Top Banner
84

eCampus'Mag / Sayı 5

Feb 04, 2016

Download

Documents

Eskişehir'in İlk ve Tek Öğrenci Dergisi
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 2: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 3: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 4: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 5: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 6: eCampus'Mag / Sayı 5

Cansu BALCI Editör

5. Sayı Heyecanı

Her açıdan yoğun, ilklerin ve sonların bir arada yaşandığı ay-lardayız… İnsan yaşamının en keyifli anlarından olan üniversite yaşamı, her sene olduğu gibi bu sene de birçok öğrenciyi iş ya-şamına uğurlarken, birçok lise öğrencisi üniversite yaşamını tadabilmek için ter döktü. Her sonun bir başlangıç olduğunu ve yaşam boyunca karşılaşılan her türlü zorluğun ardından bir güneş doğacağı, yaşayan her canlının kıymetli olduğu ve dökülen her gözyaşının anlamlan-dığı temmuz ayında sizler için hazırladığımız 5. Sayımızı beğe-ninize sunuyoruz.

“Büyüdükçe Küçülmek”

Yaz okulu sürecinin başlamasıyla birlikte, oldukça sıcak yaz ayları karşılıyor bizleri. Bu yoğun süreçte, daha umut dolu ve derslerden sıkıldığınız anda yardımınıza koşacak nitelikte, bol kampanyalı bir sayıyla daha karşınızda olmaktan mutluluk du-yuyoruz. Türlü engellere göğüs gererek sizlere ulaşmak bizleri gururlandırsa da, ekip olarak benimsediğimiz tek bir felsefe var; “Büyüdükçe küçülmek...” Öğrenciliğin bize vermiş oldu-ğu o sınırları kaldırarak, öğrenciliğin yalnızca ders çalışmaktan ibaret olmadığını kanıtlamanın mutluluğuyla büyüyoruz. Fakat bu büyümenin bizleri değiştirmesine izin vermeden, hep aynı kalabilme mücadelesinin içerisinde galip gelmek uğruna ça-balıyoruz. Büyüdükçe küçülmeli her insan. Zamanın renklerini değiştirmesine fırsat vermeden hep şeffaf kalmalı ve küçül-meli....

“Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçe-sine...”

Çocukluğumuzda bizlere öğretilmiş çocuk şarkılarının tema-sı hep aynıdır. Yeşili sev, doğayı koru. Ve birçok atasözümüz vardır doğa ile ilgili : “Ağaç yaprağıyla gürler”... nice şairlerin mısralarına konu olmuştur ağaçlar. İnsanın yüreği vardır da ağaçların yüreği yok mudur? Ve bunu hatırlatıyor olmak suç mudur?

Nazım Hikmet’in dediği gibi:

“Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür,

Bir orman gibi kardeşçesine...”

www . e c a m p u s m a g . c o m

PROJE YÜRÜTÜCÜSÜ Mıknatıs Production

GENEL YAYIN YÖNETMENİBarış AYDOĞDU

EDİTÖRCansu BALCI

GÖRSEL YÖNETMENŞahan ŞEF

DİZGİİsmail Hakkı YENER

Mustafa Kadir GÜNER

SORUMLU YAZI İŞLERİ YÖNETMENİÇağın BOZKURT

PROJE DANIŞMANITarık KAYMAK

REKLAM KOORDİNATORÜBarış AYDOĞDU

HABER KOORDİNATORUZafer Burak AYDOĞDU

Simge AŞKAN

REDAKSİYONYasin Emre KARÇA

Alperen Göktuğ ATAK

WEB KOORDİNATORUVolkan ÖVEN

FOTOĞRAFLARBüşranur AKINCI Görkem YILDIZ Gökhan ERSOY

Nafiz Emre KONURALP

MODA FOĞRAFLARIOzidi MANTA

MODA EDİTÖRÜAyşe Kevser AKBAŞ

KATKIDA BULUNANLARProf. Dr. Ufuk AYDIN, Nazmi HAYAT, Deniz DEMİR,

Bülent ŞARLAR, Zeynep ÖZYÜREK, Gizem YÜCEL,Mustafa ÖKSÜZ, Fatih YİĞİT,

Ecem KADEROĞLU, Marita TROMP, Nushabe İBRAHİMOVA, Emre ÜTÜCÜ, Erdal AKSOY

REKLAM & REZERVASYON Barış AYDOĞDU

0507 715 64 92 • [email protected]

İLETİŞİMMıknatıs Production

T: 0222 230 38 32 / F: 0222 234 43 [email protected]

YÖNETİM YERİCumhuriye Mahallesi, Tersel Sokak, Ata Apartmanı, 2/14

Eskişehir / TÜRKİYE

BASKIETAM A.Ş. Matbaa Tesisleri

Organize Sanayi Bölgesi, Mümtaz Zeytinoğlu Bulvarı26110, Eskişehir /TÜRKİYE

T: 0222 236 00 51

ECAMPUS’ Dergi Basım – Yayın yasalarına uygun olarak hazırlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, röportaj, haber ve konuların her hakkı saklıdır.

Dergide yer alan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine, basılan fotoğrafların sorumluluğu fotoğrafçılara aittir.

İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.

Page 7: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 8: eCampus'Mag / Sayı 5

10 CAMPUS FASHION

26 FASHION

SHOOTING

iÇiNDEKiLER

46 BAHAR

ŞENLİĞİ YÜRÜYÜŞÜ

20 YAHYA DOĞU DEMİR

56 SOKAK

FESTİVALİ

40 WARSAW

62 AHMET

ERTEGÜN

Page 9: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 10: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 11: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 12: eCampus'Mag / Sayı 5

Deniz GÜNEŞ Güzel Sanatlar Fakültesi – Grafik

Saç rengi, yırtık çorapları ve genel olarak tercih ettiği siyah renk ile gotik bir tarza bürünen Deniz, giyim tarzıyla marjinalliği yakalamış. Postal tarzı botları, yüzükleri, kolyesi ve bileklikleri gibi birçok farklı de-tayı üzerinde oldukça çizgi dışı bir şekilde bir araya getiren Deniz, tarzına daha fazla uyum sağlayacak bir gözlük tercihi ile yarattığı gotik tarzı tam anla-mıyla temsil edebilir.

AYŞEKEVSERAKBAŞ

MODAEDİTÖRÜ

CAMPUSFASHiON

FASHION 12

Page 13: eCampus'Mag / Sayı 5

Mustafa DEMİRSAR Güzel Sanatlar Fakültesi – Seramik

Mustafa, kırmızı çizgili yaka detaylarına sahip lacoste tarzındaki t-shirtünü, ayakkabılarındaki kırmızı ekose detayı ile uyumlayarak hoş ve net bir görüntü elde ederken, bej rengi pantolonu da yakaladığı uyuma güzel bir şekilde eşlik etmiş.

Gizem AYDIN Mimarlık ve Tasarım Fakültesi – Moda Tasarımı

Gizem, pudra tonlarında puantiye detaylı ince swe-atshirtü ve eski tip, yüksek bel, açık renk kot şortu ile imzasını attığı hoş kombinini çiçek detaylı bez ayakkabılarıyla oldukça başarılı bir şekilde bir araya getirmiş.

FASHION 13

Page 14: eCampus'Mag / Sayı 5

Dilan AYDIN Güzel Sanatlar Fakültesi – Grafik

Dilan, basic beyaz t-shirt, yüksek bel streç Jean ve bu senenin öne çıkan parçalarından olan çiçekli bol kesim ceketi ile yarattığı tatlı görüntüyü, kemer de-tayı ile uyumlu olarak altın renklerinde tercih edeceği aksesuarlar ile tamamladığı takdirde zaten güzel gö-rüntüsüne ayrı bir hava katacaktır.

Batıkan BOSTANCI Güzel Sanatlar Fakültesi – Heykel

Kırmızı tonlarındaki salaş oduncu gömleğiyle birlikte kullandığı koyu renk jeani hoş bir izlenim uyandırsa da, Batıkan’ın tercih ettiği güzel gömleğinin altına giyeceği kahve tonlarındaki kanvas bir pantolon ken-disine daha cool bir görüntü katacaktır.

FASHION 14

Page 15: eCampus'Mag / Sayı 5

Seda ORHAN Güzel Sanatlar Fakültesi – İç Mimarlık

Yüksek bel kumaş pantolonu ve belinden bağladığı desenli gömleği ile platform topuklu ayakkabılarını birleştirerek yakaladığı nostaljik görüntüsünü, renk-leri oldukça güzel bir şekilde harmanlayan Seda, kombinini yine nostaljik aksesuarlarla tamamladığı takdirde çok daha güzel bir görünüm elde edecektir.

Emre ÖZDEMİR Güzel Sanatlar Fakültesi – Heykel

Emre de Batıkan gibi tercihini kırmızı tonlardan yana kullanmış. Açık renk kot pantolonu ile kırmızı renkte-ki kareli gömleğini, pantolonunun aksine koyu renk ayakkabıları ile kombinleyen Emre, kendisine rahat bir hava katmış.

FASHION 15

Page 16: eCampus'Mag / Sayı 5

MEZUNİYET DEFİLESİ

Anadolu Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakülte-si, Moda Tasarımı bölümünün bu yıl dokuzuncusunu düzenlediği “Mezuniyet Defilesi” 8 Haziran’da Haller Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirildi. Anadolu Üniversi-tesi’nin düzenleyip, Mıknatıs Production’ ın organize et-tiği gecenin sponsorları ise NeoPlus Outlet ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olurken defilede, 45 son sınıf öğ-rencisinin 225 parçadan oluşan koleksiyonları sergilendi.

Toplam 44 modelin yer aldığı defile üç yıldır Eski-şehir’de yapılan Idol of Models’da bu sene ve önce-ki senelerde derece alan modeller ile birlikte, yaban-cı modeller, Yahya Doğu DEMİR ve Kaan AYPULAT gibi Türkiye’nin en iyi modellerinin katılımıyla gerçekleşti.

A.Ü Moda Tasarım Bölümü Mezuniyet Defilesi

ETKİNLİK 16

Page 17: eCampus'Mag / Sayı 5

ETKİNLİK 17

Page 18: eCampus'Mag / Sayı 5

Ana teması “Miras” olan defilede, bir neslin kendin-den sonra gelecek olan diğer bir nesle bırakacağı sosyal, kültürel, ahlaki, bilimsel ve sanatsal değer-ler yansıtılırken, inançlar kültürel ögeler, doğa, göç ve sanat akımları gibi alt temalar ışığında çağdaş ta-sarım yaklaşımları da gösteriye farklı renkler kattı.

ETKİNLİK 18

Page 19: eCampus'Mag / Sayı 5

Geleneksel hale dönüşerek her yıl düzenlenen Mezuniyet Defilesi’ni bu yıl izlemeye gelenler ara-sında Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Da-vut AYDIN, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet ATAÇ ve ünlü modacı Tanju BABACAN yer aldı.

ETKİNLİK 19

Page 20: eCampus'Mag / Sayı 5

Türkiye’nin en İyi modacılarından olan Tanju BABACAN’ın, bir çok önemli marka temsilcisinin ve protokolün izledi-ği defile hem tasarımlarla, hem sahne ve podyum düze-ni ile hem de modellerin göz alıcı güzelliğiyle uzun bir süre konuşulacak gibi dururken, önümüzdeki yıl 10.su yapılacak olan defilede, bolca sürpriz şov olacağı şimdiden belli oldu.

ETKİNLİK 20

Page 21: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 22: eCampus'Mag / Sayı 5

Yahya Doğu DEMİR, 1987 yılında Ağrı’da dünyaya geldi. Henüz 11 yaşındayken annesini kaybetti ve 4 kardeşi ile beraber İstanbul’un yolunu tuttu. 2009 yılında “Best Model Of Turkey” yarışmasında ikinci seçilen DEMİR, ülkemizi Çin’de yapılan “Manhunt: Dünyanın En Gizemli Erkeği” yarışmasında başarıyla temsil etti. Birçok ünlü şarkıcının kliplerinde oynadı, popüler dizilerde rol aldı. Türkiye’nin en başarılı tasarımcılarının defilelerinde yer aldı. Bununla da yetinmedi, dünyaya açıldı. Tüm bilinen ve bilinmeyenleriyle, Türkiye’nin tescilli yakışıklılarından Yahya Doğu DEMİR’i taşıyoruz bu sayımızda sayfalarımıza.

Sizi tanımayanlar ve daha yakın-dan tanımak isteyenler için Yahya Doğu Demir hakkında biraz bilgi vere-bilir misiniz?

17.12.1987 Ağrı doğumluyum. Anadolu Üniver-sitesi İktisat Bölümü öğrencisiyim. Kariyerime, şuan-da modellik yaparak devam etmekteyim ama bunların yanı sıra birçok yönümü geliştirebilmek ve gerçekleştir-meyi hayal ettiğim bütünlüğü oyunculuk ile doldurmak için eğitim almaktayım. Modellik ve oyunculuk çok ayrı gibi gözükse de aslında birçok model oyunculuğa geçiş yapmış ve çok da başarılı olmuşlardır. Ben de bu alanda başarısını kanıtlamış, örnek aldığım oyuncuların ve mo-dellerin her anını gözlemleyerek mutlak başarıyı hedefli-yorum. Türkiye’de farklılıklarla dolu bir kulvarda, ülkeme ve sevdiklerime gurur yaşatmak istiyorum:)

Türkiye’de modellik mesleğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Şöyle ki; Ülke olarak kötü durumda deği-liz ama çok da ileride değiliz. Buradan şuna

vurgu yapmak istiyorum; ilerlemeye ve başarıya aç bir moda ülkesiyiz ki her gün birçok modelimiz, ta-

sarımcımız ve markamız dünyada ses getiriyor. İlerideyiz diyerek, daha ileriyi hedefleme yetisini kaybetmemek adına ne kötü ne iyi diyorum ki Türk halkı modanın ne ka-dar ilerlediğinin de farkında. Ayrıca siz başta olmak üze-re, sektörün ilerlemesine katkıda bulunan herkese sizin aracılığınızla çok teşekkür etmek istiyorum.

RÖPORTAJ RÖPORTAJ 22

Page 23: eCampus'Mag / Sayı 5

Kariyerinizde kendinize Idol olarak belirlediğiniz birisi var mı?

Ben kendimi hiçbir zaman tek isim altında idolüm şudur deyip kapatmadım, çünkü benim felsefem hep izlemek-tir. Gerek modellikte, gerekse oyunculukta en önemli şey, gözlemdir. Benim yapımda gözlem yer aldığından dolayı, herkesten ve her şeyden ufacıkta olsa beni daha ileri gö-türebilecek bir şey almaktır asıl İDOLÜM.

