Mac , Barrons

Barrons ve MacKayla Ateşli Seks Sahnesi

Karanlık Ateş Sayfa Sayısı 58 ila 69

Yazar Önsözü

Ön sevişmeyi atlamayın , önemlidir : )

Uzun zamandır , hayatım yolunda gitmediği için yazamıyordum. Ama oturup , size söz verdiğim Barrons’un gözünden bir seks sahnesi hazırladım. Dört adet seks sahnesi içinden en akla yatın olanı buydu.

Her yazar yazdığı karakterlerden birini kontrol edemez. Benim ki JZB – Barrons. Sahne bittiği zaman yayınlayıp yayınlamamak konusunda tereddütlerim varken Barrons bana , ‘’ İşte sana sahne. Yayınla yada yayınlama. Yine de benimle bir daha konuşma’’ diyordu. Sizi şaşırtacak ve kitabın gidişatını değiştirecek bir sahne olduğunu biliyorum.

Eğer Karanlık Ateş’i almadıysanız bunu okumayın. Alanlar , ellerine ilk kitabı alıp 58 ila 69 sayfalar arasında gecen bu sahneyi açsınlar. Dördüncü Bölümün başında şu şekilde başlayan yer.

’’ Odamın kapısına vurularak uyandırıldım. Doğrulup yatakta oturarak yorgun gözlerimi ovuşturdum…’’

Aşağıdaki sahneyi okumayı bitirdikten sonra dönüp bu bölümü okuyabilirsiniz.

O versiyon Mac’ın o gece hatırladıkları.

İşte Barrons’un gözünden o gece olanların gerçek yüzü.

APOE ( Yazar ile Barrons arasında geçen konuşma.)

Bunun istediğini sanıyorsun. Benim görüş acımdan bir seks sahnesi onlara söz veriyorsun böylece bu zor geçen günlerini , benim hakkındaki yanlış giden her şeyin yoluna gireceğini sanıyorsun. Hala beni karanlık bir sokakta seni becerirken görmek istiyorsun. Zor ve hızlı bir şekilde sadece zevkten kemiklerin titreyinceye kadar becerip işimi bitirdikten sonra seni orada yalnız bırakmamı düşlüyorsun. Sana dokunmanın , doldurup teninde gezinmenin yeterli olduğunu sanıyorsun. Bu bize birkaç değerli anı mı bırakacak? Karanlık sokak da seks yaptığımızı düşünmek seni gülümsetiyor. Benim görüş acımdan seks istiyorsun çünkü bulacağın şeyler seni oyalayan sorulara cevap olacağını sanıyorsun. İkaz: Ne zaman sorular sorsan cevap alma şansını riske atıyorsun. Her türlü olasılığa hazırlanmalısın. İnsanlar genelde hazırlanmazlar. Ne söylediğimi hatırla : Az konuşma çok hareket. Kelimeler değersizdir. Bak Barrons’un geçmişi ona işkence ediyor o yüzden böyle kaba davranıyor diye düşünebilirsin. Yanılıyorsun. Sevdiğini kaybettiği için böyle … (Siktir git Moning) Bu arada kayıtlara geçmesi için benim gerçek adım Barrons değil. Beni şimdilik öyle çağırabilirsin. Hep aynı kelimeye odaklanıyorsun ve o kelimeye fazla anlamlar yüklüyorsun. ‘’ Şimdi gidiyorsun Gökkuşağı kız.’’

Fio’ya ne dediğimi hatırla. Kadınlar hep aynı hatayı yapıyorlar. Potansiyeli olan adama aşık oluyorlar. Biz çok nadir sizin gibi olayları görürüz.

Benim acımdan seks sözü verdin. Ben seni öldüreyim mi yoksa acı çekmeni mi sağlayayım? Sen seç bir tane. Yine de bu seferlik sizinle işbirliği yapacağım Bayan Moning. Şimdilik.

JZB SAHNESİ

‘’ Kim o?’’

Sabahın ikisi…İnsanlar uyuyor. Onun sesi tatlı , uykulu bir şekilde kapıdan süzülüyor. Çok genç , benim hayatıma göre çok masum. McKayla Lane erotik bir tanrıca.

“Jericho Barrons.”

