YERKABUĞU'NU OLUŞTURAN MİNERALLER ve KAYAÇLAR Çevre Jeolojisi Ders Notları Bu sunu Prof.Dr . Ali Yılmaz’ın sunu örneğinden modifiye edilmiştir
YERKABUĞU'NU OLUŞTURAN
MİNERALLER ve KAYAÇLAR
Çevre Jeolojisi Ders Notları
Bu sunu Prof.Dr. Ali Yılmaz’ın sunu örneğinden modifiye edilmiştir
GENEL BİLGİLER
Atom, sözcük olarak bölünemeyen anlamına gelmektedir. Atomlar, bir elementin özelliklerini taşıyan en küçük parçaları olup proton, nötron ve elektron gibi taneciklerden oluşurlar.
Element ise kimyasal analizle ayrıştırılamayan yada sentez yoluyla elde edilemeyen maddelerdir.
Molekül ise herhangi bir maddenin tüm kimyasal özellikleri değişmeksizin aynı kalacak biçimde bölünebileceği en küçük parçasıdır. Moleküller atomlardan oluşur. Herhangi bir elementin molekülü, O2, O3, H2 gibi aynı tür atomlardan oluşur. Oysa bir bileşiğin molekülünde iki yada daha çok elementin atomları bulunur. H2O, bir su molekülünü temsil eder.
Mineral, yer kabuğundaki katı ve çoğunlukla kristal yapılı bileşiklere yada kristal yapılı element ve molekül topluluklarına verilen addır. Minerallerden cıva ve su sıvı, silis camı ve opal gibi bazıları şekilsiz (amorf) olup, çoğunluğu ise kristallidir. Mineraller yan yana gelerek kayaçları (litolojiyi), kayaçlar da yan yana gelerek yerkabuğunu oluştururlar.
YERİN BİLEŞİMİ
• Yer’in bileşiminde en yaygın elementler Fe, O, Si,
Mg, ve Ni’dir.
• Diğer elementler %1 dolayında yada çok daha az
miktarda bulunmaktadır.
• Kıtasal kabuğu oluşturan başlıca oksitler ise
SiO2, Al2O3, CaO, FeO, Fe2O3, Na2O, MgO ve
K2O’ dir.
Mantonun genel bileşimi Mg ve Fe’in oksit ve silikatları
ile Al, Ca, Na, K gibi elementlerin oksitlerinden
oluşmaktadır
Yerkabuğunda da aynı elementler yer alır ancak
oranları değişir.
Yerkabuğunda U, Ba, Rb, Sr mantoya oranla daha çok,
Mg, Ni ve S daha azdır
Yeryuvarının bileşimi: Elementler yönüyle % olarak
(Ketin, 1977).
• Fe:%34.6 O:29.5 Si:15.2 Mg:12.7 Ni:2.39 S:1.93
Ca:%1.13 Al:1.09 Na:0.57 Cr:0.26 Mn: 0.22 P:0.10
• Co:%0.13 K:0.07 Ti:0.05
Yerkabuğunun bileşimi: Elementler yönüyle % olarak
(Ketin, 1977).
Element %Ağırlık %Hacim
O 46,5 94,07
Si 28,9 0,88
Ti 0,5 0,04
Al 8,3 0,47
Fe 4,8 0,34
Mg 19 0,26
Ca 4,1 1,15
Na 2,3 1,07
K 2,4 1,71
Yerkabuğu kendi içinde kıtasal
kabuk ve okyanusal kabuk
şeklinde de kimyasal farklılık
gösterir.
Okyanusal kabuk, mantonun
kimyasal bileşimine daha
yakındır
MİNERALLER
• Mineraller, doğada bulunan, belirli kimyasal bileşimi ve düzgün
atomik yapısı olan tekdüze (homojen) ve çoğunlukla katı olan
maddelerdir. Canlılarda hücreler, cansızlarda ise mineraller en
küçük temel birimi oluştururlar.
• Mineraller yan yana gelerek kayaçları, kayaçlar da dağları ve kıtaları
(yer kabuğunu) oluştururlar. Minerallerden su ve cıva sıvı halde, silis
camı ve opal amorf (şekilsiz) olup, diğer tüm mineraller belli bir
kristal yapısına sahiptirler.