Modellik maceranız nasıl başladı?

Basketbolcu olma hayalleri kurup bunun için çabalarken, spor hocamın benim fotoğraflarımı Best Model of TUR-KEY yarışmasına yollaması ve bu yarışmayı kazanmamla beraber modellik kariyerim başladı ve şuan halen model-liğe devam etmekteyim.RÖPORTAJ RÖPORTAJ 23

Page 24: eCampus'Mag / Sayı 5

Spor, modellik ve oyunculuk gibi geniş çaplı iş

kollarıyla iç içesiniz. En çok hangisinden keyif

alıyorsunuz?

Aslında az önce de söylediğim gibi, ben iz-

lemekten çok daha fazla keyif alıyorum ki bu

da her ikisinden de haz almamı sağlıyor. Son

zamanlarda küçük bir rol aldığım kısa film ça-

lışmam oldu. Birçok tadı barındıran ilginç bir

lezzet oyunculuk... Hayalinizdeki bir karaktere

bürünme şansınız çok yüksek olduğundan dola-

yı oyunculuk diyorum ama gerçekten modellik

de profesyonel olarak yapıldığında en az onun

kadar zevkli.

İleriye dönük planlarınızdan biraz bahseder mi-

siniz? Yeni projeleriniz var mı?

Şuanda yaz planlarım arasında kesinlikle tatil

yok. Biraz üzülerek söyledim ama aslında üzgün

değil hırslıyım. Modellikle alakalı birkaç proje-

den dolayı yazın 2 ay New York’da olacağım

ama bu arada oyunculukla ilgili orada bulunan

çeşitli work shoplara katılacağım. Çok kısa bir

süre içerisinde başarılı bir tv projesi ile Türk hal-

kının karşısında olacağım inşallah...

2009 yılında Best model 2.si oldunuz. O

zamanlardan biraz bahseder misiniz? Yarış-

maya katılmaya nasıl karar verdiniz?

2009 yılı benim kariyerimde dönüm nokta-

sı oldu diyebilirim. Çünkü o sayede bu işte

kesin karar kılıp devam etme kararı aldım.

Takdir edersiniz ki güven, insan hayatında

çok büyük bir şey. BEST MODEL’de benim

için güven unsuru oldu. Aslında ben basket-

bolcu olma hayalleri kuran ve hiçbir şekilde

aklında modellikle ilgili bir fikir bulunmayan

birisiydim ama spor hocamın ısrarıyla katıl-

maya karar verdim.

Kariyerini modellik üzerine kurmayı hedef-

leyen arkadaşlarımız için önerileriniz neler-

dir?

Çok önemli bir soru sordunuz ki ben zaten

şunu belirtmeden geçemeyeceğim. Ülke-

mizde gerçekten çok ama çok başarılı mo-

deller var. Modellik düşünen arkadaşlara

söyleyebileceğim tek şey şudur kendilerine

güvenmeliler. Dünyadaki birçok modelden

çok daha fazla özelliği bulunan ve çok yakı-

şıklı/güzel modellerimiz var ama eksik olan

tek şey güven. Bu aşıldığında çok başarılı iş-

lerin yapılabildiğini görüyoruz

RÖPORTAJ 24

Page 25: eCampus'Mag / Sayı 5

Daha önce Eskişehir’de bulundunuz mu?

Evet daha önce 2 kere geldim. Belki Eskişehir

halkı çok duyuyordur ama şunu kesinlikle söy-

leyebilirim ki; hem Eskişehir’in hem de halkının

inanılmaz bir potansiyeli var. Çok başarılı işlere

imza atan ve süper organizasyonlarda başı çe-

ken bir şehir. Tebrik ediyorum ve en kısa zaman-

da tekrar gelmek istediğimi de buradan tekrar

belirtiyorum :)

Bir öğrenci kenti olan Eskişehir ve öğrenciler

hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Eskişehir birçok karakteri bir arada barındıran

bir şehir ; bu da kültür etkileşimini sağlayan çok

önemli bir etken. Eskişehir’deki öğrencilerin bir-

çok alanda faaliyet yaptığını yakinen biliyorum

ve gönülden tebrik ederek desteklediğimi bil-

melerini istiyorum. Yaptıkları her projenin çok

ses getirdiğini de ekleyerek söylemek istiyorum

ki; daha da ileri giderek başarılı olacaklarına

gönülden inanıyorum. Sizlere ve Eskişehir’in bu

karakterli, gelişimci ve istekli ruhuna çok teşek-

kür etmek istiyorum.

Röportaj Cansu BALCI

RÖPORTAJ 25

Page 26: eCampus'Mag / Sayı 5

TOPLANTI VE GÖSTERİ

YÜRÜYÜŞÜ HAKKI

Prof. Dr. Ufuk AYDIN

1982 Anayasasının toplantı ve gösteri yürüyü-şü düzenleme hakkı başlıklı 34. maddesi şöyle:

“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız top-lantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.” Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasın-da uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir. Anayasa böyle diyor peki tarafı olduğumuz ve yar-gı yetkisine ulusal hukukun üzerinde yer verdiğimiz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ne diyor?

AİHM konuyla ilgili davalarda başlıca iki soruna vurgu yapıyor. İlki, polisin barışçıl devam eden bir gösteriye kuvvet kullanarak müdahalesi. Bu davalarda AİHM gös-terinin barışçıl karakterini ve kamu düzeninin de ciddi şekilde bozulmamış olduğunu tespit ederek, güç kul-lanmanın hakkın ihlali olduğuna karar veriyor. Yani önceden haber verme gerekliliği yerine getirilmemiş olsa bile, eğer toplantı/gösteri barışçıl bir şekilde yapılmakta ise, polisin kuvvet kullanması toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlalidir deniyor.

İkincisi kolluk tarafından kullanılan kuvve-tin orantısızlığıyla ilgili. Güç kullanmak, bir gösterinin çok da barışçıl olmayan karakteri göz önüne alındığında ge-rekli sayılabiliyor. Ancak bu du-rumda da kullanılan gücün oran-tılı olması gerekiyor. AİHM’ye göre, polisin ilk anda en yüksek şiddette gücü

kullanarak gösteriyi dağıtması yine toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlalini oluşturuyor. Demokrasilerde önceden izin alınmasa bile ba-rışçı gösteriler hukuk dışı sayılmıyor; tam tersine bunları güç, hele aşırı güç kullana-rak dağıtmak hukuka aykırı kabul ediliyor. Demokrasilerde sadece dört yılda bir oy kullanmak ye-terli sayılmıyor. Halk da hukuka aykırı ya da yanlış buldu-ğu uygulamalara karşı, kuşkusuz şiddet kullanmaksızın, toplanabiliyor, gösteri yürüyüşü yapabiliyor. Bu anlam-da; önceki gün radyosu için, dün kıyafeti için, bugün çevre için, yarın interneti için gösteri yapan kişinin dav-ranışında, şiddet içermediği sürece, hukuka aykırılık yok. Zaten, anayasada yer alan toplantı ve gösteri yürü-yüşü yapma hakkının kökeninde de bu düşünce yatıyor. Bu hakkın uygulanmasına imkân sağlanmaz-sa ne mi oluyor? O Devlet, vatandaşları tarafından AİHM’ye en çok şikâyet edilen ve kendi vatandaşla-rına en çok tazminat ödeyen Devlet haline geliyor.

Barışçıl gösteri yapanlara orantısız şiddet uy-gulamak ileri demokrasiyi hedeflemiş bir Türki-ye’ye yakışmıyor; lütfen sükûnet, lütfen itidal…(Bu yazının orijinali 01.04.2012’de yayınlanmış; yukarıdaki metin 04.06.2013’de güncellenmiştir.)

ucnokta.co

AKTÜEL 26

Page 27: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 28: eCampus'Mag / Sayı 5

FASHION 28

Page 29: eCampus'Mag / Sayı 5

Abacı Konak Otel’e katkıları ve misafirperverliklerinden

dolayı teşekkür ederiz...

FASHION 29

Page 30: eCampus'Mag / Sayı 5

FASHION 30

Page 31: eCampus'Mag / Sayı 5

FASHION 31

Page 32: eCampus'Mag / Sayı 5

FASHION 32

Page 33: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 34: eCampus'Mag / Sayı 5

RÖPORTAJ 34

Page 35: eCampus'Mag / Sayı 5

RÖPORTAJ 35

Page 36: eCampus'Mag / Sayı 5

GÜNLÜK YAŞAMDA FİZİKSEL AKİTİVİTE VE SAĞLIK İÇİN YARARLARI

Fiziksel aktivite, iskelet kasları vasıtasıyla vücudun hareketi sonucunda enerji harcanmasıdır. Her türlü fi-ziksel aktivite enerji harcamasını gerektirmektedir. Fi-ziksel aktivitede çalışmaların özelliklerine göre farklı şekillerde ortaya konabilir (aerobik, anaerobik veya statik dinamik gibi çeşitlendirilebilir). Fiziksel akti-vite genel olarak 3 boyutta tanımlanır;

• süre (dakika, saat gibi)• aktivitenin sıklığı (her ay ya da her hafta

gibi) • yoğunluk (her saat başına kilojoul yada her

dakikadaki kilokalori)

Bununla birlikte aktivitenin amacına ve şartları-na göre 4. bir boyutta sıklıkla görülebilir. Hem fiziksel çevre hem de psikolojik ya da duygusal şartlar bir aktivitenin fizyolojik etkilerinin değiş-tirebilir. Enerji tüketimi deyimi fiziksel aktivite ya da egzersiz ile eş anlamlı değildir. Daha az yoğun dayanıklılık aktivitesi ile kısa ama can-lı egzersiz de aynı enerji miktarı harcanabilir ancak ikisinin fizyolojik ve sağlık etkileri farklı olabilir. Asırlar öncesinde ilkel insanların sağlık açısından günümüzdekine benzer problemle-ri yoktu. Teknolojinin gelişmesine bağlı olarak toplumlarda endüstrileşme ve makineleşmenin olumlu ve olumsuz yönlerini görmemiz müm-kündür. Bilhassa 20. asırdaki gelişmeler (televiz-yon, nükleer enerji kaynakları, petrol ürünleri vs.) yaşam tempomuzu değiştirmiş ve bu teknolojik ilerlemelerden dolayı bedeni faaliyetleriniz azal-mış, zihinsel çalışmalarınız fazlalaşmıştır.

Hareketsizlikle oluşan problemler ; vücutta yağlan-ma,aşırı şişmanlık,kas iskelet problemleri ve kemik problemleri,hipertansiyon,yüksek kan basıncı,dia-bet,şeker hastalığı,Karbonhidratların emiliminde ki problemler vs…

DÜZENLİ YAPILDIĞINDA EGZERSİZİN SOSYLOJİK VE PSİKOLOJİK ETKİLERİ

İş verimi artar. Hastalık yüzünden çalışılmayan gün sa-yısı azalır. Daha enerjik hissedilir, tembellikten uzak-

laşılır. Sağlam, canlı hareketli, egzersiz yapmaya hevesli bir kişi haline gelinir. Öz saygının geliştiril-mesine yardımcı olur. Organizmayı beden ve ruh-sal streslerin yıpratıcı etkisinden korur. Hayata daha mutlu bakmaya asabi ve hiperaktif yapıyı sakinleştirmeye yardımcı olur. Kendine güveni arttırır. İnsanlarla çabuk arkadaşlık kurmaya ve paylaşma, yardımlaşma duygularını geliştirme-ye yardımcı olur.

DÜZENSİZ YAPILDIĞINDA SPORUN ZARARLARINA BİR ÖRNEK

Amerika’ya mal olmuş bir ünlü sporcu ve sağlıklı yaşam sporuna damga vurmuş kişinin ölüm se-bebini şöyle özetlenmektedir:

Jim Fix spora uzun süre ara verdikten sonra 40 yaşından itibaren 12 yıl boyunca haftada 6 gün 16 km’ den fazla koşmaktaydı. Kalp krizi

geçirmeden önce 20 km ve 8 km yarışları-na katılmış, arkasından çok çekişmeli

tenis maçı yapmıştır. Babası 43 yaşında iken kalp krizinden öl-mesi nedeniyle kalp krizi riski yüksek kişilerden biriydi. Bes-

lenmesine çok dikkat etmedi-ğinden otopsi sonucu kalbe gi-

den damarlardan üçünde; %99, %85 ve %70’lik tıkanma tespit edilmiştir. Çok

stresli bir iş hayatı vardı. Kısa sürede 30 kilo almış ve kısa sürede bu kilosunu vermişti. 40

yaşına kadar günde 2 paket sigara içiyordu. İki kez boşanmış ve nafaka ödüyordu. Düzensiz bir

hayat tarzı vardı. Hiç doktor kontrolünden geçme-mişti. (özellikle 35 yaşından sonra en az 2 yılda bir

doktor kontrolünden geçilmelidir). Ölümüne sebep olan son koşuda, 6500-7000m koştuktan sonra ani-den durmuştu. (Bilinen bir gerçek var ki; koşu anın-da, kalp atımının maksimale ulaştığında, ani olarak duruşlar insan sağlığı açısından tehlikeler doğura-

bilmektedir).

AKTÜEL 36

Page 37: eCampus'Mag / Sayı 5

FİZİKSEL AKTİVİTE YAPMAYAN KİLOLU İNSANLARIN DAVRANIŞLARI

Düzensiz yemek yeme, öğün atlama, bütün gün yemek yemeden durup yemeği gördüğünde yemeğe saldırma, sürekli rejim yapma isteğinde olma, fazla yemekten suçluluk duyma, pişmanlık duyup besinleri kendisine yasaklama ve arkasından iradesine yenilme, sık sık tartılma, sürekli inip çıkan kilo, bulduğunu yeme, hareketsizlik ve çok sigara, İçki içme meylinde olma şeklinde kendini gösterir.