‘’ Ne istiyorsun?’’ Sesindeki hafif uykulu ton şimdi yok. Yatağında yılan görseydi bu kadar uyanık olmazdı.

Sessizce ama eşeli bir şekilde güldüm. İdare edebilir. ‘’ Bildiklerimiz paylaşmalıyız.Sen onun ne olduğunu öğrenmek istiyorsun.Bende senin ne bildiğini …’’

‘’ Zeki bir adamsın doğrusu. Bunun mağazadayken anlamıştım. Neden bu kadar geciktin?’’

Alaycılığı sesindeki korkuyu engellemiyordu. Bir diğer kelimelerimi dikkatlice seçtim. Beni kendi isteği ile içeriye davet etmesini istiyordum. Benim için bunun anlamı çok büyüktü. ‘’ İstediğim şeyi kibarca rica etmeye alışkın değilim. Hele bir kadınla değiş tokuş işine girmeye hiç alışkın değilim.’’

Bir anlık sessizlik oldu. Verdiğim cevabı sevmişti. Onu takas yapmak istediğim kadınlar kategorisine koymuştum. Bu ona birazda olsa olayda kontrolü varmış gibi hissettirdi – tabii olay ben isem.Onun kapınsın önünde durmam bile bir felaketti. Sözler. Neden hep söz vermelerini isterler ki? Neden hiç kendilerine yada başkalarına inanmazlar?

‘’Eh söz konusu ben olunca buna alışsan iyi edersi ahbap.Çünkü ben kimseden emir almam ve karşılıksız bir şey vermem.’’

Bana ‘ahbap’ dedi.

Onu sorgulamadan bunun için onu öldürebilirdim.

‘’ Kapıyı açmaya niyetli misiniz Bayan Lane? Yoksa birilerinin rahatça dinleyebilmesi için burada mı konuşacağız?’’Kibarlık onun acısından beni daha az tehlikeli gösteriyordu. İçeriye girebilmek için her kılığa girebilirdim.

‘’ Bildiklerimiz paylaşmak konusunda ciddi misin?’’

‘’ Evet.’’

‘’ Ve önce sen anlatacaksın değil mi?’’

‘’ Evet.’’ Salak karı.

‘’ Kapının arkasından da konuşabiliriz.’’

Ancak rüyalarında. Benim aletim o kadar uzun değil. Buraya iki şey için gelmiştim. İkisini de almadan gitmeyecektim. ‘’ Hayır.’’

‘’ Neden?’’

‘’ Ben özel hayatın gizliliğine önem veren biriyim Bayan Lane. Bu konu tartışmaya açık değil.’’

‘’Ama ben…’’

‘’ Hayır.’’

‘’ Beni nasıl buldun?’’

Yatağın gıcırdayan sesi duyuldu. Sonra üzerine giyilen kot pantolon.

‘’ Benim dükkanımda kiralık tedarik ettin.’’

‘’ Benim geldiğim yerde ona taksi ve kitapevi denir.’’

Bu küçük bir iğneleme mi? Bütün o yumuşak görüntünün altında bir sertlik mi yatıyor? ‘’ Benim geldiğim yerde de terbiye denir Bayan Lane.’’

‘’ Konuşmalıydın. Benim hatam değil. Tehdit edilmek en kötü yanımı ortaya çıkarır. ‘’

Kapıyı açtı. Beli belirsiz bana baktı. Küçük kilit zincirin arkasında duruyordu. Göz açıp kapayıncaya kadar onu kırabilirdim.

Siktir diye düşündüm. Sadece bu. Çok sayıda çeşitli siktirler aklıma hücum etti. Ben bu … bu yeni doğmuş salağı istediğim için feci siktirmiştim. Ve onu alırsam o feci siktirip gidebilirdi. Ve bende buna izin verirsem beni siksinlerdi. Onun kitapçıyı terk etmesine izin vermek yeterince kötüydü zaten. Taksiciyi öldürüp istediğimi almalıydım. Masum. Yumuşak. Çok tatlı kokuyor. Uykulu. Birbirine karışmış sarı saçları beni davet ediyordu. Arkasını görebiliyordum , tatlı kıçının kıvrımlarını . Onun altındayken ben. Onun arkasındayken. İçine girerken. Ne derdi? Ne yapardı? Gelirken bağırır mıydı? Her kadın gibi seks onunda ruhunun bir parçasını alır mıydı? Orada alınmaya hazır yatar mıydı? Siktir. ‘’ Girebilir miyim?’’ Gülümsemedim. Gülümsemem insanları rahatlatmazdı.

