OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ MÜH.MİM.FAK. İNŞAAT MÜH. BÖLÜMÜ KARAYOLU DERS NOTLARI “Gidemediğin Yer Senin Değildir” Halil Rıfat Paşa 1 mil = 1,60934 km 1 feet = 0,3048 m 1 inç = 2,54 cm İÇERİK 1. Ulaşımla ilgili tanımlar 2. Ulaşım türleri ve kıyaslanmaları 3. Ulaşım türlerinin tarihsel gelişimi 4. Ödev: Traffic Calming. Tarih: 2002 Kasım sonu. En çok 5 sayfa. 5. Karayolu ile ilgili tanımlar 6. Trafikle İlgili Tanımlar 7. Trafiğin Değişimi 8. Trafik Akım Cinsleri 9. Yolculuklara Ait Başlıca Özellikler 10. Trafik Akışı 11. Yolların Kapasitesi 12. Yol Geometrik Standartlarının Seçimi 1
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ MÜH.MİM.FAK.
İNŞAAT MÜH. BÖLÜMÜ
KARAYOLU DERS NOTLARI
“Gidemediğin Yer Senin Değildir” Halil Rıfat Paşa
1 mil = 1,60934 km 1 feet = 0,3048 m 1 inç = 2,54 cm
İÇERİK
1. Ulaşımla ilgili tanımlar
2. Ulaşım türleri ve kıyaslanmaları
3. Ulaşım türlerinin tarihsel gelişimi
4. Ödev: Traffic Calming. Tarih: 2002 Kasım sonu. En çok 5 sayfa.
5. Karayolu ile ilgili tanımlar
6. Trafikle İlgili Tanımlar
7. Trafiğin Değişimi
8. Trafik Akım Cinsleri
9. Yolculuklara Ait Başlıca Özellikler
10. Trafik Akışı
11. Yolların Kapasitesi
12. Yol Geometrik Standartlarının Seçimi
1
1.GİRİŞ
Ulaşım: İnsanların ve nesnelerin belirli bir amaca yönelik olarak yer değiştirmeleridir.
Ulaştırma: Yararlı olduğu varsayılan bu yer değiştirme işlemlerinin yerine
getirilmesidir.
Seyahat veya yolculuk: Bu verilen tanımlara göre insan söz konusu olduğunda ulaşım
kelimesi yerine bu kelimelerinin kullanılması daha uygundur.
Taşıma: İnsanlar ve nesneler için kullanılan ulaştırma kelimesi yerine kullanılması bazı
durumlarda daha anlamlı olacaktır.
2.ULAŞIM TÜRLERİ VE KIYASLANMALARI
Ulaştırma; söz konusu alt yapının türüne göre aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir;
1-) Kara Ulaştırması
a) Karayolu Ulaştırması
b) Demiryolu Ulaştırması
2-) Su Ulaştırması
a) Denizyolu Ulaştırması
b) İç-su Yolu ( göl-nehir-kanal ) Ulaştırması
3-) Hava Ulaştırması
4-) Boru Hatları
Ülkemizdeki yol ağları:
Ülkemizde gerçek anlamda planlı ve modern yapımının 1 Mart 1950’de Bayındırlık
Bakanlığı bünyesinde kurulan Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) ile başladığı
söylenebilir. KGM bünyesinde üç yol tip vardır.
Otoyol: Özellikle transit trafiğe tahsis edilen, belirli yerler, şartlar dışında çıkışı
olmayan yaya, hayvan ve motorsuz araçların giremediği ve ancak izin verilen motorlu
2
araçların yararlandığı, trafiğin özel kontrole tabi tutulduğu kara yoludur. Uzunluğu
1774km'dir.
Devlet yolu: önemli bölge ve il merkezlerini, deniz, hava, demiryolu istasyonu, iskele,
liman ve alanlarını birbirine bağlayan birinci derecede ana yollardır. Aynı zamanda
ülkeyi komşu ülkelere bağlayan yollardır. Uzunluğu 31400km'dir.
