Temel Kavramlar ve İlkeler

Post on 01-Jan-2016

226 Views

Category:

Documents

3 Downloads

Preview:

Click to see full reader

DESCRIPTION

Temel Kavramlar ve İlkeler. Yrd. Doç. Dr. Cenk Akbıyık. Eğitimin tanımları Eğitimin birçok tanımı yapılmıştır. Eğitimle ilgili tanımların tamamında insan temele alınmıştır. Ayrıca bu tanımlarda insan eksik ve yetersiz kabul edilmektedir. Aşağıda eğitimin tanımına birkaç örnek sunulmaktadır: - PowerPoint PPT Presentation

Transcript

Temel Kavramlar ve İlkeler

Öğretim İlke ve Yöntemleri

Yrd. Doç. Dr. Cenk Akbıyık

Eğitim

Eğitim kavramı en genel haliyle bilginin çeşitli yollarla diğer insanlara aktarılmasını ifade etmek için kullanılmaktadır.

Eğitimin günümüze kadar birçok tanımı yapılmıştır.

Eğitimle ilgili tanımların tamamında insan temele alınmıştır.

Ayrıca bu tanımlarda insanın eksik ve yetersiz yönlerine vurgu yapılmaktadır.

Aşağıda eğitimin tanımına birkaç örnek sunulmaktadır: Çocuğu insan haline getirme sanatı (Çiçero)Beden ve ruha yetenekli olduğu güzelliği vermek (Platon)İnsanı doğasına göre yetiştirmek (Rousseau)İnsanı mükemmel bir hayatı yaşamaya hazırlamak

(Herbert Spencer)Yetişmiş nesiller tarafından henüz sosyal hayat için olgun

hale gelmemiş bulunan nesiller üzerinde yapılan her çeşit etki (Durkheim)

Eğitim kavramının kullanımına bakıldığında bu kavramın sosyolojik, kurumsal ve aydınlanmaya dayalı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir.

Sosyolojik anlamı ile eğitim, bir toplumun insan yetiştirme pratiklerini ifade etmektedir.

Kurumsal anlamıyla eğitim, okul, üniversite, dershane gibi eğitim kurumlarını ifade etmek için kullanılmaktadır.

Aydınlanma anlamında eğitim ise insanın çeşitli açılardan gelişimini ifade etmektedir.

Eğitimin ülkemiz eğitimcileri tarafından en sık kullanılan tanımı herhalde Ertürk’e ait olan tanımdır.

Ertürk eğitimi “bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme süreci” olarak tanımlamıştır.

Bu haliyle Ertürk’ün eğitim tanımı formal eğitime vurgu yapmaktadır.

Ertürk’ün tanımında geçen anahtar sözcükler şöyle açıklanabilir:İstendik: Önceden belirlenen amaçlar, hedefler

doğrultusunda, planlı olarak.Kasıtlı: Bilerek yapılan, mümkün olduğunca rastlantısal

unsurları devre dışı bırakarak yapılan.Kendi yaşantısı yoluyla: Eğitimin bireyin yaşantısına

dayanması.Davranış: Dıştan gözlemlenebilen tepkiler.

Öğrenme

Öğrenme deneyimlerin, organizmanın davranış ve zihinsel aktivitelerinde görece kalıcı değişiklik oluşturması süreci olarak tanımlanabilir.

Zihinsel aktivite ise algılama, hatırlama, düşünme gibi süreçlerdir. Bu süreçler doğrudan gözlenemeyebilir ancak davranışlardan çıkarsanabilirler.

Öğretme

Fidan öğretmeyi, “öğrenmeyi sağlayan faaliyetler” olarak tanımlamıştır.

Öğretim

Fidan’ın tanımına göre öğretim “öğretme faaliyetlerinin önceden belirlenmiş hedefler doğrultusunda planlı ve kontrollü olarak düzenlenmesi ve yürütülmesidir”.

Benzer bir tanıma göre öğretim, öğrenmeyi sağlamak üzere yapılan sistematik düzenlemeleri sağlama işidir.

