VE AHLAK BİLGİSİ DERS KİTABI DİN KÜLTÜRÜ İLKÖĞRETİM 8 Yazar Muzaffer AYDIN KÜRE YAYINCILIK Çetin Emeç Bulvarı 31/1 Dikmen - Çankaya - ANKARA Telefon : (0312) 480 75 77 belgeç : (0312) 481 18 38 Millî Eğitim Bakanlığı, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 31.05.2013 tarih ve 45 sayılı kurul kararıyla 2014 - 2015 öğretim yılından itibaren 5 (beş) yıl süre ile Ders Kitabı olarak kabul edilmiştir.
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Millî Eğitim Bakanlığı, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 31.05.2013 tarih ve 45
sayılı kurul kararıyla 2014 - 2015 öğretim yılından itibaren 5 (beş) yıl süre ile
Ders Kitabı olarak kabul edilmiştir.
2
Hazırlayanlar
Editör
Neriman TURAN
Dil Uzmanı
Cengiz MAÇOĞLU
Görsel Tasarımcı
Esra PEPE
Program Geliştirme Uzmanı
Varol AKSAR
Ölçme ve Değerlendirme Uzmanı
Muzaffer ADIGÜZEL
Rehberlik Uzmanı
Hasan EŞİCİ
3
İSTİKLÂL MARŞI
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl...Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,“Medeniyet!” dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın...Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı:Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda,Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.
Ruhumun senden, İlâhi, şudur ancak emeli:Değmesin mabedimin göğsüne nâmahrem eli.Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli-Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder-varsa-taşım,Her cerîhamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım,Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na’şım;O zaman yükselerek arşa değer belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!
Mehmet Âkif ERSOY
4
ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk cumhuriye-tini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden, mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülme-miş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilin-de, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulu-nabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazi-fen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kud-ret, damarlarındaki asîl kanda, mevcuttur!
Peygamberimizinönemliözelliklerindenbirideişlerinidanışarakyapmasıdır.O,toplumuilgilendi-renönemlibirkararvermedenönceetrafındakikişilerindüşüncelerinialırdı.Onlarıngörüşvefikirleriçer-çevesindekendikararınıoluştururdu.EbuHureyreonunbuözelliğiiçin“Resulullah’tan daha fazla ar-kadaşları ile istişare eden bir kimse görmedim.”2demiştir.
Hz.Muhammed(s.a.v.), toplumdasorunlarınçözümündeherzaman işinuzmanınadanışılması-nıvebirliktekararvermeanlayışınınbenimsenmesini isterdi.Bukonuda;“Bir millet, işlerini danış-ma ile yürüttüğü sürece sıkıntıya düşmez.”3buyurarakdanışmanınöneminedikkatçekmiştir.Hz.Muhammed’inhayatındadanışmaileilgilipekçokörnekvardır.Hz.Muhammed,BedirSavaşı’nda,sa-vaşyapılacakyerkonusundavesavaşsonrasıesirlerhakkındaverilecekkararlarıdaarkadaşlarınada-nışarakalmıştır.
“İlim öğrenmek için yola çıkan kimse, dönünceye kadar Allah yolundadır.”(Tirmizî,İlim,2.hadis.)“Kim ilim tahsiline yönelirse Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır…”(Tirmizî,İlim,19.
2. Kur’an-ı Kerim’den Yüce Allah’ın her şeyi bir ölçü ve düzen içinde yarattığını ifade eden iki ayet meali bularak defterinize yazınız.
3. Kaderle ilgili atasözü ve deyimler bulup defterinize yazınız.
KAZA VE KADER
1. ÜNİTE
ÖĞRENME ALANI: İNANÇ
ÜNİTEMİZE HAZIRLANALIM
12
1. Allah Her Şeyi Bir Ölçüye Göre Yaratmıştır
Evrende yer alan canlı ve cansız tüm varlıklar eşsiz bir uyum ve düzen içindedir. Kâinattaki tüm var-lıkları yaratan Allah, her şeyi uyumlu ve ölçülü bir şekilde var etmiştir. Kur’an-ı Kerim’de bu konuyla ilgi-li olarak “Biz, her şeyi bir ölçüye göre yarattık.”1 buyrulmuştur.
Evrende mükemmel bir düzen ve ölçülü bir yaratılış olduğunu gösteren pek çok örnek vermek müm-kündür. Bu örneklerden bazıları şunlardır:
• Dünya, kendi ekseni etrafında belirli bir hızla dönmektedir. Dünya’nın kendi ekseni etrafında dön-mesiyle gece ve gündüz oluşur.
• Dünya’nın Güneş’e uzaklığı yaklaşık 150 milyon kilometredir. Bu mesafe canlıların yaşayabilmesi için ölçülü bir şekilde ayarlanmıştır. Güneş ile Dünya arasındaki mesafenin azalması canlıların sıcaklık-tan kavrulmasına, artması ise donmasına neden olacaktı. Bu durum canlıların yaşamını olumsuz etkile-yecekti.
1 Kamer suresi, 49. ayet.
Güneş’in düzenli bir şekilde batması, mevsimlerin art arda gelmesi size neler düşündür-mektedir?
Resim 1: Evrende her şey bir ölçü ve düzen içindedir.
“Güneş ve Ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir. ... Göğü Allah yükseltti ve mizanı (den-geyi) o koydu. Sakın dengeyi bozmayın.” (Rahmân suresi, 5-8. ayetler.)
• Atmosfer tabakası Dünya’mızın etrafı-nı çepeçevre kuşatmaktadır. Şayet bu tabaka şimdiki hâlinden daha kalın olsaydı Güneş ışın-ları Dünya’ya ulaşamazdı. Dünya, canlıların yaşayamayacağı kadar soğuk olurdu. Atmosfer tabakası şimdikinden daha ince olsaydı, bu du-rumda Güneş’ten gelen zararlı ışınlar canlıların yaşamını tehdit ederdi. Hatta bu zararlı ışınlar nedeniyle Dünya’da pek çok canlının yaşaması imkânsız hâle gelirdi.
• Dünya’nın uydusu olan Ay, Dünya’ya yaklaşık 384.000 km uzaklıktadır. Ay, Dünya’ya şimdiki hâlinden daha yakın olsaydı canlılar za-rar görebilirdi.
• Atmosferdeki oksijen oranı % 21’dir. Oksijenin atmosferdeki oranı % 21’den fazla olsaydı bu du-rum canlılar arasında tehlike yaratırdı. Daha az olduğu durumda ise gıdalarımızın enerjiye çevrilmesi mümkün olmayacaktı.
Bu örnekler, evrende mükemmel bir düzen ve uyum bulunduğunu bize göstermektedir. Evrendeki bu ölçü ve düzen sayesinde yeryüzündeki hayat devam etmektedir.
Resim 2: Evrende her şey ölçü ve uyum içinde yaratılmıştır.
Resim 3: Allah her şeyi mükemmel bir şekilde yaratmıştır.
14
Kader, sözlükte bir şeyin ölçüsü, miktarı ve kıymeti anlamlarına gelmektedir.1 Allah, evreni ve ev-rendeki varlıkları belirli bir ölçü ve düzene göre yani kadere uygun olarak yaratmıştır. Evrendeki her şeyi takdir eden, varlıkların kaderini belirleyen, her olayın sebep - sonuç ilişkisi içinde gerçekleşmesini sağ-layan da odur.
Evrendeki olayların sebep - sonuç ilişkisi içerisinde gerçekleşmesini sağlayan ilahî kanunlar var-dır. Buna göre Yüce Allah, evrendeki olayların düzenli bir şekilde gerçekleşmesini bu kanunlara bağla-mıştır. Dolayısıyla evrendeki bütün varlıklar kendileri için konulmuş bu yasalara göre hareket etmekte-dirler. Yüce Allah tarafından belirlenen bu kanunları fiziksel, biyolojik ve toplumsal yasalar olmak üzere üç grupta ele almak mümkündür.
Fiziksel yasalar, madde ve enerjinin oluşumu, değişimi, yapısı, hareketi ve maddeler arası ilişkiler-le ilgili prensiplerdir. Bunlar, deney, gözlem ve araştırmalar sonucu ortaya konulmuş, her zaman ve her yerde aynı sonucu veren evrensel yasalardır. Bu yasalarda açıklanan olaylar gözlenebilir, ölçülebilir ni-teliktedir. Örneğin, “Isıtılan metaller genleşir.”, “Su, deniz seviyesinde ve belli basınç altında 100 °C’ ta kaynar.” ifadeleri birer fiziksel yasayı ifade eder.
Evrenin fiziksel yasalarından biri de suyun kaldırma kuvvetidir. Gemilerin suda batmadan yüzmesi, bu yasanın bir sonucudur. Kur’an’da bu fiziksel yasaya; “Denizde dağlar gibi akıp gidenler (gemiler) de onun varlığının delillerindendir.”2 buyrularak dikkat çekilir.
1 Dinî Kavramlar Sözlüğü, s. 353.2 Şûrâ suresi, 32. ayet.
Resim 4: Suyun kaldırma kuvveti fiziksel yasalardandır.
Kader kavramı size neler çağrıştırmaktadır??
2. Kader ve Evrendeki Yasalar
15
Dünya’mızı ısıtıp aydınlatan Güneş, her gün düzenli bir şekil-de doğup batmaktadır. Mevsim-ler ve gece ile gündüz, sürekli olarak birbirini izlemektedir. Bü-tün bunlar Yüce Allah’ın belirle-diği fiziksel yasalara uygun ola-rak gerçekleşmektedir. “Güneş ve Ay bir hesaba göre hareket etmektedir.”1 mealindeki ayette de bu gerçeğe dikkat çekilmek-tedir.
Biyolojik yasalar, canlıların yapısı, beslenmesi ve üreme-siyle ilgili yasalardır. Yüce Allah, her canlıya kendi bulunduğu do-ğal ortamda yaşayabilmesi için gerekli özellikleri vermiştir. Buna göre bitkiler, hayvanlar, insanlar vb. bütün canlılar hayatlarını Allah’ın belirlediği biyolojik yasalara uygun olarak sürdürürler.
Yüce Allah balıkları suda solunum yapabilmeleri için solungaçlı, kuşları uçabilmeleri için kanatlı ya-ratmıştır. Etle beslenen hayvanlarla, otla beslenen hayvanlar arasında bedensel yapı özellikleri bakı-mından farklılıklar görülür. Örneğin, bu hayvanların çene yapıları birbirinden farklıdır.
Coğrafi şartların özelli-ğine göre değişik bölgeler-de farklı hayvan türleri ya-şamaktadır. Deve, sıcak ik-limin var olduğu çöl orta-mında, vücudunda su de-polayarak yaşamını devam ettirmektedir. Bütün bun-lar biyolojik yasalara uygun olarak gerçekleşmektedir.
Toplumsal yasalar ise toplumsal olaylar arasında var olan sebep - sonuç ilişkisini ifade eder. Örneğin, “Adaletin olmadığı bir toplumda barış ve huzur ol-maz.”, “Gelir dağılımının adil olduğu toplumlarda yoksulluk azalır.” cümleleri birer toplumsal yasa ifade-sidir.
Fiziksel, biyolojik, toplumsal vb. bütün yasalar Allah’ın takdiridir. Yüce Allah, bu yasalar aracılığıy-la evrendeki her şeyin kendi dileğine yani kaderine uygun olarak gerçekleşmesini sağlamaktadır. Dola-yısıyla her şey onun ilim, irade ve kudretinin eseridir. Her şeyde sebepler ve birtakım ölçüler mevcuttur. Çevremizde meydana gelen olaylar Allah’ın kaza ve kaderine uygun olarak meydana gelir.
Dinî bir terim olarak kader, Yüce Allah’ın, başlangıçtan sonsuza kadar olmuş ve olacak şeylerin za-manını, yerini ve her türlü özelliğini önceden bilip takdir etmesidir. Allah’ın ezelde irade ve takdir ettiği şeylerin yeri ve zamanı gelince gerçekleşmesine ise kaza denir. Her şey Allah’ın ilmi, dilemesi ve takdi-ri ile gerçekleşmektedir.
1 Rahmân suresi, 5. ayet.
Resim 5: Güneş’in her gün düzenli doğup batması Allah’ın evrene koyduğu fiziksel yasalardadır.
Resim 6: Allah her canlıyı yaşadığı ortama uygun özelliklerde yaratmıştır.
16
İnsan akıl ve irade sahibi bir varlıktır. O, aklı sayesinde düşünür, karar verir, iyiyi kötüden ayırt eder. İnsanı diğer canlılardan ayıran temel özelliği akıl ve irade sahibi özgür bir varlık olmasıdır. Ona bu özel-likleri veren Yüce Allah’tır.
İnsan özgür bir varlıktır. Diğer varlıklardan farklı olarak eylemlerini kendi istek ve iradesiyle gerçek-leştirir. Ancak insan ne kadar isterse istesin dilediği her şeyi yapamaz. Çünkü o, cüz’i irade sahibi bir var-lıktır. Yani onun iradesi sonlu ve sınırlıdır. Yüce Allah ise külli irade sahibidir. O, bütüncül, her şeyi kuşa-tan bir iradeye sahiptir. Allah’ın dileyip de yapamayacağı hiçbir şey yoktur.
İnsanın özgür olması kendi istek ve iradesiyle herhangi bir zorlama ve baskı olmadan bir şeye ka-rar vermesi ve bu doğrultuda davranmasıdır. Bu özelliğiyle insan seçenekler arasında tercihte bulunur.
3.1. İnsanın Özgürlüğü ve Sorumluluğu
Yukarıdaki kavram haritasında yer alan bilgiler üzerinde arkadaşlarınızla tartışınız.
EVRENDEKİYASALAR
Bitki, hayvan, Güneş, Ay vb. varlıklar biyolojik ve fiziksel yasaların dışına çıkması mümkün değildir. Kader ve yasalar arasın-
da yakın bir ilişki vardır.
İnsan canlı bir varlık ola-rak biyolojik yasalarla sı-nırlandırılmıştır.
Fiziksel ve biyolojik ya-salar çok sayıda deney ve gözlemle sınırlandırıl-mıştır.
Toplumsal yasalar, fizik-sel ve biyolojik yasalar kadar kesinlik içermez.
“Isıtılan maddeler genle-şir.” ifadesi fiziksel bir ya-sayı dile getirir.
ETKİNLİK TARTIŞALIM
İnsanı diğer varlıklardan ayıran özellikler nelerdir?
Özgürlükle sorumluluk arasında nasıl bir ilişki vardır?
?
?
3. İnsan İradesi ve Kader
17
Yapacağı iş ve davranışlara kendisi karar verir. İyiye de kötüye de kendi isteğiyle yönelir. Aklı ve özgür iradesiyle yaptığı eylem ve davranışlarından da sorumludur.
Allah insanı alacağı kararlarda, yapacağı davranışlarda serbest bırakmıştır. Bu açıdan insan ter-cihlerinde özgür, yaptıklarından da sorumludur. Kur’an’da; “Kim hidayet yolunu seçerse, bunu ancak kendi iyiliği için seçmiş olur; kim de doğru-luktan saparsa, kendi zararına sapmış olur. Hiçbir günahkâr, başkasının günah yükünü üstlenmez...”1 buyrularak kişinin yaptığı dav-ranışlardan sorumlu olduğu bildirilmiştir.
Hiçbir insan yaptığı kötü bir davranış so-nucunda, “Ne yapayım, alın yazım buymuş, bu benim kaderimmiş.” diyemez. Çünkü ken-di özgür iradesiyle iyilik yerine kötülüğü tercih etmiştir. Bundan dolayı davranışlarının sonuç-larına katlanacaktır. Bu konu Kur’an’da şöyle belirtilir: “Başınıza gelen herhangi bir mu-sibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzün-dendir…”2
Allah, insanlara özgür iradeleriyle tercihlerini doğru yapabilmeleri için peygamberler ve ilahî kitap-lar göndermiştir. Bu durum Kur’an’da; “Biz ona iki yolu (doğru ve eğriyi) göstermedik mi?”3 şeklin-de ifade edilmiştir. Başka bir ayette ise “Şüphesiz biz ona (doğru) yolu gösterdik, ister şükredici ol-sun ister nankör.”4 buyrulmuştur.