FİZİKSEL AKTİVİTE YAPMADAN AÇLIK YOLU İLE KİLO VERME-NİN SAKINCALARI

Kan basıncında dinamik bir azalma görülür, tipik belirtileri baş dönmesi ve baygınlıktır, kan serumundaki ürik asitte artış, kansız-lık gelişimi (düşük kan hemoglobin konsantrasyonu), uykusuzluk ve kan plazmasında azalma, böbrek kan akımında ve filtrasyo-nunda azalma, saç dökülmesi, kassal gerginlik, kramplarda artış ve kuvvette azalma, duygusal bozukluk, fiziksel aktivite kapasi-tesinde azalma, genel yetersiz beslenme durumu, vücutta elekt-rolit kaybında azalma, karaciğer glikojen deposunda azalma, ısı düzenleme mekanizmalarında azalma olarak sayabiliriz. diyet veya egzersiz ile kilo düşme çalışmalarının birlikte kullanılması kalori harcamasını artırır. Vücut ağırlığının ilk birkaç gündeki hızlı ağırlık kaybı, ilk olarak vücudun su karbonhidratın da azalmaya neden olmaktadır. Ağırlık kaybındaki uzun süreli çalışma büyük ölçüde yağ azalması ile ilişkilidir. Ağırlık kaybı programlarına başlandığında kesinlikle su alımı azaltılmamalıdır. Çünkü fazla dehidrasyon durumu artık madde oluşturabilir fakat artık mad-de kaybını artırmaz. Psikolojik ve tıbbi olarak istenmeyen prob-lemler minimal enerji gereksiniminin altında devam ettirilen uzun süreli kalori kısıtlanması ile meydana gelmektedir. Sadece diyet ve yapılan ağırlık kaybı kas kütlesinde anlamlı bir azalmaya neden olmaktadır. Egzersiz kas doku kaybına karşı korunmak amacıyla yapılmaktadır ve ağırlık kaybının çoğu da yağ kaybı olmaktadır.

GÜNLÜK YAŞANTINIZ İÇİN TAVSİYELERİM

Bir apartmandan inip çıkarken mümkün olduğunca asansör ye-rine merdiveni kullanın. İş yerinde öğlen yemeklerini hafif geçiş-

tirin kola, cips ve diğer kalorisi yüksek şeylerden kaçı-nın. Öğle arası egzersiz yapma imkânınız yok ise

yürüyün. Eğer mümkünse araba veya otobüs yerine bisiklet veya yürüyerek işe gi-

din. Şayet araba ile işe gitme-niz gerekiyorsa sakin bir yerde veya parkın bir köşesinde ara-bayı durdurup germe hareketleri yapınız. Eğer otobüse biniyor-

sanız mümkün olduğunca daha ilerideki durağa yürüyün otobü-

se oradan binmeye çalışın.

Soner Çiçekel Sportifclub Fitness Trainer

www.sportifclub.com

AKTÜEL 37

Page 38: eCampus'Mag / Sayı 5

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Eskişehir’de bulunan ilk ve tek tam donanımlı eğitim hastanesi olan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fa-kültesi’nin tarihi hakkında bilgi alabilir miyiz?

Üniversitemiz hastanesinin temeli 1976 yılında dönemin Başbakanı Süleyman DEMİREL tarafından atılmıştır. Sağ-lık Bakanlığı’nın Eskişehir’deki 300 yataklı Göğüs Hasta-lıkları Hastanesi’nin üniversitemize devredilmesiyle has-tane kuruluş çalışmaları tamamlanarak Temmuz 1977’de Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi’ne bağlı Tıp Fakültesi Hastanesi faaliyete geçmiş, hasta kabulü yapılarak rutin sağlık hizmetlerine başlanmıştır. 1991 yılı Eylül-Ekim ay-larında eski hastane binasında birkaç anabilim dalı dışın-daki diğer tüm birimler Meşelik Kampüsü’ne taşınmıştır. 1993 yılı sonunda 900 yataklı hastane bitirilerek taşınma işlemleri tamamlanmıştır. 18 Ağustos 1993 gün ve 21672 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 496 sayılı Kanun Hük-münde Kararname ile Eskişehir Osmangazi Üniversitesi kurulmuş ve hastane Anadolu Üniversitesi’nden ayrılarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesine bağlanmıştır. Hasta-nemiz ana binada 900 yataklı olarak 110.000 m2’lik bir alanda hizmet sunmaktadır.

Ayrıca 2004 yılından itibaren, Eskişehir Osmangazi Üni-versitesi Prof. Dr. Servet BİLİR Onkoloji Merkezi hizmet vermeye başlamıştır. Merkez, 3 katlı binasında 100 yatak kapasitesi ile Radyosyon Onkolojisi, Medikal Onkoloji, Ço-cuk Onkoloji, Kemik İliği Transplantosyon Ünitesi, Algoloji Servisleri hastalarımıza hizmet vermektedir.

2011 yılında ise Kalp ve Göğüs Hastalıkları Merkezi Ek Hastane Binası açılmıştır. 17 tek yataklı oda, 79 çift yataklı oda olmak üzere toplam 96 oda, 175 yataklı hastanemiz-de Göğüs Hastalıkları Servis ve yoğun bakım, Kardiyoloji Servisi ve yoğun bakım, Çocuk Kardiyoloji Bilim Dalı, Gö-ğüs Cerrahisi Servisi ve Poliklinik, Kalp Damar Cerrahisi servisleri hastalarımıza hizmet vermektedir.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eğitim Uygulama ve Araştırma Hastanesi Eskişehir merkezinin yanında Bile-cik, Afyon, Kütahya’nın yer aldığı bölgede Üniversite Has-tanesinin gerektirdiği tüm hizmetleri hastaların hizmetine sunmaya devam etmektedir.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nin öncülük ettiği projelerden olan informasyon ve otomasyon sistemlerini anlatır mısınız?

Hastanemizin temel hedefi olan tüm klinik, poliklinik, laboratuvarlar, acil servis ile idari-mali hizmet üniteleri arasında entegre olarak çalışacak olan Hastane İnformas-yon Sistemi (HİS), Laboratuvar İnformasyon Sistemi (LİS) bilgisayar otomasyon projesi önce 280 noktada faaliyete geçirilmiş ve tüm bu üniteler arası iletişim bilgisayar ağı iletişim bilgisayar ağı ile gerçekleştiğinden hasta ve ya-kınlarına sunulan hizmetlerin kalitesinde de önemli kat-kılar sağlamıştır. Ayrıca bu kapsamda ülkemiz kamu has-tanelerinde gerçekleştirilmiş ilk proje olması nedeniyle diğer hastanelerimize de örnek bir model olmuştur. Proje 350 noktaya ulaşmış ve sürekli geliştirilmektedir.

Rakamlarla Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ni nasıl tanımlarsınız?

Aktif kullanılan 947 yatak, 20 ameliyat odası, 2 anjiyo cihazı, diyaliz ünitesi, 15 hemodiyaliz cihazı, 4 adet por-tabl diyaliz tankı ile, 32 erişkin, 15 çocuk sedye kapasitesi ile acil servisler 1081 tescilli kadro yatak sayısı ile hizmet vermektedir. 2011 yılı poliklinik hasta sayımız 385.065, 2012 poliklinik hasta sayımız 460.676’dır. günlük hasta sayısı 1920 civarında olmakla beraber tüm dahili, cerrahi ve çocuk anabilim dalları ve alt dalları poliklinik hizmeti vermektedir.560 öğretim üyesi , 598 hemşire, 1144 hasta-ne personeli ile toplamda 2302 çalışana sahip köklü bir kamu hastanesi olarak, hastalarına hizmet vermeye de-vam etmektedir.

h a s t a n e . o g u . e d u . t r RÖPORTAJ 38

Page 39: eCampus'Mag / Sayı 5

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp fakültesi Hastanesi sertifika programları hakkında bilgi ala-bilir miyiz?

Sağlık Bakanlığı bünyesinde gerçekleştirilen sertifika kurslarında eğitim hastanesi olarak her yıl Türkiye’nin dört bir yanından gelen kursiyerlere sertifika eğitimi ve uygulamaları gerçekleştirmektedir. Hemodiyaliz Hekim ve Hemşireliği, Enfeksiyon Kontrol Hemşireliği, Yoğun Bakım hEMŞİRELİĞİ sertifika Programları gibi.

Yakın zamanda açılışı yapılan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Özel Servisinin hastaya ve hasta yakınlarına sunduğu hizmetler nelerdir?

• Tüm odalarda buzdolabı, LCD televizyon, hemşire çağır-ma sistemi, WC, duş.

• ESOGÜ amblemli nevresim takımı, battaniye, terlik

• Süit odalarda su ısıtıcı, saç kurutma makinası

• Doğum yapmış annelere ESOGÜ amblemli bebek zıbınları, kapı süslemeleri, komposto servisi

• Tüm hastalara özel yemek servisi

• Tüm hastalara ara öğünlerde günde 2 kez çay servisi

• Bu hizmetler için alınacak ücretler oldukça düşük tutuldu. Tek ki-şilik oda 80 Türk lirası, iki kişilik oda 40 Türk Lirası, Suit oda 90 Türk Lirası

Günümüz teknoloji çağında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi bünyesinde yapılan teknolojik gelişmelerden bahseder misiniz?

Eskişehir’in pilot bölge olması itibari ile e-reçete uygulamasına geçen ilk üniversitesi hastanesiyiz. E-reçete sistemi şu anda sorunsuz olarak çalış-maktadır. Mobil uygulamalar üzerinde 2012 yılında başlayab alt yapı çalış-maları tamamlandı. 2013 yılı içinde öğretim üyelerine, asistanlara ve servis sorumlu hemşirelerine tablet (mobil cihaz) temin edilecektir. Özellikle öğre-tim üyelerimiz hastane dışından da hasta ile ilgili dosya, reçete, görüntüleme, order verme ve hastayı face-time görme işlemlerini yapabileceklerdir.

Ayakta hastalar için e-dosya uygulaması başlamıştır. 2013 yılında daha ön-ceki hasta dosyalarımız da bilgisayar ortamına aktarılacaktır. Dijital Ar-şiv çalışmalarına Ortopedi Anabilim Dalında başlanmıştır. 2012 yılı için-de surver alt yapımız tamamen yenilenmiştir. 2013 yılı içinde veri trafiğini hızlandırmak için network yatırım çalışmaları yapılmaktadır. Online rande-vu ve sonuçlar sistemimiz başarılı bir şekilde çalışmaktadır. 2012 yılı içinde web sayfamız güncellenmiştir. Günlük ziyaretçi sayımız 2500 kişi civarındadır. “Size Nasıl Yardımcı Olabilirim?” sloganıyla harekete geçen Eskişehir Osmangazi Üni-versitesi Hasta Yardım Ekibinden biraz söz eder misiniz?

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hasta Yardım Ekibi “ Size nasıl yardımcı olabiliriz” sloganı ile görevlerini sürdürüyor. Ekip, hastanenin 11 noktasında 21 personeli ile poliklinik, servisler, ameliyathane ve yoğun bakım ana girişlerinde hasta, hasta yakını, engelli ve kimsesiz hastalara hizmet veriyor. Kimsesiz, yaşlı ve yardıma muhtaç olan has-talara ulaşım hizmeti sunuluyor.

RÖPORTAJ: Zafer Burak AYDOĞDUt i p . o g u . e d u . t r RÖPORTAJ 39

Page 40: eCampus'Mag / Sayı 5

ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİNDEN HABERLER

XII. Metabolik Hastalıklar ve Beslenme Kongresi

Uluslararası Katılımlı XII. Metabolik Hastalıklar ve Beslenme Kongresi, Es-kişehir’de Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Beslenme ve Metabolizma Hastalıkları Bilim dalı Başkanı Prof. Dr. Sultan D. AYDOĞDU ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Ülkemizde sıkça görülen akraba evliliklerinin insan metabolizması üzerine etkilerinin tartışıldığı kongrede, kongre başkanlığını üstlenen AYDOĞDU; “Kongremizin bilgi dağarcığımızı genişleteceğine, hastalarımızın tanı ve tedavisine yansı-yacak sonuçları getireceğine yürekten inanıyoruz.” dedi.

Liseliler Lösemi Hakkında BilgilendirildiESOGÜ Hastanesi Çocuk Hematolojisi Onkoloji Bilim Dalı Öğ-retim Üyesi Uz. Dr. Ayşe BOZKURT TURHAN Fatih Anadolu Lisesi öğrencilerine Lösemi hastalığıyla ilgili eğitim verdi.

Löseminin her yaşta görülebileceği gibi en sık 2-5 yaşla-rı arasında görüldüğüne dikkat çeken Turhan, hastalığın kesin bir nedeni olmamakla birlikte; çevresel faktörler, kemik iliğine kanserojen maddelerinin zarar vermesi, iyonize radyasyon, bazı virüsler ve kimyasal maddelerin etkisiyle hastalığa yakalanılabildiğinin düşünüldüğünü söyledi.

Uz. Dr. Ayşe Bozkurt Turhan verdiği eğitimde hasta-lıklara yakalanmamak için dengeli, doğal ve sağlıklı beslenmeyi önerirken; yemek öncesi ve sonrasında; ayrıca tuvalet ihtiyacının karşılanmasından sonra ellerin en az 30 saniye boyunca sabunla yıkanması ve olabildiğince kâğıt havlu kullanılması gerektiğini söyledi.

Hastalar Doğum Kontrol Yöntemleri Hakkında Bilgilendirildi

Türk Tıp Öğrencileri Uluslararası Birliği’ne bağlı olarak çalışan Osmangazi Üniversitesi Yerel Kurulu Gönüllüleri “ Kontrol Sende” adlı proje kapsamında ESOGÜ Hastane-si’nde hasta ve hasta yakınlarına doğum kontrol yöntemleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

Klasik ve modern doğum kontrol yöntemleri hakkında bil-gi veren Türk Tıp Öğrencileri Uluslararası Birliği gönüllüleri, konu hakkında kitapçık dağıtımı yaparak korunma yöntem-leri ile ilgili genel bilgiler verdiler. Bu ön bilgilendirme ile yöntemler hakkında ayrıntılı bilgi almak ve en uygun doğum kontrolü yöntemini seçmek ve uygulamak için mutlaka aile hekimine başvurulmasını önerdiler.

Katkılarından dolayı Burçin DANALI’ya teşekkür ederiz...

ETKİNLİK 40

Page 41: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 42: eCampus'Mag / Sayı 5

WA R S AW

II. Dünya Savaşı’nın getirdiği yıkımın ardından küllerinden doğan Varşova(Warszawa), Sovyet etkisiyle yeniden yapılanarak “Feniks” olarak ün kazanmıştır. Şehir eski merkezi Unesco Dünya Mirasları Listesi’nde yer almakla birlikte kent, gelen tüm misafirlerine hesaplı ve kaliteli tüm hizmetlerini sunar…

Mustafa KARADEMİR Eskişehir Osmangazi Üniversitesi / Makine Mühendisliği

SEYAHAT 42

Page 43: eCampus'Mag / Sayı 5

WA R S AWSEYAHAT 43

Page 44: eCampus'Mag / Sayı 5

Nasıl Gidilir?Avrupa’daki birliğe üye olan her ülkedeki gibi bu birliğin bir parçası olan Polonya’ya ve onun başkenti Var-şova’ya gitmek için Schengen Vizesi tüm sorunlarınızı çözecektir. Bilindik tüm evrakların tesliminden sonra genelde sıkıntı çıkmayan vize işlemleriyle adından sıkça bahsettiren bu ülkeye İstanbul’dan direkt uçuşlar ile gidebileceğiniz gibi Avrupa’nın diğer kentlerine giden başka hava yollarının uçuşlarıyla da aktarmalı olarak Varşova Choplin Havaalanına inebilirsiniz. Havaalanından ise şehir merkezine 20 dakikada tek bir otobüs ile geçebilirsiniz. Şehir merkezine ulaşmak inanılmaz derecede kolay bu şehirde.

