2005

Ġmalat Sanayi 0,1 6,5 10,9 9,3 10,4 4,8

29 -2,6 6,7 21,4 22,4 31,1 1,1

291 -4,7 4,9 12,5 17,7 22,8 -8,4

292 1,3 10,0 6,8 10,1 23,6 -8,0

293 -4,2 5,8 34,0 29,4 38,2 7,6

Üretimde artan iç ve dıĢ rekabetle birlikte bazı temel üretim argümanları öne

çıkmaktadır. Kaliteli ve ucuz mamuller tercih sebebi olurken marka stratejileri de son yıllarda

önemli pazarlama ölçütleri arasına girmiĢtir.

Kalite konusunda firmaların ISO 9000 serisi kalite güvence sistemine adapte olmaları,

ayrıca uluslar arası kalite standardı olan ―CE‖ iĢareti kullanımı ülkemiz firmaları arasında

gereken düzeyde değildir. Standartları yakalamakta yapılan çalıĢmalar sayesinde markalaĢma

konusunda her geçen gün önemli geliĢmeler olmaktadır. Rekabet gücünü artırmak ve dıĢ

pazarda etkinliğini koruyabilmek amacıyla sektörel birliktelikler oluĢturulmakta, Makine

Ġhracatçıları Birliği bu birlikteliklere verilebilecek örneklerden bir tanesidir.

Üretici odaklı üretimden tüketici odaklı üretime geçilmesi ile birlikte artan maliyetleri

karĢılamakta güçlük çeken diğer ülke firmalarının ek mühendislik hizmetleri ve iĢçilik

ücretlerinin yüksek olması sonucunda dünya genelinde rekabet Ģansları azalmaktadır.

Türkiye‘de ise bu maliyetlerin diğer ülkelerle karĢılaĢtırıldığında nispeten düĢük olması Türk

Makine Sektörü‘nün dünya genelinde avantajlı konumda olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca

AB ülkelerine yakınlığı avantajının yanında bulunduğu konum itibariyle ülkemiz ticaret yolları

üzerinde yer almaktadır.

Page 29: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

29

Atılan her adımla sektör firmalarının ihracatlarının artması sağlanmakta, yabancı

firmalarla iĢbirliği halinde yeni tesislerin yapım, bakım ve onarımları Türk Makine sektöründe

faaliyet gösteren iĢletmelerce yapılabilmektedir.

2.1.3. DıĢ Ticaret

Türk Makine imalat sanayi 1990 yılından bu yana yaklaĢık % 20 oranında yıllık

büyüme oranına sahiptir. 2005 yılı toplam dünya ticareti 10,8 trilyon $, toplam dünya makine

ticareti ise 1,3 trilyon $ olmuĢtur ve makine sektörünün dünya ticaretinden aldığı pay %12‘dir.

Türk makine ihracatının dünya makine ticaretinden aldığı pay sadece %0,4‘tür.

Türkiye‘nin toplam ihracatının % 7,1‘ini ―Makine ve Aksamları‖ ihracatı oluĢturmaktadır.

Devlet Planlama TeĢkilatı‘nın Makine ve Metal EĢya Sanayi Özel Ġhtisas Komisyonu

Raporu‘nda Türkiye‘nin makine imalatının yaklaĢık 15 milyar € düzeyinde olduğu, AB

ülkeleri arasında kıyaslandığında ise % 4,3 imalat oranı ile 6. sırada yer aldığı tespit

edilmiĢtir.13

Makine sektöründe yıllık ortalama imalat artıĢının %12–15 düzeyinde olması

beklenmektedir.

Dünya makine ticaretinde 12 ülke etkin konumda yer almaktadır. Bu ülkelerin dünya

genelinde ihracat‘ta %77,2 oranında; ithalatında ise %67,5 oranında pay aldıkları tespit

edilmiĢtir.

Türkiye‘de Makine ve teçhizat sektöründe 1995 yılını takip eden yıllarda toplam dıĢ

ticaret hacmi (ihracat + ithalat) artıĢ kaydederek 5,6 milyar $‘dan 17,1 milyar $‘a

yükselmiĢtir. Sektörün dıĢ ticaret hacminde 1995–2005 arası dönemde hacim %203,4

oranında artarken 293 kodlu ev aletleri dıĢ ticareti aynı dönemde % 457 gibi artıĢ göstererek

oldukça yüksek bir oranda gerçekleĢmiĢtir. Sektörde diğer önemli artıĢ 1995 yılında 1,8

milyar $ olan genel amaçlı makine dıĢ ticaretinde gerçekleĢmiĢ ve % 242 oranında artarak 6

milyar $ olmuĢtur.

Tablo 2.7. BYS Makine ve Teçhizat Ġmalatı Sektörü DıĢ Ticaret Hacmi

Yıl

lar 29 Mak. Ġml.

291 Gnl. Amaçlı Mak.

Ġml.

292 Tarım & Orman

Mak. Ġml.

293 BYS Ev Aletleri

Ġml.

Bin USD Değişim

% Bin USD

Değişim

% Bin USD

Değişim

% Bin USD

Değişim

%

1995 5.622.164 - 1.754.459 - 3.427.190 - 440,515 -

1996 8.297.532 47,6 2.415.026 37,7 5.248.765 53,2 633,741 43,9

1997 8.992.652 8,4 2.916.853 20,8 5.260.884 0,2 814,914 28,6

1998 8.785.725 -2,3 3.177.106 8,9 4.741.746 -9,9 866,873 6,4

1999 6.276.924 -28,6 2.384.719 -24,9 3.052.172 -35,6 840,032 -3,1

2000 7.213.830 14,9 2.646.117 11,0 3.646.852 19,5 920,861 9,6

2001 6.501.266 -9,9 2.862.156 8,2 2.850.325 -21,8 788,785 -14,3

2002 8.551.752 31,5 3.031.775 5,9 4.477.033 57,1 1.042.944 32,2

2003 11.259.821 31,7 3.639.097 20,0 6.073.227 35,7 1.547.497 48,4

2004 14.276.165 26,8 5.048.971 38,7 7.175.363 18,1 2.051.831 32,6

2005 17.055.259 19,5 5.994.324 18,7 8.606.054 19,9 2.454.881 19,6

2006* 11.040.252 - 4.095.994 - 5.337.089 - 1.607.169 -

Kaynak: TKB * 2006 Ocak-Temmuz

13

Makine ve Metal Eşya Sanayi Özel İhtisas Komisyonu Raporu, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı - 9. Kalkınma Planı 2007–2013, Syf:35, http://ekutup.dpt.gov.tr/imalatsa/makina/oik700.pdf (Erişim Tarihi: 25.09.2008)

Page 30: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

30

2005 yılı itibariyle 17,1 milyar USD olan dıĢ ticaret hacminin yarısını (%50) tarım ve

orman makineleri oluĢtururken, % 35‘ini genel amaçlı makine ve % 15‘ini de baĢka yerde

sınıflandırılmamıĢ ev aletleri alt sektörü oluĢturmaktadır.14

Tablo 2.8. Makine Ġmalat Sanayi Ġhracatı (000 $)

YILLAR Ġmalat Sanayi BYS Mak. & Teçhizat

2000 25 517 540 1 375 956

2001 28 826 014 1 564 386

2002 33 701 646 2 077 511

2003 44 378 429 3 118 511

2004 59 579 116 3 913 354

2005 68 813 408 4 865 027

2006 80 246 109 6 005 610

2007 101 081 800 8 032 297

2008* 100 429 708 7 699 695

Kaynak: TÜİK * Ocak - Eylül Ayı

Makine ve Teçhizat Sektörü, hem toplam ihracatımız hem de imalat sanayi ihracatı

içerisindeki payını sürekli artırmaktadır. 2000 yılı itibariyle 1 milyar 375 milyon $ olan ihracat

2004 yılında 3 milyar 913 milyon $‘a 2008‘de ise 7 milyar 699 milyon $‘a yükselmiĢtir. 1995

yılı verilerine göre sektörün toplam ihracat içerisindeki payı % 3,13 iken 2005‘te %6,61‘e

imalat sanayi içinde %3,52‘den % 7,1 düzeyine yükselmiĢtir.

Ġmalat sanayi 2000 – 2007 yılları arasında 25,5 milyar $‘dan 101 milyar $‘a yükselerek

yaklaĢık %295 oranında artıĢ göstermiĢtir. Aynı bazda ele alındığında makine ve teçhizat

sektörü 2000 yılında 1,3 milyar $ iken 8 milyar $‘a yükselmiĢ ve %484‘lük büyüme

gerçekleĢtirmiĢtir.

ġekil 2.4. Makine Ġmalat Sanayi Ġhracatı (Yıllar itibariyle - $ Bazlı)

0

20 000 000

40 000 000

60 000 000

80 000 000

100 000 000

120 000 000

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008*

Ġmalat Sanayi BYS. Mak. & Teçhizat

14

Türkiye Ġmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi, Türkiye Kalkınma

Bankası A.ġ., s:496, Ankara, 2007

Page 31: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

31

Tablo 2.9. Makine Ġmalat Sanayi Ġhracatı (Aylar Ġtibariyle – 000 $) (ISIC Rev 3)

Kaynak: TUIK

Makine imalat sanayi‘de gerçekleĢen ihracat rakamları aylar itibariyle yukarıda yer

almaktadır. Yıllar itibariyle genellikle son çeyrekte meydana gelen artıĢ ile 2008 yılı

ortalarındaki makine imalat sanayi ihracat rakamları dikkat çekicidir.

Tablo 2.10. Makine Ġmalat Sanayi(MĠS) Ġhracatı, Ġmalat Sanayi ve Toplam Ġhracat ile Kıyaslaması

YIL

LA

R

MĠS Ġhracatı

(1000 ABD $)

Ġmalat Sanayi

Ġhracatı

(1000 ABD $)

Türkiye

Toplam

Ġhracatı

(1000 ABD $)

MĠS'de

Ġhracatın

Yıllık

ArtıĢ

Oranı (%)

Ġmalat

Sanayi

Ġhracatı

Yıllık ArtıĢ

Oranı (%)

Toplam

Ġhracatı

Yıllık ArtıĢ

Oranı (%)

MĠS Ġhracatının

Ġmalat Sanayi

Ġhracatındaki

Payı(%)

MĠS

Ġhracatının

Türkiye

Toplam

Ġhracatındaki

Payı (%)

1996 801.907 20.358.170 23.224.464 19,3 6,6 7,3 3,9 3,4

1997 981.347 23.132.180 26.261.071 22,3 13,6 13,1 4,2 3,7

1998 1.164.907 23.873.491 26.973.952 18,6 3,2 2,7 4,9 4,4

1999 1.190.751 23.754.753 26.587.225 2,2 -0,5 -1,5 5,0 4,5

2000 1.295.243 25.338.645 27.774.906 10,8 6,6, 4,4 5,1 4,7

2001 1.583.328 28.677.824 31.334.216 22,2 13,2 14,5 5,5 5,0

2002 2.067.212 34.016.718 38.116.320 13,0 18,6 21,6 6,0 5,4

2003 3.118.346 47.983.301 51.206.491 50,8 41,1 34,3 6,5 6,0

2004 3.913.217 63.082.126 66.896.124 25,5 31,5 30,6 6,2 5,8

2005 4.853.125 68.841.422 73.476.213 24,0 9,1 9,8 7,0 6,6

2006 5.710.028 79.974.540 85.168.326 17,7 16,2 15,9 7,1 6,7

1990 - 2006 Yıllık Ortalama ArtıĢ 22,4 12,9 12,2 - -

Kaynak: TMMOB Makine İmalat Sanayi Sektör Araştırması

Aylık 2006 2007 2008

İmalat San. B.Y.S.Makine ve

Teçhizat İmalat San. B.Y.S.Makine ve

Teçhizat İmalat San. B.Y.S.Makine ve

Teçhizat

Ocak 4 810 917 286 254 6 065 335 454 980 10 006 585 666 351

ġubat 5 670 167 412 285 7 216 024 565 917 10 593 350 787 807

Mart 6 956 022 502 114 8 476 969 693 227 10 987 883 877 818

Nisan 6 059 064 453 386 7 888 967 647 470 10 854 840 913 119

Mayıs 6 636 382 510 586 8 733 402 708 416 11 941 774 927 727

Haziran 7 325 189 533 749 8 502 381 697 451 11 238 496 908 807

Temmuz 6 707 440 494 632 8 542 646 683 309 12 133 036 888 026

Ağustos 6 484 922 510 903 8 279 045 644 941 10 542 605 845 368

Eylül 7 137 834 539 073 8 492 882 684 571 12 131 140 884 672

Ekim 6 369 227 510 454 9 165 560 716 870 - -

Kasım 8 032 901 611 968 10 580 134 837 179 - -

Aralık 8 056 043 640 206 9 138 454 697 965 - -

Toplam 80 246 109 6 005 610 101 081 800 8 032 297 100 429 708 7 699 695

Page 32: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

32

ġekil 2.5. Makine Ġmalat Sanayi(MĠS) Ġhracatı, Ġmalat Sanayi ve Toplam Ġhracat ile Kıyaslaması

-

10.

000.0

00

20.

000.0

00

30.

000.0

00

40.

000.0

00

50.

000.0

00

60.

000.0

00

70.

000.0

00

80.

000.0

00

90.

000.0

00

1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006

MĠS Ġhracatı (1000 ABD $) Ġmalat Sanayi Ġhracatı

(1000 ABD $)

Türkiye Toplam Ġhracatı

(1000 ABD $)

Tablo 2.11. BYS Makine ve Teçhizat Sektörü Ġhracatının Toplam Ġhracat ve Ġmalat Sanayi Ġhracatı

Ġçindeki Payı (%)

Yıl

lar 29

Mak. Ġml.

291

Gnl. Amaçlı Mak. Ġml.

292

Tarım & Orman Mak.

Ġml.

293

BYS Ev Aletleri Ġml.

1 2 1 2 1 2 1 2

1995 3,13 3,52 0,83 0,93 0,96 1,08 1,33 1,50

1996 3,57 4,04 0,99 1,12 1,23 1,39 1,35 1,52

1997 3,81 4,29 0,95 1,07 1,41 1,58 1,45 1,63

1998 4,11 4,60 1,10 1,24 1,49 1,67 1,51 1,69

1999 4,56 5,06 1,17 1,30 1,65 1,83 1,73 1,92

2000 4,95 5,39 1,38 1,50 1,82 1,98 1,75 1,90

2001 4,99 5,43 1,43 1,56 1,71 1,86 1,85 2,01

2002 5,76 6,16 1,52 1,62 1,90 2,03 2,35 2,51

2003 6,60 7,03 1,66 1,76 2,28 2,43 2,66 2,84

2004 6,20 6,57 1,74 1,84 1,91 2,03 2,54 2,70

2005 6,61 7,06 1,87 1,99 2,17 2,32 2,57 2,75

2006* 6,68 7,10 1,92 2,04 2,24 2,38 2,52 2,68

Kaynak: TKB * 2006 Ocak – Temmuz (1) Toplam İhracat İçindeki Pay (2) İmalat Sanayi İçindeki Pay

1995 ve 2005 yılları arasında da sektör ve alt sektörler ihracat paylarında göreli bir artıĢ

yaĢanmıĢtır. Bu artıĢ oranının yaklaĢık 2 – 2,5 kat artıĢ kaydettiği tespit edilmiĢtir.

Makine sanayi ihracatında en önemli kalemleri; inĢaat ve madencilikte kullanılan

makineler, endüstriyel klimalar ve soğutma makineleri, takım tezgâhları, pompalar ve

kompresörler, vanalar, reaktörler ve kazanlar, gıda sanayi makineleri ile türbinler ve turbojetler

oluĢturmaktadır15

Makine imalat sanayi sektör ihracatı ağırlıklı olarak Almanya, Ġngiltere, Ġtalya, Fransa,

ABD, Rusya, Ġspanya, Romanya ve Irak‘a yapılmaktadır. Sektör ihracatının büyük bölümü AB

ülkelerine yönelik olarak yapılmaktadır.

15

Makine Sektör Raporu 2007,Dış Ticaret Müsteşarlığı Syf:4 http://www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/IHR/OtomotivElektrikDb/makine_sektoru.doc (Erişim Tarihi: 27.09.2008)

Page 33: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

33

Tablo 2.12. Makine Ġmalat Sanayi Ülkeler Bazlı Ġhracat ( $)

Kaynak: DTM; İGEME

Tablo 2.13. Makine Ġmalat Sanayi Sektör Ġhracatı Ürün Grupları Ġçinde Dağılımı(Milyon $)

Kaynak: DTM; İGEME

Ülkeler 2003 2004 2005 2006

ALMANYA 611.702.925 769.471.227 878.285.751 1.059.318.118

ĠNGĠLTERE 212.961.505 274.966.942 417.648.930 498.722.571

ĠTALYA 206.526.465 279.345.942 337.254.035 381.464.078

FRANSA 170.169.875 237.558.865 288.019.326 372.225.508

A.B.D. 143.952.931 178.571.463 220.648.083 298.510.566

RUSYA FED. 75.922.998 114.943.700 163.070.124 249.070.347

ĠSPANYA 116.381.009 176.867.743 181.754.348 239.306.855

ĠST.DERĠ SER. BÖLG 97.558.403 145.583.429 183.866.352 177.819.292

ROMANYA 90.756.232 109.006.174 146.388.437 175.033.963

IRAK 49.163.233 136.323.237 163.671.361 173.715.164

POLONYA 46.983.892 89.046.848 112.533.137 148.839.143

ĠRAN 62.337.975 85.000.619 103.251.105 128.874.618

BULGARĠSTAN 43.555.195 61.279.501 110.960.295 121.738.445

HOLLANDA 35.992.919 55.594.705 63.896.447 114.527.697

UKRAYNA 36.291.702 52.391.930 72.108.139 105.104.766

KAZAKĠSTAN 42.806.962 54.391.354 66.357.842 104.913.150

AZERBAYCANNAHÇ. 34.580.677 44.181.798 68.652.475 96.332.594

BELÇĠKA 49.568.170 63.378.897 78.913.464 95.255.850

YUNANĠSTAN 55.123.310 73.734.357 79.868.027 95.015.720

Diğerleri 810.646.360 1.124.295.493 1.509.271.578 1.866.551.288

TOPLAM 2.992.982.738 4.125.934.224 5.246.419.256 6.502.339.733

Ürünler 2003 2004 2005 2006

Buzdolapları Dondurucu 589,3 730,3 916,4 1156,6

Motorlar ve Aks. Parçaları 548,7 734,8 875,5 1026,9

ÇamaĢır Makineleri 262,2 404,1 491,8 609,6

ĠnĢaat ve Maden Makineleri 219,6 310,1 434,6 530,0

Metal ve Ağaç ĠĢleme Makineleri 140,0 201,3 282,3 365,0

Hava, Vakum, Sıvı Pompa ve Kompresörler 137,9 203,6 257,3 340,0

Makine Elemanları 109,2 161,1 195,1 220,1

Gıda ĠĢleme ve Paketleme Makineleri 93,7 124,6 181,2 196,4

Tekstil Makineleri 72,6 113,3 162,8 224,6

Buhar Kazanları 100,6 125,2 152,7 165,0

Muslukçu Borucu EĢyası 94,8 125,2 148,0 184,9

Klima Cihazları 75,9 98,8 110,3 132,6

Filtre Arıtma Cihazları 50,9 86,1 96,3 122,2

Kauçuk Plastik ĠĢleme Makineleri 38,7 58,1 90,7 119,5

Tarım Alet ve Makineleri (traktör hariç) 37,4 60,5 81,1 113,5

Büro Makineleri 29,4 35,8 47,5 60,8

Sanayi Tipi Fırınlar 9,7 17,3 23,4 34,7

Matbaa Makineleri 8,8 10,9 19,9 21,1

Deri ĠĢleme Makineleri 5,7 5,5 5,2 8,3

Diğerleri 367,9 519,4 673,9 870,2

TOPLAM 2,993 4,126 5,246 6,502

Page 34: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

34

DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı Ġhracatı GeliĢtirme Etüd Merkezi Makine Ġmalat Sanayi

Raporuna göre, makine sektörü ihracatında önemli kalemler buzdolapları, dondurucular,

motorlar ve aksamları, çamaĢır, inĢaat ve maden makineleri ile metal ve ağaç iĢleme, hava,

vakum, sıvı pompa ve kompresörleri makineleridir.16

Son birkaç yılda inĢaat makineleri ihracatı toplam makine imalatı içerisinde %9,7‘lik

bir paya sahip olmuĢtur. Bu alt sektörde 2005 yılı verilerine göre 395.494.680 $‘lık ihracat

gerçekleĢmiĢtir.

Tekstil makineleri alt sektöründe de ihracat artıĢı göze çarpmaktadır. Toplam makine

ihracatında %2,7 paya sahip olan sektörün 2005 yılındaki artıĢ oranı %35,8‘dir. BaĢlıca

ihracat yapılan üç ülke; Ġran, Hindistan ve Suriye‘dir.

Gıda iĢleme makinelerinde 2005 yılında %27,8 artıĢ gerçekleĢmiĢ ve 162 milyon $‘lık

ihracat yapılmıĢtır. Ġhraç yapılan ilk üç ülke; Ġran, Irak ve Suriye‘dir.

Ülkemizde makine sektörü ihracatı genellikle Marmara, Ġç Anadolu ve Ege

bölgelerinden yapılmakta, son yıllarda ise Güneydoğu Anadolu bölgesinde sektöre yönelik

yeni yatırımlar yapılmaya baĢlanmıĢtır. Makine sektöründeki en büyük paya sahip ilk üç

ilimiz, %45‘le Ġstanbul, %14‘le Bursa ve %8‘le Ankara‘dır. AB‘nin toplam ihracatımız

içerisindeki payı yaklaĢık % 54 civarındadır.

Tablo 2.14. Makine Ġmalat Sanayi Ġthalatı (000 $)

YILLAR Ġmalat Sanayi BYS. Mak. &

Teçhizat

2000 44 200 242 5 837 874

2001 32 686 102 4 936 880

2002 41 383 030 6 474 241

2003 55 689 766 8 141 311

2004 80 447 302 10 362 811

2005 94 208 255 12 209 659

2006 110 378 826 14 315 248

2007 133 938 136 17 094 630

2008* 121 556 477 13 491 476

Kaynak: TUIK - *Ocak - Eylül

BaĢka yerde sınıflandırılmamıĢ makine imalat sektöründeki ithalat, ihracat oranından

daha yüksek bir seviyeye sahiptir. TÜĠK verilerine göre 2007 yılında 17 milyar $, 2008 yılının

ilk 9 ayında ise 13,4 milyar $‘lık ithalat gerçekleĢmiĢtir. 2000–2007 yılları arasında 44,2

milyar $‘dan 133,9 milyar $‘a çıkan imalat sanayi ithalatı yaklaĢık %200, makine ve teçhizat

sektörü ise yaklaĢık %192 oranında artıĢ göstermiĢtir.