İl yolu: Küçük il merkezlerini birbirine, ilçe ve kasabaları il merkezlerine bağlayan, iki
şeritli yapılan 2. Ve 3. Sınıf standartlı, yüzeyleri genelde asfalt kaplı yollardır.
Uzunluğu 29693km'dir.
Turistik yol: En yakın yol ile turistik merkez arasında kalan yollara verilen isimdir.
Yapım ve bakımı, Turizm Bakanlığınca sağlanan finansmanla Karayolları Genel
Müdürlüğü tarafından yapılmaktadır.
Köy yolu: Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün sorumluluğundaki, köyleri birbirine,
kasabalara veya anayollara bağlayan, genelde toprak yollardır. Uzunluğu yaklaşık
olarak 300.000km'dir.
Orman yolu: Orman Bakanlığının sorumluluğundaki, orman ürünlerinin ilçe, kasaba
ve köylere taşınması için inşa edilen, genellikle toprak yollardır.
Şehiriçi yollar: Belediyelerin sorumluluğundadır.
Ülkemizde demiryolu inşaatı 1866’da İzmir-Aydın hattı ile başlamıştır. Cumhuriyet
ilanındaki 2000 km’lik yol ağı 1940’lara kadar hızla geliştirilmiş, ancak daha sonra
karayollarının gölgesinde kalmıştır. Ülkemizde Demiryollarının inşaatından
Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü (DLH)
sorumludur. İşletme işini ise Devlet Demiryolları (TCDD) yapmaktadır. Ülkemizdeki
mevcut demiryolu uzunluğu 9000 kmdir.
Taşıma sistemleri arasında seyahat hızı, durağa yürüme, durakta bekleme, taşıttan
indikten sonra ulaşılmak istenen noktaya varma açısından farklar vardır. Bu konuda
otomobil sistemleri her durumda zaman tasarrufu sağlar. Ama uzun mesafelerde metro
sistemleri daha avantajlıdır.
Yukarıda belirtilen ulaştırma şekillerinin yerine getirilmesinde çeşitli ulaştırma
sistemleri kullanılır. Taşınacak olan yolcu ve yük durumuna göre tercih edilen ulaştırma
3
sistemi kapasite, hız, ekonomiklik, emniyet, kaynak vb gibi faktörler yönünden söz
konusu ülkenin gelişmişlik düzeyine uygun olmalıdır.
3. ULAŞIM TÜRLERİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ
İnsanlar ilk çağlarda daha çok avlanma, yiyecek elde etme ihtiyacında olduğu için elde
ettikleri maddeleri öncelikle sürükleme yoluna gitmişlerdir. Bu faaliyetler tekerleğin
bulunmasına kadar devam etmiştir. Tekerleğin icadından sonra insanlar, hayvanları
ehlileştirip arabalarda kullanmaya başlamışlardır. Uzun süre bu aşamada kalan
insanoğlu, ancak 1800’lerde motorlu araçları icat edebilmiştir. 1802’de İngiliz Robert
Trivitik ilk lokomotifi geliştirdi. Ancak yaygın olarak kullanılan ilk lokomotif George
Stevenson tarafından 1829’da bir yarışma için yapıldı. 1880’lerde karayolu araçları
geliştirildi ve bundan itibaren gelişmeler çok daha hızlı oldu. Bugün rekor amacıyla
üretilen ses hızına ulaşan otomobiller mevcuttur. 1908’de Wright kardeşlerin icadı olan
uçak, insanoğluna çok daha geniş ufuklar açmıştır. Bugün en hızlı ulaşım şekli
havayollarıyla sağlanmaktadır.
İnsanoğlunun tekerleğin icadından günümüze kadar ulaştırma ve buna bağlı olarak
uygarlık aşağıdaki Şekil 1’e uygun bir gelişme izlemiştir. Görüldüğü gibi son yüzyılda
gelişme hayli yüksektir. Şekilden grafiğin sonsuza doğru gittiği izlenimi doğmaktadır.
