Top Banner
HARAKl ' ;, . -- . . · .y.' p.;:.oo - -- .--- · · ·, ,. . . • - •• :' 1 •• \ / .... " ; : . ' . ,./. -_. . '. . - . . , · -. lcfJ '. 1 . ' " -, . . ' ··•· · , ... u6) • · . ·· · · · .? . · · · .. .. · -·c . ·- . · .. . t. )jjJJ -:::;. ... . ,:::_. ..:::..- ,_ .. . , _- - '"' ._;r- . .:3\""J . -; .:J__;,J/..,Jf:;,JLj ... Hara ki' nin et- fi 'adedi'/-uefl!: eserinin ilk say - Ktp., Ayasofya, nr. 4843/ 2) (ö. 7 44/134 3) söylemektedir 339); ancak bugüne ka- dar böyle bir 3. Risô.le ii 'ameli Astrono- mide ay ve yerini tesbit için "zatü'l-halak" rasat aletinin ve bah- seden küçük bir eserdir. Batlamyus'un el -Mecisti'sinden bu risalenin bilinen tek Süleymaniye Kütüphanesi'nde (Fat.ih, m 3442/ 2) 4. fi 'ade- Vefk kareleri ve bil- gisini konu alan küçük hacimli bir risale- dir; eksik bir Süleyma- niye Kütüphanesi'nde (Ayasofya, nr. 4843/ 2) 5. Merv. Sem'an\"nin göre Merv'de ye- ünlü alim ve muhaddislere dair olan bu eser Haraki'nin matematik konusundaki eserleri ve er-Risô.l etü 'l-Ma gribiyye iki daha söz edilmekteyse de 664) bunlara henüz Beyhaki. Haraki'nin rencilerinden birine tasnifiyle ilgili bir notunu 96 (Tetimme, s. 155); bunun bir Sü- leymaniye Kütüphanesi'ndedir (Ayasof- ya , nr. 2587, vr. 124"). : Sem'ani. 421-422; ll, 61-62; a.mlf .. el-Ensab, V, 90-91; Beyhaki. Tetimme, s. 155; Yaküt Mu'cemü'l-büldan, ll, 360; ibnü'I-Esir. el-Kamil , Xl, 88; a.mlf., 1, 435; Mu- hammed b. Mahmud Trablus 1988, s. 344-345; Safedi, el- Va{i, XVIII, 39; Sübki, VI, 79; VII, 143; Handmir. Habibü ' s-s iy er, ll, 515-516; 1, 338-339, 664; ll, 1852-1853; De Sla- ne, Catalogue des manuscrits arabes de la Bib- liotheque f'lationa le, Paris 1883-95, s. 443 (nr. 2499); Leknevi, el-Feua'idü '1-behiyye, s. 92-93; Ahlwardt, Verzeichnis, V, 155-156; Suter, Die Math ematiker, s. 116; Brockelmann, GAL , 1, 624; Suppl. , 1, 863; Hediyyetü'l-'ari{in, ll, 88; i. Krachkovsky. Tarif] u '1-edebi'l-cografiyyi'l-'Ara- bf (tre. Selahaddin Osman Kahire 1963, !, 316-317; Kehhale, Mu'cemü'l-mü'elli{in, V, 80; VIII, 238; Sarton, lntroduction, 11/1, s. 204- 205; Kadri Tukan , fi'r-riyaziyyat ue 'l-felek, Nablus 1963, s. 366- 367; Ramazan 'Arabiyy e fi Türkiya, Beyrut 1975, !, 450-451; Ömer Ferruh, Tarfl]u'l-'ulum 'inde'l- 'Arab, Beyrut 1977, s. 406; H. Necib Abdurrah- man. Dirasat fi 'inde'l -'Arab, Musul 1977, s. 97; D. A. King, Fihrisü '1-mai]tu- riyye, Kahire 1981-86,11, 13-16; Zirikli, el-A'lam (Fethull ahJ, V, 317; Pertsch, Gotha, lll, 45-46, nr. 