Hayvan Besleme © Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi 2000-2001
Besi: Et üretimi ve üretilen etlerin kalitesinin artırılması
amacıyla hemen hemen her yaş ve cinsdeki kasaplık
hayvanlara özel yemleme metodları uygulanarak canlı
ağırlık kazandırılmasıdır. Besideki hayvanlara daha fazla
konsantre yem verilerek kısa sürede kesim ağırlığına
ulaşmaları sağlanmaya çalışılır.
Sığır besisi;
kullanılan yöntemlere,
hayvan ve yem materyaline göre çeşitli şekillerde
sınıflandırılabilir.
2. Besi Süresine Göre:
- Kısa Süreli Besi: İyi kondüsyonlu üç
yaşından büyük hayvanlara üç ay süreyle
uygulanır.
- Orta Süreli Besi: İyi kondüsyonlu damızlık
düveler, zayıf tosunlar, 5-6 ay süreyle beslenir.
- Uzun Süreli Besi: Genç yada düşük
kondüsyonlu hayvanlarla en az 8-10 ay süreyle
yapılan besidir.
3. Kullanılan Rasyona Göre;
- Yoğun Besleme: Pazar ve et fiatları gözönüne
alınarak hayvanlardan maksimum canlı ağırlık
artışı elde etmek amacıyla yapılır.
- Kısıtlı Besleme: Et ve canlı hayvan fiatları
düşük olduğu zaman uygulanır.
5. Besinin Yapıldığı Yere Göre;
- Entansif Besi ( Ahır Besisi )
Yarı Entansif Besi
- Ekstansif Besi ( Mera Besisi )
Besiciliğin Avantajları
1. Besi her yaş, cins ve sayıdaki hayvanlarla yapılabileceği için herhangi
kısıtlayıcı bir güçlük çıkarmaz. Yetiştirici besi düzenini kendi imkan ve arzusuna
göre ayarlayabilir. Ayrıca beside kullanılacak yem maddelerinin seçiminde de
büyük esneklik mevcuttur.
2. Ölüme bağlı ortaya çıkan kayıp diğer yetiştirme metodlarına göre daha azdır.
3. Kaliteli gübre elde edilmesi sözkonusudur.
4. Süre kısadır. Yılda aynı parayla iki defa besi yapılması mümkündür.
5. Canlı hayvan fiatlarının yükselmesi ile kar sağlanabilir.
6. Çiftlikte üretilen kaba ve dane yemlerin kullanılmasına ve daha iyi
değerlendirilmesine imkan sağlar.
Besiciliğin Dezavantajları:
1. Hayvan alış ve satışının iyi bilinmemesi nedeniyle zarar edilebilir. Besiye alınacak
hayvanın seçimi ustalık isteyen bir iştir ve çok önemlidir.
2. Ani fiat düşmeleri büyük zararlara neden olabilir. Ayrıca et fiyatlarının besicileri
düşünmeden ayarlanması, et ithal edilmesi sonucunda besicilikte zararlara neden
olabilir.
3. Besicilik büyük miktarda paraya ihtiyaç gösterir. Gerek hayvan alımı, gerekse yem
alımı için kısa sürede fazla miktarda nakit paraya ihtiyaç vardır.
4. Besideki hayvanların rasyonlarının hazırlanması için bilgi birikimine gerek vardır.
Ülkemiz besicilerinin bu yönde yeterli bilgi birikimi olmadığı için besicilikte optimum
verim alınamamaktadır.
5. Besi işletmesine işçi bulmak ve işçiyi en verimli düzeyde çalıştırabilmek diğer tarım
kollarına göre daha zordur.
BESİ PERFORMANSI:
Yemden Yararlanma Değeri: Bir hayvanın bir kilo canlı ağırlık artışı için
tükettiği yem miktarına yemden yararlanma değeri denir. Bu değer ne kadar
düşükse hayvanın besi performansı o kadar iyidir.
Günlük canlı ağırlık artışı: Bir hayvandan 1 gün içerisinde elde edilen canlı
ağırlık miktardır. Genelde günlük canlı ağırlık artışı olarak belirtilir. Hayvanların
2 yada 4 haftada bir tartılması suretiyle belirlenir. Haynvanların besi
başlangıcındaki ve sonundaki canlı ağırlıklarının belirlenmesi suretiylede
tesbit edilebilir
Karkas kalitesi: Uygun büyüklük, fiziksel görünüm, minimum yağ oranı
taşıyan olabildiğince genç kesilerek satışa sürülmüş hayvan gövdesi.
Besi Performansını Etkileyen Faktörler:
1. Hayvanın yaşı
2. Hayvanın cinsiyeti
3. Hayvanın kondisyonu
4. Hayvanın canlı ağırlığı
5. Hayvanın orijini
6. Hayvanın ırkı
7. Hayvanın verim yönü
8. Yem ve yemleme metodu
B A K L A G İL O T L A R I
YONCA
Ca, protein, karoten ve diğer çoğu mineral ve vitamin bakımından zengindir. Genellikle
süt sığırı, at ve tavşan rasyonlarında kullanılan kaba yem olmasına karşın işletmede
yeterli miktarda varsa besi sığırlarının beslenmesinde rahatlıkla kullanılabilir. Yonca
kullanıldığında küspelerden önemli oranda tasarruf sağlanır ve daha ekonomik bir besi
yapılabilir.
Hayvanlara kurutularak yada biçildikten sonra bir miktar soldurularak yedirilebilir.
KORUNGA
Kurutularak yada biçildikten sonra taze olarak verilebilir.
Üçgüller, taş yoncası, fiğ, burçak, soya fasulyesi, bezelye kuru otları da
kullanılmaktadır.
