Mart 2013 Dünya Elektronik Eşyanızın Çöplüğü Değil! İnovasyonun, bilgi teknolojilerinin ve bilişim sektörünün nabzını tutan Bilgi Çağı dergisi, dünyadan ve Türkiye’den en güncel haber ve röportajlarla www.bilgicagi.com’da! www.bilgicagi.com Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform RAKS desteğiyle yayınlanmaktadır.
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Mart 2013
Dünya Elektronik Eşyanızın Çöplüğü Değil!
İnovasyonun, bilgi teknolojilerinin ve bilişim sektörünün nabzını tutan Bilgi Çağı dergisi,dünyadan ve Türkiye’den en güncel haber ve röportajlarla www.bilgicagi.com’da!
www.bilgicagi.com Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
RAKS desteğiyle yayınlanmaktadır.
Numaranızı Vodafone’a taşımanız için bir neden daha!
Vodafone yurtdışında da Türkiye’deymiş gibi konuşturur.
200.000 sayısı, Vodafone Grup’un yayınladığı 2011-2012 Sürdürülebilirlik Raporu’nda yer alan Vodafone Grup’un dünyadaki toplam baz istasyonu sayısından, Vodafone Türkiye’nin baz istasyonu sayısı çıkarılarak hesaplanmıştır. Vodafone’lular Her Şey Dahil Vodafone Pasaport ürünü sayesinde yurtdışında Vodafone’un olduğu diğer ülkelerde de Türkiye fiyatları ile konuşurlar. Geçerli olduğu ülkeler ve detaylar vodafone.com.tr’de.
Numaranızı Vodafone’a taşımanız için bir neden daha!
Vodafone yurtdışında da Türkiye’deymiş gibi konuşturur.
200.000 sayısı, Vodafone Grup’un yayınladığı 2011-2012 Sürdürülebilirlik Raporu’nda yer alan Vodafone Grup’un dünyadaki toplam baz istasyonu sayısından, Vodafone Türkiye’nin baz istasyonu sayısı çıkarılarak hesaplanmıştır. Vodafone’lular Her Şey Dahil Vodafone Pasaport ürünü sayesinde yurtdışında Vodafone’un olduğu diğer ülkelerde de Türkiye fiyatları ile konuşurlar. Geçerli olduğu ülkeler ve detaylar vodafone.com.tr’de.
Bilgi Çağı bir kışı daha geride bıraktı.Yorucu, zorlu bir mevsim daha geçti. Şimdi önümüzde belki bir de mart ayı kalıyor zorlu geçecek, sonrası bahar...Hayat yenilenecek, toprak dirilecek, kimi yerlerde erkenden ağaçlar çiçeklenecek.Doğa özgür, delicesine bir büyüme vaat edecek yine. Fakat bunun yanında bir de adına endüstri dediğimiz kavram var.Doğa... Aramızdakilerin en yaşlısı. Teknolojiyle, endüstriyle kirlettiğimiz, bizi yaratan, her şeyimiz doğa...
Dergimizin bu sayısını, geçtiğimiz günlerde genel yayın yönetmenimiz Cem Tecimen’in de Açık Radyo’daki programımızda değindiği bir konuya ayırdık: E-Atık. Yani elektronik çöplük. Yani teknolojimizi geliştirirken zaten her açıdan kirlettiğimiz dünyaya, bir de elektronik olarak saçtığımız kirlilik... Konuyla ilgilenenler için (ki gözden kaçırılmayacak boyutları olan bir konudan söz ediyoruz) önemli bağlantılar, yorumlar içeren bir döküm hazırladık. E-Atık bağlamında durumumuzun şimdiden çok vahim olduğunu söyleyebiliriz.
Gerisi, dediğimiz gibi yine bahar, yine bahar... Daha kirli bir dünyaya doğmaması için çocuklarımızın, Bilgi Çağı, üzerine düşen sorumlulukları bundan sonra da yerine getirecek. Bunun dışında bilginin özgür akışı için sansür denen çağdışı canavara karşı da tavrımızı sürdürmeye devam edeceğimizi belirtmek istiyoruz.
Bilgi Çağı yazılarına ulaşmak için cep telefonunuzun tarayıcısından http://gettag.mobi adresini ziyaret ederek telefonunuzla uyumlu uygulamayı ücretsiz yükleyebilir; yazıyı okumak için uygulamayı çalıştırdıktan sonra telefonunuzun kamerasıyla yazının altındaki renkli alanın fotoğrafını çekebilirsiniz.