1384; E. Wiedemann, V/1, s. 449; a.mlf .. "al-Khara]<.i", EF(ing .).IV, 1059; H. Suter- [A. V/2, s. 860 ; D. Pingree, "Baha' -al-Din Karaqi", E/r., lll, 431 . CEMiL AKPlNAR L HARAI.Li C.i'.rJ' Ebü'I-Hasen Ali b. Ahmed b. ei-Hasen et-Tüdbi el-Haralli (ö. 637 /1240) Daha çok siifi olarak tefsir, kelam ve alimi. _j Aslen Mürsiye'nin (Murcia) Haraile köyünden olup Beni Tü- db kabilesine mensuptur. kaynak- larda görülen Hirali (Brocke lmann, GAL, 527 ; Suppl., 735) ve Harrani (ibn Ha- cer, IV, 204 ; ibnü'l-imad, V, 189; ll. 124 nisbeler ru tahsilini yapan Haram. Harüf'tan nahiv okudu. En- dülüslü edip ve Ebü'l-Haccac el-Be- levi'nin derslerine devam etti. Daha son- ra tahsil seyahat ede- rek pek çok hocadan istifade etti. önce- leri ve felsefe ile ilgilenirken muh- temelen tefsir dersi Harem-i Ebu Abdullah Muhammed b. ömer ei-Kurtubl'nin tesiriyle tasawufa yönel- di. Hac ifa ettikten sonra rib'e döndü ve Bicaye (Bougie) Burada Ebu Muhammed Abdü- lazlz b. Ömer'den hadis ve okudu. kelam, feraiz ve dersleri alarak bu alanlarda ileri bir sevi- yeye Daha sonra gidip bir süre Bilbls ikamet etti. Bölge- nin ilim otoritesi olan b. Abdüs- selam ile tefsir konusunda ca buradan zorunda kal- ve Suriye'nin Hama ölünceye kadar orada Vefat tarihi 638/ 1241) 637 ( 1240) olarak gösterilmektedir. Gub- rlnl ( ö. 714113 14). ondan nakille bu tari- hi verdikten sonra kaynak belirtmeden 12 638'de (26 1241) ne dair bir rivayet daha zikreder. Gubri- nl'den birkaç sonra vefat eden Tawah da bu son rivayeti kaydet- Tasawuf ve felsefe ile çok fazla ilgilen- için Malikl fakihlerce ileri sürülmesi üzerine Haram, Ebu Said ei-Berazil'nin eserini okutma- ya ve bu eserin birçok bölümü- nün, Malikl eseri el-Mü- uygun ol- ortaya Sina'- da okutarak eserin da- delilleri çürütecek kadar fel- sefi birikime sahip tir. Bununla birlikte Haralli daha çok süfi müfessir olarak Ebu Abdullah ei-Kurtubl'nin usUl-i kaidelerine benzer or- taya iltn-i hurüfa tefsir · Haralli'nin özellikle tasawufi dü- etkili tur. Haram, Muhyiddin bi gibi harflerin hatta sem- bolik ve savunur. Ona göre bu ortaya durumunda ileride meydana gelecek olaylara, Kur'an'daki sürelerin ba- bulunan harflerin ve ge- nel olarak gaybl hakikatiere dair bilgi edinilebilir. Zehebl olmak üze- re hemen bütün kaynaklar. Haralll'nin, harf ve rakamlara dayanarak deccalin ne zaman zuhur ve dan ne zaman id- kaydederler (me- sela bk. Mfzanü'l-i'tidal, lll, 14; ibn Ha- cer, IV, 204). Dilin tevklfi ve Allah savunan ekole mensup olan
2