16

Makine Ġmalat Sanayi 2007, s:4, T.C. DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı Ġhracatı GeliĢtirme Etüd Merkezi

Page 35: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

35

ġekil 2.6. Makine Ġmalat Sanayi Ġthalatı (Yıllar itibariyle - $ Bazlı)

$0

$20.000.000

$40.000.000

$60.000.000

$80.000.000

$100.000.000

$120.000.000

$140.000.000

$160.000.000

2000

2001

2002

2003

2004

2005

2006

2007

2008

*

Ġmalat Sanayi BYS. Mak. & Teçhizat

Tablo 2.15. Makine Ġmalat Sanayi(MIS) Ġthalatı, Ġmalat Sanayi ve Toplam Ġthalat ile Kıyaslaması

Kaynak: TMMOB Makine İmalat Sanayi Sektör Araştırması

Tablo 13 incelendiğinde 2002-2006 yılları arasında makine imalat sanayide ithalat artıĢ oranı

ortalama % 20 seviyesinde gerçekleĢmiĢ, 2002‘de 6,7 milyar $ olan ithalat 2006 yılında 13,9 milyar

$‘a yükselmiĢtir. MĠS‘de ithalatın 1990-2006 yılları arasında ortalama %11,5, Ġmalat sanayi imalatı

%12,9 ve Toplam ithalat %13,4 ortalama artıĢ göstermiĢtir.

YIL

LA

R

MĠS Ġthalatı

(1000 ABD

$)

Ġmalat

Sanayi

Ġthalatı

(1000 ABD

$)

Türkiye

Toplam

Ġthalatı

(1000 ABD

$)

MĠS'de

Ġthalatın

Yıllık

ArtıĢ

Oranı

(%)

Ġmalat

Sanayi

Ġthalatı

Yıllık

ArtıĢ

Oranı (%)

Toplam

Ġthalat

Yıllık

ArtıĢ

Oranı (%)

MĠS

Ġthalatının

Ġmalat

Sanayi

Ġthalatındaki

Payı(%)

MĠS

Ġthalatının

Türkiye

Toplam

Ġthalatındaki

Payı (%)

1996 7.494.150 36.338.585 43.626.642 50,4 22,3 22,2 20,6 17,2

1997 8.205.104 40.907.786 48.558.720 9,5 12,6 11,3 20 16,9

1998 7.786.389 39.913.609 45.921.392 -5,1 -2,4 -5,4 19,5 17

1999 5.224.382 34.672.329 40.671.272 -32,9 -13,1 -11,4 15 12,8

2000 5.959.589 44.973.096 54.502.821 14,1 29,7 -4,0 13,2 10,9

2001 5.483.042 33.061.489 41.399.083 -8,0 -26,5 -27,0 16,6 13,2

2002 6.746.390 37.243.010 44.785.126 23,0 12,6 8,2 18,1 15

2003 8.141.370 54.601.240 65.216.370 20,6 31,8 45,6 14,9 12,4

2004 10.363.272 73.010.406 90.726.248 27,3 33,7 39,1 14,2 12,4

2005 12.173.406 94.160.202 116.774.047 17,5 28,9 28,7 12,9 11,4

2006 13.920.741 110.052.647 139.480.126 14,3 16,9 19,4 12,6 10

1990 - 2006 Yıllık Ortalama ArtıĢ 11,5 12,9 13,4 - -

Page 36: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

36

ġekil 2.7. Makine Ġmalat Sanayi(MĠS) Ġthalatı, Ġmalat Sanayi ve Toplam Ġthalat ile Kıyaslaması

-

20.

000.

000

40.

000.

000

60.

000.

000

80.

000.

000

100

.000

.000

120

.000

.000

140

.000

.000

160

.000

.000

1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006

MĠS Ġthalatı (1000 ABD $) Ġmalat Sanayi Ġthalatı

(1000 ABD $)

Türkiye Toplam Ġthalatı

(1000 ABD $)

Tablo 2.16. BYS Makine ve Teçhizat Sektörü Ġthalatının Toplam Ġthalat ve Ġmalat Sanayi Ġthalatı

Ġçindeki Payı (%)

Kaynak: TKB * 2006 Ocak – Temmuz (1) Toplam İthalat İçindeki Pay (2) İmalat Sanayi İçindeki Pay

1996–2005 döneminde alt sektörler itibariyle incelendiğinde de, aynı Ģekilde toplam

ithalat içinde alt sektör paylarının azaldığını buna karĢılık imalat sanayi içindeki paylarının

arttığı görülmektedir. Nitekim 1996'da bys ev aletleri %0,74, tarım ve orman makineleri

%11,38, genel amaçlı makineler ise %5,01 paylara sahipken, 2005'de üç alt sektörde de azalıĢ

göstererek sırasıyla %0,48, %6 ve %3,96 seviyelerine gerilemiĢtir. Buna karĢılık alt sektörlerin

imalat sanayi içindeki payları ise 1996‘da yine sırasıyla %1,52, %1,39 ve %1,12'den 2005'de

%2,75, %2,32 ve %1,99'a yükseldiği görülmektedir17

.

17

Türkiye Ġmalat Sanayinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi, Türkiye Kalkınma

Bankası A.ġ., s:500, Ankara, 2007

Yıl

lar

29

Mak. Ġml.

291

Gnl. Amaçlı Mak.

Ġml.

292

Tarım & Orman

Mak. Ġml.

293

BYS Ev Aletleri

Ġml.

Bin $

DeğiĢim

% Bin $

DeğiĢim

% Bin $

DeğiĢim

% Bin $

DeğiĢim

%

1995 4.945.078 - 1.574.744 - 3.218.425 - 151,908 -

1996 7.468.793 51,0 2.184.415 38,7 4.963.412 54,2 320,965 111,3

1997 7.992.315 7,0 2.666.802 22,1 4.891.424 -1,5 434,089 35,2

1998 7.678.273 -3,9 2.879.521 8,0 4.339.421 -11,3 459,331 5,8

1999 5.065.188 -34,0 2.073.002 -28,0 2.613.151 -39,8 379,035 -17,5

2000 5.837.874 15,3 2.262.212 9,1 3.140.624 20,2 435,038 14,8

2001 4.936.880 -15,4 2.412.924 6,7 2.314.648 -26,3 209,308 -51,9

2002 6.474.241 31,1 2.484.830 3,0 3.792.866 63,9 196,544 -6,1

2003 8.141.311 25,7 2.856.562 15,0 4.995.452 31,7 289,297 47,2

2004 10.362.811 27,3 3.949.929 38,3 5.968.594 19,5 444,289 53,6

2005 12.196.366 17,7 4.622.854 17,0 7.009.782 17,4 0.564 26,9

2006* 7.910.285 - 3.195.916 - 4.289.419 - 424,951 -

Page 37: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

37

Tablo 2.17. Makine Ġmalat Sanayi Sektör Ġthalatı Ürün Grupları Ġçinde Dağılımı (Milyon $)

ÜRÜN 2003 2004 2005 2006

Motorlar ve Aks. Parç. 1273,3 2070,4 2564,4 2096,3

Büro Makineleri 947,6 1375,1 1.930,4 2159,8

Tekstil Makineleri 2317,0 1882 1658,9 1313,1

ĠnĢaat ve Maden Mak. 554,5 1013,1 1620,4 2195,9

Metal ve Ağaç ĠĢleme Makineleri 537,7 877,4 1049,9 1198,3

Hava, Vakum ve Sıvı Pompaları 575,6 876,2 960,7 1160,3

Makine Elemanları 355,7 487,1 573,1 663,5

Kauçuk ve Plastik ĠĢleme Makineleri 328,8 509,1 523,6 604,4

Gıda ĠĢleme ve Paketleme Makineleri 310,9 422,1 492,8 741,1

Muslukçu ve Borucu EĢyası 275,6 388,5 420,2 555,1

Filtre Arıtma Cihazları 266,3 339,9 382,3 527,4

Matbaa Makineleri 208,6 303,9 358,2 397,2

Klima Cihazları 181,4 247,9 317,4 373,7

Buhar Kazanları, Kızgın Su Kazanları 219,8 215,9 275,5 370,8

Buzdolapları Dondurucular 106,5 151,7 173,0 255,3

Tarım Alet ve Makineleri 61,6 145,6 252,7 307,8

Diğerleri 1773,1 2151,1 2846,5 3791,0

TOPLAM 10,294 13,457 0.016 18,711

Kaynak: DTM; İGEME

Sektör içerisinde en fazla ithal edilen ürünler sıralamasında ilk 5‘te, Motorlar ve

Aksam Parçaları, Büro Makineleri, Tekstil Makineleri ĠnĢaat ve Maden Makineleri ile Metal e

Ağaç ĠĢleme Makineleri bulunmaktadır.

Tablo 2.18. Ülkelere göre Makine Ġmalat Sanayi Sektör Ġthalatı

ÜLKE 2003 2004 2005 2006

ALMANYA 2.449.950.090 2.848.722.701 3.462.365.121 3.606.566.716

ĠTALYA 1.774.132.769 2.106.579.037 2.315.320.039 2.619.736.233

ÇĠN HALK CUM. 577.549.274 994.054.920 1.590.086.185 2.187.061.954

ĠNGĠLTERE 690.199.961 1.007.165.218 1.241.445.158 1.268.020.184

JAPONYA 783.462.596 931.809.014 1.060.403.507 1.159.704.502

FRANSA 660.574.117 837.223.361 830.963.885 928.551.645

GÜNEY KORE 270.899.122 505.853.217 716.994.193 792.449.521

A.B.D. 475.624.832 595.087.874 768.637.507 759.286.182

ĠSPANYA 157.050.623 340.373.174 467.801.674 591.853.289

TAYVAN 287.476.209 405.401.564 472.713.255 434.238.527

ĠSVĠÇRE 440.866.734 428.840.347 374.519.415 418.026.330

BELÇĠKA 278.389.086 309.291.118 345.385.574 400.093.342

POLONYA 26.331.952 127.269.717 246.965.381 320.710.558

MACARĠSTAN 46.375.532 70.011.636 177.045.044 287.986.366

ĠSVEÇ 122.759.174 177.053.276 219.982.264 254.481.980

HOLLANDA 136.564.923 185.059.453 214.550.011 247.122.695

AVUSTURYA 170.525.541 263.201.553 196.368.759 213.755.945

ÇEK CUM. 106.821.253 123.995.204 155.622.873 197.786.401

BREZĠLYA 52.296.435 92.927.590 134.200.571 187.342.226

Diğerleri 786.073.075 1.107.041.989 1.408.944.177 1.836.571.362

TOPLAM 10.293.923.298 13.456.961.963 16.400.314.593 18.711.345.958

Kaynak: DTM; İGEME

Page 38: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

38

Makine Ġmalat Sektöründe en fazla ithalat yapılan ülke, Türkiye için hem ihracat hem

de ithalat kaleminde önemli olan Almanya‘dır. Diğer baĢlıca ülkeler ise, Ġtalya, Çin, Ġngiltere

ve Japonya‘dır.

Makine ve teçhizat sektörü dıĢ ticaret dengesinde Türkiye‘nin aleyhine bir durum söz

konusudur. DıĢ ticaret açığı bakımından 1995‘te 4,3 milyar $, 1997‘de 7 milyar $ ve 2005‘te

7,3 milyar $‘lık açık tespit edilmiĢtir. Ġhracatın ithalatı karĢılama oranı 2000 yılında %24 iken

2005‘te %40‘a yükselmiĢtir.

1996-2005 döneminde imalat sanayi genelinde ihracatın ithalatı karĢılama oranı

yükseliĢ kaydetmiĢ aynı Ģekilde Türkiye geneli ihracat/ithalat oranı da yükselmiĢtir. 1996‘da

%58,3 olan imalat sanayi ihracat/ithalat oranı 2005‘te %73 olmuĢ, Türkiye geneli ise

%53,2‘den %62,9‘a yükselmiĢtir.

2.1.4. Yurt Ġçi Tüketim

Makine sektöründe imalat bilgileri ve satıĢ rakamları tek bir kaynaktan elde

edilememektedir. Makine ihracatçıları birliği verilerine göre Türkiye‘de 2003 yılında 20,9,

2004 yılında 24,1 ve 2005 yılında 25,4 milyar $‘lık makine satıĢı olduğu belirtilmiĢtir. Bu

rakamlardan hareketle makine imalat sanayi bağlamında ülkemizin AB ülkeleri arasında 7.

sırada yer aldığı tahmin edilmektedir.

Son yıllarda ihracatımızın, iç pazar satıĢlarından çok daha hızlı arttığı dikkate

alındığında, ülkemizde ihracatın imalat içindeki payının % 22,3 olmasının hatalı bir yorum

olmadığı düĢünülmektedir. Bir an için bu oranın daha küçük değerde olduğu kabul edilirse, bu

defa da yerli imalatın 17,7 milyar dolardan daha fazla olması gerekmektedir ki, bu yaklaĢım

pek de gerçekçi olmayabilecektir.

TARMAKBĠR, tarım makineleri 2005 yılı tahmini cirosu hakkında Ģu bilgileri

vermektedir: Biçer-döverde 100 milyon $, tarım makinelerinde 1 milyar $, ve traktörde 750

milyon $.18

2.1.5. Fiyatlar

Türkiye‘de önemli ihracat kalemlerinden biri ve ihracat içerisinde payı yüksek olan

takım tezgahı gibi teknolojik geliĢmiĢliği de içerisinde barındıran makine sektöründe; ülkemiz

imalatçıları dıĢ rekabetin etkisiyle geliĢmiĢ ülkelerin imalatçılarından farklı olarak %10 – 15

kadar düĢük seviyede satıĢ fiyatı belirlemektedirler. Bunun sebebi, geliĢmiĢ ülkelerdeki

firmaların marka imajı oluĢturması ve ülkemizin ve sanayicimizin bu konuda gerekli adımları

zamanında atmamalarıdır. Yine de bazı firmalarımız CE iĢareti kullanımı ve AB mevzuatını

uygun makine imalatı yaparak satmakta, sonuçta bu durum rekabeti zorlayan bir maliyet

artıĢına neden olmaktadır. Ġthal edilen ve gerekli kurallara uyum sağlayamayan ancak CE

iĢareti konularak bazı ülkelerden ithal edilen makinelerin fiyatları iç pazarda önemli bir sorun

olan haksız rekabeti oluĢturmaktadır. Bu makinelerin satıĢının, AB ülkeleri de dâhil olmak

üzere ülkelerde bu Ģekilde satıĢa sunulmasının engellenmesi kolay olmamakla birlikte, AB ve

geliĢmiĢ ülke imalatçıları bu tarz makineleri incelemekte ve teknik düzenlemelere aykırı

olanları ilgili kuruluĢlara bildirmektedirler. Ancak ülkemiz imalatçıları bu konuda hem

inceleme yapmak hem de ihbarda bulunmaktan kaçınmaktadırlar.

Türkiye‘de müĢteri odaklı çalıĢma prensibi ile hareket eden firmalarımız bulunmakta,

bu firmalarımızın mamulleri, tasarımları ve teknik özellikleri yanında ucuz maliyetli olması

18

Makine ve Metal Eşya Sanayi Özel İhtisas Komisyonu Raporu, T.C. Devlet Planlama Teşkilatı - 9. Kalkınma Planı 2007–2013, Syf:18, http://ekutup.dpt.gov.tr/imalatsa/makina/oik700.pdf (Erişim Tarihi: 11.10.2008)

Page 39: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

39

tercih sebebi olmaktadır. Ülkemizde mühendislik hizmetleri, iĢçilik maliyetleri ve diğer girdi

maliyetleri diğer ülkelerle karĢılaĢtırılınca düĢük düzeyde bulunmaktadır. Bu avantajlarla

ülkemiz imalatçıları dıĢ pazarlarda rekabet gücünü artırıcı bir konuma sahiptirler.

Diğer ülke imalatçıları baĢka yollarla rekabet edebilme güçlerini artırıcı çalıĢmalar

yapmaktadırlar. Bir çok imalatçı 1-2 yıl ödemesiz, 7 yıla kadar vadeli satıĢlar yapmakta, bu

gibi durumlarda fiyat avantajı ikinci planda kalabilmektedir. Alıcı makine ve tesisi çalıĢtırıp

kazandığı ile bedelini ödeyebilmekte, bundan dolayı zaman zaman ülkemiz imalatçıları iç ve

dıĢ pazarlarını yitirmektedirler.

Tüm bunları göz önüne aldığımızda, fiyat avantajları olsa da ülkemiz imalatçılarının

önemli bir rekabet avantajına sahip olduğu ancak kredi mekanizması devreye girince rekabet

Ģanslarının azaldığını söyleyebiliriz.

Ancak makine imalatçılarının rekabetçi fiyat düzeyinde kalabilmek için verimliliği

artırma yanında karlarından da fedakârlık ettikleri gözlenmektedir. TÜĠK verilerine göre 2005

yılında ortalama fiyat artıĢı %3,16 olmuĢtur. Enflasyon oranlarına bakıldığında Üfe‘de %5,9 ve

Tüfe‘de %8,18 değerlerinin olduğu dönemde firmalarımızın %3,16 seviyelerinde fiyat artıĢı

yapmaları karlarından fedakârlık ettiklerinin göstergesi konumundadır. Ancak bu fedakârlık,

gelecekteki yatırım kararlarında etkili olabileceği gibi iĢsizlik artıĢı gibi diğer birçok sorununda

artmasını sağlayabilir.

2.1.6 Ġstihdam

Eğitim durumuna göre istihdam oranları değerlendirildiğinde ülkemiz eğitim düzeyinin

düĢük olduğu söylenebilir. TUĠK 2006 Hane halkı iĢ gücü verilerine göre istihdamın %66,6‘sı

ilkokul ya da onun altında eğitim görmüĢ kiĢilerden oluĢmaktadır. Lise dengi meslek lisesi

mezunları ise % 20,8 oranındadır. Aynı verilere göre yükseköğretim mezunu istihdam oranı

%12,4 olarak gerçekleĢmiĢtir.

Ülkemizde yaĢanan diğer bir önemli sorun da iĢletmelerimizin nitelikli iĢgücü

bulamamalarıdır. ĠĢgücü arzı ve iĢgücü talebi arasında yaĢanan bu sorunla birlikte, bir yanda

yoğun ve yapısal iĢsizlik problemi yaĢanırken diğer yanda nitelikli iĢgücü bulunamamasından

dolayı iĢletmelerimizin büyük sıkıntılar içinde olduklarını görmekteyiz.

Ülkemiz makine imalat sanayi çalıĢanlarının ücretleri, geliĢmiĢ ülkelerde olduğu gibi

genel imalat sanayide çalıĢanların ücretlerine göre biraz daha yüksektir. GeliĢmiĢ ülkelerde

otomotiv sanayisindeki ücretler makine sanayi ücretlerine nazaran yüksektir.

Makine imalat sanayi‘de diğer önemli bir hususta yetiĢmiĢ elemana duyulan ihtiyaçtır.

Sadece iĢçi statüsünde değil, makine sanayisinde önemli yeri olan teknik elemanlarda

firmalarımızın baĢarısı için önem arz etmektedirler. Ekonomik bunalımlarda firmalar

tarafından iĢten çıkarılan tecrübeli elemanlar hem firmalar için bir kayıp hem de sektörün

geleceği için risk oluĢturmaktadır.

Nitelikli elemanların yetiĢtirilmesi öncelikle endüstri meslek liselerinde kullanılan

makinelerin yenilenmesi gerekmektedir. Bunun yanında kaliteli bir eğitim altyapısı

oluĢturulmalı ve sanayi kuruluĢlarının beklentilerine uygun elemanlar yetiĢtirilmelidir. Milli

Eğitim Bakanlığının bu konuda ödenek ayırması ve bazı düzenlemeler yapması öğrencileri

öğrenmeye teĢvik edici olacak ayrıca sanayi kuruluĢlarının beklentilerini karĢılayacaktır.

Sanayi kuruluĢlarına staj amaçlı gelen öğrencilerin külfet olarak görülmemesi gerektiği

bir gerçektir. Profesyonel olarak çalıĢan firmalarımız, gelen öğrencileri değerlendirmeye

almakta, yeterli performansı göstermeleri halinde mezuniyetlerinden sonra iĢ imkânları

verebilmektedirler.

Türkiye iĢ kurumu verilerine göre Türkiye‘de en çok CNC tezgah operatörü ve makine

montajcısı gibi mesleklere ihtiyaç duyulmaktadır. Dolayısıyla, eğitim müfredatı hazırlanırken

ve uygulanırken bu tarz verilerden hareket etmek yerinde ve doğru olacaktır.

Page 40: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

40

2.1.7. Diğer Sektörler ve Yan Sanayi ĠliĢkileri

Cumhuriyetin ilk yılarında sanayi kuruluĢlarımız hammadde dıĢında yer alan ihtiyaç

duydukları yarı mamulleri temin edebileceği kuruluĢların olmaması nedeniyle bu ürünleri

yurtdıĢından ithal etmiĢlerdir. Kimi firmalar ise bu ürünlerin kendi bünyelerinde üretimlerini

sağlama yoluna gitmiĢlerdir. Bu ihtiyaçları göz önüne alan tedarikçi firmalar yakın geçmiĢte

kaliteli ürünler üretmeye baĢlamıĢlardır.

Makine sektöründe yer alan KOBĠ niteliğindeki firmalar, aynı zamanda, gene KOBĠ

niteliğindeki yan sanayi kuruluĢlarının müĢterisi konumunda yer almaktadır. Artık kendi

içerisinde tüm mamulleri imal eden firmalar artık yan sanayi ürünlerinden faydalanma yoluna

giderek maliyetlerde önemli düĢüĢler sağlamakla birlikte, daha kaliteli komponent temini

sağlamaktadır. Ülkemizde makine yan sanayi yakın geçmiĢte oluĢmuĢtur. Rekabet ve kaliteli

ürün özellikleri, yan sanayi ürünlerinin de kaliteli olmasını ve KOBĠ‘lerin kendilerini sürekli

geliĢtirmeye çalıĢmalarını gerektirmektedir.

Son birkaç yıllık dönemde döviz kurlarının düĢük değerli olması hem firmalarımız

açısından hem de ihracatımız açısından sıkıntılar doğurmuĢtur. Bu sıkıntılar KOBĠ‘lerimizin

iç ve dıĢ pazar paylarının azalmasına neden olmuĢtur. Ayrıca yapılan değerlendirmeler

gösteriyor ki, makine imalatçısı firmalarımız son dönemde maliyet ve diğer faktörleri göz

önüne alarak yan sanayi ürünlerini dıĢ kaynaklardan edinmeyi yeğlemiĢ, bu hem sektörel hem

de firma bazlı çalıĢan yan sanayi tedarikçilerini de etkiler konuma gelmiĢtir. Hatta bu konuda

araĢtırmalar yapan sektörel birliklerin raporlarında, bu yüzden kapanma noktasına gelen yan

sanayi kuruluĢlarının da varlığına dikkat çekilmiĢtir.

2.2. Sektörün Sorunları

Firmalarımız sektörle ilgili bilgi birikimleri ile yüksek teknolojili ve kaliteli

makineler üretebilmektedir. Ancak sektörde KOBĠ‘ler yoğunlukta bulunduğu

için Türk sanayicisi ithal makineleri tercih etmekte böylece, sektörün önemli bir

sorunu olarak kabul edilen ithalat artmaktadır. Genellikle küçük firmalardan

makine alımı tercih edilmemektedir.