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
BİLGİCAGİ.COM’DA GEÇEN AY ÖNE ÇIKANLAR• Pazardan kuleye:
Orda kimse var mı?• 3G yasaklansın, çünkü
iffet bozar• HP, 2013’te 1,5 milyar dolar
yatırım yapacak• Online müzik dinleme oranı
%45 arttı• Y kuşağı how much?• Bütünsel marka nedir?• Güneş’in üzerindeki ‘ateş
• İSU, körfez suyunun temizliğini Siemens ile denetliyor
ALCATEL-LUCENT• Bell Labs, geleceğin optik
iletişiminin temellerini atıyor
• LTE dönüşümünde kablosuz optimizasyonunun önemi
Bilgi Çağı’nda neler var?
IDC
Platin
Altın
Medya
Stratejik
Gümüş
Sergi
Her geçen gün gelişen yeni BT uygulamaları BT güvenliğinde yeni yaklaşımlar ve öncelikler getirmektedir. Firmaların iletişim ve iş yapma biçimleri yeni teknolojilerle değiştikçe, veri güvenliğini sağlamak daha karmaşık bir hale geliyor. Şirketlerin sanallaştırma, sanal o�sler, bulut bilişim ve daha birçok teknolojiyle evrimleşen BT altyapılarında, BT güvenliği artık izole bir alan olmaktan çıktı. Bugünün şirketleri BT güvenliği stratejilerini oluştururken tüm bu teknolojilerin ve yeniliklerin ışığında düşünmek durumundadırlar.
IDC olarak bu yıl Türkiye’de 6., Orta Avrupa genelinde 11. kez düzenlediğimiz etkinliğimizde çeşitli alanlardan BT güvenliği uzmanlarını, yeni teknolojileri ve yaklaşımları, bunların güvenlik endişesi olmadan iş stratejilerine nasıl imkanlar tanıdığını tartışmak üzere bir araya geleceğiz.
Kayıt için, Ankara: http://www.idc-cema.com/events/itsecurity13ank
Bilgi Güvenliği için İş ModelleriSanal Ortamda GüvenlikGüvenlik Mimarisinin OptimizasyonuHizmet Olarak GüvenlikGüvenlik DenetimleriVeri Kaybını Önleme Bulut Bilişimde Güvenlik
Kimler Katılmalı?Banka ve Finansal Hizmetler, Ulaşım, Kamu Hizmetleri, Lojistik, İletişim, Devlet ve Kamu Yönetimi ve Üretim Sektörlerinde Görevli:
Güvenlik Yöneticileri, Kurumsal Güvenlik Direktörleri, CIO, CTO, CSOAğ Güvenlik Müdürleri, Uygulama MüdürleriAntivirüs, Email Gözetimi, VPN ve 3A Müdürleri
BT Güvenliği Konferans Serisi 2013
5 Mart 2013
21 Mart 2013Perşembe, İstanbul
Salı, Ankara
• Farklı sektörlerden başar hikayeleri• Sektörlerdeki bilgi güvenligi regülasyonlar• Konunun uzmanlar ile panel
Etkinliğimiz kurumsal �rmaların BT yöneticilerine ücretsizdir. BT tedarikçileri için kişi başı 500$'dır.
Hacktivist Dönemde BT Güvenliği
Mart 2013
Dünya Elektronik Eşyanızın Çöplüğü Değil!
İnovasyonun, bilgi teknolojilerinin ve bilişim sektörünün nabzını tutan Bilgi Çağı dergisi,dünyadan ve Türkiye’den en güncel haber ve röportajlarla www.bilgicagi.com’da!
www.bilgicagi.com Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
RAKS desteğiyle yayınlanmaktadır.
IDC
Platin
Altın
Medya
Stratejik
Gümüş
Sergi
Her geçen gün gelişen yeni BT uygulamaları BT güvenliğinde yeni yaklaşımlar ve öncelikler getirmektedir. Firmaların iletişim ve iş yapma biçimleri yeni teknolojilerle değiştikçe, veri güvenliğini sağlamak daha karmaşık bir hale geliyor. Şirketlerin sanallaştırma, sanal o�sler, bulut bilişim ve daha birçok teknolojiyle evrimleşen BT altyapılarında, BT güvenliği artık izole bir alan olmaktan çıktı. Bugünün şirketleri BT güvenliği stratejilerini oluştururken tüm bu teknolojilerin ve yeniliklerin ışığında düşünmek durumundadırlar.
