Top Banner
arafnak hadi-i sübül delll-i sellak 1 Der Hak Teala levlake lema ha- lektü'l-eflak" Abdülfettah Efen- di'nin celi sülüs "Ah ya Muham- med" Ali Efendi'nin cell sü- lüs, damen-i pak-i herçi bad abad 1 hak-i pay-i Mustafa'- ya herçi bad abad" yine Ali Efendi'nin cell sülüs, alem enbi- Mus- tafa Efendi'nin cell sülüs, "Basma- sa mübarek kadernin ruy-i zemine 1 Pak etmezdi kimseyi hak ile teyemmüm" lev- Kazasker Mustafa izzet Efendi'nin cell sülüs, "Ol resul-i mücteba hem rah- meten li'l-alemin"; Ali Haydar Efendi'nin cell ta'lik, "Müeyyeddir seninle din ü dev- let ya ResGlellah" Harnit cell sülüs ve cell ta'likle Nabi' nin, terk-i edebden kuy-i h u- bu" ile Yahya Kemal'in, Muhammed(" ve "Na'l-i hat Hz. Peygamber'le ilgili belli BiBli YOGRAFYA : Diirimi, "Mul5addime", 43; Müslim, "Yman", 147; Mace, "Mul5addime" , 229; Kadiiyaz, I, 506; Süleyman Çelebi, Vesfletü'n- necat : Meulid(haz. Ahmed Ankara 1954, s. 150-152; FuzQii, Hadis Tercümesi Kemal Edip istanbul 1951, s. 1-8; Münavi, Feyzü'l-kadfr , lll, 393; Acluni, II, 246 ; Müstakimzade, ruh- fe, s . 7 -15; Hak Din i, V, 3923 ; Ke- mal Hattat Osman Efendi , istan- bul 1948, s. ll ; Ni had M. Çetin. Eski Arap istanbul 1973, s. 25 ; Metin Anadolu Selçuklu Mimarisinde Deko- ratif Eleman Olarak istanbul 1977, s. 40, 41 ; A Suruey ofPersianArt (ed. A. U. Po- pe-P.Ackerman).Tehran 1977,1V, 1742, 1747; Nihad Sami ue Edebiyat Sohbet/eri, istanbul 1982, Il, 53-60; M. Derman, "Mi- mar Eserlerinde Hat Vf. Va- istanbul 1989, s. 290; a.mlf .. "Hil- ye (H at)", XVlll, 47-51 ; Hamidullah, Peygamberi Il, 759-777; J. M. Rogers, Empire of the Sultans : Ottoman Art from the Calleetion of Nasser D. K hali li, London 1996 , s. 97 -99 , 234-235 ; Ali Peygamberimiz'in istanbul 1997, s. 29 , 45-62; M. Abdül- hay el-Kettani, Hz. Peygamber'in Yönetimi: et- Teratfbu'l-idariyye (tre. Ahmet Özel), istanbul 2003, I, 276-288 ; Il, 31 0-318; Süleyman Berk, Hattat Mustafa Efendi, istanbul 2003, s. 54; Maçka Mezat Bahar Müzayedesi: 13 Nisan 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Maçka Mezat: 18 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Süleyman "Delailü'l-hayrat", 113, 114 ; M. Kandemir, "Hadis", a.e., XV, 52, 54 ; Kenan Demirayak, "Kasidetü'l-bürde", a.e., XXIV, 566-568; Mahmut Kaya, "Kasidetü'l-bürde" , a.e., XXIV, 568-569 . li] SERiN G) Türk Mfisikisi. Hz. Muhammed'in pek çok örnek onun ses gü- M escid-i Nebevi ' nln yönünden Medine'nin bir ve Hazret-i Bilal Camii ilgi özellikle Kur'an ve ezan okurken seslerini daha güzel kul- hususunda et- göstermektedir. Hicretten sonra ashaptan Abdullah b. Zeyd b. Sa'lebe