BUĞDAYGİLLERE AİT OTLAR
Tahıl kuru otları ve hasılları: Arpa, yulaf, çavdar ve buğday dal ve yaprakları henüz yeşilken biçilirse besleyici
değeri oldukça iyi kuru ot verirler. Baklagillerle kıyaslandığında daha az ot verirler ve onlar kadar besleyici
değildirler. Genelde protein, Ca ve karoten bakımından yetersizdirler. Baklagil kuru otlarıyla birlikte verilmeleri
uygun olur.
ÇAYIR OTLARI
Protein ve Ca yönünden yetersiz, selülozca zengindirler ve baklagil otları ile kıyaslandığında daha
lezzetsizdirler. Bunlardan sudan otu ve darı nisbeten yüksek verimlidir. Değişik iklim ve topraklarda yetişebilirler.
Gerek kurutularak gerekse taze olarak hayvanlara rahatlıkla verilebilirler.
SAMANLAR:
Samanlar hasat esnasında bitkinin sap ve yapraklarından elde edilir. Samanlar besin maddeleri bakımından
fakir, buna karşılık HS ve lignin bakımından zengindir. Yaklaşık % 30-40 HS, % 3-4 HP bulunur. % 28-50 kadar
olan azotsuz öz maddelerin % 32'sini lignin, % 54'ünün pentozanlar ve % 14'ünü diğer karbonhidratlar oluşturur.
Baklagil samanları buğdaygil samanlarına göre protein ve Ca bakımından daha zengindir. Örneğin mercimek ve
bezelye samanları besin maddeleri bakımından kuru ota yakındır. Buğdaygil samanları içinde en değerlisi yulaf
samanıdır, sonra yazlık buğday samanı, arpa samanı, çavdar samanı gelir. Yazlık samanlar vejetasyon
süresinin daha kısa olması sebebiyle besin maddelerinin tamamının tohumlara taşınmadığı ve bir kısmı sap ve
yapraklarda kaldığı için daha değerlidirler, yaprak daha çoktur ve saplar daha yumuşaktır.
Saman kullanıldığı zaman rasyon protein, Ca, P ve vitamin A bakımından dengelenmelidir.
Hayvanlara yedirilecek samanlar; taze ve doğal renginde olmalı, küflü ve kokulu olmamalı, zararlı otlar
içermemeli, sap halinde olmamalıdır (sığırlar için 2.5-3.5 cm, koyunlar için 1.5- 2.5 cm uzunlukta olmalı).
KAVUZ VE KABUKLAR
Meyve veya tohumların üzerini örten kısımların hasat esnasında çıkarılmasıyla elde edilirler.
Baklagillerden bakla, bezelye, fiğ, burçak, mercimek ve soya kılıfları yem olarak
kullanılabilir ve besin maddeleri bakımından özellikle soya kılıfları orta kalitedeki çayır kuru
otu ayarındadır.
Buğdaygil kavuzlarının yem değeri düşüktür, yine de kendi samanlarına göre daha iyidir.
Bunlardan yulaf ve arpa kavuzu en çok kullanılanlardır. Yalnız arpa kavuzunun kılçıksız
olmasına dikkat edilmelidir. Aksi takdirde ağız ve özofagusta yaralanmalara sebep olabilir.
Yeşil yemlerle karıştırılıp yumuşatılarak veya ıslatılarak verilebilir.
Besi sığırlarını beslemede mısır koçanı, pamuk kapçığı, ayçiçeği tohumu kabuğu, kabak
çekirdeği kabuğu, keten tohumu kavuzu, portakal ve diğer turunçgil kabukları başka kaba
yem olmadığı, ya da bol bulundukları zaman hayvanlara verilebilir.
MERA OTLARI VE DİĞER YEŞİL YEMLER
Sap, yaprak ve çiçeklerden oluşan hayvanlara taze halde yedirilen yemlere yeşil yem
denir.
ÇAYIR VE MERALAR
Şayet kaliteli çayır ve mera mevcutsa besi hayvanları bu alanlardan rahatlıkla
yararlanabilir. Bu şekilde yapılan bir yetiştiricilik daha ekonomik olabilir. Böyle bir
yetiştiricilik yapıldığında hayvanların protein ihtiyaçları ilave yemlerle karşılanmalıdır.
SİLAJLAR:
Kontrollü olarak aneorobik şartlarda fermente edilmiş yeşil yada yeterli rutubeti olan yemlere
silaj, yapılan işleme silolama ve yapıldığı yere silo adı verilir. Silajların hepsi besi sığırlarının
beslenmesinden rahatlıkla kullanılabilir. genelde enerji yönünden hayvanların ihtiyaçları silajlar
ile karşılanır. Besi hayvanlarına hayvanın ihtiyaçları göz önüne alınarak 10 ila 25 kg silaj
verilebilir. Silajlarla yapılan besi enerjice zengin yemlerin kullanımında tasarruf sağladığı için
daha ekonomiktir.
1. Kolay silolanan yemler’den kaliteli silajlar elde edilir. Silolama sırasında her hangi bir katkı
maddesine ihtiyaç duymazlar. Mısır, ayçiçeği, yerelmasının yeşil kısımları, darı hasılı, yemlik
lahana, şeker ve hayvan pancarlarının yaprakları bu gruba girer.
2. Orta derecede silolanma özelliğinde olan yemler daha güç silolanırlar. Silolanmaları
esnasında katkı maddesi olarak % 0.5-1 şeker veya % 1-2 melas tavsiye edilebilir. Çavdar hasılı,
bakla, baklagil ve tırfıl otları ve bunların karışımları, lüpen çeşitleri, otları, yeşil hardal, körpe
ayçiçeği, çayır otları bu gruptadır.
