KURBAN Kurban kesimi ülkemizde ka- zanan dua ve zikirler yünü kesimden sonra evde ihti- yaç için fakat paraya çevrilmemeli, aksi halde tasadduk edil- melidir. Kesim sonra çevre iyice hayva- artan derince gömülmesi, mümkün ölçüde hiçbir ge- rekir. Bu husus, hayvana ve kurban ibadetine gösterilecek say- bir gibi özellikle bü- yük ve bi- rimlerinde çevre ve insan gözetme da son derece önemlidir. : el-Muvatta', "Nezr", 7, "O 4; Müs- ned, ll, 321; "'Al<:.ilj:.a", 3, 4; Müslim, "Eçlal).i", 38; ibn Mace. "Eçlal).i", , 2, 5; Tirmi- zi, "Eçlal).i", es-Sfre, I, 164; Maverdi, Ali M. Muav- vaz- Adil Ahmed AbdülmevcGd). Beyrut XV, Hazm. Kahi- re VIII, 3-63; Ebu Ca'fer et-TGs!, el- Mebsüt fi Tahran I, 387 -395; Serahsi. el-Mebsüt, XII, 8- 9; el-Beyan Muhammed Hacci). Beyrut lll, 335-382; Kasani, Beda'i', V, -81; Kudame, el-Mugnf, Kah i- 440 re 969, IX, 435-465; Nevevl, Ravzatü 't- talibfn Ali M. Muavvaz -Adil Ahmed Abdül- mevcGd). Beyrut ll, Ab- dullah b. Mahmud el-ii]tiyar li-ta'lf- Muhsin EbG Dakika). Kahire V, Karafi, Mu- hammed BO Hubze). Beyrut IV, ibnü'I-Murtaza, San'a 1409/ 1988, IV, 3 0-322; er-Remli, Kahire Buhüti, ll, 529-533; III , 5-32; Ney tü '1-evtar, V, 2- 59; Abidin, Reddü VI, 311-335; Evliya Efendi, Kurban Risalesi , istanbul 1325; Cevad Ali, VI, 184-2 1; M. Saim Yeprem, Hac ve Kurban, istanbul 965; M. Abdülkadir Ebü Faris, fi'l-islam, Zerka (Ürdün) s. Ali Osman islam'a Göre Cahiliye ve Ehl -i Kitab ört ve Adetleri, istanbul 1996, s. -225; M. Edib Kelkel. ve ' l-'akika kiye, Hama Ali "Kur- ban", itmihal, istanbul 1999,11, Ekrem Ke- Hükmü Konusunda Mukayese- li Bir inceleme", Diyanet Dergisi, XXVI/3, An- kara s.69-75; A. J. Wensinck, "Kurban", Ef2 V, 436-437; "Uçlhiyye", Mv.Fi,XIII, 307 -350; "U dl).iyye" , Mu. F, V, 74- 07. L L !il ALi BARDAKOGLU KURBAN BAYRAMI (bk. BAYRAM). KURBET ( Allah'a fiil ve terim. _j _j Sözlükte olmak" masdar olan kurbet (karabet). isim olarak na gelir. Terim olarak ise Allah'a yak- sevap kazanmaya vesile olan bü- tün fiilieri ve ifade eder. Bu anlamda kurban teriminin de olup dar anlamda kurban Al- lah için kesilen hayvan için (M. Abctürrauf ei-Münavl, s. 578 ; kani, I, 406) Kurbet, ibadetvetaat terimleri, esasen emrine ve uygun ifade yönüyle ortak anlama sa- hip olup masiyetin olarak kul- birlikte konusudur. tarifler ince- (Nevevl, I, 3 I 2; II, 367; Zekeriyya el-Ensarl. s. 77; Nüceym, I, 96; Ali b. Ahmed ei-Adevl, II, 212; Il, 396) bu üç terimin kapsam dan dardan iba- d etin Allah'a kulluk dinde belir- lenen fiil ve taatin her türlü ilahi emir ve kurbetin ise mubah da dahil olmak üzere sevap ve onu Allah'a her türlü fiil ve ifade görülür. Bu çerçe- vede ibadete örnek olarak namaz. oruç, hac ve zekat; taate örnek olarak her türlü ilah! emri yerine getir- me ve zina, kumar vb. haramlardan Al- lah umarak kurbete örnek olarak da bunlara ilaveten güç yetirmek niyetiyle yeme içme, gece- nin bir ibadetle geçirebilmek ni- yetiyle uyuma ve kazan- mak mubah fiiller gös- terilebilir. Sonuç olarak farz. vacip, sün- net ve m üstehap grubunda yer alan fiil- Ierin hepsi kurbet çerçevesine den mükellefin fiilierini kurbet, mubah ve hazr (mas iyet) olarak üç grupta topla- mak mümkündür. kurbet ibadet ve taati de bu gruptaki fert temel sevap kazanmak- ve fiili er ancak failin bu yönde ve niyeti halinde kurbet bir kulun Allah amaçlamayan hiçbir ibadet , taat veya kurbet do- dünyevl bir beklenerek lenen bir fiil sevaba vesile olmaz (Cessas, 111. 164; IV, 376). Burada aslolan olup bu da ibadetin tür ve cinsini belirlemeyi fiilin bir kurbet dinen gerekli ve kendisine sevap bilincinde ifade eder. Mesela insan et için hayvan ke- sebilir, rejim yapmak yeme iç- meden uzak durabilir, temizlik veya se- rinlemek bilir; ibadet niyeti olmadan bu fiiller kurban, oruç ve gusül i badetin farz. vacip veya nafile türünden nu, hangi vakte ait belirtmesi ise tayin niyeti olup öncekine göre ikinci derecede insan yeme, içme, vb. herhangi bir mubah davra- bulunurken bunu veya bir haram fiilden Allah gözeterek bu da kurbet ve bu sebeple ecir ve sevap (izzeddin Ab- düsselam, I, 49- 50; Mevvak, II, 24; III, 348). Aksine bir durumda, yani bir ibadet yerine getirilirken Allah yerine gös- maddi bir veya bir ar- zu ve niyet bulunursa ibadet geçersiz ola- gibi böyle davranan kimse duruma göre günaha da girebilir.