-
SSaaddaakkaa iisstteemmiiyyoorruuzz!!
32 *9-22 Ocak 2009 *Fiyat›: 1 YTL *ISSN: 1307-878X
[email protected]
S›n›fsal Yaklafl›m Emekçinin gündemi Pusula Evrensel Bak›fl
Kavga ve direniflin yükseltil-mesinde kritik evre: 2009 yerel
seçimleri
Çal›flma tarz› üzerine -1- Strateji ve taktik üzerineEzilenler
“›slah” olmamakta kararl›
❐ Sayfa 3 ❐ Sayfa 4 ❐ Sayfa 11 ❐ Sayfa 13
Baflbakan Erdo¤an, kriz konusunda döktürdü¤ü incilere bir
yenisini daha ekledi.
Ama bu kez gerçek niyetini aç›ktan ilan ederek. Geçti¤imiz
dönem, emekçilere
geometri dersi vermeye kalkan, tüm dünyan›n gözü önünde olanlar›
“ben
görmezden gelirsem, sorun kalmaz” yaklafl›m›yla çocuklar› dahi
kendine
güldüren baflbakan, temsilcisi oldu¤u sömürücü egemenlerin
emekçilere reva
gördüklerini “Sadaka bizim kültürümüzde vard›r” diyerek aç›k
etti. Bugüne
kadar emekçilere verilen sadakalar› inkar edegelen egemenler
Erdo¤an flahs›nda ilk
kez gerçe¤in ad›n› koydular. Öyle ya, havadan suya kadar her
fleye zam yap›ld›¤›
bugünlerde asgari ücrete yapt›klar› zamm›, sadaka d›fl›nda
baflka bir kavram›n
aç›klamas› mümkün de¤il. Biz emekçiler ise bugün her zamankinden
daha güçlü bir
flekilde “Sadaka de¤il hakk›m›z›, bize ait olan› istiyoruz” diye
ba¤›rmam›z
gerekiyor. Çünkü bizim kültürümüzde de direnifl ve mücadele
var!
‹flsizlik krizin patlak verdi¤i an-dan itibaren tart›fl›lan
önemlikonulardan biri. Krizin böy-lesi bir sonuca neden
olaca¤›bilinen bir gerçektir. Tart›fl-malar›n oda¤›nda ise
ortayaç›kan ve küçümsenemeyecekrakamlarla ifade edilen bukesime
yönelik nas›l bir poli-tika belirlenece¤i vard›.
Kitlelerin mevcut sistemin
çarp›kl›¤›n› çok daha netgördü¤ü böylesi anlar, ha-kim
s›n›flar›n da korkular›-n›n yo¤unlaflt›¤› bir süreciifade eder.
Oluflan y›k›m,açl›k, iflsizlik bu korkununesas nedenidir.
Zira patlamas› durumunda, hü-kümetlerin salland›¤›, siste-min
ciddi yaralar ald›¤› çokiyi bilinmektedir.❐ Sayfa 9
‹‹flflççii--kkööyyllüü‹‹flflççii--kkööyyllüü
‹ki ay› aflk›n bir süredir çeflitli etkinlik-ler, eylemler ve
buluflmalarla kolek-tif bir çaba ve emekle sürdürdü¤ü-müz
kampanyam›z› de¤erlendirirken,kuflkusuz ki içinden geçmekte
oldu-¤umuz süreçten ba¤›ms›z ele alama-y›z. Yine baflar› ve
baflar›s›zl›k nokta-s›ndaki tespitlerimizi de önümüzekoydu¤umuz
hedeflerle ve d›fl›m›z-daki bir tak›m geliflmelerle
birliktede¤erlendirmek zorunday›z.
‹lk olarak vurgu yapmal›y›z ki, bölgeselbir tak›m farkl›l›klar
sonucu kimi yer-lerde daha “canl›” ve “hareketli” ge-çen
kampanyam›z, kimi yerlerde iseistenilen, arzu edilen ya da
olabile-cek canl›l›kta geçmemifltir. Bundabelitti¤imiz gibi
faaliyetimizin bölge-ler aras›ndaki farkl›l›¤› ve özgünlükle-rimiz
önemli derecede etkendir.
❐ Sayfa 2
““SSaavvrraa ssaavvrraa hhaattttaa
nnaassrr””Kampanyam›z›nard›ndan
2009kimin içinkötü biry›l olacak?
Sinter’de direniflvar!
Yerel seçimleredo¤ru hileler...
Bu, iflçi s›n›f›n›ndirenifli
Kriz tar›m› davuruyor...
19 Aral›k’tan bu yana direniflteolan Sinter iflçileri, asl›nda
haks›ziflten ç›karmalara dönük tepkileri-ni, bu s›ralar birçok
fabrika direni-flinde oldu¤u gibi, geçti¤imiz gün-lerde çok daha
üst boyutlarda gös-terdiler. ❐ Sayfa 4
AKP Pertek ‹lçe Baflkanl›¤›’n›n,‹stiklal, Derebafl›, Kaledibi
veSo¤ukp›nar mahallelerinde ikameteden 227 kiflinin
ikametgâhlar›n›nilçede bulunmad›¤› gerekçesiyleseçmenin kayd›n›n
silinmesi için ‹l-çe Seçim Kurulu’na yapt›¤› itirazüzerine, 163
kiflinin kayd› silindi.
❐ Sayfa 6
‹flçileri örgütlemekten gö-rece daha zor bir fley varsa oda
kad›n iflçileri örgütlemek.Yar›-feodal ülkemizin bariz
gerçek-lerinden birisi olan bu durumEmine Aslan’›n direniflinde bir
keredaha kendisini gösteriyor.
❐ Sayfa 12
Krizin tar›m ve köylülük üze-rindeki etkilerini daha
yak›ndanö¤renmek için Tar›m Orkam-Sen Genel Örgütlenme, E¤i-tim ve
Bas›n Yay›n SekreteriAtilla ‹rey’le görüfltük. ‹rey, kri-zin
köylülük üzerinde etkilerininönümüzdeki süreçte daha
belirgingörülece¤ini söyledi. ❐ Sayfa 5
Say›:
ÇÇIIKKTTII
TC’nin, Kürt halk›na dönük 80y›l› aflk›n süredir hayata
ge-çirdi¤i imha-inkar-asimilas-yon politikas›nda yeni birsayfa
aç›ld›!
Devlet televizyonunda “TRT-fiefl (6)” ad› alt›nda
bafllayanKürtçe yay›n›n aç›l›fl›n›, Kürthalk›n›n, “keklik
soyundan”olarak tan›mlad›¤› afliretle-rin, AKP’li
milletvekilleri
yapt›. Kanal›n aç›l›fl günü su-nuculu¤u ise, daha kanal
aç›l-madan önce, “uygun” birKürt sanatç› aray›fl›na girildi-¤inin
duyulmas› ile birlikte“benden light Kürt bulamaz-lar” aç›klamas›
yaparak “gö-reve” talip olan Rojin üst-lendi. Nilüfer Akbal
iseRojin’e efllik eden bir di¤erKürt sanatç›yd›. ❐ Sayfa 9
Özgürlük-ler kendi-sine,yasaklartebaaya
Siyonist ‹srail devleti bir kez daha Filistin halk›n›n
bafl›na ya¤d›rd›¤› bombalarla tarifsiz ac›lara
neden oldu!
27 Aral›k Cumartesi günü,
Siyonist ‹srail, Filistin’in Gazze
kentini, hava sald›r›s›yla bombal-
ad›. Sald›r› sonucunda ve devam
eden günlerde, resmi rakamlara
göre 500’den fazla Filistinli
hayat›n› kaybetti, binlercesi de
yaraland›. Gazetemiz bask›ya
haz›rlan›rken de ‹srail Gazze’ye
karadan sald›r› bafllam›flt›. Bir
y›ldan fazla bir süredir abluka
alt›nda bulunan Gazze’ye ilaç,
g›da gibi temel insani
malzemeler zaten ulaflmazken,
yaflanan bu sald›r› sonras›nda
hayat durma noktas›na geldi.
❐ Sayfa 16
-
Merkezi olarak örgütlenen ‹flçi-köylü gaze-tesinin kampanyas›n›n
Bursa aya¤› “Devrimcibas›n üzerindeki bask›lar ve devrimci ba-s›n›n
kitlelerle buluflmas›” ile sonland›. Ça¤-r› ilan›m›z, davetiye
kartlar›m›z ile okur kitlemi-zi ve devrimci, demokratik ve ilerici
kurumlar›söylefliye davet ettik. Söyleflinin yap›ld›¤›
salona“Devrimci bas›na yap›lan bask›lara sessizkalmayal›m,
sahiplenelim” ‹flçi-köylü imzal›pankart as›ld›. Söylefli merkez
büromuzun haz›r-lad›¤› sinevizyon gösterimi ile bafllad›.
Egemenler4. güç olarak kabul edilen medya arac›l›¤› ile
bizezilenlerin gündeminin, ilgi alanlar›m›z›n, taleple-
rimizin ne olaca¤›n› k›sacas› yaflamtarz›m›z› ve
düflüncelerimizi belirle-mek istiyor. Egemenlerin bu
araçlayaratt›¤› suni gündemle ezilen emek-çilerde yaratmak
istedikleri bilinçbulan›kl›¤›na karfl› halk›n kendi ger-çek gündemi
ile yüzleflmek egemen-lerin gerçek katliamc› ve sömürücüyüzünü
emekçi halka teflhir etmek
ve mücadeleye ça¤›rmak görevi devrimci ve sos-yalist bas›na
düflmektedir. Bundan dolay› ege-menlerin bilhassa son y›llarda
devrimci ve sosya-list bas›na yönelik sald›r›lar›n› art›rd›¤›n›n
dilegetirildi¤i aç›l›fl konuflmas›ndan sonra söz alanmerkez büro
çal›flan›m›z, uluslar aras› ve ülke-mizdeki sermaye-medya
iliflkilerini, medya pat-ronlar›n›n bankalar ve sanayi alanlar›nda
nas›lholdingleflti¤ini örneklerle anlatt›. Ayr›ca medyatekellerinin
haks›z savafllar›n ve sald›r›lar›n nas›ldestekledi¤ini Irak iflgali
ile örneklendirdi.
Ülkemizde medya tekellerinin hükümetleri
bile devirdi¤ini, Do¤an Medya Grubu ile AKPhükümeti aras›ndaki
ç›kar savafl›na vurgu yapt›.Ezilen emekçi halk›n sesi devrimci ve
sosyalistbas›n›n ülkemizdeki tarihi sürecini anlatarakdevrimci
bas›n›n önemi üzerinde durdu.
Ard›ndan geçilen serbest kürsüde devrimcive demokratik kurum
temsilcileri düflünceleriniifade etti. Devrimci Demokrasi ad›na
sözalan arkadafl, devrimci, sosyalist bas›na yap›lanbask›lar›n
ancak muhaliflerin ortak hareket et-mesi ile bertaraf edilece¤ini
belirtti. K›z›l Bay-rak ad›na söz alan arkadafl ise, bugün
devrimcibas›na bask›lar›n artt›¤› bir dönemde böyle biretkinli¤in
yap›lmas›n› ayr›ca anlaml› buldu¤unuifade etti. SDP ‹l Baflkan› da
burjuva sistemdedevrimci bas›na yönelik bask›lar›n do¤al oldu¤u-nu
belirtti. Bursa Tuncelililer Derne¤i Bafl-kan›n›n kitlelerin
devrimci ve sosyalist bas›n›sahiplenmesinin gereklili¤i ve önemi
üzerinedurmas›n›n ard›ndan etkinlik alk›fllarla sonland›-r›ld›.
(Bursa)
Ezen ve ezilenler aras›ndakiuçurumun giderek derinleflti¤i
için-den geçti¤imiz gibi kriz, yoksulluk,iflsizlik vb. süreçlerde
genifl kitleleregitmenin, sistemin katliamc› yüzünüteflhir etmenin
ve elbette ki bu kit-leleri düzene karfl› harekete geçir-menin
önemi her zamankinden da-ha fazlad›r. Buradan bak›ld›¤›nda bi-zim
aç›m›zdan önemli noktalardanbirinin kitlelerle iletiflim sorunu
ol-du¤unu tekrar vurgulamak ve bu-nun da afl›labilecek bir noktada
dur-du¤unun alt›-
n› çizmek gerekmektedir. Bu t›ka-n›kl›¤› aflmak için öncelikle
do¤rupolitikalara, sonra da bu politikala-r›n en genifl kitlelere
aktar›lmas›için uygun araç ve yöntemlere ihti-
yaç vard›r. Bu anlamda önemli araç-lar›m›zdan birinin de
yay›nlar›m›zoldu¤una ve bu yay›nlar›n ayn› za-manda örgütleyici
yönüne dikkatçekerek 17-30 Ekim tarihli gazete-mizde duyurusunu
yaparak bafllatt›-¤›m›z “Daha nitelikli bir faaliyetiçin daha
nitelikli bir gazete” fli-arl› kampanyam›z› bu say›m›zla bir-likte
sona erdirmifl oluyoruz.
‹ki ay› aflk›n bir süredir çeflitlietkinlikler, eylemler ve
buluflmalar-la kolektif bir çaba ve emekle sür-
dürdü¤ümüz kam-panyam›z› de¤er-lendirirken, kuflku-suz ki
içinden geç-mekte oldu¤umuzsüreçten ba¤›ms›zele alamay›z.
Yinebaflar› ve baflar›-s›zl›k noktas›ndakitespitlerimizi deönümüze
koydu-¤umuz hedeflerleve d›fl›m›zdaki birtak›m geliflmeler-le
birlikte de¤er-lendirmek zorun-day›z.
‹lk olarakvurgu yapmal›y›zki, bölgesel birtak›m
farkl›l›klarsonucu kimi yer-lerde daha “can-l›” ve “hareketli”geçen
kampan-yam›z, kimi yer-lerde ise isteni-len, arzu edilenya da
olabilecekcanl›l›kta geç-memifltir. Bun-da belitti¤imizgibi
faaliyetimi-zin bölgeleraras›ndaki fark-l›l›¤› ve özgün-l ü k l e r
i m i zönemli dere-
cede etkendir.
Kampanyam›za bafllarken alt›n›özellikle çizdi¤imiz noktalardan
birihat›rlanaca¤› gibi yay›nlar›m›z›n ni-teli¤inin istedi¤imiz
düzeyde olma-
d›¤› ve bu s›k›nt›n›n kolektif biremek ile afl›labilece¤i idi.
