Top Banner
Yrd.Doç.Dr. Orhan CERİT
72

13 jeolojive toplumsagligi

Apr 15, 2017

Download

Education

Orhan Cerit
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: 13 jeolojive toplumsagligi

Yrd.Doç.Dr. Orhan CERİT

Page 2: 13 jeolojive toplumsagligi

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 3: 13 jeolojive toplumsagligi

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 4: 13 jeolojive toplumsagligi

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 5: 13 jeolojive toplumsagligi

Jeolojik süreç, malzeme ve mekanların bütününü kapsayan

jeolojik çevre, başta yaşam çevresi (konut, eğitim, calışma

mekanları, toprak ve su kaynakları vb) olmak üzere, insan

topluluklarının yaşam kalitesiyle ilgili birçok konu ile yakından

ilişkilidir. Jeolojik çevre kimi zaman tehlike ve sınırlamaları kimi

zaman da avantajlarıyla her zaman insanlığın gelişimi üzerinde

yıkıcı veya yapıcı etkiye sahip olmuştur. Heyelan, deprem gibi cok

yaygın bilinen jeolojik tehlikeler yanında, Türkiye dahil değişik

ülkelerde rapor edilen sağlık sorunları (kanser, deri ve diş

hastalıkları vb) ile asbest, erionit, kadmiyum vb toksik mineral

içeren kayaçların veya tozların varlığı, topraktaki selenyum, bakır,

molibden ve iyot eksikliği, sulardaki arsenik gibi jeolojik

parametreler arasında bir bağlantı bulunduğu ortaya çıkmıştır.

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 6: 13 jeolojive toplumsagligi

Tıbbi jeoloji, doğal jeolojik ortam ile bu ortamda yaşayan

insanların, hayvanların ve bitkilerin sağlık sorunları

arasındaki ilişkileri, ve bu ilişkilerin coğrafik dağılımını

irdeleyen çok disiplinli bir ilgi alanıdır.

Tıbbi jeolojinin temel ilkeleri, iz elementlerin işlevi ile doz-

tepki etkileri üzerinde yoğunlaşır. Söz konusu etkilerin çoğu,

kirliliğe neden olan insan faaliyetlerinden bağımsız olarak

ortaya çıkmaktadır.

İz elementlerin ana kaynağı, kayalar yada toprakta

bulunan minerallerdir.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 7: 13 jeolojive toplumsagligi

Tıbbi Jeoloji: Esas bileşenleri elementler, mineraller,

kayaçlar, toprak ve su olan jeolojik ortam ile çevre

sağlığı arasındaki ilişkiyi inceleyen multidisipliner bir

bilim dalıdır.

Minerallerin insan sağlığına etkileri jeoloji ve tıp

bilimlerinin tarihi geçmişinden beri bilinmektedir.

Sağlık sorunları ve Jeoloji arasında sıkı bir bağ

bulunmaktadır. Jeolojik süreçler, malzeme ve

ortamların insan sağlığı üzerindeki olumlu ve olumsuz

etkilerini ve bu etkinin coğrafik dağılımını inceleyen

Tıbbi Jeoloji (medical geology), özellikle iş sağlığı ve

jeoloji arasındaki bu bağın, yaşam alanımızda

güvenliğimizi ve sağlığımızı tehdit edebilecek önemli

bir faktör olduğunu göstermektedir. Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 8: 13 jeolojive toplumsagligi

Tıbbi Mineraloji ise doğal minerallerin insan sağlığı üzerindeki

etkileri ve ilişkileri inceleyen, tıbbi jeoloji biliminin kapsam alanı

içinde bir anabilim dalıdır.

