Top Banner
1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat 6) abdomen karın 7) abduct kaçırmak zorla alıp götürmek 8) abduction kaçırma 9) aberration sapkınlık 10) abet teşvik etmek 11) abject sefil aşağılık nasty 12) abjure inkar etmek vazgeçmek 13) abominable iğrenç sickening 14) abominate tiksinmek 15) abomination nefret 16) abort vazgeçmek çocuk düşürmek 17) abortion kürtaj vazgeçme 18) abrasion aşınma 19) abrasive aşındırıcı 20) abridged kısaltılmış 21) abruptly birdenbire 22) abscond firar etmek 23) absenteeism devamsızlık 24) abstention çekinme 25) abstraction soyutlama 26) absurdly saçma bir şekilde 27) abundantly bol bol 28) accede katılmak ulaşmak razı olmak 29) acceptably tatmin edici biçimde 30) accidentally kazara 31) acclaim alkışlamak kabul etmek 32) acclamation alkışlama 33) accompany eşlik etmek 34) accordingly buna göre, netice olarak 35) accost birine yaklaşmak 36) account hesap vermek sebep göstermek 37) accountable sorumlu 38) accredit inanmak güvenmek 39) accrue birikmek artmak 40) accurately tam doğru bir şekilde 41) accusation suçlama 42) accustom alıştırmak hazırlamak 43) ace yetenekli kişi 44) acid asit 45) acknowledge kabul etmek onaylamak itiraf etmek 46) acquaint tanıtmak bilgi vermek 47) acquaintance tanıdık 48) acquiesce kabul etmek 49) acquirement kazanım 50) acquisiton kazanım
93

1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

Aug 13, 2020

Download

Documents

dariahiddleston
Welcome message from author
This document is posted to help you gain knowledge. Please leave a comment to let me know what you think about it! Share it to your friends and learn new things together.
Transcript
Page 1: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat 6) abdomen karın 7) abduct kaçırmak zorla alıp götürmek 8) abduction kaçırma 9) aberration sapkınlık 10) abet teşvik etmek 11) abject sefil aşağılık nasty 12) abjure inkar etmek vazgeçmek 13) abominable iğrenç sickening 14) abominate tiksinmek 15) abomination nefret 16) abort vazgeçmek çocuk düşürmek 17) abortion kürtaj vazgeçme 18) abrasion aşınma 19) abrasive aşındırıcı 20) abridged kısaltılmış 21) abruptly birdenbire 22) abscond firar etmek 23) absenteeism devamsızlık 24) abstention çekinme 25) abstraction soyutlama 26) absurdly saçma bir şekilde 27) abundantly bol bol 28) accede katılmak ulaşmak razı olmak 29) acceptably tatmin edici biçimde 30) accidentally kazara 31) acclaim alkışlamak kabul etmek 32) acclamation alkışlama 33) accompany eşlik etmek 34) accordingly buna göre, netice olarak 35) accost birine yaklaşmak 36) account hesap vermek sebep göstermek 37) accountable sorumlu 38) accredit inanmak güvenmek 39) accrue birikmek artmak 40) accurately tam doğru bir şekilde 41) accusation suçlama 42) accustom alıştırmak hazırlamak 43) ace yetenekli kişi 44) acid asit 45) acknowledge kabul etmek onaylamak itiraf etmek 46) acquaint tanıtmak bilgi vermek 47) acquaintance tanıdık 48) acquiesce kabul etmek 49) acquirement kazanım 50) acquisiton kazanım

Page 2: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

51) acquit beraat etmek 52) acquittal aklanma 53) actually gerçekte 54) actuate işletmek çalıştırmak harekete geçirmek 55) acutely ciddi şekilde 56) adamantly inatçı bir şekilde 57) additive katkı maddesi 58) adequately yeterince 59) adhere yapıştırmak 60) adherence iltihak 61) adinfinitum süresiz olarak 62) adjacent bitişik komşu 63) adjourn ertelemek 64) adjustment düzeltme, ayarlama 65) admiration hayranlık 66) admission kabul giriş itiraf 67) admit kabul etmek itiraf etmek girmesine izin vermek 68) admittedly itiraf etmek gerekirse 69) admonition öğüt 70) adolescent genç 71) adorable sevimli hoş cute 72) adoration hayranlık 73) adore hayran olmak 74) adroit becerikli 75) adultery zina 76) adulthood erginlik 77) advent geliş, ortaya çıkma 78) adventurously macera vari bir şekilde 79) adverse olumsuz zıt 80) advisable tavsiye olunabilir 81) advisor danışman 82) affectingly dokunaklı bir şekilde 83) affection sevgi şefkat 84) affectionately şefkatle 85) affidavit yeminli ifade 86) affiliate ilişkilendirmek 87) affiliation bağlılık 88) affirmative olumlu doğrulayıcı 89) afflicted etkilenmiş 90) affliction felaket acı 91) afford muktedir olmak 92) afforestation ağaçlandırma 93) aged yaşlı yaşlanmış ihtiyar 94) agenda gündem 95) aggravate kötüleştirmek şiddetlendirmek 96) aggregation toplam yekün 97) agile çevik 98) agitate kışkırtmak kızdırmak 99) agitator tahrikçi 100) agonizingly ıstırap vererek

Page 3: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

101) agreeably hoş bir şekilde 102) ail hastalanmak 103) ailment rahatsızlık 104) aim hedeflemek nişan almak 105) aircraft uçak 106) aisle koridor 107) akin benzer yakın akraba 108) alibi mazaret özür 109) alienation yabancılaşma 110) align sıraya sokmak 111) alignment sıraya girme 112) alimony nafaka 113) allegation suçlama 114) allege idda etmek 115) alleviate yatıştırmak hafifletmek 116) alleviation hafifleme, yatıştırma 117) allot tahsis etmek 118) allotment hisse dağıtım 119) allowance harçlık ödenek aidat 120) allude ima etmek 121) allusion dokundurma 122) allusive imalı 123) almanac yıllık takvim 124) almighty güçlü muktedir 125) alms sadaka 126) alter değiştirmek 127) alternate birbirini izlemek 128) alternating sırayla olan 129) altimeter yükseklik ölçer 130) altruism fedakarlık 131) amalgam karışım 132) amalgamate karıştırmak harmanlamak 133) amazingly şaşırtıcı bir şekilde 134) ambassador büyük elçi 135) ambient çevreleyen kuşatan 136) ambitiously hırsla 137) ambivalance kararsızlık 138) ambivalent karışık duygular besleyen 139) ambush pusu 140) amenable uysal meek placid sedate 141) amendment yasa değişikliği 142) amiable cana yakın sevimli 143) amicable barışçıl 144) amnesty genel af 145) amoral ahlak dışı 146) amorous şehvetli 147) amorphous biçimsiz şekilsiz 148) amount to e takabül etmek ye varmak 149) amphibian suda ve karada yaşayan 150) amphibious suda ve karada giden

Page 4: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

151) amplification artırma yükseltme 152) amply yeterlibir şekilde 153) amputation kesip atma 154) amuse eğlendirmek oyalamak 155) amusement eğlence 156) amusingly hoş bir şekilde 157) anachronism tarih hatası 158) anachronistic çağdışı 159) analogy kıyas örnekleme 160) ancestral atalarla ilgili 161) anchor geminin demir atması 162) angle açı 163) angular açısal 164) animate hayat vermek 165) animated canlı neşeli jolly jovial joyful joyous jubilant merry 166) animosity düşmanlık 167) ankle ayak bileği 168) annex katmak eklemek 169) annexation topraklarına katma 170) annihilate yok etmek 171) annihilation yok etme 172) anniversary yıl dönümü 173) annotation ek açıklama 174) annoy taciz etmek kızdırmak 175) annoyance kızgınlık bela 176) annul fesh iptal etmek 177) anonymity yazarı bilmeme 178) antagonize zıtlık düşmanlık oluşturmak 179) antecedent önde gelen 180) anthem marş 181) antibody antikor 182) antidote panzehir 183) antiquated modası geçmiş 184) antiquity ilkçağ 185) antithesis antitez 186) anxiously endişe ile 187) apal derinden sarsmak şok etmek 188) apathetic duygusuz hissiz insensitive insincere 189) apex doruk uç zirve 190) appallingly korkunç, müthiş bir şekilde 191) apparently görünüşe bakılırsa 192) appariton hayalet görüntü 193) appease yatıştırmak 194) appetizing iştah açıcı 195) applause takdir alkış 196) applicable uygulanabilir 197) applicant müracaatçı aday 198) apportion taksim paylaşma 199) appreciative takdire değer 200) apprehend anlamak tutuklamak

Page 5: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

201) apprehensive endişeli vesveseli 202) apprehensively ürkekçe 203) apprentice çırak yamak 204) approach yaklaşım 205) approach yaklaşmak yaklaşımda bulunmak 206) appropriate ayırmak 207) appropriately uygun bir şekilde 208) approval onay 209) approximately yaklaşık olarak 210) apricot kayısı 211) apron örtü önlük 212) apt zeki kavramaya müsait 213) aptly uygun bir şekilde 214) aquatic suda yaşayan 215) arable tarıma elverişli 216) arbitrate hakemlik yapmak 217) arch yay kemer 218) architecture mimari 219) ardently gayretle, istekle 220) arduous çetin zor gruelling 221) arguable tartışmaya açık 222) arise ortaya çıkmak 223) arm kol bıranş silah 224) armament silahlanma 225) armistice ateşkes müzakere 226) armour zırh 227) armpit koltuk altı 228) arousal canlandırma uyandırma 229) arrest tutuklama 230) arrest tutuklamak 231) arrogance kibir 232) arrogate iddaa etmek kendine mal etmek 233) artery atardamar 234) artful kurnaz cunning shrewd 235) artfully ustaca 236) articulate tercüman olmak açıklamak 237) articulation açıkça dile getirme 238) artifact insan eliyle yapılmış 239) artificially yapay, suni olarak 240) artillery topçu 241) artisan esnaf 242) as far as possible imkan dahilinde 243) ascent yükseliş 244) ascribe yüklemek atfetmek 245) ash kül 246) aspire heves etmek 247) assail saldırmak 248) assailant saldırgan 249) assault saldırı 250) assertion dava iddia

Page 6: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

251) assessment değerlendirme takdir 252) asset değer mal mülk 253) assignment atama 254) assistance yardım 255) assorted çeşitli 256) assortment tasnif ayırma 257) astoundingly mucize eseri 258) astronomical aşırı 259) astutely akıllıca 260) asymmetry orantısızlık 261) atonement kefaret 262) atrocious gaddar cutthroat 263) atrocity vahşet 264) atrophy körelme 265) attainment erişme başarma 266) attempt girişim çaba 267) attentive dikkatli 268) attentively dikkatlice 269) attenuate inceltmek zayıflatmak hafifletmek 270) attic tavan arası 271) attire giyim kuşam 272) attitude tutum tavır 273) attorney avukat 274) attract cezb etmek 275) attractively etkileyici bir şekilde 276) attribute atıf nitelik 277) attribute atfetmek 278) attrition yıpratma yorma 279) auction açık artırmayla satmak 280) audaciously cesurca 281) audacity atılganlık 282) audition işitme 283) auditorium toplantı salonu 284) auspicious uğurlu hayırlı 285) austerely sertçe, kaba bir şekilde 286) austerity şiddet 287) authentic doğru gerçek 288) authenticate onaylamak 289) autograph imza 290) automatically otomatikman 291) autonomous özerk 292) autonomously bağımsız olarak 293) autonomy özerlik 294) avail işe yaramak 295) avarice aç gözlülük 296) avenge intikam 297) avenge öç almak 298) aversion nefret 299) avert sakınmak 300) aviation havacılık

Page 7: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

301) avid arzulu 302) avoid sakınmak 303) await beklemek 304) award ödüllendirmek 305) aware farkında 306) awe korku şaşkınlık 307) awesome heybetli müthiş 308) awfully fena halde, korkunç bir şekilde 309) awkward beceriksiz unskilled 310) awkwardly acemice 311) axiom düstur 312) axis mihver direk 313) aye evet oyu 314) bachelor bekar üni mezunu 315) back desteklemek 316) backache sırt ağrısı 317) backbite arkasından konuşmak 318) backbone omurga 319) backfire geri tepmek 320) badge nişan rozet 321) badly fena halde 322) bad-tempred kötü huylu 323) baffling şaşırtıcı aldatıcı 324) baggy bol şalvar gibi 325) bail kefil olmak paraşütle atlamak 326) bailiff ziyaretçi 327) bait yem 328) bake fırında pişirmek 329) ballot oy pusulası 330) ballroom balo salonu 331) band bant bando sargı 332) bandit eşkıya 333) bang çarpmak 334) banish sürgüne göndermek 335) bank bankacılık yapmak 336) banner sancak 337) barbed dikenli kancalı 338) bare yalın sade plain 339) barefoot yalın ayak 340) barely ancak, güçbela 341) barhanded parasız pulsuz 342) bark havlama ağaç kavuğu 343) barley arpa 344) barrack baraka 345) barred yasaklanmış 346) barren çorak verimsiz 347) barricade barikat 348) barricade barikat kurmak engellemek 349) base temel olarak almak 350) baseless temelsiz asılsız

Page 8: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

351) baselessly asılsızca 352) bashful utangaç 353) basically esasen 354) basin havuz havza 355) bat yarasa 356) bathrobe bornoz 357) battalion tabur 358) batter dövmek 359) bayonet süngü 360) beak gaga burun 361) beam ışın 362) bean fasülye 363) bear taşımak katlanmak akılda tutmak 364) beard sakal 365) beautifully güzel bir şekilde 366) beckon birini çağırmak 367) becomingly uygun bir şekilde 368) beef sığır eti 369) befall başına gelmek 370) befitting uygun münasip 371) beforehand önceden 372) beg yalvarmak 373) beget sebep olmak 374) beggar dilenci 375) beguile ayartmak 376) behold seyretmek 377) bell zil 378) bellicose kavgacı pugnacious quarrelsome warlike 379) bellow bağırmak 380) belly göbek 381) belong ait olmak 382) beloved sevilen 383) bench kanepe 384) benchmark karşılaştırmalı değerlendirme 385) bend bükülmek eğilmek kıvrılmak 386) benefactor iyiliksever 387) beneficent iyiliksever 388) beneficially faydalı bir şekilde 389) benevolence iyilikseverlik 390) benevolent yardım sever 391) benign merhametli 392) bereft mahrum yoksun 393) beseechingly yalvararak entreatingly, 394) besiege kuşatmak 395) bestow armağan etmek 396) bet bahis 397) bet bahse girmek 398) beverage içecek 399) beware sakınmak 400) bewildering şaşırtıcı

Page 9: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

401) bewitch büyülemek cezp etmek 402) bewitching büyüleyici 403) bidder teklif sahibi 404) biennially iki yılda bir 405) bigamy iki eşlilik 406) bigot fanatik yobaz 407) bigoted yobaz 408) bigotry yobazlık 409) bilateral iki taraflı 410) billboard ilan panosu 411) bimonthly iki ayda bir 412) bin kutu ambar 413) binary ikili çiftli 414) bind bağlamak sarmak 415) binding bağlayıcı zorlayıcı 416) binoculars dürbün 417) bisect iki eşit parçaya ayırmak 418) bit parça kırıntı 419) bite ısırmak 420) bitter keskin şiddetli amansız 421) bitterly feci bir şekilde 422) bizarre acayip eccentric freakish kinky 423) black sheep yüz karası 424) blacken karartmak 425) blackmail şantaj 426) blackout yayın yasağı 427) blacksmith demirci 428) blade jilet 429) blank boşluk 430) blare yüksek ses çıkarmak 431) blasphemy küfür 432) blast patlama 433) blatant yaygaracı clamorous 434) blatantly açıkça, clearly, evidently, flatly 435) blaze alev 436) blaze yanmak 437) bleach beyazlatmak ağartmak 438) bleed kanamak 439) blemish lekelemek bozmak 440) blend karışım harman 441) blend karıştırmak harmanlamak 442) blessed kutsanmış 443) blessing şükür inayet 444) blind gözünü bağlamak 445) blind kör kepenk 446) blink göz kırpmak 447) blissfully neşeyle 448) blister su toplama 449) blitz ani saldırı 450) bloddshed kan dökme

Page 10: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

451) blooming gelişmekte olan çiçek açan 452) blossom çiçek açmak 453) blouse bluz 454) blow esmek vurmak üflemek 455) bluff blöf 456) bluff blöf yapmak 457) blunder pot kırma 458) blunt kör açık sözlü 459) bluntly kesin bir dille 460) blur bulanıklaşmak 461) blurre donuk bulanık hazy 462) blurt söyleyivermek 463) blush utanmak 464) board taşıta binmek 465) boast övünmek 466) boastful övünen pompous 467) bog batağa batmak 468) boil kaynamak öfkelenmek 469) boisterous gürültülü 470) bolster iyileştirmek güçlendirmek 471) bolt sürgü mandal 472) bombastic abartılı 473) bond bağ 474) bone kemik kılçık 475) bone-dry kupkuru 476) bony cılız feeble 477) booby-trap bubi tuzağı 478) bookkeeping muhasebe 479) booklet kitapçı 480) bookworm kitap yurdu 481) boom artış patlama 482) boom gelişmek parlamak gürlemek 483) boost destek olmak artırmak 484) booze alkollü içki 485) border hudut sınır 486) borderline hudut çizgisi 487) bore doğurmak delmek oymak 488) boredoom sıkıntı 489) bosom göğüs 490) bossy patronumsu 491) bother rahatsız etmek 492) bothersome üzücü can sıkıcı muggy 493) bottle-neck dar geçit 494) bottom dip 495) bottomless dipsiz 496) boulevard bulvar 497) bounce zıplamak 498) boundless uçsuz bucaksız 499) bountiful bol cömert 500) bouquet buket

Page 11: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

501) bourgeois burjuva 502) bow selamlamak bükmek eğmek 503) bowl çanak kase 504) bracelet bilezik 505) brag övünmek 506) brainchild fikirbabası 507) brainstorm beyin fırtınası 508) brainwash beyin yıkamak 509) brainy zeki 510) brake fren 511) brake fren yapmak 512) brand çeşit tür 513) brass yüksek rütbeliler 514) bravely cesaretle 515) brawl kavga etmek 516) brazen utanmaz 517) break kırmak bozmak arası açılmak 518) breakthrough atılım büyük buluş 519) breast göğüs 520) breathtaking nefes kesici 521) breed cins tür 522) breeze esmek 523) breeze meltem 524) brew kaynatmak demlemek 525) bribe rüşvet vermek 526) brick tuğla 527) bricklayer duvar ustası 528) bride gelin 529) brief özetlemek 530) briefly kısaca 531) brigade tugay 532) brightly parlak bir şekilde, zekice 533) brilliant parlak zeki görkemli 534) brimful ağzına kadar dolu 535) brisk canlı hareketli 536) brittle kırılgan hassas frail 537) broad geniş engin 538) broadcast yayın yapmak 539) broaden genişletmek 540) broadly yaygın olarak 541) broke meteliksiz 542) broker komisyoncu 543) broom süpürge 544) browse göz atmak 545) bruise çürümek morarmak 546) bruise morluk ezik 547) brunch öğleöncesiyemek 548) brusque kaba sert vulgar 549) brutality acımasızlık 550) bubble kabarcık