rü- kendisine ezan metni- ni okuyunca bu metnin sesi güzel olan Bilal-i bilinmektedir. Bilal'in ha- boyunca Hz. Peygamber'in müezzini olarak hizmet etmesi ve za- man zaman ona, "Haydi Bilal, namaz için ezan oku da bizi ferahlat " demesi (Eb O DavOd. "Edeb", 78) Resul-i Ekrem'in bu konudaki hassasiyetini ortaya koymakta- Allah güzel sesli bir pey- gamberin sesini Kur'an ile rekyüksek sesle ol- kadar hiçbir belirten ResGlullah (Buhar!. "Feza'i- ' l-I5ur'an", 19 , 32 ; Müslim, 232-234) bir Ebu Musa ari'nin din- teyince ona "Sana DavGd aleyhisselama verilen mizmartardan biri (Buhar!, "Feza'ilü'l-I5ur'an", 31; Müslim , 235-236) . Ebu bu hadisin bir rivayetinde yer alan, "Va ResGlellah! dinle- bilseydim tilavetimi daha güzel süslemek için gayret gösterir- dim " sözüne de (Beyhaki, ll , 389 ; a.mlf., I, 560) itiraz Hadisteki "mizmar" ke- limesine sözlükler "nefesli bir musiki ale- tinin ismi" terennüm, güzel ses" da vermektedir. Hz. Peygamber'in sonra müslümanlar ona olan hasretlerini, sev- gilerini manzum ve mensur eserlerde ifa- de etmeye Bunlardan man- zum olanlar, ülkeleri bilhassa kültür ve medeniyetin- de özel tarz ve sebebiyle ay- adlar Bu ve tesiriyle zenginle- dini pratikterin musiki MUHAMMED eserlerinin ana malzemesini tur. Esas Allah ve Hz. Muhammed sevgisi üzerine cami ve tek- ke (tasawuf) mGsikisi olarak iki türde ince- lenen Türk dini mGsikisinde konuyla ilgili eserler önemli bir yekün Bunlar Türk dini musikisinin en güzel ör- nekleri olarak günümüze kadar okun- 1. Sala(salat, salavat) . Hz. Muhammed'e Allah'tan rahmet dilemek, onu ve aile fert- lerini hürmetle anmak, ona faatini talep etmek dua cümleleriyle sevgi ve övgü ifade eden sözlerin besteli veya serbest dini mGsiki formudur. Gütte- leri Arapça olan "sala ver- mek, salavat getirmek" de Salalar bazan birlikte (cumhur). bazan da tek olarak cami ve minarelerde mü- ezzin, tekkelerde zakir oku- nur. toplan- zaman zaman sala bilin- mektedir. n sabah cenaze cuma ve bayram üm- miyye, kemaliyye ve münci- ye gibi 2. Na 't . ResGl-i Ek- rem'i methetmek, ondan dilemek, onun güzel anmak ve anlatmak kaleme eserlerin okun- formun Güfteleri, daha çok · Türkçe ve Farsça manzumelerin- den Cami ve tekke ola- rak ikiye bu eserler camilerde na- mazdan önce, tekkelerde zikrin veya zikir okunur. 3. Mevlid. Hz. Muhammed'in çe- mucizeleri ve konu alan manzumelerdir. Türk dini musiki- slnde en mevlid Süleyman Çe- lebi'nin Vesiletü 'n- necat eseridir. Mevlidin mevlid kandiliyle kandiller olmak üzere din büyükleri- ni anma, ölüm, hac ibadetini ye- rine getirme , evlenme vb. olaylar vesile- siyle camilerde veya bir mekanda 465
2

