300 YALAN cin Ýstanbul’da bir Rum kýzýna âþýk oluþu ve bu sebeple hayatýn acý gerçekleriyle yüz yüze geliþi hareketli bir þekilde anlatýlmak- tadýr. Bu dönemin birçok eseri gibi hayal- hakikat çatýþmasýna dayanan roman, þüp- heci ve inkârcý bir genç haline gelen Ne- zih’in koyu bir determinizme sürüklenme- siyle sona erer. Asýl þöhretini bu dönemde edebî tenkit ve polemikleriyle kazanan Hüseyin Cahit, Servet-i Fünûn edebiyatýna yöneltilen eleþ- tirilere etkili ve susturucu cevaplar ver- miþtir. Bu eleþtirilerde estetik, edebiyat tarihi, roman sanatý ve roman tenkidine dair birçok husus söz konusu edilir. Batý edebiyatý akýmlarý ve büyük romancýlar ta- nýtýlýr. Servet-i Fünûn, Tercümân-ý Ha- kîkat, Sabah, Þûrâ-yý Ümmet, Saâdet, Âþiyan, Ýkdam, Tarîk ve Türk Yurdu gibi yayýn organlarýnda neþredilen bu ya- zýlar 1933-1940 yýllarý arasýnda Fikir Ha- reketleri’nde çýkan çok sayýda edebî ten- kitle büyük bir sayýya ulaþmýþtýr. Bütün bunlara raðmen Hüseyin Cahit’in siyasî þöhreti edebî faaliyetlerini gölgelemiþtir. II. Meþrutiyet’ten hayatýnýn son günlerine kadar Tanin, Ulus, Ýstanbul ve Halkçý dergi ve gazetelerinde yayýmladýðý siyasî makaleler büyük yankýlara ve tepkilere yol açmýþ, Ýttihatçý-Ýtilâfçý veya Cumhuriyet Halk Partisi-Demokrat Parti kamplaþma- sýnda önemli rol oynamýþtýr. Bu yazýlarda millî hâkimiyet, hürriyetçi parlamentarizm, liberalizm, evrimcilik ve ferdiyetçilik yolun- daki fikirler de sýk sýk vurgulanýr. Siyasî ya- zýlarýnýn dýþýnda onun özellikle Cumhuri- yet’ten sonra çeþitli gazete ve dergilerde yayýmlanan hâtýra, sohbet, gezi ve dene- me türlerinde dikkate deðer birçok yazý- sý vardýr; bunlar son devir fikir ve kültür tarihinin önemli kaynaklarý arasýnda yer alýr. Hüseyin Cahit’in ayný derecede önemli bir baþka yönü de 1896-1948 yýllarý arasýn- da devam eden tercüme faaliyetleridir. Kültür tarihinde kendisine büyük bir yer kazandýran bu yayýnlarýna bir bütün ha- linde bakýldýðýnda bunun olaðan üstü bir çalýþma olduðu görülür. Fransýzca, Ýtal- yanca ve Ýngilizce’den yapýlan ve tamamý 26.000 sayfaya ulaþan bu çeviriler siyaset, edebiyat, tarih, sosyoloji, eðitim, psikolo- ji, felsefe ve estetiðe dairdir. Batý kültü- rünün temel eserlerinden yapýlan bu ter- cümelerin yaný sýra yazarýn bir o kadar da gazete ve dergi sayfalarýnda kalmýþ çevi- rileri bulunmaktadýr. Bütün bu yönleriyle Hüseyin Cahit çok tepki uyandýran siyasal aþýrýlýklarýna raðmen II. Abdülhamid, Meþ- rutiyet ve Cumhuriyet dönemlerinin ede- 257; Ýbn Hazm, el-AÅlâš ve’s-siyer fî müdâvâ- ti’n-nüfûs, Beyrut 1405/1985, s. 60; Râgýb el-Ýsfa- hânî, e×-¬erî£a ilâ mekârimi’þ-þerî£a (nþr. Ebü’l- Yezîd el-Acemî), Kahire 1405/1985, s. 270-276; Gazzâlî, ݼyâß, III, 132-141; IV, 288, 391; Fahred- din er-Râzî, Mefâtî¼u’l-³ayb, VIII, 100-103, 106- 109; Ahmed b. Muhammed el-Feyyûmî, el-Mi½- bâ¼u’l-münîr, Beyrut 1987, s. 201; Ýbn Hacer el- Heytemî, ez-Zevâcir £an ištirâfi’l-kebâßir, Beyrut 1408/1988, I, 97-98; Þevkânî, Fet¼u’l-šadîr, Bey- rut 1412/1991, II, 445; M. Mehdî Allâm, Felsefe- tü’l-ki×b, Kahire 1408/1987; T. Izutsu, Kur’an’da Dinî ve Ahlâkî Kavramlar (trc. Selâhattin Ayaz), Ýstanbul 1991, s. 140-146. ÿMustafa Çaðrýcý – — YALÇIN, Hüseyin Cahit (1875-1957) Gazeteci, hikâye ve roman yazarý, edebiyat eleþtirmeni. ˜ ™ Balýkesir’de doðdu. Babasý Maliye me- muru Ali Rýzâ Efendi, annesi Fatma Ney- yire Haným’dýr. Ýlk ve orta öðrenimini Se- rez’de ve Ýstanbul’da yaptý. 