Uzay çalışmaları sonucu buna uyacak gelişmeler sağlanmıştır.
Şekil 1. Ulaştırma ve uygarlık gelişme eğrisi
Ama uygarlıkta yapılan ilerlemeler insanlara avantajlar sağladıysa da, bu avantajların
yanında bazı dezavatajlar da getirmiştir.
4
Nüfusun hızla arttığı ve sınırlı kaynakların olduğu dünyamızda ulaşım konusunda bazı
problemler meydana gelmiştir. Özellikle ülkemizde bulunduğumuz konumdan dolayı
ulaştırma faaliyetleri oldukça fazla olmaktadır.
4. ÖDEV: Traffic Calming. Tarih: 2002 Kasım sonu. En çok 5 sayfa.
5. KARAYOLU İLE İLGİLİ TANIMLAR
Araç: Karayollarında kullanılabilen motorlu, motorsuz ve özel amaçlı taşıtlar ile iş
makineleri ve lastik tekerlekli traktörlerin genel adıdır.
Taşıt: Karayolunda insan, hayvan ve yük taşımaya yarayan araçtır.
Karayolu: Her türlü taşıt ve yaya ulaşımı için kamunun yararlanmasına açık olan arazi
şerididir.
Çift Yönlü Karayolu: Her iki yöndeki trafiğin de kullandığı yol tipidir.
Tek Yönlü Karayolu: Sadece tek yöndeki trafiğin kullandığı yol tipidir.
Bölünmüş Karayolu: Bir orta röfüjle ayrılmış yol tipidir.
Yol ekseni: Yol kaplamasının ortasından geçtiği varsayılan çizgiye (doğrultuya) denir.
Röfüj (ayırıcı): Taşıt yollarını veya bölümlerini birbirinden ayıran, bir taraftaki
taşıtların diğer tarafa geçmesini engelleyen karayolu yapısıdır.
Şerit: Araçların güvenliği yolculuğu için taşıt yolunun işaretlerle ayrılmış bölümüdür.
Tırmanma şeridi: Özellikle iki şeritli, kentler arası yolların dağlık rampa kesimlerinde
kullanılan ve yavaş seyreden araçlara ayrılan yolun en sağ kenarındaki şerittir.
Park şeridi: Yol kenarında araçların park etmeleri için ayrılmış şerittir.
Emniyet şeridi: Yüksek standartlı yollarda, taşıtların trafiği aksatmayacak biçimde
durmaları için yapılan şerittir.
Hızlanma şeridi: Bir yan yoldan anayola giren taşıtların anayoldaki trafik akımına
güvenle karışabilmeleri için hızlanmalarına olanak sağlayan belirli bir uzunluktaki ilave
kaplama genişliğidir.
5
Yavaşlama şeridi: Anayolda düz olarak giden trafik akımından bir yan yola ayrılacak
olan taşıtların bu yan yola güvenle girebilmeleri için yavaşlamalarına olanak veren
belirli bir uzunluktaki ilave kaplamadır.
Cep: Taşıtların kısa süreli duruşlar için faydalandıkları belirli uzunluktaki, genişletilmiş
yol kısmı.
Kavşak: Birden fazla gelen trafik akımlarının kesiştiği yerlerdir.
Geçki (güzergah): Bir yolun arazi üzerinde izlediği doğrultudur.
Plan: Yolun yatay bir düzlem üzerindeki izdüşümüdür.
Alinyiman: Yol planındaki düz kısımlara denir.
Yatay kurba (kurp, viraj): Yol planında düz kısımlar arasındaki eğri kısımlara denir.
Boykesit (profil): Plandaki yol ekseni bir doğru boyunca açılır ve bunun düşey bir
düzlem üzerinde izdüşümü alınırsa elde edilir. Boykesit üzerinde, belli bir kıyas hattına
göre arazinin doğal durumu ile yolun bitmiş durumu gösterilir.