İnsan, gücünün yetmediği, seçim yapabilme yetkisi olmayan konularda sorumlu değildir. Bir insanın cinsiyetini, anne babasını, boyu ve rengini seçme hakkı yoktur. Bunlar doğrudan doğruya Allah’ın dile-mesi ve yaratması ile meydana gelir. Yüce Allah Kur’an’da; “Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef kılar. Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) da kendinedir...”5 buyu-rarak insanın, gücünü aşan konularda sorumlu tutulmadığını belirtmiştir.
Sonuç olarak insan özgür ve irade sahibi olarak yaptıklarından sorumludur. Bu nedenle her birey kendi sorumluluklarını bilip iyi, güzel ve doğru işler yapmalı, kötü, çirkin ve yanlış davranışlardan kaçın-malıdır.
Toplumumuzda kaderle ilişkilendirilen başlıca kavramlar arasında emek ve rızık da yer almaktadır. Emek, insanın bir amaca ulaşmak, bir yarar elde etmek için zihinsel ve bedensel olarak çaba sarf et-mesi, gayret göstermesidir. Rızık ise Yüce Allah’ın canlılara yiyip içmek ve yararlanmak için verdiği her şey demektir. İnsan, eğitim, barınma, beslenme, korunma gibi ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için çalış-mak zorundadır.
İnsan başarılı olmak istiyorsa düzenli ve çok çalışmalı, üzerine düşen sorumlulukları yerine getir-melidir. Çalışmadan, emek vermeden başarı elde edilemez. Kur’an’da; “Bilsin ki insan için kendi ça-lışmasından başka bir şey yoktur ve çalışması da ileride görülecektir. Sonra ona karşılığı tasta-mam verilecektir.”1 buyrularak herkese çalışmasının karşılığının verileceği belirtilmektedir. Peygam-berler de bir meslek edinerek rızkını aramış, alın teri dökmüş ve bu konuda bizlere örnek olmuşlardır.
1 Necm suresi, 39-41. ayetler.
3.2. İnsanın Çabası: Emek ve Rızık
“Allah, gökleri ve yeri yerli yerince yaratmıştır. Böylece herkes kazancına göre karşılık görür. Onlara haksızlık edilmez.” (Câsiye suresi, 22. ayet.)
Yukarıdaki ayette verilmek istenen mesaj nedir?
?
19
Örneğin, Hz. Âdem çiftçilik, Hz. Musa çobanlık, Hz. İdris terzilik, Hz. Davut demircilik ve Hz. Muham-med ticaret yapmıştır.
Başarı veya başarısızlık genel olarak kişinin kendi çalışmasına, gayret göstermesine bağlıdır. bu nedenle bir öğrenci derslerinde başarılı olmak istiyorsa planlı ve sistemli bir şekilde çalışmalıdır. Ders-lerine çalışmayıp sınavlarda başarısız olduğunda, “Ne yapayım, kaderimde bu varmış.” dememelidir. Çünkü onun başarısızlığı kendi tembelliğinin sonucudur.
Resim 8: İnsan çalıştığının karşılığını mutlaka alır.
ETKİNLİK SONUÇ ÇIKARALIMAslan mı Yoksa Topal Tilki mi Olmalı?Bir gün adamın biri avlanmak için ormana gider. Geceyi orada geçirmeye karar verir. Ormanda-
ki yırtıcı hayvanlardan korktuğu için büyük bir ağaca çıkar. Ağaçta iken bir inilti duyar. Etrafına bakı-nır ve aşağıda kötürüm bir tilki görür. Adam, “Acaba bu tilki ne yer, ne içer?” diye düşünürken uzak-tan bir aslanın geldiğini görür. Aslanın ağzında bir ceylan vardır. Aslan, ağacın dibine gelir. Ceylanı parçalar, bir güzel karnını doyurur ve çekilir gider. Aslan gidince kötürüm tilki sürüne sürüne ceylan-dan arta kalanları yemek üzere yaklaşır ve aslanın artıkları ile karnını doyurur.
Bunları ağaçtan izleyen adam şöyle düşünür: “Yaaa… demek ki kötürüm bir hayvanın bile yiye-ceğini Allah ayağına gönderiyor ve onu aç bırakmıyor. Öyle ise ben niye çalışıp yoruluyorum? Bun-dan sonra ben de bir köşeye çekilip beklemeliyim…”
Adam bu düşünceler içinde bir köşeye çekilir ve beklemeye başlar. Bir gün, iki gün, üç gün bek-ler. Fakat gelen giden olmaz. Kimse ona yiyecek içecek bir şey getirmez. Sonunda adam açlıktan baygın düşer. Uyku ile uyanıklık arasında kendisine şöyle seslenildiğini işitir: “Kalk, tembel adam! Ne yatıp duruyorsun? Elin ayağın tutuyorken bu miskinlik, bu tembellik niye? Niçin kendini kötürüm til-kinin yerine koyuyorsun? Git, aslan gibi ol, avlan. Hem kendin ye hem de artanı ile başka bir yata-lak geçinsin!”
Sadi Şirazi, Bostan, s. 118, 119.(Yeniden düzenlenmiştir.)
Yukarıdaki öyküden emek ve rızık açısından çıkarılacak sonuçlar nelerdir? Arkadaşlarınızla payla-şınız.
20
OKUMA METNİ
Çalışkan insanlardan oluşan toplumlar ta-rih boyunca başarıya ulaşmış, medeniyetler kurmuşlardır. Bilim, teknoloji, güzel sanatlar alanındaki başarılara da insanların özverili ça-baları sonucu ulaşılmıştır.
Allah herkesin rızkını verir ancak rızkı elde etmek için çalışıp emek harcamak gere-kir. Kişi, rızkını kazanmak için çalışma, emek harcama yönünde tercihte bulunursa Allah da onun bu tercihine ve çabasına göre rızkını ve-rir. Kur’an’da, Yüce Allah; “... Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içiniz-den, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım...”1 buyurmaktadır.
Sonuç olarak bir işi başarmak ve rızık elde etmek için önce elimizden geleni yapmalı, sonra bizi başarıya ulaştırmasını Allah’tan istemeliyiz.
1 Âl-i İmrân suresi, 195. ayet.
Resim 9: İnsan rızkını kazanmak için çaba göstermelidir.
ÇALIŞAN KAZANIRHalk arasında “Çalışan kazanır, çalışmayan aldanır.” denilir. Bu sözün ne kadar doğru ol-
duğunu anımsatmaya gerek yok. Ders yılı sonunda karnelerimizi aldığımızda gerçeği gözleri-mizle görürüz. Çalışanlar sınıfını geçmiş, çalışmayanlar ise sınıfta kalmıştır. Yani çalışan ka-zanmış, çalışmayan kaybetmiştir.
Çalışan insan güçlüdür. Tembel ise güçsüzdür.Nasrettin Hoca komşusunun evinin önünden geçerken bir ses duymuş:— Ya Rabb, bana cennetini ver, beni cennetine koy.Pencereden başını uzatıp bakmış ki ne görse beğenirsiniz? Komşusu yatağa sırt üstü
yatıp gözlerini tavana dikmiş, bir yandan esniyor, bir yandan cennet istiyor:— Allah’ım, bana cennetini nasip et.Hoca, bir ders vermek için komşusunun çatısına çıkmış. Takır tukur gezinmeye başlayın-
ca adam aşağıdan seslenmiş:— Kim var orada?— Benim, diye cevap vermiş Hoca, kaybolan eşeğimi arıyorum. Adam kahkahalarla gül-
müş:— Be hey hoca, hiç çatıda eşek aranır mı? Hoca gürlemiş yukardan:— Ey akılsız!.. Peki yatakta cennet aranır mı?Evet çocuklar, dünyada başarmak için de ahirette cennete girmek için de çalışmak gere-
kir. Çalışmak başarının sırrıdır.Unutmamalı ki İslam dini helal yolda çalışmayı ibadet saymıştır.
Ahmet ŞAHİN, Dinî Hikâyeler, s. 10(Yeniden düzenlenmiştir.)
21
Ecel kelimesi, sözlükte müddet, süre, belirlenen vaktin sonu gibi anlamlarla açıklanmıştır. Terim ola-rak ömrün bittiği, hayatın sona erdiği zamana denir. Ecel kavramı Kur’an’da, insan için kullanıldığı gibi milletlerin, Güneş’in, Ay’ın ve yer ile gök arasındaki her şeyin varolma süresinin belirlendiğini ifade et-mek için de kullanılmıştır.1 Ömür ise insanın doğumundan ölümüne kadar geçen zaman di-limidir.
Evrende bulunan canlıların belli bir ömrü vardır. Yaşadığımız dünyanın da bir sonu var-dır. Kur’an’da her varlığın bir eceli, sonu oldu-ğu şöyle belirtilmiştir: “Gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları biz, şüphesiz yerli ye-rince ve belli bir süre için yarattık ...”2 Kut-sal kitabımıza göre dünya hayatının bütünüyle son bulmasına kıyamet denir.
Her ferdin ve toplumun bir eceli vardır. Kur’an’ın birçok ayetinde bu konudan bahsedil-mektedir. Bir ayette; “Sizi bir çamurdan yara-tan, sonra ölüm zamanını takdir eden ancak odur. Bir de onun katında muayyen bir ecel (kıyamet günü) vardır...”3 buyrulur. Bu ayette Allah, insana verilmiş bir ömürden, bir de ölüm vaktinden bahsetmektedir.
1 Fâtır suresi, 13. ayet; Ahkâf suresi, 3. ayet.2 Ahkâf suresi, 3. ayet.3 En’âm suresi, 2. ayet.* (R.a.) “Radiyallahu anhu” şeklinde okunur. “Allah ondan razı olsun.” anlamındadır.
3.3. Dünya Hayatının Sonu: Ecel ve Ömür
Resim 10: Her canlı bir gün mutlaka ölecektir.
“Yeryüzünde bulunan her canlı yok olacak. Ancak azamet ve ikram sahibi Rabb’inin zatı baki kalacak.” (Rahmân suresi, 26, 27. ayetler.)
ETKİNLİK OKUYALIM, DEĞERLENDİRELİMHz. Ömer (R.a.) halife iken Şam’a gitmek üzere yola çıkmıştı. O, Şam yakınlarına vardığında
beraberindeki bazı kişiler, şehirde veba hastalığı çıktığını haber vermişlerdi. Hz. Ömer, tedbir olarak veba hastalığının çıktığı yere girmemeyi kararlaştırmış ve çevresindekilere geri döneceğini söylemiş-ti. Bunun üzerine yanındakilerden biri:
– Ey halife, böyle yaparak Allah’ın kaderinden mi kaçıyorsunuz? Allah ölümünüzü bu hastalıktan takdir etmiş ise ölürsünüz, takdir etmemiş ise size bir şey olmaz, dedi.
Bunun üzerine Hz. Ömer: – Evet, Allah’ın kaderinden, Allah’ın kaderine kaçıyorum (Hakkımızdaki takdiri bilmediğim için
tedbir alıyorum.) dedi ve şu çarpıcı örneği verdi: “Senin develerin olsa ve iki taraflı bir vadiye inseler. Vadilerden biri verimli, diğeri çorak olsa. Sen de verimli yerde develerini otlatsan, Allah’ın takdiri ile otlatmış, çorak yerde otlatsan da yine Allah’ın kaderi ile otlatmış olmaz mıydın?”
(Buhârî, Hac, 34.hadis.)Yukarıdaki örnek olayı ecel, ömür ve kader ilişkisi açısından değerlendiriniz.
22
Yüce Allah, her canlıya belli bir ömür takdir etmiştir. İnsana da verilmiş bir ömür vardır. Ancak kişi-nin ömrü yaşadığı çeşitli etkenlere bağlı olarak değişebilir. Sağlığına, beslenmesine, içinde bulunduğu şartlara bağlı olarak insan daha uzun süre yaşayabilir. Sağlıklı yaşamak için çaba harcamayan, kuralla-ra uymayan insanlar ise bu durumdan etkilenir. Örneğin, trafik kurallarına uymayan, aracının bakımını yaptırmayan bir sürücü kaza geçirebilir. Yüzme bilmeyen kişi derin sulara girerse boğulabilir. Temizliğe dikkat etmeyen ve bulaşıcı hastalıklara karşı korunmayan kişi hastalanabilir.
Tıpkı hayat gibi ölüm de Allah’ın takdiriyle meydana gelmektedir. Allah’ın ezeldeki bilgisiyle insanın ömrünü takdir etmesi onun iradesini ortadan kaldırmaz. Bu konuda insanın yapması gereken yaşadığı süre içerisinde Allah’ın evrene koyduğu yasalara göre hareket etmesidir.
Tevekkül sözcüğü, güvenmek, dayanmak ve işi başkasına havale etmek anlamlarına gelir. Terim ola-rak ise insanın gerçekleştirmek iste-diği herhangi bir iş için gereken her şeyi yaptıktan sonra Allah’a güvenip sonucu ondan beklemesidir.
Tevekkül, kadere inanmanın bir gereğidir. Kadere iman eden kişi, “Kaderde ne varsa o olur.” de-yip tembellik etmez, çalışıp çabalar. Evrendeki olayların ilahî düzen ve kanunlara uygun olarak sebep so-nuç ilişkisi içerisinde gerçekleştiği-nin bilinciyle hareket eder. Allah’a tevekkül eden insan, gerçekleştir-mek istediği herhangi bir iş için gay-ret göstermeden Allah’a tevekkül et-mez. Çalışır, çabalar, bütün çözüm yollarını dener, sonucu ise Allah’tan bekler. Resim 11: İnsan bir iş için gereken her şeyi yaptıktan sonra sonucu Allah’tan
beklemelidir.
“Tedbir kuldan, takdir Allah’tandır.” sözü neyi ifade etmektedir??
Yukarıda verilen kaderle ilgili deyim ve atasözleriyle anlatılmak istenen nedir? Siz bu düşünce-lere katılıyor musunuz? Niçin? Arkadaşlarınızla tartışınız.
23
ETKİNLİK TARTIŞALIM“Allah’a dayandım!” diye sen çıkma yataktan.
Manayı tevekkül bu mudur? Hey gidi nadan!
Ecdadını, zannetme, asırlarca uyurdu;
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Mehmet Âkif ERSOY, Safahat, s. 453.
Yukarıdaki dizelerde Mehmet Âkif Ersoy, tevekkül açısından nelere dikkat çekmektedir? Tartışınız.
Tevekkül eden insan, öncelikle kendi üzerine düşen sorumlulukları ye-rine getirir. Hasta olmamak için temiz-liğe, sağlığını korumaya özen göste-rir. Düzenli ve sağlıklı beslenir. Hasta-landığında da tedavi olmak için dokto-ra gider. İyileşmek için gerekli önlemle-ri aldıktan sonra Allah’a dua eder, on-dan şifa diler ve ona güvenir. Aynı şe-kilde bir çiftçi, tarlasını güzelce sürer, tohumu eker, gübresini atar, gerekirse sulamasını yapar. Tarlasını zararlı bö-ceklerden korumak için her türlü ön-lemi de aldıktan sonra sonucu Allah’tan bekler. Ekinin büyümesi ve ürün vermesi için ona dua eder ve Rabb’ine güvenir. İslam’ın öngördüğü tevekkül bu şekilde yapılır. Kur’an-ı Kerim’de, Yüce Allah tevekkülle ilgili şöyle buyurur: “...Kararını verdiğin zaman da artık Allah’a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever.”1 “...Kim Allah’a güvenirse o, ona yeter...”2
Hz. Peygamber, devesini bağlamayıp salıveren ve “Allah’a tevekkül ettim.” diyen bir kişiye şöyle bu-yurmuştur: “Önce deveni sağlam bir şekilde (yularından) bağla, sonra tevekkül et.”3 Peygamberi-mizin bu sözünden anlaşılıyor ki Müslüman, önce elinden geleni yapmalı, sonra da Allah’a tevekkül et-melidir.
Resim 12: Başarı için derslere çalışıp Allah’tan yardım dilemek gerekir.
