AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU 2012 KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
A K D E N İ Z DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU
2012KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
3
AKDENİZ ÇEVRESİNİN DURUMUNUN RAPORLANMASI
AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU
2012
KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET Akdeniz, ekolojisi ve sosyal boyutları karmaşık olan bir denizdir. Yoğun bir şekilde kullanılan ve son derece değerli olan bu denizin havzasına yirmi bir ülkenin sınırı vardır. Akdeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi (Barselona Sözleşmesi), sözleşmeye taraf olan devletler için gerekli bilgilerin paylaşılmasının yanı sıra, kabul edilebilir hedefler ve standartlar konulması konusunda kritik bir çerçeve oluştur- maktadır. Barselona Sözleşmesi'nin tarafları olarak Akdeniz ülkeleri, Avrupa Birliği ile birlikte sürdürülebilir kalkınma için bölgesel ve ulusal planları desteklerken, Akdeniz'in deniz ve kıyı çevresini korumada ortaya çıkan zorluklara karşı koyma konusunda kararlıdır.
Barselona Sözleşmesi'nin, bu sözleşmenin protokollerinin ve stratejilerinin temel hedefi, Akdeniz bölgesinde çevreyi geliştirecek gerçek değişimleri etkilemektir. Bu hedefe ulaşmak için ilerleme kaydedilip kaydedilmediğini belirlemek ve nerelerde daha iyi bir performans gerektiğini ortaya koymak son derece önemlidir.
KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
Sözleşmeye taraf olan devletler Barselona Sözleşmesi'nin 26. Maddesi gereğince, Barselona Sözleşmesini ve Protokollerini uygulamak için aldıkları hukuki, idari ve diğer önlemleri, bu önlemlerin etkililiğini ve karşılaşılan sorunları Sekretarya’ya rapor edeceklerini taahhüt etmişlerdir. Sözleşmeye taraf olan devletler ayrıca 15. Madde uyarınca Barselona Sözleşmesi'nin ve Protokollerinin geçerli olduğu yerlerde halkın “Çevrenin Durumu” ile ilgili bilgilere erişimini sağlama konusunda anlaşmaya varmışlardır. Barselona Sözleşmesi'ne taraf olan devletler 2008'de Sekretarya’dan çevrenin durumu hakkında periyodik olarak rapor vermesini istemiştir.
Bu raporlama sürecinin Akdeniz'in çevresindeki eğilimler hakkında bilgi vermesi ve Barselona Sözleşmesi – Birleşmiş Milletler Çevre Programı Akdeniz Eylem Planı (UNEP/AEP) çerçevesinde yapılan çalışmaların verimliliğini artırmak amacıyla geri bildirim işlevi görmesi beklenmektedir. Topla-nan bilgiler diğer bölgesel inisiyatiflerden alınan verilerle birlikte, Akdeniz Havzası’nda çevrenin durumunu değerlen-dirmek için bir temel oluşturmaktadır.
Çevrenin durumu hakkında bir raporlama yapılmasının en önemli amacı, "bir kez raporlama" yaklaşımını yakalamaktır. Bu yaklaşımda veriler karşılıklı belirlenen standartlara göre toplanır, böylece ulusal ihtiyaçlar, diğer sözleşmelerdeki gereklilikler, AB vb. gibi diğer politika çerçeveleri de dâhil farklı amaçlar için kullanılabilir.
Çevrenin durumuyla ve Akdeniz'deki gelişmeyle ilgili siste-matik bilgi sağlamak için yıllarca birçok çalışma yapılmıştır.
AEP'nin kapsamına giren faaliyet alanlarına ve tematik alanla-ra yoğunlaşan bu raporlar, bölgede çevreyle ilgili konular hakkında daha büyük bir farkındalık yaratılmasına katkıda bulunan birçok bilgi içermektedir.
AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU – 20124
AKDENİZ EKOSİSTEMİNİN BİRİNCİ BÜTÜNLEŞİK DEĞERLENDİRMESİNDE ELDE EDİLEN BULGULAR
Vizyon
Akdeniz’deki Biyolojik Çeşitlilik
OBIS tarafından raporlanan tür sayısı
12 - 55 - 3030 - 450450’den fazla
Kaynak: Okyanus Biyocoğrafya Bilgi Sistemi (OBIS), online veri tabanı, Aralık 2011
0 100 200 300 400 500
Akdeniz ülkelerinde IUCN Kırmızı Liste kategorisindeki tür sayısı
Nesli tükenmiş Nesli tehlike altındaKritik olarak nesli tehdit altında Tehdit altındaHassas
Kaynak: IUCN, Akdeniz: Tehdit altındaki Biyolojik Çeşitlilik Sıcak Noktası Not: Amfibileri, kuşları, kıkırdaklıları, yengeçleri,kerevitleri, endemik tatlısu balıklarını, memelileri, yusufçukları ve sürüngenleri kapsamaktadır.
Ekosistem Yaklaşımı, tek başına konuları, türleri ya da ayrıca ekosistem işlevlerini incelemenin ötesindedir. Bunların yerine ekolojik sistemleri oldukları gibi kabul eder: ekolojik sistemler birbiriyle sürekli etkileşimde olan bileşenlerin zengin bir karışımıdır. Bu anlayış, suyun doğası gereği sistem-leri ve işlevleri birbiriyle bağlantılı tuttuğu özellikle kıyılar ve denizler için oldukça önemlidir. Yaşayan organizmaların dağılımını sınırlayan engeller farklı derecelerdedir ve karada-ki ekosistemlere oranla çok daha büyük bir hızda yer değişti-rirler. Ticari değeri yüksek bir balık türü, yaşlı veya genç olmasına, beslenmeye, yumurtlamaya veya göçe bağlı olarak geniş bir şekilde ayrılmış bir dizi habitata bağımlı olabilir. Bu, insan refahının ve ekonomilerin, önemli işlevler sunma kapa- sitesi olan sağlıklı ve doğal habitatlara ayrılmaz bir şekilde nasıl bağlı olduğunu gösteren örneklerden sadece biridir.
Barselona Sözleşmesi'ne taraf olan devletler, Akdeniz çevre-sinde gerçek bir değişim yaratmak amacıyla insan faaliyetleri-ni yönetmek için, Temmuz 2008'den beri Ekosistem Yaklaşı-mını kademeli olarak uygulamaya özel bir önem vermektedir. Taraf devletler bu çabanın bir parçası olarak öncelik konuları-nı ele alan ve yönetim ihtiyaçları anlayışını geliştiren politika-lar oluşturmak için ön hazırlık çalışmaları gerçekleştirmiştir.
Ekosistem Yaklaşımı süreci gelecek için bir yol haritası oluşturmaktadır. Ekosistem yaklaşımının vizyonu ve stratejik hedefleri Taraf Devletler tarafından 2008'de belirlenmiştir. Taraf Devletler bu tarihten sonra, öncelikli konuları, ekolojik amaçları ve göstergeleri belirlemek için derinlemesine bir değerlendirme üzerinde anlaşmışlardır. Bir sonraki adım bu Ekolojik Amaçlar ve göstergelerle ilgili somut hedeflerin ortaya konması ve “Akdeniz için İyi Çevresel Durum”u geliştir-
mektir. Sonuç olarak tüm bunlar, Akdeniz ülkelerini etkili bir şekilde deniz ve kıyı yönetimi vizyonlarına ulaştırarak, bir izleme stratejisinin geliştirilmesi ve ekolojik ve stratejik hedeflere ulaşılmasını sağlayan özel yönetim planlarının dikkatle hazırlanması için bir temel oluşturacaktır.