3. Güç silo edilebilen yemler: Körpe mera otları, körpe üçgüller, yonca, fiğ ve bezelye, tatlı lüpen
gibi yemlerle kaliteli bir silaj elde edebilmek oldukça zordur. Bu yemlere silolama dışında diğer
konserve metodlarının uygulanmasıdır. Mutlaka silaj yapımı gerekiyorsa çeşitli katkı maddeleri
ile silaj yapımı kolaylaştırılmalıdır.
ENERJİ BAKIMINDAN ZENGİN YEMLER:
Bütün fizyolojik olaylar enerji gerektirir. Bu enerji ihtiyacı ise yüksek enerjili
yemlerden karşılanır.
Çeşitli tane yemler, bunların değirmencilik yan ürünleri, melas, melaslı
karışımlar, hayvansal ve bitkisel yağlar ve diğer çeşitli bitkiler enerji
bakımaından zengindir. Kuru maddedeki değerlendirilebilir enerji esasına göre
kök ve yumru yemler de bu gruba dahildir.
Yüksek enerjili yemlerdeki enerji, kolay eriyebilir COH'lar, şekerler ve
nişastadan ya da hayvansal ve bitkisel yağlardan sağlanır. Değerlendirilebilir
enerji esasına göre küspelerin de bu grupta bulunması gerekirse de enerji
bakımından zengin yemler grubunda % 20'den daha az HP içeren yem
maddeleri ele alınmaktadır.
TANE YEMLER: Tahıl taneleri, baklagil taneleri ve diğer tane
yemler bu gruba dahildir.
TAHIL TANELERİ:
• Buğday, arpa, yulaf, darı, mısır, pirinç ve çavdar yer alır.
MISIR: Renk bakımından sarı mısır, beyaz mısır, kırmızı mısır gibi farklı tipleri vardır. Tane
yemler içinde enerji bakımından en zengin (3300 kcal/kg ME), selüloz bakımından en düşük
olan mısırdır (% 2). Yaklaşık % 9 Ham protein içerir. Fiatı uygun olduğu zamanlarda besi
sığırlarının enerji ihtiyacının karşılanmasında rahatlıkla kullanılabilir. Kırılarak veya koçanlı,
koçansız ya da kapçıkları ile birlikte öğütülerek yedirilmesi uygundur.
DARI: Çok çeşitli variyeteleri vardır. Çok dayanıklıdır, kurak ve sıcak iklimlerde yetişebilir.
Kimyasal bileşimi mısıra benzer. Yaklaşık % 11 ham protein ihtiva eder. Besi sığırı
rasyonlarında rahatlıkla kullanılabilir.
BUĞDAY: İnsan yiyeceği olmakla birlikte üretim fazlası hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.
Enerji düzeyi mısırdakine yakındır. Sindirilme derecesi yüksektir. Mısırın yerine rahatlıkla
kullanılabilir, üstelik proteinnin miktarı (Yaklaşık % 11.5) ve kalitesi mısırdan daha yüksektir.
Fazla buğday yedirilirse hazımsızlık, şişme, bazen de ishale yol açabilir. Fiyatı uygunsa
rasyonlara kuru madde ihtiyacının 1/3 kadar katılabilir.
TAHIL TANELERİ
ARPA: Ham protein % 11-12, ham selüloz % 5, toplam sindirilebilir besin maddeleri % 71-72
kadardır. Metabolik enerji değeri buğdaydan daha düşüktür. Sığır konsantre yemlerine % 50
oranında katılır. Tek başına verilirse doymuş yağ asitlerinden dolayı et yağını sertleştirebilir.
Buna rağmen sığır besisinde özellikle son dönemde yaygın şekilde kullanılmaktadır.
YULAF: Ortalama % 12 HP, % 11 HS içerir. Besi sığırları için yeterli enerji sağlayamaz, ancak
besi rasyonlarına tane yemlerin 1/3'ü kadar konursa iyi değerlendirilir.
ÇAVDAR: İçerdiği besin maddeleri bakımından buğdaya benzemektedir. Pek lezzetli değildir,
hayvanlar iştahla yemezler. Rasyona diğer tane yemlerin 1/3'ü oranında katılabilir. Başka bir
deyişle besi rasyonlarında kesif yemin % 20'sini aşmamalıdır.
PİRİNÇ: Diğer tahıllara göre protein bakımından fakirdir. Enerji değeri iyidir, bu nedenle fiyatı
uygunsa, besin maddeleri eksiği tamamlanarak besi sığırlarının rasyonlarıda mısır yerine
kullanılabilir.
TRITICALE: Buğday ve çavdarın birleştirilmesiyle elde edilmiş hibrit bir üründür. Doğal olarak
buğday ve çavdarın bazı özelliklerine sahiptir. Enerji değeri 2800-3200 kcal/kg arasındadır.
Protein düzeyi yaklaşık % 15 olup, kalitesi buğdaydan daha iyidir.
BAKLAGİL TANE YEMLERİ:
BAKLA: Proteince zengin (% 25) bir yemdir. Ancak proteinin % 10'u NPN şeklindedir
ve biyolojik değerliliği düşüktür. Besi rasyonlarına % 25'e kadar katılabilir.
BEZELYE: İnsan yiyeceği olarak yetiştirilen bezelyenin düşük kaliteli olanları, küçük
veya kırık taneler hayvan beslemede kullanılır. % 22-24 oranında HP içerir. Sindirilme
derecesi oldukça iyidir, ayrıca diğer baklagil taneleri kadar acı maddeler içermez. Bu
nedenle bütün hayvanlar tarafından tüketilebilir. Besi hayvanları için iyi bir yemdir.