Bu nokta-da kampanyam›z süresinde at›lanolumlu ad›mlar oldu¤unu
vurgula-mak gerekmektedir. Birçok bölge-deki okurlar›m›z bu süre
zarf›ndabulunduklar› alanlardaki geliflmeleri,kat›ld›klar› eylem ve
etkinlikleri,kampanya dahilinde yapt›klar› faali-yetleri gazetemize
aktarm›fl ve bu-nun yaratt›¤› canl›l›k da gazetemiz-de gözle
görülür bir hareketliliksa¤lam›flt›r. Bu durum bize bir kezdaha
kolektif ajitatatör-propagan-dac› ve örgütleyici olan
yay›nlar›m›-z›n gelifltirilmesinin, bütünün katk›s›sayesinde
olaca¤› gerçe¤ini göster-mifltir. Ülkemizde yaflanan
önemligeliflmelerle birlikte ele almaya ça-l›flt›¤›m›z kampanyam›z
süresinceBursa’dan Diyarbak›r’a, Dersim’denÇanakkale’ye, Ankara’dan
Van’a, ‹s-tanbul’dan Nevflehir’e birçok ildeokurlar›m›z
yürüttükleri faaliyetleri,yorumlad›klar› geliflmeleri bizlerleve
yay›n arac›l›¤› ile binlerle paylafla-rak bu gerçe¤in alt›n› kal›n
çizgiler-le bir kez daha çizmifllerdir.
Kampanyam›z›n önemli ayakla-r›ndan biri de zaten kendi
kitlemiziçinde yay›nlar›m›z› gündemlefltir-mek ve bunun sonucunda
sahipleni-fli art›rmak, okur kitlemizle ba¤lar›-m›z› daha da
gelifltirerek elefltiri veönerilerini almak, yay›nlar›m›za yö-nelik
ilgiyi art›rmak ve böylece da¤›-t›m a¤›m›z› gelifltirmekti.
Çünkübafllarken de alt›n› çizdi¤imiz gibiyay›nlar›m›z›n en önemli
eksik-lerinden biri s›n›f mücadelesi-nin farkl› alanlar›ndaki
gelifl-melerini etkili ve canl› flekildedile getirememesidir. Bu,
do¤al-l›¤›nda yay›n›n kendini tekrar et-mesini do¤urmaktad›r. Bunu
afl-man›n en önemli ad›mlar›ndan biri,farkl› alanlarda faaliyet
yürüten, ey-lem ve etkinlikler organize eden,örgütlenen eylemlere
kat›l›m sa¤la-yan, k›sacas› kitlelerle içiçe olanokurlar›m›z›n
düflüncelerini, pratik-lerini do¤rudan yay›nlar›m›za aktar-mas›d›r.
Bu çal›flma tarz›n› oturttu-¤umuzda daha etkili ve canl› yay›n-lar
ç›kartmam›z›n önünde hiçbir en-gel kalmaz. Örne¤in Kürt ulusu,
ifl-
çi s›n›f›, gençlik, kad›nlar içinde,yurtd›fl›nda faaliyet
yürüten tümokurlar›m›z›n kitleleri ilgilendirengündemlerle ilgili
haber ve yorum-lar›n› hem genifl kitlelerle hem dekendi kitlemizle
paylaflmas› bir yan-dan önemli bir deneyim aktar›m›olurken di¤er
yandan da daha canl›bir gazete ç›kmas›na olanak suna-cakt›r.
Elbette ki sorun bununla yetin-mek de¤il, bu katk›y› ve eme¤i
dahaüst boyutta harcayarak kitlelere da-ha nitelikli bir yay›nla
gidebilmek vebu çabay› sürekli k›labilmektir.Kampanya dahilinde ele
ald›¤›-m›z tüm çal›flmalar›m›z› sü-reklilefltirmek
örgütlenmenoktas›ndaki sorunlar›m›z›nçözümünde de önemli birad›m
olacakt›r. Kald› ki bu süreç-te tan›flt›¤›m›z ve kendimizi
tan›tt›-¤›m›z her yeni iliflki ve kurum biz-den bu süreklili¤i
beklemektedir.
Kampanyam›z›n uzun vadeli birhedefi olarak ortaya
koydu¤umuz,“ileri kitleler nezdinde güvenilir vearan›r bir yay›n”
düzeyine ulaflmahedefi de ancak böylece baflar›yaulaflabilir.
Örne¤in kampanya dahi-linde birçok bölgede sesli propo-ganda ile
yay›n da¤›t›mlar› örgütlen-mifl, semtlerde kap› kap› gazete
da-¤›t›larak yay›nlar›m›z›n ve siyasaldüflüncelerimizin
propagandas› ya-p›lm›flt›r. fiimdi önemli olan tüm buçal›flmalar›n
devaml›l›¤› ve yayg›nl›-¤›n› sa¤layarak, faaliyetin
süreklilefl-mesinin ad›mlar›n› atmakt›r. Çünküher birimizin temel
görevleri ara-s›nda yay›nlar›m›z›n da¤›t›m›n› ör-gütlemek ve bu
da¤›t›m üzerindenç›kan olanaklar› de¤erlendirerek,iliflkileri
saflar›m›za kazanmak bu-lunmaktad›r.
Yay›n-okur iliflkisi
Kampanyam›za bafllarkenalt›n› çizdi¤imiz önemli amaç-lardan
birinin de yay›n-okuraras›nda nitelikli bir diyalo¤unsa¤lanmas› ve
bunun sürekli-lefltirilmesi oldu¤unu belirt-mifltik. Bu noktada
önemli ad›mlarat›ld›¤›n›, birçok bölgede yapt›¤›m›z
okur toplant›lar›n›n önemli oldu¤u-nu belirtmeliyiz. Karfl›l›kl›
beklenti-lerin özetlenmesi, elefltirilerin akta-r›lmas› ve
önerilerin s›ralanmas›,birlikte kafa yormak ve emek har-camak
kuflkusuz ki okur-gazete ilifl-kisinin geliflmesinin önemli
ad›mla-r›d›r. Bu iliflkinin geliflmesi de dahanitelikli bir yay›n›n
olmazsa olmazla-r›ndand›r.
Yine kampanyam›za bafllarkenvurgulad›¤›m›z önemli
noktalardanbiri de maddi sorunlar›m›z olmufl-tur. Bu noktaki
düflüncelerimizi ves›k›nt›lar›m›z› yapt›¤›m›z okur top-lant›lar›nda
ve yay›nlar›m›zda iflle-meye çal›flt›k. Ancak yukar›da bah-sini
etti¤imiz birçok sorun gibi buda afl›lamayacak bir durum
de¤ildir.Ürünlerimizin gelirlerinin düzenliolarak aktar›lmas›
durumunda busorun ortadan kalkacakt›r. Hatta budurumda gündemimizde
olan yenikitaplar› yay›mlamam›z, yay›nlar›m›-z› daha yayg›n ve
aktif bir flekilde ta-n›tmam›z mümkün olabilecektir. Buvurgular›n
yap›lmas›n›n ard›ndan bukonuda da belli ad›mlar atabildi¤i-mizi,
yay›nlardan dönen miktardabir art›fl oldu¤unun alt›n›çizmekle
birlikte bunun ye-terli olmad›¤›n› da belirt-meliyiz.
Yine kampanyam›z›nönemli noktalar›ndan biride çeflitli alanda
etkili ola-bilmesi için bölgelerin ye-rel sorunlar›yla birlikte
eleal›nmas› idi. Bu noktadayeterince baflar›l› olamad›-¤›m›z›n
vurgusunu yapmak
gerekmektedir. Zira, kampanyam›-z›n gündemde oldu¤u zaman
zarf›n-da ülkemizde oldukça önemli gelifl-meler yaflanm›flt›r.
Örne¤in bu sürezarf›nda yaflanan önemli geliflmeler-den biri
krizdir. Bu anlamda iki gün-demi birlikte ifllemek önemli biryerde
dururken istisnalar hariç ye-terince baflar›l› olamad›¤›m›z
veönümüzdeki süreçte aflmam›z ge-reken noktalardan birisi de bu
ol-mufltur.
Kampanya sürecinde gazetemi-zin kapat›lmas› ve toplatma
sald›r›s›ile karfl› karfl›ya kalmam›z üzerineyap›lan eylemler ve
buna ra¤menorganize edilen da¤›t›m, tan›t›m vb.etkinlikler bize
kitleler taraf›ndansahiplenilen yay›nlar›n devletin tümsald›r›lar›
karfl›s›nda misyonunu ye-rine getirmekte zorlanmayaca¤›n›da
göstermifltir.
9-22 Ocak 2009Kampanya‹flçi-köylü 2
KKaammppaannyyaamm››zz››nn
aarrdd››nnddaannKKaammppaannyyaamm››zz››nn aarrdd››nnddaann
Gazetemizin bafllatm›fl oldu¤u kampanya çerçe-vesinde Gebze’de
de bir okur toplant›s› yap›ld›.Kampanyan›n Gebze’deki
faaliyetçileri olarak örgüt-ledi¤imiz okur toplant›s›n› iki
gündemli ele ald›k. 1.gündem maddesi “Kampanya ve buna ba¤l›
ge-liflmeler” olarak belirlendi. 2. gündem maddesiniise, iflçi ve
emekçi y›¤›nlar aç›s›ndan büyük bir y›k›m›da beraberinde getiren
kriz oluflturdu.
Birinci gündemde, kampanyay› nas›l daha ifllevlihale
getirebilece¤imizi, daha genifl kitlelere ulaflma-n›n yollar›n› ve
kampanya kapsam›nda bugüne kadargerçeklefltirdi¤imiz faaliyetleri
ele ald›k. Kampanyaboyunca yapt›¤›m›z çal›flmalar›, eksiklikleriyle
birlik-te, yay›n›n kitlesel ve kap› kap› da¤›t›m›, gazetemizionlara
anlatmak vb. olarak s›ralad›k. Toplant›da, ga-zetenin daha
nitelikli hale gelmesi için, bir tak›möneriler de getirildi.
Örne¤in, bulundu¤umuz bölge-de de¤iflik kesimlerle çeflitli
sorunlar üzerine röpor-tajlar yapmak, bölgelerden bilgi ak›fl›n›
daha sistemlihale getirmek için, do¤al muhabirlik görevini
üst-lenmek gibi. Herkesin kendini bir do¤al muhabir ola-rak görmesi
ve kendi bulundu¤u yerdeki sorunlar›yaz›l› hale getirerek, gazeteye
tafl›mas›, daha yayg›nkitleye ulafl›lmas›, gazeteyi daha da
canland›racakt›rdenildi.
Ayr›ca, bölgemizde gerçeklefltirilen direnifl, grevvb. eylem
yerlerinde olmam›z gerekti¤i de dile geti-rildi ve daha örgütlü ve
derli toplu hareket etti¤imizdurumda, baflar›l› olaca¤›m›z›n alt›
çizildi.
Ard›ndan krizle ilgili gündeme geçildi. Krizin enyo¤un olarak
hissedildi¤i bölgelerden birinde oldu-¤umuz belirtildi.
Toplant›, önümüzdeki dönemde düzenli olarakbiraraya gelme çabas›
içinde olmam›z gerekti¤ininvurgulanmas› ile sona erdi.
(Gebze ‹K okurlar›)
DDeevvrriimmccii bbaass››nn üüzzeerriinnee ssööyylleeflfliiOkur
toplant›lar›m›z›n bir yeni-
si 28 Aral›k’ta Gazi Mahallesi’ndegerçeklefltirildi. Saat
15.00’te baflla-yan toplant›m›za ilgi büyüktü, çal›fl-mas›n›n tam
olarak yap›lamamas›nara¤men kitlesel olmas› olumlu birdurumdu.
Toplant›m›z›n aç›l›fl konuflma-s›ndan sonra tek tek söz alan
okur-lar›m›z elefltirilerini ve önerilerinisundular. Öncelikli
olarak genel da-¤›t›mlar›ndan bahseden okurlar›-m›z, gazetemizin
içeri¤inin daha iyiolmas› gerekti¤ine vurgu yaparakda¤›t›mlarla
birlikte yeni bölgelereaç›lmak gerekti¤inden bahsetti. Ge-nel
olarak da¤›t›mlarda yaflanan so-runlara de¤inen okurlar›m›z,
kitleile irtibat kopuklu¤u yafland›¤›na,buna ra¤men da¤›t›mlar›n
devametti¤ine ve zamanla bunlar›n afl›la-ca¤›na de¤indiler.
Da¤›t›mlar üzerine eski bir ‹flçi-köylü da¤›t›mc›s› olan
okurumuzkitle faaliyetinde gazetemizin öne-mine de¤indi.
Gazetemizin özellikleDKÖ’lere verilmesi gerekti¤ini be-lirten
okurlar›m›z çeflitli dernekleriçerisindeki okurlar›m›zla
gazete-mizin tart›fl›lmas› gerekti¤ini söyle-diler.
Yo¤un tart›flmalar içerisinde da-ha nitelikli kitle faaliyeti
noktas›ndagazetemizin önemine de¤inildi. Ay-r›ca gazetemizin
içindeki yaz›lar›nve resimlerin daha nitelikli olmas›gerekti¤i
belirtildi. Örne¤in kad›nsayfas›nda kad›n hastal›klar› ile
ilgilibir bölümün ve kad›nlar›n yaflant›la-r›ndan deneyim
yaz›lar›n›n olmas›önerildi. Toplant› Ozan Raber’inbir müzik
dinletisi ile sonland›r›ld›.(Bir gazete çal›flan›)
GGeebbzzee’’ddee ookkuurr
ttooppllaanntt››ss››
GGaazziiMMaahhaalllleessii’’nnddeeookkuurr
ttooppllaanntt››ss››
Sizleri Partizan coflkusuyla selaml›yoruz. Ga-zetemizin
bafllatm›fl oldu¤u “Daha nitelikli birkitle çal›flmas› için daha
nitelikli bir gazete”kampanyas› ile birlikte bizler de Gebze
‹Kokurlar› olarak Ulafltepe ve Yavuz Selimmahallelerinde, kitlesel
bir da¤›t›m gerçeklefl-tirdik.