Enkesit: Yolun herhangi bir noktasında eksen hattına dik doğrultuda alınan kesittir.
Şekil 2. Tipik bir yol enkesiti ve yol elemanları
Şev: Bir dolguda platformun dış kenarı ile doğal zemin, yarmada ise hendek tabanı ile
doğal zemin arasındaki eğik yüzeye denir.
6
Enine eğim: Yol yüzeyine düşen yağış sularının platformu bir an önce terkedebilmeleri
için yol enkesitine eksenden banket ya da kaplama dış kenarına doğru olmak üzere her
iki tarafta verilen eğime denir.
Boyuna eğim: Yola boyuna doğrultuda verilen eğime denir.
Düşey kurba: Boykesitteki eğri parçalarına verilen isimdir.
Rampa: yolun yükselerek gittiği kısma denir.
İniş: Yolun alçalarak gittiği kısma denir.
Tepe (kapalı) düşey kurp: Bir rampayı bir iniş, rampayı daha az eğimli bir rampa
veya bir inişi daha dik eğimli bir iniş izlediğinde aradaki eğriye verilen isimdir.
Dere (açık) düşey kurp: Bir inişi bir rampa, inişi daha az eğimli bir iniş veya bir
rampayı daha dik eğimli bir rampa izlediğinde aradaki eğriye verilen isimdir.
Şekil 3. Tepe ve dere düşey kurp tipleri
Toprak işi (tesviye): Yol yüzeyine düzgün bir şekil verilmesi için doğal zeminin
düzeltilmesi gerekir. Bu amaçla bazı yerler kazılır, bazı yerler doldurulur. Bu işlere
verilen isimdir.
İnce tesviye (reglaj): Tesviye yüzeyinin uygun enine ve boyuna eğim de verilerek bir
greyder yardımı ile son olarak düzeltilmesi işlemine verilen isimdir.
7
Drenaj: Yolu kar, yağmur, dolu, sel su baskını vb gibi yerüstü ve yer altı sularından
korumak amacıyla suyun kontrol altına alınıp uzaklaştırılmasını amaçlayan sistemlerdir.
Menfez: Sürekli olarak akan ya da yağış sonucu oluşan küçük akarsuları yol gövdesinin
bir tarafından diğer tarafına geçirmek için kullanılan yapılardır.
Alt yapı: Yolun toprak işleri sonunda daha önceden saptanan kot ve enkesit şekline
getirilmiş kısmına denir.
Üst yapı: Yolun trafik yüklerini taşımak ve bu yükü taban zemininin taşıma gücünü
aşmayacak şekilde taban yüzeyine dağıtmak üzere alt yapı üzerine inşa olunan ve alt
temel, temel ve kaplama tabakalarından oluşan kısımdır
Sanat yapısı: Menfez, drenaj tesisleri, köprü, tünel ve istinat duvarı gibi yapılara
verilen genel isimdir.
Alt temel (temel altı): Tesviye yüzeyi üzerine serilen ve genellikle kum, çakıl, kırma
taş, yüksek fırın cürufu gibi granüler malzemelerden inşa oluna tabakadır. Kaplamadan
gelen trafik yükünün taban üzerine yayılmasında üzerinde bulunan temel tabakasına
olan yardımı yanında, su ve don tesirlerine karşı tampon bölge vazifesi de gören bu
tabakanın teşkili ile daha pahalı malzemeden inşa olunan temel tabakasının kalınlığı
azaltılmış, böylece ekonomi sağlanmış olur. Taban zemininin durumuna göre nadir
olarak bu tabakadan vazgeçilebilir.
Temel: Alt temel ve kaplama tabakaları arasına yerleştirilen ve granülometrisi ile diğer
koşulları belirli olan doğal kum, doğal çakıl veya kırma taş ile az miktarda bağlayıcı
ince malzemeden oluşan tabakadır. Görevi kaplamadan gelen trafik yükünü taban
üzerine yaymaktır.
