İKTİSADA GİRİŞ II 6. TOPLAM ÇIKTI, FİYAT DÜZEYİ VE FAİZ ORANININ BELİRLENMESİ Gülşah Özşahin
İKTİSADA GİRİŞ II
6. TOPLAM ÇIKTI, FİYAT DÜZEYİ VE FAİZ ORANININ BELİRLENMESİ
Gülşah Özşahin
6. Bölüm Planı ve Öğrenme Hedefleri6.1 Toplam Arz (AS) Eğrisi
• Toplam arz eğrisini tanımlama ve kısa-dönem AS eğrisindeki kaymaları tartışma.
6.2 Toplam Talep (AD) Eğrisi
• Toplam talep eğrisini elde etme ve AD eğrisinin niçin aşağı eğimli olduğunu açıklama
6.3 Nihai Denge
• AD ve AS eğrilerinin kesişiminin niçin bir denge noktası olduğunu açıklama
6.4 Aşağı-Eğimli Bir AD Eğrisi için Diğer Nedenler
• AD eğrisinin niçin aşağı eğimli olabileceğine dair iki ilave neden gösterme
6.5 Uzun-Dönem AS Eğrisi
• Uzun-dönem toplam arz eğrisinin şeklini tartışma ve uzun-dönemde piyasanın potansiyel GSYİH’yauyarlanmasını açıklama.
➢ Bu bölümde ekonominin 3 ana bileşenini—çıktı, fiyat düzeyi ve faiz oranı— bir araya getirmeye hazırız.
➢ Bu bölümde ve bir sonraki bölüm politika yapıcıların ekonomiyi yönetmeye çalışırken karşı karşıya kaldıkları temel sorunlar hakkında düşünme yeteneği kazanmanızı sağlayacaktır.
6.1 Toplam Arz (AS) Eğrisi
Toplam arz Bir ekonomideki tüm mal ve hizmetlerin toplam arzı.
Toplam arz (AS) eğrisi Bir ekonomideki tüm firmalar tarafından arz edilen toplam çıktı miktarı ile genel fiyat düzeyi arasındaki ilişkiyi gösteren grafik.
• Bir ‘fiyat/çıktı’ tepki eğrisi olarak düşünülmesi daha iyidir: toplam talebin farklı düzeyleri altında ekonomideki tüm firmaların fiyat kararlarını ve çıktı kararlarını izleyen bir eğri.
Kısa Dönemde Toplam Arz
Şekil 6.1 Kısa Dönemde Toplam Arz Eğrisi
Toplam arz eğrisi (fiyat/çıktı tepki eğrisi) kısa dönemde pozitif bir eğime sahiptir.
Toplam çıktının düşük düzeylerine toplam arz eğrisi oldukça yataydır.
Ekonomi tam kapasiteye yaklaştıkça neredeyse dikey hale gelir.
Tam kapasite çıktı düzeyi, Ȳ de toplam arz eğrisi dikeydir.
•Niçin Yukarı Eğim?Ücretler toplam maliyetlerin büyük bir kısmını oluşturur, ve ücret değişiklikleri fiyat değişikliklerini gecikme ile takip eder. Bu da bize yukarı-eğimli kısa-dönem AS eğrisini verir.•Niçin Spesifik Şekil?Dikey kısım: Belli bir düzeyde ekonomi bütün sermayesini ve piyasa ücret düzeyinde çalışmak isteyen tüm emeği kullanmaktadır, daha fazla çıktı için talep artışları, sadece artan fiyatlarla ve benzer şekilde artan işgücü talebi de artan ücretlerle karşılanabilir. Yatay kısım: Çıktının düşük olduğu düzeylerde, AS eğrisi daha yataydır. Küçük fiyat artışları, çıktıdaki nispeten daha büyük artışlara eşlik edebilir.
Kısa-Dönem Toplam Arz Eğrisinde Kaymalar
• Kısa-dönem AS eğrisinin dikey kısmının ekonominin maksimum (kapasite) çıktı düzeyini temsil eder. Bu maksimum (en çok) çıktı düzeyi ekonominin mevcut kaynakları tarafından belirlenir: işgücünüm büyüklüğü, sermaye stoku, geçerli teknoloji düzeyi, vs.
• Yeni petrol alanlarının keşfi veya enerji üretimindeki problemler ekonominin birçok alanında üretimin marjinal maliyetini etkileyerek AS eğrisini sağa kaydırabilir.
• Bu tür kaymalar bazen maliyet şoku veya arz şoku olarak adlandırılır.
Maliyet şoku veya arz şoku Maliyetlerde meydana gelen ve kısa-dönem toplam arz (AS) eğrisini kaydıran bir değişme
Şekil 6.2 Kısa-Dönem Toplam Arz Eğrisinde Kaymalar
6.2 Toplam Talep (AD) Eğrisi
• AD eğrisi 4. Bölüm ’de tartışılan mal piyasası modeli ve 5. Bölüm ’de tartışılan para piyasası modelinden (Merkez Bankası’nın davranışı) elde edilecektir.