Page 12: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

551) bucket kova 552) bud tomurcuk 553) buddy kanka 554) bueaucracy bürokrasi 555) bug dinleme cihazı 556) bug kızdırmak, böcek yerleştirmek 557) bulb ampül 558) bulge taşmak 559) bulky cüsseli iri 560) bullshit saçmalık 561) bully kabadayılık 562) bully kabadayılık etmek 563) bumper çamurluk 564) bunch demet grup 565) buoyant yüzen batmayan 566) burden sorumluluk 567) burden yüklemek zahmet çekmek 568) burdensome yorucu tiresome tiring 569) burglar hırsız 570) burgle soymak eve hırsız olarak girmek 571) burial toprağa gömmek 572) burnish cilalamak parlatmak 573) burst patlatmak 574) bush çalı 575) bushy çetrefilli 576) bust iflas etmek patlamak 577) butt hedef sigara izmariti 578) butter yağ 579) butter yağlamak 580) buzz vızıltı 581) buzz hızla uzaklaşmak vızlamak 582) buzzer zil 583) byahair'sbreadth hemen hemen hiç, zar zor 584) bydesign otomatikman 585) bygone geçmiş 586) bypass atlamak yanından geçmek 587) by-product yan ürün 588) bystander görgü tanığı 589) cab taksi dolmuş 590) cabbage lahana 591) cable kablo telgraf 592) cadance yürüyüş hızı 593) cage kafes 594) calcified kireçlenmiş 595) calendar takvim 596) calf baldır dana 597) campaign kampanya yapmak sefere çıkmak 598) candidacy adaylık 599) candidate aday 600) candy şeker

Page 13: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

601) cane baston 602) cannibal yamyam 603) cannon top 604) canvas çadır bezi 605) capacious ferah geniş 606) capitulate teslim olmak 607) capsize alabora olmak 608) caption başlık 609) captivated büyülenmiş 610) captive esir 611) captivity esaret 612) capture esir alma 613) carcass ceset, enkaz 614) cardinal önemli 615) care for ilgi göstermek 616) care ilgi alaka bakım 617) carelessly dikkatsizce 618) caress okşamak kucaklamak 619) caretaker muhafız 620) carnage katliam 621) carpenter marangoz 622) carriage vagon 623) carrier hamal 624) cart el arabası at arabası 625) cartridge kartuş fişek kaset 626) carve oymak 627) cascade şelale 628) cash tahsil etmek paraya çevirmek 629) castigate azarlamak 630) casual tesadüfi 631) casually gayri resmi olarak 632) casuative neden olan 633) catchy çekici cazip 634) cater yiyecek sağlamak 635) caution uyarmak 636) cautiously dikkatli bir şekilde 637) cavalierly cesaretle 638) cavalry süvari 639) cavity oyuk 640) cease durmak dinmek 641) ceasefire ateşkes 642) ceiling tavan 643) celibacy bekarlık 644) cellar kiler mahzen 645) censure kınama suçlama 646) censure tenkit etmek kınamak 647) centennial asırlık 648) centralize merkezileştirmek 649) cerebral beyinle ilgili 650) certainly muhakkak

Page 14: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

651) certify tasdik etmek belgelemek 652) chain zincir 653) chain zincirlemek 654) chalk tebeşir 655) challenge sorun zorluk 656) challenging güçlük 657) chamber oda 658) champion taraf tutmak 659) chancellor rektör 660) chancy değişken 661) chant şarkı söylemek 662) charily ihtiyatla, istemeyerek 663) charitably cömertçe 664) charm büyülemek 665) charm çekicilik 666) charmingly etkileyici bir şekilde 667) chart çizelge 668) chart taslak oluşturmak 669) chase izlemek kovalamak 670) chaste namuslu 671) chastise cezalandırmak dövmek 672) chastity namus 673) chatter gevezelik etmek 674) cheapen ucuzlatmak 675) checkered damalı 676) cheek yanak 677) cheerfully neşeyle, keyifle 678) cherish bağrına basmak aziz tutmak 679) cherry vişne 680) chest göğüs sandık 681) chew çiğnemek 682) chick civciv 683) chiefly esas olarak 684) childish çocukça 685) chilly serin duygusuz 686) chime zil çalması 687) chimney baca 688) chin çene 689) china porselen 690) chip yontmak 691) chivalric şövalyelikle alakalı 692) choice seçenek 693) choke boğulmak 694) choosy titiz seçici finicky 695) chop doğramak 696) chore zor iş, güçlük 697) chorus koro 698) chosen seçilmiş 699) chronic sürekli olan 700) chuckle gülmek

Page 15: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

701) circuit elektrik devresi 702) circulataroy dolaşımla ilgili 703) circulate dolaşmak 704) circulation tedavül, tiraj 705) circumcise sünnet etmek 706) circumstance koşul durum olay 707) circumvent etrafında dolaşmak 708) circus sirk 709) citizen vatandaş 710) citizenship vatandaşlık 711) civic kentsel 712) civilian sivil 713) civilian mülki 714) civilized uygar 715) clamour gürültü 716) clamp mengeneyle sıkıştırmak 717) clandestine gizli latent occult undisclosed 718) clank çınlamak 719) clap alkışlamak 720) clasp sıkıca tutmak 721) clause hüküm madde şart 722) claw pençe 723) clay kil 724) cleanse arıtmak 725) clean-shaven sakalsız 726) clearance hesaplaşma tasfiye 727) clench sıkmak, yumruk diş 728) clergy ruhban sınıfı 729) clerical katiplikle ilgili 730) cleverly akıllıca 731) cliche kilişe 732) cliff uçurum 733) climax zirve yapmak 734) cling sıkıca tutmak 735) cloak cübbe 736) clog tıkamak tıkanmak 737) cloth kumaş 738) clothe giydirmek 739) cloven yarık ayrık 740) clown soytarı 741) clumsily beceriksizce, acemice 742) clutch sıkıca tutmak 743) coal kömür 744) coalesce tek vücut olmak 745) coalition koalisyon 746) coarse hantal indolent lethargic ponderous 747) coat kaplamak 748) cock horoz 749) cockeyed eğri 750) cocky kendini beğenmiş

Page 16: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

751) coercion tehdit 752) coercive zorlayıcı belirleyici 753) coffin tabut 754) cognition kavrama 755) cognitive bilişsel 756) cohere uyuşmak 757) coherently uyumlu bir şekilde 758) coil sarmak 759) coin uydurmak 760) cold-blooded soğuk kanlı 761) collar yaka 762) colleague meslekdaş 763) colloquial konuşma diline ait 764) colonel albay 765) color-blind renk körü 766) colossal devasa büyük 767) column sütun sıra 768) comb tarak 769) comb taramak 770) combotant savaşçı 771) comfortably rahatça 772) commendable övgüye değer 773) commensurate eşit orantılı 774) comment yorumlamak 775) commentary yorum 776) commission atamak 777) commit işlemek yapmak kendini vermek 778) commitment sorumluluk taahhüt 779) commodity meta alınan satınan 780) communal toplumsal 781) commune sohbet etmek 782) commute iki nokta arasında gidip gelmek 783) companion yoldaş 784) comparatively nispeten, epeyce, orantılı 785) comparison karşılaştırma 786) compatible uyumlu 787) compel zorlamak mecbur etmek 788) competent yeterli 789) competently ustaca 790) compilation toplama 791) compile derlemek toplamak yığmak 792) complacency hoşnutluk 793) complacent rahat adam 794) complementary tamamlayıcı 795) completely tamamen 796) completion tamamlama bütünleme 797) compliance itaat 798) complicated karmaşık 799) complication zorluk 800) compliment övgü

Page 17: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

801) compliment iltifat etmek 802) component parça 803) composite bileşik 804) compost gübre 805) composure huzur 806) compound birleştirmek 807) comprehensibly anlaşılır biçimde 808) comprehension kavrama anlayış 809) comprehensively etraflıca, kapsamlı bir şekilde 810) comprise içermek kapsamak 811) compulsive zorlayıcı 812) compute hesap vermek hesaplamak 813) conceal gizlemek 814) concede teslim etmek kabul etmek 815) conceit kibirli disdainful haughty hysterical presumptuous supercillious vengeful 816) conceive anlamak tasarlamak 817) concerted kararlaştırılmış 818) concession ayrıcalık 819) concilliatory barışsal 820) concise kısa öz 821) concisely kısaca 822) conclude sonuç çıkarmak 823) conclusion sonuç 824) conclusive inandırıcı kesin peremptory 825) conclusively kesin olarak 826) concoct karıştırmak uydurmak 827) concrete beton 828) concur uyuşmak 829) concurrently eşzamanlı 830) condescend tenezzül etmek 831) condole baş sağlığı iletmek 832) condolence baş sağlığı taziye 833) condone affetmek 834) conduct iletmek yönetmek 835) conduction iletme 836) conductive iletken geçirgen 837) conductivity iletkenlik 838) conductor iletici şef 839) confederate müttefik 840) confer danışmak 841) confess itiraf etmek günah çıkarmak 842) confession itiraf 843) confide güvenmek sırrını açmak 844) confidentially özel olarak 845) confine kısıtlamak hapsetmek 846) confined hapis convicted 847) confinement hapis 848) confiscate el koymak 849) confiscation kamulaştırma 850) conflicting çelişkili

Page 18: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

851) conformity uyum uygunluk 852) confrontation yüzleşme 853) confusing şaşırtıcı 854) congenial cana yakın 855) congestion tıkanma sıkışıklık 856) congregate bir araya gelmek 857) congruous uygun uyumlu 858) conjointly müştereken, birlikte 859) connive suça göz yummak suç ortağı olmak 860) connote çağrıştırmak 861) conrn mısır nasır 862) conscience vicdan 863) conscientious insaflı 864) conscientiously dikkatle 865) consciously bilinçli olarak 866) consecutively arka arkaya 867) consensus görüş birliği 868) consequently netice olarak 869) conservative muhafazakar 870) considerable hatrı sayılır kayda değer 871) considerably oldukça, epeyce 872) considerably önemli ölçüde 873) considerate düşünceli 874) considerately düşünceli bir şekilde 875) consistently tutarlı, uyumlu bir şekilde 876) conspiracy gizli ittifak komplo 877) conspire suikast komplo yapmak 878) constancy değişmezlik sabitlik 879) constantly sürekli olarak 880) constitution anayasa 881) constrained suni 882) constraint kısıtlama 883) consult danışmak 884) contact bağlantı kurmak 885) contagious bulaşıcı 886) contamination kirlilik 887) contemplate düşünmek 888) contemporary çağdaş 889) contemptible rezil disreputable infamous 890) contemptuous hor gören 891) contend fikri ileri sürmek 892) content memnun 893) content içerik kapsam 894) contentedly rahatça 895) continent anakara kıta 896) contraceptive hamileliği önleyici 897) contract sözleşmek 898) contradict çelişmek 899) contradiction çelişki 900) contradictory çelişkisiz

Page 19: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

901) contrary zıt ters 902) contrast çelişmek karşılaştırmak 903) contrive kurmak düzenlemek 904) controversy anlaşmazlık 905) convalesce iyileşmek 906) convalescence iyileşme 907) convection nakil 908) convene toplanmak 909) conveniently elverişli şekilde 910) converge birleşmek yanaşmak 911) conversation söyleşi 912) converse aksi zıt 913) convertible değişebilen 914) convincingly iknaedicibir şekilde 915) copious bol bereketli 916) copper bakır 917) copyright telif hakkı 918) cordial içten samimi unfeigned 919) cordially samimiyetle 920) cork mantar 921) corporation kurum 922) corpse ceset 923) corrective düzeltici 924) correctly uygun şekilde 925) correlate karşılıklı ilişki kurmak 926) correlative bağlantılı 927) correspond uymak haberleşmek 928) correspondent uygun denk 929) corresponding ilişkin tekabül eden 930) correspondingly sırası ile 931) corrode paslanmak çürümek 932) corrosion yıpranma paslanma 933) corrosive aşındırıcı çürütücü 934) corrospendence haberleşme 935) corrospondent muhabir 936) corrupt ahlaksız 937) corruption yolsuzluk ahlaksızlık 938) cosmic evrensel 939) cottage kulübe 940) cough öksürük 941) counsel danışmak 942) countable sayılabilir 943) counter sayaç tezgah 944) counterfeit sahte para basmak 945) counterpart meslekdaş 946) countless sayısız 947) county ilçe 948) coup askeri darbe 949) courageously cesaretle 950) court kur yapıp davet etmek

Page 20: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

951) courteous kibar saygılı reputable resourceful reverent 952) courtesy kibarlık 953) courthouse adalet sarayı 954) cover kapak örtü sargı 955) coverage sigorta miktarı 956) covet kıskanmak imrenmek 957) covetous aç gözlü hırslı ravenous 958) cow inek 959) cozy candan forthcoming intimate unaffected 960) crack çatlak yarık 961) crack çatlamak yarılmak 962) craftily ustaca 963) crafty düzenbaz 964) cram tıkamak doldurmak 965) crammed aşırı kalabalık 966) cramped sıkışık dar 967) crane boynunu uzatmak 968) crane vinç 969) crap yengeç 970) crassly patavatsızca 971) crawl sürünmek 972) craze delilik 973) creaky gıcırtılı 974) crease buruşmak 975) credit güvenmek 976) creed inanç 977) creek dere çay 978) crest doruk zirve 979) crew tayfa 980) crimson al kırmızı 981) crinkle buruşmak 982) cripple sakatlamak bozmak 983) crippled sakat özürlü lame 984) criterion kriter ölçü 985) crooked dolandırıcı 986) crop tahıl 987) crop kısaltmak 988) cross dargın kızgın 989) cross bağdaş kurmak 990) cross haç itavroz 991) cross-eyed şaşı 992) crossfire çapraz ateş 993) crouch çömelmek 994) crow horoz gibi ötmek 995) crow karga 996) crown taç 997) crucify çarmıha germek 998) crudely kabaca 999) cruise deniz gezisi 1000) crumb kırıntı

Page 21: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1001) crumple ufalanmak 1002) crush ezmek buruşturmak 1003) cube küp 1004) cubic küp biçimde 1005) cucumber salatalık 1006) cuddle kucaklamak 1007) cuff manşet kelepçe 1008) culpable kabahatli delinquent 1009) cultivated ekili eğitimli 1010) cumulative biriken 1011) curb durdurmak engellemek 1012) curfew sokağa çıkma tarzı 1013) curiously meraklı bir şekilde 1014) curl kıvrım 1015) currency para birimi 1016) currently halen, şuanda 1017) curse küfür bela lanet beddua 1018) curtain perde 1019) curve bükmek eğmek 1020) curve viraj 1021) curved eğri 1022) cutlery çatal bıçak takımı 1023) cycle dönem devre 1024) cynical alaycı 1025) dainty narin nazik 1026) dam baraj 1027) damp nemli 1028) dampen nemlendirmek 1029) dandy züppe 1030) dangle sarkmak asılmak 1031) dare to cesaret vermek 1032) daringly cesurca 1033) daringly macera vari bir şekilde 1034) darken karartmak 1035) darlibg sevgili 1036) darn örmek yamamak 1037) daunt gözünü korkutmak 1038) dawdle oyalanmak 1039) daybreak seher 1040) dazzlingly parlak bir şekilde, zekice 1041) deadly öldürücü bir şekilde, kesinlikle 1042) deafen sağırlaştırmak 1043) dealer satıcı 1044) dealing sözleşme 1045) dean dekan 1046) debatable tartışılır 1047) debris yıkıntı moloz 1048) decadance çöküş batış 1049) decadent çökmüş gerilemiş 1050) decay çürüme bozulma

Page 22: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1051) decay yozlaşmak 1052) deceased rahmetli 1053) deceitfully namussuzca 1054) deceive kandırmak 1055) decelerate azalmak yavaşlamak 1056) decency terbiye namus 1057) decentralize sorumluluğu dağıtmak 1058) decepitate kafasına koparmak 1059) deception aldatma kandırma 1060) deceptive hilekar 1061) decidedly kesinlikle 1062) decidedly hayli 1063) decimate imha etmek 1064) decisively kararlılıkla 1065) deck güverte 1066) decode şifreyi çözmek 1067) decompose ayrıştırmak çözmek 1068) decoy av tuzağı yem 1069) deduct sonuç çıkarmak 1070) deeply derinden, çok 1071) defame iftira etmek 1072) defect taraf değiştirmek 1073) defective arızalı 1074) defectively kusurlu olarak 1075) defer ertelemek 1076) defiant küstah meydan okuyan 1077) deficiency eksiklik 1078) deficiently yetersizce 1079) deficit zarar 1080) definitely açıkça, explicitly, unequivocally 1081) definitely kesinlikle certainly, definitely, sure 1082) definition tanım açıklama 1083) defomation bozulma 1084) deform biçimini bozmak 1085) degenerate yozlaşmak 1086) degrade alçaltmak rezil etmek 1087) degrading aşağılatıcı 1088) deify tanrılaştırmak 1089) deity tanrılık 1090) deliberately bilebile, kasıtlı olarak 1091) deliberation görüşme müzakere 1092) delicacy lezzet 1093) delicately narin, hassas bir şekilde 1094) delightfully güzel bir şekilde, neşeyle 1095) delineate tasvir etmek tanımlamak 1096) delirium çılgınlık 1097) delivery sevkiyat, doğum 1098) delude kandırmak yanıltmak 1099) delusion kuruntu yanılgı 1100) delusive aldatıcı

Page 23: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1101) demanding çaba gerektiren 1102) demean alçaltmak küçültmek 1103) demobilize terhis etmek 1104) demote rütbesini indirmek 1105) demure uysal 1106) denial reddetme inkar 1107) denote göstermek belirtmek 1108) densely yoğun bir şekilde 1109) dent çukur 1110) deny inkar etmek yalanlamak 1111) departure ayrılış kalkış 1112) depend on güvenmek 1113) dependable güvenilir 1114) dependably güvenilir şekilde 1115) dependently eli kolu bağlı olarak 1116) depict çizmek belirtmek 1117) depiction tasvir anlatma 1118) depletion tükenme azalma 1119) deploy görevlendirmek 1120) deployment konuşlandırma 1121) deport sınır dışı etmek 1122) deposit birikim 1123) deposit para yatırmak 1124) deprecate küçümsemek 1125) depress üzmek 1126) depressingly üzerek 1127) deprivation yoksunluk mahrumiyet 1128) depth derinlik 1129) deputy yardımcı milletvekili 1130) derail raydan çıkmak 1131) dereliction ihmal 1132) derivation türeme 1133) derive çıkarım yapmak türemek 1134) derogatory aşağılayıcı scornful 1135) descend inmek azalmak 1136) deserve hak etmek layık olmak 1137) deserving hak eden 1138) designate ayırmak işaret etmek 1139) designated tahsis edilmiş 1140) desirably arzu edilir bir şekilde 1141) desire arzu istek 1142) desire arzulamak 1143) desolate terk edilmiş 1144) desolation yalnızlık 1145) desperate çaresiz umutsuz helpless 1146) desperately ümitsizce, aşırı bir şekilde 1147) despicable rezil disgraceful ignoble ignominious outrageous 1148) destination gidilecek yer 1149) destitude kimsesiz 1150) destruction yıkım