Etin kalitesine olumlu etki yapar.
FİĞ: Protein bakımından zengin (% 29), selüloz bakımından fakirdir. Fiğde vicin
(vicianin) denen ve acı lezzette olan bir siyanoglikozit bulunur. Fazla verilirse
kabızlığa neden olur. Fiğ tohumları pişirilerek veya buğulanarak acılığı giderilebilir.
BAKLAGİL TANE YEMLERİ
LUPEN: Çoğu toksik alkoloidler içerir ve acı lezzetlidir. Protein bakımından
zengindir (% 36). Yağ ve selüloz bakımından da zengindir. Sindirilme derecesi
yüksektir. Hayvanların günlük protein ihtiyaçlarının sadece 1/4 veya en fazla
1/3'ü lupenden karşılanabilir.
SOYA: Protein bakımından en zengin baklagil tanesidir. Bu oran % 40'a kadar
çıkabilir. Sindirilme derecesi çok iyidir. Fazla miktarda yağ içerir. Ve esas
itibariyle yağ bitkisi olarak yetiştirilir. Önemli miktarda üreaz içerdiği için üre ile
birlikte verilmemelidir. Besi hayvanlarının rasyonlarına rahatlıkla katılabilir.
Besi sığırlarını beslemede temin edilebildiği takdirde börülce, burçak,
mürdümük, nohut gibi baklagil tane yemleri ve yer fıstığı rahatlıkla kullanılabilir.
KÖK YEMLER: Protein yönünden yetersiz olmalarına
karşın enerji düzeyleri kuru maddelerinde arpaya yakındır.
HAVUÇ: Karotince zengin bir yemdir. Diğer kök yemlerden farklı olarak daha
fazla protein içerir. Havuçla beslenen hayvanlarun eti daha lezzetlidir. Günde 30
kg'a kadar yedirilebilir.
HAYVAN PANCARI: Protein ve selüloz bakımından düşük, Na ve Cl bakımından
yüksek bir yemdir. Besi sığırlarına 100 kg CA için 5 kg'a kadar hayvan pancarı
verilebilir.
ŞEKER PANCARI: Kuru maddenin çoğunu şeker oluşturur. Ham proteince
fakirdir ve çoğu NPN şeklindedir. Minerallerden sadece K ve Fe bakımından
zengindir. Kuru maddesi fazla olduğu için besin maddeleri yoğunluğu da hayvan
pancarının 2 misli hatta daha fazladır. Bu nedenle sığırlara hayvan pancarının
yarısı kadar doğranarak verilir.
YUMRU YEMLER:
PATATES: Nişasta bakımından zengindir. Proteini az olmasına rağmen yüksek değerdedir.
Selüloz miktarı düşüktür. Sindirilme derecesi yüksektir. Patateste 2-10 mg/100 g düzeyinde
solanin alkoloidi bulunur. Olgunlaşmamış, küçük, ışığa maruz kalıp yeşilimsi renk almış,
ençok da sürgün vermiş patates yumrularında bulunur. Hayvanlara sürgünler ayıklandıktan
sonra verilmelidir, donmuş patates ise hiç verilmemelidir.
Besi sığırlarına alıştırılarak 30 kg'a kadar verilebilir. Daha fazla verilirse tereyağının
kalitesini bozar.
Patatesin kabukları da besin maddeleri bakımından patatese benzer ve hayvan beslemede
patates gibi kullanılır.
TATLI PATATES: Normal patatesin aksine karotin bakımından zengindir. Nişasta
bakımından daha iyi, proteini daha azdır ve çoğunluğu gerçek proteindir, sindirilme
derecesi yüksektir. Hayvanlar tarafından sevilerek tüketilir.
YUMRU YEMLER
YER ELMASI: Azotsuz öz madde, nişastanın yanısıra, inulin kısmen de dekstroz ve
levülozdan ibarettir. Kullanımı patates gibidir. Hayvanlara patatesten biraz daha az verilir.
TAPİOKA (CASSAVA): Tropikal bölgelerde yetiştirilen enerjice zengin bir bitkidir. Hayvan
yemi olarak genelde yumruları kullanılır. Yumrular doğranıp kurutularak, cips, pelet, un gibi
değişik şekillerde değerlendirilir. Enerji değeri mısıra yakındır. Tek başına verildiğinde
lezzetsiz bir yemdir. Besi sığırı karma yemlerine % 50 oranında katılabilir.
ETLİ MEYVALAR:
Elma, armut, şeftali, erik gibi meyvalar fazla üretildiği ve
pazarlanamadığı ya da pazara uygun kalitede olmadıkları
zamanlar hayvan yemi olarak değerlendirilirler. Kuru
maddenin çoğu azotsuz öz maddeden bu da çoğunlukla
şeker, nişasta ve organik asitlerden oluşmuştur. Kuru ot ve
konsantre yemlerle birlikte besi hayvanlarına günde 15 kg'a
kadar yedirilebilir. Kavun ve karpuz doğranarak hayvanlara
verilebilir. Çeşitli kabaklar da yeterli miktarda bulunursa yem
olarak kullanılabilir.
ENDÜSTRİ YAN ÜRÜNLERİ
ŞEKER ENDÜSTRİSİ YAN ÜRÜNLERİ:
ŞEKER PANCARI POSASI: Yaş halde % 12-15 KM ihtiva eden şeker pancarının kuru
maddesinde % 8-9 HP, % 18-20 HS bulunur. Yapısındaki sellüloz çok kolay
sindirildiğinden, bir taraftan hayvanların dolgu maddesi diğer yandan da hayvanların
enerji ihtiyacını karşılamada iyi bir kaynaktır.