Formal ve İnformal Eğitim

Formal eğitim amaçlıdır; önceden hazırlanmış bir program çerçevesinde planlı olarak yapılır, öğretim yoluyla gerçekleşir.

İnformal eğitim ise yaşam içinde kendiliğinden oluşan bir süreçtir. Genellikle amaçlı ve planlı değildir, gelişigüzeldir.

Örgün ve Yaygın Eğitim

Örgün eğitim, belli bir yaş grubundaki bireylere, eğitim programları doğrultusunda düzenli olarak yapılan eğitimdir.

Örgün eğitim birbirini izleyen bölümlerden oluşur, süreklidir, belli yaş gruplarına yöneliktir. Okul öncesi eğitimden yükseköğretimin bitimine kadar olan basamakları kapsar.

Yaygın eğitim örgün eğitimin dışındadır.

Yaygın eğitimde bireylerin iş sahibi olması, yeniliklere uyum sağlaması, kendilerini geliştirebilmeleri hedeflenir.

Yaygın eğitim her yaş grubuna yönelik olabilir ve süreklilik gerektirmez.

İnsanlar az sayıda davranışına doğuştan sahip olmaktadır.

İnsan davranışlarının çoğunluğu sonradan öğrenilerek kazanıldığı için öğrenme ile ilkelerin bilinmesi önem taşımaktadır.

Yapılan araştırmalar öğrenmenin çeşitli değişkenlerle ilgili olduğunu göstermektedir.

Bu değişkenlerden bazıları bireysel etmenler, bazıları ise çevresel etmenlerdir.

Başlıca bireysel etmenler arasında öğrenenin düşünme becerileri, bilişsel giriş davranışları, duyuşsal giriş özellikleri, öğrenme stili, öğrenme stratejisi, öz düzenleme, öz yeterlik, güdülenme ve dikkat gelmektedir.

Başlıca çevresel etmenler ise öğretmen özellikleri, iletişim ortamı, eğitsel araçlar, öğretim materyalleri ile öğretim yöntem ve teknikleridir.

Öğretim İlkeleri

İlke; prensip, kural, ölçü olarak ifadelendirilmiştir.

Amaca ulaştıran, doğruluğu kanıtlanmış, her türlü şüpheden arındırılmış öncül düşünceler, kılavuz fikirlerdir.

Öğretimle ilgili temel ilkeler aşağıdaki gibi listelenebilir:Öğrenene görelikHedefe uygunlukHazırbulunuşluk Bilinenden bilinmeyeneSomuttan soyuta Yakından uzağaGerçek hayata yakınlık Yaparak yaşayarak öğrenmeEkonomi Birden fazla duyuya yönelik olmaAçıklıkTransfer

Öğrenene görelik ilkesi: Öğretimde öğrenenlerin gelişim düzeylerinin, bilişsel beceri, duyuşsal özellik, devinişsel becerilerinin dikkate alınması.

Öğrenenlerin öğrenme stillerinin dikkate alınması ya da ilk okuma yazma öğretimi için öğrencilerin belirli bir yaş ve olgunluğu gelmelerinin beklenmesi öğrenene görelik ilkesine örnekler olarak verilebilir.

Hedefe uygunluk: Öğretim ilkeleri arasında en önemli olanıdır. Öğretim işinin belirlenmiş amaç ve hedeflere uygun biçimde yürütülmesini ifade eder.

Bir öğretmenin yapacağı öğretim etkinliklerine öğretim programında belirtilen hedeflere bakarak karar vermesi hedefe görelik ilkesine örnek olarak verilebilir.

Hazır bulunuşluk (hazır olma) ilkesi: Öğretime başlanmadan önce bireyin sahip olduğu bilgi, beceri, tutum, güdülenme gibi özelliklerinin dikkate alınması.

Bir öğretmenin derse başlamadan önce önceki derslerde öğrenilen bilgileri yoklaması, hatırlatması hazır bulunuşluk ilkesine örnek olarak verilebilir.