• Kristal (billur), atomların devirli yada düzenli tekrarlanan iç
düzenlerinin bir anlatımı olan düzlemsel yüzeylerle sınırlı, düzenli ve
çok yüzlü bir şekildir. Kafes noktaları arasındaki uzaklık ancak
Angstrom (Ao)= 10-8 cm ile ifade edilebilir.
Doğada çok sayıda mineral
olmakla birlikte, kayaç oluşturan
mineraller 20-25 civarındadır
Az görünen minerallerin
yoğunlaştıkları (bol göründükleri)
alanlar maden yataklarını
oluştururlar veya kayaçlar içinde
saçılmış olarak bulunurlar
Normal koşullarda
çoğunlukla kristal halinde
bulunan minerallar, (atomların elektrik yüklerine ve atom yarıçaplarına göre)
belirli atom düzenlerine
sahiptirler
Kristal kafes yapısı
• Uzayda üç eksenli bir koordinat sistemine göre dizilen kafes noktaları, üç doğrultuda periyodik olarak sıralanmış çok sayıda birim hücreler meydana getirirler.
• Böyle bir birim hücrenin x,y,z doğrultularında a,b,c, gibi eksenleri ve bu eksenler arasında , , , gibi eksenler arası açılar bulunur. Her kristal, fiziksel koşullar değiştiğinde a,b ve c eksenleri boyunca değişime uğrar.
• Kristal yapısını oluşturan atom topluluklarına iyon, moleküllere nokta, bunların bir boyutlu sıralanışlarına, nokta dizisi, iki boyutlu sıralanışlarına nokta ağı (net), üç boyutlu sıralanışlarında kafes (lattice) adı verilmektedir
Birim hücreler eksenlerinin konumu ve
eksen açılarının değerlerine göre 7 ayrı
geometrik şekil oluştururlar.
Buna bağlı olarak Kübik, Tetragonal,
Hekzagonal, Trigonal, Ortorombik,
Monoklinik, Triklinik olmak üzere 7
kristal sistemi vardır
Kristallerin kafes yapısını silikatlar oluşturur.
• Tüm silikatlar da silisyum atomları 4’lü koordinasyon ile oksijen atomlarına bağlı bulunurlar. Oksijenler hep düzgün ve eşit boyutlu tetraederlerin köşelerinde yer almakta olup tetraederin merkezinde bulunan silisyuma sımsıkı bağlıdırlar.
• Silisyum-Oksijen tetraederlerinin birbirleriyle olan ilişkileri yada bağlantı durumlarına göre çeşitli silikat yapıları meydana gelir.
• Ada yada Ortosilikatlar (SiO2)
• Çiftli yada Sorosilikatlar (Si2O7)
• Halkalı yada Siklosilikatlar (Si3O9)
• Zincir yada İnosilikatlar (SiO3)
• Tabakalı yada Fillosilikatlar (Si4O11)
• Çerçeveli yada Tektosilikatlar’dır
Ortosilikatlar (SiO2)
Bazı değerli taşlar bu grupta yer alırlar (Ametist, zirkon vb
Sorosilikatlar (Si2O7)
Genellikle az bulunurlar
Siklosilikatlar (Si3O9)
Beril gibi bazı değerli taşlar da bu gruptandır
İnosilikatlar (Zincir silikatlar) Kayaçlarda en yaygın bulunan kristal yapı sistemidir (Amfiboller, Piroksenler vb)
(SiO3) (Si4O11)
Fillosilikatlar Tabakalı silikatlar olup kil mineralleri, mika mineralleri bu gruptandır
Tektosilikatlar Silis tedraederleri 4 köşelerinden birbirlerine bağlıdır. En yaygın mineral türüdür
Minerallerin genel özellikleri
Sertlik
Dilinim
Renk
Parlaklık
Özgül Ağırlık
Radyoaktivite
Magnetik özellik
Elektriksel iletkenlik
Ergime Derecesi
Dalga iletkenliği
Ayrıca
Sertlik: Minerallerin çizilme ve aşınıma karşı
dayanımıdır
MOHS sertlik skalası
Mineral Sertlik
Talk 1
Jips 2 (CaSO4.2H2O
Kalsit 3 CaCO3
Florit 4 CaF2
Apatit 5
Feldispat 6
Kuvars 7 SiO2
Topaz 8 Al2(F,OH)2SO4
Korund 9 Al2O3
Elmas 10 C
Dilinim: Minerallerin belirli yüzeyler
boyunca kolaylıkla ayrılmaları veya
bölünmeleri özelliğidir.