DüĢük Kur - Değerli YTL ithalat‘ı teĢvik; ihracatta da kazançların azalması ile

sektörün önemli sorunları arasında yer almaktadır. Döviz kurları nedeniyle

kazançları azalan firmalar, teknoloji ve araĢtırma-geliĢtirme yatırımları

yapamamakta, rekabet güçleri zayıflamakta ve böylece sermayeleri erimektedir.

SSK primleri konusunda son yıllarda yapılan 5 puanlık indirim olumlu

karĢılanmıĢ ancak yeterli görülmemiĢtir.

Sermaye birikimi ve risk sermayesi, baĢlangıç sermayesi gibi giriĢimcileri

destekler nitelikteki mekanizmalar yetersizdir.

Firmalar ölçek ekonomisine geçiĢ yapamadıkları için, kapasite, tedarik,

pazarlama ve üretim yönetimi açısından dünya pazarlarında dezavantajlı

konumdadır.

KDV ve ÖTV oranlarının yüksek olmasının yanında Enerji, girdi ve personel

maliyetleri oldukça yüksektir.

Page 41: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

41

Ġç pazarda makine imalatı yapan firma sayısı oldukça fazladır ve pazar bu

firmalar tarafından paylaĢılmaktadır. Kendini çağın gereklerine uyarlayamayan,

ihracat‘a yönelmeyen ve teknolojileri ile kalite düzeylerini iyileĢtiremeyen

firmaların gelecekte yaĢama Ģansları kalmayacaktır.

TeĢviklerle sağlanan imkânlar doğrultusunda gümrüksüz makine ve teçhizat

ithalatının yol açtığı rekabet kâr marjlarının azalmasına yol açmıĢtır.

Finans imkânları sınırlı olup, firmalarımızda AraĢtırma-GeliĢtirmeye gerekli

önem verilmemektedir.

KOBĠ‘lere likidite sağlama görevinin KOSGEB, ĠGEME, DTM, TÜBĠTAK,

ĠġKUR gibi kurumlar yerine tek bir elde toplanması ve bürokratik iĢlemlerin

azaltılması gerekmektedir.

Miras hukukuna göre arazi bölünmeleri, iĢletme büyüklüğünün küçülmesi ve bu

geliĢmeler mekanizasyonu güçleĢtirme sonucu doğurmaktadır.

Çin tüm dünya için yıkıcı bir rekabetle geliĢmekte olan ülke sanayileri için

tehdit oluĢturmaktadır.

Zorunlu olmasına rağmen birçok firma halen ―CE‖ iĢareti almamıĢtır. Ayrıca

CE iĢareti kullanımında, zorunlu belgelendirme kapsamında bulunan makineler

için yerli onaylanmıĢ kuruluĢ bulunmamaktadır.

2.3. SWOT Analizi

Güçlü(Strength) Yönler

Çağın gereklerine uyum sağlayabilecek, teknoloji ve bilimsel geliĢmelere açık

genç ve dinamik bir nüfus vardır

Ucuz iĢgücü ve mühendislik hizmetleri ile diğer ülkelerle kıyaslandığında

maliyet düĢüklüğü

Tasarım yapabilecek nitelikli yetiĢmiĢ eleman mevcudiyeti

KOBĠ niteliğindeki firmaların ekonomi ve pazardaki değiĢmelere kolaylıkla

uyum sağlayabilmeleri

Üniversite-sanayi iĢbirliği çalıĢmalarının yoğunlaĢması ve çalıĢma

merkezlerinin sayısının artması

Hammaddelerin yut içi pazarlardan sağlanması

CE iĢareti kullanımının artması ve birçok firmanın CE iĢaretine uyumlu

çalıĢmaları

Son yıllarda birçok firmanın ihracata yönelmiĢ olması ile birlikte diğer firmaları

da ihracata teĢvik etmeleri

Zayıf(Weakness) Yönler

Genç nüfusun sanayi sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda mesleki eğitimlerinin

sağlanamaması

Eğitim sisteminden kaynaklanan araĢtırıcılık ve yaratıcılığın teĢvik edilememe

eksikliği

Ġleri teknoloji üretme konusunda uzmanlaĢamama

Page 42: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

42

Ġmalatta güncel ve geliĢmiĢ teknolojilerin uygulanmasının, tasarım geliĢtirme

bilincinin yaygınlaĢmamıĢ olması

Firmaların, özellikle kalite ve tasarım geliĢtirme konusunda yetiĢmiĢ teknik

eleman istihdamına yeteri kadar önem vermemesi,

Bazı yan sanayi kuruluĢlarının kalite ve teknoloji geliĢtirmeye yeteri kadar

önem vermemesi

Firmalar arası iĢbirliğinin sağladığı yararların görmezden gelinmesi

Eski ve verimi düĢük imalat makinelerin yenilenemeyiĢi

Çok sayıda firmanın CE iĢareti kullanımı konusunun gereklerini yerine getirme

konusunda çalıĢma içinde olmamaları

Firmaların önemli kısmının AR-GE‘ye yeteri kadar önem vermemeleri

Birçok firmanın fason imalat yapmaları nedeniyle markalaĢma çalıĢmaları

yapamamaları

Fikri mülkiyet haklarının korunamaması sonucu baĢka firmalarca imal edilen

makinelerin kopyalanarak imal edilmesi

Ġhracatta AB pazarına fazla bağımlı olunması

Fırsatlar (Opportunities)

AB ülkelerinde makine imalatçılarının yüksek ve orta-yüksek teknolojili makine

imalatına öncelik vermeleri, yeni geliĢen ülkelerin ise çoğunlukla düĢük teknolojili

makine imal etmeleri, orta ve düĢük-orta teknolojili makine imal eden firmalarımız için

imkân yaratmaktadır.

Uluslararası ticaretin serbestleĢmesi, Dünya Ticaret Örgütünün halen yüksek

ithalat vergileri uygulayan ülkeleri, bu vergilerin düĢürülmesine zorlamakta oluĢu,

AB uyum sürecinde, AB‘nin serbest ticaret anlaĢması imzalamıĢ bulunduğu

ülkelerin, Türkiye ile de benzeri anlaĢmaları imzalamaları sonucu, bu ülkelerin ithalatta

uyguladıkları vergilerin düĢecek olması,

Potansiyel pazarlar; Rusya, Balkan Ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri, Orta Doğu

ülkelerine yakınlık ve nakliye kolaylığı,

Ġmalatçı firmaların özellikle potansiyel pazar konumundaki ülkelerde

düzenlenen fuarlara son yıllarda daha fazla katılmaları ve markaların tanınır hale

gelmesi,

Son yıllarda geliĢme gösteren ve potansiyel pazarlar olarak görülen komĢu ve

yakın ülkeler ile Mısır ve diğer Kuzey Afrika ülkelerinde Türk makine sanayine güven

duygusunun oluĢmuĢ bulunması,

Orta Doğu ülkelerinde, politik nedenlerle bazı batı ülkelerinden ithalata karĢı

isteksizlik,

Uzak Doğu ülkelerinde yatırım yapamayan AB firmalarının, Türk firmaları ile

iĢbirliği yapmaya sıcak bakmaları,

Türk firmalarının yakın ülkelerdeki alıcıların özel satıĢ Ģartları isteklerine daha

kolay uyum sağlayabilmeleri,

Pazarda yer edinmiĢ, ihracat imkânı olan firmaların önemli bir kısmının Avrupa

Birliği teknik düzenlemeleri ve uluslararası standartlara uygun imalat yapmaları,

Çoğunluğu KOBĠ yapısında olan firmaların değiĢen pazar Ģartlarına ve değiĢen

müĢteri taleplerine uyum sağlamada daha esnek davranabilmeleri ve cevap verme

imkânı,

Özellikle dıĢ pazarlara açılan firmaların kaliteye ve güncel teknolojilerin

uygulanmasına özen göstermeleri, uluslararası standartlara uygun imalat yapmaları,

Page 43: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

43

GeliĢmiĢ ülkelerdeki imalatçılarla maliyet bakımından rekabet imkânının

olması,

Talepte iniĢ çıkıĢlar yaĢanmasına rağmen, yavaĢ da olsa iç pazarın geliĢmesi,

Bu arada, iĢbirliği ağları geleceğin çalıĢma Ģekli olup, AB tarafından

geliĢtirilmesi, öğrenilmesi ve uygulanması için destek verilen ve önerilen bir çalıĢma

modelidir. Firmalarımızın bu oluĢum içinde yer almaları yeni fırsatlar yaratacaktır.

Tehditler (Threaties)

Yatırım indirimlerinin kaldırılması nedeniyle yatırımların yavaĢlaması

Uluslararası ticaretin serbestleĢmesi sonucu pazarda rekabetin artması, düĢük

teknoloji grubunda imalat yapan geliĢen ülke firmalarının bu kategoride

uyguladıkları düĢük fiyatlar

Ucuz iĢgücü ve devlet destekli Uzakdoğu firmalarından yapılan ve uluslar arası

standartlara uygun olmayan ithalat

GeliĢen ülkelerin ithalatta uyguladığı yüksek ve ülkelere göre farklılık gösteren

vergiler

DüĢük kur – değerli YTL sonucunda ithalatın artıĢı ve ihracatın zorlaĢması

Vize alınmasında karĢılaĢılan sorunlar ve gecikmelerin, satılan makinelere kısa

sürede servis verme imkânını engellemesinin müĢteride yarattığı olumsuzluklar

AB‘nin serbest ticaret anlaĢması imzaladığı ülkelerden yapılan ithalatta AB

ortak gümrük tarifelerinin uygulanması, ancak bu ülkelerle ülkemiz arasında

benzer anlaĢmaların imzalanmamıĢ olması nedeni ile bu ülkelerin Türk malların

yüksek ithalat vergileri uygulamaları19

2.4.Sektörde Uygulanması Önerilen Stratejik Öncelik, Politika ve Tedbirler

Sektörde uygulanması önerilen stratejik öncelikler;

KüreselleĢen ticari yapı içerisinde müĢteri odaklı ve tasarıma dayalı makine imalatının

geliĢimi desteklenmeli;

1. Pazar ihtiyaçları tespit edilerek siparişler iç piyasaya yönlendirilmeli,

2. Sektörün tasarım yeteneği artırılmalı,

3. Kamu tarafından talep edilen ürünler iç piyasadan alınmalı ve yerli üretime

destek sağlanmalı,

Girdi fiyatları ve diğer maliyet kalemlerinde indirimler yapılmalı;

1. Finansman maliyetlerini minimum seviyeye çekecek modeller geliştirilmeli,

2. Yatırım malları üzerindeki satış vergilerinin düşürülmeli,

3. İşgücü maliyetlerini artıran vergi ve primler düşürülmeli,

4. Orta ve uzun vadeli krediler sağlanmalı,

5. Ortak tedarik sistemleri oluşturulmalı,

Pazarlama çalıĢmaları, nitelikli eğitim ve iĢgücü sağlama ile markalaĢma desteklenmeli

1. Yönetim danışmanlık ve profesyonel yönetim anlayışı geliştirilmeli,

2. Pazarlama ve satış sonrası hizmet geliştirilmeli,

3. Makine ihracatı için yeni pazarlar bulunmalı ve mevcut pazarlardaki paylar

artırılmalı,

19

Makina ve Metal EĢya Sanayiiı Özel Ġhtisas Komisyonu Raporu, Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013,

syf:47

Page 44: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

44

4. Uygulamalı meslek eğitimleri geliştirilmeli,

5. Markalaşma yaygınlaşmalı ve desteklenmeli,

Kalite ve inovasyon yeteneği artırılmalı, AR-GE‘ye daha fazla kaynak ayrılmalıdır…

1. Kalite ve belgelendirme hizmetleri yaygınlaştırılmalı,

2. İnovasyon sağlayıcı politikalar oluşturulmalı,

3. Ortak teknoloji geliştirme çalışmaları desteklenmeli,

4. Ar-Ge teşvikleri artırılmalı ve desteklenmeli.

Makine Sektörü sahip olduğu potansiyel ve ihracat rakamları ile imalat sanayi

içerisinde otomotiv, örme giyim eĢyası ve elektrikli makinelerden sonra 4. sırada yer almakta

ve ihracatını sürekli olarak artırmaktadır. Son yıllarda döviz kurlarında yaĢanan düĢük

seviyelere rağmen ihracatını %26 civarında artıran makine sektörü yarattığı katma değer

açısından da ilk sıralarda bulunmaktadır. Hammadde kullanımı çok fazla olup, hem ülkemizde

hem de geliĢmiĢ ülkelerde birçok makine türünde imalat, emek ve mühendislik hizmetleri

ağırlıklı yapılmaktadır. Rekabet edebilmek için yeni imalat modelleri geliĢtirilmekte ve ar-ge

teĢvik edilmektedir.

AB komisyon raporunda da belirtildiği üzere, önerilen stratejik öncelikler uygulamaya

konularak makine imalat sanayide yer alan firmaların istekleri doğrultusunda atılacak adımlar

gelecekte makine sektörünü, sanayinin ve ekonominin temel direği ve taĢıyıcısı olmasını

sağlayacaktır.

Diğer bir rekabet artırıcı unsur da tasarım ve teknoloji geliĢtirmektir. Özellikle sektörel

birliklerin ve makine imalatçı firmaların yapacakları iĢ geliĢtirme çalıĢmaları büyük önem

taĢımaktadır. Sektör birlikleri tarafından hazırlanacak AB projeleri ile eğitimler yapılmalı,

imalatçılar sürekli geliĢen bir iĢletme yapısı oluĢturma konusunda eğitilmelidirler.

ÇeĢitli mevzuat ve kalite standartlarına uyum sağlayamayan imalatçılar ileride sıkıntı

yaĢamamak için gerekli hassasiyeti göstermelidirler. Kamu kurumlarının ihtiyaç duydukları

genel ve özel amaçlı makineleri imkân dâhilinde yerli pazardan karĢılamaları teĢvik

edilmelidir. Ayrıca imalatçıların kredi ihtiyaçları gerektiği ölçüde ve düzeyde kalacak Ģekilde

organize edilmelidir. Bu konuda Sanayi ve Ticaret Odalarına ve sektör birliklerine büyük

görevler düĢmektedir.

Özellikle yeni yatırımları teĢvik edici yatırım indirimi ve vergi muafiyeti gibi konularda

yeni düzenlemelere gidilmelidir. Belirli miktarları aĢan yatırımlarda, yatırım indirimleri

%100‘e varacak Ģekilde desteklenmeli, vergi indirimleri ya da muafiyetlerinin süresi yine

yatırım miktarına göre belirli kıstaslar çerçevesinde düzenlenmelidir.

Organize Sanayi Bölgeleri kurulmalı ve sanayicilerin buralara taĢınması teĢvik

edilmelidir. Ayrıca birbiri ile iliĢkili sektörler olarak çalıĢan firmaların ―kümeleĢme‖ adı

altında bir araya gelmeleri ve hem üretim hem de pazarlama anlamında güçlerini birleĢtirmeleri

gerekmektedir. KümeleĢme ile ihracat payını artırma mümkün olup bu tarz oluĢumlar kamu ve

özel tüm kurumlar tarafından desteklenmeli ve teĢvik edilmelidir.

Page 45: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

45

BÖLÜM 3

KONYA’DA MAKĠNE ĠMALAT SANAYĠ SEKTÖRÜ

3.1. Mevcut Durum

Türkiye Ekonomisinin Yol Haritası 2000–2007

24 Ocak 1980 ekonomik transformasyonu ile birlikte Türkiye ekonomisinin nehir

yatağı değiĢtirilmiĢ, temelde içe dönük sanayileĢme stratejisinin yerini ihracata dayalı büyüme

modeli almıĢtır. Bu model çerçevesinde daha çok ihracat, istihdam, gelir, katma değer

hedefleri konurken, programın temel yapısını finansal liberizasyon politikaları çerçevesinde

faiz oranlarının artırılması, sabit kur uygulamasından esnek kur sistemine geçilmesi, sermaye

hareketlerinin serbestleĢtirilmesi, özelleĢtirme politikalarının canlandırılması oluĢturmuĢtur.

Bütün bu kararların temel amacı, ülke ekonomisinin serbest piyasa mekanizması kurallarına

göre iĢlemesini sağlamak ve bu sayede dünya ekonomisi ile bütünleĢmesini gerçekleĢtirmek

olarak açıklanmıĢtır.

1980 dönüĢümünün felsefi temeli aslında1970‘lerde Mckinnon ve Shaw öncülüğünde

atılan daha sonra Kapur, Galbis ve Mathieson gibi ekonomistlerce geliĢtirilen finansal

serbestleĢme teorisine dayanmaktadır. Bu anlayıĢa göre hareket eden ülkemizin ekonomi

politika yapıcıları (policy maker) büyüme için sermaye eksikliğinin yetersizliği dolayısıyla

dıĢ kaynaklara yönelimi esas almıĢ ve bu doğrultuda düzenlemeler yapmıĢtır. Fakat birçok

geliĢmekte olan ülkedeki karĢılaĢılan sonuç Türkiye‘de de kendini göstermiĢ ülke ekonomisi

kötü yönetimin etkisiyle de değiĢik dönemlerde değiĢik derecede kırılmalarla karĢılaĢmıĢtır.

Finansal serbestleĢme politikalarının dünyada krizlere yol açtığı eleĢtirililerine maruz

kalmasıyla diğer ülkelere önerilen ikinci aĢama finansal reformlar Türkiye‘de de

uygulanmaya baĢlanmıĢ bu reformların amaçları da, makroekonomik istikrarı yakalamak ve

korumak, bankacılık sektöründe düzenlemelere gitmek ve bu sektörde rekabeti sağlamak,

kredi piyasalarında yanlıĢ seçim (adverse selection) ve etik problemleri (moral hazard) gibi

asimetrik bilgiden kaynaklanan aksaklıkları gidermek için finansal kurumlara yönelik etkin

bir denetleme ve gözetleme mekanizması geliĢtirmek, ulusal kredi piyasası ile uluslararası

kredi piyasaları arasındaki entegrasyonu sağlamak ve menkul kıymet borsalarının dünya

borsalarıyla ağını güçlendirmek olarak belirlenmiĢtir. Bu reformların ülkemiz açısından

gerekli ve hayati olduğu yaĢanılan son krizde daha iyi anlaĢılmıĢtır. Burada sorulması ve

üzerinde durulması gereken nokta ise neden ekonomik koĢulların tam olarak oluĢmadan ve

gerekli temel düzenlemelerin yapılmadan birinci aĢama finansal reformlardan (çatı reform)

baĢlanmıĢ olmasıdır. Zira ikinci aĢama reformlar temel düzenlemeler olarak da görülebildiği

için ekonomik alt yapının oluĢmadığı bir ortamda reformlara gitmek riskleri de beraber almak

demektir ki, öyle de olmuĢtur.

Türkiye ekonomisinin önemli bir özelliği her çalkantılı dönemden sonra kendisini

yenileyerek ve öğrenerek krizden çıkmasını bilmesidir. Örnek olarak en son yaĢanılan 2001

krizinden küçük ve orta ölçekli iĢletmeler, sadece iç piyasanın değil dıĢ piyasanın da

olduğunu, büyümek ve rekabet etmek için stratejik iĢbirliklerine gitmenin bir elzem olduğunu,

markalaĢmak ve yeni teknolojik geliĢimlere ayak uydurmak zorunda olduklarının farkına

varmıĢlardır. Esasında bu açıdan krizin bir anlamının da yeni fırsatlara ulaĢmak olduğu

gözüne alınırsa krizin ülkemiz ve ekonomimiz açısından faydalı olduğunu söylemek abartılı

bir ifade olmaz. DeğiĢik dönemlerde ekonomik kriz yaĢayan Türkiye ekonomisi firma

ölçeğinde olduğu gibi her kriz sonrası yeni tecrübeler edinmiĢtir. Bu tecrübeler ıĢığında daha

güçlü, daha az kırılgan bir yapıda olduğu söylenebilir.

Page 46: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

46

Makro Ekonomik Göstergeler

Türkiye ekonomisinin değiĢik makro ekonomik göstergelerde yakından izlenmesi bu

baĢlığın hedefi olacaktır. Bu itibarla 2000 yılından itibaren bir takım makro ekonomik

göstergelerdeki değiĢimler ele alınacaktır.

DıĢ Ticaret GerçekleĢmeleri

DıĢa dönük sanayileĢme stratejisi ile birlikte ülke ekonomisinin kaynakları ihracat

odaklı olarak yapılandırılmıĢ, sonuçta ise ilk dört yılda ihracatta iki kattan daha fazla artıĢ elde

edilmiĢtir. Dünya ekonomisi ile eklemleĢme çabaları yıllar geçtikçe daha da belirginleĢmiĢ

1980 yılında 2,9 milyar dolarlık ihracat rakamı bugün 100 milyar dolara, 7,9 milyar dolarlık

ithalat rakamı da yaklaĢık 140 milyar dolara ulaĢmıĢtır. Türkiye ekonomisi 240 milyar

dolarlık dıĢ ticaret hacmi ile 26 yılda yaklaĢık 25 kat bir dıĢ ticaret büyümesi elde etmiĢtir.

Türkiye‘nin dıĢ ticaretine 2000 yılı ile birlikte genel olarak bakıldığında ihracat ve

ithalattaki artıĢ trendi göze çarpmaktadır. Dikkati çeken değiĢmeler ise 2000 yılındaki rakama

göre 2001 yılı ihracatının %12.8 artarken ithalatta ki azalmanın ise %24.0 Ģeklinde

gerçekleĢtiğidir. 2002-2003 yılları ihracat artıĢ oranı %31 dolaylarında iken ithalatta

%34.5‘lik bir artıĢ gerçekleĢmiĢtir. 2003 -2004 yıları arası ihracat artıĢ hızı %33.7, ithalatta

artıĢ hızı %40.6 dır. Son iki yıllık ihracat artıĢı ise %16 dolayındadır.

2006 yılı dıĢ ticaretine ayrıntılı olarak bakıldığında ihracat kalemi için Ģu saptamalar

yapılabilir. Tablo3.1‘den hareket edersek yıl içindeki toplam ihracatın 85.5 milyar dolar

olduğu ve bu rakamında geniĢ ekonomik sınıflamaya göre yatırım (sermaye malları),

hammadde (ara mallar) ve tüketim malları Ģeklindeki ayrıĢtırmada; yatırım mallarının 9.4,

hammadde ara malların 37.7 ve tüketim mallarının 37.7 milyar dolar olduğu Ģeklindedir.

Ekonomik faaliyetlere göre ihracata bakıldığında imalat sanayi ihracatı %94‘ü bulmaktadır.

Bu sanayi kolunda ise en çok sırasıyla motorlu kara taĢıtları ve römorkörler (12,67), giyim

eĢyası (10,17), ana metal sanayi ve tekstil ürünleri (9,3) ile sıralanmaktadır. Ana metal

sanayindeki %35,5‘lik artıĢ dikkat çekicidir.