‘’ Bu kadar ileriye gitmene müsaade edemem. ‘’

Gözleri yeşil ve kızgındı. Meme uçları sertleşmiş. Şehvet kokuyordu. Çarpılmak garip zamanlarda garip yerlerde olur. O bunu hissettiğinin farkında bile değildi. Etkisi ile doğrular ve yalanlar aramızda bariyer oluşturuyordu. Onun gibi kadınları hor görürüm. Hayal pembesi tarzı kadınlar. Fazla masumlar. Bedenim onları istemezdi. Merak ettim neden o? Neden olmasın diyordu sokak lambasının orada.O ipeksi ve zayıf. Ben ise sert bir ettim. Asla kendimin tersi olan bir kadına düşkün olmamıştım. Ne olduğumu severdim. ‘’ Meme uçların sertleşmiş.’’ Dedim kısık sesle ona duyma şansı veriyordum. Duyabilir yada duymazlıktan gelebilirdi.

Gözlerini kırpıp başını salladı. ‘’ Yukarıya nasıl çıktın?’’

Ah , insan kulaklarının harika filtreleri vardı. ‘’ Onlara erkek kardeşin olduğumu söyledim.’’

‘’’ Ya , çünkü birbirimize çok benziyoruz.’’

Dantel pijama üstü her nefeste kalkıp iniyordu. Titriyor ve konsantre olmaya çalışıyordu. Arkasındaki küçük odasına bir göz attım. Bir saatlik ilişkiler için ideal olan odalardandı. İstediğim şeyi almam çok uzun sürmeyecekti. Ama iş öncelikli. ‘’ Ne bekliyorsunuz Bayan Lane?’’

‘’ Düşünüyorum.’’

‘’ Kendini incitme.’’

‘’ Eşeklik yapma.’’

‘’ Üçe kadar sayacağım ve gideceğim. İki’’

‘’ Ah , tamam. İyi ,gel içeri.’’

Zinciri çıkarmak için kapıyı kapattığı zaman gülümsedim. Kapıyı açtı ve içeriye girdim. O kapı zinciri ile kadın bacakları arasında sadece küçük bir fark vardı. İkisinin de tek bir girişi olduğunu düşünürsek. İkisi de umut denilen hastalık yayıyordu. Kadınlar bundan büyük acılar çekerdi.

Duvara kadar açılan kapıyı kapatmadı. Böyle kendini güvende hissediyordu. Yerdeki sutyeni ayağa ile ittirdi. Gitmeden çok daha fazlasını görecektim.

‘’ Peki , ne bu? Dur bekle – nasıl heceleniyor.’’

Etrafını dolaştım. Benimle beraber hareket etti, bana arkasını vermek istemiyordu. Ben arkasına nasılsa geçecektim. Her şekilde. ‘’ S-i-n-s-a-r’’

‘’ Sinsar?’’

‘’Shi-sa. Shi-sa -du ‘’ Ona doğru gelmeye devam ettim. Bedenin hareket etme tarzına bayılmıştım. Üzerimdeki paltonun önü açıktı eğer aşağıya baksaydı , ne kadar sertleştiğimi görebilirdi. Ama asla gözlerini yüzümden ayırmadı.

‘’ Oh , bu her şeyi açıklıyor doğrusu. Peki Du?’’

Etrafta gezinmeyi bıraktım. O da benimle durdu. Aramızda az bir mesafe vardı. Onu hissedebiliyordum.

‘’ D-u-b-h’’

‘’ Bu da du diye okunuyor.Barlara da ba mı demeliyim?’’

‘’ Dubh Galce Bayan Lane. Barlar değil.’’

‘’ Şakamı mahvetmeye gerek yoktu.’’

‘’ Sinsar Dubh ile ilgili hiçbir şeyin şaka yanı yoktur. ‘’

‘’ Hatamı anladım. Bu ciddilerin ciddisi şey nedir?’’