IDC olarak bu yıl Türkiye’de 6., Orta Avrupa genelinde 11. kez düzenlediğimiz etkinliğimizde çeşitli alanlardan BT güvenliği uzmanlarını, yeni teknolojileri ve yaklaşımları, bunların güvenlik endişesi olmadan iş stratejilerine nasıl imkanlar tanıdığını tartışmak üzere bir araya geleceğiz.
Kayıt için, Ankara: http://www.idc-cema.com/events/itsecurity13ank
Bilgi Güvenliği için İş ModelleriSanal Ortamda GüvenlikGüvenlik Mimarisinin OptimizasyonuHizmet Olarak GüvenlikGüvenlik DenetimleriVeri Kaybını Önleme Bulut Bilişimde Güvenlik
Kimler Katılmalı?Banka ve Finansal Hizmetler, Ulaşım, Kamu Hizmetleri, Lojistik, İletişim, Devlet ve Kamu Yönetimi ve Üretim Sektörlerinde Görevli:
Güvenlik Yöneticileri, Kurumsal Güvenlik Direktörleri, CIO, CTO, CSOAğ Güvenlik Müdürleri, Uygulama MüdürleriAntivirüs, Email Gözetimi, VPN ve 3A Müdürleri
BT Güvenliği Konferans Serisi 2013
5 Mart 2013
21 Mart 2013Perşembe, İstanbul
Salı, Ankara
• Farklı sektörlerden başar hikayeleri• Sektörlerdeki bilgi güvenligi regülasyonlar• Konunun uzmanlar ile panel
Etkinliğimiz kurumsal �rmaların BT yöneticilerine ücretsizdir. BT tedarikçileri için kişi başı 500$'dır.
Hacktivist Dönemde BT Güvenliği
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
Rightel, İran’ın üçüncü ve 3G internet hizmeti sağlayan tek cep telefonu operatörü.
Operatörün hizmetleri arasında görüntülü konuşma ve multimedya mesajlaşma gibi seçenekler de bulunuyor. Kısa bir süre önce
düzenlenen Uluslararası Fecr Film Festivali’nin de sponsoru olan Rightel bir anda ülkedeki gençler arasında çok popüler oldu.
Özellikle internet bağlantısının çok hızlı olmasıyla kısa sürede popüler olan Rightel, İranlı din adamlarını ve radikal siyasetçileri kızdırdı. Nasır Makarim-Şirazi, Hüseyin Nuri Hamidani, Cafer Sohbani, Seyid Secad Alevi Gorgani isimli dört Ayetullah, Rightel’in yasaklanması için fetva verdi.
Ayetullah Makarim-Şirazi, “Rightel’den kaynaklanacak çöküş ve çürüme, faydasından fazladır. Bu hizmet çoktan yoldan çıkmış toplumumuzu bir kez daha yoldan çıkaracaktır” derken Ayetullah Alevi Gorgani de görüntülü konuşma hizmetinin “toplumun iffetini riske atacağını” ve “birçok hasarlar yaratacağını” belirtti.
3G yasaklansın, çünkü iffet bozarHaber Merkezi
Pazardan kuleye: Orda kimse var mı?
18 yıl... Az zaman değil insan ömründe, ortalama ömrün üçte birinden fazla, şanslı ömrün ise dörtte biri neredeyse... Sektörde geçirdiğim zaman bu. Bankadan medyaya, holdingden turizme, değmedik sektör bırakmayayım ama meslekten de sapmayayım
diye diye, kimilerine göre “cephede”, kimilerine göre “pazarda”, kimilerine göre “cehennemde” kimilerine göre “gerçekliğin kalbinde”, kimilerine göre ise “kalpsiz bir gerçeklikte” geçen bu süre içerisinde ne yaptın peki diye sorulsa... Baştan başlamak gerek belki, hem de bir meslek hastalığı olarak sistemli biçimde maddelere ayırarak:
1. diplomasında “İşletme mühendisi” yazan herkes gibi bu yolculuğa “1-0” yenik çıktığımı söylemeliyim. Bunun kaçınılmaz sonucu ise, ömrümün -en azından ekonomik ömrümün- sonuna dek, özellikle iş görüşmelerinde ve aile büyükleriyle zoraki sohbetlerde “işletme mühendisi nedir? Ne iş yapar? Ne işe yarar? Yenir mi, içilir mi? Endüstri mühendisinden fark eder mi? İşletmenin mühendisi olur mu?” gibi sonsuza giden sorularla karşılaşıp canhıraş bunlara cevap vermeye çalışmak; ve çoğunlukla en uygun cevabı verdiğini sanırken de işlerin iyice sarpa sardığını fark edip “keşke hiç konuşmasaydım daha iyiydi” diyerek susmaya karar vermeye giden bir döngüsel süreci yaşamak demekti.
