ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ FARKLI TUZLULUK DERİŞİMLERİNİN Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana TÜRLERİNİN BÜYÜME HIZLARINA ETKİLERİ Serkan İLGAZ SU ÜRÜNLERİ ANABİLİM DALI ANKARA 2003 Her haklı saklıdır
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
FARKLI TUZLULUK DERİŞİMLERİNİN Nannochloropsis oculata ve Isochrysis
galbana TÜRLERİNİN BÜYÜME HIZLARINA ETKİLERİ
Serkan İLGAZ
SU ÜRÜNLERİ ANABİLİM DALI
ANKARA
2003
Her haklı saklıdır
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
FARKLI TUZLULUK DERİŞİMLERİNİN Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana TÜRLERİNİN BÜYÜME HIZLARINA ETKİLERİ
Serkan İLGAZ
Ankara Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü Su Ürünleri Anabilim Dalı
Danışman : Doç. Dr. Nilsun DEMİR
Bu çalışmada, ülkemizde deniz balıkları larva yetiştiriciliğinde önem taşıyan mikroalglerden Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana türlerinin %020, %030, %040 tuzluluklarda gelişimi incelenmiş ve yetiştiriciliğe en uygun tuzluluk derişiminin belirlenmesi amaçlanmıştır.
Denemede, en düşük hücre sayıları Nannochloropsis oculata (Droop) Green ve Isochrysis galbana Parke türlerinde %040 tuzluluk derişiminde gözlenmiştir. Farklı derişimlerdeki Nannochloropsis oculata kültürlerinde deneme başlangıcında hücre sayıları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak önemli olmadığı, 2., 3., 4., 5., 7. ve 8. günde ‰20 derişimde hücre sayısının ‰30 derişimdekinden yüksek veya benzer olması dışında, en yüksek hücre sayısı değerlerinin ‰30 tuzluluk derişiminde olduğu saptanmıştır (p<0,05).
Isochrysis galbana kültürlerinde ise deneme başlangıcında hücre sayıları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak önemli olmadığı, 2., 6. ve 7. günde ‰30 derişimde hücre sayısının ‰20 derişimdekinden yüksek veya benzer olması dışında, en yüksek hücre sayısı değerlerinin ‰20 tuzluluk derişiminde olduğu saptanmıştır (p<0,05).
2003, 37 sayfa
ANAHTAR KELİMELER: Nannochloropsis oculata, Isochrysis galbana, mikroalg, fitoplankton, tuzluluk
ii
ABSTRACT
Master Thesis
THE EFFECTS OF DIFFERENT SALINITY CONCENTRATIONS ON THE
GROWTH RATE OF Nannochloropsis oculata and Isochrysis galbana
Serkan İLGAZ
Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences
Department of Fisheries and Aquaculture
Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Nilsun DEMİR
In this study, the growth rate of microalgae species, Nannochloropsis oculata (Droop) Green and Isochrysis galbana Parke, which have an important place on the culture of marine fish larvae in our Country were investigated at 20 ‰, 30 ‰ and 40 ‰ concentrations of salinity. It is aimed to determine the optimum salinity concentration for the culture.
The lowest cell number were found at 40 ‰ salinity for Nannochloropsis oculata and Isochrysis galbana. In Nannochloropsis oculata cultures, there was no significant difference between the cell numbers at the initial day. The highest cell number was found at 30‰ salinity level (p<0.05) while the values of 20‰ were higher (or similar) than the values of 30‰ in 2nd, 3rd, 4th, 5th, 7th and 8th days.
In Isochrysis galbana cultures, there was no significant difference between the cell numbers at the initial day too. The highest cell number was found at 20‰ salinity level (p<0.05) while the values of 30‰ were higher (or similar) than the values of 20‰ in 2nd, 6th and 7th days.
2003, 37 pages
Key Words: Nannochloropsis oculata, Isochrysis galbana, microalgae, phytoplankton, salinity
iii
TEŞEKKÜR
Yüksek Lisans Tezimin her aşamasında yardımlarını esirgemeyen danışman hocam, Sayın Doç. Dr. Nilsun DEMİR’e, işletme olanaklarından faydalanmamı sağlayan Genel müdürüm, Sayın Oşinograf ve Hidrobiyolog Dr. Cenk Güngör MUHDAROĞLU’na, istatistiksel analiz programlarının kullanılmasında yardımcı olan değerli arkadaşlarım, Sayın Ziraat Yüksek Mühendisi Hasan Alper ELEKON’a (Tarım ve Köyişleri Bakanlığı), Sayın Ziraat Yüksek Mühendisi Mehmet ATEŞ’e (Akuamaks Su Ürünleri Denizcilik Medikal Tarım İthalat İhracat ve Teknik Hizmetler), kaynak araştırması kısmında yardımcı olan Sayın Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Gamze TURAN’a teşekkürü bir borç bilirim.
Her zaman maddi ve manevi destek olan değerli eşim ve aileme şükranlarımı sunarım.
Serkan İLGAZ
Ankara, Ağustos 2003
iv
İÇİNDEKİLER ÖZET…………………………………………………………………………………......i ABSTRACT…………………………………………………………………………......ii TEŞEKKÜR……………………………………………………………………….........iii ŞEKİLLER DİZİNİ……………………………………………………………….....…..v ÇİZELGELER DİZİNİ……………………………………………….............................vi 1.GİRİŞ…………………………………...………………………………………….1 2. KAYNAK ARAŞTIRMASI....……………........………………………………...4 2.1. Mikroalg Üretim Sistemleri……..……….....…......…………………….....…….6 2.2. Mikroalg Gelişimi………………..…………..………………..……….….....…11 2.3. Nannochloropsis…………………..…………………………………...…….....14 2.3.1. Sistematik……………………….……………………………………...….....14 2.3.2. Özellikleri………………………...………………………………………......15 2.4. Isochrysis……………………………...……………………………………......15 2.4.1. Sistematik…………………………….………………………………............15 2.4.2. Özellikleri……………………………...…………………………………......16 2.5. Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana türlerinin optimum kültür koşulları………………….……………………………………17 2.6. Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana türlerinin besin değeri ve kompozisyonları….....……………………………..17 3. MATERYAL VE YÖNTEM………..………………………………………….19 3.1. Materyal…………………………………………....……………………….......19 3.1.1. Deneme yeri….……………………………………..……………...................19 3.1.2. Deneme süresi………………………………………..………………….....…19 3.1.3. Deneme alanı…………………………………………..…………………......19 3.1.4. Deneme materyali…………………...……….......…..………………….....…19 3.1.5. Denemede kullanılan su………......………………………..…………...….....19 3.1.6. Deneme koşulları…………………………………………..……………........20 3.1.7. Besin ortamı ………………………………………………..……………......20 3.1.7.1. İz element stok ve çalışma çözeltileri………………..…….………….........20 3.1.7.2. Vitamin stok ve çalışma çözeltisi…………………......................................21 3.1.7.3. Mineral tuzları çalışma çözeltisi……………………………...………….....21 3.2. Yöntem……....……………………………………………………...……….....22 3.2.1. Denemenin kurulması……………………………………………...……........22 3.2.2.Hücre sayımı…………………………………………………………....…......22 3.2.3.Anlık büyüme hızının hesaplanması……………………………………..........24 3.2.4. İstatistiksel analizler…...…......……………………………………………....24 4. ARAŞTIRMA BULGULARI .............................................................................25
4.1. Nannochloropsis oculata İle İlgili Bulgular………………………………........25 4.2. Isochrysis galbana İle İlgili Bulgular….......………………………...……........28 5. TARTIŞMA VE SONUÇ...……………………………………………......…....31 KAYNAKLAR ...............................................................................................................34 ÖZGEÇMİŞ.....................................................................................................................37
v
ŞEKİLLER DİZİNİ
Şekil 2.1. Nannochloropsis oculata………………………………......……………….14 Şekil 2.2. Isochrysis galbana…………………………………………......…………...16 Şekil 4.1. Nannochloropsis oculata türünde deneme süresinde farklı tuzluluk derişimlerinde ortalama hücre sayıları…….................…..…26 Şekil 4.2. Farklı tuzluluk derişimlerinde Isochrysis galbana ve Nannochloropsis oculata türlerinin anlık büyüme hızları……………...…..28 Şekil 4.3. Isochrysis galbana türünde deneme süresince farklı tuzluluk derişimlerinde ortalama hücre sayıları……..……………………..29
vi
ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 2.1.Su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılan mikroalg üretim sistemleri…........................................................................................8 Çizelge 2.2.Su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılan
mikroalglerin sınıf ve cinsleri……………………..………………………..9 Çizelge 2.3.Akdeniz ülkelerinde yoğun üretimi yapılan alg türleri ve sınıfları…...............................................................................10 Çizelge 2.4.Çin’de yaygın olarak kullanılan N. oculata ve
I. galbana için uygun yetiştirme koşulları..............…………….......……..17 Çizelge 2.5.Japonya’da canlı yem kaynağı olarak kullanılan bazı fitoplankton türlerinin yağ asitleri kompozisyonu (%).....................……...18 Çizelge 4.1.Deneme süresinde Nannochloropsis oculata türünde farklı tuzluluk derişimlerine göre hücre sayılarının değişimi (Ortalama±Standart sapma) (103 x adet/ml) (*) ............................27 Çizelge 4.2.Deneme süresinde Isochrysis galbana türünde farklı tuzluluk derişimlerine göre hücre sayılarının değişimi (Ortalama±Standart sapma) (103 x adet/ml) (*)..........................................30
1
1. GİRİŞ
Sucul ortamlarda organik madde sentezleyen temel üreticiler fitoplankton veya
mikroalg türleridir. Mikroalgler, çeşitli kaynaklardan gelen besin tuzlarını
bünyelerine alır ve bir ışık kaynağı yardımı ile (güneş veya yapay ışıklanma) bunları
yaşamsal aktiviteleri için gerekli kompleks moleküller halinde birleştirirler (Hoff ve
Snell 1997).