Tıbbi jeolojik çalışmalar sonucu elde edilen bulgular mineraloji ve meslek

hastalıkları arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. Minerallerin oluşturduğu

madenler ve taşlar fiziksel ve kimyasal özellikleri itibariyle eczacılıkta ve

tedavide kullanıldıkları gibi, çeşitli meslek hastalıklarının da sebebi oldukları

bilinen bir gerçektir. Solunum, sindirim ve cilt teması yoluyla insan sağlığını

olumsuz etkileyen bu mineraller ise (asbest, silis, zeolit vd.) Tıbbi

Mineraloji’nin ana bileşenlerini oluşturur. Tıbbi Mineraloji, özellikle maden

sektöründe çalışanların meslek hastalıkları ile mücadele programlarının önemli

bir elemanı haline gelmiştir. Ülkemizin jeolojik ve mineralojik şartları göz önüne

alındığında, ulusal düzeyde uygulanacak meslek hastalıklarıyla mücadele

programlarında tıbbi mineraloji araştırmalarının dikkate alınması gerekliliği

ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, günümüzde birçok araştırmaya konu olmuş bu

minerallerin, çalışanlar üzerindeki olumsuz etkilerini, maruziyet eşik değerlerinin

altında tutmak için Tıbbi Mineraloji içeriklerinin de kontrol edilmesi büyük önem

arzetmektedir.

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 9: 13 jeolojive toplumsagligi

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Yerel jeolojiye ve gelişen jeolojik süreçlere bağlı olarak iz

elementlerin derişimleri çevrede ve insan bünyesinde değişebilir. Bu

değişim, çevre ve insan sağlığını belirgin bir şekilde etkilemektedir.

Coğrafik farklılıklara dayalı bazı hastalıklar, yerel jeolojik ortamın

özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Jeolojik faktörlere dayalı bu

hastalıklara ilişkin bulgular da, Dünya’da ve Türkiye’de giderek

artmaktadır.

Yerkabuğunun büyük bir bölümü, birkaç majör elementten

oluşmaktadır. Bu elementler, insan bünyesinin % 99’unu

oluşturmakta ve başlıca oksijen, karbon, hidrojen, azot, kalsiyum ve

fosfordan oluşur. Gerçekte, insan bünyesinin % 60’ı sudur.

Page 10: 13 jeolojive toplumsagligi

www.jmo.org.tr/resimler/ekler/34fdbf83b74c193_ek.pdf

Page 11: 13 jeolojive toplumsagligi

www.jmo.org.tr/resimler/ekler/34fdbf83b74c193_ek.pdf

Page 12: 13 jeolojive toplumsagligi

Bu etkilerin belgelenmiş birçok örneği vardır:

Orta Avrupa’nın dağlık ve yağmuru çok alan yerlerinde, iyot eksikliği olan topraklarda

guatrın sık görüldüğü ve iyot ihtiyacının kısmen atmosfer yoluyla denizden alındığı

görülmektedir.

İrlanda, İsrail, Avustralya, Rusya, Venezuella, Çin, Amerika ve Güney Afrika gibi

ülkelerde selenyum temel iz elementlerden biri olmasına rağmen, atlar ve büyükbaş

hayvanlarda hastalıklara sebep olduğu belgelenmiştir. Selenyum eksikliği, Çin’de

insanlarda yöresel kalp hastalığına, yöresel kireçlenme hastalığına ve tüm dünyada

hayvanlarda beyaz kas hastalığına sebep olmaktadır.

Fransa, Macaristan, Arjantin, Çin, Hindistan, Tayvan, Tayland, Nepal, Vietnam, Meksika,

Amerika’nın bir bölümü ve Bangladeş’te yeraltı suyundaki arsenik toksini dikkate

değerdir. İçme suyundaki arseniğe bağlı olarak görülen kronik sağlık problemleri deri

alerjisi, pigment değişikliği (melanin ve keratin) ve bazı durumlarda da kanser olarak

ortaya çıkmaktadır.

İngiltere’de, hayvan yemindeki, çayırdaki ve topraktaki yüksek molibden seviyesi

büyükbaş hayvanlarda molibden fazlalığına sebep olmaktadır. Bu elementin

fazlalığından dolayı büyükbaş hayvanlarda diğer bir element olan bakır eksikliğine sebep

olmaktadır. Bu hayvanlardaki bakır eksikliği, büyüme azlığına, geç olgunlaşmaya ve

üretim azalmasına neden olmaktadır. Molibdence zengin bakır takviyesi ile bu problem

çözülmektedir.