Nihan Yıldırım
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Haber Merkezi
Haber Merkezi
HP’nin Global Konferans 2013 etkinliğinde duyurduğu yeni ve gelişmiş programlar ile iş modelleri; iş ortaklarının kullanışlı, kârlı ve inovasyona yönelik çözümlerden yararlanarak daha başarılı projelere imza atmasını sağlıyor.
HP, 2013 mali yılında kanal programları ve BT projelerine yaklaşık 1,5 milyar dolar yatırım yapacak. HP, bu yatırımla iş ortaklarının performansını ödüllendirmeyi, pazarda talebi artırmayı ve sadeleştirilmiş süreçlerle iş ortaklarıyla ilişkilerini güçlendirmeyi amaçlıyor. Öncelikle PartnerOne programını geliştirmeye ve iş ortaklarına kurumsal teknolojiler için yapılan inovasyon çalışmalarının ulaştırılmasına odaklanılacak. Aynı zamanda bu yatırım sürecinde, yeni bir bulut test ortamı da HP tarafından kullanıma sunulacak.
HP’nin Başkan ve CEO’su Meg Whitman, yeni ve kapsamlı yatırımlarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “İş ortaklarımızın HP ile satışlarını ve kârlılığını artırmasını amaçlıyor, satın almaya yönelik kolaylıklar getiriyoruz. HP, sektörün en kapsamlı iş ortağı ekosistemlerinden birini kurmuş bulunuyor. Bu noktadan hareketle, hem şirketimize hem de ortaklarımıza en yüksek katma değeri sağlamak için büyük ölçekli yatırımlar yapmaya devam edeceğiz.”
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Kasetler 90’lardan kalan bir anı olurken, CD’ler de yerini mp3’lere bıraktı. Teknolojinin gelişimine paralel olarak günümüzde ise dinleyiciler mp3’leri de terk ediyor ve müziği internet üzerinden keşfetmeyi, dinlemeyi ve paylaşmayı tercih ediyor. Türkiye’nin lider servis sağlayıcısı Medianova, dünya genelinde sosyal medya ve CDN (Content Delivery Network) üzerinden müzik dinleyenlerin sayısının 2012 yılında şaşırtıcı oranda yükseldiğini açıkladı. Medianova CEO’su Serkan Sevim, güvenilir veri analiz şirketi Next Big Sound’un yayınladığı, dünya verilerine yer veren rapora dayanarak 2012 yılında bazı sanatçıların ‘100 milyar adede yakın bağımsız dinlemeye ve 5 milyarın üzerinde yeni hayrana’ ulaştığını belirtti.
Albüm satışlarının devam ettiğine ancak rakamsal açıdan pazarın çok küçüldüğüne dikkat çeken Sevim, “Online dinlenen ve paylaşılan müzik sayısının ve bunun sanatçılara faydasının göz ardı edilmesi artık imkânsız. Next Big Sound’un sosyal medya ve CDN kanalları üzerinden topladığı online istatistiklere göre 2012’de online müzik dinlemede %45 büyüme kaydedildi.
Online müzik dinleme oranı %45 arttı
HP, 2013’te 1,5 milyar dolar yatırım yapacak
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
Yaygın anlayışa göre marka dediğimiz şey “bir şirketin müşterilerine kendisini tanıtması, onların zihinlerinde bir yer edinmesi, bir imaja sahip olması” işidir.
Bu anlayışa göre marka, şirketin iletişim bölümünün çabasıyla önce tanınmayı, sonra müşterinin zihninde bazı olumlu niteliklere sahip olmayı (konumlandırma) ve nihayet müşterinin sadakatini kazanmayı hedefler.
Bugün şirketlerin ezici çoğunluğu, marka konusunda bu anlayışa sahiptir. Yalnızca Türkiye’de değil, gelişmiş batı ekonomilerinde de bu mantık hâkimdir. Bu kadar yaygın kullanılmasının sebebi, bu yöntemin başarılı sonuçlar vermesidir.
Fakat son yıllarda toplum, şirketlerin kendilerini nasıl anlattığı kadar, şirketlerin içinde neler olduğuna; şirketin ilişkiye girdiği kesimlerle nasıl ilişkiler kurduğuna da ilgi göstermeye başladı.