İnsanoğlu mikroalglerden yararlanmak için yaklaşık 100 yıldan bu yana
çalışmaktadır. İlk saf kültürün (bakteri içermeyen) ne zaman yapıldığı açık değildir.
Hendel (1954)’e göre, 1890 yılında Beijerinck tarafından yapılan kültürler ilk
çalışmalar arasındadır. Bunu takiben 1910’da Allen ve Nelson, bir diyatome olan
Phaeodactylum tricornitum türünü izole ederek kültürlerini yapmışlardır (Cirik ve
Gökpınar 1993). İlk araştırıcıların hazırladıkları ortamlar kendi isimleri ile
anılmaktadır ve seyreltme oranları, bir veya daha fazla tuz ilavesi, iz elementleri
karışımı gibi bazı farklılıklar taşımaktadır (De Pauw ve Personne 1988).
Mikroskobik alglerin ticari üretimleri ise yaklaşık 40 yıldan beri yapılmaktadır. Alg
üretimi günümüzde artık bir sanayi kolu haline gelen atık su arıtımı ve güneş
enerjisinin biyomasa dönüştürülmesi gibi alanlarda bilinen en etkili ve en ekonomik
yoldur. Ayrıca su ürünleri yetiştiriciliğinde, larva üretimi yapılan tesislerde alg kültür
üniteleri, sistemin kaçınılmaz ve en önemli basamağıdır. Bu ünitedeki başarı, kurulan
zincirin diğer halkalarına yansır (Goldman 1979).
Deniz balıkları yetiştiriciliğinde üretimi yapılan fitoplankton türleri, bazı balık ve
kabuklu larvaları ile çift kabuklu yumuşakçaların larva ve genç dönemlerinde temel
besin kaynağını oluştururlar (Brown et al. 1997). Yetiştiriciliği yapılan deniz
balıklarının çoğunun besin zincirinde ilk halkayı fitoplankton veya fitoplanktonla
beslenen zooplankton oluşturmaktadır. Bu nedenle deniz balıkları larvalarının
beslenmesine uygun fitoplankton ve zooplankton üretimi büyük önem taşımaktadır.
Ülkemizde fitoplankton üretimi özellikle çipura ve levrek balıklarının larva
yetiştiriciliğinde önemli bir basamaktır (Atay ve Bekcan 2000).
2
Son yıllarda deniz ve tatlı su balıklarının ve çeşitli kabuklu su ürünlerinin üretim ve
yetiştirme metotları, tek hücreli alg ve rotifer, cladocera, Artemia salina larvaları gibi
çeşitli zooplanktonik organizmaların kültür metodlarının geliştirilmesiyle ekonomik
değer kazanmıştır. Tatlı su balıklarından aynalı sazan balıklarının yetiştiriciliğinde
yumurta kesesi çekilmiş larvalara ilk yem olarak Artemia salina larvaları
verilmektedir. Kefal, mercan ve yassı balıklar gibi deniz balıklarının larvalarına ilk
yem olarak tek hücreli algler içeren rotifer daha sonra Artemia salina larvaları
verilmektedir. Karides larvalarının beslenmesinde zoealara Skelotonema costatum
gibi planktonik diyatomlar, mysis dönemindeki larvalara ise yeni açılmış Artemia
salina larvası verilir. Bu nedenle deniz balıkları ve bazı kabuklu su ürünlerinin
yetiştiriciliğinin yapıldığı işletmeler ile sazan ve mersin balığı gibi bazı tatlı su
balıklarının yetiştirildiği işletmelerde plankton kültürünün gerçekleştirildiği oda
kuluçka binasının ayrılmaz bir parçasıdır (Timur 1992).
Deniz balıkları yetiştiriciliğinin yanı sıra istiridye ve karides kültüründeki besleme
ile ilgili sorun yine tek hücreli alg üretim metotlarının geliştirilmesi ile çözülmüştür.
Japonya’da karides üretimindeki sorun ise larvaların beslenmesinde yem organizması
olarak kullanılan Skeletonema costatum türünün üretim tekniğinin geliştirilmesi ile
çözümlenmiştir (Timur 1992).
Fitoplankton üretiminin temel amacı birim zamanda en yüksek hücre yoğunluğuna
ulaşmaktır (Cirik ve Gökpınar 1993). Balık larvalarının beslenmesinde kullanılan
rotifer Brachionus plicatilis türünün üremesinin ve besin değerinin, beslendiği
Chlorella türünün kalitesi ve hücre yoğunluğuna bağlı olduğu bildirilmiştir (James
ve Abu-Rezeq 1988). Üretimi yapılan fitoplankton türleri; Bacillariophyceae,
Haptophyceae, Prasinophyceae, Chlorophyceae, Chrysophyceae, Cryptophyceae ve
Cyanophyceae sınıflarında toplanmaktadır (Alpbaz vd 1992).
Fitoplankton hücrelerinin gelişimini çeşitli faktörler etkiler. Bunlar; ışık, sıcaklık,
havalandırma-karıştırma gibi fiziksel faktörler ile sterilizasyon, mineral tuzlar,
karbon gazı, pH ve tuzluluk gibi kimyasal faktörlerdir. Bu faktörlerden tuzluluk,
3
fitoplankton gelişimini, metabolizmasını ve dağılımını etkileyen en önemli ekolojik
faktörlerden birisidir. Tuzluluk artışına bağlı olarak hücrelerin fotosentez ve protein
sentezi kapasitelerinin azaldığı ve tuzluluğun daha da artırılmasıyla büyüme hızının
düştüğü, dolayısıyla üretimde belirgin bir kaybın görüldüğü bildirilmiştir (Gökpınar
1983).
Ülkemizde Phaeodactylum tricornutum türünde farklı besin ve ‰35, ‰70 ve ‰140
tuzluluk derişimlerinin etkileri araştırılmış ve organizmanın koşullara farklı
periyotlarda adapte olduğu ve farklı büyüme hızları gösterdiği belirlenmiştir
(Gökpınar 1983). Phaeodactylum tricornutum türünün geniş ölçekli yığın kültürleri
üzerine tuzluluğun etkisi ‰20 ve ‰35 tuzluluk derişimlerinde incelenmiş ve
büyüme hızı ve biyomas dağılımı açısından ‰20 tuzluluk derişimi daha iyi sonuçlar
verdiği saptanmıştır (Gökpınar ve Cirik 1991).
Bu araştırmada, ülkemizde çipura, levrek larva yetiştiriciliğinde önemli bir yer tutan
ve rotiferlerin beslenmesinde yaygın olarak kullanılan iki mikroalg türünün ‰20,
‰30 ve ‰40 tuzluluklarda gelişiminin incelenmesi ve yetiştiriciliğe en uygun
tuzluluk derişiminin belirlenmesi amaçlanmıştır. Tuzluluğun fitoplankton üzerine
etkilerinin incelenmesinde ülkemizde rotifer beslemede yaygın olarak kullanılan
Isochrysis galbana Parke ve Nannochloropsis oculata (Droop) Green türleri
kullanılacaktır. Araştırma sonuçlarının deniz balıkları larva yetiştiriciliğinin yapıldığı
işletmelerde fitoplankton üretiminin artırılmasına yönelik olarak değerlendirileceği
düşünülmektedir.
4
2. KAYNAK ARAŞTIRMASI
Denizlerde ve tatlı sularda askıda maddenin canlı kısmını oluşturan planktonik
organizmalar, kendi başlarına hareket edemeyen, ancak su hareketleriyle yer
değiştirebilen canlılardır. Planktonik formların bitkisel üyelerini teşkil eden
fitoplankton türleri, tek hücre yada koloni olarak bulunurlar. Fitoplankton, akvatik
habitattaki en önemli organik madde üreticisidir. Bunlar ototrofturlar ve fotosentez
yolu ile CO2, besleyici tuzlar ve iz elementleri kullanarak güneş enerjisini organik
maddeye dönüştürürler. Tüm ototrof canlılar sahip oldukları klorofiller, karotenoidler
vb. fotosentetik pigmentleri vasıtası ile fotosentez işlemini gerçekleştirirler. Bu
nedenle fitoplankton hücrelerinden fotosentetik makinalar olarak bahsedilebilir
(Oswald 1980).
Fitoplankton türleri besin zinciri içinde oynadıkları bu önemli rollerinin yanı sıra,
sucul ortamdaki besin döngüsünde anahtar bir role sahiptir. Bunlar amonyak, üre,
nitrat ve fosfat gibi besin maddelerini, iz elementleri ve bazı vitaminleri kullanarak
organik maddeyi oluştururlar. Bu hücrelerin ölüp parçalanmasıyla kimyasal ve
organik döngü devam eder (Gökpınar ve Büyükışık 1994).
Gerek doğal ortamda gerekse laboratuar koşullarında kültürleri yapılan deniz
alglerinin ekonomideki önemi büyüktür. Bu önem çok çeşitli alanlarda
kullanılabilmelerinden ileri gelmektedir. Besin kaynağı olarak kullanılırlar, alglerden
elde edilen ürünler sanayi, tıp, eczacılık, dişçilik gibi alanlarda kullanılır (Atay
1982).
Günümüze kadar fitoplankton kültürleri konusunda yürütülen araştırmaların çoğu,
doğal populasyonların büyümeleri için gerekli uygun ekolojik koşulların anlaşılması
amacıyla yapılmıştır. Bunun yanı sıra alglerin spesifik fizyolojik ve biyokimyasal
araştırmalarda kullanılması, planktonik alglerin kültür çalışmalarına önem
kazandırmaktadır. Alglerin içerdiği organik materyalin gerek besin kaynağı olarak
gerekse yetiştiricilik amaçları çerçevesinde pek çok denizel larvanın yetiştiriciliğinde
5
kullanılması, yığın kültür (mass culture) çalışmalarını teşvik etmiş ve daha verimli
kültürleri elde etmek için yapılan araştırmaları hızlandırmıştır (Gökpınar 1990).