A. Planlanmış Toplam Harcama ve Faiz Oranı (veya Mal Piyasası Modeli)𝐴𝐸 ≡ 𝐶 + 𝐼 + 𝐺
• Faiz oranı arttığı zaman, planlanan yatırım (𝐼) düşer, böylece toplam planlanan harcama da düşer.
• Faiz oranı düştüğü zaman, planlanan yatırım (𝐼) artar, böylece toplam planlanan harcama da artar.
Şekil 6.3 Faiz Oranında Bir Yükselmenin Planlanan Toplam Harcama ve Denge Çıktı Düzeyi Üzerindeki Etkisi
Faiz oranında %3’ten %6’ya bir artış, planlanan toplam harcamaları azaltır ve böylece denge çıktı düzeyini 𝑌0’dan 𝑌1’e düşürür.
• Hatırlayın: 𝐴𝐸 ≡ 𝐶 + 𝐼 + 𝐺
• Faiz oranındaki değişmenin etkileri: ➢Yüksek bir faiz oranı (𝑟) planlanan yatırımı (𝐼) yavaşlatır. ➢Faiz oranı yükseldiğinde, planlanan toplam harcama
(𝐴𝐸) gelirin her düzeyinde düşer.➢Planlanan toplam harcamalardaki bir azalma (𝐴𝐸),
denge çıktı (gelir) (𝑌) düzeyini planlanan yatırımdaki (𝐼 ) başlangıçtaki azalmanın çarpanı kadar düşürür.
• IS eğrisi Mal piyasasında toplam çıktı ve faiz oranı arasındaki ilişki➢IS eğrisi üzerindeki her nokta, mal piyasasında, belli bir faiz oranı düzeyine
karşılık gelen bir denge noktasıdır.
➢Dengeden kasıt, planlanan yatırımın (𝐼) tasarrufa (𝑆) eşit olmasıdır (Mal piyasasında dengenin diğer gösterimiydi!!!) ve bu nedenle bu eğri IS sembolüyle gösterilir.
Şekil 6.4 IS eğrisi
Mal piyasasında,
çıktı ve faiz oranı arasında negatif bir ilişki vardır, çünkü planlanan yatırım faiz oranına negatif olarak bağlıdır.
IS eğrisi üzerindeki her nokta, mal piyasasında, belli bir faiz oranı düzeyine karşılık gelen bir denge noktasıdır.
B. Merkez Bankası’nın Davranışı (veya Para Piyasası Modeli)
• Çıktı (𝑌) ve enflasyon (𝑃) Merkez Bankası’nın faiz oranı kararında iki ana etmendir.
• Merkez Bankası kuralı Merkez Bankası’nın faiz oranı kararının ekonominin durumuna bağlı olduğunu gösteren denklem.
𝑟 = 𝛼𝑌 + 𝛽𝑃 + 𝛾𝑍
burada 𝑍, modelimizin dışında yer alan ve tahmin edilmesi zor şekillerde dönemden döneme değişmesi muhtemel (𝑌 ve 𝑃 dışındaki) ekonomik faktörleri içerir.
Şekil 6.5 Faiz Oranı ve Çıktının Denge Değerleri
Diğer faktörler aynı kalmak koşuluyla, Merkez Bankası kuralında çıktı arttıkça, Merkez Bankası faiz oranını arttırır.
Planlanan yatırım faiz oranına negatif olarak bağlı olduğu için, faiz oranı arttıkça IS eğrisi boyunca çıktı azalır.
Hükümet harcamaları (𝐺), fiyat düzeyi (𝑃) ve 𝑍 faktörleri veri iken, iki eğrinin kesişimi çıktı ve faiz oranı için denge değerlerini verir.
Bu noktada mal piyasasında denge söz konusudur ve faiz oranı da Merkez Bankası kuralının gerektirdiği yerdedir.
❖ Yani bu kesişim noktasında mal piyasası ve para piyasası aynı anda dengededir.
C. AD Eğrisinin Elde Edilişi
• AD eğrisinin piyasa talep eğrisi değildir ve ekonomideki bütün piyasa talep eğrilerinin de toplamı değildir.
• Genel fiyat seviyesi yükseldiğinde, çoğu fiyat birlikte yükselir. Bu nedenle AD eğrisini çizerken ceteris paribus varsayımını kullanamayız.
• AD, fiyat düzeyi (𝑃) arttığında düşer, çünkü yüksek fiyat düzeyi (𝑃), Merkez Bankası’nı faiz oranını (𝑟 'yi) yükseltmeye yönlendirir, bu da planlanan yatırımın (𝐼) ve dolayısıyla çıktıyı (𝑌'yi) azaltır.
• Toplam çıktının düşmesine neden olan daha yüksek faiz oranıdır.