Temel Aksoy
Bütünsel marka nedir?
Y kuşağı how much?
Bir gün canınız çekti, cebiniz el verdi, yolunuz düştü ve Barcelona’ya gittiniz, (kendisine hiç gıcık değilim, hatta hastasıyım, gidiniz görünüz, yaşayınız). Öncesinde hazırlığınızı da yapmışsınız üstelik; nereler gezilir, nereler görülür bol bol çalışmışsınız, bir bilenlere sormuşsunuz, neticesinde Gaudi senin Nou Camp benim derken tüm turist klişelerini yerine getirmektesiniz şehre ait. Pek tabi ki tek başınıza değilsiniz, dünyanın dört bir yanından canlı,
heyecanlı turist sizinle beraber turluyor. Önemli bir kısmı da erken yirmilerindeki gençler, “Erasmus cemaatine” mensup üniversite öğrencileri (ona da gıcık değilim, ki o kocaman uluslararası ağın Türkiye’den ilk mensuplarından olduğumu belirtmeliyim). Bol bol fotoğraf çekiyorsunuz, elinizdeki şehir rehberinden gezdiğiniz mekanları okuyorsunuz, etrafınızı bazen hayranlıkla bazen de şaşkınlıkla izliyorsunuz, sorular soruyorsunuz, cevaplar arıyorsunuz, merak ediyorsunuz. Ne kadar da demodesiniz!
Oysa yapmanız gereken son derece basit; önce ultra mega pikselli süper akıllı telefonunuzu çıkartın, kolunuzu dümdüz uzatın, kankanıza sarılın, dudaklarınızı büzün, Barcelona’da olduğunuzu en çok belli edebileceğiniz o en klişe manzarayı arkanıza konumlandırın, gözlerinizi kısın ki şuh görünün, artık telefonunuza dokunabilir ve bu unutulmaz anı hemen Facebook profilinizdeki iki bin beş yüz yetmiş dokuz arkadaşınızla paylaşabilirsiniz.
Umut Ekmekçi
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
NASA tarafından 2010’da uzaya gönderilen Güneş Dinamikleri Gözlemevi (SDO) uzay aracının 19 Temmuz 2012’de kaydettiği görüntüler ilk kez yayınlandı. Yıldızın günümüzdeki en gelişmiş yüksek çözünürlü televizyonlardan 10 kat daha net görüntülerini elde edebilen SDO, milyonlarca derece
sıcaklıktaki plazma atmosferi (korona)’da gerçekleşen bir patlamayı tespit etti.
Koronal (taçküre) kütle atımı ismi verilen patlamanın ardından Güneş’ten uzaya doğru radyasyon ve ışık boşalımı gerçekleşti. Daha sonra ise adeta ateşten bir yağmura benzeyen ve ‘koronal yağmur’ fenomeni olarak bilinen göz kamaştırıcı manyetik görüntüler ortaya çıktı. Güneş’in yüzeyinde Dünya’dan en az 30 kat büyük bir alanı kaplayan koronal yağmur, berrak ve keskin bir şekilde SDO kamerasına yansıdı.
SDO’nun elde ettiği veriler ışığında bilim insanları Güneş’in hareketlerini ve Dünya’ya olan etkilerini daha iyi anlamaya çalışıyor. 2010 Şubat’ında uzaya fırlatılan SDO uzay aracının 5 yıl boyunca NASA’nın Güneş araştırmalarında kullanılması planlanıyor. -CNNTURK
Türkiye bilişim sektöründe %95’in üzerinde bir paya sahip olan, 200’e yakın üyesi bulunan Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD), Atık Elektrikli ve Elektronik
Eşyaların (AEEE) Kontrolü Yönetmeliği çerçevesinde elektrikli ve elektronik eşyaların toplama ve bertarafı alanında “Yetkilendirilmiş Kuruluş” olmak amacıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurma kararı aldı. Türkiye’de 539 bin ton e-atık ortaya çıktığı bunun da ekonomik değerinin yaklaşık 40 milyon TL’ye denk geldiği göz önüne alındığında, TÜBİSAD elektronik atık geri dönüşüm ekonomisini yürütme konusunda öncü olacak.“AEEE Yönetmeliği” üreticilere (İthalatçılar da dahil) pazar payları oranında piyasadaki eski ürünleri toplama, geri dönüştürme ve geri kazandırma zorunluluğu getiriyor. Şirketlere verilen bu görev, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetkilendirilen bir kuruluş aracılığıyla yerine getirilebiliyor. Yetkilendirilmiş kuruluşlar, ilgili şirketlerin üye oldukları dernekler tarafından kurulup çalıştırılabiliyor.