Tevekkül, tembellik etmek ve sorumluluktan kaçmak değildir. Kişinin bir konuda gücü nispetinde tüm önlemleri aldıktan sonra sonucu ve başarıyı Allah’tan beklemesidir. Her türlü önlemi aldıktan son-ra Allah’a güvenen kimse, “Ben kendi üzerime düşeni yaptım.” diye güven ve huzur duyar. O hâlde, biz de önce çalışmalı, sonra Allah’tan yardım beklemeliyiz. Günü gününe dersimize çalışmalı, ödevlerimizi zamanında yapmalıyız. İşimizde veya dersimizde başarılı olmak için her türlü çalışmayı yaptıktan son-ra Allah’a tevekkül etmeliyiz.
1. İnsanın bir amaca ulaşması, bir yarar elde etmesi için zihinsel ve bedensel olarak çaba sarf etmesi, gayret göstermesi.
2. Allah’ın, başlangıçtan sonsuza kadar olmuş ve olacak şeylerin zamanını, yerini ve her türlü özelliklerini önceden bilip takdir et-mesi.
3. İnsanın gerçekleştirmek istediği her-hangi bir iş için gereken her şeyi yaptıktan sonra Allah’a güvenip sonucu ondan bekle-mesi.
4. İnsanın doğumundan ölümüne kadar geçen sınırlı zaman dilimi.
5. Ömrün bittiği, hayatın sona erdiği za-man
6. İnsana verilen sınırlı irade.
7. Allah’ın ezelde irade ve takdir ettiği şeyleri, yeri ve zamanı gelince ezeldeki ilim, irade ve tak-dire uygun olarak yaratması.
8. Kişinin kendi davranışları veya yetki alanına giren olayların sonuçlarını üstlenmesi.
Ayete’l Kürsi Bakara suresinin 255. ayetidir. Bu ayet, Allah’ın yüce sıfatlarını ve eşsiz kudretini konu edinir. İçinde “kursi” kelimesi geçtiği için bu ayete “Ayete’l-Kürsi” denilmiştir. Kürsi, Allah’ın sonsuz gücü, kudreti ve hükümranlığı anlamlarına gelir.
ve mâ fil ard. Men zellezî yeşfe’u indehû illâ bi iznih. Ya’lemü mâ beyne eydîhim ve mâ halfehüm. Ve lâ yühîtûne bi şey’in min ilmihî illâ bimâ şâ’e. Vesia kürsiyyühüs semâvâti vel ard, ve lâ yeûdühû hifzuhümâ; ve hüvel aliyyül azîm.
Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıylaAllah, ondan başka tanrı yoktur; o, hayydır, kayyumdur. Kendisine ne uyku gelir ne de
uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi onundur. İzni olmadan onun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (Ona hiçbir şey gizli kalmaz.) Onun bildirdiklerinin dışında insanlar onun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. Onun kür-süsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez; o, yücedir, büyüktür.
OKUNUŞU
ANLAMI
1 2
3
5
7
4
6
8
Ayete’l-Kürsi hakkında neler biliyorsunuz??
5. Ayete’l-Kürsi ve Anlamı
25
ETKİNLİK LİSTELEYELİMAşağıda verilen örnekleri de dikkate alarak Ayete’l-Kürsi’den çıkarılabilecek sonuçları örnekteki
“... Onun katında her şey ölçü iledir.” (Ra’d suresi, 8.ayet.)“... Her şeyi yaratmış, ona ölçü, biçim ve düzen vermiştir.” (Furkân suresi, 2.ayet.)
1. Yukarıdaki ayetlerden hareketle aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Evren gelişigüzel yaratılmıştır. B) Her şeyin yaratılmasında bir düzen vardır. C) Allah her şeyi bir ölçüye göre yaratmıştır. D) Her şey Allah tarafından yaratılmıştır.
2. İnsanın yaptıklarından sorumlu tutulmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Ömrünün diğer varlıklardan uzun olması B) Öldükten sonra tekrar hayatının devam edecek olması C) Akıl ve irade sahibi olması D) Toplumsal bir varlık olarak yaratılması
3. “Balıklar solunum yapabilmek için solungaçlara, kuşlar uçabilmek için iki kanada sahiptir. Hayvanların vücut yapıları yaşam biçimlerine uygundur. Etle beslenen hayvanların çene yapıları, otla beslenen hayvanların çene yapılarından farklıdır.”
Yukarıdaki bilgiler, evrendeki yasaların hangisiyle ilgilidir? A) Biyolojik Yasalar B) Toplumsal Yasalar C) Fiziksel Yasalar D) Ekonomik Yasalar
Aşağıdaki soruların doğru cevabını seçeneklerden bulup işaretleyiniz.A
ÜNİTEMİZİ DEĞERLENDİRELİM
26
4. Aşağıdakilerden hangisi yanlış bir tevekkül anlayışıdır?
A) İhtiyaçlarımızı karşılamak için çalışmak ve Allah’tan başarı dilemek
B) Çiftçinin tarlaya tohumu atması ve Allah’a güvenmesi
C) Hastalığımızın geçmesi için tedavi olup Allah’tan şifa dilemek
D) Derslere çalışmayıp başarı için Allah’tan yardım dilemek
5. Özgürlük ve sorumluluk ilişkisiyle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) İnsan, özgürlüğü oranında yaptıklarından sorumludur.
B) Herkes kendi davranışlarının hesabını verecektir.
C) Allah, kimseye gücünün üstünde bir sorumluluk yüklememiştir.
D) İnsanın sınırsız özgürlüğü ve sorumluluğu vardır.
“ömür, özgür, cüzi irade, sorumluluk, güvenmek”
6. İnsana ait iradeye ………....................….. denir.
7. İnsan fiillerini kendi ………....................….. iradesiyle işler.
8. Bir işte başarılı olmak için gerekli tedbirleri aldıktan sonra Allah’a dayanıp ona ……..........….. ................ gerekir.
9. Her canlının sahip olduğu yaşam süresine ………....................….. denir.
Aşağıdaki cümlelerde noktalı yerlere, verilen sözcüklerden uygun olanı yazınız.B
Toplumdayaşayanher insanınsahipolduğu imkânlaraynıdeğildir. İnsanlararasındasosyalveekonomikfarklılıklarvardır.Birtoplumdazengin,yoksul,genç,yaşlı,kimsesizveyardımamuhtaçkişi-lerbiraradayaşarlar.Toplumda,ihtiyacıolanlarayardımetmek,sahipolduğumuzimkânlarıonlarlapay-laşmakhemdinîhemdeinsanibiryükümlülüktür.Kur’an’da;“Onların (zenginlerin) mallarında, muh-taç ve yoksullar için bir hak vardır.”1buyrularakMüslümanlaryoksullarayardımetmeyeyönlendirilir.
İnsan, sadece maddi yönden değilmanevi yönden de başkalarına ihtiyaçduyar.O, sevinçlerini, dertlerini, üzüntü-leriniveacılarınıbaşkalarıylapaylaşmakister.İyivekötügününde,dostlarınınya-nındaolmasınıbekler.Hastaolanlarızi-yaret etmek, cenazesi olanlara başsağ-lığıdilemek,evlilikvesünnet törenlerinekatılmak;üzüntülüvesevinçligünlerindesevdikleriyleolmakinsanamutluluk,güçvegüvenverir.
Yardımlaşma ve paylaşma, toplum-sal dayanışmaya, barışa katkı sağlar.Paylaşma ve yardımlaşmanın olduğutoplumlardaekonomik vesosyaladalet-sizliklerazalır.Bireylerarasında;paylaşma,dayanışmavesorumlulukduygularıgelişir.Malınıyoksulvekimsesizlerlepaylaşmakaradakisevgiyiartırır,toplumsaldayanışmayıgeliştirir.Böylecetoplumdagü-venvehuzurortamıoluşur.
Resim 1: Hasta olan birini ziyaret etmek ona verilen en büyük manevi destektir.
Babam,osoruyusorduğumzamanbanabukonuylailgiliKur’an’dayeralanşuayetle-riokudu:“O takva sahipleri ki bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yu-tarlar ve insanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever.”1, “Sevdiği-niz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça ‘iyi’ ye eremezsiniz. Her ne harcarsanız Al-lah onu hakkıyla bilir.”2DemekkiAllah,bizimzordurumdaolanlarayardımetmemiziistiyor.
30
1 Bakara suresi 215. ayet.2 Muhyiddin-i Nevevî, Riyazüs’ Salihin ve Tercemesi, C I, s. 284.3 Muhyiddin-i Nevevî, Riyazüs’ Salihin ve Tercemesi C I, s. 314.4 Âl-i İmran 134. ayet.
İslamdinipaylaşmaveyardımlaşmayabüyükönemverir.İslam’dakardeşlik,yardımlaşmavedaya-nışmaöndegelendeğerlerdendir.Kur’an-ıKerim’depekçokayetteinsanlarınyardımlaşmalarıvedaya-nışmaiçindeolmalarıteşvikedilmiştir.Buayetlerinbirindeşöylebuyrulmuştur:“Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakir-ler ve yolcular için olmalıdır. Şüphesiz Allah yapacağınız her hayrı bilir.”1
Peygamberimizdebirhadisinde;“Her kim eli dar olan borçluya kolaylık gösterirse Allah da dünya ve ahirette ona kolaylık gösterir.”2buyurarakihtiyacıolanayardımedilmesiniteşviketmiştir.DiğerbirhadisindedePeygamberimiz;“Fakirleri araştırıp bulunuz, görüp gözetiniz...”3sözüylebirinsanın,yaşadığıtoplumdakiyoksul,yardımamuhtaçkişilerinsorunlarınailgisizkalmamasınıistemek-tedir.
Paylaşmakveyardımetmekiçinmutlakaçokzenginolmakgerekmez.Herinsanimkânlarıölçüsün-ceihtiyaçsahiplerineyardımedebilir.YüceAllahKur’andabukonuylailgilişöylebuyurmaktadır;“O tak-va sahipleri ki bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar...” 4
Tarihimizdesadakanınverilişbiçimiyle ilgili ilginçörneklervardır.Örneğin,KanuniSultanSüleymanzamanında,şehrinçeşitliyerlerinde“sadakataşları”olurmuş.Yardımetmekisteyeninsan,gönlündennekopuyorsaorayabırakır,ihtiyacıolandagururuincinmeden,ihtiyacıoldu-ğukadarınıalırmış.Kimsedebudurumukötüyekullanmazmış.Böylecevarlıklıinsanlar,kimse-yegörünmedenyardımetmeimkânıbularakbolcasevaba,fakirlerdegururlarıincinmedenyar-dımakavuşurlarmış.Neredeşimdiosadakataşları!..Neyseduaedelimdeosadakataşlarınınyerinitaşlaşmışkalpleralmasın!Elimizdeolanlarıpaylaşmayıbilelim.Kur’an-ıKerim’deYüceAllah’ınsöylediğigibiancakbuşekildegerçekiyiliğekavuşabiliriz.
Hatice DEMİRBAĞDiyanet Çocuk Dergisi, s. 18-19.
(Uyarlanmıştır.)
2. İslam’ın Paylaşma ve Yardımlaşmaya Verdiği Önem
ETKİNLİK DEĞERLENDİRELİM
Muhtaçdurumdaolanlarayardımetmeknedenönemlidir??
Aşağıdakihadisleritoplumsalpaylaşma,yardımlaşmavedayanışmaaçısındandeğerlendiriniz.“Müminler birbirlerine merhamet etmekte, birbirlerini sevmekte ve birbirlerini korumakta
bir vücudun organları gibidir. Vücudun herhangi bir organı ağrıdığında, nasıl tüm vücut bun-dan rahatsız olursa bir mümin de sıkıntı içinde bulunduğunda, diğer müminler onun sıkıntısını paylaşırlar, derdiyle dertlenirler, üzüntüsüyle üzülürler.” (Buharî,Edep,78.hadis.)
“Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir.” (Buharî,Edep,12.hadis.)
Zekâtverecekkişilerduyarlıdavranmalı,yoksullarınonurunuinciteceksözvedavranışlardanka-çınmalıdır.Kur’an-ıKerim’debukonuda;“Mallarını Allah yolunda harcayıp da arkasından başa kak-mayan, fakirlerin gönlünü kırmayan kimseler var ya, onların Allah katında has mükâfatları vardır. Onlar için korku yoktur, üzüntü de çekmeyeceklerdir. Güzel söz ve bağışlama, arkasından incit-me gelen sadakadan daha iyidir...”3buyrulmuştur.
Resim 2: Zekât verilebilecek mallardan biri de altındır.
Zekât,malınkötüsündenverilmemelidir.YüceAllahKur’an’da;“Ey iman edenler! Kazandıklarını-zın iyilerinden ve rızık olarak yerden size çıkardıklarımızdan hayra harcayın. Size verilse gözünü-zü yummadan alamayacağınız kötü malı, hayır diye vermeye kalkışmayın…”1buyurarakzekâtın,malıniyisindenverilmesiniistemektedir.
“Ey iman edenler! Allah’a ve ahiret gününe inanmadığı hâlde malını gösteriş için harcayan kimse gibi başa kakmak ve incitmek suretiyle yaptığınız hayırlarınızı boşa çıkarmayın. Böyle-sinin durumu, üzerinde biraz toprak bulunan düz kayaya benzer ki sağanak bir yağmur isabet etmiş de onu çıplak pürüzsüz kaya hâline getirivermiştir. Bunlar kazandıklarından hiçbir şeye sahip olamazlar. Allah, kâfirleri doğru yola iletmez. Allah’ın rızasını kazanmak ve ruhlarında-ki cömertliği kuvvetlendirmek için mallarını hayra sarf edenlerin durumu, bir tepede kurulmuş güzel bir bahçeye benzer ki üzerine bol yağmur yağmış da iki kat ürün vermiştir. Bol yağmur yağmasa bile bir çisinti düşer (de yine ürün verir). Allah, yaptıklarınızı görmektedir.”(Bakarasuresi264-265.ayetler.)
Sadaka,fakirvemuhtaçlara,Allahrızasıiçinkarşılıksızyapılanyardım,bağışdemektir.Sadaka,toplumsaldayanışmanınveyardımlaşmanınbaşlıcayollarındanbiridir.Kur’an-ıKerim’inpekçokayetin-desadakavermektavsiyeedilmiştir.1Buayetlerdenbirişöyledir:“Sadaka veren erkeklere ve sadaka veren kadınlara ve Allah’a güzel bir ödünç verenlere, verdiklerinin karşılığı kat kat ödenir ve on-lara değerli bir mükâfat vardır.”2Peygamberimizdebirhadisinde,“Her Müslüman için sadaka ver-mek bir görevdir.”3buyurmuştur.
Birihtiyaçsahibinepara,yiyecek,gi-yecekvs.vermek;okul,cami,yurt,has-tane, yol, köprü, çeşme gibi insanlarınyararlanacağı yerler yaptırmakbirer sa-dakadır.Bunlarınyanındahertürlügüzelve yararlı iş yapmak, davranışta bulun-mak da sadakadır. Örneğin, bir hastayıziyaretetmek, insanlaragüler yüzlese-lamvermek, tatlıdillekonuşmak, insan-larınsorunlarıyla ilgilenmek,yoldankar-şıyageçmektezorlananbir yaşlıyayar-dımcı olmak, toplu taşıma araçlarındahasta,yaşlıveengellikişilereyervermekdesadakadır. Resim 3: Güzel iş ve davranış da bir sadakadır.
4. Toplumsal Dayanışma İbadeti Olarak Sadaka
“... İki kimsenin arasını bulup barıştırmak sadakadır. Bir kimseye bineğine binmede veya eşyasını koymada yardım etmek sadakadır. Güzel söz sadakadır. Namaza gitmek için atılan her adım sadakadır. Yoldaki rahatsızlık veren şeyleri kaldırmak da bir sadaka-dır.” (Buhârî,Siyer,128.hadis.)
“İnsanlara güler yüz göstermen sadakadır. İyiliği öğütlemen ve kötülüğe engel olmaya çalışman sadakadır...”(SeçmeHadisler,s.33.)
“Gözleri görmeyene rehberlik etmen bir sadakadır. Sağır ve dilsize anlayacağı bir şekil-de anlatman, ihtiyacını gidermesi için ona rehberlik etmen sadakadır. Derman arayan dert-liye yardım için koşuşturman, koluna girip güçsüze yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade edivermen bir sadakadır...” (AhmedbinHanbel,Müsned,C5,s.168-169.)