AEP Barselona Sözleşmesi Birinci Bütünleşik Değerlen-dirmesi 2011'de tamamlanmıştır. Bu değerlendirme, Akde-niz'deki ekosistemlerin fiziksel ve ekolojik özellikleri, deniz çevresinin durumunu etkileyen baskılar, kıyı ve deniz ekosis-temlerinin durumu veya koşulları ve eğilimlerin devam etmesi durumunda ekosistemlerden beklenen tepkiler dahil olmak üzere, ekosistemlerin genel durumuyla ilgili bilgiler içermektedir. Birinci Bütünleşik Değerlendirme'nin amacı havza ölçeğindeki öncelikli temel konuları belirlemek ve yönetim çabalarını desteklemek için gerekli bilginin nerede mevcut olduğunu ya da nerede toplandığını tanımlamaktır. Ayrıca Birinci Bütünleşik Değerlendirme, Akdeniz ülkelerinin bilimsel araştırma izleme çalışmalarını yönlendirmek için bilgi boşluklarını ortaya koymaktır.
“Şimdiki ve gelecek nesiller için verimli ve biyolojik çeşitli-liği yüksek deniz ve kıyı ekosistemlerine sahip sağlıklı bir Akdeniz”
Stratejik Amaçlar• İyi bir ekolojik durum elde edip devamlılığını ve sürdürü-lebilir kullanımını sağlamak amacıyla deniz ve kıyı ekosis-temlerinin yapısını ve işlevini geri kazandırmak; böylece biyolojik çeşitliliği korumak;
• İnsan sağlığı ve/veya ekosistemler ve/veya deniz ve kıyıların kullanımı üzerindeki etkileri ve riskleri en aza indirgemek için deniz ve kıyı çevresinde kirliliği azaltmak;
• İnsan faaliyetlerinin ve doğa olaylarının etkisiyle oluşan risklere karşı deniz ve kıyıların etkilenebilirliğini önlemek, azaltmak ve yönetmek.
5
Bölgeye özgü olmayan türlerin yayılımı
Kaynak: Deniz kirliliği göstergeleri, UNEP/MAP, 2005.
Bölgeye özgü olmayan türler1 - 1011 - 3031 - 50
51 - 10 0101 - 20 0200’den fazla
Bölgeye özgü olmayan türler
0
20
40
60
80
100
120
Önce1900
1910 1930 1950 1970 1990
10 yıllık süre içinde yeni tür sayısı
2000 1980 19601940 1920
Kaynak: Deniz kirliliği göstergeleri, UNEP/MAP, 2005.
ZoobentosFitobentosBalıkZooplanktonFitoplankton
Arnavutluk
Bosna Hersek
Cezayir
Hırvatistan
Kıbrıs
YunanistanFransa
Mısır
İtalya
MaltaLibya
Lübnanİsrail
Türkiye
Karadağ
Fas
İspanya
SuriyeTunus
Slovenya
Akdeniz ve Karadeniz’de deniz su ürünleri yetiştiriciliği
Kaynak: FAO istatistik veri tabanı, Aralık 2011
Deniz su ürünleri, 20091000 ton
123
82
32
3
Not: Lübnan ve Suriye ile ilgili veri bulunmamaktadır.
KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
Birinci Bütünleşik Değerlendirme'nin önemli bulguları şunlardır:
1. Kıyı ve deniz habitatları Akdeniz'de yaşayan her canlıya değer-li ekosistem hizmetleri sunar. Kayalık zeminler ve deniz yosunla-rı gibi çeşitli doğal habitatlar bu hizmetleri sağlar. Balıkçılık kaynakları ve turizm değerleri, ekonomik değerler gibi bazı hizmetlerin görülmesi nispeten daha kolaydır. Atık özümlemesi, ulaştırma, karasal kıyıyı fırtına zararlarından koruma ve yeryü-zündeki hayatı mümkün kılan ekolojik dengelerin devam ettiril-mesi gibi değerli hizmetler, ekosistemler tarafından sunulmak-tadır.