Yönetmelik’e göre üretici yükümlülüğü çerçevesinde 2013 yılında kişi başı 0.3 kg’dan başlayıp kademeli olarak 2018 yılında kişi başı 4 kg AEEE toplanması ve geri dönüştürülmesi hedeflenmektedir.
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
Güneş’in üzerindeki ‘ateş yağmuru’ görüntülendi
E-atıkları TÜBİSAD toplayacak!
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Haber Merkezi
Haber Merkezi
Bilgicagi.com’da Öne Çıkanlar
Dosya Konusu
Dünya, elektronik eşyanızın çöplüğü değil!
Nedir peki bu E-Atık? Kısaca şöyle özetleyelim.
E-Atık (elektronik atık) ya da ingilizce tanımıyla WEEE (Waste Electrical and Electronic Equipment), kullanım ömrünü tamamlamış olan, içerisinde bir veya daha fazla elektrik iletim elemanı bulunduran ürünlere verilen addır. Zira dünyamızda ticaretin işleyiş düzeni, hiçbir ürün için maksimum bir kullanım ömrü hedeflemez. Çünkü satış döngüsünün devam etmesi, sistemin ana hedeflerinden olan kârın devamlılığını sağlamaktır. Bu demek oluyor ki kullandığınız tüm elektronik ürünler, bir şekilde E-Atık olmaya mahkum sayılır.E-Atık için kabul edilmiş kesin bir içerik tanımı olmamakla birlikte bozuk, kırık, tamir edilemez olarak görülen veri işleme, telekomünikasyon, iş eğlence veya ev için kullanılan araç gereçler genel olarak bu gruba dahildir.
OECD çevre raporuna göre Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelerde, 2010 yılı itibarıyla çevreyi tehdit eden E-Atık miktarının 3 katına çıkacağı tahmin edilmektedir.
Birleşmiş Milletler Üniversitesi (UNU) tarafından gerçekleştirilen çalışma, EU27 ülkelerinde 2005 yılında ortaya çıkan 8,3 milyon tonluk E-Atığın yalnızca 2,2 milyon tonunun toplanabildiğini ortaya çıkarırken yine aynı araştırmanın sonuçlarına göre 2011 yılında EU27 ülkelerinin toplamında ortaya çıkan E-Atık miktarı 10 milyon ton sınırına yaklaşacak; bu atığın ancak 5,3 milyon tonu toplanabilecektir.
Hayatımızı kuşatan metal uygarlık
Her gün hayatımıza ne kadar çok “yeni” teknolojik cihaz giriyor. Cep telefonları, bilgisayarlar, karıştırıcılar, mutfak robotları, televizyonlar ve buzdolapları... Hayatımız bir metal uygarlık tarafından kuşatılmış durumda. O zaman şimdi şöyle düşünelim. Bize sürekli işin “yenisini” gösteren bir yapı içindeyiz; bir de bunların bir bu kadar, hatta daha fazla kullanım ömrünü tamamlamış olan eskisi olması gerekmiyor mu?
Nerede onlar, nereye gidiyorlar? Nasıl etkiliyor bizi bu bir tarafı diğer tarafı kadar aktif olmayan devingen akış. Yani birçok ürün sürekli piyasaya sürülürken diğer uçta duran o yığın...
Elektrikli ve elektronik ekipmanlar, bazıları da toksik nitelikte birçok bileşen içerir. Sözkonusu cihazlar kullanım ömrünü tamamladığında, doğru biçimde geri kazanılmayan ya da bertaraf edilmeyen atıklar çevre ve insan sağlığını olumsuz yönde etkiler.
Örneğin katot ışın tüpleri (CRT) yani bir diğer deyişle monitör ve televizyon tüpleri; yüksek oranlarda kurşun, baryum, fosfor gibi ağır metaller içerir. Gerekli güvenlik önlemlerini almadan yapılan işlemler birinci derecede atığı işleyen kimseler ve işleme ortamındaki toprak ve yer altı suları için tehlikeli yan etkilere yol açar. Yani iş, kolileyip reklamını yaptıktan sonra pırıl pırıl ürünleri, yepyeni mağazalar sunmak kadar basit değildir.