Page 24: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1151) detain alıkoymak engellemek 1152) detainee tutuklu 1153) detention alıkoyma hapsetme 1154) deter caydırmak 1155) deterioration kötüleşme bozulma 1156) determination kararlılık 1157) determinedly azimle 1158) deterrent çaydırıcı 1159) detest iğrenmek 1160) detestable iğrenç filthy hideous loathsome repugnant repulsive revolting 1161) detonation patlama infilak 1162) detriment zarar hasar 1163) deviant sapkın çarpık 1164) devoted sadık 1165) devotion sadakat fedakarlık 1166) devout dindar 1167) dexterity ustalık 1168) dexterous hünerli gifted 1169) diabetic şeker hastası 1170) dialect şive 1171) dice zar 1172) dictate dikte etmek 1173) differ farklılaşmak başkalaşmak 1174) differently farklı bir şekilde 1175) diffuse yayılmış dağılmış 1176) digest sindirmek 1177) digestion idrak etme sindirme 1178) dignified şerefli onurlu 1179) dignify itibar etmek onurlandırmak 1180) dignity itibar haysiyet 1181) digress konudan uzaklaşmak 1182) dilapidated harap yıkık 1183) dilate şişmek genişlemek 1184) dilligent çalışkan 1185) dim loş karanlık 1186) diminishingly eksilerek 1187) diminutive çok küçük 1188) dip batırmak daldırmak 1189) dipsel defetmek 1190) direct yönetmek yönlendirmek 1191) direction yön taraf idare 1192) disable sakatlamak 1193) disappear yok olmak gözden kaybolmak 1194) disappoint hayal kırıklığına uğramak 1195) disappointment hayal kırıklığı 1196) disapproval onaylamama 1197) disapprove beğenmemek 1198) disarm silahsızlandırmak 1199) discern ayırt etmek sezmek 1200) discharge boşalma çıkma ateşleme

Page 25: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1201) discharge atmak akıtmak işten atmak 1202) disciple mürit 1203) disclaim inkar etmek 1204) disclamier yalanlama 1205) disclose açığa çıkarmak 1206) discordant ahenksiz uyumsuz 1207) discount indirim 1208) discouraged bezgin 1209) discourteous kaba saygısız flippant impertinent indecent indelicate rude 1210) discover keşfetmek 1211) discredit güvenini sarsmak 1212) discreete farklı disparate 1213) discretion hoşgörü takdir hakkı 1214) disembark yük boşaltmak 1215) disengage serbest bırakmak 1216) disgrace rezalet yüz karası 1217) disgrace rezil etmek 1218) disguise gizlenmek kılık değiştirmek 1219) disgustingly iğrenç bir şekilde 1220) dish çanak 1221) dishonestly namussuzca 1222) disintegrate bölmek 1223) disinterested tarafsız 1224) dislocate altüst etmek 1225) dismal kederli doleful downcast downhearted sore sorrowful 1226) dismantle parçalara ayırmak 1227) dismissal kovma atma 1228) disorder düzensizlik hastalık 1229) dispassionate tarafsız neutral impartial 1230) dispersion dağılma ayrılma 1231) displacement yer değiştirme 1232) display sergilemek 1233) displease gücendirmek 1234) disposal yok etme elden çıkarma 1235) dispose elden çıkarmak tasarruf etmek 1236) disposition huy eğilim karakter 1237) disprove fikir çürütmek yalanlamak 1238) disquailfy yetkisini almak 1239) disregard aldırmamak 1240) disrupt engellemek bozmak 1241) disruption aksama 1242) disruptive yıkıcı subversive 1243) disseminate yaymak saçmak 1244) dissident muhalif 1245) dissipate israf etmek 1246) dissipation yayılma neşirolma 1247) dissolute ahlaksız vicious 1248) dissuade caydırmak 1249) dissuasion caydırma 1250) dissuasive caydırıcı

Page 26: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1251) distance mesafe uzaklık 1252) distant uzak mesafeli 1253) distastefully tatsız şekilde, nahoş bir biçimde 1254) distil damıtmak 1255) distilled damıtılmış 1256) distinct farklı 1257) distinction fark ayrım 1258) distinguish ayırt etmek 1259) distinguished seçkin 1260) distortion saptırma çarpıtma 1261) distract aklını çelmek meşgul etmek 1262) distracted çeldirilmiş 1263) distraction dalgınlık oyalama 1264) distractive dikkat dağıtıcı 1265) distress dert sıkıntı 1266) distribution dağıtım 1267) distrustful güvensiz 1268) disturb rahatsız etmek 1269) disturbance rahatsızlık kargaşa 1270) disuade caydırmak 1271) ditch çukur 1272) dive dalmak su 1273) diverge ayrılmak sapmak 1274) divergence sapma ayrılma 1275) diverse farklı değişik 1276) diversely farklı bir şekilde 1277) diversity çeşitlilik 1278) divert başka yöne sapmak 1279) divisible bölünebilir 1280) division bölüm tümen 1281) divorce boşanmak 1282) dizzy çakırkeyf 1283) docile uysal easy-going resigned 1284) dog peşini bırakmamak 1285) dogged inatçı 1286) dogmatize ahkam kesmek 1287) domain alan 1288) dome kubbe 1289) domesticate evcilleştirmek 1290) dominant hakim 1291) dominion saltanat 1292) donation bağış 1293) doninate hakim olmak hükmetmek 1294) doom kader feci son 1295) doom mahkum etmek 1296) dope sersemletmek ilaçla 1297) dormant hareketsiz cansız 1298) dormitory yatakhane 1299) dot nokta benek 1300) doubtfully kuşkulu bir şekilde

Page 27: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1301) dough hamur 1302) down düşürmek yere yığmak 1303) downhill yokuş aşağı 1304) downright kesin 1305) dozen düzine 1306) döve kumru 1307) draft taslak 1308) draft taslak hazırlamak 1309) drag sürüklemek çekmek 1310) dramatically çarpıcı olarak, önemli ölçüde 1311) drastic etkili sert 1312) draught çekilme 1313) drawer çekmece 1314) dread korkmak 1315) dreadfully fena halde, korkunç bir şekilde 1316) drench ıslatmak 1317) dress giymek 1318) dressing giydirme giyinme 1319) drift akıntıya kapılmak 1320) drill matkap 1321) drill delik açmak 1322) drip damlamak 1323) drop damla 1324) drop düşürmek indirmek 1325) drought kuraklık 1326) drown boğulmak suda 1327) drowsily uykulu bir şekilde 1328) drowsy mayışık 1329) drug-addict erionman 1330) drum davul 1331) dub dublaj yapmak rendelemek 1332) dubiously şüpheyle 1333) duly uygun şekilde 1334) dumb dilsiz 1335) dummy aptal 1336) dummy kukla 1337) dungeon zindan 1338) duplicate kopyalamak çoğaltmak 1339) duplication kopyalama 1340) duration süreç 1341) dusk alacakaranlık 1342) dust toz 1343) dutiful saygılı 1344) duty-free gümrüksüz satış yeri 1345) dwarf cüce 1346) dwell ikamet etmek bir konu üzerinde durmak 1347) dwelling ikamet 1348) dwindle yavaş yavaş azalmak 1349) dyslexia okuma yazma güçlüğü 1350) eagerly hemence, isteyerek

Page 28: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1351) eardrum kulak zarı 1352) earnest ciddi ağır başlı 1353) earnestly ciddi, samimi bir şekilde 1354) earthenware toprak kap 1355) earthy topraktan yapılmış 1356) easily kolayca 1357) ebb çökme çekilme 1358) echelon kademe basamak 1359) eclipse tutulma güneş ay 1360) edge kenar uç kıyı 1361) edge yanaşmak 1362) edgy huysuz 1363) edify eğitmek 1364) eerie ürkütücü dire formidable ghastly gruesome horrid scary startling 1365) effectively etkili olarak 1366) efficacy yararlılık 1367) efficient verimli 1368) efficiently etkili olarak 1369) effortlessly kolayca 1370) ejaculate fışkırtmak birden söylemek 1371) elaborate özenle düzenlemek 1372) elaborately ayrıntılı olarak 1373) elapse zamanın geçmesi 1374) elbow dirsek 1375) electorate seçmen 1376) electrocute idam etmek 1377) elegance zariflik 1378) elegantly nezaketle 1379) elevate yükseltmek yüceltmek 1380) elevated soylu yükseltilmiş 1381) elevation yüseltme 1382) elevatör asansör 1383) elicit bilgilendirmek 1384) elope sevgiliye kaçmak 1385) eloquence hatiplik 1386) eloquent güzel konuşan 1387) elucidate izah etmek 1388) emanate fışkırmak çıkmak yayılmak 1389) emancipate serbest bırakmak 1390) emancipation özgürlük 1391) emasculate kısırlaştırmak zayıflatmak 1392) embarrassed utangaç 1393) embarrassingly utanç verici bir şekilde 1394) embarrassment utanç 1395) embassy elçilik 1396) embed gömmek 1397) embellished süslü ornamental ornate 1398) embezzle suistimal etmek zimmetine para geçirmek 1399) embodiment simgeleştirmek 1400) embrace kucaklamak benimsemek

Page 29: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1401) emit yaymak çıkarmak 1402) emotion duygu his 1403) emphatic ısrarlı vurgulu 1404) emulate öykünmek gıpta etmek 1405) enchant büyülemek kendinden geçmek 1406) enchanting büyüleyici 1407) encircle kuşatmak 1408) enclose kuşatmak 1409) enclosure kuşatma çevirme 1410) encode kodlamak 1411) encounter karşılaşmak 1412) endanger tehlikeye atmak 1413) endangered tehlike altında 1414) endearingly sevimlice 1415) endeavor çaba 1416) endeavor çaba göstermek 1417) endless sonsuz everlasting indefinite 1418) endowment yetenek 1419) energetic canlı, neşeli 1420) enfold sarmak katlamak 1421) enforcement yürürlüğe koyma 1422) engagement sözleşme 1423) engulf yutmak 1424) enlightened aydınlanmış 1425) enormously aşırı bir şekilde 1426) enrich zenginleştirmek 1427) enriched zenginleştirilmiş 1428) enroll askere gitmek kayıt olmak 1429) enrolment kayıt olma 1430) ensue birbirini izlemek 1431) ensure garanti vermek 1432) enterprize teşebbüs etmek 1433) enthusiasm coşku istek 1434) enthusiastically gayretli, hevesli bir şekilde 1435) enthusiastically isteyerek 1436) entice ayartmak 1437) enticing cazibeli 1438) entirely tamamen 1439) entreat rica etmek 1440) entrench sağlamlaştırmak yerleştirmel 1441) entrust emanet etmek görevlendirmek 1442) enumerate saymak sıralamak 1443) envelope zarflamak çevrelemek 1444) envisage zihinde canlandırmak 1445) envy kıskançlık 1446) envy haset etmek çekememek 1447) epic destansı 1448) epilepsy sara 1449) episode bölüm kısım 1450) equally eşit olarak

Page 30: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1451) equation denklem 1452) equilibrium denge denklik 1453) equipment alet edevat 1454) equipped donanmış 1455) equitable adil 1456) equivalent denk eşit 1457) equivocal şüpheli 1458) erase silgiyle silmek 1459) erode aşınmak aşındırmak 1460) err yanılmak günah işlemek 1461) erratic kararsız düzensiz 1462) erroneously asılsızca 1463) escalator yürüyen merdiven 1464) essentially esasen 1465) essentially esas olarak 1466) essentially gerçekte 1467) essentially hayati olarak 1468) estate emlak 1469) eşsiz matchless 1470) eternally sürekli 1471) euphemism üstü kapalı söz 1472) euqity hisse senedi 1473) evacuate tahliye etmek boşaltmak evict 1474) evacuation tahliye 1475) evade kaçınmak sakınmak 1476) evaluate değerlendirmek 1477) evaluation değerlendirme 1478) evaporation buharlaşma 1479) evasive kaçamak 1480) evenly eşit olarak 1481) eventually nihayetinde, en sonunda 1482) everlastingly daima 1483) everlastingly sürekli 1484) evident açık belli 1485) evoke çağırmak uyandırmak 1486) evolve değişmek başkalaşmak evrim geçirmek 1487) exact zorla almak mecbur etmek 1488) exactly tam olarak 1489) examine incelemek 1490) exasperate kızdırmak 1491) exceedingly aşırı bir şekilde 1492) excel üstün olmak kendini aşmak 1493) excellently mükemmel bir şekilde 1494) exception istisna 1495) exceptional istisnai 1496) exceptionally olağan üstü bir şekilde 1497) excerpt alıntı 1498) excessively aşırı derecede 1499) excite heyecanlandırmak 1500) excitedly gayretli, hevesli bir şekilde

Page 31: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1501) exclaim haykırmak 1502) exclusion hariç tutma 1503) exclusive ayrıcalıklı 1504) exclusively özellikle, sadece 1505) excrete salgılamak 1506) excursion gezinti 1507) excuse bağışlamak 1508) execuse özür bahane 1509) executable icra edilebilir 1510) exemplify örnek vermek 1511) exemption muaflık bağışıklık 1512) exertion emek 1513) exhale nefes vermek 1514) exhaustedly tükenmiş, yorgun bir şekilde 1515) exhaustion yoğunluk 1516) exhaustively etraflıca, kapsamlı bir şekilde 1517) exile sürgün 1518) exile sürgüne göndermek 1519) exonerate temize çıkarmak 1520) exorbitant aşırı 1521) expansion genişleme 1522) expatriate vatandaşlıktan çıkarmak 1523) expectant ümit eden 1524) expediently elverişli şekilde 1525) expel dışlamak çıkarmak 1526) expendition harcama masraf 1527) expense harcama masraf 1528) experimentally deneysel olarak 1529) expire süresi geçmek geçerliliğini yitirmek 1530) expiry vadesi geçme 1531) explicit açık belli palpable 1532) exploit sömürmek faydalanmak 1533) exploration keşif inceleme 1534) expose açığa çıkarmak ifşa etmek 1535) expression ifade beyan 1536) expropriate kamulaştırmak 1537) exquisite ince zarif 1538) extension genişletme 1539) extensively kapsamlı bir şekilde 1540) extent kapsam genişlik ölçü 1541) extenuate hafifletmek azaltmak 1542) exterior external harici dışsal 1543) exterior dış taraf 1544) externally dışa dönük bir şekilde 1545) extinguish ateş söndürmek 1546) extort haraç almak 1547) extortion zorbalık şantaj 1548) extract çıkarmak sökmek 1549) extraction nesil köken diş çekme 1550) extradite sınır dışı etmek

Page 32: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1551) extraordinarily olağanüstü bir şekilde 1552) extravagantly müsrifçe 1553) extremely aşırı derecede 1554) extremity aşırılık, eller ve ayaklar 1555) extrovert girişken 1556) exuberance coşku 1557) eyelid göz kapağı 1558) eyewitness görgü tanığı olmak 1559) fabulous efsanevi 1560) face yüzleşmek dayanmak karşı koymak 1561) facial yüzle ilgili 1562) facility tesis imkan olanak 1563) factual gerçekçi genuine virtual 1564) fade solmak sönmek 1565) faded solgun faint giddy pale 1566) faint bayılmak 1567) fairness adalet doğruluk 1568) faithfully sadakatle 1569) fall düşüş sonbahar 1570) falsify yalan bildirim 1571) falter tereddüt etmek 1572) fame ün şöhret 1573) familiarly dostça 1574) famine açlık yokluk 1575) fanciful hayalperest 1576) fantastically aşırı derecede 1577) far-sighted ileri görüşlü 1578) fashion şekil tarz moda 1579) fashionable en son moda 1580) fasten kapatmak sıkmak 1581) fat yağ 1582) fatally öldürücü biçimde, 1583) fate kader 1584) fateful kaçınılmaz 1585) faultily yetersizce 1586) faultlessly kusursuz bir şekilde 1587) favor taraf olmak kayırmak 1588) favorable elverişli uygun 1589) favour iyilik kayırma 1590) favourably destekleyerek, olumlu görerek 1591) fear korku 1592) feast şölen bayram 1593) feather tüy 1594) feckless saçma boşuna amaçsız frivolous futile pointless senseless 1595) fecund bereketli 1596) fee ücret harç 1597) feedback geri bildirim 1598) felicity mutluluk 1599) fell ağaç kesmek yere düşürmek 1600) fellow yoldaş

Page 33: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1601) felonious haince 1602) felony cürüm suç 1603) fence çit parmaklık 1604) ferment heyecanlanmak 1605) ferociously kızgın, acımasız bir şekilde 1606) ferocity gaddarlık 1607) ferry feribot 1608) fertility bereket 1609) fertilize gübrelemek 1610) fertilizer gübre 1611) fervent coşkun istekli passionate wishful 1612) fervently gayretle, istekle 1613) festivity cümbüş 1614) fetch gidip getirmek 1615) fever ateş hararet 1616) feveris sabırsız 1617) feverishly heyecanlı, ateşli bir şekilde 1618) fiance nişanlı 1619) fibrous lifli 1620) fickle kararsız 1621) fiction kurgu hikaye 1622) fiddle keman çalmak boşa zaman harcamak 1623) fidelity sadakat 1624) fiendish zalim şeytanca tyrannical tyrannous 1625) fiercely kızgın, acımasız bir şekilde 1626) fiery çabuk kızan 1627) figurative sembolik 1628) figüre şekil 1629) filth pislik 1630) fine para cezası 1631) fire brigade itfaiye 1632) fire ateşlemek işten atmak 1633) fireplace ocak 1634) fire-proof yangına dayanıklı 1635) firework havai fişek 1636) firiction sürtünme 1637) firmly sıkıca 1638) fishy kuşku yaratan 1639) fist yumruk 1640) fittingly uygun bir şekilde 1641) fix tamir etmek hazırlamak sabitlemek 1642) fixed sabit durağan 1643) flag bayrak 1644) flagrant gözebatan outstanding 1645) flagstaff bayrak direği 1646) flammable yanıcı 1647) flap kanat çırpmak 1648) flare parlamak alevlenmek 1649) flashy göz boyayan 1650) flat out tükenmiş, yorgun bir şekilde

Page 34: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1651) flat düz 1652) flatter yağcılık yapmak 1653) flavour aroma lezzet 1654) flawlessly kusursuz bir şekilde 1655) fleet filo 1656) flesh et 1657) flexibility esneklik 1658) flick fiske vurmak 1659) flicker titremek yanıp yanıp sönmek 1660) fling fırlamak 1661) flip kızmak çevirmek 1662) float su üstünde durmak 1663) flock hayvan sürüsü 1664) flood sel 1665) flood sel basması 1666) flop suya düşmek 1667) flora bitki örtüsü 1668) florist çiçekçi 1669) flounder batak 1670) flour un 1671) flow dökülmek 1672) flower çiçek açmak 1673) flu grip 1674) fluctation ekonomik dalgalanma 1675) fluctuate inişli çıkışlı yol izlemek 1676) fluently akıcı bir biçimde 1677) fluid sıvı 1678) flush yüz kızartmak 1679) foam köpük 1680) foam köpürmek 1681) foamy köpüklü 1682) focus odak 1683) fog sis 1684) foggy sisli 1685) foil işini bozup engellemek 1686) fold katlamak bükmek 1687) foment kışkırtmak 1688) fondle okşamak 1689) fool salak 1690) footloose başıboş idle stray 1691) footprint ayak izi 1692) forbear çekinmek 1693) forceful kuvvetli etkili 1694) forcible zorlu 1695) forehead alın 1696) foremost en önemli 1697) forerunner müjdeci 1698) foreseeable tahmin edilebilen 1699) forest orman 1700) forestall önlemek

Page 35: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1701) forestry ormancılık 1702) foretell önceden haber vermek 1703) foreword önsöz 1704) forfeit hakkını kaybetmek caymak 1705) forge sahtecilik yapmak 1706) forged sahte 1707) forgery sahtecilik 1708) fork çatal 1709) forlorn umutsuz terk edilmiş 1710) formal resmi 1711) formally resmi olarak 1712) former önceki eski 1713) forsake yüzüstü bırakmak caymak 1714) forsaken terk edilmiş 1715) fort kale 1716) fortify kuvvetlendirmek 1717) fortitude yiğitlik dayanıklık 1718) fortress kale 1719) fortunately neyse ki, çok şükür, iyi ki 1720) fortunately şanslı şekilde 1721) forward iletmek aktarmak 1722) fountain çeşme pınar 1723) fraction kesir 1724) fracture kemik kırılması 1725) fracture kırık kemik 1726) fragment parça, kırık 1727) fragrance güzel koku 1728) fragrant güzel kokulu 1729) frame çerçeve 1730) franchise özel satış hakkı vermek 1731) frankly dürüst olmak gerekirse 1732) frantic çıldırmış 1733) fraternal kardeşçe 1734) fraternity kardeşlik 1735) fraternize arkadaşlık etmek 1736) fratricide kardeş katli 1737) freckled çilli 1738) freeze donmak frost 1739) frenzy cinnet 1740) frequently sık sık 1741) fresh taze 1742) fretful aksi grumpy inverse perverse petulant reverse 1743) frightfully korkunç bir şekilde 1744) frigid duygusuz soğuk 1745) frisky canlı neşeli 1746) frog kurbağa 1747) frogman dalgıç 1748) front ön 1749) frontier sınır 1750) frost don ayaz