li] · 2018-05-25 · Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma sa mübarek kadernin

May 25, 2020

Download

Documents

dariahiddleston
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: li] · 2018-05-25 · Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma sa mübarek kadernin

şeh-i arafnak hadi-i sübül delll-i sellak 1 Der hakk-ı tü Hak Teala levlake lema ha­lektü'l-eflak" levhası; Abdülfettah Efen­di'nin celi sülüs hazırladığı "Ah ya Muham­med" levhası; Çırçırlı Ali Efendi'nin cell sü­lüs, "Yapıştım damen-i pak-i rızaya herçi bad abad 1 Sarıldım hak-i pay-i Mustafa'­ya herçi bad abad" levhası; yine Çırçırlı Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi­yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus­tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma­sa mübarek kadernin ruy-i zemine 1 Pak etmezdi kimseyi hak ile teyemmüm" lev­hası; Kazasker Mustafa izzet Efendi'nin cell sülüs, "Ol resul-i mücteba hem rah­meten li'l-alemin"; Ali Haydar Efendi'nin cell ta'lik, "Müeyyeddir seninle din ü dev­let ya ResGlellah" levhası; Harnit Aytaç'ın

cell sülüs ve cell ta'likle yazdığı , N abi' nin, "Sakın terk-i edebden kuy-i mahbub-ı h u­dadır bu" mısraı ile başlayan şiiri; Yahya Kemal'in , "Ezan-ı Muhammed(" şiiri ve "Na'l-i şerif" levhaları hat sanatımııda Hz. Peygamber'le ilgili belli başlı levhalardır.

BiBliYOGRAFYA :

Diirimi, "Mul5addime" , 43; Müslim, "Yman", 147; İbn Mace, "Mul5addime" , 229; Kadiiyaz, eş-Şifa', I, 506; Süleyman Çelebi, Vesfletü'n­necat : Meulid(haz. Ahmed Ateş). Ankara 1954, s. 150-152; FuzQii, Kırk Hadis Tercümesi (n şr.

Kemal Edip Kürkçüoğlu). istanbul 1951, s. 1-8; Münavi, Feyzü'l-kadfr, lll, 393; Acluni, Keşfü'l-l].afa' , II, 246 ; Müstakimzade, ruh­fe, s . 7 -15; Elmalılı, Hak Din i, V, 3923; Ke­mal Çığ , Hattat Hafız Osman Efendi, istan­bul 1948, s . ll ; Ni had M. Çetin. Eski Arap Şiiri , istanbul 1973, s. 25 ; Metin Şahinoğlu , Anadolu Selçuklu Mimarisinde Yazının Deko­ratif Eleman Olarak Kullanılışı, istanbul 1977, s. 40, 41 ; A Suruey ofPersianArt (ed. A. U. Po­pe-P.Ackerman).Tehran 1977,1V, 1742, 1747; Nihad Sami Banarlı, Şiir ue Edebiyat Sohbet/eri, istanbul 1982, Il, 53-60; M. Uğur Derman, "Mi­mar Sinan'ın Eserlerinde Hat Sanatı", Vf. Va­kıf Haftası, istanbul 1989, s. 290; a.mlf .. "Hil­y e (Hat )", DİA, XVlll, 47-51 ; Hamidullah, İslam Peygamberi (1\ı ğ ). Il, 759-777; J. M. Rogers, Empire of the Sultans : Ottoman Art from the Calleetion of Nasser D. K hali li, London 1996, s . 97 -99, 234-235; Ali Yardım , Peygamberimiz 'in Şemaili, istanbul 1997, s. 29, 45-62; M. Abdül­hay el-Kettani, Hz. Peygamber'in Yönetimi: et­Teratfbu'l-idariyye (tre . Ahmet Özel), istanbul 2003, I, 276-288; Il, 31 0-318; Süleyman Berk, Hattat Mustafa Rtlkım Efendi, istanbul 2003, s . 54; Maçka Mezat Bahar Müzayedesi: 13 Nisan 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Maçka Mezat: 18 Kasım 2003, istanbul 2003, tür.yer.; Süleyman Uludağ , "Delailü'l-hayrat", DİA, ıx, 113, 114; M. Yaşar Kandemir, "Hadis", a .e. , XV, 52, 54; Kenan Demirayak, "Kasidetü'l-bürde", a .e., XXIV, 566-568; Mahmut Kaya, "Kasidetü'l-bürde" , a.e., XXIV, 568-569.