cdn.islamansiklopedisi.org.tr · 2018-05-25 · Haralli'ye göre bir grup kelimedeki harf Ierin bir araya gelişi tesadüf eseri olma yıp bu kelimelerin daha genel bir anlama delalet

Jan 06, 2020

Download

Documents

dariahiddleston
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: cdn.islamansiklopedisi.org.tr · 2018-05-25 · Haralli'ye göre bir grup kelimedeki harf Ierin bir araya gelişi tesadüf eseri olma yıp bu kelimelerin daha genel bir anlama delalet

HARAKl

' ;, . -- ~,,~,~;· .· . . ·.y.' p.;:.oo ---.--- -~,yÇ$1....,1 · · ·, ,. . . • -•• • :' 1 •• \ / .... " ; : . ~ '

..,ıl_...:u:.ıtı"'..r.L(:<'~J-J~I-'""i)t.)JU!?t._:ıı0J·' . ,./. -_. . ' . . - . . ,

. JI_,:rf~c.P"#J,.J-_...o\:,..,lr~UI.I-.;.,IA?j..;;..o> i ·-.

J-0'JcW.I..,.>LJ.~_,]b.,li",Y/9'Jb>--e.;&'··

#&~,ı.....~,ı.;.:._~y~b)J, ı;_ı;(;..ı lcfJ G.ı..f- '. *.!1<-?Jjl~t9ı;&ıif--'J-tSSif---"'' · .utt. · 1 . ' " -, . . ' ··•· · .·, ~~~.JJ"-'?i-->)l..>l..u:--l.u?Lu;~lı;

!>~Me.!f(:Sl',,;.;.ıJ..:.~,f'.(_J.ı;ı9~-t;iiJ: J}i_:-,ı;;_,~j,~;u....;;ı_.,_;LIJ~)t>ıp.)J;l:i>:? ,.ı.y; _ ,, ... u6) • · ı . ·· · · · .? . · · · -:;a':r~'-·'~~-,:.-yJ~o.ıf...<;Lt . . ..

· -·c . ·- : 0_id&.:!JI~~Iı.:;_;.;:;, . ~Au.J!JJwt:;.ıı · J.~!Y.;~u~;i.gıı ~~_,tiJ'&' j_):JJ,;,~,;.ı8~v.iı,yi ~4ıvll.Ljuıb))lbı.ı-v(!h,~.!.,;-'..J~...., .. . 31t:JI/çY_fl~.._.ıl'""\;.i~_,ıil?l t.)jjJJ ~!J.k..-,}b_,vıı~J,ı...ı.,.u:..;Aı:..ı,ıı~-1 _,ı; ı-ı

_j._...J~~J;;;.,IJ.ic,(J,.t_,!;;~~J!jG.,~z-..,~ -:::;. ı.:.:;.,b.:::,.)l.J.#...J,!f-ı,_.ı,;_>..ıı~ul Li;,ty>.,.ıl ... J·t.5~~Ji~l:41( J,kf!J,J...-J,ı.:,.-'-ırl'Jıi~li . t::.::Jiı........,_r,ıı;_.ı_y ,:::_. .;..J<SıJ!.i...ıU ;ı:.;,}f( ..:::..-_ ..!JU_,bJ~.J_,Uf.h~-J,;_j._,)b_ik...~,ü,;;.tı ...:J,A;-J._..,,}t~ı·,~ı;. · ,_ ,i.ı ·.· ;·.IJjJ ·· · .. . , _-

- '"' ~ - ._;r-. .:3\""J . -;

.:J__;,J/..,Jf:;,JLj ... JrJ,Ji,"Nll~ l;,?.<lb>_yJIJ_,ki&~ .

Haraki'nin et-Te/1]1ş fi 'adedi'/-uefl!: adlı eserinin ilk say­fasılSüleymaniye Ktp., Ayasofya, nr . 4843/ 2)

( ö. 7 44/134 3) şerhettiğini söylemektedir (Keşfü'?·?unCın, ı. 339); ancak bugüne ka­dar böyle bir çalışmaya rastlanmamıştır. 3. Risô.le ii 'ameli ~ô.ti'l-{ıala~. Astrono­mide güneş, ay ve yıldızların yerini tesbit için kullanı lan "zatü'l-halak" adlı rasat aletinin tanıtımı ve kullanımından bah­seden küçük bir eserdir. Batlamyus'un el-Mecisti'sinden faydalanılarak yazıldı­ğı anlaşılan bu risalenin bilinen tek nüs~ hası Süleymaniye Kütüphanesi'nde kayıt­lıdır (Fat.ih, m 3442/ 2) 4. et-Tel{ıiş fi 'ade­di'l-vef~. Vefk kareleri ve sayıları bil­gisini konu alan küçük hacimli bir risale­dir; şekilleri eksik bir nüshası Süleyma­niye Kütüphanesi'nde bulunmaktadır (Ayasofya, nr. 4843/ 2) 5. Tari{ıu Merv. Sem'an\"nin bildirdiğine göre Merv'de ye­tişmiş ünlü alim ve muhaddislere dair olan bu eser zamanıniıza ulaşmamıştır.