Jeolojik Unsurların Halk Sağlığına Etkileri (MTA) http://www.mta.gov.tr/v2.0/daire-baskanliklari/jed/index.php?id=tibbi_jeoloji

Page 13: 13 jeolojive toplumsagligi

www.jmo.org.tr/resimler/ekler/34fdbf83b74c193_ek.pdf

Page 14: 13 jeolojive toplumsagligi

Maden ve taş işlerine yönelik işyeri risk değerlendirmelerinde,

kontrol tedbirlerinin uygulanmasında ve söz konusu işyerlerinde

çalışanların meslek hastalıklarına maruziyetlerinin en aza

indirilmesinde kullanılacak en önemli verilerden biri de, hiç

şüphesiz, faaliyet alanındaki litolojik (jeolojik) birimlerin

Mineralojik ve Petrografik özellikleri ile Kimyasal

bileşimleridir.

Bu veriler, aynı zamanda minerallerin fizikokimyasal özelliklerini

belirleyen ana bileşenlerdir. Bunlar;

Kimyasal bileşim,

Tane boyu,

Sertlik derecesi,

Yapı ve doku özellikleri,

Kristal sistemi,

Tenör dağılımı,. vd.

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 15: 13 jeolojive toplumsagligi

İnsanın bünyesindeki başlıca elementler

ve bunların insanın ağırlığı açısından yüzdeleri

Element İnsan ağırlığı açısından

%

Oksijen 61

Karbon 23

Hidrojen 10

Azot 2.6

Kalsiyum 1.4

Fosfor 1.1

Toplam 99.1

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 16: 13 jeolojive toplumsagligi

İz elementlerin insan bünyesine girmesine

kadar gelişen süreçler ve izlenen yollar

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 17: 13 jeolojive toplumsagligi

Kaya türlerinin bileşiminde görülen farklılıklar

Ortalama bileşim

Element Granit Bazalt Kumtaşı Şeyl Kireçtaşı

Silisyum % 32.3 24.0 36.5 27.1 2.4

Alüminyum % 7.7 8.8 3.0 9.7 0.5

Demir % 2.7 8.6 1.0 4.7 0.4

Magnezyum % 0.6 4.5 0.7 1.5 4.8

Kalsiyum % 1.6 6.7 3.9 2.2 30.0

Sodyum % 2.8 1.9 0.3 1.0 0.04

Potasyum % 3.3 0.8 1.1 2.7 0.3

Titanyum (ppm) 2.300 9.000 4.600 1.500 400

Fosfor (ppm) 700 1.400 750 170 400

Mangan 600 2.000 850 10–100 1.100

Krom 25 200 100 35 11

Bakır 20 100 50 1–10 4

Kurşun 20 8 20 7 9

Nikel 8 160 80 2 20

Kobalt 5 45 20 0.3 0.1 Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 18: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 19: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 20: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 21: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Serpantin grubu asbestin SiO2 içeriği %42 ‘den

düşüktür; bu nedenle yumuşak, esnek, ipeksi

parlaklığa sahiptir.

Amfibol grubu asbestlerin SiO2 içerikleri ise

%51 ‘den yüksektir, bu nedenle krizotil asbeste

göre daha sert, asitlere karşı daha dayanıklı ve

vücut tarafından sindirilmeleri çok daha

zordur. Tüm bu özellikleri amfibol grubu

asbestlerin yukarıda tanımlanan kanser

vakalarına neden olma ihtimalini arttırmaktadır.

Page 22: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 23: 13 jeolojive toplumsagligi

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 24: 13 jeolojive toplumsagligi
Page 25: 13 jeolojive toplumsagligi
Page 26: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 27: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 28: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 29: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 30: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 31: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 32: 13 jeolojive toplumsagligi
Page 33: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 34: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 35: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Birkaç mikron boyutunda, lifsi ve iğnemsi yapıdaki Eriyonit

Zeolit grubu minerallerden biridir. Yüksek ısıya dayanımlı bu

minerali kayaç içinde yada yüzeyinde çıplak gözle tanımlamak

çok zordur, tanımlamalar ancak mikroskop altında

yapılabilmektedir.

Eriyonit'in epidemiyolojik, in vivo ve in vitro olarak karsinojenik

ve fibrojenik olduğu tıbbi araştırmalarla tespit edilmiştir.

Eriyonit’in şimdiye kadar bilinen en potansiyeli yüksek kanser

yapıcı mineral olduğu Dünya Sağlık Örgütüne bağlı,

Uluslararası Kanser Arş. Kurumu tarafından kabul edilmiştir.

