Top Banner
8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 1/72     Ý    L    K    E    R    A    K    M    A    N MEVCUT DURUM  VE DEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ ERÝÞ YAYINLARI
72

Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

Apr 07, 2018

Download

Documents

Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 1/72

    Ý   L   K   E   R   A   K   M

   A   N

MEVCUT DURUM VE

DEVRÝMCÝ

TAKTÝÐÝMÝZ

ERÝÞ YAYINLARI

Page 2: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 2/72

Page 3: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 3/72

ÝKÝNCÝ BASKI

Page 4: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 4/72

� Mevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz�, THKP-C/Halkýn Devrimci Öncüleri�nin Merkez Yöneticilerinden Ýlker Akman tarafýndan Aralýk 1975-Ocak 1976 arasýnda yazýlmýþtýr. Ýlker  Akman 26 Ocak 1976 günü THKP-C/Halkýn Devrimci Öncüleri�nin Merkez Yöneticilerinden Hasan Basri Temizalp ve Yusuf Ziya Güneþ�le birlikte Malatya/Beylerderesi�nde oligarþininzor güçleri tarafýndan þehit edilmiþlerdir. THKP-C/HDÖ-Genel Komitesi, Ýlker Akman�ýnüzerinde düzeltme yapamadýðý metni olduðu gibi yayýnlama kararý almýþ ve ilk kez Aralýk1976�da THKP-C/HDÖ yayýnlarý arasýnda basýlmýþtýr.

Eriþ Yayýnlarý-2003 (Birinci baský, 1993)

Page 5: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 5/72

ÝÇÝNDEKÝLER

7 Birinci Baskýya Önsöz

15 Mevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz17 Giriþ21 Birinci Bölüm � Siyasi Mücadelenin Kökeni Ekonomide

 ve Sýnýf Mücadelesindedir24 Ýkinci Bölüm � Denge Kavramlarý Üzerine

27 Üçüncü Bölüm � Oligarþinin �Siyasal Zoru�, Emperyalist Ýþgali Yaþatmak Ýçindir

33 Dördüncü Bölüm � Türkiye Toplumu Devrime Gebedir47 Beþinci Bölüm � Ülkemizdeki Siyasal Güçler55 Altýncý Bölüm � Mevcut Durumun Tahlili64 Yedinci Bölüm � Devrimci Taktiðimiz Ne Olmalýdýr?

Page 6: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 6/72

Page 7: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 7/72

7Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

BÝRÝNCÝ BASKIYA ÖNSÖZ

Ocak 1976�da Malatya Beylerderesi�nde üç devrimci, oli-garþinin zor kuvvetleriyle çarpýþarak öldü. Bütün ülkede büyük biretki yaratan bu olay hakkýnda çok þey söylendi, yazýldý. Ölenler ki-mine göre neyi savunduðu belli olmayan üç anarþist, kimine göreakýl hastalarý, kimine göre ise provokatörlerdi.

Biz, ölen üç devrimcinin neyin adýna ne yapmak istedikler-ini açýklamadan önce, Malatya�nýn olduðu dönemde ülkemizdekiobjektif ve subjektif þartlarý açýklamayý gerekli görüyoruz.

1975�de oligarþinin kitleler üzerindeki baský ve terörü olaða-nüstü derecede arttý. Halk kitlelerinin düzene karþý tepkilerini pasi-fize edebilmek, suni dengeyi sürdürebilmek için oligarþi çeþitli yön-temlere, özellikle de zora baþvurur.

1975�de ve günümüzde bir yandan enflasyonist politika (yük-sek taban fiyatlarý, bürokrasinin gelirinin yükseltilmesi) yoðun biçim-de yürütülerek kýsa bir süre için de olsa, kitlelerin potansiyelinindüþürülmesine çalýþýlmaktadýr. Ancak oligarþi, suni dengeyi sürdü-rebilmek için esas olarak baský ve terörünü yoðunlaþtýrmaktadýr.

Enflasyonist politika ve yürütülen terör kampanyasý 1971�e

Page 8: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 8/72

8 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

göre biçim olarak bazý deðiþiklikler gösterir:1971�de iddialý reform programlarý ile ortaya çýkan I. Erim

Hükümeti vardý. Amaç, görünürde kitlelerin, özünde ise emperya-lizmin ve yerli ortaðýnýn çýkarlarýna uygun reformlarý gerçekleþtir-mekti. Emperyalizm ve iþbirlikçi-tekelci sanayi burjuvazisi, sömü-rüyü kendi lehlerine düzenleyecek reformlar için kitlelerin de des-teðini kazanmayý (yani onlarý siyasal bakýmdan yedeklemeyi) plan-lamýþlardý.

I. Erim Hükümetinin gerçek yüzünün kitlelere gösterilmesio dönemde silahlý devrimci hareketin önündeki baþlýca görevdi.

1971�de oligarþi, devrimci harekete saldýrýsýný sýkýyönetimaltýnda büyük operasyonlarla yürüttü.

1975�lerde ise (MC�nin yapýsýna uygun olarak) iddialý reformprogramlarýyla ortaya çýkan bir hükümet yoktur. Buna karþýlýk kitlepasifikasyonunda terör uygulamasý daha büyük önem kazanmýþtýr.

 Ancak, bu konuda da 1971�e göre farklýlýk vardýr: Günümüzde sý-kýyönetim altýnda yapýlan büyük operasyonlar yoktur. Oligarþi dev-rimcilere ve kitlelere karþý saldýrýsýný daha küçük ve daha az dikkatiçeken yöntemlerle sürdürmektedir. Bu yeni saldýrý ve pasifikasyon

 yöntemlerinin baþarýsýz olduðu da savunulamaz. Okullarda, 1971�egöre faþistlerin hakimiyeti artmýþtýr. Anadolu�nun pek çok þehir vekasabasýnda faþist terör estirilmektedir. Geçmiþten farklý olarakkitlelerin düzene karþý tepkilerinin pasifikasyonunda MHP, oligar-þinin sivil vurucu gücü olarak etkin bir rol oynamaktadýr.

Günümüzde, ekonominin tam anlamýyla çýkmaza girmesi,hakim sýnýflar arasýndaki çeliþkilerin yoðunlaþmasý ve kitlelerin git-tikçe artan huzursuzluðu sonucu oligarþinin yakýn zamanda daha

 yoðun ve açýk teröre baþvurmasý beklenmelidir.Halkýmýz hergün yeni bir evladýný kaybetmesine raðmen,

oligarþinin resmi ve sivil güçlerinin saldýrýsý karþýsýnda, sessiz kal-mamakta, þehirlerde, kasabalarda ve hatta köylerde kendilerinisavunmaya çalýþmaktadýr. Bazen küçük bir olay bile bölgeyi biranda iç savaþ durumuna getirebilmektedir (Erzincan, Doðanþehir,Elazýð olaylarý gibi). Ancak mücadele örgütsüz olduðundan ve bu-nun sonucu belirli hedeflere kararlý biçimde yönelmediðinden, ye-nilmekte veya baþarýsý süreklilik kazanmamaktadýr.

Bu þartlar altýndaki ülkemizde solun durumu ise þudur: 1971 yenilgisi oportünizmi önemli ölçüde güçlendirmiþ ve bu durum si-

Page 9: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 9/72

9Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

lahlý devrimci hareketin saflarýna da yansýmýþtýr. Bazý gruplar geç-miþteki mücadeleyi ve onun ideolojisini açýkça inkar ederek çeþitli

 yönlere sapmýþlardýr. �Halkýn Kurtuluþu� ve onunla birlikte hareketedenler sosyal-emperyalizmi savunurken, �Kurtuluþ� dergisi de baþ-ka bir yönden geçmiþe küfretmekte baþý çekmektedir.

�Devrimci� Gençlik oportünizmi de lafta geçmiþi savunmak-ta, pratikte ise ona uygun hiçbir þey yapmamakta ve geçen zamaniçinde pasifizmin kendine uyan bir çeþidini aramaktadýr.

Çeþitli oportünist fraksiyonlar dergilerinde birbirlerine küfret-mekte ve zaman, derneklerde ve kantinlerde yapýlan gevezelikler

  ve spekülasyonlarla geçip gitmektedir. Bu ortam içinde samimiunsurlar ne yapacaklarýný þaþýrmýþlar ve Öncü Savaþýnýn ve geçmiþinne olup olmadýðý iyice birbirine karýþmýþ, ortalýk tam anlamýyla tozduman içinde kalmýþtýr.

Solun günümüzdeki bu durumu öz olarak 76 baþlarýnda daaynýydý.

Bu þartlar altýnda proleter devrimcilerine düþen görev solunhavasýna uymak, büyük þehirlerde dernekçilik oynamak deðil, hal-kýmýzýn mücadelesinin yanýnda yer almaktýr. Devrimciler herþey-den önce politikada baþlangýçta zayýf da olsalar, oligarþiye karþýalternatif olarak ortaya çýkmak zorundadýrlar. Bu ise esas ola-rak büyük þehirlerde öðrenci hareketi içine kapanýp sözde de-mokratik muhalefeti yürüterek deðil, gücümüz oranýnda halký-mýzýn üzerinde yürütülen baský ve teröre aktif olarak karþý çýk-makla olur.

�Bu, bir yol ayrýmýdýr. Kendi baþýna demokratik muha- lefet veya devrimci savaþa tabiyet. Devrimci gençliðe iliþ- kin getirdiðimiz bu sorun, aslýnda Türkiye solunun baþtaki  meselesidir. Burada derinleþtirmeyeceðimiz, ancak so- lun her kesiminde gündemde olan, örgütlenme sorunu- dur.

Ülkemizin yapýsýnýn ve devrimci mücadeleyi yürüt- meye iliþkin temel meselelerin bir yansýmasý olan bu so- run için en genelinde söylenebilecek þudur: Emekçi kit-

  leleri içine alacak maddi ve fiili bir örgütlenmenin

  odaðý olan proletaryanýn öncü müfrezesinin teþkil 

  edilmesi ve onun politikleþmiþ askeri eyleminin ge-

 rekliliði.  Ancak böyle bir örgütlenme, her zaman anti-

Page 10: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 10/72

10 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

  emperyalist, anti-oligarþik mücadeleyi yürütmeye yete- nekli olabilir.

 Ne var ki, örgütlenme tek baþýna ele alýnamaz. Ör- gütlenmenin canlý bir organizmaya yükseltilebilmesi için,  taktik meselelerin baþ meselesi  politik hedeflerle di- namizmini bulmak gerekir.�

Ýþte böyle demektedir Ýlker yoldaþ. Önümüzdeki adým pro-letaryanýn öncü müfrezesini oluþturarak politikleþmiþ askeri savaþýnilk adýmlarýnýn atýlmasýdýr. Silahlý propaganda temel ve diðer bütünmücadele biçimleri ona tabi kýlýnarak savaþýn yürütülmesi ve ÖncüSavaþýnýn adým adým halk kitleleri içinde yayýlarak Halk Savaþýnadönüþtürülmesidir.

� Mevcut durumda devrimci taktiðimizin ana hedefi 

 oligarþidir ve anti-oligarþik mücadele öndedir.� Anti-oligarþik mücadelenin hedefi ise oligarþinin siyasal ola-

rak tecritidir. Bu ayný zamanda Öncü Savaþýnýn Halk Savaþýna dö-nüþme sürecidir. Çünkü Halk Savaþý ancak düþman bizden maddiolarak üstün, biz ise ondan siyasi bakýmdan güçlü olduðumuzbir ortamda baþlayabilir.

�Oligarþinin siyasal zorunu kýrma ve niteliðini açýðaçýkarma görevi, direnme, siyasal zorun askeri ve oligarþik

 devlet aygýtýna baðlýlýðýný açýða çýkamadan geçer. Diren- me, en geniþ anlamýyla, kitlelerin kitle pasifikasyonuna karþý durmasýdýr. Direnme, �mekanik anlamda� bir karþý duruþ, sadece bir savunma deðildir. Direnme, oligarþinin siyasal zor araçlarýna vurma ve iþlemez hale sokma an- lamý kazanýr. Siyasal zora karþý verilen savaþ, her türlü yýpratma ve tahribi içerir.

(...) Oligarþi, niteliði gereði,  kitlelerden tecrit olma-

 nýn objektif koþullarý içindedir. Bu nedenle esas olan, kitlelerin oligarþi ile olan suni (görüntüsel) ittifakýný boz- mak ve onlarý devrim cephesine çekmektir. Bunun için, kitlelerin tepki ve memnuniyetsizliðinin siyasallaþtýrýlmasý ve oligarþinin siyasal olarak tecrit edilmesi gerekir .�

 Yoldaþlarýmýz bu amaçla gittiler. Oligarþinin sivil vurucugücü MHP�ye indirilen birkaç darbeden sonra doðrudan doð-ruya oligarþinin zor kuvvetleriyle karþýlaþýnca da, sonuna ka-dar çarpýþtýlar. 1971�in öncü savaþçýlarýnýn emperyalizme ve

Page 11: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 11/72

11Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

oligarþiye karþý sonuna kadar gitmek geleneðini sürdürdüler.Bu anlamda Malatya olayý ikinci bir Kýzýldere�dir ve Malatya Ký-

zýldere�nin devamýdýr.Malatya olayý bir þok etkisi yarattý. Sadece solu deðil, halký-mýzýn uyanýk kesimlerini de þiddetle sarstý. Solun her kesimi vehalkýmýz 1971�deki yenilgiye ve güçlenen oportünizme raðmensavaþmakta kararlý unsurlarýn varlýðýný gördüler. Silahlý devrimcihareketin þerefli mazisine sahip çýkýldýðýný proletaryanýn kýzýl mü-cadele bayraðýnýn yükseklerde tutulduðunu gördüler. 1971-72�deöncü savaþçýlarýn kanýyla sulanan bu bayrak yere düþürülmedi.Ona üç yoldaþýmýzýn kaný daha eklendi. Bundan sonra da yeredüþürülmeyecektir.

Malatya olayý üzerine çok þey söylendi ve yazýldý. Solun için-de pasifizmi tescil edilmiþ bütün unsurlar �bu provokasyondur,tertiptir� yaygarasýný kopardýlar. Onlarýn niteliði yeterince açýk ol-duðundan, söylenecek fazla sözümüz yok. Ancak, görünüþte geç-miþe sahip çýkýp özde ise onu inkar eden grup (�Devrimci� Gençlik)

 var ki, iþte ona bir çift sözümüz var:Silahlý devrimci mücadelenin yarattýðý büyük sempatiyi kendi

oportünist amaçlarý için kullanmak amacýyla görünüþte geçmiþisavunan �Devrimci� Gençlik�in tepesine çöreklenmiþ kariyerist-opor-tünist kliðin Malatya olayý karþýsýndaki tavrý gerçekten ibret verici-dir.

Olaydan sonra, oligarþinin artan baskýsý sonucu rahatlarý bo-zulan baylarýmýz önce �üç anarþist çýktý ortalýðý berbat etti� diyesöylenmeye baþladýlar. Arkasýndan, yoldaþlarýmýzýn kiþiliklerine sal-dýrmaya baþladýlar: �Ýlker þizofreni (ruh hastasý) idi, zaten onundevrimci geçmiþi nedir ki� türünden iðrenç iddialarý ortalýða yay-maya çalýþtýlar.

Türkiye devrimci hareketi tarihinde, deðil ellerinde silahçarpýþarak ölen, sokaklarda faþist kurþunlarýyla can verenler bile,

 yoldaþlarýmýza yapýlan bu saygýsýzlýða uðramamýþlardýr. Bunun ne-deni açýktýr: �Devrimci� Gençlik oportünizmi, yüzüne taktýðý �geç-miþi savunma, geçmiþe sahip çýkma� maskesinin, proleter devrim-cilerinin þerefli mirasýna sahip çýkmalarý ve geçmiþin çizgisini sür-dürmeleri sonucu düþmeye baþlamasý üzerine telaþlanmýþtýr. Ma-latya olayýnýn yarattýðý etkiyi silmek amacýyla (týpký 1971�de oportü-nistlerin Mahir�e yaptýðý gibi) �bunlar anarþisttir, akýl hastasýdýr vb.�

Page 12: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 12/72

12 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

türünden hezeyanlara baþlamýþlardýr. Ancak, siyasi çizgisi ne olursa olsun, samimi bütün devrim-

cilerden þiddetli tepki görünce, yoldaþlarýmýzý kiþisel olarak yýprat-ma çabasýndan vazgeçtiler. Ardýndan oyunun ikinci perdesi geldi:�Devrimci� Gençlik oportünizmi (önce Acil�i kabul ettiðini söyleyipbizimle beraber olan, sonra iþ savaþmaya gelince de �biz zaten

 Acil�i hiç kabul etmemiþtik� diyerek, en önde kaçan bazý devrimkaçaklarýnýn da yardýmýyla) �Malatya�da ölenler baðýmsýz bir grup-tu� yaygarasýný kopardýlar. Amaç özünde ayný idi: Kiþisel olarak

 yýpratamadýklarý yoldaþlarýmýzý bu sefer, belirli bir iliþki içinde bu-lunan, belirli bir ideolojiyi savunan insanlar olarak deðil de, baðým-sýz, izole, aklýna esip silahý eline almýþ insanlar olarak göstermeyeçalýþmaktý.

Malatya�da ölen yoldaþlarýmýzýn hareketimizin geri kalanýn-dan nasýl ayrýldýklarý konusunda pek çok masal anlatýldý. Bunlarýnhiçbirisi somut bir delile dayanmadýðýndan, üzerinde ayrýca dura-cak deðiliz.

Sadece Ýlker yoldaþýn yazýsýnda üzerinde çok spekülasyon yapýlan bir konu üzerinde duracaðýz:

�Bu konuda, THKP-C�yi savunanlar arasýnda da ayrý- lýklar vardýr. Bir kýsým görüþler, karþý-devrime karþý yür-ütülecek taktiðin, demokratik muhalefetin her alanda

 geliþtirilmesi ve topyekün bir muhalefetin saðlanmasýna yöneliktir. Bugün bu görüþ, AYÖD ve ÝYÖKD�nin bir kýsmý içinde ve (x) grubunda hakimdir.

(x) grubu ve Devrimci Gençlik grubunda hakim olan görüþe göre, oligarþinin siyasal zoruna karþý yürütülecek taktik, �siyasal mücadelenin� öne çýkartýlmasý, (bir baþka deyiþle, demokratik kitle örgütlerindeki siyasal mücade- lenin öne çýkartýlmasý) ve kitleleri faþizme karþý kitle ör- gütlerinde mevzilemektir. Bu anlamýyla esas görev, genç- lik örgütlerinin merkezi üst örgütünü yaratmaktýr.

 Bu görüþler, kendilerini demokratik mücadele içinde  sýnýrlý tutanlar tarafýndan ileri sürülse, mesele deðildir. Ne var ki, (x) grubunun ve Devrimci Gençlik�in önderleri- nin gerek devrimci mücadele, gerekse örgütlenme üzeri- ne olan görüþleri, mutlaka eleþtirilmesi gereken yerde- dir.

Page 13: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 13/72

13Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

  Somut, hiçbir zaman için, bizim keyfi niyetlerimize  göre þekillenmez. Biz istesek de, istemesek de olaylar 

  kendi objektif geliþmesini (özellikle karþý-devrimin tak-  tikleriyle) yaþamaktadýr. Kendimizi ne hayallerle avuta- bilir, ne de kenara çekebiliriz. Devrimci mücadelenin so- rumluluðunu duyan her devrimci, geliþen son olaylarý veülkeyi doðru bir þekilde tahlil etmek ve ona uygun düþen

 taktik tavrýný belirlemek zorundadýr. Eðer kendilerini de- mokratlýkla sýnýrlamýyorlarsa, doðru taktikleri benimse-  mek zorundadýrlar. Aksi halde, karþý-devrimin saldýrýsý karþýsýnda gençlik örgütlerinin (isterlerse federasyonu ger-çekleþtirsinler) 12 Mart sonrasý Dev-Genç militanlarýnýn

 durumuna komik bir biçimde düþmek zorunda kalýrlar.Tarih, ikinci bir Dev-Genç olayýna izin vermeyecektir. Bu-

 rada, (x) grubunun ve ona yakýn görüþlerin eleþtirisine girecek deðiliz.�

�Devrimci� Gençlik oportünizmine göre, yazýda eleþtirilen(x) grubu �Türkiye Devriminin Acil Sorunlarý�ný savunanlardýr!Kiþi acizlikten ne yapacaðýný þaþýrýnca, böyle saçmalýyor anlaþýlan.

Günümüzde, oligarþiye karþý mücadelede, demokratikmuhalefetin güçlendirilmesine stratejik bir önem verenlerin, buamaçla gençliðin merkezi örgütünün (federasyon) kurulmasýný ül-kemizde devrimci mücadelenin geliþmesinde belirleyici bir aþamaolarak deðerlendirenlerin kimler olduðu yeterince açýktýr. �Devrim-ci� Gençlik oportünizmi, ekonomik-demokratik, ideolojik müca-deleyi temel mücadele biçimi almakta ve bu mücadeleden do-ðacak örgütün Öncü Savaþý verebileceðini (!) savunmaktadýr. Ma-hir yoldaþýn da mahkum ettiði bu görüþün Politikleþmiþ AskeriSavaþ Stratejisi�yle ilgisi yoktur.

 Yazýda bahsedilen (x) grubu ile de �Kurtuluþ� dergisini çý-kartan oportünistler kastedilmektedir. (Yazýnýn hazýrlandýðý dönem-de henüz bu dergi çýkmadýðýndan bu grubunda belirli bir ismi yok-tu.)

Ýlker yoldaþýn da belirttiði gibi, �Kurtuluþ� dergisini çýkartanoportünistler ile �Devrimci� Gençlik arasýnda (birbirlerine küfretse-ler bile) özde hiçbir fark yoktur. �Devrimci� Gençlik oportünizmi-nin kendisine yöneltilen bir eleþtiriyi anlamamazlýktan gelip �bueleþtiri sizin için yapýlmýþtýr� demesine ise, en hafif deyimle þarla-

Page 14: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 14/72

14 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

tanlýk denir.Burada Ýlker Yoldaþýn �Mevcut Durum ve Devrimci Tak-

tiðimiz� yazýsýný yayýnlýyoruz. Bu yazýda ortaya konan görüþler, ey-lemlerimize ýþýk tutmuþtur ve tutacaktýr. VE SAVAÞ KALDIÐI YERDEN DEVAM EDECEKTÝR. Anýlarý bize önder olsun.