Haraki'nin matematik konusundaki eserleri arasında er-Risô.letü'ş-şô.mile ve er-Risô.letü 'l-Magribiyye adlarında iki çalışmadan daha söz edilmekteyse de (Keşfü';;-?unCın, ı , 664) bunlara henüz rastlanmamıştır. Beyhaki. Haraki'nin öğ­rencilerinden birine yazdığı riyaziyyatın tasnifiyle ilgili bir notunu nakletmiştir

96

(Tetimme, s. 155); bunun bir nüshası Sü­leymaniye Kütüphanesi'ndedir (Ayasof­ya , nr. 2587, vr. 124").

BİBLİYOGRAFYA :

Sem'ani. et-TaJ:ıblr, ı, 421-422; ll , 61-62; a.mlf .. el-Ensab, V, 90-91; Beyhaki. Tetimme, s. 155; Yaküt Mu'cemü'l-büldan, ll, 360; ibnü'I-Esir. el-Kamil, Xl, 88; a.mlf., el-Lübtıb, 1, 435; Mu­hammed b. Mahmud eş-Şehrezuri, Taril:ıu'l­

J:ıukema', Trablus 1988, s. 344-345; Safedi, el­Va{i, XVIII, 39; Sübki, Tabakfıt, VI, 79; VII, 143; Handmir. Habibü 's-siyer, ll , 515-516; Keş{ü'?­

?Unı1n, 1, 338-339, 664; ll, 1852-1853; De Sla­ne, Catalogue des manuscrits arabes de la Bib­liotheque f'lationa le, Paris 1883-95, s. 443 (nr. 2499); Leknevi, el-Feua'idü '1-behiyye, s. 92-93; Ahlwardt, Verzeichnis, V, 155- 156; Suter, Die Mathematiker, s. 116; Brockelmann, GAL, 1, 624; Suppl. , 1, 863; Hediyyetü'l-'ari{in, ll , 88; i. Krachkovsky. Tarif] u '1-edebi'l-cografiyyi 'l-'Ara­bf (tre. Selahaddin Osman Haş im). Kahire 1963, !, 316-317; Kehhale, Mu'cemü'l-mü'elli{in, V, 80; VIII, 238; Sarton, lntroduction, 11/1, s. 204-205; Kadri Hafız Tukan , Türaşü'l-'Arabi'l-'ilmf fi'r-riyaziyyat ue 'l-felek, Nablus 1963, s. 366-367; Ramazan Şeşen. f'/euadirü'l-mal;tı1tati'l­

'Arabiyye fi mektebtıti Türkiya, Beyrut 1975, !, 450-451; Ömer Ferruh, Tarfl]u'l-'ulum 'inde'l­'Arab, Beyrut 1977, s. 406; H. Necib Abdurrah­man. Dirasat fi tarfi]i'l-'ulı1m 'inde'l-'Arab, Musul 1977, s. 97; D. A. King, Fihrisü '1-mai]tu­tati 'l-'ilmiyyeti'l-ma/:ıfil?a bi-Dari'l-Kütübi'l-Mış­

riyye, Kahire 1981-86,11, 13-16; Zirikli, el-A'lam (Fethull ahJ, V, 317; Pertsch, Gotha, lll, 45-46, nr. 1384; E. Wiedemann, "Hırak'i", İA, V/1, s. 449; a.mlf .. "al-Khara]<.i", EF(ing.).IV, 1059; H. Suter- [A. Adnan - Adıvar], "İbnülheysem" , İA, V/2, s. 860; D. Pingree, "Baha' -al-Din Karaqi", E/r., lll, 431 . r.:ı

WiJıJ CEMiL AKPlNAR

L

HARAI.Li C.i'.rJ' ı

Ebü'I-Hasen Ali b. Ahmed b. ei-Hasen et-Tüdbi el-Haralli

(ö. 637 /1240)

Daha çok siifi olarak tanınan tefsir, kelam ve fıkıh alimi.

