dergiyi inceleyin

TÜRKİYE İHRACATÇILAR MECLİSİ RESMİ YAYIN ORGANI 1 Ocak 2017 / Sayı: 143

TERÖR KAYBEDECEK

TÜRKİYE KAZANACAK

60 bin kişilik rekor katılım

KALKINMANIN ANAHTARI iNOVASYON

Küresel ekonomideki durgunluk, jeopolitik gelişmeler ve yılın son günlerinde ülkemizde

yaşanan terör olayları sebebiyle zorlu bir ay geçirdik. Bunlara bir de Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Sayın Andrey Karlov’un silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi eklendi. Uzun uğraşlar sonucu tekrar rayına oturmaya başlayan Türkiye-Rusya ilişkilerini hedef alan bu saldırıyı kınıyoruz. Ancak, bu denli acı bir olay yaşanmasına rağmen olaya itidalli yaklaşan Rus ve Türk Hükümetleri, ilişkilerin bir daha bozulmayacağını açıkça ifade etti. İnanıyoruz ki, Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliği sayesinde bölgede barış en kısa sürede sağlanacak ve bu tür olaylar bir daha yaşanmayacaktır.Avrupa Parlamentosu’nun müzakerelerin geçici olarak askıya alınması yönündeki tavsiye kararı sonrasında toplanan Genel İşler Konseyi’nde, Türkiye hakkında olumsuz bir kararın çıkmaması bizleri sevindirdi. Mart 2017’de yapılması planlanan AB Liderler Zirvesi’ne Türkiye’nin davet edilmesinin müzakerelere tekrar canlılık getireceğine inanıyoruz. Özellikle, vize serbestisi kapsamında karşılanması istenilen 72 yükümlülükten kalan son 7 kriter üzerinde ülkemizin hassasiyetlerinin göz ardı edilmeden ortak bir anlayış geliştirilmesi suretiyle uzlaşma sağlanması, Gümrük Birliği’nin revize edilmesi ve müzakerelerde yeni fasılların açılması bizim için oldukça önemli. Üçüncü çeyrek büyüme rakamları açıklandı. Yıl boyunca beraber tanık olduğumuz küresel ve bölgesel gelişmelerin yansımalarının yanı sıra 15 Temmuz darbe girişiminin ve uzun bayram tatillerinin etkisi doğal olarak

büyüme verilerine de yansıdı. Türkiye ekonomisi, 2009 krizinden beri ilk kez, 2016’nın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,8 daraldı. Yaşanan bu daralmada turizm gelirlerindeki azalma ile Moody’s ve S&P tarafından kredi notumuzun aşağı çekilmesinin payı da var elbet. Ancak tüm bunlara rağmen ilk üç çeyrekte ortalama yüzde 2,2 büyüdük.Açıkçası, zorlu bir 2016 geçirdik, ancak yılmadık. 3 milyon kişiye istihdam sağlayan 65 bin ihracatçının temsilcisi olarak çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürdük. TİM ile özdeşleşen Türkiye İnovasyon Haftası’nı 8-10 Aralık’ta Cumhurbaşkanımızın ve Bakanlarımızın da katılımlarıyla İstanbul’da gerçekleştirdik. Bu sene 5. yılını kutladığımız etkinliğimize yaklaşık 60 bin kişi katıldı. Panel ve konferanslarda inovasyona gönül verenler tecrübelerini paylaştı, hem öğrenciler hem profesyoneller fikirlerini ve tasarımlarını sergileme fırsatı buldu. Yeni ve alternatif pazar arayışlarımız çerçevesinde 2016’da 30 ülkeye 700 firmamızdan 900’ü aşkın katılımcı ile heyetler düzenledik. Dünyanın farklı ülkelerinden temsilcilerle 5 bin ikili iş görüşmesi gerçekleştirdik. TİM olarak, 2017’de de aynı heves ve heyecanla çalışmaya, ekmeğimizi taştan çıkarmaya devam edeceğiz. Hükümetimizin, küresel ve çevresel tüm sıkıntılara karşın, ihracatı kalkındırmak amacıyla peş peşe aldığı reform kararlarıyla birlikte 2017’yi bir sıçrama yılı ilan ettik. Yapısal reformlar aracılığıyla, gelişmeleri 2017 yılında olumluya çevirmeyi hedefliyoruz. Biz ihracatçılar olarak, makroekonomik istikrarımızı ve kazanımlarımızı pekiştirmek, sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma sağlamak için, Türkiye için, bunu yapmayı üstleniyoruz.

Aynı heves ve heyecanla 2017 yılını karşılarken

Yeni ve alternatif pazar arayışlarımız çerçevesinde 2016’da 30 ülkeye 700 firmamızdan 900’ü aşkın katılımcı ile heyetler düzenledik. Dünyanın farklı ülkelerinden temsilcilerle 5 bin ikili iş görüşmesi gerçekleştirdik. TİM olarak, 2017 yılında da aynı heves ve heyecanla çalışmaya, ekmeğimizi taştan çıkarmaya devam edeceğiz.

MEHMET BÜYÜKEKŞİTİM Başkanı

BAŞKANDAN

İÇİNDEKİLER

96

102

Sürekli artış içinvar gücümüzle çalışıyoruz

TİM heyeti Slush

etkinliğine katıldıTemsa ile

Volvo’dan işbirliği

Denizden yükselen

potansiyel

BÜYÜ

ME

DO

ĞU

-BATI

SAHiBi: TİM adına Genel Sekreter Dr. Halil Bader Arslan

YAYIN KURULU: Mustafa Çıkrıkçıoğlu Tahsin Öztiryaki Süleyman Kocasert Bülent Aymen Şahin Oktay Okan İnce

YÖNETİM YERİ: Sanayi Caddesi Dış Ticaret Kompleksi Yenibosna-İstanbul T: (212) 454 04 71 F: (212) 454 04 13www.tim.org.tr YAYIN TÜRÜ: Süreli yerel dergi

YAPIM:

GENEL YAYIN YÖNETMENİ: Erkan Ersöz [email protected] EDİTÖRLER: Bülent Onur Şahin [email protected] Sarıoğ[email protected] Elif Ceren Çıngı [email protected]

GRAFİK TASARIM: Elif Gülaydın [email protected]

FOTOĞRAF: Fatih Yalçı[email protected]

REKLAM DİREKTÖRÜ: Özgür Seyhan [email protected]

ADRES:Küçük Mucizeler Yayıncılık ve İletişim Hizmetleri Ltd. Şti. Darülaceze Cad. Bilaş İş MerkeziA Blok No: 31 K: 6 D: 63 Şişli-İstanbul T: (212) 211 68 53 F: (212) 211 56 54

BASKI VE CİLT:Promat Basım Yayın San. Tic. A.Ş. Orhangazi Mahallesi 1673.Sokak No:34 Esenyurt-İstanbul

Timreport, TİM üyelerine ücretsiz olarak dağıtılır. Alıntı yapılması yazılı izne bağlıdır.

BİRL

İKKÜNYE

İnovasyon Türkiye’yi

kalkındıracak

İNOVASYON

Sürdürülebilir büyümenin yolu insandan geçiyor

Temsa İş Makineleri, dünyanın önde gelen ağır hizmet tipi kamyon üreticilerinden Volvo Kamyon ile tüm Türkiye’yi kapsayan tek yetkili distribütörlük anlaşması imzaladı.

Kasım ayı ihracatı yüzde 5 artışla 11 milyar 952 milyon dolar oldu.

34BULUŞMA

SİNERJİ

94

38

18

TEK YÜREĞiZ!

KARŞI65 BiN iHRACATÇIMIZLA

TERÖRE

EL ELEYiZ,

İhracat ailesi olarak, ülkemizi dört bir yandan saran hain

terörü lanetliyoruz.Şehit olan vatan evlatlarımıza Allah'tan

rahmet, yaralılarımıza şifa diliyoruz. Milletimizin başı

sağolsun. Herkes bilmeli ki bizim öfkemiz daha büyük. Gencecik canlarımızı gözünü kırpmadan

katleden bu zihniyetle yılmadan mücadeleye devam edeceğiz.

8

Krizleri fırsatlara çevirmek

Önümüzdeki sene petrol ve emtia fiyatlarının tekrar yükselişe geçmesiyle birlikte ihracat fiyatlarımız da aynı şekilde yükselişe geçecek. Diğer taraftan, çevremizdeki ülkeler ile yaşadığımız sorunların aşılması ile birlikte bu ülkelere olan ihracatımız da tekrar eski seviyelerin ulaşacak.

DR. HALIL BADER ARSLANTİM Genel Sekreteri

2015 yılında olduğu gibi, 2016 yılına da küresel ticaretteki durgunlukla ve her biri bir başka gelişmeyi tetikleyen

ekonomik, politik ve sosyal gelişmeyle veda ettik. Yükselen dolar, son iki aydaki hareketlenmeye rağmen düşük seyreden petrol ve emtia fiyatları ile gelişmekte olan ülkelerin gösterdiği zayıf performans neticesinde, miktar baznda dünya ticareti 2009 yılı hariç son on beş yılın en düşük büyümesini yaşadı. Dolar bazında ise 2016’nın ilk 10 ayında yüzde 4'e yakın daralırken, ABD’nin ihracatı yüzde 4,6, Çin’in ihracatı yüzde 8,2 düştü. Türkiye ise yurtiçinde ve çevremizde yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen birçok ülkeye göre başarılı bir performans sergiledik.Son 10 yılda ihracatımızı bir üst lige taşıyacak dönüşümler geçirdik. Bu dönemde orta-düşük teknolojili ürünlerin payı azalırken, orta-yüksek teknolojili ürünlerin payı artış gösterdi. Makine, elektronik ve otomotiv gibi sektörlerin ihracatımızdaki payı yüzde 20'lerden yüzde 29'a yükseldi. İhracatımızın kalitesi artarken, aynı zamanda ülkelerin çeşitliliğini de artırdık. AB'nin payı yüzde 56'dan yüzde 44'e gerilerken, özellikle Afrika ve Ortadoğu ülkelerinin payı artış gösterdi. İhracatımızda AB’ye olan bağımlılığımız azalırken, AB ile aramızdaki ekonomik ilişkileri geliştirmek adına Gümrük Birliği mekanizmasını güncellemek istiyoruz. Böylelikle, hem Türkiye olarak Gümrük Birliği içerisindeki konumumuzu daha adil bir yapıya getirmiş hem de tarım, hizmetler ve yatırımların da anlaşmaya dahil olması ile ikili ekonomik ilişkilerimizi daha da güçlendirmiş olacağız.Geçtiğimiz dönemde ihracatımızda yakalamış olduğumuz başarıları önümüzdeki dönemde de

sürdüreceğimizden şüphemiz yok. Son dönemde yaşanan sıkıntılara rağmen, 2016 yılının son döneminde Hükümetimiz tarafından başta ihracat olmak üzere yatırım, üretim ve istihdam alanlarında sağlanan destek ve teşvikler iyimser olmamızı sağlıyor. Cazibe Merkezleri Programı, Kredi Garanti Fonu kefaleti, Ticari İşletmelerde Taşınır Rehni Kanunu, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin açılmasına yönelik kolaylaştırıcı adımlar son dönemde alınmış en önemli kararlar. İç talebin canlanması yönelik tedbirler de büyüme için desteklediğimiz bir alan. Alınan bu önlemlerle kısa vadede oluşan darboğazı aşılırken, uzun vadede ihracatımızın katma değerini ve kalitesini artırmış olacağız. Sahadakiler olarak şunu çok net şekilde görüyoruz: Türkiye ekonomisi krizleri fırsata çevirmeyi biliyor, eskisi kadar kırılgan değil ve kendi rotasını çizebiliyor. AB ülkeleri kriz öncesi istihdam rakamlarına yeni yeni ulaşmaya başlarken Türkiye bunu çok daha erken başardı. 2017’yi tekrar yüksek büyüme rakamlarını yakaladığımız bir sıçrama yılı haline getirmek istiyoruz.Önümüzdeki sene petrol ve emtia fiyatlarının tekrar yükselişe geçmesiyle birlikte ihracat fiyatlarımız da aynı şekilde yükselecek. Çevre ülkeler ile yaşadığımız sorunların aşılması ile ihracatımız da tekrar eski seviyelerine ulaşacak. Rusya ile ikili ilişkilerimizin üst düzeye çıkmasını çok önemli buluyoruz. Bu ilişkilerimizi zedelemeye dönük olarak planlanan Rusya Büyükelçisinin öldürülmesi olayının ise Türkiye ve Rusya tarafından gelen itidalli mesajlarla boşa çıkarılması da ilişkilerimizin geleceği açısından son derece önemli. 2017 yılının başta ihracat olmak üzere, büyüme, yatırımlar ve istihdam alanında daha iyi bir yıl olacağını bekliyor ve çalışmalarımızı bu rotada ilerletiyoruz.

BÜYÜME MAKALE/ Red Business’lılaraBosch Car Service’lerde %20 indirimli bakımRed Business’lı işletmeler araçlarının bakımını Bosch Car Service noktalarında %20 indirimli yaptırıyor, masraflarını azaltıyor.

İndirim için Avantaj Cepte’ye girin, şifrenizi alın.

Vodafone

İşOrtağımBu kampanya, 31.01.2017 tarihine kadar, anlaşmalı Bosch Car Service noktalarında geçerlidir. Red Business aboneleri Avantaj Cepte uygulaması üzerinden kampanya detay sayfasında “Fırsatı Kullan” tuşuna tıklayarak ya da BOSCHCAR yazıp 6666’ya SMS göndererek kampanya kodlarını alabilirler. Kampanya, rutin periyodik bakım çerçevesinde hava filtresi, kabin filtresi, yağ filtresi ve motor yağı değişimini kapsamaktadır. Bakım ile birlikte ücretsiz check-up hizmeti sunulmaktadır, ancak check-up hizmeti tek başına alınamamaktadır. Her abone kampanyadan 30 gün içerisinde 1 kez faydalanabilir. Kampanyaya Aktif Red Business aboneleri katılabilir. Kampanyaya katılım kontenjanlarla sınırlıdır, başka kampanyalarla birleştirilemez. Kampanya kapsamında hizmeti sağlayacak firmanın hizmeti sağlaması sırasında doğabilecek olumsuz durumlardan Vodafone sorumlu değildir. Kampanya kapsamında değişiklik yapma hakkı Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Vodafone’da saklıdır. Detaylı bilgi için: vodafone.com.tr/Is-Ortagim/RedKurumsal

Business

Red Business’lılaraBosch Car Service’lerde %20 indirimli bakımRed Business’lı işletmeler araçlarının bakımını Bosch Car Service noktalarında %20 indirimli yaptırıyor, masraflarını azaltıyor.

İndirim için Avantaj Cepte’ye girin, şifrenizi alın.

Vodafone

İşOrtağımBu kampanya, 31.01.2017 tarihine kadar, anlaşmalı Bosch Car Service noktalarında geçerlidir. Red Business aboneleri Avantaj Cepte uygulaması üzerinden kampanya detay sayfasında “Fırsatı Kullan” tuşuna tıklayarak ya da BOSCHCAR yazıp 6666’ya SMS göndererek kampanya kodlarını alabilirler. Kampanya, rutin periyodik bakım çerçevesinde hava filtresi, kabin filtresi, yağ filtresi ve motor yağı değişimini kapsamaktadır. Bakım ile birlikte ücretsiz check-up hizmeti sunulmaktadır, ancak check-up hizmeti tek başına alınamamaktadır. Her abone kampanyadan 30 gün içerisinde 1 kez faydalanabilir. Kampanyaya Aktif Red Business aboneleri katılabilir. Kampanyaya katılım kontenjanlarla sınırlıdır, başka kampanyalarla birleştirilemez. Kampanya kapsamında hizmeti sağlayacak firmanın hizmeti sağlaması sırasında doğabilecek olumsuz durumlardan Vodafone sorumlu değildir. Kampanya kapsamında değişiklik yapma hakkı Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve Vodafone’da saklıdır. Detaylı bilgi için: vodafone.com.tr/Is-Ortagim/RedKurumsal

Business

DÜNYA RAPOR/

10

Fed 2017 için “hızlı artış”

sinyali verdi

ABD Merkez Bankası (FED) Açık Piyasa Komitesi (FOMC) 2016’nın ilk ve tek

faiz artışını Aralık ayında yaptı. FOMC, 13-14 Aralık 2016 tarihlerinde yapılan

toplantılarında kısa dönemli, ölçüt federal faiz oranlarını çeyrek puan artırdığını

açıkladı. Açıklamada ayrıca, bu yıl için beklenen faiz artışının daha hızlı olacağı

sinyali verildi. FED-FOMC toplantısı sonrasında yapılan açıklamada, ABD ekonomik görünümündeki iyileşmeye

vurgu yapıldı. Bu yıl yapılacak ilave faiz artışının yüzde 0,75 puan (yaklaşık üç çeyrek puanlık artış) olacağı belirtildi. FED, 18 Eylül 2007’den itibaren 2008 sonuna kadar olan dönemde kademeli

faiz azaltımına giderek oranları yaklaşık sıfır seviyesine düşürdü. Aradan geçen

süre içerisinde, ilk çeyrek puanlık faiz artışı 16 Aralık 2015 tarihinde açıklandı. 2016 yılındaki ilk faiz artışı ise, 14 Aralık

2016 tarihinde duyuruldu.

11

Fransız Parlamentosu, ülkede devam eden olağanüstü halin gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimi de kapsayacak şekilde 15 Temmuz'a kadar uzatılmasını öngören yasa tasarısını kabul etti. Fransa Ulusal Meclisinde Aralık ayı ortasında yapılan oylamada olağanüstü hali uzatma kararı 32 "Hayır" oyuna karşılık 288 "Evet" oyuyla alındı. Oylamada, milletvekillerinden 5'i ise çekimser oy kullandı. Böylece 13 Kasım 2015 tarihinde Paris'te 130 kişinin öldüğü saldırıların yaşandığı akşam ilan edilen olağanüstü hal beşinci kez uzatılmış oldu.

Avusturya Göç Konseyi, ülkenin istihdam piyasasının işgücü arzını sabit tutabilmek ve yeterli sayıda 15-64 yaş arası işgücüne sahip olabilmek için yılda 50 bin göçmene ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Konsey Başkanı Heinz Fassmann, nüfusun yaşlanmasının emeklilik sistemi için doğuracağı olumsuz sonuçları

bertaraf etmek için esasen yılda 140-260 bin arasında net göçün gerçekleşmesi gerektiğini, ayrıca 1,4 olan doğurganlık hızının da uzun vadede yetersiz kalacağını vurguladı. Bu yıl Fassmann’ın önderliğinde oluşturulacak olan Avusturya Göç Komisyonu yıl içinde bir göç stratejisi hazırlayacak.

İstanbul Tahkim Merkezi Paris’te konferans düzenledi

Fransa OHAL uygulamasını 6 ay daha uzattı

İstanbul Tahkim Merkezi İSTAC, Paris’te önemli bir konferansa ev sahipliği yaptı. Tahran Bölgesel Tahkim Merkezi TRAC ile düzenlenen konferans, uluslararası tahkim hukukçularının zirvesine dönüştü. 12 Aralık 2016’da gerçekleştirilen konferansa 70’i aşkın hukukçu ve tahkim dünyasından üst düzey isimler katıldı. OECD Daimi Büyükelçisi ve eski Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Adalet Bakanlığı Paris Ataşesi Abdullah Aydın, Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdür Yardımcısı Murat Alıcı, İSTAC Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı, İSTAC Başkan Vekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu, İSTAC yönetim kurulu üyeleri Müjdat Keçeci, Rifat Bacanlı ve İSTAC Genel Sekreteri Candan Yasan konferansa katılan isimler arasındaydı. Konferansta, İSTAC’ın Ortadoğu ve Avrupa arasında köprü olarak önemli bir boşluğu dolduracağı vurgulandı. Türkiye’nin tahkim merkezi olarak bölgesel avantajlarına dikkat çekildi.

Göçmenler Avusturya ekonomisi için vazgeçilmez

Türk Hava Yolları (THY), Amerika kıtasındaki 16. ve 17. uçuş noktaları olan Havana ve Karakas'ı, 20 Aralık itibarıyla uçuş ağına ekledi. Havana Jose Marti ile Karakas Simon Bolivar uluslararası havalimanlarında su takıyla karşılanan ilk sefer sonrasında, her iki şehirde de resmi açılış töreni düzenlendi. THY

Yönetim Kurulu Üyesi ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, törende yaptığı konuşmada Havana ve Karakas uçuşları sayesinde artık THY markasıyla özdeşleşmiş olan benzersiz uçuş deneyimini kıtanın bu noktalarına da ulaştırabilecek olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirtti.

Türk Hava Yolları Havana ve Karakas’a uçuyor

MUSTAFA ÇIKRIKÇIOĞLUİSTAC Başkan Vekili

DÜNYA RAPOR/

12

Avrupa Komisyonu, savunma işbirliğinin canlandırılması için 5 milyar euro tutarında bir fon kurulmasını ve AB'nin ortak bütçesinden ve kalkınma bankasından askeri araştırmalara fon ayrılmasını yasaklayan kuralların iptalini önerdi. Önerinin temeli, parasal katkı yapacak AB hükümetlerinin aynı zamanda borç da alabilmelerine imkan veren bir savunma

fonu oluşturmak. Böylece helikopter ya da insansız hava araçları gibi savunma programları için her zaman kullanılacak bir kaynak yaratılmış olacak. Fona, Avrupa Yatırım Bankası da destek verebilecek. Ancak önerinin hayata geçmesi için üye ülkelerin tamamının bankanın askeri projeleri desteklemesini engelleyen yasağın kaldırılması gerekiyor.

Japonya'da büyük imalatçıların ekonomiye olan güveni Aralık'ta sona eren 3 aylık dö-nemde son 1 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Tankan araştırmasına göre, Trump'ın seçim zaferi sonrasında hisse senedi fiyatlarında yaşanan yükseliş ve Japon Yeni'nde değer kaybı ihracata dayalı Japon ekonomisi için görünümü parlaklaştırdı. Tankan Büyük İmalatçılar Güven Endeksi Aralık'ta sona

eren 3 aylık dönemde önceki üç aya göre 4 puan artarak +6'dan +10'a yükseldi. Endeks bu seviyeyi en son Aralık 2015'te görmüştü.Tankan araştırması ayrıca büyük imalatçıların sermaye harcamalarını Mart 2017'de sona erecek cari mali yılda yüzde 5,5 artırmayı planladıklarını da gösterdi. Hizmet Sektörü Güven Endeksi ise Aralık'ta sona eren 3 ayda +19'dan +18'e geriledi.

Ukrayna Merkez Bankası (UMB), ülkenin en büyük bankası olan PrivatBank'ın iflas ettiğini ve devletin bankaya el koyarak 20 milyon mudinin parasını koruma altına alacağını açıkladı. UMB, PrivatBank'ın yeniden serma-yelendirme programının gereklerini yerine getirmediğini ve verdiği şirket kredilerin yüzde 97'sinin hissedarlarıyla ilişkili şirketlere dağı-

tıldığını bildirdi. Geçtiğimiz yılın Aralık ayı başı itibariyle bankanın sermaye açığı 148 milyar hrivnia (5,65 milyar dolar) düzeyindeydi.UMB, Merkez Bankası gerekirse PrivatBankı'a likidite sağlamaya hazır olduğunu ve devlet-leştirme operasyonunun döviz piyasasına ya da enflasyon oranlarına önemli bir etki yapacağının düşünülmediğini de belirtti.

Japonya'da ekonomiye güven arttı

Ukrayna'nın iflas eden en büyük bankası Privatbank devletleştirildi

ABD'de kredi kartı borçları 8 yılın zirvesindeABD'li finans şirketi Nerdwallet'ın açıkla-masına göre, ülkede ortalama hanehalkının kredi kartı borcu 2016 yılının ilk dokuz aylık döneminde 16 bin 61 dolara ulaşarak son 8 yılın en yüksek seviyesine tırmandı. 2015 yılının aynı döneminde ortalama hanehalkı kredi kartı borcunun 15 bin 762 dolar olduğunu hatırlatan Nerdwallet, borç tutarının 2008 yılının tamamında ise 16 bin 912 dolar olduğunu, son 13 yılda harcamalardaki artışın gelir artışının üzerinde seyrettiğine dikkat çekildi. Araştırmayla göre 2003-2016 arasında ortalama hanehalkı geliri yüzde 28 artarken aynı dönemde sağlık giderleri yüzde 57, yiyecek-içecek giderleri yüzde 36 arttı.

AB “askeri araştırmalar” için5 milyar euro ayıracak

14

İhracatsız da hızlı büyüyormuşuz

İhracat milli gelir içindeki payı en çok düşen, inşaat sektörü ise payı en çok artan sektör olmuştur. Bu sonuç bize endişe vermektedir ve korkarım artık hızlı büyüme için ihracata gerek olmadığı sonucu kabullenmeye başlanabilecektir.

DR. CAN FUAT GÜRLESEL

İktisadi faaliyetler çeşitlendikçe milli geliri oluşturan yeni unsurlar ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle uluslar arası düzeyde milli gelir

hesaplama yöntemleri zamanla yenilenmektedir. Tüm dünyada en son 2010 yılını temel alarak oluşturulan yeni bir yöntem kullanılmaya başlanmıştır. Bu yeni yöntem özellikle teknoloji gibi yeni iktisadi faaliyetleri de ölçerek milli gelire eklemektedir. Böylece ülkelerin milli gelirlerinde yüzde 2 ile 5 arasında artışlar ortaya çıkmıştır.Türkiye’de de milli gelir hesaplamasını yapan Türkiye İstatistik Kurumu bu yeni yöntemi kullanmaya başlamıştır. Yeni yöntem ile hesaplanan yeni milli gelir eski milli gelire göre temel alınan baz yıl için yüzde 10,79 artmıştır. Ancak bu artışın sadece 0,79 puanı yeni yönteme geçiş ile sağlanmıştır. Bunun dışındaki artışların tamamı Türkiye’nin ölçmediği veya kayıt dışı nedeniyle ölçemediği iktisadi faaliyetlerin de milli gelir hesabına katılması ile sağlanmıştır. Artışın 7,97 puanı kayıt dışının hesaplanmasından gelmiştir. Ancak burada esas sıkıntı yaratan kayıt dışının hangi kriterler ile hesaplanarak milli gelire dahil edildiğinin bilinmemesidir. Milli gelir 2016 yılında eski yöntem ile 715 milyar dolar olacakken yeni yöntem ile 835 milyar dolara ulaşmıştır. Yeni milli gelir hesaplamasında dış ticarete ilişkin bir revizyon olmamış ancak milli gelirdeki artışa bağlı olarak dış ticaret göstergelerinde değişiklikler ortaya çıkmıştır. Türkiye’nin ihracatının milli gelir oranı 2016 yılı itibariyle eski yöntemle yüzde 20 olacakken yüzde 17,1’e, ithalatın oranı yüzde 27,5 olacakken yüzde 23,6’ya, dış ticaretin payı da yüzde 47,5 yerine yüzde 40,7’ye inmiştir. Yeni yöntem ile ekonomide dış ticaretin payı düşmüştür. Bir başka

deyişle ekonominin içerideki iktisadi faaliyetlere daha çok dayandığı ortaya çıkmıştır. Son yıllarda Türkiye ekonomisi için yüzde 3’lere düşen ortalama ekonomik büyüme, orta gelir tuzağı ve düşük tasarruf oranları gibi yapısal ekonomik sorunlar bulunmaktaydı ve hükümet de bu yapısal sorunların çözümü için sürekli önlemler almaktaydı. Bu sorunlardan yapısal olarak çıkış için ihracat dayalı bir büyüme modeli önermekteydik. Böylece içeride daha az tüketecek, daha yüksek tasarruf oranlarına çıkacak, daha yüksek katma değerli ihracat ile de büyümeyi hızlandıracaktır. Ancak yeni hesaplama yöntemi ile son beş yılın ekonomik büyüme ortalaması yüzde 6,5 olarak yenilenmiştir. Kişi başı milli gelir 11 bin doların üzerine ve yurtiçi tasarrufların milli gelire oranı da yüzde 25’e yükselmiştir. Bunların yine yeni yönteme göre ihracat dayalı bir büyüme ile değil, içerideki iktisadi faaliyetler ile sağlanmış olduğu anlaşılmaktadır. İhracat milli gelir içindeki payı en çok düşen, inşaat sektörü ise payı en çok artan sektör olmuştur. Yeni hesaplama yöntemi ile bir sıkıntı daha ortaya çıkmıştır. Sabit fiyatlarla milli gelir büyüklüğü artık açıklanmadığı için ihracatın milli gelire ve büyümeye katkısı ölçülemez hale gelmiştir. En azından bizler için açıklanan veriler çerçevesinde hesaplama yapma olanağı ortadan kalkmıştır. Bu nedenle bilgiler paylaşılmasa dahi ihracatın ve diğer unsurların ekonomik büyümeye katkıları çeyrek ve yıllık dönemler için mutlaka açıklanmalıdır. İhracatın önemini kâğıt üzerinde azaltan bu sonuçlara rağmen yine de ihracata olan inancımızı kaybetmeden herkese iyi bir yıl diliyorum.

BÜYÜME MAKALE/

BAI 2016 ilan2.pdf 6 18.11.2016 15:03

16

2016 yılında TİM, Türkiye’nin ekonomik gelişimine ve dolayısıyla ihracatına doğrudan katma değer getirecek ciddî ve yüksek katılımlı organizasyonlar düzenleyerek, Marka, Ar-Ge, Tasarım, İnovasyon gibi Türkiye’nin ‘Yumuşak Güç Endeksi’ndeki yerini olumlu yönde etkileyecek alanlara verdiği aktif desteği sürdürdü.

Anadolu Ajansı 2016’da Türkiye ekonomisinin hangi kritik noktalardan geçtiğini özetlemiş. Fetullahçı Terör

Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi, terör olayları, bölgesel ve küresel gelişmelerin 2016’ya damgasını vurduğu belirtilen araştırmada, bazı güçlerce köşeye sıkıştırılmak istenen Türkiye’nin bu yıl tüm olumsuzluklara rağmen çok sayıda dev projeyi de hayata geçirdiğinin altı çizilmiş.Önemli sıçrama noktaları olarak şu gelişmeler saptanmış:• Babakan Binali YıldırımEkonomi Koordinasyon Kurulu’nu (EKK) doğrudan kendisine bağladı;• FETÖ'nün darbe girişimi, terör ve küresel gelişmelerin olumsuz etkileri hükümeti yeni tedbirlere zorladı…• Doların rekorlar yılı oldu; Fed'in faiz artırması beklentisi ve küresel gelişmelerin etkisiyle yükselişe geçen dolar kuru, ABD Başkanlığına Donald Trump'ın seçilmesiyle rekorlar kırdı. TCMB doların ateşini düşürmek için çeşitli kararlar alırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Türk lirasına destek çağrısı yaptı.• Maliye Bakanlığınca 77,6 milyar lira, Sosyal Güvenlik Kurumu’nca 34,3 milyar lira olmak üzere, 111,9 milyar liralık borç yapılandırıldı.• Avrupa ve Anadolu yakaları beinci kez birleti. Dünyanın en genişi olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü hizmete girdi. Deniz altından karayoluyla iki yakayı birleştiren Avrasya Tüneli, Marmaray'ın ardından hizmete açıldı. Osman Gazi Köprüsü de bu yıl içinde devreye girdi.• İletişimde 4,5G dönemi başladı. Türkiye'de 74,5 milyonu bulan mobil abone sayısı bu yıl yeni bir teknolojiyle tanıştı.• GÖKTÜRK-1 uydusu uzaya fırlatıldı.• Olağanüstü hal (OHAL) kapsamında,

kapatılan kurum ve kuruluşların bankalar ve diğer finans kuruluşlarındaki tüm hesaplarının bloke edilmesine karar verildi. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) kapatıldı.• Büyüme serisi kesintiye uğradı. Yılın ikinci çeyreğinde yüzde 4,5 büyüyen Türkiye ekonomisi, üçüncü çeyrekte yüzde 1,8 daraldı. Böylece ülke ekonomisinde 27 çeyrektir süren büyüme serisi kesintiye uğramış oldu.• Ekonomi dünyasının önemli kayıpları. Türkiye'nin ve dünyanın en önemli şirketlerinden Koç Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ile eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan yaşamını yitirdi.Bu özetteki tüm olumsuz göstergelere rağmen; Güney sınırımızın ötesi yangın yerine dönmüşken; adlarını akılda tutmanın hiç de kolay olmadığı terör örgütleri ülkenin ‘yönetilemez’ bir hale geldiğini göstermek adına azgın kurtlar gibi saldırırken; Ana Muhalefet de sanki bu unsurlarla işbirliği içindeymiş gibi, “Türkiye’nin yönetilemez hale geldiğini” bağırmak için her fırsatı kullanırken; Türk ihracatçıların hiç de küçümsenmeyecek başarılarının kaydedildiği bir yılı geride bırakmaları her türlü takdirin üzerindedir.2016'da TİM, Türkiye’nin ekonomik gelişimine ve ihracatına doğrudan katma değer getirecek ciddî ve yüksek katılımlı organizasyonlar düzenleyerek, Marka, Ar-Ge, Tasarım, İnovasyon gibi Türkiye’nin ‘Yumuak Güç Endeksi’ndeki yerini olumlu yönde etkileyecek alanlara verdiği aktif desteği sürdürdü.2017 ile ilgili iki bakış açısı var. Biri olumlu; diğeri olumsuz… Siyaset konusunda söz konusu olan karpuz efekti, burada da kendisini gösteriyor. Bizim önerimiz “Benim geleceğim geçmişimdir!” diyen W. Churchill’in duruşunu anlamaya çalışmak ve önümüzdeki yıllarla ilgili fikir yürütmek için geçmişi doğru okumaya çalışmaktır…

Geleceğimiz geçmişimizdir

ALİ SAYDAM Bersay İletişim Grubu Yönetim Kurulu Onursal Başkanı

MAKALE/İNOVASYON

Kuzey Ren-Vestfalya’da Yeni Yatırım FırsatlarıAvrupa’daki Yatırım MerkezinizBir bölgeyi güçlü bir yatırım merkezi yapan en önemli şey; ekonomik güç, altyapı ve kültürel yaşam gibi faktörlerin mükemmel etkileşimidir. Bu bakımdan Kuzey Ren-Vestfalya birçok açıdan eşsizdir. Almanya’nın bu en kalabalık nüfusa sahip olan eyaletinin size sunduğu sayısız imkân ve koşullar-dan faydalanın. Hangi sektör veya proje için olursa olsun, yeni fırsatlar için ideal yatırım ortamını burada bulacaksınız. Halihazırda 18.000’den fazla yabancı şirket tercihini metropol bölge Kuzey Ren-Vestfalya lehine kullandı. Bizimle iletişime geçin ve sizi de memnuniyetle bilgilendirelim. Bir One-Stop-Acentesi olarak yatırım projelerinizde size destek veriyoruz: www.nrwinvest.com

Kuzey Ren-Vestfalya’da Yeni Yatırım FırsatlarıAvrupa’daki Yatırım MerkezinizBir bölgeyi güçlü bir yatırım merkezi yapan en önemli şey; ekonomik güç, altyapı ve kültürel yaşam gibi faktörlerin mükemmel etkileşimidir. Bu bakımdan Kuzey Ren-Vestfalya birçok açıdan eşsizdir. Almanya’nın bu en kalabalık nüfusa sahip olan eyaletinin size sunduğu sayısız imkân ve koşullar-dan faydalanın. Hangi sektör veya proje için olursa olsun, yeni fırsatlar için ideal yatırım ortamını burada bulacaksınız. Halihazırda 18.000’den fazla yabancı şirket tercihini metropol bölge Kuzey Ren-Vestfalya lehine kullandı. Bizimle iletişime geçin ve sizi de memnuniyetle bilgilendirelim. Bir One-Stop-Acentesi olarak yatırım projelerinizde size destek veriyoruz: www.nrwinvest.com

18

BÜYÜME / İHRACAT

Sürekli artış için var gücümüzle çalışıyoruzKasım ayı ihracatı yüzde 5 artışla 11 milyar 952 milyon dolar olarak gerçekleşti. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Kasım ayında artışa geçen ihracatımızın, önümüzdeki dönemde de artışının devam edeceğini göreceğiz” dedi.

Türkiye İhracatçı-lar Meclisi (TİM), Kasım ayı ihracat verilerini Hyundai

Assan’ın Kocaeli’nde bulunan fabrikasında açık-ladı. TİM verilerine göre mücevher dışındaki altın ihracatı hariç tutularak yapılan hesaplamalarda, Kasım ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5 artışla 11 milyar 952 milyon dolar oldu.

Ocak-Kasım dönemini kap-sayan ilk 11 aylık dönemde ihracat yüzde 2,4 azalışla 128 milyar 973 milyon dolar olurken, son 12 aylık dönemde ise ihracat yüzde 3,2 düşüşle 140 milyar 724 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Miktar bazında artış devam ediyorKasım ayında ihracat miktar bazında yüzde 5,2

artarak 9,1 milyon ton olurken, yılın ilk 11 ayında gerçekleştirilen 94,8 mil-yon ton ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,1 artışa işaret etti. Sektör bazında miktar olarak kasım ayında 16 sektörde artış, 11 sektörde de azalış gözlendi. Kasım ayında ihracatını bir önceki yılın aynı ayına göre miktar ola-rak en çok artıran sektörler yüzde 27,8 artış ile yaş

meyve ve sebze ile yüzde 24,4 artışla mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektör-leri oldu. İlk 11 ayda ise miktar bazında en yüksek ihracat artış yüzde 19,7 ile hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörü ve yüzde 16,8 artışla çimento, cam, seramik ve toprak ürünle-rinde görüldü.Türkiye’nin ilk 11 aylık ihracatının yüzde 2,4 daral-masında ihracat fiyatların-daki düşüş, çevre ülkelerle yaşadığımız sorunlar ve dolardaki yükseliş kaynaklı parite kaybı etkili oldu. Bu dönemde, ihracat fiyatla-rındaki gerileme kaynaklı düşüş 3,6 milyar dolar, çev-re ülkeler kaynaklı kayıp 3,9 milyar dolar ve parite kaynaklı kayıp 1,2 milyar dolar oldu. Parite kaynaklı düşüşte doların özellikle

19

Türk lirası ve sterline karşı önemli ölçüde değer kazan-ması etkili oldu.

Otomotiv güçlü performansını sürdürüyorSektörel bazda Kasım ayın-da en fazla ihracatı yüzde 16,9 artış ve 2 milyar 239 milyon dolarla otomotiv endüstrisi gerçekleştirdi. Bunu 1 milyar 319 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ile 1 milyar 158 milyon dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etti. Kasım ayında en fazla ihracat artışını sanayi ürünlerinde yüzde 167 ile gemi ve yat sektörü elde etti. Tarım ürünlerinde ise en yüksek artışı yüzde 21 artışla zeytin ve zeytinyağı sektörü gerçekleştirdi.

Norveç’e artış dikkat çektiKasım ayında 118 ülke/bölgeye ihracatta artış yaşanırken, 113 ülke/bölgede gerileme oldu. En fazla ihracat yapılan ilk beş ülke arasında ihracat Almanya’ya yüzde

5,6, İtalya’ya yüzde 16,5, ABD’ye yüzde 15,7 artış kaydederken, İngiltere’ye yüzde 12,7 ve Irak’a yüzde 6,8 azalış gerçekleşti. En fazla ihracat yapılan ilk 20 ülke arasında Kasım ayında en yüksek ihracat artış oranlarını yüzde 656 ile Norveç, yüzde 45 ile Bulgaristan ve yüzde 44 ile Birleşik Arap Emirlik-leri elde etti. Norveç’te yaşanan yüksek artışta bu ülkeye yapılan gemi ve yat ihracatındaki yükseliş etkili oldu.

Rusya’ya ihracatta toparlanma sinyaliRusya’ya ihracatta kasım ayında bu yılın en düşük azalışı kaydedildi. Rusya’ya ihracat kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24 azaldı.

Sakarya ihracatında sıçrama yaşadıKasım ayında 47 ilin ihra-catında artış, 33 ilde ise düşüş gözlendi. En fazla ih-racat yapan beş il sıralama-sı ise şöyle oldu: İstanbul yüzde 0,4 artışla 4 milyar

889 milyon dolar, Bursa yüzde 16,4 artışla 1 milyar 206 milyon dolar, Kocaeli yüzde 12,2 düşüşle 824 milyon dolar, İzmir yüzde 2,4 artışla 662 milyon dolar ve Gaziantep yüzde 3,7 dü-şüşle 566 milyon dolar. En çok ihracat gerçekleştiren yedinci il Sakarya’nın ihra-catını yüzde 137 arttırarak 372 milyon dolara çıkarma-sı ise dikkat çekti.

Türkiye iyi performans gösteriyorİhracat verilerini açıkla-yan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, dünya ticare-tindeki daralmaya dikkat çekerek “DTÖ tarafından açıklanan güncel verilere göre Ocak-Eylül dönemin-de küresel ticaret yüzde 4,1 daraldı. Aynı dönemde, Güney Kore’nin ihracatın-da yüzde 8,5, İngiltere’de yüzde 12,3, Rusya’da yüzde 23,4, Çin’de yüzde 8,2 ve ABD’de yüzde 5 düşüş var. Ülkemiz ise her şeye rağmen diğer ülkelere kıyasla olumlu bir perfor-mans ortaya koyuyor” diye konuştu.

İHRACATIMIZDAKİ ARTIŞ SÜRECEK

Büyükekşi, “Kasım ayında artışa geçen ihracatımızın, önümüzdeki dönemde, petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüşün son bulması ile başta Rusya olmak üzere, çevre ülkelere olan ihracatımızın toparlanması ile artışının devam edeceğini göreceğiz. Önümüzdeki dönemde, Rus ekonomisinin de tekrar büyümeye geçmesiyle birlikte Rusya’ya ihracatımızın artışa geçmesini bekliyoruz. Bunlarla birlikte, Hükümetimizin attığı çok önemli reform ve destek adımları var. Son dönemde ihracatçılara sağlanan cesur destek adımlarının yanında, son olarak proje bazlı Süper Teşvik Paketi açıklandı. Bu paketle birlikte, ülkemizde yatırımlarda artış yaşanmasını bekliyoruz” dedi.

20

BÜYÜME / İHRACAT

TİM Başkanı Büyükekşi, son dönemde gündemde olan döviz kurlarına ilişkin olarak da “Döviz kurunun yükselmesi ihracatımız açısından rekabetçiliğimizi artıran unsurlardan biri. Ancak asıl önemli olan mallarımızın içerik olarak katma değerinin yükselme-si. Kur konusunda bizim için en önemli şey öngö-rülebilirlik. İnanıyoruz ki, önümüzdeki süreçte TL üzerindeki spekülatif baskı-lar sona erecek” dedi.Büyükekşi, “TİM olarak ihracatımızı sürekli ve ka-lıcı olarak artırabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Fas’ta 190’dan fazla ülkenin üye olduğu ITC’nin (In-ternational Trade Center) düzenlediği konferansta dünya ülkelerinin ihracatı geliştirme kurumlarıyla bir araya geldik. Finlandiya’da inovasyon ve girişimcilik alanında dünyanın önde gelen organizasyonlarından biri olan Slush etkinliğinde ülkemizi temsil ettik. TİM olarak inovasyona özel bir

önem veriyoruz” diyerek konuşmasını bitirdi.