2007 yılı toplam ihracatının ilk altı aylık rakamı yaklaĢık 50 milyar doları bulmuĢtur.

Yılsonu rakamı ise 100 milyar doların üstünde bir rakam olarak gerçekleĢmesi

beklenmektedir.

Tablo 3.1. GeniĢ Ekonomik Grupların Sınıflamasına (BEC) Göre Ġhracat (000 $)

BEC 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

YATIRIM (SERMAYE) MALLARI 2 175 701 2 658 240 2 790 180 4 344 031 6 530 838 7 997 690 9 422 945 6 436 608

HAMMADDE (ARA MALLAR) 11 565 080 13 368 641 14 657 325 18 494 475 25 945 606 30 289 782 37 786 325 22 939 170

TÜKETĠM MALLARI 13 986 727 15 261 528 18 464 846 24 125 341 30 501 889 34 835 399 37 784 144 19 914 930

DĠĞERLERĠ 47 398 45 807 146 738 288 989 188 820 353 537 532 544 169 619

TOPLAM 27 774 906 31 334 216 36 059 089 47 252 836 63 167 153 73 476 408 85 525 957 49 460 326

*(Ocak-Haziran Gerçekleşmeler) Kaynak: TÜİK

Ġthalattaki toplam büyüklük 2006 yılı için 138.580 milyar dolardır. Aynı geniĢ

ekonomik sınıflamaya göre hammadde (ara malların) toplam büyüklüğü 98.8 milyar dolardır

ki nerdeyse 2004 yılının toplam ithalatına denktir. Ara malların 2006 yılı artıĢ hızı %21

dolayında gerçekleĢmiĢtir.

Page 47: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

47

Tablo 3.2. GeniĢ Ekonomik Grupların Sınıflamasına (BEC) Göre Ġthalat-(000 $)

BEC Grupları 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

YATIRIM (SERMAYE) MALLARI 11 365 338 6 940 425 8 399 565 11 325 907 17 397 440 20 363 222 23 169 533 11 653 840

HAMMADDE (ARA MALLAR) 36 009 555 30 300 840 37 655 830 49 734 760 67 549 436 81 868 284 98 876 512 57 238 041

TÜKETĠM MALLARI 6 928 481 3 813 409 4 898 331 7 813 324 12 100 277 13 975 300 16 029 044 8 005 066

DĠĞERLERĠ 199 447 344 409 600 071 465 701 492 612 567 345 505 702 542 102

TOPLAM 54 502 821 41 399 083 51 553 797 69 339 692 97 539 766 116 774 151 138 580 790 77 439 049

(*)Ocak-Mayıs Gerçekleşmeleri Kaynak: TÜİK

Ġthalattaki yüksek rakamların nedenlerine bakıldığında ham petrol, doğalgaz, rafine

edilmiĢ petrol ve ürünleri, nükleer yakıt, ana metal sanayi, makine teçhizat, kimyasal madde

ve ürünler kalemlerindeki artıĢlar dikkat çekmektedir. 2005 yılında 20,544 milyar dolar olan

enerji maliyeti 2006 yılı için yaklaĢık 27,7 milyar dolarlık faturaya ulaĢmıĢ bu rakam ise

toplam ithalatın %20‘sine tekabül etmektedir. Yine ihracat artıĢının ithal ara mallarına bağlı

olması da ithalat rakamlarının yüksek olmasının sebeplerinden sayılmaktadır.

ġekil 3.1. Ġthalatın GeliĢimi 2000-2007

0

20 000 000

40 000 000

60 000 000

80 000 000

100 000 000

120 000 000

140 000 000

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007*

İTHALAT'IN GELİŞİMİ

2000 - 2007

YATIRIM (SERMAYE) MALLARI HAMMADDE (ARA MALLAR)

TÜKETĠM MALLARI DĠĞERLERĠ

Fiyat Hareketleri

Yıllardır ülke ekonomisinin baĢ gündem maddesi olan enflasyon son yıllarda belirgin

bir düĢüĢ kaydetmiĢtir. Enflasyonla mücadelenin toplumun tüm kesimleriyle beraber

yapılması gereken bir davranıĢ olduğu bilinci enflasyon rakamlarının aĢağıya doğru inmesinin

ana faktörüdür.

Enflasyonla mücadelenin iktisadi tabanı enflasyon hedeflemesi olarak görülebilir.

Enflasyon hedeflemesinin özü, Merkez Bankası‘nın para politikasını, belirli bir dönem için

belirlenen sayısal bir enflasyon hedefine ya da enflasyon aralığına dayandırmaktan ibarettir.

Üç temel koĢulu bulunur. Para politikasının fiyat istikrar hedefine odaklanması, Merkez

Bankası‘nın bağımsız olması ve geliĢmiĢ mali piyasaların olması (finansal derinliğe sahip

olması) enflasyon hedeflemesinin temel kriterleridir. Bu sistemde para otoritesi (Merkez

Bankası), sadece belirlediği enflasyon hedefini gerçekleĢtirmeyi amaçlar; büyüme, istihdam

veya döviz kuru gibi baĢka faktörler öncelikli hedefler olarak görülmezler.

2002 -2005 yılları arası ekonomide örtülü enflasyon hedeflemesinin bir hazırlık dönemi

olarak değerlendirilmektedir. Bu dönem içerisinde enflasyon hedeflemesi için gerekli istikrar

ve güven ortamı hazırlanmıĢ, 2006 yılı ile birlikte açık enflasyon hedeflemesine geçilmiĢtir.

Page 48: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

48

Tablo 3.3. Tüketici Fiyatları Endeksi

OCAK ġUBAT MART NĠSAN MAYIS HAZĠRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKĠM KASIM ARALIK

2007 AYLIK 1,00% 0,43% 0,92% 1,21% 0,50% -0,24% -0,73% 0.02%

YILLIK 9,93% 10,16% 10,86% 10,72% 9,23% 8,60% 6,90% 7.63%

2006 AYLIK 0,75% 0,22% 0,27% 1.34% 1.88% 0.34% 0.86% -0,44% 1.29% 1.27% 1.29% 0.23%

YILLIK 7,93% 8,15% 8,16% 8.83% 9.86% 10.12% 11.69% 10.26% 10.55% 9.98% 9.86% 9.65%

2005 AYLIK 0,55% 0,02% 0,26% 0,71% 0,92% 0,10% -0,57% 0,85% 1.02% 1.79% 1.40% 0.42%

YILLIK 9,23% 8,69% 7,94% 8,18% 8,70% 8,95% 7,82% 7.91% 7.99% 7.52% 7.61% 7.72%

2004 AYLIK 0,70% 0,55% 0,89% 0,59% 0,38% -0,13% 0,22% 0,58% 0,94% 2,22% 1,54% 0,45%

YILLIK 16,20% 14,28% 11,83% 10,18% 8,88% 8,90% 9,57% 10,04% 9,00% 9,86% 9.79% 9,32%

2003 AYLIK 2,60% 2,30% 3,10% 2,10% 1,60% -0,20% -0,40% 0,20% 1,90% 1,40% 1,60% 0,90%

YILLIK 26,40% 27% 29,40% 29,50% 30,70% 29,80% 27,40% 24,90% 23% 20,80% 19,30% 18,40%

2002 AYLIK 5,3% 1,8% 1,2% 2,1% 0,6% 0,6% 1,4% 2,2% 3,5% 3,3% 2,9% 1,6%

YILLIK 73,2% 73,1% 65,1% 52,7% 46,2% 42,6% 41,3% 40,2% 37,0% 33,4% 31,8% 29,7%

2001 AYLIK 2,5% 1,8% 6,1% 10,3% 5,1% 3,1% 2,4% 2,9% 5,9% 6,1% 4,2% 3,2%

YILLIK 35,9% 33,4% 37,5% 48,3% 52,4% 56,1% 56,3% 57,5% 61,8% 66,5% 67,3% 68,5%

Kaynak: TÜİK

2006 yılı enflasyon hedeflemesinin ilk yılı olmasına rağmen yurt içi ve yurt dıĢı birçok

sorunlarla karĢılaĢılmıĢ ve bu yılda hedeflenen enflasyon oranına ulaĢılamamıĢtır. %9.65‘lik

gerçekleĢen enflasyon oranı % 5‘lik hedefin oldukça üzerinde çıkmıĢtır. Bu süreçte enerji

fiyatlarındaki artıĢlar, uluslararası likiditenin dalgalı seyri gibi yurtdıĢı kaynaklı geliĢmelerle

beraber, hizmet sektörü fiyatlarındaki katılıklar, olumsuz hava koĢullarının yarattığı arz etkisi

gibi yurtiçi ekonomik faktörler etkili olmuĢtur. Ayrıca, Merkez Bankası bağımsızlığına

yönelik siyasi geliĢmeler de sürece olumsuz katkı yapmıĢtır.

Tablo 3.4. Üretici Fiyatları Endeksi

OCAK ġUBAT MART NĠSAN MAYIS HAZĠRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKĠM KASIM ARALIK

20

07

AYLIK -0,05% 0,95% 0,97% 0,80% 0,39% -0,11% 0,06% 0.85%

YILLIK 9,37% 10,13% 10,92% 9,68% 7,14% 2,89% 2,08% 3.72%

20

06

AYLIK 1,96% 0,26% 0,25% 1.94% 2.77% 4.02% 0.85% -75,00% -23,00% 0.45% -29,00% -12,00%

YILLIK 5,11% 5,26% 4,21% 4.96% 7.66% 12.52% 14.34% 12.32% 11.19% 10.94% 11.67% 11.58%

20

05

AYLIK -0,41% 0,11% 1,26% 1,21% 0,20% -0,48% -0,74% 1.04% 0.78% 0.68% -0.95% -0.04%

YILLIK 10,70% 10,58% 11,33% 10,17% 5,59% 4,25% 4,26% 4.32% 4.38% 2.57% 1.60% 2.66%

20

04

AYLIK 2,60% 1,64% 2,10% 2,65% -0,03% -1,05% -1,52% 0,79% 1,85% 3,23% 0.75% 0,13%

YILLIK 10,80% 9,14% 7,97% 8,91% 9,56% 10,53% 9,44% 10,52% 12,50% 15,48% 14.4% 13,84%

20

03

AYLIK 5,60% 3,10% 3,20% 1,80% -0,60% -1,90% -0,50% -0,20% 0,10% 0,60% 1,70% 0,60%

YILLIK 32,60% 33,40% 35,20% 35,10% 33,70% 29,60% 25,60% 22,70% 19,10% 16,10% 16,20% 13,90%

20

02

AYLIK 4,20% 2,60% 1,90% 1,80% 0,40% 1,20% 2,70% 2,10% 3,10% 3,10% 1,60% 2,60%

YILLIK 92,10% 91,80% 77,50% 58,00% 49,30% 46,80% 45,90% 43,90% 40,90% 36,10% 32,80% 30,80%

2001

AYLIK 2,30% 2,60% 10,10% 14,40% 6,30% 2,90% 3,30% 3,50% 5,40% 6,70% 4,20% 4,10%

YILLIK 28,30% 26,50% 35,10% 50,90% 57,70% 61,80% 65,40% 69,60% 74,70% 81,40% 84,50% 88,60%

Kaynak: TÜİK

Aylık enflasyon oranlarına bakıldığında Temmuz ayına doğru bir yükseliĢin olduğu

(yıllık enflasyon oranında ) yılın sonuna doğru ise tekrar düĢüĢe geçiĢin gerçekleĢtiği görülür.

2006 yılının üçüncü çeyreği sonunda tüketici fiyatları yıllık artıĢ oranı yüzde 10,55 olarak

gerçekleĢmiĢtir. Yılın ikinci çeyreğinde hızlanan yıllık TÜFE enflasyonu üçüncü çeyrekte de

yüksek seyretmiĢ, Eylül ayı sonu itibarıyla hedefle uyumlu patika etrafında oluĢturulan

belirsizlik aralığının dıĢında kalmıĢtır. Enflasyonun yükselmesine neden olan temel unsurlar,

yılın ikinci çeyreğinde Yeni Türk Lirası‘nda uluslararası likidite koĢullarına bağlı olarak

yaĢanan değer kaybının fiyatlar üzerindeki gecikmeli etkileri ve iĢlenmemiĢ gıda

Page 49: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

49

fiyatlarındaki hızlı artıĢ eğilimidir. Bunun yanında hizmet grubu fiyatlarının yüksek yıllık

artıĢını sürdürmesi de enflasyonu olumsuz etkileyen bir diğer unsur olmuĢtur. Uluslararası

piyasalarda petrol ve altın fiyatlarında gözlenen gerilemeler ise bu dönemde ortaya çıkan

olumlu geliĢmeler olarak değerlendirilebilir.

Üretici bazında enflasyon oranlarına bakıldığında ocak ayı itibariyle %5,11 olan yıllık

oranın aralık ayında %11,58‘e yükseldiği görülmüĢtür. Tablo 3.3 ve 3.4 TÜFE ve ÜFE

bazında aylık ve yıllık enflasyon gerçekleĢmelerini göstermektedir.

Ana harcama kalemleri bazında gıda ve alkolsüz içecekler ile konut ana harcama

gurupları ortalama fiyatları 2006 yılında bir önceki yıla göre %11,17 ve %14,04 artarak yıllık

enflasyona sırasıyla 3,09 ve 2,29 puan katkıda bulunmuĢtur. Böylece toplamda 5,38 puana

ulaĢan katkıyla 2006 yılında %9,65 olarak gerçekleĢen yıllık TÜFE artıĢının en temel

belirleyicileri olmuĢlardır. Özellikle olumsuz hava koĢullarının etkisiyle gıda ve alkolsüz

içecekler gurubunun yıllık enflasyona yaptığı katkının 2006 yılında bir önceki yılın (2005) iki

katını aĢtığı dikkat çekmektedir. GerçekleĢmeleri açısından diğer önemli bir ana harcama

gurubu, endeks içerisindeki ağırlığı %10,48 olan ulaĢtırma gurubudur. Bu gurubunda toplam

enflasyona %1,06 katkıyla üçüncü sırada yer aldığını söylemek gerekir.

Tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) yıllık değiĢimi, Aralık 2005‘te yüzde 7,7 iken, yıl

içinde ortaya çıkan arz soku ve finansal piyasalarda yaĢanan dalgalanmalar nedeniyle Aralık

2006‘da yüzde 9,7 düzeyinde gerçekleĢmiĢtir. ĠĢlenmemiĢ gıda ürünleri fiyatlarının yüksek

oranda artmaya devam etmesi, tütün ürünleri fiyatlarının vergi ayarlaması nedeniyle

yükselmesi, parasal sıkılaĢtırmanın enflasyon üzerindeki yansımalarının henüz belirginleĢmiĢ

olmaması ve döviz kurunun gecikmeli etkilerinin azalarak da olsa devam etmesi nedeniyle

enflasyon beklentileri ve gerçekleĢmeleri, enflasyon hedefinin üzerinde seyretmeye devam

etmiĢ ve Ocakta 9,93, ġubatta 10,16 ve Mart 2007 itibariyle TÜFE‘de yıllık değiĢim yüzde

10,86 olarak gerçekleĢmiĢtir Diğer yandan, giyim fiyatlarındaki yüksek artıĢa rağmen,

dayanıklı tüketim malları ve hizmet fiyatlarının artıĢ hızlarındaki yavaĢlama ile birlikte Nisan

2007‘de yıllık enflasyon yüzde 10, 7‘ye gerilemiĢtir. Bu gerileme süreci devam etmiĢ

Temmuz ayında %6,90 ile bu yılın en düĢük düzeyine ulaĢmıĢtır.

2007 yılının üçüncü Enflasyon Raporu‘nda TCMB, finansal piyasaların son üç aylık

dönemde olumlu seyrini korumaya devam etmekte olduğunu, birçok göstergede rekor

değerlerin aĢılmasına rağmen ulaĢılan, bu değerlerin sürdürülebilirliğine iliĢkin endiĢelerin,

ABD konut piyasalarında yaĢanan sıkıntılardan dolayı finans piyasalarındaki dalgalanmalarda

görülen artıĢ nedeniyle giderek daha fazla arttığına iĢaret etmiĢtir. YurtdıĢında oluĢan bu

tedirginlikle birlikte, yurtiçinde yaĢanan siyasi geliĢmeler ve iklimsel değiĢimler (kuraklık)

gibi nedenler bulunmasına rağmen, geliĢmelerin Merkez Bankası‘nın öngörüleriyle büyük

ölçüde uyumlu olması, enflasyon tahminlerinde ve para politikası politikalarında genel

hatlarıyla büyük bir değiĢme görülmemesini sağlamıĢtır. Fakat Merkez Bankası yılsonu petrol

fiyat tahminini ve enflasyon tahmin aralığını buna rağmen yukarı doğru revize etmiĢtir.

Ġstihdam ve Ġstihdamdaki DeğiĢmeler

2001 krizi ile birlikte baĢta hizmetler sektörü olmak üzere değiĢik sektörlerde çok

sayıda iĢsiz ortaya çıkmıĢtır. Ġzleyen dönemlerde ki ekonomik büyümenin iĢsizlik üzerindeki

olumlu etkileri ise 2004 yılından itibaren görülmeye baĢlanmıĢtır. 2000 yılından itibaren

sürekli artan iĢsizlik oranı ilk olarak bu yılda düĢüĢe geçmiĢ, fakat issiz sayısındaki rakam ise

aynı kalmıĢtır. 2005 yılı istihdamla ilgili olumlu geliĢmelerin yaĢandığı bir yıl olmuĢtur.

ĠĢgücü arzındaki artıĢın ya da iĢgücü ordusuna yeni katılımların neredeyse tümü istihdama

kavuĢmuĢtur.

Page 50: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

50

Tablo 3.5. ĠĢgücü Durumu ( Bin KiĢi)

2007

KRĠTERLER 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 I II

15 VE DAHA YUKARI YAġTAKĠ

NÜFUS 46.211 47.159 48.042 48.912 49.906 50.825 51.542 52.151 52.341

ĠġGÜCÜ ARZI 23.078 23.491 23.818 23.641 24.290 24.566 24.608 24.424 25.087

ĠSTĠHDAM EDĠLENLER 21.580 21.524 21.354 21.147 21.791 22.046 22.172 21.749 22.638

ĠġSĠZLER 1.497 1.967 2.464 2.493 2.498 2.520 2.436 2.675 2.450

Kaynak: TÜİK

2006 yılı Eylül ayı rakamları itibariyle açıklanan sonuçlarına göre, iĢsizlik oranı bir

önceki yılın aynı dönemine göre 0,6 puan gerilemiĢtir, yine bu yıl içerisinde özellikle ikinci ve

üçüncü çeyrekte istihdam sayısında ciddi artıĢlar görülmüĢtür. Dolayısıyla 2006 üçüncü

çeyreğinde iĢsizlik oranında %9‘un altında bir rakama ulaĢılmıĢtır. Söz konusu dönemde

çalıĢma çağındaki nüfus geçen yılın aynı dönemine göre 778 bin kiĢi artarak 51 milyon 770

bin kiĢiye, iĢgücü arzındaki artıĢ 455 bin kiĢiye, istihdam edilenlerin sayısındaki artıĢ da

yaklaĢık 561 bin kiĢiye ulaĢmıĢtır. 2006 yılını geneline bakıldığında ise iĢsizlik oranı 9,9

oranına gerilemiĢtir.

Tablo 3.6. ĠĢgücü Durumu (2)

YÜZDE

KRĠTERLER 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 - I 2007 - II

ĠĢgücüne Katılma Oranı 49,9 49,8 49,6 48,3 48,7 48,3 47,7 46,8 47,9

Ġstihdam Oranı 46,7 45,6 44,4 43,2 43,7 43,4 43,0 41,7 43,3

ĠĢsizlik Oranı 6,5 8,4 10,3 10,5 10,3 10,3 9,9 11,0 9,8

Kaynak: TÜİK

2006 sonu itibariyle 24,608 milyon olan iĢgücü arzı 2007 ikinci çeyreğinde 25,085

milyon kiĢiye ulaĢmıĢ istihdam edilen iĢçi sayısı ise 22,172 milyondan 22,638 kiĢiye

çıkmıĢtır. Bu sürede %9,9 olan iĢsizlik oranı ise 2007 ikinci çeyrek itibariyle %9,8‘e

gerilemiĢtir.

Türkiye‘de iĢsizlik sorunu üstesinden kolayca gelinebilecek bir sorun gibi

gözükmemektedir. Zira yapısal boyutlarıyla da karĢımızda duran kompleks bir yapıya sahiptir.

Sanayi sektöründe yaĢanmakta olan teknoloji yoğun süreç nedeniyle emek yoğun geleneksel

sektörlerden açığa çıkan emek ile tarımdan açığa çıkan istihdamın sanayi sektörü tarafından

kısa ve orta vadede massedilmesi çok kolay değildir. ĠĢgücüne katılım oranının da büyük bir

hız kazandığı genç ve dinamik bir nüfusa sahip ülkemizde istihdam kaybını karĢılayacak,

hatta toplam istihdamı daha da artıracak ölçüde tarım dıĢı sektörlerde istihdam oluĢturmak

gereği ortaya çıkmaktadır. Öncelikle tarım dıĢı kesimin istihdam üretme imkânlarının idamesi

ve artırılması için gereken ortamın sağlanmasına ve özellikle emek yoğun inĢaat ve hizmet

sektörlerinin hızlı büyüme seyrini temin edecek açılımların teĢvik edilmesine Ģiddetle ihtiyaç

vardır. Aynı zamanda karar verici mekanizmadakilerin reel sektör odaklı politikaları da

iĢsizliğin azalmasında önemli bir adım olacaktır.

Gayri Safi Milli Hasıla ve ArtıĢ Hızları

2001 krizi sonrası hızlı büyüme sürecine giren Türkiye ekonomisi 2002 ikinci

çeyreğinden itibaren kesintisiz olarak her çeyrek büyümeye devam etmiĢtir. Sabit fiyatlarla

GSMH‘sı 2002‘de %7,9, 2003‘de %5,9, 2004‘de %9,9 büyüyen ekonomi 2005 yılında yıllık

%7,6‘lık bir büyüme elde etmiĢtir. 2006 yılının artıĢı ise %6,0 dır.