_j

Merakeş'te doğdu. Aslen Mürsiye'nin (Murcia) Haraile köyünden olup Beni Tü­db kabilesine mensuptur. Bazı kaynak­larda görülen Hirali (Brocke lmann, GAL,

ı . 527 ; Suppl., ı. 735) ve Harrani (ibn Ha­cer, IV, 204 ; ibnü'l- imad, V, 189; Keşfü'?­

?UnCın, ll. 124 ı) şeklindeki nisbeler doğ­ru değildir. İlk tahsilini Merakeş'te yapan Haram. İbn Harüf'tan nahiv okudu. En­dülüslü edip ve şair Ebü'l-Haccac el-Be­levi'nin derslerine devam etti. Daha son­ra tahsil amacıyla doğuya seyahat ede­rek pek çok hocadan istifade etti. önce­leri mantık ve felsefe ile ilgilenirken muh­temelen tefsir dersi aldığı Harem-i şerif imamı Ebu Abdullah Muhammed b. ömer

ei-Kurtubl'nin tesiriyle tasawufa yönel­di. Hac farlzasını ifa ettikten sonra Mağ­

rib'e döndü ve Bicaye (Bougie) şehrine yerleşti. Burada Ebu Muhammed Abdü­lazlz b. Ömer'den kıraat, hadis ve fıkıh okudu. Ayrıca kelam, feraiz ve mantık dersleri alarak bu alanlarda ileri bir sevi­yeye ulaştı . Daha sonra Mısır'a gidip bir süre Bilbls şehrinde ikamet etti. Bölge­nin ilim otoritesi olan İzzeddin b. Abdüs­selam ile tefsir konusunda görüşleri uyuş­mayın ca buradan ayrılmak zorunda kal ­dı ve Suriye'nin Hama şehrine yerleşip ölünceye kadar orada yaşadı. Vefat tarihi İbnü'I-Ebbar (ö 638/ 1241) tarafından 637 ( 1240) olarak gösterilmektedir. Gub­rlnl ( ö. 714113 14). ondan nakille bu tari­hi verdikten sonra kaynak belirtmeden 12 Şaban 638'de (26 Şubat 1241) öldüğü­ne dair bir rivayet daha zikreder. Gubri­nl'den birkaç yıl sonra vefat eden İbnü't­Tawah da yalnız bu son rivayeti kaydet­miştir.

Tasawuf ve felsefe ile çok fazla ilgilen­diği için Malikl fıkhında gerilediğinin bazı fakihlerce ileri sürülmesi üzerine Haram, Ebu Said ei-Berazil'nin et-Teh~ib ti'{ıti­şô.ri'l-Müdevvene adlı eserini okutma­ya başlamış ve bu eserin birçok bölümü­nün, Malikl fıkhının meşhur eseri el-Mü­devvenetü'l-kübrô.'nın aslına uygun ol­madığını ortaya koymuş. ayrıca İbn Sina'­nın en-Necô.t'ını da okutarak eserin da­yandığı bazı delilleri çürütecek kadar fel­sefi birikime sahip olduğunu göstermiş­tir. Bununla birlikte Haralli daha çok süfi müfessir olarak tanınır.

Hacası Ebu Abdullah ei-Kurtubl'nin usUl-i fıkıh kaidelerine benzer şekilde or­taya koyduğu iltn-i hurüfa dayalı tefsir· anlayışı . Haralli'nin özellikle tasawufi dü­şüncesinin şekillenmesinde etkili olmuş­tur. Haram, çağdaşı Muhyiddin İbnü'J-Ara­bi gibi harflerin hatta rakamların sem­bolik ve sırri değerler taşıdığını savunur. Ona göre bu değerlerin ortaya çıkarılma­sı durumunda ileride meydana gelecek olaylara, Kur'an'daki bazı sürelerin ba­şında bulunan harflerin esrarına ve ge­nel olarak birtakım gaybl hakikatiere dair bilgi edinilebilir. Başta Zehebl olmak üze­re hemen bütün kaynaklar. Haralll'nin, harf ve rakamlara dayanarak deccalin ne zaman zuhur edeceğini ve güneşin batı­dan ne zaman doğacağını belirlediği id­diasında bulunduğunu kaydederler (me­sela bk. Mfzanü'l-i'tidal, lll, ı 14; ibn Ha­cer, IV, 204).