'Türk malı' imajını daha üst seviyelere taşıyacağızTörende konuşan Hyundai Assan Başkanı Mong-Hyun Yoon, tüm Kore halkının Türkiye'yi kardeş ülke ola-rak gördüğünü aktararak, Türkiye'ye her zaman min-net duyduklarını söyledi.Hyundai Assan'ın 1997 yılında İzmit'te fabrika kurduktan sonra büyüme-sini sürdürdüğünü ve bu yıl 1 milyonuncu aracını ihraç ettiğini dile getiren Mong-Hyun, "Yıl sonuna kadar iç piyasa dahil ürettiğimiz araçların sayısı 1,5 milyon adede ulaşacaktır. Hyundai Assan olarak Avrupa dahil Yeni Zelanda, Hong Kong gibi dünya çapında 44 ülke-ye ihracat yapmaktayız ve bu yıldan itibaren de İran'a ihracata başlayacağız. İleri-

de Avustralya ve Kanada'ya kadar ihracatımızı geniş-letmeyi planlıyoruz" diye konuştu.Mong-Hyun, ilk ihracata başladıkları 2002 yılında 4 bin 500 araçlık ihracatı bir yılda tamamlayabildiklerini, şu anki imkanlarıyla bu rakama bir haftada ulaşa-bildiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:"1 milyon adet ihracata ulaşmak 19 yılımızı aldı ancak ancak şimdi bu rakama 5 yılda ulaşabilecek düzeye gelmiş bulunmak-tayız. Böyle bir büyümeyi gerçekleştirmemizde bize destek veren başta Türk hükümeti olmak üzere ilgili makamlara bir kez daha te-şekkürlerimi sunarım. Biz-ler Türkiye'de ürettiğimiz araçların kalite ve marka değerini sürekli geliştirerek tüm dünyada 'Türk malı' imajını daha üst seviyelere taşıyacağız."

23 milyar dolarlık beklentimiz varTİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Otomotiv Endüstrisi Sektör Kurulu Başkanı Ömer Burhanoğlu ise Hyundai'nin bugüne kadar Türkiye'ye ve otomotiv yan sanayisine çok güvendi-ğini söyledi ve şirketin; işçisiyle, mühendisiyle bir aile olduğunu ve bu büyük başarının altına imza attığını belirterek, “Konuş-tuğumuz saat içerisinde 40 tane daha araç üretecek ve bu 40 aracın 36’sını ihraç edecek” dedi.Otomotiv ihracatının ekonominin lokomotifi ol-duğuna dikkati çeken Bur-hanoğlu, "Geçen yıl hem üretimde hem satışta hem de ihracatta rekorlar kırdık. Bu sene rekorları yine revi-ze ediyoruz. Yılsonunda 1,5 milyon adetlik bir üretim, 1,2 milyon adetlik ihracat ve 23 milyar dolarlık ihra-cat geliri beklentimiz var. Türkiye ihracatının 5’te birini otomotiv sırtlıyor" ifadelerini kullandı.

MEHMET BÜYÜKEKŞİTİM Başkanı "Başta Rusya olmak üzere, çevre ülkelere olan ihracatımızın toparlanması ile artışını devam edeceğini göreceğiz."

ÖMER BURHANOĞLUTİM Sektörler Konseyi Üyesi“Altı kıtada 249 ülkeye mallarını satan ihracatçılarımız Hükümetimizin de desteğiyle artık kolaylıkla ihracatını geliştirebilecek.”

Kasım ayında en yüksek ihracat artış oranlarını yüzde 656 ile Norveç, yüzde 45 ile Bulgaristan ve yüzde 44 ile Birleşik Arap Emirlikleri elde etti. Norveç’te yaşanan artışta bu ülkeye yapılan gemi ve yat ihracatındaki yükseliş etkili oldu.

TİM, Kasım ayı ihracat verilerini Hyundai Assan’ın Kocaeli’nde bulunan fabrikasında açıkladı. TİM Başkanı ve beraberindekiler etkinlik sonrası çalışanlarla toplu fotoğraf çektirdi.

21

MONG-HYUN YOON Hyundai Assan Başkanı "Avrupa dahil Yeni Zelanda, Hong Kong gibi dünya çapında 44 ülkeye ihracat yapmaktayız ve bu yıldan itibaren de İran'a ihracata başlayacağız.”

ALİ KİBARKibar Holding YK Başkanı “Altı kıtada 249 ülkeye mallarını satan ihracatçılarımız Hükümetimizin de desteğiyle artık kolaylıkla ihracatını geliştirebilecek.”

ZEKERİYA ÖZAKKocaeli Bş Bld Başkanvekili “Biz yerel yönetim olarak, katma değeri yüksek üretimin desteklenmesi anlamında sanayicilerimizin hizmetindeyiz."

HASAN BASRİ GÜZELOĞLUKocaeli Valisi "Türkiye'nin her köşesinde çalışmalara devlet olarak bize gelecek her talebi karşılayacağımızın taahhüdünü veriyoruz.

Yeni yatırımlarla ülkeye değer katmaya devam edeceğizHyundai Assan ve Kibar Holding Yönetim Kuru-lu Başkanı Ali Kibar da geçen yıl ihracatta Türkiye dördüncüsü olduklarını ve bu başarılarını bu yıl da yinelemeyi umduklarını belirterek, gelecek yıllara yönelik de yeni yatırımlarla ülkeye değer katmak için çalışmalarına devam ettik-lerini vurguladı.Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da ihracatın, Türkiye'nin kalkınmasının olmazsa olmazı ve ekono-mik gelir kalemlerinin vaz-geçilmezi olduğunu ifade etti. İhracatın aynı zamanda dünyanın bütün ülkelerine Türk bayrağını, "Türk malı" kavramını, Türk işçisinin emeğini taşıyan çok önemli bir alan olduğunu belirten Güzeloğlu, şunları söyledi:"Türkiye'nin her köşesinde bu anlamda yapılan bütün çalışmalara devlet olarak en açık desteğimizi, bu konuda bize gelecek her talebi

AVRUPA’DAKİ HYUNDAİ SATIŞININ YÜZDE 40’I TÜRKİYE’DEN

Güney Kore’nin ünlü otomobil markası Hyundai 1997 yılının Temmuz ayından beri Türkiye’de üretim yapıyor. Kocaeli Hyundai Assan Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş. Türkiye ortağı olan Kibar Holding’in katılımıyla kuruldu. Bu süre zarfında Hyundai bir milyondan fazla araç üreterek ihracata katkı sundu. Bir milyonuncu araç bu yılın Ağustos ayında Karayiplere doğru yola çıkmıştı. Hyundai otomobil markası dünyanın dört bir tarafında görülüyor ve bunların yapım yeri de İzmit. Hyundai Assan 692 bin metrekareye yakın bir alanda üretim yapıyor. Ana ihracat pazarı Avrupa olan Hyundai Türkiye, Avrupa’daki Hyundai satışlarının yüzde 40’ını karşılıyor. 19 senede 1 milyonuncu aracını üreten Hyundai Türkiye’nin hedefi 2021'de 2 milyonuncu aracı banttan indirmek.

karşılayacağımızın taahhü-dünü veriyoruz. Yeter ki bu ülkede taş üstüne taş kon-sun, yeni iş sahaları açılsın yeni ufuklar ve hedefler bu ülkeyle buluşsun." Kocaeli Büyükşehşir Bele-diye Başkanvekili Zekeriya Özak ise Kocaeli'nin sana-yide Türkiye'nin başkenti ve ihracat konusunda da Türkiye'ye önemli katkısı olan bir kent olduğunu vurguladı. Konuşmaların ardından TİM Başkanı Büyükekşi, sanayiciye olan desteklerinden dolayı Vali Hasan Basri Güzeloğlu ve Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Zekeriya Özak'a, ihracata katkıların-dan dolayı da Ali Kibar'a plaket verdi.

BÜYÜME RAPOR/

24

Türkiye dev yatırım projelerinden birini daha tamamladı. Asya ile Avrupa kıtasını denizin altından karayoluyla birleştiren Avrasya Tüneli, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım ve çok sayıda yabancı konuğun katılımıyla hizmete girdi. Avrasya Tüneli İstanbul'un iki yakası arasındaki mesafeyi 15 dakikaya indiren tünelin Aralık sonuna kadar olan gelirleri Aile Sosyal Politikalar Bakanlığındaki şehit ve gazilere yönelik hesapta toplandı.

Avrasya Tüneli dünyaya ilham verecek

25

2017'de büyümeye devam edeceğiz

Kredi stoku 2 trilyon liraya yaklaştı

Türkiye tasarrufta Almanya seviyesine yükseldi

Yurtdışı üretici fiyatları Kasım’da yüzde 5,04 arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılının üçüncü çeyreğine ilişkin gayri safi yurtiçi hasıla verilerini açıkladı. Buna göre Türkiye ekonomisi geçen yılın üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 1,8 oranında küçülme kaydetti. Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmini, 2016 yılının üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla 655 milyar 400 milyon TL oldu. Gayrisafi yurtiçi hasılayı oluşturan faaliyetler incelendiğinde; tarım sektörünün toplam katma değeri, 2016 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 7,7 azaldı, sanayi sektörünün toplam katma değeri, yüzde 1,4 azaldı, inşaat sektörünün toplam katma değeri, yüzde 1,4 arttı ve hizmetler sektörünün toplam katma değeri, yüzde 8,4 azaldı. Verileri değerlendiren TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Darbe girişimi atlatmış, hain terör saldırılarına maruz kalmış, uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından notu kırılmış bir ülkeyiz. Buna rağmen gelen veri çok da olumsuz değil” dedi. Büyükekşi, “Son çeyrekte yüzde 2,5-3 civarında bir büyüme bekliyoruz. Gelecek yıl da net dış

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre nakit krediler 2016 yılı ekim ayı itibarıyla bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 12 artışla 1 trilyon 968 milyar TL oldu. Bir önceki aya göre artış ise yüzde 2 olarak gerçekleşti. Ticari kredilerin toplam nakit krediler içindeki payı Ekim 2016 itibarıyla bir önceki yılın

aynı dönemine göre 0,8 puan artarak yüzde 77,7 oldu. İmalat sanayi yüzde 26,2 ile ticari krediler içinde en yüksek paya sahip olan sektör olurken, bu sektörü perakende ticaret (yüzde 17,1) ve inşaat sektörü (yüzde 11,0) takip etti. Ekim ayı itibarıyla, bireysel kredi bakiyesinin yüzde 37,7'sini konut kredileri, yüzde 37,4'ünü ihtiyaç

kredileri, yüzde 18,1’ini kredi kartları ve yüzde 6,8’ini taşıt kredileri oluşturdu. Tasfiye olunacak alacaklar ise ekim ayı itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35 artarak 66 milyar TL olurken, tasfiye olunacak alacaklar oranı ise yüzde 2,7'den yüzde 3,2 seviyesine yükseldi.

ticaretin büyümeye pozitif katkı vermesi ile yine birçok gelişmiş ekonomiden daha yüksek büyüme rakamlarına ulaşacağımıza inanıyoruz. İndiğimiz gibi çıkacağız” dedi.Büyükekşi, 2017'nin büyüme ve ihracatın ivme kazanacağı bir yıl olmasını beklediklerini vurgulayarak “Hükümetimizin aldığı önemli kararlar var. Bunlar hem yatırım ortamını hem tüketimi hem de ihracatı olumlu etkileyecektir. Gelecek yıl net dış ticaretin de büyümeye pozitif katkı vermesi ile yine birçok gelişmiş ekonomiden daha yüksek büyüme rakamlarına ulaşacağımıza inanıyoruz” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun yeni seri ile hazırladığı büyüme verisi sonrasında Türkiye’nin yıllardır en önemli sorunu olarak bilinen düşük tasarruf oranının orta seviyeye yükseldiği ortaya çıktı. TÜİK’in yeni milli gelir hesaplarına göre 2014 yılında yüzde 24,4 olan tasarrufların GSYH’ye oranı 2015 yılında yüzde 24,8’e yükseldi. Tasarrufların dağılımına bakıldığında ise 2015 yılında hanehalkı tasarrufları yüzde 9,4 ile ilk sırada yer aldı. Hanehalkını yüzde 8,7 ile mali olmayan şirketler; yüzde 4,4 ile devlet ve yüzde 2,2 ile mali şirketler takip etti. TÜİK Başkan Vekili Mehmet Aktaş, Türkiye’de hanelerin ve diğer kurum ve kuruluşların toplam tasarruflarının düzgün ölçülemediğini belirterek, “Eskiden toplam ekonomide yüzde 15 civarında tasarruf var diye bilinirken, şimdi bu durum yüzde 24 civarına çıkmıştır. Biz tasarruf oranlarında orta ligdeyiz. Almanya seviyesindeyiz” diye konuştu.

Ülke sınırları içinde üretimi yapılarak yurtdışına ihraç edilen malların üretici fiyatlarındaki değişimi ölçen yurtdışı üretici fiyat endeksi (YD-ÜFE), 2016 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 5,04 arttı. Artış oranı bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 11,90, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,30 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 6,06 oldu. Sanayinin iki sektörünün bir önceki aya göre değişimleri; madencilik ve taşocakçılığı sektöründe yüzde 5,99, imalat sanayi sektöründe ise yüzde 5,02 artış olarak gerçekleşti. Bir önceki aya göre en fazla artış; yüzde 10,25 ile bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünler, yüzde 8,41 ile ana metaller, yüzde 6,51 ile diğer madencilik ve taşocakçılığı ürünleri alt sektörlerinde gerçekleşti.

BÜYÜME RAPOR/

26

Karayolları Genel Müdürlüğü 2016 yılında 44,3 kilometre uzunluğunda 156 köprü ve viyadükün trafiğe açıldığını açıkladı. Böylece Türkiye'de köprü sayısı 8 bin 35’e köprülerin toplam uzunluğu da 509,4 kilometreye ulaştı. Geçen yıl açılan köprüler arasında İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu'ndaki Osman Gazi Köprüsü (2 bin 682 metre) ve Kuzey Marmara Otoyolu'ndaki Yavuz Sultan Selim Köprüsü (2 bin 164 metre) dikkat çekiyor. KGM'nin yapımı devam eden önemli köprü çalışmaları arasında ise Yeni Kömürhan Köprüsü öne çıkıyor. Elazığ-Malatya devlet yolunda, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta Anadolu ve Akdeniz Bölgelerini birbirine bağlayan yollar üzerinde bulunan köprünün uzunluğu 660 metre olup, tek açıklıklı gergin eğik kablo askılı köprü olarak projelendirildi.

2016’da 156 köprü ve viyadük hizmete girdi

Healthy&

Delicious

www.turkishcitrus.com

30

2016 yılını, küresel ticaretin yıldızının yine parlayamadığı bir dönem olarak geride bıraktık. Nitekim yıl

bütününe dair tüm veriler henüz elde olmasa da, büyük ölçüde edinilen izlenim dâhilinde, bu dönemde dünya ticaretinde gözlenen “yavaşlamanın” yine hayal kırıklıklarına sebep olduğu ifade edilebilir. Ve bu bağlamda, yıla girerken tahayyül edilen ticari performansın, aylar ilerledikçe aşağı yönlü revize edilmek zorunda kalındığına şahit olduk. Zira küresel mal ticareti hacminin evvela yüzde 2,8 oranında gelişim sergilemesi beklenen 2016 senesinde, Dünya Ticaret Örgütü’nün (WTO) son projeksiyonlarına göre yüzde 1,7’lik bir büyüme gelmesi muhtemel görünüyor. Ve bu gerçek olursa, yavaşlama olgusunun yanında ekstra bir anlam daha ortaya çıkacak: O da, 2016 yılının küresel krizden bu yana ticaret gelişiminde “en yavaş hızı” sergileyen dönem olduğu… Zaten bilindiği üzere, durum son yıllarda genel itibariyle iç açıcı değil. Bir zamanlar küresel ekonomik büyümeyle arası çok iyi olan ticaret hızı, artık o cazip niteliğini yitirmiş vaziyette. Hatta bir veri var ki, olayı özetlemeye yetiyor: Uzun vadede bakıldığında global ticaret hacminin gelişim hızı küresel ekonominin reel hızının ortalama 1,5 katı iken, 2011 sonrasındaki dönemde bu oran 1 sularına gerileyerek dikkat çekmekteydi. 2016 WTO projeksiyonlarına göre ise, söz konusu oran 15 sene sonra ilk kez 1’in de altına düşerek 0,8’e geriledi. Dolayısıyla, daha önce belirttiğim üzere WTO’nun devreye soktuğu “küresel ticaret göstergesinin” ibresi yılın son çeyreğinde bir

Ticaretin yavaş seyri

Son WTO izleme raporu dünya ekonomisine yapışıp kalan mücadelelerin ticaret akımları üzerindeki etkilerini vurgularken, merhaba dediğimiz 2017 yılında durumun nereye evirileceği de, bunca belirsizlik içerisinde önemli bir soru işareti olma kimliğini koruyor.

DOÇ. DR. HATICE KARAHAN

iyileşmeye işaret ediyor olmakla birlikte, ticaretin tuhaf günlerden geçtiği aşikâr. Son WTO izleme raporu dünya ekonomisine yapışıp kalan mücadelelerin ticaret akımları üzerindeki etkilerini vurgularken, merhaba dediğimiz 2017 yılında durumun nereye evirileceği de, bunca belirsizlik içerisinde önemli bir soru işareti olma kimliğini koruyor. Bununla ilgili olarak ise, ticareti kısıtlayıcı önlemlerde süregelen artış konusu da gündeme geliyor. Nitekim son dönemde ticareti kolaylaştırmaya yönelik bazı uluslararası adımlara şahit olunsa da, WTO verilerinin de ortaya koyduğu üzere, engelleyici tarafta hala üzerinde tartışılan bir görünüm var: Ekim 2016 itibariyle ortada halen 2.238 adet kısıtlayıcı önlemin dolaşıyor olması, küresel ticaretin hızlanmasını arzu edenleri pek hoşnut etmiyor. Üstelik ticarete ciddi tepki koyan bir retoriğin yayıldığı böylesi bir karmaşık zamanda… Nitekim küresellik karşıtı nidalar, global ticaretin henüz kendine gelemeden daha da riskli bir konuma düşmesi endişelerini artırıyor. Dolayısıyla dünya ekonomisini, ticaretin ilgili risklerle “yüzleşeceği” yeni bir yıl bekliyor.

DOĞU - BATI / MAKALE

DÜNYA MAKALE/

32

Kredi ile yaşamayı öğrenmek

Tasarruf etmenin neredeyse imkânsız olduğu Türkiye'de insanlar artık iki şeyi öğrenmeli: Birincisi kredi alabilecek şartları sağlamayı, ikincisi de aldığı kredileri yöneterek ayakta kalmayı. Bunu neden söylüyorum? Çok basit: Eğer bir işi kredi alıp yürütemeyeceğinizi düşünüyorsanız, kendi paranızı da koymayın. Çünkü paranın alternatif maliyeti var.

PROF. DR. EMRE ALKIN

Artık söyleyecek söz bulmakta zorluk çekiyorum. Bir yandan bombalar patlıyor, Türkiye'nin geleceği olan

gencecik insanlar şehit oluyor, diğer yandan hiçbir şey olmamış gibi hayat devam ediyor. Sanıyorum 21’inci yüzyılın gerçeği bu. Matem bile hakkıyla yaşanmadan yola devam ediliyor. "Bu coğrafyada yaşamanın bedeli bu" sözü, ne kadar basit ne kadar kestirmeci bir yaklaşım değil mi? Kaybedilen yaşamların farkına varmadan yola devam ettiğimiz sürece, yaşananların ne kadar acı, ne kadar vahim olduğunu anlayamayacağız. Ancak, terör, bombalar ve şehitler Türkiye'nin günlük rutini haline getiriliyor adeta. Ne yaşanırsa yaşansın, artık tüm çözümler, tüm beklentiler Anayasa değişikliğine dayandırılmış durumda. Dolayısıyla Nisan ayına kadar Türk Para ve Sermaye Piyasalarında ciddi dalgalanmalar, Dolar/TL'de yeni zirveler ve piyasadaki faizlerde adım adım yükselişe şahit olacağız. Bundan kaçış yok. Tasarruf etmenin neredeyse imkânsız olduğu Türkiye'de insanlar artık iki şeyi öğrenmeli: Birincisi kredi alabilecek şartları sağlamayı, ikincisi de aldığı kredileri yöneterek ayakta kalmayı. Bunu neden söylüyorum?Çok basit: Eğer bir işi kredi alıp yürütemeyeceğinizi düşünüyorsanız, kendi paranızı da koymayın. Çünkü paranın alternatif maliyeti var. Bankaya yatırdığınız zaman daha fazla kar edecekseniz, kendi paranızı işe koymanız akıllıca olmaz. Artık "kredi" ve "özsermaye" arasındaki tutucu yaklaşımların bir kenara bırakılması zamanı geldi. Bir de ekonomi ile ilgili söylemlerde karışık değil net bir dil kullanılmalı. Mesela "aşağı yönlü riskler" gibi yabancı dilden

girmiş lüzumsuz yaklaşımlar var. Ben de soruyorum "yukarı yönlü risk" ne oluyor acaba? Madem aşağı yönlü riskler var. Bu örnekleri çoğaltabilirim. "Kayıtsızlık" eğrilerine "farksızlık" eğrisi diyenler de vardı bir zamanlar. İngilizcesi "indifference" olduğu için. Çözüm bulamadığı için sözcük bulmaya çalışan halimiz bizi gülünç hale getirmesin. Dikkatli olalım. Geçenlerde Merkez Bankası Kurmaylarıyla yaptığım toplantıda aklıma geldi bu anılar. Sözü aldığımda bu sebeple "anlaşılır konuşun lütfen" dedim. Merkez Bankası bir banka analisti gibi konuşmamalı. Söylediği çıkmalı. Diğer taraftan "basit olayım" derken de işi sulandırmamalı. "Fed kararı açıklansın herkes rahatlar" sözü, 21’inci yüzyıl paradigmalarıyla örtüşmüyor. Bu kadar basit değil işler. Tabii bir de "Trump yemin etsin, koltuğa otursun işler düzelir" sözü de var. Bu da aynı şekilde felsefeden yoksun bir yaklaşım. Başkalarının durumuna bakarak vazife çıkaran halimizden kurtulmadıkça, hiçbir gelişmenin bize olumlu yansıması ihtimali yok.Terör belası ile ilgili güçlü adımlar atmak, Dolar/TL'nin hareketiyle kıyaslanmayacak kadar önemli. Önce başımızdaki ciddi belaları bertaraf edecek adımları atalım. Bu konuda "bir" olalım. Kendimize ait ciddi meseleleri çözelim. Sonra başkalarının yaptığının bizi nasıl etkileyeceğine dair hamaset yaparız. Doya doya. Bu konuda en ciddi görev bazı meslektaşlarıma düşüyor. Anlıyorum, onlar da görev bekliyor ama önce toplumu doğru aydınlatma görevini yapsınlar. Kırmadan incitmeden. Acı günlerden geçtiğimizi unutmadan. Gerisini de görev bekledikleri büyüklerine bıraksınlar.

BOĞAZİÇİ ZİRVESİ/BULUŞMA

34

Sürdürülebilir büyümenin yolu insandan geçiyor7. Boğaziçi Zirvesi’nin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişmiş ülkelerin büyümede yaşadıkları tıkanıklığı aşamadıklarını belirterek “Teşhisleri yanlış olduğu için tedaviyi de başka yerde arıyorlar” dedi. Erdoğan, sürdürülebilir büyümenin yolunun insanların huzur ve refah içinde yaşama imkanlarını genişletmekten geçtiğini vurguladı.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığının himayesinde Ulus-

lararası İşbirliği Platformu UİP tarafından düzenlenen ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin stratejik partneri olduğu 7. Boğaziçi Zirvesi 29 Kasım-1 Aralık tarihleri arasında Four Seasons Bosphorus Otel'de ger-çekleştirildi. Üç gün süren zirvenin takdim konuşmasını

yapan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Meh-met Büyükekşi, bu yıl 7'ncisi düzenlenen etkinliğin her geçen yıl büyüyerek dün-yaya hitap eden bir etkinlik haline geldiğini söyledi. Zirvenin bu yılki ana teması-nın “Küresel Gelecek: İnsan Odaklı, Akıllı Ekonomi” ola-rak belirlendiğini hatırlatan Büyükekşi, Türkiye'den ve dünyanın dört bir yanından

150 konuşmacıyı ağırla-dıklarını, üç gün sürecek etkinlikte küresel ekonomi-ye ve bölgeye dair birbirin-den önemli konuları masaya yatıracaklarını dile getirdi. Büyükekşi, Ortadoğu’da süren iç karışıklık, savaş ve çatışmaların bölgeyi istikrarsızlaştırdığından bahsederek, bu durumun bölgeyi hem sosyal hem de ekonomik açıdan olumsuz

etkilediğini bildirdi. Bu sancılı sürecin bir an önce son bulması gerektiğini vur-gulayan Büyükekşi, “Biz de bölgemize kalıcı bir şekilde barışı getirmek için ortak hareket etmeliyiz. Kendi-mizden başka kimse bize barışı getiremez. O yüzden birlikte harekete geçmeliyiz ki, bölgemizde ekonomi, refah, kalkınma tekrar ana gündemimiz olsun” dedi.

35

Boğaziçi Zirvesi'nin ilk gününde konuşmaların ardından UİP Kurucusu Cengiz Özgencil, günün anısına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tablo hediye etti.

Kalkınmayı hızlandırmak için işbirlikleri artmalıBüyükekşi, küresel ekono-mide son yıllarda yaşanan sıkıntılara da değinerek, bu krizden kendilerinin de etkilendiğini söyledi. TİM Başkanı, kalkınmayı hız-landırmak için işbirliklerini artırmak gerektiğini kayde-derek, artan karşılıklı ticari ilişkilerin ülkeler arasındaki yakınlaşmayı da artıracağı-nı, her alana yayılacağını, toplumsal refahı ve ekono-mik büyümeyi çok daha yu-karılara taşıyacağını anlattı. Zirveyi düzenleyen UİP İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin ise küresel ve bölgesel boyutta dünya ekonomisi ve siyasetini ya-kından ilgilendiren pek çok konunun bu zirvede geniş bir şekilde ele alınacağını söyledi.

ekonomisinin iyi bir du-rumda olmadığını belirte-rek, “Önümüzdeki dönem-de de sanırım bir süre de iyi durumda olmayacak” değerlendirmesini yaptı. Dünyadaki korumacılığın, yaşlanan nüfusun, küresel borçlanmanın artmasının, yatırım ve üretkenliğin zayıf olmasının yanı sıra küresel terörizm gibi fak-törlerin büyümeyi sekteye uğrattığını ifade eden Şimşek, şunları söyledi: “Küresel ekonominin du-rumu şu anda iyi gözükmü-yor, önümüzdeki dönemde de aslında böyle devam edecek ve ciddi bir iyileşme olmayacak. Türkiye'deki ekonominin çok direnç-li olduğunu görüyoruz. Pek çok ciddi ulusal ve uluslararası şoka rağmen Türkiye ekonomisi güçlü ve dirençli olmuştur. Aslın-da en kötü günler geride kaldı diye düşünüyorum. Türkiye jeopolitik gerilim-ler yaşadı, ülke içerisinde siyasi gerilimler yaşadı, terör faaliyetleri ve darbe

teşebbüsü yaşadı ama çok şükür bunları atlattık.”Şimşek, Türkiye'nin yol haritasının çok güçlü ve kapsamlı olduğunu anla-tarak, yapısal reformların önemini vurguladı.“Anayasa referandumu tek başına çok önemli bir reform, tamamlanınca Türkiye temellerini sağlam-laştıracak yapısal reform gündemine dönecek” diyen Şimşek, Türkiye'nin makro temel göstergeleri daha da güçlendireceğini dile getirdi.

Nishani: “Ortak değerlerimizi sorguladığımız günlerden geçiyoruz”Zirvenin açılış konuşmaları, Cumhurbaşkanları oturu-mu ile son buldu. İlk olarak kürsüye gelen Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani, zirvede önemli ko-nuları masaya yatıracakla-rını belirterek, “Özel olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ediyorum. Kendisi kardeşim ve dostumdur.

Şimşek: “Dünya ekonomisi iyi durumda değil”Zirve’nin ilk gününe “Onur konuşmacısı” olarak katılan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, dünya

BOĞAZİÇİ ZİRVESİ/BULUŞMA

36

Türkiye'de bizleri çok iyi ağırladılar. Son derece özel bir zamanda bu zirveyi düzenliyoruz. Dünyanın birçok yerinde ciddi sıkıntı-lar var. Hakikaten çok hızlı değişen bir dünyadayız. Or-tak değerlerimizi sorguladı-ğımız günlerden geçiyoruz. Bu minvalde insani var oluşumuzu uzun vadede sorgulamamızı gerektiren günlerden geçiyoruz” diye konuştu.

Akıncı: "Dünyaya tek açık kapımız Türkiye"Kuzey Kıbrıs Türk Cumhu-riyeti (KKTC) Cumhurbaş-kanı Mustafa Akıncı, ser-maye, bilgi ve teknolojinin son yıllardaki gelişiminin ardından, içine kapanarak yaşamanın zor olduğuna dikkat çekti. Akıncı, “Artık hiçbir toplum ve hiçbir kimse dünyaya sırtını döne-

rek yaşayamaz. Ancak, Kıbrıslı Türkler olarak bizler, global ilişki ağının dışında bırakıldık. Yıllardır bunun sıkıntısını yaşıyoruz. 53 yıldır, 1963'ten beri haklarımızı gasp eden diğer toplum, bizi dünyada izole şekilde yaşamaya mahkum etmeye çalıştı. Dünyaya açılımımız sadece Türkiye üzerinden olabildi. Her alanda dünyaya tek açık

kapımız Türkiye oldu” diye konuştu.Akıncı, istikrar, barış ve re-fah için ekonomik bağımlı-lıkların önemine değinerek, şöyle devam etti: “Doğu Akdeniz'de bu konuda çok önemli bir fırsat var. Sadece İsrail'in değil bizim de hakkımız olan burada-ki doğalgaz kaynaklarını birlikte değerlendirme ve oluşturulan enerji korido-ruyla Türkiye üzerinden Avrupa'ya sevkiyat. Önemli fırsatları birlikte değer-lendirmemiz gerekiyor. Ayrıca, bu bölgenin elektrik şebekeleriyle birbirine bağlanması... Yakında Türkiye ile KKTC birbirine bu anlamda bağlanacak. Bir proje konuşuluyor. İsrail üzerinden Güney Kıbrıs'a, oradan Girit ve Avrupa'ya gidecek bir projeden bahsediliyor. Bu kadar masraflı ve zaman tüketen proje yerine, İsrail'den Kıbrıs'a oradan Türkiye ve Avrupa'ya bağlandığımız mı çok daha ucuza ve hızlı olacaktır?”

Erdoğan: “Teşhis yanlış olunca tedaviyi yanlış yerde arıyorlar”Zirvenin onursal açılış konuşmasını Cumhur-

başkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Gelişmiş ülkelerin büyüme konusun-da yaşadıkları tıkanıklığı aşamadıklarını belirten Erdoğan, “Çünkü teşhisleri yanlış olduğu için tedaviyi de başka yerde arıyorlar” dedi. Ekonominin doğası-nın talep üzerine kurulu olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri dile getirdi: “Talebi ne robotlar ne de finansal araçlar üretir. Ta-lebi sadece insanlar ortaya çıkarır. Demek ki sürdü-rülebilir büyümenin yolu insandan, daha doğrusu insanların huzur ve refah içinde yaşama imkanlarını genişletmekten geçiyor. Sonuç olarak önümüzdeki dönemde ticarette ve sa-vaşta kazananı belirleyecek olan teknolojik üstünlükle birlikte yine insandır, biziz. Nüfus artışı olma-dan, üretimi ve yatırımı destekleyen finansal sistem tesis edilmeden, her alanda adaleti esas alan bir anlayış benimsenmeden sağlıklı bir küresel gelecek inşa edile-mez. Bu mücadelede tek-noloji yasaklanamayacağına göre buna uyum sağlayacak yöntemler geliştirmek en doğru yoldur.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gelişmiş ülkelerin büyüme konusunda yaşadıkları tıkanıklığı aşamadıklarını belirterek “Çünkü teşhisleri yanlış olduğu için tedaviyi de başka yerde arıyorlar” dedi.

37

“İsraf ekonomisi” yerine “verim ekonomisi”Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şu anda hayata baktığımız zaman ne yazık ki israf ekonomisi almış başını gidiyor. Bir ai-lenin içinde bir tane araba değil bakıyorsunuz iki tane, üç tane araba var, hanım-da, çocukta, çocuklarda... Hepsinde arabalar... Bunun adı israf ekonomisidir verim ekonomisi değil ama verim ekonomisine geçti-ğimizde devreye yatırımlar girecektir. Yatırımların olduğu yerde devreye istihdam girecektir. İstih-damın olduğu yerde üretim başlayacaktır” ifadelerini kullandı.Erdoğan, “İnsani değerler yitirilmeden iktisadi faali-yetleri geliştirmenin yol-larını aramalıyız. Bunu da mirasçısı olduğumuz kadim medeniyet sınırları içinde yapmalıyız. Aksi takdirde yolumuzu da yönümüzü de kaybederiz. Gelişmiş ülkelerin şu anda yaşadık-ları sorunlara daha ağır

şekilde maruz kalmamak için özgünlüğümüzü ve özgürlüğümüzü muhafaza etmeliyiz” dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Unutmayın yakın tarihin gördüğü en alçak darbe girişimini, en sinsi işgal teşebbüsünü, en kanlı terör saldırısını aynı yaşayıp, başarıyla üstesinden gelen bu millet elbette ekonomik baskılara karşı da kendisini müdafaa edecektir” şeklin-de konuştu.“Milletimiz istiklaline, istikbaline, iradesine canı pahasına sahip çıkacağını göstererek gelecek için hepimize ümit vermiştir” diyen Erdoğan, şöyle ko-nuştu: “Şundan emin olu-nuz. Bugünkü Türkiye'nin önü 15 Temmuz sabahı ol-duğundan çok daha açıktır, çok daha aydınlıktır.”

MEHMET ŞIMŞEKBaşbakan Yardımcısı“Anayasa referandumu tek başına çok önemli bir reform, tamamlanınca Türkiye temellerini sağlamlaştıracak"

MUSTAFA AKINCIKKTC Cumhurbaşkanı“Artık hiçbir toplum dünyaya sırtını dönerek yaşayamaz. Ancak, bizler, global ilişki ağının dışında bırakıldık”

Erdoğan: "Nüfus artışı olmadan, üretimi ve yatırımı destekleyen finansal sistem tesis edilmeden, her alanda adaleti esas alan bir anlayış benimsenmeden sağlıklı bir küresel gelecek inşa edilemez."

“Bu süreci beraber atlatmalıyız”“AVM'lerde vesaire patron-lar hep dövizle kiralama yolunu seçiyorlar” diyen Erdoğan, “Biz de diyoruz ki şimdi burada yeni bazı adımlar atmak suretiyle geçici bir düzenleme, gere-kirse yapılır ve ülkemizin şu anda bu süreci başarıyla atlatabilmesi için yerli para birimiyle bu süreci atlatma adımını atmalıdır. Çünkü bir diğeriyle adeta emperyal bir mantık var, öbür tarafta da kızmasın tabi AVM'deki mağaza sahipleri, orada çırpınan, battı batacak durumda olan esnaf var. Bu süreci beraber atlatmalıyız, daya-nışma içinde atlatmalıyız” şeklinde konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, "53 yıl bu ülkeyi kapısın-

da bekleten bir Avrupa Birliği var. Söylüyorum; sen bulunmaz Hint kumaşı de-ğilsin. Biz öyle de böyle de bu 53 yılı zaten sürdürdük. Dünyada birçok ülkeye, bu tür birçok baskılar yaptı-nız. Ne oldu bitirdiniz mi? Evelallah Türkiye'yi hiç bitiremezsiniz” dedi. Kıbrıs Müzakerelerine de değinen Erdoğan, şunları kaydetti: “Utanmadan AB toplantı-larına Kıbrıs'ın tamamının içinde yer aldığı bayrakla geliyorlar. Sizin böyle bir bayrağınız olamaz. Burada KKTC var. Sen, Güney Kıbrıs Rum Yönetimisin. Kuzeyde de Türk Cumhuri-yeti var. Bunu göreceksin. Bu da bir saygısızlıktır. Öyle veya böyle bunu anla-yacaklar, öğrenecekler.”

BUJAR NISHANIArnavutluk Cumhurbaşkanı “Dünyanın birçok yerinde ciddi sıkıntılar var. Ortak değerlerimizi sorguladığımız günlerden geçiyoruz.”

MEHMET BÜYÜKEKŞITİM Yönetim Kurulu Başkanı“Bölgemize kalıcı şekilde barışı getirmek için ortak hareket etmeliyiz. Kendimizden başka kimse bize barışı getiremez."

Korozo B

oynuz Kemik Tahta Çubuk U

rea Kokonat Sedef Kumaş Kapl

ı P

olye

ster

M

etal

60 YILLIK Tecrübemizle Dünyayı Saran Kaliteyi

Korozo B

oynuz Kemik Tahta Çubuk U

rea Kokonat Sedef Kumaş Kapl

ı P

olye

ster

M

etal

60 YILLIK Tecrübemizle Dünyayı Saran Kaliteyi

40

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İnovasyon Türkiye'yikalkındıracakGirişimcilik ve inovasyon konusunda küresel ve ulusal düzeydeki başarılı örneklerin masaya yatırıldığı Türkiye İnovasyon Haftası'nın beşincisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakanlar ve iş dünyasından önemli isimler ile gençlerin katılımıyla gerçekleşti. Etkinliğe ilk iki günde 34 bin kişi ziyaret gerçekleştirdi.

41

Ekonomi Bakanlığı koordinatörlü-ğünde, Türkiye İhracatçılar Meclisi

(TİM) tarafından düzenle-nen 5. Türkiye İnovasyon Haftası 8-10 Aralık tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştiril-di. Arçelik, Çalık Holding, Sabancı Holding, Turkcell, Türk Ekonomi Bankası ve Türk Hava Yolları’nın spon-sorluğunda düzenlenen etkinliğin ilk gününe Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı

5'inci yılında 400 bin katılımcı sayısını aşan Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri bu yıl da alanında uzman çok sayıda konuşmacıyı, inovatörü ağırladı.

Faruk Özlü, İkinci gününe ise Enerji ve Tabii Kaynak-lar Bakanı Berat Albayrak katılarak birer konuşma yaptı. Etkinliğin üçüncü günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hitabı ile İnovaLİG ödül töreni gerçekleştirildi.

Üçüncü güne Cumhur-başkanı Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Spor ve Gençlik Ba-kanı Akif Çağatay Kılıç ile

iş ve ihracat dünyasından çok sayıda isim katıldı. Üç gün boyunca 16 konfe-rans ve 10 panele katılan 70’e yakın konuşmacıyı ağırlayan 5. İnovasyon Haf-tası etkinliğini ilk iki günde çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu 34 bin kişi zi-yarete etti. Hafta kapsamın-da ana salondaki konferans ve panellere paralel olarak gerçekleştirilen seminer, workshop, hackhaton ve sergiler de katılımcılardan büyük ilgi gördü.

42

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İnovasyon, her şeyden önce bir zihniyet değişikliğidir

RECEP TAYYİP ERDOĞANCumhurbaşkanı

“Bence inovasyon bunların hiçbiri değil. O başka bir şey. İnovasyon, her şeyden önce bir zihniyet değişik-liğidir, bunu anlamamız lazım. Buna adeta bir güncelleme de diyebiliriz. Mevcuttan memnun olma-yan ya da mevcuttan daha iyisinin mümkün olduğuna inanan bir zihniyet, inovas-yonla kendine yeni bir yol aramaya başlar. Dünyayı insanlar için daha kolay, daha müreffeh ve daha huzurlu bir yer yapma iddiası, ancak sabırla ve sebatla yürütülebilecek bir süreçtir. 'Garantili yaşaya-yım', 'rahatıma bakayım', 'memur olayım' düşün-cesindeki bir zihniyetin inovasyon faaliyetiyle hiç-bir ilişkisi olamaz. İnovas-yonun yolu, daha önceki yıllarda da sizlere ifade ettiğim gibi, Zihni Sinir projeleri diye karikatürize edilen yeni fikir üretimi-ne açık olmaktan, icat çıkarma denilen yenilik direnişine karşı mücade-le etmekten geçiyor. Bu aşamadan sonra yapılması gereken; fikrin hayalden gerçeğe dönüştürülmesi ve son olarak da müşteriye sunulması, yani ticari hale gelmesidir. Mevcut du-rumdan rahatsız ve iddia sahibi çalışkan bir zihin, bu üç adımın birbirinden ayrı olmadığını gayet iyi bilir. Çünkü somutlaş-

tırılamayan fikir sadece hayaldir. Ticarileşmeyen, yani insanlara fayda ve artı değer sunamayan bir çaba, 40 yılda öğrenilmiş 40 adım öteden bir ipliği iğne deliğinden geçirme beceri-si gibi israftır, gereksizdir” şeklinde konuştu.İnovasyonun, sadece dar bir kesimin değil, tüm in-sanların faydasını gözeten bir anlayışla yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir taraftan artı değer oluşturan ama aynı za-manda istihdam sağlayan bir zihniyetle inovasyona yönelmeliyiz. Bu yaklaşım, ister istemez reel sektörü esas, finans sektörünü ise ona yardımcı olarak kabul eder” dedi. Cumhurbaşka-nı Erdoğan, konuşması sı-rasında etkinliğe turkuvaz renkli tişörtlerle katılan, 140 üniversiteden 2 bin İnovaTİM üyesine sesle-nerek, "Şimdi turkuvaz gençliğini karşımda görün-ce gönlüm açılıyor. Çünkü turkuvaz bizim rengimiz-dir, bizimdir. Şöyle lügatte de ansiklopedide de şöyle bir turkuvazın neler getirip götürdüğünü bir incelerse-niz, nasıl bir gönül huzuru sağladığını da orada ayrıca görürsünüz. Turkuvazın bir de bu özelliği var. Kırmızıyla arasındaki fark budur, onu da söyleyeyim” diye konuştu.

İnovasyon Haftası’nın üçüncü günü düzen-lenen İnovaLİG ödül töreninde konuşan

Cumhurbaşkanı Erdoğan, inovasyon kavramına çok farklı açılardan yakla-şanların bulunduğunu belirterek, bugün bazıla-rının inovasyon hakkında söylenecek sözün kal-madığını ifade ettiklerini söyledi. 1899'da Amerikalı Patent Dairesi Başkanı'nın

“icat edilecek veya icat edilebilecek her şeyin icat edildiğini” söylediğini, diğer yandan inovasyo-nun “mevcut ürünlerin kılıflarını değiştirmekten ibaret bir kandırmaca” olduğunu öne sürenlerin de bulunduğunu anlata-rak, inovasyonun iyi bir aksesuar ve görünürlük aracı olduğuna inananla-rın bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan,

43

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Türkiye'nin milli hücumbotunun maketini ve ihracat kilogram fiyatı 675 bin dolar olan Türk yapımı göz lensinin bir örneğini hediye etti.

44

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Türkiye'nin tek problemi inovasyon

Törende konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Nihat Zey-bekci de, ekonomi

organizmasını işleten en temel öğe olan inovasyon olmadan ekonomik yaşamın imkânsız olduğunu söyledi. “İnovasyon değimiz olgu tıp-kı bir bedende görülmeyen ama var olduğunu bildiğimiz can gibidir” diyen Zeybekci, dinamizmin var olmadığı bir ekonomik yaşamın olma-yacağı görüşünü paylaştı. Türkiye'nin cari açık prob-lemi bulunmadığını dile ge-tiren Zeybekci, “Türkiye'nin cari açık, bütçe açığı, dış ticaret açığı problemi de yoktur. Türkiye'nin tek bir problemi var, inovasyon problemi. Türkiye'nin bilgi üretme problemi vardır. Türkiye'nin inovasyon açığı ve bilgi açığı problemi vardır. Bunu kapattığı-

Etkinlik öncesi stantları ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sportif inovasyon alanında Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile masa tenisi oynadı.

