Euronews TV Kanalında Yayınlanan Haber Programlarındaki Görsellerin, Doğu Toplumlarının Ötekileştirilmesi Amaçlı Kullanımının İrdelenmesi. Levent Duranlı Özet Bu çalışmada, uluslararası bağlamda doğu-batı ayrımındaki ülkelerden, batı kesimini temsilen Avrupa Birliği’nin yayın organı durumundaki Euronews Televizyon kanalının, doğu toplumları ile ilgili haber programlarında kullandığı görsellerin söz konusu doğu toplumlarının ötekileştirilmesi amaçlı kullanımı, doğu-batı, oryantalizm, ben-öteki, ötekini aşağılama gibi anahtar kavramlar ışığında sorgulanmıştır. Euronews televizyon kanalının değişik zamanlardaki yayınlarından ve Euronews’un Internet yayınını da yapan “youtube.com” adlı video internet sitesinden elde edilen görüntüler, gösterge bilimsel çözümleme ve içerik analizi yöntemleri ile irdelenmeye çalışılmıştır. Söz konusu bu çalışma, batı toplumlarının dünyada olup bitenleri öğrenme biçimi tek taraflı televizyon yayınlarını izlemek olduğu sürece, zihinlerindeki doğunun vahşi, ilkel ve korkulacak bir nesne olarak görülmesinin artarak devam edecek olduğunu göstermeyi amaçlamaktadır. Anahtar kelimeler :Euronews TV, oryantalizm, öteki Giriş : Her gün milyonlarca kişinin izlediği ve özellikle Avrupa Birliği’nin sözcüsü konumundaki “Euronews Televizyonu” haber programında kullandığı görsellerle, doğu toplumlarının ötekileştirilmesi amaçlı kullanımının araştırıldığı bu çalışmada, televizyon haberleri ve gerçeklik, Euronews televizyon kanalının yapısı, oryantalizm gibi kavramlar ışığında Euronews televizyon
22
Embed
Euronews TV Kanalında Yayınlanan Haber Programlarındaki Görsellerin, Doğu Toplumlarının Ötekileştirilmesi Amaçlı Kullanımının İrdelenmesi
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Euronews TV Kanalında Yayınlanan Haber
Programlarındaki Görsellerin, Doğu
Toplumlarının Ötekileştirilmesi Amaçlı
Kullanımının İrdelenmesi.Levent Duranlı
ÖzetBu çalışmada, uluslararası bağlamda doğu-batı ayrımındaki
ülkelerden, batı kesimini temsilen Avrupa Birliği’nin yayın organı
durumundaki Euronews Televizyon kanalının, doğu toplumları ile ilgili
haber programlarında kullandığı görsellerin söz konusu doğu
toplumlarının ötekileştirilmesi amaçlı kullanımı, doğu-batı,
oryantalizm, ben-öteki, ötekini aşağılama gibi anahtar kavramlar
ışığında sorgulanmıştır. Euronews televizyon kanalının değişik
zamanlardaki yayınlarından ve Euronews’un Internet yayınını da yapan
“youtube.com” adlı video internet sitesinden elde edilen görüntüler,
gösterge bilimsel çözümleme ve içerik analizi yöntemleri ile
irdelenmeye çalışılmıştır. Söz konusu bu çalışma, batı toplumlarının
dünyada olup bitenleri öğrenme biçimi tek taraflı televizyon
yayınlarını izlemek olduğu sürece, zihinlerindeki doğunun vahşi,
ilkel ve korkulacak bir nesne olarak görülmesinin artarak devam
Her gün milyonlarca kişinin izlediği ve özellikleAvrupa Birliği’nin sözcüsü konumundaki “EuronewsTelevizyonu” haber programında kullandığı görsellerle,doğu toplumlarının ötekileştirilmesi amaçlı kullanımınınaraştırıldığı bu çalışmada, televizyon haberleri vegerçeklik, Euronews televizyon kanalının yapısı,oryantalizm gibi kavramlar ışığında Euronews televizyon
kanalında çeşitli tarihlerde yayınlanan görüntüler,gösterge bilimsel çözümleme ve içerik analizi yöntemleriyardımı ile irdelenmeye çalışılmıştır, çalışmada nedenbu kuramsal bakış açılarının seçildiğini anlaşılabilmesiiçin bu kuram ve konuları en genel hatlarıyla özetlemekve işe Euronews TV kanalının yapısına bakmak vetelevizyondaki gerçekliliği sorgulamakla başlamak yararlıolacaktır.