Özellikle son dönemlerde gazetemize uygu-lanan faflist bask›lar›
k›nad›k. Ulafltepe’de kitle-sel da¤›t›m esnas›nda insanlar›n
bizlere olan il-gisi yo¤undu. Özellikle de Ulafltepe Meyda-n›’nda
ve ara sokaklarda, “‹flçi-Köylü seninsesindir, gazetene sahip ç›k”
, “Emperya-
lizme, feodalizme ve her türden gericili-¤e karfl› ‹flçi-Köylü
Gazetesi” gibi sloganlar-
la sesli ajitasyon yap›ld›. Daha sonra ise, kahve-hanelere
girerek, halk›m›za ‹flçi-Köylü Gazete-si’nin içeri¤ine dair bir
bildiri metni okuduk, ga-
zetemizi orada bulunan bütün insanlara verdik.Daha sonra Yavuz
Selim Mahallesi’ne
do¤ru yol ald›k. Mahalleye geldi¤imizde, mahal-lede bulunan bir
okurumuz kömür tafl›yordukendi evine. Bizler de kendisine yard›m
ettik.Mahalledeki insanlar›n da bizlere ilgisi, her za-man oldu¤u
gibi, oldukça iyiydi. Burada mega-fonla sesli ajitasyon yaparak,
metnimizi okudukve gazetemizi insanlara vererek, oradan
ayr›ld›k.
Burada flunu özellikle belirtmek gerekiyor ki,gazetemizi
verdi¤imiz insanlara, gazetemizikavratam›yorsak, sadece kap›dan
verip gidiyor-sak, k›s›r döngü içerisinde bir faaliyet
yürütmüfloluruz. Gazetemiz bizlerin kitlelere ulaflmas›için önemli
araçlardan birisidir.
(Gebze’den ‹K okurlar›)
MMeerrhhaabbaa ddoossttllaarr;;
fiunu belirtelim ki, eksik ve yetmezliklerimiz fazla
olmakla birlikte bu kampanya ve çal›flma bize göster-
mifltir ki, üzerine kafa yordu¤umuzda, birlikte çaba
harcad›¤›m›zda ve kendimize güvenip kitlelere gitti¤i-
mizde yaflad›¤›m›z tüm sorunlar k›sa vadede çözüme
kavuflabilecektir. Da¤›t›m yapt›¤›m›z birçok bölgede
kitlelerin elefltiri ve önerilerini sunmas› ayn› zamanda
gazetemizi sahiplenmeleri anlam›na gelmektedir.
Enerjimizin sadece bir bölümünü kullanarak elde etti-
¤imiz kazan›mlar›m›z bize göstermektedir ki, daha faz-
la emek, çaba ve kafa yoruflla daha büyük ad›mlar at-
mam›z›n, daha nitelikli yay›nlar ile daha genifl kitlelere
ulaflmam›z›n önünde bir engel yoktur.
Yo¤unlaflt›r›lm›fl bir faaliyet olan kampanya süre-
cinde att›¤›m›z her ad›m› büyütmek, daha da büyüt-
mek tamamen bizim çal›flmalar›m›za ba¤l›d›r.
Daha iyisini
yapabiliriz…
-
Sistemin merkez üssünde yaflanan dep-remin büyüttü¤ü ekonomik
kriz ile Kürtsorununda yaflad›klar› derin bunal›m ara-s›nda
s›k›flan egemen s›n›flar, belki de tarih-lerinde ilk kez bir yerel
seçim sonuçlar›n-dan bu kadar fazla etkilenmifl olacaklar. Bu-nun
bilincinde olduklar› anlafl›l›yor ki se-çimlere yönelik
haz›rl›klara eskiye göreçok önceden bafllaman›n yan› s›ra
benzer-siz hamlelerle a¤›rl›k koymay› da ihmal et-miyorlar.
‹lk iflaret T. Erdo¤an’›n Amed ve Der-sim’le (dolayl› biçimde
di¤er Kürt illeri de)ilgili kesin ifadelerinde görülmüfl,
bölgeyeziyaretleri bunu takip etmiflti. Ama dahaönemlisi TSK ile
ittifak çerçevesinde gelifl-tirilen atak ve ‹lker Baflbu¤’un da
görevebafllar bafllamaz yapt›¤› gezi, konuflma veçal›flmalarla
ortaya serilen strateji ile ken-disini belli ediyordu. Sorun Ulusal
Hare-ket’e yönelik bir sindirme ve boyun e¤dir-me plan› içerisinde,
T. Kürdistan’›ndaki ye-rel yönetimlerin geri al›nmas›n› da
hedefle-yen bir çal›flma ile örülmekteydi.
Bir yandan en son 19 Kas›m’da bafllat›-lan görüflmelerde ABD ve
Irak’la (merkezive bölgesel yönetim) PKK’yi tasfiye planla-r›nda
belli bir aflamaya gelinirken; di¤eryandan bunun di¤er aya¤› TRT 6
(KürtçeTV)’n›n yay›na bafllamas› olarak örülmekte;üniversitelerde
Kürt dili ve edebiyat› bö-lümlerinin aç›laca¤›, hapishanelerde
Kürtçeiletiflim yasa¤›n›n kald›r›laca¤› vb. bir dizi“aç›l›mlar”
s›ralanmaktad›r.
Gelinen aflamada ulusal sorunun önemve hassasiyeti, hakim s›n›f
partilerini bölgeözgülünde ayn› safta durufl sergileyecekbir konuma
getirmifltir. Bunun tüm flehirve ilçelerde, aç›ktan bir kampanya
fleklindegerçekleflmeyece¤i tabiidir. Ancak flimdi-den yap›lan
aç›klamalar, bilhassa kritik öne-me sahip alanlarda bu ittifak›n
sa¤lanaca-¤›n› göstermektedir. Amed bu konuya ör-nek olacak
kentlerin bafl›nda gelmektedir.MHP’yi tart›fl›lmaz bir noktada
b›rak›rsak,CHP’nin AKP’den daha floven bir çizgi tut-turdu¤u ve
›rkç› söylemlerle “çözüm”politikalar› üzerine tart›flma yürüttü¤ü
sonsüreçte, anti-DTP ittifak›n kolayl›kla olufla-bilece¤i görülmek
durumundad›r. Kald› ki,AKP d›fl›ndaki hakim s›n›f partilerinin
T.Kürdistan’›nda bir iki istisna d›fl›nda boy öl-çüflebilece¤i pek
fazla yerleflim alan› bulun-mamas› da baflka bir gerçekliktir.
Faflist Türk devleti “Kürt sorunu”ndabüyük bir açmaz içerisinde
derin bir buna-l›m yaflamaktad›r. Meseleye iliflkin
güttü¤üpolitikalar iflas etmifl, yürüttü¤ü savafl bafla-r›s›z
olmufl, çok a¤›r faturalar ödemifltir.Ulusal Hareket’in yok
edilmesine yönelikhiçbir plan› ifllememifl, Kürt ulusunun dev-rimci
dinamikleri da¤›t›lamam›fl, demokra-tik ve ilerici mevzileri
susturulup geriletile-memifltir. Ezilen Kürt yoksul köylü
kitlele-rine mal olan ve büyük bir potansiyel güçhaline gelen bu
direniflin bast›r›lmas› içinyeni planlar devreye sokulmaya
çal›fl›lmak-tad›r. ABD emperyalizmi Irak iflgaliyle be-raber bu
soruna daha fazla dahil olmufl, ye-ni projelerle “çözüm” aray›fl›
içerisinegirmifltir.
AKP’nin baflat görevlerinden birisi, busorunla ilgili elle
tutulur ilerlemeler göster-mesi, önemli mevziler kazanmas›,
“çözücü”ad›mlar atmas›yd›. 6 y›l› aflk›n sürede AKPbu konuda
baflar›s›z olmufltur. Gerek bölgegerekse de içerideki dengelerin
ilk kez bukadar elveriflli oldu¤u yak›n dönem ve bu-günkü
koflullarda sonuç al›naca¤› tespitin-den hareketle, emperyalistler
ve yerli geri-cilikte büyük bir heves ve hareketlenmegörülmektedir.
Yerel seçimlerde al›nacaksonuçlarla beraber sürecin daha rahat
aka-ca¤› düflünülmekte, yüklenme buna para-lel a¤›rl›k
kazanmaktad›r. Son genel seçim-lerden itibaren bir yandan askeri
sald›r› veoperasyonlar (içeride ve d›flar›da) di¤eryandan
provokasyonlar eflli¤inde her türlübask› ve terör kampanyas›na h›z
verilmesi-nin nedeni budur.
Yerel seçimlere kritik bir içerik kazan-d›ran ikinci husus
ekonomik kriz olgusu-dur. ABD’de finans sektörü kaynakl› baflla-yan
ancak geliflim süreci ve boyutlar› itiba-r›yla kaç›n›lmaz biçimde
reel sektörü desarmalayarak ekonomik temele bütünüyleoturan
emperyalist-kapitalist sistemin a¤›rkrizi; zaten kendi krizini
yaflama aflamas›n-da olan Türkiye ekonomisini de kuflatarakdaha
büyük bir bata¤a çekmifltir. De¤il, “te-¤et geçer” diye alay
edenlerin, “deler ge-çer” diyenlerin bile gerçekçi olmad›¤›
ko-flullarda, krizin kolay kolay geçmeyece¤içok geçmeden aç›kça
itiraf edilmifl, bedeli-ni kimin ödeyece¤i ise 盤 gibi büyüyen
ifl-siz nüfusu ile görülmeye bafllanm›flt›r.
Yerli, yabanc› sistem ak›l hocalar› ilesözcüleri dahi krizin
2010’dan önce sonaermeyece¤inden söz etmekte, “felaketle-rin” yo¤un
biçimde yaflanaca¤› y›l olarak2009 iflaret edilmektedir. Ekonomik
kriz,metropollerden yar›-sömürgelere ya dason dönemde tercih edilen
tabirle merkez-den çevreye h›zla yay›lm›fl (asl›nda büyükoranda
tafl›nm›fl), fatura daha büyük bedel-lerle “geri b›rakt›r›lm›fl”
ülke halklar›naödettirilmeye bafllanm›flt›r. Merkezdeki f›r-t›na
finans-kapitalin ba¤r›nda, daha sonrakis›çramas›yla önde gelen
sektörlerin çerçe-vesinde iflçi-emekçi cephesiyle
iliflkilendi¤ioranda belli boyutlara yay›larak kopmakta
iken, yar›-sömürgelerde kas›rgaya dönüfl-mesi için fazla bir
zaman geçmesi gerekme-yecektir.
Oysa, kendi direktörlerinin de ifadesiy-le, esas yükü omuzlamaya
aday kitleler (on-lar›n da deyimiyle ac›y› çekecek yüzmilyon-lar)
ezilenlerin daha büyük cendere alt›ndatutuldu¤u ve sömürü
mekanizmas›n›n dahaelveriflli koflullarda iflletildi¤i
ülkelerdekiemekçilerdir. G-20 bunun için G-8’in önü-ne geçmifltir,
IMF bu nedenle yeniden y›l-d›z› parlat›larak sahnededir, ilk
vartay› atla-tan ABD ve AB düne göre biraz daha ra-hatlam›fl olarak
bizimki gibi uflaklar›n›n s›r-t›n› s›vazlamakla meflguldür…
Tam da bu nedenle Yunanistan’da baflgösteren “isyan” çok “kötü”
bir sürprizeimza atm›flt›r. Zamanlamas› düflman aç›s›n-dan son
derece talihsizdir. Baflta Sarkozyve Merkel pani¤e kap›lm›fl, bütün
Avru-pa’ya dehflet havas› yay›lm›flt›r. Fransa’dageliflen ilk
ö¤renci eyleminin talebi hiç te-reddütsüz kabul edilmifl, büyük bir
hassasi-yetle süreç gözlenmeye bafllanm›flt›r. Di-¤erleri,
mayalanmakta olan sürecin ne ka-dar fark›ndad›r bilinemez ama
Yunanistanhalk›, korkular›n›n bofla olmad›¤› yolundaönemli bir
iflaret göndermifltir.
Herkes Yunanistan’da haftalara yay›laneylem ve direniflin polis
cinayetini protestoeden bir grup anarflist gençli¤in
sürükledi¤ihareket olmad›¤›n›n ay›rd›ndad›r. ‹flçi,emekçi yoksul
kitlelerin emperyalist, faflist,gerici politikalar› “küreselleflme”
ismiverilen süreçte özellikle son ony›llarda bü-tün ülkelerde flu
veya bu biçimde belli biröfke, tepki ve birikim yaratm›flt›r.
Bununreformist, oportünist, revizyonist güçlereliyle boflalt›lmas›
yolunda gelifltirilen hertürlü politikan›n da bir yere kadar
etkiliolaca¤›, orta vadede birikimin katlanaca-¤› ve bentlerin
y›k›laca¤› da baflka bir ger-çekliktir. Nitekim Yunanistan’daki
“komü-nist” maskeli revizyonistler devletin derdi-ne çare olmakta
aciz kalm›fllard›r.
Ülkemizde 2008 yaz›nda kendini gös-termeye bafllayan, sonbahar
aylar›yla t›r-man›fla geçen ekonomik kriz, bütün sek-törlerde
kendini hissettirmeye bafllam›fl;önceki y›llar›n kârlar› üzerinden
büyük biri-kimler yaratan sanayi dallar›n›n efendileride dahil
olmak üzere bütün sermaye krizegöre ortak bir durufl sergileyerek
fatura-y› emekçi s›n›flara y›kmak üzere hareketegeçmifltir. Bunun
için AKP’nin 12 Eylül hu-kuku üzerinden güçlendirdi¤i çal›flma
yafla-m›na iliflkin düzen ve iflçi konfederasyonla-r›n›n iflbirli¤i
de kolaylaflt›r›c› rol oynamak-ta, k›sa sürede yüzbinlerce iflçi
soka¤a at›l-d›¤› gibi, bu süreç h›zla devam ettirilmekte-dir.