2. Akdeniz kıyı ve deniz sistemlerinin sağladığı hizmetlerin önemi bariz bir şekilde görülse de, Birinci Bütünleşik Değerlen-dirme ekosistemdeki bozulmanın devam ettiğini göstermekte-dir. Bölgeden bölgeye yoğunluğu değişen baskılar ve etkiler şöyledir:
• Şehirleşme ve turizmdeki gelişmeler sonucu oluşan ve habitat kaybına ve bozulmaya yol açıp, erozyona/kıyı şeridi dengesinin bozulmasına neden olan kıyısal gelişme ve yayılma;
• Topluluk yapısını, ekolojik süreçleri ve ekosistem hizmetlerini etkileyen aşırı balıkçılık, tesadüfi avlanma veya yan avlar;
• Deniz dibi yapısını bozan, dip trolü ve diğer yöntemler de dahil tahrip edici balıkçılık;
• Özellikle şehirleşme ve sanayileşmeden kaynaklanan fakat çürümeyi önleyici kimyasalların ve atmosferik girdilerin de neden olduğu kirlilik sonucu sediman ve biyotanın kirlen-mesi;
• Bazen ötrofikasyona ve hipoksiyaya fakat düzenli olarak ekolojik dengesizliklere (düşük su kalitesi ve yosunlaşma gibi) neden olan aşırı besin maddesi varlığı;
• Balıkçılık, denizcilik, enerji, su ürünleri ve desalinasyon da dahil olmak üzere denize bağlı endüstrilerin (hem işlevsel hem kaza sonucu) neden olduğu kirlilik ve bozulma;
• Birçok durumda iklim değişikliğinin neden olduğu istilacı türlerin yayılması;
• Ticari balıkçılık için önemli balık üreme alanları olan ve türleri eşsiz bicimde bir araya toplayan geçiş veya nehir ağzı alanlarının bozulması.
3. Koşullardaki değişimler 5 yıl öncesine göre daha görünür durumdadır:
• Kirletici madde yüklenmesini azaltmak için sarf edilen strate-jik çabalar sayesinde, su kalitesindeki gelişmeler birçok alanda fark edilir düzeydedir. DDT ve ağır metaller gibi zararlı maddelerin miktarı birçok alanda azalmaktadır.
• Son derece dikkat çeken yeni konular ortaya çıkmaktadır:• Desalinasyon ve etkileri, • Mavi yüzgeçli orkinos besiciliği de dahil olmak üzere
su ürünleri yetiştiriciliği; • Birbirinden farklı ve çelişkili kullanımlar için alanların ve
bu kısıtlı alanlara erişimin azalması sonucu kümülatif riskler.
4. Veri ve bilgilerde önemli boşluklar vardır:• Tepki oluşturmak için baskıları ve durumları eşit oranda
değerlendirme becerisindeki boşluklar;
• Ekosistemlerde değişime neden olan etmenlerle ilgili bilgilerin sınırlı olması;
• Sığ sularda, özellikle kayalık deniz dipleri, gelgit alanları ve deniz çayırlarında ekoloji ve insan etkilerini anlama konu-sunda önemli bir eğilimin olması.
6
Akdeniz’de deniz dibini tahrip edici balıkçılık
YüksekDüşük
Kaynak: Ulusal Ekolojik Analiz ve Sentez Merkezi, Akdeniz Kümülatif Etki Modeli, online veritabanı, Aralık 2011.
Akdeniz’de deniz dibini tahrip edici balıkçılık
Not: Deniz dibi bölgesi, deniz tabanı ve deniz tabanında yaşayan canlılar bulunduğu su kolonuna yakın (ve önemli biçimde etkilenen) bölümüdür.