li] MUHİTIİN SERiN

G) Türk Mfisikisi. Hz. Muhammed'in hayatındaki pek çok örnek onun ses gü-

M escid-i Nebevi'nln güneybatı

yönünden Medine'nin

bir görünüşü ve Hazret-i Bilal

Camii

zelliğine ilgi duyduğunu, özellikle Kur'an ve ezan okurken seslerini daha güzel kul­lanmaları hususunda ashabını teşvik et­tiğini göstermektedir. Hicretten sonra ashaptan Abdullah b. Zeyd b. Sa'lebe rü­yasında kendisine öğretilen ezan metni­ni okuyunca ResGlullah'ın bu metnin sesi güzel olan Bilal-i Habeşi'ye öğretilmesini istediği bilinmektedir. Ayrıca Bilal'in ha­yatı boyunca Hz. Peygamber'in müezzini olarak hizmet etmesi ve ResGlullah'ın za­man zaman ona, "Haydi Bilal, namaz için ezan oku da bizi ferahlat" demesi (Eb O DavOd. "Edeb", 78) Resul-i Ekrem'in bu konudaki hassasiyetini ortaya koymakta­dır. Allah Teala'nın. güzel sesli bir pey­gamberin sesini Kur'an ile güzelleştire­rekyüksek sesle okumasından hoşnut ol­duğu kadar hiçbir şeyden hoşnut olmadı­ğını belirten ResGlullah (Buhar!. "Feza'i­lü ' l-I5ur'an", 19 , "Tevl:ıld", 32 ; Müslim, "Müsafırln" , 232-234) bir defasında Ebu Musa el-Eş' ari'nin okuduğu Kur'an'ı din­teyince ona şöyle söylemiştir: "Sana DavGd aleyhisselama verilen mizmartardan biri verilmiştir" (Buhar!, "Feza'ilü'l-I5ur'an", 31; Müslim, "Müsafırin", 235-236) . Ebu Musa'nın bu hadisin bir başka rivayetinde yer alan, "Va ResGlellah! Kıraatimi dinle­diğİnizi bilseydim tilavetimi daha güzel nağmelerle süslemek için gayret gösterir­dim " sözüne de (Beyhaki, Şu'abü'L-iman,

ll , 389; a.mlf., es-Sünenü 'ş-şugra, I, 560) itiraz etmemişti. Hadisteki "mizmar" ke­limesine sözlükler "nefesli bir musiki ale­tinin ismi" yanında "nağme, terennüm, güzel ses" anlamını da vermektedir.

Hz. Peygamber'in vefatından sonra müslümanlar ona olan hasretlerini, sev­gilerini manzum ve mensur eserlerde ifa­de etmeye çalışmışlardır. Bunlardan man­zum olanlar, çeşitli İslam ülkeleri yanında bilhassa Osmanlı kültür ve medeniyetin­de özel şekil, tarz ve tavırları sebebiyle ay­rı ayrı adlar almıştır. Bu şiirler, tasawufı hayatın ve tarikatların tesiriyle zenginle­şen dini pratikterin şekillendirdiği musiki

MUHAMMED

eserlerinin ana malzemesini oluşturmuş­tur. Esas teması Allah ve Hz. Muhammed sevgisi üzerine yoğunlaşan, cami ve tek­ke (tasawuf) mGsikisi olarak iki türde ince­lenen Türk dini mGsikisinde konuyla ilgili eserler önemli bir yekün tutmaktadır.

Bunlar Türk dini musikisinin en güzel ör­nekleri olarak günümüze kadar okun­muştur.

1. Sala(salat, salavat). Hz. Muhammed'e Allah'tan rahmet dilemek, onu ve aile fert­lerini hürmetle anmak, ona sığınmak, şe­

faatini talep etmek maksadıyla yazılmış dua cümleleriyle sevgi ve övgü ifade eden sözlerin besteli veya serbest şekilde okunduğu dini mGsiki formudur. Gütte­leri Arapça olan salaların icrası "sala ver­mek, salavat getirmek" şeklinde de anılır. Salalar bazan birlikte (cumhur). bazan da tek kişi olarak cami ve minarelerde mü­ezzin, tekkelerde zakir tarafından oku­nur. Ayrıca çeşitli dini - tasawufı toplan­tılarda zaman zaman sala verildiği bilin­mektedir. Salaları n sabah salası, cenaze salası, cuma ve bayram salası, salat-ı üm­miyye, salat-ı kemaliyye ve salat-ı münci­ye gibi çeşitleri vardır. 2. Na't. ResGl-i Ek­rem'i methetmek, ondan şefaat dilemek, onun güzel vasıflarını anmak ve anlatmak amacıyla kaleme alınmış eserlerin okun­duğu formun adıdır. Güfteleri, daha çok