İyi, Çok iyi, Orta, Kötü, Çok kötü
olarak tanımlanır
Kayaçlarda ve toprakta bulunan mineral grupları ve örnekleri
Yerkabuğunu oluşturan kayaçların bileşimlerinde değişik oranlarda çok değişik mineraller yer almakta olup, en yaygın görülen mineral grupları
Amfiboller
Piroksenler
Mikalar
Olivinler
Feldispatlar
Olarak ifade edilebilir
Amfiboller
Amfiboller, kalsiyum, magnezyum, sodyum, alüminyum
silikatlardır.
Bunlar, su içeren silikatlar olup yapılarında OH gruplarının
varlığı ile piroksenlerden ayrılırlar..
Bu grubun en önemli mineralleri, tremolit, hornblend,
aktinolittir.
Piroksenler
Piroksenler, kayaların yapısına giren önemli ve yaygın olan
mineral grubudur.
Piroksen grubu minerallerin en önemlileri, ojit, diopsit, enstatittir.
Bunlar arasında siyah opak bir mineral olan ojit, toprakta Ca, Mg
ve Fe’in ana kaynağını oluştururlar.
Mikalar
Mikalara yapraklı silikatlar da denilmektedir.
Bu mineraller, kayalarda geniş bir dağılım göstermektedir.
Mikaların temel yapı birimini, Si4O10 oluşturur. Yapılarında hidroksil
grubu da bulunur.
Mikalar, toprakta K, Mg, ve Fe’nin ana kaynağını oluşturur.
Bunlar ayrıştığı zaman, bitki beslenmesi bakımından son derece
önemli olan kaolinit, illit, vermikulit ve montmorillonit gibi kil
mineralleri oluşur.
Olivinler
Olivinin genel formülü (Mg, Fe)2SiO4)’tür.
Yapısında demir bulunmayan olivin mineraline (Mg2SiO4) forsterit
magnezyum bulunmayan tipine de (Fe2SiO4) fayalit
denilmektedir.
KAYAÇLAR
• Kayaçlar, çeşitli minerallerin yada mineral ve taş
parçacıklarının bir araya gelmesinden veya da tek bir
mineralin çok sayıda birleşmesinden meydana gelirler.
• Kayaçtürü ise “litoloji” teriminin karşılığı olarak dilimize
girmiş ve çeşitli mineral topluluklarının birleşiminden
oluşmuştur. Litoloji, terim olarak, taşbilim, kayabilimi yada
kayaların mikroskopta irdelenmesi anlamına gelir.
• Ancak uygulamada kayaçtürü, kayaların el örneğinde
yada arazide çıplak gözle yapılabilen tanımına karşılık
olarak kullanılmaktadır.
KAYAÇTÜRÜ GRUPLARI
• Magmatik kayaçlar: Granit, diyabaz, bazalt, tüf,
aglomera ….
• Çökel (Sedimenter/Tortul) kayaçlar: Kireçtaşı,
kumtaşı, kiltaşı, jips, çört …
• Metamorfik kayaçlar: Gnays, şist, metavolkanit,
fillit, hornfels, mermer …
MAGMATİK KAYAÇLAR
• Magmanın soğuması ve katılaşması, derinlerde yavaş
geliştiği zaman, tam kristalli plütonik kayaçlar,
• Yeryüzüne yakın derinliklerde yada yeryüzünde hızlı ve
çabuk geliştiğinde sıra ile damar kayaçları
• Ve volkanik kayaçlar meydana gelmektedir.
Mağmatik kayaçlarının bazı mühendislik özellikleri
• Mağmatik kayaçların mühendislik özellikleri konusunda genellemeler yapmak doğru değildir.
• Her kayanın mühendislik özellikleri, yerli yerinde deneysel olarak belirlenmelidir. Ancak, yukarıda sunulan derinlik kayalarından granit, siyenit ve gabro gibi kayatürleri ayrışmamış ve kırıklı bir yapıda değilse güvenilir bir zemin olarak değerlendirilebilirler.