Ülkemizde Kapadokya bölgesinde 3 köyde (Tuzköy, Karain

ve Sarıhıdır) gelişen mezotelyoma vakalarının yaşam

çevrelerindeki eriyonit’ten kaynaklandığı belirlenmiştir.

Page 36: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 37: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 38: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 39: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Bilindiği üzere “Mermer” ifadesi kesilip, parlatılabilen

bütün taşlar için ticari isim olarak kullanılmaktadır. Bu

nedenle adlandırmalarda veya risk değerlendirmelerinde

mermerin mineral içeriği ve petrolojik özellikleri esas

alınmalıdır. Zira “granit mermeri” örneğinde olduğu gibi

sert taşların mineralojik bileşiminde yüksek oranlarda

silis minerali bulunmaktadır.

Page 40: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 41: 13 jeolojive toplumsagligi

Dr. İsrafil KAYABALI VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı 5 – 7 Mayıs, 2014 İSTANBUL

Page 42: 13 jeolojive toplumsagligi

Simge Varol, SDÜ Jeoloji Mühendisligi Bölümü, Isparta

Page 43: 13 jeolojive toplumsagligi

TIBBİ JEOLOJİNİN TEMEL İLKELERİ-I

• İz elementlerin derişimi ve etkileri

• İz elementler, insan bünyesinde ppm yada daha

düşük derişimlerde bulunurlar. Ancak, bunların

yaşam ve sağlık açısından önemleri büyüktür.

• Dolayısıyla Tıbbi Jeoloji, doğada ve insanın

bünyesinde iz elementlerin derişimini ve

etkilerini incelemeyi temel ilke olarak kabul

etmektedir.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 44: 13 jeolojive toplumsagligi

İnsanın bünyesinde yer alan bazı temel iz elementler ve işlevleri (Parr, 1983). Element

Ortalama derişim(ppm)

Tanımlandığı yıl

İşlevi İnsanda eksikliği halinde

oluşan bazı etkiler

Demir 60 17. yy Oksijenin taşınması Kansızlık

İyot 0.2 1850 Tiroit bileşeni Guatr

Bakır 1 1928 Bazı enzimlerde demirle

birleşir

Kansızlık, kemik değişimi olası yüksek kolesterol

Mangan 0.2 1931 Metabolizma ile ilişkili Bilinmiyor

Çinko 33 1934 Metabolizma ile ilişkili Depresyon, yavaş iyileşme

Kobalt 0.02 1935 B12 vitamininde B12’nin eksikliğinde görülür

Molibden 0.1 1953 Bazı enzimlerde Bilinmiyor

Selenyum 1957 Enzimlerde ağır metalle

etkileşir Kalp hastalığı

Krom 0.03 1959 İnsulin içerir İnsulin direnci, düşük glikoz

tahammülü

Kalay 0.2 1970 Bilinmiyor Bilinmiyor

Vanadyum 1971 Bilinmiyor Bilinmiyor

Flor 37 1971 Kemik ve diş gelişiminde

etkili Diş çürümesi ve kemikleşme

sorunları

Silisyum 260 1972 Dokularda kireçlenme Bilinmiyor

Nikel 0.1 1976 Demir absorpsiyonu ile

etkileşir Bilinmiyor

Arsenik 18 1977 Bilinmiyor Bilinmiyor

Kadmiyum 0.7 1977 Bilinmiyor Bilinmiyor Bu

sla

yt

ka

resi P

rof.

Dr.

Ali

YIL

MA

Z’d

an

alın

mış

tır

Page 45: 13 jeolojive toplumsagligi

TIBBİ JEOLOJİNİN TEMEL İLKELERİ-II

• Doz-tepki eğrileri

• İz elementlerin olumlu ya da olumsuz

etkileri, iz elementlerin derişiminin bir işlevi

olarak, doz-tepki eğrileri çerçevesinde

tanımlanabilir.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 46: 13 jeolojive toplumsagligi

Bazı elementlerin olası doz-tepki eğrileri.

Bu

sla

yt

ka

resi P

rof.

Dr.