Kaplama: Temel tabakası üzerine inşa olunan ve trafiğin doğrudan doğruya temas
ettiği, bitümlü karışımlar, beton, parke vb malzeme ile yapılan tabakadır. Görevi
düzgün bir yuvarlanma yüzeyi temin etmektir.
Aşınma tabakası: En üstteki kaplama tabakasına verilen isimdir.
Binder tabakası: Aşınma tabakasının altındaki kaplama tabakasıdır.
Banket: Yol kaplamasının iki yanında, kaplamaya bitişik ve kaplama kenarı ile şev başı
arasında kalan kısma denir.
8
Platform: Yolun enine yönde bölüntüsüz ve kaplama ile banketlerden oluşan kısmına
denir.
Hendek: Yolun yarma kesimlerinde banket ile yarma şevi arasında uzanan ve yol
platformu ile yarma şevine gelen yağış sularının toplanıp aktığı kanaldır. Derinliği
bölgenin yağış durumuna göre değişir. Üçgen veya yamuk şekilli olabilir.
Kafa hendeği: Yarmalarda, yamaçlardan akan yağış suları erozyon yolu ile şevin
bozulmasına neden oluyorsa, şev tepesinden bir miktar aşağıda yine üçgen veya yamuk
kesitli olmak üzere yapılan hendeklerdir.
Bordür: Kent içi yollarda kaplama ile daha yüksek kotta bulunan yaya kaldırımı
arasına veya kaplama ile orta refüj arasına yerleştirilen, genellikle taş ya da betondan
yapılmış kenar taşlarıdır.
Bordür oluğu (kanivo): Kent içi yollarda kapla ve yaya kaldırımı üzerine düşen ve
enine eğimden dolayı bordür kenarında biriken yağış sularının yol boyunca kolayca ve
belirli bir genişlik içinde kalacak şekilde akması için kaplamanın en dış kenarından
daha düşük kotta olmak üzere bordür ile kaplama arasına yerleştirilen enkesit kısmıdır.
Rögar (baca): Bordür kenarında birikip oluk boyunca akan yağış sularının yola ve yol
temeline zarar vermeden kanalizasyon veya yağmur suyu drenaj şebekesine akmasını
sağlayan yapılara denir.
Korkuluk: Taşıtların yoldan dışarıya çıkmalarını ya da bölünmüş yollarda diğer
platforma girmelerini önlemek amacı ile gerekli kesimlerde platform dış kenarlarına
konan engellerdir.
Kenar taşı: Yolun doğrultusunu ve sınırlarını göstermek üzere yol kenarına belirli
aralıklarda konan elemanlardır.
Kamulaştırma genişliği: Yolun yapımına başlanmadan önce geçki boyunca
kamulaştırılması gereken yeterli genişlikteki araziye denir.
Trafik Adası: Trafik akımlarını ayırmak veya yönlendirmek amacıyla daha çok
kavşaklarda yol kaplaması üzerine genellikle yükseltilmiş ada şeklinde veya işaretleme
yoluyla yapılmış trafiğe kapalı alandır.
Cadde: Şehrin bölgelerini birbirine bağlayan ana yollardır.
9
Sokak: Şehrin bölgeleri içinde oturma, iş yerleri ve çeşitli tesislere ulaşmayı sağlayan
yoldur.
Viyadük: Çeşitli sebeplerle arazi parçası üzerinde yol yapmak mümkün olmadığında
köprü üzerine kurulmuş otoyol parçasıdır.
Tip Enkesit: Yolun standart ölçülerini ve inşaat özelliklerini ayrıntılı olarak gösteren
enkesittir. Genel olarak, platform, kaplama ve banket genişlikleri, hendek boyutu, şev
eğimleri, enine eğim, üst yapıya ait tabakalar ve bunların kalınlıkları-malzeme cinsleri
ile kamulaştırma genişliği belirtilir.