Sadaka,gösterişekaçmadan,verilenkimseminnetaltındabırakılmadanverilmelidir.Allah,Kur’an-ıKerim’debukonudaşöylebuyurur:“Ey iman edenler!... Başa kakmak ve incitmek suretiyle yaptı-ğınız hayırları boşa çıkarmayın...”1 “Eğer sadakaları (zekât ve benzeri hayırları) açıktan verirse-niz ne âlâ! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin için daha hayırlıdır. Allah da bu se-beple sizin günahlarınızı örter...”2
Aşağıdakihadisteverilmekistenenmesajnedir?Hz.Muhammed(s.a.v),“Sadaka vermek her Müslümanın görevidir.”buyurdu.Yanındabulu-
nanlar:—Sadakaverecekbirşeybulamazsa,dediler.“Bir yerde ücretle çalışır, hem kendisine faydalı olur hem de sadaka verir.” —Bunagücüyetmezse?“Darda kalana, ihtiyaç sahibine yardım eder.”—Bunadagücüyetmezse?“İyilik yapmayı tavsiye eder.”—Bunudayapamazsa?“Kötülük yapmaktan uzak durur. Bu da onun için sadakadır.”buyurdu. (Buharî,Zekât,30.hadis.)
Resim 4: Sadaka, yardımlaşma ve dayanışmaya katkı sağlar.
gözetmeksizinmuhtaçvekorunmasız insanlara-yardımetmek,amacıylakurulmuşbirkurumdur.1 Kızılay; bu amacı gerçekleştirmek için her türlüdoğal, sıhhi, teknolojik vb. afetlere uğrayanlara,imkânlarölçüsündeinsaniyardımulaştırır.Engel-lilere,hastalaraveyoksullarayardımeder.Aşev-leriaçar,yaşlılarveçocuklariçinbakımhizmetle-risunar.Deprem,sel,yangın,çığgibiafetvefela-ketlerdeafetzedelereyardımcıvedestekolur.Ge-çicibarınmavebeslenmeimkânlarısağlar,sağlıkhizmetlerindedestekolur.İhtiyaçduyulanyerler-dehastaneleraçar.Kanvekanürünlerininihtiyaçsahiplerineulaştırılmasıiçingereklisistemleriku-rar.SavaştaveolağanüstüdurumlardaTürkSilahlıKuvvetlerineyardımcıolur.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu
Kimsesiz, korunmaya ve bakıma muhtaç ço-cuklara,yaşlılarahertürlümaddivemanevidesteğisağlamakamacıylakurulmuştur.Bukurum,yardımamuhtaç,özürlüveyaşlılarınhayatlarınısağlıklı,hu-zurvegüveniçindesürdürmesinekatkısağlar.On-larınyeme,içmevebarınmagereksinimlerinikarşı-lar.Kimsesizçocuklarıneğitimihtiyaçlarınıkarşılar,meslekedinmelerinerehberlikeder.Şehitlerineşveçocuklarını,gazilerikorumagöreviniüstlenir.2
Resim 5: Kızılay çalışmalarından bir görünüm
Resim 6: Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nda öğrenciler
5. Yardımlaşma Kurumlarımız
Bildiğinizyardımkuruluşlarıhangileridir??
36
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma VakfıSosyalYardımlaşmaveDayanışmaVakfınınamacı,muhtaçdurumdabulunanvatandaşlarayar-
“...Kim Müslüman kardeşine yardım eder ve onun ihtiyacını karşılarsa Allah da ona yar-dım eder. Kim Müslümanın bir sıkıntısını giderirse Allah da kıyamet gününde onun sıkıntıla-rından birini giderir...”(Muhyiddin-iNevevî,Riyazü’s-SalihinveTercemesi,C1,s.284.)
“Ey iman edenler! Kazandıklarınızın iyilerinden ve rızık olarak yerden size çıkardıkları-mızdan hayra harcayın...”(Bakarasuresi,267.ayet.)
—Aferinyavrucuğum.Aferinsana!Paylaşmakerdemdiryavrum.Paylaşmakinananinsan-larınengüzelözelliğidir.Rabb’imbizemalımızı,paramızıpaylaştığımızdaonlarınazalmayacağı-nısöylüyor.Paylaştıkçazenginleşeceğimizisöylüyor.Peygamberimizde“Komşusu açken Müs-lümanlar tok yatmamalı.”diyor.Ekmeğimizi,harçlıklarımızıihtiyacıolanherkeslepaylaşmalıyız.Senbunlarıanlamışsınyavrum.Senitebrikediyorum.
Hac,hembedenhemdemal ileyapılan bir ibadettir. Bu ibadet, Kur-banBayramı günlerinde ihrama gire-rekArafat’avakfeyapmakveKâbe’yitavafetmeksuretiyleyerinegetirilir.
Hac,Allahrızasıiçinibadetama-cıylayapılır.SağlığıyerindevemaddiimkânlarıuygunolanherMüslüman’ınömründebirkezhaccagitmesifarzdır.HacibadetiyleilgiliKur’an’da;“...Yolu-na gücü yetenlerin o evi haccetme-si Allah’ın insanlar üzerinde bir hak-kıdır...”1buyrulur.Peygamberimizde;“Ey inananlar, Allah size haccı farz kılmıştır. O hâlde haccediniz.”2 bu-yurarak haccın farz olduğunu bildir-miştir.
Umredehacdaolduğugibikutsalyerleriziyaretetmektir.Kur’an’da;“Haccı ve umreyi Allah için tam yapın...”1buyrulmuştur.Peygamberimiz;“Hac farz, umre ise sünnettir.”2buyurmuştur.
İhram: İhram, sözlükte “Haram kılmak, kendinisakındırmak.” anlamlarına gelir. Terim olarak hac veumre ibadeti yerine getirilirken normalde yapılmasın-da sakınca bulunmayan bazı davranışlardan belli birsüre içinuzakdurmaktır.Örneğin, ihramlıkimsetıraşolamaz,canlılarazararveremez.Hacibadetiesnasın-dahacıadaylarınıngiydiğielbiseyedeihramdenir.İh-rama Mekke şehrinin çevresinde belirlenmiş “mikat”adıverilenyerlerdegirilir.İhramagirenkişi,haccaniyetedervebazıdavranışlardankaçınmayaözengösterir.Saç,sakalvetırnakkesmek,bitkivehayvanlarazararvermek,kavgaetmek,kokusürünmekbunlardandır. Resim 8: Hac ibadetini yerine getiren Müslümanlar
Kâbe: Yeryüzünde ibadet yeri olarak yapılmış ilkmekândır. Bununla ilgili Kur’an’da şöyle buy-rulur:“Şüphesiz, âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev (ma-bet), Mekke’deki (Kâbe)dir.”2Bura-yaAllah’ınevianlamınagelen“Bey-tullah”dadenir.Kâbe,Müslümanla-rınkıblesidirveMekke’dedir.Müslü-manlar,namazkılarkenKâbe’yeyö-nelirler.
Safa ve Merve: Kâbe’nindoğu-sunda yer alan, Mescid-i Haram’ınyanında bulunan iki tepenin adıdır.Butepelerbirbirlerine350muzaklık-tadır.Haccınvaciplerindenolansa’y,buikitepearasındayapılır.Safa’danMerve’yedört,Merve’denSafa’yaüçkez gidilir. Sa’y, Hz. İsmail’in anne-si Hz. Hacer’in oğluna su arayışınısembolizeeder.
Resim 9: Hacılar Kâbe’de tavaf yaparken
Resim 10: Safa ve Merve arasında sa’y yapan hacılar
Arafat:Mekkeşehirmerkezininyaklaşık25 km güneydoğusunda bulunan kutsal biryerdir.Haccınfarzlarındanbiriolanvakfebu-radayapılır.
Müzdelife:Arafat Dağı ileMina arasın-dakalanbölgedeyeralır.Arafat’tanMekke’yegelişteziyaretedilenkutsalbiryerdir.Arafat’tavakfe yaptıktan sonra, akşama doğru bura-ya gelinir. Gece Müzdelife’de geçirilir. Şey-tan taşlamak için buradan taş toplanır. Bay-ramsabahı daaynı yerde “Müzdelife vakfe-si”yapılır.
Mina: Müzdelife ileMekke arasında birbölgedir.Hacesnasındaşeytantaşlamavekurbankesmegörevibubölgedeyerinegetirilir.
Resim 12: Hac esnasında dili, rengi ve ırkı ne olursa olsun insanlar arasında eşitliğin somut örnekleri sergilenir.
8. Haccın İnsan Davranışları Üzerindeki Etkisi
Acabahaccıninsanlaranegibifaydalarıolabilir??
43
Kurban,sözlükteyaklaşmak,yakınlaşmakgibianlamlaragelir.DinîterimolarakiseAllah’ayakın-laşmakveonunrızasınıkazanmakamacıylabelirlinitelikleritaşıyanbirhayvanı,ibadetamacıylabellibirvakittekesmekdemektir.Buamaçlakesilenhayvanadakurbandenir.İslamdininegöreakıllı,ergenlikçağınagirmişvezenginMüslümanlariçinkurbankesmekvaciptir.Buyükümlülük,Kur’an-ıKerim’deki; “Şimdi sen Rabb’ine kulluk et ve kurban kes.”1ayetinedayandırılmaktadır.Kurbankesmeninvakti,KurbanBayramı’nınilküçgünüdür.
KurbanibadetibugünküşekliyleHz.İbrahim’edayanır:Hz.İbrahim’inuzunbirsüreçocuğuolmaz.YüceAllah’açocuğuolmasıiçinduaedervebirçocuğuolursaendeğerlivarlığınıonakurbanedeceği-nesözverir.BirsüresonraoğluHz.İsmaildoğar.Hz.İsmailbellibiryaşagelinceHz.İbrahim,rüyasındaoğlunukurbanettiğinigörür.Burüyabirkaçkeztekrarlanır.Hz.İbrahim,oğluİsmail’egördüğüburüyayıanlatır.Oda;“...Babacığım! Emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulursun...”2 der.BununüzerineHz.İbrahimoğluİsmail’ikurbanetmeyekararverir.Hz.İbrahim,oğlunukurbanet-meküzereikenAllah,Cebrail’igönderipbundanvazgeçmesinivebirhayvankurbanetmesiniister.YüceAllah,Hz.İbrahim’e;“...Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten çok açık bir imtihandır...”3buyurarakbununbir imtihanolduğunuveimtihanıkazandığı-nıbelirtir.
İslamdininegörekurbanedilecekhayvanlardayaş,cinsvesağlıklailgilibazıözellikleraranır.Koyunveke-çininbiryaşını,sığırvemandanınikiyaşını,deveninisebeş yaşını bitirmiş olması gerekir. Küçükbaş hayvanlarbirkişiadınakurbanedilir.Büyükbaşhayvanlarisebirki-şidenyedikişiyekadarortakkurbanedilebilir.
Kurban keserken kurban edilecek hayvanın yönükıbleyedoğruçevrilir.Besmeleçekilir,tekbirgetirilir,“Bis-milllah,Allahüekber.”denilerekhayvankurbanedilir.Kur-banı, sahibinin kesmesi uygunolur.Ancakehil olanbirbaşkasınadakurbankesmesiiçinvekâletverilebilir.
ETKİNLİK YORUMLAYALIM“Biz, büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın (dininin) işaretlerinden (kurban) kıldık.
Onlarda sizin için hayır vardır. Şu hâlde onlar, ayakları üzerine dururken üzerlerine Allah’ın ismini anınız (ve kurban ediniz). Yan üstü yere düştüklerinde ise, artık (canı çıktığında) onlar-dan hem kendiniz yiyin hem de ihtiyacını gizleyen-gizlemeyen fakirlere yedirin. İşte bu hay-vanları biz, şükredesiniz diye sizin istifadenize verdik. Onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır fakat ona sadece sizin takvanız ulaşır. Sizi hidayete erdirdiğinden dolayı Allah’ı bü-yük tanıyasınız diye o, bu hayvanları böylece sizin istifadenize verdi. (Ey Muhammed!) Gü-zel davrananları müjdele!”
Hz.Muhammed,insanlararasındahiçbirzamanayrımyapmazdı.İnsanlaraırk,cinsiyet,zenginlikvemakamfarkıgözetmez,herkeseeşitdavranırdı.O,birsözünde;“...Ey insanlar! Rabb’iniz birdir, babanız da birdir; hepiniz Âdem’in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır. Allah yanında en kıy-metli olanınız, ondan korkup çekinenizdir. Arap’ın Arap olmayana bir üstünlüğü yoktur.”1buyura-raktemeldeinsanlararasındabirayrımolmadığınıbelirtmiştir.
Hz.Muhammed,hangiinançyadadüşüncedeolursaolsunherkesesaygıgösterirvedeğerverir-di.BirgünHz.Muhammedvearkadaşlarıotururkenönlerindenbircenazegeçer.O,cenazeyigörüncehemenayağakalkar.Bununüzerineyanındakilerona,ölenkişininMüslümanolmadığınısöylerler.Hz.Peygamber,onlara;“Bu da bir insan değil mi?”2 buyurarakhangiinançtanolursaolsuninsanainsanolduğuiçindeğerverilmesigerektiğinibelirtmiştir.
Hz.Muhammedinsanlarasevgivemerhametleyak-laşır, hiç kimsenin üzülmesini ve incinmesini istemezdi.İnsanlarıüzüntülüvesevinçligünlerindeyalnızbırakmaz-dı.Yaşlı,hasta,yetimvefakirkimselerleilgilenirdi.Akra-bavekomşularınıziyaretederdi.Komşularınakarşıdai-makibarvesaygılıydı.Onlarırahatsızedebilecekhertür-lüdavranıştansakınırdı.
Hz.Muhammedkendisi insanlaradeğerverdiğigibibizlerdendebunu istemiştir.Obir hadisinde;“Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olanınızdır.”3buyurarakinsanlaradeğerverilmesiniistemiştir.
1 Müslim, Hac, 19. hadis.2 Buhârî, Cenaiz, 50. hadis.3 Suyûtî, Camiu’s-Sağir, C 2, s. 9.* (s.a.v.) “sallallahu aleyhi vesellem” diye okunur. “Allah’ın selamı onun üzerine olsun” anlamındadır.
Peygamberimizgençliğindeticaretleuğraşmışveonunticarethayatındakigüvenilirliğivedürüst-lüğüherkesçetakdiredilmiştir.Mekke’ninzenginlerindenolanHz.HaticeHz.Muhammed’egüvenmiş,yönetmesiiçinticaretkervanlarınıonaemanetetmiştir.Hz.Hatice,onaolangüvenini,“EyMuhammed,senhalkıngözündeiyitanınıyorsun,doğru,güvenilirvegüzelahlaklısın.”1sözleriyleifadeetmiştir.Onungüvenilirolduğunugösterenbirolaydaşöyledir:Hz.MuhammedMekkelileriİslam’adavetetmekiçinSafaTepesi’neçağırıp;“Ey insanlar şu dağın arkasında size karşı hazırlanmış bir ordu vardır, de-sem bana inanır mısınız?”diyesormuştu.Oradabulunanlarınhepsibirden,“Evetinanırız.Çünküsen-denhiçbirzamanyalansözduymadık.”2diyerekcevapvermişlerdi.
HayatıboyuncadoğruluğuvedürüstlüğüesasalanHz.Muhammedbizleridedürüstvegüvenilirolmayateşviketmiştir.Hz.Muhammed,birhadisindeşöylebuyurmuştur:“Bana şunlar hakkında söz verin, ben de size cenneti müjdeleyeyim: Konuştuğunuz zaman doğru konuşun! Söz verdiğiniz zaman sözünüzü yerine getirin! Size emanet edileni koruyun!..”3
İslamdini,ilimöğrenmeyebüyükönemverir.Kur’an-ıKerim’de;“… Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?..”1buyrularakbilgininöneminevurguyapılır.Hz.Muhammeddeherzamanbilgiyeveilimöğ-renmeyeönemvermiştir.O;“İlim öğreniniz ve onu insanlara öğretiniz.”2 “İlim müminin yitik malı-dır. Nerede bulursa alsın.”3gibipekçoksözündeinsanlarıilimöğrenmeyeteşviketmiştir.
Resim 2: Hz. Muhammed, insanları ilim öğrenmeye teşvik ederdi.