Fitoplankton gruplarından alınan örnek türlerin kültürleri yapılarak, büyümeleri
üzerine farklı fiziksel ve kimyasal faktörlerin etkilerinin saptanması, bu grupların
doğal populasyonlarının büyümeleri için gerekli sıcaklık, karbondioksit düzeyi, besin
kaynağının kalitesi ve düzeyi, güneş ışığının yoğunluk ve süresi gibi kritik
faktörlerin saptanması açısından da önemlidir. Bu bilgiler kültür sistemlerinin
dizaynı, kurulması ve işletilmesi gibi konuların temelini oluşturur.
Mikroalgler, çeşitli taksonomik gruplara ait, mikroskobik tek hücreli, çok hücreli,
planktonik veya bentik alglerdir. Mikroalgler, kabuklu su canlılarının ve bazı balık
larvalarının ilk besinidir. Ayrıca, balık beslemede kullanılan rotifer, cladocera veya
copepodların besinini oluşturması dolayısıyla fitoplankton üretimi büyük önem
taşımaktadır. Mikroalg yerine hazır yemler kullanılmasına yönelik tüm çalışmalara
rağmen ticari öneme sahip balık, yumuşakça ve kabukluların çoğunun yetiştiriciliği,
hala canlı yem olarak mikroalg kullanımı ve üretimine bağlıdır.
Su ürünleri üretiminde mikroalgler, yumuşakça ve kabuklu larvalarının
beslenmesinde direkt olarak kullanılırken, balık yetiştiriciliğinde ilk yem olan
zooplanktonların beslenmesinde indirekt olarak kullanılırlar. Rotifer Brachionus
plicatilis, bir çok deniz balığının larva yetiştiriciliğinde, küçük boyutu, yavaş yüzme
hızı, su kütlesi içinde asılı kalabilmesi, yüksek yoğunlukta yetiştirilebilmesi (iyi bir
üretimde 800-1000 rotifer/ml), yüksek verimliliği ve geniş tuzluluk toleransı
nedeniyle mükemmel bir besindir. Bu rotiferin üretiminde mikroalg üretimi önemli
bir role sahiptir. Son yıllarda rotiferler kütle üretimin son aşamalarında, yapay bazı
besinler ve ekmek mayası Saccaromyces cerevisiae ile beslenebilmiştir. Ancak, balık
larva yetiştiriciliğinde tanklarda mikroalglerin de bulunması, indirekt olarak
immunolojik bir uyarı yapmakta, azot ve fosfor yükünü azaltarak bakterilerin
gelişimini sınırlamakta ve su kalitesini iyileştirmektedir (Moretti et al. 1999). Bu
nedenle yetiştiriciliğin özellikle ilk dönemlerinde ‘yeşil su’ olarak adlandırılan alg
6
üretimi tanklarda su kalitesinin düzenlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Mikroalgler su ürünleri yetiştiriciliğinde sadece yem olarak değil, kültürlerdeki
karbondioksit ve oksijen dengesinin sağlanmasında da önem taşımaktadırlar.
Balık larvalarının beslenmesinde kullanılan mikroalglerde şu özelliklerin bulunması
gereklidir (Moretti et al. 1999);
a. Balık larvaları ve rotiferler için yüksek besin değeri olmalıdır,
b. Algin boyutu ve sindirilebilirliği uygun olmalıdır,
c. Kolayca yetiştirilebilmelidir,
d. Yapay ortamda yüksek bir üreme hızı olmalıdır,
e. Yoğun üretime uygun olmalıdır,
f. Zehirli madde üretmemelidir.
Tüm türlerin bu koşullara sahip olması düşünülemez. Doğal koşullarda zaman zaman
çok yüksek sayılarda rastlanabilen bazı türlerin laboratuar koşullarında kültürlerini
başarmak hemen hemen imkansızdır (örneğin, Noctiluca scintillans). Bu nedenle
yetiştiricilik amaçlarına uygun türler oldukça sınırlı sayıdadır (Guillard 1973).
Amaca uygun türün seçimi hem ekonomik hem de çalışmanın başarısı yönünden son
derece önemlidir.
2.1. Mikroalg Üretim Sistemleri
Su ürünleri yetiştiriciliğinde, ekstansif, yarı-intensif ve intensif alg üretim sistemleri
kullanılmaktadır (çizelge 2.1). Mikroalgler, çift kabuklu yumuşakçaların (istiridye,
midye, tarak gibi), bazı deniz gastropodlarının larvalarının (abalon gibi), karides
larvalarının (Penaeus ve Metapenaeus), bazı balık türlerinin (Tilapia, Gümüş Sazanı
gibi) ve zooplanktonun beslenmesinde önem taşımaktadır. Zooplanktonda çeşitli
deniz, tatlı su balıkları ve kabukluların (karides, yengeç, istakoz gibi) larva
yetiştiriciliğinde canlı yem olarak kullanılmaktadır (De Pauw ve Persoone 1988).
7
Rotifer (Brachionus), copepod (Tigriopus), cladocera (Daphnia ve Moina) ve tuzlu
su karidesi (Artemia) yetiştiricilikte yaygın olarak kullanılan zooplankton gruplarıdır.
Tatlı su karidesi (Macrobrachium) larva yetiştiriciliğinde veya bazı deniz balıklarının
yetiştiriciliğinde mikroalglerin ortamda bulunuşunun larvaların yaşama oranını
artırdığı bildirilmiştir (De Pauw ve Personne 1988).
Ekstansif alg üretimi, doğal fitoplanktonun su ürünleri üretiminde kullanılmasıdır.
Bu ucuz fakat intensif alg üretimine göre kontrolü güç olan bir metottur. Yer seçimi
başarıyı etkileyen önemli faktörlerden birisidir. Toksik alg patlamalarının olduğu
yerler seçilmemelidir. Doğal fitoplankton çift kabuklu yetiştiriciliğinde olduğu gibi
fazla miktarda mikroalge gereksinim duyulduğunda kullanılır. Kıyıda kurulan
yetiştirme tesislerine planktonca zengin deniz suyu da pompalanabilir (De Pauw ve
Personne 1988).
İntensif alg üretiminde belirli mikroalglerin saf kültürleri kullanılır. Dünyanın çeşitli
yörelerinden izole edilmiş yaklaşık 40 farklı alg türü intensif olarak
yetiştirilmektedir. Çizelge 2.2’de çeşitli sucul organizmaların beslenmesinde
kullanılan sekiz sınıfa ait 32 cins alg gösterilmektedir. Bu algler; boyutları birkaç
mikrometreden 100 mikrometreye kadar değişen diyatomeler, flagellatlar, tek hücreli
yeşil algler ve ipliksi mavi-yeşil algleri içermektedir.
8
Çizelge 2.1. Su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılan mikroalg üretim sistemleri (De Pauw ve Personne 1988)
Üretim sistemi Uygulama Kültür tipi
Alg-tüketici yetiştiriciliği
Tüketici tür örnekleri
Uygulama yeri Kültür hacmi ve yeri
Ekstansif, doğal fitoplankton
- - Birlikte Çift kabuklu yumuşakçalar (larva, post larva, yetişkin)
Deniz, göl, lagün, havuz
> 1000 m3, açık alanda
Yarı-intensif, doğal fitoplankton patlamalarının teşviki
Suyun zenginleşti-rilmesi ile
Kesikli, sürekli
Birlikte veya ayrı Penaid karides larvası, abalon, Brachionus, balık, karides, çift kabuklu yumuşakça (larva ve post larva), zooplankton
Deniz, göl, lagün, havuz, tank
> 100 m3, açık alan veya sera
İntensif, tek hücreli alg kültürü
Ön su arıtımı, aşı, suyun zenginleşti-rilmesi
Kesikli, sürekli
Ayrı kültürler Çift kabuklu yumuşakça (larva besleme ve anaçların alıştırılmasında), penaid karides larvası, Brachionus
Tüp, erlen, şişe, vertikal tüp, tank
1 m3- < 100 m3, kapalı alan veya sera
9
Çizelge 2.2. Su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılan mikroalglerin sınıf ve cinsleri
(De Pauw ve Persoone 1988)
Sınıf Cins Uygulama örneği*
Bacillariophyceae Skletonema, Thalassiosira Phaeodactylum, Chaetoceros Cylindrotheca Bellerochea, Actinocyclus Nitzschia, Cyclotella
PL, ÇL, ÇPL PL, ÇL, ÇPL, A,TKL PL ÇL A
Haptophyceae Dicrateria, Cricosphaera, Coccolithus Isochrysis Pseudoisochrysis
PL, PL, ÇL, ÇPL, TKL,A ÇL, ÇPL, TKL
Chrysophyceae Pavlova (Monochrysis) ÇL, ÇPL, A, R
Prasinophyceae Tetraselmis, Pyramimonas, Micromonas
PL, ÇL, ÇPL, AL,A, R ÇL, ÇPL
Cryptophyceae Chroomonas, Cryptomonas Rhodomonas
ÇPL ÇL, ÇPL
Xanthophyceae Olisthodiscus ÇPL
Chlorophyceae Carteria, Chlorococcum Brachiomonas, Dunaliella Chlamydomonas Chlorella Scenedesmus Nannochloropsis
ÇPL ÇPL, A, TKL ÇL, ÇPL, A, Z, R ÇL, TKL, A, R, Z A, R, Z ÇPL, R, K
Cyanophyceae Spirulina PL, ÇPL, A, TKL
* PL, Penaid karides larvası; ÇL, çift kabuklu yumuşakça larvası, ÇPL, çift kabuklu yumuşakça postlarvası; TKL, tatlı su karidesi larvası; AL, abalon larvası; R, rotifer (Brachionus); A, Artemia; Z, tatlı su zooplanktonu; K, tuzlu su kopepodu.