KonaklamaGenel olarak ucuzluğuyla adından bahsettiren Polonya, kalacak yerler konusunda da sizlere sınırsız imkân-lar sunuyor diyebiliriz. Beklentilerinizin üzerindeki hizmet anlayışları ile karşılaştığınızda şaşırabileceğiniz hosteller ise sizi şaşırtmasın. Genelde çalışan personellerin yardımsever ve dost canlısı tavırları sizi etki-leyecektir. Hatta karşılaşacağınız bazıları sizlere öyle tavsiyeler verecektir ki, oradan derhal ayrılıp size tavsiye edilen yere yerleşebilirsiniz.

Bunların dışında tercihinizi ev kiralamaktan yana kullanırsanız da, isterseniz şehrin tarihi kimliğinin yaşa-tıldığı bölgede olun, isterseniz biraz daha dışında, fiyat olarak çok farklılık göstermiyor. Genelde hepsi uygun fiyat politikaları uyguladıkları için dikkat etmeniz gereken asıl şey, neredeyse aynı fiyata daha çok alternatifi olan evi tercih etmeye kalıyor.

Ucuz olduğundan bahsettiğimiz konaklama ihtiyacı için ortalama bir fiyat verirsek günlüğü aşağı yuka-rı 10 ile 15 Euro arasında değişen hosteller tam şehrin merkezinde kalmaktadır. Kimi zaman 5 Euro’dan daha ucuza konaklama imkânlarıyla karşılaştığınızda ise şaşırmamanızı tavsiye ederiz.

Yemek Kültürü ve EğlenceEt ağırlıklı bir mutfak kültürüne sahip olan Varşova’da her türlü damak zevkine hitap eden lezzetlerle kar-şılaşacaksınızdır. Tavuk ve dana etinin oldukça yaygın olarak kullanıldığı kentte, domuz eti de bir hayli revaçtadır. Seçimlerinizi yaparken siparişinizi özel olarak tekrar belirtmeniz, hoşunuza gitmeyecek bir sofra deneyimi yaşamanızın önüne geçecektir. Tüm bu türlerin yanında ördek etine aşırı düşkün olan Varşovalılar, bu konuda harikalar yaratıyorlar diyebiliriz ve denemenizi tavsiye ederiz.

Bizdekine benzer bir durum olarak çorba da önemli bir yer tutar sofralarında. Her türden çorbayı içme im-kânına sahip olabileceğiniz bir yer. Sebzeye de aşırı düşkünlüğün had safha da olduğu Varşova’da pancar ve lahana ile hazırlanmış değişik türler ilginizi çekebilir.

Bahsettiğimiz tüm bu türlerin yanında mutlaka haşlama ya da kızartma tüketen Varşovalıların, bizon votkaları oldukça meşhur ve serttir. Yüksek alkol değerine sahip bu votkanın yanında bal şerbetiyle hazırladıkları tatlımsı şarap ise ilgilileri için sıra dışı bir deneyim olacaktır.

Eğlence hayatı için çok da sıra dışı bir kültüre sahip olduğunu söyleyemeyeceğimiz Varşova’da, gece kulüpleri oldukça revaçta. Eğlenmek isteyenler için her türlü imkânı sunan bu kulüpler içerisinde Opera Club oldukça popüler. Opera Club’tan sonra adını sıkça duyabileceğiniz Space Club’ta eğlenceli dakikalar için farklı bir adres olabilir.

Tüm bunların dışında güzel dakikalar geçirmek için gece kulüplerine bağımlı değilsiniz. Genelde basit bir yapıya sahip olan şehirde, herhangi bir metropoldeki gibi kaybolma ihtimaliniz yok. Ulaşım ağı çok gelişmiş olduğu için gitmek istediğiniz yerlere rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Ancak vasıta olarak ufak tefek tramvaylar kullanılıyor.

SEYAHAT 44

Page 45: eCampus'Mag / Sayı 5

Hediyelik Eşya

Eski Sovyet izleri olan ve bölgedeki diğer kentlerde ya da ülkelerde bulabileceğiniz türden bir-çok ahşap veya el işlemesi eşyalar klasik hediyeler olarak tercih edilebilir. Bunların dışında böl-genin önemli bir hediyelik eşya malzemesi porselendir. 18. Yüzyıldan beri porselen sektöründe olan Varşovalılar, Çin porselenine göre daha kalın ve sert ürünler ortaya çıkarmaktadırlar.

Genel olarak tercih edilen bu türlerin yanında “Subrowka” adını verdikleri yüksek alkollü vot-kada hediyelik eşyalar konusunda listenin başında yer almaktadır.

DİKKAT ETMEKTE FAYDA VAR!

Varşova’da ve Polonya genelinde belli başlı ve bildiğimiz noktalara dikkat etmemiz ge-rekir.

İlk olarak, bir yıl içerisinde Türkiye’ye gelen turist sayısının neredeyse iki katına her yıl ev sahipliği yapan Polonya’da, ülkenin neresinde olursanız olun çok büyük sorunlarla karşılaşmayacaksınızdır. Turistin son derece değerli olduğu bir yerde kendi yaşadığınız yerlerde nelere dikkat ediyorsanız yine onlara dikkat etmelisiniz. Yaşadığımız yerlerde geceleri tenha sokaklara girmekten kaçınmayı bu konu başlık altında çok güzel bir örnek olarak kullanabiliriz.

Diğer dikkat edilmesi gereken konu ise, döviz bürolarında yaşayabileceğiniz sıkıntılar hakkında. Verdiğiniz paranın tam karşılığını aldığınızdan emin olun. Bazen elinize geç-mesi gereken miktardan 5 ile 10 dolar civarında daha az bir para geri dönüşü olabilir ve bu durumu belirttiğinizde yaygın olarak karşılaşacağınız savunma vergilendirme olacak-tır. Bu hususta bilgili ve tedbirli olmakta fayda var.

SEYAHAT 45

Page 46: eCampus'Mag / Sayı 5

WHITE RUSSIAN BLACK RUSSIAN

FARKLI, HESAPLI ve LEZZETLİ TARİFLER

Eskişehir’de öğrenciyseniz ve yaz okulu sebebiyle bir süre daha mutfakta kendi başınızın çaresine

bakmak zorundaysanız; hem bütçenizi zorlamayacak hem de dışarıda farklı mekânlarda bulabilece-

ğiniz lezzetleri kendinizin hazırlayabileceği tariflerle sofralarınıza taşıyoruz.

Travelers’ Cafe’nin katkılarıyla hazırladığımız bu ayki lezzet sayfamızda; farklı bir makarna deneyimi

yaşamanıza yardımcı olacak “Rice Steak” ile yaz sıcaklarında sizleri serinletecek “Black Russian” ve

“White Russian” kokteyllerinin tariflerini veriyoruz.

Malzemeler

• 1 paket “rice steak”• 1 adet orta boy soğan (jülyen doğranmış)

• 2 adet orta boy mantar (jülyen doğranmış)

• 1 adet kapya biber (jülyen doğranmış)

• 1 adet dolma biber (jülyen doğranmış)

• 1 adet taze soğan (jülyen doğranmış)

• 1 adet havuç (jülyen doğranmış)

• 1 çorba kaşığı sıvı yağ• 2 adet yumurta• Kavrulmuş yer fıstığı (İsteğe bağlı)

• Soya Sosu

Hazırlanışıİlk olarak 1 paket rice steak (tüm seçkin marketlerden temin edebilirsi-niz) makarnamızı ılık suda bir saat bekleterek yumuşamasını sağlıyoruz ancak asla haşlamıyoruz.

1 çorba kaşığı yağ ile tavamızı ısıttıktan sonra, jülyen doğranmış havuç, soğan, kapya biber ve dolma biberlerimizi kızgın tavaya atarak kavur-maya başlıyoruz.

Tavadaki malzemelerimiz kavrulduktan sonra 1 saat boyunca ılık suda bekleterek yumuşattığımız makarnamızı tavamıza ilave ederek, kavur-ma işlemine devam ediyoruz.

Kavurma işlemine devam ederken, bir ya da iki çorba kaşığı soya sosuy-la birlikte bir çay bardağı sıcak suyu yemeğimize katıyoruz.

Daha sonra taze soğanlarımızı ilave ederek kavurma işlemine birkaç dakika daha devam ederken, kavrulmuş yer fıstıklarını da isteğimize ta-vamıza atıyoruz ve ayrı bir tavada iki adet yumurtayı kırarak pişiriyoruz.

Yumurtalarımız piştikten sonra, hazırladığımız makarnayı servis taba-ğımıza alıyoruz ve yumurtalarıda üzerine ekleyerek soframıza yerleş-tiriyoruz.

Hazırlanışı

MalzemelerVotka(Vodka)Kave LikörüBuz

Hazırlanışı

Kırık buz ile barda-ğımızı doldurduktan sonra ¾ ölçek votka ve ¾ ölçek kahveyi Shaker ile iyice çalka-ladıktan sonra süze-rek Viski Bardağı ile servis edebiliriz.

Malzemeler

SütVotka (Vodka)Kahve LikörüBuz

Hazırlanışı

¾ ölçek votka ile ¾ ölçek sütü shaker ile iyice çalkaladıktan sonra bardağımızın içini ağzına kadar kırık buzla doldu-ruyoruz. Shakar’ın içindeki süt&votka karışımını bardağa boşalttıktan sonra kahve likörünüde ilave ederek servise hazırlıyoruz.

Rice SteakHazırlayan: Jiyan ARSLAN

Hazırlayan: Tuncer ŞAHİN

AKTÜEL 46

Page 47: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 48: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 49: eCampus'Mag / Sayı 5

BAH

AR

ŞEN

LİĞ

İ YÜ

RÜYÜ

ŞÜ

Page 50: eCampus'Mag / Sayı 5

Anadolu Üniversitesi 30. Bahar Şenliği YürüyüşüRengârenk Bahar Yürüyüsü,

Öğrencilerin birbirinden farklı ve bir o kadarda renkli kıyafetleriyle damgalarını vurdukları yürüyüş, Prof. Dr. Davut AYDIN’ın Yunusemre Kampüsün-deki Atatürk Anıtı’na çelenk koymasıyla başlarken, kampüste toplanan öğrenciler otobüsler ile Eskişe-hir Valiliği önüne gelmesiyle hareket kazandı. Valilik önünden başlayan yürüyüş, Arifiye Mahallesi ile Kıb-rıs Şehitleri Caddesi üzerinden Adalar mevkiine kadar uzanırken, yolda kendilerini izleyenlere çiçek dağıtan ve şehre farklı bir hava katan öğrenciler, günlerce süre-cek olan birçok etkinliğinde startını vermiş oldular.

Anadolu Üniversitesi’nin her eğitim yılı içerisinde geleneksel olarak düzenlediği, “Bahar Şenlikleri” kapsamındaki “Bahar Şenliği Yürüyüşü” düzenlendiği her yıl olduğu gibi bu yılda muhteşem görüntülere sahne oldu. 8 Mayıs Çarşamba günü, şehir merkezinde gerçekleştirilen etkinlikte üniversitenin her fakültesinden yüzlerce öğrenci yürürken, Anadolu Üniversi-tesi Rektörü Prof. Dr. Davut AYDIN’da yürüyüşe katılanlar arasındaydı. Kosova Kamu Yönetimi Bakanı ve Kosova De-mokratik Türk Partisi Genel Başkanı Mahir YAĞCILAR’ın da eşlik ettiği yürüyüşte renkli kareler ortaya çıktı.

ETKİNLİK 50

Page 51: eCampus'Mag / Sayı 5

ETKİNLİK 51

Page 52: eCampus'Mag / Sayı 5

Dolu dolu bir Mayıs ayının habercisi olan yürüyüşte, Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin kendilerinin ta-sarlayıp giydikleri Mitolojik, Uzak Doğu, Eski Mısır ve

Osmanlı dönemi temalı kıyafetleri dikkatleri çekerken, Bahar Şenliği Etkinlikleri’nin 21 Mayıs’a kadar süreceği belirtildi.

Bahar Şenlikleri kapsamında her yıl Radyo A DJ’lerinin organize ettikleri Radyo A partisi ile devam edecek olan

şenliğin Eskişehir halkına yine keyifli saatler yaşatacağına dikkat çeken öğrenci temsilcileri ve Espark Alışveriş Merkezi yakınlarında kurulacak sahneye herkesi davet ettiklerini be-

lirttiler.

Radyo A Açılış Partisi’nin ardından, Anadolu Üniversitesi Be-den Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nun düzenleyeceği ve 12 Ma-yıs Pazar günü İki Eylül Kampüsü’nde gerçekleştirilecek olan 9.

Uçurtma Şenliği’nin gün boyu süreceğini ve sponsorlar tarafın-dan uçurtmalar dağıtılacağını belirten katılımcılar şehrin dört bir

yanından gelecek olan konuklar ile gökyüzünde ayrı bir şölen ya-ratacaklarının altını çizdiler.

ETKİNLİK 52

Page 53: eCampus'Mag / Sayı 5

ETKİNLİK 53

Page 54: eCampus'Mag / Sayı 5

4. EMPATİ GÜNLERİAEGEE - ESKİŞEHİR

AEGEE-Eskişehir tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Empati Günleri etkinliği, Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nin katkılarıyla Moonlight Cafe’de gerçekleştirildi.

Dört farklı engel türünün katılımcılar tarafından deneyimlenmesi isteni-len etkinlikte, iki gün boyunca 200’ü aşkın katılımcı aktivitelere katılarak, engelli vatandaşları anlama olanağı buldu.

Engellerden ilki ile karanlık odada görme engellileri anlayabil-mek amaçlanırken, katılımcılardan rasgele seçtikleri bir göre-vi karanlık odaya girerek 3 dakika içerisinde tamamlamaları istenildi. Katılımcılar, günlük hayatta çok kısa bir sürede yap-tıkları herhangi bir işlemi, görme engeli ile yapmalarının ne kadar zor olduğu deneyimlediler.

Katılımcılardan yapılması istenen bir başka aktivite ise, te-kerlekli sandalye ile hafif eğimli bir rampaya sahip olan kulvarın tamamlanmasıydı. Dikkat dahi edilmeyen küçük ayrıntıların, bazen büyük engeller yaratabileceğini gös-termeyi amaçlayan aktivite ile tekerlekli sandalye kulla-nanların yaşadıkları zorluklara dikkat çekildi.