Page 36: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1751) frosty donmuş frozen 1752) frown kaşlarını çatmak 1753) frugal tutumlu 1754) frustration hayal kırıklığı 1755) fry yağda kızarmak 1756) fuel tetiklemek 1757) fully tamamen 1758) fumble boşa çabalamak 1759) function işlevini yerine getirmek 1760) fund fon 1761) fundamentalist kökten dinci 1762) fundamentally esasen, esaslı bir şekilde 1763) funeral cenaze töreni 1764) fungus mantar 1765) fur kürk 1766) furtive sinsi 1767) furtively sinsice 1768) fuse sigorta aleti 1769) fuss telaş yaygara 1770) fussy titiz 1771) fuzzy tüylü 1772) gadget alet edavat 1773) gag ağzına tıkanmak lafı 1774) gain kazanmak elde etmek 1775) gallant cesur 1776) gallantry kahramanlık 1777) gallows dar ağacı 1778) gambler kumarbaz 1779) gamely cesarestle bravely, heartily 1780) gap boşluk kopukluk 1781) garment giysi giyecek 1782) gasp nefes nefese kalmak 1783) gather toplamak bir araya getirmek 1784) gathering toplantı 1785) gaudy aşırı süslü 1786) gawkily acemice 1787) gender cins 1788) generate üretmek 1789) generation nasil 1790) generously cömertçe 1791) genial sevimli 1792) genre tarz tür 1793) gently ılımlı bir şekilde, nazikçe 1794) germ mikrop 1795) germinate filizlenmek 1796) gestation gebelik 1797) gesture jest el kol hareketi 1798) getaway kaçış sıvışma 1799) giggle kıkır kıkır gülmek 1800) gimmick küçük cihaz

Page 37: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1801) girdle kuşak kemer 1802) glance kısaca bakmak glimpse 1803) gland bez (vücuttaki) 1804) glee coşku 1805) gleeful neşeli vivacious vivid 1806) glimmer ışıldamak parlamak glisten glitter 1807) glimpse anlık görüntü 1808) globe küre dünya 1809) gloom sıkıntı kasvet 1810) gloomy karamsar 1811) glorify övmek 1812) glossy parlak canlı glowing luminous lurid 1813) glue yapıştırıcı 1814) glue yapıştırmak 1815) gluttony oburluk 1816) goal hedef amaç 1817) goat keçi 1818) goggles koruyucu gözlük 1819) good-naturedly sabırla 1820) goodwill iyi niyet 1821) goose kaz 1822) gorgeous muhteşem imperial imposing magnificent royal spectacular 1823) gown elbise 1824) grabt bağış burs 1825) grace zerafet 1826) gracefully narin, hassas bir şekilde 1827) gracious kibar 1828) grade sınıflandırmak 1829) gradually giderek, git gide artarak 1830) grain tohum 1831) grant burs vermek 1832) grap üzüm 1833) grap kavramak tutmak grasp 1834) graphe grafik 1835) grasshpper çekirge 1836) gratify memnun etmek 1837) gratuitous bedava 1838) gratutiy hediye armağan 1839) grave ciddi 1840) grave mezar 1841) gravel çakıl 1842) gravely ciddi bir şekilde 1843) gravity çekim 1844) graze otlamak 1845) greasy yağlı 1846) greatly oldukça, fazlaca, epeyce 1847) greet selamlamak 1848) gregarious arkadaş canlısı 1849) grieve üzülmek yas tutmak 1850) grievous ağır eziyetli

Page 38: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1851) grill ızgara 1852) grimace yüz ekşitme 1853) grimly üzerek 1854) grind öğütmek 1855) groan inlemek 1856) groom tımar etmek düzenlemek 1857) gross büyük 1858) grotesque acayip queer 1859) ground yer zemin toprak 1860) grown büyümüş 1861) grudge hınç 1862) grudgingly gönülsüzce 1863) grumble yakınmak grunt 1864) guarantee garanti 1865) guidance rehberlik 1866) guide rehber 1867) guideline tüzük prensip 1868) guilty suçlu 1869) gull martı 1870) gullible saf 1871) gum sakız diş eti 1872) gunpowder barut 1873) gush fışkırmak taşmak 1874) gynecological kadın hastalıklarıyla ilgili 1875) gypsy çingene 1876) habitable oturulabilir 1877) habitual alışılmış 1878) hackneyed kilişe 1879) hail dolu (yağış) 1880) hail dolu yağması 1881) hairdyryer saç kesme makinesi 1882) hair-raising tüyler ürpertici 1883) hair-splitting kılı kırk yaran 1884) half-baked yarı pişmiş 1885) half-heartedly isteksizce 1886) half-witted yarı akıllı 1887) hallmark kalite işareti 1888) hallucination kuruntu 1889) halt durma duraklama 1890) halt durmak aksamak 1891) hammer çekiç 1892) handcuff kelepçe 1893) handful avuç dolusu 1894) handicap sakatlık 1895) handicapped sakat 1896) handle kapı kulpu 1897) haphazard rastgele 1898) haphazardly rast gele 1899) harassment taciz 1900) harbinger müjdeci

Page 39: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1901) hard-boiled iyi pişmiş 1902) hardcore değişmez uzlaşmaz 1903) harden katılaşmak 1904) hardliner tutucu 1905) hardly hemen hemen hiç, zar zor 1906) hardship zorluk güçlük 1907) hardware donanım 1908) hardy sağlam dayanıklı 1909) harmonic uyumlu 1910) harness koşum takımı zorluk 1911) harshly sertçe, kaba bir şekilde 1912) harvest harman hasat 1913) harvest hasat etmek 1914) hassle tartışmak 1915) haste hız acelecilik 1916) hasten acele etmek 1917) hastily aceleci bir şekilde 1918) haul çekmek taşımak 1919) haunt sık sık uğramak 1920) haunted perili 1921) havoc hasar karışıklık 1922) hawk atmaca 1923) headline anabaşlık (gazete) 1924) headquarters karargah 1925) heap yığın 1926) heartburn mide yanması 1927) hearten cesaretlendirmek 1928) hearth şömine 1929) heavily ağır, yoğun bir şekilde 1930) heedless dikkatsiz 1931) heedlessly dikkatsizce, pervasızca 1932) heir mirasçı 1933) heiress mirasçı kadın 1934) helpfully faydalı bir şekilde 1935) hemisphere yarım küre 1936) henpecked kılıbık 1937) herald haber vermek müjdelemek 1938) herald müjdeci 1939) herbal bitkisel 1940) herd sürü 1941) hereditary kalıtsal 1942) heredity kalıtım 1943) heroine kadınkahraman 1944) hesitantly tereddütlü bir şekilde 1945) hibernation kış uykusu 1946) highlight vurgulamak 1947) highly hayli 1948) highway otoyol 1949) hike uzun yürüyüş yapmak 1950) hilariously espirilibir şekilde

Page 40: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

1951) hinge menteşe 1952) hint ima 1953) hint ima etmek 1954) hip kalça 1955) hitch-hike otostop yapmak 1956) hive arı kovanı 1957) hoarse kısık sesli 1958) hoist yukarı kaldırmak 1959) hole delik boşluk 1960) hollow çukur oyuk 1961) hollow çukur oyuk 1962) hollow oymak içini oymak 1963) holocaust toplu ölüm 1964) homicide cinayet adam öldürme 1965) homidity nem 1966) honestly dürüst olmak gerekirse 1967) honeymoon balayı 1968) hood başlık 1969) hook çengel atmak 1970) hook kanca çengel 1971) hop sıçramak sekmek 1972) hopefully ümitle 1973) horizon ufuk 1974) horn boynuz klakson 1975) horrify korkutmak 1976) hospitably misafirperverlikle 1977) host ev sahibi 1978) host ev sahipliği yapmak 1979) hover havada süzülmek 1980) hovercraft su ve kara aracı 1981) howl ulumak inlemek 1982) höse hortum 1983) huddle birbirine sokulmak 1984) hug kucaklamak 1985) hum vızıldamak 1986) humble alçak gönüllü 1987) humdrum can sıkıcı tekdüze tedious uniform 1988) humidify nemlendirmek 1989) humorously hoş bir şekilde 1990) hunt avlamak 1991) hurdle engel 1992) hurdle engel atlamak 1993) hurl fırlatmak 1994) hurriedly aceleci bir şekilde 1995) hurtle çarpmak hızla atmak 1996) hush susmak susturmak 1997) hustle itişip kalkışmak 1998) hut kulübe 1999) hypocrisy ikiyüzlülük 2000) hypocritial iki yüzlü

Page 41: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2001) identical aynı 2002) ifpossible tercihen 2003) ignite ateşlemek yakmak 2004) ignition ateşleme kontak 2005) ignoranca cahillik 2006) ill-bred terbiyesiz insolent 2007) illegible okunaksız 2008) illegitimacy gayrimeşruluk 2009) illicit yasadışı 2010) illiteracy oku yazması yok 2011) illiterate okuryazarsız 2012) ill-treat kötü davranmak 2013) illustirous ünlü 2014) imbecile aptal 2015) imbue düşünce aşılamak 2016) imitate taklit etmek 2017) imitation sahte taklidi 2018) immaculate saf lekesiz 2019) immeasurably fazlasıyla, gayet 2020) immemorial hatırlanması zor 2021) immensely fazlasıyla, gayet 2022) immensity genişlik uçsuz bucaksız 2023) immerse sıvıya daldırmak 2024) immersion dalma (suya) 2025) imminent olması yakın 2026) immobile sabit immutable inert invariable 2027) immobilize hareketini kısıtlamak 2028) immodest kendini beğenmiş vain 2029) immorally ahlaksızca 2030) immortalize ölümsüzleştirmek 2031) immune bağışık 2032) immunity bağışıklık 2033) immunize bağışıklık kazandırmak muaf kılmak 2034) impair bozmak sakatlamak 2035) impaired hasarlı inaccurate 2036) impairment sakatlık bozukluk 2037) impale kazıklamak kazığa oturtmak 2038) impassable aşılmaz geçilmez 2039) impassive duygusuz 2040) impeach suçlamak 2041) impeachment suçlama 2042) impeccable kusursuz 2043) impeccably hatasız olarak 2044) impel itmek kışkırtmak 2045) impend askıya almak sarkmak 2046) impenetrable anlaşılamaz 2047) impenitent pişman olmayan 2048) imperative mecbur imperious 2049) imperfect kusurlu 2050) imperishable çürümez yok olmaz

Page 42: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2051) impermanent geçici 2052) impersonal şahsi olmayan 2053) impervious sızdırmayan 2054) impetuous aceleci 2055) impetuously dikkatsizce 2056) impetus itici güç ivme 2057) impious dinsiz 2058) implant dikte etmek 2059) implausible inanılmaz 2060) implication ima çıkarım 2061) imply ima etmek 2062) imposter sahte ürün 2063) impotence iktidarsızlık 2064) impoverished yoksullaşmış 2065) impractical elverişsiz uygulanamaz improbable 2066) impression izlenim belirti iz 2067) impressively etkileyici bir şekilde 2068) impromptu doğaçlama 2069) improper yakışıksız 2070) improvise çare bulmak 2071) imprudent düşüncesiz ölçüsüz 2072) impulsive tahrik edici kışkırtıcı invasive 2073) impurity kirlilik 2074) impute atfetmek 2075) inability yetersizlik acizlik 2076) inaccuracy kusur hata 2077) inadifferentway farklı bir şekilde 2078) inadvertent kazara 2079) inalternateyears iki yılda bir 2080) inane boş anlamsız 2081) inaugurate açılışını yapmak 2082) inauguration açılış töreni 2083) inauspicious uğursuz ominous 2084) incalculable hesaba sığmaz sayısız 2085) incarnate somutlaştırmak 2086) incautiously dikkatsizce 2087) incessantly sürekli olarak 2088) incident olay vaka 2089) incidental tesadüfi 2090) incise oymak kazımak 2091) incisive keskin 2092) incite kışkırtmak 2093) incitement teşvik kışkırtma 2094) inclusion dahil olma 2095) inclusive kapsamlı içine alan involving 2096) incoherence anlaşmazlık 2097) incomparable emsalsiz unprecedented unrivaled 2098) incompatible uyuşmaz 2099) incompetently beceriksizce, acemice 2100) inconceivable inanılmaz düşünülemez

Page 43: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2101) inconsiderately düşüncesizce 2102) inconsistent tutarsız 2103) inconsolably feci bir şekilde 2104) incorporate birleştirmek dahil etmek 2105) incorrectly yanlış olarak 2106) increasingly giderek, gitgideartarak 2107) incredibly aşırı derecede 2108) incriminate suçlamak 2109) incubate kuluçkaya yatmak 2110) incubation kuluçka dönemi 2111) inculcate öğretmek 2112) incur maruz kalmak 2113) indecently edepsizce, ahlaksızca 2114) indecisively kesin olmayarak 2115) indefatigably inatla 2116) indefinitely süresiz olarak 2117) independently bağımsız olarak 2118) index işaretlemek 2119) indicate göstermek belirtmek 2120) indication gösterge ipucu 2121) indicative gösteren belirten 2122) indictment suçlama 2123) indifferently ilgisizce 2124) indignant kızgın irritable jumpy peevish tense vexed wrathful 2125) indirect dolaylı 2126) indiscreet yersiz düşüncesiz 2127) indispensable vazgeçilmez gerekli 2128) indisputably tartışmasız bir şekilde 2129) indistinct belirsiz obscure 2130) indistinctly belirsizce 2131) individually ayrı ayrı 2132) indivisible bölünemez 2133) indoctrinate beyin yıkamak 2134) indolence gevşeklik 2135) indoor dahili iç 2136) inducement sebep vesile 2137) induct göreve başlamak 2138) induction neden olma tümevarım 2139) induecourse nihayetinde, en sonunda 2140) indulge hoşlanmak 2141) indulgence bağımlılık düşkünlük 2142) indulgent hoşgörülü lenient 2143) industrious çalışkan 2144) inedible yenmez 2145) ineligible seçilme hakkı olmayan 2146) ineptly beceriksizce, acemice 2147) inequality eşitsizlik 2148) inescapable zaruri 2149) inestimable paha biçilmez invaluable 2150) inevitably kaçınılmaz biçimde

Page 44: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2151) inexcusable affedilemez 2152) inexplicable açıklanamaz inexpressible tarif edilemez 2153) infancy bebeklik 2154) infant yenidoğan bebek 2155) infantry piyade 2156) infectiously bulaşıcı olarak 2157) inference çıkarım 2158) inferentially imalı bir şekilde 2159) inferiority aşağılık duygusu 2160) infertility verimsizlik 2161) infest istila etmek 2162) infidel alçak hain kafir 2163) infiltrate sızmak içine girmek 2164) infinity sonsuzluk 2165) infirmity hastalık kusur 2166) inflammation iltihap 2167) inflate şişirmek 2168) inflated şişmiş 2169) inflect eğmek bükmek 2170) inflict acı vermek 2171) infliction ceza 2172) influential nüfuzlu itibarlı 2173) influenza grip 2174) influx akın hücum 2175) inform bilgilendirmek 2176) infrastructure altyapı 2177) infringe ihlal etmek 2178) infringement ihlal tecavüz 2179) infuse aşılamak telkin etmek 2180) ingenuity beceri ustalık 2181) ingredient içerik muhteva 2182) inhabit bilgilendirmek 2183) inherently doğal olarak 2184) inheritor mirasçı 2185) initially başlangıçta 2186) initiate başlamak 2187) initiation başlangıç kabul 2188) initiative girişim teşebbüs 2189) inject enjekte etmek sokuşturmak 2190) injure yaralamak 2191) injurious onur kırıcı 2192) injury yaralanma 2193) ink mürekkep 2194) inland denizden uzakta 2195) inluence etkilemek nüfuz etmek 2196) inmate hapishane arkadaşı 2197) innately doğal olarak 2198) inner içerideki dahil innermost internal 2199) innovation yenilik 2200) inoculate ağaç fikir aşılaması

Page 45: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2201) inoculation aşılama 2202) inquire soruşturmak 2203) inquiry soruşturma anket 2204) inquisitive meraklı 2205) inquisitively meraklı bir şekilde 2206) insatiable doyumsuz 2207) inscribe yazmak 2208) inscription kitabe 2209) insect böcek 2210) insert içine sokmak 2211) insincerity samimiyetsizlik 2212) insinuate ima etmek 2213) insolence cüret arsızlık 2214) insomnia uykusuzluk 2215) inspect teftiş etmek 2216) inspection denetleme 2217) inspector müfettiş denetçi 2218) installation kurma tesis etme 2219) instaltment taksit 2220) instance örnek 2221) instant ani 2222) instigate kışkırtmak teşvik etmek 2223) instigator kışkırtıcı 2224) instinctive içgüdüsel 2225) instinctively bilinçsizce 2226) institution kurum dernek 2227) instruct talimat vermek öğretmek 2228) instruction talimat 2229) instructive öğretici 2230) instrumental yararlı tesirli 2231) insulate yalıtmak 2232) insulation yalıtım 2233) insure sigorta vermek güvence vermek 2234) insurgent asi 2235) integrate birleştirmek 2236) integrated birleşik 2237) integration birleşme 2238) integrity dürüstlük doğruluk 2239) intelligently akıllıca 2240) intelligibly anlaşılır biçimde 2241) intend niyet etmek 2242) intensely yoğun bir şekilde 2243) intensify güçlendirmek 2244) intent amaç 2245) intentionally bilebile, kasıtlı olarak 2246) intentionally kasten, bilebile 2247) intercede arasını yapmak 2248) intercourse münasebet 2249) interest ilgi alaka faiz 2250) interfere müdahale etmek

Page 46: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2251) interference engelleme 2252) interior dahili iç 2253) interject aniden söylemek 2254) internalize dahil etmek 2255) interpose empoze etmek 2256) interpretation yorumlama 2257) interrelate birbiriyle ilişki kurmak 2258) interrelated birbiriyle ilişkili 2259) interrogation sorgulama 2260) interrupt kesintiye uğratmak 2261) interruption durdurma 2262) intertwine birbirine dolanmak 2263) interval aralık 2264) intimade gözdağı vermek 2265) intimately dostça 2266) intolerable çekilmez 2267) intolerant hoşgörüsüz 2268) intoxicate sarhoş etmek başını döndürmek 2269) intoxicated sarhoş tipsy 2270) intricate karışık 2271) intrigue entrika 2272) intrigue şaşırtmak 2273) introspection iç gözlem 2274) intruder davetsiz misafir 2275) intrusion taciz zorla girme 2276) invalidate geçersiz kılmak 2277) invariably sürekli olarak, hiç şaşmadan 2278) inversion tersine dönme 2279) invert ters yüz etmek 2280) invertebrate omurgasız 2281) invest yatırım yapmak 2282) investment yatırım 2283) investor yatırımcı 2284) invitation davet 2285) invoice fatura 2286) invoke başlatmak çağırmak dua etmek 2287) involvement ilişki 2288) inwardly içeride 2289) ironic alaycı sarcastic satirical 2290) irrepressible zapt olunmaz 2291) irresistible karşı konulmaz 2292) irresolute iradesiz 2293) irresolutely kesin olmayarak 2294) irrespective e aldırmaksızın 2295) irrigate sulamak 2296) irrigation sulama 2297) irritant tahriş edici 2298) irritate kızdırmak 2299) irritation kızdırma 2300) isolate ayırmak

