PROFESYONELLİK VE GÜÇ

Post on 11-Jun-2015

2275 Views

Category:

Documents

12 Downloads

Preview:

Click to see full reader

DESCRIPTION

Cumhuriyet üniversitesi SBF intern hemşire grubu hemşirelikte profesyonellik ve güç adlı seminer 2009

Transcript

HEMŞİRELİKTEPROFESYONELLİK

VE GÜÇ

C.Ü. SBF Hemşirelik Bölümü

İntern Hemşireler

Profesyonellik• Yüksek derecede genel ve sistematik bir bilgi • Bireysel çıkarlardan çok toplumsal çıkarlara

yönelme • İşteki toplumsallaşma süreci içerisinde ve

uzmanların kendilerinin gönüllü olarak kurdukları ve işlettikleri dernekler aracılığı ile oluşturdukları etik kanunlar sayesinde yüksek derecede kendi kendine davranışları kontrol etme eğilimi,

• Bireysel çıkar anlamına gelmeyecek fakat sadece işteki başarıları sembolize eden (para veren ya da manevi olarak onurlandıran) bir ödül sisteminin varlığı…

Profesyonel davranış özellikleri olarak tanımlanmaktadır.

• Profesyonellik, meslekleşmeyi de ifade eder. Bir işin meslek sayılabilmesi yani profesyonel olması için de bazı özellikler taşıması gerekir. Bunlar;

– Mesleğe özgü bilgi birikimi– En az lisans temelinde eğitim– Topluma hizmet– Bağımsızlık (otonomi)– Mesleğe bağlılık– Mesleğe özgü ahlak yasası (etik

kodlar)– Birlik bilinci/örgütlenme

Profesyonel ise;• İşini iyi bilen ve bunu çevresine kanıtlamış olan kişidir.

• Bilgi düzeyini sürekli güncel tutan kişidir.

• Kendi kariyerini kendisi çizen, kendi geleceğini kendisi yapan kişidir.

• Niteliğe özen gösteren kişidir:- bireysel nitelik- yaptığı işin niteliği- çevresi ile ilişkilerin niteliği

Profesyonel:

• Yaptığı işten coşku ve heyecan duyar.

• Mesleğini destekler.• Mesleğinin ahlak kurallarına

uyar.

TÜM BU

KAPSAMDA

HEMŞİRELİK

PROFESYONEL

BİR MESLEK

MİDİR

• Profesyonel meslek kriterlerine göre hemşireliğin tam anlamıyla meslek konumunda olmadığı, bunun için yoğun, hızlı, bilinçli bir çaba gerektiği söylenebilir.

• Hemşireliğin profesyonel bir meslek olabilmesi için en önemli unsur,

hemşirelerin kendisidir.

• Çünkü kendimizdeki özellikleri daha kolay ve etkili bir biçimde kontrol edebilir, geliştirebilir, değiştirebilir ve böylece de bir bütün olarak hemşireliği geliştiririz.

• Bunun içinde güç kaynaklarımızın farkında olmalı ve güçlerimizi kullanabilmeliyiz.

Güç Nedir • En geniş anlamda güç; diğerlerinin

davranışlarını etkileme ve değiştirme kudretidir (onlar bu değişimi istemeseler bile). Güç; dirence rağmen sonuçlara ulaşma yeterliliğidir.

• Başka bir tanıma göre ise güç; kişi ya da organizasyonların, kaynakları kullanarak arzu edilen amaçlara ulaşma yeteneğidir.

• Hemşirelik literatüründe güç; otorite, statü, karar verme, bağımsızlık, sorumluluk ve otonomi anlamlarında kullanılmaktadır

Güç kaynakları

İnsanlar ya da gruplar, başkalarını etkileme ve amaçlara ulaşmayı sağlayan gücü, farklı kaynaklardan alabilirler. Güç kaynaklarından bazıları şunlardır;

• Ödüllendirmenin gücü: ödül kullanımına işaret eder (fark etme, para, seyahat fırsatları vb.).

• Cezanın gücü: cezalandırabilme ya da ödüllerin geri alınmasını ifade eder. Bir kişiye karşı gerçek ya da algılanan korkuyu içerir.