Radyal (Işınsal) Yol: Bir kentin merkez bölgesi ile kenar bölgelerini birbirine
doğrudan bağlayan yol.
Çevre Yolu: Bir kentin kısmen veya tamamen etrafından geçen ve genel olarak radyal
(ışınsal) yolları dik olarak kesen, anayol karakterindeki yoldur.
Servis Yolu: Komşu bina, tesis ve mülkleri anayola bağlayan yardımcı yoldur. Yeni
yol inşaatı sırasında malzeme ocağı, su kaynağı vb yerlere ulaşmayı temin, ayrıca
trafiğin geçici olarak kullanması için özel olarak yapılmış yollara da bu isim verilir.
Şev Kazığı: Dolgu ve yarma şevlerinin doğal zemini kestiği noktaları belirtmekte
kullanılan kazıktır.
Şev Eğimi: Dolguda platformun dış kenarı ile doğal zemin, yarmada hendek tabanı ile
doğal zemin arasında uzanan yüzeyin eğimidir.
Refüj Şeridi: Sola dönüş yapacak taşıtların yavaşlayabilmelerine ve bekleyebilmelerine
olanak sağlayan ve orta refüjün daraltılmasıyla yapılan yeterli uzunluktaki ek şerit.
Baba: Taşıt trafiğine kapalı bir alanın, trafiğin geldiği yerlerine, taşıtların bu alan
girmesine mani olacak şekilde konmuş engeldir.
Yaya Kaldırımı: Yolun sadece yayaların kullanmasına ayrılan kısmıdır. Genellikle
şehir içi yolların her iki tarafına, kaplamadan daha yüksek kotta inşa edilir. Kaplama ile
yaya kaldırımı arasında bordür vardır.
Yaya Bariyeri: Çift platformlu yollarda yayaların bir taraftan diğer tarafa geçmelerini
önlemek amacıyla iki platform arasında konmuş engeldir.
10
Yaya Korkuluğu: Yayaların yola inmelerini önlemek amacıyla yaya kaldırımlarının
kenarlarına veya taşıt trafiğine kapalı alanların etrafına konan ve çok zaman demir veya
zincir malzeme kullanılarak yapılan engeldir.
Kot: Dikkate alınan bir noktanın deniz yüzeyinden veya başlangıç olarak alınan bir
kıyas düzleminden yüksekliğidir.
Kıyas Kotu: Diğer noktalara ait kotların bulunması sırasında baz olarak kabul edilen
kot.
Siyah Çizgi: Yol boykesitinde arazinin oluşturduğu çizgidir.
Siyah Kot: Yol boykesitinde herhangi bir noktaya ait doğal zemin kotu.
Kırmızı Çizgi: Yol boykesitinde yolun oluşturduğu çizgidir. Çıkış ve iniş eğimli düz
kısımlar ile bunlar arasındaki eğrisel düşey kurbalardan oluşan hattır. Kırmızı çizgi
yolun bitmiş durumunu gösteriri. Boykesitte kırmızı çizginin üstünde kalan kısımlar
kazılacak, altında kalan kısımlar doldurulacak demektir.
Kırmızı Kot: Yol boykesitinde kırmızı çizgi üzerindeki herhangi bir noktaya ait kot.
Görüş Uzunluğu: Belli yükseklikteki bir gözün (genellikle direksiyonda bulunan bir
otomobil sürücüsünün gözünün yol yüzeyinden yüksekliği) normal gidiş yönünde ve
görüşün trafik tarafından kapatılmadığı durumda, yol yüzeyindeki veya belirli
yükseklikteki bir cismi görebildiği uzaklık.
Duruş Görüş Uzunluğu (Duruş Uzunluğu, Fren Emniyet Uzunluğu): Taşıt
sürücüsünün yol üzerinde gördüğü bir engele çarpmadan durabilmesi için gerekli
minimum görüş uzaklığıdır. Bu uzunluk, reaksiyon uzunluğu ile fren uzunluğunun
toplamına eşittir.