1.Euronews TV Kanalı
Euronews, Avrupa ağırlıklı yayın yapmakta olan çok
dilli haber kanalıdır. Kanal, yayın hayatına 1 Ocak 1993
tarihinde Lyon merkezli olarak başlamıştır. Haberler
Avrupa perspektifinden dünya haberlerini yansıtmakta ve
on farklı dilde yayın yapılmaktadır. 1
Dünya çapında yüz elli bir ülkede üç yüz otuz
milyon haneye yayın ulaşan Euronews’ un CNN
International'ın yüz kırk yedi milyon, BBC World News'ın
seksen sekiz milyon ve CNBC Europe'un yetmiş altı milyon
Avrupalıya yayın yaptığı düşünülürse hatırı sayılır bir
izleyici kitlesine karşılık geldiği söylenebilir. Seyirci
sayısı açısından Euronews, Avrupa kıtasının en yüksek
seyirci oranına sahip haber kanalıdır. Ayrıca Avrupa
Birliği’nin yayın organı sayılmasının sebebi kanalın,
Avrupa Birliği'nden her yıl beş milyon avro fon
almasıdır.2
Haberler televizyonda izleyiciye sunulurken her
kanal gibi bir anlatıcı vasıtasıyla sunulur. Bunun
1 http://tr.euronews.com/the-station/,(erişim tarihi:10.01.2013) adlıweb-siteden derlenmiştir2-3 http://tr.euronews.com/the-station/,(erişim tarihi:10.01.2013) adlı web-siteden derlenmiştir
yanında "No Comment" programı gibi dünyadan derlenen
enteresan görüntüler dış ses kullanılmadan ve yalnızca
görüntüden oluşan haberler de sunulmaktadır. No Comment,
Euronews'un "bir haber kanalının görevinin,
izleyicilerine dünya hakkında kendi görüşlerini
oluşturabilmeleri için yeterli bilgiyi sağlaması"
gerektiği düşüncesinden hareketle hayata geçirdiğini
bildirmiştir.3
Kanalda, Avrupa ve dünyadan haberler 30 dakikalık
aralarla yayınlanmaktadır. Haberlerin dışında; başlıca
Avrupa gazetelerinin makaleleri, borsa ve pazar verileri,
finansal haberler, spor haberleri, sanat ve kültür
bilgilendirmeleri, bilimsel gelişmeler, hava durumu,
Avrupa siyaseti ve basın eleştirileri kanalda yayınlanan
diğer içeriklerdir. Bunların yanında canlı haberler de
yayın akışı içerisinde "breaking news" olarak
yayınlanmaktadır.
Euronews, haberlerinde alışılmadık bir sunum tarzı
kullanır. Kanalda muhabir veya sunucu kullanılmaksızın
haberler izleyenlere servis edilmektedir. Bu haber tarzı
2004 yılında Gallup Europe tarafından "yavaş", "monoton"
ve "sıkıcı" olarak nitelendirilmiştir. Son zamanlarda ise
özellikle canlı yayınlarda sunucu ve muhabir
kullanılmaktadır.4
Kanalın ana haber kaynakları Avrupa Yayın Birliği'ne
bağlı APTN ve Reuters'dir. Aynı zamanda Fransız AFP,
İtalyan ANSA, Portekizli LUSA, Alman DPA, Türk AA,
3
4-5 http://tr.wikipedia.org/wiki/Euronews/,(erişim tarihi:10.01.2013) adlı web-siteden derlenmiştir
İspanyol EFE ve Rus TASS ajansları da kanala haber
kaynağı oluşturmaktadır.5
Türkiye Devleti televizyon kanalı TRT, Şubat 2009'da
Euronews ile sağladığı anlaşma ile kanalın bir hissedarı
haline gelmiş ve kanalın denetim kurulu olan SOCEMIE'ye
katılmıştır. TRT bu anlaşma ile satın aldığı %15,70 hisse
ile France Televisions (25.37%), RAI (22.84%) ve RTR
(16.94%) kanallarından sonra dördüncü ana hissedar
konumuna gelmiştir.6
Eylül 2006'dan bu yana bir YouTube kanalı ve Aralık
2008'den bu yana bir Dailymotion kanalı bu iş için
kullanılmaktadır. Ayrıca, Euronews programlarına podcast
olarak da ulaşılabilmektedir. Bu amaçla Apple'ın bir
hizmeti olan iTunes'un resmi Internet sitesinde "No
Comment" programları ücretsiz olarak indirmeye
açılmıştır.7 İzleyen satırlarda çoğu Avrupalının izlediği
bu televizyon kanalının ve genel anlamda televizyon
yayınlarındaki programların gerçekliğin inşasında ne gibi
katkıları olduğu sorgulanmaya çalışılacak.