Düzenlenen etkinliğin son en-geli ise, kireçlenme sonucu

parmaklarda oluşan sıkıntılardı. Yaşanan problemi tasvirlemek

için, yarışmacıların ellerine plastik kaşıklar bantlanarak, katılımcılar-

dan bir cüzdanın içinden bozuk pa-raları almaları istenildi. Elleri kaşık-

larla bantlı yarışmacıların, bükmekte zorlandıkları parmaklarıyla bu işlemi

gerçekleştirmelerinin göründüğünden de zor olduğu anlaşılırken, etkinlik so-

nunda bazı engelleri aşmak adına güzel bir adım atılmış oldu.

ETKİNLİK 54

Page 55: eCampus'Mag / Sayı 5

4th Empathy DaysWe organized 4th Empathy Days by the sup-ports of Tepebaşı Municipality in Moonlight cafe near Espark between 18-19th May,2013.We managed 4 different activities for the partici-pants so participants experienced four different disabilities.First of them was the dark room whi-ch has been like a tradition in Empathy Days,be-fore getting into the dark room,participants get their duty randomly and try to do it in 3 minutes in the dark room.The second of activities was to use wheelchair on downgrade.Third was to make empathy for old people that have problem on the-ir ankle while walking in daily life.We asked partici-pants to take their shoes off and then we put some pulse on their shoes and asked to walk like that.

The last activity was for making empathy for people who have calcification on their fin-gers then participants’ fingers were pas-ted with plastic teaspoon and were asked to take some coins from a wallet.Approxima-tely 200 people participated in the event and made “Empathy” with AEGEE-Eskişehir.

Thanks a lot to Active Citizenship Working Group for their contribution and everyone who helped us to make 4th Empathy Days happen.

ETKİNLİK 55

Page 56: eCampus'Mag / Sayı 5

Ama Sosyal Medya İyidirGünlerdir bu ülkede bir şeyler oluyor. İnsanlar sokak-lara döküldü. Silah yok, sopa yok ellerinde. Gezi Parkı, parktan başka hiçbir şey olmasın diye başladı her şey. Kitaplar okundu, şarkılar söylendi, yediden yetmişe her-kes Gezi Parkı’nda nöbet tuttu. Sonra polis geldi. Sonra biber gazı. Sonra çatışmalar. İnsanlar yaralandı. İnsanlar çok üzüldü. Birileri yalvardı “Allah aşkına durun artık” dedi. Kimse durmadı. Kimse özür dilemedi. Ve hiç kimse vazgeçmedi.

Kimilerine göre gerekli bu isyanlar. Kimilerine göre gereksiz. Sokağa dökülen insanların adları kimilerince “bir grup marjinal”. Annemin babamın haberi yok olan-lardan. Çünkü Twitter kullanmıyorlar. Çünkü ana akım medya hiçbir şeyden bahsetmiyor. Olayları duyan insan-lar kulaklarına inanamıyor. “O kadar da değildir yahu” diyor. Dünya basını “Türk Baharı’nın tohumları atılıyor” diyerek veriyor haberleri.

Benim aklım hiç almazdı Arap Baharı hareketlerinin bir kısmının Twitter’dan yürütülebildiğini. İnsanların Twitter ile bir şeyleri organize edebileceği ve bu sayede örgüt-lenebileceği. Olabiliyormuş. Günlerdir #direngeziparkı hastagi ile paylaşılan şeyleri herkes görmeli. “Buraya ambulans lazım, yardıma ihtiyacımız var, elimizde limon ve süt var nereye getirelim, dünya basını bizden bahse-diyor, her yer biber gazı, wifi şifreleri şunlar, apartman kapısını açtım gelin, şu saatte şurada toplanıyoruz…” Ve gerçekten yardımlar gitti, dünya basını daha da çok bahsetti, videolar fotoğraflar paylaşıldı ve gerçekten o saatte orda binler toplandı. Twitter dediğin bir sosyal mecra ve herkesin sokaklarda toplanmasına yardımcı oldu.

Bilgi kirliliğine de sebep oldu elbette. Olmayan haber-lerden, gerçekleşmeyen olaylardan da bahsedildi. Hem tüketici hem üretici olunca insan sosyal medyada, bu-nun önüne geçmek elbette ki imkânsız. Ama bundan

sonra sosyal medyanın gücü denildiğinde Türkiye’de yaşayan tüm insanların aklına şu gelecek: #di-

rengeziparkı

Galatasaraylılar, Fenerbahçeliler, Beşiktaşlılar, Trabzonsporlular,

RedHack, sanatçılar, Çarşı, Karşıyakalılar, Göztepeliler,

öğrenciler, tüm iller, tüm dünya, insanlık… Nasıl ta-

nımlarsanız tanımlayın; bir iki ağaç için deyin,

yasaklar için deyin, polis şiddetinden deyin, artık sessiz

kalmak istememek-ten deyin… Hepsi yüzünden deyin.

Ne derseniz deyin, hepsi güzel günler için

sokaklara döküldü ve artık şunu biliyoruz: Ama sosyal

medya iyidir.

Mine DURUKAN aristolog.com

AKTÜEL 56

Page 57: eCampus'Mag / Sayı 5

Eskişehir’in en büyük öğrenci orga-nizasyonlarından olan AIESEC, bu yıl ilkini düzenlediği ve geçtiğimiz yıllar-da düzenlenen “Liderlik ve Kalkınma Zirvesi” nin devamı niteliğinde olup ancak daha geniş konu yelpazesiyle düzenledikleri “İnteraktif Kariyer Kong-resi” ni 17 Mayıs tarihinde ESOGÜ Prof. Dr. Fazıl Tekin Konferans Salonu’n-da geniş bir katılım ile gerçekleştirdi.

İlginin yoğun olduğu etkinlikte, öğrenci ve firmalar bir araya getirilerek; firma-ların kaliteli, duyarlı, öğrenmeye açık ve dinamik insan kaynağına ulaşması; öğ-rencilerin, de kendilerine uygun iş alan-ları belirlemeleri, girişimcilik, marka, kalite yönetimi, kariyer planlaması, ku-rumsal iletişim ve inovasyon gibi konu-larda yetkin katılımcıların birbirleriyle deneyim ve bilgi alış verişinde bulundu-

ğu ve ayrıca firmaların insan kaynakları birimlerince açmış oldukları stantlarda anında CV(özgeçmiş) doldurma imkâ-nı bulan öğrencilerin İnteraktif Kariyer Günleri’ne ilgisi büyüktü.

AIESECE S K İ Ş E H İ R

AIESEC iLEİNTERAKTİF KARİYER GÜNLERİ

ETKİNLİK 57

Page 58: eCampus'Mag / Sayı 5

Sokaktaki insanlar arasında etkileşim yaratmak, ünversite gençliğinin sanatsal ve kültürel dinamizmini şehre yaymak ve üniversite ile şehrin bütünleşmesini sağlamak gibi amaçlarla Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin ortak çalışmalarıyla bu yıl 6.sı düzenlenen “Sokak Festivali” her yıl olduğu gibi bu yılda renkli görüntülere sahne oldu.

25 – 26 Mayıs tarihlerinde iki gün boyunca devam eden ve Ada-lar’da, Porsuk Çayı’nın kenarında sahneler kurulup, stantla-rın açıldığı festival açık hava film gösterileri ve konserler baş-ta olmak üzere birçok aktiviteyi Eskişehirliler ile buluşturdu.

ETKİNLİK 58

Page 59: eCampus'Mag / Sayı 5

Açılış yürüyüşü ile başlayan festival, stand etkin-likleri, sokak müzisyenlerinin gösterileri ile devam ederken, Eti Park’ta kurulan Açıkhava Sineması’n-da “Aşk Tesadüfleri Sever” filminin gösterimi yapıldı.

Etkinliğin ikinci gününde ise sokak tiyatroları, moda defilesi ve Latin Cuba konseri ile devam eden etkinli-ğin kapanış konserinde Bulutsuzluk Özlemi Porsuk Ça-yı’nın üzerine kurulan platformda sevenleriyle buluştu.

Sokak Festivali Hakkındaİlk olarak 30-31 Mayıs 2008 tarihinde “Sokak Günleri” ile başlayan bu etkinlik, son 6 yıl içeri-sinde geleneksel bir hal almıştır. Sanatı sokakla buluşturan ve üniversite gençliği ile öğrenciyi bu-luşturmayı hedefleyen “Sokak Festivali” her yıl daha geniş çapta insanın hafta sonuna renk katıyor.

ETKİNLİK 59

Page 60: eCampus'Mag / Sayı 5

ANADOLU ÜNİVERSİTESİ’NDE

BİLİŞİM RÜZGÂRIÜyelerini ve tüm öğrencileri bilişim tekno-lojileri alanında geliştirme, sorunları çö-zümleme ve benzer ilgi alanlarına sahip öğrencileri bir araya getirerek sosyalleş-melerini sağlamak amacıyla 1999 yılında kurulan Anadolu Üniversitesi Bilgisayar Kulübü, bu yıl “Bilişimde Kariyer ve Tek-noloji Günleri” etkinliğinin üçüncüsünü dü-zenledi.

Anadolu Üniversitesi Kongre Merkezi Mavi ve Kırımızı salonda eş zamanlı teknik eği-timlerin yapıldığı ve 7 bölümden oluşan panel Salon Anadolu’da gerçekleştirildi.

Etkinliğin ilk ayağını oluşturan “Bilişim-de Girişimcilik” paneline iyibilir.com ’dan Faruk ERDOĞAN, armut.com ’dan Başak DEĞİM ve Setrow’dan Eren YALÇINDAĞ panelist olarak katılırken, panelin mo-deratörlüğünü Doç. Dr. Mehmet BAŞAR üstlendi. Panelistlerin girişimlerinin fikir sürecinden, uygulama sürecine dek yaşa-dıkları ve karşılarına çıkan zorlukları anlat-tığı etkinlikte, Setrow kurucu ortaklarından olan Eren YALÇINDAĞ, üniversite yıllarında çalışmaya başladığını ve o süreçten farklı işler yaparak şu anda içerisinde bulunduğu firmanın temellerini attığını belirtti.

ETKİNLİK 60

Page 61: eCampus'Mag / Sayı 5

Doç. Dr. Mehmet BAŞAR ise girişim-cilerin KOSGEB, TUBİTAK ve Melek yatırımcılar gibi se-çeneklerinin olduğu-nu ve bunlardan gi-rişim sürecinde nasıl faydalanılacağından bahsetti.

Siber Güvenlik, And-roid Uygulama Ge-liştirme Eğitimi, Mo-bil Güvenlik, JQuery Mobile, Unity3D ile Mobil Uygulama Ge-liştirme teknik eği-timleri konularında düzenlenen teknik eğitimlerde ise katı-lımcıların sayısında yaşanan yoğun artış gözlerden kaçmadı.

jQuery

John Resig tarafından 2006 yılında geliştirilmiş bir açık kaynak javascript kütüphanesidir. jQuery yoğun olarak animasyonlarda Flash’ın alternatifi olarak kullanılır.

Unity 3D

3 boyutlu oyunların bilgisayarlara kurulmadan oynanmasını sağlayan ve bir oyun motoru olan Unity 3D, Unity Web Player eklentisi sayesinde bilgisayara daha az yüklenerek, oyunu kendi sunucularından oynatmaktadır.

ETKİNLİK 61

Page 62: eCampus'Mag / Sayı 5

Twitter Taze Kan: Twitter’ın milyonlar-ca üyesi bulunuyor fakat bu kullanıcıların %53’ü henüz üyeliklerinin ilk yılını tamamla-madılar. Rakibi Facebook ise daha doygun bir kitleye sahip ve bu oran %19’da kalıyor.

En Büyük Etki Facebook: Markalar açısın-dan en önemli sosyal ağ Facebook. Tüke-ticilerin satın alma davranışlarında %47’lik aslan payına sahip Facebook rakiplerin-den çok üstün bir performans sergiliyor.

Günlük hayatımızın vazgeçilmez parçaları olan sosyal ağlar, kendi içlerinde birbirinden farklı dinamiklere sahipler. Bu sosyal ağlar ile ilgili herkesin tahmin yürütebileceği istatistikler bulunsa da, bazı istatistikler kullanıcıları şaşırtmayı başarıyor. Şimdi onlara göz atalım:

Sosyal Medya Yaşlanıyor: Sosyal ağları genelde gençlerin kullandığı bilinen bir gerçek. Bu durum yavaş yavaş değişiyor çünkü en çok geli-şim 45-54 yaş aralığında yaşanıyor.

Sosyal Bağımlılık Büyüyor: İnsanların sosyal ağlardan sıkıldıkları dile getirilse de istatistikler bu durumu yalanlıyor. Günde birkaç kez sosyal ağlara giriş oranı %22 artmış durumda ve bu oran milyonlarca kullanıcıya karşılık geliyor.

Kullanıcılar Check-in Yapmıyor: Akıllı te-lefonların hayatımızda iyice yer edinmesi, beraberinde mobil uygulamaların yükseli-şini getirdi. Her ne kadar popülerliği artsa da, Foursquare çoğu kullanıcı için sadece bir yabancı.

Cihaz Öldü, Yaşasın Yeni Cihaz!: Akıllı telefon-ların yükselişi beraberinde bilgisayar kullanımı-nın çöküşünü getirdi. Öyle ki, Facebook kullanı-cılarının %54’ü artık mobili tercih ediyor.

Markaları Takip Etmek Yükselen Trend Ama: Kullanıcıların sosyal ağlarda markaları takip etme oranında müthiş bir artış var. Fakat bu artışa rağmen kullanıcıların çoğunluğu sosyal ağlarda hiçbir markayı takip etmiyor.

Yusuf DAHİ aristolog.com

SOSYAL MEDYANIN ŞAŞIRTAN İSTATİSTİKLERİ

AKTÜEL 62

Page 63: eCampus'Mag / Sayı 5

Tiyatro Anadolu’nun ilk gösterimini Almanya’nın Köln ken-tinde sergilediği ve Beliz GÜÇBİLMEZ’in yazıp, Erol İPEK-Lİ’nin yönettiği “Dünyanın Rengi; Doyçland” bu dönemde AKM Oda Tiyatrosu’nda tiyatro severlerle buluştu.