Akdeniz ülkelerinde deniz balıklarının, özellikle çipura ve levrek balıklarının
yetiştiriciliğinde yaygın olarak üretimi yapılan mikroalg türleri çizelge 2.3’de
verilmiştir. Canlı yem olarak kullanılacak mikroalglerin saf kültürleri, bu konuda
çalışan kuluçkahanelerden veya özel kurumlardan alınabilir.
10
Çizelge 2.3. Akdeniz ülkelerinde yoğun üretimi yapılan alg türleri ve sınıfları
(Moretti et al. 1999)
Sınıf Tür
Bacillariophyceae Chaetoceros calcitrans Skletonema costatum
Haptophyceae Isochrysis galbana Isochrysis sp.( Tahiti hattı)
Chrysophyceae Pavlova (Monochrysis) lutheri
Prasinophyceae Tetraselmis suesica Tetraselmis chuii Tetraselmis tetrathele
Chlorophyceae Chlorella sp. Dunaliella tertiolecta Nannochloropsis gaditana Nannochloropsis oculata
Bu türler, boyutlarının uygunluğu, besin değerlerinin yüksekliği, üretimin kolaylığı,
toksisite gibi negatif yan etkileri bulunmaması nedeniyle tercih edilmektedirler
(Moretti et al. 1999).
Sabit hacimlerde (kültür süresince hacmi değiştirilmeyen) yapılan kesikli kültür
tekniği mikroalg üretiminde kullanılan en basit yöntemdir. Hücreler uygun bir kültür
kabı içersinde gereksinim duyduğu besinlerce yeterli düzeyde zenginleştirilmiş
kültür ortamına aşılanır ve ortam ışıkta havalandırılır. Havalandırma, hücreleri asılı
halde tutmak ve CO2 sağlamak için yapılır. Bu şekilde hücrelerin hem ışık
kaynağından maksimum ölçüde yararlanması sağlanır hem de fotosentez için gereken
inorganik karbon sağlanmış olur. Kültürlerde daha etkili bir homojenizasyon
sağlamak için havalandırılan ortam aynı zamanda karıştırılır. 2 litreden daha küçük
hacme sahip kültürlerin havalandırılması gereksizdir, çünkü bu kültürlerde su yüzeyi
ile hava arasındaki gaz değişimi alg hücreleri için yeterlidir. Ancak böyle küçük
hacimli kültürlerin homojen ortam koşullarına sahip olmasına dikkat edilmeli ve el
ile çalkalanmalıdır (Gökpınar ve Büyükışık 1994).
11
Kesikli kültürlerde yeterli bir üretimi başarabilmek için alg büyüme dinamiklerinin
iyi anlaşılması gerekir. Alg kültürlerinde büyüme denince, hücrelerin birim hacimde
veya birim alanda belli bir zaman aralığında oluşturduğu kuru veya yaş ağırlıktaki
organik kütle artışı akla gelir. Büyüme, organik maddedeki, klorofil miktarındaki,
hücre sayısındaki, optik yoğunluktaki, vb. artışlarla izlenebilir. Uygun koşullarda
(uygun sıcaklık, ışık, besin, tuzluluk, pH vb.) kültüre alınan mikroalg hücreleri
zamana bağlı olarak artar. Bu artış (büyüme) eğrisi tüm kesikli kültürlerde
karakteristik fazlara sahiptir.
2.2. Mikroalg Gelişimi
Mikroalglerin kültür ortamında gelişimi çeşitli fazlarda gerçekleşir (Moretti et al.
1999);
1. lag-fazı; aşıdan hemen sonra alg hücreleri, sayıca değil boyut olarak artmaya
ve besin ortamını absorbe etmeye başlar,
2. log-fazı; hücreler çok hızlı üreyerek üssel populasyon büyümesine ulaşır,
3. Geçiş fazı (veya azalan büyüme fazı); büyüme hızı yavaşça azalır,
4. Durgun faz; hücre sayısı ölüm oranı ve üreme oranı eşit olduğundan sabit
kalır,
5. Azalma fazı; ölüm oranının büyüme oranından fazla olmasıyla hücre sayısı
azalır.
Yeni kültür daha iyi büyüyebildiğinden ve daha iyi durumda bir populasyon elde
edildiğinden fitoplanktonik organizmaların log-faz süresince hasat edilmeleri tavsiye
edilmektedir. Deniz balıkları kuluçkahanelerinde kullanılan mikroalglerin; alg türü,
CO2 ilavesi, aşı hacmine bağlı olarak normalde 5-7 günde log fazına ulaştıkları
bildirilmiştir. Bu noktada kültürler; yeni kültürü başlatmak ve rotiferleri beslemek
için veya balık tanklarında yeşil su olarak kullanılabilirler (De Pauw ve Personne
1988).
12
Darley (1982)’ye göre alg türüne bağlı olarak hücre derişimu, logaritmik büyümenin
ilk safhalarında yavaş değişir. Ancak bu fazın sonlarına doğru hızla değişmeye
başlar. Başlangıçta ortamda mevcut olan nitrat kaynağının %1’i asimile edilirken,
log fazı sonunda nitrat kaynağının son %50’si kullanılır (Gökpınar ve Büyükışık
1994). Bunu bir durgunluk evresi izler ve büyüme eğrisinde düz bir hat ile ifade
edilir. Hücrelerin fizyolojik durumu logaritmik fazın başlangıcında sabite yakındır ve
ani değişimler göstermez. Hücre fizyolojisi, durgunluk fazının başlangıcında, hücre
bölünmesinin durmasından hemen önce bazı değişiklikler göstermeye başlar.
Logaritmik fazdan durgunluk faza geçiş genellikle yavaş olur, ani geçişler daha çok
istisnai durumlardır. Bu geçiş, daha çok büyüme hızı sıfıra düşünceye kadar yavaş ve
kademeli olarak gerçekleşir. Kültür ortamında inorganik besinlerin yüksek düzeyde
bulunması halinde, aşırı bir hücre artışı olacaktır. Bu durumda büyüme, hem ortama
difüze olan CO2 tarafından, hem de hücrelerin birbirini gölgelemesiyle, ışıktan
yeterince yararlanamaması sonucu sınırlanır. Bu koşullarda bazı faktörler (besinlerin
tükenmesi, toksik hücre dışı salgıların birikmesi vb.) büyümeyi tamamen
durduruncaya kadar, büyüme gittikçe azalan hızlarda devam edecektir (Fox 1983).
Mikroalg kültürleri ile ilgili çalışmalar oldukça uzun bir geçmişe sahiptir.
Günümüzde biyoteknoloji alanında elde edilen gelişmeler bu konuya da yansımakta
ve üzerinde önemle durulmaktadır. Soader (1980)’e göre yeşil planktonik alg
türlerinden Chlorella vulgaris’in yoğun kültürleri ilk olarak 1919’da Warburg
tarafından yapılmıştır (Gökpınar ve Büyükışık 1994). Bu arada diğer türlerin
kültürleri de pek çok araştırıcı tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Bu konuda
yapılan ilk çalışmalar fizyoloji ve biyokimya alanlarında olup, özellikle fotosentetik
döngülerin sırlarını açmaya yöneliktir. Daha sonraki yıllarda yapılan çalışmalarda
çeşitli türlerin optimum kültür koşullarını saptamak pek çok araştırmanın odak
noktası olmuştur (Gökpınar ve Büyükışık 1994).
Deniz fitoplanktonunun büyümesini, metabolizmasını ve canlılığını dolayısıyla
dağılımında etkili önemli bir ekolojik faktör ve değişken olan tuzluluk, fitoplankton
kültürlerini de etkileyen önemli bir faktördür. Artan tuzluluğun P. tricornutum
13
kültürlerinde hücrelerin ortama adaptasyonlarını güçleştirdiği ve azalan büyüme
hızlarına neden olduğu belirlenmiştir. ‰35 tuzluluk derecesinde yapılan denemede
saptanan algal büyüme zayıf, büyüme hızı düşük ve biyomastaki artış ‰20’e göre
daha az bulunmuş, bu tuzluluk derişiminde en yüksek büyüme hızı 1. ve 4. günler
arasında elde edilmiş ve kültür daha sonra durgunluk fazına girmiştir. Kültür
sonunda elde edilen biyomas miktarı başlangıca göre %24 oranında bir artış
göstermiştir. ‰20 tuzluluk derecesinde büyüme eğrisi daha kararlı ve hızlı
bulunmuştur. Biyomas artışı ‰35’e göre daha yüksek düzeydedir ve başlangıca göre
artış oranı %54 civarındadır. ‰20’de elde edilen büyüme hızı ‰35’de elde edilen
hızın yaklaşık iki katıdır. Tuzluluk artışına bağlı olarak hücrelerin fotosentez ve
protein sentezi kapasiteleri azalır ve tuzluluğun daha çok artırılmasıyla büyüme hızı
ve sonuç ürün üzerinde belirgin bir sınırlayıcı etki ortaya çıkar. Ancak örihalin bir
form olarak tanımlanan P. tricornitum tuzluluk değişimlerine karşı diğer türlerden
daha dayanıklıdır. Pek çok türün canlığını dahi sürdüremeyeceği ‰140 tuzlulukta
büyüme hızı çok azalsa bile, fotosentetik aktivite belirli bir süre devam eder
(Gökpınar 1983).
14
2.3. Nannochloropsis
2.3.1. Sistematik
Alem : Protista
Kol : Cryptogamae
Bölüm : Chlorophyta
Sınıf : Eustigmatophyceae
Takım : Nannochlorosidales
Aile : Nannochlorosidaceae
Cins : Nannochloropsis
Tür : Nannochloropsis oculata (Droop) Green (Deniz Chlorellası, Japon
Chlorellası)
Nannochloropsis oculata türünün görünümü şekil 2.1’de verilmiştir.