2.Televizyon ve Gerçeklik
Kitle iletişim araçları içerisinde haber ve bilgi
aktarma bağlamında kitleler üzerinde en güçlü ve kalıcı
sürelerinin daha hızlı olması, haber sunulurken haberi
anlatılan olayın gerçeklik nosyonuna sıkça gönderme5
6-7 http://tr.wikipedia.org/wiki/Euronews/,(erişim tarihi:10.01.2013) adlı web-siteden derlenmiştir
7
yapılması, haberi izleyen kitlelerce hem haber
programlarında gösterilenlerin sorgulanmadan gerçek
olarak algılanmasını hem de bu algının etkisinin kalıcı
olmasını sağlar. Televizyon haber programlarında
kullanılan görsellerin, gerçeklik ile gerçek olarak
kitlelerin önüne sunulan anlamındaki bağlantısı günümüz
televizyon haberciliğinde yansıma değil, sadece bir
yanılsama olabilir.8
Bu yanılsamanın sebebini Dursun,(2003) özellikle
sadece haber metinlerinin gerçeği sunma iddiası ile ön
plana çıkmamasından kaynaklandığını belirterek, medya
profesyoneli tarafından oluşturulan haber sunma
formatının, gerçekliği sunma bakımından diğer
programlardan ayrı olmasında bulur. Dursun’un vurgusuna
göre, TV haberlerinin gerçeklik iddiasında bulunması ve
format itibari ile bunu ortaya koyması yönünden diğer
program formatlarından ve yazılı medyadan hem farklıdır
hem de daha ideolojiktir. Buradaki önem, diğer birçok TV
programında kitlelere sunulanların birer uydurma, birer
kurgu olduğunun kitlelerce farkındalığı, ancak haber
programlarının izlenmesi anında bu farkındalığın
yitimidir.
Dolayısı ile televizyonda haber programı izleyen
kitleler izlediklerini kolaylıkla gerçek olarak
algılayabilirler. Oysa durum bundan farklıdır, Medya
özellikle televizyon haberleri gerçeği ayna gibi
yansıtmamaktadır.8 Dursun,Ç.(2003), Haber ve habercilik/gazetecilik üzerine düşünmek,Gazetecilik ve Habercilik Der. ALANKUŞ, Sevda İPS İletişim Vakfı Yayınlan İstanbul, adlı yazıdan derlenmiştir.
Fransız düşünür Jean Baudriliard, iki gerçeklik
biçimi olduğunu söylüyor; “Yaşadığımız fiziki gerçeklik
ve medya yoluyla üretilen hiper gerçeklik. Hiper
gerçeklik çoğu zaman yaşadığımız fiziki gerçekliğin
yerini alır. Yani medyatik gerçeklik fiziki gerçeklikten
daha gerçek konuma geçer. Hayatımızdaki gerçekler ise yok
olmuştur. Bu hiper gerçekliktir. Artık gerçeklik,
gerçekten bile daha gerçektir.” (2003).
Medyanın enformasyon bağlamında gerçeği bir ayna
gibi yansıttığı iddiasını kuşkuya düşüren ve sorgulayan
bir başka saptama ise, gerçekliğin basitçe verilen
olgulardan farklı bir şey olduğudur. Gerçek, gerçekliğin
belirli bir tarzda kurulmasıdır. Medya -burada
televizyon- gerçekliği yalnızca tanımlamıyor, aynı
zamanda yeniden üretiyor da. Gerçeklik, özellikle görsel
pratikler yoluyla desteklenip üretilmekte ve temsil
edilmektedir.9 Yani, televizyon haberleri bir gerçekliği
farklı teknikler ve özellikle teknolojik imkanları da
kullanarak, çok rahat bir şekilde yeniden inşa
edebilmektedir.
Ritzer (1998), televizyon haberlerinin iletilerini
aktarırken kullandığı bu teknikleri, haberlerle gösteri
dünyasının birleşmesi olarak açıklayarak, haber
içeriğini, gerçeğin kurgulanmış tasarısı olduğu yönünde
eleştirir. Ritzer’ e göre Hem eğlendiren hem de bilgi
aktaran televizyon bunu belli bir öyküleme anlatım
tekniği kullanarak yapmaktadır. Öykü anlatma olayı sadece
9 HALL, Stuart, "İdeolojinin Yeniden Keşfi: Medya Çalışmalarında Baskı Altında Tutulanın Geri Dönüşü". Medya, İktidar, İdeoloji. Çev:Mehmet Küçük (İstanbul: Ark Yayınevi, 1994, ss:57-103), dan derlenmiştir.
televizyondaki dizi ve seriyaller gibi kurguya dayalı
program türleri için değil, aynı zamanda haberler ve
haber programları için de geçerlidir. Bu konuda Kaplan’ın
vurgusu ise, haber programlarında işlenen konunun daha
etkili olarak verilebilmesi için dramatik öyküleme
yönetilen zulüm imgeleri genellikle "gerçekte yaşanan"dan
çok daha canlı, ilgi çekici ve gerçekten "dramatik"
olmaktadır. Bu anlamda haberler, drama ve oyun arasındaki
ayırıcı sınırlar gittikçe önemsizleşmekte ve bu süreçte
de gerçeklik sadece pek çok imge arasındaki sıradan bir
imge haline gelmektedir” (Bauman, 2001: 199200).