Almanya’ya göçün 50. Yılı sebebiyle yazılan oyun, yaşanan göç acısını ve yarattığı şaşkınlığı sahneye taşırken, kültü-rel karmaşanın yaşattığı çelişkileri de gözler önüne serdi. Açıköğretim Fakültesi’nin 30. Yıl etkinlikleri kapsamında turne programı hazırlayan ekip, farklı illerde Açıköğretim Fakültesi’nde okuyan öğrencilerle de tiyatro salonlarında buluştu. Köln’den sonra Antalya, Konya, Kocaeli, İzmir ve Hakkâri’de de sahnelenen oyun, Eskişehir’de de her göste-rimde büyük ilgi gördü.

DOYÇL A N D

ETKİNLİK 63

Page 64: eCampus'Mag / Sayı 5

AHMET

ERTEGÜN

MÜZİK DÜNYASINDAKİ DEV TÜRK İMZASI

Dünyaca ünlü mü-zik, spor ve iş ada-mı. LED ZEPPELIN, RAY CHARLES, ERIC CLAPTON, THE ROL-LING STONES ve daha birçoklarını müzik piya-sasına kazandıran isim. Dünyaca ünlü birçok ödülün sahibi. Kurduğu NEW YORK COSMOS ku-lübü ile Amerika’yı, Avrupa Futbolu ile tanıştıran; PELE ve BECKENBAUER’i Amerika’ya geti-ren Türk. Yaptığı her işten bahsetmek, o işleri sayfalara sığdırmak imkansız ancak biraz merak eden-ler için işte AHMET ERTEGÜN…

Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti dö-nemlerinde üst düzey diplomat olarak görev yapan Mehmet Münir Ertegün’ün oğlu olan Ahmet Ertegün, 31 Temmuz 1923 yılında İstanbul’da doğdu. Babası başlarda Mustafa Kemal’in hukuk müşaviriydi. Ahmet Ertegün henüz 2 yaşında iken babası Bern’e , İsviç-re–Türkiye temsilcisi olarak atandı. Sonraki süreçte ise sırasıyla Paris,Roma ve Londra’da kısa dönemler geçir-di. Son olarak ABD’ye Türkiye Büyükelçisi olarak ata-nan babası ve ailesiyle birlikte Washington’a yerleşti.

Daha 14 yaşındayken annesinin hediyesi olan ve ka-yıt yapabilen plak makinesi ile kendisi gibi müzik aşığı olan abisi Nesuhi Ertegün ile birlikte bir yandan çalar-ken bir yandanda kendi yazdığı şarkıları söyledi. 16 yaşında bir pop müzik uzmanıydı ve 18 yaşına geldi-ğinde 50000 plağa sahipti. Maryland Annapolis’de bu-lunan St. John’s College’da Felsefe eğitimi aldı, daha sonrada beşeri bilimler okudu ve eğitimini Amerika’da tamamladı. Genç yaşta Duke Ellington ve Jelly Roll Morton ile arkadaşlık kurdu. Mezun olduktan sonra Waxie Maxie adlı radyo tamir dükkanı sahibi Max Sil-verman’la tanıştı. Radyo programları yapan Max Silver-man ile arkadaş olan Ertegün dinleyicilerin hangi mü-zikleri neden satın aldıklarını öğrenmeye başladı. Aynı zamanda programa çıkan bir çok yeni sanatçı ile tanıştı.

21 yaşına geldiğinde plak yapmaya başlamıştı ve 1946 yılında Silverman’ın desteği ve diş hekimi arkadaşı Herb Abramson’la birlikte gospel (kilise müziği), R&B ve jazz etkileriyle bir plak şirketi kurdu. Yaptıkları birkaç kasetin satılmaması sonrası Silverman maddi desteğini çekti. Babasının arkadaşlarından da aradığı desteği bulama-yan Ertegün, aile dişçileri Vahdi Sabit’ten $10.000 borç alarak ve Pasific Jazz isimli şirketten esinlenerek Atlan-tic Records’u 1947 yılında Jerry Wexler ile birlikte kurdu.

Sonra ki yıllar içinde Ahmet Ertegün,“Üsküdar’a Gi-der İken” şarkısını ABD kültürünün bir parçası

haline getirdi. Abisinin ölümü sonrası onun anısına Rock and Roll Hall of Fame (Rock

and Roll Şöhretler Müzesi)’i kurdu. Ame-rikaya Avrupa Futbolunu ilk getiren isim Ahmet Ertegün’dü. Pele ve Franz Be-ckenbauer’i , 1970’lerde kurduğu New York Cosmos takımına transfer etti. 3 Grammy ödülü sahibi oldu. 2006 yılı Grammy Ödül Töreni’nde, müzik dün-yasında en çok emeği geçen insanlara, ilk kez verilmeye başlanan Onur Ödü-

lü’nün ilk sahibi oldu. Bu ödülü aldıktan sonra kurduğu tek cümle ise; “Bana bu

imkanı tanıyan Amerika’ya ve sevgili öz vatanım Türkiye’ye teşekkür ederim” oldu.

26 Ekim 2006’da Led Zeppelin konseri sırasın-da ayağı kayan ve kafasını vuran Ertegün hastane-

ye kaldırıldı ancak 14 Aralık 2006’da hayatını kaybetti.

AKTÜEL 64

Page 65: eCampus'Mag / Sayı 5

Rock and Roll’un ortaya çıkışı ile bir çok ünlü ismi ve grubu müzik piyasasına da-hil etti. Tüm zamanların en büyük müzis-yenlerinden sayılacak birçok şarkıcının ilk kayıtlarını yaptı;

Led Zeppelin, Rolling Stones, Eric Clap-ton, Ruth Brown, Big Joe Turner, Ray Charles, Bobby Darin, Sonny ve Cher, Buffalo Springfield; Crosby, Stills, Nash & Young, Bette Midler ve Kid Rock, Nat King Cole’u üne kavuşturdu. İngiliz Rock müzisyeni ve Rolling Stones’in kurucu üyesi Mick Jagger ve grubun diğer üye-leri Steve Ross, Henry Kissinger’ın, en büyük destekçilerinden birisi oldu.

Tarkan’la birlikte bir çok çalışma içeri-sinde bulundu. Tarkan’ın yaptuğı Türkçe şarkılar ile Amerika’da tanınmasına yar-dım etti ve O’nu bir dünya starı haline getirdi. Daha sonra bir çok şarkısı üze-rinde çalışmalar yürüttü. Broadway sah-nelerinde büyük başarıyla temsil edilen “Smokey Joe’s Cafe” adlı oyunun şarkı-larının, 1950’li yıllarda Atlantic Records plak şirketi tarafından üne kavuşturla-masını sağladı. 1955 yılında Elvis Pres-ley’i kendi şirketine bağlamak için Sun Şirketine 25000 dolarlık bir teklif götür-dü ancak Elvis’i, RCA Şirketine kaptırdı.

ABD başkanlarından Bill Clinton’ın Har-lem’deki yeni ofisinin açılışında seslendi-rilen ”Stand by Me” şarkısının ilk kaydı, Ahmet Ertegün tarafından Atlantic Re-cords stüdyolarında yapıldı.

“Üsküdar’a Gider İken” şarkısını Eartha Kitt’e seslendirterek, şarkının içinde Üs-küdar’ı Kitt’e anlattırdı.

Bir konuşmasında, Atlantic Records hak-kındaki fikirlerini şu sözler ile dile getirdi:

“Atlantic Records’u kurmamızın sebebi, müziklerini beğendiğimiz birkaç şarkı-cı ile kontrat imzalamak ve satın almak isteyeceğimiz albümlerini çıkartmaktı. Açıkçası asla çok eğlenceli birşeyler ya-parak para kazanabileceğimi düşünme-dim. Yanılmış olduğum için çok mutlu-yum.”

Atlantic Records plak şirketinin ku-rucusu ve dünya müzik piyasasının en önemli isimlerinden birisi olan Ertegün, sadece ünlü şarkıcılar ve şarkılarıyla ilgilenmedi, kendi başına bir müzik türü yarattı. 1947 yılında Jerry Wexler ile birlikte kurdukla-rı şirket, büyük plak şirketlerinin o dönem kurdukları düzen içerisinde tutunmayı başardı ve büyük işlerin altına imza attı. Blues ve soul hay-ranı olarak, R&B müziğini jazz tını-ları ile başarıyla harmanladı. Rock and Roll’un ortaya çıkması ile yeni sanatçılar keşfetmeye ve müzik türlerini şekillendirmeye, aynı za-manda onları modern kültüre kat-ma konusunda büyük başarılar elde etti. Plak kayıtları yapmaya bir hobi olarak başlayan Ertegün, bunu her fırsatta dile getirdi. Atlantic Recor-

ATLANTİC RECORDS VE MÜZİK HAYATI

ds’u kurduğu yıllardan itibaren Zen-ci Amerikan Müziği içinde yeraldı.

Ray Charles ve Aretha Franklin’in ilk kayıtlarını yaparak onların tanınma-sını sağladı. Siyahaların müziğine el uzatan Ertegün daha bir çok siyahi şarkıcı ile birlikte çalışmalar yaptı. Ray Charles’ın, dönemin bütün ünlü-lerinin seslerini taklit ederek başladı-ğı müzik hayatına yön vererek kendi çizgisini oluşturmasını sağladı. Ray Charles daha sonraları kilise şarkıları ile yeni şarkılar harmanlamış ve bir-çok kişi bu tarzı, karşıtlarına rağmen çok sevmiştir. 1968 yılında hiçbir yerde tanınmayan Led Zeppelin ile anlaşma imzalaması, Atlantic Recor-ds’ın ve Ahmet Ertegün’ün müziğe duyduğu saygının bir göstergesiydi.

AKTÜEL 65

Page 66: eCampus'Mag / Sayı 5

ROCK & ROLL HALL OF FAME1983 yılında Ahmet Ertegün tarafın-dan kurulan şöhretler kulübü günü-müzde de faaliyet göstermektedir. Ohio Eyaleti, Cleveland şehrinde, Erie Gölü kıyısında aynı isimde bir de müze kurulmuştur. Müze olduk-ça modern bir mimariye sahiptir. Müze, Rock and Roll alanında başa-rılı olmuş sanatçıların, yapımcıların ve müzik sektörüne önemli katkı-larda bulunan isimlerin geçmişleri-ni kaydetmek için tasarlanmıştır. 4 katlı binada yer alan bir çok ünlü sanatçının sahne kostümleri sergi-lenirken, müziklerinin dinlenebile-ceği, röportaj ve konserlerinden gö-rüntülerin gösterildiği bölümlerle, sanatçıların bütün sahne hayatları, yaşadıkları dönemle içiçe anlatıl-maktadır. Rock and Roll kültürü ve sanatçılarıyla ilgili detaylı bilgilerin bulunabileceği, eğlenceli bir mekan yaratılmıştır.

Kulüp üyeleri ve ödüller dört ayrı kategoriye ayrılmıştır; Performers, Non-Performers, Life-Time Achievement, Early Influences.

Bu kulübün bazı üyeleri ise; Pink Floyd, Elvis Presley,The Rolling Stones, The Beatles, Bob Marley,Janis Joplin, Eric Clapton, B.B. King, Queen, Roy Orbison, Muddy Waters,Jerry Lee Lewis, Bob Dylan, Simon and Garfunkel, Johnny Cash, John Lenon,Santana, Rod Stewart, David Bowie,The Who, Les Paul, The Doors, David Bowie, Velvet Underground, Michael Jackson’dır.

Kulübe 2006 yılında, Lynyrd Skynyrd, Black Sabbath ve Sex Pistols; 2007 yılında, R.E.M., Grandmaster Flash and The Furious Five, Patti Smith ve Van Halen; 2008 yılında, Madonna, Leonard Cohen ve Dave Clark Five; 2009 yılında da Metallica, Run-D.M.C. ve Wanda Jackson katılmıştır.

AKTÜEL 66

Page 67: eCampus'Mag / Sayı 5

AMERİKA’YA, AVRUPA FUTBOLUNU GETİREN ADAM

Ahmet Ertegün 1971 yılında New York Cosmos adında bir futbol kulübünün kuruluşunda rol almış, 1985 kadar de-vamlılık gösteren bu kulüp; Ahmet Ertegün, Nesuhi Ertegün ve Warner Bros.’un patronu Steve Ross tarafından New York’ta kurulmuştur. Kuzey Ame-rika Futbol Liginde mücadele eden bu takıma, Pele’yi, Franz Beckenbauer’i, Carlos Alberto’yu ve Galatasaray’dan Türk kaleci Yasin Özdenak’ı transfer etmiştir. Takım, beş kez NASL(Kuzey Amerika Futbol Ligi), üç kez Avru-pa’nın; Barcelona, Fiorentina, Udi-nese gibi takımlarının da katıldığı Trans-Atlantik Kupası’nı kazanmıştır. Ertegün, Maradona daha 17 yaşın-da iken onun yeteneklerini farkedip, peşine düşmüş ancak bu girişimin-de, arkasında gerekli desteği bula-madığı için sonuca ulaşamamıştır.

1985’de dağılan kulüp 2010’da tek-rar faaliyete geçmiştir.

2006 yılında Rolling Stones konseri sıra-sında ayağı kayan ve kafasını sert bir yere vuran Ertegün, hemen hastaneye kaldırıl-dı. Olayın üzerinden kısa bir zaman geç-tikten sonra ise bitkisel hayata giren Erte-gün, 14 Aralık 2006’da hayatını kaybetti.

2008 yılında Led Zeppelin’in öncülük ettiği ve yakın dostlarınında katkılarda bulunduğu bir davet düzenlendi(Ahmet Ertegün Tribute Concert). Led Zeppelin dağılışından 19 yıl sonra ilk kez Ertegün anısına bir araya geliyordu. Biletler satı-şa sunulduğunda dünya yerinden oynadı. Bir çekiliş düzenlendi ve satışa sunulan 20 bin bilet için 20 milyondan fazla insan 125 Sterlin ödedi, ancak içlerinde sadece 20 bini bu konsere katılma hakkı kazandı. Konserde Led Zeppelin’in solisti Robert Plant “Sta-irway To Heaven” şarkısını seslendirdikten sonra, “Bunu senin için yaptık Ahmet” dedi. Konserde sahne alan Foreigner Grubunun solisti Mick Jones ve grubun diğer elemanı Kelly Hansen, Ahmet Ertegün ile ilgili görüş-lerini açıkladı. Mick Jones, Ertegün’e duyduğu derin sevgiyi dile getirirken, “Babam gibiydi. Çok sıcak ve samimi bir insandı. Atlantic Re-cords demek Ahmet Ertegün demekti.” ifade-sini kullandı. Bu konserden elde edilen paranın büyük kısmı ise Ahmet Ertegün’ün eşi Mica Er-tegün tarafından Oxford Üniversitesi’ne bağış-landı. 41 Milyon dolarlık bu büyük bağış, 900 yıllık Oxford tarihinin gördüğü en büyük bağıştı.