Page 51: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

51

Tablo 3.7. Üretici Fiyatlarına Göre GSMH (1987 Fiyatlarıyla Yüzde DeğiĢim)

2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 *2007-I

TARIM 3,9 -6,5 6,9 -2,5 2,0 5,6 2,9 1,1

SANAYĠ 6,0 -7,5 9,4 7,8 9,3 6,5 7,4 7,5

TĠCARET 12,0 -9,4 11,0 8,1 12,8 7,4 5,9 6,3

GSYĠH 7,4 -7,5 7,9 5,8 8,9 7,4 6,1 6,8

GSMH 6,3 -9,5 7,9 5,9 9,9 7,6 6,0 6,7

Kaynak: Hazine Müsteşarlığı* (Ocak-Mart) Gerçekleşmeleri

GSYĠH açısından Türkiye ekonomisine bakıldığında 2006 ilk dokuz aylık döneminde

elde edilen 116,4 milyon YTL ve 290,1 milyar ABD doları tutarındaki GSYĠH ile büyüme

%5,6 olarak gerçekleĢmiĢtir. Harcamalar tarafından GSYĠH içerisinde 2006 yılının üçüncü

çeyreğinde dayanıklı tüketim malı harcamaları, gıda ve içki harcamaları ile kamu kesiminin

makine-teçhizat yatırımları büyümesinin gerilediği, devletin tüketim harcamaları dıĢındaki

kalemlerde de büyümenin yavaĢladığı görülmüĢtür. Yine bu dönemde harcamalar içinde

%65,2 oranında payı olan özel nihai tüketim harcamaları %1,3 büyüyerek büyümeye 0,8 puan

katkıda bulunmuĢtur. Bu sınırlı büyümede, özel tüketim içerisindeki toplam payları %57 olan

gıda ve içki ile dayanıklı tüketim malları harcamalarının sırasıyla %1,1 ve %8,9 oranında

gerilemesi etkili olmuĢtur. Gıda, içki ve dayanıklı tüketim malları harcamalarının gerilemesi,

GSYĠH büyümesini sırasıyla 0,3 ve 1,1 puan küçültmüĢtür. Faiz oranlarındaki artıĢla birlikte,

faize duyarlı bir harcama kalemi olan dayanıklı tüketim malları harcamasının önemli ölçüde

azaldığı görülmektedir. Yarı dayanıklı ve dayanıksız tüketim malları harcamaları büyümesinin

ise devam ettiği ve GSYĠH büyümesine 1,7 puan katkı yaptığı görülmektedir. Özel nihai

tüketim harcamaları içerisinde yer alan enerji, ulaĢtırma, haberleĢme, hizmetler ve konut

sahipliği kalemlerinde de büyüme önemli oranda gerilemiĢ, söz konusu kalemlerin büyümeye

toplam katkıları 0,4 puan olmuĢtur.

2006 yılının ikinci yarısında, Mayıs-Haziran dalgalanmasının etkisiyle büyüme hızının

gerilediği görülür. Buna rağmen 2006 geneli GSYĠH büyüme oranı 6,1 olarak gerçekleĢmiĢtir.

Bundan baĢka 2006 yılı net ihracatın büyümeye katkısın pozitif katkı yaptığı bir yıl olmuĢtur.

Tablo 3.8. GSMH ve GSYĠH ArtıĢ Hızları

ÜRETĠM YÖNÜNDEN 2006 2006 1 2007 1

Tarım 2,9 7,6 1,1

Sanayi 7,4 4,5 7,5

Hizmetler 5,9 6,9 7,0

Harcamalar Yönünden

Özel Tüketim 5,2 8,1 1,6

Özel Yatırım 17,4 32,1 2,5

Mal ve Hizmet Ġhracatı 8,5 6,8 14,0

Mal ve Hizmet Ġthalatı 7,1 10,0 4,2

GSYĠH 6,1 6,7 6,8

GSMH 6,0 6,4 6,7

Kaynak:TÜİK Aktaran Ekonomik Görünüm Temmuz

2007, s.1.

Page 52: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

52

GSYĠH‘nin harcamalar yönünden en büyük bileĢeni olan özel nihai tüketim

harcamaları artıĢ hızı, yılın ikinci yarısında ciddi bir düĢüĢ göstermesine rağmen 2006 yılında

yüzde 5,2 olarak Kamu tüketim harcamaları artıĢ hızı ise uygulanan bütçe disiplini nedeniyle

yıllık yüzde 9,6 olarak gerçekleĢmiĢtir. Özel nihai tüketim harcamalarının GSYĠH içindeki

payının yüksek olması nedeniyle, bu bileĢende yaĢanan yavaĢlama, büyüme hızının

yavaĢlamasında da önemli bir rol üstlenmiĢtir.

Yatırım harcamalarının kompozisyonu incelendiğinde, özel sektör yatırım

harcamalarının büyümeye katkısının, dördüncü çeyrekte hız kestiği ve yıllık % 3,9‘a

gerilediği kamu yatırım harcamalarının ise %0,2 oranında azaldığı görülmektedir.

GSYĠH üretim yönünden sektörler itibariyle bakıldığında, tarım sektörü üretimdeki

büyümenin 2005 yılında %5,6 iken, arz kaynaklı etkenler nedeniyle 2006 yılında % 2,9‘a

gerilediği görülmektedir. Büyümeyi sürükleyen sektörlerden biri olan sanayi sektörü

üretiminde ise özellikle imalat ile elektrik, gaz ve su sanayi üretimi etkisiyle 2006 yılında

yüzde 7,4 oranında artıĢ görülmüĢtür. Son yıllarda devam eden yükseliĢ trendine sahip inĢaat

sektöründe 2006 yılındaki artıĢ %19,4 olmuĢ ve genel büyümeye katkısı devam etmiĢtir.

GSYĠH 2007 ilk üç aylık döneminde %6,8 ile beklentilerin üzerinde büyümeye

ulaĢmıĢtır. Bundaki ana faktör ihracat artıĢının yanında, sanayi sektöründe göreli olarak

yüksek gerçekleĢen büyüme oranının diğer sektörlerde de büyüme oranlarını yükseltmesi

olarak değerlendirilebilir. GSYĠH içerisinde önemli ağırlığı olan özel tüketim harcamalarında,

2006 yılının üçüncü çeyreğinden itibaren geçerli olan yavaĢlama eğilimin devam ettiği

görülmektedir. Bu yılın ilk üç aylık çeyreğinde bu oran %1,6 düzeyinde bir yükseliĢ

sergilemiĢtir.

Sanayi sektörü, yılın ilk çeyreğinde %7,5 oranında büyüme kaydetmiĢtir. Sanayi

sektörünün bu güçlü performansında, geçen yılın aynı döneminde sanayi sektöründe katma

değer artıĢının %4.5 ile düĢük bir oranda gerçekleĢmesinin yarattığı baz etkisinin de rolü

olduğu düĢünülmektedir. Nisan ayında, geçen yılın aynı ayına göre %2 oranında artan sanayi

üretim endeksi, Mayıs ayında %5,2 oranında artarak 150,9 düzeyine yükselmiĢtir. Bu düzey,

sanayideki üretimin 1997-2007 sürecinde %50 oranında arttığını göstermektedir.

Tablo 3.9. KiĢi BaĢı GSMH

2002 2003 2004 2005 2006

GSMH (Cari Fiyatlarla, Milyon YTL) 275,032 356,681 428,932 486,401 575,784

GSMH (Milyar Dolar) 180,9 239,2 299,5 360,9 399,673

KiĢi BaĢına GSMH ($) 2.598,10 3.383,20 4.172,00 5.008,00 5.477,00

Nüfus (Milyon KiĢi, Yıl Ortası Tahmini) 69.626 70.712 71.789 72 065 72 974

Kaynak:TÜİK, *Öngörü

KiĢi baĢı düĢen yılık milli gelire bakıldığında 2005-2006 arası artıĢın yaklaĢık %10

düzeyinde olduğu görülmektedir.

3.2. Konya Profili

Tarih boyunca da kuzey–güney, doğu–batı illeri arasında ulaĢımı sağlayan önemli

ticaret yollarının uğrak verdiği bir ticaret ve konaklama merkezi unvanını alan Konya, bugün

hem ülkemizin hem de Ġç Anadolu bölgesinin tarım, ticaret, sanayi ve turizm cazibe merkezi

olarak etrafındaki illere lokomotiflik görevi yapan, ülke ekonomisine ciddi katkıları bulunan

kadim tarım kenti sıfatı olma özelliğine son yıllarda sanayi merkezi olma özelliğini de ekleyen

önemli bir merkez konumundadır.

Page 53: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

53

Bu bölümde projenin uygulama alanı olan Konya‘nın üstlendiği cazibe merkezi olma

özelliğinin arka planını anlamak adına değiĢik açılardan mercek altına alınacaktır. Ġnceleme

genel olarak coğrafi, idari ve demografik, ekonomik, sosyal ve mali temelde ele alınacak ve

ulaĢılabilen en son resmi rakamlarla yorumlanıp desteklenecektir. Ayrıca kamu yatırımlarında

Konya‘nın durumu da bu bağlamda ele alınacaktır.

Coğrafi yapı

Konya Ġç Anadolu bölgesinin güneyinde 36 51‘ ve 39

16‘ kuzey enlemleriyle 31

51‘

ve 34 57‘ Doğu boylamları arasında yer alan il topraklarının büyük bir kısmı Ġç Anadolu

bölgesinde, güney ve güney batısından küçük bir kesimi de Akdeniz Bölgesi‘nde bulunan,

kuzeyden Ankara, batıdan Isparta- Afyon, güneyden Mersin- Karaman, doğudan Niğde-

Aksaray illeri ile çevrili bulunan 38.873 km2‘lik yüzölçümü ile dünyadaki birçok ülkeden ve

ülkemizdeki 12 ilin toplam yüzölçümünden daha fazla olan ayrıca ülke yüzölçümünün %5‘ini

kaplayan jeo-stratejik, ekonomik ve turizm bakımından önemli ve öncelikli illerimizden

birisidir. Anadolu‘nun kuzey ve güneyinde doğu ve batıya uzanan sıra dağların iç kısımlarında

deniz yüzeyinden 1000 metre civarında bir yayla düzlüğünde yer alıp göl tabanı olan ve kendi

adıyla anılan 4000 km2‘lik alanı ile Türkiye‘nin en büyük ovası olarak bilinen bir düzlüğün

batı yakasında kurulmuĢtur. Ġl, kuzeyde Haymana Platosu, kuzeydoğuda Cihanbeyli Platosu

ve Tuz Gölü‘ne, batısında BeyĢehir Gölü‘ne ve AkĢehir Gölü‘ne, güneyinde Sultan

Dağları‘ndan baĢlayan Karaman ilinin güneyine kadar devam eden, Toros yayının iç

yamaçları önünde bir fay hattı boyunca oluĢmuĢ volkanik dağlara, doğusunda ise Obruk

platosuna kadar uzanır. Ġlin uç noktalarını ise kuzeyinde Kulu‘nun KöĢkler Köyü, batısında

AkĢehir‘in Değirmen Köyü, güneyinde TaĢkent‘in Beyreli Köyü, doğusunda ise Halkapınar‘ın

Delimahmutlu Köyü oluĢturur.

Konya ili yeryüzü Ģekli bakımından platolar ve ovalarla kaplıdır. Cihanbeyli ve

Obruk platosu ilin en önemli platolarını, Konya ve Ereğli ovaları da önde gelen ovaları

oluĢturur. Konya ve Ereğli ovaları içerisinde uzanan Çumra, Karapınar ovaları gibi diğer

ovalarda sayılabilir. Platoların zengin bozkırlarla bezenmiĢ olması ilin ekonomik yapısını

etkileyen tarım ve hayvancılık sektörünün öne çıkmasını sağlayan coğrafi avantajı

oluĢturmaktadır.

Göl ve akarsu bakımından göreceli olarak Ģanslı olan ilde çok sayıda akarsu, göl ve

bataklık bulunur. Tuz Gölü, BeyĢehir Gölü AkĢehir Gölü, Suğla Gölü, Ilgın ÇavuĢcu Gölü,

Ereğli Akgöl akla gelen göllerden bazılarıdır.

Konya ili sınırları içerisinde daha çok mevsimlik ve sel rejimli akarsular

bulunmaktadır. Bu akarsuların özelliği boylarının kısa olmasıdır. Konya ilinin geniĢ yüzeyinin

kapalı havza olması akarsuların ova tabanında kaybolmasına yol açmaktadır. Konya‘daki

yağıĢ rejimi düzensiz olduğu için akarsuların da kaynağının kar ve yağmur suları olması

akarsuların rejimini düzensiz hale getirmektedir. Ġldeki en önemli akarsu bozkırın batısından

doğan BeyĢehir Gölü‘nün ayağı ile birleĢerek Çumra Ovası sulamasının temelini oluĢturan

ÇarĢamba suyudur. Bunun yanında Ġvriz Suyu, Ġnsuyu Deresi, Göksu, Hadim, ÇavuĢ Köy

Karasu, Meram Çayı, Sille deresi ildeki diğer önemli derelerden bazılarıdır.

Demografik ve Ġdari yapı 1980 yılında 329.000 olan Konya nüfusu en son yapılan sayımda 2.192.166 kiĢiye

ulaĢmıĢtır. Bu nüfusu ile Konya, Ġstanbul Ankara ve Ġzmir‘den sonra en fazla nüfusa sahip

Türkiye‘nin dördüncü büyük ilidir. Yıllık nüfus artıĢ hızında binde 22.4‘e ulaĢan Konya

nüfusu Türkiye ortalamasının (18.3) oldukça üzerinde bir rakama sahiptir. Bunun nedenlerine

bakıldığında daha öncede bahsedildiği gibi sanayi ve ticaret açısından çekim merkezi

olmasının yanında Ģehrin coğrafi açıdan uygun olması, güvenli, ekonomik ve aile yaĢamına

uygun bir altyapıya sahip olması gibi özellikler sıralanabilir.

Page 54: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

54

Ġldeki toplam nüfusun 897.349 kiĢisi köy, kasaba ve bucaklarda yaĢarken, 1.294.817

kiĢi il ve ilçe merkezlerinde yaĢamaktadır. ġehir merkezindeki nüfus ise 742.690‘dır.

ġehirleĢme oranı olarak % 59.07 oranına sahip ilde km2 baĢına 56 kiĢilik nüfus yoğunluğu

ölçülmüĢtür.

Nüfus bakımından en büyük ilçeler ilk üçü anakent ilçe olmak üzere Selçuklu,

Meram, Karatay, Ereğli, BeyĢehir, AkĢehir ve Çumra olarak sıralanırken, yüzölçümü

bakımından en büyük ilçe Cihanbeyli, nüfus ve yüzölçümü bakımından en küçük ilçe ise

Yalıhüyük olarak belirlenmiĢtir.

En son gerçekleĢtirilen idari yapılanma sonucunda 31 ilçeye sahip olan Konya ilinde

206 belediye, 174 kasaba, 22 bucak ve 611 köy bulunmaktadır.

1975‗te kurulan Konya Belediyesi, 1984‗te çıkarılan 3030 sayılı yasa ile "BüyükĢehir"

statüsüne kavuĢturulmuĢ 1989‗dan beri belediye hizmetleri bu statüde yürütülmektedir.

Sosyal Yapı

Ġldeki sosyal yapı eğitim ve sağlık göstergeleri bağlamında ele alınmıĢtır. Bu

göstergeler ise aĢağıdaki yer alan tablolarda özetlenmiĢtir.

Tablo 3.10. Eğitimle Ġlgili Genel Göstergeler (%)

GÖSTERGELER Konya TÜRKĠYE

SIRALAMA (81 il

Ġçinde)

Konya

Okur Yazar Nüfus 90,07 87,3 15

Okur Yazar Kadın Nüfusun Toplam

Kadın Nüfusuna Oranı 84,74 80,62 17

Üniversite Bitirenlerin Okul

Bitirenlere Oranı 6,39 8,42 32

Liseler OkullaĢma Oranı 29,77 36,92 53

Meslek Liseleri OkullaĢma Oranı 13,34 20,49 58

Kaynak: DPT, 2000-2001

Buna göre genel olarak eğitim seviyesine bakıldığında %90.07‘lik okuma yazma

oranına sahip olan ilde bayanların kendi nüfus içerisindeki okuma oranı %84.74‘e ulaĢmıĢtır.

Her iki oranda Türkiye ortalamasının üstünde bir orana tekabül etmektedir. Bunun yanında

üniversite mezunu olma oranında, meslek ve genel lise oranlarında ise Türkiye

ortalamalarının altında kalınmıĢtır. 81 il içerisinde Konya en iyi sıralamayı okuma-yazma

oranı (15.‘ci) ve kadın okuma oranlarındaki (17.‘ci) sıralamaları ile elde etmiĢtir

Tablo 3.11. Genel ve Mesleki Teknik Liseler Okul (2004–2005)

KĠġĠ KONYA TÜRKĠYE

GE

NE

L

LĠS

EL

ER

OKUL ADET 104 2.990

ÖĞRENCĠ KĠġĠ 44.855 1.685.025

ÖĞRETMEN KĠġĠ 2.574 93.209

ġUBE ADET 1.462 51.215

ME

SL

EK

Ġ

TE

KN

ĠK

LĠS

EL

ER

OKUL ADET 129 3.847

ÖĞRENCĠ KĠġĠ 26.885 1.036.494

ÖĞRETMEN KĠġĠ 2.223 74.405

ġUBE ADET 1.179 37.659

Kaynak: Milli Eğitim Bakanlığı, 2005

Page 55: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

55

2004 -2005 öğretim yılı itibariyle Konya ilindeki genel ve mesleki teknik lise durumu

tabloda gösterilmiĢtir. Toplam 233 okulda 4797 öğretmen ve 71.740 öğrenci ildeki temel

eğitim sonrası mevcut durumu göstermektedir.

Tablo 3.12. Konya’da Bulunan Fakülteler, Yüksek Okullar ve Meslek Yüksekokulları

KONYA TÜRKĠYE TOPLAMI

FAKÜLTELER

Mühendislik-Mimarlık 1 95

Ġktisadi ve Ġdari Bilimler 1 77

Fen-Edebiyat 1 95

Ziraat-Orman-Su Ürünleri 1 45

Tıp 2 54

Veteriner 1 22

Eğitim-Teknik Eğitim 3 93

Güzel Sanatlar 1 40

ĠĢletme-Ġktisat-Siyasal Bil. 13

Hukuk 1 47

Ġlahiyat 1 24

ĠletiĢim 1 25

Eczacılık 15

Dil-Tarih-Coğrafya 1

DiĢ Hekimliği 1 21

Denizcilik-Gemi ĠnĢaat 4

Uçak-Uzay Bilimleri 1

Diğer 7

TOPLAM 15 679

KONYA TÜRKĠYE TOPLAMI

YÜKSEKOKULLAR

Turizm-Otelcilik 16

Beden Eğitimi ve Spor 1 44

Sağlık 2 89

Fizik T. ve Rehabilitasyon 7

Konservatuar 1 26

Yabancı Diller 1 23

Sivil Havacılık 5

Ev Ekonomisi 2

HemĢirelik 16

Uygulamalı Bilimler 3

Diğer 16

TOPLAM 5 247

MESLEK YÜK. OKULU

M.Y.O 26 614

TOPLAM 26 614

Kaynak: YÖK, 2004

Page 56: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

56

Ġlde bulunan Selçuk Üniversitesi birçok yönden Türkiye‘de önde gelmektedir.

YaklaĢık 80.000 öğrencisi ile Türkiye‘nin en büyük üniversitelerinden biridir. Sahip olduğu

meslek yüksek okulu sayısında da bütün üniversiteler içerisinde Selçuk Üniversitesi en önde

yerini almıĢtır. Toplam 15 fakülte, 26 meslek yüksek okulu, 5 yüksek okul ile üniversite aynı

zamanda ilin ekonomik yapısını da etkileyen önemli bir faktördür. Üniversitenin yapmıĢ

olduğu ekonomik katkının yıllık yaklaĢık 30 milyon dolar civarında olduğu tahmin

edilmektedir.

Dinçer, Aslan ve Kavaslıoğlu‘nun (2003) yapmıĢ olduğu ve 2000 verilerinin

kullanıldığı illerin geliĢmiĢlik sıralaması çalıĢmasında sağlık sektörü göstergelerinde kiĢi baĢı

düĢen hekim sayısı, eczane, hastane ve yatak sayısında Türkiye ortalamalarının altında

oranlara sahip çıkmıĢtır. Bu durum bir baĢka açıdan ilde sağlık alanında yatırım eksikliğinin

de bir göstergesi olarak görülürken, son dönemlerde ilde sağlık sektörü alanında yapılan kamu

ve özel yatırımlarında artıĢ dikkat çekmektedir. Temeli atılan ve tamamlanmak üzere olan

birçok sağlık kuruluĢu Konya‘nın sağlık alanındaki eksiğini kapatmak adına yapılan önemli

adımlardır. AĢağıda ki tabloda 2006 yılı itibariyle sağlık kuruluĢlarının listesi ve sağlık

konusunda bazı ölçütlere yer verilmiĢtir.

Tablo 3.13. Konya Ġli Sağlık KuruluĢları ve Ölçütleri (2006)

Sağlık kuruluĢu sayısı 2006

Sağlık ocağı sayısı 204

Sağlık evi sayısı 188

Devlet hastanesi sayısı 21

Doğum çocuk bakım evi 2

Verem savaĢ dispanseri 6

Aile planlaması 5

Halk sağlığı laboratuarı sayısı 2

Ağız ve diĢ sağlığı merkezi 2

Özel poliklinik 28

Özel tıp merkezi 6

Sağlık ölçütleri 2006

15–49 yaĢ Kadın Nüfusu 522.002

0–11 Aylık Bebek Sayısı 33.696

1–4 YaĢ Çocuk Sayısı 133.134

Kaba Doğum Hızı (Binde) 14,41

Kaba Ölüm Hızı (Binde) 2,35

Nüfus ArtıĢ Hızı (Binde) 12,06

Bebek Ölüm Hızı (Binde) 18,44

Ana Ölüm Hızı (Yüz binde) 36,02

Ölü Doğum Hızı (Binde) 7,85

15–49 YaĢ Kadın Nüfusunun Toplam Nüfusa Oranı 27

0–11 Aylık Bebek Sayısının Toplam Nüfusa Oranı 1,74

Kaynak:http.www.sağlık müdürlüğü.gov.tr 02.08.2006

Ġstihdam Yapısı

Konya iline iliĢkin istihdam yapısına değiĢik oranlardan hareket edilerek bakılmıĢtır.

Buna göre tarım sektörü çalıĢanlarının toplam çalıĢanlar içerisindeki payı Türkiye

ortalamasının oldukça üstündedir. Bu durum toplam tarımsal üretimin %5‘ini Ġç Anadolu

toplam üretiminin %25‘ini tek baĢına karĢılayan bir il için normal bir sonuç olarak

Page 57: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

57

algılanmalıdır. Bununla birlikte sanayi sektörü ve hizmet sektörü çalıĢanlarının toplam

istihdam içerisindeki oranları Türkiye ortalamalarının altında olduğu görülmektedir.

Tablo 3.14. Konya Ġli ÇeĢitli Ġstihdam Göstergeleri (%)

ĠSTĠHDAM GÖSTERGELERĠ Konya TÜRKĠYE

SIRALAMA (81 il

Ġçinde)

Konya

Tarım Sektörü ÇalıĢanların Toplam Ġstihdama Oranı 62,42 48,38 38

Sanayi Sektörü ÇalıĢanların Toplam Ġstihdama Oranı 9,05 13,35 28

Hizmet Sektörü ÇalıĢanların Toplam Ġstihdama Oranı 6,87 9,67 31

Ücretli ÇalıĢanların Toplam Ġstihdama Oranı 29,65 43,52 46

Ücretli ÇalıĢan Kadınların Toplam Ġstihdama Oranı 3,48 8,81 56

ĠĢverenlerin Toplam Ġstihdama Oranı 2,22 2,61 17

Kaynak: DPT, 2000

Bölgedeki çalıĢabilir nüfus ve istihdam oranları, TÜĠK‘in 2004 yılı TR52 alt bölgesi

sınıflaması esasında (Konya-Karaman) yaptığı çalıĢmadan elde edilmiĢtir. Buna göre iĢgücüne

katılma oranı, istihdam oranı ve iĢsizlik oranları Türkiye geneli oranlarına yakın rakamlardır.