Di¤er yandan, temel tüketim maddele-ri baflta olmak üzere,
elektrikten do¤alga-za, kiralardan ulafl›ma yaflamsal her alandazam
furyas› reel enflasyonu iki haneli ra-kamlar›n s›n›r›na
ulaflt›rmakta, hükümet ha-la bir dönem sahtekarca ilan etti¤i tekli
enf-lasyon oran›n›n propagandas›n› yürütmek-tedir. Açl›k s›n›r›
800, yoksulluk s›n›r›2.500 bin YTL’ye dayanm›flken asgari üc-ret
yüzde 4.3 art›flla 527 YTL olarak belir-lenmekte, kamu emekçilerine
yüzde 4 ora-n›nda zam yap›lmaktad›r. Krizin iflsizli¤i vepahall›¤›
h›zla t›rmand›rd›¤› günümüz koflul-lar›nda, asgari ücrete ve kamu
emekçileri-ne verilen zamlarla açl›k ve yoksulluk ala-bildi¤ine
derinleflmifltir.
Son iki ay içerisinde bafl döndürücüh›zla yaflanan bu
geliflmelerin ortaya ç›kar-d›¤› ilk sonuç, bir dizi fabrika ve
iflyerindeiflgal ve direnifller ile çeflitli sendika flubele-rine
ait platformlar›n, iflçi komiteleri ve ini-siyatiflerin gösteri ve
protestolarla soka¤ayans›yan eylemleridir. Bunlarla beraber,
çe-flitli semtlerdeki yoksul kitlelerin krizin so-nuçlar›na dair
bütün bu geliflmelere yöne-lik, paralel nitelikte ortaya koydu¤u
göste-rilerdir. Bunlar›n gerek 9 Kas›m Alevi mi-tingi gerekse de
D‹SK ve KESK öncülü¤ün-de gerçeklefltirilen 29 Kas›m’daki
Ankaramitinginin verdi¤i mesajlarla birlikte okun-mas› halinde,
durum daha iyi anlafl›lacakt›r.
S›n›f mücadelesine önderlik bak›m›n-dan genel, sendikalar ve
demokratik kuru-lufllara önderlik bak›m›ndan özel aç›dan ya-flanan
sorun; örgütlenme ve eylem birlik-lerindeki zafiyetle de
birleflince, en elverifl-li koflullar dahi devrimci-demokratik
müca-delede ileriye do¤ru hamle flans›n› zorasokmaktad›r. Buna
karfl›n sonsuzluk içer-meyece¤i mutlak bu dezavantajlarda eroz-yon,
baflka bir deyiflle devrim lehine çözül-me oldu¤u gibi, devrimci
durum çok dahayak›c› gündemlerle kendini dayatarak kitlebas›nc›
yaratmaktad›r. Krizlerin f›rsatlaragebe olmas›ndan kast edilen
budur…
Hakim s›n›flar yerel seçimlere bu at-mosferde gitmektedir. Yerel
seçimler, herne kadar kendine ait bir platforma sahip ol-sa da
genel seçimlerle mesafesi oran›nda“güvenoyu” nitelikli bir içerik
de kazan-m›fllard›r. Sonuçlar, hükümette olanlar›nzaferine göre
“yeniden” hareketlenme vegüç kazanma, muhalefetin baflar›s›na
göre“yüklenmenin” dozunu art›rma vizesi gi-bi anlam ve mesajlar
içerebilmektedir. Budurum, yerel yönetimlerin olanaklar› üze-rinden
merkezi yönetime yönelik hesap vehaz›rl›klarla beraber di¤er
hedeflerin göze-tilmesi bak›m›ndan seçimlerin kendi
bafl›nastratejik önemini hiç kuflkusuz azaltma-
maktad›r. Bu kez de AKP hükümeti cephesinden
böylesi bir durumdan söz edilece¤i gerçe¤i,üzerinde durulmaya
de¤er bir konum tafl›-maktad›r. Zira son genel seçimler üzerin-den
20 ayl›k bir süre geçmifl, AKP’nin top-lam hükümet etme süresi ise
7 y›la yaklafl-m›fl olacakt›r. AKP, a¤›r ihtarl› bir
kararlakapat›lman›n efli¤inden dönmüfl, TSK ilekol kola operasyon,
bask› ve katliamlarlaördü¤ü dönemin devam›nda Kürt sorunun-da
“yeni” bir sürecin ad›mlar›n› atarak“çözüm” konusunda önemli
geliflmelerinmüjdecisi koltu¤una oturmufltur. 6 y›ll›k“refah”
yan›lsamas› ve aldatmacas›n›n pe-flinden kitleleri derin bir
yoksullaflman›npençesine atm›fl, özellikle son süreçte az-g›n bir
polis terörü eliyle iflkence, ölüm,dinleme, izleme, bask›n ve
yasaklar› dizgin-lerinden boflaltm›flt›r.
fiimdi, yüzde 47 ile geldi¤i hükümette-ki icraatlar›n› devam
ettirmek için, gerekilan etti¤i yeni planlar› gerekse de flu
anakadar uygulad›¤› politikalar›na vize iste-mektedir. Bu dönemde,
CHP ve MHP ileDSP’den ANAP’a ve di¤er hakim s›n›f par-tilerine
kadar tümüne ise AKP’ye koltukde¤ne¤i olmak, flovenizmde ç›tay›
yükselt-mek gibi “muhalefet” rollerini oynamakdüflmüfltür. Kemalist
klikle girilen dalaflta,egemen s›n›flar›n kârl› ç›kt›klar›
“laik-‹s-lamc›” çat›flmas› ekseninde kitlelerin ma-niple edilmesi
sa¤lanm›fl, Ergenekon davas›-na uzanan süreçte “darbecilik”
olgusuönde tutularak kontr-gerilla faaliyetinin te-mize
çekilmesinde klikler aras›nda adetarol paylafl›m› (avukat-savc›)
yaflanm›flt›r…
Parlamentoda temsil edilen hakim s›n›fpartileri CHP ve MHP’nin
son bütçe(2009) görüflmelerinde de bir kez daha te-yit edildi¤i
üzere, AKP ile ciddi manada hiç-bir al›p veremedikleri husus
yoktur. Hattaöyle ki, gerek krize karfl› izlenecek politika-lar,
baflka bir ifadeyle halka yönelik bask› vesömürünün alabildi¤ine
yo¤unlaflt›r›lmas›,gerekse de ulusal sorunla ilgili plan ve
he-saplar konusunda esasl› bir mutabakatsergilenmifltir. Durumun,
para-medyadakibirçok flahsiyet taraf›ndan, “ayn›laflma”,“benzeflme”
olarak nitelendirilmesi, fla-fl›rt›c› kabul edilmemelidir. Zira,
özellikleher iki konuda gündemlefltirilen politikalar,emperyalist
merkezlerden ›srarla dayat›lanözellikleriyle tart›flmaya aç›k
olmayan “ni-telik” arz etmektedir.
Yerel seçimler, egemen s›n›flar aç›s›n-dan böyle bir a¤›rl›¤a
sahip olmakla bera-ber, sorunun kitleler nezdinde ald›¤›
boyutçeflitli aç›lardan farkl›l›k göstermektedir.Her fleye ra¤men
yerel yönetimlerden s›-n›rl› da olsa beklentiler bulunmakta,
mer-kez-yerel iliflkisinin derecesi bilindi¤i halde,seçimlere belli
aç›dan özgünlük atfedilebil-mektedir. Bu durum küçük beldelere
inildi-¤inde daha fazla kendini göstermekte, ifliniçerisine
kolektif bazda olanaklarla bera-ber, konut sorunundan çeflitli
altyap› hiz-metlerine kadar birçok talep ve ç›kar iliflki-si
girmektedir. Bütün bunlara karfl›n, kitle-ler nezdinde en az aday
kadar parti kim-li¤i de önemini korumakta ve yerel seçim-ler genel
seçimlerden bu yönüyle kopukbir zeminde gerçekleflmemektedir.
Beledi-ye meclis üyelikleri için kullan›lan oy oran-lar› ile
baflkanl›k seçimindeki oy oranlar›aras›nda büyük fark görülmemesi
bu duru-mun kan›t› olarak kabul edilmelidir.
Bu gerçeklik; kitlelerin, düzenin meflru-laflt›r›lmas›,
parlamentonun ifllevli görülme-si, seçim tezgah›na do¤rudan alet
edilmesigibi hususlarda yerel seçimlerin, genel se-çimlerden
ayr›lmas›n› engellememektedir.Bunlar temelli farkl›l›klard›r. Bu
fark, öz-gün durumlar d›fl›nda, yerel seçimlere gü-cümüz oran›nda
kat›l›m göstermenin önün-de önemli engellerin bulunmad›¤›
anlam›nagelmektedir. Sorun tamamen koflullar vegücümüzle,
ilkelerimiz ve ittifak anlay›fl›-m›zla ilgilidir. Bunlar›n aç›k
biçimde ortayakondu¤u ve hayata geçirildi¤i oranda, yerelseçimlerle
ilgili görevimiz, devrim ve halksavafl›na tabi olarak yerine
getirilmifl ola-cakt›r.
‹lk elden alt›n› çizmemiz gereken hu-sus, egemen s›n›f
partilerin hiçbir aday›n›nkesinkes desteklenmemesi
gerekti¤idir.Aday›n kimli¤i, partisinden ba¤›ms›z olarakkafa
kar›fl›kl›¤› yaratabilir, kitlelerde bellioranda bilinç bulan›kl›¤›
oluflturabilir, hattabelli ilerici, yurtsever çevrelerden destekde
bulabilir, ancak hiçbir koflulda faflist par-ti listesinden aday
olan kifli desteklenme-melidir. Bu prensip edinilmelidir. Bu
durumdaha çok CHP, SHP vb. sosyal demokratetiketli partiler
cephesinden gündeme ge-lebilir. Bunlara verilecek her oyun,
gerekgeçmifl süreçte gerekse de çok aç›k biçim-de gelecek süreçte
faflizmin mevcut politi-kalar›na aç›k destek niteli¤i tafl›d›¤›
unu-tulmamal›d›r. Bu ilkesel bir sorundur.
Gücümüz oran›nda kendi gösterece¤i-miz adaylardan öte kimlerin
desteklenebi-lece¤i hususu bu seçimler özgülünde kritikbir özgünlük
kazanm›flt›r. Bunun bafll›ca se-bebi Kürt ulusal sorunudur.
Savafl›n geldi¤iaflamadan öte faflist Türk devletinin gide-rek
gerilemesi ve düfltü¤ü açmaz yaz›m›-z›n bafl›nda da belirtti¤imiz
üzere hakim s›-n›flar› belli aray›fllara itmifltir. Bu
aray›fllaremperyalistlerin planlar›nda kendine yerbulmaktad›r.
Nitekim 2005’ten bafllayaraksald›r›lar›n› belli konseptlerle
t›rmand›ran,en son 2007’de tekrar ivmeyi yükselten fa-flist Türk
devleti Oramar bask›n›n›n ard›n-dan Kara operasyonuna da
giriflmifl, Bezelebask›n› sonras›nda ise ifli bir zamanlar›n
“Kürt sorunu benim sorunumdur” diyen Bafl-bakan› a¤z›ndan “ya
sev ya da terk et”li söy-lemlere kadar vard›rm›flt›r.
Kürt kurmayl›¤›na en güvenilir adam›Mir Dengir Mehmet F›rat’›n
yerine SavaflA¤as› Abdülkadir Aksu’yu getirmek sure-tiyle sürece
var gücüyle as›lan, ‹mral›’ya ekko¤ufl inflaat› ile Kürtçe TV
yay›n›ndanIrak’taki iflbirlikçilere kadar bütün kozla-r› devreye
sokan ve sokmaya devam edenAKP ile ona tam destek pozisyonundaki
di-¤erleri, Kürt illerinden koparabildikleri ka-dar yeri koparmak
derdindedir.
Kürt illerindeki yerel yönetim seçimle-ri, 29 Mart 2009
özgülünde, mevcut “sa-vafl satranc›”nda bir perde olarak
tasar-lanmakta, “kalelerin” düflürülmesi hedef-lenmektedir. Son
genel seçimlerdeAKP’nin bölge genelinde oy oran›n› art›ra-rak elde
etti¤i moral üstünlükten belli birsüre nas›l yararland›¤› göz önüne
al›nacakolursa, yerel yönetimleri elinde bulundur-ma halinde bunun
bambaflka bir silah olufl-turaca¤› da hesaba kat›lmak
durumundad›r.Bu durum, DTP’li yerel yönetimlerin geç-mifli ve
gelece¤ine iliflkin muhasebe yapma-y› belirleyici bir husus
olmaktan ç›karmak-tad›r. Pek tabii ki adaylar›n belirlenmesin-deki
tasarruf hakk›na sayg› gösterilmesi bututumun do¤al sonucu olarak
görülmekdurumundad›r.
Politikam›z yurtsever güçlerle dayan›fl-ma içerisinde hayata
geçirilmeli, gerekçele-rimiz kendi propaganda araçlar›m›zla
duyu-rularak destek faaliyetimiz yürütülmelidir.Türkiye Kürdistan›
genelindeki bütün yer-leflim alanlar›nda kendi adaylar›m›z›
önerdi-¤imiz durumlar olsa dahi dayatmac› bir tu-tum tak›nmamal›,
sonuç itibar›yla uzlaflmayoluna gidilmeli ve DTP adaylar›
desteklen-melidir.
Her türlü politikan›n belirlenmesindetek k›stas›m›z s›n›f
mücadelesinin ilerletil-mesi, di¤er ifadeyle karfl›-devrimin
geriletil-mesi, devrimci mevzilerin güçlendirilmesi,yeni alanlar›n
aç›lmas›d›r. Hangi taktik vepolitikalar o anda proletaryan›n
ç›karlar›nahizmet ediyorsa onu saptay›p uygulamak veo alanda
yarat›c› biçimde tüm gücümüzüo yöne sevk etmekle yükümlüyüz.
TürkiyeKürdistan›’nda Halk Savafl›n› gelifltirmeyeçal›flt›¤›m›z
(gerilla savafl› yürütülen alan)bölge baflta olmak üzere tüm
bölgelerdeproletaryan›n ç›karlar›; düflman yönelimi-nin
gö¤üslenmesi üzerinden dost güçlerledayan›flma ve ittifak›
getirmekle, hassasbir süreci dayatmaktad›r.
Di¤er flehirlerde ve bat›da ise durumelbette farkl›l›k
göstermektedir. Bu alanlar-da yerel yönetim seçimleri için önceki
dö-nemlerde belirledi¤imiz k›staslar› ve ittifakpolitikam›z›
günümüzde kazand›¤› anlam veözgünlük ba¤lam›nda özetlemek
gereke-cektir.