Hayvanlara verilirken özellikle protein, Vitamin A ve P bakımından takviye
edilmelidir. Bu yetersizlikleri giderildiği taktirde hiç bir yan etkisi görülmeden
sığırlara günde 20-25 kg kadar verilebilir.
MELAS: Şeker pancarından şeker üretimi esnasında ele geçen koyu pekmeze
benzeyen bu yem maddesi bünyesinde kristalize olmamış şekerler, bazı mineral
maddeler ve suda eriyen diğer bileşikleri bulundurur. Melas % 50-55 şeker, % 5-8
HP, % 8-10 HK, yaklaşık 2100 kcal ME/kg içerir. Proteinin çoğunu NPN bileşikleri
oluşturur ve sindirim derecesi düşüktür. Fosfor bakımından fakirdir. Buna karşılık K
ve Ca bakımından zengindir.
Besi sığırı karma yemlerine % 10 oranında katılır. Hayvan başına 1 kg verilebilir.
DEĞİRMENCİLİK YAN ÜRÜNLERİ:
Kalın ve ince buğday kepeği, razmol, çavdar kepeği,
pirinç kepeği yem olarak kulalnılmaktadır.
Kepekler besi hayvanlarına daha çok fosfor kaynağı
olarak yaklaşık 1 kg kadar verilebilir.
NİŞASTA SANAYİ YAN ÜRÜNLERİ:
Mısır, buğday, pirinç, darı, patates gibi
nişastaca zengin yemlerden nişasta elde
edildikten sonra geriye kalan kısımlardır.
Nişasta su vasıtasıyla ayrıldığı için yan
ürünler (posalar) çok suludur. Bu yüzden
kullanılmadan önce prese edilerek su miktarı
yaklaşık % 75'e düşürülür. Besi hayvanlarına
kuru madde oranları dikkate alınarak 10-20 kg
verilebilir.
FERMENTASYON ENDÜSTRİSİ YAN ÜRÜNLERİ:
Besi sığırlarına alkol sanayi yan ürünleri
(Posalar), bira sanayi yan ürünleri (malt çili,
malt posası, bira mayası, yemlik maya), şarap
sanayi yan ürünleri (posalar) ve konserve
sanayi yan ürünleri (Domates posası, elma
posası, bezelye posası vb) temin
edilebildikleri takdirde taze yada silajlanarak
yedirilebilir.
PROTEİN BAKIMINDAN ZENGİN YEMLER:
Bitkisel protein kaynakları, hayvansal protein
kaynakları, NPN ve tek hücre proteinleri
şeklinde sınıflandırılabilir.
Bitkisel protein kaynakları (küspeler) besi
hayvanlarının rasyonlarına protein kaynağı
olarak katılırlar. Hayvansal kökenli yemler
genetik yönü hızlı büyümeye elverişli genç
hayvanlar dışında kullanılmaz çünkü
kullanılması ekonomik olmaz.
Besi hayvanı rasyonlarına ÜRE katılması
Üreli yemler alıştırılarak verilir. İlk iki gün total rasyonun 1/4'i, sonraki iki
gün 2/4'si, son iki günde 3/4'ü kadar üreli rasyon verilip, 7. günde
tamamen üreli rasyona geçilmelidir.
Üreli yemler en az iki öğün halinde ve eşit miktarlarda verilmelidir.
Yem verilmeden önce bir miktar kaba yem verilir.
Rasyon nişasta, şeker gibi kolay eriyebilir CHO'lar bakımından zengin
olmalıdır.
Rasyona Co, S, P takviyesi yapılır (N/S oranı sığırlarda 12- 15/1,
koyunlarda 10/1 olmalıdır)
-Ürenin yeme homojen karışması çok önemlidir.
Üre konsantre yemin % 3'ü, total rasyonun %1-1.5 oranından fazla
katılmamalıdır.
- Hayvanın toplam azot ihtiyacının ancak 1/3'ü üreden karşılanabilir.
Diğer NPN kaynakları
Ruminantların tek mideli hayvanların sindiremedikleri NPN
bileşiklerini ve sellülozca zengin maddeleri rumen
mikroorganizmaları aracılığı ile sindirebilme kabiliyetinde
olması zaten yeni ve ucuz yem kaynakları arayışında olan
araştırıcıları tavuk gübresini ruminant rasyonlarında
kullanma imkanlarını araştırmaya itmiştir. Tavuk gübresi
ortalama % 30 HP, % 12 HS, % 25 HK, % 6.5 Ca, % 2.2 P
içerir. Proteince zengin olmasına rağmen proteini NPN
bileşikleri, çoğunlukla üratlar halindedir, bu yüzden genelde
ruminant beslemede kullanılabilir. Besi sığırı karma
yemelerine kurutulmuş tavuk gübresi % 40 oranında
katılabilir.
BUZAĞI BESİSİ
Besi sonu canlı ağırlık dikkate alındığında buzağı besisi iki grup altında incelenir:
1. Kısa Süreli Buzağı Besisi: Besi sonu canlı ağırlığı 160 kg olana kadar
sürdürülür.
2. Uzun Süreli Buzağı Besisi: Besi sonu canlı ağırlığı 180-200 kg olana kadar
sürdürülür.
Buzağı besisinde hayvan materyali olarak daha çok etçi ve etçi-sütçü
ırkların buzağılarından yararlanılır. Erkek buzağılar bu beside ana materyaldir.