NİHAT ZEYBEKCİEkonomi Bakanı

Türk milleti bilgiyi üreten ülkelerden olmak zorundaTürkiye'nin yenilenen dünya dengelerinde yerini almak üzere varlık göster-diğini bildiren Zeybekci, "İşte bu değişim sancılarını her anlamda yaşadı ve yaşıyor, yakın gelecekte de yaşamaya devam edece-ğe benziyor. Bu süreçte doğabilecek sancılardan korkup, vazgeçtiğimiz anda, çağı bir daha geri gelme-mek üzere ıskalayacağımız, geriye doğru yuvarlanaca-ğımız bir noktadayız" dedi. Türkiye'nin geldiği bu nok-taya, inovasyon, teknoloji, bilim, patent, buluş, eko-nomi, finans, enerji, ham madde tüketim ve dağıtım kanallarının kontrolünde söz sahibi olmadığı bir nok-tada ulaştığına işaret eden Zeybekci, gelinen noktadan sonra bir adım öteye gide-bilmek için, bunun milli ka-rarının verilmesi gerektiğini söyledi. Bakan Zeybekci, milli kararlılıkla ilgili bir tereddüdün bulunmadığına işaret ederek, son olarak 15

Temmuz'daki hain darbe gi-rişimine karşı olmak üzere, son 15 yılda Türk milletinin bu kararı verdiğini defa-larca en anlaşılır şekilde gösterdiğini anımsattı. Türkiye'nin bugüne kadar kontrolünde söz sahibi olmadığı bilim, teknoloji, bilim, patent, buluş, finans, enerji, ham madde tüketim ve dağıtım kanallarının hepsinde söz sahibi olması gerektiğini belirterek, "Ge-leceğin dünyasında bilgiyi üreten ve tüketen milletler olacak. Hiç kuşkusuz Türk milleti bilgiyi üreten ülke-lerden olmak zorunda. Biz kararımız verdik, dünyanın ilk 10, Avrupa'nın ilk üç ekonomisinden biri olaca-ğız" ifadelerini kullandı.Bu hedefe ulaşmak için Türkiye'nin yapması gerekenlere ilişkin değer-lendirmelerde bulunan, ihracat kilogram birim fiyatları ve katma değeri yüksek ürünlerin artırılması hedeflerinden bahseden Zeybekci, "Doğum sancıla-rını yaşıyoruz, doğum yakın ve kaçınılmazdır" dedi.

mız zaman tüm açıkların otomatik olarak kapandığını hep beraber göreceğiz” diye konuştu. Hayata geçirilen ve geçirilecek reformlarla birlikte inovasyonla yaşayan bir ekonomi inşa edecekleri-ni belirten Zeybekci, gelece-ğin Türkiye’sine giden yolda halihazırda alınan tedbir ve teşviklerin kullanılması çağrısında bulundu.

45

Reformları hayata geçireceğiz

İnovasyon Haftası’nın ilk günü açılış konuşmasını yapan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk

Özlü, zirvenin birkaç yıldır Anadolu'nun farklı şehir-lerinde de düzenlenmesini çok önemsediğini söyledi. Bu etkinliklerin Anadolu'da da gerçekleştirilmesinin önemine değinen Özlü, inovasyonun sadece birkaç şehrin veya birkaç sektö-rün değil tüm şehirlerin ve sektörlerin, bütün sanayi tesislerinin öncelik vermesi gereken konu olduğunu aktardı. Özlü, televizyon ve radyo gibi araçların çok uzun sürelerde belirli kullanıcı sayısına ulaşırken yeni çıkan bir oyunun veya uygulamanın kısa sürede çok daha fazla kişiye ula-şabildiğini kaydetti. Kamu harcamaları ile finans, inşaat, hizmetler gibi sek-törlere geçici olarak canlılık kazandırılabileceğini ifade eden Özlü, ancak her büyü-menin iyi büyüme anlamına gelmediğini, büyümenin sıhhatli, kaliteli ve sürdü-rülebilir olması için, üretim ve ihracat odaklı olması gerektiğini söyledi. Özlü, “Bununla birlikte, ülke ola-rak, bu noktayı da aşmamız gerektiğini düşünüyorum. Üretim ve ihracat odaklı büyüme söylemi, bizim ihtiyacımızı tam olarak tarif etmiyor. Ar-Ge ve inovasyon odaklı büyüme ifadesi, bizim için çok daha doğru. Çünkü üretimde ve ihracatta belli bir seviyeye geldik. Bunun daha ötesine geçmek, Ar-Ge ve inovasyonla mümkün

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi birlikte stantları ziyart ettiler.

FARUK ÖZLÜBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı

tığını, bu alanda çok sayıda projenin hayata geçtiğini, artık bu birikimin ticarileş-me konusuna da yansıması gerektiğini anlattı. Bakan Özlü, Ar-Ge projelerinin artık patentlere ve ürünlere dönüştürülmesi gerektiğinin altını çizdi.Özlü, ekonomide, konjonktü-rel olarak zorlu bir dönemden geçtiklerini ifade ederek, şu

olacak” diye konuştu.Özlü, dış ticaret açığı ve cari açığın Türkiye için önemli sorunlar olduğunun altını çizerek, “Türkiye’nin esas meselesi teknoloji açığıdır. Teknoloji açığını kapatırsak, cari açığı ve dış ticaret açığını zaten otomatik olarak kapatmış oluruz” ifadelerini kullandı. Teknoloji odaklı ihracatçı şirketlerin karlılığının daha fazla olduğuna dikkat çeken Özlü, bu farkın, kaliteden, teknoloji seviyesinden, tasarımdan veya marka değerinden kaynaklandığını, bu farkı kapatmanın girişim-ci gençlerin görevi olduğunu bildirdi. Özlü, hükümet olarak iş ve yatırım ortamını iyileştireceklerini dile geti-rerek, nitelikli yatırımlara yönelik teşvikleri daha etkin hale getireceklerini, Ar-Ge ve yenilik ekosistemini sürekli güçlendireceklerini vurguladı. Bakan Özlü, kamu desteklerinin de et-kisiyle, Ar-Ge ve inovasyon kültürünün her geçen gün geliştiğini belirterek, Ar-Ge harcamalarının sürekli art-

değerlendirmelerde bulundu: “Milletimiz, bu konuda yine büyük bir destana imza attı ve atıyor. İnsanlarımız, Cum-hurbaşkanımızın çağrısıyla dövizlerini bozdurmaya baş-ladılar. Bu millet, gerçekten de her şeyin en iyisini hak ediyor. Bu millete bir vefa borcumuz var. Biz de hükü-met olarak, bu borcu ödemek için ne gerekiyorsa yapacağız ve yapıyoruz. Bizzat talimat verdim; gerek bakanlığımız ve gerekse bize bağlı TSE, KOSGEB, TÜBİTAK gibi ku-ruluşlarımız ellerindeki döviz birikimini TL'ye çevirdi, çe-viriyor. Biz de kamu kurumu olarak vatandaşlarımız gibi böyle bir dönemde elimizdeki doları bozdurup Türk lirasına çevirerek milli paramıza sahip çıkıyoruz. Döviz kurları üzerinden Türkiye'ye ope-rasyon yapılmasına müsaade etmeyeceğiz.”

46

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Tehditlerle birlikte fırsatlar da var

5. Türkiye İnovas-yon Haftası'nın ikinci gününe ko-nuk olan Enerji ve

Tabii Kaynaklar Bakanı Be-rat Albayrak, inovasyonun, küresel ekonomik rekabetin arttığı bir dönemde, kurum-ların, ülkelerin, devletlerin arasındaki ekonomik, siyasi ve kültürel farkı kapatma noktasında çok önemli bir enstrüman olduğunu söy-ledi. İnovasyonun ne kadar güçlü kullanılırsa o kadar katma değer sağlayarak, ülkeleri küresel ligde başka bir yere taşıyacağını ifade eden Albayrak, Türkiye'nin de enerji özelinde yerli ve yenilenebilir enerji kaynak-larını teknolojik gelişmeler-le birleştirip bu kaynakları katma değerli bir şekilde ekonomiye kazandırmak için bir süreci başlattığını anlattı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi stantları gezerek ilgililerden bilgi aldılar.

BERAT ALBAYRAKEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı

olarak karşılaşabileceği noktalardan bir tanesi bu. İkincisi de çok çalış-mak. Hiçbir büyük başarı çok çalışmadan olmuyor. Hangi konuyla uğraşırsanız uğraşın, konu Türkiye ile ilgiliyse eğer hele de bu rekabet ikliminde her za-mankinden çok daha fazla çalışmalıyız. Bu küresel mücadelenin içinde ayakta kalabilmek için öncelikle çok güçlü olmamız lazım ki, bunun için de çok çalış-mamız lazım. Aradaki farkı kapatacak hikaye de her alanda inovasyonu hayata geçirmeyi gerektiriyor” değerlendirmesinde bulun-du. Albayrak, bu yüzyılda dünya ekonomik refahının her geçen gün doğuya doğru kaydığını ve yaklaşık 10 sene sonra dünyanın en güçlü iki ekonomisi olacağı tahmin edilen Çin ve Hindistan ekonomisinin G7 ülkelerinin ekonomisini geçeceğini vurguladı.Bu yüzyılda petrol mer-kezli politikaların da yerini gaz merkezli politikalara

İnovasyon çerçevesin-de artık diğer ülkelerle, kurumlarla aradaki farkı kapatmak için şansın daha yüksek olduğunu dile geti-ren Albayrak, “Burada iki şeye ihtiyaç var. Birincisi özgüven. Bu özgüven sizi farklı bir iklime sürükle-memeli, bu yüzyılda belki toplumların en çok tehdit

bıraktığını vurgulayan Albayrak, bu yeni dönemde tehditlerle birlikte fırsat-ların da ortaya çıktığını ve bu neslin son yüzyılın en kritik nesli olduğunu belirtti. Albayrak, şimdiki neslin Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarabilme noktasında kritik olduğuna ve bu ruhu taşıdığına işaret ederek, şunları söyledi: “Önce mil-let sonra kendiniz sonra da Rabbinizi bildiğiniz sürece kimse size bir şey yapa-maz. Dünyaya her anlamda nizam ve intizam vermiş bir kültürün devamıysak eğer bundan sonraki süreci de bu kültürün üzerine oturtacağız. Bunu otur-tursak eğer bunu kimse yıkamaz, bunun en güzel örneği de 15 Temmuz. Türkiye'de altını kaldırdığı-nız birçok halının altından neler çıkıyor bir bilseniz. Ülkemizin menfaatini her şeyin üstünde tutup sonu ihanete giden sürece düşmeden, her türlü kutsalın üzerinde ülkemizi, vatanımızı en üst çerçeve-ye koyarak, bu topraklara minnet ve bağlılık duyarak sadece alın teri değil, akıl terini de katarak, bu süreci götürmemiz lazım. Biz bugüne kadar önümüze konulan senaryoları artık uygulamıyoruz uygulama-yacağız. Bu ülkenin men-faatleri neyi gerektiriyorsa öyle güçlü bir çelik iradeye sahip olacağız ki, bunu satın alabilecek hiçbir para birimi üretilememiş olacak.”

47

2023 hedefine gençlerle ulaşacağız

İnovasyon Haftası’nın açılışında konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyü-kekşi, 2012 yılından bu

yana İnovasyon Haftası et-kinliklerini gerçekleştirdik-lerini, Türkiye’de inovas-yon denildiğinde akıllara artık İnovasyon Haftası etkinliklerinin geldiğini söyledi. Bu konuda yap-tıkları çalışmalarda önemli adımlar attıklarını ifade eden Büyükekşi, şunları kaydetti: “İnovasyon de-yince biz şunu kendimize düstur edindik; inovasyon birlikte başarmayı başara-bilmektir. O yüzden bugün yine sizlerle bir aradayız. Bu organizasyonumuzun hayata geçirilmesinde tüm ihracatçılarımızın payı bü-yük. Eğer onların girişimci ruhları olmasaydı, bugün ihracat Türkiye ekonomi-sinin bu kadar önemli bir parçası olmayacaktı. İşte bu yüzden, 65 bin ihracat-çımıza gösterdikleri büyük cesaretten, ortaya koy-dukları başarma azminden dolayı teşekkür ediyor,

Büyükekşi, “Çalışmanın gerekliliğine inanan ihracatçılar ailesi olarak inovasyonu geliştirmeye çok önem veriyoruz" dedi.

MEHMET BÜYÜKEKŞİTİM Başkanı

Türkiye'yi teknoloji üreten ülke konumuna gençlerin getireceğini ve 2023 hedef-lerine gençlerle ulaşacak-larını söyledi. Büyükekşi, çalışmanın inovasyonun en vazgeçilmez koşulu oldu-ğunu, çalışkanlıkta pek çok kez dünyaya örnek olmuş ataların çocukları oldukları-nı söyledi.TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ikinci günün açılışında yaptığı ko-nuşmada ise ekonomik anlamda güçlü olabilmek için dengeli büyüme ve toplumsal refahı artırmanın önemine işaret etti. Büyü-kekşi, “Bu ülkenin bu yolda nefesinin kesilmemesi ve temposunun sürekli olarak artabilmesi için kolektif ve yenilikçi bir zekâya sahip olması gerekiyor. Bunun üzerine de zamanı koyarak ilerlemenin modern ifadesi

minnetlerimi sunuyorum.”Gençlere seslenen Büyü-kekşi, "Sevgili gençler, ino-vasyon yapmak, yenilikler ortaya koymak kolay bir şey değil. Hepimiz bunu biliyoruz. Hazreti Mevlana ne güzel demiş; 'Çalınan her kapı açılsaydı; ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı.' O yüzden biz kapılar açılana kadar çalmaya devam edece-ğiz. Bu yolda en büyük destekçimiz ise her daim sabrımız olacak. Başarmak istiyorsak yılmayacağız” diye konuştu.İnovasyon Haftası'na katılan turkuaz tişörtlü gençlere dikkati çeken Büyükekşi, bu gençlerin 140 üniversiteden 2 bin kişilik bir aile olan "İnova-TİM" üyeleri olduğunu ve hepsinin inovatif, girişimci bir ruh taşıdığını ifade etti. Büyükekşi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün “Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç nesillerin anlayış ve enerjisine bağlıdır” sözünü anımsatarak,

inovasyon. Yani inovasyon bu zorlu çıtayı her seferin-de daha yükseğe koyabil-menin olmazsa olmazıdır” diye konuştu.Toplumların rekabetçili-ğinin artık babadan oğula miras kalmadığını anlatan Büyükekşi, rekabetçiliğin çalışarak elde edildiği-ni söyledi. İnovasyonu yaratıcılıktan ayıran temel öğenin çalışmak olduğu-nu aktaran Büyükekşi, “Çalışmanın gerekliliğine inanan ihracatçılar ailesi olarak inovasyonu geliştir-meye çok önem veriyoruz. Türkiye İnovasyon Haftası etkinliklerinde sanayi ve akademiyi, yaratıcılıkla tutkuyu, tecrübeyle vizyo-nu, sanayicinin alın teriyle üniversitedeki öğrencile-rimizin, hocalarımızın akıl terini bir araya getirmeye çalışıyoruz" bilgilerini verdi.

48

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Kurulan stantlar, ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Bunlardan biri de pedal çevirdikçe telefonların

şarj edilmesini sağlayan bisiklet projesiydi. Şarjları biten

ziyaretçiler, pedal çevirerek cihazlarını şarj ettiler.

49

Bu yıl 5’incisi düzenlenen İnovasyon Haftası’na 100’e yakın üniversite katıldı. İnovasyon Haftası’na öğrencilerin yaptığı Mars keşif cihazı, merdiven çıkan engelli arabası, telefonlar kontrol edilebilen yangın robotu ve elektrikli arabalar ve birçok inovatif ürün yer aldı.

Üniversite öğretim üyelerinin ve öğrencilerinin teknoparklarda ve Ar-Ge merkezlerinde geliştirdiği tüm inovatif projeler Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri kapsamında aynı platformda sergilendi.

50

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Shell Eco-marathon'da kazananlar ödüllerini aldı

SHELL ECO-MARATHON YARIŞMASI

Shell Eco-marathon Türkiye yarışmasında, ürettikleri enerji tasarruflu araçlarla piste çıkan takımlar arasından, en az enerjiyi harcayarak pistteki turunu tamamlamayan takım yarışmayı kazanıyor. Takımlar Benzin, Elektrik, Hidrojen kategorilerinde yarışıyorlar. Araçları sürenler de yine öğrenciler oluyor. Tasarruflu ve emniyetli sürüş tekniklerini en iyi kullanan öğrenciler, takımlarını bir adım öne taşıyor. Yarışma, mühendislik, tasarım, yol emniyeti gibi disiplinlerde çok önemli bir deneyim sunuyor.

5. Türkiye İnovasyon Haftası kapsamında TİM ve Uludağ Oto-motiv Endüstrisi

İhracatçıları Birliği (OİB) iş birliğinde düzenlenen Shell Eco-Marathon Yarışması'nın ödülleri verildi. En az enerji tüketimi yapan araçları tasarlayan öğrencilere sekiz kategoride dağıtılan ödülleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, TİM Başkanı Mehmet Büyükek-şi, OİB Başkan Yardımcısı Ömer Burhanoğlu ve Shell Türkiye Başkanı Ahmet Erdem verdi.

Birincilik Ödülü İTÜ’nün oldu 7 üniversite ve liseden 60 öğrencinin katılımıyla düzenlenen ödül töreninde, İstanbul Teknik Üniversitesi 1 litre benzinle 300 km gi-debilen araçlarıyla “prototip benzinli araçlar” katego-risinde birincilik ödülünü aldı. Boğaziçi Üniversitesi 1

kW-saat elektrikle 315 km gidebilen elektrikli prototip araçları ile kategori birinci-liğini elde ederken İstanbul Üniversitesi hidrojenle çalışan araçlarıyla hidrojen kategorisinin birincisi oldu. Şehir konsepti elektrikli araçlar kategorisinde ise ödülü Yeditepe Üniversitesi aldı. Yarışmada Ankara Keçiören’deki Kalaba Lisesi “Tasarım”, İstanbul Üniversitesi “İnovasyon”, Yıldız Teknik Üniversitesi “Emniyet” ve Anadolu Üniversitesi “Takım Ruhu” ödülünü aldı.Kazanan takımlara ödülle-rini veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, öğrencileri ortaya koydukları inovasyon başarısından dolayı tebrik ettiler ve Mayıs 2017’de Londra’da düzenlene-cek Shell Eco-marathon

Avrupa’da Türkiye’yi temsil edecek takımlara başarı dileklerini ilettiler.

Büyükekşi’den teknolojik üretkenliği artırma çağrısı TİM Başkanı Mehmet Büyü-kekşi, Türkiye nüfusunun yüzde 16’sından fazlasını 15-24 yaş arası genç birey-lerin oluşturduğuna dikkati çekerek “Yani neredeyse 13 milyon genç nüfusumuz var. Bu çok büyük bir oran. Ülke bazlı baktığımızda; 20 AB üyesi ülkenin her birinin nüfuslarından daha fazla bir rakam karşımızda. Bu demek oluyor ki, teknolo-jik üretkenliği yüksek ve dinamik bir nüfus, ülke eko-nomimizin güçlenmesinde kritik öneme sahip. Genç-lerimize buradan seslen-mek istiyorum: Durmayın! Ar-Ge, İnovasyon, Tasarım ve Markalaşma çerçevesin-de teknolojik üretkenliği artırın” dedi.

52

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Hayalimin peşinden sonuna kadar gittim

İnovasyonu geniş kitlelere yayacağız

Türkiye eşsiz bir ülke

Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı

Fatih Kemal Ebiçlioğlu, geçen aylarda ülkelerin inovasyon alanındaki karneleri niteliğinde olan Küresel İnovasyon Endeksi Raporu'nun yayınlandığını, rapora göre inovasyonun küresel liderlerinin İsviçre, İsveç ve İngiltere olduğunun ortaya çıktığını ve bu üçlünün önceki yıla göre değişmediğini kaydetti. Türkiye'nin bu yıl 2015'e

kıyasla 16 basamak ilerleyerek listede 42'nci sıraya yükseldiğini belirten Ebiçlioğlu, “Alt endekslere baktığımızda marka başvurularında 4'üncü sırada olduğumuzu görüyoruz. Endüstriyel tasarım başvurularında ise İtalya, Çin ve Kore ile birlikte dünya lideriyiz” dedi. Ebiçlioğlu, söz konusu güzel gelişmelerde, inovasyon kültürünü daha geniş kitlelere yayma çabalarının yanı sıra teşvik edici yasal düzenlemelerin de payı olduğunu söyledi.

Tel Aviv Üniversitesi Girişimcilik Merkezi kurucusu Oren Simanian “İnovasyon

için Akademi, Hükümet ve Özel Sektörün İş birliği” konferansında inovasyon için Türkiye'nin eşsiz olan özelliğinin bulup ortaya çıkarılması tavsiyesinde

bulundu. Simanian, “Şans, fırsat karşınıza çıkınca hazırlıklı olmakla ilgilidir. Girişimci olmak için cesur olun. Türkiye'de eşsiz olan özelliği bulun. Bu çok önemli. Doğal kaynağınız nedir? Turizm, medikal sektörü olabilir. Örneğin İsrail'de çok fazla doğal kaynak yok” dedi.

Flyboard'un geliştiricisi ve dünya jet-ski şampiyonu Franky Zapata uçmayı hayal

ederek Flyboard'u hayata geçirdiğini ifade ederek, başta “Fransa'da küçük ölçekli satışları olur” diye düşündüğünü, ürünün videosunu Youtube'a koyduğu günün ertesi sabahında 2 bin kişiden sipariş aldıklarını anlattı. Zapata, “Kısa sürede dünyaya yayıldı. 5 yıl gibi kısa bir sürede Flyboard sporunu ve endüstrisini ortaya çıkardık” dedi.

İnovasyonun ilk koşulunun amaç belirlemek olduğunu belirten Zapata, sözlerine şöyle devam etti: “Bir ürün yaratırken ekibimle beraber bir şeyi öylesine yapmıyoruz. Flyboard'u tasarlarken amacımız uçmaktı. Ben uçmayı hayal ettim ve hayalimin peşinden sonuna kadar gittim. Ana amacımdan hiçbir zaman sapmadım. İnovasyon alanında çalışmak istiyorsanız parayı bir hedef değil, amaç olarak düşünmelisiniz. Önerim; korkmayın, kendinize inanın."

FATIH KEMAL EBIÇLIOĞLUKoç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı

FRANKY ZAPATAFlyboard'un geliştiricisi

ve dünya jet-ski şampiyonu

OREN SIMANIANTel Aviv Üniversitesi Girişimcilik Merkezi kurucusu

53

Büyüme odaklı inovasyon

İnsan varsa imkân da var

Küçük yaşta başlıyor

Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, "Teknolojiyle

Hayatlara Dokunmak: Sosyal İnovasyon" başlıklı bir sunum yaptı. İnsanoğlunun teknolojik gelişimi benimsediğini ifade eden Terzioğlu, 1800 ile 2000 arasında yazılan kitaplarda ‘imkansız’ kelimesinin kullanımının İngilizce ve Fransızca’da yarıya, Almanca’da ise üçte bir oranında düştüğünü ifade ederek, “İnsan varsa imkan da var. Gerçekten insanların

hayatlarına dokunmak önemli” dedi ve teknolojinin bireylerin hayatını kolaylaştırıcı çözümler için kullanılmasının önemine işaret etti. Kaan Terzioğlu, Turkcell'in geliştirdiği girişimci fonlaması platformu Arıkovanı'nın bir yaşına girmek üzere olduğunu, bugüne kadar 1,3 milyon lira destek toplandığını bildirdi. Girişimcilere bu siteyi takip etmeleri önerisinde bulunan Terzioğlu, platformun girişimcileri fon sahipleriyle bir araya getirdiğini anlattı.

Teknoloji inovasyonu, dünyayı ve endüstriyi

nasıl değiştiriyor başlıklı konferansta Microsoft Türkiye CTO’su Onur Koç, “Bence inovasyon daha küçük yaşta başlıyor, lisede üniversitede değil.

Küçük yaşlarda hayal eden çocuklar, onu gerçekleştirmek için çabalayan, gerçekleştir-diklerinde zevk alan çocuklar ileride çok büyük hayal kuruyor. Ama Türkiye’de yüzde 50’si hayal kurmuyor, daha basit ihtiyaçları peşinde koşmak zorundalar" dedi.

Chicago Üniversitesi öğretim üyesi Ufuk Akçiğit

“Büyüme odaklı inovasyon” başlıklı konferansta inovasyon ve ekonomik büyüme üzerine yaptığı çalışmalardan bahsetti. Akçiğit, milyonlarca şirket verisi, milyonlarca patent verisi, milyonlarca inovasyon verisi kullanarak, oradaki genel trendleri görerek, devlet olarak ne gibi politikalar düzenlenmeli, inovasyonu nasıl daha fazla artırabiliriz gibi soruları

cevaplamak için araştırmalar yaptığını söyledi. Ekonomik büyüme ve inovasyon arasındaki ilişkiden bahseden Akçiğit, daha fazla inovasyon yapılan bölgelerde sosyal iletişimin daha fazla olduğuna dikkat çekti. Akçiğit, “İnovasyon; sosyal hareketlilik açısından da hatta kapsayıcı büyüme açısından da çok önemli doneler veriyor bize” dedi. Araştırmalardan ve bunların sonuçlarından bahseden Akçiğit, “İnovasyonla mutluluk arasında pozitif korelasyon var” dedi.

KAAN TERZİOĞLUTurkcell Genel Müdürü

UFUK AKÇIĞITChicago Üniversitesi

öğretim üyesi

ONUR KOÇMicrosoft Türkiye CTO'su

54

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Yapay zeka her şeyi dönüştürecek

Hedefimiz insan hayatına dokunmak

Sağlık elektronikleşiyor

Philips, Ortadoğu & Türkiye CEO’su Arjen Radder, İstanbul’daki

köprülerin ışıklandırmasının Philips tarafından yapıldığını ve bundan büyük memnuniyet duyduklarını aktardı. Sağlıkla ilgili konulara özel önem verdiklerini dile getiren Radder, “Eşimin annesini kanser nedeniyle kaybettik. Eşimin babası da kansere yakalanmıştı. Tedavi sürecinde şunu öğrendim ki sağlık hizmeti hakkında düşündüğünüzde önemli olan birtakım şeylerin

bağlantılı olması” dedi. Radder, Türkiye’de sağlık sisteminin düzeltilmesi için yapılabilecek şeylerin olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: “Tutkum, insanların hayatlarını iyileştirebileceğimiz umudu. Philips olarak 3 milyar kişinin hayatını 2025’te daha anlamlı ve daha pozitif bir şekilde düzeltmek istiyoruz. Kolay bir hedef değil ama bu beni motive ediyor. 3 milyar kişinin hayatını değiştirmek istiyorsanız eğer burada inovasyon kavramı devreye giriyor."

GOLOD Sport Kurucusu Cyril Giovale, endüstriyel

çalışma performansı ile ilgili çalışmalar yaptığını söyledi. Giovale, geçen sene GOLOD’u kurduğunu bunun elektrik bir ekipman olduğunu ifade etti. Giovale,

şunları söyledi: “Sağlıkla ilgili trendler var. Artık geleneksel doktor danıştığımız tek kişi değil. Günümüzde internet sayesinde çok geniş imkânlar var. İkinci trend ise geleneksel ekipmanların taşıması ağır. Gün geçtikçe ekipmanlar küçülüyor ve ulaşılması daha rahat hale geliyor.”

Moderatörlüğünü Arçelik İnovasyon Direktörü

Erkan Duysal’ın yaptığı konferansta Colombia Üniversitesi Robotik Araştırmalar bölümünden Hod Lipson robot teknolojisiyle ilgili yenilikleri paylaştı. Lipson, yapay zeka konusunda bizi gelecekte neler bekliyor sorusunun cevabını katılımcılarla paylaştı. Lipson, robotik teknolojilerini büyük ölçüde Hollywood filmlerinin şekillendirdiğini belirtti.

Lipson, şöyle devam etti: “Bilim kurgu filmlerini izlediğiniz zaman robotlar hakkında çok daha farklı bilgilere sahip olabilirsiniz. Farklı davranış biçimleri sergileyen robotlarla karşılaşabilirsiniz. Gerçekte yapay zeka burada ve sahne arkasında kullanılıyor. Analitik tahminler yapan yapan yapay zekalar mevcut. Birkaç yıl içinde yapay zekayla ilgili bazı değişiklikler gerçekleşti. Bu da daha önce bizim için mümkün olamayan yapamadığımız şeyleri başarmamızı sağladı.”

ARJEN RADDERPhilips, Ortadoğu-Türkiye CEO’su

HOD LIPSONColombia Üniversitesi Robotik Araştırmalar

CYRIL GIOVALEGOLOD Sport Kurucusu

56

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Mavi Okyanus stratejisi uygulanıyor

Yeni deneyimler yaşatmaya çalışıyoruz

Arabalar kanatlanıyor

THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, "Söz konusu

inovasyon olduğunda, inovatif şirketlerin vazgeçilmezlerinden biri, beyin gücü ve gençlere yatırım yapıp, onlarla beraber olacak bir ekosistemi de yaşatmak" dedi. İnovasyona mecbur şirketlerden biri olduklarını dile getiren Aycı, şunları kaydetti: "Sektörümüzün içindeki gelişmeler ve rakiplerimizin kat ettiği mesafeler, ekosistemimiz

içindeki yeni gelişmeler, hepimizi inovasyona daha çok eğilmeye itiyor. İnovasyona eğilirken, tek başımıza değil, işbirliği ve koordinasyon içinde pek çok paydaşımızla, yeni projelerle, yeni inovasyon çalışmalarıyla müşterilerimize daha yeni deneyimleri yaşatmaya çalışıyoruz. Özellikle standartlaştırma, otomasyon, hızlandırma, izlenebilirlik ve hemen her sektördeki şirketin ortak meselesi olan, dijital dönüşüm ve dijitalle ilgili yapmamız gereken inovasyonlar önümüzde."

Molnari Inc. Kurucusu Dezso Molnar, “Dünyadaki

icatların ve sanatın seviyesi bilinmezse düzeltmeniz gereken şeyin ne olduğunu algılayamazsınız” diye konuştu. Molnar, şunları

söyledi: “Şu anda jetbag döneminde yaşıyoruz. Sırt roketi 1950’lerden olan bir şey. Yeni teknolojilerin yarattığı değişimleri görmek çok güzel. Başından beri bu işin içerisindeydim. Uçan bir arabayı yapabilirim diye düşündüm ve risk aldım.”

Kordsa Global CEO’su Cenk Alper moderatörlüğünde gerçekleşen

konferansta INSEAD Teknoloji Yönetimi Öğretim Görevlisi Ben Bensaou, inovasyon konusunda uzun süredir dersler verdiğini söyledi. Bensaou, “Mavi Okyanus stratejisi adı verilen projenin parçası olarak çalışmaya başladım. Çok hızlı bir şekilde şirketlere Mavi Okyanus stratejisini uygulamalarına yardımcı oldum” dedi. Bensaou, şöyle devam etti: “Zaman içerisinde

fazlaca kurumda çalışma imkânı bulunca bir sistematik yaklaşım geliştirdim. Bu da yedi adımdan oluşan bir inovasyon sürecine dönüştü. Türkiye’ye 10 yıl önce geldiğimde 8 Sabancı şirketi ile çalışma yapmam ve eğitim vermem istendi. Şirketlerle üç ay eğitimi devam ettirdik. Zaman içerisinde şunu keşfettim. Cenk Alper bizim yaklaşımımızın savunucusu, elçisi oldu. Liderlerin ve şirketlerin farkında olmaları gereken en önemli iki unsur yürütme motoru diğeri ise inovasyon motoru" dedi.

İLKER AYCITHY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı

BEN BENSAOUINSEAD Teknoloji Yönetimi Öğretim

Görevlisi

DEZSO MOLNARMolnari Inc. Kurucusu

57

Büyük hayal etmek, büyük düşünmek şart

Sentetik motorlar insan gücünü artıracak

Bir dağcılık kazası sonucunda bacaklarını kaybettikten

sonra kendine protez bacak yaparak yeniden yürümeye başlayan MIT Media Lab Biyomekatronik Araştırma Grubu Lideri Hugh Herr, “Biyonik Teknolojinin Yeni Çağı” adlı konferansta biyonik uzuv teknolojilerindeki çığır açan gelişmelere değindi. Herr, “Kazayı geçirdiğimde protezler vardı, ama başarılı değildi. Benim ve diğer insanların ihtiyaçlarından yola çıkarak Extreme Bionics isimli merkezi kurdum. Vücuda nasıl ek hücreler yaratabiliriz, beynin fonksiyonlarını nasıl eksik uzuvlarla beraber çalıştırabiliriz konularını incelemeye başladım. Beyin bizim duygu ve düşüncelerimizi koordine ediyor. Aslında beyni çok kompleks kılan farklı türden hücrelerin birbiriyle iletişim halinde olmasıdır. Şu anda Bionnex isimli biyonik bacakları ürettik. Beyin

hücrelerinin matematiğini tam olarak kurgulayamadık ama sorunlar üzerinde çalışmaya devam ediyoruz” bilgilerini verdi.Herr, geliştirdikleri yöntemle kontrol altına alınmak istenen kasa özel bir virüs enjekte ettiklerini belirterek, “Işığa duyarlı bir yöntemin sinir sistemine ulaşabildiğini anladık. Sıcak bir tencereye elinizi soktuğunuzda 15 milisaniye içinde elinizi çıkarırsınız. Biz de sinir hücreleri arasındaki iletişimi hızlı bir şekilde kurgulamanın yolunu bulduk. Her bacağın içerisinde minik bilgisayarlar ve 12 sensör var” diye konuştu. Herr, “Gelecekte insanlar yeni nesil sentetik motorlar kullanarak gücünü ve hızını artırabilecek" dedi. Geliştirdikleri biyonik uzuvlar için 60 milyon dolarlık yatırım yapıldığını da belirten Herr, "Şu anda her bir bacak sensörü ve ara yüzleriyle beraber 50 bin dolara satılıyor” ifadelerini kullandı.

Etkinlik kapsamında üst düzey hızlı ulaşım aracı Hyperloop'un

yaratıcısı Dirk Ahlborn da Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın moderatörlüğünde Hyperloop'u Gerçeği Çevirmek başlıklı bir konferans verdi. Konuşmasında Hyperloop teknolojisini tanıtan Dirk Ahlborn, “Bir noktadan diğerine çok hızlı ilerleyen bir kapsül bu. Yeşil bir ulaşım aracı olmasını istediğimiz için güneş, kinetik ve rüzgar enerjisi kullanıyoruz. Hayatımızda Hyperloop olsaydı, örneğin şehir dışı havaalanlarına daha hızlı ulaşırdık, taşımacılıkta bir kargo Çin'den Avrupa'ya birkaç saatte ulaşabilirdi. Gelecek yıl toplu taşımanın temellerini değiştirebiliriz. 20 ülke ile bu sistem için görüşme halindeyiz” dedi. Türkiye'de inovasyon kültürünün yaygınlaşması konusunda önerilerde bulunan Ahlborn,

“Türkiye'de sorun yetenek değil. Teknoloji mevcut, destek var. Para da projeleri tamamlayan bir şey değil. Önemli olan vizyona sahip olmak ve bu vizyonun peşine düşmektir. İş kurmak, sermaye oluşturmak çok zordur. Bu nedenle ben yapamam, benim nakdim yok demeyin. Bunun için de yardım istemekten çekinmeyin” dedi.Ahlborn, “İnovasyon kesinlikle ülke bazında değildir. Büyük düşünmek lazım. Büyük hayal etmek lazım" dedi. Girişimci olarak pek çok mücadeleden geçtiğini ifade eden Ahlborn, hyperloop’ta bilet kullanımının olmayabileceğini belirterek, “Ben bilet döneminin geçtiğini düşünüyorum; para kazanma şeklimizi değiştirebiliriz, bu zaman üzerinden olabilir” dedi. Burak Aydın ise “Yapmamız gereken özgüvenimizi yansıtmak. Büyük hayal etmeli. Yarının teknolojisine yatırım yapmak lazım, bugünün değil” dedi.

HUGH HERRMIT Media Lab Biyomekatronik Araştırma Grubu Lider

DIRK AHLBORNHyperloop Yaratıcısı

58

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Gelecekte varım diyen herkesin yanındayız

Bilgi ekran dışına çıkacak

Samsung Başkan Yardımcı Pranav Mistry, İnovasyon Haftası’nın ikinci

gününe yaptığı sunumla damga vurdu. Teknolojinin sihir gibi bir şey olduğunu ifade eden Mistry, “Bilgisayar mouse fikrinden yola çıkarak, dijital bir eldiven geliştirdim. Kızılötesi bir kamera ile bilgisayarların fiziksel bir mouse olmadan kullanılmasını sağladım. Bu fikri biraz daha geliştirdim ve ekranlar olmadan neler yapabileceğimi araştırdım. Bir bisiklet kaskının üzerine projektör yerleştirerek bilgisayarları ekranlardan bağımsız bir yere taşıdım. Bu cihaza ayrınca hareket algılayan kamera ekleyerek kontrol edilebilmesini de sağladım. Bu cihazla elimiz bir telefona çevrilebilir veya bir kağıdı tablete dönüştürebilirsiniz” diye konuştu. “Ben çocukken küçük bir şehirde büyüdüm ve aslında sihirbazlık çok ilgimi çekerdi” diyen Mistry, şöyle devam etti: “Sonra anladım ki sihirbazlık

şu anda aradığımız şey konusunda aynı şey. Bu sihirbazlığı, büyüyü neden hayata taşımıyoruz dedim. Sanal gerçekliği yaşamadığımızda bu da sihir gibi bir şey. Teknoloji dediğimiz de bu değil mi? İki yüzyıl içerisinde çok yol kat ettik. Bilgisayarlardan ta cebimizdeki telefonlara... Herkes gelecek şöyle böyle olacak diyor ama kimse bilmiyor. Bu belirsizlik düşünmeye sevk ediyor. Bilgi ihtiyacı hep aynı ama kanal teknoloji sayesinde değişiyor. Bilgiyle iletişime geçtik. Bilgisayardan sonra bilgi interaktif bir hal aldı. Artık cebimize koyup kolumuza takıyoruz. Artık bilginin içerisine girmek istiyoruz. Biz artık sanal deneyimler yaratıyoruz. Eskiden kitaplar okunurken hikayeler dinlenirdi ama şimdi o hikayenin içerisine girebiliriz sanal gerçeklikle. Fiziki dünyada etkileşimde bulunduğum şekilde dijital dünyada da aynı şeyi yapmaya çalıştım” diye konuştu.

TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, “İyi Banka-İyi Gelecek”

konulu konferansta “Daima İyi Banka” olma vizyonuna vurgu yaparak, çalışanına, müşterilerine, ortaklarına ve toplumuna iyi hizmetler sunmak için çalıştıklarını söyledi. “Gelecekte ben de varım diyen herkesin yanında biz varız” dediklerini belirten Leblebici, geleceğin bilim insanları olarak yetişen Maker Çocukları sahneye davet etti. Leblebici, “Bulunduğumuz çevreye ve topluma katkı sağlamak üzere, Genel Müdürlük binamızın bulunduğu Ümraniye’de kardeş okulumuz Haşim İşcan İlkokulu’nda TEB İnovasyon Maker Atölyesi’ni kurduk. Öğrenmeyi seven ve araştıran çocuklarımızı daha ilkokul çağında Maker hareketi ile tanıştırıyoruz. Bu projeyle tüm yıl Maker eğitimi alacak olan çocuklarımız, yepyeni

fikirler ve yeni ufuklarla tanışacaklar” dedi.Leblebici, “Günümüzün bilgiye dayalı büyüyen ekonomilerinin temelinde inovasyon bulunuyor. İnovasyonun gücüne inanan bir banka olarak, kurum kültürümüze işledik ve bu ekosistemin her alanında yer alıyoruz. Yeni neslin trendlerini ve ihtiyaçlarını yakından takip eden bir banka olarak, dijital alandaki bankacılık hizmetlerimizi CEPTETEB markası altında birleştirdik. Dijitalleşme ile beraber gelen, müşterilerimizin hız ve kolaylık beklentisini en pratik şekilde çözüyoruz. ‘Danışman Banka’ anlayışımız ile KOBİ’lerimizin katma değerli gelişimlerini destekliyor ve inovasyonu içselleştirmeleri için çalışıyoruz. İnovasyonda öncü bir banka olarak, trendleri ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyor, ekonomiye katma değer yaratmak için çalışıyoruz" dedi.

PRANAV MISTRYSamsung Başkan

Yardımcı

ÜMİT LEBLEBİCİTEB Genel Müdürü

60

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

SEMİH SAYGINER

Sporda sınır tanımayanlarTEB Genel Müdürü Ümit Leblebici’nin moderatörlüğünde gerçekleşen panelde spor dünyasının önde gelen isimleri

kendi alanlarına yönelik nasıl çalıştıklarını, tutkularını katılımcılarla paylaştı.

Dünya Bilardo Şampiyonu Semih Saygıner, bir işe kafa yorulduğu zaman o işe odaklanılabileceğini vurguladı. Saygıner, “Bilardoda bir yere gelmek çok zamanımı aldı. Gerçekten çok

çalıştım, çok uğraştım. Yetenek gerçek anlamda senin parlattığın kadardır ve ilerde lazım olan bir şeydir ve dünya şampiyonu olmak için gereklidir. 7 sene ara vermek zorunda kaldım. Tekrar başlayınca

kendime format attım. Sınırı koyarsan var, ben sınır koymuyorum. Yanındakinden daha iyi olmaya çalışmak yerine o konuda iyi olmaya çalışan biri zaten sınır tanımaz” ifadelerini kullandı.

İronman Dünya Şampiyonası Yarışmacısı Bahar Saygılı, bu spor dalının triatlonun biraz daha uzun mesafelerini içerdiğini söyledi.Saygılı, “Yarışmada 3,8 km yüzüyorum, 180 km bisiklete biniyorum, 42 km koşuyorum. 2016 Ekim ayında Türkiye’yi İronman yarışmasında temsil eden tek Türk kadın sporcuydum” dedi.

Altınordu Futbol Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Mehmet Özkan, Altınordu’nun sadece bir futbol kulübü olmadığını sosyal gelişimle de ilgilendiğini ifade etti. Özkan, “Bizim sistemimizde önemli olan bir gencin iyi futbolcu olması değil. Öncelikle iyi birey, iyi vatandaş olmaları için uğraşıyoruz” şeklinde konuştu.

Dünya Serbest Dalış Rekortmeni Şahika Ercümen, Türkiye’nin geçirdiği zor günlerde adımızı sporla, bilimle duyurmak istediklerini aktardı. Ercümen, “8’inci dünya rekorumu kırdım. İlgilendiğim zor bir branş çünkü insan vücudu gün içinde binlerce kez nefes alıp vermeye alışkın ve biz buna aykırı bir şey yapıyoruz” diye konuştu.

Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, tenis spor dalında değişimler olması gerektiğini ve "zengin sporu" algısının kırılması gerektiğini belirtti. Durmuş, “6 yıl önce başlattığımız projelerle hayallerimiz vardı, gençlerimize inanıyorduk. Tenisi sokaklara yaydık. Hedefimiz dünyanın en iyisi olabilmek” dedi.

CENGİZ DURMUŞŞAHİKA ERCÜMEN

BAHAR SAYGILI SEYİT MEHMET ÖZKAN

61

Sinema ve inovasyonModeratörlüğünü Yapımcı Elif Dağdeviren’in yaptığı “Sinema ve İnovasyon” adlı panelde günümüz sinema

endüstrisi, yeni trendler tartışıldı.