Yerel ya da baflka bir ifadeyle yerindenyönetim, eski
kullan›l›fl›yla belediyeler; birco¤rafi alanda, merkezi iktidar›n,
denetimi-ni koruyarak, bir tak›m kamu görev ve yet-kilerini, yerele
aktarmas› üzerinden oluflanidari yap›lanmalard›r. Bunlar çeflitli
devlettiplerinde farkl› flekillenmelere sahip olabil-mektedir.
Kimilerinde sadece s›radan hiz-metlerle s›n›rl› kalmakta,
kimilerinde ise si-yasi iktidara paralel hizmetlere/yetkilerekadar
donat›labilmektedir. Kavram, federa-tif yönetim ya da “yerel siyasi
iktidar” ilekar›flt›r›lmamal›d›r.
Bizimki gibi faflist diktatörlüklerin hü-küm sürdü¤ü ülkelerde
demokratik, kat›-l›mc›, halkç›, üretimci vb. niteliklere sahipbir
yerel yönetimin kurulmas›, kurulsa bileuzun süre yaflat›labilmesi
mümkün de¤ildir.Bu konuda en bilinen örnek olarak tarihte-ki yerini
alan Fatsa deneyi yeterince ö¤re-ticidir. Çeflitli reformist
partilerin (DTP’libelediyeleri anmamak olmaz!) birçok yerelyönetim
prati¤i ise s›ralad›¤›m›z vas›flar›nuza¤›ndan bile geçememifl, ya
kendi tercih-leriyle kötü pratikler sergilemifl ya da mer-kezi
iktidar taraf›ndan bo¤ularak di¤erleriy-le ayn› kulvara
sokulmufllard›r.
Bu nedenle yerel seçimlere girmemek,flartlar› sonuna kadar
zorlamamak, yeni (vedaha iyi) Fatsa’lar (bütün eksik ve zaaflar›-na
karfl›n) yaratmaya çal›flmamak do¤ru de-¤ildir. Seçim faaliyetinin
kendisi dahi bafll›bafl›na önemli bir kampanyad›r. Kald› kiseçimler
yaln›zca baflkanl›kla s›n›rl› de¤ildir.Yörenin/beldenin somut
sorunlar› ve ta-lepleri üzerinden yürütülecek çal›flmalar,halkla
do¤rudan kitle iliflkisini gelifltire-cektir. Yerel yönetim
meclisinde yer al›nd›-¤›nda bu iliflkinin daha da
ilerletilmesininzemini güçlendirilmifl olacakt›r. Seçimin
ka-zan›lmas›n›n sonuçlar› ise çok daha farkl›-d›r. Bu durumda elde
edilecek deneyimle-rin, iyi etüt edilmesi halindeki getirileri,halk
savafl›n›n örgütlenme prati¤i aç›s›n-dan önemli de¤erler
tafl›maktad›r. Yerelyönetimler, do¤ru iflletildi¤i takdirde
ku-rumsal olanaklar› bak›m›ndan demokrasi-nin en iyi biçimde
uygulanabildi¤i alanlar-d›r. Halk›n yönetime ve denetime
kat›lmaprati¤i ciddi kazan›mlar sunmaktad›r. Bue¤itim sürecinden
geçen kitleler belli birkültürel geliflime aç›k hale gelecektir.
Bunauzun süreli halk savafl› mücadelesinde çokbüyük ihtiyac›m›z
oldu¤u aç›kt›r.
Adaylar›m›z, o alandaki s›n›f mücadele-sinde eme¤i ve bu nedenle
sayg›nl›¤› olan;devrimci, demokrat, yurtsever
özelliklertafl›mal›d›r. Bu özellikler ayn› zamanda
des-tekleyebilece¤imiz adaylarda da arayaca¤›-m›z k›staslar
olacakt›r. Bunun baflka bir ifa-desi, aday›n anti-emperyalist,
anti-faflist,anti-flovenist bir kimli¤e sahip olmas›d›r.
Emperyalizmin dünya çap›nda gelifltirdi¤isald›r›lara,
ülkemizdeki temsilcilerinin bu-günkü AKP hükümeti eliyle uygulad›¤›
poli-tikalara ve özellikle Kürt ulusuna yönelikulusal zulüm ve imha
stratejisine karfl› du-rufl sergileme noktas›nda tutarl› bir
tutumiçerisinde olmal›d›r.
Adaylar›m›z, yerel yönetimlerde, halk›nher aflamada söz ve karar
sahibi k›l›nd›¤›tipte bir demokrasiyi (halk meclisleri-ku-rullar›)
tam kat›l›mc›l›k ilkesi çerçeve-sinde, yönetimde saydaml›k
anlay›fl›n› daiçeren bir derinlikte savunacaklard›r.AKP’nin önceki
dönemde gündeme getir-di¤i yerel yönetimleri güçlendirme
(yerel-lerde reform) yalan›n› teflhir edecek, de-netim ve geri
ça¤›rma ilkelerini ifllerlik›lan mekanizmalar›n önemi üzerinde
du-racaklard›r. Son dönem icraatlar›nda rantve talan amaçl›
gecekondu halk›na sald›r›projesi olarak gündemlefltirilen
“kentseldönüflüm” aldatmacas› üzerinde yo¤unla-flacak; kentleflme
olgusu, göç sorunu, ba-r›nma ve konut hakk›/sorunu
eksenindekitleleri bilinçlendirmeye çal›flacaklard›r.
Adaylar›m›z›n, yerel bazda belli bir itti-fak neticesinde
belirlendi¤i durumlarda dasürece yön veren ana ilkelerimiz
de¤iflme-yecektir. Bu ilkelerimizi tamamlayan nokta,böylesi
durumlarda seçim kampanyas›ndaajitasyon propaganda
faaliyetimizdentaviz vermeyece¤imiz hususudur. Yerel se-çimlerde
merkezi ittifak oluflturulmas›nagenel olarak karfl› oldu¤umuzu daha
ön-ce aç›klam›flt›k. Bu tavr›m›z› mutlaklaflt›r-m›yoruz. Tavr›m›z›n
birinci nedeni, bellibölgelerin hassasiyeti nedeniyle aday
sap-tanmas›ndaki uzlaflma aray›fllar›nda yaflana-bilecek sorunlar›n
giderilememesine dair-dir. Merkezi ittifaktaki stratejik
yönelimçeliflkisinden kaynakl› bu sorunlar›n afl›lma-s›nda olumsuz
sonuçlar ortaya ç›kabilecek-tir. ‹ttifak belli bir güç birli¤i
oldu¤u kadarayn› oranda irade k›s›tlamas› olarak da ka-bul
edilmelidir.
‹kinci nedenimiz, ittifaklara ana tema-dan kopmayan ve hedefe
yönelen bir pra-tik hatt›n egemen olaca¤›na dair asgari birgüvenin
duyulmas› flartt›r. Bunun sa¤lana-mad›¤› koflullarda ve bu
davran›fl kültürüve sorumluluk duygusu konusunda yeterlibir güvenin
tesis edilemedi¤i durumlardaittifak toplam de¤il toplama bir sonuç
do-¤urur ki, “hepsi ya da ço¤u bir fley ifade et-miyor”dan,
“ayn›laflma” olgusunun alt›n›çizmeye kadar bir dizi sorun kendini
kuv-vetle hissettirmeye bafllayacakt›r. ‹ttifakkapsam› d›fl›nda
kalan bir di¤er sorun, be-lirleme sürecine hiçbir biçimde dahil
olma-d›¤›m›z adaylara iliflkin politikam›zla ilgilidir.Yukar›da da
de¤indi¤imiz gibi, kendi adayla-r›m›zda arad›¤›m›z k›staslar,
destek verece-¤imiz adaylar için de geçerlidir. Bunlar, re-formist
partiler ya da devrimci çevrelerinlistelerinden seçime giren
kifliler olabilir.
Destek eylemi soyut bir faaliyet ola-rak alg›lanmamal›d›r. Bunun
için alan özgü-lünde örgütlü bir çal›flman›n yürütülüyorolmas›
gerekmektedir. Destek çal›flmas›, izibelli olmayan, denize düflen
bir damla misa-li olmamal›d›r. Bunun o aday›n temsil etti¤igüçlere
deklare edilmesi, destek nedenleri-mizle beraber aktif bir çal›flma
fleklindekampanya faaliyetine dahil olunarak haya-ta geçirilmesi
gerekir. Aksi takdirde tak›n›-lan tutumun politik de¤eri, anlam ve
kaza-n›m› olmayacak, s›n›f mücadelesine komü-nistlerin müdahalesi
bak›m›ndan hiçbir ge-tiri sa¤lamayacakt›r. Bu tarz bir seçim
kam-panyas›nda, aday›n seçim çal›flmas›n› gölge-lememek kayd›yla,
kendi özgür faaliyetimi-zi yürütmemize k›s›tlama konulmamas›,
il-kesel koflulumuz olmak zorundad›r.
Yerellerde gereklefltirilecek ittifaklar›noluflumu ve destek
tavr›n belirlenmesi gibidurumlar konusunda proletarya partisi
ni-hai karar› en üst organ›na b›rakmakla do¤-ru bir belirleme
yapmaktad›r. Kimi durum-larda belli bir zaman sorununa yol
açabile-cek bu durum, konunun hassasiyeti nede-niyle kabul
edilebilir olmal›d›r. Buradakik›stas s›n›f mücadelesine mevzi
kazand›r›l-mas›d›r. Düzene yedeklenmeye namzet,kitlelere
yabanc›laflma potansiyeli tafl›yan,reformizmin kalesi olmaya aday
bir yöneti-me mi, devrim ve demokrasi güçleri içinmevzi
oluflturulmas›nda eflik yaratacak biryönetime mi gidilmekte
oldu¤unu tartacakolan, alan örgütünden beslenmek suretiyleen üst
organd›r.
Görüldü¤ü üzere gerek kendi adaylar›-m›z›n saptanmas›, gerek
ittifaklar oluflturul-mas› gerekse de destekleme politikam›zdasorun
dar bir çerçevede tutulmam›fl, engenifl güçlerin birlik ve
ç›karlar›, halk›n vedevrimin ç›karlar› perspektifiyle
hedeflen-mifltir. Yerel yönetim olgusunun özündekiilkeler
hat›rland›¤›nda, bunun demokratikhalk devrimi ›fl›¤›nda yoruma tabi
tutulmas›,böylesi bir sonucu kaç›n›lmaz k›lmaktad›r.
Ama bunun da ötesine taflan durum,yaz›m›z›n bafl›nda
de¤indi¤imiz, önümüzde-ki yerel seçimlere rengini veren
hususlar-dan bir di¤eri olan krizle ilgilidir. Ekonomikkrizin
keskinlefltirdi¤i çeliflkiler, s›n›f müca-delesinin çarklar›na
büyük bir ivme kazan-d›rm›flt›r. Bu daha da fliddetlenecek,
büyüky›k›mlar, sald›r›lar, çat›flma ve direnifllerbirbirini
izleyecektir. Yerel seçimler, f›rt›-nal› günlerin ortas›nda
yap›lmaktad›r. Kürtillerindeki cepheleflmenin saflar› büyükoranda
netleflmifl olmakla beraber, di¤erbölgeler bak›m›ndan, böyle bir
oluflumu“parti adresi” tarz›nda gösterebilmeninkoflullar› yoktur.
Bunun çat› partisi ile afl›l-mas›na yönelik çal›flmalar geç kalm›fl
baflka
bir noktaya evrilmifltir. Seçime yönelik fa-aliyet ise
Güçbirli¤i isimli merkezi bir ‹tti-fak üzerinden yürütülmeye
çal›fl›lmaktad›r.
Ekonomik krizle a¤›rlaflan koflullardaen genifl güçlerin eylem
birli¤ini sa¤layarakplatformlar oluflturmak, kitleleri mücadele-ye
seferber ederek direnifl cepheleri olufl-turmaya çal›flmak
öncelikli görev halinegelmifltir. Yerel seçim faaliyeti bu
görevinparças› olarak ele al›nmak durumundad›r.Yerel seçimler sona
erecek, ancak kriz veonun yaratt›¤› koflullara ba¤l› olarak
keskin-leflen çat›flma ve buna yön verme u¤runadevrimci
faaliyetimiz kesintisiz biçimdesürecektir. Seçimlerin özgün
görevlerini ih-mal etmeden, ama krize karfl› mücadeleninana ekseni
için oluflturulacak eylem birlik-lerini örme sürecini d›fllamadan
yürümekdurumunday›z. Reformizmin kriz olgusunayaklafl›m›, gerek
sendikalar, gerekse de çe-flitli demokratik kitle örgütleri
üzerindengelifltirdi¤i politikalar arac›l›¤›yla yapt›¤›müdahaleler
ile kendisini göstermektedir.Seçim ittifak› çok farkl› ç›karlar
eksenindeoluflabilmekte, sorun daha farkl› bir çat›fl-maya
evrildi¤inde zemin kaymaktad›r. Buhusus ihmal edilmeden hareket
edilmeli-dir…
Kemalist kli¤in terkisine yedeklenenrevizyonistlerden,
sosyal-flovenizmle maluloportünistlere kadar bir dizi parti ve
çev-renin “emperyalizme karfl› olma, Kürt sorunu-na duyarl›l›k ve
askeri vesayete tav›r” ekse-ninde baz› devrimci, yurtsever ve
ilericiçevrelerle bir araya gelmesi ve DTP’yeaç›ktan destek sunmas›
her fleye karfl›nolumludur. Bu nedenle, aday gösterme-di¤imiz
alanlarda bu oluflumun belirleyece-¤i adaylara destek konusunda
esnek birpolitika izlemek, sürecin gere¤i olarak ka-bul
edilmelidir. Bu koflullarda izlenecekyöntem ve yürütülecek
çal›flman›n yukar›dabelirtti¤imiz esaslardan ayr›lmamas› ge-rekti¤i
aç›kt›r. Güçbirli¤i ‹ttifak›’n›n geçmifly›llarda düflülen k›s›r
çekiflmelere kurbangitmeden, oluflturduklar› platform ve des-tek
hatt›ndan kopmadan süreci tamamla-mas› yararl› olacakt›r.