Şekil 2.1. Nannochloropsis oculata (www.instant-algae.com)
15
2.3.2. Özellikleri
Nannochloropsis oculata hemen hemen önceki tüm Japon bilimsel raporlarda
Chlorella’nın deniz türleriyle karıştırılmıştır. 1986 yılında taksonomik olarak
Nannochloropsis olarak yerini almıştır (Maruyama et al. 1986).
N. oculata hücreleri hareketsiz ve yeşil renklidir. Hücreler flagella taşımazlar.
Küçük ve küre şeklindeki hücreler 4-6 µm çapındadır. Kloroplast hücrenin neredeyse
tümünü kapsar. Kültür ortamında N. oculata hücreleri yüzeyde yüzmeye eğilim
gösterirken, havalandırma kesildiğinde su sütununda askıda kalırlar. Klorofil b
taşımadıklarından dolayı benzer bir isme sahip olmasına rağmen Nannochloris’ten
farklı bir bölümde sınıflandırılmışlardır (Güner ve Aysel 1997, Koray 2002). Yüksek
oranda B12 vitamini ve EPA (20:5 ω-3, Eikosapentaneoik asit) içerdiğinden dolayı
rotifer (Brachionus plicatilis), tuzlu su karidesi (Artemia salina) ve benzeri süzerek
beslenen organizmaların yetiştiriciliğinde yaygın olarak kullanılan bir alg türüdür
(Okauchi 1991, Hoff ve Snell 1997). Nannochloropsis türleri, ticari olarak
değerlendirilen astaksantin ve kantaksantin pigmentlerini taşıdıklarından giderek
artan bir öneme sahiptirler (Lubian et al. 2000).
2.4. Isochrysis
2.4.1. Sistematik
Alem: Protista
Kol: Cryptogamae
Bölüm: Chrysophyta
Sınıf : Prymnesiophyceae (Haptophyceae)
Takım : Isochrysidales
Aile : Isochrysidaceae
Cins: Isochrysis
Tür: Isochrysis galbana Parke 1949 (Tahiti Isochrysis, T-Iso)
16
Isochrysis galbana türünün görünümü şekil 2.2’de verilmiştir.
2 Şekil 2.2. Isochrysis galbana (www.instant-algae.com)
2.4.2. Özellikleri
Hareketli ve altın-kahverengi renkli hücrelerdir. İki düz flagella ve bir körelmiş
haptonema içerirler. Bu iki flagella hücrenin uç kısmında bulunur. Hücreler suda
hızlı hareket ederken kendi etrafında rotasyon hareketiyle yüzerler. Yuvarlak
hücreler 4-8 µm çapındadır. Hücre kırmızı bir göz noktasına sahiptir. Kloroplast bir
fincan şeklindedir ve hücrenin 1/3’ünü kaplar. Geride kalan ¼’lük kısım transparent
görülür (Güner ve Aysel 1997, Koray 2002). Rotifer, akivades (kum midyesi),
istridye, ve karides larvalarının yetiştiriciliğinde yaygın olarak kullanılır (Hoff ve
Snell 1997).
I. galbana bivalve larvalarının beslenmesinde çok yaygın olarak kullanılır.
Chaetoceros türleri gibi besin değerleri oldukça iyidir (Okauchi 1991).
17
2.5. Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana Türlerinin Optimum Kültür
Koşulları
Chen ve Long (1991)’un yaptığı çalışmada bu türlerin kültürü için optimal koşullar
özetlenmiştir (çizelge 2.4.).
Çizelge 2.4. Çin’de yaygın olarak kullanılan N. oculata ve I. galbana için uygun
yetiştirme koşulları (Chen ve Long 1991) Tür Aydınlatma(Lüks) Sıcaklık (oC) Tuzluluk (‰) pH N. oculata 1000 25-30 4-36 7,5-8,5 I. galbana 1000-6000 25-30 28 8
2.6. Nannochloropsis oculata ve Isochrysis galbana Türlerinin Besin Değeri ve
Kompozisyonları
Bir alg türünün besin değeri o alg türünün hücre büyüklüğüne, sindirilebilirliğine,
yüzme hızına, toksik madde üretimine ve biyokimyasal kompozisyonuna bağlıdır.
Denizel organizmaların yetiştiriciliğinde kullanılan alg türlerinin besin
kompozisyonunun değerlendirilmesinde içerdikleri yüksek doymamış yağ asitleri
(HUFA veya PUFA) özellikle Eikosapentotenoik asit (20:5 ω-3, EPA), Arakidonik
asit (20:4 ω-6, ARA), ve Dekozahekzanoik asit (22:6 ω-3, DHA) büyük öneme
sahiptir. Çizelge 2.5.’de Japonya’da canlı yem kaynağı olarak kullanılan bazı
fitoplankton türlerinin yağ asitleri kompozisyonu verilmektedir (Okauchi 1991).
N. oculata EPA içeriği bakımından zenginken I. galbana DHA yönünden zengindir
(Volkman et al. 1989, Hur 1991, Okauchi 1991, Coutteau 1996).
18
Çizelge 2.5. Japonya’da canlı yem kaynağı olarak kullanılan bazı fitoplankton
türlerinin yağ asitleri kompozisyonu (%) (Okauchi 1991) Türler EPA Toplam ω3 HUFA Tetraselmis tetrathele 6,4 8,1 Nannochloropsis oculata 30,5 42,7 Pavlova lutheri 13,8 23,5 Isocrysis galbana 3,5 22,5 Phaeodactylum tricornutum 8,6 9,6 Skeletonema costatum 13,8 15,5
19
3. MATERYAL VE YÖNTEM
3.1. Materyal
3.1.1. Deneme yeri
Deneme, İzmir Şakran mevkiinde çipura ve levrek balıklarının larva ve yavru
yetiştiriciliğinin yapıldığı AKVATEK firmasının kuluçkahanesinde bulunan kültür
ünitesinde gerçekleştirilmiştir.
3.1.2. Deneme süresi
Deneme süresi 14 gündür.
3.1.3. Deneme alanı
Denemenin yapıldığı yer işletmenin alg kültür ünitesidir. Ünitenin ebatları 4m x
3m’dir.
3.1.4. Deneme materyali
Denemede kullanılan Isochrysis galbana ve Nannochloropsis oculata türleri aynı
işletmenin alg saf kültür ünitesinden temin edilmiştir.
3.1.5. Deneme kullanılan su
Denemede kullanılan su sırası ile; 100 mikronluk kum filtresi+UV+10 mikronluk
torba filtre+5 mikronluk disk filtre+UV’den geçirilmiştir. Bölgede bulunan deniz
suyu ‰40 tuzluluktadır. Tatlı su ilave edilerek ‰20 ve ‰30 tuzluluk ayarlanmış ve
sonuç derişimler refraktometre ile ölçülmüştür.
20
3.1.6. Deneme koşulları
Isochrysis galbana ve Nannochloropsis oculata saf kültürleri, tüplerden hacim
artırma yöntemiyle balon jojelere aşılanmıştır. Denemede kesikli üretim tipi
uygulanmış, 4 litrelik cam kaplar kullanılmıştır. Her bir deneme kabına eşit
havalandırma yapılarak fitoplanktonun çökmesi önlenmiştir. Deneme sürekli
ışıklanma koşullarında sürdürülmüştür. Her bir deneme kabının arkasına eşit
mesafede 26 mm çaplı 36 wattlık floura özelliğe sahip kırmızı mor renkli floresan
lamba yerleştirilmiştir. Ortam sıcaklığı 20oC’a klima ile ayarlanmıştır (Brown et al.
1997).
3.1.7. Besin ortamı
Denemede fitoplankton kültürleri için f/2 Guillard zenginleştirme ortamı
kullanılmıştır (Moretti et al. 1999).
3.1.7.1. İz element stok ve çalışma çözeltileri
İz element stok çözeltilerinin hazırlanmasında, her bir çözelti için aşağıda belirtilen
kimyasal maddeler 1 litreye tamamlanmıştır;
Çözelti A: ZnSO4.H2O (30 g) + CuSO4.5H2O (25 g) + CoSO4.7H2O (30 g) +
MnSO4.H2O (20 g)
Çözelti B: FeCl3.6H2O (50 g)
Çözelti C: Na2MoO4.2H2O (25 g)
Çözelti D: EDTA.2H2O (50 g)
Stok çözeltiler direkt ışıktan korunarak ortam sıcaklığında saklanmıştır. İz element
çalışma çözeltisi, stok çözeltilerin aşağıda belirtilen miktarlarda karıştırılması ve 1
litreye tamamlanmasıyla hazırlanır;
Çözelti D (100 ml) + Çözelti A (10 ml) + Çözelti B (10 ml) + Çözelti C (10 ml)
21
Çalışma çözeltisi otoklavda sterilize edilmiş, direkt ışıktan korunarak ortam
sıcaklığında saklanmıştır. Bu çözelti her bir litre deniz suyu için 1 ml olarak
kullanılmıştır.
3.1.7.2. Vitamin stok ve çalışma çözeltisi
Vitamin stok çözeltisinin hazırlanmasında, her vitamin çözeltisi, saf su ile 1 litreye
tamamlanmıştır.
Vitamin B12 Cyanocobalamin (0,1 g)
Vitamin B1 Thiamin (10 g)
Vitamin H Biotin (0,1 g)
Stok çözeltiler karanlık ortamda ve buzdolabında saklanmıştır.
Vitamin çalışma çözeltisi, stok çözeltilerin aşağıda belirtilen miktarlarda
karıştırılması ve 1 litreye tamamlanmasıyla hazırlanır.
B12 çözeltisi (10 ml) + B1 çözeltisi (10 ml) + H çözeltisi (10 ml)
Vitamin çalışma çözeltisi de koyu renkli bir şişede ve buzdolabında saklanmıştır. Bu
çözelti her bir litre deniz suyu için 1 ml olarak kullanılmıştır.