Ali

YIL

MA

Z’d

an

alın

mış

tır

Page 47: 13 jeolojive toplumsagligi

Bitkiler ve hayvanlarda oluşan tepkiler,

A bakır için, B molibden için doz-tepki eğrileri

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 48: 13 jeolojive toplumsagligi

ÇEVRE SAĞLIĞI VE BAZI ÖRNEKLER

• İnsanların bünyesinde yer alan iz elementlerin ana kaynağı

yeryüzünde bulunan kayalardır. Kayalarda yer alan iz

elementlerin derişimleri, kaya türüne ve kayatürünün

bulunduğu yere göre değişmektedir. Bu değişim, iz

elementlerin insan bünyesine ulaşmasını denetlemektedir.

• İnsanın ve diğer canlıların (yani flora ve faunanın)

sağlığını bir bütün olarak irdeleyen çalışmalar Çevre

sağlığı olarak tanımlanır.

• Çevre Sağlığı ile ilgili altyapı oluşturulmadan, hekimliğin

bir dalı olan “Halk Sağlığı”nın koşulları sağlanamaz.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 49: 13 jeolojive toplumsagligi

İyot (I)

• İyot, tiroit bezinin iyi çalışması için gereklidir. İyot eksikliği, tiroidin büyümesine ve guatr olarak bilinen bir hastalığa yol açar.

• Yapılan değerlendirmeler, bir bölgedeki kayalarda ve topraktaki iyot eksikliğinin yöredeki ekinlerde ve hatta diğer hayvanlarda da iyot yetersizliğine yol açtığını ortaya çıkarmıştır.

• Ayrıca, hazırlanan diyetlere iyot eklendiğinde guatr hastalığının da giderek azaldığı da anlaşılmıştır.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 50: 13 jeolojive toplumsagligi

İyot:

Niğde’nin bazı köyleri, Ankara- Nallıhan’nın

bazı köyleri, Kırşehir-Kaman bazı köyleri ile

Kastamonu köylerinde yaşayan halkta guatr

hastalığı bakımından dikkate değer bir fazlalık

görülmektedir.

Bu sorun jeolojik formasyonlardan, toprakta

selenyum eksikliği ve mineral içermeyen

suların tüketilmesi vb. nedenlerden

kaynaklanmaktadır.

Page 51: 13 jeolojive toplumsagligi

Flor (F)

• Toprak kimyası gibi su kimyası da sağlığı etkileyebilir.

Suyun içinde çözünmüş olarak bulunan flor ile sağlık arasındaki olumlu bir ilişki de florun diş çürümeleri üzerindeki etkisi dolayısıyla belirlenmiştir.

• Dişler, kalsiyum fosfat minerali apatitten oluşmaktadır. Biraz florun apatit kristallerine eklenmesi, apatitin çürümelere karşı daha dayanıklı bir yapıya kavuşmasını sağlamaktadır.

• Türkiye’de genç volkanik kayaların yaygın olduğu yerlerde florun yüksek derişimlere ulaştığı, bunun da floroz denilen diş hastalıklarına yol açtığı bilinmektedir

Page 52: 13 jeolojive toplumsagligi

Florun genelleştirilmiş doz-tepki eğrisi ( Montgomery, 1995).

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 53: 13 jeolojive toplumsagligi

Çinko (Zn)

• Çinko eksikliği cücelik, cilt hastalıkları, tat alma duyusunda azalma, yaraların iyileşmesinin gecikmesi gibi sorunlara yol açmaktadır.

• En uygun çinko tüketimi günde 5-40 mg aralığındadır. Günde 150 mg’ın üzerinde çinko tüketimi kansızlığa, 6000 mg’dan daha fazla bir dozun alınması ise ölüme yol açar. Dolayısıyla çinko fazlalığı da tehlikeli olup, kalp-damar hastalıklarına yol açmaktadır.

• Genellikle, kalsiyum karbonatça zengin ve çinko içeriği düşük olan kumtaşlarında yetişen bitkiler çinko açısından fakirdir.

• Yani bölgesel çinko yetersizliği ile yerel jeoloji arasında sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 54: 13 jeolojive toplumsagligi

Selenyum (Se)

• Selenyumun oldukça nadir bulunan bir metal olup, insanın günlük gereksinimi 0.006-0.2 mg arasındadır.