Özetlemek gerekirse televizyonda çıkan haberprogramlarının tümüyle gerçeklikten uzak olduğunusöylemek zordur ancak söz konusu gerçeklik, "birsahneleme ve üretim süreci süzgecinden geçirilmiş birgerçekliktir" (Esslin, 1991,s. 84). Tüm bunların yanısıra haberler, gördüğü görüntünün gerçekliğini olmasıgerektiği gibi sorgulayamayan kitleler açısından büyüksorunlara neden olabilecek tehlikeli bir oyuncaktır, ziraIyengara göre, değer yargıları için ölçütler vestandartlar koyarak "fikirlerinin" gelişimine ve budoğrultuda da kamuoyunun oluşturulmasına doğrudan etkidebulunabilmektedirler (1988).
Toplumda oluşturulabilecek bu değer yargılarıiçerisinde yer alan kavramlardan biri de “öteki” nininşasıdır.
3. Ben-öteki, Oryantalizm
Ötekinin inşa süreci 'Ben' kavramını ile açıklanmaya
başlaması yerinde olacaktır. “Ben” kavramının ortaya
çıkışı aydınlanmacı hümanizma içinde gerçekleşmiştir.
İnsanın bireyleşebilmesi ve bu sayede en doğal hak ve
özgürlüklerini talep edebilir konuma gelmesi anlamında bu
bir başarı, ilerlemeci bir adım olarak kabul edilse de,
merkeze alınan 'ben'in beyaz-Avrupalı-heteroseksüel-erkek
oluşu göz ardı edilmiştir. Bu durum, modernitenin
merkezindeki bu 'ben' dışındakilerin (siyah, kadın,
Asyalı, heteroseksüel olmayan...v.s.) 'diğeri' olarak
algılanmasını da beraberinde getirmiştir. 'Ben'i
tanımlamak , kimliği oluşturmaya denk düşmektedir.
"Weeks'in ifadesiyle kimlik, bazı insanlarla nelerinizin
ortak olduğuna ve sizi başkalarından neyin
farklılaştırdığına ilişkin ait olma sorunudur. Kimliğin
iki temel bileşeni vardır. Bunlardan ilki tanımlama ve
tanıma, ikincisi ise aidiyettir.Hemen her ulusun ulusal
söylemi, söz konusu ulusun diğerlerinden üstün (daha
kahraman, daha eski bir tarihe sahip, daha çağdaş.)
olduğu iddialarına dayanmaktadır. Ulusal söylem hem
diğerlerinden farkını ortaya koyarak, farklı olanlara
karşı bir birlik oluşturmayı hem de bu üstün niteliklerle
Oluşturulan ulusal söylem dışında kalan her şeykısaca “öteki” olarak adlandırılabilir. 'Ben' açısından'öteki'yi tanımlayan birçok özellik vardır, bunlardan enbelirgin olanlarından biri de düzen bozma potansiyelidir.'Ben' ne kadar istikrarsızlık getirmeyecek olan, düzenin
10 Emel Baştürk Akça, "Türk Yazılı Basın Söyleminde Yünanistan'ınÖtekileştirilmesi Ve Kardak Krizi Örnek Olayı", Siyasal İletişim Dergisi, 3-5 Mayıs 2000, s:185, dan derlenmiştir.
yeniden üretimini sağlayan ve bu nedenle toplumun varoluş amacına uyansa, 'öteki' de o kadar düzen bozma,istikrarsızlık getirme, düzenin işleyişini sağlayangelenek, yasa, normların içini boşaltma potansiyelinesahip olandır, tehlikeli olandır.11
'Öteki', 'ben' in, yine 'ben' in algılayışında,antitezi olma niteliğinden dolayı istikrarsızlık getiren,var olan düzeni bozandır. Almanya'da Hıristiyan DemokratPartisi genel başkanı Friedrich Merz'in ortaya attığı'leitkultur' tezi bu bağlamda okunabilir. Bu teze göreAlman kültürü azınlıktaki 'düzen bozan'lar tarafındantehdit edilmektedir, yapılması gereken 'öteki'lerinlider/öncü kültür olan Alman kültürünü benimsemesidir.Merz'in bu söylemi, Almanya'daki Türklerin var olandüzene, kültüre, tehdit olarak görüldüğünün en açıkörneğidir12
Uluç’a göre (2009) öteki'yi tanımlayan 'biz'denuzaklığıyken 'biz' i oluşturan da aynı zamanda'öteki'dir. 'Öteki'nin mi 'biz'i oluşturduğu yoksatersinin mi geçerli olduğu tam anlamıyla belirgindeğildir. Ne var ki Edward Said gibi bunu karşılıklı biretkileşim şeklinde değerlendirmek uygundur. Doğu'nun batıtarafından türlü yollarla ötekileştirildiğini savunanSaid'e göre oryantalizm; “Sark'la- Şark hakkındasaptamalar yaparak, ona ilişkin görüşlerimeşrulaştırarak, onu betimleyerek, öğreterek, orayayerleşerek, onu yöneterek- uğraşan ortak kurum olarak,kısacası Şark'a egemen olmakta, Şark'ı yenidenyapılandırmakta, Şark üzerinde yetke kurmakta kullanılanbir batı biçemi olarak incelenebilir, çözümlenebilir(Said, 2004,s. 13).