Peygamberimizilimöğrenmekonusundakadınerkekayrımıyapmazdı.O;“İlim öğrenmek, her Müslüman erkek ve kadına farzdır.”4buyurmuşvekendisinegelenilahîbuyruklarıkadınerkekherke-seanlatmıştır.Peygamberimiz,haftanınbirgününükadınlarıneğitimineayırmıştır.
O;“Ya öğreten ya öğrenen ya dinleyen ya da bunları seven ol. Beşincisi olma helak olur-sun.”5buyurarakşartlarneolursaolsun,Müslümanlarıeğitimveöğretimeönemvermeyeteşviketmiş-tir.
1 Zümer suresi, 9. ayet.2 Darimî, Sünen, Mukaddime, 20. hadis3 Tirmizî, İlim, 19. hadis.4 İbn Mace, Sünen, Mukaddime, 17. hadis.5 Taberani, Mu’cemu’l Evsat, C 11, s. 406.
3. Hz. Muhammed Bilgiye Önem Verirdi
“Âlimler gökteki yıldızlar gibidir. Yıldızlar nasıl karanlıkta yol gösterirse âlimler de yeryüzünde rehberdirler.” (AhmetbinHanbel,C3,s.157.)
Peygamberimizinönemliözelliklerindenbirideişlerinidanışarakyapmasıdır.O,toplumuilgilendi-renönemlibirkararvermedenönceetrafındakikişilerindüşüncelerinialırdı.Onlarıngörüşvefikirleriçer-çevesindekendikararınıoluştururdu.EbuHureyreonunbuözelliğiiçin“Resulullah’tan daha fazla ar-kadaşları ile istişare eden bir kimse görmedim.”2demiştir.
Hz.Muhammed(s.a.v.), toplumdasorunlarınçözümündeherzaman işinuzmanınadanışılması-nıvebirliktekararvermeanlayışınınbenimsenmesini isterdi.Bukonuda;“Bir millet, işlerini danış-ma ile yürüttüğü sürece sıkıntıya düşmez.”3buyurarakdanışmanınöneminedikkatçekmiştir.Hz.Muhammed’inhayatındadanışmaileilgilipekçokörnekvardır.Hz.Muhammed,BedirSavaşı’nda,sa-vaşyapılacakyerkonusundavesavaşsonrasıesirlerhakkındaverilecekkararlarıdaarkadaşlarınada-nışarakalmıştır.
“İlim öğrenmek için yola çıkan kimse, dönünceye kadar Allah yolundadır.”(Tirmizî,İlim,2.hadis.)“Kim ilim tahsiline yönelirse Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır…”(Tirmizî,İlim,19.
yız.Günlükhayattaönemlikararlaralırkenişlerimiziyaparkenannebabamızavegüvendiğimizinsanla-radanışmalıyız.BukonudaKur’an’ın;“Onların işleri, aralarında danışma iledir...”1mealindekiayeti-nikendimizeilkeedinmeliyiz.
Peygamberimizinsanlarakarşıherzamanmerhametli,hoşgörülüveaffedicidavranırdı.O;“Ben ancak insanlığa rahmet olarak gönderildim.”2 sözüyleinsanlığarahmetolarakgönderildiğinivurgu-lamıştır.Kur’an’da;“And olsun size kendinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki sıkıntıya uğrama-nız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.”3buy-rularakdaPeygamberimizinenginmerhametvehoşgörüsünedikkatçekilmiştir.
Peygamberimizçocuklaraşefkatvemerhametgösterirdi.Hz.Zeyd’inoğluUsame,onunçocukla-raolansevgisivemerhametiyleilgiliolarakşöyleder: “Resulüllah bir dizine beni, bir dizine de to-runu Hasan’ı oturtur; sonra ikimizi birden bağrına basar ve ‘Ya Rabb, bunlara rahmet et. Çünkü ben bunlara karşı merhametliyim.’ diye dua ederdi.”1Hz.PeygamberbirgüntorunuHasan’ıyanınaalmış,sevmişveyanağındanöpmüştü.Onugörenbirsahabi,“Benimonçocuğumvar,hiçbiriniöpmüşdeğilim.”dedi.Hz.Muhammedbusahabiyeşöylekarşılıkverdi:“Merhamet etmeyene merhamet edil-mez. Allah sizin kalbinizden merhameti çıkardı ise ben ne yapabilirim.”2
Peygamberimiz;“Merhamet edenlere Allah da merhamet eder, siz yeryüzündekilere merha-met ediniz ki göktekiler de size merhamet etsin.”3buyurarakinsanlaravediğercanlılaramerhametgösterenlereYüceAllah’ınmerhametlekarşılıkvereceğinibelirtmiştir.
Hz.Muhammedhemçokmerhametlihemdesonderecehoşgörülüveaffediciydi.Hz.Peygamber,kötülüğekötülüklekarşılıkvermezdi;insanlarıaffeder,bağışlarvehoşgörürdü.Hiçkimseyebedduaet-mez,herkesiniyiliğiniisterdi.“Ben beddua etmek için gönderilmedim. Ben yalnız rahmet için gön-derildim.”4diyerekbukonudakiyaklaşımınıaçıkçaifadeetmiştir.
Resim 3: Peygamberimiz tüm canlılara merhametle davranılmasını istemiştir.
1 Ahmet bin Hanbel, C 5, s. 205.2 Buhârî, Edeb, 18. hadis.3 Tirmizî, Birr, 16. hadis.4 Afzalur Rahman, Siret Ansiklopedisi, C 1, s. 51.
Peygamberimizinmerhametlivehoşgörülüoluşuİslam’ındahahızlıvekolayyayılmasınabüyükkatkısağlamıştır.BudurumKur’an’daşöyleifadeedilmiştir:“O vakit Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen, kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp gi-derlerdi...”1
Hz.Muhammed,insanlaramerhametlivehoşgörülüolmayıtavsiyeetmiştir.Obirhadisindeşöylebuyurmaktadır:“Hoşgörülü ol ki hoş görülesin.”2 şeklindekihadisinikendimizeilkeedinelim.
1 Âl-i İmrân suresi, 159. ayet.2 Ahmet bin Hanbel, Müsned, C I, s. 248.3 Buhârî, Büyu, 15. hadis.
Hz.Muhammed(s.a.v.),bütünpeygamberlergibikazancınıçalışarakeldeetmişvezamanınıiyide-ğerlendirmiştir.Çocukkençobanlıkyapmış,gençliğindeisegeçiminiticaretyaparaksağlamıştır.Hz.Mu-hammedgençlikyıllarındaamcasıEbuTalip’inyanındaticaretleuğraşmışvebirsüreHz.Hatice’ninker-vanlarınıyönetmiştir.O,hayatınınheraşamasındaçalışmayaönemvermiştir.Birhadisinde;“Hiç kim-se el emeğiyle kazandığından daha hayırlı bir lokma yememiştir.”3buyurarakemeğinveçalışma-nınöneminibelirtmiştir.
Hz.PeygamberTaifhalkınıİslam’adavetetmeyegittiğindeTaiflilerİslam’ıkabuletmediklerigibionutaşatuttular.AtılantaşlardanPeygamberimizinayaklarıyaralandı,kaniçindekaldı;yürüyeme-yecekdurumagelenPeygamberimiz,yolkenarındabirüzümbağınasığındı.Onunbuderecesıkın-tıyadüşmesiüzerineYüceAllah,Cebrail’igöndererekisterseonaeziyetedenbutopluluğuceza-landıracağınıbildirdi.Peygamberimizinkalbi,çoküzüntülüolduğubudurumdabileTaiflilerinceza-landırılmasınarazıolmadı.Allah’ınelçisi,YüceRabb’ineşöyleduaetti: “Hayır, ben onların ceza-landırılmalarını istemem, ben isterim ki Allah, bu müşriklerin neslinden yalnız Allah’a inanan ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayan insanlar meydana çıkarsın.”(Buhârî,Bedü’l-Halk,7.hadis).
6. Hz. Muhammed Çalışmayı Sever ve Zamanı İyi Değerlendirirdi
Boşzamanlarınızınasıldeğerlendirirsiniz??
541 Buhârî, Rikâk, 3. hadis.
Hz.Muhammed(s.a.v.),zamanınıeniyişekildedeğerlendirmeyeönemvermiştir.O,boşgeçenza-manısavurganlıkolarakgörmüş,çevresindekiinsanlarazamanlarınıiyideğerlendirmeleriniöğütlemiş-tir.Buöğütlerindenbirindeşöylebuyurmuştur:“Yaşlılıktan önce gençliğin, hastalıktan önce sağlı-ğın, fakirlikten önce zenginliğin, meşguliyetten önce boş zamanın, ölümden önce hayatın de-ğerini bil.”1
Hz.Muhammed,İslamdininiyaymasırasındazorluklarlakarşılaşmış,kendisiylealayedilmiş,haka-reteveiftiralarauğramış,baskıvezulümleremaruzkalmıştır.O,Allah’ın;“Sabret! Senin sabrın da an-cak Allah’ın yardımı iledir. Onlardan dolayı kederlenme; kurmakta oldukları tuzaktan kaygı duy-ma!”1çağrısınauyarakbütünzorluklaragöğüsgermiş,aslaümidinikaybetmemiş,sabırvecesaretlebunlarınüstesindengelmiştir.
Hz.Muhammed,sabırlıolduğukadarsonderececesurvekararlıbirinsandı.Mekkelilerkendisin-den,İslamdavasındanvazgeçmesiniistediklerindenamcasıEbuTalip’e;“Güneş’i sağ elime, Ay’ı sol elime koysalar yine korkmam ve yolumdan dönmem. Gerekirse bu uğurda can veririm.”3şeklindekarşılıkvererekonlarıntaleplerinikesinbirdillereddetmiştir.
Hz.Peygamber,Mekke’denMedine’yehicretederkenHz.EbubekirileSevrMağarası’ndagizlen-diklerisırada,müşriklermağaranıngirişinekadargelmişlerdi.O,budurumdanendişeduyanarkadaşıHz.Ebubekir’e;“... Üzülme çünkü Allah bizimle beraberdir…”4diyerekcesaretvermiştir.
Hz. Muhammed (s.a.v.), adaletle davranan ve herke-sinhakkınıgözetenbir insandı.Hiçkimseyeayrıcalıkgös-termez,insanlararasındainanç,dil,renkvesoyfarkıgözet-medenherkeseeşitdavranırdı.Haksahibininhakkınıalma-sıkonusundatitizlikgösterirdi.Herzamanzayıfvegüçsüz-lerin,kadınların,çocukların,yetimlerinveyoksullarınhakla-rınıgözetirdi.
Hz. Muhammed, hayatının hiçbir döneminde hak veadaletten ayrılmamıştır. O, çevresinde adalet ve dürüstlü-ğü ile tanınmıştır.GençliğindeMekke’yedışarıdangelenle-rinmalvecanlarınıkorumakamacıylakurulanErdemlilerBir-liği(Hılfulfudul)’nekatılmışvehaksızlıklarakarşıdurmuştur.
Hz. Peygamber, bir konuda hüküm verirken insanlararasında kesinlikle zengin fakir, kuvvetli zayıf ayrımı yap-mazdı.Bir defasındaKureyş kabilesindenbir kadın hırsız-lıktansuçlubulunmuştu.KureyşlilerbukadınıncezagörmesiniistememişlerveHz.Peygamber’inçoksevdiğiUsamebinZeyd’i,onagöndermişlerdi.BununüzerineAllahResulüöfkelendiveşunlarısöyledi:“Sizden öncekilerin yok olmasının sebebi şudur: İçlerinden soylu ve güçlü bir kimse suç işleyin-ce onu serbest bırakır, güçsüz biri suç işleyince de onu cezalandırırlardı. Kızım Fatima dahi aynı suçu işleseydi onu cezalandırırdım.”1
Hz.Muhammed,Müslümanınenbaştagelenözelliğininbaşkalarına zulmetmemekvehaksızlıkyapmamakolduğunubildirmiştir.Haksızlığaherzamankarşıçıkılmasıgerektiğinibelirtmiştir.Obirsö-zünde;“Hak sahiplerinden yana çıkıp hakkın yerini bulmasına yardımcı olanlar insanların en ha-yırlılarıdır. İçinde, zayıf kimsenin incitilmeden hakkını alamadığı bir toplum yükselemez.”2 buyur-muştur.
Resim 5: Hz. Peygamber, bir konuda hüküm ve-rirken adaletli davranmıştır.
8. Hz. Muhammed Hakkı Gözetirdi
ETKİNLİK OKUYALIM, TARTIŞALIM
“Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendiniz, ana babanız ve akrabanız aley-hine de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun. (Haklarında şahitlik ettikleriniz) zengin ol-sunlar, fakir olsunlar Allah onlara (sizden) daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapma-yın...”(Nisâsuresi,135.ayet.)
“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi adil davranmamaya itmesin. Adaletli olun; bu, Allah korkusu-na daha çok yakışan (bir davranış)dır...”(Mâidesuresi,8.ayet.)
Hz.Muhammed(s.a.v.),doğayıvehayvanlarıkorumayaönemverirdi.O,çevrenintemiztutulması-nıöğütlemiş,ağaçlarınkesilmesi,yollarınvesularınkirletilmesiniyasaklamıştır.Birhadisindebukonuy-lailgiliolarakşöylebuyurmuştur:“Yolları ve gölgelikleri kirletmekten sakının.”1
Resim 6: Doğayı korumak, çevremizi temiz tutmak hepimizin görevidir.
Peygamberimiz,çevreyigüzelleştirmekvekorumakiçinyapılacakçalışmalarıteşviketmiş-tir.O;“Elinizde bir fidan varken kıyamet kop-maya başlasa dahi, onu dikecek kadar vak-tiniz varsa mutlaka dikin!”1sözüyle,çevreninyeşillendirilmesine önem verilmesini istemiştir.Diğerbirhadisinde;“Bir kimse bir ağaç dikse, o ağaç meyve verdikçe, sevabı ağacı dikene yazılır.”2buyurmuştur.
Hz.Peygamber,hayvanlarıkorurvesever-di. O, hayvanlara aşırı yük yüklenmesini, ezi-yet edilmesini istemezdi. Peygamberimiz; “Al-lah, hayvanlara iyi davranmanızı emretmiş-tir. Yük hayvanlarınıza güçlerinin yetmeye-ceği ağırlık yüklemeyin.”3buyurarakbukonu-dabizleriaçıkçauyarmıştır.
Resim 6: Hz. Muhammed hayvanlara şefkatle davranılmasını is-terdi.
1 Ahmet bin Hanbel, Müsned, C 3, s.191.2 Ahmet bin Hanbel, Müsned, C 5, s. 415.3 İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, C. 6, s. 305.4 Afzalur Rahman, Siret Ansiklopedisi, C 1, s. 46.
Hz.Muhammed (s.a.v.), hayvanların yeminin, suyunun zamanında ve yeterli olarak verilmesiniöğütlerdi.Kuşyuvalarınınbozulmamasını,hayvanlarınaçvesusuzbırakılmamasınıisterdi.Birgünar-kadaşlarıylabirliktebiryolculuksırasındadinlenmekiçindurmuşlardı.Durduklarıyerdekuşyumurtala-rıbuldular.Birisiyumurtalarıalıncakuşkorkuiçindekanatlarınıçırpmayabaşladı.Peygamberimiz,yu-murtalarıalanadamahemenonlarıaldığıyerekoymasınısöyledi.4
— Bu devenin sahibi kim,diyedeveninsahibiniaradı.BirazsonraMedinelibirgençgelerek,—ObanaaittireyAllah’ınResulü!dedi.Hz.Peygamberogenciikazederek: — Allah’ın sana lütfettiği bu deve hakkında Allah’tan korkmuyor musun? O senin kendi-
sini aç bıraktığını ve çok çalıştırarak yorduğunu bana şikâyet ediyor,buyurdu.(EbûDavud,Cihad,44.hadis.)
59
ETKİNLİK TAMAMLAYALIM
Aşağıdakikavramharitasınıörnektekigibidolduralım.
Hz. Muhammed’inÖrnek Ahlakı
-e dayanıyordu.
gibi
İLKELER
Adalet ................... ................... ................... ................... ................... ...................