• Selenyumun fazla alınması durumunda selenyum zehirlenmesi olmaktadır. Bu da insanda kanser, tırnak ve saçların bozulması (malformation), sinirlilik gibi rahatsızlıklara yol açmaktadır.

• Her bitkinin selenyumu bünyesine alması ve biriktirmesi farklıdır. Örneğin, ABD’nin batısında locoweed olarak bilinen bir tür zehirli bitki türü (Astragalus) selenyumu daha çok bünyesinde biriktirebilmektedir.

• Kabak, hardal ve soğan da selenyumu bünyelerine kolaylıkla almaktadır.

• Genellikle çözünmüş selenyumun yüksek düzeyde olduğu yerlerde yetişen bitkilerin çoğu selenyumu bünyesine almaktadır. Böyle yerlerde yetişen evcil hayvanların büyük bir bölümü hastalanmaktadır. B

u s

layt

ka

resi P

rof.

Dr.

Ali

YIL

MA

Z’d

an

alın

mış

tır

Page 55: 13 jeolojive toplumsagligi

Radon (Ra)

• Bina içi bir kirletici olan radon, kayalardaki uranyumla birlikte bölgesel jeolojinin denetiminde bir yayılım sunar. Yüksek uranyum içeriğine sahip kayalar başlıca granitler, silisçe zengin volkanik kayalar, fosfatça zengin çökel kayalar, kükürtçe zengin şeyller ve bazı metamorfik kayalar olup, bunlar radon yönüyle de zengin bir içeriğe sahiptirler.

• Radonun kanserojen etkileri, uranyum madenlerinin bulunduğu yüksek radyasyona sahip yerlerdeki insanlarda tanımlanmıştır.

• Yüksek radyasyona sahip jeolojik ortamlarda yada radyasyon derişimi yüksek yapılarda yaşayan insanların daha yüksek bir risk altında oldukları yadsınamaz.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 56: 13 jeolojive toplumsagligi
Page 57: 13 jeolojive toplumsagligi

Çeşitli ortamlarda radon dolayısıyla meydana gelen radyoaktivite düzeyleri

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 58: 13 jeolojive toplumsagligi

Doğal radyasyon:

Özellikle granitik, siyenit, pegmatit damarlarında,

bazı volkanik kayalarda ve altere zonlarda,

kumtaşlarında ve bu kayaların kumlarında doğal

radyasyon değerleri dikkate değerdir.

Bu yerler arasında; Manisa-Köprübaşı, Çanakkale

Ezine ilçesi Geyikli sahil siyah kumları, Küçükkuyu ile

Ayvacık arasında kalan bazı köy yerleşim

alanlarındaki volkanik tüflerde, Eskişehir Kaymaz,

Beylikahır-Karacaören köyünde, Yozgat-Sorgun

sayılabilir.

Page 59: 13 jeolojive toplumsagligi

Antropojenik (insan kaynaklı) etkilenme:

En önemli etki maden çıkarma, arıtma işlemlerinin yapıldığı

alanlardaki atık pasaların yol açtığı asit maden drenajı olayıdır.

Gerek işletilmekte olan ve gerekse terkedilmiş maden ocakları

çevresinde asidik ortamda kimyasal reaksiyonlar olmakta ve

bunun sonucu olarak yeraltısuyu, toprak ve besin kaynakları

kirlenmektedir.

Konya-Sızma ve Ladik’de kurşun ve civa, Ödemiş ve

Beydağ’ında civa, Ulukışla Maden’de kurşun, Balya’da kurşun,

Lapseki Koru derede kurşun, Kütahya-Gümüşköy’de gümüş

işletmeleri ile terkedilmiş ocaklar ve çevresi, kömür madenleri

pasaları ve ocakları çevresi kuyu ve içmesuları kirlenmektedir.

Page 60: 13 jeolojive toplumsagligi

Jeotermal kaynaklardan ve bor

madeni işletmesinden deşarj

olan bor kirliği, Emet, Kızıldere

vd. sıcaksu kaynaklardan

gelmektedir.

Davutlar gibi başka yerlerde

de olan radonlu kaplıcalara

dikkat edilmelidir.