Saygısız. Burada hiçbir işi yok.Fio haklı.

Bu daha merhametli olacaktır Jericho. Onu çabucak öldür. Diğerleri ona haftalarca işkence edip sonra boğazını yırtacaklardır.

Sence ortanca adım merhamet mi benim?

Benim için yap , Jericho. Diğerlerinin ona yapacaklarını düşünmeye dayanamam.

Diğerlerinin mi? Yoksa benim mi Fiona? Hangisine katlanamazsın?

Ona bakışını gördüm , Jericho. Onu nasıl istersin , onun gibi… boş kafalı aptal çocuğu.Sana ne verebilir ki?

‘’ Çok fazla.’’ Dedim. Fiona çok fazla zamandır benimle.

‘’ Ne?’’ dedi

Birden MacKayla Lane’in benim şehrime gelip benimle aşık atacağını sandığı için kızdım. ‘’ Eve gidin Bayan Lane. Gençliğinizi yaşayın. Güzelliğinizin keyfini sürün. Evlenin. Bebekler doğurun Yakışıklı kocanızla yaşlanın.’’

‘’ Lanet olsun Jericho Barrons. Bunun ne olduğunu söyle. Anlatacağını söylemiştin.’’

‘’ Israr ediyorsan… Aptallık etme. Israr etme.’’

‘’Israr ediyorum. Ne bu?’’

‘’ Son şansın.’’ Bir çok şey için.

‘’ Çok kötü. Son şans istemiyorum. Söyle bana.’’

Zaten yalan söylüyordum. Onun son şansı kapımdan girdiği zamandı.’’ Sinsar Dubh bir kitap’’

‘’ Bir kitap? Bu kadar mı? Sadece bir kitap.’’

‘’ Tam tersine Bayan Lane sakın böyle bir yargıya düşmeyiniz. Asla onu yalnızca bir kitap olarak düşünmeyiniz. Sayısız kişinin ona sahip olmak için öldürmekten çekinmeyeceği , kadim bir el yazmasıdır.’’

‘’ Sende dahil mi? Onu ele geçirmek için öldürür müsün?’’

‘’Kesinlikle. Yoluma çıkan her kişiyi. Hep böyle olmuştur , böyle olacak. Burada kalmayı tekrar mı düşünüyorsunuz Bayan Lane?’’

‘’ Kesinlikle hayır.’’

‘’ Eve bir kutuda döneceksiniz demek ki.’’

‘’ Bu bir tehdit mi?’’

‘’ Sizi kutuya koyacak olan ben değilim.’’

‘’ Kim peki?’’

‘’Ben senin sorularına yanıt verdim sıra sende. Sinsar Dubh hakkında ne biliyorsun? Söyleyin ve yalan söylemeyin çünkü bilirim.’’

‘’ Kız kardeşim burada ünversite eğitimi alıyordu. Bir ay önce öldürüldü. Ölmeden önce bana mesaj bırakmış Sinsar Dubh’u bulmam gerekiyormuş.’’

‘’Neden?’’

‘’Söylemedi. Sadece her şeyin ona bağlı olduğunu söyledi.’’

‘’Şu mesajı duymam gerek!’’

‘’Yanlışlıkla sildim. ‘’

‘’Yalancı. Uğruna öleceğin kız kardeşinin son mesajlarını silmezsin. Mesaj nerede? Eğer benimle değilseniz bana karşısınız demektir. Düşmanlarıma merhamet göstermem. ‘’

‘’Bir kaydını Dublin Gardai’ine gönderdim. İlişkideki adamı bulmaya çalışıyorlar.’’

‘’Bana telefonunu ver’’

‘’Hayata olmaz. Hoparlörü açacağım ‘’

Mesajı oynattı. Dinlerken benim yüzümü inceliyordu. Eğer hayata kalırsa ona öğreteceğim şeyler …

‘’Kardeşimi tanıyor muydun?’’

Başımı salladım.

‘’ İkinizin de şu nadir kitabın peşinde olup tanışmamanız garip.’’

‘’ Dublin büyük bir şehir Bayan Lane Bir çok kişi onu arıyor.’’

‘’Bunu bende merak ediyorum. Bu konuda hiçbir fikrim yok.’’