Reaksiyon Süresi: Taşıt sürücüsünün yol üzerinde bir engel görmesi ile bu engele karşı
uygun tedbiri (fren, sinyal, direksiyon kırma vs) almaya başlaması arasında geçen
süredir. Bu süre sürücünün fiziki yapısına, yaş durumuna, o andaki yorgunluk
derecesine, dikkat durumuna, alkollü olup olmamasına vb faktörlere bağlı olup testlere
göre 0,5-0,25 sn arasında değişmektedir. Hesaplamalarda genellikle 0,75 veya 1,0 sn
alınır.
Duruş Süresi: Taşıt sürücünün durma gereğini hissettiği an ile taşıtın frenleme sonucu
tam olarak durduğu an arasında geçen süredir.
11
Reaksiyon Uzunluğu: Taşıtın reaksiyon süresi içinde aldığı yoldur.
Fren Uzunluğu: Taşıtın durması için frene basıldığı yer ile taşıtın tamamen durduğu
yer arasındaki mesafedir. Bu uzunluk taşıtın hızına, taşıt tekerleği ile yol arasındaki
sürtünme katsayısına ve yolun eğimine bağlıdır.
Duruş Uzunluğu: Taşıtın duruş süresi içinde kat ettiği mesafedir. Reaksiyon uzunluğu
ile fren uzunluğunun toplamından oluşur.
Geçme (Sollama): Bir taşıtın kendisi ile aynı yönde giden diğer bir taşıtın önüne
kurallara uygun olarak geçmesidir.
Geçiş Görüş Uzunluğu: Bir taşıtın önünde giden başka bir taşıtı kurallara uygun ve
güvenli bir şekilde geçebilmesi için, sürücünün görebilmesi gereken minimum uzunluk.
Dever: Yatay kurbalarda taşıtların maruz kaldığı merkezkaç kuvvetinin etkisini
azaltabilmek için, yol enkesitine kurba boyunca, içeriye doğru verilen enine eğimdir.
Yanal Kuvvet: Enine eğim ve kurbalarda merkezkaç kuvvetinden ileri gelen ve taşıta
hareket doğrultusuna dik yönde etkiyen kuvvettir.
Esnek Kaplama: Taban yüzeyi ile her noktada teması olan ve kendisine gelen yükü
taban yüzeyine yayan bir üst yapı şekli. Bu tip üst yapıların bünyesinde gerilme direnci
yoktur. Asfalt yol kaplaması bu tiptendir.
Rijit Kaplama: Taşıt trafiği altında herhangi bir biçimde şekil değiştirmeyen, hesabı
sırasında gerilme direnci de dikkate alınan yol kaplamasıdır. Beton yol kaplaması bu
tiptendir.
Agrega: Çakıl, kırılmış taş, kum, cüruf gibi bir yol kaplama malzemesinin iri mineral
kısmı.
Bitüm: Bir Petrol ürünü olan, rengi siyahtan koyu kahverengiye kadar değişebilen,
yapıştırıcı özelliği olan viskoz bir sıvı veya katı maddedir.
Asfalt: Başlıca bileşeni bitüm olan, ısıtıldığında yavaş yavaş eriyerek sıvılaşan ve rengi
siyahtan koyu kahverengiye kadar değişebilen katı veya yarı katı bir bağlayıcı
malzemedir.
Kırma Taş: Yol inşaatında daha çok temel tabakasında kullanılan ve doğal dere çakılı
yada iri kaya parçalarının konkasörle kırılmasıyla elde edilen malzeme.
12
Mıcır: Tek boy, kırılmış, köşeli taş malzeme.
Cüruf: Çelik endüstrisinin bir yan ürünü olan malzeme.
Moloz: Geçirgen dolgularda kullanılan düzensiz şekil ve boyuttaki taşlar. Genellikle taş
ocaklarında dinamitlemeyle elde edilir.