CO2 bağlı sağlık riskleri de

dikkate değerdir.

Page 61: 13 jeolojive toplumsagligi
Page 62: 13 jeolojive toplumsagligi

TARTIŞMALI BAZI İLİŞKİLER

• Özel kimyasal maddelerin eksikliği yada hastalık belirtileri

tanımlanabildiğinden jeokimya ile hastalıklar arasındaki

ilişkiler daha iyi ve güvenilir verilere dayalı çabalar

olacaktır.

• Bu çerçevede aşağıda sunulan bazı konuların tartışılmasında

yarar görülmektedir.

• Radyoaktivite ve sigara,

• Kalp hastalıklarındaki bölgesel farklılıklar,

• ABD’nin Georgia eyaletinde kalp-damar hastalıkları,

• Diğer ilgi çekici olgular.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 63: 13 jeolojive toplumsagligi

Radyoaktivite ve sigara

• Sigaranın içilmesiyle birlikte akciğer kanserinde bir artış

olmuştur. Son zamanlarda jeolojik kökene ilişkin bazı unsurların da sorumluluğu tartışılmaktadır.

• Örneğin fosfatlı gübreler ve bu gübrelerin uranyum ve fosfat içerikleri nedeniyle toprağın bileşimi değişmektedir.

• Dolayısıyla toprakta uranyumdan ileri gelen radon gazının çıkışıyla birlikte, toprağın üzerinde yetişen tütün bitkisinin yaprakları tarafından adsorbe edildiği ve böylece radon ayrışırken kurşun ve bizmut izotoplarını da içeren katı radyoaktif ürünlere dönüştüğü ileri sürülmektedir.

• Radyoaktif partiküller de sigaranın içilmesi sırasında ciğerlere yerleşmekte ve ciğerlerdeki partiküllerin radyasyonu kansere yol açmaktadır.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 64: 13 jeolojive toplumsagligi

Kalp hastalıklarındaki bölgesel farklılıklar

• Kalp hastalıkları ile ilgili belirtilerin ortaya çıkmasında

coğrafik verilere ilişkin bazı örnekler bilinmektedir. Ne var ki kalp hastalıkları ile jeolojik değişkenler arasında tanımlanmış ilişkiler henüz tartışmaya açıktır.

• Örneğin, ABD’nin orta kesiminde kireçtaşının yeraltı suları için akifer konumunda olduğu yerlerde içme suları sert olup bu bölgelerde yaşayan insanlarda koroner kalp hastalıklarından ileri gelen ölümler genel olarak düşüktür.

• ABD’nin Atlantik kıyıları boyunca ise sular daha yumuşak olup, bu bölgelerde kalp hastalığından ileri gelen ölümler göreli olarak yüksektir.

• Bu gibi veriler, kaçınılmaz olarak kalp hastalıkları ile bölgesel jeoloji arasında bir bağ olabileceğini düşündürmektedir.

Page 65: 13 jeolojive toplumsagligi

ABD’nin Georgia eyaletinde kalp-damar hastalıkları

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 66: 13 jeolojive toplumsagligi

DİĞER SORUNLAR:

İZ ELEMENTLERİN ETKİLEŞİMLERİ

• Yukarıda da belirtildiği gibi doğal jeolojik sistemlerin gerçek neden ve sonuç ilişkilerini tanımlamak gerçekten zordur.

• Bazen belli bir elementin etkisi, diğer elementlerin varlığı ve etkileşimleri nedeniyle maskelenebilir.

• Örneğin, İngiltere’de sığırlarda bakır eksikliği ile yerel jeoloji karşılaştırılmış, bu olgunun şeyllerden oluşan bölgelerde yaygın olduğu anlaşılmıştır. Fakat şeyller ve bunlardan türeyen toprak bakır yönüyle fakir değildir.

• Ancak bu kayaların molibden açısından zengin olduğu, bunun da sorunun kaynağı olduğu ileri sürülmektedir. Yani, molibdenin hayvanlar tarafından fazla alınması, hayvan

diyetlerindeki bakır gereksinimini arttırmaktadır. Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 67: 13 jeolojive toplumsagligi

İran’ın Hazar Denizi

kıyılarındaki toprak türleri ile

geniz kanseri arasındaki ilişki

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 68: 13 jeolojive toplumsagligi

TIBBİ JEOLOJİNİN SORUNLARI

• Tıbbi jeoloji çatısı altında, yerel jeoloji ile ortaya çıkan

hastalıkların nedenleri, türleri ve bu olguların bir rastlantıya

karşılık gelip gelmediği ayrıntılı bir biçimde incelenmelidir.