Dilin tevklfi olduğunu ve Allah katından vahyedildiğini savunan ekole mensup olan

Page 2: cdn.islamansiklopedisi.org.tr · 2018-05-25 · Haralli'ye göre bir grup kelimedeki harf Ierin bir araya gelişi tesadüf eseri olma yıp bu kelimelerin daha genel bir anlama delalet

Haralli'ye göre bir grup kelimedeki harf­Ierin bir araya gelişi tesadüf eseri olma­yıp bu kelimelerin daha genel bir anlama delalet etmesi içindir. Ancak harflerin manalarını ve neye delalet ettiklerini kav­rama yeteneği sadece Hz. Muhammed' e uyanlara verilmiştir. Haram, İbnü'l-Arabl gibi varlıkları kelimeler olarak görür ve canlı varlıkların Allah'ın hareketli harfle­ri. cansız varlıkların da hareketsiz harfle­ri olduğunu söyler. Haram bazı eserleri ni. harflerin bu esrarlı anlamları çerçevesin­de Kur'an'ı tefsir etmeye ayırmıştır. Bu eserlerde önce harflerin manaları ve hangi sayıya tekabül ettikleri üzerinde durulmuş. ardından bu harf ve sayılar Kur'an'ın i'cazı açısından değerlendiril­

miştir. Bunların. Kur'an'daki halledil­mesi zor kısımları (müşkil) açıklığa kavuş­turmak bakımından sağladığı katkılar ele alındıktan sonra da Kur'an'a dayandırı­larak bazı kelimelerin açıklanması yapıl­mıştır.

Haralli'nin varlık anlayışı ilim- marifet anlayışıyla uyum içindedir. İbnü'l-Arabl gibi Haram de varlığın Allah'ın tecellilerin­den ibaret olduğunu düşünür. Ona göre Allah'ın "hak" diye adlandırdığı (el-A'raf 7/54) bazı aşkın özellikleri (teilliyyat) ve "halk" diye adlandırdığı sıfatları (tenezzü­lat) vardır. İkisi arasındaki farkı algılama gücü sadece akla verilmiştir. Yakın ise Hak ile halk arasındaki birliği bulmak de­mektir. Buna göre bölünmez bir bütün olarak varlığın aslı olan Hak kendi sıfat­Iarını yaymış ve bu sayede halk ortaya çıkmıştır. Sıfatlar sahiplerinden ayrılama­

yacağına göre halk da Hak'tan ebediyen ayrılmayacaktır.

EhH beyt'in sahip olduğu ilme güve­nilmesi gerektiğini ileri süren Haralll, bu sayede hem Sünniler'in hem de Şiiler 'in

sevgisini ve dostluğunu kazanmıştır. Ye­di yıl boyunca nefsiyle savaştığını , sonun­da kendisine iyilik edenlerle etmeyenleri eşit derecede sevecek kadar bir olgunlu­ğa ulaştığını ifade eden Haralli'nin kay­naklarda pek çok kerameti nakledilir (Bedreddin el-Karafl, s. 164-165; Makka­rl, ll, 188-189; Gubrlnl, s. 148-155).