Yüzey üretkenliği
Düşük2003-2007
Yüksek
Ötrofik alan (1960-2010)Hipoksik alan(1960-2010)
Kaynak: WRI, Ötrofikasyon ve Hipoksi İnteraktif Haritası, Aralık 2011, UNEP/WCMC, Okyanus Veri İzleyicisi online veritabanı, Aralık 2011, www.unep-wcmc.org
Akdeniz’de ortalama yüzey üretkenliği ile ötrofik ve hipoksik sıcak noktalar
AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU – 2012
Birinci Bütünleşik Değerlendirme, ekolojik olarak önemli olan, biyolojik açıdan çeşitliliğe sahip veya hassas alanlarla ilgili ve tüm Akdeniz bölgesinde öncelikli bir konu olan potansiyel biyolojik çeşitlilik kaybı hakkında bilgi sağlamak-tadır.
Birinci Bütünleşik Değerlendirmedeki bilgilerin kullanılabilir olmasıyla, 2011'de Barselona Sözleşmesi'ne taraf olan devlet-ler Akdeniz'in önceliklerini yansıtan ve Avrupa Birliği'nin Deniz Stratejisi Çerçeve Direktifi'yle uyumlu bir dizi ekolojik amac, operasyonel amaç ve göstergeler oluşturmuşlardır. Ekolojik amaçlar, tamamen sözleşmeye taraf devletlerin oluşturduğu AEP Sekretaryası tarafından yürütülen yoğun istişareler sürecinde ve AEP ortakları ile teknik uzmanların katılımı sonucunda belirlenmiştir.
Sonuç olarak, Akdeniz'de Ekosistem Yaklaşımı'nın uygulan-ması için kabul edilen uyumlu ve bütünleşik bir stratejinin ekolojik amaçları şunlar olacaktır:
• Biyolojik çeşitlilik korunacak veya arttırılacak. Kıyı ve deniz habitatlarının kalitesi ve oluşumu ile kıyı ve deniz türlerinin sayıca çokluğu hâkim olan fiziksel, hidrografik, coğrafi koşullar ve iklim koşulları ile uyumlu olacak.
• Yöreye özgü olmayan ve insan faaliyetleri sonucu belli bir bölgeye gelmiş türler, ekosistemi olumsuz şekilde etkileye-cek sayıda olmayacak.
• Ticari olarak kullanılan seçkin balık ve kabuklu deniz ürünlerinin nüfusunun biyolojik olarak güvenli bir sınırı olacak. Nüfus yaşı ve boyut dağımı sağlıklı bir stok olduğu-nun göstergesi olacak.
• Kaynakların çıkartılması veya insan kaynaklı çevre değişim-leri sonucu denizdeki besin ağının bileşenlerinin değişimi, besin ağı dinamiklerini ve buna bağlı olarak canlılığı uzun vadede olumsuz olarak etkilemeyecek.
• İnsan kaynaklı ötrofikasyon ve özellikle biyolojik çeşitliliğin azalması, ekosistemde bozulma, zararlı yosun oluşumu ve dip sularında oksijen yetersizliği gibi olumsuz etkileri yok edilecek.
7
Sıcaklık artışı
YüksekDüşük
Kaynak: Ulusal Ekolojik Analiz ve Sentez Merkezi, Akdeniz Kümülatif Etki Modeli, online veritabanı, Aralık 2011.
Deniz yüzey sıcaklığında artış
Tevere
Rhone
Ebro
Moulouya
Shellif
Nestos
Drin
Ceyhan
Nile
Po
Alboran South-Western
North-Western
Tyrrenian
Adriatic
Ionian
Aegean
Central
South Levantine
North Levantine
Yıllık meteorolojik nehir deşarjı
10 150 500 1 000 1 500 1 800
Ortalama tatlısu akışı yıl/km
12050203
Kaynak: Struglia, M., V., et al., River discharge into the Mediterranean Sea: Climatology and aspects of the observed variability, ENEA, 2004; Ludwig, W., et al., River discharges of water and nutrients to the Mediterranean and Black Sea: Major drivers for ecosystem changes during past and future decades? Progress in Oceanography, 2009.