3.1.7.3. Mineral tuzları çalışma çözeltisi
Mineral tuzları çalışma çözeltisi için stok çözelti hazırlamaya gerek yoktur. Mineral
tuzları çalışma çözeltisi aşağıdaki kimyasalların karıştırılıp 1 litreye
tamamlanmasıyla hazırlanmıştır.
Mineral tuzları çalışma çözeltisi: NaNO3 (300 g) + KH2PO4 (30 g) + NH4Cl (20 g)
Mineral tuzları çözeltisi, otoklavda sterilize edildikten sonra direkt ışıktan korunarak
ortam sıcaklığında saklanmıştır. Bu çözelti her bir litre deniz suyu için 1 ml olarak
kullanılmıştır.
22
3.2. Yöntem
3.2.1. Denemenin kurulması
Denemede kullanılacak cam kaplar asitle temizlenmiştir. Daha sonra filtre edilmiş
ve istenilen tuzluluk değerlerine ayarlanmış deniz suyu ile doldurulmuştur. Kapların
ağız kısmı alüminyum folyo kapatıldıktan sonra otoklavda 121oC’da 1,4 atm basınç
altında 1 saat süre ile sterilize edilmişlerdir. Kaplardan her bir tuzluluk için 3 tekerrür
olacak şekilde her tür için 9’ar adet hazırlanmıştır.
Denemede kullanılacak alg türleri olan Isochrysis galbana ve Nannochloropsis
oculata türleri önce saf kültür dolabındaki tüplerden alınarak 0,5 litre hacimli balon
jojelere ekilmiştir. İstenilen yoğunluğa ulaşmış jojeler, sterilize edilmiş ve tatlı su
ilavesi ile tuzluluğu istenilen değerlere ayarlanmış 4 litre hacimli cam kaplara
ekilmiştir. Kaplara f/2 Guillard besin ortamı ilave edilmiştir. Her kavanoz homojen
bir havalandırma, sürekli ve eşit ışık koşullarında tutulmuştur. Deneme
başlangıcında kaplarda hücre sayımı (0. gün) yapılmıştır. Kaplardan her gün aynı
saatte örnekler alınarak hücreler sayılmıştır.
3.2.2. Hücre sayımı
Kültürlerde hücre sayımı Geliştirilmiş tip Neubauer sayım kamarası (hemasitometre)
kullanılarak yapılmıştır (Guillard 1978, Schoen 1988). Sayım amacıyla her bir kültür
kavanozundan alınan üçer örnek sayılarak bulunan değerlerin aritmetik ortalaması
alınmıştır. Örneğin sayım odacığına yerleştirilmesinde aşağıdaki hususlara dikkat
edilmiştir;
• Sayım kamarası temizlenip %90 alkol içerisine konmuş kesinlikle toz ve
yağdan arındırılmış,
• Lamel sayım kamerasının ölçümlendirilmiş kısmına yerleştirilmiş,
• Sayım kamerası ile lamel arasında Newton halkası oluşuncaya kadar lamel
sıkı bir şekilde bastırılıp hafifçe döndürülmüş,
23
• Bir damla örnek (lamelin karşılıklı kenarlarına kadar yayılacak miktarda)
lamelin üstüne damlatılmış,
• Sayım kabı, örneğin buharlaşmasını önlemek için bir parça ıslak kağıt
yerleştirilmiş petri kabına konarak hücrelerin çökmesi için 5 dakika
beklenmiş,
• Sayım binoküler mikroskop kullanılarak yapılmıştır.
Geliştirilmiş tip Neubauer sayım kamarası 0,1 mm derinliktedir ve 9 adet 1 mm2’lik
kare alanı bulunmaktadır. Bu kamarada merkezdeki kare 25 kare alanına ve her bir
kare 16 küçük kare alanına bölünmüştür. Merkezdeki kare alanında toplam 400 (16 x
25) küçük kare bulunmaktadır. Bu küçük karelerin bir tanesinin hacmi 1/4000 mm3
yani 2,5 x 10-7 ml’dir. Sayım sonucunda hücre sayısı aşağıdaki formüle göre
hesaplanmıştır (Konuk 1975, Cirik ve Gökpınar 1993);
Sayılan hücre sayısı x 4000000
Hücre sayısı (adet/ml) = ------------------------------------------
Sayılan küçük kare sayısı
24
3.2.3. Anlık büyüme hızının hesaplanması
Her iki türün anlık büyüme hızı aşağıdaki formüle göre hesaplanmıştır (Abu-Rezq
1999);
ln Nt – ln N0
K = ---------------------
t
Burada, K; anlık büyüme hızı, Nt deney sonunda hücre sayısı, N1 başlangıç hücre
sayısı, t; zamanı (gün) göstermektedir.
3.2.4. İstatistiksel analizler
Denemede elde edilen verilerin değerlendirilmesinde varyans analizi (ANOVA) ve
Duncan testi yapılmıştır (Düzgüneş vd 1993). Bu amaçla Minitab ve Mstat-C paket
programlarından yararlanılmıştır.
25
4. ARAŞTIRMA BULGULARI
4.1. Nannochloropsis oculata İle İlgili Bulgular
Deneme süresince 3 farklı tuzluluk derişimindeki kaplarda sayılan Nannochloropsis
oculata türüne ait ortalama hücre sayıları şekil 4.1’de verilmiştir. En düşük
Nannochloropsis oculata hücre sayısı ‰40 tuzluluk derişimine sahip kültürlerde
belirlenmiştir. ‰20 tuzluluk derişiminde hücre sayısı 11. güne kadar logaritmik
fazda olup belirgin bir artış göstermiş, 11. günden itibaren ise kültürler durgun faza
girmiştir. ‰30 tuzluluk derişiminde hücre sayısı 9. güne kadar artmıştır. ‰40
tuzluluk derişiminde, en yüksek hücre sayısı değerleri 10. günde belirlenmiştir.
Deneme süresince Nannochloropsis oculata türünde hücre sayısının en yüksek değeri
24,6x106 adet/ml olarak 9. günde ‰30 tuzluluk derişimindeki kültürlerde
belirlenmiştir (çizelge 4.1.). Hücre sayılarının tuzluluk derişimlerine göre farklılığı
Varyans Analizi yapılarak incelenmiş ve istatistiki olarak önemli bulunmuştur
(p<0,01).
Hücre sayılarının tuzluluk derişimlerine ve günlere göre farklılıkları ise Duncan testi
ile incelenmiştir. Mikroalg sayısının en yüksek değerine ‰20 tuzlulukta 11. günde,
‰30 tuzlulukta 9. günde ve ‰40 tuzluluk derişiminde 10. günde ulaştığı, bu
günlerden sonra hücre sayısındaki azalmanın istatistiksel olarak önemli olduğu
bulunmuştur. Hücre sayılarının gruplara göre değişimi incelendiğinde ise deneme
başlangıcında (0. gün) hücre sayıları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak önemli
olmadığı, 1. günden itibaren ise 2., 3., 4., 5., 7. ve 8. günde ‰20 derişimde hücre
sayısının ‰30 derişimdekinden yüksek veya benzer olması dışında, en yüksek hücre
sayısı değerlerinin ‰30 tuzluluk derişiminde olduğu saptanmıştır (p<0,05).
26
Nannochloropsis oculata
0
5
10
15
20
25
30
0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13
Gün
Hüc
re s
ayısıx
106
adet
/ml
%o 20 Kons %o 30 Kons %o 40 Kons
Şekil 4.1. Nannochloropsis oculata türünde deneme süresinde farklı tuzluluk
derişimlerinde ortalama hücre sayıları
Nannochloropsis oculata türünün farklı tuzluluk derişimlerinde anlık büyüme hızı
değerleri ise şekil 4.2’de verilmiştir. Buna göre en yüksek anlık hücre büyüme hızı
‰30 tuzluluk derişiminde 0,17/gün olarak hesaplanmıştır.
27
Çizelge 4.1. Deneme süresinde Nannochloropsis oculata türünde farklı tuzluluk derişimlerine göre hücre sayılarının değişimi (Ortalama ± Standart sapma) (103 x adet/ml) (*)
Gün %020 %030 %040
0 (deneme başlangıcı)
2470Aj ±5
2475Ak ±1
2478Ak ±4
1 3783Bi ±76
4275Aj ±25
3025Cj ±25
2 7750Ah ±50
7450Ai ±328
4033Bi ±58
3 12800Ag ±265
12933Ah ±208
8850Bh ±87
4 14867Af ±153
13883Bg ±104
10583Cg ±382
5 17067Ae ±252
16150Bf ±132
12350Cf ±50
6 21150Bd ±50
21767Ae ±115
16050Ce ±50
7 22933Abc ±404
22667Ad ±153
18683Bd ±104
8 23083Abc ±425
23267Ac ±153
20483Bc ±29
9 22733Bc ±252
24617Aa ±340
21500Cab ±500
10 23550Ba ±328
24067Ab ±58
21767Ca ±252
11 23683Ba ±369
24300Aab ±50
21183Cb ±275
12 23333Bab ±425
23967Ab ±252
21533Cab ±451
13
22933Bbc ±208
24567Aa ±153
21344Cab ±328
(*) ABC; Aynı satırda farklı üslü harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark istatistiki olarak önemlidir (p<0,05)
abcdefghijk; Aynı sütunda farklı üslü harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark istatistiki olarak önemlidir (p<0,05)
28
0
0,05
0,1
0,15
0,2
0,25
%o 20 %o 30 %o 40
Tuzluluk Derişimi
Anlık
Büy
üme
Hızı (
K)
Isochrysis galbana Nannochloropsis oculata
Şekil 4.2. Farklı tuzluluk derişimlerinde Isochrysis galbana ve Nannochloropsis
oculata türlerinin anlık büyüme hızları
4.2. Isochrysis galbana İle İlgili Bulgular
Deneme süresince 3 farklı tuzluluk derişimindeki kaplarda sayılan Isochrysis
galbana türüne ait ortalama hücre sayıları şekil 4.3’de verilmiştir. En düşük mikroalg
hücre sayısı ‰40 tuzluluk derişiminde olan kültürlerde belirlenmiştir. ‰20 tuzluluk
derişiminde hücre sayısı 9. güne kadar logaritmik fazda belirgin bir artış göstermiş,
10. günden itibaren ise kültürler durgun faza girmiştir. ‰30 tuzluluk derişiminde
hücre sayısı en yüksek değerine 12. günde ulaşmıştır. ‰40 tuzluluk derişiminde ise
en yüksek hücre sayısı değerleri 9. ve 13. günde belirlenmiştir. Deneme süresince
Isochrysis galbana türünde hücre sayısının en yüksek değeri 8,4x106 adet/ml olarak
9. günde ‰20 tuzluluk derişimindeki kültürlerde belirlenmiştir (çizelge 4.2.). Hücre
sayılarının tuzluluk derişimlerine göre farklılığı Varyans Analizi yapılarak
incelenmiş ve istatistiki olarak önemli bulunmuştur (p<0,01).