Yönetmen Serdar Akar, sinemanın başlı başına inovatif bir şey olduğunu aktardı. Sinemanın teknolojiyle direkt alakalı bir sanat dalı olduğunu vurgulayan Akar, “Yeni bir sanat sinema, 100 yıllık bir iş. Sinema, teknolojik gelişmelere ayak uyduran bir sektör. Türkiye’de de sektördeki gelişmeleri

çok yakından takip ediyoruz. En inovatif şeylerden bir tanesi de internet ve sinemanın ilişkisi. Sinemamızın gelişmesi ve değişmesi açısından yasal düzenlemelerle teknolojiyi daha verimli kullanacağız. Gelişmek için teknolojinin tüm olanaklaından yararlanmamız lazım” şeklinde konuştu.

Film Yapımcısı, Yönetmen ve Film Anlatıcısı Ezel Akay, sinemanın sadece 100 yaşında bir sanat olduğunu, çok genç, asla gelişimini tamamlamamış ve seyircisinin potansiyelini tam kullanamamış, gelişmekte olan bir sanat dalı olduğunu ifade etti. Akay, “Biz

anlatıcılığın altın çağında yaşıyoruz. Bunda iletişimin artmasının oldukça payı var. İnovasyonun en büyük düşmanı gelenek. Fakat öyle bir düşman ki topla tüfekle mücadele edilmiyor. İnovasyonun önündeki engel teknoloji değil gelenek. Bir şeyleri değiştirmek için bu gelenekleri kırmamız gerekiyor” diye konuştu. EZEL AKAY

SERDAR AKAR

62

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Yıldırım Holding İcra Kurulu Başkanı Yüksel Yıldırım, 21 ülkede faaliyet gösterdiklerini, dünyanın 15. büyük limancı şirketi olduklarını söyledi. Şirketin gübre, kimyasal, çelik, krom gibi yurtiçi ve yurtdışındaki yatırımlarını anlatan Yıldırım, şu anda faaliyet gösterdikleri sektörlerin birçoğunda Türkiye'de ve dünyada ön sıralarda olduklarını, bu başarıda inovasyonun önemle payı olduğunu anlattı.

Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, iş yapılan her alanda paydaşların sürece dahil edilmesi gerektiğini belirterek, “Dolayısıyla bugün birçok başarılı şirket bundan pay çıkarmak zorunda” dedi. Okyay, Dünya Ekonomik Forumunun araştırmasında “En çok ihtiyaç duyulacak 3 beceri”nin, eleştirel düşünce, sorun çözme ve yaratıcı düşünce becerileri olarak sıralandığını anımsattı.

YOLO'nun kurucusu Haydar Çolakoğlu Mahatma Ghandi'nin “Dünyada görmek istediğin değişim ol” sözünden hareketle aile işini bırakarak hayallerinin peşine düştüğünü kaydetti. Çolakoğlu: “Artık inovasyon para kazanmayı demokratikleştiriyor.

Bütün gençlerin inovasyonun bir parçası olma şansı var” diye konuştu.

Karadeniz Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Nuri Doğan Karadeniz, gençlerin hayal etmeye vakitlerinin kalmadığına dikkat çekti. Karadeniz, “Gençler, her şey hayalle başlıyor ancak hayalle bitmiyor. Gerçekten iyi ve cesur bir hayalin arkasından koşmak ve bu hayalin

gerçekleşmesi için bütün unsurları birleştirerek sonuca varmak büyük bir haz” dedi.

Türk iş dünyasıAnadolu Ajansı (AA) Finans Haberleri Editörü Yılmaz Yıldız'ın moderatörlüğünde düzenlenen “Türk iş dünyası”

başlıklı panelde başarının sırları paylaşıldı.

YÜKSEL YILDIRIM

HAYDAR ÇOLAKOĞLU

ZEYNEP BODUR

NURI DOĞAN KARADENIZ

Başarımızın Arkasındaki Güç

İNOVASYON

İNOVALİGİnovasyon Stratejisi

Ödülü

www.organikkimya.com

Organik Kimya ailesi olarak; kalite ve üstün hizmet anlayışıyla,90 yılı aşkın süredir kimya sektöründe hizmet veriyoruz.

Türkiye’nin lider polimer üreticisi olarak;İnovasyon ve Ar-Ge yatırımlarımız, stratejik konumlardaki üretim tesislerimiz, çevre duyarlılığımız ve sosyal sorumluluk bilinciyle büyümeye devam ediyoruz.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

tim 2016 baski (güç).pdf 4 23/12/2016 10:46:45

Başarımızın Arkasındaki Güç

İNOVASYON

İNOVALİGİnovasyon Stratejisi

Ödülü

www.organikkimya.com

Organik Kimya ailesi olarak; kalite ve üstün hizmet anlayışıyla,90 yılı aşkın süredir kimya sektöründe hizmet veriyoruz.

Türkiye’nin lider polimer üreticisi olarak;İnovasyon ve Ar-Ge yatırımlarımız, stratejik konumlardaki üretim tesislerimiz, çevre duyarlılığımız ve sosyal sorumluluk bilinciyle büyümeye devam ediyoruz.

64

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

MEHMET NANE

Şişecam Araştırma ve Teknolojik Geliştirme Başkanı Şener Oktik, "Teknolojiyi inovasyona götüren yine bir düşüncedir, bir fikirdir. Teknoloji tek başına hiçbir şey yapamaz. Bir insanın inovasyon tetikçisi olması için elinde o alana ait bilgi olmalı" dedi. İnsanın konforu

için tasarımlar yapılıyor diyen Oktik, şöyle devam etti: “İnovasyon sürecinde çok farklı parametreler var. Tasarımı başından bir hayal edeceksiniz ki ona yönelik bir şeyler yapacaksınız.”

Efficient Innovation Başkanı Eric Briole "Teknoloji ve inovasyondan biri eksikse diğeri gelişemiyor. Bu iki kavram iç içe geçmiş durumda ve uzun süre de öyle olacak" dedi.

Daha iyi bir gelecek için inovasyon“Daha iyi bir gelecek için inovasyon” RE/DESIGN Başkanı Yiğit Kulabaş moderatörlüğünde gerçekleşti. Kulabaş,

“İnovasyon; iyi, iddialı, güzel bir fikrin ekonomik ya da sosyal bir faydaya dönüşmesi, hayata geçmesi” dedi.

ŞENER OKTİK

Patica.co kurucu ortağı Canay Atalay, “Bizim son 200 senede yarattığımız inovasyonu önümüzdeki yirmi senede bizim insanlar olarak takip edemeyeceğimiz bir şekilde kendi kendine öğrenen yapay zeka üzerine kurulu yazılımların hayatımızda en

önemli konuları değiştirerek bizi arkasına alma ihtimali var. Şu anda yeni doğan çocuğun nasıl olması gerektiği üzerine araştırmalar yapılıyor, deneği gerçek insanlar. Biz öğrenmekten haz alan insanlarız. Çocuklar öğrenmeyi çok sever, çocuklar en iyi inovasyon öncüleridir. İnovasyon insan için olmalı, inovasyon gelecek için olmalı. Tüm dünyada güven en önemli yeni para birimi. Birbirimize güvenip, daha uzun vadeli, teknolojiyi de rüzgar gibi yelkenimizin içine aldığımız sistemler tasarlama konusundayım. Kültürel olarak bunu kendimize almak için biraz cesarete ihtiyacımız var” dedi.

CANAY ATALAY

ERIC BRIOLE

65

ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysi İşler, “Herkesin yaptığını yaparak farkındalık yaratamazsınız. Fark yaratmak için zor olması gerekiyor. Yapılmayanı, denenmeyeni deneyin” tavsiyesinde bulundu.

Digitoy Games kurucu ortağı Can Erçelebi, “Kullanıcı davranışları dediğimiz analiz sistemi doğru ihtiyacı tespit edip ona göre doğru sonuçları alıp sektörde bir adım öne çıkmayı sağlıyor. Kullanıcı davranışını analiz etmek aslında bu işin kalbi” dedi.

İhracatın gizli şampiyonlarından Taleworlds Genel Müdürü Ali Erkin oyun geliştiriciler için tavsiyelerde bulundu. Geliştiricilere neler yapmaları gerektiğinden ziyade neler yapmamaları gerektiğini söylediğini ifade eden Erkin, “Araba oyunu yapmayın, futbol oyunu yapmayın” dedi. Piyasada benzeri çok olan oyunlarla rekabet etmeye çalışmanın ve başarıya ulaşmanın zorluğuna vurgu yapan Erkin, “Biz yapılmamış bir oyun yaptık. Geliştirdiğimiz oyunda siz Orta çağ’da bir kişisiniz, kim olmak istediğinizi de siz seçiyorsunuz. Bir tüccar da olabiliyorsunuz, aynı zamanda savaşa da biliyorsunuz. Diğer oyunlarda ana görevleri yapmadıkça oyun ilerlemez. Bizim oyunumuzda ise siz savaşmadan sadece ticaret yapsanız bile devam edebiliyorsunuz” dedi.

Hedef dijital oyun ihracatı, çözüm inovasyon"Hedef dijital oyun ihracatı, çözüm inovasyon" paneli BigKazan A.Ş. CEO'su Faruk Furkan Akıncı moderatörlüğünde

gerçekleşti. Akıncı, kullanıcı alışkanlıklarının tespit edilmesinin önemline vurgu yaptı.

PROF. DR. VEYSI IŞLER

CAN ERÇELEBI

ALI ERKIN

66

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Ekonomi gazetecileriyle inovasyonu konuşan ve panelde basına büyük iş düştüğüne dikkat çeken TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “İnovasyonda başarıya ulaşmak için bir işe odaklanmanız gerekiyor. İşe odaklandıktan sonra çok çalışarak sabretmeniz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, “Türkiye'de inovasyonun sahiplenilmesinin önemli ve doğru olduğunu düşünüyorum. Buradan bakınca Türkiye'nin küresel inovasyon yarışından kopmadığını görüyoruz. Ülke olarak inovasyon için bir ekosistem yaratmalıyız ve bu sistemin bir ayağı da basın olmalı. Kuşun konduğu yere değil de uçacağı yere bakmalıyız” dedi.

HaberTürk Ekonomi Köşe Yazarı Abdurrahman Yıldırım, “İnovasyonda dünya sıralamasında 20'inci sıraya yükselmeliyiz. İnovasyon haftalarının en önemli katkısı yeni girişimcileri teşvik ederek işe başlatmasıdır. İnovasyon bizzat devlet ve millet politikası haline

getirilerek açık kapatılmalıdır. Bu şekilde 70 milyar dolar açığı azaltabiliriz” diye konuştu.

Hürriyet Gazetesi Ekonomi Köşe Yazarı Vahap Munyar, “TİM ile birlikte Finlandiya ve Hollanda'ya inovasyon kapsamında ziyaretlerim olmuştu. Finlandiya'da inovasyonun ilk öğretimden başlayarak eğitim sistemi ile verildiğini gördük. Biz de ülke olarak inovasyon kavramını bu çağlardaki

çocuklarımıza indirgemeliyiz. Üniversitelere finansman konusunda destekler sunulmalı” dedi.

İnovasyonun ekonomik kalkınmadaki gücüEtkinlik kapsamında düzenlenen “İnovasyonun ekonomik kalkınmadaki gücü” konulu panelde bu kez roller değişti

ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi moderatör olarak konuk gazetecilere sorular yöneltti.

MEHMET BÜYÜKEKŞİ

ABDURRAHMAN YILDIRIM

HAKAN GÜLDAĞ

VAHAP MUNYAR

68

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

CERN-Atlas Deneyi Araştırmacısı Prof. Dr. Gökhan Ünel, insan merak ettiği zaman yeniliklere açılır, çalışmadan hiçbir şey olmaz ve bilim çok önemlidir diyerek teknolojinin gelişiminden bahsetti. Ünel, “Öyle bir şey yapmalısınız ya da gördüğünüz öyle bir şey olmalı ki bu nasıl olmuş diye oturup düşünmelisiniz. İnovasyon, ‘işte’ dediğimiz şey, bu bunu nasıl yapmış dediğimiz şeydir” diye konuştu.

Biopipe kurucu ortağı Enes Kutluca, “İcadı yaptık ama bunun hayata geçmesi, dünyaya ulaşması, bu mucitlikten daha zor bir kısım aslında. Biopipe dünyanın ilk su arıtan atık su borusu olarak tarihe geçti ve bu şekilde patentlendi. Türkiye’den çıkan bir teknolojinin dünyaya bu kadar yayılması hepimiz için gurur verici bir şey. Biopipe hem sürdürülebilir, hem çevreci” dedi.

Türkiye’nin en genç astronotu Halil Kayıkçı, önümüzdeki sene uzaya bir ziyaret gerçekleştireceğini ve Türkiye’yi bu alanda temsil edeceğini söyledi. Kayıkçı, “Uzay iddiası olmayan bir ülkede çocukluk hayalini gerçekleştirmek benim için inanılmaz bir şey. Buradan

arkadaşlara hayallerinin peşinden gitmelerini tavsiye ediyorum ve mutlu olacaklarına inanıyorum” dedi.

Işığın gürültüsünü ölçen Türk olarak anılan Cambridge Üniversitesinden Prof. Dr. Mete Atatüre, “İnovasyonun var olanı iyileştirmesi yetmez, var olanın yapamadığı bir şeyi yapması gerekiyor. Ben ve ekibim olmayan bir şeyi yapmış olduk. Yapılan şeyin çok iyi olması gerekmiyor ama

farklı olması ve var olanın ortaya koyamadığı bir şeyi yapmış olması gerekiyor” dedi.

Globalde iz bırakan TürklerOylum Talu'nun moderatörlüğünde Globalde İz Bırakan Türkler paneli kapsamında Mete Atatüre, Enes Kutluca,

Halik Kayıkçı ve Gökhan Ünel deneyimlerini paylaştılar.

GÖKHAN ÜNEL

HALİL KAYIKÇI

ENES KUTLUCA

PROF. DR. METE ATATÜRE

69

Sosyal inovasyonModeratörlüğünü televizyon sunucusu Hande Berktan’ın yaptığı “Sosyal inovasyon” paneline Christian Erfurt, Ece

Çiftçi, Emine Sabancı Kamışlı ve Maarit Rossi katıldı.

Gençlerin moralli olması gerektiğini, morali olmayan gençlerin hayal kuramayacağını ve dolayısıyla üretemeyeceğini ifade eden ESAS Sosyal Kurucular Kurulu Başkanı Emine Sabancı Kamışlı, “Ülkemizi yurtdışında tanıtırken, gençlere olan güvenimizi anlatıyoruz” dedi. Gençlerin çoğunun yeteri kadar referans ve ağ (network) bulamadığının altını çizen Kamışlı“Gençlerimiz fırsat eşitsizliğine maruz kalıyor" diye konuştu.

Paths To Math kurucusu Maarit Rossi Finlandiyalı bir matematik öğretmeni. Rossi, matematiği daha eğlenceli hale getirmek için 30 yıldır çalışıyor. Rossi, “Yapmak istediğim şey matematik eğitmenliğini değiştirmek. Matematik ilginç ve eğlenceli olabilir bu algıyı yaratmak istiyoruz. Pozitif

güzel duygular vermek gerekiyor öğrencilere matematik anlatırken. Matematiği daha ilginç hale getirmek, daha iyi içerik üretmek ve bunu yaparken teknolojiden faydalanmak gerek" dedi.

Be My Eyes CEO’su Christian Erfurt, "Başarısızlık insana bazı şeyleri nasıl yapmaması gerektiğini öğretiyor. Be My Eyes çok yalın bir uygulama. Görme engelli kişiler evreni nasıl algılarlar onu belirtmek istiyorum. Dokunarak algılıyorlar, telefon sesi ile algılıyorlar. Bizim uygulamamızda Dünya çapında 400 bin gönüllümüz var. Türkiye’de 50 bin gönüllümüz, 31 bin görme engelli kullanıcımız var. Burada herkesin bir şeyler kazanabildiği bir ortam var" dedi.

Sosyalben kurucusu Ece Çiftçi, 14 yaşında kurduğu hayal ile çıktığı yoldan bahsetti. “İçimizdeki benliği keşfetme ve geliştirme düsturuyla SosyalBen’i kurduk” diyen Çiftçi, projelerin en büyük sıkıntısının maddi döngü olduğuna dikkat çekerek “Bütçe, bağış ve sponsorluk bulmak zor olunca ihtiyaç duyduğumuz ürünleri tasarlayıp Sosyalben Store'larda satmaya başladık” diyerek kaynak sorununa buldukları çözümü anlattı.

EMİNE SABANCI KAMIŞLI

CHRISTIAN ERFURT ECE ÇİFTÇİ

MAARIT ROSSI

70

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Sıra dışı kadınlarGazeteci Elif Ergu Demiral’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen "Sıra dışı kadınlar" başlıklı panelde katılımcılar

ilham veren hikayelerini ve deneyimlerini gençlerle paylaştılar.

OMV Petrol Ofisi CEO’su Gülsüm Azeri, gençlere seslenerek, “Nerede zor bir proje var peşine takılın, size katkısı sizin projeye katkınızdan çok daha yüksek olacaktır. Bu katkıların nasıl biriktiğini daha sonraki yıllarda daha iyi anlayacaksınız” dedi. Azeri, “İddialı projeleri sonuçlandırdıktan sonra oturup üç yıl projesiz yaşayayım diyemiyorsunuz. Bunu diyememek bende biraz sıra dışılık. Sıra dışılığı uluslararası alanda hissediyorsunuz” dedi.

Top Model Tülin Şahin 15 yıldır modellik yaptığını ve mesleğe Danimarka’da başladığını söyledi. Şahin, “Ajanslarıma 1999 yılından itibaren şu şartı koydum. Ben nereye uçacaksam uçayım bütün biletler Türk Hava Yolları’ndan alınacak. Yurtdışına her çekime gittiğimde üstümde mutlaka Türk markasıyla gitmeye çalıştım. Çantamdan lokum, çikolata Türk ürünü çıkarmaya çalıştım. Maksat Türkiye’den yurtdışına bir şey götürmekti” dedi.

Aslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu Kurucusu, Yönetmen, Oyuncu Ümmiye Koçak önemli olanın insanın kendini tanıması, ne istediğini bilmesi, kendine hedef belirlemesi olduğunu söyledi. Türkiye’nin geleceği olan çocukları yetiştiren annelerin bilinçlenmesi gerektiğini kaydeden Koçak, “Biz kadınlar birleşsek gücümüzü iyi yerde kullansak emin olsun yetiştirdiğimiz çocuklar çok güzel olur. Köyde şehirde nerede olursan ol sadece kendini geliştir” diye konuştu.

Pınar&Viola Kurucu Ortağı Pınar Demirdağ, yaptıkları görsel tasarımlarla birlikte çalıştıkları şirketlerin ürünlerini daha çekici hale getirdiklerini anlattı. IKEA tarafından tasarımları kabul edilen ilk Türk sanatçı olduğunu belirten Demirdağ, tek hedefinin rüyasını gerçekleştirmek olduğunu kaydetti. Bir sanatçı olarak yaptığı işin içini yansıtması gerektiğini savunan Demirdağ, “Bizim için önemli olan kendi yolumuzu bulmak ve istikrarlı bir şekilde ilerlemek” dedi.

ÜMMİYE KOÇAK PINAR DEMİRDAĞ

GÜLSÜM AZERİ TÜLİN ŞAHİN

İnovatif Düşün, Hayatı Renklendir!2016 Türkiye İnovasyon Liderleri – İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü 2’ncisi

İnovatif Düşün, Hayatı Renklendir!2016 Türkiye İnovasyon Liderleri – İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü 2’ncisi

72

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Şehirler akıllanıyorAkıllı Şehirler panelinin moderatörlüğünü İSBAK A.Ş. Genel Müdürü Muhammed Alyürük yaptı. Alyürük,

"Akıllı şehir bir mobil uygulama değil insan odaklı bir ekosistemdir" dedi.

Temsa Genel Müdürü Dinçer Çelik, panelde akıllı şehirlere çözümler üreten akıllı otobüs, elektrikli otobüs ve akıllı fabrika programlarından oluşan Temsa Smart Mobility Platformu'nu

aktardı. Akıllı ulaşımda dijitalleşme döneminin başladığını belirten Çelik, “Temsa, hayata geçirdiği Smart Mobility vizyonu ile geliştirdiği teknoloji programları ile emisyon salımı “0”

olan elektrikli otobüsler, akıllı trafik uygulamaları ve çevreye dost akıllı fabrikalar ile Akıllı Şehirlerin günümüz ve gelecek ihtiyaçlarına yönelik çözümlerden oluşuyor” dedi.

Aiguasol Kentsel Enerji ve Planlama Uzman Danışmanı Alex Ivancic şunları söyledi: “Akıllı şehir kavramı arkasında teknolojinin itici güç olduğu bir kavram. Akıllı şehirden bahsederken sosyoekonomik paradigmalardan bahsetmek gerekiyor. Her şey artık giderek bağlantılı bir hale gelmeye başlıyor."

NOVUSENS İnovasyon ve Girişimcilik Enstitüsü Kurucu Ortağı Berrin Benli, “Akıllı şehir = Teknoloji gibi bir algı var. Oysa asıl amaç şehirdeki yaşam kalitesini arttırmak. Çalışmaların önündeki engelleri analiz ettik. Buna göre şehir yönetimleri dönüşümü kendi kaynaklarıyla yürütüyor ve finansal yetersizlik en önemli sorun” dedi.

Frost & Sullivan Global Direktörü ve Vizyoner İnovasyon Grubu Lideri Archana Amarnath, konuşmasına İstanbul için “Akıllı şehir olacak muhteşem bir şehir burası” diyerek başladı. Amarnath: "Akıllı şehirden bahsederken altyapı, ekonomi, sosyal trendler... akıllı konsept olarak içinde yaşadığımızdan çok farklı değil” dedi.

STM- Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Tic A.Ş. CTO’su Ömer Korkut, "Akıllı Şehir dönüşümünü oluşturan şey vatandaş verisi. Bu veriyi bilgiye ve akla çevirmemiz gerekiyor. Veriye dayalı dönüşüm için çeşitli şartların sağlanması gerek. Bunlardan biri de hakikate dayalı karar verme kültürü" ifadelerini kullandı.

DİNÇER ÇELİK

ALEX IVANCIC

ARCHANA AMARNATH ÖMER KORKUT

BERRİN BENLİ

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

74

İNOVASYON İNOVALİG/

İnovasyon şampiyonları

ödüllendirildi

TİM ve A.T. Kearney işbirliği ile gerçekleştirilen İnovaLİG yarışmasının ödül töreni Türkiye İnovasyon Haftası’nın son gününde gerçekleşti. Türkiye’nin inovasyon şampiyonları ödüllerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı.

Türkiye’nin ilk inovasyon geliş-tirme programı olan İnovaLİG’in

ödül töreni 5. Türkiye İnovasyon Haftası’nın son gününde düzenlendi. Cum-hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle başlayan törene; Başba-kan Yardımcısı Nurettin Canikli, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Gençlik ve

Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Aile ve Sosyal Politi-kalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi katıldı. Törende konuşan Cumhur-başkanı Erdoğan, İnovaLİG Ödülleri'ni kazanan kişileri, kuruluşları, firmaları tebrik ederek, ilk yıl 460 firma, geçen yıl 488 firmanın katıldığı İnovaLİG'e bu yıl 761 firmanın başvurma-

sının önemli bir göster-ge olduğunu kaydetti. Projeyle ülkeye çok ciddi bir fikri sermaye akışının sağlandığına inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl başlayan İnovasyon Odaklı Mentör-lük Projesi'nde yer alan 34 mentöre ve 44 firmaya başarılar diledi. Cumhur-başkanı Erdoğan, 2023 Türkiye İnovasyon Stra-

tejisi Çalışmasının eylem planının hazırlanmasının da sevindirici bir gelişme olduğunu aktardı.

İnsan kendisine çizilen sınırlar dahilinde sürekli bir arayış içindedirİnsanlık tarihinin bir an-lamda sürekli yeniliğin pe-şinde koşmanın, daha iyiyi, güzeli, faydalıyı aramanın

75

tarihi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, inovasyonun insanlığın tari-hiyle eşit olduğunu kaydet-ti. Mesele inanç açısından bakıldığında, mükemmel olanın sadece yüce yaratıcı olduğunu sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanın mücadelesi ise ona layık olabilme, ona yak-laşabilme mücadelesidir. Yaratmak elbette sadece Allah'a mahsustur. Bize düşen ise kendi kabiliyeti-miz çerçevesinde çalışmak, elimizden gelen gayreti ortaya koymak ve en iyisini elde etmeyi ummaktır. Bu çerçevede insan kendisine çizilen sınırlar dahilinde sürekli bir arayış içindedir. İşte bu anlayışla İslam me-deniyetinin 7. yüzyıldan 17. yüzyıla kadar süren parlak

döneminde her alanda bitmek bilmez bir iştiyak-la araştırmalar yapılmış, ortaya çok önemli ürünler konmuştur. Bu çalışmalar insanlığın bugün sahip olduğu birikimin altyapısı-nı oluşturuyor. Söylemek istediğim şudur; inovasyon, her ne kadar kavram olarak bize dışarıdan gelmiş olsa da içerdiği anlam itibarıyla kendi öz malımızdır, öz değerimizdir” dedi.

Üzerimizdeki yük, sorumluluk ağırdır ama bir o kadar da şereflidir“Yitik, kaybedildiği yerde aranır” sözünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mademki medeniyetimizin öncü rolünü bu coğrafyada kaybettik, öyleyse bulma-nın arayışlarına da buradan başlayacağız” diye konuştu. “Türkiye ayağa kalkmadan, bölgemizin de medeniye-timizin de ayağa kalkma-yacağını, kalkamayacağını her vesileyle bir kez daha görüyoruz, anlıyoruz” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Üzeri-mizdeki yük, sorumluluk ağırdır ama bir o kadar da şereflidir. İnovatif, yeni-

likçi çalışmalar yürüten firmalarımız, TİM gibi çatı kuruluşlarımız, kamunun ilgili tüm birimleri tem-polarını ve hedeflerini bu bilinçle sürekli ileriye taşı-mak mecburiyetindedirler. Türkiye'nin 2023 hedefleri ancak yenilikçi bir anlayışın üzerine inşa edilebilir. Her alanda büyük bir dönüşüm, değişim geçiren Türkiye'nin inovasyon konusunda da

aynı performansı ortaya koyacağına inanıyorum. Bu konuda ümit verici gelişme-ler görmekle birlikte, henüz kat etmemiz gereken büyük bir mesafenin bulunduğu açıktır. İnovasyon, hayatı-mızın bir parçası haline gel-mezse, eğer bunu başara-mazsak, işin asıl kaymağını başkalarına bırakıp sadece hamallığını yüklenmekten kurtulamayız. Emeğimizin asıl karşılığını ancak üretimi tasarımla, markayla bütün-leştirdiğimizde alabiliriz.” Son dönemde kat edilen mesafenin hiç de küçümse-nemeyecek seviyede oldu-ğunu ifade eden Cumhur-başkanı Erdoğan, "Örneğin, 2001'de 76 bin olan Ar-Ge insan kaynağı sayımız, 2016 itibarıyla 224 bini geçti. Yine 2001'de yüzde 0,54 olan Ar-Ge harcamalarının gayrisafi yurt içi hasılamız

Erdoğan, gençlerin sahip çıkmadığı bir inovasyon hareketinin başarı şansı bulunmadığına dikkati çekerek, bu kapsamda yürütülen önemli bir proje olan İnovatim'e katılan öğrencilere, okul ve iş hayatlarında başarı temenni etti.

76

İNOVASYON İNOVALİG/

İnovasyonun ekonomideki önemine değinen Nihat Zeybekci, ekonomi organizmasını işleten en temel öğe olan inovasyon olmadan ekonomik yaşamın imkânsız olduğunu söyledi.

ümit ediyoruz. Türkiye İnovasyon Haftası'nı bu bakımdan geldiğimiz yerin ve hedeflerimizin muha-sebesini yapmamıza vesile olacak bir etkinlik haline de dönüştürmeliyiz. Cumhur-başkanı olarak bu doğ-rultuda yapacağımız tüm çalışmalarda desteğimin yanınızda olduğunu bil-menizi özellikle istiyorum” ifadelerini kullandı.

Çağı yakalamak için başarıya imza attıkEkonomi Bakanı Nihat Zeybekci konuşmasına, inovasyon ve bilime Cum-hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın verdiği önem ve desteğe teşekkür ederek başladı. Erdoğan'ın Türkiye markası ile ne kadar ilgili olduğuna ilişkin, markanın tasarım sürecine ilişkin detaylar paylaşan Zeybekci, Erdoğan'ın ihracat, bilim, inovasyonun önünü açmak için verdiği desteklerden

bahsetti. Bakan Zeybekci, dünya ve insanlık tarihi-nin akıl almaz bir hız ve sancılarla, baş döndürücü bir dönüşüm geçirdiğini belirterek, şunları kaydetti: "Coğrafi ve siyasi sınırlar yerle bir oluyor, yenilerin doğuşuna hep birlikte şahit oluyoruz. Ekonomik güç dengeleri, bir uçtan diğeri-ne savrulurcasına değişiyor. Üretim, tasarım, bilişim, buluş, tüketim ve dağıtım ile ilgili bilinen her şey yerini yenilerine inanılmaz bir hızla bırakıyor. Finansal doğrular ertesi gün yanlış hale geliyor, yerini başka doğrulara bırakıyor. Tüm bu baş döndürücü zaman diliminde biz de ülkemizde zaman zaman dünyadaki değişimlerin tam tersine, kimi zaman da son 15 yılda olduğu gibi aynı doğrultuda gelişmeleri yaşıyoruz. Son 15 yılda Türkiye, çağı ıska-lamak üzere olduğu zaman aralığından sıyrılarak çağı

◆ İnovasyon StratejisiOrganik Kimya San. ve Tic. A.Ş.

◆ İnovasyon Organizasyonu ve KültürüTOYO Matbaa Mürekkepleri San. ve Tic. A.Ş.

◆ İnovasyon DöngüsüPenti Çorap San. ve Tic. A.Ş.

◆ İnovasyon KaynaklarıHeksagon Mühendislik ve Tasarım A.Ş.

◆ İnovasyon SonuçlarıPavo Tasarım Üretim Elektronik Tic. A.Ş.

◆ İnovasyon StratejisiİBB İsbak A.Ş. ve Türk Hava Yolları A.O.

◆ İnovasyon Organizasyonu ve KültürüToyota Boshoku Türkiye A.Ş.

◆ İnovasyon DöngüsüVestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.

◆ İnovasyon KaynaklarıTurkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.

◆ İnovasyon SonuçlarıBarida Makine San. Tic. Ltd. Şti.

İNOVALİG KATEGORİ İKİNCİLERİ İNOVALİG KATEGORİ ÜÇÜNCÜLERİ

içindeki payı, 2016'da yıllık 20 milyar lirayı aşarak yüz-de 1,06 seviyesine yükseldi. Yeterli değil. Hedef, yüzde 3. Bunu başarmamız lazım. 2002-2015 arasındaki yerli patent başvuru sayısı 37 bini geride bıraktı. Geçti-ğimiz yıl itibarıyla imalat sanayindeki girişimlerin yüzde 55'i, hizmet sektörü-nün ise yüzde 47'si yenilikçi

faaliyetler yürütür hale geldi. Küresel inovasyon endeksinde 128 ülke içinde 42. sıraya yükselmiş bulu-nuyoruz ama endüstriyel tasarım alt başlığında Çin, İtalya ve Kore ile birlikte ilk sırada bulunuyoruz. Tüm bu gelişmelerin olumlu neticelerini büyüyen eko-nomimiz ve artan ticaret hacmimiz üzerinde görmeyi

Üç senedir Türkiye’nin inovasyon şampiyonlarını belirlemek için düzenlenen İnovaLİG’e ilk yıl 460 firma, geçen yıl 488 firma katılmıştı. Bu yıl 761 firma başvurdu.

2016

İNO

VALİ

G ŞA

MPİ

YONL

ARI

77

2016

İNO

VALİ

G ŞA

MPİ

YONL

ARI

İnovasyon organizasyonu ve kültürü kategorisi birincisi: Ford Otomotiv Sanayi A.Ş.

İnovasyon kaynakları kategorisi birincisi:Temsa Global Sanayi ve Ticaret A.Ş.

İnovasyon stratejisi kategorisi birincisi:CMS Jant ve Makina Sanayi A.Ş.

İnovasyon döngüsü kategorisi birincisiGenomize Bilişim ve Biyoteknoloji A.Ş

İnovasyon sonuçları kategorisi birincisi:VSY Biyoteknoloji ve İlaç Sanayi A.Ş.

78

İNOVASYON İNOVALİG/

yakalamak üzere bir başarı-ya imza atmıştır."

İnovasyon Türkiye’yi kanatlandıracakEtkinlikte konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükek-şi, İnovasyon Haftası’na ilginin her yıl arttığını söy-leyerek “Beş yıl önce 15 bin kişi ile başladık, bu sene 60 bin katılımcıya ulaştık. Bugüne kadar inovasyon haftalarına katılan kişi sayı-sı 400 bini geçti” dedi. İno-vasyonun temelinde merak tutkusu olduğunu söyleyen Büyükekşi, “Ünlü mucit Albert Einstein ‘Hiçbir özel yeteneğim yok, yalnızca merak tutkusu olan bir insanım’ demiş. İnovas-yon da merak duygusuyla yeni fikirler geliştirmek, sonra bu fikirleri ekonomik ve toplumsal faydalara dönüştürmek demektir. Bugüne kadar yapılan

Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştırmada gençlerin inovatif girişimlerinin rol oynayacağını belirten Büyükekşi, inovasyon gemisinin dümenine geçilmesi gerektiğine dikkat çekti.

TİM ÖZEL ÖDÜLLERİ

Ar-Ge liderliği özel ödülüArçelik

Girişimcilik özel ödülüTürk Ekonomi Bankası

Süreç inovasyonu özel ödülüÇalık Holding

Müşteri odaklı çözümler özel ödülüSabancı Holding

Teknoloji geliştirme özel ödülüTurkcell

Uluslararası başarı özel ödülüTürk Hava Yolları

çalışmaların sonucunda Türkiye dünyada inovasyon liglerinde üst basamaklara tırmandı. Küresel İnovas-yon Endeksi sıralamasında bu yıl 16 basamak birden yükselerek 42’nci olduk. AB İnovasyon Birliği 2016 Endeksi’ne göre de ‘İno-vasyonda iddiası olmayan ülkeler’ kategorisinden ‘Orta seviyede inovatif olan ülkeler’ grubuna yükseldik. İnanıyoruz ki ülkemizi daha üst sıralara taşıyacağız. Daha büyük hedeflere ulaş-mada inovasyon Türkiye’yi kanatlandıracak” dedi.

80

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İş modelinin en önemli unsuru: İnovasyon

Arçelik A.Ş’nin beyaz eşya ve tüketici elektroniği

sektöründe dünyanın önde gelen oyuncularından biri olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Arçelik İnovasyon Direktörü Erkan Duysal, bugün dünya çapında 30 bin çalışan, 18 üretim tesisi ve 11 marka ile 130’dan fazla ülkede ürün ve hizmet sunduklarını belirtti. Türkiye’de beyaz eşya, ankastre ve klima ürün kategorilerinde liderliği korurken, global pazarda da hızlı büyümelerini sürdürdüklerini aktaran Duysal, İngiltere ve Polonya’da Beko, Romanya’da Arctic, Güney Afrika’da Defy ve Pakistan’da Dawlance markalarıyla pazar lideri olduklarını vurguladı. Avrupa’da toplam beyaz eşya pazarında ikinci konumda olan Beko’nun, solo beyaz eşya pazarının lideri olduğunu ifade eden

Duysal, şunları söyledi: “Dünyanın dört bir yanında, farklı pazarlara ve ihtiyaçlara yönelik ürün ve teknolojiler geliştirme yeteneğimizi, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımıza borçluyuz. İnovasyon ve yeni fikirler her zaman şirket kültürümüzün ve iş modellerimizin önemli bir unsuru oldu. Tüm süreçlerimizde inovatif yaklaşımları hayata geçiriyor ve her aşamada inovatif çözümler geliştiriyoruz. Ana iş hedeflerimizden birisi olan; müşteriye değer katan, öncü, yenilikçi ve çevreye duyarlı ürün ve çözümler sunma yeteneğinin artırılması, Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerimizin de ana hedefini oluşturuyor. 'Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın' vizyonumuz doğrultusunda ürünlerimizin enerji, su tüketimi, ses gücü düzeyi gibi çevresel etkilerini azaltmaya yönelik yaptığımız çalışmalar, Ar-Ge faaliyetlerimiz arasında hep çok önemli bir yere sahip.”

İdeal aksiyon zamanını kaçırmamak için merkez kurduİnovasyon sayesinde oyunun kurallarının çok hızlı değiştiğini belirten Erkan Duysal, endüstrilerin inovasyon ve teknoloji ile dönüştüğünü vurguladı. Hızlı hareket eden, zamanında doğru adımlar atan ülkelerin, şirketlerin ve yöneticilerin kazandığını belirten Duysal, bekleyenlerin geride kaldığını aktardı. Geleceği şekillendirmek için öngörüyle ilerlemenin önemine değinen Duysal, şöyle devam etti: “Arçelik olarak, bu büyük teknoloji akımlarında ideal aksiyon zamanını kaçırmamak için, inovasyon merkezimizi kurduk. Arçelik inovasyon merkezimizde, ana amacımız, akıllı bağlanabilir cihazlarla veriye dayalı sürdürülebilir ve tekrarlanabilir hizmet ve servis modelleri geliştirmek. Bu hedefle oluşturduğumuz ve yüzde 50’den fazla pazar payına sahip ödeme sistemleri iş alanımızla birlikte sağlık, kimlik doğrulama, video analitik, otomatik ses

tanıma, doğal dil anlama ve işleme teknolojisi, makine öğrenmesi ve yapay zeka gibi alanlarda projeler geliştirerek, yeni iş alanları ve iş modelleri yaratmaya çalışıyoruz. Nesnelerin interneti ve akıllı bağlanabilir cihazlar ile Arçelik servis platformu çatısı altında veri madenciliği ile değer yaratıyoruz. Bu anlamda inovasyon yolculuğumuzda ekosistemimizi büyütmek ve birlikte çalıştığımız müşterilerimiz, bayilerimiz, servislerimiz ve iş ortaklarımızla birlikte bu yolculuğu yürütmek adına Yarın’ın Dosyası isimli dergimizi hazırladık. Bu dergide farklı konuları ele alıp işleyeceğiz.”

Dijital temas noktalarını yeniden tasarlıyorArçelik’i geleceğe taşımak için, Arçelik inovasyon çalışmaları kapsamında, yenilikleri sürekli olarak takip ederken, iş süreçlerini ve iş modellerini bu yenilik ve değişim ışığında baştan değerlendirdiklerini söyleyen Erkan Duysal, müşterileriyle dijital temas noktalarını yeniden tasarladıklarını belirtti. İnovasyon çalışmalarının en yeni ürününün Arçelik Akıllı Ev Asistanı olduğunu açıklayan Duysal, şu bilgileri verdi: "Bu ürün, otomatik ses tanıma, doğal dil anlama ve işleme teknolojisi ile sizi dinleyip, anlayarak sorduğunuz sorulara Türkçe cevap veriyor."

ERKAN DUYSALArçelik İnovasyon Direktörü

Arçelik, ihtiyaçlara yönelik ürün ve teknolojiler geliştirme yeteneğini Ar-Ge ve inovasyona borçlu.

81

Başarının anahtarı inovasyon

Yerli malını teşvik etmenin ve katma değeri yüksek ihracat modeline

geçmenin, Türkiye’nin ekonomik gelişimini sağlamanın yollarından biri olduğunu dile getiren VSY Biotechnology CEO’su Dr. Ercan Varlıbaş, bu amaçla Türkiye’de Ar-Ge, tasarım, teknolojik ürün üretimine ağırlık veren bir devlet politikası güdüldüğünü vurguladı. Teknolojiyi temel alan, inovatif ürünler üreten firmaların teşvik edildiğini ve yeni Ar-Ge Merkezlerinin açıldığını ifade eden Varlıbaş, şunları söyledi: “VSY Biotechnology de yaratıcı ürün projeleri ve tasarımları ile TÜBİTAK’la ortak projeler geliştiren ve sonucunda tüm dünyada ses getiren ürünler üreten firmalardan biri. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanan 161. Ar-Ge Merkezi’nde geliştirdiği ürünlerini 55’ten fazla ülkeye ihraç ediyor. VSY Biotechnology tarafından geliştirilip üretilen lensler

şimdiye kadar dünyada 2 milyondan fazla kişinin gözüne implante edildi. Bu yepyeni teknoloji ile VSY Biotechnology ihracatını bir önceki yıla göre bu yıl yüzde 167 artırdı.” VSY Biotechnology CEO’su Dr. Ercan Varlıbaş şirketin çok hızlı bir gelişim kat ederek, üstün bir başarı grafiği çizmesinin anahtar unsurlarını şöyle açıkladı: “İnovasyonun ilk aşamasından yani fikir üretiminden başlayarak tüm süreçlerine büyük önem veriyoruz. İnsan kaynaklarımız en değerli varlığımız. Şirket içinde fikir üreten, proje geliştiren çalışanlarımızı teşvik edici programlarımız da mevcut.”

En hızlı büyüyen 100 şirket arasına girdiVSY Biotechnology, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, Türkiye Ekonomi Araştırmalar Vakfı (TEPAV) işbirliğinde gerçekleştirilen “4. Dönem-2016 Türkiye 100” yarışmasında; 2012-2015 satış geliri artış hızına göre en hızlı büyüyen 100 şirket arasına girdi. Bununla birlikte VSY

Biotechnology 2016 yılında birçok ödülün sahibi oldu. VSY Biotechnology; İnovaLİG 2016 Ödülleri’nin İnovasyon Sonuçları Kategorisi’nde birinci oldu. İnovaLİG Töreni sırasında, Tri-ED göz içi lenslerin Türkiye’ye sağladığı katma değeri vurgulamak üzere hazırlanan, Tri-ED ürün kutusunun yer aldığı bir plaket ise T.C. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi tarafından T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hediye edildi. Acriva UD Reviol Tri-ED; TÜBİTAK, TTGV ve TÜSİAD tarafından düzenlenen 12. Teknoloji Ödülleri Töreni’nde de birinci olarak Teknoloji Ödülü’ne layık görüldü. Avrupa’nın en iyi şirketlerinin değerlendirildiği European Business Awards ödüllerinin The ELITE Award etabında da Yılın Büyüme Stratejisi Kategorisi’nin Türkiye Şampiyonu oldu. Bağımsız araştırma şirketi MarcetScope’un küresel sonuçlarına göre; VSY

Biotechnology dünyada kendi alanındaki ilk 10 şirket arasında yer alıyor.

İnovasyona değer veren politikalarla gelişiyoruzDr. Ercan Varlıbaş, başarılarında Türkiye’nin Ar-Ge, tasarım ve inovasyona değer veren politikalar yürütmesinin de oldukça etkili olduğunu belirterek, konuya ilişkin; “T.C. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yaratıcı üretim projeleri olan firmaların gelişimini destekliyor; Ar-Ge Merkezi olmaları konusunda yardımcı oluyor.Ekonomi Bakanlığı ve onlara bağlı birimler tarafından da firmalara verilen çeşitli destekler Türkiye’de katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi için çok değerli. Biz de bu teşviklerden yararlanmaya devam ediyoruz” dedi. Devam eden 30 yeni projelerinin olduğunu ve kısa vadede bu projelerin ürüne dönüşeceğinin bilgisini veren Dr. Varlıbaş alanlarında ilk 5’te yer almayı hedeflediklerini vurguladı.