• Çünkü, insan faaliyetleri, jeolojik ortamda iz

elementlerin derişimlerinin ve dolayısıyla doz tepki

ilişkilerinin değişmesine yol açmaktadır.

• Başlıca sorunlar:

• 1-Kullanılan yapay gübreler,

• 2-Gıdaların bölgesel ölçekte dolaşımı,

• 3-Suyun metalaşması,

• 4-İz elementlerin etkileşimi

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 69: 13 jeolojive toplumsagligi

İnsan faaliyetlerinin etkileri

• Madencilikte, ocak yada cevher zenginleştirmede toprak kirliliği ve su kirliliği kaçınılmaz olarak ortaya çikmaktadır.Bu da tesislerin dolayında yer alan bitkilerin sağlığını etkiler.

• Yoğun trafiğin olduğu yollara yakın bitkilerde vasıtaların eksozlarından çıkan gazlar nedeniyle yüksek kurşun içerikleri görülmektedir. Kurşunlu yakıtların yasaklandığı yerlerde yakıtlardaki kurşunun yerini manganez almış ve dolayısıyla bitkilerde manganez zehirlenmesi başlamıştır. Bunun da besin zinciri yolu ile insanlarda sinirlilik ve beyin hasarlarına yol açabileceği öne sürülmektedir.

• Doğal ve yapay gübrelerin kullanılması ve sulama ile ilgili diğer tarımsal uygulamalar, hidrolojik döngü yoluyla elementlerin doğadaki dağılımını değiştirmektedir. Sonuç olarak doğal döngülerin işleyişi, sağlığı ve hastalıkları etkileyen temel jeolojik faktörleri maskelerken tıbbi jeolojik çalışmaları yapanların işlerini de güçleştirmektedir.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 70: 13 jeolojive toplumsagligi

SONUÇLAR-I

• Yapılması gereken çalışmalar:

• 1-Tıbbi Jeoloji’ye temel olabilecek, kayatürü ve kayatürünün iz element içeriklerini içeren haritaların hazırlanması ve bu haritalar ışığında bölgesel hastalıkların gözden geçirilmesi,

• 2-Bileşim ve iz element içerikleri yönüyle kayatürü, toprak, bitki örtüsü, hayvanlar ve insanlar arasında kurulan ilişkilerin ve etkileşimlerin daha çok sayıda veriyle desteklenmesi,

• 3-Doğal döngülerin işleyişleri sırasında oluşan besin zincirinin daha ayrıntılı bir şekilde incelenmesi,

• 4-İz element etkileşimlerinin tıbbi özelliklerinin daha iyi anlaşılması

• jeolojik faktörlerden ileri gelen çoğu hastalıkların belirlenmesini kolaylaştıracaktır.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 71: 13 jeolojive toplumsagligi

SONUÇLAR-II

• Çevre sağlığı, çevreyi ve insanı birlikte koruyucu uygulamalar olup bu uygulamalardan bazıları aşağıda sunulmuştur:

• Hastalıklara yol açan kimyasalları denetim altına almak ve radyasyona yol açan etmenleri en alt düzeye indirmek.

• Tehlikeli ve evsel atıkların uzaklaştırılması ve bu atıkların çevre üzerinde yaratabileceği kirlilikleri denetlemek.

• Hastalıkların çevrede yayılmasını önlemek üzere, hastalık taşıyıcı haşerelerle ve bulaşıcı hastalıklarla çevrenin bütünselliği içinde mücadele etmek.

• Sağlıklı bir çevrenin oluşması için, düzenli beslenme ve çeşitli kimyasalların canlılar üzerindeki doz-tepki ilişkileri konularında çalışmalar yapmak.

Bu slayt karesi Prof.Dr. Ali YILMAZ’dan alınmıştır

Page 72: 13 jeolojive toplumsagligi