‘’ Hiç mi?

‘’Hiç ‘’

‘’ Sana bıraktığı şey bu mu? Bir mesaj’

Başını salladı.

‘’ Paket filan yok mu?’’

Benim olduğu yöne başını cevirdi. Gözleri derin bakıyordu. Aletim daha da sertleşti.

‘’ Kız kardeşinin sana hiç güveni yok muymuş?’’

‘’ Normal de vardı ama anlaşılan yanılmışım.’’

‘’ Onlar derken ne demek istiyor?’’

‘’ Belki sen bana söylersin sanmıştım. ‘’

‘’ Onlar dediklerinden biri değilim bunu ima ediyorsan. Çok kişi onu arar .Bende arıyorum ama yalnız çalışırım.’’

‘’ Neden onu istiyorsun?’’

‘’ Kitap koleksiyonu için. O fiyatsız bir obje.’’

‘ Ve bunun için öldürürsün? Ne yapmayı planlıyorsun? En yüksek verene satmayı mı?’’

‘’ Metotlarımı onaylamıyorsan yoluma çıkma.’’

‘’ İyi.’’

‘’ İyi Bana söylemek istediğiniz başka bir şey var mı Bayan Lane?’’

‘’ Yok. ‘’ Bana kapıyı göstermek için yana kaydı.

‘’ Anlaşılan kapı dışarı ediliyorum. En son kovulduğum zamanı hatırlamıyorum bile.’’ Tam kapıya doğru gidecekken onu kavradım ve önüme aldım. Ellerim gögüslerinin altında sımsıkı sarmıştı. İtiraz etmek , bağırmak için amansız bir nefes aldığında onu tutum. Bir kadın becerilmek istediğinde bunu kokusunu alabiliyordum. Kitapevide de almıştım. Bedeni sıcak ve pembeydi. Belki henüz kendine itiraf edemiyordu ama bedeni beni istiyordu.

‘’ Ne yapıyorsun?’’

‘’ Becerilmeye ihtiyacın mı var?’’ Kendimi poposuna yasladım.

‘’ Benimle dalga geçiyor olmalısın. Sen benim tipim bile değilsin…sen … kaç yaşındasın yani ? İyy’’

‘’ Kokun farklı söylüyor.’’ Dedim tatlı bir şekilde.

‘’ Sanki kokumu alabilirmişsin gibi.Sen benim – Ah ! Bırak beni , bırak beni bağırırım. ‘’

‘’ Oh kesinlikle bağıracaksın. Sana söz veririm.’’ Kollarımın altındaki kalp hızla atıyordu. Çabucak ve hızlı nefes alıyordu. Seksi beden hatları , benim bedenime yaslanmıştı. Becerilmek isteyen bir kadının omurgası ve bedeni hemen değişir , ihtiyaca göre şekil alırdı. Poposunu bana yaslamış , bunu kanıtlıyordu. Göğüsleri yukarıya doğru kalkmıştı ve sıkıydı. Küçük bir sonsuzluk boyunca insanların duruşlarına çalışmıştım. Benzer durumda benzer tepkiler verirlerdi. Her hareketlerini biliyordum. Onlar köle olmak için doğmuşlardı.

‘’ Kaçık herif. Defol git benim odamdan.’’

‘’ Gideyim , böylece sende yalnız yatağına kıvrılıp kendine acı , kız kardeşinin yasını tut , öyle mi? Aptal planlarına , intikamına geri dön öyle mi? İntikamın ne demek olduğunu bilmiyorsun bile.’’ Ama öğrenebilirdi. ‘’ Yas tutmak için yalnız kalmaya bu kadar meraklı mısın? Ne güzel bir yatak değil mi? En son , Bayan Lane , ne zaman şöyle güzel , hızlı bir becermede kendinizden geçtiniz? Yada hiç böyle bir şey yaşadınız mı? Bence yaşadığınız bütün becermeler nazik ve yavaştır , işiniz bitince de neden bu kadar bu konuda konuştuklarını merak ediyorsunuzdur. ‘’

‘’ Sen delisin. Bunu biliyorsun değil mi? Sen lanet olası , hastanelik bir delisin. Hangi cüretle buraya gelip bana kaba dayılık taslayıp , üstüne tehdit ettikten sonra benimle yatmayı denersin? Harika , hatta mükemmel seks anlayışın bu olmalı!’’