Akdeniz’e dökülen tatlısu nehirler
KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
• Özellikle öncelikli bentik habitatlarda deniz tabanındaki bütünlük korunacak.
• Hidrografik koşulların değişimi kıyı ve deniz ekosistemle-rini olumsuz etkilemeyecek.
• Kıyı alanlarının doğal dinamikleri ve peyzajlar korunacak.
• Kirleticilerin kıyı ve deniz ekosistemleri ve insan sağlığı üzerinde önemli etkileri olmayacak.
• Deniz ve kıyıdaki çöpler deniz ve kıyı çevresini olumsuz olarak etkilemeyecek.
• İnsan faaliyetlerinin sebep olduğu gürültülerin deniz ve kıyı ekosistemleri üzerinde önemli bir etkisi olmayacak.
Ekosistem Yaklaşımı yol haritasında belirlenen amaçlar doğrultusunda bir sonraki adıma geçmek için tavsiye edilen-ler iki tür politikaya yoğunlaşacaktır:
• Ekosistem Yaklaşımı sürecinde belirlenen önceliklerden doğan sektörel politikaların özellikle sözleşmeye taraf devletlerin anlaşmaya vardığı Ekolojik Amaçlara yoğunlaş-ması,
• Akdeniz çevresinin durumunu ve çevresel eğilimleri bilimsel tabanli karar almayı destekleyecek biçimde izlemek için sistematik, kapsamlı, bütüncül ve etkili bir rejim oluşturacak politikalar.
3
saniye/km3
8
0.02 - 0.220.01’e kadar
0.23 - 0.53 5.3 - 3.69
1.56’ya kadar
1.57 - 3.74
3.75 - 8.15
8.16 - 28.05
Kurşun Kurşun
Eser metallerin ortalama konsantrasyonları
Mavi midyelerde (Mytilus galloprovincialis)Çökeltide
20’ye kadar
21 to 46
47 to 218
219 to 370
Konsantrasyon , μg/g dw Konsantrasyon , μg/g dw
Konsantrasyon , μg/g dw Konsantrasyon , μg/g dw
Konsantrasyon , μg/g dw Konsantrasyon , μg/g dw
Kadmiyum Kadmiyum
2.1 - 4. 50,6’ya kadar
0.7 - 2. 0 4.6 - 64. 1
1.16 - 2.00 0.80’e kadar
0.81 - 1.15 2.01 - 3.91
Cıva
0.76 - 7. 50.15’e kadar
0.16 - 0.75 7.6 - 81. 3
Cıva
Not: Kıyı devletleri tarafından konsantrasyon ölçümlerinin raporlandığı yerlere ilişkin bilgiler bulunmaktadır.
AKDENİZ'İN DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU2012
AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU – 2012
Sözleşme'ye taraf olan devletler AEP'nin ekolojik amaçlarını kapsamlı bir şekilde tartışmış, bu konuda anlaşmaya varmış ve diğer bölgesel deniz değerlendirme ve yönetim çabalarıy-la uyumlu bir şekilde bu amaçları geliştirmişlerdir. Bunlar,bir sonraki Akdeniz Deniz ve Kıyı Çevresi Durum Raporu (AKÇDR) için sağlam bir temel oluşturmaktadır.
AKÇDR için temel bilgi kaynağı Birinci Bütünleşik Değerlen-dir- me'dir. Sözleşmeye taraf olan devletler, Birinci Bütünleşik Değerlendirme için Akdeniz'in fiziksel, kimyasal ve biyolojik özellikleriyle ilgili anlık görüntüler ve eğilim bilgileri tedarik etmiştir. Rapor, Akdeniz alt bölgeleri hakkında birçok bilimsel bilgiyi derlemekte ve özetlemektedir.