Eserleri. 1. Miftô.J:ıu'l-bô.bi 'l-muJiai­

fel 'alô. fehmi'l-Kur 'ô.ni'l-münezzel. Kaynaklarda Miftô.J:ıu '1-lübbi'l-muJifel 'ald iehmi'l-Kur'ô.ni'l-münzel adıyla da zikredilen eser hurüf ilmi esaslarına gö­re yazılmış bir tefsirdir. Gubrlnl, kitapta Arap dili ile mantık ilminin gerektirdiği açıklamaların yanı sıra nüzQI sebeplerine de yer verildiğini, ancak bunun dışında eserin fazla bir önemi bulunmadığını be-

lirtir. Zehebl de kitabın, Arap dili grame­rinin hiçbir şekilde imkan vermediği ihti­mallerle dolu bir tefsir olduğunu , buna rağmen hocası Mecdüddin et-Tünisl'nin onu çok beğendiğini söyler. Ayetler ve sü­reler arasındaki tenasüp konusunda ön­de gelen alimlerden olan Bikal ise Na?­mü'd-dürer fi tenô.sübi'l-ô.y ve's-süver adlı tefsirini yazarken. Haralli'nin ayetler arasındaki münasebetten bahseden tef­sirinden AH İmran süresinin 37. ayetine kadar yazılmış bir nüshayı elde ettiğini. bundan kabul ettiklerini tefsirine aynen aldığını ve başka eserlerden de faydalan­makla birlikte onun koyduğu esaslar çer­çevesinde eserini tamamladığını kaydet­mektedir (Na?mü 'd-dürer, I, lO; Kara, s. ll7-ll 9). Paris Bibliotheque Nationale'­de (nr. ı 398) bir parçası bulunan bu tef­sirin tamamlanıp tamamlanmadığı bilin­memektedir. Z. el-'Urve bi-miftô.J:ıi'l­

bô.bi'l-muJiaffelli-fehmi'l-Kur'ô.ni'l­münezzel. el-'Urve li'l-miftô.J:ıi'l-fô.tif:ı li'l-bô.bi'l-muJiaffel el-müfehhim li'l­Kur'ô.ni'l-münezzel adıyla da anılan eserin (KetUre, sy. 3, s. 107) bir nüshası Kahire'de Hidlviyye Kütüphanesi'nde bu­lunmaktadır (Brockelmann, GAL, I, 527). Bikal, tefsirinin mukaddimesinde, kendi­sinin çokça faydalandığı bu eserin el­ahrufü's-seb'a* ve kıraatlerle ilgili oldu­ğunu belirtmektedir (Na?mü'd-dürer, I. ı O) . 3. es-Sırrü '1-mektılm fi mul]ô.ta­beti'n-nücum. Keşfü'v?:unun'da (ll, 989) Mul]ô.tabetü'ş-şems ve'l-Jiamer ve'n-nücum adıyla geçen eser sihir ve tılsımla ilgili olup Zeynüddin el-Malatl buna bir reddiye yazmıştır. Takıyyüddin İbn Teymiyye ise kitaptaki görüşlerin kü­für olduğu kanaatindedir. Öte yandan eserin Fahreddin er-Razl'ye ait olduğu ileri sürülmekte ve bizzat Razi'nin böyle bir eserinin bu lunduğundan söz ettiği belirtilmektedir (Uludağ , s. 62-63) . An­cak Kati b Çelebi, eserin Razi'ye ait olma­dığını İbnü's-Sübkl'den naklen söylemek­tedir. es-Sırrü'l-mektilm'un çeşitli yaz­ma nüshaları mevcuttur (TSMK, llL Ah­med, nr_ 3256; Süleymaniye Ktp., Aşir Efendi, nr. 573, Ayasofya, nr_ 2796; Köp­rülü Ktp ., nr_ 925). 4. el-imô.nü't-tô.m bi­Muf:ıammedin en-nebiyyi 'aleyhi's-se­lô.m (el-fmanü't-tam bi-i]ayri 'l-enam). İb­nü'l-Barizl'nin TevşiJiu 'ura'l-imô.n fi taf­zili J:ıabibi'r-raf:ımô.n adlı kitabına daya­nır. Eserde Hz. Peygamber'in insan-ı ka­mil, Allah ile mahlukat arasında vasıta ve külll hakikat olduğu. bu hakikatin yoklu­ğu halinde ne alemin manası ne de mah­lükatın bir esası kalacağı fikri üzerinde durulur (KetGre, sy. 3, s. 107-108). S. Ma-