2. “Bana şunlar hakkında söz verinki, ben de size cenneti müjdeleyeyim: Konuştuğunuz zaman doğru konuşun! Söz verdiğiniz zaman sözünüzü yerine getirin! Size emanet edileni ko-ruyun!..” (AhmetbinHanbel,Müsned,C5,s.323.)
3. “Sizden öncekilerin yok olmasının sebebi şudur: İçlerinden soylu ve güçlü bir kimse suç işleyince onu serbest bırakır, güçsüz biri suç işleyince de onu cezalandırırlardı. Kızım Fa-tima dahi aynı suçu işleseydi, onu cezalandırırdım.” (Buhârî,Hudud,12.hadis.)
4. BirgünPeygamberimizlearkadaşlarıbirliktebiryeregidiyorlardı.Yolüzerindekoyunkesenbiradamgördüler.Adamkoyunukesmekiçinyereyatırmış,bağlamışvekoyunungözüönündebı-çağınıbiliyordu.Adamınbudavranışınıgörenpeygamberimiz:“Hayvanı iki defa mı öldürmek is-tiyorsun? Onu yere yatırmadan bıçağını bilesen olmaz mıydı?” diyerek onu uyardı. (Hâkim,el-Müstedrek,CIV,s.231,232.)
İslam’da,dinîsorumluluğunönşartıakılsahibiolmaktır.Dinîsorumluluk,Allah’ınemirlerineuymakveyasaklarındankaçınmaktır.İnsanaklıyla,dininöğütlerinidoğrubirşekildeanlayabilir,yorumlayabi-lirvesorumluluklarınınbilincinevarabilir.Kur’an’dabukonuya;“…Doğrusu, ancak akıl sahipleri öğüt alır.”1buyrularakdikkatçekilir.
YüceAllah,birçokayetteakılsahiplerine hitap eder. Akıllı birvarlıkolarakinsana,mesajlarınıokumasınıveanlamasınıöğütler.Kur’an-ı Kerim’de; “… Anlayan bir toplum için ayetleri ayrıntılı bir şekilde açıkladık.”2 buyrula-rakinsanlardüşünmeye,akılları-nıkullanmayayönlendirilir.
İslam’agöreakılsağlığıye-rindeolmayankişilerdinîaçıdansorumludadeğildir.Hz.Muham-med bir hadisinde; “Aklı olma-yanın dini de yoktur.”3 buyura-rakbugerçeğedikkatçekmiştir.
1 Zümer suresi, 9. ayet.2 En’âm suresi 98. ayet.3 Suyûtî, Camiu’s - Sağır, C 4, s. 528.
Resim 1: İnsanı diğer varlıklardan ayıran en temel özelliği akıllı bir varlık olmasıdır.
İslam,aklavedüşünmeyebüyükönemverir.İnsanınaklınahitapederkenondan,aklınıkullanma-sınıister.Kur’an’dayeralanpekçokayette,aklıkullanmanınöneminevurguyapılır.Kur’an;“...Ey akıl sahipleri!...”1 “Düşünmüyor musunuz?”2, ...Aklınızı kullanmıyor musunuz?”3gibiifadelerleinsan-larıaklınıkullanmayavedüşünmeyeteşvikeder.AynıkonudaSâdsuresindeyeralanbirayette;“(Re-sulüm!) Sana bu mübarek Kitab’ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indir-dik.”4buyrularakinsanlarınayetlerüzerindedüşünmeleriveöğütalmalarıistenir.
Kur’an,insanındünyanınyaratılmasına,evrendekidüzene,doğaolaylarınadikkatiniçekerekbun-larüzerindedüşünmesiniister.Örneğinbirayetteşöyledenir:“Şüphesiz göklerin ve yerin yaratıl-masında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah’ın gökten indirip de ölü hâldeki toprağı canlandır-dığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgârları ve yer ile gök arasında emre ha-zır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah’ın varlığını ve birliğini is-patlayan) birçok deliller vardır.”5
Resim 2: Kur’an, evrendeki düzene ve güzelliklere dikkat çekerek insandan bunlar üzerinde düşünmesini ister.
2. Kur’an Aklımızı Kullanmamızı İster
Aklıninsaniçinöneminedir??
65
Kur’an,insanıaklınıkullanarakAllah’ınvarlığını,gücünüveilminikavramayaçağırır.Bunusağla-makiçinonaçeşitliörneklerverir.Bununlailgilibirayetşöyledir:“Yeryüzünde birbirine komşu kıta-lar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunla-rın hepsi bir su ile sulanır. (Böyle iken) yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır.”1
Kur’an,aklınıkullananvedüşünenkişileriövmüş,körükörüneinananvebirdüşünceyebağlanan-larıdayermiştir.Kur’an’dabirayette;“Şüphesiz Allah katında canlıların en kötüsü, düşünmeyen sa-ğırlar ve dilsizlerdir.”2buyrulmaktadır.
1 Ra’d suresi 4. ayet.2 Enfâl suresi, 22. ayet.3 Atatürkçülük, C 1, s. 185.4 Ahmet Bekir Palazoğlu, Atatürk ilkeleri, s. 400.
İslam,sürekliilerlemeyiöngörenvekişininkendinigeliştirmesiniisteyenbirdindir.Kur’an;“…Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? ...”2ayetiylebilginininsanadeğerkattığınıbelirtir.
Kur’an;“Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bun-ların hepsi ondan sorumludur.”3buyuraraktahminedayananveşüphelibilgilerdenuzakdurulması-nıister.
Kur’an;“Ey iman edenler! Eğer bir fasık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.”1 ayetiy-legüvenilirolmayankaynaklardangelenbirhaberindoğruluğunuaraştırmadankabuletmenindoğura-cağısonuçlaradikkatçeker.
Vahiy,evreninyaratılışıveevrendekivarlıklarhakkındaaçıklamalaryapar.İnsanlarındikkatiniev-rendekidüzeneveeşsizgüzelliklereçekerek,YüceAllah’ınsonsuzgücünevebilgisineişareteder.Ev-reninyaratılışıylailgilibilgiverenayetlerdenbirindeşöylebuyrulur:“Şüphesiz ki Rabb’iniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arşa kurulan, geceyi, durmadan kendisini kovalayan gündüze bü-rüyüp örten; Güneş’i, Ay’ı ve yıldızları emrine boyun eğmiş durumda yaratan Allah’tır. Bilesiniz ki yaratmak da emretmek de ona mahsustur. Âlemlerin Rabb’i Allah ne yücedir!”2
! BİLİYOR MUSUNUZ?
Doğru Bilgi
Doğrudavranışlargeliştirmemizisağlar.
Doğrudüşünmemizekılavuzlukeder.
Doğrukararlarvermemizeyardımcıolur.
4. Kur’an’da Bilgi Edinme Yolları
Bilgihangiyollarlaeldeedilir??
68
Resim 4: Kur’an-ı Kerim, Peygamberimize vahiy yoluyla gönderilmiş bir kitaptır.
Kur’an’da bilgi edinme yollarından biri deakıldır.Akıl,doğrubilgininkazanılmasınarehber-likeder. İnsan,eldeettiğibilgilerindoğruluğunuveyanlışlığınıaklıylaayırteder.Aklısayesinde;düşünür, sorgular, araştırır ve olaylar arasındasebep-sonuçilişkisikurarakdoğrubilgiyeulaşır.
Kur’an, doğru bilgiye ulaşmak için insanınduyuorganlarınıkullanmasını ister.İnsanınbeşduyusunu önemli bir bilgi kaynağı olarak kabuleder.İnsan;görme,duyma,tatma,koklama,do-kunmagibiduyularıylabilgiedinir.Dışdünyasın-daki birçok şeyin varlığını; görerek, dokunarak,işiterek, koklayarak ve tadarak öğrenir. İnsanınçevresiyle ve tüm evrenle ilişkisi büyük ölçüdeduyuorganları vasıtasıylagerçekleşir.Örneğin,deneyvegözlemyoluylaeldeettiğimizbilgilerletabiatın işleyişi hakkında bilgiler ediniriz.Doğalyaşamdakicanlılarınkendiaralarındaveçevrey-le kurdukları ilişkilerdeki düzeni; yıldız kümele-rivegezegenleringüneşsistemindebirbirleriyleuyumluhareketlerinigözlemleyerekdoğrubilgilereulaşırız.
Kur’an,insanlarıevrendekidüzenifarketmeye,doğayıincelemeyevetabiattakigüzelliklerigör-meyedaveteder.İnsanlarındoğayıgözlemleyerekdedoğrubilgiyeulaşabileceklerinedikkatçeker.BukonuylailgiliolarakMülksuresinde;“O ki birbiri ile ahenktar yedi göğü yaratmıştır. Rahmân olan
Resim 5: Gözlem yoluylada tabiatın işleyişi hakkında bilgiler ediniriz.
Allah’ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk göre-biliyor musun? Sonra gözünü, tekrar tekrar çevir bak; göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin hâlde sana dönecektir.”1buyrulur.
1 Mansur Ali Nâsif, Tâc, C II, s. 22.2 Bakara suresi, 170. ayet.
liğikınamıştır.BukonudaPeygam-berimiz şöyle buyurmuştur: “Dün-yayı isteyen ilme sarılsın, ahireti isteyen ilme sarılsın, hem dünya-yı hem de ahireti isteyen yine ilme sarılsın.”1
Kur’an’da bir ayette; “Onlara, ‘Allah’ın indirdiğine uyun.’ denil-diği zaman onlar, ‘Hayır! Biz atala-rımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız.’ derler. Ya ataları bir şey anlamamış, doğruyu da bulama-mışlarsa?”2 buyrularak körü körüne atalarınıtaklitedenleruyarılmıştır.
Atatürk, insanların inançvedüşüncelerinesaygıduymayıtaassupsuzlukolarakgörmüşvebunuşöyleifadeetmiştir:“Taassupsuzlukokimsedevardırkivatandaşınınveyaherhangibirinsanınvicdaniinanışlarınakarşıhiçbirkinduymaz,aksinesaygıgösterir...”2
Resim 7: Atatürk, taassubun ilimle ortadan kaldırılabileceğini belirtmiştir.
72
1 Atatürkçülük, C 1, s. 465.2 Atatürkçülük, C 1, s. 457.3 Atatürkçülük, C I, s. 111.4 Yûsuf suresi, 4-6. ayetler.
tarafındaninsanlaradinîger-çekleri duyurmaya elçi vememurseçilmiştir.Temelka-nunu, hepimizce bilinmekte-dirkiyüceKur’an’dakimana-sıaçıkolanayetlerdir...Dini-mizsondindir,enmükemmeldindir. Çünkü dinimiz akla,mantığa, gerçeğe tamamenuyuyor ve uygun düşüyor.Eğerakla,mantığavegerçe-ğeuymamışolsaydı,bunun-la diğer ilahî tabiat kanunla-rıarasındaçelişkiolmasıge-rekirdi.Çünkütümevrenka-nunlarını yapan, Tanrı’dır...”1 Onun bu konu ile ilgili baş-kabirsözüdeşöyledir:“Türkmilleti dahadindarolmalıdır,yanibütünsadeliğiyledindarolmalıdır, demek istiyorum.Dinime bizzat gerçeğe nasılinanıyorsamonadaöyleina-nıyorum. Bilince ters, ilerle-meyeengelbirşeykapsamı-yor…”2
Kardeşlerikendiaralarındakonuşup,birgüngezdirmekbahanesiyleHz.Yusuf’ukıragötürdülervebirkuyuyaattılar.Akşamevedönüncede;“Ey babamız!.. Biz, yarışmak üzere uzaklaştık; Yusuf’u
6. Sevgi ve Merhamet Örneği: Hz. Yusuf
Hz.Yusufileilgilinelerbiliyorsunuz??
Resim 8: Atatürk öğrencilerle birlikte
73
eşyamızın yanında bırakmıştık. Ne yazık ki onu kurt yemiş...”1dediler.Babalarını inandır-makiçinbirhayvanınkanınabuladıklarıYusuf’ungömleğinigösterdiler.
Mısırtarafınagidenbirkervan,sualmakiçinHz.Yusuf’unatıldığıkuyununyakınlarındamolaverdi.Kervandakiler,kuyudansualmakisterler-ken Hz. Yusuf’u buldular. Onu kurtarıp Mısır’agötürdülerveMısırvezirineköleolaraksattılar.
YusufPeygamber;babası,annesivekardeşlerinintamamınıMısır’adavetetti.BudavetüzerineHz.Yusuf’unailesihepbirlikteMısır’agiderekoradayerleştiler.Hz.Yusuf,birgünbabasınaşöylededi:“…Ey babacığım! İşte bu, daha önce (gördüğüm) rüyanın yorumudur. Rabb’im onu gerçekleştir-di. Doğrusu Rabb’im bana (çok şey) lütfetti. Çünkü beni zindandan çıkardı ve şeytan benimle kar-deşlerimin arasını bozduktan sonra sizi çölden getirdi. Şüphesiz ki Rabb’im dilediğine lütfedici-dir. Kuşkusuz o çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.”2
Resim 9: Hz. Yusuf kuyudan Allah’ın yardımıyla kurtulmuştur.
74
OKUMA METNİYAKUP İLE YUSUFBenbirYakupidimkendihâlimdeMevlâmınkelamıvardıdilimde,YitirdimYusuf’uKenanilinde,AğlarYakupağlarYusuf’umdiyeNerelerdekaldın,vahyavrumdiyeAkardıYakub’ungözününyaşı,Ahlarıeritirdağlarıtaşı,Yusuf’ukuyuyaattıkardaşı,AğlarYakupağlarYusuf’umdiyeGittidegelmedi,vahyavrumdiye.Yusuf’ualdılarölümkastineAttılarkuyuyabaşıüstüne,Cebrailyetiştiyücedostuna,AğlarYakupağlarYusuf’umdiyeNerelerdekaldın,vahyavrumdiye.DervişYunusbunuböylesöyledi,Gidipaşkınderyasınıboyladı,KulikenMısır’asultaneyledi,AğlarYakupağlarYusuf’umdiyeAldılaryavrumu,vahyavrumdiye.
Cemal Uçar, Ulü’l Azm Peygamber Kıssalarının Enfusi Manaları, Arka kapak)
Bir inanışa, bir düşünceye, körü körüne aşırı derecede bağlanıp ondan başkasını düşünmeme; tek doğrunun kendi bildiği olduğunu iddia etme durumuna bağnazlık denir. Bağnazlıktan kurtulmanın yolu doğru bilgi sahibi olmak ve aklı kullanmaktır.
Alkollü içki içmeninve uyuşturucu kullanma-nın topluma da pek çokzararıvardır.İçkiveuyuş-turucu kullanmak kişininaile huzurunu, sosyal veiş hayatını olumsuz etki-ler.İçkiveuyuşturucukul-lanan kişiler, çevresinezararverir,aileiçindehu-zursuzlukların oluşması-nanedenolur.Alkollüiçkiiçipsarhoşolankişidav-ranışlarını kontrol ede-mez. Başkalarına zararvericidavranışlarsergiler.
Resim 2: Sigara insanın hem kendisine hem de çevresine zarar verir.
İslamdinipekçokaçıdanzararıolanalkollüiçkiiçmeyiveuyuşturucukullanmayıharamkılmıştır.Allah,Kur’an-ıKerim’de;“Ey iman edenler! Şarap, kumar... birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.”1buyurarakalkollüiçeceklerdenkaçınılmasınıemretmiştir.Peygamberi-miz;“Çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır.”2buyurarakzararlıalışkanlıklarıyasaklamıştır.
1 Bakara suresi, 195. ayet.2 Zebidî, Sahih-i Buhârî Muhtasarı Tecrid-i Sarih Tercemesi, C 12, s. 176.
Sigaraiçenkişi,kendisağlığınazararvermeklebirlikteçevredekiinsanlarındasağlığınıtehditet-mekteveçevrekirliliğinenedenolmaktadır.Dinimiz,kişininkendisineveçevresinezararverenkötüalışkanlıklarıyasaklamaktadır.KutsalkitabımızKur’an-ıKerim’deyeralanbirayette;“...Kendi elleri-nizle kendinizi tehlikeye atmayın...”1buyrularakbugerçeğedikkatçekilmektedir.Peygamberimizde;“Hastalık gelmeden önce sağlığın... ve ölüm gelmeden önce hayatın de-ğerini bilin.”2buyurarakinsanınsağlı-ğınıkorumasınıöğütlemektedir.