Yerel seçimler bahsinde de¤inmemizgereken bir di¤er nokta da
muhtarl›k se-çimleridir. Bilindi¤i gibi gerek köy gereksede mahalle
muhtarl›klar› esasen daha çokkimi idari görevlerle
donat›lm›fllard›r. “Hiz-met”leri bununla s›n›rl›d›r. Böyle
olmas›nakarfl›n içlerinden biri olarak seçilmifl olmas›fat›yla
bulunduklar› bölgede halkla iliflki-lerde küçümsenmeyecek bir role
sahiptir-ler. Mahalle, semt ve köyün bir dizi sorunve çeliflkisinin
paylafl›m ve çözümünde, yineçok yönlü iliflki ve dayan›flmada
muhtarlaryerine göre fonksiyonel ve etkin olabil-mektedir. Bütün bu
ve baflka nedenlerlemuhtarlar ve muhtarl›k kurumu,
özellikleköylerde, küçük yerleflim birimlerinde vekentlerin
gecekondu semtlerinde a¤›rl›¤›-n› korumaktad›r. Ancak s›n›f
mücadelesi ileiliflkisi ba¤lam›nda, muhtarl›k seçimlerininbu
önemine paralel bir ilgi gördü¤ü, geçmifldeneyimler ›fl›¤›nda
söylenemez. Bu konu-ya da ayn› duyarl›l›kla yaklaflmam›z gerekti-¤i
aç›kt›r.
Muhtarl›k seçimlerinde; devletin resmitarifesi d›fl›nda ekstra
bir ücret al›nmayaca-¤›ndan, ifllemlerin kolaylaflt›r›laca¤›na
dairbir tak›m pratik yönetim anlay›fllar›yla ilgilivaatlerden,
sorunlara sahip ç›k›laca¤›na vedayan›flma mesajlar›na dair kimi
propagan-dalardan öte bir kampanya tasarlanamasada, adaylar›m›z ve
desteklenebilecek aday-lar hiç kuflkusuz yerel yönetimler için
belir-ledi¤imiz k›staslara uygun olmak durumun-dad›r. Zira
muhtarlar›n s›n›f mücadelesindedüflündü¤ümüz anlamda rol
oynayabilmesi-nin yegane yolu bu vas›flar› tafl›yabilme-sinden
geçmektedir. Aksi takdirde, ehven-ifler gibi anlay›fllarla, daha az
önemli ve ifl-levsiz gibi düflüncelerle ilkesiz bir yol
tut-turman›n olas› kay›plardan öte zararl› so-nuçlar›na katlanmak
gerekecektir.
Yerel seçimler, her ne kadar mevcutdüzenin yasalar›, kurallar›,
büyük tezgah vealdatmacalar› içerisinde yap›lmaktaysa da(örne¤in
seçmen say›s›ndaki 6 milyonlukart›fl) demokratik halk devrimi
mücadele-mizde belli kanallar açmak, düzenin teflhi-ri ve
hesaplaflmada yeni mevziler yarat-mak için özgün koflullarda
gücümüz ora-n›nda de¤erlendirilebilir özellikler arz et-mektedir.
Bunu günün öncelikli görevleriy-le birlefltirerek kullanmak ve
sürecin ak›fl›-na yön verme konusunda gayretli olmakdurumunday›z.
Bu, kitle hareketinin yük-seldi¤i koflullarda, ilkeli ve sa¤lam
zemindeoluflturulacak militan mücadele sayesin-de baflar›labilecek
bir olgudur.
Bir kez daha alt› çizilmelidir ki, sorunflu veya bu beldeyi
kazan›p kazanmamak, fluveya bu kadar encümen üyesi sahibi
olupolmak, flu kadar muhtarl›¤› elde edip etme-mek sorunu de¤ildir.
Hiç kuflkusuz, bunlar›kazanmak üzerinden çal›flma yürütülecekve bu
konuda azami çaba da gösterile-cektir. Bilhassa belli alanlarda bu
tip kaza-n›mlar kritik öneme sahiptir. Hakeza, Tür-kiye
Kürdistan›’nda DTP’li adaylar›n des-teklenmesi ve bu belediyelerin
hakim s›n›fpartilerinin (esasta AKP) eline geçmemesison derece
önemli hale gelmifltir. Ancaken az bunlar kadar, yani bunlardan
dahaönemlisi; seçim atmosferini de kapsayacakve aflacak bu süreçte
yükseltilecek kavgave direnifl neticesinde, emperyalizme vefaflizme
karfl› halk kitlelerinin tek tek alan-lar ve ülke genelinde karfl›
durufl ve kar-fl› koyuflu sergilemesini
baflarabilmemeselesidir.
9-22 Ocak 2009 ‹flçi-köylü 3S›n›fsal Yaklafl›m
KAVGA VE D‹REN‹fi‹N YÜKSELT‹LMES‹NDE
KR‹T‹K EVRE: 2009 YEREL SEÇ‹MLER‹
-
Dünyan›n önde gelen bilgi-sayar üreticilerinden IBM,
ser-mayesine sermaye katmaya,“baflar›lar›n›n” reklam›n›
çarflafçarflaf yaymaya devam ediyor.“Baflar›lar›n›n” arkas›ndaki
as›lgüç olan iflçilerinin ise, sendika-laflma mücadelesinin
önündeengel olmay› sürdürüyor. Ade-ta bir bilgisayar virüsünü
and›-ran IBM, flimdilik kabu¤una çe-kilmifl bekliyor. Ne zaman
kisendikal mücadele kazanacak,iflte o zaman bu virüsün
temiz-lenmesi için bir ad›m at›lm›flolacak.
IBM iflçileri, 31 Aral›k2008 Çarflamba günü, “Çar-flamba
eylemlerine” y›l›nson gününde de devam etti.Tez Koop-‹fl
Sendikas›’nda ör-gütlendikleri için iflten at›lan
IBM iflçileri, Çarflamba eylemle-rinin dördüncüsünü yo¤un
karya¤›fl› alt›nda yapt›. 2008 y›l›n›nson Çarflamba eyleminde
IBMiflçilerine, Desa Deri’den at›lanDeri-‹fl Sendikas› üyesi
EmineArslan ile Dev Sa¤l›k-‹fl üye-si K›z›lay Çapa Kan Merke-zi
iflçileri destek verdi.
Levent’teki Yap› Kredi Plazaönünde yap›lan eylemde iflçilerö¤le
tatilinde Plazadan ç›kanemekçilere mücadeleye kat›l-malar› yönünde
ajitasyon ko-nuflmalar› yapt›.
Bas›n aç›klamas›n›, Tez Ko-op-‹fl Sendikas› Örgütlen-me Uzman›
Sinan Kahra-man okudu. Kahraman, “Sen-dikalaflarak biliflim
sektöründebir ilki gerçeklefltiren IBM çal›-flanlar› ile
dayan›flmak için bir
kez daha buraday›z” dedi. IBM iflçileriyle dayan›flmak
için gelen deri iflçileri ad›na,Deri-‹fl Sendikas› GenelBaflkan›
Musa Servi, iflten at-malara, sendikas›zlaflt›rmaya,krizin
bedelinin ödettirilmesinekarfl› tek çözüm yolunun birle-flik
mücadeleden geçti¤ine vur-gu yapt›. Aç›klamaya destek ve-ren, Çapa
Kan Merkezi iflçi-leri ile Desa Deri iflçisi Emi-ne Arslan da
mücadele dene-yimlerini anlatt›. Eylemin so-nunda iflçiler,
Siyonist ‹sraildevletinin Gazze’deki katliam›-n›, “Katil ‹srail
Filistin’den de-fol” sloganlar›yla lanetledi.
(‹stanbul)
‹zmir Büyükflehir Belediyesi’neba¤l› Park ve Bahçeler Daire
Baflkan-l›¤›’n›n sorumluluk alanlar›nda çal›flanVira ve Kürflat
isimli tafleron flir-ketlerde çal›flmakta olan iflçiler yap-t›klar›
bir bas›n aç›klamas› ile tafleronflirketlerde de¤il Belediye’nin
her-hangi bir flirketinde istihdam edilmek
istediklerini dile getirdiler ve ifl gü-vencesiz çal›flma
koflullar›n› protestoettiler.
30 Aral›k Sal› günü Basmane’debiraraya gelen iflçiler, buradan
‹zmirBüyükflehir Belediyesi önüne kadaryürüyüfl yaparak Belediye
önündebas›n aç›klamas› yapt›. Tafleron iflçile-
ri ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan
Kemal Köro¤lu iflçilerin al›nterinin
karfl›l›¤› olan ücretin patronlar›n ce-
bine de¤il al›nterini döken, ‹zmir’in
park ve bahçelerini temizleyip, güzel-
lefltiren iflçilerin mutfaklar›na yans›-
mas›n› istediklerini söyledi. Eylem Vi-
ra ve Kürflat tafleron iflçilerinin tem-
silcilerinin yapt›¤› konuflmalar›n ar-
d›ndan sona erdi. (‹zmir)
Sinter iflçileri,19 Aral›k’ta 39 iflçi-nin ifl akdinin
feshedilmesiyle bafllayandireniflte Naz›m Hikmet’in ünlü
fliirin-deki dizelerini, kendi pozisyonlar›naböyle uyarl›yorlar.
Sinter iflçilerinindirenifli son dönem kriz bahanesinesar›lan
patronlar›n gerçeklefltirdi¤i iflçik›y›mlar›yla birlikte ortaya
ç›kan, an-cak oldukça ses getiren direnifllerdenbiri.
Sinter direniflinin bu kadar ses ge-tirmesi her fleyden önce,
BirleflikMetal-‹fl üyesi iflçilerin kararl› tutum-lar›ndan
kaynaklan›yor. Bu kararl› tu-tum, fabrika önünde sürdürülen
dire-niflte ilk göz çarpan fley oluyor.
19 Aral›k’tan bu yana direniflteolan Sinter iflçileri, asl›nda
haks›z iflten
ç›karmalara dönük tepkilerini, bu s›ra-lar birçok fabrika
direniflinde oldu¤ugibi, geçti¤imiz günlerde çok daha üstboyutlarda
gösterdiler. Sinter iflçileridirenifle bafllad›klar› günlerde
fabrika-y› iflgal ederek, hak alma mücadelele-rinde ne kadar
kararl› olduklar›n› vegerekti¤inde “gemileri yakabile-ceklerini”
ilan ettiler. Ancak bu sü-reçte gerçeklefltirilen tüm fabrika
ifl-galleri gibi, bu iflgal eylemi de, patron-
polis-sendika aras›nda yap›lan “görüfl-meler” sonucunda
bitirildi ve iflçiler,daha geri bir pozisyonda
direnifllerinisürdürmeye zorland›.
“Patron köle muamelesiyapmak istiyor…”
Sinter direniflinin sürdü¤ü günler-de, y›l›n son günü olan 31
Aral›k’ta di-reniflteki iflçilerin yan›na gittik. ‹flçilerso¤uk ve
karl› havada ›s›nabilmek için
yakt›klar› atefllerin bafl›na befler-onarkümelenmifllerdi.
Direniflin bafllad›¤›günden beri, çok say›da kurum vesendika
taraf›ndan gerçeklefltirilençok say›da dayan›flma ziyareti o günde
sürüyordu. Ayr›ca ö¤len saatlerin-de bir de bas›n aç›klamas›
gerçekleflti-rilecekti.
Sohbet etti¤imiz iflçiler iflten atma-lar›n, o s›ralar fabrikada
gerçeklefltiri-len sendikal faaliyette öne ç›kan 38 ifl-çinin
iflten at›lmas›yla bafllad›¤›n› söy-lüyorlar. ‹flten ç›karmalar
duyulunca,470 iflçinin çal›flt›¤› fabrikada, yaklafl›k400 iflçi
ayn› anda sendikaya üye ol-mufllar. Bunun duyulmas› üzerine
pat-ronun iflten att›¤› iflçi say›s› bir anda380’e yükselmifl.
Fabrikada üretimdurmufl, ancak buna karfl›n patron,sendikal› iflçi
çal›flt›rmama tavr›n› sür-dürmüfl. “Bizi örgütsüz olarak iflealmak,
köle muamelesi yapmakistiyor” diyor iflçilerden biri.
“Hava yeni y›lda bize dönecek!”
Söz iflgale ve neden sonland›r›ld›¤›-na geliyor. ‹flgal
sürecinde, patron-polisve sendika aras›nda yap›lan görüflmele-rin
sonucunda sendika avukat› iflçilere
bir aç›klama yaparak, gerçekte hak al-ma mücadelesi yöntemi
aç›s›ndan mefl-ru olan iflgalin “hukuksuz” oldu¤unusöylemifl! Yani,
iflçileri hukuksal çerçe-venin d›fl›na “ç›kmamaya” ça¤›rm›fl!
Ancak iflçiler umutlar›n› koruyor-lar. “Ya kazanaca¤›z, bizi
geri ala-caklar, ya da fabrika kapanacak”diyorlar ve ekliyorlar
“Hava y›lba-fl›ndan sonra bize dönecek!”
Çünkü, otomotiv sektöründe olanve yurtd›fl›na flanz›man,
difransiyer,kompresör gibi araba parçalar› üretenfabrikan›n
müflterilerinin flu an Noeltatilinde oldu¤unu, tatil bittikten
son-ra ise, üretim olmamas›ndan kaynakl›patronun yurtd›fl›
müflterileri karfl›s›n-da zora düflece¤ini belirtiyorlar.
“Sinter iflçisi sat›l›k de¤il!”‹flçilerle sohbet etti¤imiz
s›rada bir
hareketlenme yaflan›yor. Karfl›dan birgrubun sloganlarla
yaklaflt›¤›n› görü-yoruz. Gelenler “‹MES ‹flçileriDerne¤i”
(OS‹M-DER) ve BDSP’li-lerdi. Ziyaretçiler, direniflteki
iflçilerin“Sinter iflçisi sat›l›k de¤ildir”, “‹fl-çiyiz hakl›y›z
kazanaca¤›z” slogan-lar›yla karfl›lan›yor.
O s›rada, aralar›nda Birleflik Me-
tal-‹fl Sendikas› Genel Baflkan› AdnanSerdaro¤lu’nun da
bulundu¤u D‹SKyöneticileri ve de¤iflik sendika ve ku-rumlardan bir
grup, yap›lacak olan ba-s›n aç›klamas› nedeniyle direnifl alan›-na
geliyor. Gelenler aras›nda, direnifliseçimlerde oya çevirmeye
çal›flan par-tilerin temsilcileri de var.