HARAM

Jiiilô.t. Haralli'nin derlediği hikmetli söz­leri ihtiva eden ve bir nüshası. müellifin diğer bazı eserleriyle birlikte Paris Bibli­otheque Nationale'de bulunan (nr. 1398) bu risale George Ketüre tarafından yayım­lanmıştır (bk. bibl) 6. Fütyô. şalô.J:ıi'l­'amel li'nti?ô.ri'l-ecel. Namaz. oruç ve zekat gibi ibadetlerle ilgili çeşitli öğütleri ihtiva etmektedir. 7. el-Vô.fi. Miras hu­kukuna dair olup Karafi, feraiz sahasın­da bu kadar güzel bir eser görmediğini söyler. 8. et-Tevşiye ve'Hevfiye. Kıraat­

le ilgili olan eser Bikal'nin kaynakları ara­sında yer alır. 9. el-Ma'Jiülô.tü'l-üvel. Mantığa dair bir eserdir.

Haralli'nin kaynaklarda zikredilen di­ğer eserleri şunlardır : Tefhimü me'ô.ni'l­J:ıuruf elleti hiye mevô.ddü'l-kilem fi cemi'i elsineti'l-ümem, el-LemJ:ıa fi ma'rifeti'l-J:ıuruf, Şemsü metô.li'i'l-Jiu­Wb ve bedrü tavô.li'i'l-guyub, Şerf:ıu'l­

esmô.'i 'l-f:ıüsnô. (bazılarının yazma nüs­haları için bk. Brockelmann, GAL, I, 527; Suppl., I, 735) .

BİBLİYOGRAFYA :

İbnü'I-Ebbar, et-Tekmile, Madrid 1886, ll, 687; Gubnni, 'Unvanü'd-diraye (nş[ Adil Nüveyhiz). Beyrut 1969, s. 143-155; İbnü't-Tawah, Seb­kü'l-ma~alli-fekki'l-'i~al (nşr. M. Mes'Od Cüb­ran). Beyrut 1995, s. 83-91; Zehebi, A'lamü'n­nübela', XXIII, 47; a.mlf .. Mfzanü'l-i'tidal, lll, 114; İbn Hacer. Lisanü'l-Mfzan, IV, 204; Bikai. f'la.?mü 'd-dürer, Haydarabad 1398/1978, 1, 1 O; SüyOti. Taba~atü'l-müfessirfn (nşr. Ali Muham­med Ömer). Kahire 1396/1976, s. 76, 77; Bed­reddin ei-Karafi. Tevşfl:ıu'd-Dibac (nşr. Ahmed eş-Şüteyvi), Beyrut 1403/1983, s. 162-165; Da­vOdi, Taba~atü'l-müfessirfn, 1. 386-387; Ahmed Baba et-Tinbükti. f'leylü'l-ibtihac, Kahire 1330; s. 20 1-202; M akkari, Nef/:ıu 't-tib, ll, 187 -190; Keşfü ';:;-;;un ün, ll, 989, 1241; İbnü'I-İmad. Şe­?erat, V, 189; Brockelmann, GAL, 1, 527; Suppl., 1, 735; Süleyman Ateş. işarf Te{sfr Okulu, An­kara 1974, s. 162; Nüveyhiz, Mu'cemü '1-mü­fessirfn, 1, 352-353; Süleyman Uludağ. Fahred­din Razi, Ankara 1991, s. 62-63; Necati Kara. Bikaf ve Tefsirindeki Metodu, Yan 1994, s. 117-119, 151; Mehmet Faik Yılmaz. Ayetler ve Sure­ler Arasındaki Münasebet (doktora tezi, 1995), MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü, s. 61; George Ke­türe. "l:likemü Ebi'l-l:lasen el-ı:ıaralll", el-Ba­f:ıiş, sy. 3, Paris 1978, s. 104-127; el-/famusü'l­islamf, ll, 59-60. Iii MURAT SüLÜN

L

HARAM (ı"l.rJI)

Yapılması

din tarafından yasaklanan fiil. _j

Sözlükte masdar olarak "bir şey bir kim­seye yasak olmak", isim olarak da "yasak­lanan, helal olmayan şey" anlamına ge­len haram kelimesi, çeşitli türevleriyle

97