DR. ERCAN VARLIBAŞVSY Biotechnology CEO’su

82

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Türk –Japon ortaklığına inovasyon ödülü

Ambalaj ve basım sektörlerine yönelik üretim yapan TOYO

Matbaa Mürekkepleri, inovasyonu şirket kültürünün bir parçası haline getiren yaklaşımı ile Türkiye’nin inovasyon liderleri arasında yer almayı başardı. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin İnovasyon Haftası kapsamında düzenlediği İnovaLİG Ödül Töreni’nde “İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü” kategorisinde ikincilik ödülünün sahibi oldu. Dünyanın en büyük üç matbaa mürekkebi üreticisinden biri olan Japonya merkezli Toyo Ink Group’un çoğunluk hissesine sahip olduğu TOYO Matbaa Mürekkepleri, Manisa’daki fabrikasında ambalaj ve basım sektörlerine yönelik Likit mürekkepler, sheet-fed ofset mürekkepleri, veb ofset mürekkepleri ile metal ambalaj mürekkepleri & kaplama

mazemeleri olmak üzere 5 farklı kategoride üretim gerçekleştiriyor. 2014 yılında EFQM Mükemmellik Modelini sektöründe uygulayan ilk ve tek şirket olan TOYO Matbaa Mürekkepleri, 2016 yılı Ege Bölgesi Mükemmellik Büyük Ödülü - EFQM 5 Yıldız Yetkinlik Belgesi’nin sahibi. Mükemmellik ve inovasyon kültürünün şirketin tüm kademelerinde yaygınlaştırılması ve sürekli hale getirilmesi için çalışmalar yürüten TOYOINK, İnovaLİG’deki hızlı yükselişi ve gelen ödülle moral buldu.

4 ayrı Ar-Ge departmanı ile çalışıyorTOYO Matbaa Mürekkepleri, 4 ayrı Ar-Ge departmanıyla, müşterilerinin ve sektörün değişen

ihtiyaçlarına en hızlı çözümleri sunmak üzere çalışmalar yürütüyor. Ar-Ge’ye Türkiye ortalamasının üzerinde yatırım yapan şirket, cirosunun yüzde 2,5’ini Ar-Ge’ye harcıyor. TOYO Matbaa Mürekkepleri, talebin hızla yükseldiği ambalaj sektörüne yönelik ürün gruplarında Ar-Ge çalışmalarını yoğunlaştırdı. TOYO Ink Group’un uluslararası ağı ve teknolojik gücü ile bu alandaki yatırımlarına hız vermeyi hedefliyor.

İnovasyon ödülü motivasyon sağladı İnovasyon çalışmalarının ödüllendirilmesinden mutluluk duyduklarını belirten TOYO Matbaa Mürekkepleri CEO’su Yakup Benli, “Müşteri taleplerinin hızlı değiştiği ve dijital dönüşümün giderek hızlandığı bir sektörde faaliyet

gösteriyoruz. Teknolojinin rekabet avantajı yarattığı bu sektörde büyüme hedeflerimizi gerçekleştirmek ve sürekliliğini sağlamak için Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapıyoruz. Dünyanın en büyüklerinden TOYO Ink Group’un uluslararası ağının bir parçası olarak hedeflerimizi büyüttüğümüz ve grubun bölgesel üretim ve ihracat merkezi olma hedefi için çalıştığımız bir dönemde gelen inovasyon ödülü, ilerleyen dönemdeki çalışmalarımız açısından önemli bir motivasyon kaynağı oldu. İnovasyon kültürünün organizasyonumuzun tüm birimlerinde paylaşılması ve yaygınlaştırılmasına katkı sağlayan başta çalışanlarımız olmak üzere iş ortaklarımıza ve müşterilerimize teşekkür ediyorum” diye konuştu.

YAKUP BENLITOYO Matbaa Mürekkepleri CEO’su

TOYO Matbaa Mürekkepleri İnovaLİG Ödül Töreni’nde “İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü” kategorisinde ikincilik ödülünün sahibi oldu.

83

Organik Kimya, geleceğe inovasyonla yürüyor

Organik Kimya CEO’su Stefano Kaslowski,

sürdürülebilir büyüme stratejilerinin en temel halkasını inovasyonun oluşturduğunu kaydediyor. Organik Kimya olarak, boya, yapı, deri ve tekstil, basınca hassas yapıştırıcılar, endüstriyel yapıştırıcılar ve yaşam kimyasalları olmak üzere 6 farklı sektöre ürün ve hizmetler sunduklarını belirten Kaslowski, “Müşterilerimizin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçları doğrultusunda çözümler üretmek üzere, Tübitak, üniversiteler ve çeşitli araştırma enstitüleri ile yaklaşık 200 proje yürütüyoruz. Biz inovasyonun tüm şirket çalışanları tarafından benimsenen ve tüm süreçleri kapsayan bir yaklaşım olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu yaklaşımı desteklemek için şirketimizin bünyesinde farklı

yapılarımız mevcut. Her bir iş biriminin liderliğinde oluşturulan inovasyon kurulları, Ar-Ge, Üretim, Satış, Pazarlama, Teknik Servis, Fikri Haklar gibi şirketin diğer fonksiyonlarını da kapsayacak şekilde yapılandırıldı. Bu kurullara ek olarak süreç ve hizmetlere yönelik iki farklı kurul daha bulunmakta. Bu kurulların dışında tüm şirket çalışanlarının aktif katılım gösterdiği, inovasyonla ilgili eğitimler, çalıştaylar ve aktivitelerin düzenlendiği, yeni fikirlerin paylaşıldığı İnovasyon Akademisini kurduk. 2009 yılında kimya sektöründeki ilk Ar-Ge Merkezi olarak tescillenen ve yaklaşık 80 kişilik bir ekiple çalışmaların yürütüldüğü Ar-Ge Merkezimiz tam teşekküllü analiz, sentez, uygulama, ölçeklendirme laboratuvarı ve pilot tesisleri ile çalışıyor. Yıllık ciromuzun yaklaşık yüzde 2’sini ürün inovasyonu projeleri için ayırıyoruz” diyor.

Yapı kimyasallarının öncü ismiYeni teknolojilere yaptıkları yatırımlarla hem ihracatlarını arttırdıklarını hem de sektörün ithalata olan bağımlılığı azaltarak ülke ekonomisine katkı sağladıklarını belirten Stefano Kaslowski, “ Bu

kapsamda en önemli başarılarımızdan biri yapı kimyasalları sektörüne hizmet veren, Türkiye’de ilk ve tek toz polimer üretim tesisini ülkemize kazandırmamızdır. Avrupa gibi sofistike ancak durağan bir pazarda her geçen yıl pazar payımızı arttırarak büyümeye devam ediyoruz. Kimya sektörü doğası gereği inovasyon süreçleri diğer sektörlere göre daha uzun olan ve büyük yatırımlar gerektiren bir sektör. Farklılaşması zor olan bu sektörde süregelen satın almalar ve birleşmeler global ölçekte dev rakipler yaratmakla birlikte; bize farklı fırsatlar doğuruyor. Sektördeki müşteriler daha hızlı karar alabilen ve niş uygulamalar için inovatif proje üretebilen tedarikçilere ihtiyaç duyuyor, biz de sektörün bu ihtiyacını karşılıyoruz” diyor.

İnovalig Ödülü gururlandırdı“İnovasyon kültürünün şirketimizin vazgeçilmezi olması doğrultusunda yaptığımız tüm bu çalışmalarımızın ve stratejimizin bir ödülle taçlandırılmış olması Organik Kimya ailesi için büyük bir destek ve motivasyon kaynağı oldu” diyen Stefano Kaslowski, “TİM’e ve juri üyelerine bu anlamlı ödül için teşekkür ediyoruz.

Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı olan İnovaLİG programında emeği geçen herkese ayrıca teşekkür ederiz” diyor.Firma olarak hedeflerine de değinen Kaslowski, “önceliklendirdiğimiz sektör ve uygulamalarda Türkiye’deki lider konumumuzu korumak ve Avrupa’daki pazar payımızı arttırarak müşterilerimizin en çok tercih ettiği çözüm ortağı olmaktır. Bu doğrultuda inovatif ürün ve çözümlerin geliştirilme süreçlerini daha da hızlandırmak istiyoruz” diyor.

Devlet desteği inovasyona katkı sağlarDevletin inovatif çalışmalara verdiği destekleri değerlendiren Stefano Kaslowski, “Bu konuda bizim için en anlamlı destekler Ar-Ge teşvikleri ve Tübitak’ın yeni ürün geliştirme destekleridir. Bu konudaki destek oranlarının arttırılmasının süreçleri hızlandırarak inovasyon sonuçlarına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Tüm bunlara ek olarak geliştirilen yeni ürünlerin üretimine yönelik sağlanacak yatırım teşviklerinin de ülkemize yeni teknolojiler kazandırma konusunda büyük etkisi olacaktır” diyor.

STEFANO KASL0WSKIOrganik Kimya CEO’su

84

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İSBAK, yaşanılır kentleri inovasyonla kuruyor

İSBAK olarak birçok inovatif projeye imza attıklarını belirten İSBAK Genel Müdürü

Muhammed Alyürük, “Şirketimizin beş yıllık stratejik planında Akıllı Şehirler başta olmak üzere inovasyon projelerine öncelik verilmiş ve bu yönde önemli hedefler konulmuştur. İSBAK-İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri A.Ş., olarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yeni dönem vizyonu olan ‘Akıllı Şehir İstanbul’ projesini yürütüyor ve yeni dönem vizyonumuza da bu eksende yön veriyoruz. Kendi bünyemizde faaliyete geçen ülkemizin akıllı ulaşım sistemleri alanındaki ilk lisanslı Ar-Ge Merkezi ile inovatif çözümler sunarak sürdürülebilir ve yaşam kalitesi yüksek şehirler oluşturulmasına katkı sağlıyoruz. Teknolojik yatırımların yanısıra Entelektüel Sermayemize de oldukça önem veriyoruz. Bu bağlamda şirketimizin 24 Patent ve faydalı model, 61

Marka Tescili,16 Endüstriyel Tasarımı bulunmaktadır. Yine Inovatif projeleri hayata geçirecek yeni nesilleri desteklemek amaçlı üniversitelerde Üniversite Trafik Laboratuarları kuruyoruz” diyor.

İnovatif projeler kenti daha yaşanılır kılıyor İnovatif projelerin hayat kalitesine yansıyacak faydalarının en az ekonomik faydaları kadar önemli olduğunu belirten Alyürük, “Trafikteki seyahat sürelerinin yaklaşık yüzde 22 oranında kısaltılması, karbon salınımını yaklaşık yüzde 18 oranında azaltılmasına katkı sağlayarak şehrin hava kalitesi de artmakta.13 farklı elektronik denetleme sistemlerimiz ile uygulama noktalarında trafik kuralları ihlallerinin yüzde 90 oranında azaldığı tespit edilmiştir. Bu da trafikteki seyahat güvenliğini artırıcı bir etken olarak şehir insanının karşısına çıkmakta.

İSBAK olarak bu seneki İnovalig Yarışması’nda 3’üncülük alarak inovasyon konusundaki çalışma ve çabalarımızın karşılığını aldık.Teknolojik alanda devlet tarafından verilen destek ve teşviklerin toplumu etkileyen eğitim, sağlık gibi konularda daha da yaygınlaştırılması gerektiğini belirten Muhammed Alyürük, “Ayrıca bu inovatif fikirlerin yeşertileceği ortamda nitelikli insan kaynağını çok önemsenmeli ve bu bağlamda eğitimin ilk yıllarından itibaren bireyler yenilikçi ve özgür düşünme konusunda yönlendirilmeli” diyor.

İSBAK teknolojiyi yerlileştiriyor İSBAK’ın gelecek hedeflerine de değinen Alyürük, “Özellikle yerlileştirme ve yerli teknolojiler geliştirme konusunda çabamız hızla karşılık bulmakta.

Trafik sinyalizasyon sistemlerinin neredeyse tüm bileşenlerini yıllar öncesinde yerlileştirmis ve bu tecrübeye sahip olmuş bir şirket olarak, özellikle yüksek teknoloji gerektiren ürünlerin yerlileştirilmesinin önemini net bir şekilde ve yakından anlamış bulunmaktayız. İSBAK olarak teknoloji ve inovasyon alanında yapılan gelişmeleri, işbirliklerini her alanda destekliyoruz. Geleceğe yatırım yapan ve yeni projeleri hayata geçiren gençlere, üniversitelere sponsorluk desteği veriyoruz. Örneğin;“En az enerjiyle en uzun mesafe” hedefi ile yarışılan ve Türkiye’de ikinci kez düzenlenen Shell Eco-marathon 2016’da İSBAK’ın desteklediği ve sponsor olduğu Hidroist- İstanbul Üniversitesi Hidrojen Enerjili Araç Takımı- hem birincilik ödülü hem de Teknik İnovasyon ödülünü almıştır.

MUHAMMED ALYÜRÜKİSBAKGenel Müdürü

İSBAK, Türkiye’nin akıllı ulaşım sistemleri alanındaki ilk lisanslı Ar-Ge Merkezi ile inovatif çözümler sunarak sürdürülebilir ve yaşam kalitesi yüksek şehirler oluşturulmasına katkı sağlıyor.

85

Barida Makina inovasyonla büyüyor

Barida Makina’nın kurulduğu günden itibaren 2 bin 500’ün

üzerinde inovasyon projesi gerçekleştirdiğini belirten Barida Makina Genel Müdürü Onur Kalfa, “ Üretim hattı, kameralı, robotik kontrol istasyonları, ürüne özel otomasyon sistemleri gibi çeşitli inovatif projelerimiz global OEM firmalarına ihraç edilmiştir. Amerika’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Uzakdoğu’ya kadar ihracatını gerçekleştirdiğimiz projelerle Türkiye’nin lider markası olma yolunda ilerlemekteyiz. Uzakdoğu da Çin başta olmak üzere projelerimizi sonlandırmanın gururunu yaşamaktayız. Bunun yanı sıra Türkiye’de üretim fabrikaları bulunan dünya devi firmalara da geliştirdiğimiz projeler sayesinde ithal ikamesi yaratılmıştır. Müşteriye özel geliştirdiğimiz inovatif projelerin dağılımını yüzde 60 otomotiv, yüzde 25

beyaz eşya, yüzde 15 elektrik- inşaat ve yüzde 10 diğer (gıda, ilaç san.) sektörleri oluşturmakta” diyor. Her bir projelerinin tasarım, otomasyon, üretim ve devreye alma süreçlerinden oluştuğunu belirten Kalfa, “Bu süreçler proje takımları tarafından yönetilmekte. Bütün projelerimiz kendi içinde bir inovasyon süreci gerektirmekte ve her projemizin bütçesi, kaynak ve zaman planlaması bulunuyor. Bu başarımızın kaynağı nitelikli işgücümüzdür. Barida Makina’da gelişim ve yenilenme 1. planda olup personellerimizin inovatif, verimli ve yaratıcı çalışmalar içerisinde bulunması için teşvik edilmekte. Kurulduğu günden bugüne personel sayısını 7 kattan fazla arttıran firmamız, konusunda uzman yüzde 80’i asgari teknik yüksek okul ve üniversite mezunu olan kadrosuyla inovatif projelerine devam ediyor” diyor.

İnovasyon ihracatı büyütüyor “Barida Makina olarak kurulumunu gerçekleştirdiğimiz her bir proje birbirinden farklı teknolojik nitelik içerdiği için çalışanlarımıza problem çözme kabiliyeti, yenilikçi düşünce,sonuç odaklılık ve yaratıcılık kazandırmakta” diyen Onur Kalfa, “Projede

yer alan süreçlerin her adımında yaşanan zorluklar bizim için değer oluşturmakta ve bizi ileriye taşımaktadır. Gerçekleştirilen inovotif projelerimizin tamamı ticarileştirilmiş olup, 10 yılda Ciromuz 10 kattan fazla büyüme sağlamış ve ciro içerisindeki ihracat oranımız yüzde 50’lere ulaşmış” diyor.

İnovatif uzmanlar yetiştiriliyor “Ülkemizdeki terör saldırıları, başarısız darbe girişimi ve mülteci krizine rağmen devletimizin Ar-Ge ve inovasyon projelerini desteklemeye devam etmesi bizi umutlandırmakta” diyen Onur Kalfa, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bununla birlikte ülkemizin 2023 hedeflerinin hayata geçirilebilmesi için sektöre Eximbank, Kredi Garanti Fonu,

Tübitak ve KOSGEB gibi kurumlar üzerinden sağlanan hibe, kredi ve finans desteklerinin arttırılmasının ivme kazandırıcı etkisi olacaktır. Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz projeler ve elde ettiğimiz başarıları bu yıl Ar-Ge Merkezi Belgesi alarak taçlandırmayı hedefliyoruz. Kurulacak Ar-Ge ve Ür-Ge Merkezleri ile makine sektöründe her yıl en az üç patent başvurusunu başarı ile sonuçlandıracağımızı biliyoruz. Ayrıca firma olarak en büyük hayalimiz bu bilgi ve tecrübelerimizi bir akademi altında toplayıp yeni nesil için istekli ve inovatif uzmanlar yetiştirmektir. Önümüzdeki yıllarda yüzde 15-20 oranındaki ciro artışı ve ihracatımızın geliştirilmesi gibi hedeflerimizi hayata geçirmiş olacağız.”

ONUR KALFABarida Makina Genel Müdürü

Barida Makina’da gelişim ve yenilenme birinci planda tutularak personelin inovatif ve verimli çalışmalar içerisinde bulunması için teşvik ediliyor.

86

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

TUSAŞ hayal ederek üretmeye devam edecek

Sabit ve döner kanatlı hava platformlarından insansız

hava araçları ve uzay sistemlerine kadar entegre havacılık ve uzay sanayi sistemlerinin tasarım, geliştirme, modernizasyon, üretim, entegrasyon ve yaşam döngüsü destek süreçlerinde Türkiye’nin teknoloji merkezi konumunda olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ), başta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olmak üzere yurtiçi ihtiyaçların karşılanmasına yönelik faaliyetlerin yanı sıra, ürün ve kabiliyetlerinin yurt dışı pazarlarda tanıtılması ve işbirliklerinin geliştirilmesi çalışmalarına da devam ediyor.TUSAŞ’ın 1 Milyar ABD Doları’nı aşan cirosu ile dünyanın en büyük 100 savunma ve havacılık firması arasında yer aldığını söyleyen TUSAŞ

Genel Müdürü Doç. Dr. Temel Kotil, “TUSAŞ’ın İnsansız Hava Aracı Sistemi ANKA, Yeni Nesil Eğitim Uçağı HÜRKUŞ, Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri T129 ATAK ve Keşif Gözetleme Uydusu GÖKTÜRK gibi ana platform ve sistemlerin geliştirme ve seri üretim faaliyetlerinin yanında; A400M, F-35 gibi çok uluslu projeleri başarıyla yürütüyor” diyor.

50’nin üzerinde proje yürütülüyor “TUSAŞ, uluslararası arenada yolcu uçaklarının kritik gövde yapısalları alanında tek kaynak üretici ve risk paylaşımcı ortak olarak yer alıyor” diyen Kotil, “Airbus, Boeing, Bombardier, Lockheed Martin, Sprit ve Northrop Grumman gibi dünyanın en büyük savunma ve havacılık firmalarına ihracat gerçekleştirerek, sivil havacılık pazarındaki konumunu güçlendiren ve iş payını arttıran şirketimizde 2023 vizyonu çerçevesinde hedefimiz 10 milyar dolar ciroya ulaşmak” diyor. TUSAŞ’ın bu yıl 1,3 milyar dolara yaklaşan ciro gerçekleştirdiğine değinen Kotil, “2017 yılında bir önceki yıla göre ciromuzda yüzde 67 artış hedefi koyduk. Yine yüzde 22 istihdam artışı gerçekleşecek. Önümüzde büyük hedeflerimiz var.

Bu şirketin cirosunu 10 milyar dolara taşıyacak atılımları yapmamız gerekiyor. TUSAŞ’ta geliştirilen özgün ürünler ve yürütülen modernizasyon projelerinin yanı sıra, Ar-Ge Merkezleri bünyesinde, hali hazırda, ürün geliştirme, araştırma ve teknoloji geliştirme, süreç yeniliği, organizasyonel yenilik ve kavram çalışmaları olmak üzere geniş bir çeşitlilikte 50’nin üzerinde proje yürütülüyor” diyor.

Havacılık ve uzay sanayi alt sektörleri geliştiriyor “Geleceğe yönelik olarak, Özgün Helikopter, Millî Muharip Uçak (MMU), Uydudan Kontrollü İnsansız Hava Araçları ve Keşif-Gözetleme-Haberleşme Uyduları gibi

projelerde de önemli, tarihî ve onursal görevleri üstlenen TUSAŞ, entegre ve özgün ürün ihracatıyla hedeflerini büyüterek ilerliyor” diyen Temel Kotil, “Dünyanın her yerinde olduğu gibi Ülkemizde de Savunma Sanayii, Ar-Ge ve inovasyonun beşiğidir. Havacılıkta ve uzay sanayisinde yaptığımız bu çalışmalar 17 alt sektörün mükemmelleşmesini sağlıyor. Rekabetçi olmak için hayal etmek ve üretmek zorundayız. Yolumuz uzun ve meşakkatli, ama imkânsız değil. Geçmişten bugüne hayallerimizle yükseldik, yükselmeye devam edeceğiz. Tüm okurlara sağlık ve esenlik dolu günler diliyor; 2017’nin bizi hedeflerimize yaklaştıran bir yıl olmasını temenni ediyorum” diyor.

DOÇ. DR. TEMEL KOTILTUSAŞGenel Müdür

TUSAŞ, 1 milyar doları aşan cirosu ile dünyanın en büyük 100 savunma ve havacılık firması arasında yer alıyor.

Yeni Nesil Eğitim Uçağı HÜRKUŞ

87

Ar-Ge’nin gücüyle büyümeye devam ediyor

Sektörüne ilkleri yaşatan ve yenilikçi vizyonu ile çalışmalarına

devam eden İnoksan, bugün 20 bin metrekare kapalı alana sahip son teknolojiyle donatılmış bir fabrikada faaliyet gösteriyor. İnoksan, 5 kıtada 80’den fazla ülkeye ürünlerini ihraç etme başarısı göstererek, dünya arenasında yenilikçi ürünleriyle fark yaratıyor. Ar-Ge merkezi kurmak için çalışmalarını hızlandıran İnoksan, yakın zamanda ilgili yapıyı resmi olarak hayata geçirmeyi hedefliyor. Dünyada ve Türkiye’de çok sayıda

işletmenin tercihi olan İnoksan’ın yenilikçi ve benzersiz ürünleri arasında çevreyi koruyan, insan sağlığına ve uluslararası standartlara uygun üretilen, enerji, yer ve kullanıcı tasarrufları ile maliyet avantajları olan buhar konveksiyonlu fırınlar, hijyen ve emniyet sistemleri standardizasyonuyla dikkat çeken pişiriciler, seran cam uygulaması ile insan sağlığını riske atan faktörleri yok eden, homojen pişme, az mineral ve su kaybı ile kaliteli pişirme fonksiyonlarının arttırılması ile kullanım kolaylığı ve hijyen şartlarına uygun ergonomik tasarıma sahip döner cihazları da bulunuyor.

2023’e kadar 10 milyon liralık Ar-Ge yatırımıMevcut Ar-Ge ekibiyle Türkiye’nin ilk kombili fırını olan İnosmart’ı geliştiren ve her yıl bütçesinin yaklaşık yüzde 2’sini Ar-Ge’ye ayıran İnoksan, 2023 yılına kadar yeni teknolojiler geliştirmek üzere yaklaşık 10 milyon liralık bir bütçeyi

bu alana yatıracak. İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, Turquality programına kabul edilen bir marka olarak global hedeflerine ulaşma yolunda daha da güçlendiklerini belirterek, “En büyük hedefimiz, kalitesiyle ve uzmanlığıyla anılan bir dünya markası olmak. Bu noktada Turquality ve Ar-Ge merkezi projemiz bize büyük heyecan ve güç veriyor. Teknoloji gücümüzü daha da artırmak için 2023 yılına kadar Ar-Ge’ye 10 milyon liralık bir yatırım yapacağız. Ar-Ge’yi büyüme stratejisinin temeline yerleştirmiş bir şirket olarak, 2023’e kadar yüzde 100 büyüme sağlamayı ve ciromuzun yüzde 50’sini ihracatla gerçekleştirmeyi planlıyoruz’’ dedi.

Farklı ülkelerde aynı dili konuşan mutfaklarYurtiçinde yaptığı sayısız proje sonrasında gücünü globalde de gösteren mutfağın lideri İnoksan, sadece Türkiye'de değil, yurtdışında da mutfaklar kurmaya devam ediyor. Yurtiçinde; Hilton, Radisson Sas, Accor, Marriott, Park Hyatt, Ramada Otelleri, Real, IKEA, Carrefour, Big Chef’s ve Reina gibi dünyaca ünlü markaların mutfaklarını projelendirdi. Bu mekânların yanı sıra dünyanın en bilinen arama motoru unvanına sahip Google’ın Brezilya’daki mutfağını, Dubai’deki

prenslerin yemeklerinin pişirildiği mutfakları da tasarlayan İnoksan’ın son dönemde dikkat çeken projeleri arasında; Hilton Baku, Abu Dhabi National Oil Corporation HQ, Sheraton Jumeirah Beach Hotel Dubai, Baku Olympic Stadium, Intercontinental Dubai Marina Bay, Radison Tblisi ve Taj Hotel Yeshwantpur India bulunuyor.

Çevreyi ve insan sağlığını göz ardı etmeyen ürün çeşitliliğiYurtiçi ve yurtdışında dünyaca ünlü markaların mutfaklarını tasarlayan endüstriyel mutfak sektörünün önderi İnoksan, bir mutfağın ihtiyacı olan tüm ürünleri çevreyi ve insan sağlığını önemseyerek üretiyor. İnoksan ürünlerinin bu özellikleri, Ar-Ge mühendislerinin ve sahip olunan teknolojinin gücüyle ortaya çıkıyor. İnoksan’ın lokomotif ürünlerinden olan özellikle otel mutfaklarının kalbi olan ürünlerinden biri İnosmart kombi (Buharlı) fırın.. İnosmart, kombi fırın sektöründeki rakipleri içerisindeki en yüksek teknolojik altyapıya sahip olması ile birlikte satın alma bedeli olarak müşterilerine en düşük fiyatı sunuyor. Hammadde, enerji, iş gücü zaman gibi maliyetlerdeki kârlılık oranı İnosmart’ın satın alma bedelini kısa süre içerisinde amorti edilmesini sağlıyor.

VEHBI VARLIKİnoksan Yönetim Kurulu Başkanı

5 kıtada 80’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren İnoksan, dünya arenasında yenilikçi ürünleriyle fark yaratıyor.

88

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Teknolojik yatırımların öncüsü Astaş

Türk hazır giyim sektörünün gelişmesinde önemli rol

oynayan Astaş, 35 yıllık sektörel başarı skalasıyla hazır giyim sektörünün dünya çapındaki rekabet gücünü en iyi şekilde destekliyor. Mevcut tesislerin kalite ve verimliliğini artırıcı her türlü hizmeti müşterilerine sunan Astaş, eğitim hizmetleri ile kalite artırıcı çalışmalar geliştirerek sektörün katma değeri yüksek ürünlere yönelmesine yardımcı oluyor.

Türkiye’ye yatırımcı kazandırıyoruz“Sektöre dünyanın en ileri teknolojilerine sahip markaları ve geniş ürün yelpazesi ile hizmet sunmaktayız” diye sözlerine başlayan Astaş Yönetim Kurulu Üyesi Turgay Aşçı, “Günümüze kadar getirdiğimiz liderlik konumunu daha ileriye taşımak arzusundayız. Bu bağlamda inovasyona büyük değer atfediyoruz

ve bunu da temsil ettiğimiz dünya lideri markalarla birlikte yapıyoruz. Astaş olarak sahip olduğumuz lider konumumuzla müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentisine göre teknoloji üretiyor ve daima yeni ve en doğru ürünü sunmaya çalışıyoruz” diyor. Turgay Aşçı, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Dikiş otomatları konusunda ASTRON, askıda giysi poşetleme makinaları alanında bu yıl patentini aldığımız yeni markamız Foliopack ve otomatik kumaş serme teknolojileri alanında normal ve otomatik kafalı serim makinalarımız, yine yeni markamız olan Mersmann adı altında kendi markalarımız ile üstün kalite anlayışına sahip ileri teknoloji ürünlerimiz bugüne kadar müthiş bir talep görmüştür. Bu ürünlerimiz yaklaşık 3 yıl önce kurmuş olduğumuz İstanbul İkitelli’deki tesisimizde Türk mühendislerce üretilmekte olup, bu makinalar Astaş’ın kendi in-house üretimidir. İkitelli’de kurmuş olduğumuz, tekstil makinesi üreten tesisimizi ileri teknoloji kullanarak artık ihracat yapar seviyeye getirdik. Bu tesisimizde üretmiş olduğumuz ürünleri Romanya, Bulgaristan, İspanya, Fas, Azerbaycan vs. birçok farklı ülkeye ihraç ediyoruz. Örneğin, Almanya’nın Digel markasının Türkiye’ye yatırım yapma noktasında

bizim çalışmalarımız öncü oldu. Türkiye’ye 8 milyon Euro’luk yatırım yapan Alman markası Digel, Astaş’tan 3 buçuk milyon Euro’luk alım yapmış ve ülkemizdeki fabrikasının makine ihtiyacının tamamına yakınını Astaş karşılamıştır."

İnovasyona ve Ar-Ge'ye çok önem veriyoruzMarkaların başarılı olabilmesi adına dikimin yanı sıra nelere ihtiyacı olduklarını da gözlemlediklerini ifade eden Turgay Aşçı, uzun vadede hazır giyim sektörüne daha nitelikli insanlar yetiştirilmesi gayesini taşıdıklarını söylüyor ve ekliyor: “Biz Astaş olarak sektöre değer katacak, zaman zaman eğitim kurumlarıyla, TGSD, İTKİB, İMA gibi kuruluşlarla eğitimler düzenlediğimiz gibi bunların dışında her ay sertifikalı programlar düzenliyoruz. Eğitimlerimizde Milli Eğitim Bakanlığı'yla iş birliği yapıyoruz." Turgay Aşçı, sözlerini şöyle tamamladı: “Astaş olarak dikiş makinalarının yanı sıra inovatif ürün olarak distribütörü olduğumuz Styleshoots Photo Studio ve Tableconnect Premium akıllı android sistemlerinin de temsilciliğini

yapmaktayız. Günümüzde hızlı ve teknoloji odaklı olmak çok önemli. Styleshoots ile hızlı-yüksek kaliteli ürün fotoğrafları çekebilmeniz için yazılım ve çeşitli donanım ekipmanları tek bir paket içinde sunulmaktadır. Bu sıra dışı teknoloji otomatik dekupe, otomatik arka fon, online satış mağazası için ürün arşivi oluşturma, zaman tasarrufu ve pek çok özelliği ile tasarımcıların ve firmaların hayatını kolaylaştırmaktadır. Diğer ürünümüz ise bir tabletten daha fazlası olan Tableconnect… Tableconnect ile hazır giyim markalarımıza sanal mağazacılıktan tutun AVM içerisinde yer alan bir ekran ile tüm vitrinini, kombinlerini, deposunu müşterilerinin beğenisine sunma imkanı veriyoruz. Karbel bu sistemi kullanan ilk müşterilerimizden biri… Bu alanda da inovatif olmak zorundayız. Astaş olarak inovasyona, Ar-Ge’ye çok önem veriyoruz.”

TURGAY AŞCIAstaş Yönetim Kurulu Üyesi

Style Shoots ve Tableconnect ürünleri hızlı ve teknolojik odaklı ürünler olarak hazır giyim markalarının ilk tercihleri arasında yer alıyor.

89

AGT’den yenilikçi çözümler

Yaşam alanlarına özel ahşap çözümler sunan AGT,

ürünleri ile şıklığı, zarafeti ve sıcaklığı mekanlara getiriyor. Doğadan ilham alınarak tasarlanan, birbirinden farklı renk, desen ve özelliklere sahip ahşap ürünler, kalitesi ile de fark yaratıyor. 2017 kışında mobilya ve parke yüzeylerde doğal ahşap yüzey ve register saclar kullanılıyor. Beton ve taş yüzeylerde taş etkisi verebilmek adına da taş yüzeyli saclar yer alıyor. Halihazırda değişen dünya trendleri doğrultusunda, belirgin renkler azalıyor yerine solid ve pastel renklerin geliyor. AGT de hem parkede, hem MDF’de hem de kapıda pastel içerikli, hayatın içinden tonlarıyla sektöründe öne çıkıyor. Doğanın güzelliğinden ilham alarak tasarlanan AGT Parke hakkında AGT Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Grup Başkanı Şirzat Subaşı, şu bilgileri veriyor:

“Natura Parke, Natura Plus ve Natura Line serisi ile mekanları renklendirirken, seri 16 fark renk seçeneği ile tüm yaşam alanlarına ayrı bir enerji ve ışık da katıyor. 1200 mm x 191 mm ölçülerine ve 8 mm kalınlığa sahip, E1 Sertifikalı ve 10 yıl garantili olan Natura Parke Serisi, yüzde 100 doğal yüzey işçiliğiyle de dikkat çekiyor. Natura Plus ve Natura Line serisi ise 8 farklı renk seçeneğine sahip. 15 yıl garantili seriler, Uniclic Kilit Sistemi ile de uygulama kolaylığı sağlıyor. 1200 mm x 191 mm ölçülerine ve 8 mm kalınlığa sahip, E1 Sertifikalı yeni seriler, AGT’nin diğer ürünleri ile de mükemmel uyum sağlıyor. 24 farklı renk ve derzli model seçeneğine sahip AGT Parkeler, AGT süpürgelikleri ile mekanlara zenginlik katıyor.”

Farklı zevk ve ihtiyaçlara göre üretiliyorAGT’nin, zarif ve şık Natura ve Trend kapı serisinin, farklı yüzey seçeneklerine ve yüksek çizilme direncine sahip olduğunu söyleyen Şirzat Subaşı, şunları belirtti: “Serinin, manyetik kilit ve pratik menteşe ile istenilen yönde kullanılma özelliği de mevcut. Aynı zamanda kolay montaj ve hızlı servisi ile öne çıkan Natura Kapı, aynı renkte olan yüzey profilleri ve pervaz seçenekleri ile şık

tasarımlar yaratılabiliyor. Kapı yüzeylerinde kullanılan 6mm MDF-Lam, yatay/dikey derz açılımına uygun olup, bu derzlere farklı renkte silikon kullanarak değişik modeller elde edilebiliyor. Dayanıklılığını zarif tasarımıyla birleştiren Trend Serisi ise, MDF üzeri üç katmanlı ileri düzey teknolojili folyosu, aynı renkte kasa ve pervaz seçenekleriyle mekanların dekorasyonunu zevkli dokunuşlarla bütünlüyor. Hem şık, hem de kullanışlı olan, farklı zevk ve ihtiyaçlara göre üretilmiş olan Trend serisi dolu, camlı, fugalı ve çizgili olmak üzere 4 ayrı modelle tüketicilere sunuluyor.”

AGT Power Gloss kalitesiyle fark yaratıyorAGT Power Gloss’un, 24 farklı renk seçeneği, göz alıcı parlaklığı ve çizilmezlik özelliğiyle çarpıcı tasarımlara imkân verdiğini dile getiren Şirzat Subaşı, şunları söyledi: “MDF-Lam üzerine lazer silindir ile UV (Ultraviyole) lak uygulanan yüksek parlaklığa sahip AGT Power Gloss, yüksek

mekanik ve kimyasal dirençlere dayanıklılığı ile dikkat çekiyor. Mobilya ve dekorasyon sektörünün ihtiyacını karşılamak üzere mobilya gövdelerinde, mutfak dolaplarında, banyo kapaklarında, çalışma odalarında kısaca bir yaşam alanını oluşturan ev ve ofis mobilyalarının tüm gövde ve ön yüzeylerinde kullanılan Power Gloss, iç mekan tasarımlarında kalitesiyle fark yaratıyor.” Subaşı, şöyle devam etti: “Yeni Soft Touch duvar paneli koleksiyonu ile AGT, ipeksi bir dokunuşun yanı sıra iç mekanlara şıklığı da getiriyor. Fırtına Gri, Kaya Gri, Yeni Gri, Krem ve Lake Beyaz’dan oluşan koleksiyonun mat renkleri, sadeliği ile göz alırken, mekanların her köşesi başka bir kişiliğe kavuşuyor. Soft Touch Koleksiyonu, duvarlar için özel olarak üretilen duvar panelleri ile birlikte farklı taç, süpürgelik ve yüzey profilleri, özgün kombinlere ve tasarımlara imkan tanıyor. Soft Touch duvar panelleri, aynı renkte üretilebilen Soft Touch kapılar ile yaşam alanlarının havasını değiştiyor, mekana bambaşka bir ruh kazandırıyor.”

ŞIRZAT SUBAŞIAGT Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Grup Başkanı

AGT hem parkede, hem MDF’de hem de kapıda pastel içerikli, hayatın içinden tonlarıyla sektörde öne çıkıyor.

90

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İnovasyon hayal kurabilmekle başlar

Hayalleriniz yoksa inovatif fikirler üretmeniz

mümkün değildir diyerek sözlerine başlayan Team Lojistik Genel Müdürü Zekeriya Mete, inovasyonun hayal kurabilmekle başladığını vurguladı. Bu bağlamda, şirket kuruluşlarının tamamen inovatif bir düşüncenin sonucu olduğunu belirten Mete, şöyle devam etti: “Birbirine rakip birçok firmayı bir araya getirmek, oluşan sinerjiden sektörün lojistik ve satınalma maliyetlerini düşürmek bir süredir hayal ettiğimiz bir husustu. 2014 yılında bu hayali şirketimizi kurarak gerçekleştirdik. Şirket kuruluşu ile birlikte şu anda hedeflerimizi adım adım gerçekleştiriyoruz. Daha çok yük taşıyarak navlun anlamında pazarlık gücümüzü arttırmak, ortak satınalmalarla daha düşük maliyetle

ilgilenip çözümler üretiyoruz. Yönetim olarak bu alanda da bu kadar aktif olmamız çalışanlarımızı inovatif düşünme konusunda tetikliyor.” Halihazırda Şekerli Mamuller Sektörü’ne, rakiplerine oranla daha avantajlı navlunlar ve daha ucuz hammadde sağladıklarını söyleyen Mete, taşıdıkları yük miktarı ile özellikle sektörün kullanımına sundukları şeker miktarındaki yüksek artışın, oluşan rakamların olumlu etkileri olduğunu vurguladı.

Ekonomiyi canlı ve dinamik tutmak için çalışıyorDevlet desteklerinin inovatif bir amaca ulaşılırsa bir anlam, değer ifade edeceğini söyleyen Zekeriya Mete, “Bu açıdan devletin verdiği tüm desteklerin amacına

ne kadar hizmet ettiği, kanaatimizce yeniden değerlendirilmelidir” dedi. Bu açıdan, bir takım zafiyetler olduğunu düşünen Mete, şöyle devam etti: “Hâlihazırda yoğunlukla hizmet verdiğimiz Şekerli Mamuller sektörünün yanı sıra diğer sektörlere de hizmet vermek, yeni ürünler sunmak. Ürün ve hizmetlerimizi belli bir sektörden bağımsız, farklı tüm sektörlerin kullanımına sunarak satınalma ve lojistik maliyetleri daha da aşağı çekmek. Bütün bunların arkasındaki nihai hedefimiz de ülke ihracatının artışına katkıda bulunmak suretiyle, ülkemizin oldukça zor bir süreçten geçtiği bu dönemde firma olarak üstümüze düşen görevi yerine getirmek, ekonomiyi canlı ve dinamik tutmaktır.”

ZEKERIYA METETeam Lojistik Genel Müdürü

Team Lojistik, çalışanlarına sürekli olarak ne kadar

önemsediklerini belirterek yenilikçi fikirler için

cesaretlendiriyor.

girdileri sektörün kullanımına sunmak konusunda ciddi bir mesafe almış durumdayız. Bu başarılı model sektör tarafından da ciddi kabul ve takdir görmüş olup benzer inovatif modelleri tetikleyecektir diye düşünüyoruz. Bu kabul ediş ve takdirden dolayı uyguladığımız modeli tabana yaymak, daha geniş bir etki oluşturmak için büyük çaba harcıyoruz. Farklı sektörlerdeki birçok firmanın aynı ortak havuzdan nasıl yararlanabileceğine dair daha kapsamlı projeler üzerinde çalışıyoruz.”

Çalışanlarını yenilikçi fikirler için cesaretlendiriyorÜretim firması olmadıkları için inovasyon için ayrı bir ekiplerinin bulunmadığını belirten Zekeriya Mete, çalışanlarına sürekli olarak ne kadar önemsediklerini belirterek yenilikçi fikirler için cesaretlendirdiklerini söyledi. Hizmet ürünlerini geliştirmeleri konusunda bilgilendirme toplantıları ve seminerler düzenlediklerini sözlerine ekleyen Mete, şöyle devam etti: “Gerek lojistik gerekse hammadde müşterilerimizin başta karşılaştıkları bürokratik sorunlar olmak üzere her türlü sıkıntıları ile yakından

91

Düğme üretiminin yenilikçi markası: Polsan

Düğme üretiminde yenilikçi ve niş üretim konusunda

dünyada bilinen bir marka olarak adından söz ettiren Polsan Düğme’yi firmanın Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cem Pardo ile konuştuk. Polsan, özellikle metal düğme ve aksesuar üretimi ile ortaya koyduğu inovatif çalışmaları ile dikkat çekiyor. Polsan’ın 1956 yılında Sedef Düğme olarak kurulduğunu dile getiren Pardo, “1981 yılında Sedef Düğme bünyesine Polsan’ı almasıyla birlikte, faaliyetlerine Polsan Düğme adı altında devam etti. 2013 yılında Polsan, metal düğme fabrikası yatırımını devreye soktu ve bu alanda köklü üretim tecrübesiyle üretim yapıyor” diyor.

Ar-Ge düğmeye, düğme giysiye değer katıyorPolsan olarak 2016 yılında ürettikleri ürünlerin yüzde 42 gibi bir bölümünü

doğrudan ihraç ettiklerine değinen Cem Pardo, son on yılda hazır giyim sektörünün yan sanayi ürünlerine bakışındaki değişime de değindi. Geçmişte düğmenin bir aksesuardan çok sadece ürünü tamamlayan bir yan malzeme olarak ele alındığını belirten Pardo, “Değişen trendler, gelişen moda akımları sonucunda, düğme artık ürünü pazarlayan noktalardan biri haline geldi, biz Polsan olarak Ar-Ge’ye önem veriyor, büyük yatırım yapıyoruz, dünyada düğme üretimi sektöründeki tüm gelişmeleri ve yenilikleri en önden takip ediyor ve üretimimize uyguluyoruz. Gerek son model makinelerimizle gerek Ar-Ge departmanımızın her sezon öncesi hazırladığı tasarımlar ve koleksiyonlar ile konfeksiyon üreticileri için yan malzeme tedarikçiliğinden çok ürün yaratıcılığı kısmında yerimizi alıyoruz, bunu da inovasyona verdiğimiz değer ile başarıyoruz’’ diyor.

Firma olarak gelecekteki hedeflerine değinen Cem Pardo, en büyük hedeflerinin yaptıkları düğme ihracatını daha da arttırmak olduğuna vurgu yapıyor. Hazır giyim sektörünün geçmiş yıllara göre yan sanayi firmalarına bakışının da pozitif yönde değiştiğini gördüklerini belirten Pardo, bunda firma olarak ürettikleri tasarımların müşterilerinin kreasyonlarını şekillendiriyor olmasının etkisinin büyük olduğunu söylüyor.