Tablo 3.15. Bölgedeki ÇalıĢabilir Nüfus, Ġstihdam ve Oranları

ĠġGÜCÜ DURUMU BĠRĠM

TÜRKĠYE

BÖLGE

% 1000 Konya, Karaman

Kurumsal Olmayan Sivil Nüfus KiĢi 2.567 70.556 3,64

15 ve Yukarı YaĢtaki Nüfus KiĢi 1.814 49.906 3,63

ĠĢgücü KiĢi 816 24.289 3,36

Ġstihdam KiĢi 747 21.791 3,43

Eksik Ġstihdam KiĢi 52 997 5,22

ĠĢsiz KiĢi 69 2.498 2,76

ĠĢ Gücüne Dahil Olmayan Nüfus KiĢi 998 25.616 3,9

ĠĢ Gücüne Katılma Oranı % 45 48,7 92,4

Ġstihdam Oranı % 41,2 43,7 94,28

ĠĢsizlik Oranı % 8,4 10,3 81,55

Tarım DıĢı ĠĢsizlik Oranı % 14,8 14,7 100,68

Kaynak: TUİK, 2004

Yine bölgede istihdam edilenlerin sektörel dağılımına bakıldığında tarım sektöründe

istihdam edilenlerin bölgedeki toplam iĢgücünün yaklaĢık yarısını oluĢturduğu görülmektedir.

Tarım, sanayi ve hizmetler sektörü toplam çalıĢanların Türkiye geneli çalıĢanlara oranı ise

%3,45 olarak hesaplanmıĢtır.

Tablo 3.16. Bölgede Ġstihdam Edilenlerin Sektörel Dağılımı

SEKTÖRLER KONYA ALT

BÖLGESĠ TÜRKĠYE TOP. BÖLGE %

Tarım 355.000 7.400.000 4.80

Sanayi (1) 141.000 5.017.000 2.81

Hizmetler 251.000 9.374.000 2.68

TOPLAM 747.000 21.791.000 3.43

Kaynak: TUİK, 2004

Page 58: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

58

Ekonomik Yapı Dünya ekonomisinde son dönemlerde kendini hissettiren küreselleĢme olgusu, kentsel

ekonomilerin global ekonomide birer parametre olarak yer almasını sağlamıĢ ve bu bağlamda

yerel ekonomiler içinde bulundukları ülkelerin geliĢme performansını küresel rekabet

içerisinde geliĢtirdikleri strateji ve politikalar sayesinde yerel düzeyde fiziki, sosyal ve

kurumsal altyapısı geliĢmiĢ bölgeler oluĢturarak etkilemiĢlerdir.

Küresel hareket ortamında sanayinin ve ekonomik faaliyetlerin örgütlenmesinde de

önemli değiĢmeler meydana gelmiĢ ve bu değiĢimlerin bir sonucu da ekonomik coğrafyanın

değiĢimiyle beraber esnek üretim teknolojileri ve firmalar arası yatay bağlantılar yoluyla yeni

yerel sanayi odakları olarak tanımlanan kentsel ekonomilerin ortaya çıkması olmuĢtur. Bu

kentsel ekonomiler ortak hedefler doğrultusunda organize olarak, belirli faktörlerde

uzmanlaĢmıĢ ve kendi aralarında entegrasyonu sağlamıĢ KOBĠ‘ler oluĢturarak üretimde

uzmanlaĢtıkları ürün ya da ürün guruplar bazında dıĢ rekabete girerek içinde bulundukları

ülkeleri dıĢa açmada önemli bir iĢlevi de üstlenmiĢlerdir.

Konya sanayisinde bu doğrultuda özellikle son 15 yılda tarıma dayalı sanayileĢmenin

yanında makine ve yedek parça imalatı, otomotiv yedek parça ve ekipmanları, demir-çelik ve

plastik sanayi özelinde dünya ile rekabet edebilecek düzeye ulaĢmıĢ, bunun yanında tekstil,

boya, inĢaat malzemeleri sahasında da adını ülke bazında ön sıralara yazdırmıĢtır. Bu durum

Dünya‘da ve Türkiye‘de ortaya çıkabilecek konjokturel dalgalanmalara karĢı firmalar

açısından önemli bir avantaj olarak karĢımıza çıkmaktadır. Çünkü son dönemlerde global

pazarlarda ürün taleplerinde kısa periyodlar içinde ciddi dalgalanma gözlenmektedir. Tek bir

ürüne dayalı olmayan sanayi yapılanmalarında bu tür dalgalanmalara direnç oldukça

önemlidir. Ayrıca herhangi bir sektördeki talep artıĢı yarı mamul ya da ara ürünler üreten

diğer iĢletmeleri de olumlu yönde etkilemektedir.

Ġlin ekonomik yapısı KOSGEB‘in Bölgesel Kalkınma Raporu Konya Alt Bölgesi

(2006) çalıĢması paralelinde açıklanmaya çalıĢılacaktır. Ġlk olarak tarımsal yapı ele alınacak

daha sonra sanayi yapısı özellikle imalat sanayi bağlamında açıklanacak akabinde dıĢ ticaret

ve mali yapı irdelenecektir.

Tarım ve Hayvancılık

Konya‘nın geçmiĢte ismi tarım kenti olması nedeniyle sık sık gündeme gelirken bugün

bu durum eğitim, sanayi ve turizm alanındaki atılımlarla da farklı kulvarlarda Konya imajı

olarak Türkiye‘ye ve Dünya‘ya sunulmaktadır. Coğrafi avantajından kaynaklanan ve kadim

ekonomik sektör olan tarım ve hayvancılığa iliĢkin veriler tablolar halinde özetlenmeye

çalıĢılmıĢtır.

Tablo 3.17. Tarımsal Arazi Durumu

Ġlin Yüzölçümü 38.873Km2

Tarıma ElveriĢli Arazi 2.659.890 Ha.

Sulanan Arazi 327.076 Ha.

Sulanması Planlanan Arazi (Kop Projesi) 621.417 Ha.

Kaynak:http/www.Konyavaliliği.gov.tr 02.08.2007

38.873 km lik toplam yüzölçümü sahip olan ilde tarıma uygun 2.659.890 (ha) alan

mevcuttur. Ġlginç olan bu alanın yaklaĢık %12‘si sulanabilir niteliktedir. 2007 yılında

ihalesine çıkılan ve Mavi Tünel adıyla anılan projenin bitirilmesi ile Ģu anda sulanan alanın

yaklaĢık iki katı kadar bir alan sulamaya açılacaktır. Bu durum ilde bir yandan çok sayıda

tarımsal ürünün yetiĢmesine olanak verirken, diğer yandan ilin gelir düzeyinin yükselmesine

imkan tanıyacaktır.

Page 59: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

59

Tablo 3.18. Bölge ve Ġllerdeki Tarım Alanlarının Dağılımı (ha)

GÖSTERGELER Konya TÜRKĠYE

Ekilen 1.321.376 17.562.656

Nadas 1.180.648 4.990.882

Sebze Bahçeleri 26.633 817.852

Meyve, Zeytin Ağaçlarının Kapladığı Alan, Bağ Alanı

ve Çay YetiĢtirmeye Ayrılan Alan 40.511 2.655.850

Toplam Alan 2.569.168 26.027.240

Kaynak: Türkiye İstatistik Yıllığı 2004, TUİK

Ekilen baĢlıca tarımsal ürünlere bakıldığında yaklaĢık olarak toplam alanın yarısını

buğday ve arpa gibi geleneksel ürünlerin oluĢturduğu görülmektedir. Bu sıralamayı Ģeker

pancarı ve nohut izlemektedir.

Tablo 3.19. Ekilen BaĢlıca Tarla Ürünleri ve Ġstihsal Durumu 2005

Ürün Adı EkiliĢ Alanı (Ha.) Üretim (Ton)

Buğday 752.485 1.804.078

Arpa 405.317 923.900

ġeker Pancarı 58.694 2.882.692

Nohut 49.387 54.957

Kuru Fasulye 14.204 29.693

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Meyve üretimine bakıldığında en çok istihsalin elmada olduğu ve bunu viĢne ve

kirazın izlediği görülür. Kiraz üretiminde Türkiye dünyada ilk üç içerisinde yer alırken Konya

bu sıralamaya önemli bir katkı sağlamaktadır.

Tablo 3.20. Ekilen BaĢlıca Meyveler ve Ġstihsal Miktarları

Meyvenin Cinsi Ağaç Sayısı(Adet) Üretim(Ton)

Elma 2.743.351 99.433

Kiraz 606.109 16.609

ViĢne 580.395 20.608

Armut 481.440 13.157

Kayısı 258.277 4.121

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Sebze üretiminde ise ilde domates ve havucun liderliği vardır. Havuçta KaĢınhanı

yöresi Türkiye‘nin en çok üretim yapılan bölgesidir.

Tablo 3. 21. Ekilen BaĢlıca Sebzeler ile Ġstihsal Miktarları

Sebzenin Cinsi EkiliĢ Alanı (Ha.) Üretim(Ton)

Domates 6.644 270.626

Havuç 3.733 210.485

Kavun 2.840 54.553

Salatalık 1.098 27.935

Ispanak 546 6.079

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Page 60: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

60

Konya Tarım Ġl Müdürlüğü 2004 yılı verilerine göre ilde mevcut bulunan hayvan

varlığı tabloda görülmektedir. Buna göre ilde küçükbaĢ hayvan varlığının belirgin derecede

baskın olduğu görülür. Hayvansal üretime bakıldığında ise ilk sırada süt üretimi ve arkasından

kırmızı etin geldiği görülür.

Tablo 3.22. Hayvan Varlığı Tablosu

Hayvanın Cinsi Hayvan Sayısı (Adet)

B.

BA

ġ

Kültür Irkı Sığır 119.910

Melez Sığır 150.063

Yerli Irk Sığır 46.349

TOPLAM 316.322

K.

BA

ġ Koyun 1.362.822

Keçi 165.541

TOPLAM 1.528.363

KA

NA

TL

I Et Tavuğu 1.256.700

Yumurta Tavuğu 5.069.607

TOPLAM 6.326.307

AR

ICIL

IK

Eski Usul Kovan 5.558

Yeni Usul Kovan 64.001

TOPLAM 69.559

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Tablo 3.23. Hayvansal Üretim Tablosu

Ürünün Adı Üretim Miktarı (ton)

Beyaz Et 7.873

Kırmızı Et 40.645

Süt 537.876

Bal 1.038

Yapağı 1.542

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Sanayi Yapısı

Konya ili son dönemlerde sanayi alanında önemli aĢamalar kaydetmiĢ özellikle imalat

sanayinde Türkiye‘de ön sıralarda yer almıĢtır. Daha önce bahsedilen Ġllerin GeliĢmiĢlik

Sıralaması (2003) çalıĢmasında da en iyi dereceyi imalat sanayi sıralamasında

dokuzununculuk derecesi ile almıĢtır. Bu açıdan Ġlin sanayi yapısı değerlendirilirken imalat

sanayine özel bir paragraf açmak gereklidir.

Ġlde toplam olarak imalat sanayinde faaliyet gösteren KOSGEB verilerine göre 1761

TOBB verilerine göre ise 1469 firma mevcuttur. Personel /iĢletme oranlarına bakıldığında ise

KOSGEB verilerinde iĢletme baĢına 16, TOBB anketlerine göre 45 personel düĢmektedir.

Page 61: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

61

Tablo 3. 24. KOSGEB ve TOBB Veri Tabanına Göre Ġstihdam ve ĠĢletme Oranları

KONYA TÜRKĠYE TOPLAMI

KOSGEB TOBB KOSGEB TOBB

ĠĢletme Sayısı 1.761 1469 46.481 41.045

Ġstihdam 28.393 65.470 890.394 1.775.013

Personel/ĠĢletme Oranı 16 45 19 43

Kaynak: KOSGEB, 2005- TOBB, 2004.

Küçük sanayi sitesi ve organize sanayi bölgeleri bakımından zengin olan ilde sadece

merkezde 15 adet, ilçelerde de 23 adet olmak üzere toplam 38 adet küçük sanayi sitesi

mevcuttur. Toplam 6800 iĢyeri kapasitesine sahip olan bu sitelerde 14000 kiĢiye istihdam

sahası açılmıĢtır.

Tablo 3. 25. Konya Ġli Küçük Sanayi Siteleri

Yeri K. San. Site Sayısı Toplam ĠĢyeri Ġstihdam Kapasitesi

Konya Merkez 15 4.204 8.600

Ġlçeler 23 2.596 5.400

TOPLAM 38 6.800 14.000

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Organize sanayi bölgesi bakımından ile baktığımızda sadece merkezde faal olarak

iĢlevini sürdüren 3 organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. 4.organize sanayi bölgesi için

çalıĢmalar devam etmektedir.

Tablo 3. 26. Organize Sanayi Bölgeleri

Yeri ve Adı Faaliyet Yılı ĠĢyeri Sayısı ve Kapasitesi Alanı (Ha)

Konya 1. Org. San. Böl. 1971 87 Parsel 115

Konya 2. Org. San. Böl. 1974 220 Parsel 300

Konya 3. Org. San. Böl. 1995 343 ĠĢ yeri tahsis olundu. 900

Konya 4. Org. San. Böl. - Yer seçimi yapılmıĢtır. 441

BÜSAN Özel Org. San. 1996 460 ĠĢyeri Faal. 120

AkĢehir Org. San.Böl. 1995 125 Parsel (ÇalıĢ. Devam ediyor.) 100

BeyĢehir Org. San.Böl. 1995 76 Parsel (ÇalıĢ. Devam ediyor) 100

Çumra Org. San. Böl. 1995 72 Parsel (3 ĠĢyeri Faaliyete Geçti) 100

Ereğli 1. Org. San.Böl. 1995 71 Parsel (26 ĠĢyeri Faaliyete Geçti) 300

Ereğli 2. Org. San.Böl. 1995 ÇalıĢmalar Devam Ediyor 230

Karapınar Org. San.B. - Yer seçimi yapılmıĢtır. 100

Kulu Org. San.Bölgesi 1998 Altyapı ve kamu. çalıĢ. dev. ediyor. 100

SeydiĢehir Org. San.B. 1996 Altyapı ve kamu. çalıĢ. dev. ediyor. 100

TOPLAM 3.006

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

DıĢ Ticaret

Kentte küçük sanayi siteleriyle beraber organize sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren

birçok firma üretimlerinin büyük bir kısmını ihracata yönelik sürdürmektedir. Daha önce yurt

içi pazara yönelik yapılan üretim 2001 krizi ile birlikte dıĢ pazara da yönlendirilmiĢ, bu

sayede hem ihracat yapan firma hem de ihracat değerlerinde önemli artıĢlar kaydedilmiĢtir.

2001- 2004 arası ihracatçı ve ihracat değeri rakamları tabloda gösterilmiĢtir.

Page 62: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

62

Tablo 3. 27. Ġhracatçı ĠĢletme Sayıları ve Ġhracat Değerleri

Ġhracatçı Firma Sayısı ve Ġhracat

Değeri Yıl Konya Türkiye Toplamı

Ġhracatçı ĠĢletme Sayısı (Adet)

2001 466 28.907

2002 522 31.717

2003 558 35.584

2004 629 39.419

Ġhracat Değeri (1.000 $)

2001 109.725 31.307.227

2002 135.082 36.047.695

2003 178.443 47.240.131

2004 269.377 63.087.424

Kaynak: TUİK,2004

Ġhracatın sektörel dağılımına bakıldığında neredeyse toplam ihracatın tamamına

yakınının imalat sanayine yönelik olduğu görülür. Bu durum Konya‘da imalat sanayinin

önceliğini ortaya koyan önemli bir göstergedir. Fakat burada ihracatla ilgili iki noktaya dikkat

çekmek gerekir. Birincisi ihracattaki devamlı artıĢın arkasında mal çeĢitliliğinin yanında yeni

pazarlarında olduğu anlaĢılmaktadır. Diğer önemli bir noktada ihracat değerindeki sapma

noktasıdır. Ġl düzeyindeki toplam ihracat değerinin tablo değerlerinin çok üstünde bir rakam

olduğu noktasında bir görüĢ birliği vardır. Zira buradaki rakamlar ticaret ve sanayi

odalarındaki ya da Konya gümrük çıkıĢlı ihracat rakamlarıdır. Konya‘da üretilip Ġstanbul,

Mersin gümrüklerinden çıkan veya Konya menĢeli olupta baĢka bir ihracatçı firma tarafından

ihraç edilen malların tutarının yaklaĢık 1 milyar dolar olduğu tahmin edilmektedir.

Dolayısıyla Konya gerçekte rakamların söylediğinden ve gösterdiğinden çok daha farklı bir

konumdadır.

Tablo 3. 28. Ġthalatçı ĠĢletme Sayıları ve Ġthalat Değerleri

Ġthalatçı Firma Sayısı Ve Ġthalat Değeri YIL Konya Türkiye

Toplamı

Ġthalatçı ĠĢletme Sayısı (Adet)

2001 336 37.062

2002 435 39.037

2003 503 43.327

2004 641 48.056

Ġthalat Değeri (1.000 $)

2001 91.899 41.081.602

2002 161.855 51.391.386

2003 238.033 69.183.326

2004 352.663 97.370.108

Kaynak: TUİK, 2004

DıĢ ticaretin ikinci bileĢeni olan ithalat yapısına bakıldığında yine ihracata benzer bir

tablonun olduğu görülür. 2001 yılında 336 olan ithalatçı sayısı 2004‘te 641‘e yükselmiĢtir. Bu

süreç içinde ithalat değeri de yaklaĢık 4 kat artmıĢtır.

Turizm

Turizm açısından zengin bir çeĢitliliği bulunan Ġlin tarihten gelen önemli bir konumu

ve misyonu vardır. Döneminin önemli bir eğitim, kültür ve düĢünce merkezi olan Konya aynı

zamanda Selçuklular‘a baĢkentlik yapmıĢ kökleri derinlerde olan bir ildir. Bugün o dönemi

hatırlatan birçok eser Konya‘ya gelen yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine sunulmaktadır.

Her yıl Aralık ayında yapılan Mevlana‘yı anma törenleri gittikçe artan bir katılımcı sayısının

ilgisini çekmektedir. 2007‘nin UNESCO tarafından Mevlana yılı ilan edilmesi uluslararası

alanda Konya‘nın tanınırlığına önemli katkı yaptığı kesindir.

Page 63: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

63

Tablo 3.29. Konya Müzelerini Ziyaretçi Profili

Yıllar Toplam Ziyaretçi Sayısı Elde Edilen Gelirler (YTL)

2001 1.238.757 1.004.573

2002 1.345.500 1.313.529

2003 1.238.480 1.431.928

2004 1.505.120 1.714.186

2005 1.507.000 1.929.389

Kaynak:http/www.Konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Kente gelen turist sayısına bakıldığında 2001 -2005 döneminde ortalama % 20 lik, elde

edilen gelirde ise % 90‘lık bir artıĢ gerçekleĢmiĢtir. Ġle yapılan 5 yıldızlı turistik otel

yatırımlarının artması ve Dünyada ve Türkiye‘de kiĢi baĢı düĢen milli gelirdeki artıĢ bu

olumlu gidiĢin devam edeceği sonucunu doğurmaktadır.

Mali Yapı

Ülkedeki toplam gayri safi yurt içi hâsılanın %2,49‘unu tek baĢına karĢılayan Konya

81 il içerisinde 9. sırayı almıĢtır. Sahip olduğu banka Ģubesi bakımından da Konya 7.

sıradadır. KiĢi baĢına düĢen banka mevduatı açısından Konya ülke ortalamasının oldukça

altındadır. Aynı durum fert baĢına düĢen sınaî, ticari ve turizm kredilerinde de devam

etmektedir.

Tablo 3.30. Konya ili GSYĠH ve Mali Göstergeleri

MALĠ GÖSTERGELER BĠRĠM Konya TÜRKĠYE

SIRALAMA

(81 il Ġçinde)

Konya

Gayri Safi Yurt Ġçi Hasıla Ġçindeki Payı % 2,49 100 9

Fert BaĢına Gayri Safi Yurt Ġçi Hasıla 1987 F YTL 1.414 1.837 38

Banka ġube Sayısı Adet 149 7.786 7

Fert BaĢına Banka Mevduatı YTL 251 939 49

Toplam Banka Mevduatı Ġçindeki Payı % 0,86 100 11

Toplam Banka Kredileri Ġçindeki Payı % 69 100 14

Kırsal Nüfus BaĢına Tarımsal Kredi Miktarı YTL 66 138 43

Fert BaĢına Sınai, Ticari ve Turizm Kredileri YTL 73 392 52

Kaynak: DPT, 2000

Konya‘daki toplam mevduatın dağılımına bakıldığında yaklaĢık yarısının döviz tevdiat

hesabı Ģeklinde tutulduğu, tasarruf ve ticari kurumsal mevduatın bunu izlediği görülür.

Page 64: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

64

Tablo 3.31. Mevduatın Dağılımı(TL)

KONYA TÜRKĠYE TOPLAMI

20

04 TL 1.002.171 112.190.493

YABANCI PARA 1.148.926 85.203.368

TOPLAM 2.151.096 197.393.862

TASARRUF MEVDUATI 597.271 62.522.629

RES. KUR. MEV. 72.168 6.397.044

TĠC. KUR. MEVDUATI 256.126 22.905.479

BANKALARARASI MEV. 434 6.328.445

DÖVĠZ TEVDĠAT 1.148.926 85.203.368

DĠĞER KURULUġLAR 76.172 13.880.038

MADENLER, DEPO HES. 0 156.859

TOPLAM 2.151.096 197.393.862

Kaynak: Bankalar Birliği, 2005

Ġlin vergisel boyuttaki konumu tabloda görülmektedir. 2004 yılı itibariyle %87,59‘luk

bir tahsilât oranına sahip olan il, Türkiye geneli tahsilât sıralamasında 33. sırada kendine yer

bulmuĢtur. Bir önceki yıla göre tahsilât artıĢı %25,86 düzeyindedir. Ülkede ki toplam vergi

tahsilâtının % 0,66‘sı Konya‘dan elde edilmiĢtir.