· mutasawıf şairlerin Türkçe ve Arapça'nın

yanı sıra Farsça yazılmış manzumelerin­den seçilmiştir. Cami ve tekke na'tları ola­rak ikiye ayrılan bu eserler camilerde na­mazdan önce, tekkelerde zikrin başında veya zikir aralarında okunur. 3. Mevlid. Hz. Muhammed'in doğumu, hayatının çe­şitli safhaları , mucizeleri ve vefatını konu alan manzumelerdir. Türk dini musiki­slnde en tanınmış mevlid Süleyman Çe­lebi'nin Vesiletü 'n-necat adını taşıyan­

eseridir. Mevlidin başta mevlid kandiliyle diğer kandiller olmak üzere din büyükleri­ni anma, ölüm, doğum, hac ibadetini ye­rine getirme, evlenme vb. olaylar vesile­siyle camilerde veya başka bir mekanda

465

Page 2: li] · 2018-05-25 · Ali Efendi'nin cell sülüs, "Fahr-ı alem enbi yanın zat-ı müstesnasıdır" levhası; Mus tafa Rakım Efendi'nin cell sülüs, "Basma sa mübarek kadernin

MUHAMMED

düzenlenen dini toplantılarda okunınası yaygın adet haline gelmiştir. XIX. yüzyı­lın sonuna kadar belirli bestelerle okunan Süleyman Çelebi mevlidinin bestesi daha sonra unutulmuştur. Günümüzde bahir­ler muayyen bir makam sırası takip edile­rek irticalen okunmaktadır. 4 .. Mi'raciyye.

Resfıl-i Ekrem'in mi'racını anlatan man­zumeler arasında Kutbünnayl Osman De­de'nin mesnevi şeklinde kaleme alarak bestelediği eserinin ayrı bir yeri vardır. Türk mOsikisinin günümüzdeki en muh­teşem örneği kabul edilen bu mi'raciyye genellikle mi'rac kandilinde veya ertesi günü cami ve tekkelerde okunur. S. Tev­

şih. Mevlid ve mi'raciyye bahirleri arasın­da okunmak üzere bestelenmiş, Hz. Mu­hammed'i öven veya onun herhangi bir özelliğini konu alan manzum eserlerdir. ilahilere göre daha sanatlı olan ve genel­likle büyük usullerle ölçülen tevşlhlerin çoğu Türkçe ise de bazı Arapça ve Farsça örneklere de rastlanmaktadır. 6. İ lahi. Dinl-tasawufi muhtevalı, Allah ve Pey­gamber sevgisini dile getiren manzume­lerin Türk mOsikisi makam ve usulleriyle bestelenmiş şeklidir. Tekke ve cami ilahi­leri diye ikiye ayrılan bu eserler tekkede zikirler esnasında, camide çeşitli ibadet­ler arasında veya değ işik dini toplantılar­da icra edilmektedir. Eskiden hicrl ayların

her biri için bestelenmiş ilahiler vardı. Mevlid ayları denilen reblülewel ve rebl­ülahirde okunan tevşlh ve na'tlar yanın­da güftelerinde Hz. Peygamber'in çeşitli özellikleri anlatılan ilahilerin okunınası da yaygın bir adetti. Ayrıca tekkelerde zikir esnasında okunan, Türk mOsikisi makam­larıyla bestelenmiş. sözleri Arapça olan şuğullerin, ramazanlarda minarelerde okunan temddlerin birçoğu da Hz. Pey­gamber'i konu edinmiştir. Zakiri Hasan Efendi'nin, "Şefiu'l-halkı fi'l-mahşer 1 Mu­hammed sahibü'l-minber" beytiyle baş­layan pençgah bestesi çok tanınmış ör­neklerdendir. 7. Kaside. Allah ve Hz. Mu­hammed hakkındaki övgülerden, din bü­yüklerinden, onlara gösterilmesi gereken saygıdan ve tasawufi meselelerden bah­seden şiirlerin bir kişi tarafından bir ma­kam veya makamlar çerçevesinde irtica­len okunan şeklidir. Cami ve tekkelerde icra edilen kasidelerin en sevilenleri Hz. Peygamber'le alakah güttelere sahip ör­neklerdir. Bunlardan başka daha çok Hz. Muhammed'in anne ve babasının özellik­lerini konu alan regaibiyyelerle Süleyman Çelebi'nin Mevlid'inden sonra halk ara­sında büyük rağbet gören ve özellikle ca-

466

milerde "Muhammediyehan" denilen ha­fızlar tarafından okunan Yazıcıoğlu Meh­med Efendi'nin Muhammediyye'sinden de söz etmek gerekir.