‘’ Seninle yatmak istemiyorum. Seni becermek istiyorum. Ve bunun hiçbir yerinde benim mükemmel seks anlayışım yok. Eğer mükemmelse ‘’ dedim falsetto gibi. ‘’ Seks ya beyninizi ucaracak kadar iyi olacak yada yeterli olmayacak. Sizin aklınızı başınızdan almamı ister misiniz Bayan Lane? Hadi ama . Yapalım. Büyük kız olun. ‘’

Bütün bedeni kollarımda sarsıldı.’’ Senden hoşlanmıyorum bile.’’

‘’ Bende senden hoşlanmıyorum. Ama aletim kalkmış ve sende ıslaksın- ‘’

‘’ Bunu bilemezsin.’’

Ellerim aşağıya doğru ilerledi. ‘’ Kanıtlamamı ister misin? Eğer yalan olduğunu söylemeye devam edersen , bana başka seçenek bırakmayacaksın. ‘’ İlk düğmesini açtım , sonra diğerini. Kollarımda posizyonunu değiştirdi. Kendini biraz daha bana dayadı. İnsan bedeni inanılmaz.

‘’ Islak mısınız Bayan Lane?Evet yada hayır. ‘’ Üçüncü düğmeyi daha açtım. ‘’ Hadi bir anlaşma yapalım. Eğer kuruysanız sizi bırakır giderim.’’

Hırladı.

‘’ Cevap ver.’’

‘’ Seni ilgilendirmez.’’

‘’ Bana durmamı söyle o zaman.’’ Dördüncü düğmeyi de açtım. Geriye sadece bir tane kaldı.

‘’ Senden nefret ediyorum.’’

‘’ Bununla yaşayabilirim. Hiç kardeşin öldüğünden beri becerildin mi? Bırakın Bayan Lane. Tahmin edilebilen hayatınızda bir kez her şeyi bırakın gitsin. ‘’

Kollarımda birden sabit kaldı. Kalçalarını bana doğru bastırdı. Dönmeye , toplarıma yada dizime vurmaya çalıştı. Tek ayağım ile onu sıkıştırdım.

‘’ Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun.’’ Göğsü inip kalkıyordu. Nabzı dudaklarımın arasında atıyor gibiydi.

‘’ Beni dostum dediğin kişilerden daha iyi tanıyorum.Seni biliyorum .’’

‘’ Öyle mi? ‘’ Çenesi kenetlendi ve gözlerinde bir ifade belirdi. Tam olarak anlayamadığım bir ifade. Görülenden fazlası olduğunu gösteriyordu. ‘’ Ne biliyormuşsun bakalım?’’

‘’ Bunca zamandır bir kafeste yaşayan bir kadın. Ve sıkılmış. Hayatı boyunca olacakları beklemiş. Sonunda olmuş. Hayata en sevdiğin şeyi senden almışlar. Şimdi sen geri istiyorsun. Al , parçala , her şeyi patlat.’’

Bana baktı , dudakları ıslanmıştı.

‘’ Bağır , lanet oku. Kız , öfkelen. Hepsini benden çıkar. ‘’ Ellerimi bacaklarının arasına soktum ve onu okşadım. Sıcaklık bedeninden taştı. ‘’ Bana durmamı söyle.’’

Bir müddet sessizce kaldı. Sonra başını yana cevirerek kabullendi.

Güldüm. Son düğmeyi açtım , pantolonu yere atıp çıkardım. Parmaklarım içine girdi. Bacakların üstüne düşerken , çok ıslaktı. Bende onunla beraber çöktüm.

‘’ Böyle hissetmekten usandım. ‘ dedi. ‘’ Hayatımdan ve onunla ilgili her şeyden nefret ediyorum. Kravatımı kavradı ve hızla çıkardı. Hala erkeklerin tamamen çıplak , kadınlarınsa yatıp bekledikleri dünyadaydı. Sadece iki bölgenin çıplak olması yeterdi.

‘’ Kravatı boşver , pantolonumu çıkar. ‘’

Öyle hızlı çekti ki , pahalı pantolonumun düğmesini kopardı. Pantolunu çıkardım ve onu yüzüstü cevirdim.