Tablo 3.32. Ġlin Vergi Gelirleri

Vergi Göstergeleri Birim Konya TÜRKĠYE

TOPLAMI

Brüt Tahakkuk (Milyon) TL 844.630.249 118.979.991.925

Brüt Tahsilât (Milyon) TL 739.825.039 111.325.214.478

Tahsilât Oranı % 87,59 93,57

Tahsilât Ġl Sırası SIRA 33

Tahsilât ArtıĢı % 25,86 23,84

Ġlin Tahsilât Ġçindeki Payı % 0,66 100

Ġlin Tah. Vergi Sıralaması SIRA 12

Kaynak:Gelirler Genel Müdürlüğü, 2005

Kamu Yatırımlarında Konya

Konya Türkiye‘nin coğrafi olarak en uygun bölgesinde yer almaktadır. Deprem,

ulaĢım ve yatırım maliyetleri gibi değiĢik avantajlarına sahip olmasına rağmen özel ve kamu

yatırımlarından istenilen payı aldığını söylemek güçtür. Bunun sebepleri arasında değiĢik bir

çok faktör olmasına rağmen en önemli faktörün Konya lobisi eksikliği olduğu

düĢünülmektedir. DeğiĢik alanlarda ve platformlarda Konya hep birlikte ve tek seslilikle

desteklenmedikçe bu durumun devamı kaçınılmazdır.

Page 65: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

65

Tablo 3. 33. Konya Ġli Kamu Yatırım Ödenekleri

Kaynak:http/www.konya valiliği.gov.tr 02.08.2007

Yıllar itibariyle kamu yatırım ödeneklerinin dağılımına bakıldığında cari fiyatlar

bazında Türkiye geneli yatırım bütçe artıĢları yaklaĢık olarak Konya içinde geçerli olduğu

görülür. 2005 yılı itibariyle ülkedeki toplam yatırım ödeneklerinin % 0,026‘sı ve Ġç Anadolu

bölgesi yatırım ödeneklerinin %13,9‘u Konya için ayrılmıĢtır. Fakat Konya sahip olduğu

özellikler ve farklılıklar itibariyle daha fazlasını hak etmektedir.

DeğiĢik göstergeler itibariyle tanımlamaya çalıĢtığımız Konya ili, DPT tarafından

yapılan geliĢmiĢ iller sıralamasında üçüncü gurubun baĢında yer almaktadır. Üçüncü derece

geliĢmiĢ iller genel olarak yüksek bir geliĢme potansiyeline sahip ekonomik faaliyetlerde

tarım sektörünün ön planda olduğu ve genellikle il ve bölge ölçeğinde üretim yapan sanayi

kuruluĢlarının yer aldığı, küçük ve orta ölçekli tesislerin yaygın olduğu ve sosyo- ekonomik

göstergelerin ülke ortalamaları civarında gezindiği orta dereceli illerden oluĢur. Konya

göstergeler itibariyle orta dereceli iller kategorisinde bulunmasına rağmen sahip olduğu

özellikler, hızla geliĢen ve büyüyen ekonomik ve sosyal yapısı ile geliĢmiĢ iller içerisindeki

yerini alabilecek kapasiteye sahiptir.

3.3. Konya Makine Ġmalat Sanayi Saha AraĢtırma Raporu

3.3.1. AraĢtırmanın Metodolojisi

Bu bölümde araĢtırmanın amacı, örneklem seçimi, kullanılan yöntem ve araĢtırma

soncunda elde edilen verilerin değerlendirilerek araĢtırmanın kapsamı ortaya konulmaya

çalıĢılmıĢtır.

a-AraĢtırmanın Amacı

Yıllar

Yatırım Miktarı*(Cari Fiyatlarla)

Türkiye

(Bin YTL)

İç Anadolu Bölgesi

( Bin YTL)

Konya

( Bin YTL)

1991 16.323 3.955 277

1992 30.801 6.330 461

1993 53.573 11.549 569

1994 102.577 30.318 1.374

1995 193.278 50.818 1.812

1996 369.759 85.985 3.970

1997 814.253 207.737 10.624

1998 1.686.863 371.670 23.658

1999 2.264.962 485.256 28.869

2000 3.278.231 667.673 46.164

2001 4.228.628 724.829 67.705

2002 7.261.676 1.411.960 106.328

2003 7.261.973 1.269.584 155.449

2004 7.161.141 1.253.622 113.351

2005 10.940.470 2.053.190 287.265

Page 66: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

66

Bu çalıĢmanın temel amacı; Konya‘daki sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren Makine

Ġmalat Sanayi iĢletmelerinin yapısal durumlarını ortaya koyarak, ağ iliĢkilerini belirlemek ve

kümeleĢme potansiyelini ölçmektir.

b-Örneklemin Belirlenmesi

Anket uygulaması yapılacak olan iĢletmelerin listesi Konya Sanayi Odası ve KOSGEB

veri tabanından elde edilmiĢtir. Örneklem için seçilen iĢletmelerde ölçek, gelir ve iĢ kolu fark

etmeksizin iĢletmelerin tümü ana kütle olarak belirlenmiĢ ve bunların içerisinden projenin

mantıksal çerçevesinde de belirtildiği üzere 110 iĢletme rast gele örneklem yolu ile seçilmiĢtir.

Örneklem içerisinde yer alan iĢletmelerin sahip ve/veya yöneticileri ile görüĢülmüĢtür.

c-AraĢtırmanın Yöntemi

AraĢtırmada kullanılan anket Mercan (2005) ve KarataĢ (2006) doktora tez

çalıĢmalarında kullanılan ve uygulanan anket çalıĢmalarından yola çıkılarak geliĢtirilmiĢtir.

Ankette yapısal durum, üretim ve pazarlama, tedarik iliĢkileri ve ağ iliĢkileri ele alınmıĢ olup,

kümeleĢme ile ilgili bulguların yanı sıra Konya Sanayi Odası değerlendirilmesi ve talepler

incelenmeye çalıĢılmıĢtır. Ankette yer alan soruları soru değerleri sorunun niteliğine ve

amacına bağlı olarak farklı ölçeklerden oluĢmaktadır. AraĢtırmada anketin değerlendirilmesi

amacı ile öncelikli olarak pilot çalıĢma gerçekleĢtirilmiĢ, elde edilen bulgulara bağlı olarak

anket yeninde düzenlenmiĢtir. Bu bağlamda tanımlanan 110 firma ile yüz yüze görüĢme ve

randevulu sistem ile anketin cevaplandırılması sağlanmıĢ, elde edilen veriler kontrol

elemanları ve araĢtırma merkezindeki kontrol sistemi ile incelenerek oluĢturulan veri tabanına

kaydedilmiĢtir. Anketler optik sisteme uygun olarak hazırlanmıĢ olup, veri kaydı sürecinde de

buna uygun teknik çalıĢma ile veri tabanına kaydedilmiĢtir.

d-Verilerin Değerlendirilmesi

Yapılan araĢtırmada anketin iĢletmelere ait olan kısımlarında elde edilen verilerin

frekanslara bağlı olarak, yüzdeleri hesaplanmıĢtır. Elde edilen verileri değerlendirmede SPSS

15.0 paket programından yararlanılmıĢ ve frekansların yanı sıra öncelik/önem değerleri

standart sapmaları ile birlikte ele alınmıĢtır. Bunun yanı sıra hipotezleri değerlendirmede

yöneticilerin tutumları p< .95 güven aralığı esas olmak kaydı ile değerlendirilmiĢtir. Elde

edilen veriler, belirlenen değerler içerisinde, bulguların analizi ve yorumlanmasında

kullanılmıĢtır.

Page 67: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

67

3.3.2. AraĢtırma Bulguların Analizi

AraĢtırmada yer alan amaç doğrultusunda, değerlendirmeye yönelik sonuçlar

belirlenmiĢtir. Elde edilen sonuçlar çerçevesinde de bulguların değerlendirilmesi ve yorumları

gerçekleĢtirilmiĢtir.

ġekil 3.2. Konya Makine Ġmalat Sanayi Alt Sektörler Dağılımı

Makine İmalat Sanayi Alt Sektörleri Yüzde Dağılımı

Genel amaçlı makine ve

kalıp imalatı; 25,3

Akışkan gücü ile çalışan

donanımlar, pompalar ve

kompresörler imalatı;

20,8

Tarım ve Hayvancılık

makineleri; 21,9

Değirmen makineleri ve

diğer gıda makineleri;

19,3

Kaldırma ve taşıma

donanımları; 12,6

Yapılan araĢtırma sonuçlarına göre Konya Sanayi Odasına Kayıtlı Makine imalat

sanayinde faaliyet gösteren 269 firma bulunmaktadır. Bunlardan % 12,6‘sı Kaldırma ve

taĢıma donanımları, %25,3‘ü Genel amaçlı makine ve kalıp imalatı, % 20,8‘i AkıĢkan gücü ile

çalıĢan donanımlar, pompalar ve kompresörler imalatı, %21,9‘u Tarım ve Hayvancılık

makineleri ve % 19,3‘ü ise Değirmen makineleri ve diğer gıda makineleri üreticileridir.

Konya Araç Üstü Ekipman sanayinde çok önemli bir aĢama kaydetmiĢtir. Birçok

ülkeye yapılan ihracatının yanı sıra, Araç Üstü Ekipman Sanayinde Türkiye pazarının %75‘ne

sahiptir.

Konya Metal iĢleme makineleri sektöründe Türkiye pazarının %70‘ine sahiptir.

Konya Değirmen Makinelerinde sektör lideridir.

Konya Tarım Makinelerinde Türkiye pazarının %65‘ine sahiptir.

Ayrıca Konya‘nın Makine Ġmalat Sanayinde önemli üretim kalemleri Ģunlardır;

— Kaynak Makineleri,

— Kompresör,

— Otomatik Giyotin Makas,

Page 68: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

68

— Muhtelif Presler,

— Hidrolik Silindir ve Pompalar,

— Motor Yenileme Makineleri,

— Muhtelif Matkaplar,

Tablo 3.34. AraĢtırmaya Katılan ĠĢletmelerin Faaliyet Süreleri

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

1 yıldan az 2 1,4

1-5 yıl 31 21,1

5-10 yıl 28 19,0

10 yıldan fazla 86 58,5

Toplam 147 100,0

Faaliyet süreleri bağlamında 10 yıl ve üzerinde faaliyet gösteren iĢletme sayısı 86 olup

sektör dahilinde % 58,5 oranına tekabül etmektedir. Faaliyet süresi 5-10 yıl arasında yer alan

firma sayısı 28, 1-5 yıl arası 31 ve 1 yıldan az olan firma sayısı ise 2‘dir. Oranlar ise sırasıyla

%19, %21,1 ve %1,4‘tür.

Tablo 3.35. Firmaların Niteliği

Aile ĠĢletmeleri

Ortaklık (Aile

ĠĢletmeleri DıĢında)

Sayı Yüzde Sayı Yüzde

ġahıs 49 43,0 1 2,7

Limited ġirket 47 41,2 29 78,4

Anonim ġirket 18 15,8 7 18,9

Toplam 114 100,0 37 100,0

Tabloya göre araĢtırmaya katılan iĢletmelerin hukuki yapılarını incelediğimizde Aile

iĢletmesi niteliğine sahip iĢletmelerin % 43‘ü Ģahıs iĢletmesi, %41,2‘si limited ve % 15,8‘i ise

anonim Ģirkettir. Ortaklık yapısını incelediğimizde ise cevap verenler içerisinde % 2,7‘si Ģahıs

iĢletmesi, % 78,4‘ü limited Ģirket ve % 18 ,9‘u ise anonim Ģirket niteliğine sahiptir.

Tablo 3.36. GiriĢimcinin Önceki UğraĢı (Mesleği)

Kurucu Ortak

(adet) Yüzde

ġimdiki Ortak

(adet) Yüzde

Tüccar 5 2,9 5 2,9

Teknik personel (devlet) 2 1,2 3 1,8

Teknik personel (özel) 4 2,3 4 2,3

Çiftçi 1 0,6 2 1,2

IĢçi 13 7,6 7 4,1

Memur 2 1,2 2 1,2

Sanayici 111 64,9 113 66,1

Diğer 33 19,3 35 20,5

Toplam 171 100 171 100

GiriĢimcilerin önceki mesleklerini incelediğimizde Kurucu ortakların % 2,9‘u

Tüccarlık, % 1,2‘si Teknik personel(Devlet), %2,3‘ü Teknik personel (Özel), % 0,6‘sı çiftçi, %

7,6‘sı ĠĢçi, %1,2‘si Memur, % 64,9‘u Sanayicilik ve % 19,3‘ü diğer mesleklerden geldiklerini

belirmiĢlerdir. ġimdiki ortakları incelediğimizde % 2,9‘u Tüccarlık, % 1,8‘si Teknik

personel(Devlet), %2,3‘ü Teknik personel (Özel), % 1,2‘si çiftçi, % 4,1‘i ĠĢçi, %1,2‘si Memur,

% 66,1‘i Sanayicilik ve % 20,5‘i diğer mesleklerden geldiklerini belirmiĢlerdir. Bu da Ģunu

göstermektedir bölgede sektörün alt yapısı güçlü çünkü sanayicilik geçmiĢi olan ve sanayi

kültürü olan ortakların oranı önemli ölçüde yüksektir.

Page 69: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

69

Tablo 3.37. Firmadaki ĠĢgücü Sayısı

Yıllara Göre

2004 Yüzde 2005 Yüzde 2006 Yüzde

Mühendis 57 10,2 60 10,3 61 9,4

Ar-Ge Elemanı 33 5,9 37 6,3 43 6,6

Tasarımcı 40 7,2 44 7,5 48 7,4

Teknisyen 60 10,8 63 10,8 71 11,0

UstabaĢı 87 15,6 90 15,4 95 14,7

Usta 107 19,2 108 18,5 125 19,3

Kalfa 75 13,5 79 13,6 92 14,2

ĠĢçi 98 17,6 102 17,5 112 17,3

Toplam 557 100,0 583 100,0 647 100,0

Firmaların iĢgücü yapısını incelediğimizde %19,2‘si usta, %17,6‘sı iĢçi, %15,6‘sı usta

baĢı, %13,5 kalfa, %10,8‘i Teknisyen, %10,2‘si Mühendis, %7,2‘si Tasarımcı ve Ar-Ge

elemanı % 5,9 dur. Yıllar itibari ile incelediğimizde eleman sayılarında sürekli olarak bir artıĢ

meydana gelmiĢtir. Vasıfsız iĢçi oranı düĢerken kalfa, tasarımcı ve ar-ge elemanlarında da artıĢ

meydana gelmiĢtir.

Tablo 3.38. Üretilen Ürünü

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Nihai tüketiciye veriyorum 79 52,7

Üreticiye veriyorum 32 21,3

Her ikisine de veriyorum 39 26,0

Toplam 150 100,0

Firmaların üretmiĢ oldukları ürünlerin cinsini incelediğimizde %52,7‘si Nihai

tüketiciye veriyorum, %21,3‘ü üreticiye veriyorum ve %26‘sı da Her ikisine de veriyorum

Ģeklinde cevaplandırmıĢlardır.

Tablo 3.39. ġirketlerin Üretim ġekli

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

BütünleĢik Üretim (entegre) 60 39,7

TaĢeron (fason) iĢ yaparak üretim 6 4,0

Mamul veya yarı mamul ürün kullanarak 74 49,0

Hem yarı mamul hem de bazı iĢleri fason vererek üretim 8 5,3

Bir kısmını kendim bir kısmını da fasoncuya yaptırarak 3 2,0

Toplam 151 100,0

Firmaların üretim Ģekillerini incelediğimizde iĢletmelerin % 39,7‘si BütünleĢik üretim,

%49‘u Mamul veya yarı mamul ürün kullanarak üretim, %5,3‘ü Hem yarı mamul hem de bazı

iĢleri fason vererek üretim, %4‘ü TaĢeron (fason) iĢ yaparak üretim ve %2‘si Bir kısmını

kendim bir kısmını da fasoncuya yaptırarak üretim yaptıklarını belirtmiĢlerdir.

Tablo 3.40. Düzenli Olarak TaĢeronlara (fason) ĠĢ Verir misiniz?

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Evet 30 19,7

Hayır 122 80,3

Page 70: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

70

Toplam 152 100,0

ĠĢletmelere Düzenli olarak taĢeronlara iĢ verip vermediklerini sorduğumuzda %80,3‘ü

Hayır ve % 19,7‘si Evet Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.41. Firmaların TaĢeronlara ĠĢ Verme Durumları

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Benzer iĢleri yapmak için daima taĢeron (fason)lara iĢ veririm. 11 47,8

Daima taĢeron (fason)lara iĢ yaptırırım fakat iĢler her an değiĢebilir. 3 13,0

TaĢeron (fason)lara bazen iĢ yaptırırım. 7 30,4

ĠĢ gücümü taĢeronlar vasıtası ile karĢılıyorum 2 8,7

Toplam 23 100,0

Firmaların taĢeronlara iĢ verme durumlarını incelediğimizde %47,8‘i Benzer iĢleri

yapmak için daima taĢeron (fason)lara iĢ veririm, %30,4‘ü TaĢeron (fason)lara bazen iĢ

yaptırırım, %13‘ü Daima taĢeron (fason)lara iĢ yaptırırım fakat iĢler her an değiĢebilir ve

%8,7‘si ĠĢ gücünü TaĢeronlar vasıtasıyla karĢılıyorum Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.42. Kalifiye TaĢeron Bulmakta Zorlandınız mı?

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Evet 9 31,0

Hayır 20 69,0

Toplam 29 100,0

Firmaların kalifiye taĢeron bulmakta zorlanıp zorlanmadıklarını incelediğimizde %69‘u

Hayır ve %31‘i ise Evet cevabını vermiĢlerdir.

Tablo 3.43. ĠĢlerimi Yapmak Ġçin TaĢeronları Hiç Kullanmam; Çünkü

Makine-Teçhizat

(n=152)

Sayı Yüzde

Üretim kapasitem yeterli 101 66,4

Ana sanayi taĢeron kullanmamı engelliyor 18 11,8

TaĢeronlarda yeterli teknoloji yok 19 12,5

TaĢeronlarda yeterli kalite yok 14 9,2

Ġstediklerimi gerçekleĢtirecek taĢeronlar bölgede bulunmamakta 3 2,0

TaĢeronlara güvenmiyorum 5 3,3

TaĢeronlar maliyetimi artırıyor 14 9,2

Firmaların iĢlerini yaptırırken taĢeron kullanmama nedenlerini incelediğimizde %

66,4‘ü üretim kapasitelerinin yeterli olduğunu, %11.8‘i Ana sanayi taĢeron kullanmamı

engelliyor, %12,5‘i TaĢeronlarda yeterli teknoloji yok, %9,2‘si TaĢeronlarda yeterli kalite yok,

%3,3‘ü TaĢeronlara güvenmiyorum, %2‘si Ġstediklerimi gerçekleĢtirecek taĢeronlar bölgede

bulunmamakta ve %9,2‘si de TaĢeronlar maliyetimi artırıyor Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.44. ĠĢletmelerin 2003-2006 Toplam Ciroları

Trilyon

Makine-Teçhizat

2003 2004 2005 2006

S. Y. S. Y. S. Y. S. Y.

0-2000 103 88,0 103 83,7 104 80,0 113 79,0

2001-4000 11 9,4 16 13,0 20 15,4 17 11,9

4001-6000 1 ,9 2 1,6 2 1,5 8 5,6

6001-8000 2 1,7 1 ,8 2 1,5 3 2,1

Page 71: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

71

8000 ve üzeri 1 ,8 2 1,5 2 1,4

Toplam 117 100,0 123 100,0 130 100,0 143 100,0

Firmaların cirolarını incelediğimizde büyük bir kısmı 0-2 trilyon arası

cevaplandırmıĢlardır. Fakat bu oran yıllar itibarı ile incelediğimizde daha büyük miktarlarda

satıĢ lehine oransan olarak azalmıĢtır. Bu durumda sektörün satıĢ miktarının her geçen gün

arttığını göstermektedir.

Tablo 3.45. ĠĢletmelerin 2003-2006 Ar-Ge Harcamları

Milyar

Makine-Teçhizat

2003 2004 2005 2006

S. Y. S. Y. S. Y. S. Y.

0-10 17 53,1 17 47,2 16 39,0 14 35,0

11-20 8 25,0 11 30,6 15 36,6 12 30,0

21-30 2 6,3 3 8,3 3 7,3 4 10,0

31-40 1 3,1 1 2,8 2 4,9 3 7,5

41 ve üzeri 4 12,5 4 11,1 5 12,2 7 17,5

Toplam 32 100,0 36 100,0 41 100,0 40 100,0

Firmaların ar-ge yapılarını inceldiğimizde gerek ar-ge yapan firma sayısı gerekse ar-ge

yapan firmaların ar-ge‘ye ayırmıĢ oldukları bütçe yetersizdir. Fakat yıllar itibarı ile

incelediğimizde gerek firmasal gerekse bütçesel her geçen yıl bir öncekinden daha iyi olması

olumlu olarak karĢılanabilir.

Tablo 3.46. SatıĢ Yeri

% Konya Ankara Aksaray

Sayı Yüzde Sayı Yüzde Sayı Yüzde

0-5 24 18,2 35 41,2 34 54,0

6-9 20 15,2 18 21,2 15 23,8

10-19 23 17,4 22 25,9 12 19,0

20-39 18 13,6 8 9,4 2 3,2

40-59 20 15,2 2 2,4 - -

60-79 9 6,8 - - - -

80-100 18 13,6 - - - -

Toplam 132 100,0 85 100,0 63 100,0

% Niğde Karaman Isparta

32 62,7 Sayı Yüzde Sayı Yüzde

0-5 14 27,5 36 60,0 31 64,6

6-9 5 9,8 12 20,0 9 18,8

10-19 - - 11 18,3 8 16,7

20-39 - - 1 1,7 - -

40-59 - - - - - -

60-79 - - - - - -

80-100 - - - - -

Toplam 51 100,0 60 100,0 48 100,0

% Afyon Antalya Ġstanbul

Sayı Yüzde Sayı Yüzde Sayı Yüzde

0-5 36 54,5 34 63,0 29 31,5

6-9 17 25,8 11 20,4 24 26,1

10-19 10 15,2 7 13,0 16 17,4

20-39 3 4,5 2 3,7 17 18,5

40-59 - - - - 4 4,3

60-79 - - - - 2 2,2

80-100 - - - - - -

Page 72: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

72

Toplam 66 100,0 54 100,0 92 100,0

% Bursa Gaziantep Kocaeli

Sayı Yüzde Sayı Yüzde Sayı Yüzde

0-5 29 43,3 33 50,8 31 66,0

6-9 17 25,4 17 26,2 7 14,9

10-19 13 19,4 8 12,3 7 14,9

20-39 6 9,0 5 7,7 2 4,3

40-59 1 1,5 1 1,5 - -

60-79 1 1,5 1 1,5 - -

80-100 - - - - - -

Toplam 67 100,0 65 100,0 47 100,0

% Kayseri Diğer Yurt DıĢı Piyasa

Sayı Yüzde Sayı Yüzde Sayı Yüzde

0-5 33 56,9 10 15,2 10 17,2

6-9 13 22,4 12 18,2 13 22,4

10-19 10 17,2 14 21,2 10 17,2

20-39 1 1,7 10 15,2 11 19,0

40-59 1 1,7 7 10,6 4 6,9

60-79 3 4,5 4 6,9

80-100 10 15,2 6 10,3

Toplam 58 100,0 66 100,0 58 100,0

Firmaların satıĢ yerlerini incelediğimizde karĢımıza çıkan en önemli pazar yine

Konyadır. Daha sonra Ġstanbul, Ankara, Aksaray, Afyon ve yurt dıĢı pazarlar yer almaktadır.