Fakat damızlık dişi buzağılardan da yararlanılır. Erkek buzağılar dişilere göre
daha fazla canlı ağırlık artışı gösterirler ve yemden daha iyi yararlanırlar. Bu
nedenle buzağı besisinde mecbur kalınmadıkça dişi buzağı kullanılmaz. Buzağı
besisinde temel amaç açık pembe renkli sığır eti ihtiyacını karşılamaktır.
KISA SÜRELİ BUZAĞI BESİSİ;
Buzağıların 12-13 haftalık yaşlarda 160 kg canlı ağırlığa ulaştırılması amacıyla yapılır.
Bu besi şeklinde sadece sıvı yemler kullanılır, kaba ve konsantre yemler kullanılmaz.
Kısa süreli buzağı besisinde kullanılan yeme göre çeşitli metodlar uygulanır.
1. Tam yağlı sütle buzağı besisi: Diğer buzağı besi metodlarına göre basit ve güvenli bir
metod olmasına karşın, yağlı sütün pahalı olması ve 1 kg canlı ağırlık artışı için 10 kg'ın
üzerinde süt gerekmesi nedeniyle ekonomik açıdan önemini kaybetmiştir.
2. Yağsız sütle buzağı besisi: Yağsız süt ucuz olmasına karşın enerji ve yağda eriyen
vitaminler yönünden fakirdir. Şayet yağsız süt enerji (bitkisel yağ) ve yağda eriyen
vitaminler yönünden desteklenirse çok başarılı sonuçlar elde edilir ve buzağılardan 1100-
1200 gr günlük canlı ağırlık artışı elde edilebilir. Yağsız sütle besiye alınacak buzağılar
doğumdan sonra bir hafta süreyle kolostrumla beslenir. 2. haftada yağlı süt+yağsız sütle
beslenmeye devam edilir. 3. hafta yağlı süt yavaş yavaş azaltılarak tamamen yağsız süte
geçilir.
3. Süt yerine geçen maddelerle (süt ikame yemi) buzağı besisi: Yağsız süt temin
edilemezse, buzağı besisinde süt yerine geçebilen yem karmaları kullanılır. Bu karmaların
besin maddeleri miktarları yönünden normal süte benzer olması sağlanmalıdır.
Süt ikame yemlerinin besin madde miktarları:
HP = % 17-23
HY = % 15-30
HS = % 7-2
Ham kül en çok = % 10
Ca = % 7
P = % 7
Mg = 0.15
Na = 0.25-0.7
süt tozu = % 25-60
FE = 30 mg/Kg
Cu = 4-15 mg/ kg
Vit.A = 8000 - 10000 IU
Vit.D = 1250 IU
Vit.E = 20 IU
Süt ikame yemleri
Süt ikame yemine protein kaynağı olarak soya küspesi unu
gibi yemlerde katılabilir.
Süt ikame yemleri üretici firmanın tavsiyeleri uyarınca ya
sıcak suda eritilip 39-40 °C civarında iken içirilir, yada
ekşitilip soğuk olarak içirilir. İçirme işi emzikli kovalar,
normal kovalar, suluklar, yada otomatik yemliklerden
yararlanılarak yapılabilir.
Besi başlangıcında buzağılara, bir litresinde 150-180 gr süt
ikamesi bulunan karışımdan 6 litre içirilir. Bu miktar gittikçe
artırılır ve besi sonunda bir litresinde 200-250 gr süt ikamesi
bulunan karışımdan 11-16 litre kadar içirilebilir.
UZUN SÜRELİ BUZAĞI BESİSİ:
Bu besi diğer besi şekillerine göre daha ekonomitir. Fakat et kalitesi
daha düşüktür.
Daha uzun süre beslenerek buzağıların besi sonu canlı ağırlıklarının 200 kg' a çıkarılması
amacıyla yapılır. Buda kullanılan yem materyaline göre; sıvı yemler ve sıvı yem + kesif
yemler ile yapılır.
1. Sıvı yem ile yapılan uzun süreli besi: Buzağılar yağsız süt yada süt ikame yemiyle kısa
süreli beside olduğu gibi 150 kg'a kadar beslenirler. Daha sonra hayvanların yağsız sütünün
yada süt ikamesinin her litresine 70- 80 gr konsantre yem unu ilave edilir. böylece buzağılar
günlük yaklaşık 1400 gr canlı ağırlık artışı sağlayarak 180 kg civarında kesime
gönderilebilirler. Bu beside de et rengi soluk rektedir.
2. Sıvı yemler + kesif yemlerle yapılan uzun süreli buzağı besisi: Bu besi şeklinde sıvı
yemler yanında buzağılara konsantre yemlerde verilir.
Konsantre yemler, buzağı 60-80 kg canlı ağırlığa ulaşınca alıştırılarak verilmeye
başlanır. Yüz kg civarında 1-1.5 kg düzeyinde verilir. Daha sonra sıvı yemin miktarı
azaltılırken konsantre yemin miktarı artırılır. Hayvan 180 kg canlı ağılığa ulaştığında verilen
sıvı yemin miktarı yarı yarıya azalırken konsantre yem miktarı 4 kg'a kadar çıkarılabilir.
Ayrıca 100-150g kuru ot verilmesi uygundur.
GENÇ SIĞIR BESİSİ
Genç sığır besisi gerek genç hayvanların besi performansının yüksek olması gerekse besi
sonunda elde edilen etin kaliteli olması nedeniyle diğer besi şekillerine göre daha fazla
tercih edilmektedir.
Genç sığırlar besiye 4-5 aylıktan sonra yani yaklaşık 125- 150 kg canlı ağırlığa ulaştıklarında
alınırlar. 14-18 aylıkken yaklaşık 450-600 kg canlı ağırlığa ulaştıklarında kesime sevk
edilirler.