 YAÞASIN ÖNCÜ SAVAÞI TÜRKÝYE HALK KURTULUÞ PARTÝSÝ-CEPHESÝ YAÞASIN HALK SAVAÞI HALKIN DEVRÝMCÝ ÖNCÜLERÝ

KURTULUÞA KADAR SAVAÞ  Aralýk 1976

Page 15: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 15/72

ÝLKER AKMANMEVCUT DURUM VE DEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ

Page 16: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 16/72

Page 17: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 17/72

17Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

GÝRÝÞ

1975 yýlýnýn kýþ aylarýna girildiðinde Türkiye çapýnda siyasalolaylar yükselmekteydi. Özellikle þehirleri kapsayan ve Ankara,Ýstanbul�un dýþýndaki þehirlerde de yaygýnlaþan olaylar öðrenci genç-lik üzerinde yoðunlaþmaktadýr. Genellikle sað-sol çatýþmasý þeklinde

 yansýyan gençlik olaylarý hýzlý bir yükseliþ içindedir ve her olayýnsonucunda ölüm veya yaralanmalar olmaktadýr. Olaylarda dikkatiçeken en önemli yan, hýzlý bir yükseliþin olmasý yanýnda, en ufakþehirlere ve hatta kasabalara kadar yayýlmýþ olmasýdýr. Olaylar herne kadar ilk bakýþta gençlik içinde geliþmekte, iþçi ve köylü yýðýn-larý içine almamakta ise de, siyasi bir niteliði olduðu açýkça ortada-dýr. Ki sýrf bu nedenle, geliþen olaylarý sadece öðrenci gençlik olay-larý olarak görüp bir kenara koyamaz ve Türkiye�nin bir yýldýr için-de bulunduðu siyasal kargaþasýndan soyutlayamayýz. Her ne kadariktidar son olaylarý devlete yönelmiþ �beynelmilel komünizm�intahrikleri olarak niteliyor ve �devlet brifing�i düzenliyorsa da, geliþenolaylarýn siyasal önemini ve Türkiye�yi sarsýcý niteliðini doðru tahliletmemiz gerekmektedir. Geliþen olaylarý, ne iktidarýn ifade ettiðibiçimde, ne tek baþýna devrimci bir kabarýþ, ne de sadece provo-kasyon olarak ele alabiliriz.

Geliþen olaylar Türkiye�nin içinde bulunduðu siyasal ortam-dan soyutlanamayacaðý gibi, ülkemizin yapýsýndan da soyutlana-maz. Bizim için önemli olan, olaylarýn gösterge niteliðini ve hangidinamiklerin ürünü olduðunu kavramaktýr. Bu konuda seçmeci,

Page 18: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 18/72

18 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

dar görüþlere kapýlamayýz. Marksist doktrin, dar görüþlülüðü veolaylarý yüzeysel olarak ele almayý reddeder. Olgularýn iç çeliþme-

lerini ve ülke çapýnda geliþen hareketin genel geliþim çizgisini (di-namiðini) kavrayamamak, bizi küçük-burjuvazinin dünya görüþle-rine hapseder.

Marksizm-Leninizm, geliþen olaylarý etkileyen çeliþmeleri ya-kalayan ve genel geliþme dinamiðine baðlý olarak ön plana çýka-ran unsuru, çözücü eylemi öne çýkaran bir eylem kýlavuzudur. Bu-na uygun düþen ve içinde bulunulan durumu sergileyen tahliller,her þeyden önce, içinde bulunulan durumun tarihi köklerini �için-de bulunulan an�ýn pratiði ile olan baðlarýný açýða çýkaracak biçim-de olmalýdýr. Durum tahlilleri, toplumdaki sýnýflar arasý iliþki ve çe-liþkileri, genele (sisteme) baðlý bir biçimde deðiþimini (içinde bu-lunulan pratiði de kapsayacak biçimde) kýsa bir tarihi dilimde in-celer. Tahliller analitik bir metotla, geliþen olgularý (unsurlarý) tespiteder, bu unsurlar arasýndaki iliþkiyi kurar ve geliþim çizgisini tayineder. Ne var ki, sadece olgularý yakalayýp aralarýndaki iliþkileri tes-pit etmek yetmez. Bu kadarý ile yetinmek yüzeyseldir ve anti-mark-sistir. Esas olan, olaylar içinde geliþen unsurlarýn (olgularýn) iç çeliþ-kilerini yakalamak ve bu çeliþkilerin ortaya çýkardýðý o döneme iliþ-kin öne çýkan çeliþmeyi ve hareketin yönünü tayin etmektir. Pra-tiðe yönelmeyen ve salt dýþsal gözlemciliði taþýyan durum tahlilleri,gözlemciliðin (ampirizmin) pasifizmini taþýr ve devrimci hareketi

 yönlendiremez. Durum tahlilleri özünde sýnýfsal tahlillerdir ve top-lumu kavrayýþýn ürünleridir. Olaylarýn geliþimi, ülkenin (özel olarakTürkiye�nin) emperyalist sistemin belirleyiciliðinde sýnýflarýn alaca-ðý tavra göre biçimlenir. Ülkedeki ekonomik, sosyal ve siyasal yapýnasýl sýnýflarýn hareketini yönlendirirse, sýnýflarýn tavrý da ülkenin

 yapýsýný ayný þekilde etkiler. Devrimci proletarya için önemli olan,ülkenin içinde bulunduðu durumu doðru tespit ederek ona uygundüþen (devrimci hareketi yönlendiren ve bu hareket içindeki sýnýf-sal öncülüðü koruyan) sýnýfsal taktik tavrýný belirlemektir. Nasýl kidurum tahlilleri sýnýflar arasý iliþki ve çeliþkilerin kavranmasýný ifa-de ederse, her tavýr da sýnýfsal bir karakter taþýr. Proletarya adýnahareket ettiðini söylemek ve proletaryaya �sahip� çýkmak (uvriye-rizm) proletarya öncülüðünü getirmez. Esas olan, mevcut durumu,geliþmenin temel hareketini kavradýktan sonra ona uygun düþenproleter tavrý geliþtirmektir.

Page 19: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 19/72

19Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

Olaylarýn görüntüsünde kalan vulgar tahlillere dayanarak alý-nacak tavýr, olgularýn iç dinamiðini kavrayamadýðýndan olaylarýn

gerisinde kalmaya mahkumdur. Olaylarýn ardýndan gelecek akti-  vist tavýr ise, gerçek bir aktivizmi (doðru ve çözücü olan) deðil,sahte, �sol�a açýk ve özde sað bir görüþü ifade eder. Sonuç, söz ko-nusu olan politik pasifizme varýþtýr.

 Yanlýþ tahlil ve tavýrlarýn (istenildiði kadar olgulara dayandý-rýlsýn ve sýnýfsal olduðu iddia edilsin) bizi Marksizm-Leninizmdenuzaklaþtýracaðý, proletaryanýn öncülüðünden saptýracaðý ve bizi diðersýnýflarýn (özellikle küçük-burjuvazinin) seviyesine indireceði bilin-melidir.

Devrimimize proletarya dýþýndaki diðer emekçi sýnýflarýn dakatýlacaðý düþünülürse, proletaryanýn öncülüðünün titizlikle korun-masý da o derece önem kazanýr. Proletaryanýn öncülüðü de (bukonudaki stratejik çözümleme yapýldýktan sonra) taktik meseleler-de ortaya çýkar ve somutlaþýr.

Taktik meseleler pratiðe ýþýk tutucu somut çözümlemelerolmasý nedeniyle devrimci pratiðin turnosoludur. Taktik sorunlarýnpratiðin yönlenmesinde ortaya çýkmasý, devrimciler arasýndaki teo-rik ve pratik tartýþmalarýn, farklý görüþlerin çarpýþtýðý bir alan olma-sýna neden olur. Devrim adýna hareket eden her fraksiyon veyaher ideolojik-politik görüþ, olaylarýn öne çýkardýðý taktik sorunlardakýyasýya çarpýþýr. Olaylarýn nasýl geliþeceði ve götürücü dinamiðinne olduðu önceden kesin olarak bilinemeyeceðinden (elbette bu�bilinemezlik�, pratiðin nasýl þekilleneceðini pratik ortaya çýkma-dan bilinemeyeceði anlamýnda bir bilinemezliktir, yoksa olaylarýnne yönde geliþeceði bilimsel olarak bilinebilir) taktik sorunlar opor-tünizme ve revizyonizme açýktýr. Ve revizyonistler taktik meseleler-de ahkam kesmekten pek hoþlanýrlar. Pratiðin canlý pýnarýnda iserevizyonist görüþler açýða çýkar. Ne var ki, Marksist-Leninistler içinbu durumlardaki görev, devrimci savaþýn rotasýný düzenlemek ol-duðu kadar, revizyonizmin yüzünü açýða çýkarmaktýr da. Bu görevson derece önemlidir. Zira revizyonizmin egemen olduðu bir görüþlegeliþtirilecek taktik tavýr, stratejik bir önem taþýyabilir ve devrimcihareketin kesin yenilgisine neden olabilir. Biz, her taktik mesele-de, karþý-devrime karþý baþarýlý olacaðýmýzý iddia edemeyiz. Böyle-si bir görüþ idealizme saplanmak olur. Ancak, bazen öyle taktikmeseleler vardýr ki, stratejik öneme sahiptir ve stratejiyi belirler.

Page 20: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 20/72

20 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

Böylesine stratejik öneme haiz taktik meselelerde ise revizyoniz-me kesin darbeler indirmek ve insiyatifi kaptýrmamak gerekmek-

tedir. Taktik meselelerde devrimci pratiðin ve özellikle proletaryanýngörevi, gerek tahlilleriyle ve gerekse politikayý belirleyen tavrýyla di-ðer sýnýflarýn seviyesine inmek deðil, aksine diðer sýnýflarý proletar-

 yanýn yanýna yükseltmek olmalýdýr. Revizyonist görüþler ve taktiklerbizi, diðer sýnýflarýn seviyesine indirir, proletaryanýn ittifaklarýný par-çalar. Oysa doðru taktik tavýrlar ve þiarlar, ittifaklarýn temelini teþkileder.

Page 21: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 21/72

21Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

BÝRÝNCÝ BÖLÜMSÝYASAL MÜCADELENÝN KÖKENÝ

EKONOMÝDE VE SINIF MÜCADELESÝNDEDÝR

Son olaylarýn geliþim rotasý ve tüm ülkeye yayýlýþ biçimi üze-rine çok çeþitli görüþler ileri sürülmektedir. Bu görüþleri tek tek elealýp incelemek bir metottur. Ancak biz, burada böyle bir polemiðegirmeyi gereksiz görüyoruz. Ýzleyeceðimiz metot, her görüþün vetavrýn altýnda yatan sýnýfsal karakterden hareket ederek, proletar-

 yanýn görüþlerinin ne olmasý gerektiðini sergilemek çabasý olacak-týr. Her siyasal görüþ, içinde bulunulan toplumu belli bir bi-çimde kavrayýþýn ifadesidir. Bizce önemli olan da budur. Ve çaba-mýz önce toplumu kavramaya yönelik olacaktýr. Toplumsal dinamik,içinde bulunduðu üretim iliþkilerine ve sahip olduðu üretici güçle-re ve bunlar arasýndaki çatýþmanýn geliþme durumuna göre þekil-lenir. Bu noktadan hareketle içinde bulunulan toplumu geneldedoðru olarak kavrayabilmek ve geliþmenin dinamiðini çýkarabil-mek için, Mahir Çayan yoldaþýn þu tespitinden hareket etmeyi vebu tespit üzerinde derinleþmeyi gerekli gördük. Yoldaþ þöyle diyor:

� Artýk geri-býraktýrýlmýþ ülkelerdeki oligarþik devlet ay-gýtý, mevcut üretim iliþkilerini �ki buna ülkedeki kapita-lizm iç dinamikle geliþmediði için emperyalist üretimiliþkileri demek yanlýþ olmayacaktýr� uzun bir süre koru-

  yabilecek seviyeye gelmiþ, bu ülkelerdeki halk kitleleri-nin, özellikle geniþ emekçi yýðýnlarýnýn tepkileri pasifizeedilerek, bu tepkilerle oligarþi arasýnda suni bir denge

Page 22: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 22/72

22 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

kurulmuþtur (bu durum pasifizmin ve revizyonizmin buülkelerdeki maddi dayanaðýný teþkil etmektedir).�1

Bu formülasyon, geri-býraktýrýlmýþ ülkelere, özellikle toplu-mumuza iliþkin bir tespittir. Ve bu tespite varabilmek için dünyayý ve emperyalizmi, üretici güçlerle üretim iliþkileri arasýndaki evrenselçeliþkinin günümüzdeki çatýþma düzeyini kavramýþ olmak gerekli-dir. Yukardaki tespiti, bu kavrayýþtan yoksun olanlar, mekanik ola-rak ele almakta ve eleþtiriler yöneltmektedirler. Þimþekleri üzerineen fazla çeken �suni denge� kavramý olmaktadýr. Ancak bu konu-da sistemli bir eleþtiri bulunmadýðýndan, eleþtirileri eleþtirerek ko-nuyu açmak yerine, doðrudan doðruya yukardaki tespitin nedendoðru olduðunu açmaya çalýþacaðýz. Bu açým içinde derinleþtirmeyeçalýþacaðýmýz tespitin felsefi ve iktisadi kökleri olacaktýr. Mahir Ça-

  yan yoldaþýn formülasyonu, siyasi bir formülasyondur ve bu for-mülasyonun felsefi ve iktisadi köklerini kavramamak, mekanikolarak yorumlamak, bizi �sol� sapmaya olduðu gibi, ekonomizmede götürür. Sýnýflar arasý iliþki ve çeliþkilerin, oligarþik devlet aygýtý-

  yla kitlelerin tepkileri arasýndaki dengeye indirgenmesi mekanikbir yorumla �etki-tepki� olarak ele alýnýrsa, iktisadi ve sosyal muh-tevasý kavranamazsa, ayný �etki-tepki� mekanizmi içindeki düzmantýk, toplumu bir fiske ile yýkýlabilecek bir yapý olarak ele alýr.Bu takdirde �sol� foko anlayýþýn temellerine varmýþ oluruz. Aslýndaayný mekanik kavrayýþ, iktisadi köklerini kavrayamamýþ olduðund-an, içinde ekonomizmi de taþýr. Etki (karþý-devrim), tepkiyi (dev-rim) sindirdiði zaman, ekonomizm de bütün çýplaklýðý ile açýða çý-kar. Bu nedenle bizce, siyasi formülasyonun iktisat ile baðlarýnýgöstermek temel neden olmaktadýr. Ekonomi ile siyaset arasýnda-ki baðý Lenin þöyle izah ediyor:

�Marksizmin, genel olarak iþçi sýnýfý mücadelesinin ve özel olarak da siyasi mücadelesinin derin iktisadi kök-leri bulunduðu yolundaki doðru önermesinden, ekono-mistler, siyasal savaþýma sýrt çevirmek gerektiði, bu sa-

  vaþýmýn geliþmesini geciktirmek, kapsamýný daraltmak ve hedeflerini kýsa tutmak gerektiði gibi garip bir sonuççýkarýyorlardý. Siyasal savaþýmdan yana olanlar ise, tamtersine, ayný önermelerden baþka bir sonuç, yani bu-

1 Mahir Çayan, Kesintisiz Devrim II-III 

Page 23: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 23/72

23Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

günkü savaþýmýzýn kökleri topraða ne kadar derinliðinedalarsa, o ölçüde daha geniþ, daha yürekli, daha büyük

kararlýlýkla ve daha büyük insiyatifle harekete geçmemizgerektiði sonucunu çýkarýyorlar.� 2

2 Lenin, Demokratik Devrimde Sosyal-Demokrasinin Ýki Taktiði, s. 37, Sol Yay.

Page 24: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 24/72

24 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

ÝKÝNCÝ BÖLÜMDENGE KAVRAMLARI ÜZERÝNE

Burada kýsaca durup, denge ve suni denge kavramlarýnýfelsefi olarak ele almalýyýz. Önce þunu belirtmemiz gerekir ki, den-ge kavramý mekanik bir kavramdýr ve durgunluðu ifade etmesibakýmýndan Marksizm dýþýdýr. Gerek doðada, gerekse toplumda,diyalektiðin temel yasasýný, hareketin mutlaklýðý teþkil eder. Hare-ket, diyalektiðin ve Marksizmin özünü oluþturur. Marksizmde hedef,toplumsal hareketi ve bu hareketin hangi çeliþkilerin ifadesi ol-duðunu kavramaktýr. Bununla beraber, toplumsal hareketin belliaþamalarýnda, toplumu oluþturan çeliþkiler yumaðýnda, çeliþkiler

  ve çeliþkilerin karþýt yönleri birbirine karþý hareket halinde iken,belli bir uygunluk içine girerler ki, bu durumlara �denge� durumudiyebiliyoruz. Bir toplumda �denge� durumunun olmasý, toplum-sal dinamiðin yok olmasý, ya da toplumsal hareketin ortadan kalk-masý anlamýna gelmez. Böylesine bir iddia, materyalizmin inkarýolur. Hangi türden olursa olsun ve ister doðada ister toplumda elealýnsýn, hiçbir denge durumu mutlak deðildir ve özünde bir denge-sizliðin ifadesidir. Zira her denge, bir hareketin düzenlenmiþ biçi-midir.

Bu konuda Engels�ten yapacaðýmýz birkaç alýntý konuyu ay-dýnlatmaya yeterlidir:

�Denge, hareketten ayrýlamaz. Dünyasal cisimlerin ha-reketinde, hareket dengededir ve denge harekettedir 

Page 25: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 25/72

25Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

(baðýntýlý). Ama tüm özellikle baðýntýlý hareket, yani bura-da her cismin hareketi, hareket halindeki bir cismin üze-

rinde, baðýntýlý hareketsizliðin, dengenin meydana geti-rilmesi yolundaki çabadýr. Cisimlerin baðýntýlý bir hare-ketsizlik içinde bulunmasý olanaðý, dengenin geçici du-rumlarý olanaðý, madde ve bununla birlikte hayatýn fark-lýlaþmasý için temel koþuldur.�3

Engels�in burada, doðanýn diyalektiðini incelerken yaptýðýçözümleme, toplumsal hareketler için de, genel yasasý çerçevesin-de geçerlidir. Toplum, sýnýflardan oluþmaktadýr ve toplumdaki hersýnýf, üretimin belirlediði üretim iliþkileri içinde hareket halindedir.Toplumdaki her sýnýfýn hareketi birbirine baðýntýlýdýr ve bir den-genin oluþmasý yönünde hareket eder. Toplumdaki her sýnýfýn ha-reketi, tüm toplumun canlý organizmasý içinde toplumun genel ha-reket dinamiðini oluþturur. Sýnýflar arasý çeliþkiler, toplumun genelhareket yasasýný çizerler.

�Her bir hareket denge yönünde çaba gösterir, birbütün olarak hareket, her dengeyi ortadan kaldýrýr.�4

 Toplumda sýnýflarýn baðýntýlý hareketi, üretimin geliþme se- viyesine uygun düþecek þekilde dengeler oluþtururlar, ancak top-lumsal hareketin genel dinamiði, bu dengeleri parçalar ve toplumsürekli olarak yeni dengelere ulaþmak yönünde hareket eder. Top-lumun genel hareketini çizerken oluþturduðu denge durumlarýna,�barýþ� dönemleri, ya da evrim dönemleri adý verilir.

Toplumlarýn evriminde, toplumsal denge durumlarý, sýnýflararasý çeliþmelerin ve sýnýflar arasý hareketlerin, toplumun genel ha-reket çizgisine uygun düþtükleri zaman vardýr. Bu durumlarda top-lumun genel hareketinin (ki bu hareketi belirleyen üretici güçler-dir) lokomotifi olan sýnýfýn çekiþi (ya da bu sýnýfýn hareketi) diðersýnýflarýn o sýnýfa (çekici sýnýfa) karþý olan hareketlerine (tepkileri-ne) üstündür. Toplumsal dengelerin oluþtuðu bir toplumda, den-geleri oluþturan temel belirleyici, toplumun genel hareketinin (kibuna toplumun iktisadi evriminin hareketi de diyebiliriz), toplu-mun hakim sýnýfýnýn hareketiyle uygunluk göstermesidir. Aksi du-rumlarda ise, toplumsal dengeden söz etmek yerine, toplumsal

3 Engels, Doðanýn Diyalektiði, s. 312, Sol Yayýnlarý4 Engels, Doðanýn Diyalektiði, s. 313

Page 26: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 26/72

26 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

dengesizlikten söz etmek daha doðru olacaktýr. Ve bu anlamdaolarak da bu tür denge durumlarýna �suni denge� demek yanlýþ

olmayacaktýr. Eðer bir toplumda suni dengenin varlýðýndan sözediyorsak, o toplumdaki genel hareketin hakim sýnýfýn hareketiyletemel çeliþmesinden öte, antagonizmaya varma durumunun ol-duðunu da ifade ediyoruz demektir.

Unutulmamalýdýr ki, � her denge ancak baðýntýlý ve geçici-

 dir.�5

5 Engels, Doðanýn Diyalektiði, s. 313

Page 27: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 27/72

27Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

ÜÇÜNCÜ BÖLÜMOLÝGARÞÝNÝN �SÝYASAL ZORU�

EMPERYALÝST ÝÞGALÝ YAÞATMAK ÝÇÝNDÝR

Mahir Çayan yoldaþýn siyasi mücadeleye ýþýk tutan formü-lasyonunda önemle üzerinde durulmasý gereken, siyasal zor ileüretim iliþkileri arasýndaki baðýntýnýn somut þartlardaki (emperya-lizmin III. bunalým döneminde) biçimleniþini vermiþ olmasýdýr.� Halk kitlelerinin, özellikle geniþ emekçi yýðýnlarýnýn tepkileri pasifi-

 ze edilerek, bu tepkilerle oligarþi arasýnda suni bir denge� kurul-muþsa, burada dengeyi yaratan unsur, siyasal zor olmaktadýr. Yanioligarþinin siyasal zoru, yýðýnlarýn tepkilerini pasifize ederek, mev-cut üretim iliþkilerinin devamýný saðlayacak �denge� ortamýný ya-ratmaktadýr. Bu açýklamada dikkati çekecek ve kafalara takýlabi-lecek soru þudur: Bu ifadede Dühring�in � siyasal durumlarýn iktisa-

 di durumun kesin nedeni olduðu�  ve � zorun, temel tarihsel unsur olduðu�na iliþkin görüþleri yok mudur? Bu soruya cevabý, Dühring�egerekli cevabý vermiþ olan Engels�ten verelim. Engels, siyasal zorile iktisadi durum arasýndaki baðýntýyý þöyle açýklýyor:

�Ýlkin her siyasal zor, önce toplumsal nitelikte iktisadibir göreve dayanýr ve ... ortak toplumsal görevlerin yöne-ticilerine daha da yabancý kaldýðý ölçüde artar. Ýkinciolarak, toplumdan baðýmsýz kýlýndýktan sonra siyasal zor,iki yönde etkili olabilir; ya normal iktisadi evrim yönün-de, bu durumda ikisi arasýnda bir çatýþma yoktur. Ya dazor, iktisadi evrime karþý çýkar ve bu durumda, birkaç

Page 28: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 28/72

28 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

istisna dýþýnda, iktisadi evrim karþýsýnda yenik düþer.�6

Genel olarak geri-býraktýrýlmýþ ülkeler ve özel olarak da ül-

kemiz toplumu, siyasal zor ile dengesini bulmaktadýr. Toplumu-muzdaki siyasal zoru ortaya çýkaran, oligarþinin �subjektif� niyeti(keyfiyet durumu) deðil, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerininülkemiz üretici güçleriyle çeliþmesidir. Oligarþinin üstlendiði siya-sal zor, üretim iliþkilerinin ona �zorla� uygulattýðý bir zordur.

Ýktisadi evrimin dünya çapýnda eriþmiþ olduðu seviye, em-peryalizmdir. Ve iktisadi evrimin kendi tarihi gidiþiyle çeliþme nok-tasýna gelmiþ, kendi iç çeliþkisini taþýyan bir seviyededir. Tarihi ola-rak iktisadi evrimin dünya çapýnda ulaþmak istediði, çizmekte ol-duðu yolu, sosyalizmdir. Bu anlamdadýr ki, emperyalizm sosyaliz-min arifesidir.