BİBLİYOGRAFYA :

Buhari. "Ft'Za'ilü 'l-~ur'an", 19, 31, "ThvJ:ı!d" ,

32; Müslim. "Müsafırin", 232-234; Ebu Davud, "Edeb", 78; Beyhaki·, es·Sünenü'ş-şugrii (nşr. M. Ziyaürrahman ei-A'zaml). Medine 1410/1989, !, 560; a.mlf., Şu'abü'l-imiin (nşr. M. Sald b. Besyuni Zağ!GI). Beyrut 1410/1990, Il, 389; Sa­dettin Nüzhet Ergun, Türk Musikisi Antolojisi, İstanbul1942-43,1, 12-13,25, 119, 122, 125; ll , 401, 404, 654-656; Subhi Ezgi, Türk Musiki­si Klasiklerinden Temcit-Na't-Salat-Durak, İs­tanbul 1945, s. 11-26; a.mlf .. Nazari-Ameli Türk Musikisi, İstanbul, ts., lll, 54-59, 63-66, 76-79, 85, 102-143; Nuri Özcan, On Sekizinci Asırda Osmanlılarda Dini Müsıki (doktora te­zi, 1982), MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü, s. 15-18,21-31, 38-46; a.mlf., "Bayram Salası", DİA, V, 268-269; a.mlf.- Mustafa Uzun, "Cenaze Sa­lası", a.e. , VII, 358-359; Mustafa Uzun, "Os­manlı'nın Gür Nefesi: Türk Dini-Thsavvufı Edebiyatında ilahi", Osmanlı, Ankara 1999, IX, 591; Halil Can, "Dini Türk Mus'ikisi Antolo­jisi (LGgatı)", MM, sy. 217 (ı 966). s. 14; sy. 218 (ı966), s. 57; sy. 220 (ı966). s. 119-121; sy. 222 (ı966). s. 198; sy. 226 (ı967). s. 19; a.mlf., "Dini Musiki", a.e., sy. 291 (ı974). s. 15; sy. 292 (ı974). s. 23-24; sy. 293 (1974). s. 17-20; sy. 296 (1974). s. 22-23; sy. 297 (ı974). s. 24-27; sy. 300 (ı 974). s. 25-28; sy. 308 ( 1975), s. 23-24; Pakalın, lll, 22; İsmail Hakkı Özkan, "Ka­side (Musiki) " , DİA, XXIV, 566.

liJ NuRi ÖzcAN

V. LiTERATÜR

A) İslam Dünyası. Arapça. Kur'an-ı Ke­rlm'in ilk muhatabı ve tebliğeisi olması yanında hayatı ve faaliyetleri dolayısıyla Kur'an'da Hz. Peygamber'le ilgili birçok ayet ve süre bulunmaktadır. Tefsirlerde Kur'an ayetleri açıklanırken ResGl-i Ek­rem'in hayatına, örnek şahsiyetine, söz­lerine ve fiilierine dair bilgilere yer verilir. Çeşitli vesilelerle hayatından bazı kesitie­rin yer aldığı hadis kaynakları da Hz. Pey­gamber etrafında oluşmuş geniş litera­türün önemli bir kısmını teşkil eder (bk. HADİS [LiteratürJ;TEFSİR [Literatür!). Re­sfılullah'ın anne ve babası hakkında müs­takil eserler kaleme alınmıştır. Süyütl'nin bu konudaki altı risalesi (er-Resa'ilü't-tis' içinde yayımlanmıştır [ Beyrut 1405/1985,

s. 11-243[). Zeynl Çelebi el-Fenari'nin Ri­sô.le ii ebeveyi'n-nebi'si, Kemalpaşaza­

de'nin Risô.le ii J:ıaJsJsı ebeveyi'n-nebi'­si ve Muhammed b. Ömer el-Bali'nin Sü­bülü's-seıam ii J:ıükmi ô.ba'i seyyidi'l­enô.m' ı bunlar arasında sayılabilir. Onun isimlerine dair İbn Faris Esmô.'ü Resıllil­lô.h ve me'ô.nihô., İbn Dihye el-Kelbl el-