S›ra bas›n aç›klamas›na geliyor.Serdaro¤lu iflçilere hitaben bir
konufl-ma yap›yor. Konuflmas›nda, sanki da-ha birkaç gün önce
iflgalin bitirilmesi-ne “arabuluculuk” yapan kendileri
de-¤ilmiflçesine, baflka fabrikalarda iflgalgerçeklefltiren
iflçileri selaml›yor! Ser-daro¤lu bir dizi “radikal”
söylemlesüsledi¤i konuflmas›n›, “hesap soru-laca¤›, mevcut güç buna
yetmez-se, bu dünyada olmasa da, ‘öbürdünyada’ hesab›n mutlaka
soru-laca¤›” sözleriyle sürdürüyor.
Ancak, Serdaro¤lu hesab› “öbürdünyaya” havale etse de, Sinter
iflçile-ri hesab› “bu dünyada” sormaya ka-rarl›lar. Çünkü
direniflleri hala sürü-yor! (Kartal)
‹flçi-köylü 4
S›n›flar mücadelesi prati¤inde za-man zaman iniflli ç›k›fll›
süreçler yaflan-m›flt›r/yaflanmaktad›r. Çal›flmada
bellit›kan›kl›klar›n yafland›¤› bu dönemlerözellikle de birlikte
mücadele, yanyanadurma gibi yaklafl›mlar›n y›prand›¤› dö-nemler
olmaktad›r. Esas olan siyasal vepolitik ihtiyaçlar yerine daha çok
mak-yavelist yaklafl›mlar böylesi süreçleredamgas›n›
vurabilmektedir. Durumböyle olunca yani a¤›rl›k siyasal ve poli-tik
sorunlara verilmeyince, bugün bir-likte yürüyenler, yar›n politik
ve siyasalfarkl›l›klar olmamas›na ra¤men ayr›flabi-liyor. S›n›f
hareketleri içinde de bu tür
olaylara rastlamak mümkündür. Oysafluras› kesin ki, bu yaklafl›m
bugüne ka-dar büyüten de¤il küçülten ve da¤›tanbir ifllev
görmüfltür. Bugün içinde geçti-¤imiz süreç bize siyasal
düflüncelerimiz-de netlik, mücadelemizde kararl›l›k, or-tak ifl
yapmada ise olabildi¤ince esnekdavranmay› getirmektedir. Keza
s›n›fiçinde süreklili¤i sa¤lanm›fl ve do¤ru birçal›flma tarz›
bugüne kadar oldu¤u gibi,bundan sonra da kazand›racakt›r.
1980 AFC sonras›nda ’89’dan itiba-ren toparlanan s›n›f harekat›,
bu süreç-te dipten gelen dalgaya, yani s›n›f›n k›-p›rdan›fl›na
yeteri kadar haz›r olmad›¤›
ya da geliflmeleri do¤ru okuyamad›¤›için mücadele seyrini bir
üst noktayas›çratamam›flt›r. Buna karfl›n egemenlerbu sürecin
kendisi için tehlikeli tümyanlar›n› görerek sürece müdahale
et-mifltir. Bu müdahale do¤al olarak s›n›f›nörgütlerini de
etkiledi. Bu da¤›t›c› süreçkendi içinde farkl› tart›flmalar›
yaratt›.Bugün bu tart›flma konular›ndan biri dedün oldu¤u birleflik
mücadele etmeanlay›fl›d›r. fiuras› aç›k ki, bizler
birleflikmücadeleyi önemsemeliyiz. Bizim birle-flik mücadeleden
anlad›¤›m›z s›n›f›n da-¤›n›k ve etkisiz çizgisini
birlefltirerekmücadelesini ortaklaflt›rmak ve di¤ertoplumsal
katmanlar›n sorunlar› ile or-tak bir hatta yürümesini
sa¤lamakt›r.
Görünen o ki bizim ülkemizde2009 y›l›nda krizin etkileri biz
emekçile-re daha fazla yans›yacakt›r. ‹flte birleflikmücadelenin
önemini bununla birliktebakt›¤›m›zda do¤ru anlamal›y›z ve
kapi-talist sistemin krizinin biz iflçi ve emek-
çilere yans›yan boyutlar›na (iflten ç›kar-malar, düflük ücret,
iflyeri kapatmalar›vb.) karfl› yürütülen mücadelelerin
or-taklaflmas›n› sa¤layacak birleflik müca-deleyi örmeyi
amaçlamal›y›z.
Bizler de DDSB’liler olarak kriz sü-recindeki mücadelenin
müdahalecileriolmal›y›z, bu süreç bize önemli bir so-rumluluk
yüklemektedir. Çünkü bilinirki böylesi süreçler ayn› zamanda
siste-min en zay›f oldu¤u süreçlerdir. Krizs›n›flar mücadelesinde
bizlere muaz-zam olanaklar yarat›r. Bizim bakmam›zgereken yan
buras›d›r. Bu nedenle bü-tün DDSB’liler olarak bu
olanaklar›küçümsemeden, büyütmenin yolunuaramal›y›z.
Her gün onlarca iflçinin iflinden at›l-d›¤› ve küçük küçük ancak
uzun sürelionlarca direniflin yafland›¤›, ifl yeri iflgal-lerinin
gerçekleflti¤i bu sürece müdaha-le ederek, direniflleri ve
iflgalleri yayg›n-laflt›rmal›y›z. Her gün yap›lan zamlara
karfl› genifl emekçi kesimleri, yoksullu¤akarfl› sokaklara
ç›kararak sistemin tefl-hirini aç›ktan yapmal›y›z.
Bir yandan bunlar› yaparken di¤eryandan da s›n›f hareketi içinde
mücade-leyi örgütleyen ve öne ç›kan öncü iflçi-lerin örgütlenmesi
gerekmektedir.Çünkü s›n›f hareketinin seyrini belirle-yen siyasetin
üzerinde yürüdü¤ü faali-yetçilerin varl›¤› oldukça önemlidir.
Bu-gün bu eksiklik çok aç›k görülmektedir.Tüm bunlarla birlikte
s›n›f hareketi için-de öne ç›kan iflçilerle bir yandan
s›n›f›nsürece müdahalesini örgütlerken, di¤eryandan bu iflçilerin
siyasal olarak sürecido¤ru görmeleri ve müdahale edebil-meleri için
politikleflmesi gerekmekte-dir. Bu nedenle bu süreç bizi de
yenile-yen ve de¤ifltiren bir süreç olacakt›r.
K›sacas› bizler s›n›ftan ö¤renece¤iz,s›n›ftan ö¤rendiklerimizi
s›n›fa gerigötürece¤iz. Bugün yapmam›z gerekenbu sistemati¤i
kurmakt›r.
9-22 Ocak 2009‹flçi/köylü
EEmmeekkççiinniinn ggüünnddeemmiiEEmmeekkççiinniinn
ggüünnddeemmii
Çal›flma tarz› üzerine -1-
PPiirreellllii’’ddee iiflfltteennçç››kkaarrmmaallaarr
Lastik iflkolunda iflten ç›karmalardevam ediyor. Geçti¤imiz
hafta-larda Kocaeli’de bulunan Bri-sa’da iflçilerin iflten
ç›kar›lmas›-n›n ard›ndan, yine ayn› bölgedefaaliyet sürdüren
Pirelli LastikFabrikas› da çok say›da iflçininifline son verme
karar› ald›.
25 Aral›k’ta ‹fiKUR’a baflvuranPirelli patronu, kriz ve
sektördedaralma bahanesiyle, 80 iflçininifline son verece¤ini
bildirdi.
Pirelli patronunun bu giriflimininard›ndan Lastik-‹fl ile
Pirelliyönetimi aras›nda bir görüflmegerçeklefltirildi. Görüflmenin
ar-d›ndan yap›lan aç›klamada, ifltenç›karmalar›n flimdilik
durdurul-du¤u, ancak fabrikada 25 Aral›k-2 Ocak tarihleri aras›nda
üreti-me ara verildi¤i belirtildi.
Pirelli iflçileri ise al›nan karara tep-ki göstererek, patronun
ücret-leri afla¤› çekmek ve muhalif ifl-çileri iflyerinden
uzaklaflt›rmakiçin krizi kulland›¤›n› söylediler.
(Kartal)
Ne ya¤mur ne kar, Sinter’de direnifl var!
HHaakkllaarr››mm››zz››iissttiiyyoorruuzz
kkaammppaannyyaass››nnaa2200 bbiinn iimmzzaaD‹SK’e ba¤l› Emekli-Sen
üyeleri
“Haklar›m›z› istiyoruz” fli-ar›yla sürdürdükleri
kampanyaçal›flmalar›nda toplad›klar› 20bin imzay› 24 Aral›k günü
Bafl-bakanl›¤a teslim etti.
Ankara Necatibey Caddesi’ndekiGenel Merkezi önünde topla-nan
Emekli-Sen üyeleri, slogan-lar eflli¤inde ‹zmir Cadde-si’nden
Baflbakanl›k Merkez Bi-nas›na yürüdü. Adalet Bakanl›¤›Ek Binas›
önünde barikat kuranpolis, kitlenin daha ileriye git-mesine izin
vermedi.
Bunun üzerine Emekli-Sen GenelBaflkan› Veli Beysülen ve
be-raberindeki iki kifli, kampanyakapsam›nda toplanan 20 bin
im-zay› vermek üzere Baflbakanl›¤agitti. Beysülen, imzalar›
teslimettikten sonra yapt›¤› aç›klama-da, AKP’nin,
muhalefetteykenkarfl› ç›kt›¤› IMF politikalar›n›,iktidar› döneminde
“tavizsiz”uygulad›¤›n›, bu politikalar›nac›s›n› en çok emeklilerin
his-setti¤ini, AKP’nin bu süreçteemeklileri ma¤dur eden
birçokuygulamaya imza att›¤›n›, bununsonucunda emeklilerin
yüzde90’›n›n açl›k s›n›r›n›n alt›ndamaafl ald›¤›n› dile getirdi.
Bey-sülen, emeklilerin sorunlar›n›nçözülmemesi halinde
mücade-lelerinin yükselerek devamedece¤ini söyledi. (Ankara)
TTaaflfleerroonn iiflflççiilleerr eeyylleemmddee
IIBBMM vviirrüüssüünnee kkaarrflfl›› mmüüccaaddeellee
ssüürrüüyyoorr
“Çocuklar inan›n, inan›n
çocuklar,güzel günler gö-
rece¤iz çocuklar,biz bu
sendikayla buraya girece-
¤iz,zafer flark›lar›m›z› söy-
leyece¤iz”
Batman Türkiye Petrolleri AnonimOrtakl›¤›’ndan (TPAO)
ç›kar›lan85 iflçi, 30 Aral›k’ta haklar›n›n ve-rilmesi için eylem
yapt›.
Hat›rlanaca¤› gibi 2006 y›l›nda BatmanTPAO’da iflten ç›kar›lan
640 kifli-den 555’i ifle geri al›nm›flt›, ancak85 kifli
al›nmam›flt›. TPAO Bölge
Müdürlü¤ü’nün 2. kat›nda topla-
nan 85 iflçi, eylem yapt›. ‹flçilerin
bu eylemini sonuna kadar sürdü-
rece¤ini ve iflçilerden bir kiflinin
dahi haklar› verilmedi¤i takdirde
eylemlerin devam edece¤ini belir-
ten Genel-‹fl Baflkan› Mehmet
Do¤u, “Bizim 2 muhatab›m›z var.
Bunlardan biri siyasetçilerimiz, di-¤eri ise, TPAO’dur. Bunlar
bizimtaleplerimizi kabul edene ve iflçile-rin haklar› verilene
kadar devamedecektir”dedi.
Do¤u, 85 iflçinin flu ana kadar hiç birhaklar›n›n verilmedi¤ini,
6 ay çal›fl-t›r›p 6 ay iflten ç›kart›ld›¤›n›, bununiflçileri
kand›rma politikas›ndanbaflka bir anlam ifade etmedi¤inisöyledi.
(H. Merkezi)
TTPPAAOO iiflflççiilleerrii hhaakkllaarr››nn››
iissttiiyyoorr
Levent’teki Yap› Kredi Plaza önünde yap›lan eylemde iflçi-ler
ö¤le tatilinde Plazadan ç›kan emekçilere mücadeleyekat›lmalar›
yönünde ajitasyon konuflmalar› yapt›.
DESA Deri’nin, Düzce Fabrikas›’ndan ç›kar›-lan iflçilerin 29
Nisan’dan, Sefaköy’deki fabrikadanç›kar›lan Emine Arslan’›n ise, 3
Temmuz’dan buyana, Deri-‹fl Sendikas› öncülü¤ünde süren
dire-niflleri, geçti¤imiz günlerde sendika ile patron ara-s›nda
yap›lan görüflmelerle yeni bir aflamaya s›çra-m›fl bulunuyor.
DESA direnifline iliflkin geliflmelerin hanginoktada oldu¤unu
ö¤renmek için, patronla görüfl-meleri de yürüten, Deri-‹fl Genel
Baflkan› MusaServi ile k›sa bir görüflme yapt›k.
Musa Servi, Desa patronunun oluflan kamu-oyu ve de uluslararas›
bask›lar sonucunda, geriad›m atmak zorunda kalarak, görüflme
talebindebulundu¤unu aktar›yor. Görüflmelerin, DESA’n›nüretim
yapt›¤› dört uluslararas› firman›n sipariflle-rini kesmesinin
ard›ndan geldi¤ini de ekliyor.
Görüflmeler, DESA’n›n imzalad›¤› uluslarara-s› sosyal etik
kurallar›na uymama maddesi üzerin-
den yürümüfl. Desa patronu, iflçilerin % 90’›n› iflealmay› kabul
etmifl, ancak aralar›nda, ifle geri dö-nüfl davas›n› kazanan Emine
Arslan’›n da bulundu-¤u baz› iflçileri geri almaya yanaflm›yormufl.
Pat-ron, iflyerine sendikan›n girmesi ve T‹S yetkisi ve-rilmesi
noktas›nda ise, ILO sözleflmelerine ayk›r›olan, sendikan›n henüz
yetki almamas› gerekçesi-ne s›¤›n›yormufl. Desa patronu iflte tam
bu görüfl-melerin sürdü¤ü günlerde içlerinde sendikal› iflçi-lerin
de bulundu¤u 23 iflçiyi daha iflten atm›fl.Önümüzdeki günlerde
iflten at›lacak iflçi say›s›n›n300 olarak verildi¤ini söyleyen
Servi, iflten atmagerekçesinin, krizin yan›s›ra, uluslar aras›
marka-lar›n siparifllerini kesmesi olarak getirildi¤ini akta-r›yor.