Siyasal zorun çaðýmýzda iktisadi evrime uygun düþen evrimi ve iktisadi durum karþýsýnda üstlendiði görev, kapitalizmden sos- yalizme geçiþin tarihidir de.

Her sýnýflý toplumda siyasal zor vardýr. Bu �zor�, üreticigüçlerin, geliþirken kendine uygun düþen üretim iliþkileri çerçeve-sinde, üretici güçleri ellerinde tutanlara verdiði ve görevi olan birzordur. Bu siyasal zorun görevi, üretici güçlerin geliþmesinin yolu-nu açmaktýr. Üretici güçlerin geliþmesine engel olan, üretici güçle-rin eski geliþme durumuna uygun düþen (ama artýk eski olan) eskiüretim iliþkileri olacaðý gibi, üretici güçlerin �eski sahibi� sýnýflar daolabilir. Bu durumlarda, siyasal zor, iktisadi evrime uygun düþen

 ve onun yolunu açan görevini yerine getirir. Bu þekilde iktisadi du-rum, kendi iliþkilerinin yarattýðý siyasal zoru kendi hizmetine sok-muþ, onu toplumsallaþtýrmýþ olur. Kapitalizmin geliþme dönemin-de, burjuvazinin siyasal zoru, böyle bir siyasal zordur. Ve tarihi gö-revini yerine getirirken, feodallere ve köylülere karþý uygulanan si-

 yasal zor haklýdýr, tarihin gidiþine uygundur ve iktisadi evrimin yo-lunu açmaktadýr.

Ýktisadi evrimin bu evrelerinde, toplum dengededir. Toplum-sal dengeyi saðlayan, iktisadi evrimin götürücüsü olan sýnýfýn, top-lumun diðer sýnýflarýný peþine takmýþ olmasý (siyasal olarak yedek-lemesi) ve siyasal zorun, toplumun bu gidiþinden ayrý düþmeyerek,toplumu geriye çekmek isteyen sýnýfa karþý görevini yerine geti-

6 Engels, Tarihte Zorun Rolü, s. 58-59, Sol Yayýnlarý

Page 29: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 29/72

29Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

rerek iktisadi evrime uygun düþmesidir.*Toplum, iktisadi evrimin kendisine görev yüklediði sýnýfýn

tarihi treninin baþýný çektiði ölçüde dengesini bulur. Bu toplumda,iktisadi geliþmenin sürükleyicisi iktisadi evrime (tarih olarak) tersdüþen bir sýnýf olduðu sürece ve siyasal zor toplumdan baðým-sýzlaþtýðý ölçüde (böyle durumlarda siyasal zor kaçýnýlmaz olarakiktisadi evrime ters düþmektedir) o toplum �dengesiz� bir toplum-dur. Bir toplumda siyasal zor iktisadi evrimden baðýmsýzlaþmýþ veiktisadi durumu kontrol etmeye yönelmiþ ise ve toplum bu þekildeayakta duruyorsa, o toplumdaki denge �suni denge�dir. Bu bir ni-teliktir ve bu niteliði izah etmesi bakýmýndan, toplumsal dengeyi(dengesiz bir dengedir bu) suni denge olarak tanýmlamak yanlýþolmayacaktýr.

Ýktisadi evrimin dünya ölçüsünde ulaþtýðý seviye, emperya-lizmdir demiþtik. Þimdi, siyasal zorun, iktisadi evrimin bu seviye-sindeki durumuna ve toplumsal dengelere bakalým.

Emperyalist dönemin belirgin özelliði: Üretici güçlerin gelmiþolduðu seviyeye uygun olarak ortaya çýkan üretim iliþkilerinin, üre-tici güçlerle uzlaþmaz zýtlýða varmasýdýr. Bu durumun sýnýfsal plana

 yansýmasý, artýk burjuvazinin tarihin treninin lokomotifi olamamasý,aksine, ortaya çýkardýðý sýnýfýn (proletaryanýn) götürücü sýnýf karak-terine sahip olmasýdýr. Ýktisadi evrim artýk öyle bir seviyeye gelmiþtirki, geliþmesi için üretici güçlerini baþka bir sýnýfýn, proletaryanýneline vermesi gerekmektedir. Bu durum ise yeni bir siyasal du-rum, farklý bir sistem demektir ki, adý sosyalizmdir.

Emperyalist dönemde üretici güçlerin ürünü olan üretimiliþkileri, varlýklarýný devam ettirmek için üretici güçleri baský altýnaalmak zorundadýrlar. Bir zamanlar burjuvazinin elinde toplumsalbir görevi olan siyasal zor, bu kez yine burjuvazinin elinde mevcut

* Kapitalizmin geliþme (serbest rekabetçi) dönemi olan bu evrede, toplumsal den-genin olmasý, sýnýf çatýþmalarýnýn olmadýðý ve sýnýfýn burjuvaziye kesin yedeklendiði anla-mýna gelmez. Kapitalizmin baðrýnda çiçek açan sosyalist güçler, yeni bir toplumsal dengeyioluþturmak için, sýnýfsal hareketlerini sürdürürler. Ancak, maddi üretimin geliþkinlik düzeyi ve burjuvazinin misyonunda geliþmekte olmasý, yeni bir toplumsal dengeyi oluþturmanýnobjektif þartlarýný yaratmaya elvermez. 1871 Paris Komünü, iþçi sýnýfýnýn objektif þartlarelvermediðinden dolayý baþarýya ulaþamayan, yeni bir toplum yaratmaya yönelik devrimcibir atýlýmdýr. Objektif þartlarýn yeni bir toplumsal dengeyi oluþturmaya imkan vermemesi,iþçi sýnýfý hareketinde ütopik ve revizyonist görüþlerin yaygýnlýk kazanmasýnýn maddi þart-larýný yaratmýþtýr.

Page 30: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 30/72

30 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

üretim iliþkilerini, üretici güçlere uygun düþen yeni bir biçimdedüzenleme görevini yerine getireceði yerde, engelleyici bir nitelik

olan üretim iliþkilerini devam ettirme görevini üstlenir. Yani toplu-ma yabancýlaþýr. Bu ana çeliþkinin nedeni, burjuvazinin üretim iliþ-kilerinin esiri olarak, ileri götürücü lokomotif olma yerine, geriyeçekici bir aðýrlýk, posa olmasýndan gelir. Mevcut üretim iliþkileri,hizmetine koþtuðu siyasal zoru, varlýðýný ona borçlu olan burjuvazi-nin elinde tarih tekerini geriye çevirmeye zorlarken, toplumu da

 yeni bir siyasal zora gebe býrakýr. Bu siyasal zor, proletaryanýn dev-rimci zorudur.

Emperyalizmin ortaya çýkardýðý üretim iliþkileri (tekeller, ban-kalar, borsalar, otomasyon ve sibernetik vb.) burjuvaziyi kýskývrakbaðlar, onu daha çok parazit haline sokar. Ama bu rantiye tekelciburjuvazinin üretim iliþkileri, gerek iktisadi hayatta, gerekse toplu-ma verdikleri ile, aslýnda burjuvazinin baþýnýn belasýdýr. Onu, herdurumda daha zor durumlara düþürür. Enflasyonuyla, iþsizliðiyle,anarþisiyle ona ecel terleri döktürür. Ama bu durumda, tekelciburjuvazinin gayretleri boþunadýr. Tekelci burjuvazi, iktisadi yapýyýistediði kadar düzenlemeye (çeliþkileri azaltmaya) çalýþsýn, mev-cut üretim iliþkileri karþýsýnda yenik düþer ve onun hizmetine girer.

 Ve giderek de siyasal zora, onun (üretim iliþkilerinin) gerektirdiðibiçimde, daha çok sarýlýr. Bu nedenle, siyasal zor iktisadi durumu�kontrol� altýna almaya yönelirken, tekelci burjuvazinin iradesiyledeðil, üretim iliþkilerinin �zor�lamasý ile görev yapar. Siyasal zoruntopluma yabancýlaþmasý, üretim iliþkilerinin zorlamasýyla olur.

Bu konuda Marks þöyle diyor:�  Varlýklarýnýn toplumsal üretiminde, insanlar, arala-

rýnda, zorunlu, kendi iradelerine baðlý olmayan iliþkilerkurarlar; bu üretim iliþkileri, onlarýn maddi üretici güçler-inin belirli bir geliþmesine tekabül eder. Bu üretim iliþki-lerinin tümü, toplumun iktisadi yapýsýný, belirli toplumsalbilinç þekillerine tekabül eden bir hukuki ve siyasal üst

 yapýnýn üzerinde yükseldiði somut temeli oluþturur.�7 

 Emperyalist dönemin siyasal zoru, iktisadi evrime karþý çýktý-ðý içindir ki, onunla çatýþma halindedir ve yenilmeye mahkumdur.

Emperyalist dönemin siyasal zoru, her toplumda þu veya bu

7 Marks, Ekonomi Politiðin Eleþtirisine Katký�ya Önsöz

Page 31: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 31/72

31Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

þekilde biçimlense de, nitelik olarak aynýdýr. Biçimsel farklýlýklarý,ülkelerin kendi iktisadi evrimlerinin seviyesine göre ortaya çýkar.

Nitelik olarak ayný olmalarý ise, ayný üretim iliþkilerinin (emperya-list üretim iliþkilerinin) gereði olarak ortaya çýkmalarýndan gelir.Emperyalizmin egemen olduðu her ülkede nitelik olarak ayný olansiyasal zor ise, gene ayný üretim iliþkileri tarafýndan hizmete soku-lur ve gücünü gene ayný iliþkilerden alýr. Üretim iliþkileri siyasal zo-ru kendi hizmetine almýþ olduðundan, iktisadi �güç�ler giderek da-ha artan bir biçimde �zor�un somutlaþtýðý �askeri� plana dönü-þürler. Emperyalist ekonominin askerileþmesi, üretim iliþkilerininbir zorlamasýdýr ve siyasal zoru sürdürme zorunluluðundan kaynak-lanýr. Siyasal zor, askeri mallar üzerinde maddeleþir. Bu konudaEngels þöyle diyor:

�Zor, bugün ordu ve donanma demektir ve her ikiside, hepimizin zararýný çekerek bildiði gibi, �tuzluya otu-rur�.�8

 Günümüzde siyasal zor, uçak demektir, füzeler demektir,tank demektir. Üretim iliþkilerinin dünya çapýndaki geliþkinlik ve

 yaygýnlýk düzeyi, siyasal zorun maddeleþtiði askerileþtirmeyi de yay-gýnlaþtýrmýþ, adeta bir erek haline sokmuþtur.

Özellikle emperyalist üretim iliþkilerine ekonomik �güç�lerin yetersiz kaldýðý yerlerde, askeri �güç�ler, üretim iliþkilerinin devamettirilmesinin araçlarý olmaktadýr.

Bugün geri-býraktýrýlmýþ ülkelerde emperyalist üretim iliþkileri, varlýklarýný sürdürebilmelerinin þartýný, siyasal zorun, �askeri� ola-rak maddeleþmesinde bulmak zorundadýrlar.

Emperyalist sistem içindeki ve emperyalizmin birer halkasýhaline gelmiþ toplumlarda toplumsal denge, o toplumdaki üreticigüçlerin geliþme seviyesine göre þekillenir. Metropollerdeki toplum-sal dengelerle, geri-býraktýrýlmýþ ülkelerdeki toplumsal dengeler aynýdeðildir. Farklýlýk, ülkelerdeki üretici güçlerin geliþme seviyesine

 ve buna uygun düþecek biçimde iktidarý elinde tutan sýnýf (veyasýnýflarýn) diðerlerini siyasal olarak yedeklemesine göre biçimlenir.Ýktisadi evrimin dünya çapýnda ulaþtýðý seviyeden ve üretici güçler-le üretim iliþkileri arasýndaki evrensel çeliþkiden dolayý, sistemebaðlý bütün toplumlarda nitelik olarak ayný toplumsal dengesizlik

8 Engels, Tarihte Zorun Rolü, s. 37, Sol Yayýnlarý

Page 32: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 32/72

32 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

 var ise de, bu durum her ülkedeki toplumsal dengenin ayný den-gesizlik düzeyinde olduðunu göstermez. Ülkeler arasýndaki bu farklý-

lýklar, genel duruma uygun biçimde, ülkelerin özelini belirler. Özeldurumlar, emperyalist zincirin hangi halkalarýnýn kýrýlma durumun-da olduðunu ortaya çýkarýr. Sisteme baðlý ülkelerdeki somut þartlar(üretim düzeyi, üretici güçler), dünya düzeyindeki üretim iliþkilerineuyumu ve çeliþme derecesine ve toplumun içinde bulunduðu ik-tisadi evrimin (burada iktisadi evrimden kastedilen, o ülkenin üre-tici güçlerinin seviyesine göre þekillenen kendi iç dinamiðini belir-leyen iktisadi yapýsýdýr) seviyesine göre þekillenir. Elbette ki, üreticigüçlerin en fazla geliþtiði ve iktisadi evrimin en ileri düzeyde (sos-

 yalizme geçme düzeyinde) olduðu metropol ülkeleriyle geri-býrak-týrýlmýþ ülkeler, ayný somut þartlarda olamazlar. Bu noktada ekono-mizme varan düz mantýk, metropol ülkelerinde toplumsal denge-sizliðin daha üst düzeyde ve devrimci durum için somut þartlarýndaha uygun olacaðýný iddia ederse de, durum böyle deðildir. Bu-nun da nedeni, devrimci durumun, üretim iliþkileri ile üretici güçlerarasýndaki çeliþkinin çatýþma durumuna ve iktidardaki sýnýfýn (yada sýnýflarýn) diðerlerini yedeðine alýp almamasýna göre belirlenir.Metropollerde üretim iliþkileri, �güç�lerini diðer sýnýflarýn yedeklen-mesi yolunda kullanabildikleri halde, bu durum, geri-býraktýrýlmýþülkeler için hemen hemen imkansýzdýr. Bu tip ülkelerde üreticigüçlerin geliþme seviyesi buna imkan vermez. Aksine, üretimiliþkileri ve üretici güçler arasýndaki çeliþkiyi keskinleþtirir. Toplum-sal dengedeki dengesizlik düzeyi giderek yükselir. Devrimci du-rum, çatýþmanýn maddi þartlarýný her an içinde taþýr. Bu nedenle,bu tip ülkelerde siyasal zor, mevcut üretim iliþkilerini devam ettir-me görevini, devrimci durumun maddi þartlarýna karþý, askeri biçim-de maddeleþmenin þartlarý içinde yerine getirebilir. Sorun ülkedekimevcut �siyasal zorun ekonomik durumu� belirleyemeyeceðini kav-rayabilmektir.

Page 33: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 33/72

33Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

DÖRDÜNCÜ BÖLÜMTÜRKÝYE TOPLUMU DEVRÝME GEBEDÝR

Emperyalizmin III. bunalým döneminde geri-býraktýrýlmýþ ül-kelerde, iktisadi evrim feodalizm sürecini aþmýþ, kapitalizm süreci-ni yaþamaktadýr. Bu durum, tarihi bir çözümlemedir ve geri- býrak-týrýlmýþ ülkelerin günümüzdeki ele alýnýþlarýnda temel hareket nok-tasý olarak görülmelidir. Hiç þüphesiz, geri-býraktýrýlmýþ ülkeler birkalýptan çýkmýþ deðillerdir ve her ülke üretici güçlerinin geliþmeseviyesine göre ötekilerden farklýlýklar gösterir. Genel olarak aynýkarakter içindedirler ve farklýlýklarý kendi özel durumlarýný belirler.

 Ancak, özel durumlarda ortaya çýkan farklýlýklar, her ülkenin tari-hinden gelen farklýlýklar ile buna uygun düþen biçimde, feodalüretim iliþkilerinin tasfiye derecesidir.

Biz, her geri-býraktýrýlmýþ ülkeyi yakýnen (tarihiyle ve üreticigüçlerinin seviyesiyle) tanýmýyoruz. Bu nedenle, geri-býraktýrýlmýþülkeler üzerine olan genellemelerimiz, genel olarak emperyalizmeözel olarak da ülkemizin yapýsýna yansýyan geneli yakalayabildiðimizkadar geneldir. Felsefi hareket noktamýz, �her özel, geneli içindetaþýr� olmaktadýr. Özel olarak ülkemiz, genel olarak da geri-býraktý-rýlmýþ ülkelerde iktisadi evrimin feodal süreci tamamlamasý, tekbaþýna bir olgu deðildir. Bu ülkelerde feodalizmin tasfiyesi, bu tas-fiyeye uygun düþen üretici güçlerin deðiþiminin ve ona uygun birüst yapýnýn oluþmasý ile tamamlanýr. Geri-býraktýrýlmýþ ülkeler diyetanýmladýðýmýz (bir kýsým görüþlere göre 3. dünya ülkeleri) ülkeler,

Page 34: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 34/72

34 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

kapitalizmin bir dünya sistemine dönüþmesi sürecinde sömürgeülkeler olarak, dünya kapitalizminin üretim iliþkileri içine girmiþler-

dir. Bu süreç içinde, kimi ilkel (aþiretler ve kabileler düzeyinde),kimi feodal düzeyde, kimi de kapitalizmin tohumlarýnýn yaþadýðýfeodalizmden kapitalizme geçiþ aþamasýnda olan ülkelerdir. Buülkeler hiç kuþkusuz, emperyalizmin üretim iliþkileri içine girmese-ler, kendi iktisadi evrimlerini, tarihi geliþim çizgisine uygun olaraktamamlayacak ülkelerdir. Ne var ki, emperyalizm bir dünya siste-mi olarak ortaya çýktýðý andan itibaren, bu ülkelerin kendi iktisadievrimlerine uygun düþen üretici güçleri ve üretim iliþkileri ile em-peryalizmin getirdiði üretim iliþkileri arasýnda bir �çatýþma� ortayaçýkmýþtýr. Bu �çatýþma�da üstün gelen ve kendini kabul ettiren,emperyalist-kapitalist üretim iliþkileridir. �Daha ileri bir üretim iliþkisi,daha geri bir üretim iliþkisini tasfiye eder� genel kuralýna uygunolarak emperyalist-kapitalist üretim iliþkileri ülkenin geri olan üre-tim iliþkilerine üstün gelerek, ülkedeki üretici güçleri, kendi üretimiliþkilerine göre þekillendirmiþlerdir. Üretici güçlerin bu �þekilleni-þi�inde þekillenme, tarihi geliþime ve toplumun içinde bulunduðumaddi üretim seviyesine ve de sýnýflarýn hareketine uygun olama-dýðýndan, �çarpýk� veya �dengesiz�dir. Üretici güçlerin evrimini be-lirleyen (tayin eden, þekillendiren), o ülkenin kendi toplumsal (iç)dinamiði deðil, emperyalizmin o ülkeye soktuðu emperyalist-kapi-talist üretim iliþkilerinin (dýþ) dinamizmidir. Ve bu ülkelerdeki temelçeliþme aslýnda, bu iki dinamik arasýndaki çeliþmedir. Bu konudaMao Tse-Tung þöyle diyor:

�Üretici güçlerin, pratiðin, ekonomik alt yapýnýn, ge-nellikle ana ve tayin edici rolde belirdikleri doðrudur.Bunu inkar eden, materyalist deðildir. Fakat belli þartlaraltýnda, üretim iliþkileri, teori ve üst-yapý gibi yönler, ken-dilerini baþ ve tayin edici rolde meydana koyabilirler.Bunu da kabul etmek gerekir. Üretim iliþkileri deðiþmek-sizin üretici güçler geliþemiyorsa, üretim iliþkilerindekideðiþme, baþ ve tayin edici rol oynar.�9

Bu iki dinamiðin �çatýþma�sý, çeliþkinin özdeþliðine uygunolarak, her zaman çatýþma biçiminde görülmez. Uyuþma biçimin-de de görülür. Bu �çatýþma� ve �uyuþma�, birbirinden ayrý olgular

9 Mao Tse-Tung, Teori ve Pratik, s. 56

Page 35: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 35/72

35Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

deðil, birlikte görülen ve her iki durumda da görev yapan sýnýflarýn,üretime ve þekillenen toplumsal güçlerine göre ortaya çýkan olgu-

lardýr. (Burada sýnýflarýn toplumsal gücü, genel olarak toplumsalharekete uygun düþmesiyle belirlenir. Bu nedenle, gücü belirle- yen, niteliktir. Bizim gibi ülkelerde, en güçlü sýnýf, proletaryadýr.)

Bu iki dinamiðin yönlerini ve unsurlarýný tespit etmek ve buunsurlarýn, o ülkenin somut þartlarýndaki biçimlerini yakalamak,kýsaca o toplumu kavramak ve geliþmeleri görmek demektir. BirMarksist-Leninistin görevi de herþeyden önce, bu kavrayýþa ulaþmakolmalýdýr.

Emperyalizmin geri-býraktýrýlmýþ ülkelere soktuðu üretim iliþ-kileri, daha önce de açýkladýðýmýz gibi, tarihi-iktisadi evrime tersdüþen ve üretici güçlerin geliþmesini engeller niteliktedir. Emper-

  yalist-kapitalist üretim iliþkilerinin bu niteliði geri-býraktýrýlmýþ ül-kelerde yok olmaz, aksine daha çarpýcý bir biçimde ortaya çýkar.

Emperyalist-kapitalist üretim iliþkileri, rantiye ve parazit ni-teliðiyle ülke ekonomisi içine girer. Bu iliþkilerin dinamiði, dahafazla deðeri ve emeði, sermayenin ve üretimin yoðunlaþtýðý metro-pollere götürmek þeklindedir. Bütün iliþkileri, bu hareketi gerçekleþ-tirmek için görev yaparlar. Bütün �güç�ler, bu temel görevi yerinegetirmek için hareket halindedir. Emperyalizmin üretim iliþkileriöz olarak kapitalist bir nitelik taþýdýðýndan, girdiði yerlerde kapita-list üretim iliþkilerinin boy atmasýna da neden olur.

Emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin girdiði ülkede, eðerfeodalizmin baðrýndan çýkan kapitalist üretim iliþkileri varsa veyaüretici güçlerin geliþmesi kapitalizme doðru yönelmiþse, o ülkeyegiren dýþ dinamik, kendi iktisadi �güç�lerini (gerekirse bu güçleriaskerileþtirerek) ülkenin kapitalist iliþkilerini kendine tabi kýlmak

 yolunda kullanýr. Emperyalist-kapitalist üretim iliþkileri baskýn çý-kar ve geliþmekte olan ülkenin kapitalizmi, emperyalizme baðýmlýhale gelir. Bu durum ayný zamanda, iç dinamiðin çarpýtýlmasýdýrda. Zira, emperyalizmin ülkeye giriþi olmasa,* iktisadi evrime uy-gun olarak geliþen kapitalizm ve onun sýnýfý burjuvazi, toplumsalhareketin lokomotifi olacak ve toplumu daha ileri bir topluma kendi

* Bu tahlil, �soyut� bir tahlildir. Ancak, sorunu �salt� olarak kafalarda billurlaþtýrmakiçin yapýlmaktadýr. Yoksa, kapitalizmin bir dünya ekonomisi olmasýndan sonra, emperyalistüretim iliþkilerinden uzak bir ülke bulunabileceðini zannetmek veya böyle bir ülke aramak,Robenson Crusoe�yi aramak gibi bir þeydir.