Genç sığır besisinin temel ilkeleri:
Vücudun bileşimi: Hayvanlar yaşlandıkça vücudun yapı taşları olan besin maddelerinin
miktarlarında değişme olur. Hayvanlar yaşlandıkça vücuttaki yağ miktarı artar. Buna karşın
protein miktarı değişmezken su miktarı azalır.
Genç hayvanlarda görülen canlı ağırlık artışı büyük ölçüde kas, kemik ve iç
organların büyümesi şeklinde olurken, yaşlı hayvanlarda daha çok yağ depolanması
şeklinde olur. Ayrıca hayvanların yaşları ilerleyip canlı ağırlıkları arttıkça yaşama payı
ihtiyaçları ve buna bağlı olarakta her birim ağırlık artışı için ihtiyaç duydukları besin
maddesi miktarıda artar (Yağ depolanması için daha fazla besin maddesine ihtiyaç duyulur).
GENÇ SIĞIR BESİSİ
Beslenme düzeyinin canlı ağırlık artışı üzerine etkisi: Irk ve cinsiyete bağlı olarak besideki
genç sığırlarda 1000-1500 g/gün canlı ağırlık artışı beklenir. Canlı ağırlığı 300 kg'dan daha az
olan sığırların rumenleri yeterince gelişmemiş olduğundan istenen canlı ağırlık artışının
kaba yemler kullanılarak elde edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bu dönemde
hayvanların, sindirilme dereceleri daha yüksek konsantre yemlerle beslenmeleri uygun olur.
Kısacası besinin çeşitli dönemlerinde hayvanların besin maddeleri ihtiyaçları da gözönüne
alınıp farklı yemleme programları uygulanarak optimum düzeyde canlı ağırlık artışı ve 1 kg
canlı ağırlık artışı için mümkün olduğunca az yem tüketilmesi sağlanmaya çalışılır.
Yapılan çalışmalar; genç erkek sığırlardan en fazla günlük canlı ağırlık artışının 300-400 kg
ağırlıkta oldukları devrede elde edildiğini göstermiştir. 300 kg'ın altındaki ve 400 kg'ın
üzerindeki ağırlıkta günlük canlı ağırlık artışı daha düşük düzeyde olmuştur. Bu durum
besideki hayvanlara rasyon hazırlamada gözönünde bulundurulmalıdır.
Besideki genç sığırların besin maddeleri ihtiyacı; Genç hayvanların besin maddeleri ihtiyacı
gelişme durumları ırk, büyüklük, besinin yoğunluğu gibi çeşitli faktörler tarafından etkilenir.
Besideki hayvanların besin maddeleri ihtiyaçlarının belirlenmesi besi hayvanları için rasyon
hazırlama bilgisi bölümünde bahsedilecektir.
GENÇ ERKEK SIĞIRLARDA BESİ METODLARI
Uygulanacak besi metodunun belirlenmeside en önemli rolü işletmede bulunan yemler oynar.
Yem yanında hayvanın ırkı, cinsiyeti, yaşı ve pazar şartlarıda göz önünde bulundurulur.
Besi metodları şöyle sıralanabilir:
1. Entansif besi: Elde edilmek istenen kesim ağırlığına en kısa sürede ulaşmak amacıyla
konsantre yemlarle yapılan besi metodudur. İşletmenin imkanlarına göre konsantre yemler
yanında saman, mısır silajı, fermantasyon yan ürünleri, şeker pancarı posası gibi kaliteli yada
düşük kaliteli kaba yemlerde kullanılır. Bu şekilde hayvanlardan genetik kapasitelerinin imkan
verdiği nisbette mümkün olduğunca fazla günlük canlı ağırlık artışı elde edilebilir. 450-550 kg
canlı ağırlıkta kesime sevk edilir.
2. Yarı entansif besi: Merası olan işletmelerde besinin ekonomik olması amacıyla besideki
hayvanlar meraya çıkarılır. Ayrıca konsantre yemlerle yoğun şekilde beslenmeye devam edilirler.
3. Ekstansif besi: Besinin yaygın bir şekilde uygulanmasıdır. Besiye alınan hayvanlar merada ya
da ahırda 600-700 g/gün canlı ağırlık artışı elde edilecek şekilde beslenirler. Bu dönemde
mümkün olduğunca meradan yararlanılarak besinin ucuza gelmesi sağlanmaya çalışılır. Mera
yoksa hayvanlar ahırda silaj, kuru ot ve bir miktar konsantre yem ile günlük 600-700 gr canlı
ağırlık artışı sağlayacak şekilde 300-350 kg canlı ağırlık kazanıncaya kadar beslenirler. Sonra iki
üç ay süreyle entansif besiye alınıp kesime sevk edilirler.
KASTRE EDİLMİŞ GENÇ
SIĞIR BESİSİ
Genç sığırlar bakımları ile
ilgili bazı zorlukları
önlemek amacıyla kastre
edilirler. Özellikle mera
besisinde uygulanan bir
besi metodudur. Kastre
edilmiş hayvanlara göre %
10 daha az günlük canlı
ağırlık artışı ve besi sonu
canlı ağırlığı sağlar. Bir kg
canlı ağırlık artışı için
tüketilen yem miktarı daha
yüksek olur.
DÜVE BESİSİ :
Damızlık dışı düğelerle
yapılır. genç erkek
sığırlardan % 10-20 daha az
günlük canlı ağırlık artışı
gösterirler. Şayet merada
yapılırsa ekonomik yönden
başarılı olur.