Avrupa’nın ikinci büyük üreticisi Şu anda Türkiye'de irili ufaklı 33 düğme fabrikası olduğunu aktaran Cem Pardo, Polsan’ın kapasite olarak Türkiye ve Ortadoğu’nun birinci, Avrupa’nın ikinci büyüklükte düğme fabrikası olduğuna vurgu yapıyor. "2016 yılında satış politikamızda yaptığımız ‘katma değerli malların satışına ağırlık verme’ politikası ile yeni pazarlar keşfederek bu

yılki ihracat hacmimizi yüzde 20 arttırdık, ihracat yaptığımız ülke sayısını 73’e çıkardık. Bununla beraber bilindiği gibi Mango, Zara, Gap, Massimo Dutti, Liz Claiborne gibi dünyaca ünlü üreticilerinin onaylanmış tedarikçisi olmamızla birlikte dünyanın belli başlı merkezi bölgelerinde yeni ofisler açarak daha fazla üretici ile çalışma yolunda önemli adımlar attık” diyen Pardo, Tekstil sektörünün kalbinin attığı Şangay, New York ve Bangladeş’teki ofisleri ile de faaliyette olduklarını belirtti. Bunun yanında Hindistan’daki fabrikamızı ve varlığımızı daha efektif hale getirmek için çalışmalarımız devam etmekte. 2017’de de yönümüzü dış ticarete çevirmeye devam edeceğiz. Dış ticaret birimimizin daha efektif daha inovatif çözümler sunabilmesi için konusunda yetkin eğitim kurumları ile anlaşmalar yaptık. Bunların meyvelerini de 2017’ de alacağımızı düşünüyoruz."

CEM PARDOPolsan Düğme Yönetim Kurulu Başkan Vekili

Polsan, inovasyona verdiği değer ile her sezon yaratıcı tasarımlar ile düğmeleri moda

dünyasına sunuyor.

92

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

İnovasyonla mega projelerin çözüm ortağı oldu

Tarsus’ta 5 çalışan ile bir torna atölyesi olarak 1980’de kurulan

Berdan Cıvata San. A.Ş, bugün, dünya normlarında yüksek katma değerli cıvata ve somun üretim yapıyor. İnovasyona yönelik çalışmalarından bahseden Berdan Cıvata Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şemsi, Mersin Üniversitesi Teknoparkında yer aldıktan sonra onu Berdan Ar-Ge A.Ş. isimli bir kuruluşa çevirdiklerini ve burada çok verimli çalışmalarla mega projelere çözüm ortağı olduklarını ifade etti. Anamur-Kıbrıs arasında 80 km uzunlukta denizin 250 metre altından giden Barış Suyu Projesinde 1,6 metre çaplı su borularını birbirine bağlayan paslanmaz çelikten ve alaşımlı çeliklerden üretilen bütün cıvata somun ve saplamaları 6500 saat tuz püskürtme testine (denizde 200 yıl korozyona) dayanımlı

bir şekilde kaplayabilen Türkiye’de tek üretici olduklarını ifade Hasan Şemsi, Kafkaslardan Anadolu’ya girip Trakya’dan Avrupa’ya giden TANAP Doğalgaz Boru Hattı Projesine 90-100 yıl korozyona dayanımlı teflon kaplı cıvata üretimiyle çözüm ortağı olduklarını aktardı.

Avrupa'yı biz temsil ediyoruzAvrupa’nın en uzun ikincisi olan İzmit Körfez Geçiş Köprüsünün 252 metre boydaki yassı çelikten üretilmiş kulelerini Berdan’ın 10 metre boyda 780 kg ağırlıktaki ankeraj cıvatalarının taşıdığını belirten Şemsi, bu cıvatalar için dünyada 3 firmanın yeterlilik alabildiğini ve Avrupa’yı Berdan Cıvata’nın temsil ettiğini dile getirdi. Şemsi, “Berdan Cıvata olarak yaptığımız bu Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri bizi mega projelerde

çözüm ortağı yaptı ve onun beraberinde pek çok ödülü getirdi” diye konuştu. Avrupa’nın 500 ton ile en güçlü çekme testi cihazının Ar-Ge çalışmalarıyla Berdan’da olduğunu vurgulayan Hasan Şemsi şunları ifade etti: “Ürünlerin dayanım uygunluğunu kontrol etmek üzere çekme testi cihazlarına ihtiyaç vardır. Türkiye’nin en güçlü cihazı 200 tondur. Bu nedenle Avrupa’nın en güçlü 500 tonluk çekme testi cihazını Ar-Ge çalışmalarımızla laboratuvarımıza kazandırmış bulunuyoruz. Patenti Berdan’a ait olan bu test cihazı sayesinde yurtdışından bile iş aldığımız düşünülürse büyümemize ve ihracatımıza bu cihazın çok önemli katkıları olacağını görmekteyiz.”Ar-Ge çalışmaları sonucu elde ettikleri başarıları aktaran Hasan Şemsi, zararlı asitler yerine,

mekanik temizleme ile üretici ve kullanıcıların korkulu rüyası Hidrojen Kırılganlığı Riski’ni ortadan kaldırdıklarını ve bu sürecin patentini de aldıklarını söyledi. Bu kaplamanın, yurtdışı – yurtiçi çelik yapı ve RES üreticileri tarafından çok tutulduğunu belirten Şemsi, siparişlerde meydana gelen çok önemli artışların, istihdama ve büyümelerine yansıdığını ifade etti.

Cari açık makasını daraltmayı istiyoruzFirmalarının 2015’te yüzde 25 büyüdüğüne dikkat çeken Berdan Cıvata Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şemsi, firmanın hedeflerine dair şu bilgileri verdi: “Cıvata, somun üretiminde tam entegre bir tesis olan firmamız, 2015’te yüzde 25 büyüdü. 2023 yılı hedefimiz 100 milyon TL ihracat ile 500 kişi istihdamdır. Berdan Cıvata’yı Türkiye’nin rüzgar enerji sektöründe bağlantı elemanlarında üretim üssü haline getirmeyi hedefliyoruz. Böylece Türkiye için üretip ithalatı azaltırken, ihracat da yaparak cari açık makasını daraltmayı istiyoruz. Turquality'ye girmiş olmamız ve Almanya’da kurduğumuz Berdan GmbH’nın buna katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Ayrıca bunun yanında ilk değilse de ikinci 500’e girmeyi de hayal etmeye başladık.”

HASAN ŞEMSIBerdan Cıvata Yönetim Kurulu Başkanı

Anamur-Kıbrıs arasında 80 km uzunlukta denizin 250 metre altından giden Barış Suyu Projesindeki bütün cıvata ve somunlar Berdan Cıvata'ya ait.

93

Akım Metal’den katma değeri yüksek ürünler

43 yılı aşkın işleme tecrübesine sahip olan Akım Metal’in, Tuzla–

İstanbul’daki işletmesinde beyaz eşya, otomotiv ve endüstriyel motor sektörlerine metal işleme ve metal enjeksiyon ile parça imalatı yaptığını dile getiren Akım Metal A.Ş. İdari Genel Müdür Yardımcısı Ali Fazıl Böyet, Sanayi Bakanlığı onaylı Ar-Ge Merkezi sertifikasını almalarıyla birlikte servomotor, CNC Tezgah, devamında LED driver ve LED armatür, güç analizörü konularında Ar-Ge çalışmalarına başladıklarını söyledi. Endüstriyel uygulamalar için çalışan Akım Metal’in yaptığı çalışmaların üniversitelerin ve Türkiye’nin önde gelen savunma sanayii firmalarının dikkatini çektiğini belirten Böyet, kısa süre içinde Aselsan ile çalışmaya başladıklarını ve Aselsan’dan aldıkları güven ve destekle birlikte servomotor tasarımı ve üretimi konusunda onaylı SW alt yüklenici olduklarını

vurguladı. TÜBİTAK SAGE ve Roketsan gibi kurumların da takip eden süre içinde çalışılan firmalar arasında yerlerini aldıklarını aktaran Böyet, şunları söyledi: “Akım Metal geleneksel motorlardan farklı olarak ileri teknoloji gerektiren bu tür ürünlerin yerlileştirilmesi konusunu misyon edindi ve konu ile ilgili çalışmalarını her geçen gün arttırdı. En son üzerinde çalıştığı konu olan elektrikli taşıt uygulamaları için motor üretiminin ilk fazı başarı ile tamamlandı. Aselsan ile Temsa ortaklığında gerçekleştirilen projenin lansmanı 7 Aralık’ta Sabancı Center’da Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’ nün de katılımıyla yapıldı. Aselsan koordinasyonunda, 250kW gücünde, yüksek verimli elektrik motor geliştirilmesi projesinin tasarımında da MDS Motor firmasından Dr. Metin Aydın’a destek olan Akım Metal, motorun üretimini üstlendi ve yerli imkânlarla üretimini gerçekleştirdi. 2017 ve sonrası yıllarda gelecek olan yeni talepler doğrultusunda motor seri üretim altyapı çalışmaları tamamlanacak.”

Yerli pazarda yabancı markaların yerini alacakServomotor tasarım ve üretim çalışmaları devam ederken Ar-Ge merkezi’nde başlayan LED driver ve LED armatür çalışmalarının kısa sürede

meyvesini verdiğini söyleyen Ali Fazıl Böyet, LED aydınlatma ürünleri için ortaya çıkarılan Fermada ve elektronik-mekatronik ürünleri için ortaya çıkarılan SMB markalarıyla, Türkiye’de eksikliği hissedilen kaliteli ve yerli ürün geliştirme ve üretme alanını doldurmayı hedeflediklerini belirtti. Yerli pazarda çok büyük pay sahibi olan yabancı ürünlerin yerini almayı ve bunun yanında da yurtdışı pazarına açılmayı hedeflediklerini söyleyen Böyet, şu açıklamalarda bulundu: “Şirket olarak bu amacımıza 6~60 W arası LED sürücü ürünleriyle ulaşmış olup bu alanda ödüller aldık. Şimdiye kadar üretime girmiş olan yaklaşık 50 model ürünün tamamı standartlara uygun olarak tasarlanıp üretildi. İlk olarak panel armatürlerde kullanılan 28 W gücündeki LED sürücü EN61347 ve EN55015 standartlarını sağlayarak Türkiye’nin TSE’den standartlara uygunluk belgesi alan ilk ürünü olma özelliğini taşıyor. TSE de bu başarıyı, üzerinde dünyanın bugünkü manada ilk standartlarını hazırlatıp uygulatmış olan insanı Sultan 2.Bayezit Han’ın kabartması bulunan bir ödül ile taçlandırdı. İlk TSE belgeli bu ürünü diğerleri takip etti, sonuç olarak bütün ürünlerin kalitesi belgelendi.”

Yeni havaalanı projesinde yer aldıYurtdışı hedefini de unutmayan Akım Metal’in, ürünlerine ENEC ve CE belgelerini aldığını ve almaya devam ettiğini söyleyen Ali Fazıl Böyet, Fermada markası altında bulunan armatürlerinde, ürünü en optimum şekilde çalıştırmak için dizayn edilmiş kendi sürücülerini kullandıklarını vurguladı. Türk piyasasının da bu ürünlerden faydalanabilmesi için elektronik ürünlerini SMB markası ile harici olarak da pazara sunduğunu ifade eden Böyet, “Bu gelişmelerin bir sonucu olarak Fermada LED ürünlerimiz, dünyanın en büyüğü olacak İGA/İstanbul Yeni Havalimanı Projesi'nde yer alma gururunu da taşıyor” dedi. Ali Fazıl Böyet, son olarak Akım Metal’in Türkiye’nin ihtiyaçları doğrultusunda bundan sonrada çalışmayı sürdürdüğünü söyledi.

ALI FAZIL BÖYETAkım Metal A.Ş.Genel Müdür Yardımcısı

94

İNOVASYON TÜRKİYE İNOVASYON HAFTASI/

Çevre ve insan sağlığı için inovatif üretim şart

Türkiye narenciye sektörü, 4 milyon tona yakın üretimi ile Dünya’da 9.

sıradadır. Yaklaşık 1 milyar dolarlık ihracatı ile özellikle doğrudan ya da dolaylı olarak 5 milyonluk bir nüfusun geçimini sağladığı önemli bir sektör. Türkiye Narenciyesi’nin eşsiz doğal lezzeti ve yüksek kalitesinin sağladığı avantajlar dikkate alındığında, üretimin üçte birlik bölümünün neden ihracata ayrılmış olduğu daha iyi anlaşılıyor. Narenciye Tanıtım Grubu, Türk narenciye ürünlerinin yurtiçi ve yurtdışı talebini artırmak adına kaliteli

üretim planlaması ve doğru pazarlama kanallarının kullanımı enstrümanlarını organize bir şekilde ve ülke politikası olarak yürütmek için faaliyet gösteriyor. Narenciye Tanıtım Grubu, narenciye ürünlerimizin tanıtım ve pazarlaması yönündeki çalışmalarını narenciyede “Türk Malı” imajını ön plana çıkararak markalaşma sürecini tamamlama hedefine oturtmuş durumda.

Sağlıklı üretim için Ar-Ge şart Narenciye Tanıtım Grubu Başkanı Ali Kavak, Türkiye’de yaş sebze meyve üretiminde tarımsal uygulamaların çok geliştiğini, dünya standartlarında insan, çevre ve hayvan sağlığı odaklı olduğunu belirtti. Kavak tarımsal üretimin büyük kısmının ülke içinde tüketildiğini belirterek: " Kendi insanımızın sağlığı gibi ihracat yaptığımız ülke halklarının da sağlığına karşı duyarlıyız, bunun için tüm tarım paydaşlarımızı sürdürülebilir gıda ve çevre güvenliği konusunda

eğitiyoruz" dedi. Türk tarımının çok hızlı geliştiğine değinen Ali Kavak, yeni ürün geliştirmeleri, zirai mücadele ve uluslararası teknik standartlara uygunluğun sağlanması ile ilgili birçok araştırma geliştirme projelerini başarı ile gerçekleştirdiklerini ve tarımda lider ülke olma yolunda hızla ilerlediklerini belirtti.

Yeni ürünler için çalışmalara devam Uluslararası pazarda rekabet avantajını koruyabilmek için yeni ürünlerin üretilmesi büyük önem taşımakta diyen Ali Kavak, “Bu duruma istinaden, NTG, yeni narenciye çeşitlerinin üretilmesi hususunda Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve Alata Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi rehberliği ile yapılan proje ve çalışmaları desteklemektedir. Narenciye Tanıtım Grubu olarak Türkiye’de üretim ile ihracatı da bir bütün olarak düşündüklerini belirten Ali Kavak, “ Biz beraber kalkındıracağız bu sektörü.

Ülkemizin sorunlarını beraber aşacağız. Önceki yıllarda Narenciye Tanıtım Grubu olarak 26 ayrı ülkede tanıtım kampanyaları yaptık. Tarkan’la tanıtım yaptığımız yıl bizim narenciye ihracatımız yüzde 47 arttı. Akabinde Muhteşem Yüzyıl ile tanıtım kampanyalarımız devam etti” ifadelerini kullandı. Narenciye Tanıtım Grubu olarak bu yıl 8 ayrı ülkede tanıtım kampanyası gerçekleştirdiklerinin altını çizen Kavak, şunları kaydetti: “Rusya’ya gittiğinizde dergileri, gazeteleri alın hepsinde Türk narenciyesi var. Türk narenciyesi olarak özel bir dergi çıkardık Rusya’da. 8 ayrı ülkede basın mensuplarına, market zincirlerinin CEO’larına Türk narenciyesini anlatıyoruz. Onlara Türk tarımının geldiği noktaları anlatıyoruz. Türkiye’de tarımın çok geliştiğini, insan sağlığı ve çevre sağlığı odaklı yapıldığını, modern tarım uygulamalarının birebir uygulandığını anlatıyoruz.” Bu süreçte Turunçgiller Ar-Ge Merkezi kurulması yoluyla, proses ve lojistik esnasında karşılaşılan sorunları çözmek ve verimliliği artırmak amaçlanmaktadır. Bunun yanında Turunçgillerde Hasat Sonrası İşleme ve Muhafaza Konularında Ulusal ve Uluslararası Uygunlukta Ülke Stratejileri Geliştirilmesi çalışmaları tüm hızıyla sürdürülmektedir.

ALI KAVAKNarenciyeTanıtım Grubu Başkanı

NTG, yeni narenciye çeşitlerinin üretilmesi hususunda araştırma

enstitüleri ve üniversiteler ile yapılan proje ve çalışmaları

destekliyor.

95

Sürdürülebilir rekabetin yolu inovasyon

Hedef kitle ile kurulan bağın güvenle oluştuğunu

söyleyen Akvo Şirketler Topluluğu Kurucu Ortağı Hüseyin Deliorman, alıcının, alacağı kararların risk taşıdığını düşündüğü için güvene ihtiyacının olduğunu belirtti. Markanın, belirsizlik durumlarında karar almayı kolaylaştıran bir araç olduğunu ifade eden Deliorman, markaya olan güvenin, bir markayı satın alma yönündeki niyetten önce markaya inanmak olduğunu vurguladı. Dürüst, sözüne güvenilir,

kaliteli mal ya da hizmet sunan, müşteriye saygılı bir kuruluşun güvenilir marka olma yolunda hızla ilerleyeceğini belirten Deliorman, şu şekilde devam etti: “Müşteri marka ister, marka müşteri bulur. Günümüz rekabet şartlarında başarıyı yakalamak ve onu sürdürülebilir kılmak büyük çaba gerektirmektedir. Rekabetçi kalabilmek ve göz önünde olabilmenin temel yolu ise inovasyondan geçmektedir. Kendini yenileyemeyen, profesyonel kadrolar ile yönetilmeyip, yeni fikirlere değer vermeden ve müşteri memnuniyeti odağından uzak kalarak kurumsallaşmaya yatırım yapmaya çalışan şirketler başarısız olacaktır. Unutmamak gerekir ki insana ve markaya yapılan yatırım hiçbir zaman zarar etmez.” Kalitenin tesadüfi olmadığını söyleyen Deliorman, ürün geliştirme ve kalite kontrol aşamaları titizlikle denetlenen ürünlerin, markalaşmada önemli

aşamaları geçmiş olduğunu vurguladı. Markaya yönelik tanıtım, hedef kitle seçimi ve ürün algısına yönelik reklamın vazgeçilmez unsurlar olduğunu aktaran Deliorman, “Markalaşma kadar markaya yönelik güvenin devamını ve kalıcılığını sağlamak da dikkatle takip edilmesi gereken bir süreçtir” dedi.

Üretim ve İhracatAkvo Şirketler Topluluğu; metalik madenler (Çinko-kurşun-bakır üretimi, zenginleştirme ve geri kazanımı), metalürji, ulusal ve uluslararası demiryolu-denizyolu ve kombine taşımacılık hizmeti ve dış ticaret alanlarında faaliyet gösteriyor.Karbon vericiler (Metalurjik Kok-Antrasit), metalurjik mineraller ve ferro alaşımlar (Ferro Silis-Ferro Krom) ithalatı şirketin diğer faaliyet alanlarını oluşturuyor.Şirketin sahip olduğu Horzum Ocakları’ndan üretilen çinko cevheri, Başköy tesislerinde ısıl işlemler ile konsantre edilerek zenginleştiriliyor. Aynı zamanda metal içerir ramat ve matlardan çinko oksit üretimi yapılıyor ve bu ürünlerin tamamı yurtdışına ihraç ediliyor.Lojistik hizmetler ayağında ise; ulusal ve uluslararası yük taşımacılığına uygun özmal platform vagonlar ile tehlikeli madde taşımacılığı, kapıdan-kapıya konteyner hizmet sağlayıcılığı, depolama,

elleçleme, liman terminal hizmetleri ve uluslararası karayolu taşımacılığı gerçekleştiriliyor.

Ekonomik alanda büyümesini sürdürüyorISO 9001-2000, ISO 14001 ve OHSAS belgeleri ile faaliyet gösterdiği alanlardaki müşteri memnuniyeti odaklı hizmet kalitesini ve çevre yönetimi duyarlılığını belgelemiştir.TC Çevre Orman Bakanlığı tarafından Ulusal ve Uluslararası Tehlikeli Atık Taşımacılığı konusunda Lisanslandırılmış özel tip araç ve konteynerler ile yıllık 220.000 ton atık taşıması gerçekleştirilmekte olup, aynı zamanda bu malzemelerin geri kazanımı konularında TÜBİTAK destekli Ar-Ge çalışmaları devam etmektedir. Gruba bağlı diğer şirketlerde;Taş yünü (Rockwool) üretiminde kullanılmak üzere bazalt taşı, beton santralleri ve prefabrik yapı elemanları üretimi için mikronize edilmiş yapı kimyasalları üretimi, akaryakıt servis istasyonu işletmeciliği ve turizm-otelcilik diğer faaliyet alanlarıdır.

HÜSEYIN DELIORMANAkvo Şirketler GrubuKurucu Ortağı

96

DOĞU - BATI RAPOR/

“Ekvador İhracatı ve Yatırımı Geliştirme Enstitüsü” (PROECUADOR) ve TİM işbirliğiyle, TİM Ankara Ofisi’nde, Ekvador ülkesi ve pazarı hakkında tanıtıcı bir etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe Ekvador ile karşılıklı ticaret yapmayı düşünen yaklaşık otuz firma temsilcimiz katıldı. İlgili etkinliğimizde Ekvador hakkındaki sunumu gerçekleştiren PROECUADOR Türkiye temsilcisi ve Ekvador Hükümeti'nin ülkemizdeki Ticaret Müsteşarı Juan Navas Romero ise şu an Türkiye ve Ekvador arasındaki karşılıklı ticaret ile ilgili rakamların olması gerekenin çok uzağında olduğunu belirterek Dış Ticaret eski Bakanları’nın iki defa Türkiye’ye geldiğini ve yeni Dış Ticaret Bakanı Juan Carlos Cassinelli’nin ise önümüzdeki sene Türkiye’yi ziyaret etmek istediğini belirtti.

Burkina Faso Büyükelçisi M. Amadou Dicko, Meclisimiz Pazara Giriş Şubesi yetkilisi Melek Arı ve Ülke Masaları Şubesi yetkilisi Onur Yay tarafından makamlarında ziyaret edildi. Bahse konu görüşmede, Meclisimizin güncel etkinlikleri paylaşılarak karşılıklı ticaret hacminin artırılması adına ticaret odaklı heyetler gerçekleştirilmesinin yararlı olacağına dikkat çekildi.

İran’da resmi temaslarda bulunmak amacıyla Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci başkanlığında TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi eşliğinde TOBB, MÜSİAD, Merkez Bankası, Borsa İstanbul ve Türk işadamlarından oluşan özel sektör temsilcileri ve milletvekilleri ile basın mensupları 5 Kasım’da İran’ın başkenti Tahran şehrine ticaret heyeti düzenlendi. İkili ticari ve ekonomik ilişkilerinin durumunu gözden geçirmek, yeni iş birliği olanaklarını

tespit etmek üzere gerçekleştirilen ziyaretlerde Bakan Zeybekci İran İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Mahmoud Vaezi, İran Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanı Nimetzade ve İran Yollar ve Şehircilik Bakanı Abbas Akhoundi ile resmi temaslarda bulundu. Resmi ziyaretleri müteakip Bakan Zeybekcİ ve beraberindeki heyet, açılış hazırlıkları TİM tarafından gerçekleştirilen Türk Ticaret Merkezi’ni ziyaret ederek Merkezin nihai durumu hakkında bilgi aldı.

Growtech Eurasia için alım heyeti programı

Ekvador pazarı tanıtıldı

Burkina Faso Büyükelçisi’ne ziyaret

İran’a Ticaret Heyeti düzenlendi

Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Kafkasların önde gelen fuarlarından olan Growtech Eurasia 2016 Uluslararası Sera, Tarım Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı çerçevesinde Ekonomi Bakanlığı koordinatörlüğünde, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) tarafından alım heyeti programı düzenlendi. Alım heyeti programına Azerbaycan, Bosna Hersek, Gürcistan, Karadağ, Kazakistan,

Kırgızistan, Kosova, Tunus ve Ürdün'den 19 firma, Batı Akdeniz'den ise 29 firma katıldı. Yabancı firmalar ihtiyaçları doğrultusunda faaliyet gösteren Batı Akdeniz firmalarıyla görüşerek, ürünleri hakkında bilgi aldı. Alım heyeti programının ikinci gününde ise yabancı firma temsilcileri Batı Akdeniz firmalarının tesislerine ziyaretlerde bulundu ve fuarı gezerek stantlarda incelemeler yaptı.

97

İhracatçılar Kolombiya’da keşfe çıktı

TİM heyeti Slush etkinliğine katıldı

İhracatçılar için önemli iş fırsatları sunan ve potansiyel pazar niteliğinde olan Kolombiya'ya yönelik yeni fırsatların oluşturulması ve pazar payının artırılması için EİB Başkan Vekili Nurettin Tarakçıoğlu başkanlığında düzenlenen Kolombiya Ticaret Heyeti'ne 10 farklı sektörden (gıda, mobilya, inşaat malzemesi, bilişim, maden, enerji vs.) 14 firma katıldı. Kolombiya’nın başkenti Bogota ve ikinci önemli şehri aynı zamanda ticari üssü olan Medellin’de gerçekleştirilen etkinlikte yapılan iş görüşmeleri son derece verimli ve beklentilerin üstünde gerçekleşti. Kolombiya tarafında Invest

In Bogota, Fenalco, ProColombia ve ACI Medellin kurumlarının desteklediği organizasyonun Bogota ayağına bir zamanlar Beşiktaş’ın da kalesini koruyan Kolombiyalı efsanevi kaleci Oscar Cordoba'nın da katılması hem Kolombiya hem Türkiye tarafında büyük heyecan uyandırdı.

Slush etkinliği, dünyanın girişimcilik ve inovasyon temalı önemli etkinliklerinden biri olarak 6 senedir Finlandiya’nın başkenti Helsinki şehrinde gerçekleşiyor. Kar amacı gütmeyen bu etkinliğin amacı yeni nesil sıra dışı girişimlerin global olarak ölçeklenmesine destek olmak ve uluslararası girişimcilik ekosistemini bir çatı altında toplamak. 2015 yılında bin 700 girişimin, 700 yatırımcının, 700 gazetecinin ve toplamda 15 bin ziyaretçinin katılımı ile Slush konferansı bir kez daha inovasyon ve girişimcilik ekosisteminin kalbinin attığı yer oldu.

2016 yılında ise 30 Kasım – 1 Aralık tarihlerinde gerçekleşen etkinliğe 2 bin 300 girişim, bin 100 yatırımcı ve 120 ülkeden 600 gazeteci ile birlikte toplam 17 bin 500 kişi katıldı.30 Kasım Çarşamba – 1 Aralık Perşembe tarihlerinde gerçekleşen Slush 2016’da bu sene bir ilki gerçekleştirerek TİM önderliğinde 50 metrekare Türkiye Markası stant alanı kurduk. Bu alanda paydaş olarak bizlere destek olan kurumlar; TEB, StartersHub, Arzum, Pegasus, Turkcell, Endeavor, ODTÜ Teknokent. Stantta ülkemizin başarılı

girişimcileri arasında yer alan 10 girişimciye yer verdik, ürünlerini orada tüm ekosisteme sunmalarını sağladık. Bu girişimcilerin 5’i TİM-TEB Girişim Evi’nden seçildi, tüm masrafları TİM ve TEB ortaklığında karşılandı. Stantta yer alan girişimcilerin listesi; Fited, Konfides, Miops, Orka, Taglette, Alegra, Segmentify, Peoplise, English Ninjas, Nuvia (Kalın renkli olanlar TİM-TEB Girişim Evi projeleri) Girişimcilerimiz yatırımcı ve müşteriler ile buluşarak faydalı işbirlikleri yapıp ülkemizi layıkıyla temsil ettiler.

Çin Halk Cumhuriyeti’nin önemli ekonomik kuruluşlarından olan ve Türkiye’de yatırım yapmayı da düşünen Tianjin Serbest Bölgesi yetkililerinin katılımlarıyla 22-26 Kasım 2016’da özel nitelikli alım heyeti programı düzenlendi. 23 ve 24 Kasım günü ise Türkiye’de şirket kurulumu, yatırım mevzuatı ve teşvikleri ile ilgili olarak TİM, YASED (Uluslararası Yatırımcıları Derneği) ve Ekonomi Bakanlığı tarafından bilgilendirici sunum ve toplantılar gerçekleştirildi. 25 Eylül gününde de İİB tarafından ikili iş görüşmeleri düzenlenmiş olup 20 firma katılım gösterdi.

Tianjin Özel Nitelikli Alım Heyeti düzenlendi

98

DOĞU - BATI GÜMRÜK BİRLİĞİ/

Gümrük Birliği’nde güncelleme süreci işliyorGümrük Birliği Anlaşmasının güncellenmesi için Avrupa’dan ilk adım geldi. Avrupa Komisyonu, Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi süreci için AB Konseyi'nden yetki talep edecek. Kararı değerlendiren Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Bu çok sevinçli, önemli bir haber” dedi.

Avrupa Birliği (AB) Komisyo-nu Türkiye ile Gümrük Birliği

anlaşmasının güncelleşti-rilmesi konusunda resmi görüşmelere başlamak için AB Konseyi'nden yetki talep etme kararı aldığı-nı açıkladı. Açıklamada, Gümrük Birliğinin güncel-leştirilmesinin 29 Kasım 2015 ve 18 Mart 2016 tarihlerinde yapılan AB-Türkiye zirve kararlarında yer aldığı hatırlatılarak, “Bu teklifle birlikte AB Komis-

yonu taahhütlerini yerine getirmeye devam ediyor. Gümrük Birliğinin mevcut AB-Türkiye ticari ilişkileri-ni yansıtarak iyileştirilmesi tüm taraflara önemli eko-nomik fayda sağlar” ifadesi kullanıldı.31 Aralık 1995'te yürürlüğe giren Gümrük Birliğinin, günümüz şartlarına uyar-lanması hem AB hem de Türkiye tarafından gerekli görülüyor. Gümrük Birliği, mevcut haliyle sadece sanayi ürünlerini kapsıyor. Geleneksel tarım ürünleri

ise bu anlaşmanın kapsa-mında yer almıyor. Anlaş-manın güncelleştirmesiyle, Gümrük Birliğindeki ürün-lerin niteliği ve yelpazesi-nin tarım, hizmetler, sanayi ve kamu alımları alanlarını kapsayacak şeklide geniş-lemesi ve AB’nin üçüncü ülkelerle imzalayacağı serbest ticaret anlaşmala-rında Türkiye’nin mağdur olmasının da önüne geçil-mesi hedefleniyor.Konu müzakere edilip taraflarca üzerinde muta-bakata varıldıktan sonra

Gümrük Birliği iyileştir-mesinin Avrupa Parlamen-tosu (AP) ve AB Konseyi tarafından onaylaması gerekiyor.

Zeybekci: Yılın ilk çeyreğinde tamamlanırEkonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Avrupa Birliği (AB) Ticaret Komiseri Cecilia Malmström'ün AB'nin Türkiye ile Gümrük Birliği'nin güncellenmesi-ne ilişkin sürecin başla-tılmasına yönelik kararı bildirdiğini aktararak, “Bu çok sevinçli, önemli bir haber. İhracatımızın yüzde 48,5'ini yaptığımız bir blok ile bunu sadece sanayi ürünlerindeki bir kapsamla yapabiliyorduk. Bu kapsamı tarım ürünleri, hizmetler ve kamu alımları da dahil ola-cak şekilde genişleteceğiz” dedi. Zeybekci ayrıca anlaş-ma tarihi olarak 2017'nin ilk çeyreğini gösterdi.Alman Bertelsmann Foundation'ın yaptığı araştırmaya göre ilgili an-laşmanın Türkiye'nin talep ettiği revizyonlar ile birlikte gerçekleşmesi halinde Türkiye'nin gayrisafi milli hasılasında (GSYH) yüzde 1,84'lük artış yaşanması mümkün. Gümrük Birliği Anlaşmasının tamamen kaldırılması ise Türkiye ekonomisinde yüzde 0,81 düşüş anlamına geliyor.

100

BÜYÜME / MAKİNE

“Büyüme Makinesi” sanayinin sembolü olacakTürkiye'nin Makinecileri, yeni reklam filmi “Büyüme Makinesi”ni tanıttı. Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, “Makine sektörünün ülkemizi her alanda bir üst sınıfa taşıyacak deneyim ve altyapısı mevcut” dedi.

Dünya makine ihracatında Türkiye'nin, kü-resel ortalamanın

üzerinde artış kaydeden iki ülkeden biri olmasını sağla-yan makineciler, sektörün yeni dönem hedeflerini ve yol haritasını açıkladı. Makine sektörünü ülkenin “Büyüme Makinesi” olarak tanımlayan Türkiye’nin Makinecileri yeni dönem iletişim kampanyasında da bu slogandan yola çıktı. Ekonomik belirsizliklerin dünya genelinde bir istik-rarsızlık yarattığı 2016 yılı-

nın ilk 10 ayında 11 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Türkiye'nin Makinecileri, geçtiğimiz yılın aynı döne-mine göre yüzde 1,4'lük büyüme sağlamayı başardı. Makine sektörü son 15 yılda ihracatını yüzde 700 oranında artırmayı başara-rak Türkiye'de ekonomik istikrarının başrol oyuncu-larından biri oldu.

Türkiye’de sanayi devrimi yapacak güç ve potansiyel varDünya mal ticaretinin yüzde 3-4 seviyelerinde

daraldığı bir dönemde, Türkiye'nin Makinecilerinin ihracattaki artışının sürdü-ğünü vurgulayan Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, şunları ifade etti: “Bu başarımızla gurur duymakla birlikte daha alınacak çok yol olduğunun bilincindeyiz. Uluslararası rekabette gücümüze güç katabilmemiz, rakiplerden daha iyi bir sanayi strateji-sine sahip olmamızla müm-kündür. Türkiye bir sanayi devrimi yapacak ve ileri teknolojili ürün ihracatında

‘ben de varım’ diyebilecek güç ve potansiyele sahip bir ülke. Sanayideki atağın sembolü ise ‘Büyüme Maki-nesi’ olacak.”

Büyüme Makinesi tıkır tıkır çalışıyorTürk sanayiinin önemli isimlerinin yer aldığı "Tıkır Tıkır" reklam filmiyle bü-yük ses getiren Türkiye'nin Makinecileri, yeni reklam filmi “Büyüme Makinesi”ni tanıttı. Makine sektörünün çalıştıkça değer yarattı-ğına ve insanların yaşam-larına doğrudan katkı sağladığına dikkat çekilen reklam filminde, Büyüme Makinesi'nin Türkiye'nin refahı için tıkır tıkır çalış-maya devam ettiği vurgula-nıyor. Uluslararası ölçekte rekabetçi bir piyasada Türkiye'nin Makinecileri markasını kabul ettirebil-mek için kendi özgün iş yapma biçimlerini ortaya koymaya çalıştıklarını be-lirten Dalgakıran, şunları söyledi: “Her birimiz kendi alt sektörlerimizde ayrı ayrı, bambaşka işler yapan makineler üretsek de bir araya geldiğimizde büyük bir makineye dönüşüyo-ruz. Dünyada markalaşma stratejisini başarıyla yü-rüten tüm kurumlar gibi, teknoloji ve tasarımdaki temel trendleri yönetmeye çalışıyoruz."

102

İNOVASYON / AR-GE PROJE PAZARI

Kimyada inovatif projelere ödül6. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı etkinliğinde 14 projeye toplam 135 bin TL ödül verildi. Etkinlikte kıkırdak basabilen biyo-yazıcı, yeşil bitkilerden yapay insan kanı üretimi, zeytin çekirdeği atığından antimikrobiyal bioplastik üretimi gibi projeler yarıştı.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) ve Akdeniz

Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKMİB) ortaklığıy-la düzenlenen "6. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı" gerçekleştirildi. Ödül törenine TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi katıldı.Etkinlikte kıkırdak ba-sabilen biyo-yazıcı, yeşil bitkilerden yapay insan kanı üretimi, zeytin çekirdeği atığından antimikrobiyal bioplastik üretimi, UV kay-naklı saç dökülmelerinde etkili güneş kremi ve man-yetik cilt bakım maskeleri gibi 40 inovatif proje yarıştı. Alanında uzman isimlerin yer aldığı jüri tarafından seçilen 14 projeye toplam 135 bin TL ödül verildi.

Projeler için alıcı bulmak önemliKimya Ar-Ge Proje Pazarı’nda yaptığı konuş-mada inovasyonun önemine değinen TİM Başkanı Meh-met Büyükekşi, üniversite öğrencilerini ve girişimcileri 8-10 Aralık 2016 tarihleri arasında yapılacak İnovas-yon Haftası’na davet etti. Mehmet Büyükekşi; “Kimya sektörü yüksek katma değer üretmesi açısından ülke

ekonomisi için büyük önem taşıyor. Ar-Ge Proje Pazar-larının da asıl amacı katma değeri yüksek üretime katkı sağlamak. Özellikle sanayi-üniversite işbirliğini gelişti-rebilmek için bu yola çıktık. Buradaki projeleri kazanç haline getirebilmek, projeler için alıcı bulmak önemli. Günümüzde tüketiciye ulaşabilmek şart, tüketici-nin hayatını kolaylaştıran ürünler rekabette ön sıra-

lara geçiyor. Kimya sektörü yaşamın her alanında olduğu için tüketicinin hayatını kolaylaştıracak ürünler yapmak çok mümkün. Ama maalesef bizler hala olmamız gereken yerde değiliz. Bu-radaki projeler bu açıdan da büyük önem taşıyor” dedi.İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz ise kimya sektörünün ham-madde ve ara mal ithalatı-nın azaltılmasında Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları-nın öneminin yadsınamaz olduğunu belirtti.

104

/SİNERJİ GEMİ VE YAT

Denizden yükselen potansiyel

Özgün ve modern tasarımları, katma değeri yüksek ürünleri ile dünya pazarında söz sahibi olan Türk gemi ve yat sektörü, büyümeye ve cazibesini artırmaya devam ediyor. Kasım ayında Türkiye ihracatından aslan payını alan sektörün yeni düzenlemelerle önü daha da açılacak.

Türkiye’de tersa-neciliğin 600 yılı aşkın bir geç-mişi bulunuyor.

Geleneksel üretim teknik-leri ile modern teknolojiyi, eğitimle beraber aynı potada eriterek gelişimini sürdüren Türk gemi ve yat sektörü, 1990’ların başından beri uluslararası bilinilirliği olan bir marka haline geldi. Gerek adet gerekse tonaj olarak dünyanın belli başlı üreticileri arasında yer alan Türk gemi ve yat sektörü; çelik sanayi, makine imalat sanayi, elektrik-elektronik sanayi, boya sanayi ve lastik-plastik sanayi gibi pek çok sanayi kolu ile işbirliği içinde. Bu anlamda geniş faaliyet alanı ile Türkiye'de-ki istihdam sorununun çözümüne önemli katkı-larda bulunuyor. İhracat içinde önemli bir paya sahip olan sektör, Kasım ayında Türkiye ihracatı içinde en fazla ihracat artışını yüzde 167 ile yakaladı. Söz konusu ayda en fazla ihracat yapılan ilk 20 ülke arasında en yüksek ihracat artış oranı yüzde 656 ile Norveç oldu. Norveç'te yaşanan yüksek artışta ülkeye yapılan gemi ve yat ihracatındaki yükseliş etkili oldu.

Ar-Ge, tasarım ve inovasyonGemi ve yat sektörü; sa-dece ulaşım ve taşımacılık sektörüne, döviz girişine, istihdam artışına destek sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda inşasında kullanı-lan binlerce malzeme ile yan sanayiye de katma değer yaratıyor. Sektör, küresel fırsatlardan iyi faydalanıla-bilmesi noktasında yeterli

105

Denizcilik sektörünün beklenilen konuma gelmesinde gemi inşa sanayi ve tersaneler önemli bir yere sahip olup, gerek coğrafi konumu gerekse iklim şartları tersanecilik açısından rekabet üstünlüğü sağlıyor.

tesislere, teknolojiye ve işgücüne sahip. Bununla bir-likte, özellikle Uzakdoğu ve bazı AB ülkeleriyle rekabet edilebilmesi ve hedeflere ulaşabilmesi noktasında sek-törün desteklenmesi önem arz ediyor. Küresel fırsat-lardan iyi faydalanılabilmesi noktasında yeterli tesislere, teknolojiye ve işgücüne sa-

hip olan sektör, sürdürülebi-lir bir büyüme için Ar-Ge’ye, tasarıma ve inovasyona da özel önem veriyor. Türkiye ihracatına en fazla katma değer sağlayan sektörlerin başında gelen gemi ve yat sektörü, bu değeri daha da yukarılara taşıyabilmek amacıyla tasarım yarışmaları düzenliyor.

Tecrübeli ve kalifiye bir iş gücü istihdam ediyorTürk tersanelerinde üreti-len gemi tipleri ve tonajları çok çeşitli. Üretilen başlıca gemi tipleri; kimyasal madde tankeri, balıkçı gemisi, konteyner, dökme yük gemisi, yat, mega yat, römorkör, tanker, yelkenli, genel kargo gemisi, yakıt tankeri, hızlı müdahale gemisi, sahil güvenlik botu, sürat teknesi, çok amaçlı tanker, kuru yük gemisi, çimento gemisi ve mavna-lar. Türk tersanelerinde uluslararası standartlara (ISO, AQAP, vb.) uygun ve belirli denetim kuruluşların gözetimi altında üretim yapılıyor. Günümüzde Türk gemi ve yat sektö-

rü, modern tersanelere, gelişmiş teknoloji ve kalite sertifikalarına sahip olmanın yanında tecrübeli ve kalifiye bir iş gücü istihdam ediyor. Ürettiği mal ve hizmetler itibariyle doğrudan veya dolaylı olarak her zaman uluslararası rekabete tabii olan ve uluslararası normla-ra göre yönlendiriliyor.

Tasarımcılarla üretici firmalar buluşuyorEkonomi Bakanlığı koor-dinatörlüğü, TİM işbirliği, İstanbul İhracatçı Birlikleri

Ekonomik Büyüklük

Milyar Dolar5

Milyon Euro

450

Yat Alım-Satım

TÜM VERGILER KALDIRILIYOR

Maliye Bakanı Naci Ağbal, gemi ve yatlar üzerindeki yıllık harç uygulamasını, damga vergisi, harç, banka sigorta muameleleri vergisi gibi vergilerin kaldırıldığını söyledi. Ağbal, “Çok sayıda gemi ve yatın aslında vatandaşlarımız tarafından sahip olunmasına rağmen yabancı bayraklı olarak denizlerimizde bulunduğunu biliyoruz. Vatandaşlarımız tarafından

hâlihazırda sahip olunan veya ilerde sahip olunacak gemi ve yatlar üzerindeki çeşitli vergi uygulamalarını değiştiriyoruz” dedi. Gemi ve yatlar üzerindeki yıllık harç uygulamasını kaldırdıklarını ifade eden Ağbal, gemi ve yatlar üzerinde damga vergisi, harç, banka sigorta muameleleri vergisi gibi vergilerin kaldırıldığını vurguladı.

Genel Sekreterliği orga-nizatörlüğü ile gemi ve yat sektörünün gelişimine katkıda bulunmak ve tasa-rımın sektör için önemini vurgulamak amacıyla, 2012 yılından beri düzenli olarak Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği Ulusal Gemi ve Yat Tasarım Yarışması organi-zasyonları düzenleniyor. Yarışmanın asıl amacı, Türkiye’deki başarılı tasa-rımcılarla üretici firmaları buluşturma, gemi ve yat sektörünü çok iyi tasarım-larla beslemek, sektörle ilgili eğitim gören öğren-cilerin tasarım yönlerinin gelişmesini ve tasarıma bakışlarını geliştirmeyi sağlamak, ihraç edilebilir nitelikteki ürünlerin ortaya çıkarılmasını sağlamak.