Page 36: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 36/72

36 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

iç dinamikleriyle götürecektir. Ülkede geliþen kapitalizm ve burju- vazi, diðer sýnýflarýn, hatta proletaryanýn da desteðini alarak, top-

lumsal dengeyi kuracaktýr. Bu durumdaki burjuvazinin ve kapitalistüretim iliþkilerinin yönü ileriye doðru ve ülkenin üretici güçlerinigeliþtirecek biçimde mevzilenmiþtir. Ancak, kapitalizmin bir dünyasistemi olmasýndan (emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin tümdünyaya yayýlmasýndan) sonra, böyle bir durumdan söz edilemez.Bu nedenle, hangi ülkede olursa olsun, kapitalizmin bir dünyasistemi olmasýndan sonra, burjuvazinin toplumsal önderliðindensöz edilemez. Ülkedeki mevcut kapitalist iliþkiler ve burjuvazi, em-peryalist-kapitalist iliþkilerle karþýlaþtýktan ve ona tarihi bir süreçiçinde tabi olduktan sonra, ilerici niteliðini yitirmiþ ve üretici güçle-ri engeller bir niteliðe bürünerek, iç dinamiðin hareketine karþýolmaya baþlamýþtýr.*

* Emperyalist sisteme dahil olan bir ükede feodal üretim iliþkilerinin ve kapitalistiliþkilerin emperyalist üretim iliþkileriyle olan, çatýþma ve �uyum� þeklinde görülen kar-þýlaþmasý, tarihi bir süreçte devam eder ve o ülkenin tarihi yapýsýna uygun olarak þekillenir.Ýktisadi kökleri olan bu þekillenme, sosyal ve siyasal plana da yansýr. Bu yansýma içinde,ülkenin sýnýflarý da, üretim biçimine ve siyasal etkinliklerine göre, emperyalizmle ittifak veya çatýþma içinde görünürler.

Hakim sýnýflarýn üretim tarzýna uygun olarak, iktidarda bulunuþ þekillerine göre, buittifaklar biçimlenir. Ancak, hangi ülke için olursa olsun ve ülkedeki üretim hangi tarzdaolursa olsun, hakim sýnýflar emperyalizmle sürecin ilk dönemlerinde mutlaka ittifaklardüzeyinde birleþirler.

Bunun da temel nedeni, emperyalizmin geçirdiði evrelerdir. Emperyalizm, bir ülkeyekendi üretim iliþkilerini ilk adýmda mutlaka ticaret yoluyla sokar. Bu, ticaretin karakterindengelir. Ticaret, kapitalist ekonominin dolaþýmdaki en baþta gelen elemanteridir.

Üretim iliþkilerinin karakteristiklerini bünyelerinde maddeleþtiren mallar, dolaþýmsürecinde pazarlara ticaret ile girerler. Pazardaki mallar, taþýdýklarý üretim iliþkilerinin�güç�lerini de pazara sokmuþ olurlar.

Emperyalist üretim iliþkilerinin ticaret ve mal ile olan ilk yaygýnlaþmasý, yerini gidereksermayeye býrakýr. Ancak, mallarýn ve ticaretin önemi de ortadan kalkmaz.

Bu süreç içinde, ülkedeki kapitalist sýnýflar önce ticaret ve mallarýn �gücü� karþýsýndagiderek iliþkilerindeki rantiye ve parazitlerin esiri olarak �uyum� içine girerlerken, zorunlu

ittifaklara da girerler. Ayný þekilde feodaller de, ülkede geliþen kapitalist iliþkilerin hare-ketinin emperyalizmin ülkeye girmesi ile yön deðiþtirmesi veya üzerlerindeki baskýnýnkalktýðý kendi üretim iliþkilerinin serbest býrakýldýðý ölçüde emperyalistlerle ittifak içinegirerler.

Emperyalist üretim iliþkileriyle feodal üretim iliþkileri arasýndaki tarihi zýtlýk, sýnýflarplanýnda da yansýr ve emperyalizmle feodallerin �uyum�u, ittifaklardan öteye gidemez.Oysa kapitalist sýnýflar, üretim iliþkilerindeki ortak karakterden dolayý, sýnýfsal olarak önceittifak sonra bütünleþme sürecini yaþarlar. Bu süreç içinde ülkenin kapitalist sýnýflarý, em-peryalist üretim iliþkilerinin esiri olarak, o üretim iliþkilerini yaygýnlaþtýrmak ve yaþatmakgörevini yerine getirdiði oranda, nitelik olarak, emperyalizmle aynýlaþýr, ortak karakterebürünürler.

Page 37: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 37/72

37Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

  Artýk tarihi misyonu elinden kaçýran burjuvazi, baðrýndançýktýðý feodalizmi ve geri üretim iliþkilerini devrimci bir biçimde

tasfiye edemez. Ülkede geliþen emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerifeodalizmi tasfiye ediyorsa, bu tasfiye, üretim iliþkilerinin kendirantiye ve parazit iliþkilerine uygunluðu ölçüsünde ve kapitalist iliþ-kilerin geri üretim iliþkilerini �zorunlu� çözmesindendir. Ülkeninburjuvazisi �siyasal zoru�nu, üretici güçlerin geliþmesi yönündefeodaller üzerinde deðil, �mevcut üretim iliþkilerini� yaþatmak üzerekullanmaya yönelir. Artýk böyle bir toplumda, toplumsal dengedensöz edilemez. Toplumda hakim olan, dengesizlik (ya da suni den-ge) ve kaçýnýlmaz sonuç da, bunalýmdýr.

Bütün bu tarihi geliþmeler, her ülkenin tarihi geliþimi veüretici güçlerinin seviyesine göre, belli süreçler içinde biçimlenir-ler. Ne var ki, hangi biçimlerde oluþursa oluþsun, emperyalizminIII. bunalým döneminde karakteristik olarak geri-býraktýrýlmýþ ülke-lerde ortaya çýkan, emperyalizme baðýmlý biçimde geliþen ve tasfi-

 ye olan feodalizmdir.Bu durum, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin tüm ül-

keyi ve üretici güçlerini kendisine tabi kýldýðý anlamýna gelir. An-cak, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin o ülkenin kendi üretimiliþkileri halini almasý, ülkedeki iç ve dýþ dinamikler çeliþmesinin

  ve çatýþmasýnýn ortadan kalktýðý anlamýna gelmez. Yeni durum,çatýþmada emperyalist �güç�lerin kesin egemen olmasý ve giderekuyumun öne çýkmasý þeklinde bir çözümdür (sentezdir). Ne var ki,bu yeni durumda, çatýþmanýn ortadan kalktýðý ve yerine uyumungeçtiði þeklindeki bir tahlil, mekanik ve ampirik bir tahlildir. Yenidurumun sentezinde ortaya çýkan, basit bir yer deðiþtirme deðil,aksine, baðýntýlý bir biçimleniþtir. Çatýþma yok olmamýþ, uyumun(önde olan, hakim olan yan) içinde daha büyük bir dinamiðe

 yükselmiþtir. Çatýþma azalmamakta, aksine büyümektedir. Toplum-sal hareketi belirleyen dinamikler arasý bu çatýþma, üretimin geliþmeseviyesine uygun olarak toplumda yer alan sýnýflar arasý çeliþki vehareketlerde gizlenmiþtir. Emperyalist üretim iliþkileri, hayatiyetinidevam ettirmek için her þeyden önce bu sýnýfsal çatýþmaya tavýralmak zorundadýrlar. Çünkü ülkenin kendi iç dinamiðinin (iktisadievriminin) götürücüsü olan sýnýfýn (proletaryanýn) sýnýfsal hareketi,çeliþmeyi çözecek niteliktedir.

Bugün geri-býraktýrýlmýþ ülkelerde (bizde de olduðu gibi)

Page 38: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 38/72

38 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

toplumun kendi iktisadi evriminin kapitalist güçleri, emperyalizm-le tam bir uyum içinde emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin

 yaratýcýsý ve geliþtiricisi olmuþlardýr. Ýktidardaki oligarþi, emperya-lizmin ülkedeki varlýk biçimidir. Bu durumda ülkedeki �çatýþma� ve �uyum� ve buna uygun düþen �toplumsal denge�yi incelemekgerekmektedir.

Ülkedeki hakim üretim iliþkisi emperyalist-kapitalist olduðun-dan ve feodal üretim iliþkileri tabi kýlýnarak tasfiye olunduðundan,üretim kargaþasý, kapitalizmin o kendine özgü üretim kargaþasýnýnçok üzerindedir ve nitelik olarak süreklilik arz etmektedir. Üretim-deki bu kargaþayý yaratan, temelde, ülkedeki üretici güçlerin em-peryalist üretim iliþkilerine tabi bir biçimde nispi olarak geliþmesidir.Ülkenin iç dinamiði, üretici güçleri, kendi toplumsal çýkarlarý doðrul-tusunda geliþtirmek için zorlarken, üretici güçlerin sisteme baðlýbir biçimde (metropollere yönelik) düzenlenmesi, hem üretici güç-lerin serbest geliþmesini engellemekte, hem de üretimde süreklibir bunalým yaratacak olan bir kargaþa (üretim anarþisi) doðurmak-tadýr. Bu durum, ülke ekonomisinin (emperyalizme baðýmlý olma-sýndan gelen) emperyalizmin hastalýklarýndan etkilenmesiylebirlikte, (baðýntýlý olarak) ekonomik bunalýmýn temelini oluþturur.Özetle, o ülkedeki ekonomik bunalýmýn temelinde, ekonomik dengenin ülke içinde deðil, metropollerde tamamlanmasý yatar.Ekonominin (emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin yönlendir-diði) bu hareketi, ülkenin üretici güçlerinin geliþme hareketiyleçeliþtiðinden, engelleyici niteliktedir.

  Ancak, emperyalist üretim iliþkilerinin kapitalist karakteri,III. bunalým döneminde geri-býraktýrýlmýþ ülkelerde iktisadi evrimsürecinin kapitalizm olmasýyla �uyum� gösterir. Bu �uyum�, sade-ce karakterden gelen bir uyumdur ve sadece karaktere özgü oluþu

 ve hareket yönlerinin farklý oluþu nedeniyle, özünde �çatýþma�yýbarýndýrýr. Bu �uyum�, üretici güçlerin nispi geliþmesinin madditemelini oluþturur. Ne var ki, gene bu �uyum�, ülkedeki toplumsaldengesizliðin nispi denge durumunu saðlar. Ekonomideki bu gö-reli denge durumu ise, bu tip ülkelerdeki revizyonizmin ve pasifiz-min maddi temelini teþkil eder. Bu durum gene ayný þekilde, oli-garþinin, mevcut üretim iliþkilerini �þekli demokratik ortam� içindekoruyabilmesinin de maddi temelini oluþturur. Ancak, gene �budurum�dan, ülkede toplumsal bir dengenin oluþtuðu ve �bu du-

Page 39: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 39/72

39Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

rum�un �nitelik belirleyicisi� olduðu sonucu çýkarýlmamalýdýr. Böy-lesine bir sonuca varmak, revizyonizme ve pasifizme saplanmak

olur. Kavranmasý gereken, �bu durum�un göreliliði ve �þekli uyum�un altýnda daha büyük bir �çatýþma�yý taþýmakta olmasýdýr. Bu�uyum� durumu, tarihi süreçteki yerini, feodalizmin çözülmesineborçludur. Zira, feodalizm çözüldüðü oranda kapitalist iliþkiler

 yaygýnlaþma imkaný bulur ve ülkenin iç dinamiði (iktisadi evrimi)kapitalizme yönelik olduðundan, tarihi süreçte �uyum� durumu-nun objektif koþullarý ortaya çýkar. Özellikle ülkemizde �bu du-rum�un kavranmamýþ olmasý, ülkemizde orjinal �devrim teorileri�niçeþitlendirmektedir.

Burada kýsaca durup, ülkemizdeki iç dinamiðin �zor�ladýðýiktisadi evrimin hangi aþamada olduðunu kýsaca ele alalým. Genelolarak, feodal süreçte olsa bile, iç dinamiðin yönü kapitalizmedoðrudur. Bu kaba gerçeði inkar etmek, tarihi materyalizme tersdüþmek olur. Ancak, iktisadi evrimin yönünün kapitalizm olmasý,devrimden sonra ülke ekonomisinin �ülke kapitalizmi�ni kurma-nýn þart olduðu anlamýna gelmez. Böylesine bir önerme, ekono-mizmin ötesinde, kaba bir evrimcilik olur. Ýktisadi evrimin dünyaçapýnda ulaþmýþ olduðu seviye (emperyalizm), iktisadi evrimin ta-rihi yolunun sosyalizm olduðu ve bu aþamaya geçiþin objektif þartlarýnýn var olduðu bir dönemdir. Bu tarihi gidiþe ters düþmemekiçin, devrimini yapan her ülke mutlaka (kendi üretici güçlerininelverdiði ölçüde) sosyalist üretim iliþkilerini kurmalýdýr. Ancak budurum, ülkede kapitalist üretim iliþkilerinin olmayacaðý anlamýnada gelmez. Aksine, proletaryanýn geliþmesi ve diðer sýnýflarý yedek-leyebilmesi için, ülkedeki kapitalist üretim iliþkileri, sosyalist üre-tim iliþkilerine tabi bir biçimde, üretici güçlerin sosyalist üretimintek üretim biçimi olmasýna uygun düþecek þekilde güçlenmesinekadar (giderek yok oluþ biçiminde) yaþatýlmalýdýr. Ülkenin kendiiktisadi evriminin kapitalizm yönünde olmasý ise, devrimin burjuvakarakterini simgeler ve devrimin kaçýnýlmaz olarak demokratik dev-rim olmasýný getirir. Bu anlayýþ, Marksizm-Leninizmin kesintisiz dev-rim anlayýþýdýr.

Ülkemizde feodalizmin hemen hemen tasfiye edilmiþ olma-sý, ancak bu tasfiyeye uygun düþen bir nitelikte kapitalizmin geliþ-memiþ olmasý, hem yarý-feodal üretim iliþkilerinin kýsmen yaþamak-ta olmasýnýn, hem de sýnýfsal olarak feodallerin üst-yapýdaki etkin-

Page 40: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 40/72

40 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

liklerinin maddi temelini oluþturmaktadýr. Bu çözümlemelerden,ülkedeki ekonomik ve siyasi kargaþanýn nedeninin, emperyalist-

kapitalist üretim iliþkilerinin devamýný saðlayan hareket ile feodalüretim iliþkilerinin (üst-yapýsý ve hatta siyasi etkinlikleri de dahil)hareketi arasýnda çeliþme olduðu yanýlgýsýna varýlmamalýdýr. Böy-lesine bir yanýlgý, temel çeliþmeyi gözden kaçýrmak olduðu gibi,tekelci burjuvaziye misyon yüklemek olur. Bu görüþ, devrim sorun-larýnda karþýmýza tehlikeli (saptýrýcý) bir biçimde çýkar.

Bizim gibi ülkelerde gücünü sistemden alan üretim iliþkileri,geri üretim iliþkilerine kendini kabul ettirir ve tabi kýlar; ancak bu�zor�lamak, bir uzlaþmadýr ve iktisadi temeldeki bu çeliþme mut-laka sosyal ve siyasal plana da yansýr. Ülkenin ekonomisi dengesi-ni temelde, sistemde bulmasýna karþýlýk, ülkenin iktisadi evrimininzorlamalarýnýn dengesini üretici güçlerin geliþmesinde bulamamasý,buna karþýlýk dýþa baðýmlý yapýnýn getirdiði emperyalist-kapitalistüretim iliþkilerinin zorlamasý ile karþýlanmasý, toplumsal dengeyisunileþtirir. Özetle: Ülkemizde dýþ dinamiðin (emperyalizmin), ülke-nin iç dinamiðini bozmasý, toplumu dengesizleþtirmiþ ve kendineuygun düþen bir suni dengeyi oluþturmuþtur.

Þimdi de, ülkemizdeki suni dengeyi ve siyasal zoru incele-meye geçelim.

Emperyalizmin III. bunalým döneminde yeni-sömürgeciliðinbütün özelliklerinin yansýdýðý ülkemizin tarihi köklerinden gelenorijinalliði, feodal yapýnýn Osmanlý toplumundan gelen özelliðini

 yansýtmasý ve geçmiþte sömürge durumunda bir ülke olmamasýn-da yatmaktadýr. Bu iki özellik, ülkemizin içinde bulunduðu yapýnýngenel karakterini deðiþtirmez; ancak, yarý-sömürge oluþum süreci-ni ve biçimleniþindeki özelliði verir. Biz burada, bu özellikten dahaçok, geneli ile ilgilendiðimizden, özele fazlaca inmeyeceðiz. Ziraülkemizin geneli kavranmadan, özeli kavranamaz. Özelinden kal-karak açýklama getirenlerin de gerçekten �orjinal� sonuçlara var-malarý da bundandýr. Süreç hangi biçimde gerçekleþirse gerçek-leþsin ve hangi özellikleri taþýrsa taþýsýn, bugün ülkemizdeki yapý

  ve içinde bulunduðumuz suni denge, geri-býraktýrýlmýþ ülkelerinkarakterini taþýr. Toplum, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinceþekillenmektedir. Emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin ülkeninekonomisini önce dünya ekonomisine katmasý, daha sonra daüretime sýzarak onu kontrol altýna almasý sürecinde, iç dinamik ile

Page 41: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 41/72

41Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

geliþmeye çalýþan kapitalist unsurlar hýzla emperyalizmle uyumiçine girmiþler ve üretim iliþkileri olarak emperyalist-kapitalist üre-

tim iliþkilerinin rayýna oturmuþlardýr. Bu süreç, üretimin metropol-lere yönelik geliþmesi, üst yapýnýn emperyalizmin üretim iliþkilerinegöre düzenlenmesi ve ülke burjuvazisinin (giderek) tekelleþerek(üretim iliþkilerinin kaçýnýlmaz sonucudur bu) iktidarý ortaklarýylaalmasý þeklinde somutlaþmýþtýr. Bu somutlaþmada iktidar, gereksýnýfsal, gerekse yönetim olarak, oligarþik bir nitelik almýþtýr.*

Oligarþi, mevcut üretim iliþkilerini devam ettirmek zorundaolduðundan, toplumun genel hareketinin de baþýný çekemez. Oli-garþinin çekiþi, genel hareketin yönüne ters düþtüðünden, toplu-mun genel hareketini götürme durumundaki proleter hareketleçeliþme içindedir. Proleter hareket, toplumu çekmenin objektif te-mellerini ve dinamiðini taþýr. Bu görevi proletaryaya tarih vermiþtir

 ve bu, proletaryanýn tarihi misyonudur.Emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin, ülkenin iktisadi evri-

mi ile çatýþma ve �uyum� durumu, sýnýfsal plana, oligarþinin baþtaproletarya olmak üzere, emekçi yýðýnlarla çatýþmasý, feodallerle�uyum�lu çatýþmasý, köylülükle �iktisadi uyum� çerçevesinde�uyum�u þeklinde yansýr. Oligarþinin feodallerle ve köylülükle olanuyumu, ülkedeki nispi demokratik ortamýn temelini oluþturur.

Ülkedeki nispi demokratik ortam, feodallerin üst yapýsal ola-rak varlýklarýný sürdürmeleri için gerekli bir �demokratik� ortamolduðu gibi, köylülüðe de o iktisadi �uyum� için gereklidir.

Tarihi geliþim içinde bu nispi �demokratik� ortamýn yaþatýl-

* Oligarþi, kelime anlamý itibariyle, küçük bir zümrenin iktidarý anlamýna gelir.Ülkemizde de iktidarýn yapýsýnýn neden oligarþik bir nitelik arz ettiðini her þeyden önceüretimde aramak gerekmektedir. Normal olarak iktisadi evrimini tamamlama yolundailerleyen bir toplumda iktidar eðer iktisadi evrime uygun düþen bir iktidar ise ve çekicisýnýfýn yönlendiriciliðinde ise, böyle bir iktidarýn �zümre�leþmesinden deðil, aksine kitle-

selliðinden söz edilir. Bu durum, köleci toplumdan tutun, sosyalist topluma kadar böyledir.Eðer bir toplumda oligarþik iktidardan söz ediliyorsa, oligarþik yapý içersindeki hakimsýnýf veya sýnýflarýn aslýnda toplumdan (kitlelerden) objektif olarak soyutlanmýþlýðýndan,tecrit edilmiþliðinden söz ediliyor demektir. Bu durum tarihte, Rusya otokrasisi (ki o dabir çeþit oligarþi idi) için, Ýspanya oligarþisi için geçerli olduðu gibi, bugün metropollerdekifinans-kapital oligarþileri ve geri-býraktýrýlmýþ ülke oligarþileri için de geçerlidir.

Unutulmamalýdýr ki, oligarþiyi oluþturan sýnýflar, kitlelerden tecrit olmayý kesinlikleistemezler, ne var ki, devam ettirmek zorunda olduklarý üretim iliþkileri onlarý kitlelerdentecrit eder. Oligarþi bu tecrit oluþunu siyasal zor ile engellemeye çalýþýr. Oligarþinin bu ça-basý, toplum dýþý bir üretim iliþkisini (emperyalist) sürdürme gayretleri içinde, toplum dýþýoluþunu siyasal zoru ile kapatma gayretidir.

Page 42: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 42/72

42 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

masýnda feodallerin varlýklarýný üst yapýda devam ettirme gerekçe-si, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin feodal üretim iliþkisi ile

çatýþmasýnýn artmasý ve feodallerin tasfiyesi oranýnda ortadan kalk-maktadýr. Ancak, bu durumdan dolayý, nispi demokratik ortamýnkaldýrýlma durumlarýnda, tekelci burjuvazinin feodallere tavýr alýþýný�tek baþýna� ele almak, hele hele �uyum� için buna baþvurduðunusöylemek, son derece büyük hatadýr. Böylesine bir hata içindeolmak, bizi oligarþinin yanýna savurur. (Ülkemiz devrimci pratiðin-de bunlarý gördük ve görmekteyiz.) Bugün ülkemizde nispi de-mokratik ortamýn yaþamasýnýn temel nedeni, köylülüðün (ve ülke-mizde tarihi bir etkinliði olan þehir küçük-burjuvazisinin sosyal vesiyasal olarak) iktisadi �uyum� içinde siyasal olarak yedeklenme-sindendir. Bir baþka deyiþle, ülkemizdeki nispi demokratik orta-mýn yaþamasýnýn sýnýfsal temelinde, köylülüðün ikili tavrý yatar.Köylülüðün bu ikili karakterinin kavranamamasý, bizi daima sap-malara sürükler. Ülkemizdeki toplumsal dengesizliðin daha iyi kav-ranabilmesi için bu konu üzerinde biraz duralým.