Onur Caymaz
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Tech Trends
100G’nin sektör standardı haline gelmesiyle birlikte, Bell Labs optik iletişimin sınırlarını, yaklaşmakta olan “Petabit Çağı” için yaptığı hazırlıklarla aşıyor.Alcatel-Lucent
bünyesindeki Ar-Ge organizasyonu Bell Labs, optik teknolojide yaptığı devrim niteliğindeki deney sonuçlarını açıklayarak ultra yüksek kapasiteli optik iletişim ağlarının geleceği için temelleri attı. Günümüzdeki global iletişimin temelini oluşturan optik iletişim ağları; müşterilere ve işletmelere sınırsız video hizmeti, yüksek hızlı internet erişimi ve sosyal ağ servisleri sunmak için kullanılıyor. Hükümetler, kurumlar, bankalar ve eğitim kurumları için yüksek hacimli veri ulaşımını sağlamak da bilgi ekonomisinin hayat damarı olan optik ağlarla gerçekleşiyor.Bell Labs tarafından öncü endüstri konferanslarında sunulan son bildirilerde, saniye ve dalga boyu kanalı başına 1 Terabit’e ulaşan optik iletim oranlarıyla iletişim ağlarında Terabit arayüzlerin kullanımının yaygınlaşması için ilk adımların atıldığı duyuruldu. Bu başarı sayesinde Petabit düzeyinde veri iletimi çağına bir adım daha yaklaşmış bulunuyoruz. 1000 Terabit’e eşdeğer veriyi tanımlayan 1 Petabit seviyesinde veri iletimi ise 10 bin saatlik yüksek çözünürlüklü videoyu ağ üzerinden bir saniyede iletmek anlamına geliyor.
Bell Labs, geleceğin optik iletişiminin temellerini atıyor
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Mobil genişbant ağ dönüşümüne değer katan kablosuz iyileştirmesi, LTE’ye geçiş için ideal bir yol açıyor.Mobil teknolojilerde bir sonraki adımın 4G Long Term Evolution (LTE) olduğu konusunda herkes hemfikir. Ancak operatörlerin 4G LTE’ye geçiş konusunda uygulayacakları stratejiler ve 4G’nin zaman çizelgesi henüz belirsizliğini koruyor. LTE kurulumu sermaye odaklı bir dönüşüm olduğu için, operatörler mevcut kurulumlarını birkaç yıllık sürelerde 4G LTE’ye taşımayı düşünebilir. Burada bir önceliklendirme yapan operatörler, yüksek trafikli bölgelerden başlayarak daha az veri tüketen bölgelere doğru genişlemeyi hedefleyecektir.Öngörülen gelecekte 2G, 3G ve 4G teknolojilerinin bir arada kullanılması, mevcut 2G ve 3G spektrumunun bir sonraki adım olarak 4G LTE’ye taşınması bekleniyor. Kademeli olarak yapılan geçişte bir yandan kurulum maliyetleri yönetilirken, diğer yandan farklı teknolojilere sahip ağların entegrasyonu ve işletmesi operatörler için bir zorluk oluşturuyor. Kablosuz erişimdeki artışın, tümüyle IP’ye dönüşüm ile aynı zamanda yönetilmesi gerekiyor.
LTE dönüşümünde kablosuz optimizasyonunun önemi
Maxi_IQ_ilan 210x297.indd 1 18.02.2013 14:19
Maxi_IQ_ilan 210x297.indd 1 18.02.2013 14:19
Siemens, 30 yıla yaklaşan hızlı tren deneyimini Euraisa Rail’de aktarıyor
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Dünya genelinde gerçekleştirdiği projelerle tüm dünyada raylı ulaşım sistemlerinin gelişimine katkıda bulunan Siemens, hızlı tren başta olmak üzere ulaşım araçlarını 7-9 Mart 2013 tarihleri arasında düzenlenecek Eurasia Rail Fuarı’nda tanıtıyor. Siemens, ayrıca tüm raylı sistem elektrifikasyon çözümlerinin bir arada görülebileceği REcube adlı özel tanıtım aracını da fuar kapsamında Türkiye’ye getiriyor.İstanbul’un ilk elektrikli tramvaylarının 100 yıl önce faaliyete geçmesini sağlayan Siemens, şimdi de Türkiye’nin son dönemdeki en büyük raylı ulaşım yatırımı olan hızlı tren altyapısında söz sahibi olmaya hazırlanıyor. Yaklaşık 20 yıldır geliştirdiği hızlı trenleri bugün Almanya dışında İspanya, Çin, Rusya ile İngiltere – Fransa arasında Manş Denizi’nin altından geçen Eurostar hattında kullanılan Siemens, bu teknolojisini 7-9 Mart 2013 tarihleri arasında Yeşilköy’deki İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek Eurasia Rail 2013 Fuarı’nda tanıtmaya hazırlanıyor.