Dolayısıyla “doğu”nun her ne kadar verili birgerçekliği olsa da bunu ötekileştirerek şekillendirenBatı olmuştur. Yani Said’e göre (2004) doğu kimliği veonu oluşturan kavramsallaştırmalar ve doğunun
11-12 Turan, Kadir, (1997), Almanya'da Türk Olmak, Ankara: Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu,dan derlenmiştir12
ötekileştirilmesi ile ilgili tüm pratikler batıtarafından icat edilmişlerdir.
Bunların dışında, yine önyargı yaratma süreci de,yukarıda belirtilen öteki'ne yönelik kurgulananözelliklerin öteki'ne iliştirilmesi aşamasında oldukçaönemlidir. Önyargı kişilerin kategorileştirmeye olanihtiyaçlarından bağımsız değerlendirilemez."Kategorileştirme bilinmezi bilinir kılarak bireyingündelik yaşantıyı yönlendirmesini, nesneleri vedeneyimleri tanımasını sağlar." (Schnapper,2005,s.154) Buaçıdan bakıldığında oldukça doğal bir süreç gibigörünmektedir. Ne var ki kategoriler değerlileştirme-değersizleştirme eğiliminde olup aşırı genelleştirmeyevarınca önyargı içeren kategoriler kaçınılmaz olur. Buaşamada birey kategorilere tabi hale gelir. "Böyleliklekategorileştirme süreci algıları genelleştirmeye, gruplararasındaki ayrılıkları vurgulamaya ve üstü açık ya dakapalı olumlu ya da olumsuz değer yargıları atfetmeye yolaçar." (Schnapper, 2005,s. 154)
Tamamen kurgu olan önyargı söylemleri 'öteki'nin'öteki' liğe mahkûm edilişinin anahtarıdır. Bu önyargıbaşlayana kadar 'öteki' nin ayrıklığının yıkıcı biretkisi yokken, önyargının başlamasıyla ve 'öteki'nindüşmanlaşmasıyla geri döndürülemez yıkıcı dönüşüm başlar.'Öteki' kurnazdır, medeni olmayandır, geriliğin temsilive sebebidir, yaşanılan olumsuzluklardan 'biz' yerinesorumlu olandır, günah keçisidir. 'Öteki' kendineyakıştırılanı hiçbir zaman değiştiremez artık, adıçıkandır.13
Medya bağlamında “öteki” ve “ötekileştirme” kavram vepratiklerine göz atılacak olursa, gazetelerin farklıötekileştirme tarzları kullandıklarını Bezirgan Arar veBilgin (2009), yaptıkları araştırmalarda 16 farklıötekileştirme yöntemi saptamıştır.
- İnsanlık dışına atma/insanlıkta alçaltma13 Schnapper, Dominique, (2005), Öteki ile İlişki, İstanbul: İstanbul BilgiÜniversitesi Yayınları Taş,’dan derlenmiştir.
- Olumsuz özellikler atfetme- Sosyal dışlama- Siyasal etiketleme- Gruplar arası kıyaslama- Başat grubun temel özelliklerinin ve törelerininyokluğu- Dış grubun sayısal önemini abartma- Grubu kendisinde mahkûm etme- Dış grubu soyutlama, yalnız veya zayıf gösterme- Etik dışı ve yasadışı davranışla suçlama- Evrensel değerlerden yoksunluğu vurgulama- Tehdit kaynağı olarak gösterme- Bir olayın faili olarak suçlama- Düşman görülen bir grupla ilişkilendirme- Grubu kendi üyesine kötületme- İç grubun mağduriyeti üzerinden ötekileştirme.