Müstevfô. ii esmô.'i'l-Muştafô., Takıyyüd­din Abdurrahman b. Abdülmuhsin el-Va­sıtl Esmô.'ü'n-nebi, Muhammed b. Ka­sım et-Tilimsanl Tegkiretü'1-muJ:ıibbin ii esmô.'i seyyidi'1-mürselin, Süyütl e1-Behcetü 's-seniyye fi'1-esmô.'i'n-nebe­viyye ve er-Riyô.zü'1-eni]sa ii şerJ:ıi es­mô.'i l]ayri'l-l]aliJsa, Yusuf b. İsmail en­Nebhanl AJ:ısenü'l-vesô.'il ii na?:mi es­mô.'i'n-nebiyyi'l-kô.mil ve Ahmed Şere­

basl, Ma'a esmô.'i'l-Muştafô. adlı eser­leri kaleme almışlardı r. Hz. Peygamber hakkındaki literatürün önemli bir kısmını mevlidler oluşturmaktadır. Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevz1. İbn Dihye el-Kelbl, Muham­med b. Mes'Gd el-Kazerünl, Ebü'l-Fida İbn Keslr, İbnü'l-Cezerl, Şemseddin es­Sehavl. Süyütl, İbnü'd-Deyba'. İbn Ha­cer el-Heyteml, Ali el-Karl, Ca'fer b. Ha­san el-Berzend, M. Reşld Rıza gibi bir­çok müellif bu konuda eser yazmıştır (Se­

lahaddin el-Müneccid, s. 20-36; ayrıca b k.

MEVLİD).

Siyer ve megazl kitapları bu literatür içinde ayrı bir öneme sahiptir. İbn İshak'ın Siretü İbn İsJ:ıô.Js ' ı ile İbn Hişam'ın es­Siretü'n-nebeviyye'si ve Vakıdl'nin Ki­tô.bü'l-Megiizi'si, İbn Hibban. İbn Faris, İbn Hazm. İbn Abdülber en-Nemerl, Ab­durrahman b. Abdullah es-Süheyl1. Ebü'l­Ferec İbnü'l-Cevzl. Kelal, Nevev1. Abdül­mü'min b. Halef ed-Dimyatl, İbn Seyyi­dünnas, Ali b. Muhammed el-Hazin, Mo­ğultay b. Kılıç. izzeddin İbn Cemaa, Ebü'l­Fida İbn Keslr, İbn Hablb el-Haleblve NG­reddin el-Halebl'nin siyere dair eserleri günümüze ulaşan en meşhur kitaplardır. Bilhassa Makrizi'nin İmtô.'u'l-esmô.'ı, Ah­med b. Muhammed el-Kastallanl'nin e1-Mevô.hibü '1-ledünniyye 'si, Şemseddin eş-Şaml'nin Sübülü'l-hüdô. ve'r-reşô.d 'ı

ve Kastallanl'nin eseri üzerine Zürkan1'­nin yaptığı şerh geniş muhtevalı çalışma­lardır. İbn Kayyim el-Cevziyye'nin ResGl-i Ekrem'in uygulamalarından çıkarılan hü­kümlere yer veren Zô.dü '1-me'ô.d ii hed­yi l]ayri'1-'ibô.d'ı da burada zikredilmeli­dir. Manzum siyer müelliflerinden Zey­nüddin el-Iraki ed-Dürerü's-seniyye ii (na?mi) 's-siyeri'z-zekiyye'de Hz. Pey­gamber'in hayatını ve şernailini 1 ooo be­yitte, İbnü'l-Cezerl, Zô.tü'ş-şiiô.' ii sire­ti'n-nebiyyi'l-Muştafô.'sında Hulefa-yi Raşidln ile birlikte s 1 S beyitte anlatmak­tadır.

Siyer ve megazl konusunda çok sayıda araştırma eseri arasında Ahmed b. Zeynl Dahlan'ın es-Siretü 'n-nebeviyye ve'l-