Şekil 6.6 Toplam Talep (AD) Eğrisi
AD eğrisi Şekil 6.5’ten elde edilir.
Şekil 6.5’teki veri bir fiyat düzeyi için, AD eğrisi üzerindeki her nokta bir denge noktasıdır.
Fiyat düzeyi (𝑃) arttığında Merkez Bankası faiz oranını (𝑟 'yi) arttırır (Şekil 6.5’teki Merkez Bankası kuralı sola kayar), faiz oranı artışı da planlanmış yatırım (𝐼) ve dolayısıyla çıktı (𝑌) üzerinde negatif bir etkiye sahiptir.
AD eğrisi 𝑃 ve 𝑌 arasındaki bu negatif ilişkiyi yansıtmaktadır.
6.3 Nihai Denge
Şekil 6.7 Denge Çıktı ve Fiyat Düzeyi
Toplam çıktı ve toplam fiyat düzeyi AS ve AD eğrilerinin kesişimi tarafından belirlenir.
Bu iki eğri içerisinde hanehalklarının, firmaların ve hükümetin kararlarını barındırır.
6.4 Aşağı-Eğimli Bir AD Eğrisi için Diğer Nedenler
• 𝑃 arttığı zaman Merkez Bankası faiz oranını (𝑟) yükselttiği ve planlanmış yatırım (𝐼) faiz oranıyla (𝑟) negatif ilişkili olduğundan, AD eğrisi aşağı eğimlidir.
• Ayrıca tüketim üzerindeki reel varlık (servet) etkisi de aşağı-eğimli AD eğrisine katkıda bulunmaktadır.
• Servet diğer şeyler yanında elde tutulan parayı, hisse senetlerini, bonoları ve konutları içermektedir.
Reel varlık etkisi Fiyat düzeyinde bir değişim sonucu reel varlıktaki bir değişmenin tüketimde meydana getirdiği değişme.
6.5 Uzun Dönem AS Eğrisi
Şekil 6.8 Uzun-Dönem Toplam AS Eğrisi
AD eğrisi 𝐴𝐷0’dan 𝐴𝐷1’e kaydığı zaman, başlangıçta denge fiyat seviyesi 𝑃0’dan 𝑃1’e, çıktı seviyesi de 𝑌0’dan 𝑌1’e yükselir.
Uzun dönemde ücretler yükselerek AS eğrisini 𝐴𝑆0’dan 𝐴𝑆1’e kaydırır.
Ücretler tam olarak uyarlandığında çıktı 𝑌0’a geri dönecektir.
𝑌0 bazen potansiyel GSYİH olarak adlandırılır.
Potansiyel GSYİH
• Kısa-dönem AS eğrisinin bir kısmının dik bir doğru şeklinde olması, belirli bir zaman periyodunda bir ekonominin üretebileceği miktarın fiziki sınırının olmasından kaynaklanmaktadır.
Potansiyel çıktı veya potansiyel GSYİH Enflasyona maruz kalmadan uzun dönemde sürdürülebilir toplam üretim düzeyi.
Potansiyel Çıktının Altında Kısa-Dönem Dengesi
• Faklı iktisatçıların, ekonominin potansiyel çıktının üzerinde üretim yapıp yapmadığının nasıl belirleneceğine dair farklı görüşleri vardır.
• AS eğrisinin uzun dönemde dikey olduğuna inanan iktisatçılar kısa-dönem denge 𝑌0’ın altında gerçekleştiği zaman, çıktı miktarının artma eğiliminde olacağına inanırlar. Bu iddia, ekonomi tam istihdam düzeyinin altında, düşük kapasite ve yüksek işsizlikte çalıştığı zaman (reel) ücretlerin muhtemelen düşeceği ile ilgilidir.
UYGULAMADA EKONOMİ
Basit ‘Keynesyen’ Toplam Arz Eğrisi
Toplam planlanan harcama 𝐴𝐸1 ve toplam talep 𝐴𝐷1 ile denge çıktı düzeyi 𝑌1’dir.
Toplam planlanan harcamada 𝐴𝐸2’ye bir kayma, AD eğrisinin 𝐴𝐷2’ye kaymasına karşılık gelmekte ve çıktı düzeyi 𝑌𝐹’ye (F=tam istihdam veya potansiyel GSYİH) yükselmekte ama fiyat düzeyi 𝑃1’de kalmaktadır.
Planlanan toplam harcama (𝐴𝐸) ve toplam talep (𝐴𝐷) 𝑌𝐹’yi aşarsa, enflasyonist açık oluşacak ve fiyat düzeyi 𝑃3’e yükselecektir.
YARARLANILAN KAYNAKLAR
•Case, K. E., Fair, R. C. ve Oster, S. M. (2019). Ekonominin İlkeleri (E. Deliktaş, M. Karadağ ve M. Güçlü, Çev.), 12. Baskı, Bölüm: 26.