Page 47: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2301) isolated yalnız 2302) issue piyasaya sürmek 2303) itch kaşınmak itişmek 2304) itchy kaşındırıcı 2305) itinerary izlenecek yol 2306) ivory fil dişi 2307) jab dürtmek 2308) jackpot büyük ikramiye 2309) jail hapishane 2310) jail hapsetmek 2311) jam sıkışmak sıkıştırmak 2312) jar kavanoz 2313) jargon topluluk dili 2314) jaundice sarılık 2315) jaw çene 2316) jealously kıskançlık 2317) jerk fışkırtma, görgüsüz 2318) jerk titremek sıçramak 2319) jingle zil çalması 2320) jog itmek dürtmek jostle 2321) joint birleşik ortak 2322) joint eklem bağlantı yeri 2323) jot yazmak kaydetmek 2324) joy eğlence 2325) joyfully neşeyle 2326) judicial adli 2327) judicious tedbirli 2328) jumble karıştırmak allak bullak etmek 2329) just adil 2330) justice adalet 2331) justification haklılık gerekçe 2332) justify haklı çıkarmak doğrulamak 2333) keenly şevkle, istekle 2334) kennel köpek kulübesi 2335) kerosene gazyağı 2336) keystone kenet kilittaşı 2337) kidney böbrek 2338) kinship akrabalık 2339) kite uçurtma 2340) kitten enik 2341) knead yoğurmak 2342) knee diz 2343) knee-deep diz boyu 2344) knit örmek sıkıca bağlamak 2345) knock vurmak çarpmak 2346) knot düğüm 2347) knot düğümlemek 2348) know-how teknik bilgi 2349) knuckle parmak eklemi 2350) label etiketlemek

Page 48: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2351) laborious zahmetli painstaking 2352) labour işçilik 2353) lace dantel örgü 2354) lace dantellemek 2355) lack eksiklik 2356) lack yoksun olmak 2357) lackadaisically isteksizce 2358) laconic kısa öz succinct 2359) lag geri kalmak oyalanmak 2360) laggard tembel gevşek uyuşuk kayıtsız languid lax listless nonchalant sluggish 2361) lamb kuzu kuzu eti 2362) lament yas 2363) lament yas tutmak 2364) lance mızrak 2365) land yere inmek konmak 2366) landfall toprak kayması 2367) landing iniş. uçak 2368) landladylord ev sahibi sahibesi 2369) landmine kara mayını 2370) landscape manzara 2371) landslide toprak kayması 2372) lantern fener 2373) lap katlamak sarmak dolamak 2374) lapse hükmü kalmamak 2375) lard domuz yağı 2376) latch sürgü 2377) lately son zamanlarda, yakınlarda 2378) latitude enlem 2379) latter halef 2380) laughter kahkaha 2381) laundry çamaşırhane kirliler 2382) lavishly savurgan bir şekilde 2383) law-abiding yasaya uygun 2384) lawful kanuni 2385) lawn çayır çimen 2386) lawsuit hukuk davası 2387) lay yatırmak sermek yumurtalamak 2388) laze tembelce vakit geçirmek 2389) lead önderlik yapmak 2390) leading önde gelen 2391) leaf yaprak 2392) leaflet buroşür 2393) leak sızmak 2394) leakage sızıntı 2395) leaky sızdıran 2396) lean ince zayıf 2397) lean dayanmak yaslanmak 2398) leap sıçramak sekmek atlamak 2399) lecherous şehvet düşkünü 2400) leer sırıtmak yan bakmak

Page 49: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2401) legalize meşrulaştırmak 2402) legislate kanun yapmak 2403) legislation yasama 2404) legitimacy meşruluk 2405) legitimize meşru kılmak onaylamak 2406) leisurely yavaşça 2407) leisurely acelesiz yapılan unhurried 2408) lend borç vermek 2409) lenghten uzatmak sürdürmek 2410) lenghty uzun süreli 2411) lesion yara 2412) lessen küçültmek etkisini azaltmak 2413) let izin vermek 2414) lettuce marul 2415) leukemia lösemi 2416) levy zorla toplamak vergi 2417) liability sorumluluk 2418) liable sorumlu 2419) liaison irtibat 2420) liberate özgür bırakmak 2421) lick yalamak 2422) lieutenant teğmen 2423) lifebelt emniyet kemeri 2424) lifeboat cankurtaran sandalı 2425) lifeguard can kurtaran 2426) lifelong doğal büyüklükte 2427) lifespan yaşam süresi 2428) lift asansör yükseltme 2429) lift kaldırmak yükseltmek 2430) lighten hafifletmek 2431) light-hearted kaygısız 2432) liken benzetmek 2433) limb organ 2434) lime kireç 2435) limp gevşek topal 2436) limpid saydam 2437) line çizgi hat olta ipi 2438) linen keten iççamaşırı 2439) linger gecikmek oyalanmak 2440) lip dudak 2441) lip-reading dudak okuma 2442) lipstick ruj 2443) liquid sıvı 2444) liquidate borç ödemek 2445) liquify sıvılaştırmak eritmek 2446) literacy okur yazarlık 2447) literally harfi harfine 2448) literate okuryazar 2449) litter çöp atmak dağıtmak kirletmek 2450) litter çöp sedye

Page 50: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2451) livable yaşanabilir 2452) livelihood nafaka 2453) lizard kertenkele 2454) load yüklemek doldurmak 2455) loan kredi borç 2456) loan borç vermek kredi vermek 2457) loathe tiksinmek 2458) localize yerelleştirmek 2459) lodging kalınacak yer 2460) log kütük 2461) log günlük tutmak 2462) logic mantık 2463) loiter oyalanmak 2464) long çok istemek 2465) longing hasret 2466) longitude meridyen 2467) loom sinsice yaklaşmak 2468) loose gevşek bol 2469) loosen gevşetmek 2470) lot hisse pay kura çekme 2471) loud yüksek sesli 2472) lower rezil etmek aşağılamak 2473) loyally sadakatle 2474) luck şans 2475) luckily şanslı şekilde 2476) lucrative verimli kazançlı 2477) lump tümör 2478) lump yığmak 2479) lung akciğer 2480) lurch sendelemek 2481) lure cezb etmek 2482) lurk pusuya yatmak 2483) lust şehvet tutku 2484) lynch linç etmek 2485) madden delirtmek 2486) madiator arabulucu 2487) madness çılgınlık 2488) magistrate yargıç 2489) magnanimous alçak gönüllü 2490) magnet mıknatıs 2491) magnify abartmak 2492) maid hizmetçi 2493) maiden bakire kız 2494) maim sakatlamak 2495) mainly çoğunlukla 2496) mainstream ana görüş 2497) major bir konuda eğitim görmek 2498) majority çoğunluk 2499) malady hastalık 2500) malaria sıtma

Page 51: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2501) malevolence kötü 2502) malevolent hain kötü niyetli malicious malignant treacherous 2503) malfunction arıza 2504) malice kötü niyet 2505) malignancy alçaklık 2506) malnutrition kötü beslenme 2507) malpractice yolsuzluk 2508) maltreat kötü davranmak 2509) mammal memeli 2510) manageable idare edilebilir 2511) managerial yönetimsel 2512) maneuver manevra 2513) mangle parçalamak ezmek 2514) manhood erkeklik 2515) manipulate hileyle idare etmek 2516) mankind insanlık 2517) manly erkekçe manful 2518) manner davranış tutum 2519) manpower insan gücü 2520) mansion malikane 2521) manual el ile yapılan 2522) manuscript el yazması 2523) marble mermer 2524) mark belirlemek işaretlemek 2525) mark işaret iz 2526) marked belirgin göze çarpan prominent 2527) marsh bataklık 2528) marshy batak 2529) martial askeri 2530) marvelous muhteşem 2531) masculine erkeksi 2532) mash ezmek 2533) mass yığmak bir araya toplamak 2534) master yenmek 2535) masterly ustaca 2536) masterpiece şaheser 2537) match eşlemek çiftlemek mate 2538) mate arkadaş 2539) materialize somutlaştırmak 2540) maternity annelik 2541) matter önem taşımak 2542) maunicipality belediye 2543) maxim kural düstur 2544) mayor belediye başkanı 2545) meager yetersiz kıt scant 2546) meal yemek 2547) measless kızamık 2548) medal madalya 2549) meddle burnunu sokmak 2550) medication tıbbi tedavi

Page 52: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2551) mediocre orta vasat 2552) meditate düşünmek 2553) mellow olgun ripe 2554) melt erimek 2555) menace tehdit sıkıntı 2556) menial aşağı bayağı 2557) mental akli zihinsel 2558) mentality anlayış tarzı zeka 2559) mention bahsetmek 2560) mercenary paralı asker 2561) mercenary paralı asker 2562) mercilessly acımasızca 2563) mercury civa 2564) merely sadece, yalnız 2565) merger birleşme 2566) merit değer erdem 2567) merrily neşeyle 2568) messy pasaklı 2569) metaphor benzetme 2570) meticulously kılı kırk yararak 2571) mid orta middle 2572) midget cüce 2573) mighty güçlü 2574) mild yumuşak ılımlı 2575) mildly ılımlı bir şekilde 2576) milestone km taşı 2577) mill değirmen 2578) mime taklitçilik yapmak 2579) mince küçük parçalara bölmel 2580) mind önemsemek 2581) mint nane 2582) miraculously mucize eseri 2583) misbehave yaramazlık etmek 2584) miscalculate yanlış hesaplamak 2585) miscarriage çocuk düşürme 2586) miscarry düşük yapmak boşa çıkmak 2587) miscellaneous çeşitli muhtelif 2588) mischief kötülük 2589) mischievous yaramaz naughty unruly 2590) misconception yanlış anlama 2591) misery sefalet 2592) misinterpret yanlış anlamak 2593) mislead saptırmak yanıltmak 2594) misleading yanıltıcı 2595) misprint hatalı baskı yapmak 2596) misspell hatalı yazmak 2597) mist sis 2598) mist örtmek gizlemek 2599) mistaken birine benzetmek 2600) mistreat kötü davranmak

Page 53: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2601) misty puslu belirsiz 2602) mitigate hafifletmek yumuşatmak 2603) mitigation azaltma hafifletme 2604) mizture karışım 2605) moan inlemek 2606) mobility canlılık 2607) mobilize harekete geçirmek 2608) mock alay etmek 2609) mockery alay 2610) moderately ılımlı bir şekilde 2611) modesty alçak gönüllülük 2612) modulate değiştirmek 2613) moist nemli 2614) moisten nemlendirmek 2615) moisture nem 2616) mold şekil vermek 2617) moldy küflü 2618) momentous çok önemli 2619) monitor izlemek 2620) monogamy tek eşlilik 2621) monopolize tekelleştirmek 2622) monopoly tekel 2623) monument anıt 2624) mood ruh hali 2625) moody aksi huysuz 2626) mop paspas 2627) mop paspaslamak 2628) moralize ahlaktan dem vurmak 2629) mortar havan 2630) moss yosun 2631) mostprobably muhtemelen 2632) motify eziyet etmek kangren olmak 2633) mourn yas tutmak 2634) mournfully kederli bir şekilde 2635) mouth ağız 2636) movingly dokunaklı bir şekilde 2637) mow biçmek kesmek 2638) muffler susturucu 2639) mug kapıp kaçmak 2640) mule katır 2641) multilateral çok yönlü versatile 2642) multitude yığın çokluk 2643) mumble mırıldanmak murmur 2644) mummy mumya 2645) mumps kabakulak 2646) mundane dünyevi günlük 2647) muse düşünceye dalmak 2648) mushroom mantar 2649) mute sessiz 2650) mute sesini kısmak

Page 54: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2651) mutilate sakatlamak kötürüm etmek 2652) mutilation sakatlama 2653) mutinous asi 2654) mutiny isyan 2655) mutter söylenmek 2656) mutually karşılıklı olarak 2657) muzzle sansürlemek 2658) myriad çok sayıda 2659) mystery sır 2660) nag dır dır etmek 2661) nail çivi 2662) naive saf toy 2663) naked çıplak 2664) nap kısa uyku 2665) nap uyuklamak 2666) napkin mendil önlük 2667) narration hikaye 2668) narrator hikayeci 2669) nationalize millileştirmek 2670) native yerli 2671) naturally doğal olarak 2672) nausea mide bulantısı 2673) nauseate mide bulandırmak 2674) navigate dolaşmak 2675) navigation seyir dolaşma 2676) navy donanma 2677) nearly neredeyse 2678) near-sighted miyop 2679) neat düzenli 2680) neck boyun 2681) needle şırınga 2682) needy muhtaç 2683) negate çürütmek tezi 2684) negation ret 2685) neglect ihmal etmek 2686) negligence ihmalkarlık 2687) negotiable tartışılabilir 2688) nephew yeğen 2689) nerve sinir 2690) nervously sinirli olarak 2691) nest yuva 2692) nestle barınmak 2693) net ağ ile tutmak kar etmek 2694) neutrality tarafsızlık 2695) newcomer acemi 2696) newly son zamanlarda, yakınlarda 2697) newsagent gazeteci 2698) nibble kemirmek 2699) niece kız yeğen 2700) nightmare kabus

Page 55: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2701) nimble çevik 2702) nobility asalet 2703) nod baş sallayıp teyit etmek 2704) nomad göçebe 2705) nomadic göçebe 2706) nomination aday gösterme 2707) nominee aday 2708) nonfiction gerçekçi eser 2709) nonstop durmadan 2710) noon öğle vakti 2711) normative kuralcı prescriptive 2712) nose burun 2713) nostalgic hasret çeken 2714) notably etkileyici bir şekilde 2715) noticeably çarpıcı olarak, önemli ölçüde 2716) notion kavram fikir 2717) nourishment beslenme 2718) novel yeni çıkmış 2719) novelty yenilik orjinallik 2720) npotism torpil 2721) nucleus çekirdek 2722) nudge dürtmek 2723) nudity çıplaklık 2724) numb uyuşmuş 2725) nurse tedavi etmek 2726) nursery çocuk odası 2727) nut fındık 2728) nutriment gıda beslenme besin 2729) oak meşe 2730) oar sandal küreği 2731) obfuscate şaşırtmak 2732) object karşı çıkmak 2733) objection karşı gelme itiraz 2734) objective hedef amaç 2735) oblivion unutma 2736) obnoxious iğrenç 2737) obscene müstehcen 2738) obscenity çıplak 2739) obscurely anlaşılmayacak şekilde 2740) obscurity gizlilik 2741) obsession takıntı 2742) obsessive takıntılı 2743) obstinate inatçı tedavisi zor 2744) obstinately inatçı bir şekilde 2745) obstruct engellemek 2746) obstructive engelleyici 2747) obviate önlemek 2748) obviously doğal olarak 2749) occasion durum hal 2750) occasional nadiren

Page 56: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2751) occurence vaka ortaya çıkma 2752) oculist göz doktoru 2753) odour koku 2754) offence suç saldırı tecavüz 2755) offend gücendirmek 2756) offensively edepsizce, ahlaksızca 2757) officially resmi olarak 2758) ogle şehvetle bakmak 2759) oily yağlı 2760) omission hariç tutma 2761) omit çıkarmak atmak hariç tutmak 2762) omnipotence kudret 2763) omnipotent her şeye gücü yeten 2764) omniscient her şeyi bilen 2765) omnivorous her şeyi yiyen 2766) onimpulse kendiliğinden 2767) onlooker izleyici 2768) only sadece 2769) open-handed eli açık 2770) opening açılış 2771) openly alenen 2772) open-minded açık fikirli 2773) operate işletmek 2774) operative faal etkin 2775) opinionated inatçı 2776) opium afyon 2777) opponent rakip 2778) oppose muhalif olmak 2779) opposing muhalif 2780) opposition muhalefet 2781) oppression baskı 2782) oppressive ezici kasvetli 2783) opt tercih etmek 2784) opulent zengin bol 2785) oral sözlü verbal 2786) orbit yörünge 2787) ordeal sıkıntı 2788) order emretmek sipariş vermek 2789) orientate alışmak 2790) orientation yöneltme yönlendirme 2791) originally başlangıçta 2792) originate yaratmak olmak 2793) ornament süs 2794) ornately ayrıntılı olarak 2795) oscillate dalgalanmak 2796) oscillation titreşme 2797) ostentation gösteriş caka 2798) ostentatious gösterişçi pretentious 2799) oust kovmak 2800) outbreak salgın patlak verme

Page 57: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2801) outcome sonuç 2802) outfit teçhizat giyecek 2803) outgoing sempatik 2804) outlaw kanun kaçağı 2805) outlet pazar yeri delik 2806) outline taslak çerçeve 2807) outline taslak oluşturmak 2808) outlook görünüm manzara 2809) outlying uzakta bulunan 2810) outnumber sayıca üstün gelmek 2811) output çıktı sonuç ürün 2812) outrage nefret hakaret öfke 2813) outrun koşuda geri bırakmak 2814) outset başlangıç 2815) outspoken açık sözlü 2816) outstandingly olağan üstü bir şekilde 2817) outwardly dışa dönük bir şekilde 2818) outwit aklını yenmek 2819) ovation tezahürat 2820) oven fırın 2821) overal toplam genel 2822) overbearing kaba zorba 2823) overcast kapalı 2824) overcharge fazla para istemek kazıklamak 2825) overdo aşırıya kaçmak abartmak 2826) overdue vadesi geçmiş 2827) overhear kulak misafiri olmak 2828) overjoyed neşeli 2829) overload fazla yük yüklemek 2830) oversize fazla büyük 2831) overtake yetişmek sollamak 2832) overview gözden geçirme 2833) overwhelm sıkmak bunaltmak 2834) overwhelming bunaltıcı boğucu suffocating 2835) owe borçlanmak – para 2836) owl baykuş 2837) own sahip olmak 2838) ox öküz 2839) oyster istiridye 2840) pacific uzlaştırıcı barıştırıcı 2841) pacify yatıştırmak uzlaştırmak 2842) pact anlaşma 2843) paddle kürek çekmek 2844) painfully ıstırap vererek 2845) painstakingly kılı kırk yararak 2846) pair çiftlemek eşleştirmek 2847) palatial saray gibi 2848) palm avuç içi palmiye 2849) paltry değersiz önemsiz petty 2850) pamphet büroşür

Page 58: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2851) pan tepsi tava 2852) pandemic evrensel 2853) pandemonium cehennem kargaşa 2854) panoramic kuşbakışı 2855) pant soluk soluğa kalmak 2856) parade resmi geçit 2857) paramount üstün büyük 2858) paraphrase açıklamak 2859) paratroops paraşütçü birliği 2860) pardon affetmek 2861) parlour oturma odası 2862) part ayrılmak bölünmek 2863) partake katılmak dahil olmak 2864) partially kısmen 2865) particularly özellikle 2866) partly kısmen 2867) pasta makarna 2868) paste macunlamak yapıştırmak 2869) pastry pasta 2870) pasture otlak mera 2871) pat okşamak hafifçe vurmak 2872) patch yama 2873) patch yamamak 2874) paternal baba ile ilgili 2875) path patika 2876) pathetic dokunaklı piteous poignant thouching 2877) pathetically utanç verici bir şekilde 2878) pathway patika yolu 2879) patiently sabırla 2880) patriarchal ataerkil 2881) patriarchy ataerkillik 2882) patriot vatansever 2883) patrol devriye dolaşmak 2884) patrol devriye karakol 2885) patronage yardım koruma 2886) pattern kalıp tarz model 2887) pattern kopya etmek 2888) paucity azlık kıtlık 2889) pavement yaya kaldırımı 2890) paw pençe pati 2891) pawnbroker tefeci 2892) payroll maaş bordrosu 2893) peacefully huzurlu bir şekilde 2894) pear armut 2895) pearl inci 2896) peasant köylü 2897) pebble çakıl 2898) peck yemlemek gagalamak 2899) peculiarly acayip şekilde 2900) pedantic okul okumuş