Birinci Bütünleşik Değerlendirme, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) / AEP Koordinasyon Birimi himayesi altında, bölgesel ve ulusal danışmanların katkılarıyla, ülkelerin atadığı uzmanlar tarafından yeniden incelenerek, ülke yetkilileri tarafından yorumlanarak ve GESAMP (Deniz Çevresinin Korunması Bilimsel Yönler Uzman Grubu) tarafından bağım-sız olarak değerlendirilerek, UNEP /AEP bileşenleriyle, MED POL (Ege-Akdeniz Kirlilik İzleme Projesi), BP/RAC (Mavi Plan Bölgesel Faaliyet Merkezi) ve SPA/RAC (Özel Çevre Koruma Alanları Bölgesel Faaliyet Merkezi) tarafından hazırlanan alt bölge raporlarına dayanarak hazırlanmıştır.
9
0.3’e kadar
0.4 - 1.4
1.5 -3.5
3.6 -7.6
Konsantrasyon, μg/g dw
Konsantrasyon, μg/g dw
Konsantrasyon, μg/g dw
HCBs
Mavi midyelerde (Mytilus galloprovincialis)
DDTs
131 - 1 50040’a kadar
41 - 130 1 501 - 2 579
91 - 19036’ya kadar
37 - 90 191 - 367
PCBs
Kaynak: Akdeniz’de tehlikeli maddeler: Mekansal ve anlık değerlendşrme, UNEP/MAP-MEDPOL, 2011.
Kaynak: UNEP/MAP, Akdeniz’de Kalkınma ve Çevre Durumu, 2009.,
Yüksek Düşük
Petrol sızıntısı yoğunluğu, 2004
Akdeniz’de deniz üzerinde yayılan petrolün dağılımı
KARAR VERİCİLER İÇİN ÖZET
UNEP'in Deniz Çevresi Durumu Hakkında Ulusal Rapor Hazırla-ma Kılavuzu'na göre ve Akdeniz'in özel şartları göz önüne alınarak oluşturulan hedefler şöyledir:
• Son zamanlarda çevresel şartlarda meydana gelen değişimleri vurgulayarak ve insan faaliyetlerinin etkileri-ne genel bir bakış sunarak Akdeniz deniz ve kıyı çevre-sindeki durumun, etmenlerin ve baskıların mevcut bir tablosunu hazırlamak;
• Akdeniz ülkeleri ve UNEP / AEP tarafından belirlenen ve hâlihazırda büyük zorluklara sebep olan bölgesel endişeleri ve ortaya çıkan sorunları aydınlığa çıkart-mak;
• Ekosistem Yaklaşımının devamlı uygulanması için ve zorlukların hem ulusal düzeyde hem de bölgesel ve küresel bağlamda üstesinden gelmek amacıyla Akdeniz çevresini etkileyebilecek insan faaliyetlerini yönetmek üzere, geleceğe dair yol haritaları çizmek.
Etmenler - Baskı - Durum - Etki - Tepki çerçevesi raporun kurgusunda aşağıdakilerle birlikte yansıtılmaktadır:
• Akdeniz bölgesindeki temel etmenler (bir ekosistemde doğrudan ya da dolaylı olarak değişiklik yaratan doğal ya da insan kaynaklı her türlü faktör) hakkında genel bilgiler veren ve Akdeniz Havzası hakkında bir geri plan tanımla-ması yapan bir giriş;
• Ağırlıklı olarak büyük baskılara yer veren bir bölüm;
• Akdeniz'in temel ekolojik özelliklerinin durumu hakkında bir bölüm;
• Temel bilgi boşluklarını analiz ederek ve Ekosistem Yaklaşımı'nın uygulanması için gelecekte izlenecek yolları tartışarak deniz ve kıyı çevresinin durumu hakkın-daki temel bulguların altını çizen bir kapanış bölümü.
Kalıcı Organik Kirleticilerin ortalama konsantrasyonu
10
Akdeniz'de deniz çöpleri türleri%
Plastik Ahşap Metal Giyisi Kağıt
Kaynak: UNEP/MAP, MEDPOL, Akdeniz’de Deniz Çöplerinin Durumu Değerlendirmesi, 2011.