Her ne kadar bu saptamalar gazete başlıkları için
belirlendi ise de, televizyonun yazılı metinleri
seslendirme olanağı sayesinde içerik analizi bağlamında
televizyon haberleri metinlerine rahatlıkla
uyarlanabilir. Hem içerik analizi hem de bir diğer analiz
yöntemi olan göstergebilimsel çözümleme ve göstergebilim
kavramları olan, gösteren-gösterilen, düz anlam,
yananlam, metafor, metonimi, kodlar, mitler gibi
kavramsallaştırmaların ışığında Euronews televizyon
kanalında çeşitli tarihlerde yayınlanan doğu ülkeleri ile
ilgili haberlerde kullanılan görsellerin analizi,
ötekileştirme bağlamında, takip eden sayfalarda yer
alacaktır.
4. “Bir Resim Bin Kelimeye Bedeldir”14 Euronews
Haber Görselleri
Euronews “no comment” programını, haberle ilgili
izleyicinin kendi görüşlerini oluşturabilmeleri için
yayınladığını söylese de, aşağıda bu programla ilgili
ışığında çözümlemeleri bu haberlerde izlenenler ile
ilgili izleyende bir öteki algısı yarattığından
bahsedilebilir.
Görsel 1:
14 Anonim olan bu sözü, Euronews TV kanalı “no comment” adlı haber programının sloganı olarak kullanmaktadır
Yayın tarihi : 27.01.2011
Ülke : Türkiye, istanbul
Program : No Comment
Olay :Beşiktaş Yıldız Teknik Üniversitesi önünde
öğrenim harçlarını protesto etmek isteyen
öğrencilere polis müdahale ediyor ve basınçlı
su sıkarak kalabalığı dağıtmaya uğraşıyor.
Analiz : Ön planda bu protesto gösterisine
katılan öğrencinin sağ kolu havada ve kendi yüzünü maske
ile kapatmaktadır. Yüzünü maske ile kapatmak suçlu
profilinin bir metonimisidir, Holywood filmlerinde
özellikle haydut karakterleri yüzleri maske ile
kapatılmış şekilde tasvir edilirler. Yine öğrencinin sağ
elinin havada yumruk şeklinde olması bu öğrencinin
belirli bir siyasi görüşe mensup olduğunun göstergesidir.
Böylece siyasal etiketlemeye vurgu yapan Euronews kanalı
kameramanı bu görseli çekerken polis bariyerinin
arkasında durmaktansa15 öğrenciler ile polisi karşı
karşıya görecek şekilde çekerek, Avrupa ülkelerinde ve
Amerika’da zaten sıradan bir eylem olan bir protesto
eylemini, kameranın konumu itibari ile polis ile öğrenci
karşı karşıya anlamını yüklemeye çalışmıştır.
15 genelde bu tip olaylarda görseller, güvenli bir nokta olduğu düşünüldüğü için polis korumasının arkasından temin edilir
Arka planda ise yine bir öğrencinin tazyikli sudan
nasibini aldığı görülüyor. Bu eylemin Ocak ayında
yapıldığı düşünülürse, herhalde ekranlarda böyle bir
resmin neden gösterildiği daha net anlaşılacaktır, zira
bu kanalın büyük bir izleyici kitlesinin bulunduğu
Avrupa’da genelde yılın bu aylarında dondurucu soğuklar
hakim olmaktadır. Bu soğukta böyle bir muameleye maruz
kalmadığı için haberi izleyen Avrupalı sıcacık evinde
oturduğu koltukta haline şükredecek ve “öteki” nin maruz
kaldığı bu şiddetin haklılığını, yukarıdaki paragrafta
anlatılan ötekileştirme pratiklerinin sonucu olarak,
‘bizden’ bir TV kanalı gösterdiği için zihninde
meşrulaştırabilecektir.
Video görselinin devamında bu genç tazyikli suyun
etkisi ile yerde on metre kadar sürüklenmiş ve
yaralanmıştır. Bu haberin yapım mantığı yukarıda
bahsedildiği gibi haber görsellerini sözlü haber metni
olmadan yayınlayarak kitlelerin anlamlandırmasını
bekleyen Euronews, kameranın aslında sübjektif olduğu
gerçeğini unutmuştur. Walter Benjamin’in “Aura”
kavramsallaştırmasını , bu bağlamda duruma çok rahat
uyarlayabiliriz, gerçekliğin kamera vasıtası ile yeniden
üretiminde16 oradaki gerçeğin özüne ait olan esas şey,
gerçeğin halesi kaybolmaktadır. İşte o hale, gerçekliğin
özü ve buradalığıdır (2006). Kameraman sadece
izleyicilerin görmesini istediği yöne ve açıya kamerasını
yönlendirerek bu “aura” yı bozmaktadır.
16 burada kamera ile görüntünün çoğlatımında
Görsel 2:
Yayın tarihi : 02.04.2007
Ülke : Irak, Kerkük
Program : No Comment
Olay :Irak’ın Kerkük kentinde patlayıcı
yerleştirilen bir aracın infilak etmesi sonucu
çok sayıda ölü ve yaralı olmuştur.