29
Hücre sayılarının tuzluluk derişimlerine ve günlere göre farklılıkları ise Duncan testi
ile incelenmiştir ve mikroalg sayısının en yüksek değerine ‰20 ve ‰40 tuzluluk
derişiminde 9. günde, ‰30 derişimde ise 12. günde ulaştığı, bu günlerden sonra
hücre sayısındaki azalmanın istatistiksel olarak önemli olduğu bulunmuştur (p<0,05).
Hücre sayılarının gruplara göre değişimi incelendiğinde ise deneme başlangıcında (0.
günde) hücre sayıları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak önemli olmadığı, 1.
günden itibaren ise 2., 6. ve 7. günde ‰30 derişimde hücre sayısının ‰20
derişimdekinden yüksek veya benzer olması dışında, en yüksek hücre sayısı
değerlerinin ‰20 tuzluluk derişiminde olduğu saptanmıştır (p<0,05).
Isochrysis galbana
0
1
2
3
4
5
6
7
8
9
0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13
Gün
Hüc
re s
ayısıx
106
adet
/ml
%o 20 Kons %o 30 Kons %o 40 Kons
Şekil 4.3. Isochrysis galbana türünde deneme süresinde farklı tuzluluk
derişimlerinde ortalama hücre sayıları
30
Isochrysis galbana türünün farklı tuzluluk derişimlerinde anlık büyüme hızı değerleri
şekil 4.2’de verilmiştir. Buna göre en yüksek anlık hücre büyüme hızı ‰20 tuzluluk
derişiminde 0,21/gün olarak hesaplanmıştır.
Çizelge 4.2. Deneme süresinde Isochrysis galbana türünde farklı tuzluluk
derişimlerine göre hücre sayılarının değişimi (Ortalama ± Standart sapma) (103 x adet/ml) (*)
Gün ‰20 ‰30 ‰40
0 (deneme başlangıcı)
480Am ±5
490Ak ±5
485Ak ±0
1 1415Al ±26
1025Bj ±25
933Bj 58
2 2866Bk ±38
3091Aı ±52
2383Cı ±76
3 4775Aj ±25
4175Bh ±66
3566Ch ±57
4 5886Aı ±55
5733Bg ±58
4583Cg ±57
5 6791Ag ±14
6233Bf ±115
5116Cf ±29
6 6645Ah ±40
6558Ae ±52
6433Bd ±58
7 7200Af ±100
7108Abc ±112
6583Bc ±76
8 7358Ae ±38
7216Bb ±104
6750Cb ±50
9 8425Aa ±25
7116Bbc ±104
6900Ca ±50
10 8216Ab ±38
6850Bd ±50
6300Ce ±100
11 7666Ad ±57
7383Ba ±29
6741Cb ±28
12 8100Ac ±218
7416Ba ±30
6766Cb ±116
13 8091Ac ±14
7050Bc ±50
6900Ca ±50
(*) ABC; aynı satırda farklı üslü harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki fark istatistiki
olarak önemlidir (p<0,05) abcdefhhıjklm; aynı sütunda farklı üslü harfleri taşıyan ortalamalar arasındaki
fark istatistiki olarak önemlidir (p<0,05)
31
5. TARTIŞMA VE SONUÇ
Bu araştırmada, İzmir Şakran’da bulunan deniz balıkları larva ve yavru
yetiştiriciliğinin yapıldığı bir kuluçkahanede, ülkemizde rotifer beslemede yaygın
olarak kullanılan iki alg türünün farklı tuzluluk derişimlerinde büyüme hızları
incelenmiştir.
Deneme koşullarında iki alg türünün kültürlerinde (Nannochloropsis oculata ve
Isochrysis galbana) iyi bir gelişim izlenmiştir. Genel olarak her iki türde, 9. güne
kadar hücre sayısı önemli düzeyde artmış, kültürler 9-11. günden itibaren durgun
faza girmiştir. Fabregas et al. (1986), Isochrysis galbana türünde logaritmik büyüme
fazının 5-8 gün sürdüğünü bildirmişlerdir. Phatarpekar et al. (2000) ise, Isochrysis
galbana kültürlerinin 6. günden itibaren durgun faza girdiğini, bununda başlangıçtaki
hızlı gelişim nedeniyle besin maddelerinin hızla tüketilmesinden kaynaklandığını
belirtmişlerdir. Bulgular arasındaki fark, denemede kullanılan kapların hacimleri
arasındaki farklılık veya ışık, sıcaklık gibi koşulların farklılığından kaynaklanmış
olabilir.
Denemede başlangıcında farklı tuzluluk derişimlerindeki kültürlerde hücre sayıları
arasındaki fark istatistiksel olarak önemli bulunmamıştır. Ancak 1. günden itibaren
farklı derişimlerdeki kültürlerde hücre sayılarındaki artışın istatistiksel olarak önemli
düzeyde farklı olduğu belirlenmiştir (p<0,05). Bu sonuç Abu-Rezeq et al. (1999) ile
uyum göstermektedir.
Araştırma kullanılan en yüksek tuzluluk derişiminde (‰40), iki türünde en düşük
büyüme hızını gösterdiği ve maksimum hücre sayısının diğer derişimlerdeki
kültürlere oranla daha düşük olduğu belirlenmiştir. Deniz fitoplanktonunun
büyümesini, metabolizmasını ve canlılığını etkileyen önemli bir ekolojik faktör olan
tuzluluk, fitoplankton kültürlerini de etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Artan
tuzluluk derişiminin Phaeodactylum tricornutum kültürlerinde hücrelerin ortama
adaptasyonunu güçleştirdiği ve büyüme hızlarında azalmaya neden olduğu
belirtilmiştir. Tuzluluk artışına bağlı olarak hücrelerin fotosentez ve protein sentezi
32
kapasiteleri azalır ve tuzluluğun daha çok artırılması ile büyüme hızı ve sonuç ürün
üzerinde belirgin bir ket vurucu etki ortaya çıkmaktadır (Gökpınar 1983).
Araştırmada, en yüksek hücre sayısı Nannochloropsis oculata türünde ‰30 tuzluluk
derişiminde 9. günde 24,6x106 adet/ml olarak belirlenmiştir. Bu türde en yüksek
anlık büyüme hızı 0,17/gün olarak ‰30 tuzluluk derişiminde saptanmıştır. Abu-
Rezeq et al. (1999), Nannochloropsis türlerinde maksimum hücre sayısının ‰20-40
tuzluluk derişimlerinde 24,9-32,4x106 adet/ml, anlık büyüme hızının ise 0,11-
0,13/gün olduğunu bildirmişlerdir. Araştırmada belirlenen en yüksek hücre sayısı
değerleri Abu-Rezeq et al. (1999) ile uyum içerisindedir.
Isochrysis galbana türünde ise en yüksek hücre sayısı, ‰20 tuzluluk derişiminde 9.
günde 8,4x106 adet/ml, en yüksek anlık büyüme hızı ise ‰20 tuzluluk derişiminde
0,21/gün olarak bulunmuştur. Phatarpekar et al. (2000), Isochrysis galbana türünde
hücre sayısının 4. günde 8,9x105 adet/ml’ye yükseldiğini, 6. günden itibaren ise
deneme sonuna kadar azaldığını belirtmişlerdir. Abu-Rezeq et al. (1999), Isochrysis
türünde en yüksek hücre sayısının 5,86-6,26x106 adet/ml, anlık büyüme hızının ise
0,16/gün olarak ‰30 tuzluluk derişiminde belirlendiğini belirmişlerdir. Bu değerler,
araştırmamızda Isochrysis galbana türünde belirlenen en yüksek hücre sayısı
değerleri ve anlık büyüme hızlarından düşüktür. Bulgularımıza göre Isochrysis
galbana türünde ‰20 tuzluluk derişiminde daha yüksek bir büyüme hızı elde
edilmektedir.
Araştırma sonuçlarına göre, Nannochloropsis oculata türü için optimum tuzluluk
derişimi ‰30, Isochrysis galbana türü için ise ‰20 olarak saptanmıştır. Isochrysis
galbana türünde ilk üretim çalışmalarını yapan araştırıcılardan Kain ve Fogg (1958),
‰10 tuzluluk derişiminde sonra büyüme hızının düştüğünü ancak ‰15-40 arasında
büyüme hızının istatistiksel olarak önemli bir farklılık göstermediğini belirtmişlerdir.