Derz: Beton yollarda plaklar arasında bırakılan boşluk.
6. TRAFİKLE İLGİLİ TANIMLAR
Trafik: İnsan, hayvan, motorlu ve motorsuz taşıtların yaptıkları her türlü harekettir.
Trafik Hacmi: Bir yoldan veya yolun bir şeridinden birim zamanda geçen araç
sayısıdır. Genelde saatlik, günlük ve yıllık olarak verilir.
Trafik Yoğunluğu: Herhangi bir anda yolun birim uzunluğundaki taşıt sayısıdır. Birim
uzunluk olarak genellikle 1 km alınır.
Trafik Sayımı: Bir yolun herhangi bir noktasından belli bir süre içinde geçen taşıtların
sayılıp kaydedilmesi işlemidir. Bazen cinslerine göre ayrılarak, bazen de ayırarak
sayılır.
Kavşak Sayımı: Bir kavşaktan geçen taşıtların, gittikleri yön de dikkate alınarak
sayılmalarıdır.
Proje Trafiği: Bir yolun projelendirilmesi safhasında kullanılan ve dikkate alınan proje
yılı için yoldan geçeceği tahmin edilen trafik miktarıdır.
Takip Aralığı: Aynı trafik şeridi üzerinde birbirini takiben gitmekte olan iki taşıttan
öndekinin en arkası ile arkadakinin en önü arasındaki mesafedir.
Kapasite: Bir yoldan veya yolun bir şeridinden birim zamanda geçebilecek maksimum
araç sayısıdır.
Hız: Birim zamanda alınan yoldur. Genelde uzunluk birimi olarak km, zaman birimi
olarak saat alınır.
13
formülüyle gösterilir.
Ortalama Hız: Belli bir yol kesiminde, alınan mesafenin seyir süresine (hareket
halindeyken geçen zaman) oranlanmasıyla bulunan hızdır.
Örnek: Ankara-Eskişehir arasındaki 240 kilometrelik yolun yarısını 60 km/sa,
diğer yarısını 40 km/sa ile giden aracın bu yoldaki ortalama hızı nedir?
Cevap: Zaman=Yol/Hız formülünden, araç yolun ilk yarısını, 120/60= 2 saatte
alır, ikinci yarısını ise 120/40=3 saatte alır. Toplam süre 2+3=5 saat olur. Toplam
yol, toplam zamana bölünürse, 240/5= 48 km/sa bu yoldaki ortalama hız olur.
Seyahat Hızı: Belli bir yol kesiminde, alınan mesafenin, toplam süreye (hareket
halindeyken ve dururken geçen zaman) oranlanmasıyla bulunan hızdır.
Noktasal Hız: Bir taşıtın, yolun belli bir noktasından geçtiği andaki hızıdır.
Ortalama İşletme Hızı: Belli bir yol kesiminden geçen araçların hepsinin ortalama
hızlarının ortalamasıdır.
7. TAŞIT HAREKETLERİ VE TRAFİĞİN GENEL ÖZELLİKLERİ
Taşıt Sürücüsü yolda aracını kullanırken uyması gereken bazı kurallar vardır. Yolu
projelendirenler, yolda her zaman yeterli görüş mesafesini sağlamaya çalışırlar.
Duruş Görüş Uzunluğu
Taşıt sürücüsünün yol üzerinde gördüğü bir engele çarpmadan durabilmesi için gerekli
minimum görüş uzaklığıdır. Duruş Uzunluğu veya Fren Emniyet Uzunluğu da denir.
Bu uzunluk, reaksiyon uzunluğu ile fren uzunluğunun toplamına eşittir.
Lr = V.tr formülünden reaksiyon süresinde alınan yol bulunabilir. Burada
reaksiyon süresi olarak 0,75 sn alınması uygun olacaktır. Formülde birimlere dikkat
edilmelidir.
14
Fren uzunluğu için aracın hareket halindeki ve frenleme sırasında kaybettiği enerjiler