Page 59: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2901) peddle seyyar satıcılık yapmak 2902) peddler seyyar 2903) pedestrian yaya 2904) pediatrician çocuk doktoru 2905) peel soymak kabuk 2906) peep dikizlemek 2907) peer yaşıt 2908) peer gözetlemek 2909) pejorative aşağılayıcı 2910) penalize cezalandırmak 2911) pendent sarkık 2912) pending beklemede 2913) peninsula yarımada 2914) penitence pişmanlık 2915) penitent pişman repentant rueful 2916) pension emeklilik maaş yatılı okul 2917) pensive dalgın düşünceli 2918) pepper biber 2919) perception algı 2920) perceptive anlayışlı 2921) perennial yıl boyu devam eden 2922) perfectly mükemmel bir şekilde 2923) perforated delikli 2924) perforation delme delik 2925) perform uygulamak 2926) perfunctory baştan savma 2927) perilous tehlikeli 2928) perimeter çember 2929) periodical dönemsel 2930) peripheral çevresel 2931) perish ölmek yok olmak çürümek 2932) perishable kolay bozulur 2933) perjure yalancı şahitlik yapmak 2934) perjury yalan yemin 2935) perk gurulanmak 2936) permanent sürekli perpetual 2937) permanently sürekli biçimde 2938) permeate içine nüfuz etmek 2939) permissible makbul olabilir 2940) permission izin ruhsat 2941) pernicious zararlı kötü 2942) perpetrate işlemek suç 2943) perpetually sürekli olarak, hiç şaşmadan 2944) persevarence azim kararlılık 2945) persevering gayretli 2946) persistently inatla 2947) personify kimlik vermek canlandırmak 2948) perspire terlemek 2949) persuasion ikna 2950) persuasively iknaedicibir şekilde

Page 60: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

2951) pertinent ilgili alakalı 2952) pertinently uygun bir şekilde 2953) perturb bozmak rahatsız etmek 2954) pervasive yaygın nüfuz eden 2955) perversion çarpıtma 2956) pervert bozmak ayartmak 2957) pest haşarat 2958) pester kafa ütülemek 2959) pesticide böcek ilacı 2960) petition dilekçe 2961) petulance huysuzluk 2962) phenomenon olay olgu 2963) philanthropic insan yararına olan 2964) phonetic sesle ilgili 2965) phony sahte taklidi 2966) pickle turşu 2967) pictorial resimli 2968) piece parça 2969) pier iskele 2970) pierce saplamak 2971) pigenon güvercin 2972) pill hap 2973) pillage yağma etmek 2974) pillow yastık 2975) pin toplu iğne 2976) pin iğnelemek 2977) pine çam ağacı 2978) pineapple ananas 2979) pinpoint yerini saptamak 2980) pious dindar 2981) piracy korsanlık 2982) pirate korsan 2983) pitiful acınacak gibi 2984) pitiless acımasız relentless remorseless ruthless 2985) pity merhamet acıma 2986) pivotal asıl temel 2987) place yerleştirmek tayin etmek 2988) placebo kocakarı ilacı 2989) placidly nazikçe 2990) plagiarism çalıntı fikir 2991) plagiarize eser kopyalamak 2992) plague felaket veba 2993) plague rahatsız etmek 2994) plain ova 2995) plaintiff davacı 2996) plaintive yakınan whiny 2997) plant bitki dikmek 2998) plantation tarla 2999) plausible makul olası 3000) playful şakacı

Page 61: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3001) plea iddia 3002) plead yalvarmak 3003) pleadingly yalvararak 3004) pleasantly hoş bir şekilde 3005) pledge vaat 3006) plough toprak sürmek 3007) ploy manevra hile 3008) pluck koparmak yolmak 3009) plug elektrik fişi 3010) plumber tesisatçı 3011) plunder yağmalamak 3012) plunge dalmak batmak 3013) poach kaçak avlanmak 3014) pocket cebe atmak 3015) poke dürtmek 3016) pole direk kutup 3017) polio çocuk felci 3018) polish cilalamak 3019) poll anket 3020) polyglot çok dil bilen 3021) ponder kafa yormak 3022) pool birleştirmek 3023) populate nüfuzlandırmak 3024) populous yoğun nüfuslu 3025) pork domuz eti 3026) portable taşınabilir 3027) porter hamal 3028) portion kısım bölüm 3029) portrait portre 3030) portray betimlemek 3031) pose poz vermek 3032) position yerleştirmek konumlamak 3033) possess sahip olmak hakim olmak 3034) possession mülkiyet varlık 3035) possessive sahip olan 3036) possibly belki 3037) post-mortem otopsi 3038) postulate talep etmek 3039) posture duruş hal 3040) pot kap kadeh saksı 3041) potent güçlü muktedir 3042) potentially imkan dahilinde 3043) pottery çanak çömlek 3044) pound ağır darbe 3045) pound vurmak dövmek 3046) pour yağmurun fazla yağması dökmesi 3047) poverty yoksulluk 3048) powerlessly eli kolu bağlı olarak 3049) practically neredeyse, hemen hemen 3050) practitioner çırak

Page 62: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3051) praise övgü 3052) praise övmek 3053) praiseworthy övgüye değer 3054) preach öğüt vermek vaaz etmek 3055) precarious güvenilmez 3056) precaution önlem 3057) precede önde gelmek 3058) precedence üstünlük öncelik 3059) precedent önce gelen 3060) precipitation yağış 3061) precise değerli 3062) precisely tam doğru bir şekilde 3063) preclude engel olmak 3064) predate önde gelmek tarih 3065) predator yırtıcı hayvan 3066) predecessor selef 3067) predicate doğrulamak belirtmek 3068) prediction tahmin 3069) predominance çoğunluk 3070) predominate baskın gelmek hakim olmak 3071) preeminent egemen hakim 3072) preface önsöz 3073) preferably tercihen 3074) preference tercih 3075) pregnancy gebelik 3076) preliminary ön eleme 3077) premature olgunlaşmamış 3078) premitated tasarlanmış kasıtlı 3079) prentention kendini beğenme 3080) preoccupation kaygı 3081) preoccupy zihnini işgal etmek 3082) prep hazırlık amaçlı 3083) prerequisite önşart 3084) prescribe reçete yazmak 3085) prescription reçete 3086) presence varlık 3087) presentable eli ayağı düzgün 3088) pressure basınç 3089) pressurize baskı uygulamak 3090) presumably muhtemelen 3091) presume farz etmek 3092) presumption olasılık varsayma 3093) pretend yapar gibi görünmek numaradan 3094) pretext bahane 3095) prevail yaygın etkili olmak 3096) prevalent hakim yaygın 3097) preventive koruyucu 3098) preview ön izleme ön gösterim 3099) previously önceden 3100) prey av

Page 63: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3101) pride kıvanç gurur 3102) primarily esasen, esaslı bir şekilde, çoğunlukla 3103) primitive ilkel 3104) principal ana esas 3105) priority öncelik 3106) privacy kişiye özel 3107) privately özel olarak 3108) privatization özelleştirme 3109) privatize özelleştirmek 3110) privilege ayrıcalık 3111) privileged ayrıcalıklı 3112) proactive önleyici tedbir alan 3113) probable muhtemel olası 3114) probe araştırma inceleme 3115) procedure izlenecek yol 3116) proceed ilerlemek yol almak 3117) process süreç işlem 3118) proclamation ilan 3119) procure edinmek kazanmak sağlamak 3120) prod kışkırtmak 3121) prodigal müsrif 3122) prodigious harika splendid 3123) profess itiraf etmek 3124) profession meslek iş 3125) proficient usta slick 3126) proficiently becerikli bir biçimde 3127) profligately müsrifçe 3128) profoundly ağır, yoğun bir şekilde , derinden 3129) profuse verimli bol profilic 3130) profusely bol bol 3131) progressive ilerici yenilikçi 3132) progressively giderek, git gide artarak 3133) progressivelymore giderek, gitgideartarak 3134) prohibitive yasaklayıcı engelleyici 3135) project planlamak tasarlamak 3136) projection izdüşüm 3137) proliferation üreme çoğalma 3138) prominence öne çıkma önem 3139) prominently egemen, baskın bir şekilde 3140) promising gelecek vadeden 3141) prompt acele hazır 3142) prompt teşvik etmek harekete geçirmek 3143) prompt vade 3144) promulgation yürürlüğe koyma 3145) prone eğik 3146) pronounce söylemek telafuz etmek 3147) pronunciation telaffuz 3148) proper düzgün uygun doğru 3149) properly uygun şekilde 3150) prophecy kehanet

Page 64: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3151) proportion oran 3152) proportionally orantılı olarak 3153) proposal teklif evlenme teklifi 3154) propose evlenme teklifi etmek 3155) proposition önerme 3156) prose düz yazı 3157) prosecution adli takibat 3158) prosecutor savcı 3159) prospect araştırmak aramak 3160) prospective koruyucu 3161) proverb atasözü 3162) province eyalet il 3163) provincial köylü gibi 3164) provision tedarik şart 3165) provisional geçici 3166) proximity yakınlık 3167) prudent basiretli ölçülü 3168) prudently makul bir şekilde 3169) prudish namusluluk taslayan 3170) psychic ruhsal 3171) puberty ergenlik 3172) publicity tanıtma nam şöhret 3173) publicize ilan etmek 3174) publicly alenen 3175) publisher yayımcı 3176) puddle gölet 3177) puff solumak 3178) puke kusmak 3179) pull çekmek asılmak 3180) pullover kazak 3181) pultry kümes hayvanları 3182) pulverize toz haline getirmek 3183) pump pompa 3184) punch vurma saldırı 3185) punch zımbalamak delmek 3186) punctuate noktalamak araya girmek 3187) puncture delik yırtık 3188) puncture patlamak delinmek 3189) pungent keskin yakıcı 3190) puppet kukla 3191) purchase satın alma 3192) purely sadece, yalnız 3193) purge temizlemek aklamak 3194) purify arıtmak 3195) purity arılık 3196) pushy saldırgan yüzsüz 3197) put koymak yerleştirmek 3198) putrid çürük rotten 3199) putty macun 3200) puzzle şaşırtmak

Page 65: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3201) puzzling şaşırtıcı 3202) quagmire zor durum 3203) quake sarsmak 3204) qualify nitelik hak kazanmak 3205) qualm umutsuzluk pişmanlık 3206) quantity miktar nicelik 3207) quarantine karantinaya almak 3208) quarrel münakaşa 3209) quell bastırmak susturmak 3210) query sorgu 3211) quest aramak araştırmak 3212) questionnaire anket 3213) quibble kaçamak cevap vermek 3214) quickly çabuk, acele bir şekilde 3215) quiver ürpermek titremek 3216) quote sözünü aktarmak 3217) rabid kuduz 3218) racial ırksal 3219) radiant ışık ısı yayan 3220) radiate ısı ışık yaymak 3221) raffle tombala piyango çekmek 3222) rag kızdırmak 3223) rage öfke 3224) rage öfkelenmek 3225) ragged eski püskü 3226) raid saldırı 3227) raid baskın yapmak hücum etmek 3228) railroad demiryolu 3229) railway demiryolu 3230) rainbow gökkuşağı 3231) raincoat yağmurluk 3232) rake tırmık 3233) rake ince ince araştırmak tırmıklamak 3234) rally miting 3235) ram koç 3236) ramble konuyu dağıtmak 3237) rampage şiddet saldırı 3238) rampage öfkelenmek 3239) rampant yaygın başıboş 3240) ranch çiftlik 3241) randomly rast gele 3242) range aralık menzil 3243) range sınıflamak düzenlemek ayarlamak 3244) ransack yağma etmek 3245) ransom fidye istemek 3246) rape tecavüz 3247) rape tecavüz etmek 3248) rapidly hızlıca 3249) rapport ahenk uyum 3250) rascal serseri

Page 66: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3251) rat büyük fare 3252) rate kıymet biçmek hesaplamak 3253) ratify onaylamak 3254) ratio oran nispet 3255) ration pay kumanya 3256) rattle tıkırdamak şakırdamak 3257) ratty öfkeli resentful uptight 3258) ravage harap etmek yağma etmek 3259) ravage yıkım 3260) react tepki göstermek 3261) readily hemence, isteyerek 3262) readiness hazır olma 3263) reaffirm tekrar doğrulamak 3264) reap hasat etmek 3265) rear yetiştirmek büyütmek 3266) reasonably oldukça, akla uygun 3267) reasoning akıl yürütme 3268) reassure güven tazelemek 3269) recede geri çekilmek vazgeçmek 3270) receptive yeni düşüncelere açık 3271) recession durgunluk 3272) recipe yemek tarifi 3273) recipient mirasçı 3274) reciprocally karşılıklı olarak 3275) recitation ezberden okuma 3276) recite ezberden anlatmak 3277) reckless düşüncesiz 3278) recklessly dikkatsizce, pervasızca 3279) reckon sanmak 3280) recognition kabul etme 3281) recoil geri çekilmek 3282) recollect hatırlamak 3283) reconnaisance keşif 3284) recover iyileşmek düzelmek 3285) recoverable düzeltilebilir 3286) recovery iyileşme 3287) recreation eğlence 3288) rectangle dikdörtgen 3289) recuperate düzelmek iyileşmek 3290) recuperation iyileşme 3291) recur nüksetmek 3292) recurrent nükseden tekrarlayan 3293) recurrently düzenli olarak 3294) recurrently sık sık 3295) redeem kefaret vermek 3296) redemption rehinden kurtarma 3297) reduce azaltmak indirmek 3298) reduction azaltma 3299) redundancy fazlalık 3300) referee hakem

Page 67: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3301) refine arındırmak 3302) reflect yansıtmak düşünüp taşınmak 3303) reflection yansıma 3304) reflex geri çevirmek geri göndermek 3305) refrain çekinmek skaınmak 3306) refresgment yenileme 3307) refreshing canlandırıcı 3308) refrigerate soğutmak dondurmak 3309) refrigerator buz dolabı 3310) refuge sığınmak barınmak 3311) refugee mülteci 3312) refund geri ödeme 3313) refund parasını geri ödemek 3314) refurbish yenilemek tazelemek 3315) refusal red 3316) refutation yalanlama çürütme 3317) refute yalanlamak çürütmek 3318) regain yeniden geri almak kazanmak 3319) regard saymak kabul etmek 3320) regardless önemsemeyen 3321) regency krallık saltanat 3322) regenerate yeniden üretmek yeniden can bulmak 3323) regiment askerialay 3324) register kaydetmek 3325) registtration kayıt 3326) regression gerileme geri çekilme 3327) regressive gerileyen 3328) regretfully hazinbir şekilde 3329) regularize düzenli hale getirmek 3330) regularly düzenli olarak 3331) rehearsal prova 3332) rehearse prova yapmak 3333) reimburse iade etmek 3334) reinforce güçlendirmek desteklemek 3335) reinforcement pekiştirme 3336) reinstate görevini iade etmek 3337) reiterate vurgulamak 3338) reject geri çevirmek reddetmek 3339) rejoice sevinmek 3340) relapse nüksetme tekrar etme 3341) relatively nispeten, epeyce 3342) release salıverme azad etme 3343) release salıvermek serbest bırakmak 3344) relegate sürgüne göndermek 3345) relentlessly merhametsizce 3346) relevance ilgi alaka 3347) relevant uygun ilişkili 3348) reliably güvenilir şekilde 3349) reliance güven 3350) relic kalıntı yadigar

Page 68: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3351) relieve teskin etmek yatıştırmak 3352) relinquish feragat etmek 3353) relocate taşınmak 3354) reluctantly gönülsüzce 3355) remain geri kalmak elde kalmak 3356) remainder artık kalıntı 3357) remarkably dikkate değer biçimde 3358) remedial çare olarak 3359) remedy çare 3360) remedy çare olmak 3361) remembrance anma anı 3362) reminisce hatırlamak nakletmek 3363) remit davadan vazgeçmek 3364) remittent gelip giden 3365) remnant artık kalıntı 3366) remorseful vicdan azabı çeken 3367) remote uzak ırak 3368) render teslim etmek geri vermek tercüme etmek 3369) repay geri ödemek 3370) repeal iptal etmek yürürlükten kaldırmak 3371) repel püskürtmek 3372) repent pişman olmak 3373) repetition tekrar 3374) repetitious yineleyen tekrarlayan 3375) replacement yenisiyle değiştirme 3376) replenish yenisi ile değiştirmek 3377) reply karşı cevap 3378) reply cevap vermek karşılık vermek 3379) repress baskı altında tutmak 3380) reprimand azarlamak 3381) reproach azarlamak 3382) reproachful sitemkar 3383) reproductive üretken 3384) repudiate inkar etmek 3385) repulse kovmak geri çevirmek 3386) repulsively iğrenç bir şekilde 3387) requisite şart 3388) rescue kurtarmak imdadına yetişmek 3389) resemblance benzerlik 3390) resemble benzemek andırmak 3391) resent gücenmek 3392) resentment gücenme 3393) reserve yer ayırtmak saklamak 3394) reserved ağzı sıkı içe kapanık olan reticent 3395) reside ikamet etmek 3396) residence mesken ev 3397) resident ikamet eden 3398) residual artık 3399) resign istifa etmek 3400) resignation istifa

Page 69: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3401) resist karşı koymak 3402) resolute azimli sturdy 3403) resolutely azimle 3404) resort tatil yeri 3405) respectively sırası ile 3406) respiration solunum 3407) respond karşılık vermek cevap vermek 3408) response tepki cevap 3409) responsive duyarlı 3410) restate yeniden söylemek 3411) restatement yeniden ifade etme 3412) restful dinlendirici 3413) restless huzursuz 3414) restrain kısıtlamak sınırlamak 3415) restraint baskı kısıtlama 3416) restrictedly sınırlı bir şekilde 3417) resume yeniden başlamak 3418) retail parekende 3419) retail parekende satış yapmak 3420) retaliate misilleme yapmak 3421) retaliation misilleme 3422) retention akılda tutma 3423) retirement emeklilik 3424) retraction çekilme 3425) retrain korumak sürdürmek 3426) retreat geri çekilme 3427) retreat geri çekilmek 3428) return geri çevirmek iade etmek 3429) reveal ifşa etmek 3430) revelation açığa vurma 3431) revenue gelir hasılat 3432) revere saygı göstermek 3433) reverence saygı 3434) reversal tersine çevirme 3435) reverse iptal etmek 3436) revise yeniden incelemek 3437) revision gözden geçirme düzeltme 3438) revival canlanma 3439) revive canlanmak 3440) revolt isyan 3441) revolt isyan etmek riot 3442) revolve dönmek 3443) rewind başa dönmek 3444) rhyme kafiye 3445) ribbon kurdele 3446) riddle bilmece 3447) ridiculously saçma bir şekilde 3448) rifle tüfek 3449) righteous erdemli adaletli dürüst 3450) rigid katı sabit stiff stern