106

/SİNERJİ GEMİ VE YAT

Med Marine rotayı dış pazara çevirdi

Türkiye’nin en faal limanlarından İzmit ve İskenderun Körfezlerinde

römorkör, kılavuzluk ve yedekleme alanlarında en geniş yelpazede hizmetler sunduklarını belirterek sözlerine başlayan Med Marine Grubu Genel Müdür Baş Yardımcısı Yıldız Bozkurt, Ereğli Tersanesi’ni kendi filolarında ve global müşteri ihtiyaçlarına yönelik römorkör ve kimyasal tanker inşa etmede kullandıklarını söyledi. Bugüne kadar yüzün üzerinde römorkör, tanker, palamar ve pilot botu teslimatını başarıyla gerçekleştirdiklerini ifade eden Bozkurt, uzun süre gemi ihracatında ilk üç arasında yer aldıklarını vurguladı. Çok uluslu

müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, tasarımda mükemmelliği ve yılların tecrübesini bir araya getirdiklerine dikkati çeken Bozkurt, ticari faaliyetlerinde en yüksek global standartları koruduklarını belirti. Yıldız Bozkurt, firmanın hedeflerini şöyle sıraladı: “Sahip olduğumuz tecrübeyi her yerde kullanmayı istiyor ve birikimimizden herkesin faydalanması için gayret gösteriyoruz. Sadece yurtiçi değil, yurtdışında da hizmet vermek istiyoruz. Yurtdışındaki liman hizmetlerine de katılarak orada da Türkiye’yi temsil etmek istiyoruz. Ayrıca sadece römorkörler veya ekipmanlar değil insan gücünün de büyük önemi olduğunu düşünüyoruz. Bizim eğitim prosedürlerimiz ve işletme sistemiz çok kaliteli bir insan kaynağımızın oluşmasına yol açtı.”

Römorkör imalatı yapmaya devam ediyorMed Marine olarak Türkiye’deki belli başlı römorkör üreticilerinden biri olduklarını dile getiren Yıldız Bozkurt, “Hem kendimiz için üretiyoruz, hem de ürettiğimiz ürünlerin iç ve dış satışını gerçekleştiriyoruz” dedi. Gerek kapasite artırımı gerekse de yeni satış artırımı konusunda yatırımlarının bulunduğunu ifade eden Bozkurt, şöyle devam etti: “Körfez’de ve İskenderun’da kılavuzluk

ve römorkaj hizmetleri de veriyoruz. O noktalardaki operasyonumuzun sağlıklı yürütülebilmesi için römorkör imalatı yapmaya devam ediyoruz. Diğer taraftan da artan bir tempoda özellikle üstün manevra yeteneğine sahip azimut 60 ve 70tbp gücünde römorkör inşalarımız devam ediyor, 50 ve 80 tbp için de planlamamız hem filo ihtiyaçları hem de ihracat maksatlı devam ediyor."

Ciddi yatırımlar yapıldıTürkiye’de denizcilik sektörünün, çok ciddi yatırımlar yaptığını hatırlatan Yıldız Bozkurt, nitelikli insanların, insan gücünün çalıştığı, patron veya ortak seviyesinde de nitelikli insanların olduğu bir sektör olduğunu vurguladı. Ayrıca yan sanayileri de beslediğini ifade eden Bozkurt, “Denizcilik ne kadar büyürse beraberinde yan sanayisi de o kadar büyüyor” dedi. Türkiye’de denizcilik sektörünün, krizden bu kadar etkilenmiş olmasına rağmen bankaların da desteği ile kendi mevcudiyetini sürdürebildiğini sözlerine ekleyen Yıldız Bozkurt, şöyle devam etti: “Eskisine göre gemi inşa tarafında daha alt sıralara düştü ise de gemi tamirinde artan kapasite ile hala pazarda devlet desteği olmadan yerini korumaya gayret eden bir ülke Türkiye. Gelişmiş ülkelerdeki

bu soruna dikkatlice baktığımızda tabi ciddi farklarımız var. Örneğin, Ar-Ge konusunda. Almanya veya Kuzey Avrupa ülkeleri Ar-Ge yatırımlarına daha çok önem veren ülkelerdir. Ayrıca bu ülkelerdeki devlet destekleri de azımsanacak rakamlar değil. Kriz sonrası iç pazarda niş ürünlere yöneldiler. Türkiye orta ölçekli kimyasal tanker üretiminde çok iyiydi. Fakat 2008’den sonra siparişler neredeyse sıfıra indi.” Denizcilik sektörüne önceden yatırım yapmış ülkeler bugün dünya pazarının dominant konumundadırlar. Bizim yapmamız gereken karlılığın ve verimliliğin nasıl artırılacağı konusunda adımlar atmak olacaktır. Maliyeti azaltıcı, verimliliği artırıcı yolları takip etmemiz gerekiyor. Özellikle teknolojik yenilikleri takip etmeliyiz. Piyasaya çok iyi mühendis veren üniversitelerimiz var. Ancak, dünya üzerinde devlet destekli stratejik bir sektör olan gemi inşanın, Türkiye’de devlet destekleri olmaz ise zemin kaybedeceği kaçınılmaz. Özetle, Japonya, Kore’de olduğu gibi “Sektörde neredeyiz, nerede olmak istiyoruz, hedeflere ulaşmak için destek, eğitim ve yasal düzenleme bakımından ne ihtiyaçlar var?” sorularının sorulup gerekli tedbirlerin alınması, kamu ve özel sektörün istenilen hedefe el ele yürümesi gerekmektedir.”

YILDIZ BOZKURTMed Marine Grubu Genel Müdür Baş Yardımcısı

108

/SİNERJİ TİM-TEB GİRİŞİM EVİ

YAĞIZ HATAY

Sanal gerçeklikle marka bilinirliğini artırıyor

Teknolojik katma değeri yüksek ve ihracat odaklı projelere sahip girişimcilere fırsatlar sunan TİM-TEB Girişim Evi’nin desteklediği Codemodeon, marka bilinirliğini artırmak için kinect ve yeni nesil dijital oyun tabanlı eğlence platformları sunuyor.

TİM-TEB Girişim Evi’nin destek-lediği girişimci firmalardan Code-

modeon, Türkiye’nin en bü-yük markalarına teknolojik, yaratıcı, interaktif dene-yimler üretiyor. Codemo-deon, Mercedes-Benz, Türk Telekom, Turkcell, Yapı Kredi gibi 40’ın üzerinde markayla doğrudan çalı-

şıyor, toplamda ise 100’ü aşkın markaya ürün ve hiz-metler ulaştırıyor. Firma, AVM yönetimlerinin, dijital ajansların ve markaların tercih ettiği, söz konusu kurumların etkinliklerinde ve organizasyonlarında katılımcılarına ve müşte-rilerine farklı deneyimler yaşatarak marka bilinirliği artırmak için tasarlanan,

Girişim Evi ile tanıştı. 2014 yılında 5 kişilik bir ekip iken başlayan girişim evi süreci Codemodeon’un yapılanmasında büyük öneme sahip. Yatırım süreçleri, yatırımcı iliş-kileri, hukuki süreçler, iş geliştirme, pazarlama gibi stratejik birçok konuda mentorluk ve eğitim sunan bu ortam girişimciler için önemli bir fırsat. Girişimin ilk aşamalarında girişimci-nin birbirinden çok farklı sorumlulukları var. Bu sorumlulukları maksimum verimle yerine getirebilmek için bilgi ve tecrübe sahibi olmak gerekli. Girişim evi gerekli donanımı kazan-dırmak adına girişimciyi eğitiyor." Codemodeon’in, 2016 yılı içinde İngiltere ile başlayan yurtdışı satışlarını ilerleyen dönemde stratejik işbirlikleri kurarak büyüt-meyi hedefliyor. Hatay, yine 2016’da tohumunu ekip filizlendirdikleri ilk B2C projesi olan “Header Goal VR” sanal gerçeklik oyununu da global pazara çıkartacaklarını söyledi.

kinect ve yeni nesil dijital oyun tabanlı eğlence plat-formları sunuyor.

Değer yaratan üretime devamCodemodeon kurucu ortağı ve genel müdürü Yağız Ha-tay, sanal gerçeklik, artırıl-mış gerçeklik, dokunmatik yüzeyler, hareket/işaret ta-nıma gibi birçok yeni nesil teknolojinin üretimlerinin altyapısını oluşturduğunu ve daha etkili marka de-neyimleri yaratmak adına sosyal mecralarda paylaş-maya teşvik eden içerik oluşturma, veri toplama ve etkileşim tasarımı alanları-na odaklandıklarını aktardı. Hatay, pazarlamadan eğiti-me, kurumlara değer katan üretimler yapmaya devam ettiklerini söyledi.Yağız Hatay, TİM-TEB Gi-rişim Evi ile yollarının nasıl kesiştiğini ise şöyle anlattı:"Ortakları dört bilgisayar mühendisi olan Codemode-on satış, pazarlama faaliyet-leri ve yönetim danışman-lığı alabileceği bir kaynak arayışındayken TİM-TEB

110

BİRLİK SEKTÖRLER/O

TOM

OTİ

V

İşbirliğine ilişkin toplan-tıda konuşan Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Zafer Kurtul,

müşterileri için bir çö-züm ortağı olan Temsa İş Makineleri’nin, Sabancı Top-luluğu bünyesinde, temsilci-liğini yaptığı markaların satış ve satış sonrası hizmetlerini veren ve halihazırda yabancı iş ortaklıkları konusunda oldukça tecrübeli bir marka olduğunu söyledi. Kurtul, 1928’den bu yana büyüye-rek dünyanın lider kamyon üreticilerinden olan Volvo Kamyon'un dünya çapında çok güçlü bir merkez, per-formansı ve dayanıklılığıyla isim yapmış sektörünün en önemli şirketlerinden biri olduğunu belirte-rek, "Müşterileri için bir çözüm ortağı olan Temsa İş Makineleri’nin, performan-

Sabancı Holding iştiraklerinden Temsa İş Makineleri, dünyanın önde gelen ağır hizmet tipi kamyon üreticilerinden Volvo Kamyon ile tüm Türkiye’yi kapsayan tek yetkili distribütörlük anlaşması imzaladı.

sı ve dayanıklılığıyla isim yapmış Volvo Kamyon'la gerçekleştirdiği işbirliği-nin sektöre sağlayacağı katkıları şimdiden heyecanla bekliyorum" dedi. Sabancı Topluluğu'nun yabancı or-taklarla uzun yıllardır süren başarılı iş birlikleri bulun-duğunu dile getiren Kurtul, "İnovasyon anlayışımızla da paralel olarak, ortaklıklarımı-zın getirdiği sinerjinin, bizi daha ileriye ve daha iyiye taşıyacağına yürekten ina-

nan bir kurum kültüründen geliyoruz. Bu ortaklıkların sektörel faydalarının yanı sıra ülkemiz ekonomisine katkısı da yadsınamaz. Bugün bu ortaklıklara Volvo Kamyon’u da dahil etmek-ten büyük memnuniyet duyuyoruz. İnanıyorum ki, Türkiye pazarında sektörüne çok yeni ve farklı bir anlayış getirecek bir işbirliği olacak-tır. Bu işbirliğinin hepimize hayırlı olmasını diliyorum" şeklinde konuştu.

BINEK OTOMOBIL IHRACATI YÜZDE 51 ARTTI

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, sektör ihracatı kasım ayında yüzde 16,9 artarak 2,2 milyar dolar oldu. Sektörün Türkiye ihracatından aldığı pay yüzde 18,7 olurken, otomotivin

Ocak-Kasım dönemindeki 11 aylık ihracatı da yüzde 11,5 artarak 21 milyar 530 milyon dolar olarak gerçekleşti. OİB Yönetim Kurulu Başkanı

Orhan Sabuncu, “Bu yılı 23 milyar dolar ihracat hedefinin üzerinde kapatmayı planlıyoruz. Böylece Türkiye otomotiv tarihinde 2008 yılında elde edilen 24,7 milyar dolarlık en yüksek ihracat rakamından sonra ikinci en yüksek rakama ulaşmış olacağız” dedi. Sektörün kasım ayında Türkiye ihracatının lideri olma özelliğini koruduğuna dikkat çeken Orhan Sabuncu, “Özellikle binek otomobillerdeki yüzde 51 ihracat artışı, ekim ayından sonra kasım ayı ihracatında da temel belirleyici oldu. En fazla ihracat yapılan ilk üç ülke olan Almanya, İtalya ve Fransa'ya çift haneli artışlar Kasım ayında da sürdü” dedi.

Temsa ile Volvo'dan işbirliği

ORHAN SABUNCUOİB Başkanı

Çok değerli iş ortağı olacağızVolvo Grup CEO'su Martin Lundstedt da Volvo Grup'da müşterilerinin, yaptıkları işin merkezinde yer aldı-ğını ifade ederek, şunları kaydetti: "Müşterilerimizi ve ihtiyaçlarını anlayarak daha başarılı olabilmeleri için onları destekleyebiliriz. İşbirliği-mizle Temsa İş Makineleri, Volvo Grup’un çok değerli bir iş ortağı olacak ve bizim Türkiye kamyon pazarın-daki müşterilerimizle daha yakın olmamızı sağlayacak. Volvo Grup’un global gücü ile Temsa İş Makineleri’nin geniş hizmet ağı ve bilgi birikimi çok iyi olasılıklar barındırıyor. Gelecek zorluklara karşı güçlü bir konumdayız. Artan uzun vadeli sürdürülebilir ulaşım çözümleri ihtiyacını karşılaya-bileceğimize inanıyorum."

111

TEKS

TİL

& HAZ

IR G

İYİM

2023 ihracat hedef-leri doğrultusunda, diğer ülkelerin insan sağlığı, can ve mal

güvenliği, çevrenin korun-ması ve tüketicinin doğru bilgilendirilmesi gibi gerek-çelerle aldıkları önlemler, ticarette teknik engellere yol açıyor. Bu noktada Türkiye ihracatını olumsuz etkileyen önlemler de söz konusu. Türkiye ihracatının olumsuz etkilenmemesi adına alınacak önlemler ve prosedürler 29 Kasım tarihinde İstanbul Dış Ticaret Kompleksi’nde “Tica-rette Teknik Engeller ve Çö-züm Yolları Semineri” başlığı altında firma temsilcileriyle paylaşıldı. Bu çerçevede, Ekonomi Bakanlığı tarafın-dan, ticarette teknik engel kavramına yönelik farkındalı-ğı artırmak, yeni ara yüzüyle erişime açılmış olan Ticarette Teknik Engeller Internet Sitesi’nin tanıtımı ile karşıla-şılan teknik engellerin çözü-münde Ekonomi Bakanlığı ile ihracatçıların birlikte hareket etmesini sağlamak amacıy-la İTKİB ve İMMİB Genel Sekreterlikleri tarafından gerçekleştirilen seminere,

ITHIB TICARET HEYETI TAHRAN'DA

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, sektör ihracatı kasım ayında yüzde 16,9 artarak 2,2 milyar dolar oldu. Sektörün Türkiye ihracatından aldığı pay yüzde 18,7 olurken, otomotivin ocak-kasım dönemindeki 11 aylık ihracatı da yüzde 11,5 artarak 21 milyar 530 milyon dolar

olarak gerçekleşti. OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu, “Bu yılı 23 milyar dolar ihracat hedefinin üzerinde kapatmayı planlıyoruz. Böylece Türkiye otomotiv tarihinde 2008 yılında elde edilen 24,7 milyar dolarlık en yüksek ihracat rakamından sonra ikinci en yüksek rakama ulaşmış olacağız” dedi.

Ticarette teknik engellere takılı kalmayınfirmalardan 50'nin üzerinde dinleyici takip etti. İTKİB Genel Sekreter Yardımcısı Süleyman Çakıroğlu’nun açı-lış konuşması ile başlayan se-minerde Ekonomi Bakanlığı Anlaşmalar Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Aylin Bebe-koğlu tarafından Pazara Giriş Engelleri ve Çözüm Yolları sunumu yapılırken Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Gökhan Örnek tarafından da Ticarette Teknik Engeller (TTE) ve Çözüm Yolları sunumu gerçekleştirildi. Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü Dış Ticaret Uzman Yardım-cısı Peyman Gülfam Bilgin tarafından ise Ticarette Tek-nik Engeller (TTE) İnternet Sitesinin tanıtımı yapıldı.

Pazara giriş engellerinde tarifelerSeminer Aylin Bebekoğlu’nun Pazara Giriş Engelleri ve Çözüm Yolları sunumu ile başladı. Öncelikli olarak Pazara Giriş Engelleri, Çözüm Yolları’nı katılımcılara detaylı olarak anlatan Aylin

Bebekoğlu, ayrıca Mısır’ın uyguladığı Kayıt Sistemi Hakkında da dinleyicilere bilgi verdi. Bebekoğlu, pa-zara giriş engelleri arasında tarifeler, tarife dışı tedbir ve

diğer idari uygulamalardan kaynaklanan, uluslararası ticaretin normal seyrini etkileyen her türlü politika ve uygulamalar olduğunu belirtti.

112

BİRLİK SEKTÖRLER/Kİ

MYE

Vİ M

ADD

ELER

Dünyanın en büyük sağlık ve medikal ürünler fuarı Medica için Almanya’ya giden kimya ihracatçılarının sonraki durağı, Uzakdoğu’nun en büyük kozmetik buluşması olan Cosmoprof Asia Fuarı için Hong Kong oldu.

Kimya ihracatını sürdürülebilir kılmak adına çalışmalar yürüten

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) öncülüğünde sektörün ihracatını artırmak için kolları sıvayan kimya sektörü temsilcileri, fuarlarla yeni pazarlara ulaşmayı hedefliyor. İKMİB, 2016 yılı tanıtım faaliyetlerine Kasım ayında iki önemli fuarla de-vam etti. Milyarlarca dolarlık büyüklüğe sahip dünya sağlık endüstrisinin bir numaralı buluşma noktası olan Medica Uluslararası Medikal Ürünler ve Teknolojileri Fuarı, 14-17 Kasım 2016 tarihleri arasında Almanya’nın Düsseldorf şehrinde düzenlendi. Sektör profesyonellerini bir araya getiren MEDICA, medikal ve tıp alanında son yeniliklerin sergilendiği bir platform ola-rak önem taşıyor. Dünyanın pek çok ülkesinden binlerce ziyaretçiyi ve sağlık profesyo-nelini ağırlayan fuarı her yıl olduğu gibi bu yıl da sağlık ve medikal sektöründeki karar

TÜRKIYE PLASTIK SEKTÖRÜ 2016’DA YÜZDE 3,84 BÜYÜDÜ

Plastik Sanayici-leri Fede-rasyonu (PLASFED), Türkiye plastik sektörü 2016 yıl sonu

tahminlerini içeren verileri açıkla-dı. PLASFED analizinde açıklanan verilere göre sektörün plastik işleme kapasitesinin yaklaşık 9,09 milyon tona erişeceği kaydedildi. Analizi de-ğerlendiren PLASFED Yönetim Kurulu

Başkanı Selçuk Aksoy, "Plastik sek-törünün 2015 yılında üst üste yaşanan seçimlerden kaynaklanan durgunluk, bekleyen siparişlerin bu yılın başın-da hızla devreye girmesine neden olurken, yılın ilk yarısında bir taraftan beyaz eşya, dayanıklı tüketim malları ve otomotiv gibi sektörlerin güçlü üre-tim büyümelerine bağlı olarak diğer taraftan baz etkisi ile plastik imalat verileri nispeten yüksek oranda orta-ya çıktı. Ne var ki yılın ikinci yarısı; 15 Temmuz darbe girişimi, terör olayları vb. etkilerle toplam talepteki gerile-meye bağlı olarak ilk yarıdaki yüksek performansını aşağıya çekti" dedi.

Kimya ihracatçıları dört bir yanda

SELÇUK AKSOYPLASFED YK Başkanı

vericilerden oluşan yaklaşık 100 bin kişi ziyaret etti. 38 Türk firması İKMİB’in bu yıl sekizinci kez düzenlediği mil-li katılım organizasyonuyla dev buluşmada yerini aldı.Kozmetik ürünleri sergilendi.Kozmetik, son yıllarda yaptığı ihracat atağıyla kimyanın en dikkat çeken

alt sektörlerinden biri konumunda bulunuyor. Türk kozmetik sektörü hem iç pazarda hem de dış pazarlarda kalitesi ve uygun fiyatları ile dünya markaları ile rekabet edebiliyor. Uzun yıllardır Avrupa’ya ihracat yapan Türk kozmetik sektö-rü, Uzakdoğu pazarından da

daha fazla pay almak istiyor. İKMİB, Uzakdoğu’nun en büyük kozmetik buluşması olan Cosmoprof Asia 2016 Fuarı’na bu yıl altıncı kez Türk firmalarının milli katı-lımını gerçekleştirdi. Hong Kong’da yapılan fuarda, 13 Türk kozmetik firması yer aldı.

113

DEM

İR &

ÇEL

İK

Çelik ihracatı miktar bazında bu yılın 11 ayın-da geçen yılın

aynı dönemine göre yüzde 1,5 artışla 14,9 milyon tona yükselirken, değer bazında karşılığı 8,2 milyar dolar oldu.Çelik İhracatçıları Bir-liği tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre Türkiye'nin miktar bazın-

daki çelik ihracatı bu yılın Ocak-Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,5 artışla 14,9 milyon tona ulaştı. Sektö-rün aynı dönemde değer bazındaki ihracatı ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10,5 düşüşle 8,2 milyar dolar olarak gerçekleşti.Çelik sektörünün direkt ihracatına diğer birlikle-

DEMIR ÇELIK DOLARDAKI DALGALANMAYA ÇARE ARADI

Dünya genelinde metal fiyatlarında baş döndürücü değişim, metal üretimi ve ihracatı yapan firmaları fiyat dalgalanmalarından koruyacak enstrümanları kullanmaya yönlendiriyor. Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği, üyelerine yönelik “Demir ve Demirdışı Metaller Sektöründe Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamaları Eğitimi" düzenledi.Traxys Türkiye Genel Müdürü Musa Sipahioğlu tarafından verilen “Demir ve Demirdışı Metaller Sektöründe Hedging, Option ve Forward Kur Uygulamaları Eğitiminde, özellikle fiyatları borsada belirlenen metallerin gerek ticaretinde, gerekse üretiminde olası fiyat hareketlerinden

korunmaya yarayan araçlar Hedging, Option ve Forward Uygulamaları ihracatçılarla paylaşıldı. EDDMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yalçın Ertan, metal fiyatlarında son üç yıl içerisinde hammadde (özellikle kömür ve demir cevheri) arzı ve çelik üretim kapasitelerindeki fazlalık ve küresel talep yetersizliği sebebiyle büyük düşüşler yaşandığını kaydetti.

Çelik ihracatı 11 ayda 14,9 milyon ton oldu

YALÇIN ERTANEDDMİB YK Başkan Yrd.

Çelik ihracatı miktar bazında bu yılın 11 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,5 artışla 14,9 milyon tona yükseldi.

rin faaliyet alanına giren demir çelik ürünleri de eklendiğinde 11 aylık dönemindeki toplam çelik ihracatı; miktar bazında 15,7 milyon ton, değer bazında ise 10 milyar dolar oldu. Ocak-Kasım dönemindeki çelik ihracatı bölgeler bazında incelendi-ğinde; liderliği 4,8 milyon tonla Ortadoğu sürdürdü. Söz konusu dönemde artış trendini devam ettiren Avrupa Birliği ülkeleri-ne ihracat yüzde 26,5 yükselişle 3,2 milyon tona ulaştı. Ortadoğu ve AB'yi 2,2 milyon tonluk ihracatla Kuzey Amerika ve yüzde 4 artışla 2,1 milyon tona ula-şan Kuzey Afrika ülkeleri izledi. Söz konusu 11 aylık dönemde en fazla miktar artışı yaşanan ülkeler Ye-men, İsrail, Mısır, İspanya ve Hollanda olurken, en fazla azalış ise Irak, Peru,

Birleşik Arap Emirlikleri, Brezilya ve Fas'a yapılan ihracatta gerçekleşti.Bu yılın Ocak-Kasım döne-minde en çok ihraç edilen çelik ürünleri sıralamasına bakıldığında; ilk sırada 6,4 milyon tonluk ihracat ile inşaat çeliğinin olduğu gözlendi. İnşaat çeliğini 1,8 milyon tonla yassı sıcak, 1,6 milyon tonla dikişli boru ve 1,3 milyon tonla profil takip etti.Yılın 11 aylık ihracatında geçen yılın aynı dönemine göre miktar bazında en çok artış yakalanan ilk üç ürün; yassı sıcak, filmaşin ve yassı soğuk olarak sı-ralandı. Çelik İhracatçıları Birliği verilerine göre 2016 yılı kasım ayı ihracatı, miktarda bazında yüzde 11 artışla 1,3 milyon tona, değer bazında ise 12,1 artışla 742 milyon dolara yükseldi.

114

BİRLİK SEKTÖRLER/EL

EKTR

ON

İK

EPDK'nın doğalgaz, petrol, LPG ve elektrik piyasasındaki bazı mevzuat ihlallerinde uygulayacağı para cezaları, yılbaşından itibaren geçerli olmak üzere, yeniden değerleme oranında (yüzde 3,83) artırıldı.

TÜRK YAZILIM VE BILIŞIM ŞIRKETLERINDEN IRAN'A IHRACAT HAMLESI

Elektrik Elektronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği (TET), yazılım ve bilişim alanında faaliyet gösteren 12 üye firmayla Tahran'a bir ziyaret gerçekleştirdi. Birliğin yazılım ve bilişim teknolojilerine yönelik ticaret heyeti, Türkiye'nin elinde bulundurduğu bilgi ve birikimi hızla gelişmekte olan İran ekonomisi ile buluşturmak ve sektörün ihracat hacmini artırmak için

Tahran'a bir ziyaret düzenledi. Tahran'da Pardis Teknopark'ta düzenlenen iş forumuna katılan heyet, kamu ve özel sektörden İranlı yetkililerle ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Heyet ayrıca İran bilişim sektörü temsilcileriyle şirketler arası (B2B) görüşmeler yaptı. TET Yönetim Kurulu Üyesi ve Bilişim-Yazılım İhracat Komisyonu Başkanı Selahattin Esim, yazılım ve bilişim sektöründe 2023 ihracat hedeflerine ulaşabilmek için İran'ın önemli bir ülke olduğunu ifade etti. Esim, bu ülkeye yönelik heyet ziyaretinde öncelikli amaçlarının hafifleyen ambargo şartları sonrasında hızla büyüyen İran ekonomisinde bilişim sektörüne yönelik oluşan talebin Türk yazılım ve bilişim şirketleri tarafından karşılanması olduğunu söyledi.

Enerji Piyasası Dü-zenleme Kurumun-ca (EPDK), gelecek yıl doğalgaz, petrol,

sıvılaştırılmış petrol gazları (LPG) ve elektrik piyasa-larında uygulanacak para cezaları yılbaşından itibaren geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında (yüzde 3,83) artırıldı. EPDK'nın konuya ilişkin tebliğleri, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre EPDK doğalgaz, petrol,

Enerji piyasalarında cezalar yeniden belirlendi

LPG ve elektrik piyasası kanunlarının ilgili maddeleri uyarınca para cezalarını, 1 Ocak 2017'den itibaren uygulanmak üzere, yüzde 3,83'lük yeniden değerle-me oranına göre belirledi. Elektrik ve doğalgaz piya-saları hakkında kanunların ilgili maddeleri uyarınca ya-zılı ihtara rağmen mevzuata aykırı durumlarını devam ettirenlere 551 bin 456 lira ile 1 milyon 102 bin 918 lira, Petrol Piyasası Kanunu

uyarınca lisans almaksızın lisansa tabi faaliyetlerin yapılmasının da aralarında yer aldığı mevzuat ihlalle-rinde bulunanlara 248 lira ile 1 milyon 254 bin 504 lira arasında ceza uygula-nacak. Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanunu uyarınca lisanssız faaliyetler başta olmak üzere mevzuata aykırı durumlarda 179 lira ile 919 bin 97 lira, Elektrik Piyasası Kanununa aykırı

davrananlara ise 627 bin 250 lira ile 1 milyon 254 bin 504 lira arasında idari para cezası uygulanabilecek. Öte yandan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğünce maden şirketlerine verilen cezalar da Resmi Gazete'nin ilanlar kısmında yer aldı. Buna göre yapılan dene-timler sonucu 103 maden şirketine toplam 5 milyon 678 bin 520 lira idari para cezası uygulandı.

115

MAK

İNE

Türkiye'nin Makinecileri sektörde 50 yılı geride bırakan firmaları Onur Ödülleri Töreni’nde bir araya getirdi. Yarım asrı geride bırakan ve onur ödülü alan makine üreticilerinin arasında Aybakar Değirmen Makineleri, Konmak Makine, Tunaylar Kantar ve Turan Tarım Makineleri gibi tarihi firmalar da yer aldı.

Makine sektörü Onur Ödülleri Gecesi'nde bir araya geldi

Türkiye'nin Maki-necileri sektörde 50 yılı geride bırakan firmaları

Onur Ödülleri Gecesi'nde bir araya getirdi. Türki-ye sanayinin gelişiminde öncü rol oynayan firma-lara plaket takdim edilen gecede Makine İhracatçıları Birliği resmi dergisi Moment Expo'nun da 100’üncü sayı lansmanı gerçekleştirildi. Kuruluşundan günümüze makine sektöründe 50 yılı geride bırakan firmalar, Türkiye'nin Makinecileri tarafından düzenlenen Onur Ödülleri Töreni’nde buluştu. Törende kendi alt sektörle-rinde lider marka temsil-cilerinin yanı sıra sektör temsilcileri bir araya geldi. Yarım asrı geride bırakan ve onur ödülü alan makine üreticilerinin arasında Ay-bakar Değirmen Makineleri,

Konmak Makine, Tunaylar Kantar ve Turan Tarım Makineleri gibi tarihi 80 ve 90 yılı aşan firmalar da yer aldı. Makine sektörü-nün tarihinin Türkiye'nin sanayileşme yolculuğuyla eşzamanlı olarak yazıldığını belirten Makine İhracatçı-ları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, “Sektörümüzün geçmişi, kendi hayallerinin peşinden koşan girişimci-lik öyküleriyle dolu. Zoru başaran, sanayiye yön veren firmalarımız 50 yıldan fazla bir süredir Türk sanayine yön veriyor. Biz bu geceyi onların onuruna düzenledik, onlar da katılımlarıyla bizleri onurlandırdılar. Türkiye'nin Makinecileri olarak Onur Ödülleri Gecemizde, şirket-lerimizin kurucularıyla ve sektör temsilcilerimizle bir araya gelmekten mutluluk duyuyoruz” dedi.

Moment Expo 100’üncü sayıya ulaştıMakine İhracatçıları Birliği resmi dergisi Mo-ment Expo'nun 100. sayı lansmanının da gerçekleş-tirildiği gecede, derginin geçmiş sayılarında işlenen konulardan derlenen Makine Hikâyeleri filmi de gösterildi. Moment Expo'nun sektörde önemli bir kurumsal hafızayı temsil ettiğini belirten Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, şunları söyledi: "Moment Expo ülkemizde sanayinin nasıl daha fazla gelişeceği üzerine düşünen herkesin yararlanabileceği değerli bir kaynak. Dergimizin 100 sayılık geçmişi, sadece makine sektörüyle sınırlı kalmayan içeriğiyle Türk sanayinin tamamına hiz-met ediyor."

TAMAMEN ELEKTRIKLI KRAMER 5055E MINI YÜKLEYICI

HMF Makine, ülkemizin ihtiyaçlarına paralel olarak ürün gamını zenginleştirmeye devam ediyor. 20 yılı aşkın bir süredir başta Hyundai olmak üzere distribütörü olduğu çeşitli markalarla Türkiye iş makineleri pazarında faaliyet gösteren HMF Makine, geçtiğimiz yıldan itibaren ürün gamına eklediği Kramer marka mini yükleyici ve telehandler ürünleri ile müşterilerine yeni ve etkili bir çözüm alternatifi daha kazandırdı. Tamamen elektrikli Kramer 5055e mini yükleyici çevre ve gürültü kirliliğine karşı ekonomik bir çözüm vaat ediyor. Kramer 5055e mini yükleyici; sıfır egzoz emisyonu, güçlü performansı, off-road kullanım özelliği, düşük enerji ile ön plana çıkıyor.

116

BİRLİK SEKTÖRLER/TA

RIM

Venezuela’yı 32 milyonluk nüfusu, şu anda bulunduğu

ekonomik kriz öncesinde 500 milyar dolara yaklaşan ekonomisi ile hedef pazar olarak gördüklerini belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Venezuela’yla başta işlenmiş gıda ürünleri ihracatı olmak üzere potan-siyel arz eden sektörlerde işbirliği ve yatırıma hazır olduklarını söyledi. Ege Bölgesi’nin yıllık 5 milyar dolara ulaşan tarım ürünleri ihracatıyla, Venezuela’nın taleplerine cevap verebile-cek konumda olduğuna işa-ret eden Ünlütürk, “Zeytin ve zeytinyağı, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, su ürünleri, kanatlı eti, yumurta, bal, süt ürün-

Venezuela Türkiye’den işlenmiş gıda ürünleri istiyor Güney Amerika ülkesi Venezuela Türkiye’den işlenmiş gıda ürünleri istiyor. Ekonomi Bakanlığı davetiyle Türkiye’de bulunan Venezuela Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırım Bakanı Jesus Faria Tortosa, Ege İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanlıyla buluştu.

leri, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar, baharat, meyve sebze mamulleri, konserve, un, tütün, odun dışı orman ürünleri başta olmak birçok gıda ürününün üretim mer-keziyiz” diye konuştu.

Ekonomik krizi fırsata çevirecek reform paketi hazırladıkVenezuela Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırım Bakanı

rini paylaşan Tortosa şöyle devam etti; “Venezuela için petrol, gaz, madencilik, demir-çelik, alüminyum, petrokimya, tarım, turizm ve ormancılıktan oluşan 9 ana sektör belirledik. Bu sektör-lerde yabancı sermayenin yatırım yapmasını teşvik edecek reform paketini ha-yata geçiriyoruz. Bu reform Venezuela’nın nefes almasını sağlayacak. Şu anda ülkede kriz var ancak ekonomimiz yavaş yavaş toparlanmaya başladı. Tünelin ucunda ışığı görüyoruz, bu ortamdan çık-mak için programımız var.”

Venezuela ile ticarette Izmir başrolü oynamalıTürkiye-Venezuela Parla-mentolar Arası Dostluk Gru-bu Başkanı, AK Parti İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürek-li ise, Venezuela Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırım Ba-kanı Jesus Faria Tortosa’nın Türkiye ziyaretinde İzmir’e bir gün ayırmasını özellikle istediğini, Venezuela ile Türkiye arasındaki ticari ilişkileri maksimum seviyeye çıkarmayı hedeflediklerini, burada da İzmir’in başrolü oynamasını arzu ettiklerini kaydetti. Venezuella Dış Ticaret ve Uluslararası Yatırım Bakanı Jesus Faria Tortosa’nın ziyaretinde; Ve-nezuella Ankara Büyükelçisi Jose Bracho Reyes, Türkiye-Venezuela Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başka-nı, AK Parti İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürekli, Ege İhra-catçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Ege İhracatçı Birlikleri Yöne-tim Kurulu Başkanları ve Venezuela ile ticaret yapan işadamları hazır bulundu.

Jesus Faria Tortosa, Vene-zuela ekonomisinin petrol gelirlerine bağımlı oldu-ğunu, petrol fiyatlarındaki düşüşün ülke ekonomisinde deprem etkisi yaptığını, ekonomik açıdan güzel günlere dönmek için yabancı yatırımcıyı çekecek cazibeli bir reform hamlesi başlat-tıklarını kaydetti. Venezuela ekonomisini petrole bağımlı halden kurtarmak istedikle-

117

YATI

RIM

Köln, Düsseldorf, Duisburg ve Essen şehirlerinin de içinde bulunduğu

Kuzey Ren- Vestfalya’nın (NRW) bölgede yatırım yapan ve Almanya’da şirket-leşen Türk firmalarına sun-duğu olanaklar Bursa’da ele alındı. Özellikle Japon firma-larının geleneksel yönetim merkezi olarak tercih ettiği Düsseldorf’un da içinde yer aldığı NRW, Avrupa Birliği ülkeleri ile orta ve doğu Avrupa’daki yeni pazarlara girmek isteyen yatırımcılar için cazip fırsatalar sunuyor. NRW ayrıca, teknolojiye ya-kın olmak isteyen firmaların da tercihleri arasında öne çıkıyor. Dünya gazetesinin Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ile NRW In-vest Türkiye Temsilciliği ve Avrupa İşletmeler Ağı işbir-liğiyle düzenlediği “Türk Dış

Türkiye’den Almanya’ya giden ürünlerin yüzde 23’ü NRW'ye gidiyorNRW, AB ülkeleri ile orta ve doğu Avrupa’daki yeni pazarlara girmek isteyen yatırımcılar için cazip fırsatlar sunuyor. NRW, teknolojiye yakın olmak isteyen firmaların da tercihleri arasında.

Yatırımlar Paneli’nin 12’ncisi BTSO toplantı salonunda gerçekleştirildi. Dünya Gaze-tesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın modera-törlüğünde yapılan panele BTSO Yönetim Kurulu Üyesi İlker Duran, NRW Invest Turkiye masası Sorumlusu Raoul Frings, NRW Invest Türkiye Temsilcilik Müdürü Dr. Adem Akkaya, Komutax Yeminli Mali Müşaviri ve Uluslararası Vergi Huku-ku Uzmanı Cevdet Koçaş, Emili Avukatlık Bürosu’ndan Av. Dr. Abdullah Emili ile Almanya’da yatırımı bulunan Zamate Tekstil Genel Mü-dürü Dilek Aydın Ekincioğlu konuşmacı olarak katıldı. Yurdışında yatırım yapmanın ihracatı güçlendirmek adına önemli bir adım olduğuna vurgu yapan Dünya gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, tüm dünyada

ticaretin artık yatırımları izlediğini kaydetti. Güldağ şunları söyledi; “Müşteriye yakın olma konusu önümüz-deki süreçte daha da gelişe-rek büyüyecek. 2013 yılında Türkiye’deki yerleşiklerin yurdışındaki yatırımları 3,2 milyar doları buldu. 2014’te bu rakam 5,2’ye, 2015’te de yine 5,2 olarak gerçekleşmiş. 2016’nın eylül ayına kadar ise 2,3 milyar dolarlık yurdışı yatırım yapılmış. 1,2 milyar doları sanayiye, 1,1 milyar doları ise hizmetler sektö-rüne dağılmış durumda. Yıl sonunda da yine 5 milyar dolara yakın bir rakama ulaşarak Türkiye’nin yurdışı yatırımlarından yeni bir faza girdiğimizi gösteriyor.”

Almanya en önemli ticari partnerimizUluslararası düzeyde 700 fir-manın yatırımının yer aldığı

Bursa’yı Türkiye’nin dünya-ya açılan kapısı olarak de-ğerlendiren BTSO Yönetim Kurulu Üyesi İlker Duran açılışta yaptığı konuşmada Bursa’nın 12,5 milyar dolar-lık ortalama ihracatı, yüzde 7’nin altındaki işsizlik oranı ve 12 bin dolarlık kişi başı milli geliriyle Türkiye’nin gelişiminde sürükleyici rol üstlendiğini vurguladı. Almanya’nın da Avrupa Birliği ülkeleri, orta ve doğu Avrupa’daki yeni pazarlara girmek isteyen şirketlere büyük fırsatlar sunduğuna dikkat çeken Duran, “En önemli ticari partnerlerimiz arasında bulunan Almanya ile 2015 yılındaki ticaret hacmimiz 35 milyar dolar oldu. Geçen yıl Bursa’dan Almanya’ya ihracatımız 1,8 milyar dolar, ithalatımız ise 1,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti" dedi.

ADEM AKKAAYANRW Invest Türkiye Temsilcilik Müdürü

118

BİRLİK BÖLGELER/M

ARM

ARA

Engelsiz Yaşam Fuarı’nda Karsan’a iki ödül birden

Fındık Tanıtım Grubu dövizlerini Türk lirasına çeviriyor

Geliştirdiği toplu taşıma sistemleriyle şehirlere modern çözümler sunan ve ulaşımda engelleri ortadan kaldıran Karsan, Engelsiz Yaşam Fuarı EYAF’ta “2016 Engelli Dostları Ödül Töreni”nde iki ödüle birden layık görüldü. Karsan, hem “Engelli Dostu Toplu Taşıma Üretici Firma” hem de “Engelli Dostu Özel Onur Ödülleri”nin sahibi oldu. 2013 yılından bu yana EYAF’a katılan Karsan, 1-4 Aralık tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi-Yeşilköy’de düzenlenen EYAF’ta yerli üretim özelliği taşıyan ilk ve tek engelli minibüsü Jest ile alçak tabanlı ve engelli rampasına sahip modeli “Atak”ı

sergiledi. Bursa’da yer alan iki ayrı fabrikasında geliştirdiği toplu taşıma araçları ile şehirlere modern çözümler sunan ve ulaşımda engelleri ortadan kaldıran Karsan, Engelsiz Yaşam Fuarı (EYAF) kapsamında gerçekleştirilen ‘2016 Engelli Dostları Ödül Töreni’nden iki ödüle birden layık görüldü. Fuarda düzenlenen törende Görme Engellileri Federasyon Başkanı Haldun Kırkık ve Körleri Eğitim ve Kalkındırma Derneği Genel Başkanı Nuran Özgül, “Engelli Dostu Toplu Taşıma Üretici Firma” ve “Engelli Dostu Özel Onur” ödüllerini Karsan’ın Pazarlama Genel Müdürü Muzaffer Arpacıoğlu'na teslim etti.

İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Haydar Gören, Fındık Tanıtım Grubu olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine döviz varlıklarını Türk lirasına çevirmeye karar verdiklerini bildirdi. Gören, Karadeniz ile İstanbul Fındık ve Mamülleri İhracatçıları Birlikleri bünyesinde kurulan ve fındık ihracatından yapılan kesintilerle reklam ve tanıtım faaliyetlerini yürüten Fındık Tanıtım Grubu'nun, hesaplarında bulunan dövizleri Türk lirasına çevireceğini belirtti.

Hedef engelleri ortadan kaldırmakKonuyla ilgili açıklama yapan Muzaffer Arpacıoğlu, böylesine anlamlı bir ödül töreninde iki ödüle birden layık görülmenin kendileri için gurur kaynağı olduğunu vurguladı. Karsan Ailesi olarak ürettikleri araçlarda daima engellileri göz önünde bulundurduklarını aktaran Arpacıoğlu, “Ülke olarak tüm engelleri ortadan kaldırmak ve engelli vatandaşlarımızın hayata en üst düzeyde adapte olmasını sağlamak için daha alacağımız uzun yollar var. İnsanoğluna fayda sağlayacak teknolojiler her geçen dün daha da hızlı bir şekilde hayatımıza giriyor. Bu teknolojileri engelleri ortadan kaldıracak şekilde uyarlamak ise Karsan olarak öncelik verdiğimiz ilk konular arasında yer alıyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısına uyarak bu karara vardıklarını vurgulayan Gören, "Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik gelişmeleri değerlendirerek Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı İlyas Edip Sevinç ile İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak, Cumhurbaşkanımızın çağrısını da dikkate alarak döviz varlıklarını Türk Lirasına çevirme kararı aldık. Uygulamaya ise bugünden itibaren başlayacak" ifadelerini kullandı.

ALI HAYDAR GÖRENİFMİB Başkanı

119

EGE

İnovasyon gönüllülerine 5'inci Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı daveti

Ev ve Plaj Giyimi Tasarım Yarışması'nın genel fitting çekimleri yapıldı

Bölgesi olarak bu hedefe 10 milyar dolar katkı koymak istiyoruz. Bu hedefe ulaşmak için Gıda Ar-Ge Proje Pazarı'nı 5’inci kez düzenliyoruz. Özgün ve ticarileştirilebilir fikri olan herkesi katılmaya davet ediyoruz" diye konuştu.