• Andezit ve bazalt ise sütunsu eklem yapısına sahipse, bu yapı geliştiği kaya çtürünün dayanımlılığını azaltır.
• Kimi volkanik kayaçlar ise gözenekli bir yapıdadır. Bu tür kayaçların yanı sıra, tüf ve aglomera gibi orta ve iri taneli piroklastik kayaçlar dayanımlı zeminleri temsil etmemekle beraber, bunların potansiyel bir akifer olma şansları vardır.
• Feldispatlar açısından zengin mağmatik kayaçlar ayrışarak killi birimlere dönüşürler. Killerin bazıları da su ile temasa geçtiğinde şişer ve duraysız ortam koşulları oluşur.
ÇÖKEL (SEDİMENTER) KAYAÇLAR
• Çökelim sonucu meydana gelen kayaçlar genellikle, katmanlı olup
fosil içerirler.
• Bunlar, yeryüzünü oluşturan tüm kayaçların fiziksel yada kimyasal
süreçlerle bozunması (alteration), parçalanması, dağılması, taşınması,
çökelmesi ve diyajenez denilen evrelerden geçerek oluşurlar.
• Çökel kayaçlar, kökenlerine ve oluşum ortamlarına göre kırıntılı
kayaçlar, organik ve kimyasal kayaçlar olmak üzere üç temel sınıfa
ayrılırlar.
Çökel kayaçların bazı mühendislik özellikleri
• Çakıltaşı ve kumtaşı gibi orta ve iri taneli çökel kayaçlardan karbonatik yada killi bir çimentoya sahip olanlar zayıf, silisli bir çimentoya sahip olanlar ise dayanımlı bir zemin oluşturmaktadır. İri taneli kırıntılı çökel kayalar bir akifer olma potansiyeline sahiptirler.
• Kireçtaşı ve jips gibi evaporitik kayaçlar, yağışlardan etkilenerek kimyasal olarak çözünüp ovala, polye yada dolin türü karstik yapılar ve yer altı mağaraları oluşabilir. Böyle durumlarda oto yol baraj gibi yapıların projelendirilmesi evresinde ayrıntılı arazi çalışması yapılmalıdır.
• İnce taneli kırıntılı çökel kayaçlar, özellikle kiltaşı, silttaşı, çamurtaşı ve şeyl zayıf kayaçlar olup, bu kayaçlar ön çalışmalarda çeşitli testlerle ayrıntılı incelenmelidir. Çökel kayaçlarda katmanlanma önemli bir süreksizlik olup, süreksizliğin de yamaçlarla olan ilişkileri özenle ele alınmalıdır.
METAMORFİK KAYAÇLAR
• Çökel yada magmatik kayaçların sıcaklık, basınç (gerilme
ve deformasyon) ve kimyasal etkinliği olan eriyiklerin
etkisi ile değişime ve başkalaşıma uğramaları sonucu
meydana gelirler.
• Genellikle kristallerden oluşmuş, yapraklanmalı
(folyasyonlu yada şistoziteli) kayaçlardır.
• Metamorfizma, yerkabuğunun derinliklerinde gelişen
fiziksel ve kimyasal koşulların etkisiyle kayalarda katı halde
oluşan mineral değişikliği yada mineral dönüşümü
(transformasyonu) olayıdır.
Metamorfik kayaçların mühendislik özellikleri
• Sleyt ve gnays dayanımlılığı yüksek olan kayatürleridir. Bunlar
inşaat sanayinde çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır.
• Şist ise kolayca ayrışan minerallerden yapılı ise zayıf bir kaya olarak
kabul edilir. Özellikle şistin yapraklanması iyi gelişmişse ve
yapraklanma yamaç dışına doğru ise duraysız ortam koşulları oluşur.
• Mermer de kireçtaşı gibi yağışlardan etkilenir ve karstik yapılar
gelişir.
• Metamorfik kayaçların yapraklanma düzlemleri, önemli potansiyel
süreksizlikleri temsil eder. Bu süreksizliklerin yamaç içine mi yoksa
yamaç dışına mı yönelik oldukları mutlaka değerlendirilmelidir.