Page 70: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3451) rigidity katılık sertlik 3452) rigour katılık sertlik 3453) rim kenar jant 3454) riot isyan 3455) rip yırtmak kesmek 3456) ripen olgunlaşmak 3457) roar kükreme 3458) roast fırında kızartmak 3459) rob soygun yapmak 3460) robust sağlam güçlü 3461) robustly gayretli, yorucu bir şekilde 3462) rock sarsmak sallamak 3463) rogue serseri 3464) roll rulo liste tomar silindir 3465) roll yuvarlanmak çevirmek 3466) rolling dalgalı 3467) roomy ferah geniş spacious 3468) root köken soy 3469) root kökleştirmek dikmek 3470) roster isim nöbet listesi 3471) rotary dönen döngüsel 3472) rotate etrafında dönmek 3473) roughly kabaca 3474) rout bozgun hezimet 3475) rout bozguna uğratmak 3476) royalty krallık 3477) rub sürtmek ovalamak 3478) rubbish çöp saçma söz 3479) rubble moloz 3480) rudder dümen 3481) rudimentary gelişmemiş eksik 3482) rug kilim örtü 3483) ruinous yıkıcı 3484) ruler cetvel hükümdar 3485) rumble gürüldemek 3486) ruminate geviş getirmek 3487) runway uçak pisti 3488) rush koşma hücum 3489) rust paslanma 3490) rust paslanmak 3491) rusty paslı 3492) ruthlessly acımasızca 3493) sack torba işten atma 3494) sack işten atmak 3495) sacrifice fedakarlık etmek 3496) saddle eğer vurmak 3497) saddle semer 3498) sadness üzüntü 3499) safeandsound güvenli bir şekilde 3500) safely güvenli bir şekilde

Page 71: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3501) sagacious anlayışlı 3502) sail yelken 3503) sail yelken açmak sefere çıkmak 3504) sale satış indirim 3505) saline tuzlu salty 3506) salivate tükürük salgılama 3507) salt tuz 3508) salutary olumlu yararlı 3509) salute selamlamak 3510) salvage kurtarmak tasfiye etmek 3511) salvation kurtuluş 3512) sample örnek 3513) sample örnek olarak almak numune 3514) sanctuary tapınak 3515) sand kum 3516) sane aklı başında 3517) sanitary hijyenik 3518) sanitation sağlık hijyen 3519) sarcasm alay iğneleyici söz 3520) satire hiciv taşlama 3521) satirize taşlamak yermek 3522) satisfactorily tatmin edici biçimde 3523) sauce sos 3524) sausage sosis 3525) savage vahşi 3526) savage saldırmak 3527) savage vahşi 3528) savagery vahşet 3529) saviour kurtarıcı 3530) scaffold yapı iskelesi 3531) scale tartmak ölçeklemek 3532) scalp kafa dersini yüzmek kar için elden çıkarmak 3533) scamper acele etmek 3534) scar yara izi 3535) scarce nadir kıt 3536) scarcely ancak, güçbela 3537) scarcity kıtlık 3538) scare korku 3539) scare korkutmak 3540) scarlet kırmızı al 3541) scatter serpmek dağıtmak 3542) scenery manzara 3543) scenic manzaralı 3544) scent koku 3545) schedule plan program 3546) scheme plan program tasarı 3547) scissors makas 3548) scold azarlamak 3549) scorch ateşe vermek 3550) score çetele tutmak sporda sayı yapmak

Page 72: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3551) scorn küçümsemek 3552) scorpion akrep 3553) scoundrel alçak herif 3554) scout izci 3555) scrabble tırmalamak eşeleyip aramak 3556) scramble itişip kakışmak 3557) scrap ufalamak parçalamak 3558) scratch tırmalamak 3559) scream bağırma 3560) scream çığlık atmak screech 3561) screen korumak gizlemek 3562) screwdriver tornavida 3563) script metin yazı 3564) scrunity inceleme 3565) scrupulous vicdanlı 3566) scrutinize dikkatle incelemek 3567) sculptor heykeltraş 3568) seal mühür damga 3569) seal mühürlemek kesinleştirmek 3570) seasickness deniz tutması 3571) secession ayrılma uzaklaşma 3572) seclude görüştürmemek ayırmak 3573) seclusion inzivaya çekilme 3574) second desteklemek yardım etmek 3575) secrete salgılamak 3576) secretion salgılama 3577) secretly içeride 3578) sect mezhep tarikat 3579) section kısım bölüm 3580) securely güvenle, kesin olarak 3581) sedative sakinleştirici 3582) seduce ayartmak 3583) seduction ayartma 3584) seductive baştan çıkartan 3585) seed tohum 3586) seed tohumlamak 3587) seedless tohumsuz 3588) seemingly yüzeysel olarak 3589) seep sızmak 3590) segment parça bölüm kesir 3591) segregation ırk ayrımı 3592) seize ele geçirmek yakalamak 3593) seizure ele geçirme hastalık nöbeti 3594) self-confidence kendine güven 3595) self-conscious sıkılgan 3596) self-defence nefsi müdafa 3597) self-evident apaçık 3598) semantic anlamlı 3599) senile bunak 3600) senility bunaklık

Page 73: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3601) senior kıdemli 3602) sensation duyu his 3603) sensational duygusal 3604) sensible akıllıca 3605) sensibly makul bir şekilde 3606) sensitively duyarlıca 3607) sentence mahkum etmek 3608) sentimental duygusal sensitive 3609) sentimentally duygulu bir şekilde 3610) sentry nöbetçi 3611) separately ayrı ayrı 3612) septic mikroplu 3613) sequence dizi sıra 3614) sequential sıralı 3615) serene sakin 3616) serenely huzurlu bir şekilde 3617) sergeant çavuş 3618) seriously ciddi bir şekilde 3619) sermon öğüt 3620) serpent kötü kimse yılan 3621) servitude kölelik 3622) session oturum 3623) settle karara bağlamak yerleşmek 3624) settled yerleşik istikrarlı 3625) settlement yerleşim 3626) severe sert haşin 3627) severely sert, ciddi bir sekilde 3628) severity şiddet 3629) sew dikiş dikmek 3630) shade gölgelemek gizlemek 3631) shake sarsmak çalkalamak 3632) shaky çalkantılı sarsıntılı turbelant 3633) shape biçim şekil 3634) shark köpek balığı 3635) sharp keskin sert 3636) shatter paramparça etmek 3637) shave traş olmak 3638) shear kesmek biçmek 3639) sheer halis saf 3640) shelf raf sığınak 3641) shell deniz kabuğu 3642) shepherd çoban 3643) shimmery parıldayan ışıldayan 3644) shiny parlak 3645) shipping gemi ile gönderme 3646) shoot ateş etmek film resim çekmek 3647) shore kıyı sahil 3648) shortcoming eksiklik 3649) shortly yakında, kısaca 3650) short-term kısa vadeli

Page 74: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3651) shotgun pompalı tüfek 3652) shoulder omuz 3653) shoulder omuzlamak yüklenmek 3654) shovel kürek 3655) shovel küreklemek 3656) shower duş sağanak 3657) showy gösterişçi gösterişli 3658) shread dilimlemek 3659) shroud kefen 3660) shuffle karıştırmak 3661) shun sakınmak 3662) shut kapalı 3663) shut kapatmak 3664) shuttle uzay mekiği 3665) shyly ürkekçe 3666) sickness hastalık 3667) sidewalk yaya kaldırımı 3668) siege kuşatma 3669) siege kuşatmak 3670) sieve elemek pirinç 3671) sigh iç çekme 3672) signature imza kaşe 3673) significantly oldukça, fazlaca, epeyce 3674) signify belirlemek göstermek 3675) silk ipek 3676) silt çamurla dolmak 3677) simmer kısık ateşte pişmek 3678) simplicity basitlik sadelik 3679) simply sadece 3680) simulate taklidini yapmak 3681) simultaneously eşzamanlı 3682) sin günah suç 3683) sincerely ciddi, samimi bir şekilde 3684) sink dibe çökmek batmak 3685) sip yudumlamak 3686) site mevki konum yer 3687) situate konuşlandırmak 3688) sizable cüsseli 3689) skate buzda kaymak 3690) sketch taslak kroki 3691) skillfully ustaca masterly, adroitly, slick 3692) skim gözden geçirmek 3693) skin deri cilt 3694) skin derisini kabuğunu soymak 3695) skinny sıska 3696) skip atlamak geçmek 3697) skirmish pusuya yatmak 3698) skull kafatası 3699) skyline ufuk çizgisi 3700) slack gevşek

Page 75: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3701) slacken gevşetmek aksatmak 3702) slang argo 3703) slanted eğri 3704) slash yarmak kesmek 3705) slashed dilimlenmiş 3706) slaughter katliam 3707) slaughter katletmek boğazlamak slay 3708) slave esir 3709) slavery esaret 3710) sledge kızakla kaymak 3711) sleek düzgün 3712) sleepily uykulu bir şekilde 3713) slender ince narin 3714) slice dilim 3715) slice dilimlemek 3716) slight ince hafif önemsiz 3717) slightly hafifçe 3718) sling askıya almak fırlatmak 3719) slip kaymak kaydırmak slither 3720) slippery kaygan 3721) slope yokuş iniş 3722) sloth tembellik uyuşukluk 3723) slowly yavaşça 3724) slum kenar mahalle 3725) sly sinsi sneaky 3726) slyly sinsice 3727) smack yumruk atmak 3728) smallpox çiçek hastalığı 3729) smash parçalamak ezmek 3730) smear lekelemek 3731) smoky dumanlı 3732) smoothly sorunsuz olarak 3733) smother duman boğması 3734) smuggle kaçakçılık yapmak 3735) smuggler kaçakçı 3736) smultaneous eş zamanlı 3737) smutty müstehcen 3738) snack pay hisse 3739) snail salyangoz 3740) snappy hareketli canlı 3741) sneak sinsice hareket etmek 3742) sneer hor görmek 3743) sneeze hapşırmak 3744) sniff havayı koklamak 3745) snigger bıyık altından gülmek 3746) snobbery zübbelik 3747) snobbish züppece 3748) snooze kısa süreli uyumak 3749) snore horlamak 3750) snort kişnemek horlamak

Page 76: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3751) soak suya batırmak 3752) sober ağırbaşlı solemn 3753) so-called güya 3754) soft drink alkolsüz içecek 3755) software yazılım 3756) solely özellikle, sadece 3757) solicit yalvarmak kışkırtmak 3758) solicitor savcı 3759) solid katı sert 3760) solitude yalnızlık ıssızlık 3761) soluble çözülebilir çözünür 3762) solvent çözücü 3763) somberly kederli bir şekilde 3764) somewhat nispeten 3765) soon yakında, kısaca 3766) soothe yatıştırmak 3767) sordid çıkarcı 3768) sorrow üzüntü keder 3769) sorrowfully hazinbir şekilde 3770) sort tür çeşit 3771) sort sınıflamak tasnif etmek dizmek 3772) sound sağ salim 3773) sound ilan etmek gibi görünmek 3774) sour ekşi 3775) souvenir hediyelik eşya 3776) sovereignty egemenlik hakimiyet 3777) space aralamak 3778) spacecraft uzay gemisi 3779) spaceship uzay gemisi 3780) spank dövmek 3781) spare yedek 3782) sparkle kıvılcım saçmak 3783) sparse seyrek dağınık 3784) sparsely seyrek olarak 3785) spasmodic düzensiz gelen aralıklı 3786) spatter fışkırtmak iftira atmak 3787) specialist uzman 3788) speciality uzmanlık alanı 3789) specialize uzmanlaşmak 3790) species soy tür 3791) specific belirli 3792) specification belirtme tanımlama 3793) specify belirtmek açıkça ifade etmek 3794) specimen örnek numune 3795) speck çil 3796) spectacle görüntü manzara 3797) spectator seyirci 3798) speculate tahminde bulunmak kurgulamak 3799) speculation tahmin kuruntu 3800) speculative şüpheli

Page 77: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3801) spell büyü sihir 3802) spendthrift müsrif 3803) sphere küre 3804) spherical küresel 3805) spice baharat 3806) spicy baharatlı 3807) spike diken başak 3808) spill dökmek akıtmak 3809) spin etrafında dönmek 3810) spirit ruh cin 3811) spit tükürmek 3812) spiteful kindar vindictive 3813) splash su sıçratmak 3814) splendor ihtişam parlaklık 3815) splinter parçalanmak ufalanmak 3816) split ayırmak bölmek 3817) sponge sünger 3818) spontaneity kendiliğinden oluş 3819) spontaneous doğal olduğu gibi 3820) spontaneously kendiliğinden 3821) spoonful kaşık dolusu 3822) sporadic seyrek 3823) sporty spor meraklısı 3824) spot lekelemek bulmak yerini öğrenmek 3825) spouse karı koca 3826) sprain ayak burkulması 3827) spray serpmek püskürtmek 3828) spread saçmak yaymak sprinkle 3829) squalid bakımsız çok pis 3830) square kare şeklinde 3831) squash sıkıştırmak ezmek 3832) squemish midesi çabuk bulanan 3833) squirrel sincap 3834) squirt fışkırmak 3835) stab bıçakla yaralamak 3836) stability istikrar 3837) stabilize dengede tutmak 3838) stage aşam devre 3839) stage sahneye koymak 3840) stagger tereddüt etmek 3841) staggering şaşırtıcı stunning 3842) stagnant durgun 3843) stagnation durgunluk 3844) stain leke kir 3845) stain kirletmek 3846) stainless lekesiz pak 3847) staircase merdiven 3848) stake kazık 3849) stake tehlikeye atmak kazığa bağlamak 3850) stale çürük bayat

Page 78: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3851) stall ahır küçük dükkan 3852) stall durdurmak 3853) stammer kekelemek gevelemek 3854) stamp damgalamak 3855) stampede paniğe kapılmak 3856) stance durum duruş 3857) stand dikilmek durmak 3858) standby yedek 3859) standing duruş 3860) standstill durgunluk 3861) starch nişasta 3862) stare dik dik bakmak 3863) stark sert katı 3864) starry yıldızlı 3865) startle korkutmak 3866) starve açlık çekmek 3867) stash zulaya atmak 3868) state belirtmek ifade etmek 3869) statesman devlet adamı 3870) stationery kırtasiye 3871) statue heykel 3872) statute tüzük yönetmelik 3873) staunch vefalı 3874) steadily düzenli bir şekilde 3875) steak biftek 3876) stealth gizlilik 3877) stealthy gizlice yapılan 3878) steam buhar 3879) steam buhar salmak 3880) steamy buharlı 3881) steel çelik 3882) steep dik sarp 3883) steer yön vermek idare etmek 3884) stem from den kaynaklanmak 3885) stem gövde 3886) stepmother üvey anne 3887) stereotype kilişe 3888) stereotyped kilişeleşmiş 3889) sterile kısır verimsiz 3890) sterilization kısırlaştırma 3891) sterilize kısırlaştırmak 3892) sternly sert, ciddi bir sekilde 3893) stick to yapışmak tutunmak 3894) stick çubuk değnek sopa 3895) sticker etiket 3896) sticky yapışkan 3897) stiffen katılaşmak sertleşmek 3898) stifle boğmak nefesi tıkanmak 3899) stifling boğucu sultry sweltering 3900) still durgun

Page 79: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3901) stillbirth ölü doğum 3902) stimulant uyarıcı 3903) stimulant uyarıcı canlandırıcı 3904) stimulate uyarmak motive etmek 3905) stimulation dürtü uyarıcı 3906) sting arı sokması 3907) sting sokmak arı böcek 3908) stink pis kokmak 3909) stipulate şart koşmak 3910) stipulation koşul şart 3911) stitch dikiş 3912) stockbroker borsa simsarı 3913) stoop eğilmek alçalmak 3914) store depolamak 3915) storm öfkelenmek saldırmak 3916) stout güçlü dayanıklı 3917) straight düz 3918) straightaway acilen 3919) straightforwardly kesin bir dille 3920) strain çabalamak zorlamak 3921) strangely acayip şekilde 3922) strangle boğmak boğazlamak 3923) strap kayış 3924) strawberry çilek 3925) stream akıntı 3926) stream sel gibi akmak 3927) strenuous faal 3928) stretcher sedye 3929) stride uzun adımlarla yürümek 3930) strike vurmak çarpmak 3931) string ip 3932) string ipe dizmek 3933) strip giysisini soymak 3934) strive to çabalamak uğraşmak 3935) stroll gezinmek dolaşmak 3936) strongly yoğun bir şekilde 3937) struggle mücadele 3938) struggle mücadele etmek 3939) stuck sıkışık yapışık 3940) studious çalışkan 3941) stuff şey eşya 3942) stuff tıka basa doldurmak 3943) stumble sendelemek 3944) stun şaşırtmak afallamak 3945) stunt dublör 3946) stupefy aptallaştırmak şaşkına çevirmek 3947) stupidly ahmakça 3948) stylish şık modaya uygun 3949) stymie felç geçirmek 3950) subconscious bilinçaltı

Page 80: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

3951) submarine denizaltı 3952) submission teslim olma 3953) submissive itaatkar 3954) subordinate ikinci derecede aşağı 3955) subscribe abone olmak 3956) subscription abonelik 3957) subside sakinleşmek 3958) subsidize krediyle desteklemek 3959) subsidy ödenek para yardımı 3960) subsist geçinmek yaşamak 3961) subsistence geçim parası nafaka 3962) substantially önemli ölçüde 3963) substantiate kanıtlamak 3964) substitute yerine koymak yerine geçmek 3965) substitution değiştirme 3966) subterranean yer altı 3967) subtle kurnaz 3968) subtlety cin fikirlik 3969) subtract hesaptan düşmek 3970) subtraction çıkartma eksiltme 3971) suburb varoş 3972) suburban varoş 3973) successive ardışık peşpeşe subsequent 3974) successively arka arkaya 3975) successor halef 3976) succinctly kısaca 3977) suck emmek 3978) sue dava etmek istemek yalvarmak 3979) suffer acı çekmek 3980) suffering ızdırap acı 3981) suffice yeterli olmak 3982) sufficiency yeterlik uygunluk 3983) sufficiently yeterli bir şekilde 3984) suffocate nefessiz kalmak 3985) sugar cane şeker kamışı 3986) suggestible kolay etkilenen 3987) suggestion öneri teklif 3988) suggestive anlamlı imalı 3989) suicide intihar 3990) suit uymak yakışmak 3991) suitably uygun bir şekilde 3992) sulky asık suratlı sullen 3993) sum toplam yekün 3994) summon resmi çağrı yapmak 3995) sunken batık batmış 3996) sunset günbatımı 3997) superficially yüzeysel olarak 3998) superfluous gereksiz aşırı 3999) superintend kontrol etmek yönetmek 4000) superior üstün

Page 81: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4001) supernatural doğaüstü 4002) supersonic sesten hızlı 4003) superstition batıl inanç 4004) superstitious batıl 4005) supervise teftiş etmek 4006) supervision denetleme 4007) supervisor denetçi 4008) supple esnek 4009) supplement ek ilave 4010) supplement ilave etmek 4011) supplementary bütünleyici tamamlayıcı 4012) supply sunmak sağlamak 4013) suppose farz etmek 4014) supposition varsayım 4015) suppress durdurmak bastırmak 4016) suppression baskı 4017) supremacy üstünlük 4018) supreme en üst yüce 4019) surcharge ek ücret 4020) surely muhakkak 4021) surface dış yüzey 4022) surge artmak çoğalmak 4023) surgeon cerrah 4024) surgery ameliyat 4025) surmount üstesinden gelmek aşmak 4026) surrender pes etmek 4027) surreptitious gizli 4028) surround kuşatmak 4029) survey incelemek 4030) survey teftiş anket yoklama 4031) susbtantial önemli 4032) susceptibility alınganlık hassaslık 4033) susceptible hassas 4034) suspend askıya almak durdurmak 4035) suspension erteleme 4036) suspiciously şüpheyle 4037) sustainability süreklilik 4038) sustenance gıda 4039) suversion yıkılma altüst olma 4040) swagger övünmek böbürlenmek 4041) swallow kırlangıç 4042) swallow yutmak 4043) swamp bataklık 4044) swamp batmak 4045) swap takas etmek 4046) swarm sürü halinde toplanmak 4047) swarm sürü yığın 4048) sweat terlemek swelter 4049) sweep süpürmek 4050) sweeten tatlandırmak