Analiz : Hastaneye getirilen yaralıları gösteren
bu video görselinde iki yaralı
çocuk görülmektedir. Yaşlarının on sekiz’ in altında
olduğu bariz bir şekilde görülmektedir. Bu resmin
düzanlamı, hastanede tedavi gören ve ağlayan çocuklar
olsa da, yan anlamı “iyi ki Irak Kerkük’te yaşayan bir
çocuk değilim” dir. Zira çocukların ikisi de kanamalı
yaralıdır ve kan yüzlerinde ve elbiselerinde net bir
şekilde gösterilmektedir. Kan savaşın vahşetin ve
barbarlığın bir metaforudur, yüzlerine ve elbiselerine
bulaşmış kanlar ile çocukların gösterilmesi Euronews
kanalının ötekileştirme pratiğinin en uç
örneklerindendir. Benzer olaylardan, Amerika’ da okul
saldırısı17 ya da Norveç’te gerçekleşen katliamda18
Euronews kanalı hiç bir şekilde yaralı, ölü görüntüsü
gösterilmemiştir. Bu anlamda Euronews bu tip haber
görselleri ile “biz-siz” ötekileştirmesi yapmaktadır.
Görsel 3:
17 15.12.2012 de Amerika’da bir ilkokula düzenlenen silahlı saldırıda 20 si çocuk 26 kişi ölmüştü.18 22.07.2011’de Norveç Utoya adasında gerçekleşen saldırıda Breivik adlı kişi 69 kişiyi öldürdü.
Yayın tarihi : 17.10.2012
Ülke : Libya
Program : Haberler
Olay :Libya’daki hükümetin Kaddafi’nin öldürülmesi
olayını sorgulamada yetersiz kaldığı haberi
Analiz : Muhtemelen Libya Lideri Kaddafi’ nin son
anları, bu görselde brütal bir tarzda gösteriliyor. Yüzü
ve elbisesi kanlar içinde. Kan savaşın, vahşetin ve
barbarlığın metaforudur. Kaddafi’nin yüzüne ve elbisesine
bulaşmış olan kan ile ona bu sıfatlar yakıştırılmaya
çalışılmış. Bu hareketli görselde Kaddafi’nin el
hareketleri birşeyler anlatmaya çalıştığı da görülüyor.
Ama vurulduğu için ve yaralandığı için çok aciz durumda.
Doğu ülkesine ait devrik bir lider aciz durumda
gösterilerek ötekileştiriliyor. Ayrıca tehdit kaynağı
olarak gösterme, düşman görülen bir grupla ilişkilendirme
gibi diğer ötekileştirme pratikleri de bu görsel ve haber
alt metin ile gerçekleştiriliyor. Üstelik bu haberin
gösterilmesinden yaklaşık bir sene önce öldürülen
Kaddafi’nin bu haberi ile ilgili, bir sene önceki yine
aynı görüntüler Euronews’ta yer bulmuştur.
Görsel 4 :
Yayın tarihi : 07.12.2012
Ülke : Mısır
Program : Haberler
Olay :Mısır’daki referandumu protesto eden muhalefet
yanlısı gruplar.
Analiz :Mısır’da mübarek rejimin devrilmesinden
sonra 15 ve 22 Aralık gerçekleştirilen anayasa
referandumunu protesto eden grupla ilgili yapılan
haberde, “sokaktaki insan ne düşünüyor” röportajlarının
ardından Euronews, kameramanın protesto mekanının
çevresinden kaydettiği görüntüleri ekrana getirmiştir.
Bunlardan biri de sokakta namaz kılan insan görüntüleri
olmuştur. Sözkonusu protesto gösterisi Cuma günü
gerçekleştirilmiştir ve görüntüye gelen bu insanlar
muhtemelen Cuma namazı ibadetini yapmaktadırlar. Euronews
kanalının bu görüntüleri ötekileştirme amaçlı
kullanımının nedeni bu toplumun müslüman olduğuna vurgu
yapmaktır. Zira haberin konusunun müslümanlık ile ve
namaz ibadeti ile hiç bir ilgisi bulunmamaktadır. Böylece
protesto gösterilerine katılanların bizim dinimizden
olmayan olduğu vurgusu yapılmaktadır. Ayrıca burada namaz
ibadeti sırasında özellikle “secde” konumunun seçildiğine
de dikkat etmek gerekir. İnsanların bu konumda durmaları
boyun eğme razı olma ve yalvarmanın bir metaforudur. Aynı
şekilde Euronews’un bundaki ötekileştirme pratiği , grubu
dışlama ve zayıf gösterme olarak adlandırılabilir.