ÖLÜMÜ VE ERTEGÜN ANISINA BÜYÜK BİR KONSER

• 3 kez farklı dallarda Grammy Ödülü kazandı.

• 2006 yılında Grammy ödülleri verilirken, o yıl ilk kez verilen Onur Ödülü’nü aldı.

• 1991 yılında Boston’daki Berklee Müzik Okulu’ndan Onursal Doktora ünvanı aldı.

• 1993 yılında Sanat ve Bilim Kayıtları Ulusal Akademisi’nden ödül aldı.

• 2000 yılında ABD Kongre Kütüphanesi’nden “Yaşayan Efsane” ünvanı verildi.

• 2006 yılında 40. Montreux Caz Festivali’nin açılış konseri Ertegün onuruna verildi.

• Ohio - Cleveland ‘daki Hall Of Fame Müzesi’nin Ana Sergi Salonu’na Ertegün’ün adı verildi.

• 9. Uluslararası İstanbul Caz Festivali kapsamında “Yaşamboyu Başarı Ödülü” verildi.

AKTÜEL 67

Page 68: eCampus'Mag / Sayı 5

BURCU ÇETİNKAYA NEOPLUS’TA

NeoPlus Outlet ve Yaşam Merkezi’nin Babalar Günü’ne özel hazırladığı kampanya ile 1-14 Haziran tarihleri arasında en çok alışveriş yapan ilk 20 kişiye NeoPlus Outlet açık otopark alanında Burcu ÇETİNKAYA’nın aracına binme fırsatı sundu. 15-16 Haziran’da düzenlenen etkinliğe yo-ğun ilgi gösterilirken, ikinci gün ise Burcu Çetinkaya’nın aracı içeri alı-narak “Lastik Değiştirme Yarışması” yapıldı. 2 dakika 50 saniye gibi bir sürede otomobilin lastiğini değiştiren Gürol PEHLİVANOĞLU 30 Kasım – 2 Aralık tarihleri arasında yapılacak olan Ortadoğu Ralli Şam-piyonası’nın son ayağı olan Dubai Rallisi’ne gitme şansı elde ederken, Dubai’de konaklama, Ferrari World Turu, Yas Marina pistinde araç kullanma deneyimi ve çöl safarisi yapma fırsatlarının da sahibi oldu.

ETKİNLİK 68

Page 69: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 70: eCampus'Mag / Sayı 5

Lazer EpilasyonLazer epilasyon istenmeyen tüylerden kurtulmanın en sağlıklı yoludur. Milisaniyeler içinde cilde uygulanan lazer ışını cilt hücrelerine zarar vermeden geçerek kıl kökündeki pigmentler tarafından emilir. Lazerin enerjisi kıl kökünde ısınma yaratarak kıl hücresini tekrar büyümeyecek şekilde tahrip eder.Kalıcı epilasyon için ise kıl kökünün tahrip edilmesi gerekir. Bunu ancak bu derinliğe ulaşan lazer cihazları sağlayabilir. Tedavi esnasında tüylerin büyüme aşamaları olan anajen, katojen ve telojen fazları tedavi açısından önemlidir. Lazer epilasyon uygulaması esnasında kılların farklı evrelerde olması kalıcı ve kesin neticenin ortalama 4-8 seans sonra alınması bu nedenledir. Ancak bireysel birçok faktöre bağlı olarak epilasyonun kıl ve tüylerden tamamen kurtulmayı sağlamayabileceği de bilinmelidir.Lazer ışınının uygulama süreleri, dozları kişinin cilt tonu ve yapısal özelliklerine ve mevsimine göre değişiklik gösterir.

Merkezimizde Epilasyon Amaçll;APOGGE ELITE,755 nm dalga boyuna sahip Long Pulse Alexandrite Lazer ve 1064 nm dalga boyuna sahip High Power Long Pulse Nd:YAG Lazer’i aynı sistemde bir arada bulundurmaktadır. Bu avantajı ile istenmeyen tüylerin kalıcı epilasyonunda tüm cilt tiplerine (cilt tipi I-IV ve bronzlaşmış ciltler dahil) uygulama yapılabilmektedir. Çift lazer avantajıyla kombine tedavi seçenekleri, FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) onaylı APOGEE ELITE cihazı ile sunulmaktadır.

Sahip olduğumuz 3. sistem ise Harmony AFT IPL sistemidir. Bu sistemin en önemli avantajı değişebilir başlıkları sayesinde birçok dalga boyunda ışın üreterek epilasyonda yüz bölgesi tüylenmelerinde, ince ve açık renk tüylenmelerde de başarıyla kullanılabilmesidir.

Lazer Epilasyon Hangi Bölgeler için Uygundur?Gözleri özel gözlüklerle korumak şartı ile göz kapakları hariç tüm vücut bölgelerindeki tüylere lazer epilasyon uygulanabilir. Her seansın süresi kullanılan cihazların özelliklerine göre değişmekte olup çok hızlı çalışan cihazlarla; yüz 5-6 dakikada, bıyık 1-2 dakikada, bacaklar 1 saatte bitebilir. Olası acı hissi kişiden kişiye değişmekle birlikte genelde hastaların büyük çoğunluğu acı hissetmemektedir. Ancak bazı hastalar epilasyon sırasında lastik çarpması gibi bir acı algılayabilir. Hassas kişiler için uygulamadan 1-2 saat önce acı hissini ortadan kaldıran kremler uygulanarak hiç acısız işlem yapmak mümkündür. Ayrıca cihazlarımızdaki etkili soğutma sistemleri çoğu kişi için yeterli olmaktadır.

Lazer Epilasyon Kimlere Uygulanmaz?Merkezimizde; aktif kanser ve/veya cilt fonksiyonu olan hastalara, gebelere, gri ve beyaz tüylü kişilere lazer epilasyon uygulanmamaktadır. Çok sayıda ben oluşumu olan ve aynı zamanda hiper pigmentasyon ve hipo pigmantasyon eğilimi olan bireyler mutlaka bir uzman doktor tarafından lazer epilasyon için değerlendirilmektedir. Yakın zamanda güneşlenmiş veya yakın dönemde başka türden lazer tedavisi görmüş kişiler, tetracycline veya retinoidler gibi ışığa karşı hassaslaştıran ilaçları alanlar lazer epilasyondan en az 3-4 hafta önce bu ilaçları almaya ara vermelidirler. Tekrarlayan uçuk hikayesi olan hastalarda da uçuk çıkan bölgelere lazer uygulanması sakıncalıdır. Hormonal bozukluk nedeniyle oluşan kıllanmalarda hastanın kıllarından yeterince kurtulması bazen mümkün olmamaktadır.

Uzm. Dr. Nüket ERDEMLİCildiye Uygulama Merkezi

Özel Eskişehir Sakarya Hastanesi

için acı çekm

enize

gerek yok!

Güzellik

Özel Eskişehir Sakarya Hastanesi

DERMATOLOJİKUYGULAMALAR MERKEZİ

İNDİRİM

Tüm Eskişehir’lilere Özel

(1 HAZİRAN - 1 EYLÜL TARİHLERİ ARASINDA GEÇERLİDİR.)

LAZER EPİLASYONDA

Tek Seansta Tüylerden Kurtulmak Mümkün müdür?Kıl köklerinin hepsi uygulama anında aynı büyüme evresinde değildir. Lazer uygulaması olgun fazda (anagen faz kıl köklerinin dolu olduğu) olan kılların köklerini tahrip eder. İstirahatte (katagen) ve gerileme (telogen) fazlarında olan kıl kökleri boş olduğu için lazer epilasyondan etkilenmez. Bu nedenle tek seansta epilasyon, kılların azalmasıyla sonuçlanır. Başarılı epilasyon için kalan kılların olgunlaşma evresinin tamamlanması beklenmelidir. Bu nedenle lazer epilasyon seanslar halinde uygulanır. Kısaca köklerin yok olması için kıl köklerinin her zaman anagen fazda olması gerekir. Vücut bölgeleri için genelde 6-10 hafta ara ile ortalama 4-8 seans, yüz bölgesi için 4-6 hafta ara ile ortalama 6-12 seans gerekecektir.

Lazer Ep i l asyona Baslarken Nelere Dikkat Etmek Gereki r?Öncelikle kişinin cildiye uzmanı hekim tarafından değerlendirilip gerekirse tüylenmenin nedeninin araştırılması için tahlil ve tetkiklerin yapılması gerekir. Tüylerin sarartılması, cımbız veya ip gibi köke yönelik müdahalelerin lazer epilasyondan en az 3 hafta önce bırakılması gerekir.

Erkeklere Lazer Epilasyon Uygulanabilir mi?Evet. Erkeklere lazer epilasyon yaygın olarak sırt, omuz ve göğüs bölgelerine başarıyla uygulanmaktadır.

Lazer Epilasyon Uygulamas I Sonras I Cilt Nas Il Olmaktad Ir?Lazer epilasyon sonrasında bazen 5-10 dakika bazen yarım saat süren kızarıklıklar olabilir. Soğutma sistemi lazerde cildin ısınmasına fırsat vermediğinden lazer epilasyonda yanık riski çok daha azalmaktadır.

www.a

ctre

klam

.com

ÖZEL ESKİŞEHİR SAKARYA HASTANESİ Uzm. Dr. Nüket ERDEMLİ Cildiye Uygulama Merkezi

DERMATOLOJiK UYGULAMA MERKEZİ

LAZER EPİLASYON

Lazer epilasyon istenmeyen tüylerden kurtulmanın en sağlıklı yoludur. Milisaniyeler içinde cilde uygulanan lazer ışını cilt hücrelerine zarar vermeden geçerek kıl kökün-deki pigmentler tarafından emilir. Lazerin enerjisi kıl kö-künde ısınma yaratarak kıl hücresini tekrar büyümeyecek şekilde tahrip eder.

Kalıcı epilasyon için ise kıl kökünün tahrip edilmesi gere-kir. Bunu ancak bu derinliğe ulaşan lazer cihazları sağla-yabilir. Tedavi esnasında tüylerin büyüme aşamaları olan anajen, katojen ve telojen fazları tedavi açısından önem-lidir. Lazer epilasyon uygulaması esnasında kılların farklı evrelerde olması kalıcı ve kesin neticenin ortalama 4-8 seans sonra alınması bu nedenledir. Ancak bireysel birçok faktöre bağlı olarak epilasyonun kıl ve tüylerden tama-men kurtulmayı sağlamayabileceği de bilinmelidir.

Lazer ışının uygulama süreleri, dozları kişinin cilt tonu ve yapısal özelliklerine ve mevsimine göre değişiklik göste-rir.

Merkezimizde Epilasyon Amaçlı;

APOGGE ELITE,755 nm dalga boyuna sahip Long Pulse Alexandrite Lazer ve 1064 nm dalga boyuna sahip High Power Long Pulse Nd:YAG Lazer’ i aynı sistemde bir ara-da bulundurmaktadır. Bu avantajı ile istenmeyen tüyle-

rin kalıcı epilasyonunda tüm cilt tiplerine ( cilt tipi I-IV ve bronzlaşmış ciltler dahil) uygulama yapılabilmektedir. Çift lazer avantajıyla kombine tedavi seçenekleri, FDA( Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) onaylı APOGEE ELITE cihazı ile sunulmaktadır. Sahip olduğumuz 3. Sistem ise Harmony AFT IPL sistemidir. Bu sistemin en önemli avan-tajı değişebilir başlıkları sayesinde birçok dalga boyunda ışın üreterek epilasyonda yüz bölgesi tüylenmelerinde, ince ve açık renk tüylenmelerde de başarıyla kullanılabil-mesidir.

Lazer Epilasyon Hangi Bölgeler İçin Uygundur?

Gözleri özel gözlüklerle korumak şartı ile göz kapakları hariç tüm vücut bölgelerindeki tüylere lazer epilasyon uygulanabilir. Her seansın süresi kullanılan cihazların özel-liklerine göre değişmekte olup çok hızlı çalışan cihazlarla; yüz 5-6 dakikada, bıyık 1-2 dakikada, bacaklar 1 saatte bitebilir. Olası acı hissi kişiden kişiye değişmekle birlikte genelde hastaların büyük çoğunluğu acı hissetmemekte-dir. Ancak bazı hastalar epilasyon sırasında lastik çarp-ması gibi bir acı algılayabilir. Hassas kişiler için uygula-madan 1-2 saat önce acı hissini ortadan kaldıran kremler uygulanarak hiç acısız işlem yapmak mümkündür. Ayrıca cihazlarımızdaki etkili soğutma sistemleri çoğu kişi için yeterli olmaktadır.

RÖPORTAJ 70

Page 71: eCampus'Mag / Sayı 5

Lazer Epilasyon Kimlere Uygulanmaz?

Merkezimizde; aktif kanser ve/veya cilt fonksiyonu olan hastalara, gebelere, gri ve beyaz tüylü kişilere lazer epilasyon uygulanmamaktadır. Çok sayıda ben oluşumu olan ve aynı zamanda hiper pigmentasyon ve hipo pigmantasyon eğilimi olan bireyler mutla-ka bir uzman doktor tarafından lazer epilasyon için değerlendirilmektedir. Yakın zamanda güneşlenmiş veya yakın dönemde başka türden lazer tedavisi görmüş kişiler, tetracycline veya retinoidler gibi ışı-ğa karşı hassaslaştıran ilaçları alanlar lazer epilas-yondan en az 3-4 hafta önce bu ilaçları almaya ara vermelidirler. Tekrarlayan uçuk hikayesi olan has-talarda da uçuk çıkan bölgelere lazer uygulanması sakıncalıdır. Hormonal bozukluk nedeniyle oluşan kıllanmalarda hastanın kıllarından yeterince kurtul-ması bazen mümkün olmamaktadır.

Tek Seansta Tüylerden Kurtulmak Mümkün müdür?

Kıl köklerinin hepsi uygulama anında aynı büyüme evresinde değildir. Lazer uygulaması olgun fazda( anagen faz kıl köklerinin dolu olduğu) olan kılların köklerini tahrip eder. İstirahatte (katagen) ve gerile-me (telogen) fazlarında olan kıl kökleri boş olduğu için lazer epilasyondan etkilenmez. Bu nedenle tek seansta epilasyon, kılların azalmasıyla sonuçlanır. Başarılı epilasyon için kalan kılların olgunlaşma evre-sinin tamamlanması beklenmelidir. Bu nedenle lazer epilasyon seanslar halinde uygulanır. Kısaca köklerin

yok olması için kıl köklerinin her zaman anagen faz-da olması gerekir. Vücut bölgeleri iin genelde 6-10 hafta ara ile ortalama 4-8 seans, yüz bölgesi için 4-6 hafta ara ile ortalama 6-12 seans gerekecektir.