20 40 60 80 0 100
Evsel atıklar
Turistik tesisler
Çöplüklerden kaynaklı sızıntılar
Nehir akışı
Tekneler
Kasaba kaynaklı atıklar
Gemiler
Diğer
%0 2 4 6 8 10 12 14 16
Deniz çöplerinin kaynağı
Kaynak: UNEP/MAP-BP/RAC,2009.
AKDENİZ DENİZ VE KIYI ÇEVRESİNİN DURUMU – 2012
Rapor, Akdeniz'de çevrenin durumu ve baskılar hakkında Birinci Bütünleşik Değerlendirme Raporu için toplanan bilgilere dayanarak Etmenler - Baskı - Durum - Etki - Tepki çerçevesinin ilk üç öğesini vurgulamaktadır. Etmenler, baskı-lar ve durum hakkındaki bu vurgu Ekosistem Yaklaşımı'nın daha fazla uygulanması için bir temel oluşturmaktadır. İyi Cevresel Durumu tanımlamak ve hedefler koymak için kap- samlı ve ulaşılabilir bir referans sağlamaktadır. Hedef koyma süreci ve ilgili uygulama planları, insan faaliyetlerinin sosyo-ekonomik etkilerinin göz önüne alınmasını ve bu etkilere geçmişte ve bugün verilen tepkilerin ne kadar etkili olduğu-nun analiz edilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu etki ve tepki analizlerinin sonuçları, ileride AKÇDR'lere dönüşecektir.
Ekosistem Yaklaşımı izleme sonuçlarını kıyı ve deniz çevresi durum raporlamasına dönüştürmek, her iki süreç için de faydalı olacaktır. Ekosistem Yaklaşımı'nın döngüsel karakteri sayesinde, belirlenen ekolojik amaçlar doğrultusundaki sistematik ve düzenli raporlama:
• Belirli baskıların etkileri üzerine araştırma yapmayı teşvik eder;
• Yönetim tepkilerinin değerlendirilmesi için eğilimlerin analiz edilmesini sağlar;
• Çevre Durumu raporlarından gelecekte doğacak tavsiye-lerin yönetime yönelik olmasını garantiler;
• Devletlerin Barselona Sözleşmesi ve Protokollerine, programlarına ve diğer çerçevelere (örn. Avrupa Birliği Deniz Strateji Çerçeve Direktifi) yönelik iç raporlama zorunluluklarını yerine getirerek bir kez raporlama yakla-şımına katkıda bulunur.
Akdeniz, ekolojisi ve sosyal boyutları karmaşık olan bir denizdir. Yoğun bir şekilde kullanılan ve son derece değerli olan bu denizin havzasına yirmi bir ülkenin sınırı vardır. Akdeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi (Barselona Sözleşmesi), sözleşmeye taraf olan devletler için gerekli bilgilerin paylaşılmasının yanı sıra, kabul edilebilir hedefler ve standartlar konulması konusunda kritik bir çerçeve oluştur- maktadır. Barselona Sözleşmesi'nin tarafları olarak Akdeniz ülkeleri, Avrupa Birliği ile birlikte sürdürülebilir kalkınma için bölgesel ve ulusal planları desteklerken, Akdeniz'in deniz ve kıyı çevresini korumada ortaya çıkan zorluklara karşı koyma konusunda kararlıdır.
Barselona Sözleşmesi'nin, bu sözleşmenin protokollerinin ve stratejilerinin temel hedefi, Akdeniz bölgesinde çevreyi geliştirecek gerçek değişimleri etkilemektir. Bu hedefe ulaşmak için ilerleme kaydedilip kaydedilmediğini belirlemek ve nerelerde daha iyi bir performans gerektiğini ortaya koymak son derece önemlidir.