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB); gıda sektöründe yenilikçi ve inovatif metotlarla katma değerli üretimi arttıracak projeleri sanayicilerle ve yatırımcılarla buluşturmak amacıyla “Fikrini Geleceğe Taşı” sloganıyla 25 Mayıs 2017 tarihinde 5. kez düzenleyeceği Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı'na Ar-Ge ve inovasyon gönüllülerini davet etmek için Türkiye İnovasyon Haftası'nda yerini aldı. EİB tarafından 24 Mayıs 2016 tarihinde İzmir’de düzenlenen 4. Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı etkinliğinde dereceye giren 7 proje sahibi “TİM – TEB Girişim Evi Salonu”nda projelerini görücüye çıkarırken, EİB Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Ar-Ge ve inovasyon gönüllülerini 5 . Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı'na davet etti. Ege Bölgesi'nin ihracatında

Denizli İhracatçılar Birliği tarafından bu yıl 5’incisi düzenlenen "Ev ve Plaj Giyimi Tasarım Yarışması'nın genel fitting çalışması, 26 Kasım 2016 Cumartesi günü İzmir' de gerçekleştirildi. Türkiye’nin genç tasarımcılarına kendini gösterme fırsatı vererek farkındalık platformu yaratmak ve sektöre sunduğu yeni değerlerle genç, yetenekli tasarımcıları

kazandırmak, sektörde tasarım bilinci oluşturmak ve Denizli'de ihraç edilebilir ürünlerin çeşitliliğini arttırarak ihracatçı firmaların rekabet gücünün arttırılmasının hedeflendiği yarışmanın son aşamasına gelindi. Yoğun bir temponun ardından dikilen tasarımlar üzerinde son rutuşların yapılması amacıyla Mehmet Tekin Yıldız Stüdyosu'nda, Rönesans Ajans

gıda ürünleri ihracatının payının yüzde 40'ı aştığına işaret eden Ünlütürk, Türkiye'nin katma değerli gıda üretimi ve ihracatını arttırmayı misyon edindiklerini kaydetti. Ünlütürk, "Türkiye 2023 yılında 40 milyar dolar gıda ürünleri ihracatı hedefliyor. Ege

mankenlerinin katılımlarıyla genel fitting gerçekleştirildi. Yarışma finalistleri, İstanbul ve İzmir'de yapılan atölye çalışmalarının ardından tasarımlarının en iyi şekilde ürüne dönüştürerek final gecesine hazırladıkları tasarımlarını, mankenler üzerinde inceleme fırsatı buldu. Genel fitting çalışmalarının yanı sıra gerçekleştirilen katalog çekimleri, gün boyunca devam etti. Genel fitting çalışmasında, TİM Başkan Vekili ve DENİB Başkanı Süleyman Kocasert, yarışmanın Creative Direktörü moda tasarımcı Gül Ağış, DENİB Tasarım Yarışması Komite Başkanı Murat Tosunoğlu, Komite üyesi İsa Dal, yarışma koçları Vildan Çaputçu ile Mukaddes Başkaya, Ar-Ge Eğitim ve Organizasyon Şube Müdürü Şadiye Baykent de hazır bulundu. TechAnatolia temasıyla düzenlenen bu yıl ki yarışmanın final gecesi, Şubat 2017 tarihinde yapılması planlanıyor.

120

BİRLİK BÖLGELER/AK

DEN

İZASHİB heyeti İsrail’deGıda ithalatının önemli bir kısmını Türkiye’den temin eden İsrail’in tek ve en önemli büyük gıda fuarı olan Israfood Fuarı İsrail’in başkenti Tel Aviv’de,11 bin metrekare alan üzerine kurulu Tel Aviv Expo Center’da 8 farklı ülkeden 217 katılımcı ve 20 bin ziyaretçi ile gerçekleşti. Fuarın en ilgi çeken standı olan ASHİB standında ziyaretçilere ülkemizden götürülen ürünler takdim edildi. Özellikle, balıklar ve su ürünleri yoğun ilgi gördü.Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Birliği Yönetim Kurulu üyelerinin yanı sıra birliğimiz üyesi firma temsilcilerinin de katılımı ile geniş bir heyet olarak katılım sağlanan fuarda ASHİB; Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Yamanyılmaz, Başkan Yardımcısı Şahin Öder, Yönetim Kurulu Üyeleri Nevzat Binarbaşı, Abbay Polat, Tahsin Kabaali ve Mustafa Topçu tarafından temsil edildi.. Heyet, 29 Kasım 2016 tarihinde fuar ziyareti öncesi Tel Aviv Büyükelçiliğimizi ziyaret ettiler. Heyet, Büyükelçilik binamızda maslahatgüzarımız Cem Utkan tarafından misafir edildi. Ziyaretin konusu İsrail-Türkiye ilişkilerindeki son gelişmeler oldu. Heyet, 30 Kasım 2016 tarihinde fuar ziyaretinin yanı sıra İsrail’in üçüncü büyük şehri olan Hayfa’nın Ticaret Odasında ziyaret etti. Oldukça sıcak bir ortamda geçen ziyaretin gündeminde Türkiye-İsrail ticari ilişkileri yer aldı. “Son dönemde zor günler geçiren sektör için alternatif pazarlar yaratma zorunluluğunun altını çizen Ali Can Yamanyılmaz, “Sektör için hedef pazar olarak belirlediğimiz İsrail’de ASHİB olarak İsrafood Fuarına ilk kez katılıyoruz. İsrafood; İsrail’in tek ve en önemli gıda fuarı, her yıl artan uluslararası katılımcı ve ziyaretçi sayısıyla, İsrail için uluslararası bir platform olduğunun ve sektörümüz için de önemini kanıtlamış oldu” şeklinde konuştu.

Batı Akdeniz Doğaltaş Kümesi, Ekonomi Bakanlığı desteğiyle yürütülen Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (URGE) Projesi kapsamında Kanada’nın Toronto kentinde düzenlenen Costruct Canada The Buildings Show Fuarı’na katıldı. Kanada’nın yıllık 29 milyar dolarlık yapı malzemeleri ithalatı ile dünya 6’ncısı olması göz önüne alınarak, katıldığımız fuar BAİB heyeti için oldukça verimli geçti. Fuar alanına stant açarak

Batı Akdeniz’in doğaltaş ürünlerini tanıtan heyet, aynı zamanda Olympia Tile, Marble Granite Depot, Crystal Tile, Home Depot gibi Toronto’nun en önemli yapı malzemesi üzerine faaliyet gösteren firmalarını ziyaret etti. Toronto’da BAİB’i Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Baysarı, Genel Sekreter Fisun Evrensevdi Pektaş, Maden Komitesi Üyeleri Ahmet Tekin ve Muhammet Başarır temsil etti.

Antalya Zirai Karantina Müdürlüğü, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği'nde (BAİB) Rusya Federasyonu'na ihracat yapan firmaların danışman ziraat mühendislerine yönelik eğitim verdi. Eğitime, Eylül ayının son haftasında gerçekleşen eğitime katılamayan danışman ziraat mühendisleri katıldı. Antalya Zirai Karantina Müdürlüğü'nde görevli İnspektör Çetin Sarı ve Dr. Şerife Ünal Bahşi, eğitim programında Rusya'ya yönelik ihracatta ürünlerde zararlı hastalıklarda dikkat edilecek hususlar, zararlılar, alınacak tedbirler, evrakların hazırlanmasında izlenecek yollar ve hayata geçirilecek uygulamalar hakkında bilgi verdiler. Eğitimde, karantina zararlıları ve pestisit kalıntısı nedeniyle bildirim alınmasının önlenmesinin ve evrak eksikliği ya da hatası nedeniyle sınır kapısında sorun yaşanmasının önüne geçilmesinin hedeflendiği kaydedildi.

Doğaltaş ihracatçılarının yeni hedefi Kanada pazarı

Danışman ziraat mühendislerine eğitim verildi

121

ORT

A A

NAD

OLU

Un ihracatçıları 34. Uluslararası Havana Fuarı’ndaKüba’nın Havana kentinde 31 Ekim-4 Kasım 2016 tarihlerinde düzenlenen ve Türkiye’nin milli katılım organizasyonu gerçekleştirdiği 34. Uluslararası Havana Fuarı'na Un ve Unlu Mamuller Tanıtım Grubu ilk kez katılım gerçekleştirdi. “Türkiye milli günü” olan 1 Kasım 2016 tarihinde UTG standı ile birlikte milli katılım kapsamındaki tüm katılımcıların stantları T.C. Havana Büyükelçisi Hasan Servet Öktem ve Küba Dış Ticaret Bakanlığı Dış Ticaret Müdürü Vivian Herrera tarafından ziyaret edildi. Fuar süresince Un ve Unlu Mamuller Tanıtım Grubu iştigal alanında yer alan başta un olmak üzere maya, nişasta ve diğer ihraç ürünlerinin ve Türkiye’nin potansiyelinin tanıtımı gerçekleştirildi.

Süs Bitkileri Tanıtım Grubu, 2-4 Kasım 2016 tarihleri arasında Vijfhuizen/ Hollanda’da düzenlenen Avrupa'nın en büyük Süs bitkileri fuarı olan IFTF Fuarı’na Türkiye adına bir info stantla katılım sağladı. Fuar kapsamında, Türkiye'de yetiştirilen ve ihraç edilen kesme çiçekler sergilenerek sektörel tanıtım çalışmaları yapıldı. Dünyanın bütün profesyonellerinin buluşma noktası olan fuarda 20 ülkeden 90 katılımcı yer aldı. Türkiye'nin her yerinden fuara gelen 100’ün üstünde profesyonel firma fuarda tüm dünyadan alıcılarla ikili görüşmeler yaptı. Türkiye standı fuarın gözdesi oldu, standı dünyanın her yerinden gelen iki

binin üzerinde profesyonel ziyaret etti. Fuarın ikinci günü, Türkiye standında verilen kokteyle tüm dünyadan üst düzeyde 300'den fazla katılımcı tarafından katılım sağlandı. Lahey Ticaret Müşaviri Mehmet Tayfun Erkan, AIPH Başkanı Bernard Osteroom, Union Fleurs Başkanı Herman de Boon, AIPH Genel Sekreteri Tim Briercliffe, Union Fleurs Genel Sekreteri Sylvie Mamias ve çok sayıda yabancı konuğun katıldığı kokteylde, Türk mutfağının eşsiz lezzetleri konukların beğenisine sunuldu. Kokteylde AIPH, Unıon Fleurs ve devletin üst düzey temsilcileri arasında çok etkili bağlantılar kuruldu.

9-12 Kasım 2016 tarihlerinde CNR Expo Center-İstanbul’da bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen High Tech Port by MÜSİAD Fuarı’na Savunma ve Havacılık Tanıtım Grubu “Turkish Defence Alliance (TDA)” katılım sağladı. Türk savunma ve havacılık sanayine hizmet veren önemli firmaların katılım sağladığı ve yüksek teknoloji anlamında ürünlerini sergilediği fuar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ilgili Bakanlar tarafından ziyaret edildi. Yerli ve yabancı birçok katılımcının ilgi gösterdiği fuar Türk savunma sanayinin yüksek teknolojiye verdiği önemi gösterme anlamında önemli bir yer tutuyor.

31 Ekim-2 Kasım 2016 tarihlerinde Interce Amerika Uluslararası Çimento Konferansı Houston JW Marriott Otel’in de gerçekleştirildi. İlgili konferansa Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Özinönü, Denetim Kurulu Üyesi Metin Atik ve Genel Sekreter Özkan Aydın tarafından katılım sağlandı. Konferans kapsamında yer alan Birliğimize ait info-stand Houston Başkonsolosu Fatih Alkan, Houston Ticaret Ateşesi Deniz Şenyurt ziyaret etti.

Türkiye standı fuarın gözdesi oldu

TDA, High Tech Port by MÜSİAD Fuarı’na katıldıIntercem Amerika Uluslararası Çimento Konferansı

122

BİRLİK BÖLGELER/KA

RAD

ENİZ

Türkiye'de avlanan deniz salyangozunun ihracatı, 1 Ocak-20 Kasım arasında, geçen yılın aynı dönemine göre ülke genelinde yüzde 36 artış gösterdi. Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) kayıtlarına göre, Türkiye'den Uzak Doğu ülkelerine 1 Ocak-20 Kasım 2015'te 829 bin 280 ton salyangoz ihraç edilerek, 5 milyon 213 bin dolar gelir sağlandı. Bu yılın aynı döneminde ise 1 milyon 128 bin 280 ton salyangoz ihracatı karşılığında 6 milyon 809 bin 187 dolar gelir elde edildi. Türkiye genelindeki ihracatta, 1 Ocak-20 Kasım 2015 tarihlerinde 451 bin ton ithalat ile Güney Kore Cumhuriyeti birinci sırayı alırken, 155 bin ton ile Çin Halk Cumhuriyeti ikinci, 131 bin 940 ton ile Tayvan üçüncü, 68 bin 500 ton ile Japonya dördüncü, 19 bin 40 ton ile Birleşik Devletler beşinci ve 3 bin ton ile Hong Kong altıncı sırada yer aldı. 2016 yılının aynı döneminde yüzde 43 oranında bir artışla Güney Kore Cumhuriyeti 644 bin 800 ton ithalat ile ilk sıradaki yerini korudu. Bu ülkeyi sırasıyla Çin Halk Cumhuriyeti, Japonya ve Tayvan izledi. İhracatın yüzde 86'sını karşılayan Trabzon'da da 1 Ocak-20 Kasım 2015 tarihleri arasında Uzak Doğu'ya 634 bin 480 ton salyangoz ihraç edilerek, 3 milyar 824 bin 390 dolar elde edildi. Bu yılın aynı döneminde ise yüzde 53'lük artışla 971 bin 920 ton salyangoz ihraç edildi ve 5 milyar 748 bin 587 dolar gelir sağlandı.

Deniz salyangozu, sadece ihraç ürünüDKİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, deniz salyangozunun Türkiye'de avlanan ancak iç tüketimi olmayan, sadece ihracata yönelik bir ürün olduğunu söyledi. Deniz salyangozu avının belli bir sezonu olduğunu dile getiren Gürdoğan, "Deniz salyangozunun avlanması, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından belirlenen izne bağlıdır. Yani istenilen her zaman bu ürün avlanamaz. Bu ürün türünün korunması

Deniz salyangozu ihracatı yüzde 36 artış göstererek rekor kırdı

Fındık ihracatı düşüşteKaradeniz Fındık Mamulleri ve İhracatçıları Birliği'nden yapılan açıklamada, 1 Eylül tarihinde başlayan 2016-2017 fındık ihraç sezonunun ilk üç aylık döneminde standart naturel iç fındığın kentalinin (100 kilogramı) ortalama 872 dolardan işlem gördüğü belirtildi. Açıklamada, 1 Eylül-30 Kasım 2016 tarihleri arasında Türkiye'nin 67 bin 714 ton fındık ihraç ederek karşılığında 623 milyon 203 bin dolar gelir sağladığı vurgulandı. İhracatın 53 bin 818 tonunun AB ülkelerine yapıldığı aktarılan açıklamada, AB dışındaki Avrupa ülkelerine 4 bin 499 ton, denizaşırı ülkelere 6 bin 664 ton, diğer

ülkelere ise 2 bin 730 ton fındık ihracatı gerçekleştirildiği ifade edildi. Türkiye, 2015-2016 sezonu aynı dönemde 87 bin 330 ton fındık ihracatı gerçekleştirmiş, 851 milyon 874 bin dolar döviz girdisi elde etmişti. Geçen sezona göre, 2016-2017 sezonunda ihracatta yüzde 22,5 ve elde edilen döviz girdisinde ise yüzde 26,8 düşüş meydana geldi.

kapsamında bir avlanma mevsimi vardır" ifadelerini kullandı. Gürdoğan, deniz salyangozunun Uzak Doğu ülkelerinin tüketimi olan bir ürün olduğuna değinerek,

"Tüketimde Güney Kore başı çekerken, bunu Çin, Japonya ve Tayvan takip ediyor. Bu ülkelerde yoğun şekilde deniz salyangozu tüketimi yapılıyor” dedi.

123

DO

ĞU

& G

. DO

ĞU

AN

ADO

LU

Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği tarafından Ekonomi Bakanlığının desteği ile yürütülmekte olan "Bölgemizdeki Gıda İhracatının Artırılması” URGE projesi kapsamında faaliyetlerini sürdüren Gıda Kümesi firmaları, yurt dışı pazarlama programlarına Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleştirilen Abu Dabi Sial Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı ile başlangıç yaptı. Gıda sektöründe düzenlenen en prestijli gıda fuarları arasında yer alan Sial Abu Dabi Gıda Ürünleri Ve Teknolojileri Fuarı, iş bağlantılarının sağlandığı bir organizasyon olması ve sektöre yön vermesiyle öne çıkıyor. Her yapılışında ziyaretçi akınına

GAİB’in 11 aylık ihracatı 7 milyar 123 milyon dolarGüneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Abdülkadir Çıkmaz, bölgeden 11 ayda 7 milyar 123 milyon 123 bin dolarlık ihracat yapıldığını, diğer birlikler adına da 453 milyon 352 bin dolar dış satım gerçekleştirildiğini söyledi. Bu şekilde bölgenin ihracatının 7 milyar 576 milyon 475 bin dolar olduğunu ifade eden Çıkmaz, pazar çeşitliliğiyle hedefledikleri rakamlara ulaşacaklarına inandıklarını belirtti.Bölgenin ihracatında en fazla payı tekstilin aldığını vurgulayan Çıkmaz, "11 aylık dilimde bölgemizden 2 milyar 386 milyon 569 bin dolarlık ihracat yapıldı. Bu nedenle tekstil bizim için önemli ihracat kalemi olmaya devam ediyor. Hububat bakliyat ve yağlı tohumlar 1 milyar 846 milyon 702 bin dolarla

en çok ihraç edilen ikinci ürün olurken, bu ürünü 1 milyar 173 milyon 177 bin dolarla halı izledi. Kuru meyve ihracatımız 209 milyon 287 bin dolar, diğer ihracatımız da 1 milyar 507 milyon 387 bin dolar oldu” dedi. Bölge ihracatında Ortadoğu ülkelerinin yüzde

55,4 payla ilk sırada olmaya devam ettiğini vurgulayan Çıkmaz, Ortadoğu ülkelerini 18,3 payla AB ülkelerinin izlediğini, Afrika ülkelerinin ise yüzde 10,8 payla üçüncü sırada bulunduğunu dile getirdi. 188 ülkeye ihracat gerçekleştirildiğini söyleyen Çıkmaz, bu ülkelerden Irak, Suriye, ABD, İran, Suudi Arabistan, İtalya, Almanya, İngiltere, Belçika ve Sudan bölge ihracatında ilk sıralarda yer alan ülkeler olduğunu vurguladı. Çıkmaz, halı, kumaşlar, iplikler, değirmencilik ürünleri, pastacılık ürünleri, bitkisel yağlar, plastikler ve mamulleri, dış giyim, demir çelik mamulleri ile diğer gıda müstahzarlarının bölgenin en çok ihracatı gerçekleştirilen ürünler olduğunu anımsattı.

uğrayan ve katılımcılar tarafından ticari işbirliklerine olanak tanıyan, Ortadoğu ülkelerinin gıda sektörüne yön veren fuarda, Doğu Anadolu İhracatçı Birliği (DAİB) organizasyonunda bölge firmalarımız götürdükleri ürünlerini ziyaretçilere tanıttı ve ihracat potansiyelleri hakkında bilgiler verdi. Bölgemiz ekonomisinin temel taşlarından olan gıda sektörüne yeni ihracat imkânları vermek amacıyla, Birleşik Arap Emirlikleri ve çevre ülkeler başta olmak üzere Ortadoğu coğrafyasının ülkemiz gıda ihracatı açısından taşıdığı önem doğrultusunda 5-7 Aralık 2016 tarihlerinde gerçekleştirilen fuara, DAİB URGE projesi kapsamında 13 üye firma ve 20 kişilik heyet ile katılım sağlandı. Fuar alanına kurulan stantta ürünlerini tanıtıp, ziyaretçilerini ağırlayan DAİB heyeti aynı zamanda sektörün önde gelen firmalarıyla yoğun iş görüşmeleri gerçekleştirdi.Abu Dabi Sial Gıda Ürünleri Ve Teknolojileri Fuarında bölgenin ürünlerini katılımcılara en etkin şekilde tanıtımının yapıldığını belirten DAİB Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Şengel, “Çeşitli ülkelerden birçok alıcı ile karşılaşma imkânı sunan fuar DAİB-Gıda Kümesi katılımcı firmaları açısından oldukça olumlu geçti" diye konuştu.

DAİB gıda sektörünü Abu Dabi Sial Fuarı’nda tanıttı

12484

GÜNDEM İHRACAT RAKAMLARIGÜNDEM KAPAK

1,22 MİLYAR DOLAR

ALMANYA

TÜRKİYE İHRACATIKASIM 2016 İTİBARIYLA

Ülke grubu bazında ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre AB'ye yüzde 4,9, Kuzey Amerika'ya yüzde 18,4, Ortadoğu'ya yüzde 3,6 artış gösterdi. İlk 11 aylık dönemde ise ihracat AB'ye yüzde 4,3 ve Kuzey Amerika'ya yüzde 5,3 artarken, Ortadoğu'ya yüzde 8,2, Uzakdoğu'ya yüzde 3, Afrika'ya yüzde 7,9 ve Bağımsız Devletler Topluluğu'na yüzde 24,6 azaldı. AB'nin ihracatımızdaki payı ise ilk 11 aylık dönemde yüzde 49,4 olarak gerçekleşti.

İhracatını Kasım’da en çok artıran ilk 10 il arasında Yalova %8910,5 ile birinci oldu

DOLAR OLARAK GERÇEKLEŞTİ

● Ocak/Kasım döneminde ihracat yüzde yüzde 2,4 azalışla 128 milyar 973 milyon dolar olarak gerçekleşti. ● İhracat son 12 aylık dönemde ise ihracat yüzde 3,2 düşüşle 140 milyar 724 milyon dolar olarak kayda geçti. ● Sektörel bazda en fazla ihracatı yüzde 16,9 artış ve 2 milyar 239 milyon dolarla otomotiv endüstrisi gerçekleştirdi.● Kasım ayında ihracat miktar bazında yüzde 5,2 artarak 9,1 milyon ton oldu.

İHRACATI EN FAZLA ARTAN İLANA ÜRETİM GRUPLARININ İHRACATTAN ALDIĞI PAY

Kasım ayında en fazla ihracatı yüzde 16,9 artış ve 2 milyar 239 milyon dolarla otomotiv sektörü gerçekleştirirken otomotiv endüstrisini 1 milyar 319 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ile 1 milyar 158 milyon dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etti.

ANA ÜRETİM GRUPLARININ KASIM AYI İHRACATINDAN ALDIĞI PAY

İLLERE GÖRE KASIM AYI İHRACAT DAĞILIMI

565MİLYON DOLARGAZİANTEP

243 MİLYON DOLARDENİZLİ

661 MİLYON DOLARİZMİR

349MİLYON DOLARMANİSA

824 MİLYON DOLARKOCAELİ

372 MİLYON DOLARSAKARYA

1,20MİLYAR DOLARBURSA

539 MİLYON DOLARANKARA

4,88MİLYAR DOLARİSTANBUL

7,38 MİLYAR DOLAR%61,81,15

MİLYAR DOLAR%9,7

975,8 MİLYON DOLAR

%8,21,50

MİLYAR DOLAR%12,6

174,8 MİLYON DOLAR

%1,5

371MİLYON DOLAR

%3,1

Sanayi mamulleri

Kimyevi maddeler ve mamulleri

Tarıma dayalı işlenmiş ürünler

Ağaç ve orman ürünleri

Hayvansal ürünler

Bitkisel ürünler

739 MİLYON DOLARİNGİLTERE

304 MİLYON DOLAR

HOLLANDA

412MİLYON DOLARİSPANYA

586MİLYON DOLAR

ABD

531MİLYON DOLARFRANSA

731 MİLYON DOLAR

IRAK

325MİLYON DOLAR

İRAN

300MİLYON DOLAR

BAE

711MİLYON DOLAR

İTALYA

Sanayi%79,7

Tarım %17,1

Madencilik %3,2

KASIM AYINDA İHRACAT

205MİLYON DOLARMERSİN

11.952.366.000 YÜZDE 5 ARTIŞLA

%8910,5YALOVA

125

KASIM 2016 İHRACAT RAKAMLARISEKTÖREL BAZDA RAKAMLAR -1000 $

KASIM SON 12 AY

SEKTÖRLER 2015 2016 Değişim (%) Pay (%) 2014-2015 2015-2016 Değişim (%) Pay (%)

I. TARIM 1.996.612 2.049.042 2,6% 17,1 21.093.231 20.216.664 -4,2% 14,4

A. BİTKİSEL ÜRÜNLER 1.500.926 1.503.191 0,2% 12,6 15.094.153 14.281.244 -5,4% 10,1

Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri 607.628 603.202 -0,7% 5,0 6.236.054 6.291.309 0,9% 4,5

Yaş Meyve ve Sebze 266.869 304.493 14,1% 2,5 2.114.061 2.010.101 -4,9% 1,4

Meyve Sebze Mamulleri 128.576 128.468 -0,1% 1,1 1.333.153 1.314.307 -1,4% 0,9

Kuru Meyve ve Mamulleri 150.072 145.796 -2,8% 1,2 1.344.520 1.315.315 -2,2% 0,9

Fındık ve Mamulleri 255.192 232.373 -8,9% 1,9 2.873.614 2.056.594 -28,4% 1,5

Zeytin ve Zeytinyağı 16.443 19.903 21,0% 0,2 196.198 182.698 -6,9% 0,1

Tütün 71.027 63.457 -10,7% 0,5 918.730 1.029.322 12,0% 0,7

Süs Bitkileri ve Mamulleri 5.119 5.500 7,4% 0,0 77.822 81.596 4,9% 0,1

B. HAYVANSAL ÜRÜNLER 153.455 174.838 13,9% 1,5 1.861.988 1.837.324 -1,3% 1,3

Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller 153.455 174.838 13,9% 1,5 1.861.988 1.837.324 -1,3% 1,3

C. AĞAÇ VE ORMAN ÜRÜNLERİ 342.230 371.013 8,4% 3,1 4.137.091 4.098.096 -0,9% 2,9

Mobilya,Kağıt ve Orman Ürünleri 342.230 371.013 8,4% 3,1 4.137.091 4.098.096 -0,9% 2,9

II. SANAYİ 9.096.126 9.520.074 4,7% 79,7 110.102.238 106.925.323 -2,9% 76,0

A. TARIMA DAYALI İŞLENMİŞ ÜRÜNLER 945.387 975.869 3,2% 8,2 11.588.509 11.175.230 -3,6% 7,9

Tekstil ve Hammaddeleri 658.550 695.399 5,6% 5,8 7.993.110 7.854.928 -1,7% 5,6

Deri ve Deri Mamulleri 111.618 103.427 -7,3% 0,9 1.537.708 1.395.237 -9,3% 1,0

Halı 175.219 177.043 1,0% 1,5 2.057.690 1.925.065 -6,4% 1,4

B. KİMYEVİ MADDELER VE MAM. 1.295.932 1.158.138 -10,6% 9,7 15.540.458 13.924.550 -10,4% 9,9

Kimyevi Maddeler ve Mamulleri 1.295.932 1.158.138 -10,6% 9,7 15.540.458 13.924.550 -10,4% 9,9

C. SANAYİ MAMULLERİ 6.854.808 7.386.067 7,8% 61,8 82.973.272 81.825.544 -1,4% 58,1

Hazırgiyim ve Konfeksiyon 1.404.314 1.318.764 -6,1% 11,0 16.932.224 17.025.500 0,6% 12,1

Otomotiv Endüstrisi 1.916.058 2.239.202 16,9% 18,7 21.106.245 23.384.573 10,8% 16,6

Gemi ve Yat 101.998 272.209 166,9% 2,3 1.123.555 877.137 -21,9% 0,6

Elektrik Elektronik ve Hizmet 927.259 902.451 -2,7% 7,6 10.678.058 9.974.042 -6,6% 7,1

Makine ve Aksamları 486.625 455.894 -6,3% 3,8 5.571.102 5.313.922 -4,6% 3,8

Demir ve Demir Dışı Metaller 504.229 518.569 2,8% 4,3 6.310.286 5.964.787 -5,5% 4,2

Çelik 661.529 741.641 12,1% 6,2 10.301.752 8.919.483 -13,4% 6,3

Çimento Cam Seramik ve Toprak Ürünleri 214.512 212.640 -0,9% 1,8 2.786.733 2.673.828 -4,1% 1,9

Mücevher 204.973 255.765 24,8% 2,1 2.821.000 2.315.979 -17,9% 1,6

Savunma ve Havacılık Sanayi 108.306 137.917 27,3% 1,2 1.546.784 1.749.647 13,1% 1,2

İklimlendirme Sanayi 314.549 321.625 2,2% 2,7 3.695.464 3.528.749 -4,5% 2,5

Diğer Sanayi Ürünleri 10.456 9.389 -10,2% 0,1 100.070 97.897 -2,2% 0,1

III. MADENCİLİK 291.654 383.249 31,4% 3,2 3.951.084 3.742.271 -5,3% 2,7

İhracatçı Birlikleri Kaydından Muaf İhracat 10.210.771 9.839.892 -3,6% 7,0

T O P L A M (TİM) 11.384.393 11.952.366 5,0% 100 145.357.324 140.724.151 -3,2% 100,0

126

Kasım ayı en fazla ihracat yapılanilk 10 ülke (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. %ALMANYA 1.154.960 1.220.183 5,6BİRLEŞİK KRALLIK 847.196 739.773 -12,7IRAK 784.684 731.509 -6,8İTALYA 611.375 711.973 16,5BİRLEŞİK DEVLETLER 506.563 586.001 15,7FRANSA 487.678 531.212 8,9İSPANYA 436.486 412.236 -5,6İRAN (İSLAM CUM.) 305.569 325.513 6,5HOLLANDA 261.245 304.690 16,6BAE 208.292 300.038 44,0

Kasım ayı en yüksek ihracat artışı yaşananilk 10 il (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. %YALOVA 2.243 202.097 8910,5BİNGÖL 13 395 2885,9SİİRT 1.587 12.865 710,6ELAZIĞ 12.505 45.687 265,3ERZİNCAN 351 1.083 208,9VAN 2.168 5.892 171,8SAKARYA 157.367 372.466 136,7NEVŞEHİR 3.356 7.547 124,9YOZGAT 574 1.245 116,7ARDAHAN 81 143 75,8

Kasım ayı en yüksek ihracat artışı yaşananilk 10 ülke (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. %KOCAELİ SERBEST BLG. 2.370 18.449 678,5NORVEÇ 21.149 159.917 656,2ESTONYA 10.980 35.307 221,6BEYAZ RUSYA 16.177 43.240 167,3VIETNAM 15.798 40.334 155,3KOLOMBİYA 10.454 19.058 82,3BAHREYN 12.138 21.044 73,4MEKSİKA 25.821 44.731 73,2KIRGIZİSTAN 15.733 24.904 58,3MOLDAVYA 13.941 22.036 58,1

Kasım ayı en fazla ihracat yapanilk 10 il (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. %İSTANBUL 4.868.437 4.889.310 0,4BURSA 1.035.873 1.205.801 16,4KOCAELİ 938.691 824.444 -12,2İZMİR 646.555 661.780 2,4GAZİANTEP 587.052 565.556 -3,7ANKARA 564.590 539.422 -4,5SAKARYA 157.367 372.466 136,7MANİSA 402.687 349.734 -13,1DENİZLİ 213.375 243.962 14,3MERSİN 160.464 205.316 28,0

Kasım ayında en çok ihracat artışı yaşanan ülke ise Norveç oldu. Kasım’da Norveç’e

gerçekleşen ihracat yüzde 656,2 oranında yükseldi.

İhracatı Kasım ayında 1 milyar doları aşan sektörler otomotiv, hazır giyim ve

konfeksiyon ile kimyevi maddeler ve mamulleri sektörleri oldu.

En fazla ihracat yapılan ilk 10 ülke sıralamasında Kasım ayında Almanya lider oldu. Ocak-Kasım döneminde Almanya’ya gerçekleştirilen ihracat 12,6 milyar dolara ulaştı.

Kasım ayında en fazla ihracat yapan ilk 10 sektörden ihracatını en çok artıran madencilik ile otomotiv sektörleri oldu.

GÖSTERGELER

Kasım ayı en fazla ihracat yapanilk 10 sektör (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. % OTOMOTİV ENDÜSTRİSİ 1.916.058 2.239.202 16,9 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON 1.404.314 1.318.764 -6,1 KİMYEVİ MAD. VE MAM. 1.295.932 1.158.138 -10,6 ELEKTRİK ELEKTRONİK VE HİZMET 927.259 902.451 -2,7 ÇELİK 661.529 741.641 12,1 TEKSTİL VE HAMMADDELERİ 658.550 695.399 5,6 HUBUBAT, YAĞLI TOHUMLAR VE M. 607.628 603.202 -0,7 DEMİR VE DEMİR DIŞI METALLER 504.229 518.569 2,8 MAKİNE VE AKSAMLARI 486.625 455.894 -6,3 MADENCİLİK ÜRÜNLERİ 291.654 383.249 31,4

Kasım ayı en yüksek ihracat artışı yaşananilk 10 sektör (1000$)

ÜLKE (Bin$) 2015 2016 Değ. % GEMİ VE YAT 101.998 272.209 166,9 MADENCİLİK ÜRÜNLERİ 291.654 383.249 31,4 SAVUNMA VE HAVACILIK SANAYİİ 108.306 137.917 27,3 MÜCEVHER 204.973 255.765 24,8 ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI 16.443 19.903 21,0 OTOMOTİV ENDÜSTRİSİ 1.916.058 2.239.202 16,9 YAŞ MEYVE VE SEBZE 266.869 304.493 14,1 SU ÜR. VE HAYVANSAL MAM. 153.455 174.838 13,9 ÇELİK 661.529 741.641 12,1 MOB,KAĞIT VE ORMAN ÜR. 342.230 371.013 8,4

127

İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİKLERİ BAZINDA İHRACAT RAKAMLARI (1000 $)

KASIM SON 12 AY

2015 2016 Değişim (%) Pay (%) 2014-2015 2015-2016 Değişim (%) Pay (%)

İMMİB 2.994.698 3.126.446 4,4 26,2 37.932.882 34.932.862 -7,9 26,7

UİB 2.006.310 2.286.525 14,0 19,1 22.131.965 24.058.840 8,7 18,4

İTKİB 1.476.648 1.476.785 0,0 12,4 18.441.115 18.470.206 0,2 14,1

OAİB 913.317 959.639 5,1 8,0 11.235.056 11.061.041 -1,5 8,5

EİB 862.334 921.785 6,9 7,7 10.534.411 10.904.285 3,5 8,3

AKİB 1.031.054 934.394 -9,4 7,8 11.137.067 9.981.991 -10,4 7,6

GAİB 799.226 699.312 -12,5 5,9 8.607.468 7.744.343 -10,0 5,9

İİB 566.271 796.838 40,7 6,7 6.484.868 6.091.460 -6,1 4,7

DENİB 174.301 192.450 10,4 1,6 2.101.483 2.140.123 1,8 1,6

DAİB 169.040 169.572 0,3 1,4 2.328.295 1.875.667 -19,4 1,4

BAİB 120.267 139.345 15,9 1,2 1.460.704 1.416.064 -3,1 1,1

KİB 195.327 137.244 -29,7 1,1 1.920.268 1.384.509 -27,9 1,1

DKİB 75.600 112.029 48,2 0,9 830.971 822.868 -1,0 0,6

TOPLAM 11.384.393 11.952.366 5,0 100 135.146.553 130.884.259 -3,2 100

İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri arasında Kasım ayında İMMİB’in ihracattaki payı yüzde

26,2 olarak gerçekleşti.

Kasım ayında İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterlikleri’nin sergilediği performansta DKİB yüzde 48,2 ihracat artışı ile dikkat çekiyor.

AYLIK EURO/DOLAR PARİTE ORTALAMALARI

2013 2014 2015 2016

OCAK 1,327 1,363 1,167 1,087

ŞUBAT 1,339 1,365 1,136 1,110

MART 1,298 1,382 1,086 1,109

NİSAN 1,300 1,381 1,078 1,133

MAYIS 1,298 1,375 1,117 1,129

HAZİRAN 1,319 1,359 1,121 1,123

TEMMUZ 1,307 1,358 1,103 1,106

AĞUSTOS 1,331 1,333 1,113 1,120

EYLÜL 1,312 1,294 1,124 1,120

EKİM 1,363 1,268 1,126 1,103

KASIM 1,312 1,369 1,114 1,078

OCAK-KASIM 1,350 1,248 1,076 1,111

ARALIK 1,369 1,234 1,087

YILLIK 1,327 1,329 1,111

ADRES

AKDENİZ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

LİMONLUK MAH. VALİ HÜSEYİN AKSOY CAD. NO: 4 YENİŞEHİR/MERSİNTEL: 0 324 325 37 37 FAKS: 0 324 325 41 42 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.akib.org.tr GENEL SEKRETER V.: ÜMİT SARIGEN. SEK. YRD: CANAN AKTAN ERDOĞMUŞ

BATI AKDENİZ İHRACATÇILARBİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ

ASPENDOS BULVARI NO:221 07200/ANTALYATEL: 0 242 311 80 00 FAKS: 0 242 311 79 00E-POSTA: [email protected] ADRESİ: www.baib.gov.trGENEL SEKRETER: FİSUN PEKTAŞ

DENİZLİ İHRACATÇILAR BİRLİĞİGENEL SEKRETERLİĞİANKARA YOLU 10. KM. 246. SOKAK NO: 8 AKKALE/DENİZLİ

TEL: 0 258 274 66 88 (PBX) FAKS: 0 258 274 72 22 - 62E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.denib.org.tr GENEL SEKRETER: UĞUR DAYIOĞLU

DOĞU ANADOLU İHRACATÇILAR BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİCUMHURİYET CAD. EREN İŞ

MERKEZİ NO: 86 K: 4-5 / ERZURUMTEL: 0 442 214 11 85 (4 HAT) FAKS: 0 442 214 11 89 - 91E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.daib.org.tr GENEL SEKRETER: MURAT KARAPINARGENEL SEKRETER YRD: MELİH LEYLİOĞLU

DOĞU KARADENİZ İHRACATÇILAR BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ

PAZARKAPI MAH. SAHİL CAD. NO: 95, TRABZONTEL: 0 462 326 16 01 FAKS: 0 462 326 94 01 - 02E-POSTA: [email protected] ADRESİ: www.dkib.org.tr GENEL SEKRETER: İDRİS ÇEVİK

EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİGENEL SEKRETERLİĞİ

ATATÜRK CAD. NO:382 ALSANCAK İZMİR TEL: 0 232 488 60 00 FAKS: 0 232 488 61 00 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.egebirlik.org.tr GENEL SEKRETER: CUMHUR İŞBIRAKMAZGENEL SEKRETER YRD: KEMAL COŞKUNGENEL SEKRETER YRD: ÇİĞDEM ÖNSALGENEL SEKRETER YRD: NERGİS BÜYÜKKINACI

GÜNEYDOĞU ANADOLU İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

GAZİMUHTARPAŞA BULVARI MÜCAHİTLER MAH. 52012 NO'LU SK. NO: 6 27090 ŞEHİTKAMİL GAZİANTEP TEL: 0 342 211 05 00 (PBX) FAKS: 0 342 221 05 09-10 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.gaib.org.tr GENEL SEKRETER: FATİH YUMUŞGENEL SEKRETER YRD: MİKAİL İRTEGÜNGENEL SEKRETER YRD: AYDIN KUTLU

İSTANBUL İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

DIŞ TİCARET KOMPLEKSİ C-BLOK ÇOBAN ÇEŞME MEVKİİ SANAYİ CAD. YENİBOSNA-BAHÇELİEVLER/ İSTANBULTEL: 0 212 454 05 00 FAKS: 0 212 454 05 01 - 02E-POSTA: [email protected] ADRESİ: www.iib.org.trGENEL SEKRETER: İZZET SELÇUK ŞAĞBANGENEL SEKRETER YRD: DOĞUŞ TOZANLI

İSTANBUL MADEN VE METAL İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİDIŞ TİCARET KOMPLEKSİ A-BLOK ÇOBAN ÇEŞME MEVKİİ SANAYİ CAD. YENİBOSNA-BAHÇELİEVLER/ İSTANBULTEL: 0 212 454 00 00 FAKS: 0 212 454 00 01 E-POSTA: [email protected] ADRESİ: www.immib.org.trGENEL SEKRETER: ARMAĞAN VURDUGENEL SEKRETER YRD: COŞKUN KIRLIOĞLU GENEL SEKRETER YRD: FATİH ÖZERGENEL SEKRETER YRD: ÜMİT KOŞKAN

İSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON İHRACATÇI

BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİDIŞ TİCARET KOMPLEKSİ B-BLOK ÇOBAN ÇEŞME MEVKİİ SANAYİ CAD. YENİBOSNA-BAHÇELİEVLER/ İSTANBULTEL: 0 212 454 02 00 FAKS: 0 212 454 02 01 E-POSTA: [email protected] ADRESİ: www.itkib.org.trGENEL SEKRETER: BEKİR ASLANER

KARADENİZ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

ATATÜRK BULVARI NO:19/E 28200 GİRESUN TEL: 0 454 216 24 26 FAKS: 0 454 216 48 42 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.kib.orgGENEL SEKRETER T.: BÜLENT CEBECİ

ORTA ANADOLU İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

CEYHUN ATUF KANSU CAD.NO: 120 BALGAT/ANKARATEL: 0 312 447 27 40 (5 HAT)FAKS: 0 312 446 96 05 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.oaib.org.tr GENEL SEKRETER: ÖZKAN AYDIN

ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ 2. GELİŞİM SAHASI KAHVERENGİ CAD. NO: 11 16140 NİLÜFER/BURSATEL: 0 224 219 10 00 FAKS: 0 224 219 10 90 E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.uib.org.trGENEL SEKRETER: MÜMİN KARACAKAYALILARGENEL SEKRETER YRD: ÖZCAN KOLBAŞIGENEL SEKRETER YRD: TANSU SİNAĞ

DIŞ TİCARET KOMPLEKSİ ÇOBAN ÇEŞME MEVKİİ SANAYİ CAD. B-BLOK K:9 YENİBOSNA / İSTANBULTEL: 0 212 454 04 90 - 91 FAKS: 0 212 454 04 13 / 454 04 83E-POSTA: [email protected] WEB ADRESİ: www.tim.org.trGENEL SEKRETER: DR. HALİL BADER ARSLAN GENEL SEKRETER YRD.: DR. İSMET YALÇINGENEL SEKRETER YRD.: TAMER GÜNDOĞANGENEL SEKRETER YRD.: MEDİNE ATAY ERGİNGENEL SEKRETER YRD.: METİN TABALU

128

Türkiye ile Kore arasındaki diplomatik ilişkilerin

60. yılını kutlarız.

KORE, Ticari başarınız için “Doğru Rota”KOTRA, Kore ile ticari ortaklık için “Doğru Adres”

KOTRA İSTANBUL

Veko Giz Plaza Meydan Sokak No.20 Kat:13 D: 41/42 34396, Maslak, İstanbul

T: +90 212 325 3646 E-Mail: [email protected]

KOTRA İSTANBUL TİCARİ BEKLENTİLERİNİZİ KARŞILAMAYA HAZIRDIR

Buying KOREA Exhibition KOREA Shopping KOREA

www.buykorea.org sitesinden

satışa uygun Kore ürünlerinin

tanıtımı ve tedarikçilerinin

sorgulanması

Kore şirketlerinin açılış etkinliğine

Türk alıcıların davet edilmesi

Kore ile ilgili fuarlarda katılımcı ve

alıcı desteği

Türkiye ile ilgili fuarlarda Koreli

firmaların katılım desteği

Kore`nin tüketici ürünlerinin

Türkiye`de gelecek vaat eden internet

alışveriş sitesi (www.n11.com) aracılığı

ile tanıtım amaçlı satışa sunulması