Köylülüðün ülkemizdeki ikili karakteri, ülkenin iktisadi evri-minin kapitalizme yönelik olmasýyla, emperyalist-kapitalist üretimiliþkilerinin ülkenin iç dinamiðine ters düþüþünden kaynaklanýr.Köylülüðün bu ikili karakterinde, devrimci karakter aðýrlýktadýr, ha-kim olan yandýr. Köylülüðün, özünde burjuva olmasýna karþýlýk,devrimci bir karakter taþýmasý ve devrime katýlmasý, devrimimizinde burjuva karakterini simgeler. Köylülüðün aslýnda burjuva ol-masýna karþýlýk, devrimci bir karakter taþýmasý, onun subjektif ni-

 yetinden deðil, ülkedeki emperyalizmin yarattýðý objektif temeldengelir. Köylülük, �saf� bir sýnýf olmayýp, içinde çeþitli katlara (sýnýf-sal) ayrýlýr. Köylülüðün bu ayrýþmasý, emperyalist-kapitalist üretimiliþkilerinin ülkeye yayýlýþ durumuna ve feodalizmin çözülüþünegöre biçimlenir. Köylülük genel olarak devrime katýlacaksa da (el-bette ki zengin köylülük dýþýnda, orta köylülük kýsmen, küçük ve

 yoksul köylülük temel), içindeki her bir katmanýn da katýlýþ biçimibirbirinden farklý olacaktýr.

Köylülük her ne kadar burjuva karakter taþýsa da, ülkeniniktisadi evrimi kapitalizme yönelik olsa da, devrimin ve toplumunçekici sýnýfý olamaz. Bunun da nedeni, isterse kapitalist bir toplum-da olsun, geliþmek isteyen üretici güçleri eline alamayacak, onlarýelinden tutup geliþtiremeyecek olmasýndandýr. Aksine, üretici güçler

Page 43: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 43/72

43Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

geliþtikçe, köylülük de yok olmaya doðru gidecektir. Bu durum,köylülüðün gerek devrimde çekici olamamasýnýn, gerekse de dev-

rimden sonra kapitalist iliþkiler yaþatýlsa dahi, devrimi engelleye-cek bir güç olamamasýnýn objektif temelini oluþturur.Köylülüðün bu yapýsý, onun her dönemde toplumsal denge

içinde yedeklenen bir güç olmasýný getirir. Ýsterse feodalizme karþýmücadele içinde olsun, köylülük bu mücadelesini baþarýyaulaþtýrabilmek için ya burjuvazinin, ya da proletaryanýn önderliðineihtiyaç duyar. Avrupa tarihi büyük burjuva devrimi öncesi sayýsýzköylü isyanlarý ile dolu olduðu halde, burjuvazinin önderliði olma-dan burjuva devrimini gerçekleþtirememiþtir. Ayný þekilde, Rusya

 ve Çin�deki sayýsýz köylü isyanlarý, proletaryanýn önderliði olmadandevrime ulaþamamýþtýr.

Toplumumuzda da köylülüðün ikili karakteri, onun hem te-kelci burjuvaziye hem de proletaryaya yedeklenmesinin temelinioluþturur. Köylülüðün oligarþiye yedeklenmesinin subjektif temeli-ni, mevcut üretim iliþkilerinin kapitalist karakteri, objektif temelinide feodal üretim iliþkilerinin çözülmesi ve üretici güçlerdeki nispigeliþme teþkil eder. Bu �uyum�, köylülüðün oligarþiye siyasal ola-rak yedeklenmesinin ve nispi demokratik ortamýn maddi temeli-dir. Bu ayný zamanda, sosyal reformizmin de maddi temelidir. Ne

 var ki, bu yedeklenme mutlaklaþtýrýlmamalýdýr. �Uyum�un çatýþmayýiçinde taþýmasý ve derinleþtirmesi kavranamazsa, revizyonizmedüþülmüþ olur. Ancak, bu �uyum� durumunu kavramamak da,toplumu ve köylülüðü kavramamak anlamýna gelir. �Uyum�unçatýþmayý içinde taþýmasý baðlantýsýndan hareketle, �uyum� artsýn,çatýþma büyüsün mekanik yorumlamasýna varýlmamalýdýr. Bu man-týk bizi pasifizme ve teslimiyetçiliðe sürükler. Öne çýkartýlmasý vesarýlýnmasý gereken, köylülüðün devrimciliðidir. Proletaryanýnen sadýk müttefiki, köylülüktür. Köylülüðün oligarþiye yedekleniþi,talidir. Oysa köylülüðün sýnýfsal hareketinde tayin edici hareketi,emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerine ve özellikle onun �güç�lerinekarþý olan tepkisidir. Köylülük, üretici güçlerin nispi geliþimine  yönelerek oligarþiye yedeklenmesinden daha fazla, emperya-list-kapitalist üretim iliþkilerine tepki göstererek proletaryaya yönelir.

Sýnýfsal olarak oligarþinin hareketine karþýlýk proletaryanýn,köylülüðün ve þehir küçük burjuvazisinin (genel olarak geniþ

Page 44: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 44/72

44 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

emekçi yýðýnlarýnýn) hareketi temelde çatýþtýðýndan, mevcut üre-tim iliþkileri içinde toplumsal dengeden söz edilemez. Söz konusu

olan, sürekli bir dengesizliktir. Bu durum, ülkedeki bunalýmýn süre-kliliði demektir.Ülkede sürekli bir dengesizliðin olmasý, emperyalist-kapita-

list üretim iliþkilerinin mevcut durumu devam ettirebilmek için�güç�lerini kullanmasýnýn ve �denge�yi bu þekilde kurmaya yönel-mesinin objektif temelidir.

Ülkedeki üretici güçlerin geliþme seviyesi, dengesini metro-pollerde bulduðundan, oligarþi, üretim iliþkilerini devam ettirmegörevini, siyasal zoru askeri biçimde maddeleþtirmenin þartlarý için-de yerine getirebilir. Bu durum, geri-býraktýrýlmýþ ülkelerin ayný za-manda emperyalizmin zayýf halkalarý olmalarý da demektir.

Emperyalizmin dünya ölçeðinde uygulamak zorunda olduðuzor, ülkede oligarþinin siyasal zoru olarak somutlaþýr. Ve emperya-list-kapitalist üretim iliþkileri yaþadýðý sürece, bu siyasal zor da var-lýðýný devam ettirecektir. Ve kendisine yönelen her sýnýfsal tavrakarþý askeri bir biçimde maddeleþecektir. Siyasal zorun askeri biçim-de maddeleþmesi, ülkedeki dengesizlik nedeniyle, aslýnda süreklibir niteliktir. Emperyalizmin Türkiye�de bulunmasýndan (gizli iþga-linden) dolayý, iktisadi yapýdaki dengesizlik, sosyal ve siyasal planada yansýr. Ýktisadi planda en rahat bir biçimde mallar üzerindegözleyebileceðimiz bu durum, sosyal planda, ülkedeki üst yapý ku-rumlarýnda ve kültüründe, siyasal planda da siyasal zorda so-mutlaþýr.

Marks, � maddi hayatýn üretim tarzý sosyal, siyasal ve genelolarak entelektüel hayat sürecini þartlandýrýr �10 der.

Ülkedeki emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerine uygun ola-rak geliþen üretim, kendi hayat sürecini de þartlandýrýr. Bu þartlan-dýrma içinde ortaya çýkan çeliþkilere ve sýnýflarýn tepkilerine karþý,oligarþinin bir üst belirlenme olan siyasal yaþantýsýný sürdürme þartý,siyasal zorunu kullanmasý (onu kullanmaya zorunlu kýlýnmasý)þeklindedir.

Siyasal zor, oligarþinin elinde ilk þart olarak, oligarþinin siya-sal hakimiyetini korumasý þeklinde görevini somutlaþtýrýr. Kuþkusuzen önemli araç, devlet aygýtýdýr. Devlet, bu dönemde, hakim sýnýf-

10 Marks, Ekonomi Politiðin Eleþtirisine Katký�ya Önsöz

Page 45: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 45/72

45Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

larýn karakterine bürünerek, oligarþik devlet niteliðini almýþtýr. Siya-sal zorun bu biçimdeki görevi ona, üretim iliþkileri tarafýndan ve-

rilmiþtir. Ve temel görevi, mevcut üretim iliþkilerinin devamýný sað-lamayý yerine getirmektir. Bu görevin yerine getiriliþinde �zor�unaskeri bir biçimde maddeleþmesi ve görünür olmasý, a) Hakimsýnýflarýn kendi iç çeliþkileri yüzünden idare edememeleri, b) Ge-liþen sýnýfsal muhalefetlerin mevcut üretim iliþkilerini tehdit ederbir nitelik almalarý, c) Doðrudan doðruya iktidara yönelik bir siya-sal alternatifin ortaya çýkmasý durumlarýnda olur. Ülkemizde özel-likle 12 Mart ertesi uygulamalardan sonra, hakim sýnýflarýn kendi iççeliþkilerinden dolayý yönetimin askerileþmesi beklenemez. Bu ne-denle, siyasal zorun askeri bir biçimde kendini göstermesi, mev-cut üretim iliþkilerine yönelik muhalefetin görüldüðü yerlerde veoligarþiye alternatif bir gücün ortaya çýkmasý zamanlarýnda olacak-týr. Bir baþka deyiþle, oligarþi emekçi yýðýnlarýn muhalefetinin top-

  yekün muhalefete dönüþmesine hiçbir zaman izin vermek iste-meyecek ve daha mevzi durumlarda iken uygulayacaðý zor ile onusindirerek, kitleleri pasifize etmeye çalýþacaktýr. Ülkedeki þekli de-mokratik ortam içinde gündemde olan bu uygulamada oligarþi,gerek nispi demokratik ortamýn maddi koþullarýný kullanarak ya-pacaðý ideolojik ve politik saptýrmalarla, gerekse de geliþen muha-lefeti icazetli sosyalistler ve küçük-burjuva demokratlarýna kanalizeederek, mevcut üretim iliþkilerine ve iktidara yönelik siyasal bir ni-telik almasýný engellemeye çalýþacaktýr. Ne var ki, bu nispi demok-ratik ortam içinde, ilk bakýþta demokratik mevzi ve haklar müca-delesi þeklinde görülen bu demokratik muhalefet dahi, bir süresonra oligarþinin kaçýnýlmaz bunalýmlarý gereði, varlýðý devam etti-rilmemesi gereken bir unsur haline dönüþmektedir. Bu halde oli-garþinin siyasal zorunu askeri bir biçimde görüntülemesi, þaþýrtýcýolmayacaktýr. Böyle bir durumda þaþýranlar ise, yalnýzca bütün buuygulamalarý provokasyon olarak gören küçük-burjuva demokrat-larý olacaktýr.

Oligarþinin, proletaryanýn siyasal özgürlüðünü ortadankaldýrarak ve emekçi yýðýnlarýn tepkilerini siyasal zoru ile pasi-fize ederek yaþantýsýný devam ettirdiði yönetime, oligarþik yö-netim veya sömürge tipi faþizm adý verilir.

Bu yönetim biçimi, metropollerde görülen, ne demokra-tik ne de faþist yönetimlere benzer. Onlardan gerek biçim, ge-

Page 46: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 46/72

46 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

rekse de muhteva olarak farklýdýr. Geri-býraktýrýlmýþ ülkelerinkarakterine özgüdür. *

Bizim gibi ülkelerde maddi üretimin ve mevcut üretimiliþkilerinin seviyesine uygun olarak ortaya çýkan oligarþik yö-netim, proleter devrimci hareketin de karakterini belirler. Bi-zim gibi geri-býraktýrýlmýþ ülkelerin karakteri, devrimci savaþý,politikleþmiþ askeri savaþ olarak karakterize eder.

* Ülkemizde genel olarak bütün teorik çalýþmalar, ya özel durumlarýn içinde boðularakahkam kesmeler þeklinde, ya da görüntünün yüzeysel tahlilleri üzerinde biçimsel dogmalarþeklinde inþa edildiðinden, oligarþik yönetim de hiçbir zaman doðru dürüst kavranama-mýþtýr. Ortada bir yýðýn soyut ve biçimsel faþizm tahlilleri dolaþmaktadýr. Ülkemiz solundahakim olan genel deðerlendirme (þimdiki halde revizyonizmdir), oligarþinin siyasal zorunuaskeri bir biçimde maddeleþtirdiði ve þekli demokratik ortamý ortadan kaldýrdýðý dönemlerfaþizmdir, þeklindedir. Biçimsel demokratik ortam içinde mevzi olaylar þeklinde görülenlerise, ya faþizm olarak deðerlendirilir, ya da �anarþist�lerin, �goþist�lerin, �aþýrý�lýklarýn sonucuolarak izah edilir. Her iki deðerlendirmede de söz konusu olan, felsefi bir hata, idealizmdir.Faþizmi, burjuvazinin subjektif ürünü olarak gören anlayýþ, onun iktisadi ve sosyal köklerinikavrayamamakta, yalnýz biçimi görebilmektedir. Bu anlayýþýn sýnýfsal temelini küçük bur- juvazi oluþturur. Biçimleri esas alan bu anlayýþýn da, kanýtlarýný benzetmelerde arayacaðý ve örneklerini de tarihin farklý zaman ve mekan þartlarý içinde bulacaðý açýktýr. Bu yöntem,Marksizmi içi boþ dogmalar haline sokmanýn ve bayaðýlaþtýrmanýn yöntemidir. Bu durumdaolanlar, somutta, ne yapacaðýný bilmeyen ve Godot�u bekleyenlerden pek de farklý bir ko-numda deðillerdir. Avrupa� daki faþizmin sýnýflarý nasýl yedeklediði ve kurumsallaþtýrdýðýný

kavrayamayan bir görüþ, ülkemizdeki sömürge tipi faþizmin içeriðini de kavrayamaz. Av-rupa�daki üretimin aþýrý sosyalleþtirilmesi ve baþka ülkelerin deðerlerine el konulmasýþeklinde iktisadi temelini, þovenizm þeklinde ideolojik ve politik temelini güçlü iktidarþeklinde küçük burjuvazinin ve köylülüðün desteðini bulan faþizm ile bizim gibi ülkelerdedoðrudan doðruya emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerini siyasal zoru ile sürdürmek üzereortaya çýkan faþizm arasýnda içerik olarak fark vardýr. Muhtevadaki bu farklýlýk, elbettekibiçimine de yansýr.

Biçimsel olan benzerlikler ise, küçük burjuva demokratlarýnda ipe sapa gelmez tah-lillerle, demokrasi elden gidiyor, serzeniþleri yaratmaktan öte bir anlayýþ yaratmamaktadýr.

Hele bu küçük-burjuva baylarýmýz içinde öyle �demokrat� olanlar vardýr ki, bunlarproletarya diktatörlüðüne �sosyal faþizm� dahi demektedirler.

Page 47: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 47/72

47Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

BEÞÝNCÝ BÖLÜMÜLKEMÝZDE SÝYASAL GÜÇLER

 Yukarda yaptýðýmýz temel çözüm ve kavramalardan sonra,son bir yýldýr ülkemizdeki siyasal geliþmeleri ve mevcut durumuincelemeye geçelim. Önce, Türkiye�nin siyasal yaþantýsýnda yeralan siyasal güçleri ele alýp, hangi sýnýflara dayandýklarýna bakalým.

1. AP (Adalet Partisi): Tekelci burjuvazinin ve büyük top-rak sahiplerinin siyasal temsilcisidir. Zaman zaman AP içinde görü-len kaynaþmalar, tekelci burjuvazinin kendi iç çeliþmeleri veyasanayicilerin tarým kesimi ile sanayicilerin ticaret kesimi arasýnda-ki çeliþmelerden kaynaklanmaktadýr. Hangi durumda olursa ol-sun, oligarþinin öndeki siyasi gücü olan AP�nin, ülkedeki emper-

  yalist-kapitalist üretim iliþkilerini yaygýnlaþtýrmak, ihtiyaç duyulanalt yapýyý kurmak gibi bir temel ekonomi-politikasý vardýr.

Üretim iliþkilerini meþru veya gayri-meþru her yolla yaygýn-laþtýrma ve güçlendirme politikasý ile ülkede saðladýðý üretici güçle-rin nispi geliþmesi ve liberalizm politikasý ile, köylülüðün de desteðinialmaktadýr. Bu þekilde kurulan nispi demokratik ortam içindeemekçi sýnýflarýn tepkileri ise, siyasal zor ile pasifleþtirilmeye çalý-þýlmaktadýr.

2. CHP (Cumhuriyet Halk Partisi): �Liberal burjuvazi� dediyebileceðimiz orta sermaye ve küçük-burjuvazinin siyasal tem-silcisidir. Ancak, heterojen yapýsý içinde, tekelci burjuvazi kesimle-rinden, büyük toprak sahiplerine kadar çeþitli sýnýflarýn temsilcileri

Page 48: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 48/72

48 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

de vardýr. CHP, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerine karþý deðil-dir.

Ülkede hýzlý bir kapitalistleþmeden yanadýr. Sýnýfsal yapýsýgereði anti-tekelci olmasýna karþýlýk, mevcut üretim iliþkilerine mü-samaha göstermesi nedeniyle somutta, tekelci sermayeyi güçlen-direcek bir ekonomi politika uygulamak zorundadýr. Dayandýðýsýnýflar gereði, milliyetçilik ideolojisine sahip çýkmaya ve þovenizme

 varmaya zorunludur. Temel felsefesi, hýzla geliþtirmeyi amaçladýðýkapitalist üretim iliþkileri içinde emekçi yýðýnlarýn yükselen tepki-lerinin, �ekonomik� ve sosyal tedbirlerle pasifize edilmesi þeklin-dedir. Bir baþka tanýmla amaç, ülkenin kendi iktisadi evrimininzorlamalarý ile emperyalist-kapitalist üretim iliþkileri arasýnda�uyum� saðlamaktýr. Bu nedenle emekçi yýðýnlarýn talep ve tepki-lerinin, toprak reformu, kooperatifçilik, halk sektörü, yönetime ka-týlma vb. gibi ekonomik ve sosyal tedbirlerle hýzla geliþtirilecekolan emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerine kanalize edilmesi veuyumlaþtýrýlmasý, CHP�nin �Halkçý� programýný teþkil eder. CHP�ninsiyasal olarak orta ve küçük burjuvaziye dayanma özelliði, CHP�nin�sýnýflar üzerinde� bir politika ile hareket etmesine ve herkese hak-kýný veren yönetici hakem rolünü oynayabilmesi için �demokratik�bir ortama ihtiyaç duymasýna neden olmaktadýr. �Demokratik� or-tam olmazsa, CHP�nin varlýk nedeni ortadan kalkar. Bu nedenle,CHP�nin, kitleler üzerine olan baský ve saldýrýlara karþý olmasýnýnnedeni özünde, sýnýfsal çatýþmada emekçi yýðýnlarýn yanýnda yeralmasýndan deðil, istediði �demokratik� ortamýn bozulmasýndangelir. Ayný þekilde, proletaryanýn ve emekçi yýðýnlarýn yükselen sý-nýfsal hareketlerine karþý da gene ayný düþünce ile, en sert tedbir-lerle karþý çýkacaðý bilinmelidir. CHP, geliþtirmeyi amaçladýðý kapi-talist iliþkiler içinde giderek tekelci burjuvazinin ve büyük topraksahiplerinin denetimine ve hizmetine girerken, kitlelerden yüksel-ecek tepkileri de, gerek ekonomik, sosyal tedbirlerle pasifize et-meye, gerekse kendi solunda yaþatmaya çalýþacaðý �sosyalist� birparti ile (bunun için TÝP ve TKP görev yapmaya hazýrdýrlar) boð-maya ve icazet altýna almaya çalýþacaktýr. Bütün bu geliþmeleriçinde, ülkemizdeki oligarþinin ve oligarþik yönetimin ortadan kalk-týðý zannedilmemelidir; ülkedeki suni dengenin, CHP�nin politikasýile, emekçi yýðýnlarýn oligarþiye yedeklenmesi ile korunmayaçalýþýlmasý görülmelidir. Bu nedenle, CHP�nin iktidar oluþu kadar,

Page 49: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 49/72

49Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

iktidarda kalýþý da, oligarþinin elindedir. CHP, oligarþinin yönetimi�askeri� bir biçimde sürdürme zorunluluðuna düþmeden sürdüre-

bilmesi için, ülkemizdeki son alternatiftir.3. MSP (Milli Selamet Partisi): Sýnýfsal olarak, CHP�nin da-  yandýðý sýnýfsal tabana, yani orta ve küçük sermaye kesimlerinedayanýr. Anadolu esnaf zanaatkar sermayesi ile tüccar-tefeci ser-mayenin desteðini almýþtýr. Emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin12 Mart sonrasý hükümetler dönemindeki hýzlý ve hakimiyet sað-layýcý geliþmesine bir tepki olarak (daha önce ayný gerekçelerleortaya çýkan ve 12 Mart döneminde kapatýlan MNP�nin yerine)ortaya çýkmýþ ve AP�nin politik geri çekiliþi ile birlikte, bir güç olmuþ-tur. Anti-tekelci, anti-faizci tutumu aslýnda, tekellere ve faize karþýoluþundan deðil, temsil ettiði orta sermaye kesimlerinin ekonomikolarak geliþmesini ve tekelleþmesini saðlamak için kendi politi-kasýný sürdürmek istemesindendir. MSP aslýnda, ülkemizin iç dina-miði gereði ortaya çýkan ve ülkemizdeki emperyalist-kapitalist üre-tim iliþkileri ile filizlenen kapitalist unsurlarýn tepkilerini bünyesin-de toplamýþ bir partidir. Bu tepkiler, özünde oligarþiye karþý olantepkilerdir. Ve politik bir silah olarak kullanýlan �din� ile birlikte,köylülüðün de sýnýfsal desteðini almýþtýr.

MSP�nin demokratikliði, gerek oligarþiye karþý muhalefeteden orta ve küçük sermaye kesimlerine politik sözcülük saðla-mak, gerekse �din�i politik bir alet olarak kullanmak istemesin-dendir. Programýna dikkat edilecek olursa, üretici güçleri hýzlý birþekilde geliþtirmek istediði görülür. Ne var ki, mevcut üretim iliþ-kilerine olan tâbiiyeti gereði, program, kaðýt üzerinde kalmaya mah-kumdur. Ve giderek AP içinde erimek zorundadýr. Oligarþiye olantepkileri, engelleyici bir noktaya ulaþtýðý zaman, laikliðe karþý ol-maktan dolayý, her an politika dýþý býrakýlabilir. 12 Ekim seçimlerin-de gerileyiþi, misyonunu AP�ye kaptýrmýþ olmasýndandýr. MSP,oligarþiye tepki olarak doðmasýna karþýlýk, bunu politika olaraksürdürememesi sonucu, AP�nin liberalizmi içinde erimiþ, MSP�yidestekleyen sýnýflar, �çatýþma� yerine �uyum�u yeðlediklerinden,

 AP�ye kanalize olmuþlardýr. MSP, politik etkinliðini kaybetme duru-muna gelmiþtir, ancak, orta ve küçük sermaye kesimlerininoligarþiye olan tepkileri ortadan kalkmýþ deðildir. MSP, bu durumukullanarak tekrar politik etkinlik saðlamak için, AP ile �uzlaþmazlýk�konularýný öne çýkarmak zorundadýr. MSP, oligarþiye karþý olan

Page 50: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 50/72

50 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

tepkilerde ve �demokratik� ortam üzerinde CHP ile ortaklýða gire-rek, koalisyona katýlmýþ, ancak, CHP ile gerek misyon üzerinde,

gerekse AET üzerinde kesin uzlaþmazlýklar içine sapmýþtýr. Emekçi yýðýnlarýn tepkilerine ve sýnýfsal hareketlerine karþýdýr. Ve oligarþik yönetimden yanadýr.