Sonuç
Günümüzde teknolojinin sayesinde yaşamın yoğun
biçimde görsellik üzerine kurulduğu yanılsaması toplumda
oluşmaktadır. “Duyulana değil görülene inanma” miti
hafızasına işlenmektedir. Aynı zamanda dünyayı sadece bu
görsellerin işlendiği görsel medya aracılığı ile
yorumlayan ve öğrendiğini sanan bir kitle
yetiştirilmektedir.
Görselliğin inandırıcı gücünü kullanan televizyon,
insanları sindiriyor, etkiliyor, görüntüye boğuyor ve
böylesine teknolojik yeteneklerle donanmış bir sistemin
yalan söyleyemeyeceğine inandırıyor
Genel olarak medyayı elinde bulunduran egemen
güçler, istedikleri bir mesajı kitlelere ulaştırmak için
Televizyonu ve diğer görsel medyayı kullanırlar ya da bu
gücü para karşılığında başkalarından hizmet olarak satın
alırlar.
Bundan ötürü , televizyon haber görselleri vasıtası
ile , medyayı kontrol eden egemen güçler tarafından,
oryantalizmin de desenleri kullanarak, ötekinin inşası
sürecinin rahatlıkla gerçekleştirilebileceği
söylenebilir. Çalışmada değinilen örneklerde de görüldüğü
gibi, genelde egemen haber medyasında yapılan, batılı
olmayan kültürlerin ve toplumların genellenerek
ötekileştirilmesidir. Burada önerilecek durum, insanların
kendilerine televizyon dışında alternatif haber
kaynakları bulmaları gerektiğidir. Tek bilgi kaynağı
televizyon olan bir bireyin politik bilinçlenme düzeyinin
düşük olduğunu gösteren pek çok araştırma bulunmaktadır.
Dış dünyadan habersiz, olayların iç yüzünü araştırma ve
alternatif kaynaklara başvurma ihtiyacı duymayan
bireylerin kendilerine sunulanla idare etmeye
çalıştıkları sürece, haber metinlerinde ve görsellerinde
inşa edilen gerçeklik ve bu inşanın aracı olan dil ve
söylem, bu metinlerin tüketicilerinin “öteki”
algılamalarını besleyecektir.
KAYNAKÇA
Anderson,(1927) Communication Year Book, vol 11.Baudrillard, J. (2003). Sessiz Yığınların Gölgesinde-Toplumsalın Sonu, (Çev:Oğuz Adanır). Ankara: Doğu Batı Yayınları.Bauman, Z. (2001). "Parçalanmış Hayat" (Çev: İsmail Türkmen). İstanbul: Ayrıntı Yayınları.Bezirgan A,ve Bilgin, N (2009) Gazete Haber Başlıklarında Öteki 'nin İnşası, Kültür ve İletişim, 12 (2), s. 133-157Burton, G. (1995). Görünenden Fazlası. (Çev: Nefin Dinç)İstanbul: Alan YayıncılıkDursun, Ç. (2004). "Haberde Gerçekliğin İnşa Edilmesi NeDemektir?" Haber Hakikat ve İktidar İlişkisi, Ankara: Elips Kitap,37-67. Dursun, Çiler,(2003) Haber ve habercilik/gazetecilik üzerine düşünmek, Gazetecilik ve Habercilik Der. Alankuş, Sevda İPS İletişim Vakfı Yayınlan İstanbul 64-78Esslin, M. (1991). TV Beyaz Camın Arkası. (Çev: Murat Çiftkaya). İstanbul: Pınar Yayınları.Iyengar, S. (1988). "New Directions and Agenda-Setting Research", (ed.) Kaplan, Y. (1993). Televizyon. İstanbul: Ağaç yayıncılık.Matelski, M. J. (1996). TV Haberciliğinde Etik. (Çev: Bahar Öcal Düzgören) İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.Postman, N. (1994). Televizyon Öldüren Eğlence. (Çev: OsmanAkınhay) İstanbul: Ayrıntı Yayınları.Ritzer, G. (1998). Toplumun Mcdonaldlaştırılması. (Çev: Şen SüerKaya). İstanbul: Ayrıntı Yayınları.Said, Edward W., (2004), Şarkiyatçılık, İstanbul: MetisUluç, G.,(2009) Medya ve oryantalizm,İstanbul:Anahtar kitaplarhttp://www.youtube.com/watch?v=yADc0tPr4NU, erişimtar :06.01.2013http://tr.euronews.com/the-station/,erişim tar:10.01.2013http://tr.wikipedia.org/wiki/Euronews/,erişimtar:10.01.2013
Euronews TV, Ekim 2012-Ocak 2013 arası yayınlanan"Haberler (news)", "No Comment" programlarının kayıtları.