Patron, sendikay› suçluyor ve “siparifller si-zin yüzünüzde
kesildi, iflten ç›karmalar›n sorum-lusu sizsiniz” diyor, bunu da
iflçilere böyle kabul-lendirmeye çal›fl›yormufl.
Görüflmelerin önümüzdeki günlerde devamedece¤ini aktaran Servi,
geri ad›m atmamakta ka-rarl› olduklar›n› ise flu sözlerle dile
getiriyor:“Patron ya taleplerimizi kabul edecek, ya da tümyurtd›fl›
sipariflleri iptal olacak. Böylece kaybedenkendisi olacak!”
(Kartal)
PPaattrroonn ttüümmkkoozzllaarr››nn›› ooyynnuuyyoorr
-
Krizin etkileri tüm fliddeti ile sür-erken Petrol-‹fl’e ba¤l›
Mecaplast ‹flyeriBafl Temsilcisi ile yapt›¤›m›z söylefliyi
su-nuyoruz.
- Krizin iflçileri nas›l etkiledi¤inianlat›r m›s›n›z?
- Ülkemizdeki mevcut iktidar her nekadar kriz te¤et geçecek
dediyse de, bizde ciddi anlamda etkilenmekteyiz. Orta-da bir gerçek
var, o da, binlerce emek-çinin iflinden-ekme¤inden olmas›d›r,
ay-r›ca ücretsiz izinler ve esnek çal›flma ko-flullar›yla da karfl›
karfl›yad›r emekçiler.Krizin etkilemedi¤i iflyerleri dahi kriz
f›r-satç›l›¤›na soyunup benzer uygulamalar-la
iflçilerin-emekçilerin sofras›na gözdikmektedir. Bütün dünyada
krize karfl›paketler aç›klan›rken bizim ülkemizinMaliye Bakan›
yast›k alt›ndakileri ç›kar-mam›z› istiyor. Ama flunu bilmeleri
ge-rekir ki, yast›k alt›nda faturalar ve borçsenetleri ç›kabilir
ancak. fiimdiye kadars›rt›m›zdan sermayelerine sermaye ka-tan
patronlar flimdi krizin faturas›n› bizeödetmeye çal›fl›yorlar. Bu
krizi bizler ya-ratmad›k. Krizi yaratanlar afl›r› kâr h›rs›olan
kapitalist sistemin sahiplerinin takendisidir.
- Sendikalar›n tutumunu nas›l de-¤erlendiriyorsunuz?
- ‹flverenler daha krizden etkilenme-den baz› tedbirler almaya
bafllad›lar. An-cak sendikalar geliflen olaylar karfl›s›ndaherhangi
bir strateji belirleyemediler.Birçok iflçi ve emekçi iflinden
olduktan
sonra bir Ankara mitingi yapt›lar ve de-vam›n› getiremediler.
Bunun karfl›s›ndasermaye sald›r›lar› devam etti.
‹flçilerin sendikalara karfl› zaten azolan güvenleri giderek
azalmaktad›r.Sendikalar›n üzerine düflen görevleriniyerine
getirmediklerini düflünüyorlar.‹flverenlerin bütün dayatmalar›na
karfl›eylemsel gücünü ortaya koymak yerineuzlaflma yoluna
gitmektedirler. ‹flçi s›n›-f›n›n bedeller ödeyerek kazand›¤›
mevzi-leri uzlaflarak terk etmektedirler.
- ‹flçi s›n›f› içinde örgütlü mücade-lenin temel noktalar›
nelerdir?
- Bütün iflçiler, iflsizler, yoksul halk,k›sacas› ezilen kesim
biraraya getirilerekve mücadeleye sevk edilerek örgütlen-me
metodlar› ortaya konulmal›d›r. Ör-ne¤in; birçok iflyerinde
sald›r›lara karfl›lokal eylemlikler geliflmektedir. Birincisibu
eylemleri birlefltirecek, güçlendire-cek dayan›flmalar
örgütlenmelidir. Bura-da en büyük görev sivil toplum örgütle-rine,
sendikalar ve devrimcilere düfl-mektedir. ‹kincisi ileri iflçilerin
sendika-lar içerisinde aktif rol almas› ve sendika-lar›n taban›n›
harekete geçirecek iflçikomiteleri kurarak, s›n›f
mücadelesinindalga dalga büyüyece¤i zeminler olufl-turmas› gerekir.
E¤er iflçi s›n›f›n›n taban›üretimden gelen gücünü s›n›f
bilinciyleharekete geçirebilirse karfl›s›nda hiçbirgücün
duramayaca¤› aflikard›r. ‹flçi s›n›f›-n›n tarihi örneklerle
doludur.
(Gebze ‹K okurlar›)
Krizin, dünya genelinde tüm sanayialanlar›nda kendini
hissettirmeye bafllama-s›yla iflçi ve emekçi kitleleri baflta
olmaküzere orta s›n›flar, küçük esnaf da dâhilhalk›n tamam›
kapitalist krizden belli dere-celerde etkilendi. Kriz, ilk
belirtilerini ifltenatmalar, yükselen iflsizlik oranlar›, zamlarve
yoksulluk olarak gösterirken çokuluslutekeller cephesinde düflen
kâr oranlar›ylabirlikte, tekellerin daha fliddetli rekabetegirerek
küçük ve orta ölçekli iflletmeleriyutmas›, tröst, kartel vb.
flekillerde birlefl-meler, hammadde ve sermaye kaynaklar›-n›n
yeniden paylafl›lmas› fleklinde göster-mektedir kendini. Devlet
taraf›ndan haz›r-lanan tekelleri kurtarma planlar›n›n faturas›ise
on binlerce iflsiz ve artan hayat pahal›l›-¤› olarak emekçi halka
ç›kar›lmaktad›r.
Bunun yan›nda krizden henüz etkilen-memifl gibi görünen tar›m ve
köylülük, ya-k›n bir zamanda krizin sonuçlar›n› en a¤›rflekilde
yaflayaca¤›n›n sinyallerini vermekte-dir. Tar›m ve köylülük üretim
biçimlerineba¤l› olarak yaflanan krizden farkl› derece-lerde
etkilenmektedir. Çokuluslu tekellerinve tohum flirketlerinin elinde
olan tar›msanayisi küçük köylülerin bitirilmesi, tar›müreticisinin
üretemez hale getirilmesiylepalazlanmaktad›r. En a¤›r bedeli
ödeyen
yoksul köylülü¤ün bir k›sm› topraklar›n›terk edip mevsimlik
iflçi olarak çok düflükücretlerle a¤›r koflullarda çal›flmak
zorundakal›rken, büyük bir k›sm› ise kentlere göçederek iflsizler
ordusuna kat›lmaktad›r.
Krizin tar›m ve köylülük üzerindeki et-kilerini daha yak›ndan
ö¤renmek için Ta-r›m Orkam-Sen Genel Örgütlenme,E¤itim ve Bas›n
Yay›n Sekreteri Atil-la ‹rey’le bir görüflme yapt›k. ‹rey kriz
ön-cesinde de devletin genel tar›m politikas›-n›n zaten tar›m› yok
etmeyi amaçlad›¤›n›belirterek flunlar› söyledi; “Yeni dünya dü-zeni
dedikleri yeniden yap›land›rma süre-ci15–20 y›l› kapsayan ve
GATS’la bafllam›fl,IMF, Dünya Bankas› vb. emperyalist ku-rumlar
arac›l›¤›yla bizim gibi ülkelerde tar›-m› neredeyse çökertme
noktas›na getir-mifltir. Tar›m sektörü tarihinin en kötügünlerini
yafl›yor. Tar›ma yani köylüye azçok deste¤i olan kurumlar
bildi¤iniz gibi ka-pat›ld›. Et ve Bal›k Kurumu’nun kapat›lmas›,süte
dair tüm kurumlar›n kapat›lmas› gibiuygulamalar Türkiye tar›m›n›
çökertmifltir.”
“Öyleyse krizle birlikte tar›m›ndurumu ne olacakt›r?” sorumuzu
daflöyle yan›tlad›; “Zaten tar›m sektöründekitoplam nüfus,
kentlerin varofllar›na bir ye-dek ifl gücü olarak kayd›. Buradan
muazzam
bir iflsizler ordusuoluflturuldu. S›k›nt›n›nbir tanesi
burada.Ama flimdi gübredentut da mazota kadaremekçi halk›
zamlarlavuracak, hayat pahal›-l›¤›yla vuracak ve ta-r›m sektörü de
girdi-lerini daha bir zamlaalmak zorunda kala-cak.”
‹rey konuflmas›n›ndevam›nda krizin ta-r›m sektörüne veköylülü¤e
etkisini bel-ki geç ama daha a¤›rhissettirece¤ini vurgulayarak;
“Do¤rudanGelir Deste¤i uygulamalar›ndan Türkiyeçiftçisi
yararlanam›yor. Kendi kaderiyle baflbafla b›rak›lm›fl durumda, her
fleyin bu ka-dar pahal› oldu¤u bir dönemde; mazotun,gübrenin vb.
girdilerin pahal› oldu¤u bir dö-nemde özellikle küçük üretim yapan
çiftçi-ler ürününü ekemez-biçemez duruma geti-rilmifltir. Tar›m
sektöründe kapitalist krizinetkileri daha çok önümüzdeki aylarda
his-sedilecektir. Sanayi sektöründe birden ifl-sizlik olarak
karfl›m›za ç›kan, günlük yaflam-
da zam ve hayat pahal›l›¤› olarak görünengerçek ekemedi¤i,
biçemedi¤i zaman do¤alolarak hissedilecektir.”
Tar›m alan›ndaki tüm bu sald›r›lara kar-fl› sendika olarak ne
yapmay› planlad›klar›fleklindeki sorumuza ‹rey; “KESK olarakkrize
karfl› mücadele çerçevesinde di¤ertoplumsal kesimleri, örgütlü
iflçi sendikala-r›n› örgütsüz kesimlerinden insanlar›, üreti-ci
köylülü¤ü, kad›nlar›, gençli¤i biraraya ge-tirip krize karfl› bir
mücadele cephesi aç-mak istiyoruz” dedi. (Ankara)
9-22 Ocak 2009 ‹flçi/köylü 5 iflçi/köylü
Asemat iflçisigrevde!
Kot iflçilerinindram›
Samand›ra’da bulunan ÜnsaAmbalaj Çuval iflçilerinin,
ifltenç›kar›lmaya karfl›, 4 Aral›k’ta bafl-latt›klar› direnifl
sürüyor. Yaklafl›k2 bin iflçinin çal›flt›¤› fabrika bünye-sindeki
tafleron firmalardan ç›kar›-lan iflçilerden, Do¤a adl› tafleron-dan
at›lan 85 iflçi, fabrika önündekibekleyifllerini, 31 Aral›k’ta
iflgaleçevirdiler. Ancak iflgal, jandarma-n›n fabrika içinde
direnifli sürdüreniflçilere sald›rarak, iflçileri
gözalt›naalmas›yla sona erdi.
‹flgal jandarma zoruyla bitirilsede, Ünsa iflçileri direnmekte
ka-rarl›lar.
Ünsa iflçileri üzerindeki jandar-ma bask›s› asl›nda direniflin
bafl›n-dan beri söz konusu. Ünsa iflçileri-nin fabrikay› iflgal
ettikleri gün, er-ken saatlerde yanlar›na gitti¤imizde
yapt›¤›m›z görüflmede, süren jan-darma bask›s›ndan söz
etmifllerdi.“Kar-k›fl-f›rt›na bizi y›ld›ra-maz, hakk›m›z› alana
kadarburaday›z” sözleri eflli¤inde ak-tard›klar›na göre, direnifl
bölgesin-den ayr›lmayan jandarma, ayn› gün-lerde bask›y› art›rmak
için, patro-
nun kendilerinden fli-kayetçi oldu¤unu söy-leyerek,
kendilerinitehdit ediyormufl.
Direnifl iflgale dönüflüyor
Karl› ve so¤uk ha-vada yakt›klar› ateflle›s›nmaya çal›flarak
di-renifllerini fabrikaönünde devam ettireniflçiler, kendileriyle
gö-rüfltü¤ümüz 31 Aral›k
günü saat 14.00 gibi, fabrika içinegirip, fabrikay› iflgal
ettiler. ‹flgalinhemen ard›ndan fabrikaya gelenjandarma ile
iflçiler aras›nda ger-ginlik yaflanmas›na karfl›n, fabrika-dan
ç›kmayarak, bekleyifllerini sür-dürdüler.
‹flgal s›ras›nda yaflanan “ilginç”,ancak bizler aç›s›ndan
flafl›rt›c› ol-mayan bir geliflme ise, ana firmadaörgütü olan D‹SK
Tekstil Sendika-s›’n›n fabrika kap›s›na “iflyerindekieylemle
ilgisinin olmad›¤›” yönlübir yaz› asarak, patron yanl›s› tutu-munu
aç›kça ortaya koymas› oldu.
‹flgale jandarma sald›r›s›‹flgal sürerken, saat 17.00’ye
yaklaflt›¤› s›rada, fabrika önüne ge-len jandarma çevik gücü,
önce kap›önünde destek için bekleyen yakla-fl›k 25 kifliyi
gözalt›na ald›. Gözalt›-na al›nanlar Samandra
Karakolu’nagötürüldüler.
Çevik güç, saat 18.00’de defabrika içine girerek, iflgali
sürdü-ren iflçileri ve sendikac›lar› gözalt›-na ald›. Jandarman›n
bu sald›r›s› ifl-
çiler taraf›ndan sloganlarla cevap-
land› ve gözalt›na al›nan iflçiler, jan-
darma kendilerini zorla otobüslere
bindirmeye çal›flt›¤› s›rada da slo-
ganlarla karfl› koymay› sürdürdüler.
Gözalt›na al›nanlar yeni y›la bir sa-
at kala, saat 23.00’e yaklafl›rken,
sa¤l›k kontrolünden geçirilerek,
serbest b›rak›ld›lar. Serbest b›ra-
k›ld›klar› saatlerde görüfltü¤ümüz
Ünsa iflçileri, direnifllerini fabrika
önünde sürdürmeye devam ede-
ceklerini söylediler. Çün