1893’te girdi- ði Mülkiye Mektebi’ni 1896’da bitirdikten sonra 1901 yýlýna kadar Maarif Nezâreti’- nin çeþitli kalemlerinde çalýþtý. 1901-1908 arasýnda Vefa ve Mercan idâdîlerinde öð- retmenlik ve müdürlük yaptý. II. Meþruti- yet’in ilânýyla birlikte Ýttihatçýlar’ýn safýn- da hareketli bir siyasî hayata atýldý; 1 Aðus- tos 1908’de Hüseyin Kâzým Kadri ve Tevfik Fikret’le birlikte Tanin gazetesini çýkar- maya baþladý. Bu sýrada yapýlan seçimler- de Ýstanbul mebusu olarak meclise girdi. Ayný dönemde birçok gazeteciyle girdiði polemikleriyle geniþ yanký uyandýrdý ve ba- sýnda büyük þöhret kazandý. I. Dünya Sa- vaþý’nýn sonunda Ýstanbul’un iþgali üzeri- ne 1919 Haziranýnda Malta’ya sürüldü. Bu- radan 1921 Nisanýnda kurtulunca Ýstan- bul’da Tanin’i yeniden yayýmladý. Cumhu- riyet’in ilk yýllarýndan Atatürk’ün ölümüne kadar geçen dönemde Atatürk’e ve Ýnö- nü hükümetlerine yönelttiði sert eleþtiri- ler ve Ýttihatçý kadroyu ýsrarla savunmasý yüzünden üç defa tutuklanýp Ýstiklâl Mah- kemesi’ne sevkedildi. Ýkinci mahkemesi sý- rasýnda vatana ihanet suçundan 1925 Ma- yýsýnda Çorum’da müebbet sürgün ceza- sýna çarptýrýldý. Ancak ceza kanununda ya- pýlan bir deðiþiklikle bir yýl sonra cezasýný tamamlamýþ sayýldý ve Ýstanbul’a döndü. Atatürk’ün ölümüne kadar siyasetin dýþýn- da kaldý, kendisine hiçbir memuriyet ve- rilmedi; Türkçe’ye çevirip yayýmladýðý eser- lerin geliriyle geçinmeye çalýþtý. Bu arada dönemin önemli fikir dergilerinden Fikir Hareketleri’ni çýkardý (1933-1940). 1938’- de cumhurbaþkaný seçilen Ýnönü’nün tek- Hüseyin Cahit Yalçýn lifi üzerine yeniden siyasete döndü; 1939- 1954 yýllarýnda Cumhuriyet Halk Partisi’n- den Çankýrý, Ýstanbul ve Kars milletvekili olarak görev yaptý. Tanin ve Ulus gazete- lerinde özellikle 1948’den sonra Demokrat Parti’ye karþý çok sert bir mücadeleye gi- riþti ve Aralýk 1954’te yetmiþ dokuz yaþýn- da iken yirmi altý ay hapse mahkûm edil- di. Basýnda çýkan büyük gürültüler üzeri- ne üç buçuk ay sonra serbest býrakýldý. Bu olayýn ardýndan Demokrat Parti’ye karþý muhalefete devam etti. Adaylýðýný koydu- ðu 1957 seçimlerine çok az bir süre kala 18 Ekim 1957’de zatürreden öldü. Þahsiyeti ve sanatý Ahmed Midhat Efen- di, Nâmýk Kemal ve Beþir Fuad’ýn yaný sý- ra Fransýz realistlerinin etkisiyle þekille- nen Hüseyin Cahit’in edebî hayatý 1891’- de yazdýðý Nâdîde romanýyla baþlamýþ, Servet-i Fünûn’da 1897’den itibaren ya- yýmladýðý hikâye, roman ve edebî tenkit- lerle geniþleyerek devam etmiþtir. Fran- sýzca’dan çevirdiði bir yazýsý yüzünden der- ginin 1901’de kapatýlmasýndan sonra ede- biyattan ayrýlmýþ ve 1922’de neþrettiði Ni- çin Aldatýrlarmýþ? adlý hikâye kitabýyla edebiyat dünyasýna tekrar dönmüþse de bu dönüþ devamlý olmamýþtýr. Hüseyin Ca- hit, Servet-i Fünûn edebiyatýnýn (Edebi- yât-ý Cedîde) önemli isimlerindendir. Bu devrede yazdýðý hikâyelerin çoðunda ken- dini ve Servet-i Fünûn neslini temsil eden gençlerin karamsarlýðýný, hayattan ve top- lumdan uzaklaþarak tabiata ve hayalî aþk- lara sýðýnmasýný anlatmaktadýr. Bazý hikâ- yelerinde ferdîlikten sýyrýlýp bir çeþit sos- yal tasvire, özellikle kadýnlarýn toplum ha- yatýndaki yerini ve uðradýklarý haksýzlýklarý göstermeye yönelmiþtir. Nâdîde, Ahmed Midhat Efendi’nin tesiriyle yazýlmýþ ace- milik devrine ait bir cinayet romanýdýr. Servet-i Fünûn’da tefrika edilen Hayal Ýçinde adlý romaný onun edebî eserleri arasýnda en deðerlisi kabul edilir. Yazarýn hayatýndan izler taþýyan eserde Nezih ad- lý temiz ve yüksek ideallere sahip bir gen-