4. DP (Demokratik Parti): Ülkemizdeki geri üretim iliþkile-rinin, feodallerin ve büyük toprak sahiplerinin politik temsilcisidir.12 Mart yönetiminin kendilerine yönelik ekonomik-politik tedbirle-rine karþý direnmiþtir. Bu direnmede AP ile ortaklýða girmiþ, CHP�nin�demokratikliði�nden yana olmuþtur. DP�nin demokratikliði, geriüretim iliþkilerinin üst yapýsal olarak varlýklarýný devam ettirmek vepolitikada yer almak istemesindendir. Bir zamanlar sermaye ke-simleri ile ittifak halinde iken, bugün tekelci sermaye tarafýndaniktidardan uzaklaþtýrýlmýþtýr. Mevcut üretim iliþkilerinin varlýðýný sür-dürdüðü oranda, giderek azalarak politikada yer alacaktýr. MC�ninkurulmasý döneminde bu durum bütün açýklýðýyla ortaya çýkmýþtýr,12 Ekim seçimlerinden sonra da kanýtlanmýþtýr. DP�nin dayandýðýsýnýflarýn giderek mevcut üretim iliþkilerine adapte oluþu, bu sýnýf-larý, DP içinde deðil, AP içinde yer almaya itmektedir.

5. CGP (Cumhuriyetçi Güven Partisi): CHP içindeki tekelcisermayenin bürokrat sözcülerinin ve büyük toprak sahiplerinin birpartisi olarak ortaya çýkmýþtýr. AP ile hiçbir ayrýlýðý yoktur. Özelliklebürokrat kademelerden gelmeleri, oligarþik yönetimin usta uygu-layýcýlarý olmalarýný saðlamýþtýr. AP içinde eriyecektir.

6. MHP (Milliyetçi Hareket Partisi): Sýnýfsal desteðini küçük-burjuvaziden alan ve tekelci sermayenin politik sözcülüðünü amaç-layan bir partidir. Politik olarak nasyonal sosyalizmi benimsemiþolmasý, Avrupa tipi faþizmin özlemlerini vermektedir. MHP, ýrkçýlýkideolojisi ile, Türk�lerin tarihi üstünlüklerinin propagandasýný yapa-rak, kitleleri etki altýna almaya çalýþmaktadýr. Bu parti, kitleleri,üretimin sosyalleþtirilmesi propagandasý ile pasifize etmeye uðra-þýrken, mevcut üretim iliþkilerine karþý olan tepkileri de zor ile pa-sifize etmeye çalýþmaktadýr. Bu durumuyla MHP, oligarþik yöneti-min uygulanmasýnda, gerek ideolojik, gerekse fiili görev almakta-dýr. Ülkemizdeki siyasal zorun, sivil vurucu gücünü oluþturmaktadýr.Güçlü iktidar sloganý ile köylülüðün ve küçük burjuvazinin desteðinialmaya çalýþmaktadýr. Uygulamak istediði faþizm ile ülkemizdekifaþizm arasýndaki öz ve biçim farklýlýðýndan dolayý, iktidara yönelik

Page 51: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 51/72

51Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

baðýmsýz hareketinden söz edilebilirse de, bu talidir. Asýl göreviolan, oligarþinin milis gücünü oluþturma görevine devam edecek-

tir. Ülkemizdeki oligarþinin emperyalizmin uzantýsý olma hali, ülke-deki tekelci burjuvazinin �kendi baþýna faþizm�i yaratmasýna ve yaþatabilmesine olanak vermez.

7. TBP (Türkiye Birlik Partisi): Mezhep ayrýlýðýna dayalýolarak ortaya çýkan bu parti, mezhep çatýþmasýnýn giderek önemi-ni yitirmesi sonucu, yok olmaya baþlamýþtýr. Þimdiki halde, asker-sivil küçük-burjuva radikallerinin toplandýðý bir klüp niteliðindedir.

8. TÝP (Türkiye Ýþçi Partisi): Sýnýfsal olarak küçük-burju- valarýn �sosyalist� partisidir. Ýþçi sýnýfýnýn demokratik muhalefetini  yönlendirmeyi amaçlayan bu parti, radikal küçük-burjuvaziyi debünyesine almaya çalýþmaktadýr. �Nispi demokratik ortam�, bupartinin varlýk þartýdýr. Bu nedenle her halükarda bu �demokratik�ortamýn varlýðýndan yanadýr. Proletaryanýn baðýmsýz sýnýf mücade-lesini hiçbir zaman veremez. Modern revizyonizmin ülkemizdekitemsilcisidir. Sosyalist (!) teorisinin temelini, �barýþ içinde geçiþ�

 ve �reformlarla devletin ele geçirilmesi�, �demokrasinin geliþtirilerek(!) emperyalizmin geriletilmesi� gibi pasifist ve revizyonist görüþleroluþturur. CHP�nin solunda bir yeri vardýr. Her an, CHP ile uzlaþmaiçine girebilir.

9. TSÝP (Türkiye Sosyalist Ýþçi Partisi): Sýnýfsal olarak, küçükburjuva demokratlarýnýn partisidir. TÝP�den daha bilimsel tahlilleresahiptir. Demokrat niteliðinden dolayý daha aktiftir. Bir kýsým emekçikitlenin desteðini alabilmektedir. �Demokrasi�nin devamý için CHPile uzlaþma içine girmektedir. Sovyetler Birliði�nin her þart altýndasavunulmasýný üstlenmiþtir. Zaman içinde TKP ile birleþmesi, büyükolasýlýktýr. Modern revizyonizmin tezlerini benimsemektedir. Ýçin-de genç aktivistler yer almaktadýr. TÝP ile ikiz gibidir.

10. TEP (Türkiye Emekçi Partisi): Mihri Belli�nin burjuvaönderliðinde, MDD tezleri üzerine kurulan, anti-emperyalist müca-deleyi öne çýkarmaya ve genç aktivistleri bünyesinde toplamayaçalýþan bir partidir. Lideri olan Mihri Belli�nin politik olarak iflasetmiþ olmasý nedeniyle, bu parti, bir varlýk olamaz. Küçük-burjuvaradikallerinin yer alabileceði bir partidir.

11. SP (Sosyalist Parti): M. Ali Aybar�ýn sürüklediði bir bur- juva sosyalist klübüdür.

12. TKP (Türkiye �Komünist� Partisi): 1950�den sonra yurt-

Page 52: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 52/72

52 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

dýþýna taþýnmýþ, �eski� komünistlere SSCB�nin yardýmlarý ile yaþayan,modern revizyonizmin güdümünde bir �illegal� partidir. Ülkemiz-

deki çalýþmalarý, devletin ve önemli iþçi örgütlerinin içinde mevzi-lenerek, �müsait an�ý beklemek þeklindedir. Silahlý kuvvetler içinde ve bürokratik kademelerde mevzilenmeye çalýþmaktadýr. DÝSK�in yönetimini eline geçirmiþtir. TSÝP ve bir kýsým demokratik örgütlerieline geçirmeye çalýþmaktadýr. Ülkemizdeki modern revizyoniz-min en tehlikeli uzantýsýdýr. Pasifizm ve saptýrmacýlýkta politik usta-lýða sahiptir. Kitleler üzerinde doðrudan bir etkisi yoktur. Sýnýfsalolarak küçük-burjuva radikalizmine dayanmaktadýr. Teorik (!) ola-rak, �toplumsal ilerleme�, �barýþ� ve benzeri gibi, modern revizyo-nizmin, sýnýf mücadelesini inkar eden, ya da pasifize eden görüþleriile donatýlmýþtýr.

13. Halkýn Sesi: Zaman içinde, PDA, Þafak, TÝÝKP gibi ör-gütlenmeler içinde görülmüþ bir fraksiyondur. 12 Mart öncesindePDA (Proleter Devrimci Aydýnlýk) olarak tanýnmýþ, 12 Mart dönemin-de çeþitli parçalanmalara uðramýþtýr. Bugün, politik varlýðýný, Ay-dýnlýk ve Halkýn Sesi dergileriyle sürdürmektedir. Zaman içinde(buraya hepsini almaya kalksak sayfalar tutacak) çeþitli görüþleresahip olmuþtur. Marksizm-Leninizmle alakasý olmayan idealist birfelsefenin ürünüdür. Her geçen gün yalnýz kendilerini ilgilendirentaktik(!)ler icat eden bu fraksiyon, ÇKP�nin gönüllü þubesi olmayýüstlenmiþ, ancak, onu da doðru dürüst sürdürememektedir. Çin�ningündeme getirdiði her tartýþmayý, ülkemizin baþ meselesi olarakgündeme getiren bu fraksiyon, bu nedenle ülkemizin devrim sorun-larýyla pek ilgilenmez. Öyle ki, bu fraksiyonun devrim teorilerindehala anti-feodal mücadele baþ köþededir. Ülkemizden bu kadarbihaber olan bu fraksiyon, devrim kaçaklýðýný, gündeme getirdiðiuluslararasý meseleler ve sosyalizmin problemleriyle örtmeyeçalýþmaktadýr. Sahte enternasyonalizminin altýnda, devrim kalpaz-anlýðý yatmaktadýr. Kitlelerin demokratik mücadelesini yönlendir-meyi amaçlayan bu fraksiyon, öne çýkardýðý (kitleleri çok dolaylýolarak ilgilendiren) sorunlarla bunu yapmaktadýr. Bütün teorisi (!)tamamen düz mantýða ve akýl yürütmelere dayandýðýndan, hiçbirzaman ülkemizin somut þartlarýný tahlil edememektedir. TKP ileberaber devrim kaçaklýðýnýn baþýný çekmektedirler. Soyut ve ipesapa gelmez tahlilleriyle ve hayali görevleriyle kitlelerin ve gençkadrolarýn kafalarýný bulandýrmaktadýrlar. Devrimci görev olarak

Page 53: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 53/72

53Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

(!) yalnýzca kitlelerin bilinçlenmesini aldýklarýndan ve bilinçlenmeyi yayýncýlýkta gördüklerinden, dergicilikte ustadýrlar. Sýnýfsal olarak

küçük-burjuva aydýnlarý ve demokratlarýnýn yer aldýðý bir fraksiyon-dur.14. TKP (M-L) (Türkiye Komünist Partisi (Marksist-Leni-

nist)): 12 Mart döneminde PDA�dan ayrýlmýþtýr. Teorik yapýsý itiba-riyle Halkýn Sesi fraksiyonundan pek farklýlýðý yoktur. Bu kesiminayrýlýþýndaki temel neden, Ýbrahim Kaypakkaya�nýn baþýný çektiðibir grubun, PDA�nýn pasifizmine tepki göstermeleri ve dillerindendüþürmedikleri halk savaþýný pratiðe geçirmek istemeleridir. O dö-nemde Kaypakkaya�nýn aktivizminden hareket eden bu fraksiyon,doðuda yaptýðý çalýþmalarla kitleler üzerinde etki saðlamayý baþar-mýþsa da, bugün, gerek aktivitelerini kaybetmesi, gerek teorilerin-den gelen pasifizm nedeniyle kitleler üzerinde etkileri kalmamýþtýr.

  Ve mücadelelerine yurt dýþýndan devam etmeye yönelmiþlerdir.Giderek Halkýn Sesi ile bütünleþmeleri muhtemeldir. Bünyelerin-de bir kýsým genç aktivistleri barýndýrmaktadýrlar.

15. Yoldaþ: Geçmiþin THKO�nun içinden çýkan bir fraksi-  yondur. Bu fraksiyon THKO�nun bütün geçmiþini özeleþtirileriylereddetmekte ve geliþtirdiði teorileri (!) ile Halkýn Sesi çizgisine otur-maktadýr. Halkýn Sesi için geçerli olan her söz, Yoldaþ için de ge-çerlidir. Bu nedenle, ayrý olarak ele almamak gerekir. Tek farklarý,geçmiþte silahlý bir mücadele vermiþ ve bu uðurda devrim þehitleritaþýyan bir fraksiyonun mirasýný özünde reddedip, isimde sürdür-me sahtekarlýðý göstermeleridir. Bugün, THKO Merkez Yayýn Orga-ný adýyla çýkan bu illegal (!) dergi, geçmiþte silahlý mücadeleyi yü-rütmüþ THKO�nun kitleler üzerindeki politik etkisini kendi siyasiçalýþmasý için kullanmak istemektedir. Yoldaþ fraksiyonu, sýnýfsalolarak küçük-burjuva demokratlarýna dayanmakta olup, geçmiþteþu veya bu biçimde THKO saflarýnda devrimci mücadeleye katýlmýþdevrim kaçaklarýnýn toplandýðý bir fraksiyondur. Kitleler üzerindekietkisi, her geçen gün ortadan kalkmaktadýr. Yoldaþ, ülkemiz so-lunda yeni oportünizmin etkinliðinin artmasýnda önemli bir görev

 yapmýþtýr.16. THKP-C (Türkiye Halk Kurtuluþ Partisi-Cephesi): Ge-

rek teorisi, gerekse devrimci pratiði ile, Marksizm-Leninizmin bay-raðýný yükseltebilecek ve halkýn kurtuluþ mücadelesini verebilecektek parti olduðunu kanýtlamýþtýr. 12 Mart dönemi sürecinde verdiði

Page 54: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 54/72

54 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

silahlý mücadele ile toplumu derinden sarsmýþ, kitleleri devrimcisavaþ içinde eðitmiþ ve kitleler üzerinde önemli bir politik etki

saðlamýþtýr. 60 yýllýk Türkiye solundaki pasifizmin ve revizyonizminçehresini yýrtmýþ, kitlelere Marksizm-Leninizmin ulaþmasýný sað-lamýþtýr. Proleter devrimci savaþýn kitleleri nasýl sarsacaðýný ve dev-rim safýna nasýl çekeceðini göstermiþtir. Ne var ki, partideki küçük-burjuva demokratlarýnýn yarattýðý sað sapma, parçalanmaya ve gide-rek de devrimci savaþýn yenilgisine yol açmýþtýr. Bu durum, dev-rimci mücadele için önemli bir derstir. Tabi küçük-burjuva de-mokratlarý için de... Bu büyük deneyden sonra, demokrat baylarýndevrimci savaþ içinde yer almasý beklenemez. Devrimci savaþ, pro-leter hareketi gerçek sýnýfsal temellerine oturtacaktýr.

THKP-C, kitlelerin oligarþiye ve emperyalizme karþý olanmemnuniyetsizliðini ve tepkilerini devrime kanalize edecek veemekçi yýðýnlarý kucaklayacak olan tek partidir. Bugün THKP-C,Mahir Çayan yoldaþýn yazýlarýnda ifadesini bulan teorisinin etrafýn-da yeniden toparlanma sürecindedir. THKP-C ideolojisini benim-seyenlerin yürüttüðü örgütlenmeler içersinde de ayrýlýklar vardýr.12 Mart ertesinde ortaya çýkan sað sapmanýn temsilcilerinden birgrup bugün Halkýn Sesi ile ayný çizgiye gelmiþ bulunmaktadýr.

Bugün THKP-C adýna hareket eden (!) gruplardan bir kýsmý,öncü savaþýný kabul etmemekte, yeni taktik formülasyonlar ilerisürmektedirler. Türkiye�nin somut pratiðine çözüm getirmektenuzak olan bu formülasyonlarda, demokratik muhalefet, taktik þiarolarak öne çýkarýlmaya çalýþýlmaktadýr. Bu taktik formülasyonunbasit bir öne çýkarma olamayacaðýný ve geçersiz olacaðýný, býraký-nýz teorik tahliller, ülkemizin içinde bulunduðu pratik durum dagöstermektedir.

Þimdi de ülkemizdeki siyasal geliþmeleri ele alalým.

Page 55: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 55/72

55Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

 ALTINCI BÖLÜMMEVCUT DURUMUN TAHLÝLÝ

Türkiye�deki bu siyasal görüntü içinde son bir yýlý, üç dö-nem içinde deðerlendirmek gerekir. Birinci dönem, CHP-MSP ko-alisyon dönemi, ikinci dönem, MC�nin kurulmasýndan 12 Ekim araseçimlerine kadarki dönem, üçüncü dönem olarak da, bugünü deiçine alan 12 Ekim�den günümüze kadarki dönem.

Birinci dönemi oluþturan, CHP-MSP koalisyon dönemindebelirgin özellik olarak ortaya çýkan siyasi af, Kýbrýs çýkartmasý veenflasyonist politikadýr. Özellikle 12 Mart ertesi içeri giren siyasi tu-tuklularýn önemli bir kýsmý dýþarý çýkmýþlardýr. Bugün sol içinde yeralan çeþitli parti ve fraksiyonlar, bu dönemde içerden çýkanlar ta-rafýndan kurulmuþ ya da etkilenmiþlerdir.

Kýbrýs�ýn Türk kesiminin iþgali ile Kýbrýs sorunu, MC hükü-metinin önemli sorunlarýndan biri olarak, baþ köþeyi teþkil etmiþtir.

Özellikle CHP�nin küçük üreticilere yönelik yüksek tabanfiyatý ve �ücretlerin fiyatlarýn önünde gitmesi� gibi uygulamalarý,her ne kadar ekonomiye canlýlýk getirmiþse de, enflasyonist gidiþihýzlandýrmýþtýr. Ayrýca Kýbrýs harcamalarý da bütçeye önemli yüklerbindirmiþtir.

CHP, MSP ile ortaklýðý döneminde, gerek Kýbrýs çýkartmasýile saðladýðý �prestij�, gerek Ýstanbul sanayi burjuvazisinin desteðinisaðlamasý, gerekse de yüksek taban fiyatlarý ile köylülüðün taleple-rine cevap vermiþ durumdayken, bir baþka deyiþle kendini güçlü

Page 56: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 56/72

56 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

bir iktidar olarak gördüðü bir sýrada, MSP ile anlaþamadýðýný veortak programýn iþlemediðini ileri sürerek, ortaklýða son vermiþtir.

 Açýktýr ki, CHP bu manevrasý ile birlikte ileri sürdüðü erken seçimiçin gerekli sýnýfsal desteði saðladýðýný hesap ederek, hükümettençekilmiþtir. Bir diðer hesabý da, �diðer partilerin gerek iç çeliþkileri,gerekse parlamento aritmetiði� bakýmýndan, uzun süre ayakta kala-bilecek bir hükümet kurma olasýlýðýný görmemesidir.

 Ancak, bütün bunlara raðmen AP, önce DP�yi parçalayarak,daha sonra da baðýmsýzlarý yanýna çekerek Milliyetçi Cephe adýnda-ki koalisyonu oluþturmuþtur. Bu koalisyonun oluþmasýnda MSP,iktidarda olmayý devam ettirmek, CGP 12 Mart dönemindeki itiba-rýný saðlamak, MHP de iktidarda bir köþe kaparak siyasal etkin-liðini artýrmak hesabý içindedirler. AP, 1971�de býraktýðý hükümetetekrar dönerek hükümet etme yetkisini ispatlamak için, MC�ninkurulmasýnda baþý çeken parti olmuþtur. Bu nedenin, gerekli sayýyýsaðlamak için DP�yi parçalayabilmesi normaldir. Zira DP, yukardaizah ettiðimiz gibi, dayandýðý sýnýfsal tabaný giderek çözülen birpartidir. Bu nedenle, DP�li parlamenterlerin varlýklarýný MC içindesürdürmeleri, ülkenin genel gidiþine ters bir durum deðildir. Siyasiahlâk, ekonomik-politik gidiþ karþýsýnda anlamsýzlaþmýþtýr.Bozbeyli�nin figaný, sýnýfsal tercihler karþýsýnda, trajik bir serzeniþtenöte deðildir. MC kurulur kurulmaz, ilk iþi, dayandýðý sýnýflarý mem-nun etmek ve güvenlerini kazanmak yönünde olmuþtur. Bütünkredi ve döviz musluklarý, sermayeye akýtýlmaya baþlanmýþtýr.Geliþen enflasyon karþýsýnda mal darlýðýna düþülmemesi için, itha-lata hýz verilmiþ ve liberasyona gidilmiþtir. Döviz darlýðýný karþýlamak

 ve büyük toprak sahiplerinin desteðini saðlamak için ihracata büyükkolaylýklar getirilmiþ, vergi iadesi anormal sýnýrlara ulaþmýþtýr. Buþekilde, ihracat ve ithalata hýz verilirken, emisyon hacmi hýzla büyü-müþ, ancak, piyasadaki paralar tekelci sermayede ve büyük top-rak sahiplerinde toplandýðýndan, enflasyonist baský büyümüþtür.

Bu arada MC, bürokratik devlet kademelerindeki CHP�lileritasfiyeye giriþerek, kendi partizanlarýný bu kademelere yerleþtirmeyebaþlamýþtýr. MC, her yerde hükümet edebilmek için yoðun bir kay-dýrma ve kýrým hareketine giriþmiþtir.

MC, Temmuz ayý içersinde önemli bir buhran geçirmiþtir. ABD�nin, Kýbrýs�ta tavizler koparmak ve Türkiye�den ekonomik-as-keri ödünler almak için baþlattýðý silah ambargosu, Dünya Bankasý

Page 57: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 57/72

57Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

 ve AID�nin ülkedeki siyasal istikrarsýzlýk nedeniyle kredileri kesme-leri ve yeni yeni koþullar öne sürmeleri, OECD�nin güvensizliðini

belirtmesi, MC�yi zor duruma sokmuþtur.Ýþte, ithalat ve ihracata hýz verilirken, teþvik ve sübvansiyon-lara hýz verilmesi, kredi arzýný daraltýrken, sermayenin kredi talep-leri karþýlanmaya çalýþýlmýþ, ancak bu durum sermaye kesimleriarasýnda huzursuzluklara yol açmýþtýr. CHP-MSP koalisyonu dö-neminde, Ýstanbul sanayi tekellerinin CHP�ye, Adana-Sabancý kesi-minin MSP�ye kaymalarýnýn etkileri bu dönemde de kendini gös-termiþ ve sermaye kesimleri arasýndaki huzursuzluklarýn kaynaðýolmuþtur.

 Ayrýca, CHP bürokratik kesimlerdeki kaydýrma ve kýyýmlarakarþý çýkarken, hükümet ettiði dönemdeki prestijini kullanmayaçalýþmýþtýr.

Denilebilir ki bu dönem, MC için en zor ve sallantýlý dönemolmuþtur. MC ve özellikle AP bu durumdan nasýl kurtulmuþtur? Hiçkuþkusuz siyasal zoru ile.

MC�nin bu buhrandan sýyrýlabilmesi için lehinde olan eko-nomik þartlar, dövize çevrilebilir mevduatlarý tekelci sermayeninhizmetine sokmasý ile tahýl rekoltesinin yüksek olmasýdýr. Dövizeçevrilebilir mevduat hesaplarý ekonomideki durgunluðu getirirken,stoklarýn erimesine de yardýmcý olmuþtur. Bu hesaplarýn tekelcisermayenin hizmetine sokulmasý ile birlikte, kamu iktisadi teþek-küllerine Merkez Bankasý ile saðlanan kredilerle cari harcamalar

 yükseltilerek ekonomiye canlýlýk getirilmiþtir. Bu þekilde, önce Ada-na, daha sonra Ýstanbul sermayesinin desteði saðlanmýþtýr. Elbetteki bu süreç içinde olan bu geliþmelerde AP, MSP�nin tekelci ser-maye kesimleri ile olan baðlantýsýný kopararak, onlarý kendisineçekmiþtir.