Laing (1985), Isochrysis galbana türünün ‰15-30 derişimde iyi bir gelişim
gösterdiğini ve ‰35 tuzluluk derişiminden sonra büyümenin önemli düzeyde
azaldığını belirtmiştir. Optimum büyüme hızının Isochrysis türünde ‰15-35 tuzluluk
derişimleri arasında saptandığı, Nannochloropsis türünde ise ‰35 tuzlulukta büyüme
33
hızının önemli düzeyde azaldığı bildirilmiştir (Fabregas et al. 1985, Renaud ve Parry
1994). Abu-Rezeq et al. (1999), Nannochloropsis türleri için optimum üretim
koşullarında tuzluluk derişiminin ‰20-40 arasında, Isochrysis türü için ise ‰25-35
arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Çin’de Isochrysis galbana ve Nannochloropsis
oculata türleri için optimum tuzluluk derişimleri sırasıyla ‰28 ve ‰4-36 olarak
belirtilmiştir (Chen ve Long 1991). En yüksek hücre sayılarının saptandığı tuzluluk
derişimleri çeşitli araştırıcılar tarafından belirtilen optimum değerlere yakındır.
Sonuç olarak, alg hücre sayısını artırmak ve daha yüksek bir büyüme hızına ulaşmak
amacıyla, tuzluluk derişiminin Nannochloropsis oculata kültürlerinde ‰30,
Isochrysis galbana kültürlerinde ise ‰20 olarak ayarlanması önerilebilir.
34
KAYNAKLAR
Abu-Rezeq, T., Al-Musallam, L., Al-Shimmari, J. and Dias, P. 1999. Optimum
production conditions for different high-quality marine algae. Hydrobiologia, 403; 97-107.
Alpbaz, A.G., Cirik, S., Özden, O., Temelli, B., Korkut, A.Y., Saka, Ş., Fırat., K., Güner, Y., Diler, İ., Hindioğlu, A., Gökçe, H., Fırat, A., Tekin, M. 1992. Su ürünleri yetiştiriciliğinde fitoplankton yoğun kültürü. Teknik Bülten, Ege Üniv. Su Ürünleri Y. O. Yay. No: 29, 24 s., İzmir.
Atay, D. 1982. Denizyosunları ve Değerlendirme Olanakları. Başbakanlık Basımevi, 128 s., Ankara.
Atay, D. ve Bekcan, S. 2000. Deniz Balıkları ve Üretim Tekniği. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yay. No: 1515, Ders Kitabı: 468, 396 s., Ankara.
Brown, M. R., Jeffrey, S.W., Volkman, J.K. and Dunstan, G.A. 1997. Nutritional properties of microalgae for mariculture. Aquaculture, 151; 315-331.
Chen, X.Q. and Long, L.G. 1991. Research and Production of Live Feeds in China. In: Rotifer and Microalgae Culture Systems. Fulks, W. and Main, K.L. (Editörler). Proceeding of a US-Asia Workshop, Honolulu, HI, January 28-31, The Oceanic Institute. USA. 187-201.
Cirik, S. ve Gökpınar, Ş. 1993. Plankton Bilgisi ve Kültürü. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yayınları No:47, 274 s., İzmir.
Coutteau, P. 1996. Manual on the production and use of live food for aquaculture. In: Lavens, P. and Sorgeloos, P. (Editörler). Sayfa 7-49. FAO Yayınları, Roma, Italy.
De Pauw, N. and Persoone, G. 1988. Micro-algae for aquaculture. In: Micro-Algal Biotechnology. Borowitzka, M.A. and Borowitzska, L.J. (Editörler). Cambridge University Press, 197-221, Cambridge.
Düzgüneş, O., Kesici, T. ve Gürbüz, F. 1993. İstatistik Metodları Ankara Ü. Ziraat F. Yay. No:1291, 218 s., Ankara.
Fabregas, J., Herrero, C., Abalde, J. and Cabezas, B. 1985. Growth, chlorophyll a and protein of the marine microalga Isochrysis galbana in batch cultures with different salinities and high nutrient concentrations. Aquaculture, 50; 1-11.
Fabregas, J., Herrero, C., Cabezas, B. and Abalde, J. 1986. Biomass production and biochemical composition in mass cultures of the marine microalga Isochrysis galbana Parke at varying nutrient concentrations. Aquaculture, 53; 101-113.
Fox, J.M. 1983. Intensive Algal Culture Techniques. In: CRC Handbook of Mariculture. Vol. I. Crustacean Aquaculture, Vey, J.P. and Moore, J.R., (Editörler) CRC Press, Florida.
Goldman, J.C. 1979. Outdoor Algal Mass Cultures. I. Applications. Water Research, 13; 1-19.
Gökpınar, Ş. 1983. Observations on the culture of a marine diyatom Phaeodactylum tricornitum Bohlinin different nutrient and salinity concentration. Ege Ü. Fac. of Science, 6; 77-86.
Gökpınar, Ş. 1990. Mikroalg Kültürleri I-Uygulama ve Kullanım Alanları. Ege Ü. Su Ürünleri Derg., 7; 46-56.
35
Gökpınar, Ş. ve Cirik, S. 1991. Phaeodactylum tricornitum’un geniş ölçekli yığın kültürleri üzerine tuzluluk faktörünün etkisi. Ege Ü. Su Ürünleri F. Eğitiminin 10. Yılında Su Ürünleri Semp., 12-14 Kasım, İzmir, 429-438.
Gökpınar, Ş. Ve Büyükışık, B. 1994. Mikroalg kültürleri: II. Kültür yöntemleri. Ege Üniversitesi Su Ürünleri dergisi, 2 (42-43); 95-105.
Guillard, R.R.L. 1973. Division Rates. In: Stein, R.J. (Ed.) Handbook of Phycological Methods, Culture Methods and Growth Measurement. Cambridge Univ. Press, N. Y., 283-311.
Guillard, R.R.L. 1978. Counting slides. In: Sournia, A. (Ed.) Phytoplankton Manual. Unesco Publ., Paris,182-190.
Güner, H. ve Aysel, V. 1997. Algoloji Labratuvar Uygulama Klavuzu. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi, Yay. No: 119, 135 s., İzmir.
Hoff, F.H. and Snell, T. W. 1997. Plankton Culture Manual. Florida AquaFarms Inc. Dade City, Florida, 56 s., USA.
Hur, S.B. 1991. The selection of Optimum Phytoplankton Species for Rotifer Culture During Cold and Warm Seasons and Their Nutritional Value for Marine Finfish Larvae. In: Rotifer and Microalgae Culture Systems. Fulks, W. and Main, K.L. (Editörler). Proceeding of a US-Asia Workshop, Honolulu, HI, January 28-31, The Oceanic Institute. USA. 163-173.
James, C.M. and Abu-Rezeq, T.S. 1988. effects of different cell densities of Chlorella capsulata and marine Chlorella sp. for feeding the rotifer Brachionus plicatilis. Aquaculture, 69; 43-56.
Kain, J.M. and Fogg, G.E. 1958. Studies on the growth of marine phytoplankton, II. Isochrysis galbana Parke. J. Mar. Biol. Ass. U.K. 37; 781-788.
Konuk, T. 1975. Pratik Fizyoloji I. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Yay. No: 314, 250 s., Ankara.
Koray, T. 2002. Denizel Fitoplankton. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yay. No:32, İzmir.
Laing, I. 1985. Factors affecting the large-scale production of four species of commercially important marine algae. Aquaculture, 44; 161-166.
Lubian, L.M., Montero, O., Moreno-Garrido, I., Huertas, I.E., Sobrino, C., Gonzales-del Valle, M. and Pares, G. 2000. Nannochloropsis (Eustigmatophyceae) as source of commercially valuable pigments. Journal of Applied Phycology, 12; 249-255.
Maruyama, I., Nakamura, T., Matsubayashi, T., Ando, Y. and Maeda, T. 1986. Identification of the alga known as “marine chlorella” as a member of the Eustigmatophyceae. Japanese Journal of Phycology, 34; 319-325.
Moretti, A., Fernandez-Criado, M.P., Cittolin, G. and Guidastri, R. 1999. Manual on Hatchery Production of Seabass and Gilthead Seabream. FAO, 194 s., Rome.
Phatarpekar, P.V., Sreepada, R.A., Pednekar, C. and Achuthankutty, C.T. 2000. A comparative study on growth performance and biochemical composition of mixed culture of Isochrysis galbana and Chaetoceros calcitrans with monocultures. Aquaculture, 181; 141-155.
Okauchi, M. 1991. The Status of Phytoplankton Production in Japan. In: Rotifer and Microalgae Culture Systems. Fulks, W. and Main, K.L. (Editörler). Proceeding of a US-Asia Workshop, Honolulu, HI, January 28-31, The Oceanic Institute. USA, 247-256.
36
Oswald, W.J. 1980. Algal-Production Problems, Achievements and Potential. In: Algae Biomass, Shelef, G. and Soeder, C. J. Elsevier-North Holland Biomedical Press, 851 s.
Renaud, S.M. and Parry, D.L. 1994. Microalgae for use in trophical aquaculture. II. Effect of salinity on growth, gross chemical composition and fatty acid composition of three species of marine microalgae. Journal of Applied Phycology, 6; 347-356.
Schoen, S. 1988. Cell counting. In: Experimental Phycology: A laboratory manual. Lobman, C.S., Chapman, D.J. and Kremer, B.P. (Editörler). Cambridge University Press, N.Y., 16-26.
Timur, G. 1992. Plankton Bilgisi ve Plankton Kültürü. Akdeniz Üniv. Yay. No: 40, 374 s., Antalya.
Volkman, J.K., Jeffrey, S.W., Nichols, P.D., Rogers, G.I. and Garland, C.D. 1989. Fatty acid and lipid classes of ten species of microalgae used in mariculture. Journal of Experimental Marine Biology and Ecology, 128; 219-240.
37
ÖZGEÇMİŞ
Ankara’da 1976 yılında doğdu. İlk, orta, lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. 1994
yılında girdiği Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümünden 1998
yılında Ziraat Mühendisi Unvanıyla mezun oldu. Ekim 2000 yılında, Ankara
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Su Ürünleri Anabilim Dalında yüksek lisans
öğrenimine başladı. Halen aynı yerde öğrenimine devam etmektedir.
Deniz balıklarının larva ve yavru yetiştiriciliğinin yapıldığı özel bir firmada
kuluçkahane şefi olarak çalışmaktadır.