Biz de Peygamberimizin öğüdü-neuymalı,sağlığımızazararverenhertürlükötüalışkanlıktankendimizikoru-malıyız.Alkollüiçkiiçmek,uyuşturucuvesigarakullanmakgibikötüalışkan-lıklardansakınmalıyız.Zararlıalışkan-lıklardan kaçınarak hem kendimizinhemdebaşkalarınınsağlığınıkoruma-ya özen göstermeliyiz. Çevremizdekiinsanlarıalkollüiçki,uyuşturucuvesi-garanınzararlarınakarşıuyarmalıyız.
Resim 3: Spor yaparak ve eğitici oyunlar oynayarak kötü alışkanlıklardan uzak durmalıyız.
Dinimizkumardansakınmamızıister.Kur’an-ıKerim’de;“Ey iman edenler! Şarap, kumar... Şey-tan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah’ı anmaktan ve namazdan da alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?”1buyrulur.Buayettendeanlaşılacağıgibiiçkigibikumardainsanlararasındadüşmanlıklarayolaçar.AyrıcainsanıAllah’ıanmaktan,ibadetleriyapmaktanalıkoyar.
İnsanları kötü alışkanlıklara yönelten sebeplerden biri demeraktır. Çocuklar ve gençler içkinin,uyuşturucunun,sigaranınnasılbirşeyolduğunumerakedebilirler.Bumerakınsonucuolarakdakötüalışkanlığabaşlayabilirler.
Söz ya da davranışlarla başkala-rınazarar vermek, kul hakkı yemektir.Örneğin, ölçü ve tartıda hile yapmak,borcunu zamanında ödememek, rüş-vetalmakvevermek,devletmalınıkö-tüyekullanmakkulhakkıyemekolarakdeğerlendirilebilecek bazı davranışlar-dır.Ayrıca gıybet ve iftira etmek, kötüzandabulunmak,başkalarıylaalayet-mekgibikötüdavranışlardakulhakkıyemeksayılır.Toplumsalhayattadüze-nisağlamanınentemelyolu,birbirimi-zinhaklarınasaygıgöstermektir.
Resim 6: Toplu taşıma araçlarına binerken insanların haklarını gözetmeliyiz.
Allah tövbeettikleri takdirde insanlarınyaptıkları çeşitli günahlarıaffettiğihâldekulhakkını,haksahibiaffetmedikçeaffetmemektedir.BunedenleherMüslümankulhakkıkonusundaduyarlıolmalı-dır.Varsaüzerindehakkıbulunankimselerlehelalleşmelidir.Helalleşmek,insanlarınbirbirleriüzerinde-kihaklarınıkarşılıklıolarakhelaletmeleridir.Peygamberimizkulhakkıkonusunda;“Her hakkı sahibi-ne veriniz.”1, “Birisinin hakkını alan kimse, ölmeden önce onunla helalleşsin. Paranın, malın geç-meyeceği kıyamet gününe, üzerinde kul hakkı bulunarak gitmesin!”2buyurmaktadır.Kur’an’daise“Mallarınızı aranızda haksız sebeplerle yemeyin…”3buyrularakkulhakkınagerekenöneminveril-mesiistenilmektedir.
Yandaki kavram haritasında baş-kalarınazararvericidavranışlardankulhakkı kapsamına giren örnekler veril-miştir. Siz de bu tür davranışlara ör-nekleryazınız.
“Benim ümmetim içinden müflis (yani iflas edip her şeyini kaybetmiş) kişi şudur: Ahi-rette Allah’ın huzuruna namaz, oruç, zekât gibi ibadetlerini yerine getirmiş olarak gelmekle birlikte, bu kişi, öyle (günahlarla da) gelir ki kimine sövüp saymış, kiminin kanını dökmüş, kiminin malını yemiş, kimine iftira etmiştir. İşte bu durumda onun ibadetlerinden elde ettiği sevaplardan alınıp haklarını ihlal ettiği kimselere dağıtılır. Eğer sevapları bu hakları ödeme-ye yetmezse, hak sahiplerinin günahlarından alınıp hak yiyenin günahlarına eklenir. Böylece (sevapları elinden gitmiş, günahları daha da artmış bir kişi olarak) cehenneme atılır.”(Müs-lim,Birr,59.hadis.)
Din,tarihinbütündönemlerinde,hemenhertoplumdavarolanevrenselbirolgudur.İnsanınoldu-ğuherdönemde,heryerdeinançvedindevarolmuştur.İnsan,bedenveruhtanmeydanagelir.İnsanınmaddiihtiyaçlarıolduğugibimaneviihtiyaçlarıdavardır.Buinsanınyaratılıştangelenbirözelliğidir.İn-sanacıktığındayemekyemeveüşüdüğündeısınmaihtiyacıduyduğugibimaneviolarakdaherzamanyücevekudretlibirvarlığasığınma,onagüvenmeveondanyardımdilemeihtiyacıduyar.Busığınmavegüvenmeduygusuancakdinilekar-şılanır.YüceAllah,Kur’an’da;“(Re-sulüm!) Sen yüzünü hanif olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat ile yaratmış ise ona çevir. Allah’ın ya-ratışında değişme yoktur…”1 bu-yurarakinsandadinduygusunundo-ğuştanolduğunadikkatçekmektedir.
Allah, tarihin çeşitli dönemle-rinde insanlara kitaplar ve peygam-berler göndermiştir. İlk insan Hz.Âdemaynızamandailkpeygamber-dir. Peygamberler, insanları her şe-yinyaratıcısıolanYüceAllah’ınvarlı-ğınavebirliğineinanmayaçağırmış-lardır.AncakilkinsanlarkimizamanAllah’ıngönderdiğiilkelerdenuzakla-şarakçeşitlivarlıklarıkutsalkabuletmişlervebunlaratapınmışlardır.
Hindular ruhun ölümsüzlüğüne ina-nırlar. Bu nedenle ölülerini gömmezler.Cesetleri yakarak küllerini kutsal kabuledilenGanjNehri’nedökerler.
Hinduizm inancına göre ruh ölüm-süzdür.Buinançsisteminderuhunbirbe-dendenbirbaşkabedenegeçereksürek-liyaşadığıkabuledilir.Bunareenkarnas-yonveyatenasüh(ruhgöçü)denir.Reen-karnasyon inancınagöre insan,geçmiş-te yaptıklarının karşılığını başka bir be-dendetekrardünyayagelerekgörecektir.Ölenkişi,hayatındayaptığıeylemleriniyiya da kötü olmasına göre hayvan, bitki,insanveya tanrıbiçimindeyenidendün-yayagelecektir.
Hinduizmdeinsanlarkastadıverilençeşitli toplumsal sınıflara ayrılırlar. Hertoplumsalsınıfınkendineözgühakveso-rumlulukları vardır. Hinduizmdeki kastlarsırasıylaşunlardır:
• Brahmanlar(rahiplervebilginler)• Kşatriyalar(yöneticilerveaskerler)• Vaisyalar(tüccar,esnafveçiftçiler)• Sudralar(işçilervehizmetçiler)• Paryalar(toplumdışısayılanlar)Hinduizmde inek kutsal kabul edilir.
Kesilmesiveetininyenmesiyasaktır.Budizm, MÖ 6. yüzyılda Buda’nın
Budizmdekienönemli inanışlardanbirinirvanadır. Kelime olarak mutlak sükûnet,aydınlanma,özgürlükveenyüksekmutlulukanlamınagelir.Nirvana’yaulaşmakiçinkötühuylarasahipbenliği,arzuveihtirasıyoket-mek; saf, temiz bir duruma kavuşmak ge-rekmektedir.1Bunaulaşmakancaksekizdi-limliyoluizlemeklegerçekleşir.Sekizdilimliyol;doğruinanış,doğruniyet,doğrudavra-nış,doğrusöz(konuşma),doğrugeçim(ya-şayış, meslek), doğru çaba (gayret), doğ-ru kontrol (denetim), doğru konsantrasyon(odaklanma)dur.2
Budizmde yasak olan ve her Budist’inuymasıgerekenbeştemelilkevardır.Bun-larşöylesıralanabilir:
• Canlı varlıkları öldürmemek, onlarazararvermemek
• Çalmamak• Yalansöylememek• Zinayapmamak• İçkiveuyuşturucukullanmamak Resim 4: Buda heykeli, Sichuan eyaleti - Çin
1 Ali İhsan Yitik, Hinduizm, Yaşayan Dünya Dinleri, s. 282.2 Mehmet Katar, Dinler Tarihi, s.116.
Yahudilikteibadetler,günlükvehaftalıkolmaküzereikibölümdür.Günlükibadetlersabah,öğleveakşamvakitlerindeyerinegetirilir.Haf-talık ibadetler ise cumartesi günü si-nagoga gidilerek topluca yapılır. İba-det esnasında Tevrat’tan bazı bölüm-ler okunur. İbadet yapılırken erkeklerbaşlarınakipadenilenbirbaşlıkgiyer-ler.Kadınlariseyapılanibadetiizlemek-leyetinirler.
Kudüs’te bulunan Süleyman Ma-bedi’nden günümüze tek bölüm olarakkalanAğlamaDuvarı,Yahudileriçinçokönemlidir. Bu duvarın önünde dua veibadetetmeyebüyükönemverirler.
veherşeyegücüyetendir.Merhametliveba-ğışlayıcıdır.Oğul,Hz. İsa,HristiyanlaragöreTanrı’nınoğludur.Allah,Hz.İsa’nınkişiliğindebedenleşmiş, onun görüntüsüne bürünmüş-tür.BabaTanrı,insanlaraolansevgisivemer-hametinedeniyleİsaşeklindeonlarınarasın-dayaşamıştır.Babaileaynıözdenolmasıne-deniyle, o daTanrı’nın bir parçasıdır.KutsalRuhiseTanrı’nınvahyinikiliseyeiletmekteveHristiyanlarıyönlendirerekyanlışlardankoru-maktadır.
Hristiyanlıkta Allah, peygamber, kitap,melekveahiret inancı vardır. İbadetlergün-lük,haftalıkveyıllıkolarakyapılır.Günlükiba-detler,sabahveakşam,haftalıkibadetisepa-zargünükilisedeyerinegetirilir.Yıllıkibadet-lerbayramlarıveçeşitlianmagünleriniiçerir.Noel, Paskalya, MeryemAnaGünü ve HaçYortusubunlarınbaşlıcalarıdır.İbadetsırasın-daİncil’denbölümlerokunur,ilahilersöylenir.
Hristiyanların ibadet yeri kilisedir. Dinadamlarınarahipvepapazadıverilir.
İslam, tevhit inancına dayalı bir dindir.İslaminancınagöreAllahbirdir,eşiveben-zeri yoktur. Bütün canlı ve cansız varlıkla-rıAllahyaratmıştır.Onunhiçbirşeye ihtiya-cıyoktur.
İslam dininde namaz kılmak, oruç tut-mak, hacca gitmek ve zekât vermek temelibadetlerdir. Ayrıca yapılan her güzel iş vedavranışdaibadetolarakkabuledilir.
İslam dininin kutsal kitabı Kur’an-ıKerim’dir. Kur’an-ı Kerim, kendinden önce-ki ilahî kitapları doğrular. Tevrat, Zebur veİncil’indeAllahtarafındangönderildiğinibe-lirtir.
Kur’an ayetleri, ilk indirildiği gün-denitibarenyazılmışveezberlenmiştir.Kur’an-ıKerim’de inanç, ibadetveah-laklailgilibilgileryeralır.Ayrıcaevreninveinsanınyaratılışı,geçmişteyaşamıştoplumlarınhayatıileilgilibilgilerverilir.
Müslümanlarınibadetyerlericamivemescitlerdir. Bununla birlikte temizveuygunolanheryerde ibadetedile-bilir.Camidenamazkıldırangörevlile-re imam, namaz vaktini bildirmek içinezan okuyan görevlilere de müezzindenir.
İslam’da cuma günü önemli birgündür.Bugündetoplucacumanama-zıkılmakfarzdır.RamazanveKurbanbayramlarıolmaküzereikidinîbayramvardır.
Resim 8: İslam dininin kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim
Doğruluk İslamahlakının temelinioluşturur. İslamdini insanlarınkonuşmalarında,davranışların-da,alışverişlerinde,kısacahayatınheralanındadoğruolmalarınıister.YüceAllahKur’an’da;“... Em-rolunduğun gibi dosdoğru ol...”1 “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin.”2 buyurarak ha-yatınheralanında insanındoğrudav-ranmasınıemreder.
Hz.Muhammeddebir hadisinde;“(Doğruluktan ayrılmayın.) Doğruluk insanı iyiliğe, iyilik de insanı cenne-te götürür. Sürekli doğru konuşan ve doğruluğun peşinde olan insan, Al-lah katında dürüst bir kişi olarak ya-zılır…”3buyurarakdoğruluğunönemi-niaçıklar.
DoğrulukYahudiliğindeönemver-diği bir değerdir.Yahudiliğin kutsal ki-tabı Tevrat’ta, “Çalmayacaksınız. Hileyapmayacaksınız. Birbirinize yalan söylemeyeceksiniz. Benim adımla yalan yere yemin etmeyecek-siniz...”4denilerekinsanlardoğruluğuilkeedinmeyeyönlendirilmiştir.Tevrat’tadoğruluklailgiliyeralanöğütlerdenikisideöyledir:“…Tartınızdaölçünüzdeeksiksizvedoğruolacak….”5,“Doğruluklayürü-yenemniyetleyürür...”6
Temizlik, bedenin, giysilerin ve çevrenin kirden,kalbindekötüduyguvedüşüncelerdenarınmasıdır.
Sağlıklıbiryaşamiçininsanlarıntemizliğeönemvermeleri gerekir. Bütün dinler, temizliğe önem ver-mekteveinsanlarıntemizolmalarınıöğütlemektedir.
İslamdinimaddivemanevitemizliğebüyükönemvermiştir.Kur’an-ıKerim’de;“Elbiseni temiz tut. Kötü şeyleri terk et.”1 “...Allah tövbe edenleri sever, te-mizlenenleri de sever.”2buyrularaktemizlikemredil-miştir.Hz.Muhammedde;“Temizlik imanın yarısı-dır.”3,“Allah temizdir, temizliği sever.”4 buyuraraktemizliğinöneminibelirtmiştir.
Yahudilikte, “O adam ki elleri temizdir ve yüreğipaktır.Gönlünüyalanavermemiştir.Hileiledeyeminetmemiştir...”5denilerekmadditemizliğinyanında,gö-nülvekalptemizliğinindeönemliolduğubelirtilir.
“Rabb’imiz Allah’tır deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzül-meyeceklerdir.”(Ahkâfsuresi,13.ayet.)
“Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün ve doğru tartı kullanın...”(İsrâsuresi35.ayet.)“Gerçeksözlersonsuzadekkalıcıdır.Oysayalanınömrübiranlıktır.”(EskiAhit,Süleyman’ın
Resim 11: Dinlerin evrensel öğütlerinden biri de temizliktir.
99
1 Kitab-ı Mukaddes, İncil, Matta, Bölüm 15:20.2 Kitab-ı Mukades, İncil, Matta, Bölüm 5:7-8.3 Kitap-ı Mukaddes, İncil, Matta, Bölüm 15:18-20.4 Günay Tümer-Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, s. 68.5 Dinler Tarihi, s. 199-200.6 Nahl suresi, 90. ayet.7 Fussilet suresi, 34. ayet.
İyilik ve yardımseverlik tüm dinle-rinevrenselöğütlerindendir.Bütündin-ler iyilik yapmayı, yardımsever olmayıöğütlemiştir.
İslamdiniMüslümanlarıniyilikyap-malarınıveyardımseverolmalarınıiste-miştir.Kur’an’da;“Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım et-meyi emreder; çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tu-tasınız diye size öğüt veriyor.”6buy-rulmaktadır.Birbaşkaayetteiseiyilikleilgilişöylebuyrulmuştur:“İyilikle kötü-lük bir olmaz, sen (kötülüğü) en gü-zel bir şekilde önle. O zaman senin-le arasında düşmanlık bulunan kim-se, sanki candan bir dost olur.”7
Resim 12: İyilik ve yardımseverlik tüm dinlerin evrensel öğütlerindendir.