BESİ SIĞIRLARININ İHTİYAÇLARININ HESAPLANMASI
Kuru Madde İhtiyacının Belirlenmesi:
Rasyon hazırlarken öncelikle bilinmesi gereken hayvanın ne kadar yem tüketebileceğidir.
Bu değeri normalden fazla hesap etmek hayvanın verilen rasyonu tüketememesine, az
olarak kabul etmek ise çoğunlukla besin maddelerince daha konsantre bir yem
gerektireceğinden hem rasyonun maliyetinin artmasına hem de hayvanın fizyolojik olarak
doyuma ulaşamamasına sebep olur. Yem tüketiminin belirlenmesinde kriter olarak kuru
madde ihtiyacı esas alınır.
Pratik olarak kurumadde tüketiminin hesaplanmasında sadece canlı ağırlık ele alınır. Kuru
madde tüketimi canlı ağırlık arttıkça oransal olarak azalır. Örneğin besiye alınan 150 kg
canlı ağırlıktaki genç erkek danalarda yem tüketimi canlı ağırlığın yaklaşık % 2.5'i kadarken,
bu oran hayvan 550 kg a ulaştığında % 1.6-1.8'e kadar düşmektedir.
Kuru madde ihtiyacının belirlenmesinde canlı ağırlık gibi sadece bir faktörün ele alınması
yanıltıcı olmaktadır. Çünkü canlı ağırlığın yanında hayvanın ırkı, yaşı, kondüsyonu, sindirim
sisteminin kapasitesi ve hayvana verilen yemlerin sindirilme dereceleri, formu, enerji ve
sellüloz düzeyleri, lezzetliliği gibi çok çeşitli faktörler yem tüketimini etkilemektedir.
Besi Sığırı Kuru Madde İhtiyacı:
KM, kg/gün= (85*ME+(14.4+1.1*ME)*CA -
0.018*CA2-860)/1000
CA= Hayvanın canlı ağırlığı, kg
ME= Rasyonun metabolik enerji düzeyi, MJ/kg
Tablo 1. Canlı ağırlıktan metabolik canlı ağırlık değerinin bulunması.
CA 0 10 20 30 40 50 60 70 80 90
0 0 5.6 9.5 12.8 15.9 18.8 21.6 24.2 26.8 29.2
100 31.6 34.0 36.3 38.5 40.7 42.9 45.0 47.1 49.1 51.2
200 53.2 55.2 57.1 59.1 61.0 62.9 64.8 66.6 68.4 70.3
300 72.1 73.9 75.7 77.4 79.2 80.9 82.6 84.4 86.1 87.8
400 89.4 91.1 92.8 94.4 96.1 97.7 99.3 100.9 102.6 104.2
500 105.7 107.3 108.9 110.5 112.0 113.6 115.1 116.7 118.2 119.7
Enerji ihtiyacının belirlenmesi:
Yaşama payı enerji ihtiyacı: Metabolik enerjinin yaşama payı için kullanım etkinliği
yaklaşık %70-75 kadardır ve bir kg metabolik canlı ağırlık için ihtiyaç duyulan enerji
miktarı hayvan faktörüne ve ölçüm metoduna bağlı olarak 0.45-0.70 MJ arasında
değişmektedir.
Verim payı net enerjisi: Ağırlık artışının et ya da yağ şeklinde olması enerji
ihtiyacında önemli farklılıklara sebep olur. Ruminantlarda yağ sentezi için metabolik
enerjinin kullanım etkinliği % 55 - 62 arasında değişmekte olup 1 kg yağ birikimi için
yaklaşık 68 MJ ME 'ye gerek duyulmaktadır. Protein sentezi için enerjinin kullanım
etkinliği daha düşüktür ( %35-40 ). Bir kg protein birikimi için ise yaklaşık 65 MJ ME
harcanır.
Ağırlık artışındaki et ve yağ oranları çeşitli faktörlere bağlı olarak büyük farklılıklar
gösterdiğinden ve kas ve yağ dokularındaki su oranı değiştiğinden her kg ağırlık
artışı için gereken enerji miktarı hakkında kesin bir rakam verilemez. Aşağıdaki
tabloda farklı ağırlıklarda değerlendirilen sığır ve koyunların canlı ağırlık artış
kompozisyonu ve artışın enerji miktarı verilmiştir.
Tablo 2. Farklı ağırlıktaki sığır ve koyunlarda ağırlık artışının kompozisyonu ve enerji miktarı.
Ağırlık artışının kompozisyonu,%
Hayvan Türü Canlı
Ağırlık
Su Protein Yağ Kül Enerji
MJ/kg
Sığır 70 67.1 19.0 8.4 5.5 7.8
(Holstein Düve) 230 59.4 16.5 18.9 5.2 11.4
450 55.2 10.9 18.7 5.2 12.3
Koyun 9 57.9 15.3 24.8 2.2 13.9
(Shropshire) 34 48 16.3 32.4 3.1 16.5
59 25.1 15.8 52.8 6.3 20.8
Protein İhtiyacının Belirlenmesi.
Sığırlarda bir kg metabolik canlı ağırlık için ihtiyaç duyulan ham protein miktarı yaklaşık 3.7
gram kadardır. Her kg canlı ağırlık artışı için ise artışın kompozisyonuna bağlı olarak farklı
miktarlarda proteine (150-190 g) gerek duyulur. Artışın su, protein, yağ ve kül düzeyleri
hayvanın yaşı ve büyüklüğü ile ilgilidir.
Besi sığırlarının ham protein ihtiyacı aşağıdaki gibi
formülize edilebilir:
HP, g/gün = 3.7 * MCA + 400 * GCAA(kg)