Bilinenden bilinmeyene ilkesi: Öğretimin bilinenden bilinmeyene doğru tasarlanması.

Kilise kavramını merak eden bir çocuğa bu kavramın cami kavramından yola çıkılarak açıklanması bilinenden bilinmeye ilkesine bir örnek olarak verilebilir.

Somuttan soyuta ilkesi: Öğretimin somut bilgi ve yaşantıdan soyut bilgiye doğru tasarlanması.

Sayı kavramını soyut bulabilen küçük yaştaki öğrencilere bu kavramın nesneler kullanılarak açıklanması somuttan soyuta ilkesine örnek olarak verilebilir.

Yakından uzağa ilkesi: Öğretimin zaman, coğrafya ve sosyal açılardan yakında bulunanlardan uzakta olanlara doğru tasarlanması.

Depremleri işleyen bir öğretmenin verdiği örnekleri yakın zamandan uzak zamana doğru vermesi yakından uzağa ilkesine örnek olarak verilebilir.

Gerçek hayata yakınlık ilkesi: Öğretimin olanaklı olduğu ölçüde gerçek yaşama uygun ve yakın biçimde tasarlanması. Öğretilenlerle gerçek yaşam arasında bağlantıların kurulması.

Öğrenilen bilginin gerçek yaşamda nasıl kullanılabileceğini açıklayan bir öğretmenin durumu bu ilkeye örnek olarak verilebilir.

Yaparak yaşayarak öğrenme ilkesi: Öğrenilen bilgilerin olanaklı olduğu ölçüde uygulamaya aktarılmasının sağlanması.

Bilgisayar kullanımının gösterilerek açıklanmasından sonra öğrenenlerden bilgisayar başına geçerek öğrenilenlerle ilgili uygulamalar talep etmek bu ilkeye örnek olarak verilebilir.

Ekonomi ilkesi: Öğretimin zaman, materyal, araç, insan kaynağı ve maddi kaynak yönlerinden hedeflere en az kaynakla ulaşılabilecek biçimde tasarlanması.

Öğretmenin duruma göre daha etkili yöntem teknikler kullanarak öğrencilerin hedeflere daha kısa sürede ulaşmalarını sağlamak ekonomi ilkesine örnek olarak verilebilir.

Birden fazla duyuya yönelik olma ilkesi: Öğretimin öğrenen bireylerin birden fazla duyularını kullanabilecekleri biçimde tasarlanması.

Öğretmenin dersi işlerken videolardan faydalanması ya da canlandırma çalışmaları yapması bu ilkeye örnek olarak verilebilir.

Açıklık ilkesi: Öğrenen ile kurulan iletişimin sağlıklı olması, iletilmek istenen mesajların doğru biçimde öğrenene iletilebilmesi. İletişim engellerinin olanaklı olduğu ölçüde kaldırılması.

Öğretmenin tane tane, uygun ses düzeyinde konuşarak anlatılanların anlaşılmasını sağlaması bu ilkeye örnek olarak verilebilir.

Transfer ilkesi: Öğrenilenlerin benzer ya da farklı durumlarda kullanılması.

Matematik dersinde öğrenilen ilkelerin fizik dersinde kullanılması transfer ilkesine örnek olarak verilebilir.

Uygulama 1

Öğretim ilkelerinin hayata geçirilmesine yönelik örnekler oluşturunuz.

Kaynaklar

Erişti, B. (2013). Öğrenmenin Temelleri. G. Can, (Ed.), Eğitim Psikolojisi. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Yayını: Eskişehir.

Cevizci, A. (2012). Felsefe. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Yayını, Eskişehir.

Senemoğlu, N. (2005). Gelişim Öğrenme ve Öğretim, Kuramdan Uygulamaya. Gazi Kitabevi, Ankara.

http://acikders.ankara.edu.tr/

http://www.psikolik.com/

http://www.egitimpsikolojisi.com/

http://notoku.com/

top related