Bu dönem içinde AP, dýþ dünya ile temaslarýný sürdürerekdestek aramýþtýr. Verilen politik ödünlerle birlikte dýþ destek sað-lanmaya çalýþýlmýþtýr. Bir taktik olarak, MSP bu temaslar içine so-kulmamýþtýr.

Tahýl rekoltesinin yüksek oluþu, taban fiyatlarýnýn yüksek tu-tulmamasýna raðmen, köylülüðü tepkilerden saptýrmýþ, ayný za-manda da istikrarlý bir tüketim yaratmýþtýr. Bu þekilde, enflasyonhýzý yavaþlamýþtýr. Kademeli kur ayarlamalarý, devalüasyonun yeri-ni almýþtýr.

Page 58: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 58/72

58 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

Bütün bu geliþmeler içinde CHP, MC hükümetine karþý olanmuhalefetini artýrmýþ, ancak, kitlelerin tepkilerini ve memnuniyet-

sizliðini aktif bir þekilde kanalize edememiþtir. CHP mevcut du-rumda, MC�yi düþürmek yerine, kitleler üzerindeki prestijini artýrmak ve 12 Ekim seçimleri için hazýrlanmayý tercih etmiþtir. Ne var ki,MC bu arada, geliþen kitle kabarmalarýna ve CHP�ye karþý, özellikleMHP�nin sivil militanlarý aracýlýðýyla baský ve terör politikasýný sür-dürmüþ, yeni mevziler kazanmaya çalýþmýþtýr. MC�nin bu þekilde

 yürüttüðü siyasal zor, kitlelerin pasifleþmesinin en önemli etkeniolmuþtur. CHP, iþçi sýnýfýnýn ve köylülüðün sýnýfsal tepkilerini ikti-dara yöneltememiþ, seçim propagandasýný yeð tutmuþtur.

Bu þekilde, özellikle AP buhraný atlatabilmiþ ve �rüþtünü�ispat etmiþtir. Hiç þüphesiz, böylesine bir ortam içinde ülkenin so-lunun politika sahnesinde etkin bir þekilde yer alamamasý, MC�ninbuhraný atlatabilmesindeki en önemli etkendir. Bu dönemde TSÝP,Halkýn Sesi ve TKP�nin CHP�nin kuyruðuna takýldýklarý, �erken se-çim� çýðlýklarý ile devrimci mücadeleden yan çizdikleri görülmüþ-tür. Kurulma aþamasýndaki TÝP ise, mevcut ortamdan demokratla-rý bünyesine toplamak þeklinde yararlanmaya çalýþmýþtýr.

 Aðustos ayýnda ise, kitleler dahil tüm siyasi güçlerin 12 Ekimseçimlerine gözlerini diktikleri ve 1973 seçimlerinden beri geliþenolaylar içinde kitlelerdeki yönelimi tespit etmeye çalýþtýklarý görül-müþtür. 12 Ekim ara seçimleri, seçime katýlan siyasal partiler içinkendi güçlerini görmelerine imkan veren bir denek olduðu kadar,kitleler için de psikolojik rahatlama unsuru olmuþtur.

 Aðustos-Eylül aylarýndaki siyasal baskýlar ve saldýrýlar ise, ar-týk kanýksanan olaylar niteliðindedir ve kendiliðinden olmuþlardýr.

 Ani baskýlarýn bu denli rahat sürdürülmesinin nedeninin, devrimcisavaþýn yönlendirilememesi olduðu, seçimler öncesi meydana ge-len birkaç büyük olayda bütün gerçekleri ile ortaya çýkmýþtýr. Özel-likle 11 Ekim�de Ankara�daki CHP mitinginden sonra meydana ge-len olayda kitlelerin gösterdiði aktif mücadele, oligarþik devlet kuv-

 vetlerini þaþýrtacak kadar güçlüdür ve o derecede kendiliðinden-dir.

Görülmekte olan þudur ki, kitlelerin devrimci potansiyeli ol-dukça yüksektir. Ancak, 12 Mart sonrasý uygulamalarla getirilenanayasal deðiþiklikler ve anti-demokratik yasalar, kitlelerin sponta-ne hareketlerini dahi engeller niteliktedir. Açýktýr ki, oligarþinin kit-

Page 59: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 59/72

59Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

le pasifakasyonuna yönelik tedbirleri, emekçi yýðýnlarýn memnuni- yetsizliðini ve tepkilerini pasifize ederek sürdürmeye yöneliktir. Özel-

likle 12 Ekim seçimleri öncesi MC iktidarý döneminde ortaya çýkanbuhranlar, tamamen kendiliðinden (devrimcilerin subjektif müda-halesi olmadan) ortaya çýkan buhranlardýr. Buhranlarýn siyasal yanýaðýrlýktadýr ve yalnýzca oligarþinin idare edememe (hükümet ede-meme) durumundan kaynaklanmaktadýr. Bu durum, ülkede za-ten her zaman var olan ekonomik buhranla birlikte, sosyal bir bu-nalýmýn yaygýnlaþmasýna neden olmuþtur. Baþka bir deyiþle, millikriz tamamen kendiliðinden olarak derinleþmiþtir.

Bu olgu son derece önemlidir. Zira, bugün, yükselen olaylarkarþýsýnda bir kýsým �sosyalist� parti ve fraksiyonlarýn, oligarþininsiyasal zoru karþýsýnda geri çekilmelerinin ve �aman provokasyonagelmeyelim� çýðlýklarý atmalarýnýn ne kadar mesnetsiz olduðununaçýk kanýtýdýr.

Milli krizin kendiliðinden olarak derinleþebildiði ve bu du-rumlarda, oligarþinin geniþ kitle pasifikasyonlarýna karþý devrimcisavaþa �aman provokasyona gelmeyelim� diyerek karþý çýkmak,pasifizmin ve teslimiyetçiliðin dik alasýdýr.

12 Ekim ara seçimleri, ülkemizdeki siyasal görüntüde yenibir baþlangýç olmuþtur. Bu seçim sonuçlarýndan ortaya çýkan ger-çek, AP�nin diðer sað partilerin tabanýný kendi yanýna çekmiþ ol-masý ile, genel olarak sola kayan oylarýn artmasýdýr.

Sola kayan bu oylar CHP�ye kanalize olmuþtur.  AP�nin DP�yi parçalamasýndan sonra, tekelci sermaye ve

büyük toprak sahiplerinin desteðini almýþ olmasý, MSP�nin ise te-kelci kesimin desteðini kaybederek, orta ve küçük sermaye kesi-minin çýkarlarýna göre somut adýmlar atamamasý, bu partiyi kitledesteðinden önemli ölçüde kopararak zayýf düþürmüþtür. AP buþekilde, MSP�nin kitlesini de yedeklemiþtir. Ayný þekilde CGP silinmiþ

  ve varlýk þartýný AP�de erimeye býrakmýþtýr. MHP, bu seçimlerdeönemli bir geliþme gösterememiþtir.

Bu seçimler AP�ye rahatlama getirmiþtir. AP olmadan MC�nindevam edemeyeceði ve AP�nin hükümet edebilirliðini göstermiþtir.

 Ancak, gelecek günlerin AP için pek de kolay olmayacaðý ortada-dýr. AP bu yeni döneminde yatýrýmlara hýz vermek ve �Büyük Tür-kiye�yi inþa etmek� sloganýyla tekelci sermayenin ve köylülüðündesteðini aramaktadýr. AP, �ekonomik büyümeyi� esas alan (eko-

Page 60: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 60/72

60 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

nomik büyüme olayý, ekonominin yatay olarak geliþtirilmesi, birbaþka deyiþle, emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinin yaygýnlaþ-

týrýlmasýdýr) politikasýyla, tekelci sermayenin desteðini almaya çalýþ-maktadýr. AP�nin, özellikle köylülüðün desteðini almasýnda uygula-dýðý politika, köylülüðün geliþtirilen kapitalist iliþkilere �uygun�luðu

  ve kýrdan kopan köylülüðün �ekonomik büyümenin� getireceðiistihdam olanaklarý içinde yedeklenmesi politikasýdýr. Bu politika,ülkedeki mevcut çeliþkileri keskinleþtiren bir politikadýr. Demirel�inumursamazlýðý, çeþitli yollarla tekelci sermayeye kredi ve sermayebirikimi olanaðý saðlayarak, bu politikaya yönelik kitlelerin tepkile-rini, oligarþiyi tahkim ederek, sindirme politikasýdýr. Bu politika,Demirel�in þahsýna münhasýr bir politika olmayýp, hükümet eden

 ve tekelci sermayenin desteðini almak zorunda olan her partininuygulamak zorunda olduðu bir politikadýr. AP, kitlelerin siyasal ola-rak yedeklenmesi olgusunu, geliþen kapitalist üretim iliþkilerinde

 ve üretici güçlerin dolaylý geliþmesinde bulmaktadýr. Bir baþka deyiþ-le, kitlelerin tepkilerinin aza indirilmesi veya etkisizleþtirilmesinde

 AP, ekonomik büyüme ve tenkil politikasýný esas almaktadýr. APbu politikayý uygularken, ideolojik-politikasý olarak, kitlelerin mem-nuniyetsizliðini ve tepkilerini devlete ve rejime yönelik olarak gös-termekte ve ülkemizdeki yaygýn anti-komünizm ve devletin güç-lülüðü (tabusal) imajlarýný ele almaktadýr. AP�nin tekelci sermaye-nin hizmetinde olarak yaptýklarý, bazen yapýsýyla ve günün koþul-larýyla çeliþse dahi, uygulanmaya çalýþýlmýþtýr. AP, 12 Mart hükü-metleri döneminde gündeme alýnmýþ olan pek çok reformu, 12Mart öncesi gündeme getirmiþ, ancak, mevcut siyasal yapý içindebunu gerçekleþtirememiþtir. AP�nin gene ayný þekilde getirdiði

  AET�ye girilmesi politikasý, mevcut üretim iliþkilerinin emperyaliz-min III. bunalým döneminin özelliklerine uygun olarak yaygýnlaþ-makta olduðunun kanýtýdýr.

Bu nedenle, Demirel�in sosyalist bloka açýlmasýný, �baðým-sýzlýk� taraftarý olmasýnda aramak hatadýr. Hedef, mevcut üretimiliþkilerini yaþatmaya ve geniþletmeye yönelik her tülü giriþimdebulunmaktýr. Demirel�in bu politikasý, bir kýsým �12 Mart Döneði�tarafýndan, Demirel�in �ilericiliðini� ve �yurtseverliðini� ilan edenbir yýðýn zýrvalamaya neden olmuþtur.

12 Ekim ara seçimlerinden sonra AP, kendi ekonomi-politi-kasýný rahatlýkla uygulama olanaðýný bulmuþtur. Demirel, iktidarý

Page 61: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 61/72

61Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

ele geçirmenin rahatlýðý içinde, yurtdýþý temaslarýna giriþmiþ(Brüksel�deki NATO zirvesi toplantýlarý, Yunanistan�la ikili görüþ-

meler vb.), bir zamanlar Genelkurmay Baþkanlarý Tural ve Tað-maç ile olan iþbirliðinin bir benzerini Sancar ile kurmaya çalýþ-mýþtýr. Demirel�in bu gibi durumlarda kitleler önüne silahlý kuvvet-lerin en üst kademeleri ile çýkmasý, gövde gösterilerinin özelliðidir.

Hükümetteki bu geliþmeler, elbette ki ülkedeki tek geliþmedeðildir.

 AP�nin hükümeti tek baþýna yönetmeye yönelmesi, MSP�deçatlamalara yol açmýþtýr. MSP, ikili bir durumdadýr. Kendi politi-kasýna iliþkin uzlaþmazlýklarý öne çýkarsa ve MC�yi paraçalasa, bu-nun vebaline katlanamaz; tam bir uzlaþma içinde olsa, AP içindeerimesi söz konusudur. MSP, bu ikili durumda ortaklýðý bozmadanbaðýmsýzlýðýný gösterir nitelikte bir takým þartlar ileri sürmüþ ve al-dýðý tavizlerle parti içi çatlamayý önlemeye çalýþmýþtýr. Ancak budurum, uzlaþmazlýklarýn ortadan kalktýðý anlamýna gelmez.

 AP, �ekonomik büyüme�ye ait sloganlarýyla propagandasýný yürütürken, MHP de, iktidarda bulunmanýn avantajlarýndan yarar-lanmak üzere, ekonomik ve sosyal alandaki görüþlerini yaymakiçin aktifleþmiþtir. Türkeþ, geçmiþe göre daha insiyatifli demeçler

 vermeye baþlamýþtýr.Hükümet cephesindeki bu geliþmelerin yanýnda, özellikle

seçim öncesi gündemde olan kitle memnuniyetsizlikleri ve tepki-leri yeniden görülmeye baþlanmýþtýr. Yavaþ yavaþ kýrlarda yayýlma-

 ya baþlayan bu tepkilerin yoðunlaþtýðý kesim, öðrenci gençlik ol-maktadýr. Öðrenci gençlik, toplumun en dinamik ve canlý kesimi-dir. Bizim gibi ülkelerde öðrenci gençlik, toplumun bütün çeliþkile-rinin yansýdýðý bir kesimdir. Ve kendi dinamiði ile birlikte, özellikleþehirlerde, iþçi sýnýfýndan sonra ikinci politik güç haline gelmiþtir.Bu nedenle, öðrenci gençlik olaylarý, toplumumuzdaki çeliþkilerin

 ve sýnýf çatýþmalarýnýn bir yansýma alanýdýr ve öðrenci gençlik, oli-garþinin daima baský ve terörüne maruz kalmýþtýr.

Bu nedenle, son öðrenci gençlik üzerindeki baský ve saldý-rýlarý ve patlak veren olaylarý, 12 Mart öncesinin tekrarý olarak gör-mek, büyük bir hatadýr. Ülkemizde öðrenci gençlik olaylarý, herdönemde olmuþtur ve devrime kadar da olacaktýr.

Ne var ki, özellikle 12 Ekim sonrasý yükselen olaylar, kabahatlarýyla, 12 Mart öncesine benzemektedir. Tarih bir tekerrür, ba-

Page 62: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 62/72

62 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

sit tekrarlardan ibaret deðildir. Tarih, aþaðýdan yukarýya doðru yük-selen, kökleri maddi üretime uzanan sýnýf mücadelelerinin politik

olaylar dizisidir.Elbette ki Türkiye, 12 Mart öncesinde de oligarþik yönetimile idare ediliyordu; bugün de ayný yönetim hakimdir. Ancak, mey-dana gelen olaylar, aradan geçen 5 yýlýn gösterdiði farklýlýklarýtaþýmak durumundadýr. Sýnýflararasý iliþki ve çeliþkiler, 5 yýl önce-sinden (temel çeliþme ayný kalmak üzere), gerek boyutlarý, gerek-se de seviyesi itibariyle farklýdýr. Zamandaki bu farklýlýk, yer unsu-runun ayný olmasýna karþýlýk, biçimsel benzerlikler açýsýndan farklý-dýr. Bugün bir Dev-Genç yoktur, hükümet dört kanatlýdýr. Sol, geç-miþe göre çok daha parçalýdýr, cýlýzdýr. CHP, eski CHP deðildir; enönemlisi, geçmiþten kalan deneyler göz önündedir ve kitlelerinsosyal uyanýklýðý artmýþtýr.

 AP, yükselen olaylar dizisinde sýkýyönetim tehditlerine baþvu-ruyorsa bu durum, geçmiþin tekrarý anlamýný taþýmaz. Bu durum,oligarþik yönetimin ayný olduðunu gösterir sadece.

Bugün de, geçmiþte olduðu gibi, MHP militanlarý oligarþikdevletin milis kuvvetleri olarak gençlik üzerine saldýrmakta, terör

 yaratmaktadýrlar. Ne var ki, bu terörü bir kýsým baský tedbirleri içinmesnet olsun diye yürütmektedirler. Göz ardý edilmemesi gerekenesas mesele, kitlelerin pasifleþtirilmesidir. Dikkat edilecek olursa,MHP komandolarýnýn polisle birlikte yürüttüðü açýk saldýrýlardansonra geniþ kitle tutuklamalarý ve demokratik kuruluþlarýn imkan-larýnýn kýsýtlanmasý gelmektedir. Hedef, kitlelerin pasifleþtirilmesidir.Sistematik bir biçimde yürütülen tenkil politikasý, basit oyunlar di-zisi olmayýp, siyasal zorun sistemleþtirilmesidir.

Bütün bu geliþmeler içinde, özellikle CHP-MSP koalisyonu-nun açtýðý �barýþ� dönemi boyunca hapisten çýkan sol güçlerin po-litikada yer almaya baþlamalarý ve demokratik muhalefeti yönlen-dirmeye çalýþmalarý, kitlelerin politikleþmesinde önemli bir etken-dir. Öðrenci gençliðin yükselen dinamizmi ile birlikte teorik silah-lanmasý, bu kesimin politik etkinliðini artýrmaktadýr. Bir diðer önemlinokta da, 12 Mart öncesi, yalnýzca büyük þehirlerde görülen öðren-ci gençlik olaylarýnýn bugün, tüm ülkeye yayýlmasý ve lise ve ortaokullara kadar inmiþ olmasýdýr. Bu durum, ülkedeki sýnýf mücade-lesinin ve sosyal bilinçlenmenin yaygýnlaþtýðýnýn ve emekçi yýðýnla-rýnýn kendisi için mücadeleye doðru yükseldiðinin kaba iþaretleridir.

Page 63: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 63/72

63Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

Durumun oligarþi tarafýndan da tespit edilmediðini zannetmek saflýkolur. Oligarþi, 12 Mart deneyinden sonra silahlý kuvvetleri düzene

göre örgütlemekte ve tüm ülkede siyasi polis þebekesini (MÝT,Kontr-gerilla) kurmaktadýr. Oligarþi, bu tahkimatýnýn yaný sýra, olay-larý dikkatlice gözleyerek, çeþitli provokasyonlarla solun geliþimine

  ve en önemlisi devrimci savaþýn, sýnýflarý kucaklamasýna imkan vermemeye çalýþacaktýr.

Hiç kuþkusuz, oligarþinin pasifikasyon taktiklerinin baþýnda,kadro pasifikasyonu gelir. Emperyalizmin tüm karþý-devrimci tak-tikleriyle karþý karþýya olduðumuz bilinmelidir. Ve bu taktiklerinbaþýnda da devrimci gençlerin, devrimci sýnýflar ile sýký baðlar kur-masýndan önce enterne edilmesi ve kitlelerin öncüsüz býrakýlarakpasifleþtirilmesi gelmektedir.

Bugün sol adýna hareket eden her grup veya fraksiyon, ken-di görüþlerine uygun düþen bir örgütlenme içindedir. Oligarþi, re-

 vizyonist görüþlere olanak tanýrken, kitlelerin demokratik muhale-fetini engellemeye, kitle içindeki öncüleri enterne etmeye ve enönemlisi, devrimci savaþý götürebilecek örgütlere darbe vurmayaçalýþacaktýr.

Öðrenci gençliðin dinamik bir sol potansiyel olarak yüksel-mesi, elbette ki oligarþi için tehlikelidir. Ancak, bu sol potansiyelinmaddi ve fiili bir güce dönüþmesi ülkede, devrimci savaþý götüre-bilen bir örgüt ile mümkündür. Ve þimdiki halde de bu durum ob-

 jektif olarak mümkün deðildir. Bu nedenle, devrimci gençlik, oligarþiiçin tek baþýna bir hedef deðildir. Oligarþi, devrimci gençliðin di-namizmini kýsa sürede sindirebilecek güçtedir. Oligarþinin asýl dik-kat ettiði, devrimci gençliðin aktivizminin emekçi yýðýnlarla bütünle-þerek maddi bir güce dönüþmemesidir. Hiç kuþkusuz, oligarþi dev-rimci gençliðin hareketinin tek baþýna yükseliþini saptýrmaya çalýþ-maktadýr. Ama asýl amaçladýðý, devrimci gençliðin tek baþýna yük-seliþini ve bu kesime yönelik saldýrýlarýný, emekçi yýðýnlara yönelte-ceði pasifikasyona mesnet yapmasýdýr. Bu, kaba bir oyun deðil, oli-garþinin kitle pasifikasyonunu yürütmede �suyu kurutarak, balýðý

 yakalama� ve bu þekilde tecrit oluþunu engelleme taktiðidir. Karþýdevrimin bu taktiðine karþý, taktiðimiz ne olmalýdýr? Çözücü olan

 ve cevap verilmesi gereken soru budur.

Page 64: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 64/72

64 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

 YEDÝNCÝ BÖLÜMDEVRÝMCÝ TAKTÝÐÝMÝZ NE OLMALIDIR?

Bu taktik meselede ilk olarak ele alýnmasý gereken, yöntemmeselesidir. Yani felsefi kavrayýþtýr. Kimi teorisyen(!)ce taktik me-seleler somutundan koparýlmakta, soyut akýl yürütmelerine indir-genmektedir. Taktik meseleler oyun mantýðýna indirgenmekte, -se�li-sa�lý þartlý varsayýmlara göre reçete çýkartýlmaya çalýþýlmaktadýr.Genellikle öz güce dayanmamanýn ve karþý-devrimin taktiklerini

 ve gücünü göz ardý etmenin ifadesi olan bu tür taktik reçeteler, so-mutun canlý pratiðinde iflas etmektedirler. Konuyu kendi somutun-da ele alýrsak, þunlarý görürüz:

CHP, geliþen olaylar karþýsýnda, hemen iktidara talip olmuþ ve iktidar olursam, olaylar sona erer, mantýðý ile kitleleri itidale (!)davet etmektedir. Bunun açýk anlamý, sýnýf mücadelesinin göz ardýedilmesi ve pasifikasyonun desteklenmesidir. �Demokrat� çýkýþlarýnardýnda, hükümet olma talebi vardýr.

TÝP, TSÝP, TKP modern revizyonistleri, geliþen olaylarý vekarþý-devrimin taktiklerini �oyun� olarak görmekte, �oyuna gelmeye-lim� mantýðý içinde CHP�nin kuyruðuna takýlarak, kitlelere yönelikbaský ve tenkil politikasýna gözlerini kapamaktadýrlar. Bu partiler,pasifizmin ve teslimiyetçiliðin þampiyonluðunu yapmakta, sosya-list bir kenara, küçük burjuva demokratlarýndan da aþaðý, liberalburjuvazinin yanýna inmektedirler. Ekonomizmin içinde boðulmuþ-lardýr.

Page 65: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 65/72

65Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

TEP, Halkýn Sesi, Yoldaþ oportünistleri de, �faþizm geliyor�(!) çýðlýklarý altýnda, demokratik muhalefeti örgütlemeyi görev ola-

rak görmektedirler. Halkýn Sesi ve Yoldaþ fraksiyonlarý, o meþhurteorileri �sosyal faþizm�de �ne Amerika ne Rusya, baðýmsýz Tür-kiye�yi kurmayý (!) merkezi görev gördüklerinden, kitleler üzerin-deki pasifikasyondan da pek haberleri yoktur. Nasýl olsa, kitlelerfaþizmle mücadelenin ne olduðunu öðrenmemiþ midir?! Öyleyse,kitleler faþizmi kendileri boðarlar (!) Anarþistliðin lüzumu yoktur!...Biz, asýl meselemize, Amerika ve Rusya�nýn Avrupa�da çýkaracak-larý savaþa bakalým ve ülkemizi �sosyal faþizm�den koruyalým (!)...Kimbilir, belki de Demirel, Kosigin�in Türkiye�yi ziyaretinden sonraülkede bazý tedbirler alýyordur (!) ve belki de MHP�nin silahlan-masý, Rusya�ya karþý halkýn milislerinin yaratýlmasýdýr! *

Bu konuda, THKP-C�yi savunanlar arasýnda da ayrýlýklar var-dýr. Bir kýsým görüþler, karþý-devrime karþý yürütülecek taktiðin,demokratik muhalefetin her alanda geliþtirilmesi ve topyekün birmuhalefetin saðlanmasýna yöneliktir. Bugün bu görüþ, AYÖD veÝYÖKD�nin bir kýsmý içinde ve (x) grubunda hakimdir.