Hz.Peygamberdeyardımlaşmaileilgilişöylebuyurmuştur:“Kim kardeşine yardım ederse Allah da ona yardım eder. Kim bir Müslüman’ın sıkıntısını giderirse Allah da onun kıyamet günündeki sıkıntı-larından birini giderir. Kim bir Müslümanın ayıbını örterse Allah da kıyamet gününde onun sıkıntıla-rını giderir.”1
1 Buhârî, Edeb, 27. hadis.2 Kitab-ı Mukaddes, Süleyman’ın Meselleri Bölüm 3: 27. 3 Kitab-ı Mukaddes, Süleyman’ın Meselleri, Bölüm 28:27.4 Kitab-ı Mukaddes, Yeni Ahit, Luka, Bölüm 6:35.5 Kitab-ı Mukaddes, Yeni Ahit, Matta, Bölüm 12:35.6 İncil, Luka, Bölüm 6:38.7 Günay Tümer - Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, s. 63.8 Osman Cilacı, Günümüz Dünya Dinleri, s. 138.
Aşağıdakiayetmealindehangidavranışlariyilikolaraksayılmıştır?Listeleyiniz.“… Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, pey-
gamberlere inanır. (Allah’ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmış-lara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptı-ğı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!”(Bakarasuresi,177.ayet.)
İslamdininde,büyükleresaygılıolmakveküçükleresevgigöstermekahlakibirgörevkabuledilmiş-tir.Kur’an’da;“Rabb’in, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana - babanıza da iyi davranmanızı ke-sin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine: “Of!..” bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle.”1 buyrularakannevebabayaiyilikedipsay-gıgösterilmesiistenmektedir.
Hz. Peygamber de; “Büyüklerimize saygı göstermeyen, küçüklerimize merhamet etmeyen bizden değildir.”2buyurarakbukonununöneminedikkatçekmiştir.
Hristiyanlarınkutsalkitabıİncil’debüyükleresaygıgöste-rilmesi, özellikleannebabaya iyi davranılması ve küçükleresevgigösterilmesiöğütlenir.Bukonuİncil’deşöyleanlatılmak-tadır:“Eyçocuklar!Anavebabalarınıza...itaatedin.Çünkübudoğrudur.Babana,ananahürmetet.Takisanaiyilikolsunvedünyadauzunömürlüolasın.Veeybabalar!Çocuklarınızıin-citmeyin.FakatonlarıRabb’interbiyesiveöğüdüileyetiştirin.”3
Yahudiliktebüyükleresaygıgöstermeyeveannebabayaiyidavranmayaönemverilmiştir.Tevrat’ınbirçokyerindeanne-yebabayasaygıgösterilmesiistenmiştir.Örneğin,“Onemir”deyer alanöğütlerdenbiri “Anne vebabana saygı gösterecek-sin.”4şeklindedir.AyrıcaTevrat’ta,“Kendibabanıdinleveihtiyarolduğuzamanananıhorgörme.”5,“Aksaçlınınönündeayağakalkacaksınvekocamışolanahürmetede-ceksinveAllah’ındankorkacaksın...”6sözleriyledebüyükleresaygıgösterilmesigerektiğidilegetirilmiştir.
Resim 13: Küçüklere sevgi göstermek dinlerin evrensel öğütlerindendir.
ETKİNLİK YORUMLAYALIMAşağıdakiöğütleriokuyunuzvevahyedayalıdinlerinbüyükleresaygıanlayışınıyorumlayınız.“Biz, insana ana babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sı-
kıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. (İşte bunun için) önce bana, sonra da ana babana saygılı ol diye tavsiyede bulunmuşuzdur...”(Lokmansuresi,14.ayet.)
1 Yâsîn suresi, 71-73. ayetler.2 İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, C 6, s. 305.3 Kitab-ı Mukaddes, Tevrat, Tekvin, Bölüm 1:25.4 Kitab-ı Mukaddes, Yuhanna, Bölüm 10:11.5 Kitab-ı Mukaddes, Yeni Ahit, Korinliler 1, Bölüm 9:96 Bhagavat Gita, 5:18.
İslamdinitümcanlılaraiyiniyetledavranılmasınıister.Kur’an-ıKerim’de;“Görmüyorlar mı ki biz, kudretimizin eseri olmak üzere onlar için birçok hayvan yarattık. Bu sayede onlar bunlara sahip olmuşlardır. Bu hayvanları onların emrine verdik. Onların bazısını binek olarak kullanırlar, bazısı-nı besin olarak yerler. Bu hayvanlarda onlar için nice faydalar ve içilecek sütler vardır. Hâlâ şük-retmezler mi?”1buyrulur.Böyle-ce hayvanların insan için önemivefaydalarıdilegetirilir.
Hz. Peygamber, hayvanla-ra şefkatli vemerhametli davra-nılmasını,eziyetedilmemesiniis-temiştir.Hayvanlarınaçvesusuzbırakılmamasını, yiyecek ve su-larının zamanında ve yeterinceverilmesini, kuş yuvalarının bo-zulmamasını öğütlemiştir. Pey-gamberimiz, bir hadisinde; “Al-lah, hayvanlara iyi davranma-nızı emretmiştir. Yük hayvan-larınıza güçlerinin yetmeyece-ği ağırlık yüklemeyin.”2 buyur-muştur.
Yahudiliğin kutsal kitabıTevrat’ta,“Tanrıçeşitçeşityaba-nıl hayvan,evcil hayvan, sürün-genyarattı.Bununiyiolduğunugördü.”3ifadesiyleAllah’ınyeryüzündekihayvanlarıyarattığıbelirtilmek-tedir.
1 Günay Tümer - Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, s. 134.2 Dhammapada, Mükemmelliğe Giden Yol, s. 129 - 130.3 Furkân suresi, 2. ayet.4 Rahmân suresi, 7-8. ayetler.5 Müslim, Taharet, 68. hadis.6 Mansur Ali Nâsif, Tâc, C I, s. 93.7 Ahmet bin Hanbel, Müsned, C 3, s.191.
İslamdiniçevreyikorumakonusunabüyükönemverir.Kur’an-ıKerim’de;“... Her şeyi yaratıp ona bir nizam veren ve mukadderatını tayin eden Allah, yüceler yücesidir.”3buyrularakevrendekiherşeyinbirdengevedüzeniçindeolduğundanbahsedilir.Diğerbirayettede;“Göğü Allah yükseltti ve mizanı (dengeyi) O koydu. Sakın dengeyi bozmayın.”4buyrularakevrendevarolandoğaldengeninkorunmasıvebozulmamasıistenir.
Peygamberimiz;“Yolları ve gölgelikleri kirletmekten sakının.”5, “Avlularınızı ve meydanlarını-zı temiz tutunuz.”6buyurarakçevreyikorumamızıöğütlemiştir.Birbaşkahadisindede;“Elinizde bir ağaç fidanı varken kıyamet kopmaya başlasa dahi, onu dikecek kadar zamanınız varsa mutlaka dikin!”7sözüyleçevreninyeşillendirilmesineönemvermemiziistemiştir.
Aşağıdakiolayıİslam’ınhayvanlaraverdiğiönemaçısındandeğerlendiriniz.Hz.Peygamberanlatıyor:“Bir adam yolda giderken aşırı derecede susadı. Bir kuyuya rastladı. İçine inip susuzluğu-
nu giderdi. Çıkınca susuzluktan soluyup yaş toprağı yalamakta olan bir köpek gördü. Adam kendi kendine, ‘Bu köpek de benim gibi susamış.’ deyip tekrar kuyuya indi, ayakkabısını su ile doldurup kuyudan çıktı ve köpeğin susuzluğunu giderdi. Allah onun bu davranışından hoş-nut oldu ve günahlarını affetti.”
Peygamberimizbuolayıanlattıktansonrakendisinidinleyensahabelerdenbazılarısordu:—EyAllah’ınResulü!Hayvanlarayaptığımıziyiliklerdedebizimiçinbirsevapvekarşılıkvarmı”Peygamberimiz,“Evet! Her canlı varlığa yapılan iyilik için bir sevap vardır.”buyurdu.
(Buharî, Şirb, 9. hadis.)
3.6. Çevreyi Korumak
Sizceçevrenedir??
104
ETKİNLİK BUL, TANIMLA, ÇÖZ
1 Kitab-ı Mukaddes, Tevrat, Çıkış, Bölüm 22:6.2 Osman Cilacı, Günümüz Dünya Dinleri, s. 152.3 Osman Cilacı, Günümüz Dünya Dinleri, s. 135.
İslamdinizararlıalışkanlıklarıyasaklarvebunlardanuzakdurmayıvebunlardansakınmayıemre-der.Kur’an-ıKerim’de;“Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar, (putlar), fal ve şans okları bi-rer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.”1buyrularakbunlardankaçınıl-masıistenir.
Peygamberimiz;“İçki bütün kötülüklerin anasıdır.”2 “Sarhoş edici her şey haramdır.”3buyura-rakinsanlarıiçkiveuyuşturucukullanmamalarıkonusundauyarmıştır.
1 Maide suresi, 90. ayet.2 İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, C 7, s. 267.3 İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, C 7, s. 229.4 Kitab-ı Mukaddes, Tevrat, Levililer, Bölüm, 10:8-10.5 Kitab-ı Mukaddes, Yeni Ahit, Pavlus’un Romalılara Mektubu, Bölüm 14:21.6 Kitab-ı Mukaddes, Yeni Ahit, Pavlus’un Efeslilere Mektubu, Bölüm 5:18.7 Osman Cilacı, Günümüz Dünya Dinleri, s. 153.8 Dhammapada, Mükemmelliğe Giden Yol, s. 246-247.9 Günay Tümer - Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, s.156.
3.7. Zararlı Alışkanlıklardan Kaçınmak
ETKİNLİK ÖYKÜ YAZALIMİçkibeyniyıpratırBünyeyizayıflatırİçenkendinibilmezYıkargönülvehatır. (Tuğba Güler, Din ve Ahlak Öğretiminde Drama Örnekleri, s.40.)
Yaşamahakkı,entemel insanhaklarındanbiridir.Adamöldürmekbütündinlercekötübirdavra-nışolarakkabuledilmişveyasaklanmıştır.İslamdini, insanöldürmeyienbüyükgünahlardanbirika-buletmişvebirinsanıöldürmeyibütüninsanlarıöldürmüşgibisaymıştır.BununlailgiliolarakKur’an-ıKerim’de;“...Kim bir cana...kıyarsa bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim bir canı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur...”1buyrulur.
Dinlerin insanlarısakındırdığıkötüdavranışlardanbirideyalanyereşahitlikyapmaktır. İslamdi-nindeyalancışahitlikkesinlikleyasaklanmıştır.Allah,Kur’an-ıKerim’de;“Ey iman edenler! Adaleti ti-tizlikle ayakta tutan, kendiniz, ana babanız ve akrabalarınız aleyhinde de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun... Hislerinize uyup adaletten sapmayın, (şahitliği) eğer, büker (doğru şahitlik etmez) yahut şahitlik etmekten kaçınırsanız (biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan haberdardır.”1buy-rularakyalancışahitlikyapılmamasıistenmiştir.
“Büyük günahların en ağırını size haber vereyim mi?”diyesordu.
Ashabıda“Evet,yaResulallah.”dedi.Peygamberimiz;“Allah’a ortak koşmak, ana babaya ita-atsizlik etmek.”dediktensonra,yaslandığıyerdendoğrulupoturduve“İyi dinleyin, bir de yalan söylemek ve yalancı şahitlik yapmak…”diyebuyurdu.(Buhârî,Şehadat,10.hadis.)
4. Başkalarının İnançlarına Hoşgörülü Olmak
Hoşgörülüolmaknedemektir??
108
1 Bakara suresi, 256. ayet.2 Atatürkçülük, C 1, s. 51.
Farklıinançsahiplerininbiraradahoşgörüiçindebirlikteyaşamasıtoplumsalbarışaçısındanönem-lidir. İslamiyet,dinî farklı inançlaramensupkişilerinhaklarınıkoruyanbirdindir. İslam, insanlarındinîinançveyaşayışlarınahoşgörüyleyaklaşılmasınıesasalır.İslam’dakişininbirdineinanıpinanmamakendiisteğinebırakılmıştır.Bukonudakimseyebaskıvezorlamayapılmaz.YüceAllahKur’an’daşöylebuyurur:“Dinde hiçbir zorlama yoktur...”1
İnsanlar din ve inanç hürriyetine sahiptir.Herdinmensubukendidininiserbestçeyaşa-makvebaşkalarınaanlatmakhakveözgürlü-ğünesahiptir.Ancakbunuyaparkenbaşkaları-nıninançlarınıküçükdüşürücüverencideedicisözvedavranışlardankaçınmalıdır.Karşıtara-fıninancınıçarpıtmak,kötügöstermekgibidav-ranışlardiniyaymahakkınıkötüyekullanmak-tır.Günümüzdebazıinançmensuplarınınkendidinlerini tanıtmaçabalarını,dinlerinianlatmak-tanötekendiinançlarınıyerleştirmemücadele-sine dönüştürdükleri görülmektedir. İstismarcımisyonerler, faaliyetleridünyadaveülkemizdebununbirörneğidir.İstismarcımisyonerlik,hile-liyollarlainsanlarınsosyalveekonomikzaafla-rınısuistimalederekmuhataplarınıdindeğiştirmeyezorlamaktadırlar.İnsanlarınmaddivemanevizaaf-larınıkullanmaya,istismaretmeyeyönelmişbulunmaktadırlar.
Her insan,kendibenimsediği inancınendoğruolduğunainanır.Budurumfarklıdinmensupları-nınbirbirlerinininançveibadetlerinesaygıgöstererekbarışvehoşgörüiçindebirlikteyaşamasınaen-geldeğildir.
- Y -yazgı: Kader,ezelîtakdir,yazı,alınyazısı,hayat,mukadderat,takdiriilahî.yermek: Birininveyabirşeyinkusurlarınıortayakoymak,hicvetmek.yükümlü:Birşeyiyapmazorunluluğuolan,memur,mükellef.
- Z -zalim: Acımasızvehaksızdavranan,kıyıcı,zulmeden.zât: 1.Kişi.2.Kendi,öz.zerre: Çokküçükparçacık.zulüm: Güçlübirinsanınyasayaveyavicdanaaykırıolarakbaşkasınıuğrattığıkötüdurum,kay-
gı,acımasızlık.
117
KAYNAKÇAACLÛNÎ, İsmail bin Muhammed, Keşfü’l-
Hafâ, Beyrut, 1993.ADAM, Baki, Dinler Arası Diyalog, Din Öğ-
retiminde Yeni Yaklaşımlar, Millî Eğitim Bakanlı-ğı Yayınları, Ankara, 2000.
ADAM, Baki; Mehmet Katar, Dinler Tarihi, Anadolu Üniversitesi Açık öğretim Fakültesi Yayı-nı, Eskişehir, 1999.
Afzalur Rahman, Siret Ansiklopedisi, C I-IV, İnkılap Yayınevi, İstanbul, 1996.
AHMET BİN HANBEL, Müsned, C I-IV, Çağrı Yayınları, İstanbul, 1982.
Ailem Dergisi, Sayı: 17, Feza Gazetecilik AŞ, Yayını, İstanbul, 2003.
Ali el-Kâri, Şerhu’ş -Şifali’l-Kâdî İyaz, C2, İs-tanbul, 1335 (hicri).
ASYA, Arif Nihat, Dualar ve Âminler, Ötüken Yayınları, İstanbul, 1996.
Atatürkçülük I-II-III, Millî Eğitim Bakanlığı Ya-yınları, Ankara, 2001.
Atatürkçülük, I,II,III, Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları, İstanbul, 2001.
ATEŞ, Süleyman, Kur’an-ı Kerim ve Yüce Meâli, Yeni Ufuklar Neşriyat, İstanbul.
BEYDEBA, Kelile ve Dimne, Timaş Yayınla-rı, İstanbul, 2002.
Bhagavad-Gita (çev.: Ömer Cemal Güngö-ren), Yol Yayınları, İstanbul, 2001.