Lazer Epilasyona Başlarken Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Öncelikle kişinin cildiye uzmanı hekim tarafından değerlendirilip gerekirse tüylenmenin nedeninin araştırılması için tahlil ve tetkiklerin yapılması gere-kir. Lazer epilasyon uygulamasına başlamadan evvel tüylerin sarartılması, cımbız ve ya ip gibi köke yöne-lik müdahalelerin lazer epilasyondan en az 3 hafta önce bırakılması gerekir.

Erkeklere Lazer Epilasyon Uygulanabilir mi?

Evet. Erkeklere lazer epilasyon yaygın olarak sırt, omuz ve göğüs bölgelerine başarıyla uygulanmak-tadır.

Lazer Epilasyon Uygulaması Sonrası Cilt Nasıl Ol-maktadır?

Lazer epilasyon sonrasında bazen 5-10 dakika bazen yarım saat süren kızarıklıklar olabilir. Soğutma sis-temi lazerde cildin ısınmasına fırsat vermediğinden lazer epilasyonda yanık riski çok daha azalmaktadır.

Hazırlayan: Zafer Burak AYDOĞDU

RÖPORTAJ 71

Page 72: eCampus'Mag / Sayı 5

Eğer kimliğinizi saklamak isterseniz, dilinizi çıkarma-yın. Parmak izine benzer şekilde, herkes tek ve ben-zersiz bir dil izine sahip.

Evde tüy dökme derdinden şikayetçi olan sadece ev-cil hayvanınız değil. İnsanlar her saat yaklaşık 600 bin deri partikülü döküyor. Bu her yıl yaklaşık 680 gram tutuyor, bu nedenle ortalama bir insan 70 yaşına kadar yaklaşık 48 kg deri dökmüş oluyor.

Yetişkinlerde bir bebekten daha az kemik bulunuyor. Doğduğumuzda yaklaşık 270 kemiğe sahip oluyoruz, ancak gelişim süreci boyunca kemikler eriyip birbiriyle kaynaşıyor ve yetişkin olduğumuzda sadece 206 ke-miğimiz kalıyor.

Burnumuz köpekler kadar hassas değildir, ancak 50 bin farklı kokuyu hatırlayabilir.

İnce bağırsağın uzunluğu yetişkin bir insanın boyunun yaklaşık 4 katı uzunluğundadır. Eğer geriye doğru kat-lanmasaydı, 5-6 metrelik uzunluğu karın boşluğuna sığmazdı.

Mide mukozasının dış tabakası ömrü çok kısa olduğu için 3-4 günde yenilendiğini biliyor muydunuz? Eğer yenilenmeseydi, midenizdeki yiyecekleri hazmetmek için kullanılan güçlü asitler, aynı zamanda midemize de zarar verecekti.

Bu cilt için gereklidir. İnsan vücudunda cildin her san-timetre karesinde yaklaşık 32 milyon bakteri yaşıyor. Bunların büyük bir çoğunluğu zararsız.

Hapşırık havada saatte 161 km hızla gidebiliyor. Bu nedenle hapşırınca burnunuzu ve ağzınızı mutlaka bir mendille kapatmalı, fakat hapşırığınızı tutmaya çalış-mamalısınız.

Koltuk altı gibi, kokan ayakların kaynağı terdir. İnsanlar ayaklarından da terler. Bir çift ayak 500 bin ter bezine sahiptir ve günde yarım litre ter oluşturabilir.

Eritrosit olarak bilinen kan hücreleri bikonkav (iki yanı çukur) diskler şeklindedir. Kan uzun bir yolda seyahat eder. İnsan vücudunda yaklaşık 96 bin 560 km kan da-marı bulunuyor. Çok çalışkan olan kalp her gün damar-ların içine 7 bin 571 litre kan pompalıyor.

60’lı yaşlarda, erkeklerin yüzde 60’ı ve kadınların yüz-de 40’ı horluyor. Horlama ortalama 60 desibelken, horlama seviyesi bazı kişilerde 80 desibelin üzerine çı-kabiliyor. 80 desibel seviyesindeki ses havalı matkabın çıkardığı ses kadar yüksektir. 85 desibelin üzerindeki sesler insan kulağına zarar verdiği saptanmıştır.

Tükürüğünüzün içinde yüzmek istemeyebilirsiniz, fa-kat biriktirseydiniz bunu yapabilirdiniz. Çünkü, bir ömür boyunca insan 25 bin litre tükürük üretiyor. Bu miktar 2 yüzme havuzunu doldurmaya yeter.

Saç rengi saçımızın ne kadar sık olduğunu belirler. Sarışınlarda bu sayı ortalama 146 bin. Siyah saçlı in-sanlar yaklaşık 110 bin saç kılına sahip, kahverengi saçlı insanlarda ise 100 bin saç kılı bulunuyor. Kızıl saçlı in-sanların ise saç kılı daha az yaklaşık 86 bin kadar.

Eğer el tırnaklarınızı ayak tırnaklarınızdan daha sık ke-siyorsanız, bu doğaldır. El tırnaklarımız daha çok kul-lanıldığı için daha hızlı uzuyorlar. Elimizin tırnakları 0,5 - 0,6 mm hızla uzar. Yani kesilmezlerse yılda 2,5 - 3,0 santimetre uzunluğa ulaşabilirler. Ayak tırnaklarının uzama hızı bunun dörtte biri kadardır. En hızlı uzayan tırnak orta parmağın tırnağıdır.

Bebekler doğduklarında başlarını tutamazlar. İnsan başı doğduğunda vücudumuzun toplam uzunluğunun dörtte biri kadardır. Fakat, yetişkin olduğumuzda bu oran toplam uzunluğumuzun 8’de birine ulaşır.

Eğer iyi bir gece uykusu için öldüğünüzü söylerse-niz, tam anlamıyla bunu kastediyorsunus. Haftalarca bir şey yemezseniz ölmezsiniz, fakat 11 günden sonra uykusuzluğa dayanamaz, sonsuza kadar uyuyup ka-lırsınız...

VÜCUDUMUZ HAKKINDA SİZİ ŞAŞIRTACAK 16 OLAĞANÜSTÜ GERÇEK

AKTÜEL 72

Page 73: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 74: eCampus'Mag / Sayı 5

GİRİŞİM FABRİKASIAnadolu Üniversitesi Girişimcilik Ku-lübü ve Türkiye Ekonomi Bankası (TEB) Girişim Evi işbirliği ile Ana-dolu Üniversitesi Kongre Merkezi Salon Anadolu’da gerçekleştirilen Gençler İçin Girişimcilik Eğitimi ve Fit Girişim Kampı, Özyeğin Üniver-sitesi Kurumsal Çözümler Koordi-natörü Ozan SÖNMEZ ve Türkiye Ekonomi Bankası Girişim Evi Proje Koordinatörü Fatih CANAN’ı konuk etti. “Ölçeklenebilir girişim nedir?, İş modeli nasıl geliştirilir?, Girişim nasıl kurulur?, Müşteri geliştirme ve yalın girişim yöntemleri, uygulamalı yalın girişim yöntemi” konularında eğitim verilen etkinliğe konuşmacı olarak katılan Ozan SÖNMEZ, gi-rişimci doğulmadığını söyledi ve girişimci olma sürecinde yapılması gerekenleri katılımcılarla paylaş-tı. Diğer bir konuşmacı olan Fatih CANAN ise, girişimciliğin önüne çıkan fırsatları en doğru şekilde değerlendirmek olduğunu ve atı-lım yaparken risk alınması gerek-tiğini söyledi. Eğitimin ardından katılımcılara sertifikaları verildi.

ETKİNLİK 74

Page 75: eCampus'Mag / Sayı 5

GİRİŞİMCİLİK BAHARI

Girişimcilik Kulübü’nün düzen-lediği bir diğer konferans olan “Anadolu’da Girişimcilik Ba-harı” da geleceğin girişimcileri tarafından yoğun ilgi gördü. Salon 2009’da gerçekleştiri-len ve iki gün süren etkinliğe, konferansın birinci gününde Niş Moda’nın kurucusu Melodi TÜRKELİ ve Continental Lastik-leri Asya-Avrupa-Afrika Marka Müdürü Sani KÖMÜR konuşmacı olarak katıldı. Bir girişimcide ol-ması gereken nitelikler ve girişim yolculuğunda dikkat edilmesi gereken detaylar üzerine katılım-cılara bilgi veren konuşmacılar, merak edilen soruları yanıtladı.

Etkinliğin ikinci gününde ise in-teraktif bir sunum gerçekleştiren kulüp üyeleri, ilk gün etkinliğe ka-tılanlar arasından seçtikleri 25 ki-şilik bir grup ile uygulamalı bir ça-lışma gerçekleştirdi. 5’erli gruplar oluşturarak yeni bir girişim süreci-ni en başından itibaren daraltılmış zaman dilimi içerisinde kurgula-yan katılımcılar, yaşanacak sürece dair daha net fikirler elde ettiler.

ETKİNLİK 75

Page 76: eCampus'Mag / Sayı 5

9. UÇURTMA ŞENLİĞİ

Anadolu Üniversitesi Bahar Şenlikleri

kapsamında, Anadolu Üniversitesi Be-

den Eğitimi ve Spor Yüksekokulu tara-

fından, bu yıl dokuzuncusu düzenlenen

uçurtma şenliği her yıl olduğu gibi bu yıl

da renkli görüntülere sahne oldu. Ana-

dolu Üniversitesi İki Eylül kampüsünde

düzenlenen etkinlikte, havanın rüzgâr-

lı oluşu ve yoğun katılımın da etkisiyle

gökyüzünde görsel bir şölen yaşandı.

Uçurtmalarıyla birlikte etkinliğe katı-

lanlar, keyifli anlar yaşarken, şenliğe

katılanlar aynı zamanda ‘Zumba, Ta-

ebo ve Spinning’ yaparak eğlendikten

sonra, Vurmalı Çalgılar Topluluğu’nun

ritimlerine danslarıyla eşlik etti. Beden

Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürü

Prof. Dr. Güven Sevil şenliğe yoğun

katılım olmasından memnun olduk-

larını ve insanları memnun etmenin

kendilerinde büyük bir keyif yarattığını

söyledi.

ETKİNLİK 76

Page 77: eCampus'Mag / Sayı 5

ETKİNLİK 77

Page 78: eCampus'Mag / Sayı 5

TARiHTE

Temmuz, Gregoryen takviminde bu aya, Roma İmparatoru Julius Sezar’a ithafen July adı verilmiştir ve yılın 7. ayı olup 31 gün çeker. Türkçesi ismini ise “tamu-z”; çok sıcak, cehennem sözcüğünden almıştır.

13 TEMMUZ 1930

İlk Dünya Kupası Şampiyonası Uruguay’da yapıldı.

13 TEMMUZ 192314 metre boyutundaki harflerden oluşan

Hollywood yazısı Los Angeles’daki Hollywood tepesinde inşa edildi.

4 TEMMUZ 1776Amerikan Bağımsızlık Günü Amerikan

Kongresi, Britanya’dan bağımsızlıklarını ilan etti ve ADB’yi kurdular.

12 TEMMUZ 1962The Rolling Stones grubu ilk

konserini Londra’da verdi.

18 Temmuz 1968Intel Şirketi, Kaliforniya’da

kuruldu.

22 TEMMUZ 1933Wiley Post, dünyanın etrafında uçakla tek başına dolaşan ilk insan oldu. 15.596 millik yolculuğu 7 gün,18 saat, 45 dakika sürdü.

AKTÜEL 78

Page 79: eCampus'Mag / Sayı 5

TEMMUZ AYI

2 TEMMUZ 1900 İlk zeplin uçuşu Almanya’da gerçekleşti.

3 TEMMUZ 1928Londra’da ilk renkli televizyon yayını

gerçekleştirildi.

5 TEMMUZ 1946Bikini ilk kez Paris’te tanıtıldı.

6 TEMMUZ 1947Kalaşnikov olarak da bilinen AK-47 piyade

tüfeğinin üretimine Sovyetler Birliği’nde başlandı.

12 TEMMUZ 1962The Rolling Stones grubu ilk

konserini Londra’da verdi.

28 TEMMUZ 1914I. Dünya Savaşı başladı.

30 TEMMUZ 1959Bask Yurdu ve Özgürlüğü

Örgütü (ETA) kuruldu.

1 TEMMUZ 1979Sony, Walkman’ i tanıttı.

21 TEMMUZ 1994 Kevin Carter, Güney Afrikalı

Pulitzer ödüllü fotoğrafçı intihar etti. (d. 1960)

AKTÜEL 79

Page 80: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 81: eCampus'Mag / Sayı 5
Page 82: eCampus'Mag / Sayı 5

VİÇETTATURİZM SEYAHAT ACENTASI

TURKISH AIRLINES

BUZLUHOŞNUDİYE MAHALLESİ, KIZILCIKLI MAHMUT PEHLİVAN CADDESİ

KÖPRÜLÜ SOKAK, KANATLI APT.NO:1/CESKİŞEHİR

0 (222) 221 40 00

[email protected]

Page 83: eCampus'Mag / Sayı 5

VİÇETTATURİZM SEYAHAT ACENTASI

TURKISH AIRLINES

BUZLUHOŞNUDİYE MAHALLESİ, KIZILCIKLI MAHMUT PEHLİVAN CADDESİ

KÖPRÜLÜ SOKAK, KANATLI APT.NO:1/CESKİŞEHİR

0 (222) 221 40 00

[email protected]

Ram�an

MenüsüRam�an

Menüsü

ORTAYA SERPMETereyagı, Bal, Kaymak, Çeçil peyniri, Hurma, Siyah zeytin, Yeşil zeytin,

Reçel, Söğüş tabağı, Kayısı ceviz incir.

ÇORBATürk Mutfağının Yöresel Çorbaları

Tereyagı, kroton ekmeği ve limon ile...

SALATAMevsim Yeşillikleri.

Marul, havuç, lahana, domates, salatalık, limon ve vinigret sos ile...

ANA YEMEKKırmızı Et

• Hünkar Beğendi • Tandır • Macar Gulaş.İç pilav eşliğinde...

Beyaz Et• Piliç Topkapı • Tavuk Sarma • Kekikli Piliç • Piliç Beğendi

İç pilav eşliğinde...

TATLIKarışık Türk Tatlı Tabağı

• Güllaç • Şekerpare • Ekmek KadayıfıFıstık ve kaymak eşliğinde antep fıstıgı ile...

MEYVEKarpuz veya Kiraz

Çay ve su ile...

NeoPlus Outlet AVM0222 245 56 78

Kızılcıklı Caddesi0 222 221 14 14

Page 84: eCampus'Mag / Sayı 5