(x) grubu ve Devrimci Gençlik grubunda hakim olan görüþegöre, oligarþinin siyasal zoruna karþý yürütülecek taktik, �siyasalmücadele�nin öne çýkartýlmasý, (bir baþka deyiþle, demokratik kit-le örgütlerindeki siyasal mücadelenin öne çýkartýlmasý) ve kitlelerifaþizme karþý kitle örgütlerinde mevzilemektir. Bu anlamýyla esasgörev, gençlik örgütlerinin merkezi üst örgütünü yaratmaktýr.

Bu görüþler, kendilerini demokratik mücadele içinde sýnrlýtutanlar tarafýndan ileri sürülse, mesele deðildir. Ne var ki, (x) gru-bunun ve Devrimci Gençlik�in önderlerinin gerek devrimci müca-dele, gerekse örgütlenme üzerine olan görüþleri, mutlaka eleþtiril-mesi gereken yerdedir.

Somut, hiçbir zaman, bizim keyfi niyetlerimize göre þekillen-mez. Biz istesek de, istemesek de olaylar kendi objektif geliþmesini(özellikle karþý-devrimin taktikleriyle) yaþamaktadýr. Kendimizi nehayallerle avutabilir, ne de kenara çekebiliriz. Devrimci mücadele-nin sorumluluðunu duyan her devrimci, geliþen son olaylarý ve ül-keyi doðru bir þekilde tahlil etmek ve ona uygun düþen taktik tav-

* Bu tür zýrvalarý ve yakýnlarýný, Halkýn Sesi ve Aydýnlýk'ta bulabilirsiniz. Ayrýca alýntý yapmayý gereksiz görüyoruz... Mantýk ayný olduktan sonra...

Page 66: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 66/72

66 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

rýný belirlemek zorundadýr. Eðer kendilerini demokratlýkla sýnýrla-mýyorlarsa, doðru taktikleri benimsemek zorundadýrlar. Aksi hal-

de, karþý-devrimin saldýrýsý karþýsýnda gençlik örgütlerinin (isterlersefederasyonu gerçekleþtirsinler) 12 Mart sonrasý Dev-Genç militan-larýnýn durumuna komik bir biçimde düþmek zorunda kalýrlar. Ta-rih, ikinci bir Dev-Genç olayýna izin vermeyecektir. Burada (x)grubunun ve ona yakýn görüþlerin eleþtirisine girecek deðiliz. Öð-renci gençliðin ve ülkemizin somut tahlili, konuyu yeterince ay-dýnlatmaktadýr.Geliþen ve yükselen olaylar içinde demokratik mü-cadelenin týkanacaðý, buna karþýlýk siyasal zorun giderek yoðun-laþacaðý bilinmelidir.

MC hükümetinin çekileceði ve kurulacak yeni bir CHP ko-alisyonu ile faþizmin gideceði (!) ve demokratik mücadelenin þart-larýnýn devam edeceði tezi ileri sürülse de, bu, temel çözücü taktiðiortadan kaldýrmaz.

Bir kere, CHP�nin hükümet olacaðý varsayýmýna dayanarakinþa edilecek bir taktik, þartlara baðlýdýr ve yanlýzca kendi idealiz-minin ifadesi olur. �Mart�a kadar direnmeye çalýþýrýz, eðer bütçegörüþmelerinde MC ayakta kalýrsa, biz de tavrýmýzý deðiþtiririz� man-týðý ise, gene ayný mantýktýr ve teslimiyetçiliðin tezgahýdýr.

Önemli olarak kavranýlmasý gereken, devrimci gençliðin yük-selen potansiyelinin, karþý-devrimin saldýrýsý karþýsýnda yerini birkýsmýyla pasifizme, bir kýsmýyla da baðýmsýz foko mücadelesinebýrakacaðýdýr. Ki, her iki durum da, yanlýþ bir çözümdür.

Çözüm: Devrimci gençliðin maddi ve fiili bir güç olarak örgütlenmesi, en geniþ demokratik mücadelesini yürütürken,proleter devrimci hareketle bütünleþmesi ve kurtuluþ cephesiiçinde yerini almasýdýr.

 Aksi bir görüþ, devrimci gençliðin, potansiyelini ve mücade-lesini kendiliðindenciliðe býrakmasý demektir. Bu durumda ise dev-rimci gençlik, karþý-devrimin istediði yer ve zamanda patlatabile-ceði serseri mayýndan farksýzdýr.

Ülkemizdeki somut geliþmeler de bu yöndedir ve devrimcigençliðin sorunlarý, tek merkezi örgütün yaratýlmasýyla çözümle-nemez. Hiç kuþkusuz, merkezi bir örgüt, demokratik mücadeleninsistemleþtirilmesi ve kitleleri kucaklayarak ayný yöne kanalize et-mesi bakýmýndan gereklidir. Ancak, ülkemiz somutunda tayin edi-ci deðildir. Olaylar bu örgütü kendi baþýna aktivizme itecektir, oysa

Page 67: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 67/72

67Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

devrimci gençlik ülkemiz solundan ve sýnýf mücadelelerinden soyut-lanamaz.

Bu, bir yol ayrýmýdýr. Kendi baþýna demokratik muhalefet veya devrimci savaþa tabiyet. Devrimci gençliðe iliþkin getirdiðimizbu sorun, aslýnda, Türkiye solunun baþtaki meselesidir. Buradaderinleþtirmeyeceðimiz, ancak solun her kesiminde gündemdeolan, örgütlenme sorunudur.

Ülkemizin yapýsýnýn ve devrimci mücadeleyi yürütmeyeiliþkin temel meselelerin bir yansýmasý olan bu sorun için en gene-linde söylenebilecek þudur: Emekçi kitleleri içine alacak maddi ve fiili bir örgütlenmenin odaðý olan proletaryanýn öncü müfre-zesinin teþkil edilmesi ve onun politikleþmiþ askeri eyleminingerekliliði. Ancak böyle bir örgütlenme, her zaman anti-emperya-list, anti-oligarþik mücadeleyi yürütmeye yetenekli olabilir.

Ne var ki, örgütlenme tek baþýna ele alýnamaz. Örgütlenme-nin canlý bir organizmaya yükseltilebilmesi için, taktik meselelerinbaþ meselesi politik hedeflerle dinamizmini bulmak gerekir.

Somut hedefler olmadan, taktikler lafazanlýktan öteye geçe-mez.

Doðru politik hedefler, örgütlenmeyi ve ittifaklarý kurar, geniþ-letir. Taktik tavýr ve þiarlar, doðru tespit edilmiþ politik hedeflerdençýkarlar.

Stratejik öneme haiz mücadele anlayýþý ve bu mücadeleyi yürütebilecek maddi ve fiili bir örgütlenme sorunlarý çözüldüktensonra mevcut durumun tahlilinden çýkacak politik hedeflere yö-nelmek, mücadeleyi rayýna oturtur, karþý-devrimin cephesini zaafauðratýr.

Bu nedenle, doðru devrimci taktiðimizi kurabilmek için, önceonun stratejiyle olan baðlantýsýný yakalamak gerekir. Geliþen olay-larý, kendi özeli içinde gözlemek ve unsurlarý yakalamak yetmez,esas olan, özelin içindeki stratejik yaný yakalamaktýr. Bu anlamýylataktikler, proleter devrimci hareketi götüren stratejiye baðýmlý poli-tikalardýr. Devrimci savaþ, bu politikalara tabi olmak zorundadýr.

Doðru taktik politikalarýn tesbiti, bu politikalarýn yürütülme-sinde mutlaka baþarý elde edileceði anlamýna gelmez; politik hedef-lere soyutun içinde varýlamaz; herþey, somutun canlý pratiðindegerçeklik kazanýr. Somutta ise, özellikle taktik planda güçlü olanoligarþi ve onun siyasi zoru vardýr. Bu nedenle somutta iki karþý

Page 68: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 68/72

68 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

hareket, kendi güçlerine göre, baþarý veya baþarýsýzlýða uðrarlar.Kavranmasý gereken, doðru taktiklerin gücümüzü artýracaðý ve taktik

 yenilgilerin gelip geçici olacaðýdýr. Lenin bu konuda þöyle der: �Yen- meye cesaret edeceðimize inanmadan, bir ordunun ve bu ordunun yönetiminin enerji ile ve baþarýyla kurulmasýndan söz edilemez�11

Pratiðin doðru yürütülebilmesi için de, doðru taktik çözümlemeler-le yola çýkýlmalýdýr. �  Ýnsan, soyut mücadelenin engebelerle dolualanýnda dolu dizgin at koþturmaya kalktýðý zaman, kötü bir ata

 binmemeye dikkat etmelidir.� (Engels)Mevcut durumun tahlilinden çýkan politik hedeflerimizi tes-

pit edelim: Önümüze iki sorun çýkmaktadýr: Biri siyasal zor, diðeride sosyal bilinçlenmenin düþük düzeyi ve buna uygun düþen kit-lelerin oligarþiye yedekleniþidir.

Son olaylarla birlikte ve MC�nin politikasýna uygun olarakortaya çýkan siyasal zor, kitlelerin memnuniyetsizliðinin ve tepki-lerinin pasifize edilmesine yöneliktir. Siyasal zora karþý direnmek

 ve oligarþinin gerçek niteliðini ortaya çýkarmak gereklidir. Ne varki, bunu tek baþýna ele almak, sola sapmak olur. Meseleyi bu ka-dar dar ele alamayýz. Politik hedeflerimizde, eylemin ittifaklarý ku-rucu olmasýna dikkat etmek zorundayýz. Oligarþinin politikasý vetaktik taaruzlarýna baþka bir taktik ve saldýrý ile cevap vermek, oli-garþinin niteliðini açýða çýkaracaðý gibi, ittifaklarýmýzý da geniþle-tecektir.

Mevcut durumda: Devrimci taktiðimizin ana hedefi oli-garþidir ve anti-oligarþik mücadele öndedir.  Anti-oligarþik mü-cadelenin önde olmasý, eklektik bir seçmecilik deðil, sýnýfsal mü-cadelenin ulusal mücadeleye göre önde olmasý demektir.

 Anti-oligarþik mücadelenin belirleyicileri de, oligarþinin siya-sal zorunu kýrma, sýnýfsal olarak tecrit etme, emperyalizmin uzan-týsý olduðunu açýða çýkarma ve kitlelere aksiyonunu götürmedir.

 Anti-oligarþik mücadelenin bu unsurlarý tek tek alýnarak bir-birinden soyutlanamaz. Bu unsurlar, birbirleriyle baðýntýlýdýrlar. Vebu anlamda anti-oligarþik mücadele, karmaþýk* bir görevler bütünü-dür.

11 Lenin, Ýki Taktik, s. 127* Burada kullanýlan �karmaþýk� ifadesi, geliþkinliðin ve üst düzeyin ifadesi anlamýn-

dadýr. Bu ifadeyi karýþýklýk anlamýnda kullananlar, Marksizm-Leninizmin karmaþýklýðýnýdeðil, kendi kafalarýnýn karýþýklýðýný ifade etmektedirler.

Page 69: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 69/72

69Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

Oligarþinin siyasal zorunu kýrma ve niteliðini açýða çýkarmagörevi, direnme, siyasal zorun askeri ve oligarþik devlet aygýtýna

baðlýlýðýný açýða çýkarmadan geçer. Direnme, en geniþ anlamýyla,kitlelerin kitle pasifikasyonuna karþý durmasýdýr. Direnme, meka-nik anlamda bir karþý duruþ, sadece bir savunma deðildir. Diren-me, oligarþinin siyasal zor araçlarýna vurma ve iþlemez hale sokmaanlamý kazanýr. Siyasal zora karþý verilen savaþ, her türlü yýpratma

 ve tahribi içerir. Bu görev, kitlelerin tepkilerinin somutlaþtýrýlmasý ve maddi bir güç haline getirilmesini gerçekleþtirir. Sýnýf mücade-leleri temeline dayanýr ve kitleseldir. Siyasal zorun uygulanýþýna uy-gun düþen biçimde, çok yönlüdür. Ve diðer görevlerle baðýntýlýdýr.Bu görev ve hedefler, kitlenin ajite edilmesini saðlar. Karþý-devri-min niteliðini açýða çýkarmasý bakýmýndan da, propaganda niteliðitaþýr.

Oligarþinin siyasal zorunu bertaraf etme görevi, oligarþininkitlelerden tecrit edilmesi görevini de beraberinde getirir. Oligarþininkitlelerden tecrit edilmesi ve iþçi-köylü ittifaký üzerinde kurtuluþcephesinin maddi bir güç olarak inþa edilmesi, devrimimizin enönemli sorunudur. Devrimimizde sýnýflar mevzilenmesinin temeli-ni oluþturan bu görev, diðer görevlerle baðýntýlýdýr ve politik hedef-lerin baþýnda gelir. Oligarþi, niteliði gereði, kitlelerden tecrit olma-nýn objektif koþullarý içindedir. Bu nedenle esas olan, kitlelerinoligarþi ile olan suni (görüntüsel) ittifakýný bozmak ve onlarý dev-rim cephesine çekmektir. Bunun için, kitlelerin tepki ve memnuni-

 yetsizliðinin siyasallaþtýrýlmasý ve oligarþinin siyasal olarak tecrit edil-mesi gerekir. Bunun için, geniþ bir siyasal gerçekleri açýklama eyle-mi, ajitasyon ve propaganda yürütülmelidir.

Oligarþinin, emperyalizmin uzantýsý olduðu gerçeði, gerekemperyalizmin ülkemizdeki açýk politika ve hedeflerine, gerekseaskeri varlýðýna tavýr almakla açýða çýkarýlmalý, ülkemizdeki hakimsýnýflarýn emperyalizmin ülkemizdeki temsilcileri olduðu ve onunsömürü mekanizmasý açýklanmalýdýr. Bütün bu görevler, devrimcimücadelenin politik hedeflerini meydana getirir.

Bu politik hedeflere yönelik anti-oligarþik mücadele, aksiyo-nu ile, yani programý ile tamamlanýr. Kitleler, memnun olmadýklarýsistemin ve gösterdikleri tepkilerin neye karþý ve ne için olduðunubilmelidir. Kitlelerin memnuniyetsizliði ve emekçi sýnýflarýn hare-keti, ülkemizdeki mevcut emperyalist-kapitalist üretim iliþkilerinden

Page 70: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 70/72

70 Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

kaynaklanmaktadýr ve süreklidir. Ne var ki, sýnýflarýn bu hareketiobjektif temeller üzerinde kendi kendine oluþur. Kendi kendine

bu hareketler, tepki ve memnuniyetsizliklerin ne için olduðu, kit-lelere gösterilmeli, bilince çýkartýlarak sýnýflarýn hareketi, kendisiiçin�e dönüþtürülmelidir. Sorun, subjektif þartlarýn hazýrlanmasýdýr.

Devrimci hareketin siyasi programý, kitleler tarafýndan be-nimsendiði oranda, kitleler devrim cephesi içinde yer alýrlar. Bunedenle devrimci mücadele, programý (aksiyonu) ile tamamlan-mak zorundadýr.

 Anti-oligarþik mücadelenin siyasi özü, demokrasi ve siyasiözgürlüklerin mücadelesidir. Devrimimizin anti-oligarþik içeriði aynýzamanda devrimin demokratik içeriðini de oluþturur.

Mevcut durumda, anti-oligarþik mücadele baþtadýr ve mev-cut siyasi ve sosyal krize uygun düþecek þekilde yürütülmelidir. Bumücadelenin, mevcut krizi derinleþtireceði de göz ardý edilmem-elidir.

Bugün ülkemizdeki siyasal geliþmelerde MHP, kitlelerin ge-rek ideolojik etkiler altýna alýnmasý, gerekse pasifleþtirilmesi içinönemli bir görev üstlenmiþtir. Baþka bir ifadeyle, oligarþi, kitleleripasifleþtirmede milis güçlerini kullanmaktadýr. Hükümetler, bu sal-dýrý ve sindirme eylemlerini �adi vakalar� olarak lanse etmekte vedevletin araçlarý ile bazý durumlarda fiilen pasifikasyonu yürütmek-tedir. Bu iþleyiþ, oligarþik yönetimin normal bir iþleyiþidir ve mutla-ka tavýr alýnmasý gereklidir. MHP�nin militanlarýna karþý alýnacaktavýr, tek baþýna ele alýnamaz. MHP, oligarþinin yaþattýðý bir güçtür.Bugünkü görevi, kitleleri pasifleþtirmek ve þovenist sloganlarla kit-leleri ideolojik etki altýna almak olduðu halde, devrimci hareketisaptýrma görevini de üstlenmiþtir. Hedef, devrimcileri sýnýf müca-delelerinden saptýrmak ve kýsa bir �vuruþma�ya indirgemektir.Dünya tarihinde bunun örnekleri vardýr. En son örnek, Lübnan�da

 yaþanmaktadýr.Bu durumda MHP�ye karþý alýnacak tavýr ihmal edilemez.

 Ancak, mücadelenin tek boyutunu da teþkil etmez. MHP�ye karþýalýnacak tavýr, oligarþinin siyasal zoruna karþý alýnacak tavrýn için-de mütalaa edilmelidir. MHP�ye karþý verilecek mücadele, oligarþikdevletin araçlarýna karþý olan tavrýn içindedir. Klâsik faþizmin ideo-lojik savunucusu MHP�nin sýnýf desteði ve kitlelerle olan çeliþkisidikkate alýnarak, olaylar içinde oligarþik devlet-MHP iþbirliði kitlele-

Page 71: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 71/72

71Ýlker AkmanMevcut Durum ve Devrimci Taktiðimiz

re gösterilip, gerek MHP�nin ideolojik etkileri kýrýlmalý, gerekse deoligarþinin kitlelerden tecrit edilmesi görevi yerine getirilmelidir.

Mevcut durumda MC hükümetinin gerek iç çeliþkileri gerekse ül-kenin ekonomik ve sosyal durumu, oligarþinin, siyasal zorunu�madde�leþtirilmesini beraberinde getirmektedir. Baþka bir ifadey-le, oligarþinin siyasal zorunun açýða çýkartýlmasý ve tecrit edilmesi-nin þartlarý vardýr. Ýþçi sýnýfýna karþý yürütülen baský politikasý, hergeçen gün daha belirginleþmektedir. Küçük-burjuva demokratlarý-na uygulanan baský ve sindirme politikasý ve geliþen olaylar, þehirküçük-burjuvazisini tedirgin etmekte, görünüþte MC hükümetine,özünde oligarþiye karþý olan tepkileri büyümektedir.

Küçük-burjuvazi, sýnýfsal yapýsý gereði, çabuk pasifize olan ve çabuk tepki gösteren bir sýnýftýr. Bu nedenle, oligarþiye karþý ilktepkiyi koyan sýnýf olmakla birlikte, siyasal zor karþýsýnda ilk pasifi-ze olan sýnýftýr da. Eðilimini güç dengesine göre somutlaþtýrýr. Bunedenle siyasi mücadelemizde ilk yanýmýza gelecek ve yine ilkuzaklaþacak olan sýnýftýr.

Köylülüðün (özellikle yoksul ve küçük köylülüðün) MC hü-kümetine karþý olan tepkileri büyümektedir. Öðrenci gençlik olay-larýnýn tüm ülkeye, ilçeler düzeyinde yayýlmasý, bir tesadüf deðildir.Ne var ki, köylülüðün oligarþiye karþý olan tepkilerinin yanýnda,oligarþik devlet de ayný þekilde gözlerinde büyümektedir. Bu ne-denle, özellikle kýrsal kesimlerde anti-oligarþik mücadelede devletaygýtýnýn yýpratýlmasý ve otoritelerinin zaafa uðratýlmasý gereklidir.

 Anti-oligarþik mücadelenin politik hedeflerinin saptanmasý,ilk adýmdýr. Esas olan, bu mücadelenin nasýl yürütüleceðini kav-ramaktýr. Pratiðin içinde þekillenmeyen ve pratiði yönlendirmeyentaktikler, kaðýt üzerinde kalmaya mahkumdur.

Sorunu daha önceki çözümlemelerimiz ýþýðýnda ele aldýðý-mýzda, mücadelenin stratejik çalýþma tarzýmýza uygun olarak,politikleþmiþ askeri savaþ ile yürütülmesinin gerekli olduðu görülür.

Tespit edilen politik hedeflere yönelik olarak yürütülecekdevrimci savaþ yanýnda, en yaygýn demokratik muhalefetin yür-ütülmesi gereklidir. Demokratik muhalefet ve kitle direniþleri, oli-garþinin tecrit edilmesinde önemli araçlardýr. Ancak, çözücü (tayinedici) deðillerdir.

Gerek demokratik muhalefet, gerekse devrimci savaþ içer-sinde kitlelere götürülecek temel propaganda, siyasi özgürlükle-

Page 72: Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

8/4/2019 Ilker Akman Devrimci Taktigimiz

http://slidepdf.com/reader/full/ilker-akman-devrimci-taktigimiz 72/72

rin elde edilmesi olmalýdýr.Devrimin demokratik niteliðinin baþýnda, oligarþinin siyasal

zorunun bertaraf edilmesi ve kitlelerin siyasi özgürlüklerine kavuþ-masý gelir. Demokratik muhalefetin örgütlenmesini taktik meseleolarak öne çýkaranlar veya taktiklerini Mart ayýndaki bütçe görüþ-melerine ve CHP�nin nasýl olsa iktidar (!) olacaðýna baðlayanlar,kitlelerin siyasi özgürlükler meselesine gözlerini kapayan ve de-mokrasi meselesini CHP�de bulan küçük-burjuva demokratlarýdýr.Bu taktik (!), sað çizgiye oturmaktadýr ve revizyonisttir.

Evet beyler, siyasal tercihinizi yapmak zorundasýnýz; oli-garþinin siyasal zoru kafanýzda patladýðý zaman, çok gecikmiþ ola-caksýnýz.

Bizim siyasal yolumuz, gündemdeki anti-oligarþik müca-deleyi, tespit ettiðimiz politik hedeflere yönelik olarak, politikleþ-miþ askeri savaþ temel, demokratik muhalefet tali olmak üzere,her yerde, iþçi-köylü ittifaký temeli üzerinde maddi ve fiili ör-gütlenmemizi, halkýn kurtuluþ cephesini inþa ederek yürütmek olacaktýr.

Ýþte devrimci taktiðimiz budur.

 YAÞASIN ÖNCÜ SAVAÞI TÜRKÝYE HALK KURTULUÞ PARTÝSÝ-CEPHESÝ YAÞASIN HALK SAVAÞI HALKIN DEVRÝMCÝ ÖNCÜLERÝKURTULUÞA KADAR SAVAÞ Ocak 1976