‘’Böyle kal , böyle olmasını istiyorum.’’

‘’ Ama sen demiştin ki- ‘’

‘’ Bir daha ki sefere senin istediğin gibi olur.’’

‘’’ Bu benim hakkında hatırladın mı? Böyle demiştin. İstediğimi istediğim gibi alırım. ‘’

‘’ Deneyin Bayan Lane. Deneyin.’’

Taktir etmek gerek , denedi. Ama ben ondan daha güçlüydüm. Ben istediğimi önce alacaktım. Çıkardığı seslerden onunda şikayetçi olmadığı beliydi. Önce bacaklarını açabildiğim kadar açtım. Saçlarını elimle kavradım, Ellerini ve dizlerini kırdım. Böylece istediğim gibi sabit durabilecekti. Hızla içine girerken , sesler çıkarmaya başladı.Boynundan kavradım, bir müddet sabit kalmaya çalıştım.

Altımda debelendi. ‘’ Hareket et seni piç kurusu. ‘’

‘’ Hazır olduğumda. ‘’

Ellerini tutum , hala kavga etmeye çalışıyordu. Eğer hareket ederse sabah incinecekti. Bazı nefret ettiği anıları çıkaracaktım , morluklar iyi olmazdı. Hareket etmeye başladım. Bir zaman sonra iyice hızlandım. Onu tadıyor , tadına varıyordum.Onu canlı canlı yiyordum. Bu kadın ile hiçbir bariyer kalmamıştı. Onunda hoşuna gidiyordu. Hem de fena halde. Bağırıp , çağrıyor. Beni tadıyordu.Belki de onu bırakmamalıydım. İlk başta inanmamıştı ama şimdi çığlık atıyordu…

Saatler sonra yanına uzandım. Kollarım başımda , dünyamın yerine gelmesini bekliyordum. Aynı şekilde onunda.

Başı geriye düşmüştü , bundan hoşlanıyordu.

Şafaktan önce gitmek için hazırlandım. Tam kapıdayken durup ona baktım. Arkası bana dönüktü.

‘’ Mac.’’

Yavaşça bana döndü. Lanet olsun. Şimdiden değişmeye başlamıştı. Ben giyinmeye başladığım sıra değişmeye başlamıştı. Şimdi neredeyse bitmişti. Bakışları farklıydı. Temkinli , korunmalı bütün o tür inan duygularıyla kaplıydı. Ama en çok pişmanlık okunuyordu. Yanılmıştım. Bunun için hazır değildi.

Öğleye doğru benden nefret edecekti. Sonra kendinden ve dünyadan. Kendini tecavüze uğramış hissedecekti. Bundan emin olacaktı.

Odayı baştan sona geçtim , elimi ağzına doğru kapattım. Merak etmeden duramadım. Bütün bu limitler , sığınaklar olmasaydı Bayan MacKayla Lane nasıl bir kadın olurdu?

Ağzımı kulağına dayadım. ‘’ Eve gidin Bayan Lane. Buraya ait değilsiniz .Bu işi Gardaiye bırakın. Sorular sormaktan vazgeçin. Sinsar Dubh’u bulmaya çalışmayın. Yoksa Dublin de öleceksiniz. Ona bu kadar yaklaşmışken birisi çıkıp bu kadar zaman ve emeği harcasın diye beklemedim. Bu dünyada iki çeşit inan vardır. Bayan Lane , hayatta kalanlar , aylak kurbanlar. Siz Bayan Lane , kurbansınız. Kurtlar şehrinde bir kuzusunuz. Bu ülkeden cehennem olup gitmeniz ve yolumdan çekilmeniz için size yarın akşam dokuza kadar vakit tanıyorum. ‘’

Onu bıraktım ve yere tekrar yattı.

Ona doğru eğilip güzel anlını öperek , eksi büyülü sözleri söylemeye başladım. Artık onu ziyaretimden tek hatırlayacağı şey tehditler ve kaba davranışlarımdı. Asla bu akşamı benim hatırladığım gibi hatırlamayacaktı.

Ceviriİlk Defa - Onokumalar.Com-

Buket Kayhan