Page 82: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4051) sweetheart sevgili 4052) sweetly sevimlice 4053) swell övünmek 4054) swerve yoldan çıkmak sapmak 4055) swiftly çabuk, acele bir şekilde 4056) swimsuit mayo 4057) swindle dolandırmak 4058) swing salıncak 4059) swing sallanmak 4060) switch değiştirmek 4061) swivel etrafında dönmek 4062) swot inek gibi çalışmak 4063) syllable hece 4064) sympathetically duyarlıca 4065) symptom belirti 4066) syndicate sendika 4067) syndicate sendika oluşturmak 4068) synopsis özet 4069) synthesize sentezlemek bir araya getirmek 4070) synthetically yapay, suni olarak 4071) syphillis frengi 4072) syringe şırınga 4073) tabulate çizelge yapmak 4074) taciturn az konuşan 4075) tackle çaresine bakmak ele almak 4076) tactful düşünceli 4077) tactlessly patavatsızca 4078) tag etiket pusula fiş 4079) tail kuyruk sıra 4080) tailor ölçüp biçmek 4081) tailor terzi 4082) tale masal hikaye 4083) tally bağdaşmak uyuşmak 4084) tame evcilleştirmek terbiyeleştirmek 4085) tamed evcil 4086) tamper işine karışmak kurcalamak 4087) tan bronzlaşmak 4088) tangible somut 4089) tangle arap saçına çevirmek münakaşa etmek 4090) tantalize boşuna umutlandırmak 4091) tantalizing boşuna umut veren 4092) tap hafifçe vurmak tıkırdatmak 4093) tape kaydetmek bantlamak 4094) tapering değişebilen volatile 4095) tar zift 4096) tardy gecikmiş 4097) taunt sataşmak 4098) taut gergin 4099) taxi pistte ilerlemek uçak 4100) tear göz yaşı

Page 83: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4101) tear yırtmak 4102) tearful ağlamaklı 4103) tease dalga geçmek 4104) teethe diş çıkarmak 4105) teetotaller yeşilaycı 4106) televise televizyonla yayınlamak 4107) teller veznedar 4108) temper öfke 4109) temperamental değişken mizaçlı 4110) temperate ılımlı 4111) tempest fırtına 4112) tempt aklını çelmek ayartmak 4113) temptation ayartma 4114) tempting çekici 4115) tenacious inatçı azimli 4116) tenacity azim 4117) tender yumuşak nazik 4118) tenderly nazikçe, yavaşça, tatlılıkla, şevkatle 4119) tentative deneme niteliğinde 4120) tenuous ince küçük önemsiz 4121) tepid ılık 4122) term terim 4123) terminally öldürücü ciddi bir biçimde 4124) terminate sona ermek bitmek 4125) termination sona erdirme 4126) terrain kara 4127) terribly korkunç, müthiş bir şekilde 4128) terrific harika 4129) terrorize korku salmak 4130) terse kısa öz 4131) testament vasiyet 4132) thaw buzun çözülmesi 4133) theatrical tiyatroyla alakalı 4134) theme konu tema 4135) thicken kalınlaştırmak 4136) thinker düşünür 4137) thinly seyrek olarak 4138) thorn diken üzüntü 4139) thoroughly tamamen 4140) thoughtfully düşünceli bir şekilde 4141) thoughtlessly düşüncesizce 4142) thrash çöp 4143) thread iplik 4144) threshold başlangıç 4145) thrifty tutumlu 4146) thrill heyecanlandırmak 4147) thrilling heyecanlı 4148) thrive zenginleşmek refah bulmak 4149) throne taht makam 4150) throttle boğazını sıkmak

Page 84: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4151) thrust itmek dürtmek 4152) thumb baş parmak 4153) thump dövmek vurmak 4154) thunder ateşin püskürmesi 4155) thunder gök gürültüsü 4156) thunderbolt yıldırım 4157) thwart engel olmak işini bozmak 4158) tickle gıdıklamak gıcık yapmak 4159) tidal medcezir 4160) tide gelgit 4161) tie düğümlemek 4162) tighten gerginleştirmek sıkıştırmak 4163) tight-fisted cimri 4164) tightly sıkıca 4165) tile kiremit 4166) timber kereste 4167) timetable zaman çizelgesi 4168) timidly ürkekçe 4169) tin teneke 4170) tire lastik tekerlek 4171) tire yormak usandırmak 4172) tireless yorulmak bilmeyen 4173) toast kadeh kaldırmak 4174) toe ayak başparmağı 4175) toil zahmet çekmek 4176) tok saturated 4177) tolerable tahammül edilebilir 4178) tolerantly toleranslı bir şekilde 4179) toll vergilendirme 4180) toll zil çalması 4181) tomb mezar 4182) tongue dil 4183) tonsil bademcik 4184) tootpick kürdan 4185) topical güncel 4186) topple alaşağı etmek 4187) top-secret çok gizli 4188) torch meşale 4189) torment üzmek eziyet etmek 4190) torpedo füze 4191) torrent sel 4192) torrential sel gibi 4193) totally tamamen 4194) totellthetruth itiraf etmek gerekirse 4195) touchy alıngan 4196) tough sağlam sert 4197) toughen sertleştirmek 4198) tour dolaşmak turlamak 4199) tow çekip götürmek 4200) towel havlu

Page 85: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4201) townhall belediye sarayı 4202) toxic zehirleyici 4203) trace iz işaret ipucu 4204) trace izini sürmek track 4205) trade union işçi sendikası 4206) trademark ticari marka 4207) traffic yasa dışı ticaret yapmak 4208) trail iz belirti 4209) train eğitmek 4210) trainer antrenör 4211) trainers spor ayakkabısı 4212) training eğitim 4213) trait karakter 4214) tramp serserice dolaşmak 4215) tranquil sessiz sakin 4216) tranquility sükünet asalet 4217) tranquilize sakinleştirmek 4218) transaction alışveriş 4219) transcription sureti kopyası 4220) transient geçici 4221) transitory fani 4222) translucent yarı saydam 4223) transmission ulaştırma 4224) transmit iletmek nakletmek 4225) transparency şeffaflık 4226) transparent saydam 4227) trap tuzak 4228) trash çöp 4229) treachery hainlik 4230) treason ihanet hainlik 4231) treasure hazine 4232) treat zevk ikram 4233) treaty sözleşme 4234) tremble titremek 4235) tremendous çok büyük 4236) tremendously aşırı bir şekilde 4237) trench siper 4238) trendy modaya uygun 4239) trial duruşma dava 4240) triangle üçgen 4241) triangular üçgensel 4242) tribe kabile 4243) tributary vergi veren 4244) tribute övme takdir 4245) trick hile 4246) trick kandırmak 4247) tricky hileli kurnaz 4248) trifling önemsiz ufak trivial 4249) trigger tetik 4250) trim budamak

Page 86: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4251) triumph zafer 4252) triumphant muzaffer 4253) troublesome baş belası 4254) truly gerçekten 4255) trunk sandık araba bagajı 4256) trustworthy güven veren 4257) truthfully gerçekten 4258) tube tüp boru 4259) tug çekmek sürüklemek 4260) tumble yuvarlanmak takla atmak 4261) tumultuous gürültülü 4262) tuneful ahenkli ritimli 4263) tutor özel ders vermek 4264) twany esmer 4265) twitter heyecanlanmak 4266) two-faced iki yüzlü 4267) two-fold ikiye katlanmış 4268) ultimately sonunda 4269) unable aciz kabiliyetsiz 4270) unabridged kısaltılmamış 4271) unaided yardımsız yardım görmemiş unassisted 4272) unanimous oybirliğiyle 4273) unauthorized yetkisiz 4274) unavoidable kaçınılmaz 4275) unavoidably kaçınılmaz biçimde 4276) unbearable tahammül edilemez unedurable 4277) unbecoming yakışıksız unseemly 4278) uncanny güven vermeyen 4279) uncaringly ilgisizce 4280) unceasing sürekli 4281) unceremoniously gayri resmi olarak 4282) uncertainly tereddütlü bir şekilde 4283) unclaimed sahipsiz 4284) uncomitted bağlantısız 4285) uncommon nadir 4286) uncommonly nadiren 4287) unconcerned ilgisiz 4288) unconsciously bilinçsizce 4289) uncouth tuhaf 4290) uncover açığa çıkarmak 4291) undaunted cesur yıkılmak bilmez valiant venturesome 4292) undeniable inkar edilemez 4293) undeniably inkar edilmez bir şekilde 4294) underlie temelini oluşturmak 4295) underlying temelinde yatan 4296) undermine zayıflatmak altını oymak 4297) underrate küçümsemek 4298) understate düşük hafif göstermek 4299) underweight zayıf 4300) undesirable arzu edilmeyen

Page 87: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4301) undignified vakarsız 4302) undisputed tartışılmaz 4303) undivided bölünmemiş 4304) undo iptal etmek geri almak 4305) undoubtedly şüphesiz 4306) undress giysisini çıkarmak 4307) undue yakışıksız kanunsuz 4308) undying ebedi 4309) unearthly doğaüstü 4310) unequivocal anlamı açık 4311) uneven pürüzlü engebeli 4312) unexpectedly ansızın 4313) unfaithful sadakatsiz 4314) unfamiliar yabancı garip 4315) unfashionable modaya uymayan 4316) unfavorable olumsuz sakncalı 4317) unfit çürük sağlıksız 4318) unforeseen beklenmedik 4319) ungrateful nankör 4320) unifcation birleştirme birleşme 4321) unified birleşik 4322) uniformity tek düzelik 4323) unify birleştirmek 4324) unilateral tek taraflı 4325) unintentional istem dışı 4326) uninterrupted kesintisiz 4327) universal evrensel 4328) unjust haksız zalim 4329) unlawful kanunsuz 4330) unleash serbest bırakmak salıvermek 4331) unlikely olası olmayan 4332) unload yükünü boşaltmak 4333) unmerciful acımasız 4334) unpleasantly tatsız şekilde, nahoş bir biçimde 4335) unplug pirizden çekmek 4336) unpredictably ansızın 4337) unquestionable sorgusuz tartışmasız 4338) unquestionably tartışmasız bir şekilde, şüphesiz 4339) unravel çözülmek sökülmek 4340) unremittingly merhametsizce 4341) unresponsive tepkisiz 4342) unrestrained serbest 4343) unrighteous haksız adaletsiz 4344) unripe ham 4345) unsatisfactorily kusurlu olarak 4346) unsavory tatsız lezzetsiz 4347) unscrupulous ahlaksız ilkesiz 4348) unsettle tedirgin etmek 4349) unsettled kararsız değişken 4350) unsteady değişken

Page 88: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4351) unsurpassed eşsiz emsalsiz 4352) untamed vahşi yabani 4353) untarnished pak temiz 4354) untenable çürük savunulmaz 4355) untruthful asılsız uydurma 4356) unusually nadiren 4357) unwary dikkatsiz 4358) unwavering tereddütsüz 4359) unwelcome istenmedik 4360) unwise sakıncalı 4361) unwisely ahmakça 4362) uphold taraf tutmak desteklemek 4363) uppermost en üstteki 4364) uproar gürültü 4365) upset bozmak alt üst etmek 4366) up-to-date çağdaş modern 4367) urbanization kentleşme 4368) urbanize şehirleştirmek 4369) urge zorlamak dürtmek 4370) urgently acilen 4371) urinate işemek 4372) urine idrar 4373) usual normal 4374) utilitarian faydacı 4375) utility fayda menfaat 4376) utmost azami enfazla 4377) utter tam bütün 4378) utter söylemek anlatmak 4379) utterance ifade telafuz 4380) utterly tamamen, kesinlikle 4381) vacant boş terk edilmiş 4382) vacate boşaltmak lağvetmek 4383) vacation tatil 4384) vaccinate aşı yapmak 4385) vaccination aşılama 4386) vaccine aşı 4387) vacillate tereddüt etmek 4388) vacillation bocalama tereddüt 4389) vacuum elektrikli süpürge ile temizlemek 4390) vague belirsiz 4391) vaguely belirsizce 4392) vagueness belirsizlik 4393) valediction veda 4394) validate onaylamak 4395) validity geçerlilik meşruluk 4396) valor yiğitlik kahramanlık 4397) vanacy açık kadro 4398) vandal zarar veren adam 4399) vandalism yıkıcılık barbarlık 4400) vanish gözden kaybolmak

Page 89: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4401) vanity kibir 4402) vanquish yenmek 4403) vaporize buharlaşmak 4404) variable değişken 4405) variably kararsız 4406) variety çeşit türüt 4407) varnish cilalamak 4408) vary farklılık göstermek 4409) vast geniş engin 4410) vegetation bitki örtüsü 4411) vehemence şiddet coşkunluk 4412) vehemently şiddetle 4413) vehemently heyecanlı, ateşli bir şekilde 4414) vehicle araç taşıt 4415) veil peçe örtü 4416) veil örtmek peçe örtmek 4417) velocity hız sürat 4418) velvet kadife 4419) vendetta kan davası 4420) vendor satıcı sağlayıcı 4421) venerable saygıdeğer 4422) venerate saygı göstermek yüceltmek 4423) vengeance intikam 4424) venomous zehirli 4425) venous damarlı 4426) ventilate havalandırmak 4427) ventilation havalandırma 4428) venture cüret etmek riske girmek 4429) venture girişim teşebbüs 4430) veranda taraça 4431) verbalize sözle ifade etmek 4432) verbose laf ebesi 4433) verdict mahkeme kararı 4434) veritable gerçek hakiki 4435) vertabra omurga 4436) vertical dikey 4437) vessel damar tekne 4438) vest yelek 4439) veteran kıdemli 4440) vex canını sıkmak 4441) viable uygun geçerli 4442) vibrant enerjik canlı 4443) vibrate titreşmek çalkalamak 4444) vicarious vekaleten 4445) vice günah kötülük 4446) vice yardımcı 4447) vicinity civar çevre 4448) viewer izleyici 4449) viewpoint bakış açısı 4450) vigilance uyanıklık tetikte olma

Page 90: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4451) vigilant uyanık 4452) vigilantly ihtiyatla, istemeyerek 4453) vigorously gayretli, yorucu bir şekilde 4454) vile aşağı bayağı 4455) villain hain 4456) vindicate hakkını korumak 4457) vindication koruma doğrulama 4458) vinegar sirke 4459) vineyard üzüm bağı 4460) vintage hasat 4461) violate ihlal etmek 4462) violation ihlal tecavüz 4463) virgin bakire 4464) virtious namuslu 4465) virtually neredeyse, hemen hemen 4466) virtue erdem fazilet 4467) viscous yapışkan 4468) visibility görünebilirlik 4469) visual görsel 4470) visualize gözde canlandırmak 4471) vitality canlılık dirilik yaşam azmi 4472) vitally hayati olarak 4473) vocation meslek iş 4474) vocational mesleki 4475) void geçersiz 4476) volatility değişkenlik 4477) voluntarily gönüllü bir şekilde 4478) vomit kusmak 4479) voracious obur 4480) voucher fiş senet kefil 4481) vow ant içmek 4482) voyage deniz yolculuğu 4483) vulgarly kabaca 4484) vulnerability savunmasızlık 4485) vulture akbaba 4486) waddle paytak paytak yürümek iflas etmek 4487) wage ücret gündelik 4488) waist bel 4489) waive vazgeçmek 4490) wakeful uyanık wary watchful 4491) walnut ceviz 4492) wander gezmek 4493) warden bekçi muhafız 4494) warehouse depo 4495) warfare savaş 4496) warmly samimiyetle 4497) warmth sıcaklık 4498) warning uyarı 4499) warp eğilmek 4500) warrant temin etmek yetki vermek

Page 91: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4501) warranty garanti 4502) waste israf 4503) wastefully savurgan bir şekilde 4504) watchman bekçi nöbetçi 4505) watchtower saat kulesi 4506) waterfall şelale 4507) waterproof su geçirmez 4508) wave dalga 4509) wave dalgalanmak 4510) wax cilalamak mumlamak 4511) waylay pusuya yatmak 4512) weakness zayıflık 4513) wean sütten kesmek 4514) weave dokumak 4515) weed yabani ot 4516) weighty yüklü önemli 4517) wetness ıslaklık nem 4518) whale balina 4519) wheat buğday 4520) wheel çevirmek döndürmek whirl 4521) wheel tekerlek 4522) whimper sızlanmak 4523) whimsical garip kaprisli 4524) whine ağlamak 4525) whip kırbaç 4526) whirlpool girdap 4527) whistle ıslık 4528) whiten beyazlatmak ağartmak 4529) wholesale toptan satış 4530) wholly tamamen 4531) wicked hain 4532) wickedly ahlaksızca 4533) wide geniş 4534) widely yaygın olarak 4535) widen genişletmek 4536) widow dul kadın 4537) widower dul erkek 4538) width genişlik 4539) wield gücü elinde olmak 4540) wig peruk 4541) wiggle kıpırdatmak oynatmak 4542) wilderness kır 4543) wildlife vahşi yaban 4544) willful kasten 4545) willingly isteyerek 4546) willingness isteklilik 4547) wind döndürmek sarmak kurmak 4548) winding kıvrılan bükülen 4549) windmill yel değirmeni 4550) wing kanat kol

Page 92: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4551) wink göz kırpmak 4552) wipe kurulamak 4553) wiper araba sileceği 4554) wire tel telgraf 4555) wisdom bilgelik 4556) wisely akıllıca 4557) wit akıl zeka 4558) witch cadı 4559) withdraw geri çekilmek geri çekmek para 4560) withdrawal geri çekilme parayı çekme 4561) wither solmak kurumak çürümek 4562) withering şaşırtan 4563) withhold alıkoymak vermemek saklamak 4564) witty hazırcevap 4565) woe üzüntü elem 4566) woeful kederli 4567) wonder merak harika mucize 4568) woo kur yapmak 4569) wooden ahşap 4570) woody ağaçlı 4571) wool yün 4572) wooly yünlü 4573) wordy çok konuşan 4574) workable işlenebilir uygulanabilir 4575) workforce iş gücü 4576) workload iş hacmi 4577) workshop atölye 4578) worldly dünyevi 4579) worn yıpranmış eskimiş 4580) worsen kötüleşmek 4581) worship ibadet etmek 4582) worshipper mümin 4583) worth değer kıymet 4584) worthless önemsiz 4585) would-be sözde 4586) wound yara 4587) wrap ambalajlamak 4588) wreck harap etmek bozmak 4589) wreckage enkaz 4590) wrecked batmış harap 4591) wrestle güreş etmek 4592) wrestler güreşçi 4593) wrestling güreş 4594) wrinkle kırışmak buruşmak 4595) wrinkled buruşuk 4596) wry eğri çarpık 4597) xenophobia yabancı düşmanlığı 4598) yacht gezinti teknesi 4599) yawn esnemek 4600) yeast maya

Page 93: 1) abbey manastır · 1) abbey manastır 2) abbreviate kısaltmak 3) abbreviation kısaltma 4) abdicate terk etmek vazgeçmek 5) abdication feragat

4601) yell bağırmak haykırmak 4602) yoke bağlamak 4603) yonder öteki 4604) youth gençlik 4605) zap saldırmak tahrip etmek 4606) zeal istek heves 4607) zealous gayretli şevkli 4608) zestful zevkli lezzetli yummy 4609) zip fermuar bölge 4610) zip fermuarı kapamak 4611) zipper fermuar