Tablo 3.47. Ġhracat Yapma Durumu

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Evet 70 46,7

Hayır 80 53,3

Toplam 150 100,0

Firmaların ihracat yapıp yapmadıklarını incelediğimizde % 46,7‘si evet ve % 53,3‘ü

hayır cevabını vermiĢlerdir.

Tablo3.48 Ġhracatı GerçekleĢtirme ġekli

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Yurt dıĢında yaĢayan vatandaĢ vasıtasıyla 4 4,7

Ġhracat Ģirketi vasıtasıyla 28 32,6

Yerel dıĢ satım yapan aracılar vasıtasıyla 9 10,5

MüĢterilerle direkt iliĢki kurma yoluyla 45 52,3

Toplam 86 100

Ġhracat yapan firmaların ihracat yapılarını incelediğimizde %4,7‘sı Yurt dıĢında

yaĢayan vatandaĢlar vasıtasıyla, %32,6‘sı ihracat Ģirketleri vasıtasıyla, % 10,5‘i Yerel dıĢ satım

yapan aracılar vasıtasıyla ve % 52,3‘ü de müĢterilerle direk iliĢki kurmak vasıtasıyla

ihracatlarını gerçekleĢtirdiklerini belirtmiĢlerdir.

Page 73: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

73

Tablo 3.49. Dolaylı Ġhracat Yapanlar Ġçin Dolaylı Ġhracat Yapılan Firmanın Bulunduğu Ġl

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Ankara 4 9,5

Antalya 1 2,4

Denizli 1 2,4

Gaziantep 1 2,4

Ġstanbul 11 26,2

Ġzmir 1 2,4

Kayseri 1 2,4

Konya 21 50,0

Karaman 1 2,4

Toplam 42 100

Firmaların dolaylı ihracat yaptıkları illeri incelediğimizde birinci sırada %50‘i ile

Konya daha sonra %26,2‘ile Ġstanbul, %9,5 ile Ankara ve Antalya, Denizli, Gaziantep, Ġzmir,

Kayseri ve Karamandır. Tablo 3.50. Rakiplerin Konumları

Makine-Teçhizat

(n=152)

Sayı Yüzde

Konya merkezinde 120 36,5

Çevre illerde 72 21,9

Türkiye‘de 106 32,2

Orta Doğuda 6 1,8

Avrupa‘da 17 5,2

Diğer 4 1,2

Rakibimiz yok 4 1,2

Toplam 329 100

Firmaların rakiplerinin konumlarını incelediğimizde %36,5‘i Konya merkezde,

%21,9‘u Çevre illerde, %32,2‘si Türkiye‘de, %5,2‘si Avrupa‘da, %1,8‘i Orta Doğuda, %1,2‘si

Diğer bölgelerde ve %1,2‘si Rakiplerinin olmadıklarını belirtmiĢlerdir.

Tablo 3.51. Ölçek Bakımından Rakipler

Makine-Teçhizat

(n=152)

Sayı Yüzde

Büyük ölçekli Ģirketler (250 ve üzeri) 54 27,3

Orta ölçekli Ģirketler (50-249 iĢçi) 83 41,9

Küçük ölçekli Ģirketler (10-49 iĢçi) 47 23,7

Mikro ölçekli Ģirketler (0-9 iĢçi) 14 7,1

Firmaların ölçek bakımından rakiplerini incelediğimizde %27,3‘ü Büyük ölçekli,

%41,9‘u Orta ölçekli, %23,7‘si Küçük ölçekli ve %7,1‘i de Mikro ölçekli iĢletmelerdir.

Tablo 3.52. ĠĢletmenizi ilk baĢtan kuracak olsanız ya da mevcudu baĢka bir yere taĢıyacak olsanız nereye

kurardınız/taĢırdınız?

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Adana 8 7,3

Page 74: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

74

Bursa 2 1,8

Konya 94 86,2

Aksaray 1 0,9

Diğer 4 3,6

Toplam 109 100,0

Firmalar iĢletmelerini ilk baĢtan kuracak olurlarsa yada taĢıyacak olurlarsa tercih

edecekleri yerleri incelediğimizde % 86,2‘si Konya, %7,3‘ü Adana, %1,8‘i Bursa, %0,9‘u

Aksaray ve %3,6‘sı Diğer Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.53. Üretim Dalınızdaki teknolojik GeliĢmelerden Haberdar mısınız? Cevabınız Evet ise Ģu anki

teknolojinizi en son teknoloji ile mukayese ediniz.

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Firmada kullanılan teknoloji en son teknoloji ile aynı 38 33,0

Biraz daha eski, ancak bir çok firma tarafından kullanılmaktadır 69 60,0

Eski teknoloji 8 7,0

Toplam 115 100,0

Firmaların kullanmıĢ oldukları teknolojileri incelediğimizde %33‘ü Firmada kullanılan

teknoloji en son teknoloji ile aynı, %60‘ı Biraz daha eski, ancak bir çok firma tarafından

kullanılmaktadır ve %7‘si ise Eski teknoloji Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.54. Makine ve Teçhizatınızın Ortalama Kullanım YaĢı

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Bir yıldan az 6 4,0

1-2 yıllık 22 14,8

3-5 yılık 29 19,5

6-10 yıllık 57 38,3

11-15 yıllık 11 7,4

15 yıldan fazla 24 16,1

Toplam 149 100,0

Firmaların makine ve teçhizatlarının yaĢlarını sorduğumuzda %4‘ü Bir yıldan az,

%14,8‘i 1-2 yıllık, % 19,5‘i 3-5 yıllık, %38,3‘ü 6-10 yıllık, %7,4‘ü 11-15 yıllık ve %16,1‘i de

15 yıldan fazla Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.55. Marka Olma Konusunda Her Yıl Ayırdığınız Bir Bütçe Var mı?

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Evet 45 31,0

Hayır 100 69,0

Toplam 145 100,0

Firmaların marka olma konusunda ayırmıĢ oldukları herhangi bir bütçe olup olmadığını

sorduğumuzda %31‘i Evet ve %69‘u ise Hayır Ģeklinde cevap vermiĢlerdir.

Tablo 3.56. Altyapı ile ilgili problemler, ürünlerinizin dağıtımında ve satıĢında, teslimatta zorluklara

sebep olmakta mıdır?

Makine-Teçhizat

Sayı Yüzde

Evet 42 27,8

Hayır 109 72,2

Toplam 151 100,0

Page 75: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

75

Firmalara bölgede alt yapı ile ilgili bir sorun olup olmadığını sorduğumuzda %27,8‘i

Evet ve %72,2‘si Hayır Ģeklinde cevaplandırmıĢlardır.

Tablo 3.57. Firmanızın Konya il sınırları içinde kurulması amacı nedir?

Makine-Teçhizat (n=152)

Sayı Yüzde

Hammaddeye yakınlık 10 3,9

Tedarikçilerin Konya‘da bulunması 135 52,7

Pazara yakınlık 14 5,5

Iklim ve çevre 5 2,0

Nitelikli iĢgücü 41 16,0

Memleketim olması 5 2,0

Ailevi nedenlerden 18 7,0

Benzer iĢletmelerin Konya‘da bulunması 2 0,8

Eğitim, sağlık ve haberleĢme olanakları 1 0,4

Pazar tanınırlığı 5 2,0

TaĢıma olanakları 4 1,6

Devlet politikaları ve teĢvik 5 2,0

YaĢam kalitesi 8 3,1

Diğer 3 1,2

Firmaların Konya il sınırlarında kurulma nedenlerin incelediğimizde %52,7‘si

Tedarikçilerin Konya‘da bulunması, %16‘sı Nitelikli iĢ gücü, %7‘si Ailevi nedenlerle

Konya‘yı tercih ettiklerini belirtmiĢlerdir.

Page 76: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

76

SONUÇ VE DEĞERLENDĠRME

Mühendislik sanayileri de denilen ve ekonominin motoru olan makine ve teçhizat

sanayinin dünyadaki geliĢiminde etkili olan ana eğilimler dikkate alan bir strateji

doğrultusunda, Türk makine ve teçhizat sanayinin verimliliğini yükseltmeden rekabetçilik

yeteneğini artırması zordur. Makine ve teçhizat sanayinin dünyadaki geliĢiminde etkili olan

ana eğilimler ise Ģunlardır:

Makine ve teçhizat sanayi üretiminde geliĢmiĢ ülkeler, AR-GE yatırımları yolu ile

daha incelikli üretim yöntemleri geliĢtirerek yenilikçilik temelli rekabete yoğunlaĢmak

istemektedirler. BaĢta Çin olmak üzere düĢük emek maliyetinin olduğu geliĢmekte olan

ülkeler özellikle düĢük ve orta düzeyde teknolojiye dayalı üretimde geliĢmiĢ ülkelerin yerini

almaktadırlar.

AB içerisinde makine ve teçhizatta, AB‘ni ileri teknolojiye dayalı imalatta rekabetçi

kılacak stratejiler ve yatırım planlamalarına dayalı eylem planları dikkate çekmektedir. Bu

strateji ile uyumlu nitelikli yetiĢmiĢ teknik personel eğitim planlaması, AB‘nin nano teknoloji,

mikro biyoloji ve uzay ve havacılık alanlarında ABD karĢısındaki geriliğini giderme amacının

da bir parçasıdır.

Global durgunluk yıllarında sektörün durgunluk göstermesi sektörün genel ekonomik

havaya ne kadar bağımlı olduğunu göstermektedir. Durgunluk döneminde düĢen satıĢlar ve

azalan kârlılık olguları Ģirketlerin birleĢme ve satın almalar yolu ile operasyonel kârlılığı

artırmak ve maliyetleri kısmak Ģeklinde hareket ettiğinden, pek çok alt sektörde piyasaya

hakim dört beĢ temel üreticiden oluĢan oligopol piyasa yapılarının daha da güçleneceği

düĢünülmektedir. Üretimde birleĢme ve satın almalar olmasına rağmen, üretim dikey

entegrasyondan ziyade, pek çok parçanın düĢük emek maliyetine sahip uzmanlaĢmıĢ alt

tedarikçilerden temin edildiği bir Ģekle dönüĢmüĢtür. Bu ise, Türkiye‘ye dinamik

karĢılaĢtırmalı üstünlüğü olabilecek kimi alanlarda fırsatlar tanımaktadır.

Avrupa ülkeleri arasında çok yaygın olarak kullanılan, aynı sektörde ve değer zinciri

içerisinde faaliyet gösteren, birbirleri ile iĢ birliği içerisinde olan ve aynı zamanda birbirlerine

rakip olan iĢletmelerin ve onları destekleyici kurumların bir araya getirmiĢ oldukları bir

örgütlenme modeli olan kümelenme yaklaĢımı üzerinde önemle durulmalı ve Konya‘da

makine imalat sanayinde kümelenme çalıĢmalarına bir an evvel baĢlanmalıdır.

Konya‘nın Makine Ġmalat Sanayinde gerek sektörel geçmiĢi gerekse sanayicilik

kültürü iyi seviyededir. AraĢtırmaya göre sektörde faaliyet gösteren iĢletmelerin önemli bir

kısmı 10 yıldan daha fazla bir geçmiĢe sahiptir. GiriĢimcinin önceki mesleğini

incelediğimizde yine önemli bir kısmı sanayicilik geçmiĢi olan kiĢilerden oluĢmaktadır.

ĠĢletmelerin Ar-Ge ve innovasyona yapmıĢ oldukları yatırımlar artırılmalıdır.

ĠĢletmeleri ar-ge ve innovasyon konusunda cesaretlendirecek programlar ve çalıĢmalar

yürütülmelidir. Konu ile ilgili devlet destekleri iĢletmelere çok iyi anlatılmalı ve iĢletmelerin

bu desteklerden yararlanma oranını artırmak için çalıĢmalar yürütülmelidir.

Page 77: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

77

Sektör gerek bilgi birikimi gerekse kullanmıĢ olduğu teknoloji bakımından güçlü bir

potansiyele sahiptir. Bu güçlü potansiyel içerisinde iĢletmelerin ihracat yapıları yetersizdir.

Ġhracatı artırmak için çalıĢmaların yapılması gereklidir. Özellikle iĢletme bazında değil

sektörel bazda çalıĢmaların yürütülmesi gerekmektedir. Ayrıca iĢletmelerin ihracat Ģekillerini

incelediğimizde iĢletmelerin yaklaĢık olarak yarısı kendi ihracat birimleri dıĢında ( Dolaylı

ihracat) ihracat yapmıĢ oldukları tespit edilmiĢtir. Bu oranları daha üst seviyelere çekmek ve

firmaları tek tek ihracat yapabilir konuma getirmek için çalıĢmalar yürütülmelidir.

YapmıĢ olduğumuz mülakatlarda ve bölgede yapılan araĢtırmalara göre sektörde

nitelikli ara eleman eksikliği bulunmaktadır. Bu eksikliklerin giderilmesi için çalıĢmalar

yürütülmeli ve mesleki teknik eğitime önem verilmelidir.

Sektörün rekabet gücü gerek kullanmıĢ olduğu teknoloji gerekse üretmiĢ oldukları

teknoloji ile doğru orantılıdır. Bu bağlamda sektörde rekabetçi üstünlüğü sağlamak için

teknoloji yoğun ürünlerin üretilmesine önem verilmelidir.

Konya makine imalat sanayinin zayıflıklarından biriside sektörün gerek Türkiye‘yi

gerekse dünyayı tanıma oranı düĢüktür. YapmıĢ olduğumuz araĢtırmada iĢletmelere

rakipleriniz nerdeler diye sorduğumuzda önemli bir bölümü Konya merkezde Ģeklinde cevap

vermiĢlerdir. Oysa makine imalat sanayi sektörü gerek ülkemizde gerekse dünyada önemli bir

pazara, güce ve potansiyele sahiptir. Bu nedenle iĢletmelerin rekabetçi yapılarını

güçlendirmek ve gerek dünyayı gerekse ülkemizde sektörü tanımaları için çalıĢmalar

yapılmalıdır.

Konya bu gün bir CNC‘ler Ģehri olarak anılmaktadır. Fakat elimizdeki bu gücün ne

kadar ve niteliği hakkında net bir cevap verilememektedir. Bunu ortadan kaldırmak için

Sektörün envanteri çıkarılmalıdır.

Sonuç olarak Konya‘nın makine imalat sanayi güçlü bir yapıya sahiptir bu güçlü

yapının daha da güçlü hale getirilmesi için sektördeki firmalar birlikte hareket ederek, ortak

aklı kullanarak, teknoloji yoğun ürünler üreterek, uluslararasılaĢma oranını yükseltilerek daha

ileri seviyelere getirilebilecektir. Konya Makine Ġmalat Sanayi bu gün geldiği noktada raporda

belirtilen dezavantajlarını avantaja çevirerek sahip olduğu potansiyelle sektörde gerek

ülkemizin gerekse Avrupa‘nın önemli bir üretim üssü haline gelecektir.

Page 78: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

78

KAYNAKÇA

Hiroyuki Chuma, (2001), ―Sources of Machine-tool Industry Leadership in the 1990s:

Overlooked Intrafirm Factors‖, Center Discussion Paper No.837, Economic Growth

Center, Yale University, New Haven.

Jafar Khondaker, (2005), ―Key trends in Canada‘s International trade in machinery and

transport equipment, 1980-2003‖, Canadian Trade Review, Minister of Industry, Canada.

Invest-in Germany,(2008), The Machinery and Equipment Industry in Germany-Industry

Overview,http://www.invest-in

germany.com/uploads/media/IO_Machineryand_Equipment_Invest_in_Germany.pdf,

(09.09.2008).

http://www.invest-in-germany.com/homepage/industries/machinery-equipment/

(09.09.2008).

European Commission, (2003a), Innovation Essential to Sustain EU Manufacturing

Industry, Community research,

http://ec.europa.eu/research/industrial_technologies/pdf/emo-7bbackground-1.pdf ,

(09.09.2008).

European Commission, (2003b), Keeping Europe ahead in machine tool manufacture,

Community research, http://ec.europa.eu/research/industrial_technologies/pdf/emo-

7cbackground-2.pdf, (09.09.2008).

Kentucky Cabinet of Economic Development, (2006), The Machine Tool Industry in

Kentucky, USA, http://www.thinkkentucky.com/kyedc/pdfs/Machine_Tools_Industry-

Kentucky.pdf (11.09.2008).

R&I, Rating and Investment Information Inc., (2008), R&I Sector Reports: Rating the

Machine Tool Industry,Japan,

http://www.ri.co.jp/eng/rating/rating/detail/sector/sector061228_1.pdf , (11.09.2008).

Research Markets, (2008), China Machine Tool Industry Research 2008, Ireland,

http://www.researchandmarkets.com/reportinfo.asp?report_id=613341 (11.09.2008).

http://www.sanki.or.tv/jmtba_en_pdf/statics02.pdf , Development of Japanese Machine

Tool Industry, (11.09.2008).

Bharat Book Bureau, (2007),India, World Construction Machinery forecasts for

2011&2016, http://www.prlog.org/10043171-world-construction-machinery-forecasts-for-

2011-2016.html (11.09.2008).

Page 79: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

79

Sture Eriksson, (2003), The Importane of rotating electrical machine development fort he

society, Ġsveç, http://www.ee.kth.se/php/modules/publications/reports/2003/IR-EE-

EME_2003_022.pdf (11.09.2008).

US Industry Profile, (2008), http://www.answers.com/topic/special-industry-machinery-

not-elsewhere-classified (11.09.2008).

Ren-Jye Liu-Jonathan Brookfield, (2000), ―Stars, Rings and Tiers: Organisational

Networks and Their Dynamics in Taiwan‘s Machine Tool Industry‖, Long Range

Planning, 33.

Joachim Ihrcke-Krystina Becker, (2006), ―Study on the Future Opportunities and

Challenges of EU-China Trade and Investment Relations-Study 1: Machinery‖, EU

Commission, http://trade.ec.europa.eu/doclib/docs/2007/february/tradoc_133311.pdf

(11.09.2008).

John Sutton, (2001), ―The Indian Machine-Tool Industry A Benchmarking Study‖,

http://personal.lse.ac.uk/SUTTON/benchmarking_machine_tools.pdf (11.09.2008).

ĠGEME, (2007a), ĠnĢaat ve Maden Makinaları, Hazırlayan: Tolga Taylan, Ankara.

ĠGEME, (2007b), Makine Ġmalat Sanayi, Hazırlayanlar: Sinan Yüzal-Oğuz Kuyumcu,

Ankara.

ĠGEME, (2007c), Tekstil Makinaları, Hazırlayanlar: Hasan Köse-Bora Esen, Ankara.

ĠGEME, (2007d), Pompa ve Kompresörler, Hazırlayan: Tolga Taylan, Ankara.

Anand Mehta-Andrew C. Gross, (2007), ― The Global Market for Agricultural Machinery

and Equipment‖, Business Economics, October.

Makine ve Metal EĢya Sanayi Özel Ġhtisas Komisyonu Raporu, Dokuzuncu Kalkınma

Planı 2007–2013, Devlet Planlama TeĢkilatı, 2007, Ankara

Ġstatistikî Bölge Birimleri Sınıflandırması Düzey 2‘ye Göre Ġmalat Sanayiinin Alt

Sektörler Ġtibariyle Dağılımı, Türkiye Kalkınma Bankası A.ġ. Ekonomik Ve Sosyal

AraĢtırmalar Müdürlüğü, Mayıs 2006, Ankara

Türkiye‘nin DıĢ Ticareti Ve Ġmalat Sanayiinin Mekânsal Ve Yapısal Durumuna ĠliĢkin

Değerlendirmeler, Kalkınma Bankası A.ġ. Ekonomik Ve Sosyal AraĢtırmalar Müdürlüğü,

Ağustos 2008, Ankara

Makine Ġmalat Sanayi Sektör AraĢtırması,(Revize EdilmiĢ 2. Baskı) Yavuz Bayülken,

TMMOB Makine Mühendisleri Odası, Mart 2008, Ankara

Makine Sektör Raporu, Orta Anadolu Makine ve Aksamları Ġhracatçıları Birliği Ar-Ge

ġube Müdürlüğü, Haziran 2007, Ankara

Tekstil Makineleri, Hasan Köse-Bora Esen, DTM Ġhracatı GeliĢtirme Etüd Merkezi, 2007,

Ankara

Page 80: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

80

Makine Ġmalat Sanayii Özel Ġhtisas Komisyonu Raporu, Sekizinci BeĢ Yıllık Kalkınma

Planı, 2000, Ankara

Makine Ġmalat Sanayi, Hasan KÖSE, DTM Ġhracatı GeliĢtirme Etüd Merkezi, 2006,

Ankara

Tarım Makineleri, Sinan Yüzal-Bora Esen, DTM Ġhracatı GeliĢtirme Etüd Merkezi, 2008,

Ankara

Ġstatistik Göstergeler 1923–2006, Türkiye Ġstatistik Kurumu, Aralık 2007, Ankara

2008 Yılında Makine Ġmalat Sanayii Sektörü, Arslan SANIR- Makine Ġmalatçıları Birliği,

Ağustos 2008 Bülteni

BaĢka Yerde SınıflandırılmamıĢ Makine ve Teçhizat Ġmalatı, Erdal Ertuğrul, Türkiye

Ġmalat Sanayiinin Yapısal Analizi ve Sektörel Performans Değerlendirmesi (22 Ana

Sektör Ġtibariyle) Türkiye Kalkınma Bankası A.ġ., Ağustos 2008, Ankara

Machinery & Equipment Ġnvestment And Growth: Evidence From The Canadian

Manufacturing Sector, Tahir Abdi, Economic Analysis & Forecasting Division, Economic

and Fiscal Policy Branch, Finance Canada, Ottawa, ON, February 2008, Canada

Türkiye Sanayisine Sektörel BakıĢ, Agah Uğur, TÜSĠAD Sanayi ÇalıĢma Grubu, Mayıs

2008

Orta Anadolu Makine ve Aksamları Ġhracatçılar Birliği Sektör Envanteri Raporu, Ağustos

2006,Ankara

Tarımsal Aletler ve Makineler Sektör Profil AraĢtırması, Elif Çakır, Ġstanbul Ticaret

Odası, Ekim 2005, Ġstanbul

Kömür Madenciliğinde Maden Makineleri Ġmalat Sanayiinin Rolü ve Türkiye‘deki

Durumu, YaĢar Tuncer, TTK Genel Müdür Yrd., Zonguldak

Makine Ġmalat Sanayi Sektöre ĠliĢkin Genel Bilgi Ve Makinelerde ―Ce ĠĢareti‖

Uygulaması, Mesut Gülcüler, Ġstanbul Ticaret Odası, 2005, Ġstanbul

Uluslar arası Ġktisat, Halil Seyidoğlu, 2003,Ġstanbul

Makine Sektörü, DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı, Ankara

www.tuik.gov.tr

www.dtm.gov.tr

www.turqum.com.tr

www.kobifinans.com.tr

www.gso.org.tr

Page 81: MAKİNA SEKTÖR RAPORU

81

www.oaib.gov.tr