Saatte 400 kilometreyi bulan Siemens Velaro hızlı trenleri, şehirler arası toplu ulaşımın en çevreci ve modern yolu olarak kabul ediliyor. İspanya’nın 50 dereceyi bulan sıcak hava şartlarında da, Rusya’nın -50’yi bulan koşullarında da
sorunsuz olarak çalışan Velaro hızlı trenleri, Türkiye’nin farklı iklim ve coğrafi koşullarında da sorunsuz hizmet verebilecek en ideal ürünler arasında bulunuyor. Şehiriçi raylı ulaşımda modern ve çevreci çözümlerEurasia Rail’de Velaro hızlı trenleri haricinde şehiriçi ulaşıma yönelik ürün ve çözümlerini de sergileyecek olan Siemens, bu kapsamda dünyanın farklı bölgelerinde yaygın olarak kullanılan, kalitesini ve dayanıklılığını kanıtlamış Val ve Inspiro serisi metro araçlarıyla Desiro banliyö trenlerini ve Vectron lokomotif
ailesini de tanıtıyor. Gerek Val ve Inspiro gerekse Vectron lokomotifler, düşük enerji tüketimine yönelik teknolojileri dışında %90’ı bulan geri dönüşüm oranıyla da sürdürülebilir bir ulaşım dünyasının kapılarını açıyor.
Türkiye’nin önemli sanayi bölgelerinden biri olan Kocaeli, şehrin çevrelediği İzmit Körfezi’nin temizliğinde Siemens teknolojilerine güveniyor.Belediyelerin sunduğu hizmetlerin arasında kuşkusuz çevrenin temiz tutulması gerekiyor. Söz konusu olan bölge Kocaeli gibi, Türkiye’nin önemli sanayi bölgelerinden biriyse dikkat edilmesi gereken konular arasına İzmit Körfezi’nin temizliği de dahil oluyor. Son yıllarda, körfezin temizliği için pek çok çalışma yapan Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi, bugüne kadarki en büyük yatırımlarından birini Siemens ile gerçekleştiriyor.Türkiye’de ilk defa bir şehrin su şebekesinin tamamını kapsayan İSU – Siemens SCADA projesi, il genelindeki 116 noktada altyapı çalışmalarının gerçekleştirilmesiyle hayat buldu. Projeyle başta atıksu terfi merkezleri olmak üzere, atıksu arıtma tesisleri, logarlar, kanallar ve kanalizasyon yapıları, organize sanayi bölgeleri ve yağmur suyu terfi merkezlerinden oluşan altyapı yenilenmesinde, Siemens’in online ölçüm cihazları kullanıma alındı. Bu cihazlar gerekli kontrol ve analizlerin yapılmasını sağlarken, projeyle birlikte artık tüm il genelindeki süreçler Siemens tarafından kurulan SCADA Kontrol Merkezi’nden takip edilebiliyor, gerektiğinde müdahale edilebiliyor.
Mob
il
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
İSU, körfez suyunun temizliğini Siemens ile denetliyor
http://friendfeed.com/bilgicagi Açık Radyo 94.9 Bilgi Çağı Programı
Ar-Ge ve inovasyonun tüm seslerine açık platform
www.bilgicagi.comHaberin ayrıntıları
Hint Okyanusu’nun dibinde gömülü eski bir kıtanın kalıntıları bulundu.
Araştırmacılar, 85 milyon ila 2 milyar yıl öncesine ait bir kıta kütlesinin varlığına işaret eden delillere rastladıklarını açıkladı.
Bilim insanlarının ‘’Mauritia’’ adını verdiği bu kara parçasının zamanla parçalandığı ve günümüz dünyası şekil almaya başlarken bu kıtanın da dalgalar altında ortadan kaybolduğu düşünülüyor.
Araştırmanın bulguları Nature Geoscience adlı dergide yayımlandı.
Süper kıta
Yaklaşık 750 milyon yıl öncesine kadar, Yerküre’nin kara kütlesi Rodinya adı verilen bir tek kıtadan oluşuyordu.
Bugün binlerce kilometre okyanusun ayırdığı Hindistan ve Madagaskar bir zamanlar yan yanaydı.
Bilim insanları, bir zamanlar bu ikisi arasında yer alan ve mikro kıta olarak bilinen bir kıtaya ait bulgulara rastladıklarına inanıyor.