• Meşru güç: herhangi bir kişisel özellik ya da eylemden ziyade, yönetsel pozisyondan (dekan, müdür, başhemşire vb.) kaynaklanan gücü ifade eder.

• Atfedilen güç: kişinin başkaları tarafından tanımlanan temel çekiciliğine dayanan güçtür. Kişisel karizmadan doğar.

• Bilgiye temellenen güç : bilginin kazanılması ve paylaşılması yeteneğinden kaynaklanan güçtür.

Güç kaynakları

• Uzmanlık gücü: sahip olunan bilgi ya da özel yetenekten kaynaklanan güçtür.

• Şöhretin gücü: kişinin etkileyici biri olarak bilinmesi.

• İlişkilerin gücü: güçlü kişi ya da organizasyonlarla ilişkiden kaynaklanan güçtür.

• Birliğin gücü: sayıca fazla olmanın yarattığı güçtür. Bir grup neredeyse her zaman, tek bireyden daha fazla etkileme gücüne sahiptir.

• Gizli güç : ölçülemeyen, kullanılamayan güç.

Güç kaynakları

• Sağlık çalışanları içinde en büyük grubu oluşturan ve hasta ile uzun süreli ilişkiye sahip olan hemşireler, gizli güce sahiptirler.

• Hemşirelik liderlerinden Benner (1984) hemşirelerin güçlerini, hemşirelik uygulamasının bilim ve sanat yönünden aldığını belirtmektedir.

• Benner, kadın olmanın, erkek egemen hastane hiyerarşisinde güçsüzlüğün kaynağı olarak algılandığını ve bu algılamanın, kadına özgü güç bakışını küçülttüğünü, gücün veya hemşireliğin, kadına ya da erkeğe özgü terimlerle ifade edilmesini doğru bulmadığını belirtmektedir.

• Benner’a göre, kadın bakış açısını küçük görmenin temelinde, kadınların ve hemşirelerin sahip olduğu değerlerin hizmet edici, boyun eğici olarak yanlış algılanması yatmaktadır.

Benner hemşirelik bakımında altı güç tipini tanımlamıştır;

• Dönüştürücü güç: bakım verilen bireyin, benlik imajını değiştirmesine yardım etme yeteneği,

• Bütünleştirici güç: bakım verilen birey/bireylerin normal yaşama dönmelerine yardım etme yeteneği,

• Savunuculuk gücü: engelleri kaldırma yeteneği,

• İyileştirici güç: iyileşmeyi hızlandırıcı hasta hemşire ilişkisini yaratma yeteneği,

• Katılımcı güç: hasta ile bakım ilişkisinden doğan güç,

• Problem çözücü güç: bakım boyunca problemlere çözüm bulmak için, ipuçlarına duyarlı olma ve araştırma yeteneği,

• Hemşireliğin meslek statüsüne doğru ilerlemesi toplumun hemşirelerin hizmetlerini fark etmesi ve bunlara değer vermesi gereklidir.

• Toplum tarafından fark edilme ve hizmetleri kontrol edebilme, güç kazanmada önemli bir yoldur (Schwirian 1989).

• Hemşireler yıllardır yeterli güce sahip olmadıklarını düşünmüşlerdir. Hemşireler, sağlık çalışanları içinde en büyük grubu oluşturmakla ve bakım verdiği bireylerle en uzun süre ilişkide bulunan grup olmakla birlikte kendilerini güçsüz hissetmektedirler.

• Buna yol açan nedenler, hemşireliğin kendisi ve hemşirelik dışı faktörlerle ilgili olabilir.

Dış faktörler;hemşirenin geleneksel yardımcı rolü,sağlık bakım kurumlarının hiyerarşik yapısı,hekimlerin otorite olarak algılanması,yasal işlem tehdidi ve işini kaybetme

korkusu.

İç faktörler;rol belirsizliği, rol karmaşası,profesyonel güven eksikliği,çekingenlik, utangaçlık,kendini küçük görme (benlik saygısının

düşük olması).

Bunlar (Schiwirian 1989);

• Tüm bu özellikler, hemşirelerin sessiz kalmayı tercih etmelerine ve güçsüzlüğü kabullenmelerine yol açmaktadır.

• Ancak, güç kazanmada anahtar faktör, insanların güce sahip olduklarını algılamalarıdır. Çünkü, gücün algılanması, gücün kazanılmasıdır.

• Bu nedenle hemşireler, güç kazanma mücadelesinde başarılı olmak için öncelikle güçleri olduğuna inanmalı, mağdur rolünün güvenliğinden vazgeçmeli, risk almalı ve seslerinin bastırılmasını reddetmelidirler.

• Hemşirelerin güçlerini arttırmalarında, birbirleri ile yakından ilişkili olan bazı faktörler rol oynamaktadır.Bunlar;

birlikte hareket etme (birleşme),

ilişkileri güçlendirme,

politik etkinliğin arttırılması ve

eğitim

olarak sıralanabilir (Chitty 2001, Schiwirian 1989).

• Hemşirelerin her alanda güç kazanmasının en iyi yolu, belirli amaçlara ulaşmak için birlikte hareket edebilmeleridir.

• Ancak genellikle hemşireler, sağlık sistemi içinde birbirleri ile rekabet eden ayrı sınıflar olarak hareket ederler. Hemşirelikte kollektif sınıf bilinci yeterince gelişmemiştir.

• Hemşirelik en büyük güç kaynağını profesyonel bir dernekten almalıdır.

• Hemşirelerin çoğu bu konuda hemfikir olmakla birlikte ülkemizde Türk Hemşireler Derneğine üye olan hemşire sayısının yeterli olmadığı bilinmektedir.

• Profesyonel bir derneğin değişiklik yaratma gücü, ortak amaçlar çerçevesinde tüm hemşireleri bir araya getirebilmesinde ve sözleri eyleme dönüştürebilmesinde yatar.

• Hemşirelerin güçlerini arttırmalarını sağlayacak diğer bir yol, hemşireler arasında yapıcı ilişkilerin geliştirilmesidir.

• Hemşirelerin birbirlerini destekleyen, işbirliğine dayalı bir ilişkiyi gerçekleştirmeleri, yıkıcı, rekabet edici ilişkilerden kaçınmaları güçlerini arttırmada önemlidir.

• Hemşirelerin güçlerini arttırmalarının en önemli yolu, siyasi (politik) etkinliklerini arttırmalarıdır.

• Politika büyük oranda, toplumun birçok kesiminin iyilik halini ilgilendiren sosyal konularla ilgilenir. Sosyal konuların en önemlilerinden biri, sağlık bakımıdır.

• Sağlık bakımını ilgilendiren politik tartışmalarda hemşireliğin sesi duyulmalıdır. Çünkü, sağlık bakımı ile ilgili oluşturulan politikalar sağlık bakım çalışanlarının, hastaları için nasıl bakım vereceklerini ve aynı zamanda, sağlık bakım hizmetini alacak olanların bu hizmeti nasıl arayacaklarını da büyük ölçüde etkiler (Chitty 2001, Nash 2003).

• Politika, değişim için güç kullanımıdır ve ilkeleri, yasaları, kuralları uygulamaya koyabilir ya da engel olabilir (Glazer 1999).

• Politika, arzu edilen sonuçlara ulaşmayı mümkün kılan güç, kaynak ya da etki kazanma üzerinde odaklanır (Schiwirian 1989)

• İlkeler, yasalar, tüzükler anlamındaki politika, hemşirelik uygulaması üzerinde önemli bir etkiye sahiptir (Chavasse 1998, Chitty 2001).

• Hemşirelerin gücünü arttırmasının bir diğer yolu da eğitimdir. Hemşirelik eğitiminin lisans düzeyinde olması kaçınılmazdır. Ülkemizde hemşirelerin ortak amaçlar için birlikte hareket edememelerinin bir nedeni de eğitimsel farklılıklardır.

• Eğer hemşireler olarak biz, hemşirelik için neyin önemli olduğu konusunda birlikte hareket edebilirsek, sesimiz işitilecektir, aksi takdirde, bizim işimizi başkalarının kararlarının yönetmesine izin vermiş olacağız (Nash 2003).

top related